EKSTRALAR. Scott Westerfeld

Benzer belgeler
yapmıştı. Aya ondan yalnızca kamerayı uçan tahtasına ayak uydurabilecek kadar hızlı kılmasını istemişti. Ama çoğu tekno kafa gibi, Ren de

2009, Tudem Cumhuriyet Bulvarý No: 302/ Alsancak - ÝZMÝR Yazar: Cihan Demirci Resimleyen: Cihan Demirci

BU KİTABIN ŞAŞIRTICI AYRILDI BAZI SAYFALARI SENİN. Özel Not YETENEKLERİNE. Resim, karalamaca, bulmacalar vs. Etkileyici. Bak! Tek elle tutuyorum.

PEH! Bu kitapta. üzerinde kelime var. Bu gerçekten de çok fazla. Eğer şanslıysan birileri sana bu kitabı okuyabilir.

2015, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A. Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

2015, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A.Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

2010, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A.Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

Can ile Zortan ın Maceraları-2. Yıldıray Karakiya. Resimleyen: Gökçe Yavas Önal

Akıllıca. İyi değerlendirilmiş zaman diye buna denir.

AYLA ÇINAROĞLU KİM DEMİŞ NİYE DEMİŞ

7. SINIF MATEMATIK KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI

Her gun. yeni bir. macera

Julio Cortázar Brüksel, Paris, 1984

Belki bir gözlüğe, birazcık ışığa, atıştıracak bir şeylere, bir bardak gazoza ya da kitaptakileri sana okuyacak birilerine ihtiyacın olabilir.

Scott Westerfeld - Extralar 4.

6. SINIF MATEMATIK KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI

2016 Tudem Edebiyat Ödülleri Öykü Yarýþmasý Mansiyon Ödülü

AYLA ÇINAROĞLU MİĞFER

AYLA ÇINAROĞLU. Mavi Boya

Babamın Sihirli Küresi AYTÜL AKAL

Gemma Malley. Tudem Yayın Grubundan Çıkan Kitapları: Bildirge (roman) Direniş (roman) Miras (roman) Geri Gelenler (roman)

Bay Çiklet. Gizli Sığınak

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

2011, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A.Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

Nastasia Rugani Resimleyen Charline Collette. Böcek Tamircisi

KiBELE NiN GOLGESiNDE

5. SINIF MATEMATIK KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI

2014, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A. Ş. 1476/1 Sk. No: 10/51 Alsancak-Konak/ÝZMÝR

Bir bakısta. lı sorular merakı körükler, araştırmaya yöneltir. Haftada 5, dönemde 80 ev çalışması. Her gün, evde, sadece 30 dakika.

kanaryamın öyküsü Ayla Çınaroğlu Resimler: Yaprak Berkkan

PAMUK BOL BEL VE YEDİ CÜCE

Yeni Öğretim Programına Uygun. Kısa Bilgi Bol Alıştırma Çözümlü Sorular Yıldızlı Sorular

Bu kitabın telif hakları Siebel Publishing Services ve Kalem Ajans aracılığıyla alınmıştır.

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

SÜPER ÇOCUKLAR-3 KOKU DELİSİ

İNSANIN YARATILIŞ'TAKİ DURUMU

2

2015, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A. Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/ÝZMÝR

AYLA ÇINAROĞLU HOŞ GELDİN ESİN PERİSİ

2014, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A. Ş. 1476/1 Sk. No: 10/51 Alsancak-Konak/ÝZMÝR

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

LG Kaçış (P870) Dokunmatik ekran / sayısallaştırıcı Değiştirme

MİRKET NİNELER. Parti Veriyor

Kırmızı Şemsiye. Şiirler: Mavisel Yener. Öyküler: Aytül Akal. Resimler: Saadet Ceylan. Resimler: Ayda Kantar

Yazan: Brad ARAÇLAR: Bu kılavuz nasıl LG Escape (P870) LCD ekranı değiştirmek için size gösterecektir.

