İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı na

Transkript

1 18 Nisan 2009 İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı na İlgi: Değerli Birol Başaran a yönelik 2008/188 nolu İddianame de, yer verilmiş, telefon konuşmalarım. Birol Başaran ı yakinen tanımaktan ve onunla, uzun bir süre, CHP içinde, omuz omuza, demokrasi mücadelesi, vermekten, onur duyarım. Düşüncemin bütünselliğini sağlamak üzere, şunu peşinen kaydetmeliyim. Ben bir bilim adamıyım. Bu çerçevede, ulusuma ve insanlığa yaptığım katkılardan, övünç duyuyorum. Bunun ayrıcalığını yaşıyorum. Siyaseti ise, sevmiyorum Ancak bir sorumluluk olarak, hepimizin bir tarafından tutmamız gereken, bir uğraş alanı olarak, görüyorum. Yedek subaylığımı tank asteğmen olarak yapmıştım. Tankın içine girince, Buradan nasıl çıkılır?, diye bakarsınız. Siyaseti de işte, öyle algılıyorum. İçine girdiğiniz zaman, kendinizi dışarı nasıl atacağınızı düşündürten, bir uğraş alanı Ama yedek subaylığı nasıl, vatanî vazife olarak yaptıysak, siyaseti de her birimiz işte, öyle tutmalıyız, diye düşünürüm Apartman yöneticiliği, bir meslek olamaz Ama hangi birikimde olursanız olun, işinizle ne denli ve hangi sevdalanmalarda meşgul bulunursanız bulunun, eğer apartmanınızın yönetimini dışlarsanız, oradaki sorunlar, döner, size rahat vermez Onun için, apartman yönetimine, herkes gibi ve herkesle beraber sahip çıkmanız gerekir. Gerçekte siyaset, bir tarih mühendisliğidir Bundan kırk, elli yıl sonra okunacak, tarih sayfalarını bugünden yazma, saygıdeğer gayretinin adıdır Bu ne kadar böyleyse, siyasete bakışım ve onu tutuşum, işte açıkladığım gibidir. Değerli Birol Başaran la ilgili iddianameyi üzülerek okudum. Burada, görebildiğim kadarıyla, adı en çok geçen, benim. Belirteyim: Nuh, hemen hiç kullanmasam da, ilk adımdır. İddianame nin, Değerli Birol a hasredilen bölümünün hemen her yerinde adım, var. Kâh Nuh T. olarak geçiyor, adım Kâh konuşanların dillerine geldiği şekliyle, Tolga Hoca olarak Olabilir tabii İddianame ye, dinlenen konuşmalarımız, neredeyse eksiksiz dökülmüş. Bu da elbette olabilir. Hemen her hafta, bir iki saat görsel basında, o arada yoğun olarak yazılı basında, görüşleri ortada olan, tartışılan, bundansa kıvanç duyan bir hoca olarak, telefon konuşmalarımın dinlenmesi suretiyle, gündeme gelebilecek, yeni bir düşüncem ya da (duygu ve sevgi dünyamın dışında) bir yanım olmamasına rağmen, dinlenmeyi, yadırgamam Görev yapanlar, neticede bir biçimde, görev yapıyorlardır. Yeter ki, yasalarımıza uygun çalışsınlar 1

2 Ancak, konuşmalarımızın temel zeminindeki, hatta hayatî denebilecek, kimi demokratik kavramların, ihata edilmesinden bunca uzak olunması beni, doğrusu, ürküttü. Değerli Birol a; böylesi anlaşılmaz bir yorumlama dünyası içinde olunarak (bırakın onun, şimdilerde on aydır tutuklu bulunduğunu bir yana), yirmi yıl gibi bir cezanın biçilmesinin talep edilmesi ise, daha da ürküttü; derinlemesine üzdü. Bu çerçevede, İddianame nin ilgili bölümlerine inmemiz kaçınılmazdır. İddianame den yapacağım alıntıları bordo renkli yazı ile; izin buyrulacağı dileğiyle, bunların arasına girip vereceğim yanıtları ise, mavi renkli yazı ile yazacağım. İddianame Sayfa 15: 9 Tape No:6527, tarihinde Nuh T./TOMAMBAY isimli şahıslar ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Birol BAŞARAN ın bay Burada kayda geçmemiş: bay denilen, Tomanbay, olacak. Prof. Mehmet Tomanbay, CHP eski milletvekilidir. 