MODÜL 9: İNSAN FAKTÖRLERİ FİZİKSEL ÇEVRE İçerik Fiziksel Çevre ve duman; ; İklim ve sıcaklık; Hareket ve titreşim; Çalışma ortamı Öğr. Gör. Volkan YAVAŞ 1 2 Fiziksel Çevre İnsanın içinde yaşadığı, varlığını, özelliğini ve niteliğini fiziksel olarak algıladığı ortama fiziksel çevre denir. Fiziksel çevrenin temel unsurları gürültü ve duman, aydınlatma, iklim ve sıcaklık, hareket ve titreşim ve çalışma çevresidir. Hava aracının bakımının yapıldığı çalışma ortamında ses ve iletişimin olması doğaldır. Tüm bakım işleminin sessiz bir ortamda yapılması beklenemez. Kişilerin kendi aralarında yaptıkları konuşmalar, telefon görüşmeleri, ses yayın ve sesli ikaz sistemleri, kullanılan donanımın çıkardığı sesler beklenen bir durumdur. 3 4 Bunun yanında gürültü ise istenmeyen sesleri içerir. rahatsız edici ve stres yaratıcı bir unsur olmanın yanında, geçici veya kalıcı işitme kaybına sebep olabilir. Çalışma ortamının tasarımında bu konu ile ilgili iki amaç vardır: Çalışanların belli başlı sesleri duymasını sağlamak, Çalışanların sağlıklarını tehdit eden gürültü seviyesi ile mücadele etmek. Yapılan araştırmalar günde sekiz saat süre ile 85 Desibel seviyesinde bir gürültüye maruz kalan çalışanların işitme kaybına uğrama yüzdelerinin çok yüksek olduğunu göstermiştir. Bu seviye 90 Desibel olduğunda kişilerin şahsi gürültüden korunma cihazları (Kulaklık, kulak tıkacı vb. gibi ) kullanmaları gerekmektedir. 5 6 1
nün insan sağlığı üzerine etkilerini şu şekilde özetleyebiliriz: Psikolojik etkiler: Davranış bozuklukları, öfkelenme, genel rahatsızlık duygusu ve sıkılma Fiziksel etkiler: Geçici veya kalıcı işitme hasarları Fizyolojik etkiler: Vücut aktivitesinde değişiklikler, kan basıncında artış, dolaşım bozuklukları, solunumda hızlanma, kalp atışlarında hızlanma ve ani refleksler Performans etkileri: İş veriminde Çalışanların maruz kaldıkları gürültü ile mücadele için üç temel prensip göz önünde bulundurulur: ile kaynağında mücadele etmektir. nün kaynağı ile çalışanlar arasında iken kesilmesidir, Çalışana kadar gelen gürültüden şahsi teçhizatlar kullanarak kurtulmaktır. 7 8 İlk olarak gürültü ile kaynağında mücadele etmekten bahsetmek gerekirse, bu en kolay ve etkili yöntemdir. Çünkü gürültü çıkarmayan cihazlar satın almak ile gürültü oluşumu daha başından itibaren kontrol altına alınmış olur. Eğer gürültü ile mücadele çalışanlar üzerinde yapılıyorsa, buradan çıkacak anlam gürültünün engellenememiş olmasıdır. Dolayısı ile çalışma alanlarının tasarımı sırasında gürültü ile ilgili olarak yapılabilecek en etkin mücadele gürültünün cihaz ile çalışan arasında izole edilmesi ile yapılabilir. nün cihaz ile çalışanlar arasında izole edilmesi için yapılacak ilk adım bu cihazların çalışma alanları dışında bulundurulmasıdır. Günümüzde kompresör odaları hangar dışında bir alanda bulundurulur. İkinci adım bu cihazların yalıtımlı özel bölmelerde tutulmasıdır. Üçüncü ve son adım ise çalışma alanı içerisinde büyük alanların yalıtımının yapılmasıdır. 