ALT EKSTREMİTE SET 1 ( germe egzersizleri)

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

9.Örnek Olay Çalışması Emniyet Kemeri Kullanımı: Doktor bey yaralandı!

a) Gerinme: Sırtüstü yatar pozisyonda, eller yana açık, bacaklar düz iken bacakları aşağıya, kolları yanlara doğru iyice uzatmaya çalışın.

Perseid Göktaşı Yağmuru: Ağustos

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

UÇAN FARE İLE HAYALET HAYRİ KARŞILAŞMA

ÖN OYUN Yer, ağustos böceklerinin yuvası. Cici ve Mimi aynanın karşısında son hazırlıklarını yapmaktadır.

ŞİPŞAK HİKÂYELER 3. kimim ben?

LASERJET PRO 200 COLOR MFP. Hızlı Başvuru Kılavuzu M276

NAZAN TACER MİNİ MİNİ

Kulenizin en üstüne koşup atlar mısınız? Tabii ki, hayır. Düşmanınıza güvenip onun söylediklerini yapmak akılsızca olur.

Gökyüzü Hakkında Neler Biliyorum? Sorusuna arkadaşlarımızın verdiği cevaplar.

Helena S. Paige Çeviri Kübra Tekneci

SAFTİRİK Greg in Günlüğü HEY GİDİ GÜNLER!

PowerBook G4 Alüminyum 12 "867 MHz Uyku Işık Değiştirme

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak)

HTC Desire 610 Cam Ekran Yedek

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Hedefler belirlendi. Saat on.

TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI

Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman

Julio Cortázar Brüksel, Paris, 1984

GEORGE SAUNDERS LANE SMITH

PowerBook G4 Alüminyum 12" 867 MHz Metal Çerçeve Değiştirme

Uncle Grandpa kamyonetin direksiyonundadır. Direksiyonu çılgınca çevirmektedir. Uncle Grandpa

BÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

T.C. M.E.B ÖZEL MANİSA İNCİ TANEM ANAOKULU DENİZ İNCİLERİ SINIFI

6 kasim 2014 TRABZONSPOR TARAFTARLARINA

Bu kılavuz çıkarın ve Canon Powershot S110 kamera için kusurlu lensi değiştirmek için nasıl açıklayacağız. Yazan: Pierre

Okuma- Yazmaya Hazırlık. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim. Fen Ve Doğa Etkinlikleri

GERARD VAN GEMERT YENİ TAKIM RESİMLEYEN MARK JANSSEN. Türkçesi: Gizem Kara Öz

2015, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A. Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

Nintendo 3DS XL Üst LCD Ekran Yedek

TÜRKÇE DERSİ GÖRSEL OKUMA TESTİ Kubilay ORAL

* Balede, ayak parmakları ucunda dans etmek. [Ç.N.] ** Balede, ayaklarını birbirine vurarak zıplamak; antrşa şeklinde okunur. [Ç.N.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Canon EF mm F Lens

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman

Tamamen Panasonic Lumix DMC-FZ1000 sökmeye. Yazan: Robseth Taas

8. SINIF Din Kültürü

2018, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A.Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

ALTIN KANATLI TOPÇiN. Ayla Çınaroglu

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ

Kuğu Gecesi. Ferda İzbudak Akıncı

BÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

Transkript:

EKSTRALAR Scott Westerfeld

2010, Tudem Cumhuriyet Bulvarý No: 302/501 35220 Alsancak - ÝZMÝR metin haklarý 2007, Scott Westerfeld Ýlk basým 2009 yýlýnda, Amerika da Extras adý ile Simon & Schuster Children s Publishing in bir markası olan Simon Pulse tarafýndan gerçekleþtirilmiþtir. Kitabın Türkçe yayın hakları Akcalı Telif Ajansı aracılığıyla alınmıştır. Yazar: Scott Westerfeld Türkçeleþtiren: Niran Elçi Kapak Tasarımı: Formlabor Kapak Resmi: İStockphoto/btrenkel Yayýn Yönetmeni: Ýlke Aykanat Çam Editör: Burhanettin Düzçay Düzelti: Hande Akkalender Dizgi - Grafik: Tudem Baský ve Cilt: Ertem Matbaa 0 312 284 18 14 Birinci Basým: Şubat 2011 (3000 adet) ISBN: 978-9944 - 69-519 - 0 Tüm haklarý saklýdýr. Bu yayýnýn hiçbir bölümü, telif hakký sahibinin önceden yazýlý izni olmaksýzýn tekrar üretilemez, bir eriþim sisteminde tutulamaz, herhangi bir biçimde elektronik, mekanik, fotokopi, kayýt ya da diðer yollarla iletilemez. www.tudem.com

EKSTRALAR Scott Westerfeld

Birinci Kısım ŞUNU İZLE Hepiniz bize ihtiyacınız olduğunu söylüyorsunuz. Belki duyuyorsunuz da, ama size yardım etmemiz için değil. Sonunda, bütün şehirler uyanırken, özgür kalmak üzere olan milyonlarca canlı yeni zihin varken, yeterince yardım bulabilirsiniz zaten. Birlikte çalışırsanız, biz olmasak da dünyayı değiştirmek için yeter de artarsınız bile. Bu yüzden, bundan sonra David ve ben sizi engellemek için çalışacağız. Çünkü, bilirsiniz, özgürlük her şeyi mahvedebilir de. Tally Youngblood

PENCERENİN DIŞINDA Moggle, diye fısıldadı Aya. Uyanık mısın? Karanlıkta bir şey hareket etti. Yurt kıyafetlerinden oluşan bir yığın, altında küçük bir hayvan varmış gibi hışırdadı. Sonra örümcek ipeği ve pamuklu kumaş katmanlarının arasından bir şekil, kayarak havalandı ve Aya nın yatağına doğru süzüldü. Minik, meraklı, tetikte lensler, açık pencereden gelen yıldız ışığını yansıtarak Aya nın yüzüne baktı. Aya sırıttı. İşe koyulmaya hazır mısın? Moggle yanıt olarak gece ışıklarını yaktı. Of! Aya gözlerini sıkı sıkı yumdu. Yapma şunu! İnsanın gözlerini mahvediyor! Biraz daha yatakta yattı ve gözlerinin önünde beliren beneklerin solmasını bekledi. Uçan kamera özür dilercesine omzunu dürtükledi. Sorun değil, Moggle-çan, diye fısıldadı Aya. Keşke bende de kızılötesi görüş olsaydı. Yaşıtı pek çok kişide kızılötesi görüş vardı; ancak Aya nın anne babası, ameliyat konusunda bir tuhaftı. Onlar dünya hâlâ Güzel Zamanı ndaymış gibi davranıyordu. O zamanlarda insanların kendilerini değiştirmek için on altı

8 yaşına basmayı beklemeleri gerekiyordu. Geçkinler öyle modadan eksik olabiliyordu ki. Bu yüzden Aya çok çirkin kocaman bir burun ve normal görüşüyle kalmak zorundaydı. Evinden yurda taşındığında anne babası göz ekranı ve ten anten edinmesine izin vermişlerdi, ama sırf her dilediklerinde kızlarına mesaj gönderebilmek için. Yine de hiç yoktan iyiydi. Aya parmağını gerdi ve şehir arayüzü titreyip canlanarak gözlerinin önünde belirdi. Eyvah, dedi Aya, Moggle a. Neredeyse gece yarısı olmuş. Uykuya daldığını hatırlamıyordu, ama tekno kafa partisi başlamış ve şimdiden tıka basa dolmuş olmalıydı. Onca ameliyat maymunu ve manga kafa arasında, meraklı bir çirkini kimse fark etmezdi. Dahası, Aya Fuse görünmez olmak konusunda uzmandı. Yüz sıralaması bunun kanıtıydı. Göz ucunda kıpırdamadan duruyordu: 451,396. Yavaşça nefes verdi. Bir milyon nüfuslu bir şehirde, bu hepten ekstraydı. İki senedir kendi kanalı vardı, daha bir hafta önce harika bir hikâye hazırlamıştı ve hâlâ tanınmıyordu. Eh, bu gece sonunda bunu değiştirecekti. Gidelim Moggle, diye fısıldadı ve yataktan çıktı. Ayaklarının dibinde gri bir cübbe, şekilsiz bir yığın halinde yatıyordu. Aya onu yurt formasının üzerine giydi ve belini bağladı, sonra pencere pervazına tünedi. Yüzünü yavaşça gece göğüne çevirdi, bir bacağını serin gece havasına uzattı, sonra diğerini çıkardı.