2 Nisan 2008 de yapılan CHP Kurultayı nda Genel Başkan adayı olması, söz konusudur. Bense, içlerinde Birol Başaran ın da bulunduğu, Değerli Arkadaşlarım la, bu Kurultay da, Genel Başkan Adayı olarak yarışmak üzere, 13 Mart 2008 de, bir basın toplantısı düzenleyip, adım atmışımdır. Bütün bunlar, esasen o günlerde basında, sıkça yazılıp çizilmektedir. Derli toplu bilgi; bu amaçla tesis ettiğimiz web sayfamızdan ( edinilebilir. [Hakkımda, bilim ağırlıklı bilgi ise; Einstein ın Genel Görecelik nazariyesine, şimdilerde alternatif olarak yükselmekte olan, yerçekimi nazariyem dolayısıyla, ne güzel ki, akademik kimliğim dolayında tesis edilmiş olan, Wikipedia adlı Ansiklopedi den ( edinilebilir.] başkanımın yanındayım hocam şimdi onu ziyarete geldim, onla görüşüyorum, Görüşme, bahsi geçen Kurultay a hazırlanmamıza, dönüktür. bu parti meclisi ile ilgili konuşuyoruz, Kasdolunan, CHP Parti Meclisi dir. Her Kurultay da, parti meclisine dönük, listeler oluşur ve yarışır. Çıkınca sizi daha detaylı arayayım ben vereyim bir merhaba deyin istersiniz dediği, Nuh T. nin Biraz kımıldadı biliyor musun dediği Kurultay a, hazırlanmak için paramız pulumuz, yoktur Yüreğimiz ve birikimlerimiz vardır. Eşit koşullarda, adil bir yarışma olabilse, bunlar dahi bir yana, bir yarışma düzlemine tırmanılabilinse (buna ne yazık ki engeller, saymakla bitmez), yürek ve birikimler, esasen fazla fazla, yeterdir. 2

3 Kımıldadı dediğim, şudur: İsim listeleri bile, ancak dolambaçlı yollardan edinilmiş bulunan, Kurultay Delegelerimiz e, düşüncelerimizi, kaygılarımızı, çözüm önerilerimizi, anlatabilmek üzere, bir tek telefon mesajı yoluyla, ulaşabilmekteyizdir. Başkaca, hemen hiç bir yolumuz yoktur Mesajlar, ayrıca, malum kısa kısa olmak zorundadır Bununla beraber, mesajlarımız yerine ulaştıkça, delegeler arasında bir heyecan oluşmuştur Kımıldadı dediğim, işte budur. Birol BAŞARAN ın Tabi hocam ben e konuşacağım ben de bir sürü haberler var, Askerler tarafından, Sevgili Birol Başaran, hengâme arasında, burayı hatırlayamadığını, ifade etmiş. Elbette olabilir. Ben hatırladım Koşmamız sırasında, gerçi, konudan konuya geçiliyor, bir bakıma ayaküstü konuşuluyor, sözcükler bazan dil ucuna kadar geliyor, ancak, beyinde telaffuz sırası bekleyen düşüncelerin, dile üşüşmesi sürecinde, arkalarındaki sözcüklerden kopuverip, dökülüyor, unutulabiliyorlar Burada da, öyle olmuş Yurt içinde yurt dışında, binlerce öğrencinin, hocasıyım. Ülkemiz de, belli başlı üniversitelerin hemen her birinde hocalık yaptım O arada, yirmi yılı aşkın bir süredir, Harp Akademilerimiz de, Silahlanma Yarışı, Enerji, Teknoloji, Teknoloji Transferi, Sanayi, Savunma Sanayi, konularında dersler ve konferanslar verdim Binlerce öğrencim arasında, neredeyse bir o kadar asker kökenli öğrencim vardır. Takdir buyurursunuz ki, tüm öğrencilerimle iftihar ederim, asker, sivil, ayırmam Ayrıca, askerlerin, oyu yok mu? Lojmanlarının ya da evlerinin yanı başlarına konulmuş olacak seçim sandıklarına atacakları, seçim pusulaları, yok mu? CHP nin ya da başka bir partinin