9 10 Uçak üzerinde çalışan personel, işleri gereği birçok sıvı ve kimyasal madde kullanmaktadırlar. Örneğin teknisyenler, yağ, gres, hidrolik sıvısı, yakıt, boya temizlik sıvıları ve çözücülerle temas halindedirler. Ayrıca egzoz gazı ve diğer kirli ve zararlı gazlara da maruz kalırlar. Tüm bu sıvılarla temasın olumsuz etkilerinin yanı sıra bu sıvıların çıkarmış olduğu gaz (buharlaşması) veya kötü kokular solunum esnasında vücudumuza girer. Bu gazları kokularından anlayabilmek mümkündür ancak bazı gazlar kokusuz olduğu için fark etmek mümkün olmaz. Sıcaklığın artması, yüzey artışı ya da püskürtme sonucu çıkan gaz miktarı artar. Bu gazlar nefes alma problemlerinin yanı sıra, görme problemlerine ve göz tahrişlerine de neden olur, eğer bu gazlara kapalı alanlarda (yakıt tankı gibi) maruz kalınırsa o zaman durum daha da ciddi olabilir. Bu sebepten maske ya da koruyucu malzeme kullanılması gerekmektedir. Bu zararlı gazlar hem çalışan personelin sağlığını bozmakta hem de olumsuz koşullardan dolayı bir an evvel o ortamdan uzaklaşma isteği oluşturduğundan performansı olumsuz yönde etkilemektedir. 11 12 2
Uçak içinde herhangi bir dumanla karşılaşıldığında uçuş ve kabin ekibi tarafından zamanında ve en uygun müdahalenin yapılması çok önemlidir. Uçuş esnasında yangın çıkması veya duman oluşması, uçuş ve kabin ekibinin çok acil olarak müdahale etmesini gerektiren anlık ve kritik olaylardır. Ekibin tepkisi zamanında olmalı, uygun uçuş kontrolleri ve emergency prosedürleri uygulanmalıdır. Bir müdahalede uygun adımların atılabilmesi için aşağıdaki konuların anlaşılmasında fayda vardır vakalarının operasyonel sonuçları ve güvenlik riskleri Geçmişte meydana gelen duman vakaları ve ekip prosedürlerinin gözden geçirilmesi Bilinen ve bilinmeyen duman kaynakları için tasfiye edilen ekip davranışları Uçuşun geri kalan kısmı ile ilgili uygulanabilir yetenekler 13 14 Uçakta basınçlı bölgede meydana gelen duman vakaları kontrol altına alınabilmesine rağmen nadiren de olsa bir sonraki uçuş olumsuz yönde etkilenmektedir. Operatörlerin önemli bir sorun olarak gördüğü bu durumlar; uçuşun iptal edilmesi, uçuş programlarında oluşabilecek problemler, havadan geri dönüşler, emergency (tehlike) durumların deklere edilmesi, havaalanı emergency ekipmanlarının eksikliği, uçağın terk edilmesinde oluşabilecek durumlar ile normal olmayan prosedürleri takiben programsız bakımların uzaması ve aşırı yükle iniş sonrası gerekli olan incelemeleri içerir. vakaları sonucu acil iniş yapan uçağın oksijen jeneratörlerinin ve oksijen tüplerinin bakımı ile emergency kaçış slide larının bakımları da ekstra bir zaman almaktadır. Kolaylıkla ulaşılabilen ekipmanlardan meydana gelen duman veya buhara ekibin belirgin tepkisi, operasyonu kolaylıkla kontrol altına alabilmenin ilk anahtarıdır. Belirsiz bir kaynaktan başlayan herhangi bir duman olayı (belirlenemeyen duman vakası) ekibin zamanında ve sağduyulu hareket etmesini gerektiren bir durum, uçuşun geriye kalan kısmını az da olsa riske edebilir. 