ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SILA BAL

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SILA BAL"

Transkript

1 ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ISIL İŞLEM GÖRMÜŞ KÖMÜRLERE MTBE NİN ADSORPSİYONU SILA BAL KİMYA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİMDALI ANKARA 2007 Her hakkı saklıdır

2 Prof Dr. Zeki AKTAŞ danışmanlığında, Sıla BAL tarafından hazırlanan Isıl İşlem Görmüş Kömürlere MTBE nin Adsorpsiyonu adlı tez çalışması 18/09/2007 tarihinde aşağıdaki jüri tarafından oybirliği ile Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Kimya Mühendisliği Anabilim Dalı nda YÜKSEK LİSANS TEZİ olarak kabul edilmiştir. Başkan: Prof Dr. Murat EROL Ankara Üniversitesi Kimya Mühendisliği Anabilim Dalı Üye : Doç. Dr. Ali SINAĞ Ankara Üniversitesi Kimya Anabilim Dalı Üye : Prof. Dr. Zeki AKTAŞ Ankara Üniversitesi Kimya Mühendisliği Anabilim Dalı Yukarıdaki sonucu onaylarım Prof Dr. Ülkü MEHMETOĞLU Enstitü Müdürü 1

3 ÖZET Yüksek Lisans Tezi ISIL İŞLEM GÖRMÜŞ KÖMÜRLERE MTBE NİN ADSORPSİYONU Sıla BAL Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Kimya Mühendisliği Anabilim Dalı Danışman: Prof. Dr. Zeki AKTAŞ MTBE (metil tersiyer butil eter) oktan yükseltici olarak ve hava kalitesinin korunması amacıyla NO x, CO emisyonlarını azalttığı için belirli oranlarda benzine katılmaktadır. Ancak dolum sırasında ve benzin depolama tanklarındaki sızıntılardan dolayı MTBE su kaynaklarına karışmaktadır. MTBE nin toksik etkilere sahip olduğu, canlıların kas ve sinir sistemlerine zarar verdiği, çok düşük derişimlerinde dahi içme sularında kötü koku ve tat oluşumuna yol açtığı bilinmektedir. Sudaki organik maddelerin uzaklaştırılması için en yaygın yöntem gözenekli katılara adsorpsiyondur. Birçok organik yapıdaki kimyasal madde gözenekli katılara adsorplanarak ayrılabilmektedir. Bu katılar içinde en yaygın olarak kullanılanı aktif karbondur. Fakat aktif karbonun maliyetinin yüksek olması farklı doğal adsorplayıcı arayışının artmasına sebep olmuştur. Kömür bol ve kolay bulunabilen gözenekli bir katıdır. Fiziksel ve kimyasal aktivasyon işlemleri ile kömürün yüzey alanı arttırılabilir ve adsorpsiyon kapasitesi yükseltilebilir. Bu işlemlerden en yaygın olanı ısıl işlemdir. Tez çalışması kapsamında; oluşum zamanları ve yapıları farklı olan Soma linyiti ve Zonguldak bitümlü kömürü seçilmiştir. Üç farklı parçacık boyutunda Soma linyitine ve Zonguldak bitümlü kömürüne o C aralığındaki sıcaklıklarda ısıl işlem uygulanmıştır. Sıcaklığın yüzey alanına ve gözenek boyut dağılımına etkisi incelenmiştir. Isıl işlem ile yapısal değişimleri gözlemek için orijinal ve ısıl işlem görmüş örneklerin FTIR ve elementel analizleri yapılmıştır. Öncelikle kinetik adsorpsiyon deneyleri yapılarak MTBE nin kömürlere ve aktif karbona adsorpsiyon denge süresi 8 saat olarak belirlenmiştir. Farklı parçacık boyutundaki Soma linyitine, Zonguldak bitümlü kömürüne ve aktif karbona MTBE nin adsorpsiyonu gerçekleştirilmiştir. Adsorpsiyon deneylerinde başlangıç derişim aralığı ppm dir. Parçacık boyutu azalmasıyla yüzey alanlarında artış olmuştur. Yüzey alanları sıcaklıkla farklı değişim göstermiş, ısıl işlem sıcaklığı arttığında yüzey alanı önce artmış ve maksimum değere ulaşmış sonra düşmüştür. En yüksek yüzey alanı Soma linyitinde elde edilmiştir. Deneysel değerlerin Langmuir ve/veya Freundlich adsorpsiyon modellerine uyup uymadığı araştırılmıştır. Deneysel değerlerin oldukça farklı olmasından dolayı adsorpsiyonun Langmuir modeline uymadığı ve Freundlich modeline zayıfça uyduğu görülmüştür. Orijinal kömürler genellikle işlem görmüş kömürlere göre daha yüksek adsorpsiyon kapasitesine sahiptir. Sudaki çok düşük MTBE derişimlerinde, ısıl işlem görmemiş orijinal kömürlerin kullanılabileceği sonucuna varılmıştır. 2007, 181 sayfa Anahtar Kelimeler: MTBE, Adsorpsiyon, Isıl İşlem, Kömür, Aktif Karbon i

4 ABSTRACT Master Thesis THE ADSORPTION OF MTBE ON HEAT TREATED COALS Sıla BAL Ankara University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Chemical Engineering Supervisor: Prof. Dr. Zeki AKTAŞ MTBE (methyl tert-butyl ether) in known ratios is added to gasoline to improve the octane rating and to reduce NO x, CO emission in order to keep air at desired quality. However during loading of gasoline and due to leaking of gasoline storage tanks MTBE mixes to water resources. It is well known that MTBE has toxic and harmful effects on muscle and nerve systems and even its very low concentration in drinking water affects the taste and odour of water badly. A most common method is the adsorption on porous solids to remove organic materials in water. Many chemicals in organic nature may be able to separate adsorbing on porous solids. One of porous materials is activated carbon which is widely used. Due to high cost of activated carbon different natural adsorbents were searched for the adsorption processes. One of different porous adsorbents is coal that is abundant and easy to find in the earth. The surface area and adsorption capacity of coal may be increased with physical and chemical activation processes. One of these processes is heat treatment which is the most common. In the scope of the thesis, Soma lignite and Zonguldak bituminous coal which have different chemical structure were selected and their formation periods were also different. Three different size fractions of Soma lignite and Zonguldak bituminous coal were heated at o C temperatures range. The effects of temperature on the surface area and pore size distributions were investigated. In order to observe structural changes of the adsorbents, the original and heat treated samples were analysed in terms of FTIR and elemental analyses. Primarily adsorption kinetic experiments were performed to determine equilibrium period for the adsorption on the coals and activated carbon. The equilibrium period was 8 hours that used for all adsorption experiments. The adsorption of MTBE was conducted using activated carbon and different particle size fractions of Soma lignite and Zonguldak bituminous coal, respectively. Initial loadings of MTBE for adsorption were between ppm The surface area of the samples increased with particle size reduction. Variation of the surface area with temperature was different; when the heat treatment temperature raises the surface area first increases and reaches to a maximum value and then drops. The highest surface area was obtained in the use of Soma lignite. It was investigated if the experimental values were fit with the Langmuir and/or Freundlich adsorption models. The experimental points were fairly scattered as a result of this fitting of the experimental values were too poor for the Langmuir adsorption model. In terms of Freundlich adsorption model the experimental values poorly fitted to the model. Interestingly, the original coals had higher adsorption capacity according to the heat treated samples. It was concluded that the original coals without any heat treatment might be used to adsorb MTBE, which is very low concentration, in water. 2007, 181 page Key Words: MTBE, Adsorption, Heat Treatment, Coal, Activated Carbon ii

5 TEŞEKKÜR MTBE kirliliğine maruz kalmış su kaynaklarının temizlenmesinde ısıl işlem görmüş kömürlerin kullanılması amacıyla yapılmış olan bu Yüksek Lisans çalışması, Ankara Üniversitesi Bilimsel Araştırma Proje Müdürlüğü tarafından numaralı proje kapsamında desteklenmiştir. Çalışmalarım sırasında bilgi ve önerileriyle beni yönlendiren, verdiği destekle öğrencisinin yanında olduğunu hissettiren değerli hocam Sayın Prof. Dr. Zeki AKTAŞ a, FTIR analizlerindeki yardımlarından dolayı Araş. Gör. Dr. Emine YAĞMUR a ve yüksek lisans öğrencisi Burcu CENGİZ e, çalışmalarım sırasında yardımlarını esirgemeyen Araş. Gör. Yavuz GÖKÇE ye, tezi oluşturan grafiklerin çiziminde yardımcı olan Araş. Gör. Meryem OZMAK a, bana yüksek lisans yapmamı öneren ve her konuda bana güvenen, maddi manevi desteklerini gördüğüm annem Hürriyet BAL a ve babam Mustafa BAL a sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Sıla BAL Ankara, Eylül 2007 iii

6 İÇİNDEKİLER ÖZET...i ABSTRACT...ii TEŞEKKÜR..iii SİMGELER ve KISALTMALAR... vi ŞEKİLLER DİZİNİ..vii ÇİZELGELER DİZİNİ xii 1.GİRİŞ KURAMSAL TEMELLER ve KAYNAK ARAŞTIRMASI MTBE Nedir? MTBE nin Üretimi ve Bazı Kullanım Alanları Su Kaynaklarında MTBE li Katılara Adsorpsiyon Adsorplanan madde miktarı ve yüzey alanı Adsorplayıcı katılarda gözenekler Adsorpsiyon izotermleri Adsorpsiyon denklemleri Kaynak Araştırması MATERYAL ve YÖNTEM Kömür Örneklerinin Hazırlanması Kül ve Nem İçeriği Isıl İşlem Yüzey Alanı ve Boyut Dağılımı Parçacık Boyut Dağılımı FTIR (Fourier Dönüşümlü Infrared Spektrofotometresi) Analizi GC (Gaz Kromatografisi) Analizi Elementel Analiz MTBE nin Adsorpsiyonu Stok ve standart çözelti hazırlama Adsorpsiyon işlemi ARAŞTIRMA BULGULARI ve TARTIŞMA Kömürlerin Kül ve Nem İçerikleri...33 iv

7 4.2 Parçacık Boyut Dağılımları Isıl İşlem Elementel analizler Isıl işlem sonrası kütle kayıpları Isıl işlemin toplam yüzey alanına etkisi FTIR analizleri Azot Adsorpsiyon/Desorpsiyon İzotermleri ve Boyut Dağılımları Adsorpsiyon Deneyleri Adsorpsiyon kinetiği Adsorpsiyon izotermleri Soma linyitinin adsorpsiyon izotermleri (+300 µm) Soma linyitinin adsorpsiyon izotermleri ( µm) Soma linyitinin adsorpsiyon izotermleri (-212 µm) Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermleri (+300 µm) Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermleri ( µm) Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermleri (-212 µm) Granül aktif karbonun adsorpsiyon izotermi SONUÇLAR KAYNAKLAR EKLER EK 1 Isıl İşlem Sonrası Kütle Kayıpları EK 2 Isıl İşlem Sonrası Yüzey Alanları EK 3 Adsorpsiyon/Desorpsiyon İzoterm ve Boyut Dağılım Verileri EK 4 Gaz Kromatografisi Kalibrasyon Doğruları EK 5 Kinetik Deney Verileri. 170 EK 6 Adsorpsiyon Deney Verileri ÖZGEÇMİŞ v

8 SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ Å Angström ASTM The American Standarts For Testing Metarials BET Brunauer, Emmett, ve Teller Yöntemi BJH Barett, Joyner ve Halenda Yöntemi D v (d) Diferansiyel Hacmi D s (d) Diferansiye Yüzey Alanı D v (log d) Logaritmik Diferansiyel Hacmi Ds(log d) Logaritmik Diferansiyel Yüzey Alanı EPA Environment Protection Agency FID Alev İyonizasyon Dedektörü FTIR Fourier Dönüşümlü Infrared Spektrofotometresi GC Gaz Kromatografisi MTBE Metil tersiyer butil eter e+x 10 x e-x 10 -x vi

9 ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 2.1 MTBE molekül şekli.3 Şekil 2.2 Türkiye de ithal edilen faklı benzinlerin, MTBE ve diğer organik madde içerikleri Şekil 2.3 Taramalı elektron mikroskobundan (SEM) alınan aktif karbon Fotoğrafı 8 Şekil 2.4 Katılarda rastlanan gözenek çeşitleri 12 Şekil 2.5 Adsorplanan moleküllerin yerleşme konumları...13 Şekil 2.6 Adsorpsiyon izoterm tipleri. 15 Şekil 3.1 Isıl işlem fırın sistemi.. 26 Şekil 4.1 Soma linyitinin ve Zonguldak bitümlü kömürünün parçacık boyut dağılımları (-212 µm) Şekil 4.2 Soma linyitinin ve Zonguldak bitümlü kömürünün parçacık boyut dağılımları ( µm) Şekil µm parçacık boyutunda Soma linyitinde kütle kaybının sıcaklıkla değişimi...40 Şekil µm parçacık boyutunda Zonguldak bitümlü kömüründe kütle kaybının sıcaklıkla değişimi Şekil µm parçacık boyutunda Soma linyitinde kütle kaybının sıcaklıkla değişimi Şekil µm parçacık boyutunda Zonguldak bitümlü kömüründe kütle kaybının sıcaklıkla değişimi. 41 Şekil µm parçacık boyutunda Soma linyitinde kütle kaybının sıcaklıkla değişimi Şekil µm parçacık boyutunda Zonguldak bitümlü kömüründe kütle kaybının sıcaklıkla değişimi..42 Şekil 4.9 Soma linyitinin yüzey alanının sıcaklıkla değişimi (+300 µm ).43 Şekil 4.10 Zonguldak bitümlü kömüründe yüzey alanının sıcaklıkla değişimi (+300 µm). 44 vii