başına ya da listelerine, şu bildiklerinin ya da şu saydıklarının gelmesine dönük duyguları, olmayacak mı? Sevinmeyecekler mi? Üzülmeyecekler mi? Hiç mi hislenmeyecekler? Onlar da bizler gibi, toplumumuzun, demokrasi süreçlerimizin, muvazzaflarsa düz seçmen olarak, emeklilerse, düz seçmen ya da partili, yahut pekala aday olarak, özneleri değiller midir? Değerli Birol, askerler derken, münhasıran kimi ya da kimleri kastetti, bilmiyorum; ne konuşma sırasında, ne sonrasında (hatıra gelmediği için), hiç söz konusu olmadı; onun için, bilemiyorum. Ancak şurası bir vakıa ki, hemen her yerde olan binlerce öğrencimden birileriyle karşılaştı Onu ve beni tanıyan bu kişiler, benim aday olmamdan duydukları memnuniyeti ifade ettiler Birol, benim (demin açıkladığım) kımıldadı sözümü, aynı bağlamda ilâve bir sevinme kaynağı ile karşılayıp, demokratik yarışta, moralimizi yükseltecek, bir söz ediyor. Budur işte, başka bir şey değil ben veriyom başkanıma diyerek telefonu TOMAMBAY a verdiği, Nuh T. nin Birolcuğum Ankara dayken seninle muhakkak görüşmesini dilemiştim Oda bence çok doğru olanı yapmış, Yani güçleri birleştirmek lazım 3

4 Burada, Prof. Tomanbay ın adaylığına gönül vermiş olanlar ile, benim adaylığıma gönül vermiş olanların bir araya gelmeleri yönündeki özlem, kastediliyor Hatta, mevcut genel başkana karşı, Kurultay da, belli sayıda delegenin imzası ile yarışma düzlemine tırmanmak, ancak mümkün olduğu için, olabilecekse, öteki bütün adayların da, bir araya gelmelerini temin suretiyle, parti içi muhalefeti temsilen, tek bir adayın çıkartılması yönündeki önem, vurgulanıyor dediği, TOMAMBAY ın bir kararımız var onu zaten Birolla paylaşıyoduk, size de aktaracak ayrıntılı, şimdi biz Demokratik Değişim Hareketi olarak e bir parti meclisi listesi çıkarmaya karar verdik, Demokratik Değişim Hareketi olarak düzgün bir 68 tane ismi oraya yazıp kurultayın önüne sırtında yükü olmayan, sırtında e kusuru olmayan, ben Birol arkadaşımıza da söyledim, sizlerle de görüşecek hocam bunu bu listeyi de ortak hazırlıyoruz, hazırlayalım, yani sizde kaç isim istiyorsanız, uygun gördüklerinizi, e şey yapın BİZ TABİ ÖRGÜTTEN DAHA ÇOK OLSUN İSTİYORUZ dediği, Burada, CHP deki herkes bilir, örgüt demek parti teşkilatı mensupları demektir. Prof Tomanbay ın kastettiği, parti meclisi listesine, mümkün mertebe, CHP parti tabanından, yani CHP parti örgütünden, tabanda sevilen sayılan, temsil kabiliyeti yüksek olan isimlerin, taşınmasıdır. İddianame Sayfa 15: 13 Tape No:6527, tarihinde Nuh T./TOMAMBAY ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Nuh T. nin Biraz kımıldadı biliyor musun dediği, Burayı demin açıkladım. Birol BAŞARAN ın Tabi hocam ben e konuşacağım ben de bir sürü haberler var Askerler tarafından, ben veriyom başkanıma diyerek telefonu TOMAMBAY a verdiği, Nuh T. nin.. Yani güçleri birleştirmek lazım dediği, TOMAMBAY ın bir kararımız var onu zaten Birolla paylaşıyoduk, Demokratik Değişim Hareketi olarak düzgün bir 68 tane ismi oraya yazıp kurultayın önüne sırtında yükü olmayan, sırtında e kusuru olmayan ben Birol arkadaşımıza da söyledim, sizlerle de görüşecek hocam bunu bu listeyi de ortak hazırlıyoruz,,..biz TABİ ÖRGÜTTEN DAHA ÇOK OLSUN İSTİYORUZ Şeklindeki görüşme içeriğine verdiği cevapta görüşmenin içeriğinde kendisi CHP nin genel başkanı olacaktı, Burada, açıkça, maddi bir hata var. Genel Başkanlığa aday, o ara, Değerli Birol Başaran değildir; benim!.. Birol da, olabilirdi. Neden olmasın? O, tezleri ve yüreği olan, sorumluluk duygusu yüksek, bir insandır. Ama aday olan o değil; benimdir. Bu çerçevede, sağ olsun, bana güveniyor ve omuz veriyordu. 4