15 16 Geçmişte meydana gelen duman olayları temel alınarak Boeing ve diğer büyük hava aracı üreticileri öncelikli olarak uçuş anı oluşabilecek duman vakalarını ileri derecede azaltmanın yolunu aramaktadır. Uçakların tasarımını ve bakımlarını geliştirmek ve uçuş ile kabin ekiplerinin kullandığı basınçlı uçak kabinlerinde oluşabilecek duman prosedürlerini de geliştirmek çözüm olarak açıklanabilir. Uçak teknisyenleri işlerini emniyetli ve verimli bir şekilde yerine getirebilmeleri için uygun bir aydınlatmanın var olması zorundadır. Çevre koşulu olarak uçak bakımını etkileyen en önemli parametrelerden biri de aydınlatmadır. Güneş ışığının hiç ulaşmadığı veya yetersiz olduğu yerlerin ışıklandırılmasına aydınlatma denir. Aydınlık bir ortam için asıl olan kaynak güneş ışığıdır ve insan sağlığına en uygun olanı da budur. 17 18 3
Ticari hava araçlarının bakımlarının büyük çoğunluğu gece şartlarında yapılmaktadır. Bu durum düşük görüş şartlarında performansı olumsuz etkilenen çalışanlar için büyük önem gösterir. Hava aracı bakımında en yoğun çalışma özel aletler ve gözle yapılan çatlak kontrolleridir. Uygun aydınlatma tasarımı böyle bir ortamda en kritik faktörlerden biridir. Hangarların büyük olan yapıları aydınlatmanın bir problem olarak karşımıza çıkmasına sebep olabilir. Çok fazla ışık ile aydınlatmanın ötesinde uygun ve doğru aydınlatma önemlidir. 19 İyi aydınlatma için birçok faktör göz önünde bulundurulmalıdır. ile ilgili iki ana problem sahası mevcuttur; Bunlardan birincisi aydınlatmanın yoğunluğu, ikincisi ise renkleri yansıtmasıdır. Aydınlatılan yüzeyin yapısı da önemlidir. Koyu gri, kirli bir yüzey, üzerine düşen ışığın ancak % 10-12'sini yansıtırken, açık renkli temiz bir yüzey % 90'dan fazlasını yansıtabilir. kolayca görmeyi sağlayacak derecede parlak ve yayılma yönü de gözü kamaştırmayacak şekilde olmalıdır. Aynı zamanda aydınlatma düzeyi kolay görmeyi sağlayacak derecede yüksek olmalıdır. Çalışma alanının genel aydınlatmasının yanı sıra lokal aydınlatmada önemlidir 20 Işığın yoğunluğu Lux ile ölçümlendirilmiş ve bu doğrultuda çeşitli standartlar belirlenmiştir. AB'ye uyum sürecinde hazırlanan İş Yeri Bina ve Eklentilerinde Alınacak Sağlık ve Güvenlik Önlemlerine İlişkin Yönetmelik 10.02.2004 tarihinde 25369 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. İş yerinin fiziki koşullarını tanımlayan bu yönetmelik ekinde ortam sıcaklığı ve aydınlatma konuları da yer almaktadır. Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra kurulacak iş yerlerinde uygulanacak asgari sağlık ve güvenlik gerekleri başlığıyla verilen ekin sekizinci maddesi şöyledir : 21 8. madde: İş yerlerinin gün ışığıyla yeter derecede aydınlatılmış olması esastır. İşin konusu veya iş yerinin inşa tarzı nedeniyle gün ışığından yeterince yararlanılamayan hâllerde yahut gece çalışmalarında, suni ışıkla uygun ve yeterli aydınlatma sağlanacaktır. Çalışma mahalleri ve geçiş yollarındaki aydınlatma sistemleri, çalışanlar için kaza riski oluşturmayacak türde olacak ve uygun şekilde yerleştirilecektir. sistemindeki herhangi bir arızanın çalışanlar için risk oluşturabileceği yerlerde acil ve yeterli aydınlatmayı sağlayacak yedek aydınlatma sistemi bulunacaktır. 