Elli metre aşağıdaki zemine bakarak düşüş bileziklerini taktı. Tamam, bu baş döndürücü. En azından orada dolanan gözetmenler yoktu. İnsanın odasının on üçüncü katta olmasının iyi tarafı buydu işte; kimse pencereden kaçabileceğinizi düşünmüyordu. Gökyüzünde yoğun, alçak bulutlar toplanmıştı, soğuk havada çam ve yağmur kokusu vardı. Aya cübbesinin içinde donacağını düşündü. Ama cübbenin üzerine bir yurt ceketi giyip sonra da insanların bunu fark etmemesini bekleyemezdi. Umarım tamamen şarj olmuşsundur Moggle. Atlama zamanı. Uçan kamera Aya nın üzerinden süzüldü ve pencereden çıkarak omzuna yakın bir yere yerleşti. Yarım futbol topu büyüklüğündeydi, sert plastik kaplıydı ve dokununca ele ılık geliyordu. Aya, Moggle a sarıldığında, bileziklerinin uçan kameranın kaldırıcılarının akımına kapılarak titremeye başladığını hissetti. Gözlerini sıkı sıkı kapattı. Hazır mısın? Moggle kollarında ürperdi. Aya bütün gücüyle kameraya sarılarak kendini boşluğa bıraktı. Bugünlerde dışarı çıkmak çok daha kolaydı. Ağabeyinin en iyi arkadaşı Ren Machino, Aya nın on beşinci doğum günü şerefine Moggle üzerinde değişiklikler 9

10 yapmıştı. Aya ondan yalnızca kamerayı uçan tahtasına ayak uydurabilecek kadar hızlı kılmasını istemişti. Ama çoğu tekno kafa gibi, Ren de uyarlamalarıyla gurur duyardı. Yeni Moggle su geçirmiyordu, çarpmalardan etkilenmiyordu ve Aya büyüklüğünde bir yolcuyu havada taşıyabilecek kadar güçlüydü. Hemen hemen... Kollarını uçan kameraya dolamışken, döne döne yere düşen bir kiraz çiçeğinden daha hızlı değildi. Atlama yeleği çalmaktan çok daha kolaydı. Ve o korkutucu atlama anı dışında, eğlenceliydi de. Pencerelerin geçip gitmesini izledi: Standart malzemelerden oluşan bir dağınıklıkla dolu, sıkıcı odalar. Akira Binası nda ünlü kimse yaşamıyordu, yalnızca markasız giysiler giyen yüzden eksik ekstralar. Birkaç ego habercisi gözlerden uzakta oturmuş, kameralarına konuşuyorlardı. Buradaki ortalama yüz sıralaması altı yüz bindi; ümitsiz, acıklı bir durum. Olanca dehşetiyle ünsüzlük. Güzel Zamanı nda, canınız çektiğinde muhteşem yeni giysiler ya da yeni bir uçan tahta talep edebildiğinizi ve istediklerinizin büyülü bir biçimde duvardaki delikten çıkıverdiğini hatırlar gibiydi Aya. Ama bugünlerde, ünlü değilseniz ya da harcayacak meziyet puanınız yoksa, delik size doğru düzgün şeyler vermiyordu. Ve puan kazanmak için derslere girmeniz ya da iş yapmanız gerekiyordu; daha doğrusu İyi Vatandaş Komitesi her ne emrederse onu yapmanız gerekiyordu.

11 Moggle ın kaldırıcıları yeraltındaki metal kafesle bağlantı kurdu, Aya dizlerini bükerek yere çarptı ve yuvarlandı. Islak çimenler, altında sünger gibi hışırdadı. Yumuşaktı, ama ürpertici derecede soğuktu. Moggle ı bıraktı ve yağmurun ıslattığı zeminde yatarak nabzının yavaşlamasını bekledi. Sen iyi misin? Moggle tekrar gece ışıklarını yakıp söndürdü. Tamam ama o ışıklar hâlâ kör edici. Ren uçan kameranın beynini de değiştirmişti. Evet, Yapay Zeka hâlâ yasadışı olabilirdi; ama yeni Moggle elektrik devreleri ve kaldırıcı yığınından daha fazlasıydı. Ren in yaptığı değişikliklerden sonra, kamera Aya nın en sevdiği çekim açılarını, ne zaman tarama çekimi yapıp ne zaman yaklaşacağını, hatta ipucu için Aya nın baktığı yeri nasıl takip edeceğini biliyordu. Ama bir sebepten, gece görüşü olayını anlamıyordu. Aya gözlerini açmadan, görüş alanındaki beneklerin solmasını bekleyerek dikkatle etrafı dinledi. Ayak sesi yoktu, gözetmen robotların uğultusu yoktu. Yurttan gelen müziğin boğuk gümlemeleri dışında hiçbir şey yoktu. Ayağa kalktı ve üstünü başını silkeledi. Üzerine yapışan ıslak çimenleri fark edeceklerinden değil; Şöhret Bombacıları görünmemek üzere giyinirdi. Cübbe şekilsiz ve başlıklıydı: parti basmak için kusursuz bir kılık... Aya bilekliğini bükünce çalıların arasına sakladığı uçan tahta yükseldi. Ardından tahtanın üzerine çıkarak Güzelköy ün parlak ışıklarına döndü.

12 Sakinlerinin çoğu artık güzel olmadığı eskiden anlaşıldığı şekilde güzel olmadığı halde, herkesin oraya hâlâ Güzelköy demesi tuhaftı. Güzelköy piksel tenler, ameliyat maymunları ve bir sürü başka garip yeni moda ve akımla doluydu. Bir milyon ayrı güzellik ya da tuhaflıktan birini seçebilir, hatta hayatınız boyunca doğal yüzünüzü kullanabilirdiniz. Bugünlerde güzel demek, fark edilmenizi sağlayan herhangi bir şey demekti. Ama Güzelköy de bir şey hâlâ aynıydı: On altı yaşına basmadan oraya gidemiyordunuz. Ne bütün iyi şeylerin olduğu saatte, yani geceleyin, ne de özellikle bir ekstra, bir kaybeden, bir ünsüzken... Aya şehre bakarken, kendini görünmezliğinde boğulmuş hissetti. O parlak ışıkların her biri, Aya Fuse un adını hiç duymamış bir milyon kişiden birini temsil ediyordu. Muhtemelen hiç duymayacak olan bir milyon kişiden biri. Aya içini çekerek uçan tahtasını ileriye dürtükledi. Hükümet haberleri her zaman Güzelköy ün sonsuza dek yok olduğunu, insanlığın yüzyıllar süren boş-kafalılıktan kurtulduğunu söylüyordu. Çirkinler, güzeller ve geçkinler arasındaki ayrımların artık var olmadığını iddia ediyorlardı. Son üç senenin yepyeni teknolojiler yarattığını, geleceğin yolunu açtığını... Ama Aya nın görebildiği kadarıyla zihin yağmuru hiçbir şeyi değiştirmemişti. On beş yaşında olmak hâlâ iğrençti.