5 kendilerinin de onu destekleyeceklerini, Deniz BAYKAL a karşı güçleri birleştirmekten bahsettiklerini, Ne var bunda, allaşkına? Sayın Baykal elbette yetenekli ve birikimli bir siyaset adamıdır. Ancak demokratik süreçlerde, tezler, siyasalar, sorunlara çözüm önerileri, seçenekler, yarışır. Bu doğaldır. Demokrasinin, esin ve besin kaynağıdır Tersi, gayrı tabiidir. Ayrıca, Mahkeme kadıya mülk değildir. Mevkiler, kayd-u hayat koşuyla işgal edilmez. Görev, nöbettir. Şerefle tutulur. Zamanı geldiğinde, teslim edilir. Ayrıca, adaylaşmaya saygısı olmayanın, demokrasiye saygısı sorgulanır. görüşme içinde geçen, "bende bir sürü haberler var, askerler tarafından" şeklindeki görüşmesini hatırlayamadığını, beyan etmiş ise de şüpheli Tuncay ÖZKAN ın da aynı tarihlerde CHP kurultayına girip bazı kişileri delege olarak sokmak ve kendisini de CHP yönetimine aldırmak için kurultaya paralı taraftar getirme gayreti içinde olduğu bu faaliyetlerin şüpheli Birol BAŞARAN tarafından da aynı tarihlerde yapılması ve bu yönde çalışma yapılması hususları ERGENEKON SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNÜN amaçları arasında bulunan siyasi partileri yönlendirme ve siyasi portreleri önceden belirleme amaçları doğrultusunda yapıldığı anlaşılmaktadır. Ben doğrusu, lütfen kusura bakılmasın, hiç anlamadım. O kadar anlamadım ki, biz Kurultay a, kimseye bir kâse çorba dahi ikram etmeden, gittik Biraz nükteyle söyleyeyim, hani komedi filmlerinde, Gece Yarısı Dolunay ın çıkması ile, sabah, gün ışıyıncaya kadar kurtlaşıp, arada ne yaptığını hatırlamayan, gerçek ötesi tipler vardır ya; Değerli Birol Başaran, eğer onlardan biri değilse, yukarıda sözü edilen fiiller itibariyle, onun evet, inançlı ve mücadeleci, ancak, olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan, dürüst, tertemiz, demokrat bir yapıya sahip olduğuna, bütün varlığımla şahadette bulunurum İddianame Sayfa 15: 9 Tape No:6528, tarihinde FİLİZ isimli şahıs ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; FİLİZ in Birol kurultaya giriş kartı istiyor muyuz dediği, Birol BAŞARAN ın Kim istiyor mu dediği, FİLİZ in Esen ben girmek iste... girebilecek miyim dediği, Birol BAŞARAN ın Soran kim dediği, FİLİZ in Nur hanım soruyor Onun istihakı varmış, e bize iki tane ayıracak dediği, Birol BAŞARAN ın ben zaten kurultay için özel kart bulduğunu zannetmiyorum herkes girecek diyorlar ama dediği, FİLİZ in Ya söylemedi tabi ya sormadım öyle bir şey ama Tolga Hocaya gülüyor yani, Tolga Hocadan hiçbir şey olmaz diye, Ben yıllardır tanıyorum Tolga hocadan hiçbir şey çıkmaz Filizciğim diyor, valla bu gidişle Umut Oran ı destekleyeceğim, hiç kimsede... ses çıkmayacak galiba dediği, Birol BAŞARAN ın Umut Oranda ne var ne gördün... CHPLİ olmadığını bile geçen hafta öğrendik dediği, FİLİZ in CHPLİ olmadığını he öylemiymiş doğrumuymuş duyum dediği, Birol BAŞARAN ın CHPLİ olduğunu bir hafta on gün önce öğrendik yani ondan bir şey olur mu, öyle her şapkadan çıkanın arkasına takılır mı dediği, 5