22 Işık standartları İş Güvenliği Tüzüğü Madde:18 İş yerlerinde avlular, açık alanlar, dış yollar, geçitler ve benzeri yerler en az 20 Lux, Kaba malzemelerin taşınması, aktarılması, depolanması kaba işlerin yapıldığı yerler ve iç geçit koridorları, yol ve merdivenler en az 50 Lux, Kaba montaj balyaların açılması, kazan dairesi, makine dairesi, insan ve yük asansör kabinleri, malzeme stok ambarları, soyunma ve yıkanma yerleri yemekhane ve tuvaletler en az 100 Lux, Normal montaj, kaba işler yapılan tezgâhlar, konserve kutulama ve benzeri işlerin yapıldığı yerler en az 200 Lux, Ayrıntıların yakından seçilebilmesi gereken işlerin yapıldığı yerler en az 300 Lux Koyu renkli dokuma, büro ve benzeri sürekli dikkati gerektiren ince işlerin yapıldığı yerler en az 500 Lux, Hassas işlerin sürekli olarak yapıldığı yerler en az 1000 Lux ile aydınlatılacaktır. 23 24 4
İklim ve Sıcaklık İklim ve Sıcaklık İklim, bir yerin hava ve bitki örtüsüyle ortaya çıkan hâlidir. Değişik iklimlerde bulunan hava alanları ve uçak bakım birimlerinden dolayı iklim, havacılığı etkileyen en önemli unsurlardandır. İklim özelliklerinden dolayı havacılılık ulaşımı ciddi engellerle karşılaşmaktadır. Hava sahasındaki buzlanma, aşırı kar yağışları, yoğun sis baskısı, aşırı yağmurda görme mesafesinin zorlanması uçuşu engelleyebilen iklimsel unsurlardır. Bu iklim koşulları, uçak ve uçakta bulunan personeli etkilediği gibi yer hizmeti veren personel ve bakım servislerinde çalışan teknisyenleri de olumsuz etkilemektedir. Hava sıcaklığının düşük olması çalışanların çabuk yorulmasına, kişilerin motivasyonunun bozulmasına ve sürekli bir sıcak ortam hayalinden dolayı dikkat dağılmasına yol açar. Aşırı sıcaklık farklılıkları yorgunluğa neden olur. 10 C nin altındaki sıcaklıklar uygun şekilde giyinilmemişse vücut sıcaklığının 35 C nin altına inmesine (hipotermia) neden olur. Hipotermia, konuşmada yavaşlama ve tutukluk, derin nefes alamama, yorgunluk, nabızda düşme ve titreme şeklinde kendini gösterir. 25 26 İklim ve Sıcaklık Çalışma ortam sıcaklığının 32 C yi geçmesi hâlinde ise çalışanlarda bitkinlik ve sürekli terleme görülür. Sürekli terleme hâlinde çalışma zorlaşır ve kişi stres altına girer. Kişinin mesleki motivasyonu bozulur, dikkati dağılır ve el takımları kullanımında sıkıntılar yaşanır. Titreşim (vibrasyon); genellikle katı ortamda yayılan, dokunma duyusu ile algılanan, alçak frekanslı ve yüksek genlikli, titreşimli bir enerji yayılımıdır. Nitelikleri ve etkisi titreşimin yüksekliğine, frekansına, etkileme süresine, yönüne, kişisel duyarlığa, etkilediği bölgeye ve risk etkenlerine bağlıdır. İşyeri tabanında titreşime yol açan sabit makina, araç, gereçler, elle kullanılan her türlü hava basınçlı, vibrasyonlu her türlü araç ve gereç kullanımı vibrasyon üretir. 27 28 Vibrasyona maruz kalmak da yorgunluğa neden olur. Eğer uzun süreli ve şiddetli ise baş ağrısı ve kas rahatsızlıklarına yol açar. nün aksine, vibrasyon kalıcı hasarlara neden olmaz. Ancak bazen perçin tabancası ve benzeri aletler uzun süre kullanıldıklarında, vücutta kalıcı hasara neden olabilirler. Bel, sırt ve daha az olarak da boyun omurgasında ağrılara ve disk deformasyonlarına sebep olabilir. Titreşimle oluşan enerjinin organizmaya akımı sonucu doku zararları ortaya çıkar. Organizmayı genel ya da lokal olarak etkileyen bir titreşim söz konusudur. Zararlı etkinin derecesi, titreşimin yüksekliğine, frekansına, süresine, etki yerine, etki yönüne, etkilediği dokunun niteliğine, kişisel duyarlığa, risk etkenlerine göre değişir. Titreşimden; 1. Hareket sistemi (kemikler), 2. Damarlar, 3. Sinir sistemi zarar görür. 29 30 5
Çalışma Çevresi Vardiya sonuna doğru el, el bileği, dirsek, omuzda çalışmayı zorlaştıran ağrı, uyuşma, hareket zorluğu, bazen kramplar, el bileğinde şişme, lokal ağrı, sırt, bel ve bazen boyun omurgasında ağrı, hareket zorluğu, dirsekte kemik-eklem zararları oluşması söz konusudur. Hareketli platformlar ya da liftlerde bazı çalışanlar üzerinde olumsuz etkiler yapar. Yükseklik nedeniyle sallanmakta olan bu araçlar olumsuz his yaratmasından dolayı tedirginlik sebebidir. Teknisyenin çalıştığı tesisler ve çevre koşullarının işin verimi üzerinde büyük etkisi vardır. Uçak bakım işlerinin tümü genellikle iyi aydınlatılmış, havalandırılmış veya ısıtılmış modern hangarlarda yapılmalıdır. Her bir istasyonda aynı koşulları sağlamak, yüksek maliyet nedeniyle mümkün olmamaktadır. Bakımı planlanan uçak/uçak komponentlerinde çalışacak tüm personel için yeterli büyüklükte hangar, atölye ve bürolar sağlanmalı, bu bölümlerde sıcaklık, nem, aydınlatma, gürültü, toz ve diğer çevresel faktörler yönünden gerekli çalışma şartlarını sağlayacak tedbirler alınmalıdır. 31 32 Çalışma Çevresi Uçak komponentleri ve malzemeleri için atölye ve çalışma alanlarından ayrılmış, yeterli büyüklükte depolar olmalı ve depoda aşağıdaki özellikler sağlanmalıdır: Depoya yetkisi olmayan personelin girişi önlenmelidir. Faal, gayri faal komponent ve malzemeler için ayrı bölümler olmalıdır. Malzemeler uygun şekilde tanımlanmalı ve etiketlenmelidir. Depo temiz, iyi havalandırılmış olmalı ve havanın nemli olmaması sağlanmalıdır. Özel uçak komponentleri için imalatçının depolama şartları sağlanmalıdır. Komponentlerin zarar görmemesi için depo rafları yeteri kadar sağlam olmalıdır. Hasarlanmayı ve korozyonu önlemek için malzemeler koruyucu ambalajında bulunmalıdır. 33 Çalışma Çevresi Çalışanların hayatlarının önemli bir kısmı iş yerlerinde geçmektedir. Bu nedenle iş yerlerindeki uygun olmayan sağlık koşulları önemli sorunların başlangıcı olabilir. İş yerindeki sağlığa zarar veren olumsuz etkenlere aşırı gürültü, çok sıcak veya soğuk çalışma ortamı, fazla veya yetersiz ışıklandırma, radyasyon ve diğer kanserojen etkiler, kimyasal kirleticiler örnek olarak gösterilebilir. Çalışanların kendi sağlıklarını düşünerek tüzük, yönetmelik ve kurallara uymaları gerekmektedir. İş yerlerinin sağlıklı bir ortam sunabilmesinin teknoloji ile doğrudan ilgisi vardır. İlkel bir teknoloji daha yüksek bir risk öğesi taşır. Olumsuz etkiler taşıyan iş yerlerinde, çalışanların ve iş sahiplerinin uyması gereken kuralların başında sağlık ve güvenlikle ilgili kurallar gelmektedir. Sorumsuz iş yerleri sık sık denetlenmeli ve ilgililer cezalandırılmalıdır. 34 Öğr. Gör. Volkan YAVAŞ volkanyavas.jimdo.com volkanyavas.edu@gmail.com volkan.yavas@ege.edu.tr 35 6