10 Şekil 4.11 Soma linyitinin yüzey alanının sıcaklıkla değişimi ( µm) Şekil 4.12 Zonguldak bitümlü kömüründe yüzey alanının sıcaklıkla değişimi ( µm).. 45 Şekil 4.13 Soma linyitinin yüzey alanının sıcaklıkla değişimi (-212 µm).. 46 Şekil 4.14 Zonguldak bitümlü kömüründe yüzey alanının sıcaklıkla değişimi (-212 µm)...47 Şekil µm parçacık boyutundaki Soma linyitinin FTIR analizleri..49 Şekil µm parçacık boyutundaki Soma linyitinin FTIR analizleri 51 Şekil µm parçacık boyutundaki Soma linyitinin FTIR analizleri.53 Şekil µm parçacık boyutundaki Zonguldak bitümlü kömürünün FTIR analizleri Şekil µm parçacık boyutundaki Zonguldak bitümlü kömürünün FTIR analizleri Şekil µm parçacık boyutundaki Zonguldak bitümlü kömürünün FTIR analizleri Şekil µm Soma linyitinin azot adsorpsiyon ve desorpsiyon izotermleri.60 Şekil µm Zonguldak bitümlü kömürünün azot adsorpsiyon ve desorpsiyon izotermleri Şekil µm Soma linyitinin azot adsorpsiyon ve desorpsiyon izotermleri. 63 Şekil µm Zonguldak bitümlü kömürünün azot adsorpsiyon ve desorpsiyon izotermleri.64 Şekil µm Soma linyitinin azot adsorpsiyon ve desorpsiyon izotermleri.. 65 Şekil µm Zonguldak bitümlü kömürünün azot adsorpsiyon ve desorpsiyon izotermleri Şekil µm parçacık boyutundaki orijinal, 500 o C, 750 o C ve 800 o C deki Soma linyitinin gözenek boyut dağılımı 67 Şekil µm parçacık boyutundaki orijinal, 500 o C, 750 o C ve 800 o C deki Zonguldak bitümlü kömürünün gözenek boyut dağılımı viii

11 Şekil µm parçacık boyutundaki orijinal, 500 o C, 700 o C ve 800 o C deki Soma linyitinin gözenek boyut dağılımı Şekil µm parçacık boyutundaki orijinal, 500 o C, 650 o C ve 800 o C deki Zonguldak bitümlü kömürünün gözenek boyut dağılımı..70 Şekil µm parçacık boyutundaki orijinal, 500 o C, 650 o C ve 800 o C deki Soma linyitinin gözenek boyut dağılımı Şekil µm parçacık boyutundaki orijinal, 700 o C ve 800 o C deki Zonguldak bitümlü kömürünün gözenek boyut dağılımı..72 Şekil 4.33 Granül aktif karbonun gözenek boyut dağılımı Şekil 4.34 MTBE nin granül aktif karbona adsorpsiyonunda derişimin zamanla değişimi Şekil 4.35 MTBE nin +300 µm orijinal Soma linyitine adsorpsiyonunda derişimin zamanla değişimi.. 75 Şekil 4.36 MTBE nin µm orijinal Soma linyitine adsorpsiyonunda derişimin zamanla değişimi Şekil 4.37 MTBE nin -212 µm orijinal Soma linyitine adsorpsiyonunda derişimin zamanla değişimi Şekil 4.38 MTBE nin +300 µm orijinal Zonguldak bitümlü kömürüne adsorpsiyonunda derişimin zamanla değişimi Şekil 4.39 MTBE nin -212 µm orijinal Zonguldak bitümlü kömürüne adsorpsiyonunda derişimin zamanla değişimi.. 78 Şekil µm parçacık boyutunda orijinal Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi..81 Şekil µm parçacık boyutunda 500 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda 750 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda 800 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda orijinal ve 750 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyiti adsorpsiyon izotermi 83 Şekil µm parçacık boyutunda Orijinal Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi.. 84 ix

12 Şekil µm parçacık boyutunda 500 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi.. 85 Şekil µm parçacık boyutunda 700 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda 800 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi...87 Şekil µm parçacık boyutunda orijinal ve 700 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izoterm..87 Şekil µm parçacık boyutunda orijinal Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi..88 Şekil µm parçacık boyutunda 550 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi...89 Şekil µm parçacık boyutunda 650 o C de ısıl işlem görmüş Soma linyitinin adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda orijinal Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda 500 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda 750 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda 800 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda orijinal ve 750 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda orijinal Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi...95 Şekil µm parçacık boyutunda 500 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi. 96 Şekil µm parçacık boyutunda 650 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi Şekil µm parçacık boyutunda 800 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi...97 x

13 Şekil µm parçacık boyutunda orijinal ve 650 o C de ısıl işlem görmüş Zonguldak bitümlü kömürünün adsorpsiyon izotermi...98 Şekil 4.63 Granül aktif karbonun adsorpsiyon izotermi xi

14 ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 4.1 Kömürlerin nem ve kül içerikleri 33 Çizelge 4.2 Parçacık boyut parametreleri (Soma linyiti ve Zonguldak bitümlü kömürü)...36 Çizelge 4.3 Soma linyitinin karbon, hidrojen, azot, kükürt ve oksijen içeriği (+300µm) Çizelge 4.4 Soma linyitinin karbon, hidrojen, azot, kükürt ve oksijen içeriği ( µm) 37 Çizelge 4.5 Soma linyitinin karbon, hidrojen, azot, kükürt ve oksijen içeriği (-212 µm)..38 Çizelge 4.6 Zonguldak bitümlü kömürünün karbon, hidrojen, azot, kükürt ve oksijen içeriği (+300 µm) Çizelge 4.7 Zonguldak bitümlü kömürünün karbon, hidrojen, azot, kükürt ve oksijen içeriği ( µm)...39 Çizelge 4.8 Zonguldak bitümlü kömürünün karbon, hidrojen, azot, kükürt ve oksijen içeriği (-212 µm) Çizelge 4.9 Soma linyitinin tüm parçacık boyutlarında Freundlich katsayıları...90 Çizelge 4.10 Zonguldak bitümlü kömürünün (+300 µm ve µm) Freundlich katsayıları 99 Çizelge 4.11 Orijinal Soma linyitinin, Zonguldak bitümlü kömürünün ve granül aktif karbonun yüzde adsorpsiyon değerleri xii

15 1. GİRİŞ Organik maddeler kimyasal prosesler için çok önemlidir. Bu maddeler sularda çok küçük derişimlerde bulunduklarında bile, bir kısmının kanserojen ve toksik özelliklerinden dolayı büyük bir çevre sorunu haline gelebilir. Sudaki organik maddelerin uzaklaştırılmasında uzun yıllardır farklı yöntemler denenmekle birlikte, en yaygın olarak kullanılan yöntem aktif karbon üzerine adsorpsiyondur (Ismadji et al ). Granül aktif karbon ve bazı sentetik reçineler, düşük derişimlerdeki MTBE adsorpsiyonunda oldukça etkili olmakla beraber pahalı adsorplayıcılardır. Adsorpsiyon prosesinin daha ekonomik olabilmesi için ucuz ve doğada bol bulunan adsorplayıcıların kullanılması gerekir. Aktif karbona alternatif adsorplayıcı olarak, doğada bol bulunan kömür ve kil üzerine oldukça fazla çalışmalar yapılmaktadır. Kömürlerin, kimyasal veya fiziksel aktivasyon işlemleriyle yüzey karakteristikleri geliştirilebilir ve adsorplayıcı olarak kullanılabilirliği sağlanabilir. Kömür başlıca karbon, hidrojen, oksijen element temelli olup bitki ve hayvan atıklarının yer kabuğunda ısı basınç gibi etkilerle uzun yıllar sonucu değişime uğraması ile oluşurlar. Jeolojik olarak kömürlerin yaşları 15 milyon yıl ile 400 milyon yıl arasında değişir. Kömürlerin rankı yani oluşum süreleri arttıkça kaliteleri de artar. Kömürlerin özellikleri; bileşimine, kömürleşme derecesine ve oluşum şartlarına bağlı olarak değişmektedir. Kömür yandığında kalan kül mineral maddeler içerir. Karbon, hidrojen ve oksijen kömürde hem organik hem de anorganik yapıda bulunur. Kömürdeki azotun bitkisel veya hayvansal proteinler, azotça zengin bakteriler ve klorofilden kaynaklandığı genellikle kabul edilmektedir. Azotun tamamı organik yapıdadır ve büyük bir kısmı yüksek molekül ağırlıklı heterosiklik bileşikler içinde yer alır (Kural 1991). 1

16 Linyitler; yumuşak, kırılgan, mat görünüşlü, yüksek nem ve düşük karbon içeriğine sahiptir. Bitümlü kömür ve antrasitler sert, parlak görünüşlüdür, düşük nem ve yüksek karbon içerirler. Bu çalışmada doğal adsorplayıcı olarak, gözenekli yapısı nedeniyle kömür seçilmiştir. Rankları, yapıları ve jeolojik devirleri farklı olan Soma linyiti ve Zonguldak bitümlü kömürü ile çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Kömüre çeşitli sıcaklıklarda ısıl ön işlem uygulanarak yüzey alanının ve dolayısıyla adsorpsiyon kapasitesinin arttırılması amaçlanmıştır. Farklı yüzey alanlarına sahip farklı kömürlere MTBE nin adsorpsiyon davranışı incelenmiştir. 2

17 2. KURAMSAL TEMELLER ve KAYNAK ARAŞTIRMASI 2.1 MTBE Nedir? Metil tersiyer butil eter kimyasal formülü (CH 3 ) 3 COCH 3 olan sentetik bir kimyasaldır. Molekül yapısı Şekil 2.1 de verilmiştir. MTBE nin kaynama noktası 55,2 o C, erime noktası -109 o C dir. Suda 51,26 g/l gibi yüksek bir çözünürlüğe sahiptir. Yanıcı, uçucu, keskin bir kokuya sahip renksiz bir sıvıdır ( 2006). Düşük Henry sabiti, yüksek çözünürlük sebebiyle sudan uzaklaştırılması oldukça zordur (Rong 2001). Şekil 2.1 MTBE molekül şekli Kurşun tetra etil veya kurşun tetra metil benzine oktan yükseltici olarak eklenir fakat hava kirliliğine neden olur. Bunun yerine eter ve etanol katkılı benzin günümüzde yaygın olarak kullanılmaktadır. Oktan yükseltici olarak aşağıdaki kimyasallar da kullanılmaktadır. Eter (MTBE veya ETBE (etil tersiyer butil eter)) Etanol (hidrofilik yapısı nedeniyle depolama sorunu yaratır) Üretim avantajları ve maliyeti açısından MTBE tercih sebebidir. 3

18 2.2 MTBE nin Üretimi ve Bazı Kullanım Alanları MTBE metanol ve metil propenin asit katalizörlüğünde tepkimesiyle üretilmektedir. MTBE 1994 yılında Amerika nın en önemli kimyasalı olarak nitelendirilmiştir ( 2006). CH 3 OH + CH 3 C(CH 3 )=CH 2 (CH 3 ) 3 C-O-CH 3 Benzine kurşun yerine oktan yükseltici olarak 1970 yılından günümüze, pek çok oktan yükselticisi katılmıştır. Bunlardan en çok kullanılanı MTBE dir (Poulopoulos 2000). İlk olarak MTBE Amerika da 1979 yılında benzin katkı maddesi olarak kullanılmıştır. İlk başlarda benzine ekleme oranı %8 lerdeyken performansı nedeniyle %15 lere kadar çıkılmıştır. Amerika da 1999 yılı itibariyle MTBE üretimi yılda 13 milyon tondur yılında ise Avrupa talep ve üretim miktarı yılda 3 milyon tondur. Üretilen MTBE nin yaklaşık %98,5 kadarı benzin katkı maddesi olarak kullanılmaktadır. Oktan yükseltici olarak MTBE benzine belirli oranlarda eklenmektedir. Bu oran hacimce %3 ile %15 arasında değişmektedir. Avrupada yılları arasında benzine katılan MTBE %23 e çıkarılmıştır. Almanya da 2001 yılında MTBE tüketim miktarı tondur (Kolb and Püttmann 2005). Farklı ülkelere göre farklı uygulamalar mevcuttur. MTBE tam yanma sağlayarak CO ve NO x emisyonunu azaltır. Ayrıca kurşunlu bileşiklerin de havayı kirletmesi önlenir. Hava kalitesinin artması sağlanır ( 2006). MTBE nin bazı kullanım alanları Benzin katkı maddesi Laboratuar kimyasalı Tıp alanında (safra kesesi taşını eritmek amacıyla) çok az miktarlarda kullanımı vardır ( ). 4

19 MTBE safra kesesi taşı için özel kapsüllerde safra kesesine yerleştirilerek kullanılır (Stuart 2001). MTBE Türkiye de de benzin katkı maddesi olarak kullanılmaktadır. Türkiye de ithal edilen kimyasallar içindedir. Şekil 2.2 de 2004 yılı itibariyle farklı 98 oktan kurşunsuz benzinlerdeki yüzde kütlece MTBE içeriği verilmiştir. 2 5 Ith a l 9 8 o k ta n k u rş u n s u z b e n z in ( ) 2 0 % kütlece H e k za n B e n ze n T o lu e n K s ile n M T B E Şekil 2.2 Türkiye de ithal edilen faklı benzinlerin, MTBE ve diğer organik madde içerikleri (Okandan et al. 2006, /odtu_pal_metu.ppt ) 2.3 Su Kaynaklarında MTBE Benzine katıldığında hava kirliliğini önlemesine rağmen su kaynaklarında kirliliğe sebep olmuştur. Petrol tesislerinden, benzin depolama tanklarındaki çatlak ve sızıntılardan içme suyu, göl ve akarsulara MTBE karışmaktadır (Davidson and Creek 2000). Son yıllarda başta Amerika olmak üzere pek çok ülkenin su kaynaklarında MTBE kirliliği tespit edilmiştir (Barcelo and Petrovic 2005). İlk olarak Amerika da Santa Monica da MTBE kirliliği saptanmıştır. Amerika Kaliforniya ve New Jersey de, Almanya Danube River da, İngiltere Doğu Aglia da, Belçika ve Hollanda içme suyu kaynaklarında MTBE kirliliğine rastlanmıştır. 5

20 Santa Monica Charnock içme suyu kaynağında 610 ppb, Arcadia içme suyu kaynağında 86 ppb derişimlerinde MTBE tespit edilmiştir. New Jersey de Cranberyy Lake de ppb, Lake Lackawanna da 5-14 ppb ve New Jersey nin en büyük gölü olan Hopatcong da >> 20 ppb derişimlerinde MTBE ye rastlanmıştır (Toran 2003). Almanya Düsseldorf ta farklı su kaynaklarında 61, 12, 2,7 ppb MTBE tespit edilmiştir. Almanya nın kırsal kesimlerinde bile su kaynaklarında 0,18 ppm derişiminde MTBE ye rastlanmıştır (Kolb and Püttmann 2006a). Almanya genelinde farklı şehirlerdeki su kaynaklarında yapılan MTBE araştırmaları sonucunda, ppb derişim aralığında MTBE tespit edilmiştir. İtalya daki su kaynaklarında ise ppb derişim aralığında MTBE bulunduğu belirlenmiştir (Kolb and Püttmann 2006b). EPA nin (Environmental Protection Agency) belirlediği standarta göre içme suyundaki MTBE limiti 20 ppb dir. Bu değer aşıldığında sağlık için olumsuz etkiler başlar. ACGIH a (American Conference of Governmental Industrial Hygienists) göre çalışma odası ortam havasında limit değer 100 ppm ile maksimum 8-10 saat çalışılabileceği belirlenmiştir. Avrupa da Danimarka dışında hiçbir ülkede MTBE nin suda en fazla bulunması gereken değerle ilgili yasa konulmamıştır. Danimarka nın belirlediği değer ise 30 ppb limitidir (Kolb and Pütmann 2005). Amerika da sadece Kaliforniya da MTBE kullanımı 2004 yılı itibariyle yasaklanmıştır (California Energy Commission Web Site, 02_KEESE_CONGRESS.PDF ). MTBE solunum yoluyla havadan, ağız yoluyla yiyeceklere ve suya karışarak ve deriye temas yoluyla vücuda girebilir. Solunum ve ağız yoluyla alındığında doğrudan kana karışır. MTBE hiçbir organda birikme yapmaz ve vücuttan atılması 1-2 gün sürer. MTBE ye maruz kalan insanlarda (benzin pompacıları, MTBE içeren benzin kullanan araç sahipleri, benzin istasyonlarında çalışanlar) baş ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi, boğaz burun ve solunum yollarında tahriş gibi etkiler gözlenmiştir. 6

21 İçme sularında EPA nın belirlediği standart olan 20 ppb derişiminden yüksek derişimlerde toksik etkiler başlar ve ppm mertebesinde kansorejen etkisi olduğu tahmin edilmektedir. MTBE suda 5-10 ppb gibi düşük derişimlerde olsa bile kötü koku ve tat oluşumuna sebep olmaktadır. MTBE nin etkileri hayvanlar üzerinde incelenmiştir. MTBE hayvanlarda sinir sistemini olumsuz etkilemektedir. Farelere yüksek oranlarda MTBE koklatıldığında bazılarının hareketliliği azalırken bazılarının göz kapakları kapanacak kadar dengelerinin bozulduğu gözlemlenmiştir. Birkaç saat sonra temiz bir ortama alındıklarında eski hallerine döndükleri görülmüştür. İki yıl boyunca MTBE soluyan farelerde kanser oluşumu gözlenmiştir. Hamile tavşan ve fareler MTBE ye maruz bırakıldığında sadece farelerin yavrularında MTBE nin olumsuz etkileri gözlenmiştir. Ağız yoluyla MTBE alan farelerde tümör ve kan kanseri oluşmuştur. Fakat insanlar üzerindeki etkisi tam olarak kanıtlanamamıştır. Sudaki MTBE farklı yöntemlerle uzaklaştırılabilir. Bunlar aşağıda verilmiştir. Sudan MTBE Uzaklaştırma Yöntemleri: İleri Oksidasyon Prosesleri (UV/H 2 O 2 ; O 3 /H 2 O 2 ) Havaya aktarım (air stripping) li katılara adsorpsiyon Biyolojik bozundurma (Rong 2001) Pek çok faklı yöntem olmasına rağmen en çok üzerinde çalışılan konu adsorpsiyondur. Bu tez kapsamında sadece gözenekli katılara adsorpsiyondan bahsedilecektir. 2.4 li Katılara Adsorpsiyon MTBE ve diğer birçok organik kimyasalların sudan uzaklaştırılması için gözenekli katılar kullanılmaktadır. Bunlar; zeolitler, aktif karbonlar, reçineler ve silikajeldir. MTBE nin adsorpsiyonu için en yaygın olarak kullanılan gözenekli katı aktif 7

22 karbondur. Şekil 2.3 te taramalı elektron mikroskobundan (SEM) alınan aktif karbon fotoğrafı verilmiştir. Aktif karbonun maliyeti yüksek olduğu için doğada daha ucuz ve kolay bulunan kömür üzerine fiziksel ve kimyasal aktivasyon işlemleri uygulanarak yüzey alanı yüksek gözenekli katı elde etme çalışmaları devam etmektedir. Şekil 2.3 Taramalı elektron mikroskobundan (SEM) alınan aktif karbon fotoğrafı ( Adsorpsiyon olayı ilk defa, 1773 yılında Scheele ve 1777 yılında Abbe Fontana tarafından keşfedilmiştir. Adsorpsiyon konusunda yapılan araştırmaların 1930'a kadar olanını McBain, 1942'ye kadar olanını S. Brunaer ve 1951 yılına kadar kimya mühendisliğinde kullanılma yerlerine göre Manntell özetlemiştir (Sarıkaya 2000). Adsorpsiyon, atom, iyon ya da moleküllerin bir katı yüzeyine tutunmasıdır. Tutunan maddelerin yüzeyden ayrılması da, yani adsorpsiyonun tersi desorpsiyondur. Adsorpsiyonda, katı yüzeye tutunan maddeye adsorplanan katıya da adsorplayıcı denir. Uygulamada genellikle, bir gazın katı yüzeyine adsorplanması ile karşılaşılır. Adsorpsiyon ısı veren bir mekanizmadır. Katı yüzeyindeki doymamış kuvvetlerle adsorplanan tanecikler arasındaki etkileşimlerden ortaya çıkan ısıya adsorpsiyon ısısı denilmektedir. Adsorpsiyon ısısı -20 kj/mol civarında olan etkileşmeler sonundaki tutunmalara fiziksel adsorpsiyon, -200 kj/mol civarında olan etkileşmeler sonundaki tutunmalara ise kimyasal adsorpsiyon denir. Fiziksel adsorpsiyon sırasında atom, molekül ya da iyon şeklinde olabilen adsorplanan tanecikler ile katı yüzeyi arasında uzun mesafeli fakat zayıf olan van der Waals çekim kuvvetleri etkilidir. Kimyasal 8

23 adsorpsiyon sırasında ise tanecikler ile yüzey arasında bir kimyasal bağ (genellikle kovalent bağ) oluşmaktadır. Kimyasal adsorpsiyon yalnızca bir tabakalı yani monomoleküler olabildiği halde, fiziksel adsorpsiyon bir tabakalı ya da çok tabakalı olabilir. Diğer taraftan çoğu fiziksel adsorsiyonlar tersinir olarak yürütülebildiği halde kimyasal adsorpsiyonlar tersinmezdir Adsorplanan madde miktarı ve yüzey alanı Adsorplayıcının bir gramında adsorplanan madde miktarı; kütle, mol ya da adsorplayıcının gaz veya buhar olması durumunda normal koşullara indirgenmiş hacim olarak verilmektedir. Adsorplanan madde miktarı için genellikle x/m oranı kullanılmaktadır. Buradaki m deneylerde kullanılan adsorplayıcının kütlesini, x ise bu kütlede adsorplanan maddenin kütlesini, molar miktarını ya da normal koşullara indirgenmiş gaz hacmini göstermektedir. Bu madde miktarlarının birinden diğerine, m ve M kütle ve molar kütle v ve V ise aynı koşullardaki hacim ve molar hacim olmak üzere n = m/m = v/v eşitliği yardımıyla kolaylıkla geçilebilmektedir. Adsorplayıcının kütlesindeki artma ya da adsorplayıcının kütlesindeki azalma ölçülerek adsorplanan veya desorplanan madde miktarına geçilebilir. Çözeltiden adsorpsiyon sırasında çözeltinin derişimindeki düşmeden, gaz adsorpsiyonu sırasında ise sabit sıcaklık ve sabit hacimdeki gazın basıncındaki azalmadan ya da sabit sıcaklık ve sabit basınçtaki gazın hacmindeki azalmadan adsorplanan madde miktarına kolaylıkla geçilebilmektedir. Genellikle adsorplanan madde miktarını tanımlamak için, molar miktar n (mol/g) ya da normal koşullara indirgenmiş hacim v (cm 3 /g) değerleri kullanılır. Adsorplayıcı ve adsorplanan yanında sıcaklık da sabit tutulduğunda gaz fazından adsorpsiyon yalnızca basınca, çözeltiden adsorpsiyon ise yalnızca derişime bağlıdır. Bu durumda, adsorplanan madde miktarının basınçla ya da derişimle değişimini veren çizgilere adsorpsiyon izotermi denir. Gaz fazından ve çözeltiden adsorpsiyon için adsorplanan madde miktarları denel yoldan belirlenerek sırayla 9

24 n (mol)/g = f(p) ya da n (mol)/g = f(p/pº), n (mol)/g = f(c) ya da n (mol)/g = f(c/cº), adsorpsiyon izotermleri çizilir. Buradaki, P denge basıncını, Pº adsorplanan madde sıvısının sabit tutulan adsorpsiyon sıcaklığındaki buhar basıncını, P/Pº değeri sıfır ile 1 arasında değişen bağıl denge basıncını, C çözeltiden adsorpsiyon sırasında denge derişimini, Cº ise aynı çözeltinin doygunluk derişimini göstermektedir. Gaz adsorpsiyonunda yalnızca n-p izotermleri çizilebildiği halde buhar adsorpsiyonunda n- P izotermleri yanında n-p/pº izotermleri de çizilebilmektedir. Bir gram adsorplayıcı yüzeyinin bir molekül tabakası ile yani monomoleküler olarak kaplanabilmesi için gerekli madde miktarına tek tabaka kapasitesi denir ve genellikle n m (mol/g) ya da v m (cm 3 /g) olarak verilir. Bu tabakanın alanı adsorplayıcının bir gramının sahip olduğu alana eşit alınır. Adsorplanan bir molekülün kapladığı alan a M olduğuna göre tek tabakanın ve dolayısıyla bir gram katının sahip olduğu yüzeyin alanı, A = (v m /22400)L a M = n m La M (2.1) eşitliğinden bulunur. Bulunan değere özgül yüzey alanı denir. Molekül alanları literatürden bulunabildiği gibi kinetik gaz kuramından türetilen bağıntılardan da hesaplanabilir. Örneğin, bir azot molekülünün kapladığı alan için, a M = 1,096(M/Lρ) 2/3 (2.2) eşitliği türetilmiştir. Buradaki M molar kütleyi, L Avogadro sabitini, ρ ise sıvı azotun yoğunluğunu göstermektedir. Adsorplayıcının örtülü yüzey kesri θ = n/n m = v/v m (2.3) olarak tanımlandığından boş yüzey kesri (1-θ) olur. Yüzey tek tabaka ile kaplandığında θ=1 olacağı açıktır. 10

25 Çok tabakalı adsorpsiyondaki tabaka sayısı yaklaşık olarak n/n m oranından, bir tabakanın kalınlığı yaklaşık olarak moleküllerin σ çarpışma çapına eşit varsayılarak adsorpsiyon tabakalarının toplam kalınlığı ise t = (n/n m )σ (2.4) eşitliğinden bulunur (Sarıkaya 2000) Adsorplayıcı katılarda gözenekler Metaller ve plastikler de dahil olmak üzere bir kristal yapıya sahip olsun ya da olmasın tüm katılar az veya çok adsorplama gücüne sahiptirler. Adsorplama gücü yüksek olan bazı doğal katıları kömürler, killer, zeolitler ve çeşitli metal filizleri şeklinde; yapay katıları ise aktif kömürler, moleküler elekler (yapay zeolitler), silikajeller, metal oksitleri, katalizörler ve bazı özel seramikler şeklinde sıralayabiliriz. Adsorplama gücü yüksek olan katılar deniz süngerini andıran gözenekli yapıya sahiptirler. Katılar içinde ve görünen yüzeyinde bulunan boşluk, oyuk, kanal ve çatlaklara genel olarak gözenek adı verilir. ler, gerçekte ideal bir geometrik yapıya sahip değildir; silindir, mürekkep şişesi, koni ya da V şeklinde olabileceği ileri sürülmektedir. Şekil 2.4 te katılarda rastlanan gözenek çeşitlerinin şekilleri verilmiştir. 11

26 1-Silindir şeklinde gözenek (a) Bir ucu açık silindir (b) İki ucu açık silindir 2-Mürekkep şişesi şeklinde gözenek (a) Silindirik gövde (b) (c) Yarı konik (değişken çaplı) gövde Şekil 2.4 Katılarda rastlanan gözenek çeşitleri (Gregg and Sing 1982) 3-(a) Koni şeklinde gözenek (b) V şeklinde gözenek lerin genişliklerine göre sınıflandırılması: Mikrogözenek Mezogözenek Makrogözenek Genişlik (Açıklık) < ~ 20 Å (2 nm) ~ 20 ile 500 Å arasında (2 50 nm) > ~ 500 Å (50 nm) lerin genişliklerine (açıklıklarına) göre uluslararası sınıflandırılması (The International Union of Pure and Applied Chemistry) yapılmıştır (Collins 1972). Her gözenek boyut aralığı tipik adsorpsiyon etkilerine karşılık gelir ve bunlar elde edilen izoterm eğrilerinin tipinden anlaşılabilirler. Küçük gözeneklerdeki etkileşim potansiyeli büyük gözeneklerdekinden daha yüksektir, bunun sebebi de duvarların yakın olması ve adsorplanan miktarın mikrogözeneklerde çoğalmasıdır. Mezogözeneklerde, tipik histeresis döngüsüyle kılcal yoğunlaşma meydana gelir. Makrogözenek aralığında, gözenekler o kadar büyüktür ki, eşsıcaklık eğrisinden bilgi edinmek pratik olarak imkansızdır. Mikrogözenek aralığı kendi içinde çok daha küçük gözenek gruplarına ayrılır, bunlar da ultra mikro gözenekler ile süpermikrogözenek arasındaki aralığı kaplar (Dubinin et al. 12

27 1979). Adsorplayıcıların yapısına göre adsorplanan moleküllerin yerleşme konumları değişir. Adsorplanan moleküllerin yerleşme konumları şekil 2.5 te verilmiştir. Şekil 2.5 Adsorplanan moleküllerin yerleşme konumları Katının bir gramında bulunan gözeneklerin toplam hacmine özgül gözenek hacmi, bu gözeneklerin sahip olduğu duvarların toplam yüzeyine ise özgül yüzey alanı denir. ler küçüldükçe duvar sayısı artacağından özgül yüzey alanı da artacaktır. Bir başka deyişle, özgül yüzey alanının büyüklüğü özgül gözenek hacminin büyüklüğünden çok gözeneklerin büyüklüğüne bağlıdır. lerin büyüklük dağılımına adsorplayıcının gözenek boyut dağılımı denir. Bir katının adsorplama gücü bu katının doğası yanında özgül yüzey alanı, özgül gözenek hacmi ve gözenek boyut dağılımına bağlı olarak değişmektedir. Sulu çözeltilerden yüzey aktif maddelerinin katı maddeler üzerine adsorpsiyonuna ilişkin mekanizmalar aşağıda kısaca verilmiştir. İyon değişimi: Çözeltiden katı madde üzerinde adsorplanan karşı iyonların, adsorplanan maddenin benzer yüklü iyonlarıyla yer değiştirmesidir ( Law and Kunze 1966, Wakamutsu and Fuerstenau 1968). İyon çiftleşmesi: Adsorplanan madde iyonlarının boş olan ters yüklü noktalara adsorpsiyonudur (Law and Kunze 1966). Asit-baz etkileşimi: Adsorplanan ve adsorplayıcı arasında ya hidrojen bağıyla ya da Lewis asit-baz reaksiyonuyla gerçekleşen adsorpsiyondur (Fowkes 1987). 13

28 π Elektronlarının polarizasyonu ile adsorpsiyon: Yüzeye tutunacak madde elektron yönünden zengin aromatik çekirdekler içerdiğinde adsorplayıcı güçlü pozitif noktalar içerdiğinde ortaya çıkan bir mekanizmadır. Elektron yönünden zengin aromatik çekirdeklerle pozitif noktalar arasındaki etkileşme adsorpsiyona sebep olmaktadır (Snyder 1968). Dağılma kuvvetleriyle adsorpsiyon: Adsorplanan ve adsorplayıcının molekülleri arasındaki London-van der Waals dağılma kuvvetleri yoluyla oluşur. Adsorplanan maddenin molekül ağırlığı arttıkça adsorpsiyon hızı da artmaktadır. Bu mekanizma sadece bağımsız bir mekanizma olarak değil, diğer mekanizmaları tamamlaması yönünden önem taşımaktadır (Law and Kunze 1966). Hidrofobik bağlanma: Yüzey aktif maddesindeki hidrofobik gruplar arasındaki karşılıklı çekim kuvveti ve söz konusu grupların sulu ortamdan kaçma eğilimlerinin sonucunda gerçekleşen bir mekanizmadır (Giles et al. 1974) Adsorpsiyon izotermleri Denel yoldan belirlenen adsorpsiyon izotermleri şekil 2.6 da şematik olarak çizilen izoterm eğrilerinden birine daha çok benzer. Daha çok buhar fazından adsorpsiyon için çizilen bu izotermlerin bazıları çözeltiden adsorpsiyon için de geçerlidir. Bu izotermlerde, P/P o bağıl denge basıncına ya da C/C o bağıl denge derişimine karşı, birim adsorplayan madde başına adsorplanan madde miktarı verilmektedir. Aynı izotermler, P/P o yerine P denge basıncı ya da C/C o yerine de C denge derişimi alınarak da çizilebilir. Şekildeki P/P o =1 ya da C/C o =1 değerlerinde adsorplanan madde yığın olarak ayrıldığından izoterm eğrileri dikey olarak yükselmeye başlamaktadır. Bu noktada adsorpsiyon tamamlanmış demektir. 14

29 Şekil 2.6 Adsorpsiyon izoterm tipleri (Sarıkaya 2000). Şekil 2.6 daki her tip izoterm için açıklamalar aşağıda verilmiştir. l.tip izoterm, çapı ancak birkaç molekül çapı kadar olan, mikrogözenekli katılardaki fiziksel ya da kimyasal adsorpsiyonu gösterir. Adsorplanan moleküllerinin katı yüzeyinde tek tabaka halinde tutulmasından ileri gelen bu izoterm, Langmuir İzoterm denklemine uyar. 2.tip izoterm, birinci tabakanın adsorpsiyon ısısı yoğunlaşma ısısından daha büyük olan ve kılcal yoğunlaşmanın az olduğu adsorpsiyon izotermleri bu eğriye benzemektedir. İzotermin ab parçası boyunca tek tabakalı adsorpsiyon, bc parçası boyunca ise çok tabakalı adsorpsiyon ve kılcal yoğunlaşma tamamlanmaktadır. Bu izotermde, l.tip izotermin aksine çok tabakalı fiziksel adsorpsiyon olur. 2.tip izoterm, düşük bağıl basınçlarda bir dönüm noktasına (b) ve orta bağıl basınçlarda doğrusal bir bölgeye (be) sahiptir. İzotermin ab parçası boyunca tek tabakalı adsorpsiyon, be parçası boyunca ise çok tabakalı adsorpsiyon ve kılcal yoğunlaşma tamamlanmaktadır. Bu izoterm BET izoterm denklemine uyar. 3.tip izoterm, gözeneksiz ya da makrogözenekli katıların adsorpsiyonunu gösterir. Birinci tabakanın adsorpsiyon ısısı yoğunlaşma ısısından daha küçük olan ve kılcal 15

30 yoğunlaşmanın az olduğu adsorpsiyon izotermleri bu eğriye benzer. Burada zayıf gazkatı etkileşmesi olan adsorpsiyon söz konusudur. Düşük bağıl basınç bölgesinde izotermdeki artış çok azdır. Bunun nedeni adsorplayan-adsorplanan kuvvetlerinin çok zayıf olmasıdır. Bu bölgede adsorpsiyon, katı üzerinde adsorplananın bir molekülün tutulmasıyla başlar. Yüzeyde tutulan bu molekül diğer molekülleri de çekerek yüzeyin kaplanmasını sağlar. 4.tip izoterm, mezogözenekli katılardaki adsorpsiyonu gösterir. Birinci tabakanın adsorpsiyon ısısı yoğunlaşma ısısından daha büyük olan ve kılcal yoğunlaşmanın çok olduğu adsorpsiyon izotermleri bu eğriye benzer. 4.tip ve 2.tip izotermlerde bazı benzerlikler ve farklar görülmektedir. Benzerlikleri, her ikisinde de çok tabakalı adsorpsiyon olması, b dönüm noktasının elde edilebilmesi ve adsorplayan-adsorplanan etkileşmesinin kuvvetli olmasıdır. Farkı ise, diğer izotermlerde adsorpsiyon ve desorpsiyon izotermleri aynı yolu izlemesine karşın, 4.tip izotermde orta bağıl basınçlarda izlenen yol farklıdır. Bu olaya "histerezis", izotermler arasında oluşan ilmeğe de "histerezis ilmeği" adı verilir. Bu bölgede kılcal yoğunlaşma söz konusudur. Kılcal yoğunlaşma, P denge basıncının P o doygun buhar basıncına ulaşamadığı (P/P o <1) durumda gözeneklerde görülen yoğunlaşma olayıdır. İzotermin ab parçası boyunca tek tabakalı adsorpsiyon, bc parçası boyunca çok tabakalı adsorpsiyon, cd parçası boyunca ise kılcal yoğunlaşma olmaktadır. Kılcal yoğunlaşma tamamlandıktan sonra gözeneklerin ağızlarındaki çukur yüzeyler de dolmakta ve ef boyunca adsorplanan madde yığın olarak ayrılmaktadır. 5.tip izoterm, adsorplanma gücü düşük olan mezogözenekli katılardaki adsoprsiyonu gösterir. Birinci tabakanın adsorpsiyon ısısı yoğunlaşma ısısından daha küçük olan ve kılcal yoğunlaşmanın çok olduğu adsorpsiyon izotermleri bu eğriye benzer. İzotermin ac parçası boyunca yüzey tek tabakalı ya da çok tabakalı olarak kaplandıktan sonra, cd boyunca kılcal yoğunlaşma olmaktadır. 6.tip izoterm, izotermlerin çok az rastlanan basamaklı bir türüdür. Mikrogözenekler yanında farklı boyutlarda mezogözenek grupları içeren katılardaki adsorpsiyon izotermleri bu tipe benzemektedir (Sarıkaya 2000). 16

31 2.4.4 Adsorpsiyon denklemleri Denel yoldan verilen adsorpsiyon izotermlerini ve diğer adsorpsiyon verilerini değerlendirmek için çok sayıda adsorpsiyon denklemi türetilmiştir. Adsorplanan ve adsorplayan maddelerin özeliklerine göre bir adsorpsiyon için bu eşitliklerden biri ya da bir kaçı uygun olmaktadır. Çokça kullanılan adsorpsiyon denklemleri; Langmuir denklemi, Brunauer-Emmett- Teller (BET) denklemi, Polonyi denklemi, Dubinin-Radushkevich-Kagener (DRK) denklemi, De Boer-Lippens (BL) denklemi, Kiselev denklemi, Freundlich denklemi, Freundlich-Langmuir denklemi, Dubinin-Astakov denklemi, Toth denklemidir. Burada yaygın kullanımı nedeniyle Langmuir, Freundlich, Langmuir-Freundlich ve Brunauer-Emmet-Teller (BET) denklemleri hakkında kısa bilgi verilecektir. Langmuir İzoterm Denklemi Kimyasal maddenin çözeltiden adsorpsiyonu Langmuir tipi izoterme uyar. Langmuir denklemi çıkarılmasındaki varsayımlar; adsorbent homojendir, yüzey ve yığın fazlar ideal davranış gösterirler, adsorpsiyon filmi tek tabakadır. Langmuir izoterm denklemi eşitlik (2.4.1) ile tanımlanır (Langmuir 1918). C ι s =(C m s *C ι )/(C ι +a) (2.4.1) Langmuir denkleminin doğrusallaştırılmış hali (2.4.2) denklemiyle verilmiştir. 1/ C ι s =(a/c m s * C ι ) + (1/ C m s ) (2.4.2) Deneysel çalışmalara dayanarak 1/C ι değerlerine karşı 1/ C ι s değerleri grafiğe geçirilip doğrusallaştırıldığında doğrunun kayması 1/ C m s değerini eğimi ise a/c m s değerini veririr. C ι s : Tek tabakalı adsorbsiyonda adsorplanan yüzey derişimi (mol/cm 3 ) 17

32 C ι : Dengede sıvı fazdaki adsorblanan derişimi (mol/l) a : 55.3 exp( G o /RT) T : Oda sıcaklığı (K) G : Adsopsiyon serbest entalpi değişimi log a, adsorplanan madde moleküllerinin sıvı fazdan katı madde üzerine adsorpsiyonundan ortaya çıkan serbest enerji değişimi değerinin bir fonksiyonu olduğu için, adsorpsiyon Langmuir tipi bir yol izlediği zaman, log a nın adsorpsiyonun verimliliğinin ölçüsü olarak değerlendirilmesi uygundur (Rosen 1988). Freundlich İzoterm Denklemi Freundlich izoterm modeli orta ve düşük basınçlarda geçerlidir. Katı yüzeyine sıvı adsorpsiyonunda kullanılan bu eşitlik deneysel çalışmalara dayanarak türetilmiştir. Freundlich izoterm denklemi (2.4.3) eşitliği ile tanımlanır. C s n l = k (Cl ) (2.4.3) Deneysel çalışmalara dayanılarak türetilen Freundlich denkleminin logaritması grafiğe geçirilerek (log C s l değerlerine karşı log C l değerleri) elde edilen doğrunun kayma ve eğiminden k ve n sabitleri bulunur (Hines and Maddox 1985, Rudzinski and Everett 1992). log s C l = log k + n log C l (2.4.4) s C l : Birim katı başına adsorplanan madde miktarı C l : Dengede sıvı fazdaki adsorplanan maddenin derişimi k (sabit) : Adsorplayıcının kapasitesinin bir ölçüsüdür. n (sabit) : Adsorpsiyonun yoğunluğunu (şiddetini) belirtir 18

33 Langmuir-Freundlich İzoterm Denklemi Saf bileşenlerin mikrogözenekli katılara adsorpsiyonunda kullanılır. Langmuir izoterm denkleminde adsorbent homojen kabulü varken bu izotermde adsorbent homojen olarak değerlendirilir. Langmuir ve Freundlich izotermlerinin modifiye edilmesiyle türetilmiştir. Langmuir-Freundlich izotermi (2.4.5) eşitliği ile tanımlanır (Do 1998). C s ι = C ι * (bp) 1/n /[1+ (bp) 1/n ] (2.4.5) n : heterojeniteyi tanımlayan sabit s C ι : Birim katı başına adsorplanan madde miktarı C ι : Dengede sıvı fazdaki adsorplanan maddenin derişimi P : Denge basıncı Brunauer Emmett Teller (BET) denklemi: Çok tabakalı fiziksel adsorpsiyon için türetilen bu denklem P / P = + n(1 P / P ) n c 0 1 c 1 0 m n m c P P 0 (2.4.6) şeklinde yazılabilir. Bağıl denge basıncı P/P 0 yerine bağıl denge derişimi c/c 0 alınarak çözeltiden adsorpsiyon içinde kullanılabilir. Daha çok ve yaygın olarak çok tabakalı gaz adsorpsiyonunda kullanılır (Brunauer et al. 1938). c : Sabit c exp [(q 1 q L )/RT] (2.4.7) q 1 : Birinci tabakanın adsorpsiyon ısısı q L : Adsorplanan maddenin yoğunlaşma ısısı n m : Tek tabaka kapasitesi P : Denge basıncı 19

34 2.5 Kaynak Araştırması Günümüzde MTBE nin su kaynaklarından temizlenmesiyle ilgili pek çok araştırma mevcuttur. Farklı yöntemler üzerine çalışmalar vardır. Ancak MTBE nin doğrudan olarak orijinal ve ön ısıl işlem görmüş kömürlere adsorpsiyonu ile ilgili bir çalışmaya rastlanmamıştır. Amerika da 1990 yılında imzalanan Federal Temiz Hava Anlaşması gereğince hava kalitesini korumak amacıyla benzine kurşunlu bileşikler yerine oktan yükseltici olarak ETBE (etil tersiyer butil eter), TAME (tersiyer amil metil eter), MTBE (metil tersiyer butil eter), DIPE (diizopropil eter), TBA (tersiyer butil alkol) ve EtOH (etanol) eklenmeye başlanmıştır. Bunların içinde en çok ve yaygın olarak MTBE kullanılmaya başlamıştır. Ancak benzin depolama tanklarındaki sızıntılardan ilk olarak Amerika da su kaynaklarına MTBE karışarak kirlenmeye sebep olmuştur (Yu et al. 2005). Poulopoulos and Philippopuolos (2000), yaptıkları çalışmada benzine ağırlıkça farklı oranlarda MTBE ekleyerek oktan sayısını, HC (hidrokarbon) ve CO (karbon mononksit) emisyonunu incelemişlerdir. MTBE katılmadan kullandıkları benzinin oktan sayısı 95 iken kütlece %11 oranında MTBE eklediklerinde oktan sayısı 97,6 ya çıkmıştır. Aynı zamanda HC ve CO emisyonunun da azaldığını belirtmişlerdir. Anderson (2000), yaptığı çalışmada MTBE adsorpsiyonuna adsorbentlerin gözenek çapının ve SiO 2 /Al 2 O 3 oranının etkisini incelemiştir. MTBE nin mikrogözeneklere dolduğu ve adsorpsiyon izotermin Freundlich izotermine uyduğu bildirilmiştir. TCE (triklor etilen), kloroform ve MTBE içeren çözeltideki yarışmalı adsorpsiyon sonucu adsorplama kapasiteleri Mordenite >ZSM5 Aktif karbon >Y tipi zeolit olarak belirlenmiştir. Li et al. (2002), sulu çözeltilerdeki organik kirliliklerin etkin şekilde uzaklaştırılmasını sağlayacak uygun adsorplayıcıların seçiminde, adsorplayıcıların fiziksel ve kimyasal özelliklerini temel almışlardır. Araştırmada, gözenek yapıları ve yüzey özellikleri farklı 20

35 olan üç tür granül aktif karbon ile içme suyunda bulunan MTBE ve triklor eten (TCE) adsorpsiyonu incelenmiştir. Sonuç olarak, sudaki MTBE ve TCE'nin uzaklaştırılmasında hidrofobik karakterli adsorbentlerin hidrofilik adsorbentlere kıyasla daha etkili olduğu; her iki organik maddenin de gözenekli katının daha çok mikrogözeneklerinde adsorplandığı belirlenmiştir. Li et al. (2003), MTBE nin beta zeolitlerine (H tipi, dealuminated tipi, all-silika tipi) adsorpsiyonunu incelemişlerdir. MTBE nin hidrofobik karakterli adsorbentlere daha çok adsorplandığı ve hidrofobikliğin zeolitlerde Si/Al oranı ile belirlendiği rapor edilmiştir. En hidrofobik karakterli beta zeolit tipi olan all-silika zeoliti çözeltiden %95 oranında MTBE uzaklaştırılmıştır. Shih et al. (2003), iki farklı yeraltı suyundaki MTBE'yi uzaklaştırmak için fındık kabuğundan elde edilmiş granül aktif karbonu (GAC) kullanmışlardır. Çalışmalarda terbutil alkol, benzen, toluen, p-ksilen ile tekrarlanarak, yeraltı sularındaki doğal organik maddelerin GAC performansına etkileri incelenmiştir. Farklı MTBE derişimlerinde, doğal organik maddelerin yarışmalı adsorpsiyonu nedeniyle MTBE adsorpsiyon hızının azaldığı ve GAC ihtiyacının arttığı belirlenmiştir. Adams et al. (2004), MTBE uzaklaştırma proseslerinin karşılaştırmalı olarak performansını incelemişlerdir. Birçok farklı çalışmada MTBE uzaklaştırma prosesleri ayrı ayrı incelenirken bu çalışmada tüm yöntemler için pilot ölçekli sistemler kurulmuş ve farklı yöntemlerin tercih edilebilirliği araştırılmıştır. Missouri çevresinden MTBE karışmış olan 5 farklı yüzey suyu alınmıştır. Farklı sıcaklıklar ve akış hızlarında ileri oksidasyon prosesleri, havaya aktarım yöntemi ve aktif karbona adsorbsiyon incelenmiştir. Tüm su örnekleri için Calgon F-600, Calgon F-400 den daha yüksek adsorplama kapasitesine sahip olduğu belirtilmiştir. BTEX (benzen, toluen, etil benzen ve ksilen) ile MTBE nin yarışmalı adsorpsiyonunda MTBE nin adsorpsiyon hızı düşmüştür. Düşük akış hızlarında en ekonomik yöntem ileri oksidasyon prosesleri, yüksek akış hızlarında en ekonomik ve performansı en yüksek olan yöntem havaya aktarım yöntemi olduğunu saptamışlardır. Aktif karbona adsorpsiyon en pahalı yöntem olmasına rağmen kullanım kolaylığı ve düşük sıcaklıklarda havaya aktarım yöntemine 21

Adsorpsiyon. Kimyasal Temel İşlemler

Adsorpsiyon. Kimyasal Temel İşlemler Adsorpsiyon Kimyasal Temel İşlemler Adsorpsiyon Adsorbsiyon, malzeme(lerin) derişiminin ara yüzeyde (katı yüzeyinde) yığın derişimine göre artışı şeklinde tanımlanabilir. Adsorpsiyon yüzeyde tutunma olarak

Detaylı

4 Deney. Yrd. Doç. Dr. Ayşe KALEMTAŞ Araş. Gör. Taha Yasin EKEN

4 Deney. Yrd. Doç. Dr. Ayşe KALEMTAŞ Araş. Gör. Taha Yasin EKEN BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MMM303METALURJİ VE MALZEME LABORATUARI I FÖYÜ Çamur dökümle seramiklerin şekillendirilmesi Yrd. Doç. Dr. Ayşe KALEMTAŞ Araş. Gör. Taha

Detaylı

YÜZEY KİMYASI. Dengelenmemiş kuvvetler nedeniyle arayüzdeki atom, iyon yada moleküller yığın fazlarda bulunanlara göre daha etkindirler.

YÜZEY KİMYASI. Dengelenmemiş kuvvetler nedeniyle arayüzdeki atom, iyon yada moleküller yığın fazlarda bulunanlara göre daha etkindirler. YÜZEY KİMYASI İki faz arasındaki düzleme yüzey ya da arayüz denir. Dengelenmemiş kuvvetler nedeniyle arayüzdeki atom, iyon yada moleküller yığın fazlarda bulunanlara göre daha etkindirler. Atom iyon ve

Detaylı

Adsorpsiyon. Selçuk Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Kimya Mühendisliği Bölümü. Kimya Mühendisliği Laboratuvarı II DENEYİN AMACI

Adsorpsiyon. Selçuk Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Kimya Mühendisliği Bölümü. Kimya Mühendisliği Laboratuvarı II DENEYİN AMACI Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü Kimya Mühendisliği Laboratuvarı II Adsorpsiyon DENEYİN AMACI Çalışmanın amacı katı adsorbent ile çözeltiden adsorbsiyonun denge ve hız

Detaylı

KBM0308 Kimya Mühendisliği Laboratuvarı I ADSORPSİYON. Bursa Teknik Üniversitesi MDBF Kimya Mühendisliği Bölümü 1

KBM0308 Kimya Mühendisliği Laboratuvarı I ADSORPSİYON. Bursa Teknik Üniversitesi MDBF Kimya Mühendisliği Bölümü 1 ADSORPSİYON Bursa Teknik Üniversitesi MDBF Kimya Mühendisliği Bölümü 1 1. Amaç Çalışmanın amacı katı adsorbent ile çözeltiden adsorbsiyonun denge ve hız ilişkilerinin incelenmesi ve belirli izotermlerin

Detaylı

Atıksulardan istenmeyen maddelerin adsorpsiyonla gideriminin incelenmesi ve sistem tasarımı için gerekli parametrelerin saptanması.

Atıksulardan istenmeyen maddelerin adsorpsiyonla gideriminin incelenmesi ve sistem tasarımı için gerekli parametrelerin saptanması. ADSORPSİYON İZOTERMLERİ DENEYİN AMACI Atıksulardan istenmeyen maddelerin adsorpsiyonla gideriminin incelenmesi ve sistem tasarımı için gerekli parametrelerin saptanması. TEORİK BİLGİLER Adsorpsiyon: Adsorpsiyon

Detaylı

KBM0308 Kimya Mühendisliği Laboratuvarı I ADSORPSİYON DENEYİ. Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Kimya Mühendisliği Bölümü 1

KBM0308 Kimya Mühendisliği Laboratuvarı I ADSORPSİYON DENEYİ. Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Kimya Mühendisliği Bölümü 1 ADSORPSİYON DENEYİ Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Kimya Mühendisliği Bölümü 1 1. Amaç Çalışmanın amacı katı adsorbent ile çözeltiden adsorbsiyonun denge ve hız ilişkilerinin incelenmesi ve belirli izotermlerin

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SOMA LİNYİTİNİN FİZİKSEL AKTİVASYONU VE AKTİFLENMİŞ ÜRÜNE BOYARMADDE ADSORPSİYONU

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SOMA LİNYİTİNİN FİZİKSEL AKTİVASYONU VE AKTİFLENMİŞ ÜRÜNE BOYARMADDE ADSORPSİYONU ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SOMA LİNYİTİNİN FİZİKSEL AKTİVASYONU VE AKTİFLENMİŞ ÜRÜNE BOYARMADDE ADSORPSİYONU İpek KARAMAN KİMYA MÜHENDİSLİĞİ ANA BİLİM DALI ANKARA 2010

Detaylı

KONYA ve SELÇUK ÜNÜVERSİTESİ KİMYA-1 (Çalıştay 2010) 03-1 1 Temmuz 201 0 (Çanakkale)

KONYA ve SELÇUK ÜNÜVERSİTESİ KİMYA-1 (Çalıştay 2010) 03-1 1 Temmuz 201 0 (Çanakkale) KONYA ve SELÇUK ÜNÜVERSİTESİ KİMYA-1 (Çalıştay 2010) 03-1 1 Temmuz 201 0 (Çanakkale) TABİİ ADSORBANLAR İLE AĞIR METALLERİN SULU ÇÖZELTİLERDEN SORPSİYONU Prof. Dr. Erol PEHLİVAN KİMYA-1 (Çalıştay 2010)

Detaylı

Paylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu

Paylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu 4.Kimyasal Bağlar Kimyasal Bağlar Aynı ya da farklı cins atomları bir arada tutan kuvvetlere kimyasal bağlar denir. Pek çok madde farklı element atomlarının birleşmesiyle meydana gelmiştir. İyonik bağ

Detaylı

KM-380 (KİMYA MÜHENDİSLİĞİ LABORATUVARI I) ADSORBSİYON (Deney No: 4b)

KM-380 (KİMYA MÜHENDİSLİĞİ LABORATUVARI I) ADSORBSİYON (Deney No: 4b) Gazi Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü 2005-06/II dönem KM-380 (KİMYA MÜHENDİSLİĞİ LABORATUVARI I) ADSORBSİYON () AMAÇ Çalışmanın amacı katı adsorbent ile çözeltiden

Detaylı

TE 03 KÖMÜRLERİN ISIL İŞLEMİ SIRASINDA FİZİKSEL VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİNİN DEĞİŞİMİ

TE 03 KÖMÜRLERİN ISIL İŞLEMİ SIRASINDA FİZİKSEL VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİNİN DEĞİŞİMİ Yedinci Ulusal Kimya Mühendisliği Kongresi, 5-8 Eylül 26, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir TE 3 KÖMÜRLERİN ISIL İŞLEMİ SIRASINDA FİZİKSEL VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİNİN DEĞİŞİMİ M. Ozmak, E. Yağmur, S.E. İğde,

Detaylı

MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM

MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM ATOMUN YAPISI Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir. Atomu oluşturan parçacıklar farklı yüklere sa-hiptir. Atomda bulunan yükler; negatif

Detaylı

1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı

1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı 1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı MURAT EVYAPAN *, RİFAT ÇAPAN *, HİLMİ NAMLI **, ONUR TURHAN **,GEORGE STANCİU *** * Balıkesir

Detaylı

Bir maddenin başka bir madde içerisinde homojen olarak dağılmasına ÇÖZÜNME denir. Çözelti=Çözücü+Çözünen

Bir maddenin başka bir madde içerisinde homojen olarak dağılmasına ÇÖZÜNME denir. Çözelti=Çözücü+Çözünen ÇÖZÜCÜ VE ÇÖZÜNEN ETKİLEŞİMLERİ: Çözünme olayı ve Çözelti Oluşumu: Bir maddenin başka bir madde içerisinde homojen olarak dağılmasına ÇÖZÜNME denir. Çözelti=Çözücü+Çözünen Çözünme İyonik Çözünme Moleküler

Detaylı

INSA 283 MALZEME BİLİMİ. Giriş

INSA 283 MALZEME BİLİMİ. Giriş INSA 283 MALZEME BİLİMİ Giriş Malzeme Gereksinimi Bütün mühendislik bilim dallari malzeme ile yakindan iliskilidir. Mühendisler kullanacaklari malzemeyi çok iyi tanıyarak ve genis malzeme tayfi içinde

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM 06-07 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI. SINIF VE MEZUN GRUP KİMYA HAFTA DERS SAATİ. Kimya nedir?. Kimya ne işe yarar?. Kimyanın sembolik dili Element-sembol Bileşik-formül. Güvenliğimiz ve Kimya KONU ADI

Detaylı

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş KİMYA-IV Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş Organik Kimyaya Giriş Kimyasal bileşikler, eski zamanlarda, elde edildikleri kaynaklara bağlı olarak Anorganik ve Organik olmak üzere, iki sınıf altında toplanmışlardır.

Detaylı

KMB0404 Kimya Mühendisliği Laboratuvarı III GAZ ABSORSPSİYONU. Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Kimya Mühendisliği Bölümü 1

KMB0404 Kimya Mühendisliği Laboratuvarı III GAZ ABSORSPSİYONU. Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Kimya Mühendisliği Bölümü 1 GAZ ABSORSPSİYONU Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Kimya Mühendisliği Bölümü 1 1. Amaç Kuru kolon boyunca havanın basınç değişimi ile kolon içinde aşağı yönde akan suya absorbe olan CO2 miktarını tespit

Detaylı

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ DENEYİN AMACI Gazlarda söz konusu olmayan yüzey gerilimi sıvı

Detaylı

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry Chapter 4: Biomolecules, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry/Hikmet Geckil Chapter 4: Biomolecules 2 BİYOMOLEKÜLLER Bilim adamları hücreyi

Detaylı

KİNETİK GAZ KURAMI. Doç. Dr. Faruk GÖKMEŞE Kimya Bölümü Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi 1

KİNETİK GAZ KURAMI. Doç. Dr. Faruk GÖKMEŞE Kimya Bölümü Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi 1 Kinetik Gaz Kuramından Gazların Isınma Isılarının Bulunması Sabit hacimdeki ısınma ısısı (C v ): Sabit hacimde bulunan bir mol gazın sıcaklığını 1K değiştirmek için gerekli ısı alışverişi. Sabit basınçtaki

Detaylı

Su ve çevrenin canlılar için uygunluğu

Su ve çevrenin canlılar için uygunluğu Su ve çevrenin canlılar için uygunluğu Su ve çevrenin canlılar için uygunluğu Yeryüzündeki yaşam su içinde ortaya çıkmış ve canlıların karalar üzerine yayılışından önceki 3 milyar yıl boyunca su içinde

Detaylı

5) Çözünürlük(Xg/100gsu)

5) Çözünürlük(Xg/100gsu) 1) I. Havanın sıvılaştırılması II. abrika bacasından çıkan SO 3 gazının H 2 O ile birleşmesi III. Na metalinin suda çözünmesi Yukardaki olaylardan hangilerinde kimyasal değişme gerçekleşir? 4) Kütle 1

Detaylı

GENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM

GENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM GENEL KİMYA ÇÖZELTİLER Homojen karışımlara çözelti denir. Çözelti bileşiminin ve özelliklerinin çözeltinin her yerinde aynı olması sebebiyle çözelti, «homojen» olarak nitelendirilir. Çözeltinin değişen

Detaylı

Gazların Özellikler Barometre Basıncı Basit Gaz Yasaları

Gazların Özellikler Barometre Basıncı Basit Gaz Yasaları İÇERİK Gazların Özellikler Barometre Basıncı Basit Gaz Yasaları Boyle Yasası Charles Yasası Avogadro Yasası Gaz Davranışları ve Standart Koşullar İdeal ve Genel Gaz Denklemleri Gaz Karışımları Gaz Yasalarına

Detaylı

Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir maddeye çözeltinin bileşenleri denir.

Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir maddeye çözeltinin bileşenleri denir. GENEL KİMYA 1 LABORATUARI ÇALIŞMA NOTLARI DENEY: 8 ÇÖZELTİLER Dr. Bahadır KESKİN, 2011 @ YTÜ Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir

Detaylı

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ENERJİ SİSTEMLERİ LABORATUVARI -II DENEY FÖYÜ DENEY ADI KÜTLE TRANSFERİ DERSİN ÖĞRETİM ÜYESİ DENEYİ YAPTIRAN ÖĞRETİM ELEMANI

Detaylı

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur). Bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere

Detaylı

Çözeltiler. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN. Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2006

Çözeltiler. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN. Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2006 Çözeltiler Çözelti, iki veya daha fazla maddenin homojen bir karışımı olup, en az iki bileşenden oluşur. Bileşenlerden biri çözücü, diğeri ise çözünendir. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr.

Detaylı

1 mol = 6, tane tanecik. Maddelerde tanecik olarak atom, molekül ve iyonlar olduğunda dolayı mol ü aşağıdaki şekillerde tanımlamak mümkündür.

1 mol = 6, tane tanecik. Maddelerde tanecik olarak atom, molekül ve iyonlar olduğunda dolayı mol ü aşağıdaki şekillerde tanımlamak mümkündür. 1 GENEL KİMYA Mol Kavramı 1 Mol Kavramı Günlük hayatta kolaylık olsun diye, çok küçük taneli olan maddeler tane yerine birimlerle ifade edilir. Örneğin pirinç alınırken iki milyon tane pirinç yerine ~

Detaylı

ÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ

ÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ ÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ Çözeltilerin sadece derişimine bağlı olarak değişen özelliklerine koligatif özellikler denir. Buhar basıncı düşmesi, Kaynama noktası yükselmesi, Donma noktası azalması

Detaylı

AYÇİÇEK YAĞI ÜRETİMİ YAN ÜRÜNLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

AYÇİÇEK YAĞI ÜRETİMİ YAN ÜRÜNLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ AYÇİÇEK YAĞI ÜRETİMİ YAN ÜRÜNLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ U. OLGUN, Ö. ÖZYILDIRIM, V. SEVİNÇ Sakarya Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Mithatpaşa, 54, Sakarya ÖZET Ayçiçek yağı üretim tesislerinden

Detaylı

6.PPB (milyarda bir kısım) Kaynakça Tablo A-1: Çözelti Örnekleri... 5 Tablo B-1:Kolloidal Tanecikler... 8

6.PPB (milyarda bir kısım) Kaynakça Tablo A-1: Çözelti Örnekleri... 5 Tablo B-1:Kolloidal Tanecikler... 8 İçindekiler A. ÇÖZELTİLER... 2 1.Çözünme... 2 2.Homojenlik... 4 3.Çözelti... 5 4.Çözünürlük... 5 Çözünürlüğe Sıcaklık Ve Basınç Etkisi... 6 B. KARIŞIMLAR... 7 1.Çözeltiler... 7 2.Kolloidal Karışımlar...

Detaylı

HAM KİL VE KALSİNE KİL KULLANILARAK ATIK SULARDAKİ ORGANİK MADDE VE İYONLARIN GİDERİMİ DANIŞMANLAR

HAM KİL VE KALSİNE KİL KULLANILARAK ATIK SULARDAKİ ORGANİK MADDE VE İYONLARIN GİDERİMİ DANIŞMANLAR GRUP KİL TÜBİTAK-BİDEB Kimya Lisans Öğrencileri Kimyagerlik,kimya öğretmenliği, kimya mühendisliği Araştırma Projesi Eğitimi Çalıştayı KİMYA-1 ÇALIŞTAY 2010 HAM KİL VE KALSİNE KİL KULLANILARAK ATIK SULARDAKİ

Detaylı

1.10.2015. Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL

1.10.2015. Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL Kömür ve Doğalgaz Öğr. Gör. Onur BATTAL 1 2 Kömür yanabilen sedimanter organik bir kayadır. Kömür başlıca karbon, hidrojen ve oksijen gibi elementlerin bileşiminden oluşmuş, diğer kaya tabakalarının arasında

Detaylı

Moleküllerarası Etkileşimler, Sıvılar ve Katılar - 11

Moleküllerarası Etkileşimler, Sıvılar ve Katılar - 11 Moleküllerarası Etkileşimler, Chemistry, The Central Science, 10th edition Theodore L. Brown; H. Eugene LeMay, Jr.; and Bruce E. Bursten Sıvılar ve Katılar - 11 Maddenin Halleri Maddenin halleri arasındaki

Detaylı

3.1 ATOM KÜTLELERİ... 75 3.2 MOL VE MOLEKÜL KAVRAMLARI... 77 3.2.1 Mol Hesapları... 79 SORULAR 3... 84

3.1 ATOM KÜTLELERİ... 75 3.2 MOL VE MOLEKÜL KAVRAMLARI... 77 3.2.1 Mol Hesapları... 79 SORULAR 3... 84 v İçindekiler KİMYA VE MADDE... 1 1.1 KİMYA... 1 1.2 BİRİM SİSTEMİ... 2 1.2.1 SI Uluslararası Birim Sistemi... 2 1.2.2 SI Birimleri Dışında Kalan Birimlerin Kullanılması... 3 1.2.3 Doğal Birimler... 4

Detaylı

DERS ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME KONU ÇALIŞMA YAPRAĞI HAZIRLAMA (MADDELERĐN AYIRT EDĐCĐ ÖZELLĐKLERĐ)

DERS ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME KONU ÇALIŞMA YAPRAĞI HAZIRLAMA (MADDELERĐN AYIRT EDĐCĐ ÖZELLĐKLERĐ) DERS ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME KONU ÇALIŞMA YAPRAĞI HAZIRLAMA (MADDELERĐN AYIRT EDĐCĐ ÖZELLĐKLERĐ) DERS SORUMLUSU : PROF. DR. Đnci MORGĐL HAZIRLAYAN Mustafa HORUŞ 20040023 ANKARA/2008

Detaylı

Enerji iş yapabilme kapasitesidir. Kimyacı işi bir süreçten kaynaklanan enerji deyişimi olarak tanımlar.

Enerji iş yapabilme kapasitesidir. Kimyacı işi bir süreçten kaynaklanan enerji deyişimi olarak tanımlar. Kinetik ve Potansiyel Enerji Enerji iş yapabilme kapasitesidir. Kimyacı işi bir süreçten kaynaklanan enerji deyişimi olarak tanımlar. Işıma veya Güneş Enerjisi Isı Enerjisi Kimyasal Enerji Nükleer Enerji

Detaylı

GENEL KİMYA 101 ÖDEV 3

GENEL KİMYA 101 ÖDEV 3 TOBB EKONOMİ VE TEKNOLOJİ ÜNİVERSİTESİ-27 Kasım 2013 Bütün Şubeler GENEL KİMYA 101 ÖDEV 3 ÖNEMLİ! Ödev Teslim Tarihi: 6 Aralık 2013 Soru 1-5 arasında 2 soru Soru 6-10 arasında 2 soru Soru 11-15 arasında

Detaylı

Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler

Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler Toprakta bulunan katı (mineral ve organik madde), sıvı (toprak çözeltisi ve bileşenleri) ve gaz fazları sürekli olarak etkileşim içerisindedir. Bunlar

Detaylı

Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı

Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere sahip milyonlarca yani madde yani bileşik

Detaylı

FİZİKOKİMYA I ARASINAV SORU VE CEVAPLARI 2013-14 GÜZ YARIYILI

FİZİKOKİMYA I ARASINAV SORU VE CEVAPLARI 2013-14 GÜZ YARIYILI Soru 1: Aşağıdaki ifadeleri tanımlayınız. a) Sistem b)adyabatik sistem c) Kapalı sistem c) Bileşen analizi Cevap 1: a) Sistem: Üzerinde araştırma yapmak üzere sınırladığımız bir evren parçasına verilen

Detaylı

GAZLAR GAZ KARIŞIMLARI

GAZLAR GAZ KARIŞIMLARI DALTON KISMİ BASINÇLAR YASASI Aynı Kaplarda Gazların Karıştırılması Birbiri ile tepkimeye girmeyen gaz karışımlarının davranışı genellikle ilgi çekicidir. Böyle bir karışımdaki bir bileşenin basıncı, aynı

Detaylı

ATOMLAR ARASI BAĞLAR Doç. Dr. Ramazan YILMAZ

ATOMLAR ARASI BAĞLAR Doç. Dr. Ramazan YILMAZ ATOMLAR ARASI BAĞLAR Doç. Dr. Ramazan YILMAZ Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Esentepe Kampüsü, 54187, SAKARYA Atomlar Arası Bağlar 1 İyonik Bağ 2 Kovalent

Detaylı

Gazların sıcaklık,basınç ve enerji gibi makro özelliklerini molekül kütlesi, hızı ve sayısı gibi mikroskopik özelliklerine bağlar.

Gazların sıcaklık,basınç ve enerji gibi makro özelliklerini molekül kütlesi, hızı ve sayısı gibi mikroskopik özelliklerine bağlar. KİNETİK GAZ KURAMI Gazların sıcaklık,basınç ve enerji gibi makro özelliklerini molekül kütlesi, hızı ve sayısı gibi mikroskopik özelliklerine bağlar. Varsayımları * Gazlar bulundukları kaba göre ve aralarındaki

Detaylı

MAKRO-MEZO-MİKRO. Deney Yöntemleri. MİKRO Deneyler Zeta Potansiyel Partikül Boyutu. MEZO Deneyler Reolojik Ölçümler Reometre (dinamik) Roww Hücresi

MAKRO-MEZO-MİKRO. Deney Yöntemleri. MİKRO Deneyler Zeta Potansiyel Partikül Boyutu. MEZO Deneyler Reolojik Ölçümler Reometre (dinamik) Roww Hücresi Kolloidler Bir maddenin kendisi için çözücü olmayan bir ortamda 10-5 -10-7 cm boyutlarında dağılmasıyla oluşan çözeltiye kolloidal çözelti denir. Çimento, su, agrega ve bu sistemin dispersiyonuna etki

Detaylı

Sıvılar ve Katılar. Maddenin Halleri. Sıvıların Özellikleri. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN

Sıvılar ve Katılar. Maddenin Halleri. Sıvıların Özellikleri. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Sıvılar ve Katılar MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Sıcaklık düşürülürse gaz moleküllerinin kinetik enerjileri azalır. Bu nedenle, bir gaz yeteri kadar soğutulursa moleküllerarası

Detaylı

ÇİNKO KATKILI ANTİBAKTERİYEL ÖZELLİKTE HİDROKSİAPATİT ÜRETİMİ VE KARAKTERİZASYONU

ÇİNKO KATKILI ANTİBAKTERİYEL ÖZELLİKTE HİDROKSİAPATİT ÜRETİMİ VE KARAKTERİZASYONU ÇİNKO KATKILI ANTİBAKTERİYEL ÖZELLİKTE HİDROKSİAPATİT ÜRETİMİ VE KARAKTERİZASYONU SÜLEYMAN ÇINAR ÇAĞAN MERSİN ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ ANA BİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ

Detaylı

GIDA İŞLEME VE ANALİZ TEKNİKLERİ I

GIDA İŞLEME VE ANALİZ TEKNİKLERİ I GIDA İŞLEME VE ANALİZ TEKNİKLERİ I RAPOR NO: 1 GRUP NO: 3 KONU: Bazı gıdalarda dondurma prosesi ve donma noktası alçalmasının tespiti ÖĞRETMENİN ADI SOYADI: Doç. Dr. Nesimi AKTAŞ ÖĞRENCİNİN ADI SOYADI:

Detaylı

GAZ ABSORPSİYON/DESORPSİYON SİSTEMLERİ TASARIMI

GAZ ABSORPSİYON/DESORPSİYON SİSTEMLERİ TASARIMI GAZ ABSORPSİYON/DESORPSİYON SİSTEMLERİ TASARIMI Ayı rma Prosesleri Gaz-Sıvı GAZ ABSORPSİYONU/DESORPSİYONU Destilasyon Buharlaşma Sıvı-Sıvı Sıvı ekstraksiyonu Süperkritik ekstraksiyon Katı-Akışkan Filtrasyon

Detaylı

BÖLÜM 1: TEMEL KAVRAMLAR

BÖLÜM 1: TEMEL KAVRAMLAR Sistem ve Hal Değişkenleri Üzerinde araştırma yapmak üzere sınırladığımız bir evren parçasına sistem, bu sistemi çevreleyen yere is ortam adı verilir. İzole sistem; Madde ve her türden enerji akışına karşı

Detaylı

10. Sınıf Kimya Konuları KİMYANIN TEMEL KANUNLARI VE TEPKİME TÜRLERİ Kimyanın Temel Kanunları Kütlenin korunumu, sabit oranlar ve katlı oranlar

10. Sınıf Kimya Konuları KİMYANIN TEMEL KANUNLARI VE TEPKİME TÜRLERİ Kimyanın Temel Kanunları Kütlenin korunumu, sabit oranlar ve katlı oranlar 10. Sınıf Kimya Konuları KİMYANIN TEMEL KANUNLARI VE TEPKİME TÜRLERİ Kimyanın Temel Kanunları Kütlenin korunumu, sabit oranlar ve katlı oranlar kanunları Demir (II) sülfür bileşiğinin elde edilmesi Kimyasal

Detaylı

Acid Blue 121 Boyar Maddesinin Muz Kabuğuna Kesikli Sistemde Adsorpsiyonunun Araştırılması

Acid Blue 121 Boyar Maddesinin Muz Kabuğuna Kesikli Sistemde Adsorpsiyonunun Araştırılması Acid Blue 121 Boyar Maddesinin Muz Kabuğuna Kesikli Sistemde Adsorpsiyonunun Araştırılması 1. Ahmet Bircan USLU a,*, 2. Onur Gürkan Elbağlı b, 3. Yakup Şen c, 4.Deniz Uzunoğlu d, 5.Ayla Özer e a,* Mersin

Detaylı

Her madde atomlardan oluşur

Her madde atomlardan oluşur 2 Yaşamın kimyası Figure 2.1 Helyum Atomu Çekirdek Her madde atomlardan oluşur 2.1 Atom yapısı - madde özelliği Elektron göz ardı edilebilir kütle; eksi yük Çekirdek: Protonlar kütlesi var; artı yük Nötronlar

Detaylı

ELEMENT Aynı tür atomlardan oluşmuş saf maddelere element denir. ELEMENTLERİN ÖZELLİKLERİ 1. Aynı tür atomlardan oluşurlar. 2. Saf ve homojendirler.

ELEMENT Aynı tür atomlardan oluşmuş saf maddelere element denir. ELEMENTLERİN ÖZELLİKLERİ 1. Aynı tür atomlardan oluşurlar. 2. Saf ve homojendirler. SAF MADDE: Aynı cins atom ya da moleküllerden oluşmuş maddelere, saf medde ÖR. Elementler saf maddelerdir. Çünkü; hepsi aynı cins atomlardan oluşmuşlardır. Bileşikler saf maddelerdir. Çünkü; hepsi aynı

Detaylı

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ KİMYA

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ KİMYA YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ KİMYA SORU 1: 32 16X element atomundan oluşan 2 X iyonunun; 1.1: Proton sayısını açıklayarak yazınız. (1 PUAN) 1.2: Nötron sayısını açıklayarak yazınız. (1 PUAN) 1.3: Elektron

Detaylı

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri : Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere sahip milyonlarca yani

Detaylı

MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ. Nazife ALTIN Bayburt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi

MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ. Nazife ALTIN Bayburt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ Bayburt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi www.nazifealtin.wordpress.com MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ Bir maddeyi diğerlerinden ayırmamıza ve ayırdığımız maddeyi tanımamıza

Detaylı

Çözelti iki veya daha fazla maddenin birbiri içerisinde homojen. olarak dağılmasından oluşan sistemlere denir.

Çözelti iki veya daha fazla maddenin birbiri içerisinde homojen. olarak dağılmasından oluşan sistemlere denir. 3. ÇÖZELTİLER VE ÇÖZELTİ KONSANTRASYONLARI Çözelti: Homojen karışımlardır. Çözelti iki veya daha fazla maddenin birbiri içerisinde homojen olarak dağılmasından oluşan sistemlere denir. Çözelti derişimi

Detaylı

GENEL KİMYA. 10. Hafta.

GENEL KİMYA. 10. Hafta. GENEL KİMYA 10. Hafta. Gazlar 2 Gaz halindeki elementler 25 0 C ve 1 atmosfer de gaz halinde bulunan elementler 3 Gaz halindeki bileşikler 4 Gazların Genel Özellikleri Gazlar, bulundukları kabın şeklini

Detaylı

GENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM

GENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM GENEL KİMYA MOLEKÜLLER ARASI KUVVETLER Moleküller Arası Kuvvetler Yüksek basınç ve düşük sıcaklıklarda moleküller arası kuvvetler gazları ideallikten saptırır. Moleküller arası kuvvetler molekülde kalıcı

Detaylı

KYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ

KYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ KYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ 1. Aşağıda verilen birim çevirme işlemlerini yapınız. ) 554 ) 5.37x10.. h ) 760 h ) 921 ) 800, ) 25 ) 23.. ) 0.981.. ) 8.314... ) 0.052..h 2. Bir atık su

Detaylı

4. Açısal momentum kuantum sayısı (,) 2 olan bir orbital türü ile ilgili, 5. Orbitaller Maksimum elektron sayısı

4. Açısal momentum kuantum sayısı (,) 2 olan bir orbital türü ile ilgili, 5. Orbitaller Maksimum elektron sayısı Kuantum Sayıları Ve rbitaller 1. Başkuantum sayısı (n) belirtilen temel enerji düzeylerinden hangisinde bulunabilecek maksimum orbital sayısı yanlış verilmiştir? Başkuantum sayısı (n) Maksimum orbital

Detaylı

Atomlar ve Moleküller

Atomlar ve Moleküller Atomlar ve Moleküller Madde, uzayda yer işgal eden ve kütlesi olan herşeydir. Element, kimyasal tepkimelerle başka bileşiklere parçalanamayan maddedir. -Doğada 92 tane element bulunmaktadır. Bileşik, belli

Detaylı

İDEAL GAZ KARIŞIMLARI

İDEAL GAZ KARIŞIMLARI İdeal Gaz Karışımları İdeal gaz karışımları saf ideal gazlar gibi davranırlar. Saf gazlardan n 1, n 2,, n i, mol alınarak hazırlanan bir karışımın toplam basıncı p, toplam hacmi v ve sıcaklığı T olsun.

Detaylı

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ KMM 302 KİMYA MÜHENDİSLİĞİ LABORATUARI I. Danışman: Yrd. Doç. Dr.

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ KMM 302 KİMYA MÜHENDİSLİĞİ LABORATUARI I. Danışman: Yrd. Doç. Dr. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ KMM 30 KİMYA MÜHENDİSLİĞİ LABORATUARI I Çözeltide Adsorpsiyon Danışman: Yrd. Doç. Dr. Sibel Yiğitarslan Çözeltide Adsorpsiyon Amaç: Bu deneyin amacı;

Detaylı

Serüveni 3. ÜNİTE KİMYASAL TÜRLER ARASI ETKİLEŞİM GÜÇLÜ ETKİLEŞİM. o İYONİK BAĞ o KOVALENT BAĞ o METALİK BAĞ

Serüveni 3. ÜNİTE KİMYASAL TÜRLER ARASI ETKİLEŞİM GÜÇLÜ ETKİLEŞİM. o İYONİK BAĞ o KOVALENT BAĞ o METALİK BAĞ Serüveni 3. ÜNİTE KİMYASAL TÜRLER ARASI ETKİLEŞİM GÜÇLÜ ETKİLEŞİM o İYONİK BAĞ o KOVALENT BAĞ o METALİK BAĞ KİMYASAL TÜR 1. İYONİK BAĞ - - Ametal.- Kök Kök Kök (+) ve (-) yüklü iyonların çekim kuvvetidir..halde

Detaylı

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü HİDROLOJİ Buharlaşma Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü BUHARLAŞMA Suyun sıvı halden gaz haline (su buharı) geçmesine buharlaşma (evaporasyon) denilmektedir. Atmosferden

Detaylı

KYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ

KYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ KYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ 1. Aşağıda verilen birim çevirme işlemlerini yapınız. a) 554 m 4 day. kg cm 4 min. g (38472.2 cm4 min. g ) b) 5.37x10 3 kj min hp (120 hp) c) 760 miles h

Detaylı

Partikül halinde kömürden uzaklaştırılma. Çözelti halinde kömürden uzaklaştırılma

Partikül halinde kömürden uzaklaştırılma. Çözelti halinde kömürden uzaklaştırılma Partikül halinde kömürden uzaklaştırılma Çözelti halinde kömürden uzaklaştırılma * Kısa analiz (proximate analysis): KÖMÜRE UYGULANAN KİMYASAL ANALİZLER nem, kül, uçucu madde ve sabit karbon oranlanm belirlemede

Detaylı

SU ve ÇEVRENİN CANLILAR İÇİN UYGUNLUĞU

SU ve ÇEVRENİN CANLILAR İÇİN UYGUNLUĞU SU ve ÇEVRENİN CANLILAR İÇİN UYGUNLUĞU Suyun polaritesinin etkileri Su molekülünün polar olması hidrojen bağlarının oluşmasına neden olur. 2 Su molekülü Oldukça basit yapılıdır. Tekli bağla bağlı olup

Detaylı

Serüveni 4.ÜNİTE MADDENİN HALLERİ ORTAK VE AYIRDEDİCİ ÖZELLİKLER

Serüveni 4.ÜNİTE MADDENİN HALLERİ ORTAK VE AYIRDEDİCİ ÖZELLİKLER Serüveni 4.ÜNİTE MADDENİN HALLERİ ORTAK VE AYIRDEDİCİ ÖZELLİKLER MADDENİN HALLERİ MADDE MİKTARINA BAĞLI ÖZELLİKLER:(ORTAK ÖZELLİKLER) :Madde miktarının ölçüsüdür. :Maddenin boşlukta kapladığı yerdir Eylemsizlik:Maddenin

Detaylı

ELEMENT VE BİLEŞİKLER

ELEMENT VE BİLEŞİKLER ELEMENT VE BİLEŞİKLER 1- Elementler ve Elementlerin Özellikleri: a) Elementler: Aynı cins atomlardan oluşan, fiziksel ya da kimyasal yollarla kendinden daha basit ve farklı maddelere ayrılamayan saf maddelere

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ÇAY ATIĞINDAN ADSORBENT ÜRETİMİ VE ÜRETİLEN ADSORBENTİN ADSORPSİYON ÖZELİKLERİNİN İNCELENMESİ İffet Işıl GÜRTEN KİMYA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM

Detaylı

GIDALARIN BAZI FİZİKSEL NİTELİKLERİ

GIDALARIN BAZI FİZİKSEL NİTELİKLERİ GIDALARIN BAZI FİZİKSEL NİTELİKLERİ 1 Gıdaların bazı fiziksel özellikleri: Yoğunluk Özgül ısı Viskozite Gıdaların kimyasal bileşimi ve fiziksel yapılarına bağlı olarak BELLİ SINIRLARDA DEĞİŞİR!!! Kimyasal

Detaylı

MOL KAVRAMI I. ÖRNEK 2

MOL KAVRAMI I.  ÖRNEK 2 MOL KAVRAMI I Maddelerin taneciklerden oluştuğunu biliyoruz. Bu taneciklere atom, molekül ya da iyon denir. Atom : Kimyasal yöntemlerle daha basit taneciklere ayrılmayan ve elementlerin yapıtaşı olan taneciklere

Detaylı

TERMODİNAMİĞİN BİRİNCİ YASASI

TERMODİNAMİĞİN BİRİNCİ YASASI İç Enerji Fonksiyonu ve C v Isınma Isısı Kimyasal tepkimelerin olmadığı kapalı sistemlerde kütle yanında molar miktar da sabit kalmaktadır. Madde miktarı n mol olan kapalı bir ideal gaz sistemi düşünelim.

Detaylı

İÇERİK. Amaç Yanma Dizel motorlardan kaynaklanan emisyonlar Dizel motor kaynaklı emisyonların insan ve çevre sağlığına etkileri Sonuç

İÇERİK. Amaç Yanma Dizel motorlardan kaynaklanan emisyonlar Dizel motor kaynaklı emisyonların insan ve çevre sağlığına etkileri Sonuç SAKARYA 2011 İÇERİK Amaç Yanma Dizel motorlardan kaynaklanan emisyonlar Dizel motor kaynaklı emisyonların insan ve çevre sağlığına etkileri Sonuç Yanma prosesinin incelenmesi ve temel yanma ürünleri Sıkıştırmalı

Detaylı

KROMOTOGRAFİK YÖNTEMLER

KROMOTOGRAFİK YÖNTEMLER KROMOTOGRAFİK YÖNTEMLER A. METODUN ÖZETİ Kromatografi, bir karışımda bulunan maddelerin, biri sabit diğeri hareketli faz olmak üzere birbirleriyle karışmayan iki fazlı bir sistemde ayrılması ve saflaştırılması

Detaylı

ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME DERSĐ GAZLAR KONU ANLATIMI

ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME DERSĐ GAZLAR KONU ANLATIMI 2008 ANKARA ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME DERSĐ GAZLAR KONU ANLATIMI DERS SORUMLUSU:Prof. Dr. Đnci MORGĐL HAZIRLAYAN:Derya ÇAKICI 20338451 GAZLAR Maddeler tabiatta katı, sıvı ve gaz olmak

Detaylı

İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA

İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA İNCELENİR Her tarafında aynı özelliği gösteren, tek bir madde

Detaylı

İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA İNCELENİR

İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA İNCELENİR KARIŞIMLAR İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA İNCELENİR Her tarafında aynı özelliği gösteren, tek

Detaylı

STOKİYOMETRİ. Kimyasal Tepkimelerde Kütle İlişkisi

STOKİYOMETRİ. Kimyasal Tepkimelerde Kütle İlişkisi STOKİYOMETRİ Kimyasal Tepkimelerde Kütle İlişkisi Sülfür oksijen içerisinde yanarak kükürt dioksit oluşturur. Modeller elementel sülfürü (S8), oksijeni ve kükürt dioksit moleküllerini göstermektedir. Her

Detaylı

Maddenin Mekanik Özellikleri

Maddenin Mekanik Özellikleri Gaz Sıvı Katı Bölüm 1 Maddenin Mekanik Özellikleri Prof. Dr. Bahadır BOYACIOĞLU Maddenin Mekanik Özellikleri Maddenin Halleri Katı Sıvı Gaz Plazma Yoğunluk ve Özgül Ağırlık Hooke Kanunu Zor ve Zorlama

Detaylı

EŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ

EŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ EŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ Giriş Isı değiştiricileri (eşanjör) değişik tiplerde olup farklı sıcaklıktaki iki akışkan arasında ısı alışverişini temin ederler. Isı değiştiricileri başlıca yüzeyli

Detaylı

Gaz hali genel olarak molekül ve atomların birbirinden uzak olduğu ve çok hızlı hareket ettiği bir haldir.

Gaz hali genel olarak molekül ve atomların birbirinden uzak olduğu ve çok hızlı hareket ettiği bir haldir. GAZLAR Maddeler tabiatta katı, sıvı ve gaz olmak üzere üç halde bulunurlar. Gaz hali genel olarak molekül ve atomların birbirinden uzak olduğu ve çok hızlı hareket ettiği bir haldir. Gaz molekülleri birbirine

Detaylı

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş FZM 220 Yapı Karakterizasyon Özellikler İşleme Performans Prof. Dr. İlker DİNÇER Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü 1 Atomsal Yapı ve Atomlararası Bağ1 Ders Hakkında FZM 220 Dersinin Amacı Bu dersin

Detaylı

Aeresol. Süspansiyon. Heterojen Emülsiyon. Karışım. Kolloidal. Çözelti < 10-9 m Süspansiyon > 10-6 m Kolloid 10-9 m m

Aeresol. Süspansiyon. Heterojen Emülsiyon. Karışım. Kolloidal. Çözelti < 10-9 m Süspansiyon > 10-6 m Kolloid 10-9 m m Aeresol Süspansiyon Karışım Heterojen Emülsiyon Kolloidal Çözelti < 10-9 m Süspansiyon > 10-6 m Kolloid 10-9 m - 10-6 m Homojen Çözelti Dağılan Faz Dağılma Fazı Kolloid Tipi katı katı,sıvı,gaz sol katı

Detaylı

EDUCATIONAL MATERIALS

EDUCATIONAL MATERIALS PROBLEM SET 1. (2.1) Mükemmel karıştırılmış, sabit hacimli tank, aynı sıvıyı içeren iki giriş akımına sahiptir. Her akımın sıcaklığı ve akış hızı zamanla değişebilir. a) Geçiş işlemini ifade eden dinamik

Detaylı

AROMATİK BİLEŞİKLER

AROMATİK BİLEŞİKLER AROMATİK BİLEŞİKLER AROMATİK HİDROKARBONLAR BENZEN: (C 6 H 6 ) Aromatik moleküllerin temel üyesi benzendir. August Kekule (Ogüst Kekule) benzen için altıgen formülü önermiştir. Bileşik sınıfına sistematik

Detaylı

Kütlesi,hacmi,eylemsizliği olan,tanecikli yapıdaki her şeye madde denir. Yer yüzünde gözümüzle görebildiğimiz her şey maddedir.

Kütlesi,hacmi,eylemsizliği olan,tanecikli yapıdaki her şeye madde denir. Yer yüzünde gözümüzle görebildiğimiz her şey maddedir. Madde Tanımı Kütlesi,hacmi,eylemsizliği olan,tanecikli yapıdaki her şeye madde denir. Yer yüzünde gözümüzle görebildiğimiz her şey maddedir. MADDENİN MADDENİN HALLERİ HALLERİ maddenin haller i MADDENİN

Detaylı

PROBLEM 1.1 a ) Örnek Çözüm b ) 9 F; 1s 2 2s 2 2p 5 (Değerlik elektronları: 2s 2 2p 5 ) c ) 16 S; 1s 2 2s 2 2p 6 3s 2 3p 4 (Değerlik elektronları: 3s

PROBLEM 1.1 a ) Örnek Çözüm b ) 9 F; 1s 2 2s 2 2p 5 (Değerlik elektronları: 2s 2 2p 5 ) c ) 16 S; 1s 2 2s 2 2p 6 3s 2 3p 4 (Değerlik elektronları: 3s PROBLEM 1.1 b ) 9 F; 1s 2 2s 2 2p 5 (Değerlik elektronları: 2s 2 2p 5 ) c ) 16 S; 1s 2 2s 2 2p 6 3s 2 3p 4 (Değerlik elektronları: 3s 2 3p 4 ) ç ) 14 Si; 1s 2 2s 2 2p 6 3s 2 3p 2 (Değerlik elektronları:

Detaylı

HHO HÜCRESİNİN PERFORMANSININ DENEYSEL OLARAK İNCELENMESİ. Konya, Türkiye,

HHO HÜCRESİNİN PERFORMANSININ DENEYSEL OLARAK İNCELENMESİ. Konya, Türkiye, HHO HÜCRESİNİN PERFORMANSININ DENEYSEL OLARAK İNCELENMESİ Kevser DİNCER 1, Rıdvan ONGUN 1, Oktay DEDE 1 1 Selçuk Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Makine Mühendisliği Bölümü, Selçuklu, Konya, Türkiye,

Detaylı

MADDENİN HALLERİ VE TANECİKLİ YAPI

MADDENİN HALLERİ VE TANECİKLİ YAPI MADDENİN HALLERİ VE TANECİKLİ YAPI MADDE BİLGİSİ Kütlesi hacmi ve eylemsizliği olan her şeye madde denir. Maddenin şekil almış haline cisim denir. Cam bir madde iken cam bardak bir cisimdir. Maddeler doğada

Detaylı

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ Oluşturacağı her 1 g organik madde için bitkinin 500 g kadar suyu kökleriyle alması ve tepe (uç) noktasına kadar taşıyarak atmosfere aktarması gerekir. Normal su düzeyinde hayvan hücrelerinin

Detaylı

6. Aşağıdaki tablodan yararlanarak X maddesinin ne olduğunu (A, B,C? ) ön görünüz.

6. Aşağıdaki tablodan yararlanarak X maddesinin ne olduğunu (A, B,C? ) ön görünüz. 1. Lavosier yasası nedir, açıklayınız. 2. C 2 H 4 + 3O 2 2CO 2 + 2 H 2 O tepkimesine göre 2,0 g etilenin yeterli miktarda oksijenle yanması sonucu oluşan ürünlerin toplam kütlesi nedir, hesaplayınız. 3.

Detaylı

Atmosfer Kimyası Neden Önemli?

Atmosfer Kimyası Neden Önemli? ÇEV 715 Atmosfer Kimyası Özgür ZEYDAN (PhD.) http://cevre.beun.edu.tr/zeydan/ Atmosfer Kimyası Neden Önemli? Atmosfere salınan antropojenik ve doğal emisyonların atmosferin fiziksel ve kimyasal yapısını

Detaylı

ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER

ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER 1- Elementler ve Elementlerin Özellikleri a) ELEMENTLER Aynı cins atomlardan oluşan, fiziksel ya da kimyasal yollarla kendinden daha basit ve farklı maddelere ayrılamayan saf maddelere

Detaylı