6 Adım, burada da geçiyor Niye geçiyor, hiç anlamadım. Bu bölüm İddianame de, ayrıca, niye var, onu da anlamadım. Burada, Değerli Birol Başaran a yönelik, herhalde olmalı, değil mi, bir nakısaya, neden işaret buyruluyor, onu da hiç anlamıyorum. Kurultay da Genel Başkanlığa, bir grup partili tarafından aday gösterilmek istenen, dünden beri değil, yıllardır, CHP üyesi olan bir bilim adamına karşı, burada söylenen sözler (düşünceye ve haberleşme özgürlüğüne dönük saygımız, elbette saklı olarak, belirteyim), çok düşündürücü Tolga Hoca dan o koşullarda, gerçekten, bir şey olmaz Eğilmemiştir. Bükülmemiştir. Bölge de, Türkiye nin içine savrulmakta olduğu süreci, ciddi tezler zemininde, taa yirmi yıl öncesinden çözümlemiştir, yazmıştır. İlgili zeminlerde haykırmıştır; Kurultaylar ın dikkatine sunmuştur. Ayrıca birikime ve yürekliliğe, siyasette ne hacet vardır, değil mi?.. Ama bakın işte, demokratik kültür, partilerin içinde yerli yerine oturmayınca, ülkede demokrasi nasıl gelişsin!.. Gelişemez. Bilerek söylüyorum: Tersi olur Demokrasi, ne yazık ki, yalaka kültürüne irca olur. Lider in el vermesi ile bir yerlere gelinmişse, hele lidere karşı, adaylaşmaya işte, yukarıda örneği serdedilmiş şekilde, dudak bükülerek, bakılır. Lidere yanaşmacılık, lidere yardakçılık, maalesef öne çıkar. Siyasette var oluş, bununla, kaim olur. Türkiye önünü; müşterek aklın değil, liderin gördüğü kadar, görür. Türkiye, dış güçler karşısında, ulusumuzun özlemi kadar değil, liderin feraseti, basireti ve namusu kadar, bağımsız kalabilir; kaderine hepsi, işte bu kadar, hâkim olabilir. Türkiye nasıl yırtıldı?.. Doğumuz daki partiler Batı da, Batımız daki partiler Doğu da gitgide nasıl silindi?.. Bu nedir ki!.. Değerli Savcılarımız, keşke Seçim ve Partiler Yasaları yla, esas olarak ise, adına kestirmeden Demokrasi dediğimiz mekanizmanın sağlıklı çalışması ile çelişen, giderek maalesef, ciddi bir illet sayılacak, temsiliyet bunalımına, hatta ağızdan yel alsın, ülkemizin işte, yırtılmasına yol açan sürece ve bunun, taammüde kilitlenmiş müsebbiplerinin, yakalarına yapışabilseler Değerli Birol Başaran a yönelik İddianame ile ilgili olarak, adımın geçtiği yerler itibariyle diyeceklerim, bunlar Dediklerimi, gerçeklerin aydınlanmasına ve anlaşılmasına, tamamen insanî olarak kilitlenmiş olarak, dedim Hani ne derler: Doğruları, tüm doğruları ve yalnızca doğruları söyledim. Kısacası, İddianame de Nuh T. olarak ifade edilen özne, benim. Nuh, hemen hiç kullanmasam da, Valide nin bir rüyasıyla gelen hediyemdir, uğurumdur, ilk adımdır. İddia sahipleri, adımı hangi saikle karartmışlar, bilemiyorum. Pek muhtemelen kendi açılarından, bana dönük olumlu bir saikle karartmışlardır. Sağ olsunlar 6

7 Ancak, şurası bir vakıa ki, tespit edilmiş konuşmalarımın zemininde olarak, Değerli Birol Başaran a yöneltilen isnadı ve bu çerçevede onun hakkında talep edilen cezayı, vicdanıma sığdıramıyorum. Gereğini bu sebeple, yüksek dikkatlerinize, sevgi ve derin saygılarımla sunuyorum Tolga Yarman, Prof. Dr. Nük. Müh. Galatasaray ve Okan Üniversiteleri Vaniköy Cad. 59, Çengelköy, İstanbul T: