FİNANSAL YÖNETİM Finans kavramı. İşletme finansı. Finans ve yatırım tercihleri. Kişisel servet maksimizasyonu

Benzer belgeler
Finansal Piyasalar ve Bankalar

FİNANSAL PİYASALAR VE KURUMLAR. N. CEREN TÜRKMEN

FİNANSAL SİSTEM VE FİNANSAL PİYASALAR


FİNANSAL KURUMLAR PARA PİYASASI KURUMLARI

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

KURUMLAR KISA ÖZET KOLAYAOF

Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar

FACTORING. M. Vefa TOROSLU

SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Banka Bilançosunun Özellikleri Pazar, 26 Aralık :24

Dar Kapsamlı Sermaye Piyasası Mevzuatı ve Etik Kurallar

Finansal Sistem ve Bankalar. 1. Bankacılık İşlemleri ve Banka Türleri. 2. Dünya da ve Türkiye de Bankacılığın Gelişimi

1AKTİF AKADEMİ. Dar Kapsamlı Sermaye Piyasası Mevzuatı ve Etik Kurallar. 2) Sermaye piyasası araçları satış tebliğine

Bölüm 1. Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz?

11 Finansal Varlıklar ile Riski Sigortalılara Ait Finansal Yatırımlar

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM İKİNCİ ÜNİTE PARANIN ZAMAN DEĞERİ

Şirket Unvanı. HÜR SİGORTA AŞ Şirket Kodu Yıl 2012 Tablo Kodu Frekans. Q3 Versiyon 2

Şirket Kodu 1060 Yıl 2013 Tablo Kodu Frekans Versiyon 2. Açıklama Yabancı Para (YP) 0

FİNAL ÖNCESİ ÇÖZÜMLÜ DENEME PARA VE BANKA SORULAR

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Hesap Kodu Hesap Adı YTL

1. HAFTA (FİNANSAL PAZARLAR) Prof. Dr. Yıldırım B. ÖNAL

Rezerv para Rezerv Parasal taban Parasal Parası AKTİF: PASİF: Rezerv para Parasal Taban, Merkez Bankası Parası

Dar Kapsamlı Sermaye Piyasası Mevzuatı ve Etik Kurallar

ÜNİTE:1. Para ve Finansal Sistem ÜNİTE:2. Mali Varlık Fiyatlarının Belirlenmesi ÜNİTE:3. Finansal Kurumlar ve Piyasalar ÜNİTE:4

Finansal Piyasalar ve Bankalar

" " Hesap Kodu Hesap Adı YTL

FİNANS VE MAKROEKONOMİ. Finansal Sistem ve Ekonomik Büyüme. Finansal Krizler ve Ekonomi

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM KALKINMA VE FİNANS

SERMAYE PİYASASI ARAÇLARI

LÜTFEN DİPNOTLARI ve AÇIKLAMALARI OKUYUNUZ

GENEL MUHASEBE. KVYK-Mali Borçlar. Yrd. Doç. Dr. Serap DURUKAN KÖSE Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

GENEL MUHASEBE - I / FİNAL DENEME

ÇALIK YATIRIM BANKASI A.Ş. ENFLASYONA GÖRE DÜZELTİLMİŞ KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

SERMAYE PİYASALARI. Orta ve Uzun vadeli fon arz ve talebinin karşılandığı piyasalardır.

A MUHASEBE KPSS/1-AB-PS/ Kayıtlarında nâzım hesapları kullanan bir işletmenin, 1. I. Amortisman ayrılması

Yatırım Kuruluşları Dönem Deneme Sınavı

Temel Finans Matematiği Örnek Soru Çözümleri Sayfa. 1 Eylül 2009

M2 Para Tanımı: M1+Vadeli ticari ve tasarruf mevduatları (resmi mevduatlar hariç)

MNG BANK A.Ş. BİLANÇOSU

11 Finansal Varlıklar ile Riski Sigortalılara Ait Finansal Yatırımlar


Züccaciyeciler Derneği

DENİZBANK A.Ş. MİLYAR TÜRK LİRASI

KONSOLİDE BİLANÇO AKTİF TOPLAMI

AKTİF TOPLAMI 153, , , , , ,818. İlişikteki açıklama ve dipnotlar bu mali tabloların tamamlayıcı bir unsurudur.

CİV Hayat Sigorta Anonim Şirketi 31 Aralık 2014 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.)

Finansal Yönetim Yabancı Kaynak Maliyeti. Arş. Gör. Yasin Erdem ÇEVİK Gazi Üniversitesi İİBF İşletme Bölümü. Finanslama Politikası

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

ŞEKERBANK T.A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇO BİN YENİ TÜRK LİRASI

AvivaSA Emeklilik ve Hayat Anonim Şirketi 30 EYLÜL 2016 TARİHİ İTİBARIYLA BİLANÇO (Tüm Tutarlar Türk Lirası (TL) olarak gösterilmiştir.

Tahvil Türleri. O Hamiline ve Nama Yazılı Tahviller. O Sabit Faizli ve Değişken Faizli Tahviller

VARLIKLAR Cari Dönem Bağımsız Sınırlı Denetimden Geçmiş. Önceki Dönem Bağımsız Denetimden Geçmiş I- Cari Varlıklar Dipnot

SERMAYE PİYASASI HUKUKU

ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ AYRINTILI BİLANÇO

AKTİF TOPLAMI İlişikteki açıklama ve dipnotlar bu finansal tabloların tamamlayıcı bir unsurudur.

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 31 Aralık 2016 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

Yapı Kredi Sigorta A.Ş.

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇOSU

AvivaSA Emeklilik ve Hayat Anonim Şirketi. 31 Mart 2013 tarihi itibariyle ayrıntılı bilanço (Para birimi - Türk Lirası (TL)) Varlıklar

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

AvivaSA Emeklilik ve Hayat Anonim Şirketi 31 ARALIK 2015 TARİHİ İTİBARIYLA BİLANÇO (Tüm Tutarlar Türk Lirası (TL) olarak gösterilmiştir.

AvivaSA Emeklilik ve Hayat Anonim Şirketi 31 MART 2016 TARİHİ İTİBARIYLA BİLANÇO (Tüm Tutarlar Türk Lirası (TL) olarak gösterilmiştir.

Ekteki dipnotlar bu finansal tabloların tamamlayıcısıdır. 1

BİRLİK HAYAT SİGORTA A.Ş AYRINTILI BİLANÇO (YTL)

BİRLİK HAYAT SİGORTA A.Ş AYRINTILI BİLANÇO (YTL)

AvivaSA Emeklilik ve Hayat Anonim Şirketi 30 HAZİRAN 2016 TARİHİ İTİBARIYLA BİLANÇO (Tüm Tutarlar Türk Lirası (TL) olarak gösterilmiştir.

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 31 Aralık 2013 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

SINAV KONU BAŞLIKLARI

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 30 Haziran 2016 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 30 Haziran 2018 Tarihi İtibarıyla Bilanço

ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ AYRINTILI BİLANÇO VARLIKLAR. Bağımsız Denetimden Geçmemiş Cari Dönem

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 31 Mart 2013 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

EURO MENKUL KIYMET YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

AvivaSA Emeklilik ve Hayat Anonim Şirketi 31 ARALIK 2016 TARİHİ İTİBARIYLA BİLANÇO (Tüm Tutarlar Türk Lirası (TL) olarak gösterilmiştir.

AvivaSA Emeklilik ve Hayat Anonim Şirketi

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 31 Mart 2018 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ AYRINTILI BİLANÇO. Dipnot

ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ AYRINTILI BİLANÇO

EK-1 YABANCI PARA NET GENEL POZİSYON / ÖZKAYNAK STANDART ORANI BİLDİRİM CETVELİ

Yapı Kredi Sigorta Anonim Şirketi. 30 Eylül 2014 Tarihinde Sona Eren Ara Hesap Dönemine Ait Konsolide Olmayan Finansal Tablolar ve Dipnotları

Ekteki dipnotlar bu finansal tabloların tamamlayıcısıdır. 1

KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

AKSİGORTA ANONİM ŞİRKETİ AYRINTILI BİLANÇO

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 31 Aralık 2014 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 31 Mart 2017 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

ÇALIK YATIRIM BANKASI A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

Halk Hayat ve Emeklilik Anonim Şirketi 30 Haziran 2011 Tarihi İtibarıyla Bilanço (Para Birimi: Türk Lirası (TL) olarak ifade edilmiştir.

ŞEKERBANK T.A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇOSU

A-

A-

A-

A-

AYRINTILI SOLO BİLANÇO V A R L I K L A R

AYRINTILI SOLO BİLANÇO V A R L I K L A R

A-

Transkript:

29.09.2017 2 Finans kavramı FİNANSAL YÖNETİM 01. TEMEL KAVRAMLAR Bir işletmenin firma değerini ve ortaklarının işletmeye koymuş oldukları sermayeyi (serveti) maksimum seviyeye çıkarmak amacıyla, işletme için gerekli olan fonların elde edilmesi ve bu fonların işletme amaçları doğrultusunda etkin bir şekilde kullanılarak verimli aktiflere yatırılması anlamına gelmektedir. 3 4 Finans ve yatırım tercihleri Elinde fazla nakdi bulunan veya fon fazlası bulunan bir yatırımcı, bu tasarrufunu menkul kıymetler piyasasında en fazla getiri sağlama ihtimali olan hisse senetlerine yatırma gibi bir tercihte bulunabilecektir. Ya da bu kişi, biriktirmiş olduğu tasarruflarını hazine bonosu satın alarak güvenli bir gelir sağlamayı tercih edebilecektir. Finans, potansiyel yatırımcıların, hangi alanlara yatırım yapacağının belirlenmesi konusunda önemli bir görev almaktadır. Kişisel servet maksimizasyonu Kişilerin finansal alandaki sorunu, sahip olduğu mevcut kaynakları rasyonel bir şekilde kullanarak kendi servetlerini maksimize edebilmektedir. Finans, tüketim (yiyecek giyim v.b.) ile yatırım (hisse senedi, tahvil, gayrimenkul vb.) arasında gelirlerin nasıl dağıtıldığını, yatırım seçenekleri arasından nasıl seçim yapıldığını ve artan tüketim ile yatırım eğilimleri için gerekli olan fonların nasıl sağlandığını ve bunların hangi alanlara yatırıldığını ele almaktadır. 5 6 İşletme finansı İşletme finansı işletme için gerekli fonların uygun koşullarda ele geçirilmesi ve bu fonların işletme içerisinde etkin bir şekilde dağıtımını konu edinmektedir. Yani, işletme finansı, işletmenin bilançosunda yer alan dönen ve duran varlıklar, kısa vadeli ve uzun vadeli yabancı kaynaklar ile özkaynakların yönetilmesidir. Finans fonksiyonunu etkileyen gelişmeler 1. İşletmelerin büyük ölçekte faaliyet göstermeleri, 2. İşletmelerin çeşitli tür mamul üretmeleri ve çeşitli piyasalarda faaliyette bulunmaları, 3. Ekonominin değişme temposunu hızlandıran araştırma geliştirme harcamalarındaki artış, 4. Ekonomide ve ekonominin birçok kesiminde büyümeye daha fazla önem verilmesi 1

29.09.2017 7 8 Finans fonksiyonunu etkileyen gelişmeler 5. İşletmeler arasında birleşmelere gidilmesi ve diğer işletmelerin aktif ve pasifinin satın alınması 6. İletişim imkanlarının hızla yaygınlaşmasının uluslararası para ve sermaye piyasalarının gelişmesine katkıda bulunması ve söz konusu piyasalardan fon sağlama imkanlarının artması, 7. Teknolojik ilerlemeler, 8. Bazı sektörlerde şiddetli rekabet sonucu kar marjlarının daralması. İşletme finansının amaçları a. İşletmenin birinci amacı kar maksimizasyonudur yani işletmenin marjinal gelir ile marjinal maliyetin eşit olduğu noktada faaliyet göstermesidir. b. İkinci önemli amaç, işletmedeki ortakların servetini maksimize etmektir. Ortakların servetinin maksimizasyonu, işletmedeki hissedarların gelecekte elde etmeyi beklediği tüm getirilerin net bugünkü değerinin maksimizasyonunu ifade etmektedir. 9 10 İşletme finansının amaçları oortakların serveti, şirket hisse senetlerinin piyasadaki değerine göre ölçülmektedir. oortakların sahip olduğu hisse senetlerinin piyasa değeri borsada işlem gördüğü fiyata göre belirlenir. ohisse senetlerinin borsa fiyatı ise, işletme yönetimine, işletme yönetiminin yatırım kararlarına, yatırımların finansman kaynaklarına, işletmenin kar payı dağıtım politikasına vb. faktörlere bağlıdır. ohisse senetlerinin piyasa fiyatının yükselmesi ve düşmesi, yönetimin başarı ya da başarısızlığını göstermektedir. Finans yöneticisini işletmedeki rolü Finans yöneticisinin, işletmeye fon arz eden finans piyasaları ile işletme faaliyetleri arasında bir aracıdır. Finansal yönetim, işletme için gerekli fonların en uygun fiyattan sağlanması ve elde edilen bu fonların maliyetinden daha fazla getiri sağlayan aktiflere yatırılması sürecidir. Finans yöneticisinin bu süreci doğru bir şekilde işletmesi, işletmenin borsada işlem gören hisse senetlerinin fiyatını arttıracaktır. Artan hisse senedi fiyatları da ortakların servetini yükseltecektir. 11 12 Finans yöneticisinin amaçları Finans yöneticisinin amacı, işletmenin değerini maksimize edecek fonları elde etmek ve elde edilen bu fonları verimli üretken yatırım alanlarında kullanmaktır. Finans yöneticisinin bu amaca ulaşmak için başlıca üç fonksiyonu yerine getirmesi gerekmektedir: a. Finansal analiz ve planlama, b. Aktif yönetimi, c. Finansal yapının yönetimi. 2

29.09.2017 13 14 Finans yöneticisinin görevleri Finansal analiz ve planlama Önemli finansman ve yatırım kararları Aktif yönetimi Koordinasyon ve kontrol Finans piyasalarıyla ilgilenme İşletmenin karşılaştığı özel sorunların çözümü Finansal analiz ve planlama Finans yöneticisi, geçmiş yıllara ait verileri incelemek ve farklı ekonomik olaylar karşısında karşılaştırmalarda bulunmak, işletmenin diğer yöneticileriyle ilişki kurarak işletmenin gelecekteki hedefini öngörümlemek ve bu konudaki plan ve programları geliştirmek zorundadır. 15 16 Önemli finansman ve yatırım kararları Finans yöneticisi, optimum satış oranının belirlenmesinde pazarlama departmanı ile yakın bir ilişki içinde olmalıdır. Ayrıca hangi aktiflere yatırım yapacağını ve bu yatırımı nereden finanse edeceğini de belirlemesi gereklidir. Yani yapılacak olan yatırımlar özkaynaklarla mı yoksa yabancı kaynaklarla mı finanse edilecektir? Eğer yabancı kaynağa başvurulacaksa bunun süresi ve maliyeti ne olacaktır? İşte finans yöneticisinin, bu soruların cevaplarını işletmenin karlılığını ve sürekliliğini sağlayacak şekilde vermeye çalışması gerekmektedir. Aktif yönetimi Finans yöneticisi, işletmenin likit kaynaklarının ne kadarını nakit olarak tutulacağından ve bu kaynakların ne kadarını menkul kıymetlere veya maddi duran varlıklara yatırılacağından birinci derecede sorumludur. Finans yöneticisinin, nakit giriş ve çıkışları arasında düzenli bir dengenin kurulmasına da özen göstermesi gerekir. Bunun için kredili satışlara ayrı bir özen gösterilmeli ve stok düzeyleri ile maddi duran varlıkların türü ve miktarı hakkında da doğru kararlar alınmalıdır. 17 İşletmenin karşılaştığı özel sorunların çözümü İşletmenin başka bir işletmeyi satın alması, işletmenin başka işletmelerle birleşmesi, işletmenin tamamının veya bir bölümünün satılması, konkordato önerilerinin kabulü ya da konkordato teklif edilmesi, halka açılma ve tasfiye işlemleri, işletmelerin ekonomik ömrü boyunca karşılaştığı özel sorunlardır. Finans yöneticisi, yukarıda belirtilen sorunlarla ilgili kararların alınmasında önemli rol oynar. 18 Konkordato Elinde olmayan sebeplerle işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan dürüst borçluları korumak için kabul edilmiş bir müessesedir. Buna göre konkordato, borçlunun alacaklılarının (en az 2/3) çoğunluğu ile yaptığı ve ticaret mahkemesinin tasdiki ile hüküm ifade eden öyle bir anlaşmadır ki, bununla imtiyazsız alacaklılar borçluya karşı alacaklarının belirli bir yüzdesinden feragat ederler ve borçlu, borçlarının konkordatoda kabul edilen kısmını (yüzdesini) ödemekle, borçlarının tamamından kurtulur. 3

29.09.2017 19 20 Enflasyonun işletme finansına etkileri 1. Faiz oranlarının yüksekliği 2. Planlama zorlukları 3. Kaynak talebinin artışı 4. Tahvil fiyatlarının düşüşü 5. Yatırımların planlanmasında ihtiyatlı davranılması 6. Muhasebe sorunları Faiz oranlarının yüksekliği Enflasyon oranı ile faiz oranları arasında sıkı bir ilişki vardır. Enflasyonist dönemlerde, özellikle yabancı kaynaklardan sağlanan fonların maliyetinde önemli artışlar olmaktadır. Fonların maliyetinin artması sermaye yapısında borca ağırlık veren işletmeler için ciddi sorunlar yaratabilmektedir. 21 22 Planlama zorlukları Enflasyon, geleceğin belirsizliğini arttırmakta, öngörümleme tekniklerini geliştirme çabalarına karşın doğru tahminler yapmayı güçleştirmekte, hatta imkansız hale getirmektedir. Bu durum finansal planlamanın ekonomide artan belirsizliği yansıtacak şekilde daha esnek olması gerektiğini ortaya çıkarmaktadır. Kaynak talebindeki artış Enflasyon dönemlerinde işletmelerin reel olarak aynı düzeyde iş hacmini sürdürebilmeleri için daha fazla miktarda fon kaynağına ihtiyaçları bulunmaktadır. Enflasyon nedeniyle yatırım malları fiyatlarının yükselmesi, maliyet unsuru olan kalemlerin fiyatlarının yüksek oluşu, finans yöneticisini yeni kaynaklar bulmaya zorlar, öte yandan bu dönemlerde enflasyon hızını düşürmek için devlet para arzını kısar ve fonları daraltma yoluna gider. Alınan tüm bu önlemler işletmelerin finansman güçlüklerini arttırır. 23 24 Tahvil fiyatlarındaki düşüş Faiz oranlarındaki artış, sabit gelir sağlayan uzun vadeli tahvil fiyatlarında düşüşe neden olmaktadır. Değer kaybına uğrama riskine karşı tasarruf sahipleri, enflasyon dönemlerinde uzun vadeli borç verme yerine, kısa vadeli borç vermeyi tercih etmekte ve bu tercih, uzun vadeli fonlardan kısa vadeli fonlara doğru bir kaymaya yol açmaktadır. Tasarruf sahipleri, uzun vadeli borç verirken tahvil faizlerinin de genel fiyat düzeyine paralel olarak yükselmesini istemektedir. Yatırım planlarında ihtiyatlı davranılması Enflasyonun işletmeler üzerinde yaptığı önemli bir etki de yatırım yapma konusunda ortaya çıkan belirsizlik ortamıdır. Artan kredi maliyetleri, fon arzındaki daralmalar, geleceğin belirsizliği gibi nedenlerle işletmeler yatırım yapmak istememektedirler. Uzun vadeli planlama güçlükleri de yatırımların yapılmasını önemli ölçüde zorlaştırmaktadır. 4

29.09.2017 25 Muhasebe sorunları Muhasebe kayıtlarında klasik muhasebe ilkelerinin uygulanması, enflasyon dönemlerinde gerçek olmayan fiktif kar hesaplamalarına neden olmaktadır. Çünkü, klasik muhasebede stoklar maliyet bedeli ile değerlendirilmekte, amortismanlar da tarihsel maliyetler üzerinden ayrılmaktadır. Düşük maliyetli stoklar yüksek kar hesaplamasına yol açarken, yaratılan nakit akışları stokların yenilenmesinde yetersiz kalmaktadır. Aynı şeyler amortismanlar içinde söylenebilir. 5

29.09.2017 2 Finans kurumları ve piyasaları FİNANSAL YÖNETİM 02. FİNANSAL PİYASALAR Finans kurumları, mevduat kabul eden ve daha sonra başkalarına ödünç para veren veya toplamış olduğu bu mevduatları yatırım yaparak değerlendiren bankalar gibi örgütlerdir. Finans piyasaları ise, fon arz edenler ile fon talep edenlerin işlem yapmak için bir araya geldiği organize olmuş bir piyasa türüdür. 3 4 Finans piyasası türleri 1. Para piyasası 2. Sermaye piyasası 3. Menkul kıymet piyasası (hisse senedi ve tahvil gibi yatırım araçları alınıp-satılır) 4. Kambiyo piyasası (yabancı paralar alınıp satılır ve bu paralar yatırım aracı işlevi görür) 5. Gayrimenkul piyasası Para ve sermaye piyasası Sermaye piyasası, fon arz eden tasarruf sahipleri ile fon talep eden girişimcilerin karşılaştığı bir ekonomik pazardır. Bu pazarda, kısa vadeli fonların arz ve talebinin karşılaştığı piyasalar para piyasası, uzun ve sonsuz vadeli fonların arz ve taleplerinin karşılaştığı piyasalar ise sermaye piyasası olarak adlandırılmaktadır. 5 6 YATIRIM SÜRECİ Finans Kurumları Bankalar Ticaret ve İhtisas Bankaları Yatırım ve Kalkınma Bankaları Kredi Kurumları Sigorta Şirketleri Sosyal Güvenlik Kuruluşları Finans piyasalarının işlevleri a. Bireysel tasarrufları özendirerek sermaye birikimini sağlamak b. Fonların etkin kullanımını mümkün kılmak Fon Arz Edenler Fon Talep Edenler Finans piyasaları örgütlenip kurum ve kurallarıyla işlerlik kazandığı ölçüde ekonomiye kaynak aktarımı hızlanmaktadır. Finans Piyasaları Para Piyasası Sermaye Piyasası 1

29.09.2017 7 8 Finans piyasaları ve ekonomi Gelişmiş bir finans piyasası sistemi, ekonomideki refah düzeyinin daha da yükselmesini sağlar. Finans piyasalarının mevcut olmaması ya da iyi işlememesi durumunda tasarruflar, bu fonlara ihtiyaç duyan ekonomik birimlere aktarılamayacaktır. Böylece, aktif duruma geçemeyen veya yatırım alanlarına yönelmeyen bu fonlar, o ülkenin ve ülke içinde faaliyet gösteren işletmelerin gelişmesini engelleyeceğinden ekonomik kalkınma gerçekleşmeyecektir. Para Piyasası Kısa vadeli fonların arz ve talebinin karşılaştığı yerdir. Fon arz edenler: ticari bankalar, finans kuruluşları ve kredi kurumları. Sistem bankalar aracılığı ile işlediğinde organize olmuş, bankalar dışında işletmelerin birbirleri veya müşterileri ile olan kredi ilişkileri ise organize olmamış para piyasasını oluşturur. 9 10 Para piyasası araçları Para piyasasının ana kaynağı, tasarruf sahiplerinin bankalara yatırmış oldukları mevduatlardır. Para piyasası araçları: poliçe, bono, çek gibi kambiyo senetleri ile kredi anlaşmaları, ticari mevduat hesapları ve kredi kartlarıdır. Bu piyasada süre kısa olduğu için risk ve faiz oranları sermaye piyasasına oranla daha düşüktür. Ticari Bankalar Para piyasasının en önemli kuruluşları ticari bankalardır. Ticari bankalar, toplamış oldukları tasarrufları, kısa vadeli fon ihtiyaçları bulunan kuruluşlara borç vermek ve karşılığında faiz almak suretiyle gelir elde ederek para piyasasının etkin çalışmasında rol oynamaktadır. Ayrıca, bu bankaların kambiyo senetlerini iskonto ederek işletmelere bir tür kaynak sağlama yoluna gitmesi de oldukça önemlidir. 11 12 Net Getiri Organize olmuş para piyasası Fon arz edecek veya tasarruflarını değerlendirecek olan kişi ya da kurumların, mevcut fazla fonlarını nereye yani hangi piyasaya aktaracakları konusunda belirleyici olan kriterlerin başında vergi ve faiz oranları gelmektedir. Fon ihtiyacı olan kişiler de bu ihtiyaçlarını, bankaların vermiş olduğu kredi faiz oranlarını dikkate alarak yapacaktır. Organize olmuş para piyasası, işlemlerin belirli kurallara göre yapıldığı piyasalardır. Bu piyasalara en iyi örnek ticari bankalardır. Bankaların para piyasasında yapmış oldukları işlemler: Havale Çek, senet ıskontosu ve tahsili Kredi verme Akreditif açma Tasarruf toplama Mevduat sahiplerine kredi kartı verme Maaş ve ikramiye ödenmesi Döviz alıp satma Emekli, dul ve yetim aylıklarının dağıtımı Vergi ve SSK tahsilatı yapma Kiralık kasa hizmeti verme 2

29.09.2017 13 14 Organize olmamış para piyasası Bu piyasanın aracıları, kişiler (tefeciler) veya piyasa bankerlik kuruluşlarıdır. Bu piyasa türünün belirli kuralları yoktur. Genellikle bu piyasadan sağlanacak fonun maliyeti, organize para piyasasına oranla daha pahalıdır. Organize olmamış para piyasasından fon talep edenler, genellikle, organize para piyasasından fon sağlayamayan küçük ve orta büyüklükteki işletmelerdir. Sermaye piyasası Orta, uzun ve sonsuz vadeli fonların arz ve talebinin yardımcı kuruluşlar aracılığıyla ve menkul kıymetlere dayalı olarak karşılaştığı piyasa. Uzun vadeli fonlar: tahviller Sonsuz vadeli fonlar: hisse senetleri 15 16 Sermaye piyasasına neden başvurulur? İşletmeler, para piyasasına genellikle geçici nakit sıkıntılarını gidermek ve işletme sermayesi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla başvururken, sermaye piyasasına uzun vadeli yatırım projelerini finanse etmek ve sermayelerini arttırmak üzere başvururlar. Bir çok ülkede sermaye piyasalarının gelişimi ile ekonomik kalkınma birlikte görülmektedir. Sermaye piyasasının avantajları 1. Sermayenin çok sayıdaki tasarruf sahipleri arasında paylaştırılması nedeniyle, ülkedeki gelir dağılımının düzelmesine yardımcı olabilir, 2. Küçük tasarruf sahipleri için karlı finansal yatırım olanaklarını ortaya çıkartarak tasarrufların artmasına yardımcı olabilir, 3. Öz kaynakları yeterli olmayan işletmelerin uzun vadeli finansman sorunlarına uygun çözümler getirebilir, 4. Fon arz edecek kişilerin kaynakları, verimli-üretken yatırım alanlarına aktarılabilir. 17 18 Para Piyasası Çek, senet, poliçe ve hazine bonosu gibi kıymetli evraklar Kısa; risk ve faiz oranı düşük Geçici ve rutin nakit sıkıntılarının giderilmesi En fazla bir yıl vadeli veya vadesiz tasarruflar Araçlar Vade Başvuru nedeni Kaynaklar Sermaye Piyasası Hisse senedi ve tahvil gibi menkul kıymetler Uzun; risk ve faiz oranı yüksek Sermayenin ve uzun vadeli projelerin finansmanı Devamlılık gösteren tasarruflar (BES) Sermaye piyasası türleri Birincil piyasa Doğrudan çıkarım Dolaylı çıkarım İkincil piyasa Üçüncül piyasa Dördüncül piyasa 3

29.09.2017 19 Birincil piyasa Tasarruf sahiplerinin tahvil ve hisse senedi gibi menkul kıymetleri doğrudan doğruya ihraç eden anonim şirket şeklinde kurulmuş olan kuruluşlardan veya bunlara ihraçta aracılık eden kurumlardan alabildikleri piyasa. Doğrudan çıkarım: menkul kıymetlerin doğrudan ihraç eden kurum ya da kuruluştan alınması Dolaylı çıkarım: çıkarıma aracılık eden kurumlardan alınması. 20 Doğrudan çıkarım ve dolaylı çıkarımın kıyaslanması Doğrudan çıkarımın avantajı, çıkarıma aracılık eden bir kurumun arada bulunmaması nedeniyle menkul kıymet ihracında katlanılan giderlerin düşük olmasıdır. Risk ise menkul kıymetlerin tümünün öngörülen süre içerisinde satılamamasıdır. 21 Doğrudan çıkarım ve dolaylı çıkarımın kıyaslanması Dolaylı çıkarımın avantajı menkul kıymet ihracına aracılık eden kurumun satışın tümünü garanti etmesi yani satılamayan menkul kıymetlerin bu garanti kapsamında kendi portföyüne alarak bedelini ihraç eden kuruma ödemesidir. Fakat, her dolaylı çıkarım işleminde aracı kurumlar böyle bir yüklenim altına girmeyebilir. 22 İkincil piyasa İkincil piyasa, daha önce birincil piyasada sunulmuş ve halen dolaşımda olan menkul kıymetlerin alınıp satılabilmesine olanak sağlayan bir piyasadır. Türkiye' de bu görevi «Borsa İstanbul (BİST)» yürütmektedir. 23 24 Üçüncül piyasa Üçüncül piyasa, borsaya kayıtlı hisse senetlerinin işlem gördüğü bir tezgah üstü (over the counter) piyasadır. Üçüncül piyasada satıcılar, borsa bankerliği olmayan kişi ve kurumlardır. Bunlar, alıcılar için sadece kayıt tutma ve uygulama hizmeti verirler. Bu piyasadaki satıcılar, düşük komisyonlar karşılığı küçük müşteri hizmetleri vererek sağladıkları maliyet tasarrufları ile borsa üyesi aracı kuruluşlar karşısında rekabette bulunurlar. Dördüncül piyasa Dördüncül piyasalar, menkul kıymet alışverişinin finansal yatırımcılar arasında gerçekleştiği en yeni piyasalardır. Bu piyasalarda, özellikle zengin kurum ve kişiler faaliyette bulunmaktadır. Söz konusu kişilerin amaçları, herhangi bir aracı kuruma komisyon ödemeksizin menkul kıymet alım-satımını gerçekleştirmektir. Bu piyasalarda alıcı ve satıcıyı buluşturan kişiler vardır. 4

29.09.2017 25 Dördüncül piyasa Diğer piyasalarda görülen stok tutma, risk yükleme, kredi hazırlama gibi faaliyetler ve aracılar bu piyasada görülmemektedir. Bu sistemde, alıcı ve satıcılar birbirlerinin kimliklerini hiçbir şekilde öğrenmemektedirler. Dördüncül piyasada faaliyette bulunmanın belli başlı nedenleri, daha iyi bir fiyat sağlama umudu, komisyondan tasarruf, işlemlerin hızla sonuçlandırılması, işletme adının gizli tutulmasıdır. 5

29.09.2017 2 Finansal kurumlar FİNANSAL YÖNETİM 03. FİNANSAL KURUMLAR Mevduat kabul eden ve daha sonra başkalarına ödünç para veren ya da toplamış olduğu bu mevduatları yatırım yaparak değerlendiren kurumlardır. Finansal kurumların görevi piyasadaki taraflar arasında aracılık yapmaktır. Taraflar yalnızca bir araya getirilmez; istekleri birbirine uygun tarafların bulunması ve pazarlık sürecinin başarıyla yürütülmesi gerekir. Böylece her iki taraf için de birbirleriyle doğrudan karşılaşsalardı elde edebileceklerinden daha iyi şartların yaratılması hedeflenir. 3 4 Finansal kurumların temel işlevleri 1. Finansal varlıkları piyasada daha çok tercih edilebilecek farklı finansal varlıklara dönüştürmek (bu işlev aracı kurumlar tarafından gerçekleştirilen işlevlerin başında gelir), 2. Finansal piyasalarda müşterilerinin nam ve hesabına işlem yapmak, 3. Finansal piyasalarda kendi hesaplarına işlem yapmak, Finansal kurumların temel işlevleri 4. Müşterileri için yeni finansal araçlar yaratmak ve bu araçları farklı piyasalarda, diğer yatırımcılara satmak, 5. Müşterilerini finansal araçlar ve finansal piyasalar konusunda bilgilendirmek, 6. Müşterilerinin portföylerini (yatırım cüzdanlarını) yönetmektir. 5 6 Finans kurumu türleri 1. Para Yaratan Finans Kurumları T.C. Merkez Bankası (TCMB) Bankalar 2. Para Yaratmayan Finans Kurumları Kalkınma ve Yatırım Bankaları Sosyal Güvenlik Kurumları Sigorta Şirketleri Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Finans kurumu türleri 3. Sermaye Piyasasına Hizmet Veren Kurumlar Aracı Kurumlar Yatırım Ortaklıkları Yatırım Fonları 1

29.09.2017 7 8 TCMB Para basma (emisyon) yetkisi ve reeskont uygulaması ile, ekonominin para yaratan en önemli kuruluşudur. İşlevsel açıdan merkez bankası, bir ekonomideki para, kredi ve döviz politikalarının oluşturulması, yürütülmesi ve denetimini yapmakla yükümlüdür. Web sitesi : http://www.tcmb.gov.tr TCMB nin temel amacı Bankanın temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır. Banka, fiyat istikrarını sağlamak için uygulayacağı para politikasını ve kullanacağı para politikası araçlarını doğrudan kendisi belirler. Banka, fiyat istikrarını sağlama amacı ile çelişmemek kaydıyla Hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekler. 9 10 TCMB nin temel görevleri 1) Açık piyasa işlemleri yapmak, 2) Hükümetle birlikte Türk Lirasının iç ve dış değerini korumak için gerekli tedbirleri almak ve yabancı paralar ile altın karşısındaki denkliğini tespit etmeye yönelik kur rejimini belirlemek, Türk Lirasının yabancı paralar karşısındaki değerinin belirlenmesi için döviz ve efektiflerin vadesiz ve vadeli alım ve satımı ile dövizlerin Türk Lirası ile değişimi ve diğer türev işlemlerini yapmak, TCMB nin temel görevleri 3) Bankaların ve Bankaca uygun görülecek diğer mali kurumların yükümlülüklerini esas alarak zorunlu karşılıklar ve umumi disponibilite ile ilgili usul ve esasları belirlemek, 4) Reeskont ve avans işlemleri yapmak, 5) Ülke altın ve döviz rezervlerini yönetmek, 6) Türk Lirasının hacim ve tedavülünü düzenlemek, ödeme ve menkul kıymet transferi ve mutabakat sistemleri kurmak, 11 12 TCMB nin temel görevleri 7) Finansal sistemde istikrarı sağlayıcı ve para ve döviz piyasaları ile ilgili düzenleyici tedbirleri almak, 8) Mali piyasaları izlemek, 9) Bankalardaki mevduatın vade ve türlerini belirlemektir. MB para politikası araçları 1. Açık Piyasa İşlemleri 2. Reeskont Politikası 3. Yasal (Zorunlu) Karşılık Oranları 2

29.09.2017 13 14 Açık piyasa işlemleri (APİ) APİ, MB kanalı ile piyasadaki mevcut para miktarını azaltmaya veya çoğaltmaya yönelik bir para politikası aracıdır. MB bu işlevini eğer ekonomide fazla miktarda para varsa elinde bulunan (buna teknik deyimle portföyünde bulunan da denir) tahvilleri satışa çıkararak piyasadaki fazla parayı çekmek, ya da aksine ekonomide para azlığı varsa, piyasadan tahvil alarak ekonomiye ek para sürmek şeklinde gerçekleştirir. APİ Örneğin ekonomide enflasyon hali mevcutsa bu takdirde bu duruma yol açan fazla parayı dolanımdan geri çekmek diğer bir deyimle para arzını azaltmak gerekiyorsa, MB piyasaya tahvil satar. Satın alınan tahvil kadar para, halkın ve kurumların ellerinden MB kasalarına girer ve halkın satın alma gücü bu ölçüde azalır. Bu birinci etkinin yanında bir diğer etki daha vardır. 15 16 APİ Tahvil satın alan kişi ve kurumlar bu paralarını ticarî bankalardan çekerek tahvil satın alacaklarından, mevduatları azalacaktır. Mevduatları azalan bankalar da, bir taraftan mevduat çarpanı formülünün, diğer yandan da kredi çarpanı formülünün ters yöndeki etkileri nedeniyle daha az kaydi para yaratabileceklerdir. Böylece MB nin piyasaya tahvil çıkararak satması, hem ekonomideki para arzını azaltmış, hem de bankaların kaydi para yaratmaları olanağını sınırlamış olacaktır. APİ Diğer yandan MB nin piyasaya tahvil sürmesi bir taraftan aynı miktar paranın piyasadan emilmesini sağlarken, diğer taraftan da piyasada tahvil miktarının artması nedeniyle tahvil fiyatlarının düşmesine yol açacaktır. Bu ise piyasada faiz oranlarının yükselmesi sonucunu doğuracaktır. 17 18 APİ Varsayalım ki MB nominal değeri (tahvilin üzerinde yazılan değeri ) 1.000 TL. olan ve % 14 faiz getiren tahvilleri bol miktarda piyasaya sürsün. Piyasada bol olması nedeniyle 1.000 TL lik tahvillerin bir süre sonra 800 TL ye satıldığını varsayalım. 800 TL ye tahvil alan kimse bu parası için yılda (1.000 TL ye 140 TL faiz alacağı için) yine 140 TL. faiz alacaktır. Bu durumda, 800 TL, 140 TL faiz getirdiği için faiz oranı %14 den %17,5 a yükselmiş olacaktır. APİ Enflasyon döneminde piyasadaki fazla parayı çekmek amacıyla uygulanan açık piyasa işlemleri, aynı şekilde ekonomide paranın kıt olduğu deflasyon dönemlerinde de kullanılır. Bu durumda da MB piyasadan tahvil satın alarak, aldığı miktar kadar parayı piyasaya sürmüş olur. Bu operasyonun etkileri, enflasyon döneminde açıkladığımız operasyonun aksinedir. 3

29.09.2017 19 20 Reeskont Politikası Reeskont politikasının yürütücüsü MB dir. MB dışındaki diğer bankalar, kendilerine kırdırılmak üzere kişi ve şirketlerce getirilen ticari senetleri MB götürerek kırdırırlar. Bu işleme senetlerin MB reeskontu denir. Örneğin A şirketi B ye 10.000 liralık mal satsın ve B mal karşılığını A ya 10.000 liralık bir ticaret senedi vererek ödemiş olsun. A nakit paraya ihtiyacı olduğu için senedi vadesinden önce herhangi bir bankaya götürerek belli bir iskonto karşılığında kırdırabilir. Reeskont Politikası Eğer iskonto oranı %5 ise banka 10.000 liralık senet karşılığında A ya 9.500 lira öder. Bu senedi alan banka MB ye giderek senedi belli bir iskonto karşılığında kırdırabilir. Buna senedin reeskontu denir. Eğer reeskont oranı %3 ise MB 10.000 liralık senet karşılığında bankaya 9.700 lira öder. Banka reeskonta verdiği senet için 200 lira kazanmış olur. 21 22 Reeskont Politikası MB reeskont oranını yükselterek veya düşürerek piyasaya az veya çok para çıkmasını (para arzının artıp azalmasını) etkileyebilir. Enflasyon dönemlerinde, MB reeskont oranlarını yükseltir, reel gelire kıyasla büyümüş olan nominal geliri, para arzını kısarak gidermeye çalışır. Deflasyon dönemlerinde ise reeskont oranlarını düşürür, piyasaya daha fazla para arz etmiş olur. Böylece ekonomiyi canlandırmaya çalışır. Zorunlu (Munzam) Karşılıklar Disponibilite: "kullanılabilirlik; elde bulunan ve kullanılabilecek durumda olan para; tasarruf; açığa çıkarılmış, bakanlık emrine alınmış" gibi anlamlar taşımaktadır. Sözün bankacılık alanındaki "Bankalarda mevcut nakit ve derhâl paraya çevrilebilecek kıymet" anlamındaki kullanımı için hazır para karşılığı önerilmektedir. 23 24 Zorunlu (Munzam) Karşılıklar Zorunlu karşılık oranları Zorunlu Karşılıklar, Türk Lirası yükümlülükler için Türk Lirası olarak, yabancı para yükümlülükler için ise ABD Doları ve/veya Euro olarak T.C Merkez Bankası'ndaki hesaplarda tesis edilmektedir. Tebliğ No TÜRK LİRASI Oranı Yürürlük Devresi 2002/1 6,0 10.05.2002-15.12.2005 2005/1 6,0 16.12.2005-01.10.2009 2009/7 5,0 02.10.2009-30.09.2010 Tebliğ No YABANCI PARA Oranı Yürürlük Devresi 2002/1 11,0 10.05.2002-27.11.2008 2008/7 9,0 28.11.2008-29.04.2010 2010/5 9,5 30.04.2010-05.08.2010 2010/9 5,5 01.10.2010-2010/7 10,0 06.08.2010-30.09.2010 2010/9 11,0 01.10.2010-4

29.09.2017 25 26 TCMB nin temel yetkileri Türkiye de banknot ihracı imtiyazı tek elden Bankaya aittir. 1) Banka, Hükümetle birlikte enflasyon hedefini tespit eder, buna uyumlu olarak para politikasını belirler. Banka, para politikasının uygulanmasında tek yetkili ve sorumludur. 2) Banka, fiyat istikrarını sağlamak amacıyla Kanunda belirtilen para politikası araçlarını kullanmaya, uygun bulacağı diğer para politikası araçlarını da doğrudan belirlemeye ve uygulamaya yetkilidir. TCMB nin temel yetkileri 3) Banka, olağanüstü hallerde ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun kaynaklarının ihtiyacı karşılamaması durumunda, belirleyeceği usul ve esaslara göre bu Fona avans vermeye yetkilidir. 4) Banka, nihai kredi mercii olarak bankalara kredi verme işlerini yürütür. 5) Banka, bankaların ödünç para verme işlemlerinde ve mevduat kabulünde uygulayacakları faiz oranlarını bankalardan istemeye yetkilidir. 6) Banka, mali piyasaları izlemek amacıyla bankalar ve diğer mali kurumlardan ve bunları düzenlemek ve denetlemekle görevli kurum ve kuruluşlardan gerekli bilgileri istemeye ve istatistiki bilgi toplamaya yetkilidir. 27 28 Bankalar Bankacılık işlemleri Banka, türü, kuruluşu, faaliyete geçmesi, faaliyeti, mali bünyesi, teşkilatı ve denetimi Bankalar Kanununda -veya istisnaen özel bir kanunda - kısmen de MB Kanununda kamu hukuku kuralları ile düzenlenmiş bulunan işletmenin kanuni adıdır. Banka işletmesi ancak bir anonim ortaklık şeklinde işletilebilir. Banka halka açık anonim ortaklıklara ilişkin hükümlere tabi olmayan bir anonim ortaklıktır. Banka işletmesinin çalışma alanı mevduat kabulü ve bankacılık işlemleri yapmaktır. Mevduat kabulü, senet ıskontosu ve iştiraı, menkul kıymet, döviz ticareti ve bunların alım satımında aracılık, underwriting, yatırım ve fon yönetimi danışmanlığı, mali istihbarat, mali durum değerlendirmesi, altın ticareti, havale, akreditif, vesika ve mal karşılığı, çek muhataplığı gibi ödeme ve tahsil işlemlerini, kiralık kasacılık, danışmanlık kambiyo işlemleri 29 Sadece bankalarca yapılabilecek işlemler Mevduat kabulü Menkul kıymetler dışında kalan kıymetli evrak ile mali değerleri temsil eden veya ihraç edenin mali yükümlülüklerini içeren her türlü evrakın halka arzı Menkul kıymetler yatırım fonu kurulması ve işletilmesi Kredi verilmesi Kambiyo işlemleri Vesikalı akreditif Çek muhataplığı 30 Bankalarca da yapılabilecek işlemler Sermaye piyasası işlemleri Basılı ve külçe altın alım satımı Havale Kambiyo senedi iştirası ve ıskontosu Saklama ve kiralama işlemleri Danışmanlık. 5

29.09.2017 31 Bankaların sermaye piyasasında yapabileceği işlemler 1) Kurul kaydına alınacak sermaye piyasası araçlarının ihraç veya halka arz yoluyla satışına aracılık, 2) Daha önce ihraç edilmiş olan sermaye piyasası araçlarının aracılık amacıyla alım satımı, 3) Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına, mala, kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri dahil her türlü türev araçların alım satımının yapılmasına aracılık, 32 Bankaların sermaye piyasasında yapabileceği işlemler 4) Sermaye piyasası araçlarının geri alım veya satım taahhüdü ile alım satımı, 5) Yatırım danışmanlığı, 6) Portföy işletmeciliği veya yöneticiliği yapmak. 33 34 Mevduat kabul eden bankalar Mevduat bankaları mevduat kabul ederler ve topladıkları paraları kredi olarak satarlar. Onun için binlerce tasarruf sahibi ve binlerce müşteri ile çalışırlar. Bu bankaların amaçları toplam mevduatı en yüksek kar elde etme ilkesine göre işletmek, yani en ucuz ve müsait şartlarla parayı satın almak ve en pahalı fiyatla satmaktır. Mevduat kabul eden bankalar Parayı halkın ayağına giderek toplamak zorunda olduklarından mevduat bankaları çok şube ile yani, masraflı çalışırlar. İki türü vardır: Ticaret bankaları İş bankaları 35 36 Ticaret Bankaları Ticaret bankaları paranın ticaretiyle uğraştıklarından parayı kısa vadeli işlemlerle işletmeyi tercih ederler. Teminatlı ve açık kredi, kambiyo alım satımı, senet ıskontosu ve iştiraı ve gereğinde altın ticareti, ticaret bankalarına özgü işlemlerdir. Krediye hakim olabilmek, paranın güvenliğini sağlayabilmek amacı ile teminat almak yanında, kısa süreli kredi ticaret bankalarının tercih ettikleri yöntemlerdir. Kısa süreli krediler vadesi geldikçe uzatılır, limitler yükseltilir. İş bankaları Ticaret bankaları ile iş bankaları arasındaki fark, mevduat olarak aldıkları paranın işletilme şekli ile işletildiği yerdir. İş bankaları kısa vadeli kredi yanında uzun vadeli yatırımlarda bulunur; sanayii, ortaklıklara iştirak ederek ve onlara uzun vadeli fonlar sağlayarak finanse ederler. Bankalar Kanunu'nun ilk hedefi mevduatı korumak, ikincisi ise banka kredilerinin önce genel olarak, sonra türleri itibariyle ülke ekonomisinin ihtiyaçlarına göre sağlıklı bir şekilde dağıtılmasını sağlamaktır. 6

29.09.2017 37 Kalkınma ve yatırım bankaları (KVYB) Gelişmiş ülkelerdeki yatırım bankalarına gelişme halinde bulunan ülkelerde kalkınma bankaları denilmektedir. KVYB mevduat toplamaz ve kendi öz kaynaklarını ya da diğer mali kurumlardan sağladıkları fonları satarlar. Bu sebeple anılan bankalar, mevduat bankalarının aksine, fonları uzun vadeli finansman tekniğine göre kullanmak olanağına sahiptirler. Parayı binlerce mevduat sahibinden değil de belli ve sınırlı sayıdaki kurumlardan sağlayan bu bankalar, az şube ile çalışır ve krizleri daha kolay atlatabilirler. 38 Çıkarım aracılığı KVYB lerin faal oldukları bir diğer alan da sermaye piyasası işlemleridir. Bu işlemlerden underwriting'de (çıkarım aracılığı) uzmandırlar. Underwriting fonksiyonunu, özel sektör şirketlerinden veya kamu kurumlarından ihraç edilen menkul değerlerin satın alınmasını, emekli sandıkları, sigorta şirketleri gibi ellerindeki paraları bazı değerlere yatıran şirketlere veya münferit yatırımcılara satılmasını ifade eder. 39 40 Kalkınma bankalarının işlevleri Sanayi sektörüne uzun vadeli fon sağlamak, Ülke içinde toplanan kaynakları harekete geçirerek sanayi sektörüne yöneltmek, Sermaye piyasasının gelişmesine katkıda bulunmak, Girişimcilere proje düzeyinde teknik yardımda bulunmak, Uygun yatırım imkanları ve alanları konusunda ön araştırmalar yapmak, Kalkınma bankalarının işlevleri Yeni yatırım alanlarına öncülük etmek, Devlet Planlama Teşkilatı'nın önerilerinin uygulanmasını kolaylaştırmak ve plan hedeflerinin gerçekleştirilmesine katkıda bulunmak, Yabancı ülkelerden ve uluslararası finans kuruluşlarından sağlanacak fonları ve teknik yardımları sanayi sektörüne yöneltmek. 41 42 Türkiye'deki kalkınma bankaları Türkiye İhracat Kredi Bankası Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (http://www.tskb.com.tr) Türkiye İhracat Kredi Bankası (Türk Eximbank) (http://www.eximbank.gov.tr/) Türkiye Kalkınma Bankası (http://www.tkb.com.tr/) Türkiye İhracat Kredi Bankası (Türk Eximbank) 1987 yılında kurulmuştur. Türk Eximbank'ın temel amaçları: 1. ihracatın geliştirilmesi, 2. ihraç edilen mal ve hizmetlerin çeşitlendirilmesi, 3. ihraç mallarına yeni pazarlar kazandırılması, 4. ihracatçıların uluslararası ticarette paylarının artırılması ve girişimlerinde gerekli desteğin sağlanması, 5. ihracatçılara uluslararası piyasalarda rekabet gücü ve güvence kazandırılması, 6. yurt dışında yapılacak yatırımlar ile ihracat maksadına yönelik yatırım malları üretim ve satışının desteklenerek teşvik edilmesidir. 7

29.09.2017 43 44 Türkiye İhracat Kredi Bankası Türkiye'de ihracatın kurumsallaşmış tek asli teşvik unsuru olan Türk Eximbank, bu amaca yönelik olarak ihracatçıları, ihracata yönelik üretim yapan imalatçıları ve yurt dışında faaliyet gösteren müteahhit ve girişimcileri kısa, orta ve uzun vadeli nakdi ve gayri nakdi kredi, sigorta ve garanti programları ile desteklemektir. Sosyal güvenlik kurumları (SGK) SGK sermaye piyasasının en önemli kurumlarından biridir. Bu kurumlar, üyelerinden sağlamış oldukları kaynakları önemli miktarda hisse senedi, kısmen de kamu ve özel kesim tahvil, senet ve bonolarını satın alarak, üyelerinin paralarını verimli bir şekilde değerlendirmeye çalışmaktadır. Türkiye de sosyal güvenlik kuruluşları niteliğinde faaliyet gösteren kamu kurumları, Emekli Sandığı, Bağ-Kur ve Sosyal Sigortalar Kurumu dur. 45 46 T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Bunlar T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu çatısı altında toplanmıştır. Bkz. http://www.sgk.gov.tr kurumun temel amacı; sosyal sigortacılık ilkelerine dayalı, etkin, adil, kolay erişilebilir, aktüeryal ve malî açıdan sürdürülebilir, çağdaş standartlarda sosyal güvenlik sistemini yürütmektir. Sigorta şirketleri Sigorta şirketleri belirli bir ücret karşılığında, gelecekte karşılaşılabilecek beklenen veya istenmeyen bir olay karşısında (tedbirli olmak amacıyla) sigorta sahibine belli bir ödeme yapmayı yükümlenen finansal kurumlardır. Sigorta poliçesi, sahibine, ödediği primler karşılığında, gelecekte belli bir olayın gerçekleşmesi üzerine önceden anlaşılan miktarın sigorta şirketi tarafından ödenmesini sağlayan hukuki anlaşmadır. Temel işlevi riske karşı engel oluşturmak olan sigorta şirketlerinin üç türü vardır: Hayat sigortası; mal ve mali sorumluluk sigortası; reasürörler. 47 48 Hayat sigortası şirketleri Konusu insan hayatına ilişkin riskleri teminat altına almak olan bu şirketler, üstlendikleri risklere göre üç ana gruba ayrılır: Hayatta kalma durumunu teminat altına alan sigortalar Ölüm durumunu teminat altına alan sigortalar Karma Sigortalar Hayat dışı sigorta şirketleri Hayat sigortası dışında kalan her türlü sigorta mal ve sorumluluk sigortası kapsamına girmektedir. Mal sigortaları, sigortalıya ait olan veya üzerinde sigortalının, sigortalanabilir menfaati olan fiziki malların sigortalanması işlemidir. Sorumluluk sigortaları ise, günlük yaşamda üçüncü şahıslara verilebilecek her türlü zarar ve ziyana karşı verilen sigorta teminatlarıdır. 8

29.09.2017 49 50 Hayat dışı sigorta şirketleri Mal sigortaları kapsamına; yangın sigortaları, kaza sigortaları, nakliyat sigortaları, makinemontaj sigortaları, tarım sigortaları girmektedir. Sorumluluk sigortalarını; Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, otobüs zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası vb. Reasürans Reasürans Şirketleri, sigorta şirketlerinin yaptıkları işlemleri tekrar sigortalayan yani "sigorta şirketlerinin sigortacısı" olan şirketlerdir. Sigorta şirketlerinin kabul edebilecekleri risklerin büyüklüğü bakımından genel olarak bir limitleri yoktur. Bu nedenle sigorta şirketlerinin sermaye ve diğer varlıkları ne kadar fazla olursa olsun, astronomik rakamlara ulaşan risklerin gerçekleşmesi ve birkaç büyük hasarın aynı anda meydana gelmesi halinde sigorta şirketlerinin öz varlıkları ile bu hasarları karşılayabilmeleri olanaksızdır. Bu sebeplerle, sigorta şirketleri teminat verdikleri risklerin anlaşma yoluyla önceden belirlenmiş bir kısmını prim karşılığında başka sigorta şirketlerine devrederler. 51 Reasüransa ihtiyaç duyulmasının nedenleri Rizikonun yayılması, Sigortacının iş kabul kapasitesinin artması, Sigortacının iş kabul esnekliğinin artması, Sigorta şirketinin mali yapısının desteklenmesi, Birikim (Kümül) Fazlasının yol açabileceği doğal afet hasarlarının kontrolü, Reasürörden sigortacıya teknik bilgi aktarımı. 52 Sermaye Piyasası Kurulu http://www.spk.gov.tr SPK, biri başkan, biri başkan vekili olmak üzere yedi üyeden oluşan, Maliye Bakanlığı na bağlı tüzel kişiliğe sahip bir kuruluştur. SPK, şeffaflık ilkesi gereğince kamunun aydınlatılmasını, sermaye piyasasının güven, açıklık ve kararlılık içinde çalışmasını, tasarruf sahiplerinin hak ve çıkarlarının gözetilmesini temel amaç edinmiştir. SPK nin görev ve yetkileri SPK kanunu madde 22 de sıralanmıştır. 53 54 Aracı kurumlar Aracı Kurumlar alım satım komisyonu (işlem maliyeti) karşılığında finansal piyasaların işleyişi ve alınıp satılan finansal varlıkların taşıdıkları risk ve vaat ettikleri getiri hakkında yeterli bilgisi olmayan fon sahiplerine, hem piyasa ile ilgili bilgi vererek, hem de yatırımlarını yönlendirerek yardımcı olurlar. Aracı kurumlar yatırımcıların kendilerine emanet ettikleri bu fonları topluca ve dünyanın yatırım yapılabilir farklı piyasalarında farklı finansal araçlara yatırarak değerlendirebilirler. Aracı kurumların işlevleri 1. Finansal varlıkların vadelerini değiştirmek 2. Yatırım çeşitlendirmesi yoluyla riski en aza indirmek 3. Arama, bilgi edinme ve işlem maliyetlerini en aza indirmek 4. Bir ödeme mekanizması yaratmak 9

29.09.2017 55 Finansal varlıkların vadelerini değiştirmek Piyasadaki borç verenlerin genel eğilimi kısa vadeyi tercih etmek yönündedir. Buna karşın borç arayanlar gelecekteki yatırımlarını gerçekleştirebilmek için mümkün olan en düşük faizle en uzun vadeli kaynağı bulmayı arzularlar. Bu iki tarafın aynı noktada buluşturulması finansal piyasalarda; her iki tarafı birden memnun etmese de koşullarda anlaştırabilecek olan finansal kurumlar aracılığıyla gerçekleşir. 56 Finansal varlıkların vadelerini değiştirmek Aracı kurumlar borç verenlerin sunduğu kısa vadeli fonları uygun bir faiz ve anaparalarının bu sürenin sonunda geri ödenmemesi riskini ortadan kaldıran bir garanti ile yatırımcılar için uzun vadeli kaynağa dönüştürürler. 57 Yatırım çeşitlendirmesi yoluyla riski en aza indirmek Aracı kurumlar ellerinde küçük çapta birikimleri bulunan yatırımcıların kaynaklarını bir havuzda toplayıp, değişik seçeneklere yatırım yaparak riski en aza indirebilirler. Küçük yatırımcılar; hangi seçeneklerin bir araya geldiklerinde riski en aza indirilmiş bir portföy (yatırım cüzdanı) oluşturacaklarını bilemeyebilirler. Bilseler de bu portföyü oluşturabilecek yeterli birikimleri genellikle yoktur. Aracı kurumların daha riskli finansal varlıkları, daha az riskli finansal varlıklara dönüştürerek yaptıkları bu çeşitlendirme aynı zamanda finansal piyasaların daha etkin çalışmasını sağlar. 58 Arama, bilgi edinme ve işlem maliyetlerini en aza indirmek Piyasadaki tüm yatırımcı adaylarının, yatırım yapabilecekleri seçenekleri tam isabetle bulmaları, bu seçeneklerle ilgili piyasadaki tüm bilgiye mümkün olan en kısa sürede ulaşabilmeleri ve bilgiyi en iyi biçimde analiz ederek yapılabilecek en doğru yatırımı, en düşük işlem maliyetiyle gerçekleştirebilmeleri teorik olarak olası gözükse de bunun gerçek yaşamda karşılaşılması en düşük olasılıklardan biri olduğu herkesin malumudur. Aracı kurumlar yasal çerçeve içinde kalmak koşuluyla müşterilerine tüm bu hizmetleri makul bir ücret karşılığında sunarlar. 59 60 Bir ödeme mekanizması yaratmak Günümüzde finansal piyasalardaki ödemelerin çoğu nakit dışındaki ödeme araçlarıyla ve hatta elektronik fon transferi yoluyla yapılmaktadır. Aracı kurumlar müşterilerine ait hesaplardan bu ödeme işlemlerini gerçekleştirebildikleri gibi; onlara belli limitler dahilinde kredi de kullandırabilirler. Yatırım Ortaklıkları (YO) YO, sermaye piyasası araçları ile ulusal ve uluslararası borsalarda veya borsa dışı organize piyasalarda işlem gören altın ve diğer kıymetli madenler portföyü işletmek üzere, kayıtlı sermaye esasına göre anonim ortaklık şeklinde kurulan, hisse senetlerini satın aldıkları ortaklıkların herhangi bir şekilde sermayesine ve yönetimlerine hakim olma amacını taşımayan sermaye piyasası kurumlarıdır. 10

29.09.2017 61 62 Yatırım Ortaklıkları (YO) YO ile bireylerin tasarruflarını riske karşı korumak amacıyla farklı finansal araçlara bilimsel yöntemler dahilinde yatırılarak portföy oluşturulmakta ve böylece fon arz edenlerin tek başlarına edinemeyecekleri finansal uzmanlık sayesinde hem bireysel yatırım riskleri dağıtıp, sınıflandırılmakta hem de tasarrufların yatırım portföyü biçiminde sermaye piyasasına aktarılması ve yönetimi sağlanmaktadır. YO işlevleri Ortaklık portföyünü oluşturmak, yönetmek ve gerektiğinde portföyde değişiklikler yapmak, Portföy çeşitlendirmesiyle yatırım riskini, faaliyet alanlarına ve ortaklıkların durumlarına göre en aza indirecek şekilde dağıtmak, Menkul kıymetlere, finans piyasası ve kurumlarına, ortaklara ilişkin gelişmeleri sürekli izlemek ve portföy yönetimiyle ilgili olarak gerekli önlemleri almak, Portföyün değerini korumaya ve arttırmaya yönelik araştırmalar yapmaktır. 63 64 Yatırım Fonları (YF) Sermaye Piyasası Kanun hükümleri uyarınca halktan katılma belgeleri karşılığında toplanan paralarla, belge sahipleri hesabına riskin dağıtılması ilkesi ve inançlı mülkiyet esaslarına göre sermaye piyasası araçları, gayrimenkul, altın ve diğer kıymetli madenler portföyü işletmek amacıyla kurulan malvarlığına "Yatırım Fonu" adı verilmektedir. Yatırım fonunun tüzel kişiliği yoktur; fakat malvarlığı kurucunun malvarlığından ayrıdır. Yatırım Fonları (YF) YF, bankalar, sigorta şirketleri, aracı kurumlar, kanunlarında engel bulunmayan emekli ve yardım sandıkları tarafından kurulabilir. Fon kurmak isteyen banka ve aracı kurumların, sermaye piyasaları faaliyetlerinde bulunmak üzere SPK dan izin almış olmaları, aracı kurum ve sigorta şirketlerinin tamamen veya belirli faaliyet alanları itibariyle sürekli ya da 6 aya kadar geçici olarak durdurulması kararı verilmemiş olması, kurucuların yetkilileri hakkında sermaye piyasası ve ilgili mevzuata aykırılıktan dolayı mahkumiyetlerinin bulunmamış olması gerekmektedir. 65 66 Yatırım Fonları (YF) YF kuran banka, katılma belgeleri çıkararak halka arz eder. YF, kendi ortakları için yatırım yöneticisi şeklinde hareket ederler ve tıpkı yatırım ortaklıkları gibi menkul kıymet alıp satarlar. Menkul kıymet alım satımındaki başarı ve başarısızlıklara göre, katılma belgelerinin fiyatı artar veya azalır. YF, küçük tasarruf sahipleri için oldukça çekicidirler. Çünkü küçük tasarruf sahiplerinin tek başlarına yapamayacakları, menkul kıymet çeşitlendirilmesi, muhasebe kayıtlarının tutulması vb. işlemleri kurucular en iyi şekilde yapmaya çalışırlar. Menkul Kıymet Borsaları (MKB) Alıcı ve satıcıların, belirli kural ve yönetmelikler çerçevesinde menkul kıymetler üzerine alım satım yapmak amacıyla bir araya geldikleri ve belirli bir yerleşim yeri bulunan pazarlara MKB adı verilmektedir. MKB de alım satım yapan tasarruf sahibinin, kar elde etmek gibi bir amacı vardır. Kar amacı, özellikle menkul kıymet borsalarının temelini oluşturan hisse senetleri alım ve satımında önemli bir belirleyici unsurdur. Hisse senedi satın alan kişi, yatırımına temettü almak veya yatırımını daha yüksek bir fiyatla satarak sermaye kazancı sağlamak amacıyla hareket eder. 11

29.09.2017 67 68 MKB Anglosakson finans piyasalarında oluşmuş bir deyim olan iyimser hava boğa davranışı (bullish attitude), kötümser hava ise ayı davranışı (bearish attitude) olarak nitelendirilir ve iyimser düşünenlerin kötümserlerden fazla olması durumunda boğalar hakim denilir. Kısaca ifade etmek gerekirse, "borsaya boğalar hakim olduğunda fiyatlar yükselir, ayılar hakim olduğu zaman fiyatlar düşmektedir". MKB işlevleri Likitide Sağlama ve Sürekli Bir Pazar Oluşturma Piyasada Tek Fiyat Oluşumunu Mümkün Kılma Güvence Sağlama Mülkiyetin Tabana Yayılmasına Yardımcı Olma Ekonomiye Kaynak Sağlama 12

2 Paranın Zaman Değeri (PZD) FİNANSAL YÖNETİM 04. PARANIN ZAMAN DEĞERİ PZD bugün alınan 1TL nin yarın alınacak 1TL den daha değerli olduğu yaklaşımıdır. Bunun nedeni yarın gelecek olan paranın bugün alınamamasının riskidir. Doğal olarak riskli para garanti paradan daha az değer taşır. Bunların yanı sıra para ne kadar erken ele geçerse o kadar fazla yatırım için kullanma imkanı doğar. Bugün elde bulunan para faiz kazanacağı için çoğalacaktır. Ne kadar erken elde edilirse o kadar çok faiz getirir. Bu nedenle; zaman, kararlarda ve değerlendirmelerde göz önüne alınması gereken önemli bir faktördür. 3 4 Paranın Gelecekteki Değeri Basit Faiz Hesaplama: Gelecekteki Değer (FV) Bugünkü Değer (PV) Faiz Oranı (i) FV= (PV) x (1+i) Bileşik Faiz FV= (PV) x (1+i) n FV= 400 x (1+0.12)3 FV= 400 x 1.123 FV= 400 x 1.405 FV=562 Bu formülde bileşik faiz varsayımı vardır yani, kazanılan faizin yatırımda kullanıldığı kabul edilmiştir. Bileşik faiz kavramını Benjamin Franklin in Para parayı çeker ve paranın çektiği para daha çok para çeker sözü güzel bir şekilde açıklamaktadır. 5 Faiz ödemeleri yılda 1 defadan fazla yapılıyorsa, gelecek değer şöyle hesaplanır Örneğin, yatırımcı, 1.000 lirasını, bir bankaya, 3 yıl için, faiz oranı yıllık %60 dan 6 ay vadeli olarak yatırmıştır. Yatırımcının 3. yıl sonunda parası kaç lira olacaktır? FV FV FV FV nm nm nm nm i =PV 1 m nm 0,60 1.0001 2 3 2 6 6 1.000 1 0,30 1.0001,30 1.000 4,827 4.827 6 N zaman dilimi sonunda 1 TL nin GD si PZD problemini çözmede kullanılabilecek uygun araç kitabın sonundaki N ZAMAN DİLİMİ SONUNDA 1 TL NİN GELECEKTEKİ DEĞERİ tablosudur. Bu tablo (kitapta tablo 3) yatay olarak uygun faiz oranının ve dikey olarak uygun dönem sayısının belirlenmesi ile bir katsayıya ulaşmak için kullanılır. Bu katsayıya gelecekteki değer katsayısı adı verilir. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 1

7 8 72 kuralı Bu kural paranın belirli bir faiz oranıyla ne kadar zamanda iki katına çıkacağını hesaplamakta kullanılır. Kurala göre bu zaman faiz oranı 72 ye bölünerek bulunur. Örneğin bir işletme %10 temettü dağıtıyorsa yatırılan paranın iki katına çıkması 72 / 10 =7,2 yıl içinde gerçekleşecektir. Kural ayrıca belirli bir süre içinde paranın iki katına çıkması için gerekli faizin hesaplanmasında da kullanılabilir. Örneğin 5 yıl içinde belli miktardaki paranın iki katına çıkması için 72 / 5 = %14,4 faiz getirmesi gerekmektedir. GD nin özellikleri GD pozitif faiz oranları uygulandığında bugünkü değerden fazla olduğu için gelecekteki değer katsayıları her zaman 1 den büyüktürler. Belirli dönem sayısı için faiz oranı arttıkça gelecekteki değer katsayısı artar. Aynı şekilde gelecekteki değer de artar. Yatırımın faiz kazandığı dönem sayısı arttıkça GD katsayısı ve GD artar. 9 10 Gelecek Zaman Değeri Katsayısı 6 5 4 %30 %20 %10 Paranın Bugünkü Değeri (PV) FV= (PV) * (1+i) n PV =FV / (1+i) n PV =FV * (1+i) -n PV =FV * (1 / (1+i) n ) 3 2 1 %0 Formüle göre bugün elde olsaydı 1000TL üç yıl sonunda %10 faiz ile 1331 TL olacağı için 1000 TL %10 faizle 3 yıl sonraki 1331 TL nin bugünkü değeridir. 2 4 6 8 10 12 14 16 zaman,t 11 ÖRNEK Bugün bir bankaya üç ay vadeli olarak yatırılan bir mevduat karşılığında 2 yıl sonunda hesapta 5600 YTL birikmiş olduğu görülmektedir. Üç aylık faiz oranı %10 ise acaba hangi miktarda mevduat yatırılmıştı? 2x12 n 8 3 1 1 PV n=fv =5600 n 1i 10,10 8 12 ÖRNEK Bugün bir bankaya altı ay vadeli olarak yatırılan bir mevduat karşılığında 3 yıl sonunda hesapta 7200 YTL birikmiş olduğu görülmektedir. Altı aylık faiz oranı %18 ise acaba hangi miktarda mevduat yatırılmıştı? 3x12 n 6 6 1 1 1 PV n=fv =7200 7200 n 1i 10,18 2,699 6 1 PVn 7200 7200 0,370=2667 2,699 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 2

13 14 ÖRNEK Bugün bir bankaya 4 ay vadeli olarak yatırılan bir mevduat karşılığında 2 yıl sonunda hesapta 5200 YTL birikmiş olduğu görülmektedir. Yıllık faiz oranı %12 ise acaba hangi miktarda mevduat yatırılmıştı? 2x12 %12 n 6 i %4 4 3 1 1 PV n=fv =5200 n 1i 10, 03 6 PV Bugünkü değerin kullanıldığı diğer problem türü ise farklı zamanlarda ele geçecek farklı miktarların bugünkü değerlerinin karşılaştırılmasıdır. Bu değerlendirme iki nakit akışının bugünkü değerinin karşılaştırılması ile mümkün olur. Çünkü iki miktarın karşılaştırılması ancak aynı zamandaki değerlerin karşılaştırılması ile sağlanabilir. 15 16 PV Örneğin, iki yıl sonundaki 5000TL mi üç yıl sonundaki 5500 TL mi tercih edilmelidir? Burada faiz oranı bilindiğinde bu miktarların bugünkü değerleri karşılaştırılarak cevaba ulaşılabilir. Eğer faiz oranı %12 kabul edilirse; PV = 5.000TL ( PV Katsayısı 0,12, 2 ) = 5000 TL ( 0,7972) = 3986 TL ve PV= 5.500TL ( PV Katsayısı 0,12, 3 )= 5500 TL ( 0,7118)= 3.915 TL olarak hesaplanır. 3986 > 3915 olduğu için iki yıl sonunda alınacak olan 5000 TL tercih edilmelidir. PV Örneğin, iki yıl sonundaki 6000TL mi üç yıl sonundaki 6500 TL mi tercih edilmelidir? Burada faiz oranı bilindiğinde bu miktarların bugünkü değerleri karşılaştırılarak cevaba ulaşılabilir. Eğer faiz oranı %8 kabul edilirse; PV = 6.000TL ( PV Katsayısı 0,08, 2 ) = 6000 TL ( 0,857) = 5142 TL ve PV= 6.500TL ( PV Katsayısı 0,08, 3 )= 6500 TL ( 0,794)= 5161 TL olarak hesaplanır. 5161 > 5142 olduğu için üç yıl sonunda alınacak olan 6500 TL tercih edilmelidir. 17 18 PV Örneğin, iki yıl sonundaki 6000TL mi üç yıl sonundaki 6300 TL mi tercih edilmelidir? Burada faiz oranı bilindiğinde bu miktarların bugünkü değerleri karşılaştırılarak cevaba ulaşılabilir. Eğer faiz oranı %8 kabul edilirse; PV = 6.000TL ( PV Katsayısı 0,08, 2 ) = 6000 TL ( 0,857) = 5142 TL ve PV= 6.300TL ( PV Katsayısı 0,08, 3 )= 6300 TL ( 0,794)= 5002 TL olarak hesaplanır. 5142 > 5002 olduğu için iki yıl sonunda alınacak olan 6000 TL tercih edilmelidir. PV 3 yıl sonundaki 6000 TL mi 4 yıl sonundaki 7000 TL mi tercih edilmelidir? Her iki dönem için faiz oranı % 14 olsun. PV = 6.000TL ( PV Katsayısı 0.14,3 ) = 6000 TL x (0,675) = 4050 TL ve PV= 7.000TL ( PV Katsayısı 0.14,4 )= 7000 TL x (0,592)= 4.144 TL olarak hesaplanır. 4144 > 4050 olduğu için 4 yıl sonunda alınacak olan 7000 TL tercih edilmelidir. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 3

19 20 Bugünkü değerin özellikleri Bugünkü Zaman Değeri Katsayısı Bugünkü değer tüm pozitif faiz oranları için gelecekteki değerden daha az olduğundan bugünkü değer katsayısı her zaman 1 den küçüktür. Faiz oranı arttıkça bugünkü değer katsayısı küçülür. Aynı şekilde bugünkü değer de küçülür. Nakit akışı ne kadar uzak gelecekte gerçekleşirse (yani n ne kadar büyük olursa) bugünkü değer katsayısı ve bugünkü değer küçülür. 1 0,80 0,60 0,40 0,20 2 4 6 8 10 12 14 16 %0 %10 %20 %30 Zaman, t 21 Gelecekteki Değer ile Bugünkü Değerin Karşılaştırılması Aynı i ve n değerleri için bugünkü değer katsayısı gelecekteki değer katsayısının tersidir: PV Katsayısı i,n = 1/ FV Katsayısı i,n Daha önce verilen örneğe geri dönüldüğünde %10 faiz ile 3 yıl için hesaplanan gelecekteki değer katsayısı olan 1,331 in bugünkü değer katsayısı tersi olmalıdır: PV Katsayısı %10,3yıl = 1 / 1,331 = 0, 7513 Bu özellik bugünkü değerin hem çarpım hem bölme işlemi ile bulunabilmesini sağlar. 22 Bugünkü değer hesaplanırken, gelecekteki değer bugünkü değer katsayısı ile çarpılabildiği gibi, gelecekteki değer katsayısına da bölünebilir. İki işlem de aynı bugünkü değeri verir. Örnekteki sayılar kullanılarak bunu kanıtlamak mümkündür. 3 yıl sonunda %10 faiz altında elde edilen 1331 TL nin bugünkü değeri iki yolla da 1000 TL olarak bulunur. PV = FV ( PV Katsayısı)= 1331 ( 0,7513)= 1.000 TL veya PV= FV / ( FV Katsayısı)= 1331 / (1,331)=1.000 TL 23 YILLIK ÖDEMELER Yıllık ödemeler zaman içinde eşit aralıklarla ortaya çıkan eşit nakit akışlarıdır. Bu nakit akışları yatırımların getirisi olan gelirler veya gelecekte gelir elde etmek için yatırılan fonlar yani giderler olabilir. Genelde yıllık ödemeler her yıl sonunda ortaya çıkan nakit akışları için kullanılır. Ayrıca artan yıllık ödemeler de vardır. Birçok işletme gerek büyümelerinin sonucunda gerek enflasyondan dolayı temettülerini ve benzer ödemelerini her yıl belirli oranlarla arttırırlar. Bu durumda artan yıllık ödeme formülleri kullanılarak gelecekteki ve bugünkü değer bulunur. 24 YILLIK ÖDEMELERİN (ANUİTE) GELECEKTEKİ DEĞERİ Yıllık ödemeler genelde yıl sonunda, yani dönem sonunda gerçekleşir. Konuyu bir örnek üzerinde açıklamak yararlı olacaktır. Örneğin; Her yıl sonunda 10.000 TL alınarak 3 yıl boyunca %30 faize yatırılırsa bu miktarın gelecekteki değeri nedir? sorusu iyi bir açıklama örneğidir. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 4

25 YILLIK ÖDEMELERİN (ANUİTE) GELECEKTEKİ DEĞERİ FVn : n yılın sonunda gelecekteki değeri PMT : Yıllık ödemeler FVAi,n : Yıllık ödemelerin gelecekteki değer katsayısı n (1 i) 1 FV n=pmt i 26 FVn= 10.000 x ((1+0,30) 3 1)/0,30) FVn= 10.000 x ((1,3) 3 1)/0,30) FVn= 10.000 x (2,197 1)/0,30) FVn= 10.000 x (1,197/0,30) FVn= 10.000 x 3,99 FVn= 39.900 27 28 ÖRNEK Bir işletmenin 10 ay sonra ödemesi gereken borcu için her ay sonunda bankaya 50.000 YTL yatırması gerekmektedir. Bu işletmenin 10 ay sonunda borcu ne kadardır. Aylık faiz oranı %3 tür. n 10 (1 i) 1 (1 0, 03) 1 FV n=pmt 50000x i 0,03 10 (1, 03) 1 1, 344 1 FV 10 =50000x 50000x 0,03 0,03 0,344 FV 10=50000x 50000x11, 467 573.350 0,03 ÖRNEK Bir işletmenin 3 ay sonra ödemesi gereken borcu için her ay sonunda bankaya 6.000 YTL yatırması gerekmektedir. Bu işletmenin 3 ay sonunda borcu ne kadardır. Aylık faiz oranı %6 dır. n 3 (1 i) 1 (1 0, 06) 1 FV n=pmt 6000x i 0,06 3 (1, 06) 1 1,1911 FV 3=6000x 6000x 0,06 0,06 0,191 FV 3=6000x 6000x3,183 19.098 0,06 29 ÖRNEK Bir işletmenin 4 ay sonra ödemesi gereken borcu için her ay sonunda bankaya 700 YTL yatırması gerekmektedir. Bu işletmenin 4 ay sonunda borcu ne kadardır. Aylık faiz oranı %9 dur. n 4 (1 i) 1 (1 0, 09) 1 FV n=pmt 700x i 4 (1, 09) 1 1, 411 FV 4=700x 700x 0,09 0,09 0,41 FV 4=700x 700x4, 56 3.192 0,09 0,09 30 VADESİ GELMİŞ YILLIK ÖDEMELERİN GELECEKTEKİ DEĞERİ Genelde yıllık ödemeler yıl sonunda gerçekleşir. Ancak bazı zamanlarda dönem başında da ortaya çıkabilirler. Buna vadesi gelmiş ödeme denir. Aynı örnek ödemelerin yılın başında yapıldığı varsayılırsa bu duruma örnek oluşturur. Zaman çizgisi açısından her ödeme sola kayar. Yani ilk ödeme yıl=0 da gerçekleşir. Bu durumda her ödeme fazladan bir yıl faiz kazanmış olur. Formül değişir: n (1 i) 1 FV n=pmt (1 i) i Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 5

31 ÖRNEK Her yıl sonunda (başında) 8.000 TL 4 yıl boyunca %20 faize yatırılırsa bu miktarın gelecekteki değeri nedir? Her yıl başında 6.000 TL 5 yıl boyunca %5 faize yatırılırsa bu miktarın gelecekteki değeri nedir? Her yıl başında 4.000 TL 6 yıl boyunca %3,3 faize yatırılırsa bu miktarın gelecekteki değeri nedir? 32 VADESİ GELMİŞ YILLIK ÖDEMELERİN GELECEKTEKİ DEĞERİ Vadesi gelmiş yıllık ödemelerin gelecekteki değeri yıl sonunda gerçekleşen yıllık ödemelerin gelecekteki değerinden daha fazladır. Çünkü her ödeme fazladan bir yıl faiz kazanır. Bu nedenle, bu tür ödemeler de dönem sonlu ödemelere göre daha yüksek ödeme tutarı hesaplanır. 33 YILLIK ÖDEMELERİN BUGÜNKÜ DEĞERİ Gelecekteki Değerin bulunması gibi yıllık ödemelerin bugünkü değerinin bulunması da mümkündür. Üç yıl boyunca %30 faizle her yıl sonunda 10.000 TL ödeme gerçekleşen örnek ele alındığında bu ödentilerin bugünkü değeri yandaki şekilde hesaplanabilir. 34 YILLIK ÖDEMELERİN BUGÜNKÜ DEĞERİ Formül: n (1+i) -1 0 n PV =PMT (1+i) i 3 (1+0.3) -1 0 3 PV =10.000 (1+0.3) 0.3 PV =10.000 1.816 18.160 0 35 VADESİ GELMİŞ YILLIK ÖDEMELERİN BUGÜNKÜ DEĞERİ Vadesi gelmiş yıllık ödemelerin bugünkü değerinin hesaplanmasında ise, bulunan sayı (1+i) ile çarpılır. Çünkü ödemeler bir yıl fazla faiz kazanmaktadırlar. Buna göre, formül aşağıdaki şeklini almaktadır. n (1 i) 1 PV 0=PMT (1 i) n (1 i) i 36 ÖRNEK Devre faiz oranı %6 iken, 5 yıl boyunca her dönem sonunda (başında) alınacak olan 1000 YTL nin bugünkü değeri ne olacaktır? n (1 i) 1 PV 0=PMT (1 ) n i i 5 (1 0, 06) 1 1,339 1 0 5 PV =1000 1000 (1 0, 06) 0, 06 1,339 0, 06 0,339 PV 0=1000 1000x4, 238 4238 0,08 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 6

37 38 ARTAN YILLIK ÖDEMELER İşletmelerin nakit akışları işin büyümesi veya enflasyon sonucunda artar. Belirli sayıda dönem için artan yıllık ödemelere artan yıllık ödemeler adı verilir. PMT: ilk dönem sonunda gerçekleşen ödeme g: büyüme oranı i: faiz oranı n 1 1 1+g PV=PMT - i-g i-g 1+i Örnek olarak bir çalışanın maaşı ele alınabilir. Çalışan kişiye belirli bir iş karşılığı önerilen yıllık maaş 5.000 YTL ve bu maaşın artma oranı yılda %9 olsun. Kişi 40 yıl sonra emekli olacaktır. Yıllık faiz oranı %20 dir. Bu kişinin 40 yıl boyunca alacağı maaşının bugünkü değeri nedir? Problemin çözümünün basitleştirilmesi için maaşın birinci yıl sonunda verilmeye başlanacağı ve her yıl yıllık ödeneceği varsayımı kabul edilmiştir. Buna göre, 40 yıllık maaşın bugünkü değeri; 40 1 1 1+0.09 PV=5000-0.20-0.09 0.20-0.09 1+0.20 39 40 1 1 1.09 PV=5000-0.11 0.11 1.20 PV=5000 9.0919.0910.908 PV=5000 9.091-9.091 0.021 PV=5000 9.091-0.191 PV 50008.9 44500 40 40 ÖRNEK Çalışan kişiye belirli bir iş karşılığı önerilen yıllık maaş 9.000 YTL ve bu maaşın artma oranı yılda %8 olsun. Kişinin 4 yıl boyunca çalışacağı varsayılsın. Yıllık faiz oranı %18 ise kişinin 4 yıl boyunca alacağı maaşının bugünkü değeri nedir? Problemin çözümünün basitleştirilmesi için maaşın birinci yıl sonunda verilmeye başlanacağı ve her yıl yıllık ödeneceği varsayımı kabul edilmiştir. Buna göre, 4 yıllık maaşın bugünkü değeri; 41 4 1 1 1+0.08 PV=9000-0.18-0.08 0.18-0.08 1+0.18 4 1 1 1.08 PV=9000-0.1 0.1 1.18 4 PV=9000 10 100.915 PV=9000 10 100.701 PV=9000 10-7.01 26.910 42 BİR YILDAN FAZLA ARALIKLARLA YAPILAN ÖDEMELER Her iki yılda bir 450.000 TL ödeme yapılacaktır. Ödemeler 20 yıl sürecek ve ilk ödeme ikinci yıl yapılacaktır. Yıllık faiz oranı %6 olarak belirlenmiştir. Burada önemli olan iki yıllık dönem için faiz oranını belirlemektir. Faiz oranı 1,06 x 1,06-1= %12,36 dır. Yani iki yıl vadeli yatırılan 100 TL iki yıl sonunda ana para ve faiz olarak 112,36TL getirecektir. Problemde yapılması istenen 450.000 TL lik iki yılda bir yapılan ödemelerin 10 yıl boyunca yapılmışçasına yıllık %12,36 faiz ile bugünkü değerinin bulunmasıdır. Formül uygulandığında; PV= 450.000 TL x PVA 10, 0,1236 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 7

43 44 10 (1+0.1236) -1 PV=450000 (1+0.1236) 10 0.1236 3.207-1 PV=450000 3.207 0.1236 2.207 PV=450000 0.396 PV=450000 5.573=2.507.850 Her iki yılda bir 60.000 TL ödeme yapılacaktır. Ödemeler 8 yıl sürecek ve ilk ödeme ikinci yıl yapılacaktır. Yıllık faiz oranı %4 olarak belirlenmiştir. Ödemelerin bugünkü değerini hesaplayınız? 4 (1+0.0816) -1 PV=60000 (1+0.0816) 4 0.0816 1.369-1 PV=60000 1.369 0.0816 0.369 PV=60000 0.112 PV=60000 3.295=197.700 45 46 SONSUZ ÖDEMELER Her üç yılda bir 4.000 TL ödeme yapılacaktır. Ödemeler 6 yıl sürecek ve ilk ödeme üçüncü yıl yapılacaktır. Yıllık faiz oranı %9 olarak belirlenmiştir. Ödemelerin bugünkü değerini hesaplayınız? Yıllık ödemelerin sonsuza kadar devam ettiği yani dönem sayısının olmadığı durumlarda sonsuz ödemeler ortaya çıkar. Bunlara Consol adı verilmektedir. PV ( Sonsuz ödenek) = C / i Örneğin; sonsuza kadar her yıl 100.000 TL ödeme yapılacağı belirlenmiş ve faiz oranı %40 olarak saptanmış ise, bu nakit akışının bugünkü değeri nedir? Bu soru yukarıdaki formül ile kolaylıkla çözülebilir. PV = 100.000TL / 0,40 = 250.000 TL 47 48 Yıllık ödemelerde olduğu gibi sonsuz ödemeler de artan bir trend izleyebilir. Artan trend yaklaşımında önemli olan nakit akışının sonsuza kadar aynı oranda artmasıdır. Bu durumda artan (büyüyen) sonsuz ödeme elde edilmiş olur. Büyüyen sonsuz ödeme için bugünkü zaman formülü ise; PV = C / ( i-g) Burada dikkat edilmesi gereken konu, birinci ödeme C, 0. yılda değil 1. yıl sonunda yapılan ödemedir. Örneğin bugün 3.000TL ödeyecek olan ve sonsuza kadar olan ödemeleri içeren bir tahvil %5 büyüme hızına sahip ve faiz oranı %10 ise PV aşağıdaki şekilde hesaplanmalıdır: PV= 3.000 TL + ( 3.150 / (0,10-0, 05)) = 66.000 TL 66.000 TL hem bugün alınan ödeneği hem de gelecek yıldan itibaren elde edilecek ödemelerin bugünkü değerini içermektedir. Örneğin bugün 2.600TL ödeyecek olan ve sonsuza kadar olan ödemeleri içeren bir tahvil %12 büyüme hızına sahip ve faiz oranı %20 ise PV aşağıdaki şekilde hesaplanmalıdır: C=2.600+(2600 *1,12) / (1,20-1,12) C=2.600+2912 / 0,08 C=2600+36400 = 39000 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 8

49 50 YATIRIM YAPILIR VE SONSUZA KADAR HER YIL EŞİT ÖDEMELER ELE GEÇER Örneğin bugün 2000 TL ödeyecek olan ve sonsuza kadar olan ödemeleri içeren bir tahvil %9 büyüme hızına sahip ve faiz oranı %12 ise PV aşağıdaki şekilde hesaplanmalıdır: C=2000+(2000 *1,09)/(1,12-1,09) C=2000+2180 /0,03 C=2000+72667 = 74667 Bir kişi bir projeye sonsuza kadar her yıl 10.000 TL kazanacağı beklentisi ile 100.000 TL yatırım yapıyorsa beklenen faiz oranı nedir? PV = PMT / i ise, i = PMT / PV denklemidir. PV, bugünkü değeri; PMT, yıllık ödemeleri; i, faiz oranını göstermektedir. Problemin çözümü i = 10.000 TL / 100.000 TL = %10 olacaktır. 51 52 Yatırım yapılır ve bir yıl veya daha uzun bir süre içinde tek bir ödeme ile geri alınır Örneğin; 100.000 TL lik yatırımın bir yıl sonunda 10.000 TL lik getiri sağlayarak geri alındığı düşünülürse faiz oranının bulunması için aşağıdaki formülün kullanılması gerekir: FV= PV ( 1+i) n n= 1 olduğunda, FV= PV ( 1+i) 1+i = FV / PV i = ( FV / PV ) 1 Yani faiz oranı, i = (110.000 / 100.000 ) - 1 = %10 olarak hesaplanır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta gelecekteki değerin 10.000 TL lik getiri tutarı ile yatırım miktarı olan 100.000TL nin toplamı olduğudur. Bu örnekte ödeme bir yıl sonra yerine 5 yıl sonra yapılsaydı aynı denklem kullanılacaktı. Ancak denklem çözülürken n = 5 olarak işlem yapılacaktı. (i + 1) 5 = 110.000 / 100.000 = 1.10 olarak hesaplandıktan sonra tablodan n= 5 sırasında katsayısı 1.10 olan faiz oranı bulunarak i= %2 olarak belirlenebilir. (Bkz. Tablo 3 5. yılda katsayısı 1.10 olan faiz oranı %2 dir.) 53 54 Başka bir örnek; bir kişinin belli bir süre sonra belli miktarda bir paraya ihtiyacı olması ve elindeki parayı nasıl değerlendirmesi gerektiği sorusudur. Örneğin, bir kişi 6 yıl sonra koleje başlayacak olan çocuğunun okul masrafının 6 yıl sonra 8.000.000 TL olacağını tahmin etmektedir. Bu kişinin şu anda elinde 4.000.000 TL si bulunmaktadır. Eğer bu para senede % 3 faiz getiren bir yatırımda kullanırsa, bu kişi 6 yıl sonra bu para ile çocuğunun okul taksitini ödeyebilir mi? Bunun gerçekleşmesi için faiz oranı ne kadar olmalıdır? Öncelikle 4.000.000 TL nın 6 yıl sonraki değerinin hesaplanması gereklidir. FV= 4.000.000TL ( 1. 03 ) 6 = 4.776.000 TL Bu durumda 6 yıl sonunda kişinin yeterli parası olmayacaktır. 8.000.000 TL yi elde edebilmek için gerekli minimum faiz oranı aşağıdaki şekilde hesaplanabilir. FV= 4.000.000 TL ( 1 +i ) 6 = 8.000.000 ( 1 +i ) 6 = 8.000.000 TL / 4.000.000 = 2 Gelecekteki değer katsayısı 2 dir. Tablodan 6 yıl için katsayısı 2 olan faiz oranı bulunur. Tablodan bakıldığında 6 yıl için %12 faizin katsayısının 1,9738 %13 faizin katsayısının 2,0820 olduğu görülmektedir. Yani bu kişi %12 den fazla faiz getiren bir yatırımda bulunursa bugünkü 4.000.000TL si 6 yıl sonra 8.000.000 TL olacaktır. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 9

55 56 4.000.000 TL ( 1 +i ) 6 = 8.000.000 ( 1 +i ) 6 = 8.000.000 TL / 4.000.000 ( 1 +i ) 6 =2 Bu problem cebirsel olarak çözüldüğünde de faiz oranı ( 1 +i ) 6 = 8.000.000 TL / 4.000.000 ( 1 +i ) 6 = 2 (1+i) = 2 1/6 (1+i) = 2 0,167 (1+i) = 1,122 i = 0,122 i= %12,2 57 58 EŞİT YILLIK ÖDEMELER Örneğin 2.000.000 TL lik bir kredi beş yıl boyunca her yıl 500.000TL ödenmesini gerektiriyorsa alınan faiz ne kadardır? Bilindiği üzere kredi ödemesi yıllık ödenek katsayısı ile bulunabilir. PV = PMT ( Yıllık Ödeme Katsayısı) 2.000.000=500.000 ( Yıllık Ödeme Katsayısı ) Yıllık Ödeme Katsayısı = 4 5 yıl için yıllık ödeme katsayısı 4 olan faiz oranı tablodan bulunarak cevaba ulaşılır. Tablo 2 ye bakıldığında katsayının %7 faiz için 4,1002 ve %8 faiz için 3,9927 olduğu görülmektedir. Cebirsel işlem yapıldığında ise faiz oranı %7,93083 olarak ortaya çıkacaktır. EŞİT YILLIK ÖDEMELER Örneğin 4.000.000 TL lik bir kredi 9 yıl boyunca her yıl 500.000TL ödenmesini gerektiriyorsa alınan faiz ne kadardır? Bilindiği üzere kredi ödemesi yıllık ödenek katsayısı ile bulunabilir. PV = PMT ( Yıllık Ödeme Katsayısı) 4.000.000=500.000 ( Yıllık Ödeme Katsayısı ) Yıllık Ödeme Katsayısı = 8 9 yıl için yıllık ödeme katsayısı 8 olan faiz oranı tablodan bulunarak cevaba ulaşılır. Tablo 2 ye bakıldığında katsayının %2 faiz için 8,162 ve %3 faiz için 7,786 olduğu görülmektedir. 59 60 EŞİT YILLIK ÖDEMELER Örneğin 30000 TL lik bir kredi 8 yıl boyunca her yıl 6000TL ödenmesini gerektiriyorsa alınan faiz ne kadardır? Bilindiği üzere kredi ödemesi yıllık ödenek katsayısı ile bulunabilir. PV = PMT ( Yıllık Ödeme Katsayısı) 30000=6000 ( Yıllık Ödeme Katsayısı ) 30000 / 6000 =Yıllık Ödeme Katsayısı 5 = Yıllık Ödeme Katsayısı 8 yıl için yıllık ödeme katsayısı 5 olan faiz oranı tablodan bulunarak cevaba ulaşılır. Tablo 2 ye bakıldığında katsayının %11 ya da %12 olacaktır. Amorti edilmiş borçlar Alınan kredi veya borç belli bir sürede eşit taksitlerle ödenecek ise bu amorti edilmiş borç olarak adlandırılır. Bu durum bir örnekle daha iyi açıklanabilir. Örneğin, bir işletme 2 eşit taksitte her yıl sonunda ödenmek üzere 1.000.000 TL borç almıştır. İşletme kalan borç üzerinden % 10 faiz ödeyecektir. Burada ilk yapılacak olan işlem yıllık ödemelerin hesaplanmasıdır. Bu da yıllık ödenek formülü kullanılarak kolayca bulunur. Not: Bu soruda katsayı için kitabın arkasındaki Tablo 2 kullanılacak. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 10

61 62 PV 0 = PMT ( PVA i,n ) 1.000.000 TL= PMT (PVA %10, 2 yıl ) 1.000.000 TL = PMT ( 1,7355 ) PMT = 576.200 TL Eğer borçlu her yıl sonunda 576.200 TL öderse alacaklının getiri oranı %10, borçlunun faiz oranı %10 olacaktır. Her yıl sonunda yapılan ödeme hem faizi hem ana paranın bir kısmından oluşmaktadır. Ödemelerin bu iki bölümünün açık olarak görülmesi amorti şeması ile mümkün olur. Faiz ilk yıllarda yüksekken daha sonra borçlu olunan ana para azaldıkça azalır. n (1+i) -1 0 n PV =PMT (1+i) i 2 (1+0,1) -1 1.000.000 PMT (1+0,1) 2 0,1 2 (1,1) -1 1.000.000 PMT (1,1) 2 0,1 1,21-1 1.000.000 PMT 1,21 0,1 1.000.000 PMT 1,7355 576.200 PMT 63 64 ÖRNEK Araba satın alırken 15.000 TL kredi alarak borçlandınız, bu krediyi %15 faizle 4 yılda geri ödeyeceksiniz; ödemelerinizin amorti şemasını oluşturunuz. PV =PMT*(PVA ) 0 i,n 15.000=PMT*(PVA ) 15.000=PMT*2,855 5.253,94=PMT %15,4 65 66 n (1+i) -1 0 n PV =PMT (1+i) i 4 (1+0,15) -1 15.000 PMT (1+0,15) 4 0,15 15.000 PMT 2,855 5.253, 94 PMT Yıl (Ay) Başlangıç Miktarı Ödeme Faiz Ödenen Ana Para Kalan 1 15.000 5.253,94 2.250 3.004 11.996 2 11.996 5.253,94 1.799 3.455 8.542 3 8.542 5.253,94 1.281 3.973 4.569 4 4.569 5.253,94 685 4.569 0 21.015,8 6.015,96 15.000 Ödeme = Hesaplanan PMT değeri Faiz = Başlangıç Miktarı x Faiz oranı Ödenen Ana Para = Ödeme Faiz Kalan = Başlangıç Miktarı - Ödenen Ana Para Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 11

67 68 ÖRNEK Bir işletme 1.000 YTL lik bir krediyi yıllık eşit taksitlerle 4 yılda geri ödeyecektir. Yıllık faiz oranı %18 olduğuna göre eşit taksitler ve her devre ödenecek faiz miktarı ne olacaktır? Çözüm: Önce yıllık eşit taksitler hesaplanacak sonra da amortisman şeması oluşturulacak. PV =PMT*(PVA ) 0 i,n 1.000=PMT*(PVA ) 1.000=PMT*2,690 371,75=PMT %18,4 Yıl (Ay) Başlangıç Miktarı Ödeme Faiz Ödenen Ana Para Kalan 1 1.000 371,75 180 191,75 808,25 2 808,25 371,75 3 371,75 4 371,75 0 Ödeme = Hesaplanan PMT değeri Faiz = Başlangıç Miktarı x Faiz oranı Ödenen Ana Para = Ödeme Faiz Kalan = Başlangıç Miktarı - Ödenen Ana Para 69 70 ÖRNEK Araba satın alırken 27.000 TL kredi alarak borçlandınız, bu krediyi %18 faizle 5 yılda geri ödeyeceksiniz; ödemelerinizin amorti şemasını oluşturunuz. PV =PMT*(PVA ) 0 i,n 17000=PMT*(PVA ) 17000=PMT*3,696 4600=PMT %11,5 Yıl (Ay) Başlangıç Miktarı Ödeme Faiz Ödenen Ana Para Kalan 1 17000 4600 1870 2730 14270 2 14270 4600 1569,7 3030,3 11239,7 3 11239,7 4600 1236,4 3363,6 7876,1 4 4600 5 4600 0 Ödeme = Hesaplanan PMT değeri Faiz = Başlangıç Miktarı x Faiz oranı Ödenen Ana Para = Ödeme Faiz Kalan = Başlangıç Miktarı - Ödenen Ana Para 71 72 ÖRNEK Çeyizinize koymak üzere satın aldığınız beyaz eşya için 4000 TL kredi kullandınız. Bu krediyi %11 faizle 4 yılda geri ödeyeceksiniz. Ödemelerinizin tamamen bitmesini gösteren tabloyu oluşturunuz? Bir yatırımcı, 1.000 lirasını, %40 faiz üzerinden 3 yıllığına bir bankaya yatırmıştır. Yatırımcının 3. yılın sonundaki parası ne kadar olacaktır? FV n = PV ( 1 + i ) n FV n = 1.000 (1+0,40) 3 FV n = 2.744 TL olur. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 12

73 74 Yatırımcı, 3.000 lirasını, bir bankaya, 2 yıl için, faiz oranı yıllık %80 den 3 ay vadeli olarak yatırmıştır. Yatırımcının 2. yıl sonunda parası kaç lira olacaktır? FV nm = PV( 1 + i / m ) nm FV nm = 3.000 (1+0,80/4) 2*4 FV nm = 3.000 (1+0,20) 8 FV nm = 12.899,45 TL olur. Bir yatırımcının 6 yıl sonra eline geçecek 5.000 TL nin, yıllık %60 bileşik faiz oranı ile şimdiki değeri kaç TL dir? PV =FV * (1 / (1+i) n ) PV = 5.000 * (1/(1+0,60) 6 ) PV = 298,023 TL dir. 75 76 Bir yatırımcı, %30 faiz üzerinden, her yıl sonunda 4 yıl boyunca, 4.000 TL yatırırsa, 4. yılın sonundaki yatırım tutarı ne kadar olur? n (1 i) 1 FV n=pmt i 4 (1 0,30) 1 2,85611 FV n=4.000 4.000 0,30 0,30 FV =4.0006,187 24.748 n 4 yıl boyunca, her yıl sonunda elde edilen 100 TL nin, %30 faiz oranı üzerinden bugünkü değeri kaç TL dir? n (1+i) -1 PV 0=PMT (1+i) n i 4 (1+0,30) -1 2,8561-1 PV 0=100 100 4 (1+0,30) 0,30 2,8561 0,30 1,8561 PV 0=100 1002,16624 216, 6 0,85683 77 78 4 yıl boyunca, her yıl sonunda elde edilen 100 TL nin, %11,2 faiz oranı üzerinden bugünkü değeri kaç TL dir? n (1+i) -1 PV 0=PMT (1+i) n i 4 (1+0,112) -1 1, 529 1 PV 0=100 100 4 (1+0,112) 0,112 1, 529 0,112 1, 529 1 0, 529 PV0 100 100 1003, 094 1, 529 0,112 0,171 PV 309, 4 0 Bir yatırımcı, %40 faiz üzerinden, her yıl başında 3 yıl boyunca, 300 TL yatırırsa, 3. yılın sonundaki yatırım tutarı ne kadar olur? n (1 i) 1 FV 0=PMT (1 i) i 3 (1 0, 4) 1 FV 0=300 (1 0, 4) 0,4 2, 744 1 1, 744 FV 0 =300 1,4 300 1,4 0,4 0,4 FV =3004,361, 4 1.831, 2 0 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 13

79 80 200.000 YTL yi aylık %3 faiz getirecek biçimde 5 ay için bankaya yatırıyorsunuz. 5. ay sonunda toplamda ne kadar paranız olacağını bileşik faiz tablosu oluşturarak hesaplayınız? Ay PV 1+i FVt PVi (Kazanılan Faiz) 1 200.000 1,03 206.000 6.000 2 206.000 1,03 212.180 6.180 3 212.180 1,03 218.545 6.365 4 218.545 1,03 225.102 6.556 5 225.102 1,03 231.855 6.735 31.855 Bir finans kurumuna her ay yatırılan 300 YTL lik eşit ödemelerle 3 yıl sonunda %48 faizle ne kadar para birikir? i = 0,48/12 = 0,04 n = 3 x 12 = 36 n (1 i) 1 FV n=pmt i 36 (1 0, 04) 1 FV n=300 0,04 81 82 Bir finans kurumuna her ay yatırılan 400 YTL lik eşit ödemelerle 2 yıl sonunda %12 faizle ne kadar para birikir? i = 0,12/12 = 0,01 n = 2 x 12 = 24 n (1 i) 1 FV n=pmt i 24 (1 0, 01) 1 FV n=400 0,01 3 yıl önce %25 bileşik faizle bankaya yatırılan bir miktar para dönem sonunda 97.656 YTL olmuştur. Bankaya kaç YTL yatırılmıştır. PV = FV * (1 / 1+i) n PV = 97.656 * (1 / 1+0,25) 3 PV = 49.999,9 YTL 83 Bir finans kurumundan her ayın sonunda 2.000 YTL taksit ödenmek üzere bir kredi alınmıştır. Vade 3 yıldır. Yıllık faiz oranı %72 ise bugün alınan kredi kaç liradır? n = 3 x 12 = 36 i = 0,72 / 12 = 0,06 n 36 (1+i) -1 (1+0,06) -1 0 n 36 PV =PMT 2.000 (1+i) i (1+0,06) 0,06 36 (1,06) -1 7,147 0 36 PV =2.000 2.000 29.231,1 (1,06) 0,06 0, 489 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 14

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 2 Örnek FİNANSAL YÖNETİM ÖRNEKLER 1000 TL %10 faizden kaç yıl süreyle yatırıldığında 1600 TL olur? PV=1000 TL, FV=1600 TL, i=0.1 FV PV (1 i) FV n 1600 (1 i) (1 0.1) PV 1000 n 1.6 (1.1) log1.6 nlog1.1 0.20412 n0.0413927 n 0.20412 n n 4.93 5 0.0413927 n Güz 2015 Örnek Sorular 3 Güz 2015 Örnek Sorular 4 Örnek 2000 TL %5 faizden kaç yıl süreyle yatırıldığında 3000 TL olur? PV=2000 TL, FV=3000 TL, i=0.05 FV n 3000 n (1 i) (1 0.05) PV 2000 n 1.5 (1.05) log1.5 nlog1.05 0.1761 n0.0212 0.1761 nn8.3 0.0212 Örnek Herhangi bir miktar para %12,5 faizle ne kadar süreyle yatırılırsa iki katı olur? FV=2PV FV=PV(1+i) n 2PV=PV(1+0,125) n 2=(1,125) n log2=nlog1,125 log2/log1,125=n 0,301/0,051=n 5,9 yıl Güz 2015 Örnek Sorular 5 Güz 2015 Örnek Sorular 6 Örnek Herhangi bir miktar para %8,5 faizle ne kadar süreyle yatırılırsa dört katı olur? FV=4PV FV=PV(1+i) n 4PV=PV(1+0,085) n 4=(1,085) n log4=nlog1,085 log4/log1,085=n 0,602/0,035=n 17,2 yıl Örnek 3000 TL iki yıl boyunca yatırıldığında 3600 TL olmaktadır. Dönem faizi yüzde kaçtır? FV=PV(1+i) n 3600=3000(1+i) 2 3600/3000=(1+i) 2 1,2=(1+i) 2 1,2 1i 1,095 1i 1,095 1 i 0,095 i Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 1

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 7 Güz 2015 Örnek Sorular 8 Örnek 100.000 TL lik yatırımın 5 yıl sonunda 10.000 TL lik getiri sağlayarak geri alındığı düşünülürse faiz oranı kaçtır? FV=PV(1+i) n 110000=100000 (1+i) 5 110000/10000=(1+i) 5 1,10=(1+i) 5 1 5 1,10 1i 0,2 1,10 1 1, 019 1 i 0,019 i i Örnek 2000 TL 3 yıl boyunca yatırıldığında 2800 TL olmaktadır. Dönem faizi yüzde kaçtır? FV=PV(1+i) n 2800=2000(1+i) 3 2800/2000=(1+i) 3 1,4=(1+i) 3 3 3 1,4 1i 1,4 1 i Güz 2015 Örnek Sorular 9 Güz 2015 Örnek Sorular 10 Örnek Bir yatırımın net bugünkü değeri (NPV), yatırım dönemi boyunca sağladığı getirinin piyasa faizi veya kendi faizi ile iskonto edilmesi, bugüne indirgenmesi sonucu ulaşılan değerdir. NPV > 0 dan büyük olması gerekir. 600 TL lik bir ilk harcama içeren bir yatırım projesi beş yıl içinde 1000 TL lik bir geri dönüş vaat etmektedir. Dönem faizi %9 olduğuna göre NPV nedir? PV= FV * (1/(1+i) n ) = 1000 * (1/(1,09) 5 ) PV= 1000 * (1/1,539)=1000*0,650= 650 NPV= 650 600 = 50 Örnek Bir yatırımcı aşağıdaki üç seçeneğe yatırım yapabilir: Proje A nın şimdiki maliyeti 2000 TL dir ve 4 yılda 3000 TL geri ödemektedir. Proje B nin şimdiki maliyeti 2000 TL dir ve 6 yılda 6000 TL geri ödemektedir. Proje C nin şimdiki maliyeti 3000 TL dir ve 5 yılda 4800 TL geri ödemektedir. Dönem faiz oranı %10 ise hangi proje tercih edilmelidir? Güz 2015 Örnek Sorular 11 Güz 2015 Örnek Sorular 12 Örnek Bir yatırımcı aşağıdaki üç seçeneğe yatırım yapabilir: Proje A nın şimdiki maliyeti 2200 TL dir ve 4 yılda 3300 TL geri ödemektedir. Proje B nin şimdiki maliyeti 3000 TL dir ve 6 yılda 5200 TL geri ödemektedir. Proje C nin şimdiki maliyeti 3000 TL dir ve 5 yılda 4900 TL geri ödemektedir. Dönem faiz oranı %8 ise hangi proje tercih edilmelidir? Çözüm PV A = FV A * (1/(1+i) n ) = 3300 * 0,735= 2425,5 2200= 225,5 PV B = FV B * (1/(1+i) n )= 5200 * 0,630= 3276 3000= 276 PV C = FV C * (1/(1+i) n )= 4900 * 0,681= 3336,9 3000= 336,9 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 2

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 13 Güz 2015 Örnek Sorular 14 Örnek Bir yatırım için bugün 40000 TL ödeme yapılmalıdır. Yatırım sırasıyla ilk yıl için 10000 TL, ikinci yıl için 30000 TL ve üçüncü yıl için 20000 TL getiri vaat etmektedir. Dönem faizi %10 ise bu yatırımı yapmak mantıklı mıdır? 1 yıllık 10000 TL nin PV si= 10000 * (1/(1+0,1) 1 )=9091 2 yıllık 30000 TL nin PV si= 30000 * (1/(1+0,1) 2 )=24793,4 3 yıllık 20000 TL nin PV si= 20000 * (1/(1+0,1) 3 )=15026,3 Yatırımdan elde edilecek toplam getiri= 48910,7 NPV= 48910,7 40000= 8910,7 NPV > 0 olduğundan yatırım yapılabilir. Örnek Bir yatırım için bugün 45000 TL ödeme yapılmalıdır. Yatırım sırasıyla ilk yıl için 8000 TL, ikinci yıl için 25000 TL, üçüncü yıl için 30000 TL ve dördüncü yıl için 15000 TL getiri vaat etmektedir. Dönem faizi %7 ise bu yatırımı yapmak mantıklı mıdır? 1 yıllık 8000 TL nin PV si= 8000 * 0,935 = 7480 2 yıllık 25000 TL nin PV si= 25000 * 0,873 = 21825 3 yıllık 30000 TL nin PV si= 30000 * 0,816 = 24480 4 yıllık 15000 TL nin PV si= 15000 * 0,763 = 11445 Yatırımdan elde edilecek toplam getiri= 65230 NPV= 65230 45000= 20230 NPV > 0 olduğundan yatırım yapılabilir. Güz 2015 Örnek Sorular 15 Güz 2015 Örnek Sorular 16 Örnek Bir yatırım için bugün 35000 TL ödeme yapılmalıdır. Yatırım sırasıyla ilk yıl için 12000 TL, ikinci yıl için 10000 TL, üçüncü yıl için 20000 TL getiri vaat etmektedir. Dönem faizi %9 ise bu yatırımı yapmak mantıklı mıdır? 1 yıllık 12000 TL nin PV si= 12000 * 0,917 = 11004 2 yıllık 10000 TL nin PV si= 10000 * 0,842 = 8420 3 yıllık 20000 TL nin PV si= 20000 * 0,772 = 15440 Yatırımdan elde edilecek toplam getiri= 34864 NPV= 34864 35000= -136 NPV < 0 olduğundan yatırım yapılamaz. Örnek Bir yatırım için bugün 35000 TL ödeme yapılmalıdır. Yatırım sırasıyla ilk yıl için 12000 TL, ikinci yıl için 10000 TL, üçüncü yıl için 20000 TL getiri vaat etmektedir. Dönem faizi sırasıyla %9, %8 ve %6 ise bu yatırımı yapmak mantıklı mıdır? 1 yıllık 12000 TL nin PV si= 12000 * 0,917 = 11004 2 yıllık 10000 TL nin PV si= 10000 * 0,857 = 8570 3 yıllık 20000 TL nin PV si= 20000 * 0,840 = 16800 Yatırımdan elde edilecek toplam getiri= 36374 NPV= 36374 35000= 1374 NPV > 0 olduğundan yatırım yapılabilir. Güz 2015 Örnek Sorular 17 Güz 2015 Örnek Sorular 18 Örnek Bir yatırım için bugün 3600 TL ödeme yapılmalıdır. Yatırım sırasıyla ilk yıl için 600 TL, ikinci yıl için 1800 TL, üçüncü yıl için 2000 TL getiri vaat etmektedir. Dönem faizi sırasıyla %12, %10 ve %11 ise bu yatırımı yapmak mantıklı mıdır? Örnek Bir yatırım projesinin bugünkü maliyeti 7500 TL dir. Bu yatırım 5 sene boyunca her yıl sonunda 2000 TL lik bir getiri vaat etmektedir. Sermaye başka bir yatırımda %12 faizle değerlendirilebilecek durumda ise yatırım yapılmaya değer mi? Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 3

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 19 Güz 2015 Örnek Sorular 20 Örnek Bir yatırım projesinin bugünkü maliyeti 8000 TL dir. Bu yatırım 4 sene boyunca her yıl sonunda 2700 TL lik bir getiri vaat etmektedir. Sermaye başka bir yatırımda %10 faizle değerlendirilebilecek durumda ise yatırım yapılmaya değer mi? 2700 * PV 4, %10 = 2700 * 3,17= 8559 8000= 559 NPV > 0 yatırım yapılabilir. Soru Bir miktar para 10 Ekim 1994 den 10 Ocak 2002 ye kadar % 8 bileşik faiz ve üçer aylık dönemler itibarıyla yatırılmıştır. Uygulanacak faiz oranını ve kaç dönem için uygulanacağını bulunuz. Güz 2015 Örnek Sorular 21 Güz 2015 Örnek Sorular 22 Soru Bir işadamı %30 faizle ve faizin 6 aylık dönemler itibarıyla hesaplanması koşuluyla 500.000 TL. borçlanmıştır. Dördüncü yılın sonundaki toplam borç miktarı ne kadardır? Soru % 60 bileşik faizle aylık olarak yatırılan 250.000 TL 5 yıl 3 ay sonra ne kadara ulaşır? Güz 2015 Örnek Sorular 23 Güz 2015 Örnek Sorular 24 Soru Bankadaki hesabına 6 aylık dönemler itibarıyla bileşik faiz hesaplanan bir kişi, ilk üç yılda % 60 faizle 100 TL yatırmış, faiz oranı 4. yıldan itibaren %50 ye düşmüştür. Bu kişi hesabına para yatırdıktan 9 yıl sonra hesabını kapatmıştır. Bu anda eline ne kadar para geçmiştir? Soru 3 aylık dönemlerle ve % 60 faizle yatırılan 2.500 TL ne kadar zamanda 13.500 TL ye ulaşır? PV=2500 TL, FV=13500 TL, i=0.60/4=0.15 13500 n (1 0.15) 2500 n 5.4 (1.15) log 5.4 n log1.15 0.732 n0.061 0.732 n n 12 0.061 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 4

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 25 Güz 2015 Örnek Sorular 26 Soru Emekliliğine 2 yıl kalan bir memur 100.000 peşin, 450.000 TL emekli olduğunda ödenmek üzere bir ev satın almıştır. Yıllık faizin % 60 ve yılda 2 kez faiz hesaplanması durumunda evin bugünkü değerini hesaplayınız. Sonuç: 257.558 TL Soru Bir şahıs % 5 faiz dönem faizi ile ve 6 aylık dönemlerle faizlendirme yapılarak 50.000 TL. borçlanmıştır. Bu şahıs ilk yılın sonunda 10.000 TL, ikinci yılın sonunda 20.000 TL yatırmıştır. 3. yılın sonunda ödenmesi gereken kalan borç miktarı ne kadardır? 50000 n=2*3=6 10000 n=2*2=4 20000 n=2*1=2 Sonuç= 32.780 Güz 2015 Örnek Sorular 27 Güz 2015 Örnek Sorular 28 Soru Bir şahıs % 8 faiz dönem faizi ile 6 aylık dönemlerle faizlendirme yapılarak 40.000 TL. borçlanmıştır. Bu şahıs ilk yılın sonunda 10.000 TL, ikinci yılın sonunda 20.000 TL yatırmıştır. 3. yılın sonunda ödenmesi gereken kalan borç miktarı ne kadardır? Sonuç= 26.560 Soru 8 yıl vadeli ve 20 bin TL. nominal değerli bir borcun vade bitimine kadar amorti edilebilmesi için, %5 faiz oranı üzerinden her yılın sonunda yatırılacak taksit miktarını bulunuz. FV 20000 A PMT= 3094 TL Güz 2015 Örnek Sorular 29 Güz 2015 Örnek Sorular 30 Soru % 5 faiz oranı üzerinden senelik devre sonlarında yatırılan 746 TL. tutarında eşit taksitlerle 7 bin TL. nominal değerdeki bir borç kaç taksitle amorti edilir? Sonuç yaklaşık olarak 13 Soru Bir şahıs emekli olduktan sonra 10 yıl süreyle, her altı ayda bir 500 TL. almayı istemektedir. Bu şahıs 18 yıl sonra emekli olacaktır. Altı aylık faiz oranı % 9 olduğuna göre; a) Şahsın emekli olduğunda bu taksitleri finanse edebilmesi için emekli olduğunda ne kadar paraya ihtiyacı vardır? b) İhtiyacı olan bu para bugün bankaya ne kadar para yatırılarak sağlanabilir? a) PVA? a)4.564 n b) FV PV *(1 i) b)205 36 4.564 PV *(1 0,09) Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 5

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 31 Güz 2015 Örnek Sorular 32 Soru Bir şahıs emekli olduktan sonra 5 yıl süreyle, her altı ayda bir 6000 TL. almayı istemektedir. Bu şahıs 10 yıl sonra emekli olacaktır. Altı aylık faiz oranı % 5 olduğuna göre; a) Şahsın emekli olduğunda bu taksitleri finanse edebilmesi için emekli olduğunda ne kadar paraya ihtiyacı vardır? b) İhtiyacı olan bu para bugün bankaya ne kadar para yatırılarak sağlanabilir? Soru Bir şahıs çocuğunun okul masrafını karşılamak amacıyla 6 yıl sureyle ve her 3 ayın sonunda 1.000 TL. almayı arzu etmektedir. Üç aylık faiz oranı % 8 olduğuna göre: a) Bu şahsın bugün bankaya ne kadarlık bir sermaye yatırması gerektiğini, b) Süre boyunca ne kadar faiz ödendiğini bulunuz. a) PV A? b)toplam ödemeler=? a)10.529 b)13.471 Güz 2015 Örnek Sorular 33 Güz 2015 Örnek Sorular 34 Soru Bir işadamı 7.000 TL. peşin, her altı ayda bir 2.000 TL. taksit ve 25 yıl süreyle bir makina satın almıştır. Altı aylık faiz oranı % 8 olduğuna göre; a) Bu makinanın peşin değerini bulunuz. b) Bu makina için ne kadar fazla para ödendiğini bulunuz. n (1 i) 1 Makinenin bugünkü değeri=peşin ödeme + PMT (1 ) n i i Toplam taksitler 100.000 a) 31.467 b) 75.533 Soru 10 yıl süreyle her ay başında 1500 TL. lik gelir elde etmek isteyen bir kişinin bugün bankaya yatırması gereken parayı bulunuz. Aylık faiz oranı % 3. n (1 i) 1 PV A=PMT (1 i) n (1 i) i 120 (1 0,03) 1 PV A=1500 (1 0,03) 120 (1 0,03) 0,03 34,7111 PV A=1500 (1,03) 34,7110,03 33,711 PV A=1500 (1,03)=150032,3831,03 1,041 Sonuç 50.031 Güz 2015 Örnek Sorular 35 Güz 2015 Örnek Sorular 36 Soru Bir sigorta şirketi yaptığı sigorta karşılığında ya peşin olarak 10.000 TL. ya da ilk ödemesi hemen yapılması koşuluyla, 10 eşit taksit tahsil etmek istiyor. Faiz oranı % 6 olduğuna göre yıllık ödemeler ne kadar olmalıdır? PV 10.000 A PV PMT katsayi (1 0, 06) A 10000 PMT 7,361, 06 10000 PMT 7,8 Sonuç 1.282 Soru 5 sene ertelenmiş bir borç, her yıl 5.000 TL. ödenerek 10 senede ödenecekse borcun bugünkü değeri ne kadardır? Faiz oranı % 8. g geciktirme süresi PV Ag n (1 i) 1 PMT ng (1 i) i Sonuç 22.834 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 6

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 37 Güz 2015 Örnek Sorular 38 Soru 3 yıl sonra başlamak üzere her yıl sonunda 1.500 TL. lik taksitleri 8 yıl süreyle tahsil edebilmek için % 12 faiz veren bir bankaya bugün kaç lira yatırılmalıdır? Sonuç 5.304 Soru % 13 faiz veren bir bankaya bugün kaç TL yatırılsın ki her yıl başında 5.000 TL. elde edilsin? PV A PMT *(1 i) i Güz 2015 Örnek Sorular 39 Güz 2015 Örnek Sorular 40 Soru % 12 faiz veren bir bankaya 15.000 TL. yatıran bir kişi her yılbaşında, devamlı olarak ne kadar liralık taksitler alabilir? PMT *(1 i) PVA i PMT *(1 0,12) 15000 0,12 Sonuç 140.000 Soru Sürekli olarak her yılın sonunda 2.500 TL. almayı düşünen bir kimse, bugün % 12 veren bir bankaya kaç TL. yatırmalıdır? PMT PV A i Güz 2015 Örnek Sorular 41 Güz 2015 Örnek Sorular 42 Soru Bir makina 50.000 TL. peşin ve her yıl sonunda ödenecek 5.000 TL. taksitle satılmıştır. Yıllık faiz oranı % 12, kalan borcun vadesi 10 yıl olduğuna göre, bu makinanın bugünkü değeri ne kadardır? n (1 i) 1 PVA PMT n (1 i) i Soru 5 yıl 10 ay süreyle, her ay 250 TL. elde edebilmek için, yıllık faiz oranı % 12 ise, bugün kaç TL. yatırılmalıdır? n (1 i) 1 PVA PMT n (1 i) i PV A 70 (1 0,01) 1 250 (1 0,01) 70 *0,01 1 PVA 250 250*50 12500 0,02 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 7

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 43 Güz 2015 Örnek Sorular 44 Soru Peşin fiyatı 120.000 TL. olan bir arabayı taksitle satın almak istemektesiniz. Satıcı ile vadeli anlaşma yaptınız. Anlaşmaya göre hiç peşinat ödemeyecek ve 36 ay ödemede bulunacaksınız. a) Yıllık faiz oranı % 24 ise, aylık ödemeler ne olur? b) Yıllık faiz oranı % 12 ye inerse, aylık ödemeler ne olur? c) Aylık taksit ödemeleri 5.000 TL. ve faiz oranı %12 ise, hangi fiyata otomobili satın alırsınız? Soru Bir bankadan konut kredisi olarak 150.000 TL. alan bir kişi, yıllık %16 faizle 25 senede bu borcu ödeyecektir. Krediyi alan kişinin yıllık ödemeleri ne kadar olacaktır? n (1 i) 1 PVA PMT n (1 i) i n (1 i) 1 PVA PMT n (1 i) i Güz 2015 Örnek Sorular 45 Güz 2015 Örnek Sorular 46 Soru Bir bankadan konut kredisi olarak 150.000 TL. alan bir kişi, yıllık %12 faizle 10 senede bu borcu ödeyecektir. Krediyi alan kişinin yıllık ödemeleri ne kadar olacaktır? n (1 i) 1 PVA PMT n (1 i) i Soru Kardeşiniz bu yıl liseden mezun oldu. Sizden geleceği ile ilgili yaptığı plan hakkında tavsiyelerinizi öğrenmek istiyor. Kardeşiniz, yaptığı plana göre, eğer hemen işe başlarsa 40 yıl sureyle her yıl 90.000 TL. kazanacağını tahmin etmektedir. Ancak üniversiteye başlarsa, 4 yıllık üniversite eğitiminden sonra işe başlayacağından 36 yıl süreyle her yıl 180.000 TL. kazanacaktır. Yine üniversitede 4 yıl boyunca her yıl 40.000 TL. harcama yapacaktır. Yıllık faiz oranı % 14. a) Eğer hemen işe başlarsa, toplam kazancının bugünkü değeri ne olur? b) Üniversiteye giderse, toplam kazancının (üniversite masrafları çıktıktan sonra) bugünkü değeri ne olur? Güz 2015 Örnek Sorular 47 Güz 2015 Örnek Sorular 48 Çözüm 4 40 (1 i) 1 a) PMT 90.000 PVA PMT 40 (1 i) i 4 (1 i) 1 b) PMT 40.000 PVA PMT 4 (1 i) i 36 (1 i) 1 PMT 180.000 PVA PMT 36 (1 i) i Elde edilen değer 4 yıl sonraki olduğundan bugüne dönüştürülmeli FV=PV*(1+i) Net şimdiki kazanç=? Soru Kardeşiniz bu yıl liseden mezun oldu. Sizden geleceği ile ilgili yaptığı plan hakkında tavsiyelerinizi öğrenmek istiyor. Kardeşiniz, yaptığı plana göre, eğer hemen işe başlarsa 30 yıl sureyle her yıl 11.000 TL. kazanacağını tahmin etmektedir. Ancak üniversiteye başlarsa, 4 yıllık üniversite eğitiminden sonra işe başlayacağından 26 yıl süreyle her yıl 24.000 TL. kazanacaktır. Yine üniversitede 4 yıl boyunca her yıl 20.000 TL. harcama yapacaktır. Yıllık faiz oranı % 10. a) Eğer hemen işe başlarsa, toplam kazancının bugünkü değeri ne olur? b) Üniversiteye giderse, toplam kazancının (üniversite masrafları çıktıktan sonra) bugünkü değeri ne olur? Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 8

Örnek Sorular Güz 2015 Güz 2015 Örnek Sorular 49 Güz 2015 Örnek Sorular 50 Soru Bir işveren çalıştırdığı işçisi için bir emeklilik planı hazırlamıştır. Plana göre işçi emekli olduğunda 250.000 TL. almaya hak kazanacaktır. Ancak bu para kendisine 10 yıl süreyle ve yılda 2 kez olmak üzere, eşit taksitlerle ödenecektir. Faiz oranı % 12 ve faizlendirme dönemi 6 ay ise, her 6 ayda bir işçinin eline geçecek emekli aylığı kaç TL. olacaktır? n (1 i) 1 PVA PMT n (1 i) i Soru Araba almak isteyen bir kişi bugün bir bankaya 15.000 bin TL. yatırırken her ay sonunda da 5.000 TL yatırmayı düşünmektedir. Kişi 18 ay sonra hangi fiyattan araba satın alabilir? Faiz oranı % 36 olup, aylık faizlendirme söz konusudur. n (1 i) 1 FVA PMT i Peşin ödemenin 18 ay sonraki değeri FV PV (1 i) Biriken para=? n Güz 2015 Örnek Sorular 51 Güz 2015 Örnek Sorular 52 Soru Araba almak isteyen bir kişi bugün bir bankaya 10.000 bin TL. yatırırken her ay sonunda da 1.000 TL yatırmayı düşünmektedir. Kişi 24 ay sonra hangi fiyattan araba satın alabilir? Faiz oranı % 12 olup, aylık faizlendirme söz konusudur. Soru 500.000 TL. lik bir borç her altı ayda bir devre sonlarında yapılacak 5 eşit ödemeyle ödenmek isteniyor. Amortisman şeması yaparak her devrenin faizleriyle anaparadan yapılan ödemeleri bulunuz. Faiz oranı % 6. PV 500.000 A i %6 / 2 %3 n (1 i) 1 PVA PMT n (1 i) i Güz 2015 Örnek Sorular 53 Çözüm 80.000 TL. lik bir borç her 3 ayda bir devre sonlarında yapılacak 6 eşit ödemeyle ödenmek isteniyor. Amortisman şeması yaparak her devrenin faizleriyle anaparadan yapılan ödemeleri bulunuz. Faiz oranı % 20. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 9

29.09.2017 FİNANSAL PLANLAMA (FP) NEDİR? FİNANSAL YÖNETİM 05. FİNANSAL PLANLAMA FP: 1. İşletmenin finansman yatırım seçeneklerini analiz etme, 2. Cari kararların gelecekte doğuracağı sonuçları tahminleme, 3. Seçilecek alternatiflere karar verme, 4. Finansal planda belirlenen hedeflere göre ulaşılan performansı ölçme aşamalarından oluşan bir süreçtir. FP nin amacı; riski minimize etmek değildir aksine hangi risklerin yüklenilmeye değer, hangilerinin de yüklenilmeye değer olmadığını saptamaktır. FP nin KAPSAMI FP nin ÇIKTILARI FP de üzerinde durulan temel faktörler: 1. Nakit akımları 2. Bölümlere ayrılmış analiz 3. Senaryo analizi (iyimser ya da kötümser) 4. Uzun ve kısa vadeli zaman dilimleri: FP hem kısa (1 yıldan daha az) hem de uzun vadeli (1 yıldan daha uzun) olarak yapılabilmektedir. Kısa dönemde işletmenin esnekliğini korurken nakit ihtiyaçlarını en etkili şekilde nasıl karşılayacağı (ya da nakit fazlasını nasıl değerlendireceği) konusu üzerinde durulmaktadır. Daha uzun zaman dilimlerinde ise, maruz kalınan riske göre getirinin maksimizasyonu, likitide ve esneklik problemlerine daha fazla dikkat çekilmektedir. 1. Nakit akım tahminleri: FP süreci sonunda hem kısa hem de uzun vadeli nakit akım tahminleri ortaya konacaktır. 2. Açık bir işletme stratejisi: Hesaplanan risk ve getiri oranlarına göre belirli genişleme noktaları saptanacaktır. Ayrıca tasarruf yapılacak ya da tasfiye edilecek bölgeler de belirlenecektir. 3. Kısa ve uzun vadeli sermaye bütçeleri: Planlanan sermaye harcamaları bölümler arasında genişleme ve tasarruf alanlarına göre dağıtılacaktır. 4. İhtiyaç duyulan finansman miktarı ve zamanlaması: İşletmenin cari finansman durumu, planlanan ödemeleri, hedeflenen sermaye yapısı, tahminlenen finansal pazar koşulları bu planlar oluşturulurken gözönüne alınır. FP nin BOYUTLARI Planlama ufku: Planlama yapılırken geleceği uzun vade ya da kısa vade, genelde 12 ayla sınırlandırılırken finansal planlamada daha fazla önem verilen uzun vade ise, ortalama 5 yıl ile ifade edilmektedir. Toplanma: Bir finansal plan oluşturulurken, işletmenin tüm proje ve yatırımları bir araya getirilerek ihtiyaç duyulan toplam yatırım miktarı belirlenir. Diğer bir deyişle her bir faaliyet biriminin yatırım teklifleri biraraya getirilir ve bir büyük proje olarak kabul edilir. Planlama ufku ve toplanma derecesi belirlendikten sonra, önemli, değişkenler hakkında alternatif varsayımlar seti halinde hazırlanmış girdilerin finansal plana eklenmesi gerekecektir. 1. En Kötü Durum Planı: İşletmenin mamülleri ve ekonominin durumu hakkında olası en kötü varsayımların dikkate alınmasını gerektirir. 2. Normal Durum Planı: İşletme ve ekonomik koşullarla ilgili gerçekleşme olasılığı en yüksek olan varsayımların dikkate alınmasıyla oluşmaktadır. 3. En İyi Durum Planı: Genelde büyük sermaye yatırımları, yeni mamüller, mevcut pazarlarda hızlı büyüme, yeni pazarlara girme gibi konuları içermektedir. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 1

29.09.2017 FP SÜRECİ FP sürecinin iki temel konusu nakit planlaması ve kar planlamasıdır. Nakit planlaması işletmenin nakit bütçesinin hazırlanması ile ilgiliyken, kar planlaması proforma finansal tablolar yoluyla yapılmaktadır. FP süreci, uzun vadeli veya stratejik finansal planlar ile başlar. Stratejik planlar, kısa vadeli faaliyet plan ve bütçelerinin hazırlanması için bir rehber görevi görür. Genelde, kısa vadeli plan ve bütçeler işletmenin uzun vadeli stratejik amaçlarının uygulamaya konulmuş halidir. Uzun Vadeli (Stratejik) Finansal Planlar Bu tür planların süresi 2-10 yıl arasında değişebilmektedir. Uygulamada, yeni bilgiler elde edildikçe revize edilen 5 yıllık stratejik planlara daha sıkça rastlanmaktadır. Genellikle faaliyet riski yüksek ve üretim döngüleri kısa olan işletmelerin daha kısa süreli planlama dilimlerini tercih ettikleri görülmektedir. Uzun vadeli finansal planlar ise, AR-GE faaliyetleri, pazarlama ve ürün geliştirme çalışmaları, sabit varlık yatırımları ve temel finansman kaynakları gibi konuları içermektedir. Kısa Vadeli (Faaliyet) Finansal Planlar Kısa vadeli planlar genellikle, 1-2 yıllık dönemleri kapsarlar. Bu planların oluşturulmasındaki temel veriler satış tahminleri, değişik biçimlerdeki faaliyet verileri ve finansal verilerdir. Temel çıktılar ise, değişik sayıdaki faaliyet bütçeleri, nakit bütçesi ve proforma finansal tablolardır. KISA VADELİ (FAALİYET) FİNANSAL PLANLAMA SÜRECİ Bütçe Fonksiyonları BÜTÇE TÜRLERİ Bütçe, en kısa ifadeyle, gelecekteki olayların öngörümlenmesidir. Bütçeler kullanıcıları yönünden 3 temel fonksiyonu yerine getirirler: 1. İşletmenin gelecekteki finansman ihtiyacının miktarını ve zararını ortaya koymak, 2. Bütçe rakamları ile fiili rakamlar arasında farklılıklar olması durumunda düzeltici önlemlerin alınması için temel oluşturmak, 3. Performans değerlemesi için temel oluşturmak. Bütçeler, planları uygulamakla sorumlu kişilerin performansını değerlendirmek için birer ölçüt görevini yerine getirirler. Fiziksel bütçeler, fiziksel birimler cinsinden düzenlenmiş bütçelerdir. Örneğin; satış miktarı, personel sayısı, üretim miktarı, stoklar v.b. Fiziksel bütçeler, gider ve kar bütçelerinin hazırlanmasında temel olarak kullanılır. Gider bütçeleri, bir işletmedeki her bir temel harcama kategorisi için hazırlanan bütçelerdir. Örneğin; bir imalat işletmesi üretim, satış, yönetim, araştırma-geliştirme ve finansman giderleri için gider bütçeleri hazırlayacaktır. Bu gider bütçeleri satış bütçesi ile birlikte kar bütçesinin hazırlanabilmesi için temel oluşturur. Son olarak tüm bütçe bilgilerinin nakit esasına dönüştürülmesi sonucu hazırlanan bütçe ise, nakit bütçesi olarak adlandırılır. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 2

29.09.2017 BÜTÇELEME SİSTEMİ BÜTÇELEME SİSTEMİ NAKİT AKIM DÖNGÜSÜ NAKİT AKIM DÖNGÜSÜ İşletmenin nakit girişleri; faaliyetler, (satış ve alacak tahsili) menkul kıymet ve bağlı ortaklıklara yaptığı yatırımlar ve tahvil, hisse senedi veya kredi yoluyla sağladığı finansmandan oluşmaktadır. Nakit çıkışları ise faaliyetler, (materyal, maaş ve ücretler, kira, vergiler v.b.) işletme sermayesi ve uzun vadeli yatırım ihtiyaçları; faiz ve kar payı ödemeleri ile kredi ve tahvil geri ödemeleri nedeniyle ortaya çıkmaktadır. NAKİT PLANLAMASI Nakit bütçeleri, işletmelerin likidite durumlarını ortaya koydukları için finansal planlama sürecinde büyük önem taşımaktadır. Nakit bütçesi belirli bir zaman dönemi içinde işletmenin nakit akışlarını gösteren detaylı bir plandır. Haftalık, aylık ya da yıllık olarak düzenlenmiş nakit bütçeleri birçok işletmede sıkça kullanılan araçlar olmaktadır. İşletmelerin nakit akışları mevsimlere göre değişme özelliği taşıyorsa, nakit bütçesinin düzenleneceği zaman aralıkları kısalacaktır. Çoğu sektörde mevsimsel nakit akışlarında değişikliğe rastlandığından, nakit bütçeleri genellikle aylık olarak hazırlanmaktadır. Nakit bütçesinin doğruluğu; (1) satış tahminlerinin ve (2) bütçe hazırlanırken kullanılan varsayımların doğruluğuna bağlıdır. Satış tahminleri doğru değilse, bütçede yer alacak satış tutarları da yanlış olacaktır. Benzer şekilde, kredili satışlar, maaş ve ücretler gibi gider kalemlerine ait varsayımlarda yapılacak hatalar nakit çıkışlarında da hatalara yol açacaktır. Bu gibi nedenlerden dolayı, diğer finansal planlama araçlarının olduğu gibi nakit bütçesinin de bazı sınırlamaları bulunmaktadır. Temel sınırlama, geleceğin taşıdığı belirsizliktir. Bu sınırlama, belirsizliği dikkate alan tahminleme teknikleri tarafından bir ölçüde ortadan kaldırılabilmektedir. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 3

29.09.2017 BİR NAKİT BÜTÇESİNDE YER ALAN BELLİ BAŞLI KALEMLER Peşin Satışlar Nakit Girişleri Alacakların Tahsili Yatırım Gelirleri Uluslar arası ortaklıklardan ve yavru şirketlerden gelirler Varlıkların satışı Menkul kıymet satışı Alınan krediler Peşin Alışlar Nakit Çıkışları Borçların Ödenmesi Maaş ve Ücretler Kira ve Sigorta giderleri Reklam, satış vb. nakdi giderler Vergiler Sermaye yatırımları Faiz ve kar payları Kredilerin geri ödenmesi Doğrusal regresyon ve satış tahminlemesi Satış tahminleme yöntemleri arasında en fazla kullanılanlardan bir tanesi doğrusal regresyon yöntemidir. Sözkonusu yöntemde satışlar dönemlerin bir fonksiyonu olarak kabul edilir. Diğer bir ifadeyle; dönemler bağımsız değişken satışlar da bağımlı değişken olarak ele alınır. Aşağıda doğrusal regresyon yöntemi ve satış gücünden elde edilen bilgilerin makine parçaları üreten X işletmesinin gelecek dönem satışlarının tahminlenmesinde ne şekilde kullanıldığı sunulmaktadır. X İŞLETMESİNİN GEÇMİŞ ALTI DÖNEME İLİŞKİN SATIŞ VERİLERİ Yıllar Satışlar (Yt) Dönemler (Xt) 1983 2,10 TL 1 1984 1,85 TL 2 1985 3,00 TL 3 1986 2,90 TL 4 1987 4,05 TL 5 1988 4,15 TL 6 Satışlar (Y) bağımlı değişken ve dönemler de (X) bağımsız değişken olduğuna göre regresyon denklemi şu şekilde ifade edilir: Y t =a+b X t Y t =t dönemindeki tahminlenen satışlar a=regresyon katsayısı b=regresyon denkleminin eğimi X t =Dönem 1983 yılı 1 olarak kabul edildiğinde, 1988 yılı 6 değerini alacaktır. AŞAMALAR 1. Satışların toplamını al 2. Dönemlerin toplamını al 3. Satışlarla dönemleri çarp toplamını al 4. Dönemlerin (bağımsız değişkenin) karesini al ve topla X İŞLETMESİNİN TAHMİNLENEN REGRESYON DENKLEMİ Satışlar (Yt) Dönemler (Xt) (Yt) x (Xt) (Xt 2 ) 2,10 TL 1 2,10 1 1,85 TL 2 3,70 4 3,00 TL 3 9,00 9 2,90 TL 4 11,60 16 4,05 TL 5 20,25 25 4,15 TL 6 24,90 36 18,05 TL 21 71,55 91 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 4

29.09.2017 Ortalamalar: ΣYt 18,050 Satışlar=Y= = =3,008 n 6 Xt 21 Dönem=X= = =3,50 n 6 b nin hesaplanması: YtXt ny X b 2 2 Xt n X 71,55 63,0083,50 b 2 9163, 50 71, 55 63,168 8, 382 b 91 73, 500 17, 500 b 0, 479 a nın hesaplanması a=y-bx=3,008-0,479 3,5=1,332 Bu verilere göre regresyon denklemi Yt=a + b*xt Yt=1,332 + 0,479*Xt 1989 dönemi için satışlar tahminleneceğinden (1989 = 7. dönem) 1989 tahmini satışlar; 1,332 + 0,479*7 = 4,685 YTL Örnek: Aşağıdaki tabloda X işletmesine dair satış rakamları verilmiştir. Buna göre 2007 yılı satış rakamını doğrusal regresyon yöntemi ile tahminleyiniz? Yıllar Satışlar (Yt) 2003 7,800.0 TL 2004 8,200.0 TL 2005 9,400.0 TL 2006 10,100.0 TL b nin hesaplanması: X İŞLETMESİNİN TAHMİNLENEN REGRESYON DENKLEMİ Yıllar Satışlar (Yt) Dönemler (Xt) (Yt) x (Xt) (Xt 2 ) 2003 7,800.0 TL 1 7,800.0 TL 1 2004 8,200.0 TL 2 16,400.0 TL 4 2005 9,400.0 TL 3 28,200.0 TL 9 2006 10,100.0 TL 4 40,400.0 TL 16 35,500.00 TL 10.00 92,800 30 YtXt ny X b 2 2 Xt n X 92800 48875 2, 50 b 2 30 42, 50 92800 88750 4050 b 30 25 5 b 810 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 5

29.09.2017 a nın hesaplanması a=y-bx=8875-810 2,5=8875-2025=6850 Bu verilere göre regresyon denklemi Yt=6850 + 810*Xt 2007 dönemi için satışlar tahminleneceğinden (2007 = 5. dönem) 2007 tahmini satışlar; 6850 + 810*5= 10900 YTL DOĞRUSAL REGRESYON YÖNTEMİ Bu yöntemde, bilanço kalemleri satışların bir fonksiyonu olarak ele alınır. Diğer bir deyişle, bilanço kalemleri bağımlı değişken, satışlar bağımsız değişken olarak kabul edilir. Regresyon yönteminin temelinde bilanço kalemleri ile satışlar arasında geçmiş yıllarda bir ilişki olduğu ve bu ilişkinin bir regresyon denklemiyle ifade edilmesi düşüncesi yaratmaktadır. Bu şekilde bulunacak regresyon denklemi, gelecek yıllara ait satış tahminleri ile birlikte kullanılınca bilanço kalemlerinin gelecek yıllarda alacağı değerler hesaplanabilir. Aşağıdaki örnek bu amaçla düzenlenmiştir. Bir işletmenin 1985-1995 dönemine ait satış ve alacak tutarları aşağıda verilmiştir. 1996 yılı satışlarının 750 TL olması tahmin edildiğine göre, bu yıla ait alacak tutarını doğrusal regresyon yöntemi ile tahminleyiniz. Yıllar Satışlar Alacaklar 1985 175 33 1986 200 38 1987 215 44 1988 185 35 1989 235 43 1990 265 45 1991 300 52 1992 280 47 1993 350 61 1994 420 71 1995 500 85 Yıllar Satışlar (X) Alacaklar (Y) X*Y X 2 1985 175 33 5.775 30.625 1986 200 38 7.600 40.000 1987 215 44 9.460 46.225 1988 185 35 6.475 34.225 1989 235 43 10.105 55.225 1990 265 45 11.925 70.225 1991 300 52 15.600 90.000 1992 280 47 13.160 78.400 1993 350 61 21.350 122.500 1994 420 71 29.820 176.400 1995 500 85 42.500 250.000 3125 554 173.770 993.825 Alacaklar ve satışlar arasındaki ilişkinin doğrusal olduğu kabul edildiğine göre regresyon yöntemi aşağıdaki biçimde ifade edilecektir. Y=a+bX Y= bağımlı değişken (alacaklar) X= bağımsız değişken(satışlar) a= X in sıfır olduğu noktada y değişkeninin alacağı değer b= regresyon katsayısı Ortalamalar: ΣY 554 Alacaklar=Y= = =50,36 n 11 X 3125 Satışlar=X= = =284,09 n 11 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 6

29.09.2017 b nin hesaplanması: YX ny X b 2 2 X n X 173.770 1150, 36 284, 09 b 2 993.825 11284, 09 173.770 157.375 16.395 b 993.825 887.778 106.047 b 0,15 a nın hesaplanması a=y-bx=50,36-0,15 284,09=7,75 Bu verilere göre regresyon denklemi Y=7,75 + 0,15*X 1996 yılının alacak tutarı bu denkleme göre şu biçimde hesaplanabilir: 1996 yılı tahmini satışları= 750 TL Y=7,75 + 0,15*X Y=7,75 + 0,15*750 = 120,25 Bir işletmenin 2002-2006 dönemine ait satış ve alacak tutarları aşağıda verilmiştir. 2007 yılı satışlarının 275 TL olması tahmin edildiğine göre, bu yıla ait alacak tutarını doğrusal regresyon yöntemi ile tahminleyiniz. Yıllar Satışlar (X) Alacaklar (Y) 2002 175 33 2003 200 38 2004 215 44 2005 185 35 2006 235 43 Yıllar Satışlar (X) Alacaklar (Y) X*Y X 2 2002 175 33 5,775 30,625 2003 200 38 7,600 40,000 2004 215 44 9,460 46,225 2005 185 35 6,475 34,225 2006 235 43 10,105 55,225 1010 193 39,415 206,300 b nin hesaplanması: Ortalamalar: ΣY 193 Alacaklar=Y= = =38,6 n 5 X 1010 Satışlar=X= = =202 n 5 YX ny X b 2 2 X n X 39415 538, 6 202 b 2 206300 5202 39415 38986 429 b 206300 204020 2280 b 0,19 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 7

29.09.2017 a nın hesaplanması a=y-bx=38,6-0,19 202=0,22 Bir işletmenin 2005-2008 dönemine ait satış ve alacak tutarları aşağıda verilmiştir. 2009 yılı satışlarının 1450 TL olması tahmin edildiğine göre, bu yıla ait alacak tutarını doğrusal regresyon yöntemi ile tahminleyiniz. Bu verilere göre regresyon denklemi Y=0,22 + 0,19*X 2007 yılının alacak tutarı bu denkleme göre şu biçimde hesaplanabilir: 2007 yılı tahmini satışları= 275 TL Y=0,22 + 0,19*X Y=0,22 + 0,19*275 = 52,47 Yıllar Satışlar (X) Alacaklar (Y) 2005 780 33 2006 820 38 2007 940 44 2008 1,010 35 DOĞRUSAL REGRESYON YÖNTEMİ İLE SATIŞ TAHMİNİ Yıllar Satışlar 2006 3.75 TL 2007 4.00 TL 2008 3.20 TL 2009 3.80 TL 2010 4.30 TL Yandaki verilere göre 2011 yılı satışlarını doğrusal regresyon yöntemi ile hesaplayınız? Yıllar Satışlar(Y) Dönemler (X) Y*X X2 2006 3.75 TL 1 3.75 1 2007 4.00 TL 2 8 4 2008 3.20 TL 3 9.6 9 2009 3.80 TL 4 15.2 16 2010 4.30 TL 5 21.5 25 19.05 15 58.05 55 b nin hesaplanması: YtXt ny X b 2 2 Xt n X 58, 05 53, 813 b 2 55 53 58, 05 57,15 0, 9 b 55 45 10 b 0,09 a nın hesaplanması a=y-bx=3,81-0,09 3=3,54 Bu verilere göre regresyon denklemi Yt=a + b*xt Yt=3,54 + 0,09*Xt 2011 dönemi için satışlar tahminleneceğinden (2011 = 6. dönem) 2011 tahmini satışlar; 3,54 + 0,09*6 = 4,08 YTL Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 8

2 BAŞABAŞ NOKTASI MODELİ FİNANSAL YÖNETİM 06. KAR PLANLAMASI ve KONTROLU Başabaş analizinin amacı, işletmenin gider yapısı, satış hacmi ve karı arasındaki ilişkiyi inceleyerek, kara geçiş noktasındaki satış miktarını belirlemektir. İşletme başabaş analizi yoluyla kara geçiş noktasındaki satış hacmine karşı gelen satış tutarını da belirleyebilir. Kara geçiş noktasındaki satış miktarı, faiz ve vergiden önceki karın (FVÖK) sıfır olduğu satış miktarı olarak tanımlanabilir. Bu açıdan başabaş modelinin kullanımı finansal yöneticinin; Tüm faaliyet giderlerini karşılayacak satış miktarını belirlemesine, Değişik satış düzeylerinde elde edilecek FVÖK tutarlarını hesaplamasına olanak sağlar. 3 BAŞABAŞ NOKTASININ KULLANIM ALANLARI 1. Sermaye harcama analizi: Bir projeyi işletme için ekonomik olarak faydalı kılacak satış hacmini ortaya koyabilmektedir. 2. Fiyatlandırma politikası 3. İşgücü ücretleri 4. Gider yapısı: Değişken giderlerin azaltılması sonucu sabit giderlerde ortaya çıkacak artış arasında bir tercih yapılabilmesidir. 5. Finansman kararları 4 BAŞABAŞ NOKTASI MODELİNİN GEREKLİ ELEMANLARI 1. Sabit giderler: satış hacmindeki ya da üretim miktarındaki değişikliklere karşı sabit kalan giderlerdir. Toplam sabit giderler üretim miktarından bağımsızdırlar. Üretim miktarı arttıkça sabit giderler daha büyük üretim miktarlarına dağıtılacağından birim başına sabit giderler azalacaktır. 2. Değişken giderler: üretim miktarı başına sabit fakat üretim miktarındaki değişikliklere göre toplam olarak değişen giderlerdir. Toplam değişken giderler şu şekilde hesaplanabilir: Toplam değişken giderler= Birim değişken gider x Üretim miktarı 5 BAŞABAŞ NOKTASI MODELİNİN GEREKLİ ELEMANLARI 3. Toplam Satışlar ve Üretim Hacmi Sabit ve değişken giderlerin yanısıra başabaş modelinin diğer elemanları; toplam satış gelirleri ve üretim hacmidir. Toplam satış gelirleri şu şekilde hesaplanabilir : Toplam satış gelirleri= Birim satış fiyatı x Satış miktarı Üretim hacmi ise işletmenin faaliyet düzeyi ile ilgilidir ve miktar ya da satış tutarı olarak ifade edilebilir. 6 BAŞA BAŞ ANALİZİNDE VARSAYIMLAR 1. İşletmenin giderleri sabit ve değişken giderler olarak ayrılabilmektedir. 2. Birim satış fiyatı değişmemektedir. 3. Maddi duran varlıklar çeşitli üretim düzeylerinde aynı kalmaktadır. 4. Genel fiyat düzeyi kararlıdır. 5. Önemli stok değişmeleri olmamaktadır. 6. İşletme tek bir mal veya hizmet üretmektedir. Birden fazla mal veya hizmet üretiliyorsa üretimin bileşimi değişmemektedir. 7. Üretim faktörlerinin verimliliği sabit kalmaktadır. 8. İşletmenin izlediği politikalarda değişiklik yoktur. 9. Birim değişken giderler tüm üretim düzeylerinde aynı kalmaktadır. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 1

7 BAŞABAŞ ANALİZİNDE KULLANILAN YÖNTEMLER Başabaş modeli işletmenin gelir tablosunun aşağıdaki analitik formda ifade edilmiş halinden öte bir şey değildir: Satışlar (Toplam değişken giderler + Toplam sabit giderler)= Kar 8 BAŞABAŞ ANALİZİNDE KULLANILAN YÖNTEMLER Başabaş modelinde incelenen kar rakamı faiz ve vergiden önceki kar (FVÖK) tutarıdır. Üretim miktarına göre yukarıdaki eşitlik, FVÖK ın sıfıra eşitlenmesiyle başabaş modeli halini alır: Üretim miktarı temel alındığında; 1. her bir birimin satış fiyatının 2. birim değişken giderlerin bilinmesi gerekmektedir. Birim Birim Toplam Satış Satış Satış - Değişken + Sabit =FVÖK Miktarı Miktarı Fiyatı Gider Giderler 9 10 CEBİRSEL YÖNTEM Cebirsel yöntem başabaş noktası belirleme yöntemleri arasında belki de en kullanışlı olanıdır. F Q= b P-V Qb=Miktar olarak başabaş noktası P=Birim satış fiyatı F=Toplam sabit giderler V=Birim Değişken Giderler Örnek: Ege işletmesi tek bir ürün üretmektedir. Bu ürüne ilişkin veriler şöyledir: Birim değişken gider : 5 TL/ birim Birim satış fiyatı : 10 TL/birim Toplam sabit giderler : 50.000 TL F 50.000 Q b = 10.000 _ birim P-V 10 5 11 BAŞABAŞ NOKTASININ SATIŞ TUTARI CİNSİNDEN HESAPLANMASI Birden fazla mal veya hizmet üreten işletmelerde başabaş noktasını her mamül için miktar olarak hesaplamak güç olmaktadır. Bu tür işletmelerde başabaş noktasını miktar yerine satış tutarı cinsinden hesaplamak daha uygun olacaktır. S: Satışlar (TL) V: Birim değişken gider Q: Miktar F P: Satış fiyatı S= V 1- P 12 Yukarıdaki denklem Ege İşletmesine uygulandığında başabaş noktasındaki satış gelirleri şu şekilde hesaplanabilir: F 50.000 S= 100.000 _ TL V 5 1-1- P 10 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 2

13 14 SATIŞ KARIŞIMI ANALİZİ Buraya kadar yapılan açıklamalar tek bir mal veya hizmet üreten işletmeleri temel almaktaydı. Ancak uygulamada işletmeler genellikle birden fazla mal veya hizmet üretmektedirler. Birden fazla mal veya hizmet üreten işletmelerde, başabaş noktasının hesaplanması birkaç biçimde yapılabilir. Bunun için en azından; 1. Her bir mal veya hizmetin genel satış hacmi içindeki payının, 2. Her mal ve hizmete ait birim değişken giderin ve birim satış fiyatının, bilinmesi gerekmektedir. Örnek: Y İşletmesinin iki mamül ürettiği ve sattığı bilinmektedir. Mamüllere ilişkin veriler şöyledir: Satış Fiyatı 30.000 20.000 Değişken Giderler 24.000 10.000 Satış Karışımı % 60 % 40 Sabit Giderler A B 152.000.000 TL 15 16 Birim Katkı Payı (A)= Satış Fiyatı Giderler Birim Katkı Payı (A)= 30.000 24.000= 6.000 TL Birim Katkı Payı (B)= Satış Fiyatı Giderler Birim Katkı Payı (B)= 20.000 10.000= 10.000 TL Ortalama Birim Katkı Payı= Katkı Payı x Satış Karışımı Yüzdesi Ort Birim Katkı Payı= (6.000x0,6) + (10.000x0,4) Ort Birim Katkı Payı= 7.600 TL SabitGiderler ToplamB.B.N.= Ort.BirimKatkıPayı Örnek: Y İşletmesinin iki mamül ürettiği ve sattığı bilinmektedir. Mamüllere ilişkin veriler şöyledir: Satış Fiyatı 360 600 Değişken Giderler 240 400 Satış Karışımı % 45 % 55 Sabit Giderler A 492.000 TL B 152.000.000 ToplamB.B.N.= =20.000_birim 7.600 17 18 Çözüm Birim Katkı Payı (A)= Satış Fiyatı Giderler Birim Katkı Payı (A)= 360 240= 120 TL Birim Katkı Payı (B)= Satış Fiyatı Giderler Birim Katkı Payı (B)= 600 400= 200 TL Ortalama Birim Katkı Payı= Katkı Payı x Satış Karışımı Yüzdesi Ort Birim Katkı Payı= (120x0,45) + (200x0,55) Ort Birim Katkı Payı= 163 TL SabitGiderler ToplamB.B.N.= Ort.BirimKatkıPayı A malı 3000 x 0,45= 1350 B malı 3000 x 0,55= 1650 A malı fiyatı 360 x 1350= 486000 B malı fiyatı 600 x 1650= 990000 486000 + 990000 =1476000 toplam satış hasılatı 492000 ToplamB.B.N.= =3.000_birim 164 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 3

19 20 Örnek: FB işletmesinin üç mamül ürettiği ve sattığı bilinmektedir. Mamüllere ilişkin veriler şöyledir: A B C Satış Fiyatı 20,000 TL 16,000 TL 24,000 TL Değişken Giderler 6,000 TL 8,000 TL 18,000 TL Satış Karışımı 20% 50% 30% Sabit Giderler 22,000,000 TL Birim Katkı Payı (A)= 20000 6000= 14000 TL Birim Katkı Payı (B)= 16000 8000= 8000 TL Birim Katkı Payı (C)= 24000 18000= 6000 TL Ortalama Birim Katkı Payı= Katkı Payı x Satış Karışımı Yüzdesi Ort Birim Katkı Payı= (14000x0,2) + (8000x0,5)+(6000x0,3) Ort Birim Katkı Payı= 2800 + 4000 + 1800= 8600 SabitGiderler ToplamB.B.N.= Ort.BirimKatkıPayı 22.000.000 ToplamB.B.N.= =2558_birim 8.600 21 22 HEDEFLENEN KAR YAKLAŞIMI Başabaş noktası gelir ve giderlerin eşit olduğu dolayısıyla karın sıfır olduğu bir satış hacmidir. İşletme yöneticilerinin belirli miktarlarda kara ulaşmayı hedeflemeleri durumunda hedeflenen kara ne kadarlık bir satış hacmiyle ulaşılacağının hesaplanması da daha önce açıklanan yöntemler ile mümkün olabilmektedir. Örnek: Bir işletme öz sermayesi üzerinden %20 net kar elde etmeyi planlamaktadır. İşletme ile ilgili aşağıdaki verilere göre bu kar tutarını gerçekleştirebilecek satış hacmini hesaplayınız. Özsermaye = 4.500.000 TL Sabit Giderler = 1.650.000 TL Değişken Giderler = 300 TL/Birim Satış Fiyatı = 1.200 TL/birim Vergi Oranı = % 40 Öz sermaye üzerinden %20 kar elde edebilmek için gerekli satış miktarı şu şekilde hesaplanabilir: Net Kar Hedefi= 4.500.000 x %20=900.000 TL İşletmenin 900.000 TL'lik kara ulaşabilmesi için yapılması gereken satış miktarı şöyle hesaplanabilir: Satışlar - Değişken Giderler - Sabit Giderler = Hedeflenen Kar 1200 Q - 300 Q - 1.650.000 = 900.000 900 Q = 2.550.000 Q = 2833 birim 23 24 HEDEFLENEN KAR YAKLAŞIMI Vergi gözardı edildiğinde işletmenin hedeflediği kara 2833 adet satarak ulaşacağı görülmektedir. Aynı tutardaki kara %40 vergi ödedikten sonra ulaşılması için gerekli satış miktarı şöyle hesaplanabilir: VergidenSonrakiKar VergidenÖncekiKar= 1-VergiOranı 900.000 VergidenÖncekiKar= =1.500.000_TL 1-0.4 Satışlar - Değişen Gid - Sabit Gid.= Hedeflenen VÖK; 1200Q-300Q-1.650.000= 1.500.000 900Q= 3.150.000TL Q= 3.500 birim Örnek: Bir işletme öz sermayesi üzerinden %30 net kar elde etmeyi planlamaktadır. İşletme ile ilgili aşağıdaki verilere göre bu karı gerçekleştirebilecek satış tutarını hesaplayınız. Özsermaye = 6.000.000 TL Sabit Giderler = 1.450.000 TL Değişken Giderler = 450 TL/Birim Satış Fiyatı = 1.600 TL/birim Vergi Oranı = % 20 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 4

25 26 Net Kar Hedefi= 6.000.000 x %30=1.800.000 TL Satışlar - Değişken Giderler - Sabit Giderler = Hedeflenen Kar 1600 Q - 450 Q - 1.450.000 = 1.800.000 1.150 Q = 3.250.000 Q = 2826 birim VergidenSonrakiKar VergidenÖncekiKar= 1-VergiOranı 1.800.000 VergidenÖncekiKar= =2.250.000_TL 1-0.2 Satışlar - Değişen Gid - Sabit Gid.= Hedeflenen VÖK olduğundan; 1600 Q - 450 Q - 1.450.000 = 2.250.000 1.150Q= 3.700.000TL Q= 3.217 birim 3.217 x 1600= 5.147.200 TL satış tutarına ulaşması gerekir. 27 28 HEDEFLENEN KAR YAKLAŞIMI Örnek: Bir işletme öz sermayesi üzerinden %20 net kar elde etmeyi planlamaktadır. İşletme ile ilgili aşağıdaki verilere göre bu karı gerçekleştirebilecek satış tutarını hesaplayınız. Özsermaye = 1.200.000 TL Sabit Giderler = 500.000 TL Değişken Giderler = 400 TL/Birim Satış Fiyatı = 1.200 TL/birim Vergi Oranı = % 25 Net Kar Hedefi= 1.200.000 x %20=240.000 TL Satışlar - Değişken Giderler - Sabit Giderler = Hedeflenen Kar 1200 Q - 400 Q - 500.000 = 240.000 800 Q = 740.000 Q = 925 birim 29 30 VergidenSonrakiKar VergidenÖncekiKar= 1-VergiOranı 240.000 240.000 VergidenÖncekiKar= = =320.000_TL 1-0.25 0.75 Satışlar - Değişen Gid - Sabit Gid.= Hedeflenen VÖK olduğundan; 1200 Q - 400 Q - 500.000 = 320.000 800 Q = 820.000 Q = 1025 birim 1025 x 1200= 1.230.000 TL satış tutarına ulaşması gerekir. Örnek: Ege işletmesi tek bir ürün üretmektedir. Bu ürüne ilişkin veriler şöyledir: Birim değişken gider : 8 TL/ birim Birim satış fiyatı : 12 TL/birim Toplam sabit giderler : 80.000 TL Bu verilere göre miktar ve satış geliri bazında başabaş noktasını hesaplayınız? Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 5

31 32 HEDEFLENEN KAR YAKLAŞIMI F 80.000 Q b = 20.000 _ birim P-V 12 8 F 80.000 S= 240.000 _ TL V 8 1-1- P 12 Örnek: Bir işletme öz sermayesi üzerinden %20 net kar elde etmeyi planlamaktadır. İşletme ile ilgili aşağıdaki verilere göre bu karı gerçekleştirebilecek satış tutarını hesaplayınız. Özsermaye = 600.000 TL Sabit Giderler = 145.000 TL Değişken Giderler = 475 TL/Birim Satış Fiyatı = 1600 TL/birim Vergi Oranı = % 30 33 Net Kar Hedefi= 600.000 x %20=120.000 TL VergidenSonrakiKar VergidenÖncekiKar= 1-VergiOranı 120.000 VergidenÖncekiKar= =171.429_TL 1-0.3 Satışlar - Değişen Gid - Sabit Gid.= Hedeflenen VÖK olduğundan; 1600 Q - 475 Q - 145.000 = 171.429 1.125Q= 316.429TL Q= 282 birim 34 HEDEFLENEN KAR YAKLAŞIMI Örnek: Bir işletme öz sermayesi üzerinden %20 net kar elde etmeyi planlamaktadır. Özsermaye = 100.000 TL Sabit Giderler = 20.000 TL Değişken Giderler = 80 TL/Birim Satış Fiyatı = 120 TL/birim Vergi Oranı = % 20 282 x 1600= 451.200 TL satış tutarına ulaşması gerekir. 35 36 HEDEFLENEN KAR YAKLAŞIMI İşletme ile ilgili yukarıdaki verilere göre A. Vergi ihmal edildiğinde bu karı gerçekleştirebilecek satış miktarını, B. Vergi dahil edildiğinde bu karı gerçekleştirebilecek satış miktarını, C. Vergi dahil edildiğinde bu karı gerçekleştirebilecek satış tutarını hesaplayınız? Soru Y İşletmesinin iki mamül ürettiği ve sattığı bilinmektedir. Mamüllere ilişkin veriler şöyledir: Satış Fiyatı 36 60 Değişken Giderler 28 46 Satış Karışımı % 30 % 70 Sabit Giderler A 60.000 TL B Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 6

37 Soru (dvm) Bir önceki slaytta yer alan verilere göre a) Her bir malın birim katkı payını b) Ortalama birim katkı payını c) Toplam başabaş noktasını d) Başabaş noktasındaki mal bileşimi e) Başabaş noktasındaki toplam satış hasılatını bulunuz? Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış YEŞİLAY 7

29.09.2017 2 Yatırım FİNANSAL YÖNETİM 07. SERMAYE BÜTÇELEMESİ VE YATIRIM KARARLARI İşletme açısından belirli bir üretim gücünün elde edilmesi için yapılan her türlü harcamaya yatırım denir. Bu harcamalar ister dönen varlıklara isterse duran varlıklara yapılmış olsun işletme açısından yatırım sayılır. Ancak dönen varlıklara yapılan harcamalarla duran varlıklara yapılan yatırımlar bir çok farklılık göstermektedir. Yatırım, gelecek dönemlerde oldukça uzun süre devam edebilecek yarar sağlama bekleyişiyle, kaynak ayrılması anlamında kullanılmaktadır. 3 4 Sermaye bütçelemesi Bir işletmede duran varlıklara yapılan yatırımlar sermaye harcamaları olarak adlandırılmaktadır. Yatırım planları (sermaye harcamalarının planlanması) ise Sermaye Bütçelemesi olarak bilinmektedir. Sermaye bütçelemesi; uygun ve verimli yatırım alanlarının araştırılması ve sermaye harcama önerilerinin (yatırım projelerinin) değerlendirilmesidir. Sermaye bütçelemesi (SB) tanımı Yeni, karlı, verimli yatırım projeleri araştırılmasını, bir yatırım önerisinin kabul edilmesinin etkilerini tahmin edebilmek için teknik ve pazarlamaya hatta yönetime ilişkin tüm etmenlerin incelenmesini, her yatırım önerisinin kar sağlama potansiyelini belirlemek için ekonomik analiz yapılmasını içeren çok yönlü bir faaliyet olarak tanımlanabilir. 5 6 Finansal yönetim ve sermaye bütçelemesi Sermaye bütçelemesi kapsamı Sermaye bütçelemesi; a. Yatırım harcamaları için önerileri, b. Her önerinin maliyetini ve karşılığında sağlanacak yararları, c. Her önerinin riskini, d. Bu önerilerden seçilecek ve reddedilecek olanları, e. Uygulamadan elde edilecek sonuçlara göre bütün prosedürün yeniden değerlenmesini kapsar. 1

29.09.2017 7 8 Sermaye bütçelemesinin önemi SB nin işletmeler açısından önemini arttıran bu harcamalarla ilgili kararları stratejik hale getiren faktörler: i) Harcamalar önemlidir; maddi duran varlıklara yapılan yatırımlar genellikle büyük tutarlara ulaştığından finansman kaynaklarının ihtiyaç anında sağlanabilmesi için çok önceden gerekli önlemlerin alınmış olması gereklidir. ii) Uzun bir dönemi kapsar; bir harcama yapıldıktan sonra ondan hemen geri dönmek mümkün olmaz. Bu durum karar alma esnekliğinin yok olmasına yol açar. Sermaye bütçelemesinin önemi (devam) iii) Satış tahminleri gerektirir; maddi duran varlıklara yapılacak yatırımlar, esas itibarıyla, gelecek dönemlere ilişkin satış tahminlerine bağlıdır. Bu yüzden sermaye bütçelemesinin en önemli yanı, gelecek 10-15 yıl içerisinde satış tahminlerini gerektirmesidir. Kısaca SB, bir işletmenin gelecekteki başarısını, karlılığını, verimliliğini, para akışını, risk derecesini belirleyen en önemli faktörlerden biridir ve işletmeler açısından hayati bir öneme sahiptir. 9 10 Yatırım türleri Hayati bir önem taşıyan yatırımların çeşitli yönlerden sınıflandırılması, yararlı ve etkin bir yatırım kontrol planı gerçekleştirebilmek açısından önem arz etmektedir. Yatırımların farklı kriterler esas alınarak sınıflandırılması mümkündür. Bir sınıflandırmaya göre yatırımlar: a. Yenileme yatırımları b. Genişleme yatırımları c. Stratejik yatırımlar d. Modernizasyon yatırımları Yenileme yatırımları Mal ve hizmet üretiminin sürekliliği amacı ile sermaye tahsisini içerir. Bir başka ifade ile bu tür yatırımlar işletmenin üretimine devam edebilmesi için, aşınmış, yıpranmış, teknolojik gelişmeler sonucu eskimiş duran varlıkların yenilenmesini kapsar. 11 12 Genişleme yatırımları Tesislerin genişletilmesi, satışların artma ihtimaline karşı yeni pazarların ele geçirilmesi için yapılan yatırımlardır. Genellikle kapasitenin arttırılması, gelişmiş teknolojilerin kullanılması ile maliyetlerin düşürülmesi ve mamulün geliştirilmesini mümkün kılar. İşletmelerin büyümelerine imkan verecek niteliktedir. Genişleme yatırımları iki türlü olabilir; a. İşletmenin mevcut faaliyet dalında üretim kapasitesini genişletmek, b. İşletmenin mevcut faaliyetlerine ek olarak yeni mal ve hizmetler üretmek yoluyla kapasitesini genişletmek. Stratejik yatırımlar Stratejik yatırımların sağlayacağı faydalar uzun sürede elde edilebileceği gibi bazı hallerde bu yararları parasal olarak ölçmek de çok güç hatta çoğu kez imkansızdır. Bu tür yatırımlar işletmeye dolaylı yararları olan ve genel olarak verimliliği artırmaya yönelik yatırımlardır. Risk azaltıcı yatırımlar (teknik araştırma yatırımları, bazı araştırma projeleri) ve personelin moralini yükseltmek hedefini güden yatırımlar (kreş açılması, eğlence ve spor tesislerinin yapılması) bu gruba girer. 2

29.09.2017 13 14 Modernizasyon yatırımları İşletmelerin daha çok maliyet tasarrufu sağlamak, üretim kapasitesini yükseltmek amacıyla yaptıkları yatırımlardır. Rasyonelleştirme yatırımı olarak da isimlendirilen bu tür yatırımlar, daha yararlı mal ve hizmet üretimi amacı ile sermaye tahsisini içerir. Yatırım türleri Yatırım türü ne olursa olsun, bir yatırım kararı alınması demek alternatifler arasında seçim yapmak demektir. Doğru bir seçim yapabilmek bir başka deyişle, gelecekle ilgili olarak alınan kararların isabet derecesinin yüksek olması için, karar almak durumunda olanların bir takım bilgilere sahip olması gerektiği bilinen bir gerçektir. Özellikle işletme açısından hayati bir önem taşıyan, bir bakıma işletmenin üretim ve satış kapasitesinin sınırlarını ortaya koyan, duran varlık yatırımları için alınacak kararlarda yatırımcıların mutlaka bir takım bilgi ve verilere sahip olması kaçınılmaz bir zorunluluktur. 15 16 Yatırım kararları için gerekli veriler Yatırım harcamalarının tutarı Yatırımın işletmeye sağlayacağı net nakit girişi Yatırımın ekonomik ömrü Ekonomik ömrü sonundaki hurda değeri Yatırımdan beklenen verim oranı Cari harcamalar sermaye bütçelemesi Bir sermaye yatırım projesi, cari harcamalardan iki yönden ayrılabilir: a. bu projeler görece büyüktür. b. yatırım başlatma maliyetine katlanılması ile faydaların elde edilmesi arasında ciddi bir süre (bir yıldan fazla) geçer. 17 18 Cari harcamalar sermaye bütçelemesi Sermaye bütçelemesine sistematik bir yaklaşım için: a. uzun vadeli amaçların formüle edilmesi, b. yeni yatırım fırsatlarının yaratıcı biçimde araştırılması ve tanınması, c. projelerin sınıflandırılması ve ekonomik ve/veya istatistiksel bağımlı teklif planlarının anlaşılması, d. bugünkü ve gelecekteki nakit akışlarının tahmin edilmesi ve öngörülmesi, Cari harcamalar sermaye bütçelemesi e. gerekli bilgili karar seviyesine transfer edecek kapasitede, uygun bir yönetsel yapı, f. harcamaların denetlenmesi ve proje uygulamasının önemli yönlerinin dikkatle gözetimi, g. kabul edilebilir alternatifleri kabul edilmeyenlerden ayırabilecek, değişen karar kuralları seti gerekmektedir. 3

29.09.2017 19 20 Yatırım projelerinin (YP) sınıflandırılması Yatırım projeleri; a. bağlılık derecesine göre: birbirini dışlayan, tamamlayıcı ve ikame projeler; b. istatistiksel ilişki derecesine göre: pozitif ilişki, negatif ilişki ve istatistiksel ilişkisizlik; Bağlılık derecesine göre YP a. Birbirini Dışlayan Projeler Birbirini dışlayan projeler, birlikte gerçekleştirilemeyen fakat ancak bir projenin gerçekleştirilebileceği projelerdir. A ve B adında iki proje varsa ve bu iki proje birden gerçekleştirilemiyor, ancak ve sadece bu iki projeden biri gerçekleştirilebiliyorsa, A ve B projeleri birbirini dışlayan projelerdir. c. nakit akışının tipine göre; normal ve normal olmayan nakit akışı olarak sınıflandırılabilir. 21 22 Bağlılık derecesine göre YP b. Tamamlayıcı Projeler Bir projenin seçilmesinin diğer bir projenin nakit akışlarını artırması durumunda bu iki proje tamamlayıcı projelerdir. A ve B adında iki proje varsa ve A projesi seçildiğinde B projesinin nakit akışları artıyorsa A ve B tamamlayıcı projelerdir. Örneğin, bir eczane açma kararı, bir doktorun yakın bir binada muayenehane kurmasına bağlı olabilir. Eczanenin nakit akışları, yakında bir muayenehanenin varlığından ötürü gelişecektir ve karşı yönden, muayenehanenin nakit akışları, yakındaki bir eczanenin varlığından ötürü gelişecektir. Bağlılık derecesine göre YP c. İkame Projeler Bir projenin seçilmesinin diğer bir projenin nakit akışlarını azaltması durumunda söz konusu iki proje ikame projelerdir. A ve B adındaki iki projeden, A projesinin seçilmesi, B projesinin nakit akışlarını azaltıyorsa A ve B ikame projelerdir. 23 24 İstatistiksel ilişki derecesine göre YP a. Pozitif İlişki Projeler arasında aynı yönlü ilişki söz konusuysa istatistiksel pozitif ilişkiden söz edilir. b. Negatif İlişki Projeler arasında ters yönlü ilişki söz konusuysa istatistiksel negatif ilişkiden söz edilir. c. İstatistiksel İlişkisizlik Projeler arasında aynı ya da ters yönlü hiçbir ciddi ilişki söz konusu değilse, söz konusu projeler istatistiksel olarak ilişkisizdir. Nakit akışının tipine göre YP a. Normal Nakit Akışı Nakit akış işaretinde, süreç boyunca, sadece bir değişim olması durumudur. Bu durumda; a. projenin başında nakit çıkışı olacak ve sonrasında sürekli sermaye girişi olacak, b. projenin başında bir nakit girişi olacak ve sonrasında sürekli sermaye çıkışı olacak, c. sürecin sonunda nakit girişi ve diğer tüm dönemlerde nakit çıkışı olacak, d. sürecin sonunda nakit çıkışı ve diğer tüm dönemlerde nakit girişi olacaktır. -/++++, +/----, ----/+, ++++/- şeklindeki nakit akışı normal nakit akışıdır. 4

29.09.2017 25 Nakit akışının tipine göre YP b. Normal Olmayan Nakit Akışı Nakit akış işaretinde, süreç boyunca, birden fazla değişim olması durumudur. +/-/+++, -/+/-/++++ benzeri nakit akışları normal olmayan nakit akışlarıdır. 26 Yatırım projelerinin değerlendirilmesinde kullanılan yöntemler Statik yöntemler Paranın zaman değeri dikkate alınmaz. Dinamik yöntemler Bu yöntemler uygulanırken, paranın zaman değeri dikkate alınır. 27 Yatırım projelerinin değerlendirilmesinde kullanılan yöntemler Statik yöntemler 1. Geri Ödeme Dönemi (Pay Back Period) 2. Yatırım Kârlılığı (Return on Investment - ROI) Dinamik yöntemler 1. Net Bugünkü Değer (Net Present Value - NPV) 2. İç Getiri Oranı (Internal Rate of Return - IRR) 3. Düzeltilmiş İç Getiri Oranı (Modified Internal Rate of Return MIRR) 4. Kârlılık Endeksi (Net Bugünkü Değer Oranı) (Profitability Index) 5. Ekonomik Katma Değer (Economic Value Added - EVA) 28 Geri Ödeme Dönemi Yöntemi Bu yöntemde, yatırım tutarını en kısa süre içerisinde amorti eden proje, daha uygun proje kabul edilmektedir. Projenin sağladığı nakit akımlarının; projenin gerektirdiği yatırımı kaç dönem içerisinde amorti ettiği hesaplanır. Alternatif projelerden, geri ödeme (amortizasyon) dönemi küçük olan proje tercih edilir 29 30 Örnek Proje 1 ve Proje 2 projelerinin, 2008, 2009, 2010 ve 2011 yıllarında sağlayacağı tahmin edilen net nakit akışları miktarları aşağıdaki gibidir. Buna göre, geri ödeme dönemi yöntemiyle, hangi projenin seçilmesi gerektiğini belirleyiniz. Yıllar 2008 2009 2010 2011 2012 Proje 1-3222 1677 1297 897 454 Proje 2-4187 672 1136 1662 1450 Çözüm Yıllar 2008 2009 2010 2011 2012 Proje 1-3222 1677 1297 897 454 Proje 1 - Birikimli Toplam -3222-1545 -248 649 1103 Proje 2-4187 672 1136 1662 1450 Proje 2 - Birikimli Toplam -4187-3515 -2379-717 733 Proje 1'in net nakit akışlarının birikimli toplam değerinin 2011 yılında, Proje 2'nin birikimli toplam değerininse 2012 yılında pozitif değer alacağı anlaşılmaktadır. Proje 1, 2010 yılı sonuna kadar maliyetini karşılayacak kadar gelir getirmeyecektir. Proje 2 ise 2011 yılı sonuna kadar kendini amorti edemeyecektir. Geri ödeme süresi daha kısa olan Proje 1 tercih edilmelidir. 5

29.09.2017 31 32 Örnek Proje 1 ve Proje 2 projelerinin, yıllar itibari ile sağlayacağı tahmin edilen net nakit akışları miktarları aşağıdaki gibidir. Buna göre, geri ödeme dönemi yöntemiyle, hangi projenin seçilmesi gerektiğini belirleyiniz. Yıllar 2008 2009 2010 2011 2012 Proje 1-923 234 156 302 454 Proje 2-817 172 436 642 660 Yatırım Kârlılığı Yöntemi Basit kârlılık oranı olarak da adlandırılan yatırım kârlılığı yönteminde projenin sağlayacağı net kâr toplamı, projenin toplam tutarına bölünerek hesaplanır. Yatırım kârlılığı, yıllık ortalama kârın yıllık ortalama yatırım tutarına oranı olarak da hesaplanabilir. Yatırım kârlılığı yönteminde, kârlılık oranı en yüksek olan proje tercih edilmektedir. 33 34 Yatırım Kârlılığı Yöntemi Yatırım Kârlılığı Yöntemi Yatırımın Ortalama Karlılık Oranı = Yıllık Net Kâr Yatırım Tutarı Yatırımın ekonomik ömrü içinde sağlayacağı kar yıllar göre farklılık gösteriyorsa, oran aşağıdaki şekilde yazılabilir. Yatırımın Ortalama Karlılık Oranı = Ortalama Net Kâr Ortalama Yatırım Tutarı Yatırımdan sağlanacak toplam kâr Ort. Net Kâr = Yatırımın ekonomik ömrü Ort. Yat. Tutarı = Çalışma sermayesi + Hurda değer + Sabit yat. tutarı Hurda değ. 2 35 36 Yatırım Kârlılığı Yöntemi Örnek: A projesinin 8 yıllık faydalı ömrü boyunca sağlayacağı karların toplamı 12.000 TL dir. Bu projenin çalışma sermayesi 300 TL, hurda değeri 500 TL ve sabit yatırım harcaması 4.000 TL dir. Yatırımdan sağlanacak toplam kâr Ort. Net Kâr = Yatırımın ekonomik ömrü Ort. Net Kâr = 12.000 = 1.500 8 Yatırım Kârlılığı Yöntemi Ort. Yat. Tutarı = Çalışma sermayesi + Hurda değer Sabit yat. tutarı Hurda değ. + 2 Ort. Yat. Tutarı = 300 + 500 + 4.000 500 = 800 + 1.750 = 2.550 2 6

29.09.2017 37 38 Yatırım Kârlılığı Yöntemi Yatırımın Ortalama Karlılık Oranı = Ortalama Net Kâr Ortalama Yatırım Tutarı Yatırımın Ortalama Karlılık Oranı = 1.500 2.550 = 0,588 A projesinin ortalama karlılığı % 59 dur. Eğer sadece bu proje hakkında karar verilecekse bu rakam yatırımın ort. maliyeti ile karşılaştırılmalıdır. Bu oran, yatırımın ort. maliyetinden büyükse yatırımın yapılması uygun olur. Eğer başka proje alternatifleri de söz konusu ise, yatırımın ort. karlılığı hem ort. yatırım maliyetini aşan, hem de en büyük olan proje seçilmelidir. Net Bugünkü Değer (NBD) Yöntemi Aşamaları: 1. Paranın zaman değerini yansıtmak için uygun bir iskonto oranı seçilir. 2. Varlığın başlama maliyetinin bugünkü değeri hesaplanır. 3. Yatırımın yaşam süresi boyunca, her bir yıl için faydalarını ya da yıllık net nakit akışları hesaplanır. 4. Yıllık net nakit akışlarının bugünkü değeri hesaplanır. 5. Net bugünkü değeri saptanır. 6. Proje kabul ya da reddedilir. 39 40 Net Bugünkü Değer (NBD) Yöntemi NBD yönteminde, gelecekte, her bir dönemde meydana gelmesi beklenen nakit girişleri-nakit çıkışları farkı (net nakit akış tutarı) belirli bir iskonto oranıyla (faiz oranı ya da sermaye maliyeti oranı) bugüne indirgenir ve her dönemin indirgenmiş değerleri toplanarak projenin net bugünkü değeri hesaplanır. Net Bugünkü Değer (NBD) Yöntemi NBD sıfırdan düşük olan projeler kabul edilmezken, NBD 0 olan projelerin seçilmesi ya da seçilmemesi söz konusu mümkün olabilecektir. NBD 0 olan projeler, istihdam yaratması ve atıl fonların kullanılmasını sağlaması bakımından tercih edilebilecektir. Değeri 0'dan büyük olan projeler, NBD ye göre seçilebilecek projelerdir. Birden çok proje olması durumunda, NBD daha yüksek olan proje tercih edilmelidir. 41 42 NBD Yönteminde Kararlar NBD Faydalar - Maliyetler En az, en düşük geri dönüş oranımız kadar kazanç ummalı mıyız? Yatırım Kabul Edilmeli midir? Pozitif Faydalar > Maliyetler Evet, daha fazla Kabul Sıfır Faydalar = Maliyetler Eşit Farksızlık Negatif Faydalar < Maliyetler Hayır, daha az Red NBD formül NBD: Net bugünkü değer NA t : Söz konusu dönemdeki (t) net nakit akımı k: İskonto oranını (faiz oranı ya da sermaye maliyeti oranı) n: Projenin kapsadığı dönem sayısı NBD = σn t=0 NBD 1+k t 7

29.09.2017 43 44 Örnek Sermaye maliyetinin %16 olduğu varsayımı altında, aşağıda, başlangıç yılı olan ve indirgeme yapılmayacak olan 2007 yılı ile 2008, 2009, 2010, 2011, 2012 ve 2013 yıllarındaki net nakit akış tutarları verilen Proje A ve Proje B'nin net bugünkü değerlerini hesaplayarak, net bugünkü değer yöntemine göre hangi projenin seçilmesi gerektiğini belirleyeniz. Yıllar 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Proje A -33220 17770 13970 9970 5540 1450 430 Proje B -42870 7720 12360 17620 15500 12180 6670 Çözüm 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Proje A -33.220 17.770 13.970 9.970 5.540 1.450 430 Proje B -42.870 7.720 12.360 17.620 15.500 12.180 6.670 İskonto 1 1,16 1,3456 1,5609 1,8106 2,1003 2,4364 Proje A'nın NBD'leri -33.220 15.319 10.382 6.387 3.060 690 176 Proje B'nin NBD'leri -42.870 6.655 9.185 11.288 8.561 5.799 2.738 NBD A 2.795 NBD B 1.356 NBD yöntemine göre hem Proje A, hem de Proje B, net bugünkü değerleri 0'dan büyük olduğundan, fizibıl, yani yapılabilirdir. Fakat iki projenin birbirini dışlıyor olması durumunda (yani bir proje yapılırken diğer proje yapılamıyorsa, örneğin kaynaklar sadece bir projenin yapılmasına izin veriyorsa) net bugünkü değeri daha yüksek olan Proje A seçilmelidir. 45 46 Kârlılık Endeksi Yöntemi Fayda-maliyet oranı olarak da adlandırılan bu yöntemde, projenin sağlayacağı nakit girişlerinin bugünkü değeri, projenin gerektireceği nakit çıkışlarının bugünkü değerine bölünmektedir. Dolayısıyla, kârlılık endeksi, bir projenin ekonomik ömrü boyunca sağlayacağı nakit girişlerinin, projenin doğurduğu nakit çıkışlarının bugünkü değerinin yüzde kaçı kadar olduğunu ifade eder. Kârlılık Endeksi Yöntemi Alternatif projelerde, kârlılık endeksi bire eşit veya birden daha büyük olmak koşuluyla, kârlılık endeksi daha büyük olan proje seçilirken, bağımsız projelerde bir projenin kabul edilebilmesi için kârlılık endeksinin birden büyük veya bire eşit olması gerekir. Kârlılık endeksinin, birden büyük olduğu projelerde net bugünkü değer sıfırdan büyüktür. Bire eşitse, net bugünkü değer sıfırdır. Birden küçükse net bugünkü değer negatiftir. 47 48 Kârlılık Endeksi Yöntemi Kârlılık endeksi yöntemi, aşağıdaki koşullar altında, net bugünkü değer yöntemiyle aynı sonucu vermektedir: 1. Başlangıçta yalnızca bir nakit çıkışı olduğunda, 2. Sadece bir proje değerlendirilirken. Kârlılık endeksini aşağıdaki gibi formülleştirmek mümkündür. Örnek Aşağıdaki verilere göre ve bu projelerden yalnızca birinin seçilmesi gerekiyorsa, kârlılık endeksi yöntemine göre hangi proje yapılabilirdir? Yıllar 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Proje A -33220 17770 13970 9970 5540 1450 430 Proje B -42870 7720 12360 17620 15500 12180 6670 Kârlılık Endeksi = Nakit Girişlerinin Net Bugünkü Değeri / Nakit Çıkışlarının Net Bugünkü Değeri 8

29.09.2017 49 50 Çözüm 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Proje A -33.220 17.770 13.970 9.970 5.540 1.450 430 Proje B -42.870 7.720 12.360 17.620 15.500 12.180 6.670 İskonto 1 1,16 1,3456 1,5609 1,8106 2,1003 2,4364 Proje A'nın NBD'leri -33.220 15.319 10.382 6.387 3.060 690 176 Proje B'nin NBD'leri -42.870 6.655 9.185 11.288 8.561 5.799 2.738 NBD A 2.795 NBD B 1.356 Proje A'nın nakit çıkışlarının bugünkü değeri, 33220 iken Proje B'nin nakit çıkışlarının bugünkü değeri de 42870'dir. Proje A'nın, 2008 yılından 2013 yılına kadar gerçekleşecek nakit girişlerinin bugünkü değerlerini hesaplanıp toplandığında 36015 değerine ulaşıyoruz. Aynı şekilde Proje B için nakit girişlerinin bugünkü değeriyse 44226'dır. Çözüm Proje A'nın kârlılık endeksi; 36015/33220 = 1,084 Proje B'nin kârlılık endeksi; 44226/42870 = 1.032'dir. Bir projenin kârlılık endeksinin birden büyük olması, bu projenin yapılabilir (fizibil) olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla, bu sonuçlara göre, hem Proje A, hem de Proje B, bağımsız projeler olmaları durumunda, yapılabilirdir. Fakat -yetersiz kaynak ve benzeri gerekçelerle- bu projelerden yalnızca birinin seçilmesi gerekiyorsa, kısaca projeler birbirini dışlayan projelerse, kârlılık endeksi görece yüksek olan Proje A seçilmelidir. 51 52 Ekonomik Katma Değer Yöntemi Bir projenin finansman kaynaklarının maliyeti (sermaye maliyeti), o projenin sağladığı getiri oranından küçükse, proje, ekonomik katma değer (economic value added) sağlamaktadır. Ekonomik katma değer yöntemiyle diğer yöntemler arasındaki fark, sermaye maliyetinin hesaplanmasında ortaya çıkmaktadır. Bu yöntemde sermaye maliyeti, ağırlıklı ortalama sermaye maliyetidir. Dolayısıyla özkaynakların maliyeti de hesaplanmaktadır. Ekonomik anlamdaki kâr, özkaynak maliyetlerini de göz önünde bulundurulması yoluyla saptanan kârdır. Ekonomik Katma Değer Yöntemi Ekonomik katma değeri daha yüksek olan proje seçilmelidir. Ekonomik Katma Değer (EVA) = (PGO%-SM%)*YT PGO: Projenin yüzde getiri oranı SM: Projenin finansmanında kullanılan sermayenin maliyet yüzdesi YT: Projenin gerektirdiği yatırım tutarı 53 54 Örnek Kullanılan kaynakların maliyeti %21 iken aşağıdaki projeleri ekonomik katma değer yöntemine göre değerlendiriniz. A projesiyle ilgili değerler şu şekildedir: Getiri oranı: %23, Yatırım tutarı: 15.000YTL B projesiyle ilgili değerlerse şöyledir: Getiri oranı: %25 Yatırım tutarı: 17.000YTL Çözüm A projesinin bugünkü değeri = (0.23-0.21)*15.000 = 300YTL B projesinin bugünkü değeri = (0.25-0.21)*17.000 = 680YTL B projesinin bugünkü değeri, A projesinin bugünkü değerinden yüksek olduğundan, B projesi seçilmelidir. 9

29.09.2017 55 56 İç Getiri Oranı Yöntemi İç getiri oranı, projenin gelecekte sağlayacağı dönemsel net nakit akımlarının bugünkü değerleri toplamını, söz konusu projenin yatırım tutarının bugünkü değerine eşitleyen iskonto oranıdır. İç getiri oranı, projeleri karşılaştırmak için kullanılan bir orandır. Birden çok proje içerisinde, iç getiri oranı en yüksek olan proje seçilir. Bir projenin iç getiri oranının yüksek olması, o projenin sağladığı nakit akımlarını bugünkü değerini sıfıra eşitlemek için daha yüksek bir iskonto oranı kullanılması gerektiğini göstermektedir. Bir projenin nakit akımlarının büyük olması o projenin yapılabilirliğini artırır. İç Getiri Oranı Yöntemi NÇt: t dönemindeki net nakit çıkışları NGt: t dönemindeki net nakit girişleri IRR: İç getiri oranı 57 58 İç Getiri Oranı Yöntemi Örnek Aşağıdaki verilere göre ve bu projelerden yalnızca birinin seçilmesi gerekiyorsa, iç getiri oranı yöntemine göre hangi proje yapılabilirdir? Yıllar 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Proje A -33220 17770 13970 9970 5540 1450 430 Proje B -42870 7720 12360 17620 15500 12180 6670 Bir projenin net bugünkü değeriyle iç getiri oranı arasındaki ilişki yukarıdaki gibidir. İç getiri oranı yükseldikçe projenin net bugünkü değeri azalmaktadır. 59 60 Çözüm Formülü, Proje A ve Proje B'ye uygulayarak gerekli yöntemlerle çözümlemeyi yaptığımızda, Proje A'nın iç getiri oranını % 20,85, Proje B'nin iç getiri oranını ise % 17,16 olarak buluruz. Buna göre, iç getiri oranı daha yüksek olan Proje A seçilmelidir. Düzeltilmiş İç Getiri Oranı Yöntemi Düzeltilmiş iç getiri oranı yönteminde (modified internal rate of return - MIRR), proje yatırımının bugünkü değerini, nakit girişlerinin proje ömrü sonundaki gelecek değerine eşitleyen iskonto oranı hesaplanmaya çalışılır. 10

29.09.2017 61 Düzeltilmiş İç Getiri Oranı Yöntemi Eşitliğin sol tarafı proje maliyetinin bugünkü değerini, sağ tarafıysa her dönemdeki nakit girişlerinin n dönemi sonundaki değerleri toplamını proje maliyetine eşitleyen MIRR'yi gösterir 11

9/29/2017 2 SERMAYE BÜTÇESİ TEKNİKLERİ VE YATIRIM KARARLARI FİNANSAL YÖNETİM 08. SERMAYE BÜTÇESİ TEKNİKLERİ VE YATIRIM KARARLARI Bir ülkenin ekonomik gelişiminin en temel göstergelerinden biri o ülkenin büyüme hızıdır. Büyüme hızını attıran en önemli faktörlerden biri de özellikle uzun vadeli ve alt yapıya dönük yatırımlardır. İşletmeler içinde aynı durum söz konusudur. İşletmelerin en temel hedeflerinden biri mümkün olduğu kadar sağlıklı olarak büyüyebilmektir. Sağlıklı büyümeyi sağlayacak en belirgin faktör de duran varlıklara olan yatırımlardır. Finansal Yonetim Guz 2015 3 SERMAYE BÜTÇESİ TEKNİKLERİ 4 SERMAYE BÜTÇESİNİN ÖNEMİ VE YATIRIM KARARLARI Sermaye bütçesi kavramı da işletmenin duran varlıklara yaptığı yatırımların finansal açıdan incelenip analiz edildiği ve yatırımlara ilişkin gelir ve giderlerin belirlendiği bir süreçtir. Bir çok faktörün bir arada ele alındığı yatırım projesi kararı, finansman yöneticilerinin almak zorunda olduğu en önemli kararlardan biri olmaktadır. Finansal Yonetim Guz 2015 Bu faktörlerden en önemlisi yatırım projelerinin süresidir. Yatırım kararlarının sonucu uzun bir zaman sürecini kapsadığı için, bu geçen zaman içerisinde finansman yöneticisi, karar verme konusunda bazı esnekliklerini yitirebilmektedir. Örneğin; 10 yıllık kullanım süresi olan bir makinadan elde edilecek sonuç, kullanım süresine bağlı olarak uzun olacağından bu sürede karar vericinin makina ile ilgili karar verme esnekliği gittikçe azalır, eğer makina üretimle ilgili bir makina ise makinanın alımı gelecekteki satışları da etkileyeceği için 10 yıllık bir satış tahmini yapmak oldukça zor olacaktır. Finansal Yonetim Guz 2015 5 SERMAYE BÜTÇESİNİN ÖNEMİ 6 SERMAYE BÜTÇESİNİN ÖNEMİ Yatırım kararları genel olarak uzun bir kullanım süresine sahip ve değer olarak oldukça yüksek tutarlarla ifade edilen aktiflerle ilgili olduğundan, aktiflerin işletme için gerekliliği ve satın alınması ile ilgili kararların sonuçları da son derece önemli olmaktadır. Eğer işletme bir aktif kalemi için çok fazla yatırım yapmışsa yeni bir tesis kurma gibi bu yatırımla ilgili maliyetlere de katlanmak zorunda kalmış demektir. Sabit aktifler için yeterince yatırım yapılmaz ise, işletmeler 2 tip problemle karşılaşabilir: 1) İşletmenin makina ve tesisleri yeterince modern olmadığı için mamuller kalitesiz olabilir ve işletme rekabet gücünü yitirebilir. 2) Eğer işletmenin üretim kapasitesi yetersizse, pazardaki talep artışına bağlı olarak işletme mevcut pazar payının bir kısmını rakip işletmelere kaptırabilir ve kaybedilen müşterilerin tekrar kazanılması çok fazla satış, promosyon gideri gibi pazarlama giderleri gerektireceğinden maliyetlerde bir artış gözlenebilir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 1

9/29/2017 7 SERMAYE BÜTÇESİNİN ÖNEMİ 8 SERMAYE BÜTÇESİNİN ÖNEMİ Yatırım kararlarına etki eden diğer bir önemli faktörde bu kararların zamanlanmasıdır. Erken veya geç alınmış bir yatırım kararının maliyeti beklenenden çok yüksek olabilir. Geç alınmış bir kararın maliyeti ile ilgili çarpıcı bir örnekte verilebilir; Örneğin: Bir ayakkabı üreticisi işletme, bir yıldan beri mamullerine olan talepte belli bir artış trendi gözlemlemesine rağmen, üretim kapasitesinin yetersizliği nedeni ile bu taleplere cevap verememiştir. Daha sonra kapasite artırmak için, yeni bir ek tesis kurma kararı alır, ancak bu tesisin bitirilmesi yaklaşık 2 yıl alacaktır. İşletme bu kararı alıp tesisi kurmaya başlar, ancak bu tesisin kurulma aşamasında, ayakkabı pazarına yeni işletmeler girer ve işletmenin daha önceden karşılayamadığı taleplere cevap verirler ve satışlarını arttırırlar. Buna bağlı olarak, işletmenin kaçırılan bu talep sonucu pazar payında önemli bir düşme gözlemlenir. Bu durumda geç kalmış bir yatırım kararının maliyeti ya da alternatif maliyeti oluşturur. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 9 SERMAYE BÜTÇESİNİN ÖNEMİ 10 SERMAYE BÜTÇELEMESİ SÜRECİ Bunun yanında erken verilmiş bir yatırım kararının maliyeti de çok yüksek olabilir. Örneğin; Tire Kutsan A.Ş 1990 yılında yeterince araştırma yapmadan işletmenin bir aylık ihtiyacını bir saatte karşılayabilen bir baskı makinası ithal etmiştir. Makinenin amortisman, bakım ve faiz giderleri o kadar yüksek olmuştur ki, işletmenin bir kaç yıllık sonuçlarını olumsuz yönde etkilemiştir. Sermaye bütçelemesi süreci birbirini takip eden aşamalardan oluşmaktadır. Yatırım kararları uzun vadeli kararlar olup oldukça büyük bir finansman yükü getirmektedir. Özellikle ilk yatırım tutarı ve yatırım sırasında oluşacak diğer giderlerin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi gerekmektedir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 11 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN 12 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN AŞAMALARI AŞAMALARI 1-Fikir Üretme: İşletmedeki bütün kademelerde çalışanlardan gelen öneriler değerlendirilir. İşletme, karlı ve verimli projelere ilişkin önerileri teşvik etmek için bu önerileri getirenleri nakit para, ücret artışı, prim, terfi gibi yollar ile ödüllendirebilir. Bu önerilerin değerlendirilmesi örgüt yapısına ve yapılacak yatırımın tutarına bağlı olarak işletmeler arasında farklılık gösterebilir. Karar verme yetkisi alt kademelere yüksek derecede verilmiş işletmelerde, yatırımın değerlendirilmesi daha alt kademelerde olabilmektedir. Yatırım tutarı da düşük ise, bu durumda yatırım projeleri daha alt örgüt kademelerinde değerlendirilebilir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 2

9/29/2017 13 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN 14 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN AŞAMALARI AŞAMALARI Merkeziyetçi örgüt yapısına sahip işletmelerde yatırım kararı ve yatırımların değerlendirilmesi üst düzey yönetim tarafından gerçekleştirilmektedir. Büyük işletmelerde yatırım projeleri ile ilgili ayrı komisyon ve komiteler oluşturulmaktadır. 2-Analiz Yatırım projeleri ile ilgili öneriler özellikle yüksek yatırım tutarı gerektiren projelerde bu projelerin işletmenin genel amaçlarına ve planlarına uygunluğu ve ekonomik geçerliliği açısından detaylı bir şekilde gözden geçirilmesi ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 15 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN 16 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN AŞAMALARI AŞAMALARI Ekonomik analiz (Maliyet-Fayda analizi), yatırım projesinden sağlanacak fayda ve maliyetlerin değerlendirilmesi ile başlar. Bu değerlendirmeler sonucu tahmin edilen fayda ve maliyetler yatırım süreci sırasında kullanılacak mali tabloların oluşturulmasında, özellikle nakit akım tablosunun oluşturulmasında değerlendirilecektir. 3-Karar Verme: Karar verme aşamasında değerlendirilmesi gereken en önemli 2 kriter: yatırımın toplam tutarı ve gerekliliğidir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 17 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN 18 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN AŞAMALARI AŞAMALARI a-yatırım Tutarı: Yatırım tutarına bağlı olarak yatırım kararı örgüt içinde farklı kademelerde verilebilmektedir. Yeni bir fabrika yapımı, yeni bir işletme merkezinin yapımı veya başka bir işletmeyi satın alma kararları büyük parasal kaynak gerektiren yatırımlardır. Bu tür yatırımlara ilişkin kararlar üst düzey komite ve komisyonlar tarafından verilir. b-gereklilik: Özellikle iflas durumuna gelmiş olan işletmeler, yeniden yapılanma süreci içerisinde, mevcut durumu iyileştirmek için yatırım tutarına bakılmaksızın yatırım kararı vermek durumunda kalabilirler. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 3

9/29/2017 19 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN 20 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN AŞAMALARI AŞAMALARI İflas durumunda olan işletmeler, yatırım kararlarını hızlı bir şekilde vermek durumundadırlar. Üretim için alınan bir makine ile bu makinenin bozulması ile oluşacak bakım ve tamir maliyetlerinin yüksek olması durumunda işletme bu makinenin değiştirilebilme olasılığını ve değiştirme gerekliliğini göz önünde bulundurmalıdır. 4-Uygulama Küçük yatırımlarda uygulama aşaması oldukça rutindir, çünkü yatırım tutarı düşüktür ve ödemeler düzenli olarak yapılmaktadır. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 21 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN 22 SERMAYE BÜTÇELEMESİNİN AŞAMALARI AŞAMALARI Büyük yatırımlar için ise, yatırım bütçesinde oluşturulan rakamlarla gerçek rakamlar arasında çok büyük bir sapma olmaması için sıkı bir kontrol mekanizmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Yatırım devam ederken oluşan gerçek maliyetlerin tahmin edilen maliyetlerden çok fazla sapması durumunda yatırımın durdurulmasına karar verilebilir. 5-Kontrol Uygulanan yatırım kararlarının önceden belirlenen hedefler ve prosedürlere uygunluğu denetlenir. Bu denetleme sürecinde en çok kullanılan kontrol araçları ise, oluşturulan bütçe ve proforma mali tablolar ile yatırımların fizibilitesi araştırılırken belirlenen standartlar ve amaçlardır. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 23 UZUN VADELİ HEDEFLER 24 UZUN VADELİ HEDEFLER Yatırım bütçelemesi sürecindeki aşamaların planlı bir şekilde uygulanabilmesi ve kontrolü için uzun vadeli hedeflerin de oluşturulması gerekmektedir, çünkü oluşturulan uzun vadeli hedefler, yönetici kararları için bir yol gösterici olacaktır. İşletmelerin en önemli hedeflerinden biri de işletmenin hisse değerini ve ortakların kazancını maksimize etmektir. Yatırım bütçelemesinin amacı da, işletmenin bu amacı ile paralellik göstermektedir. İşletme yaptığı yatırımlarda katlandığı riski de göz önüne alarak en yüksek getiri sağlama yoluna gider, bu da işletmenin finansal açıdan en önemli uzun vadeli hedeflerinden biridir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 4

9/29/2017 25 UZUN VADELİ HEDEFLER 26 YATIRIM BÜTÇELEMESİNDE NAKİT AKIMININ KULLANILMASI Bir çok yatırım projesi sadece parasal gelir ve giderleri açısından değerlendirilmeyebilir. Örneğin, bir işletme çalışanları için bir yemekhane açmak isteyebilir ve işletmenin bu hizmeti parasal açıdan hiçbir getiri sağlamayabilir. Çalışanlara sosyal bir hizmet sağlaması açısından önem taşımaktadır. Burada esas amaç, çalışanların rahat ve huzurlu olmasını sağlamaktadır. Herhangi bir yatırım projesini değerlendirebilmek için o proje ile ilgili vergi sonrası nakit giriş ve çıkışlarının belirlenmesi gerekmektedir. Muhasebeden alınan faaliyet karı, vergi sonrası kar rakamları ile birlikte nakit akışı rakamları da kullanılmalıdır, çünkü işletmenin borçlarını veya yeni satın alınan bir maddi duran varlığın ödemelerini yapabilme gücü işletmenin nakit pozisyonu ile yakından ilgilidir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 27 YATIRIM BÜTÇELEMESİNDE NAKİT 28 İLK YATIRIM AKIMININ KULLANILMASI Bir proje ile ilgili nakit akışı iki temel bölümden oluşmaktadır: 1) İlk Yatırım 2) Faaliyetle İlgili Nakit Girişleri Yatırım kararı verildikten sonra oluşan nakit çıkışı ile girişleri arasındaki tutardır ve ilk yatırım tutarı belirlenirken aşağıda belirtilen faktörler göz önüne alınmalıdır: Yeni Aktifin Maliyeti: İşletmeye yeni alınan aktifin maliyeti, o aktifin değeri olarak adlandırılabilir ve aktifi alabilmek için katlanılması gereken maliyeti belirtir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 29 İLK YATIRIM 30 İLK YATIRIM Kuruluş Maliyeti: Yeni alınan bir aktifin işletmede kullanıma hazır hale getirilebilmesi için katlanılan maliyetlere denir. Kuruluş maliyeti de yapılan yatırımın içine dahil edildiğinden yatırım içinde aktifleştirebilir ve gider olarak kaydedilmez. Eski Aktifin Satılmasında Elde Edilen Gelir: Eğer işletme, yeni bir aktifi eski bir aktifle değiştirmek isterse, eski aktiften elde edilecek gelir, ilk yatırım tutarında nakit girişi olarak göz önüne alınır ve toplam yatırım tutarından düşülür. Vergiler: İlk yatırım tutarı belirlenirken vergiler de göz önüne alınmalıdır. Özellikle, ülkemizde alım satımlar sırasında hem alıcı hem satıcı birtakım vergiler ile karşılaşmaktadır. Net İşletme Sermayesindeki Değişim: Net işletme sermayesi, işletmenin dönen varlıkları ile kısa vadeli borçları arasındaki farkı gösterir. Net işletme sermayesindeki değişimler yatırım kararlarını direkt etkilemesi açısından önem taşır. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 5

9/29/2017 31 İLK YATIRIM 32 FAALİYETLERLE İLGİLİ NAKİT GİRİŞİ Eğer net işletme sermayesindeki değişim negatifse, bu değişim bir nakit girişini belirtir. Bunun nedeni ise: Fon akım tablosunun hazırlanması sırasında aktiflerdeki azalış veya pasiflerdeki artış fon girişi aktiflerdeki artış veya pasiflerdeki azalış da fon çıkışı olarak kabul edilmektedir. Bu açıdan incelendiğinde, net işletme sermayesindeki azalış, aktiflerin pasiflerden daha az arttığını veya daha fazla azaldığını göstermektedir. Dolayısıyla pasiflerdeki artış ve aktiflerdeki azalış da bir fon ve nakit girişi olarak kabul edilmektedir. Finansal Yonetim Guz 2015 Bir yatırım projesinden beklenen faydalar, o projeden elde edilen nakit girişleri ile ölçülebilmektedir ve bu nakit girişlerini kapsamaktadır, çünkü bir işletme mali sorumluluklarını yerine getirmeden, herhangi bir fayda veya finansal anlamda bir fon kaynağı ve nakit girişi yapamaz. Özetlenecek olursa, nakit girişi faaliyetler sonucu sağlanan ve harcanabilen fon kaynağıdır. Nakit girişi rakamları ile muhasebeden elde edilen ve gelir tablosunda belirtilen kar rakamları aynı değildir. Finansal Yonetim Guz 2015 33 FAALİYETLERLE İLGİLİ NAKİT 34 ÖRNEK GİRİŞİ Nakit, işletmenin hazır değerlerinden biridir ve herhangi bir ödeme veya harcama için hemen kullanılabilen fon kaynağını oluşturur. Bunun yanında, dönem karı sadece belli bir dönem sonunda o dönem içerisindeki faaliyetlerden elde edilen kazancı gösterir ve elde edilen bu kar, nakit gibi hazır değer olmayabilir. Bu nedenle gelir tablosundan elde edilen kar rakamları, nakit girişi rakamlarına dönüştürülmelidir. Bu konuya ilişkin aşağıdaki gibi bir örnek verilebilir. Finansal Yonetim Guz 2015 XYZ İşletmesi eski üretim makinasını yenisiyle değiştirip değiştirmeme konusunda bir karar verme durumundadır. Karar verebilmek için gereken veriler aşağıdaki tabloda sunulmuştur: Finansal Yonetim Guz 2015 35 36 ÖRNEK Makine Türü Yıl Beklenen Gelir Beklenen Gider Amortisman ve Vergi Öncesi Beklenen Kar Yeni 1 10.000.000 9.700.000 300.000 2 10.000.000 9.700.000 300.000 3 10.000.000 9.700.000 300.000 4 10.000.000 9.700.000 300.000 5 10.000.000 9.700.000 300.000 Eski 1 9.500.000 9.350.000 150.000 2 9.640.000 9.510.000 130.000 3 9.800.000 9.690.000 110.000 4 9.800.000 9.710.000 90.000 5 9.550.000 9.480.000 70.000 Tablo incelendiğinde, görüldüğü üzere işletmenin yeni makine ile ilgili 5 yılık gelir ve gider tahminlemeleri aynıdır. İşletmenin tahminlemeleri yaparken yürüttüğü temel varsayım, yeni makinanın 5 yıl boyunca yüksek talebe bağlı olarak tam kapasite ile çalışacağı ve yeni makinaya bağlı üretilen mamüllerin tümünün yüksek talebe bağlı olarak satılacağıdır. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 6

9/29/2017 37 ÖRNEK 38 ÖRNEK Ancak, ülkemiz gibi enflasyonist ortamdaki ülkelerde bu varsayım, her zaman geçerli olmayabilir ve 5 yıllık gelir ve gider tahminlemelerinde enflasyon da hesaba katılmalıdır. Bu örnekte, analizin kolaylığı açısından yeni ve eski makine ile ilgili amortismanlar daha önceden hesaplandığı varsayılacaktır. Amortisman rakamları aşağıdaki amortisman cetveli tablosunda gösterilmiştir: Makine Türü Yıl Amortisman Tutarı Yeni 1 100.000 2 100.000 3 100.000 4 100.000 5 100.000 Makine Türü Yıl Amortisman Tutarı Eski 1 65.000 2 65.000 3 65.000 4 65.000 5 65.000 Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 39 Cetvelde doğrusal amortisman yöntemi kullanılmıştır. Amortismanlarda hesaplandıktan sonra, vergi oranı için Kurumlar Vergisi %46 olarak dikkate alınırsa, nakit akışı ile ilgili analiz şöyledir: YIL 1 Yeni Eski 40 Bu işlemler, diğer yıllar içinde tekrarlandığında 5 yıllık beklenen nakit girişi aşağıdaki tablodaki gibi olur: Tabloda, 5 yıl boyunca her yıl yeni makineden beklenen nakit girişi, eski makineden beklenen nakit girişinden yüksek çıkmıştır. Amortisman ve vergi öncesi kar 300.000 150.000 (-) Amortisman 100.000 65.000 Vergi öncesi kar 200.000 85.000 (-)Vergi %46 92.000 39.100 Dönem karı 108.000 45.900 (+) Amortisman 100.000 65.000 Nakit girişi 208.000 110.900 Yıl Yeni Eski 1 208.000 110.900 2 208.000 100.100 3 208.000 89.300 4 208.000 78.500 5 208.000 67.700 Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 41 İlk Yatırım ve Amortisman 42 İlk Yatırım ve Amortisman Amortisman, başlıca iki nedenden dolayı yatırım kararlarında dikkate alınması gereken kriterdir: Amortisman giderleri, net karın hesaplanmasında gider olarak ele alınmaktadır ve dönem karı rakamı da nakit girişinin hesaplanmasında göz önüne alınmalıdır. Amortisman giderleri, nakit çıkışı gerektirmeyen bir gider olduğu için, nakit girişleri hesaplanırken dönem karına ilave edilmelidir. Bir proje için nakit girişlerinin hesaplanmasında amortisman giderlerinin yanında, nakit çıkışı gerektirmeyen diğer giderlerde ele alınmalıdır. Nedeni, bu giderlerin amortisman giderleri gibi dönem karının hesaplanmasında kullanılması, ancak nakit girişleri hesaplanırken dönem karına ilave edilmelidir. Nakit akım tablosundaki nakit giriş rakamları, projeden eklenen nakit giriş rakamları ile karşılaştırıldığından, nakit çıkışı gerektirmeyen giderler, projelerin değerlendirilmesi açısından önem taşımaktadır. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 7

9/29/2017 43 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ 44 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ Yatırım projeleri için yapılan harcamalar ve projeden beklenen gelir ve diğer faydalar, uzun bir zaman süreci içinde oluştuğu için, yatırım projelerinin çoğu sabit aktif ile ilgili yatırımlar olmaktadır. Her ne kadar yatırım harcamaları, birçok farklı nedenle yapılsa da, belli başlı nedenler ve proje türleri, sabit bir aktifin genişletilmesi, değiştirilmesi ve yenilenmesi biçiminde olabilmektedir. Genişleme: En çok karşılaşılan yatırım projesi türüdür. Genişleme genellikle işletmeye yeni sabit aktiflerin alınması biçiminde olmaktadır ancak mevcut fabrikanın kapasitesini arttırabilmek için yapılan yatırımlar da genişleme projesinin içerisinde değerlendirilmektedir. Özellikle hızlı büyüyen işletmeler, bu büyümeyi hızlandıracak yeni bir sabit alımına veya mevcut sabit aktiflerle ilgili ek yatırım yapma yoluna giderler. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 45 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ 46 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ Değiştirme: Değiştirme kararları sadece, herhangi bir sabit aktifin işlevini yerine getirememesi veya bozulması şeklinde olmayabilir. Örneğin, üretimde kullanılan makine, her ne kadar asıl amacı olan üretim işlevini yerine getiriyorsa da, eğer sıkça tamir ve bakım gerektiriyorsa ve bu masraflar da işletmenin toplam maliyetleri içinde önemli bir yer tutmakta ise, bu makinenin değiştirilmesi önünde karar vermek gerekecektir. Değiştirme kararlarında önemli olan kriter, değiştirme esnasında katlanılacak maliyetler ile değişim sonucunda elde edilecek kazanç veya tamir bakım giderleri gibi kaçınılabilecek giderlerdir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 47 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ 48 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ Yenileme: Genelde değiştirme kararına alternatif olarak geliştirilen bir yatırım projesi türüdür. Sabit aktiflerle, özellikle makineler ile değiştirme ve yenileme kararları, verimliliğin artırılması açısından fayda sağlayacak kararlar olarak algılanmalıdır. Yenileme veya değişim ile ilgili yapılacak yatırım kararı verme durumunda, yenileme ile ilgili yapılacak yatırım harcamalarından daha az olabilir. Ancak, eğer değiştirme sonucunda faydalar daha fazla ve daha uzun bir süreyi kapsama durumunda değiştirme kararı tercih edilebilir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 8

9/29/2017 49 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ 50 YATIRIM PROJESİ TÜRLERİ Diğer nedenler: Yatırım kararları sadece sabit aktiflerle ilgili olmayabilir. Ancak, yatırımlar işletmeye gelecekte fayda sağlayacağı beklentisi ile yapılabilir ve işletme açısından uzun vadeli bir fon kullanımını gerektirebilir. Bu giderlerin hepsi de belli bir fayda beklentisi ile yapılmaktadır. Reklam giderleri satışların artacağı beklentisi ile, ARGE giderleri yeni bir mamul geliştirme beklentisi ile, danışmanlık giderleri faaliyetlerde verimlilik artışı beklentisi ile ve yeni mamul geliştirme giderleri de karlılığı veya katkı payını maksimum kılacak bir mamul karmasının geliştirilmesi beklentisi ile olabilir. Finansal Yonetim Guz 2015 Finansal Yonetim Guz 2015 9

Finansal analiz teknikleri FİNANSAL YÖNETİM 09. FİNANSAL ANALİZ TEKNİKLERİ Finansal tablolar muhasebe veri ve bilgilerinin özeti olarak ortaya çıkar. Bu tablolalar çeşitli ölçü, karşılaştırma, oran teknikleri kullanılarak analize tabi tutulur. Elde edilen sonuçlar aracılığı ile işletme finansal durumu ve faaliyet sonuçları hakkında bilgi sahibi olabilecektir. Analizler sonunda işletmenin karlılık durumu, borç ödeme yeteneği, varlıklarının verimliliği vb. konularında bilgi sahibi olunur. Kullanılan tekniklerin sonuçları hem işletmenin dönem içinde göstermiş olduğu gelişmeleri değerlendirirken, hem de geleceğe yönelik öngörümlemelerin yapılmasına yardımcı olmaktadırlar. Finansal analiz teknikleri Karşılaştırmalı Tablolar Analizi (Yatay Analiz) Yüzde Yöntemi ile Analiz Tekniği (Dikey Analiz) Eğilim Yüzdeleri Yöntemi ile Analiz (Trend Analizi) Oran Yöntemi ile Analiz (Rasyo Analizi) Oran Yöntemi ile Analiz Bu teknikte amaç, tablolarda yer alan kalemler arasındaki ilişkilerin kalemlerin birbirleri ile oranlanarak matematiksel olarak açıklanabilmesidir. Böylece işletmenin ekonomik ve finansal yapısı ile karlılık ve çalışma durumu hakkında bilgi edinilebilir. Finansal tablolar çok sayıda kalemi içermektedir. Tabloları oluşturan kalemlerin aynı amaçlara yönelik gruplar şeklinde olması nedeniyle bu grupların arasındaki ilişkiler analist için oran analizi açısından tablonun yorumunu kolaylaştıracaktır. Böylece, finansal tablolarda yer alan kalemler, genel ölçülerde toplulaştırılıp karşılaştırma bazları elde edilerek, finansal verilerin zaman ve firma ölçeğinde karşılaştırılabilirliği sağlanmış olmaktadır. Likidite oranları Bunun yanında çok sayıdaki kalem arasındaki çok sayıda oran hesaplanabilir. Ancak önemli olan bu oranların, anlamlı sorulara cevap verebilmesidir. Ayrıca oranların hesaplanması, tek başına amaç olmayıp, bir finansal araç niteliğindeki oranların işletmenin amaçları ile bütünleştirilerek değerlendirilmesi ve yorumlanmasıdır. Oran grupları: Likidite Oranları Finansal Yapı Oranları (Mali Oranlar) Faaliyet Oranları Karlılık Oranları Bu tür oranlar, işletmenin kısa vadeli borçlarını ödeme gücünü ve net işletme sermayesinin yeterliliğini gösteren oranlardır. Likidite oranları, dönen varlık grubundan ele alınacak kalemlerin özelliklerine göre üçe ayrılır: Cari Oran (Üçüncü Derecede Likidite Oranı) Asit-Test Oranı (İkinci Derecede Likidite Oranı) Nakit Oranı (Birinci Derecede Likidite Oranı) Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 1

Cari oran Paydaki dönen değerler net değerlerini yansıtmakta olup reeskont ve karşılık hesaplarındaki tutarlar düşüldükten sonra elde edilir. Cari oranın 2 olması yeterli görülmektedir. Ancak cari oranın 2 olması ödeme gücünün varlığını göstermez. Ödeme araçlarının kaliteli ve likidite derecesinin yüksek olması gerekir. Dönen değerleri stoklara bağlı olan bir işletmenin kısa vadeli borç ödeme gücü, aynı cari orana sahip ancak dönen değerleri devlet tahvili, banka vs. şekilde hızla ve değerinde paraya çevrilebilecek kalemlere bağlı olan işletmenin kısa vadeli borç ödeme gücünden daha düşüktür. Cari Oran = Dönen Varlıklar Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Cari oran 2'den yüksek olabilir. Bu durumda işletmenin elinde atıl bir şekilde duran varlık stoğu söz konusudur. İşletme bu varlıkları kullanmayarak fırsat maliyetini arttırmaktadır. Ancak bu atıl varlıklar değer artışları, faiz gelirleri vs. nedenlerle değerlendirilirse karlılığın olumsuz yönde etkilenmemesi sağlanılabilir. Bunun yanında, cari oranın yorumunda; dönen varlıkların devir hızları göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin, cari oran küçük olsa bile, stok devir hızı ve alacak devir hızı yüksek olan bir işletme borçlarını kolaylıkla ödeyebilecektir. Dönen Varlıklar Dönen Varlıklar Cari Oran = Kısa Vadeli Borçlar 2.318.781 Cari Oran = 1.02 2.270.883 10-Hazır Değerler 11-Menkul Kıymetler 12-Ticari Alacaklar 13-Diğer Alacaklar 15-Stoklar 17-Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri 18-Gelecek Aylara Ait Giderler ve Gelir Tahakkukları 19-Diğer Dönen Varlıklar Asit-Test Oranı (Likidite Oranı) Bu oran daha kısa sürede paraya çevrilebilecek olan kalemlerin, kısa vadeli borçlara oranını gösterir. Asit-test oranının 1/1 olması genelde yeterli sayılmaktadır. Bu sonuç, işletmenin kısa vadeli yabancı kaynaklarının tamamının hazır değerler, menkul kıymetler ve kısa vadeli alacaklar toplamı ile ödenebileceğini gösterir. Dönen Varlıklar - Stoklar Asit-Test Oranı= Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Hazır Değerler + Menkul Kıymetler + Asit-Test Kısa Vadeli Alacaklar = Oranı Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Asit-test oranı (likidite oranı) Ancak sonucun 1/1'den büyük veya küçük olması işletmenin likidite açısından güçlü veya zayıf olduğunu göstermeye yetmeyebilir. Örneğin asit-test oranı 1'den büyük olmasına rağmen alacakların tahsilat sürelerinin uzun olması bu oranın yeterliliğini ortadan kaldırabilmektedir. Bu nedenle oranın değerlendirilmesinde, stok devir hızı, alacaklıların tahsilat süreleri, stoklara olan bağımlılık ve diğer faktörler dikkate alınmalıdır. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 2

Dönen Varlıklar - Stoklar Asit-Test Oranı= Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar 2.318.781 949.703 1.369.078 Asit-Test Oranı= 0,60 2.270.883 2.270.883 Hazır Değerler + Menkul Değerler+ * Asit-Test Kısa Vadeli Alacaklar = Oranı Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar 51.651 379.364 625.553 174.360 Asit-Test Oranı= 2.270.883 1.230.928 Asit-Test Oranı= 0.54 2.270.883 *Kısa Vadeli Alac Kısa Vd Alac + Diğer Kısa Vd Alac Stok bağımlılık oranı Asit-test oranının 1'den küçük çıkması, işletmenin stoklarının dönen varlıklar içinde büyük tutarda yer aldığını ve dolayısıyla kısa vadeli yabancı kaynakların ödenmesinin stokların kullanılması ile yapılabileceğini göstermektedir. Bulunan bu oran büyüdükçe, kısa vadeli borçların ödenmesi için elden çıkarılması gereken stok miktarı da artar. Kısa Vadeli Hazır Değerler+Menkul Kıymetler Stok Bağımlılık Yabancı Kaynaklar +Kısa Vadeli Alacaklar = Oranı Stoklar Kısa Vadeli Hazır Değerler+Menkul Kıymetler Stok Bağımlılık Yabancı Kaynaklar +Kısa Vadeli Alacaklar = Oranı Stoklar 2.270.883 51.651 379.364 625.553174.360 Stok Bağımlılık Oranı 949.703 2.270.883 1.230.928 Stok Bağımlılık Oranı 949.703 2.270.883 1.230.928 1.039.955 Stok Bağımlılık Oranı 1.09 949.703 949.703 Kısa Vadeli Hazır Değerler+Menkul Kıymetler Stok Bağımlılık Yabancı Kaynaklar +Kısa Vadeli Alacaklar = Oranı Stoklar 2.238.000 562.010 578.940 925.789 84.000 Stok Bağımlılık Oranı 966.000 87.261 Stok Bağımlılık Oranı 0.09 966.000 Finansal yapı oranları (mali oranlar) İşletmenin varlıklarını hangi kaynaklardan elde ettiğini; kaynakların yapısını, dağılımını; uzun vadedeki borçlarının ödeme gücünü analiz eden oranlar bu başlık altında toplanır. İşletmenin özkaynak, yabancı kaynak dengesinin sağlanması yabancı kaynak finansmanındaki anapara ve faiz ödemelerinde işletmenin güçlü bulunması anlamına gelir. Kaynak kullanımında özkaynakların ön plana çıkması durumunda, işletmenin finansal yapısı güçlenecek ve az miktarda kullanılan yabancı kaynakların kolaylıkla ödenmesi gerçekleşeceğinden borç verenlerin riski azalacaktır. Yabancı kaynakların (borçların), aktif toplamına oranı (finansal kaldıraç oranı) İşletmenin kısa vadeli ve uzun vadeli yabancı kaynaklarının aktif (pasif) toplamına oranını gösteren bir orandır. Kısa Vadeli Uzun Vadeli Finansal Kaldıraç Yabancı Kaynaklar Yabancı Kaynaklar = Oranı Aktif (Pasif) Toplamı Bu oran pasif açısından yazılacak olursa; Kısa Vad Uzun Vad Fin. Kaldıraç Yabancı Kay Yabancı Kayn = Oranı Kısa Vad Uzun Vad Öz Yabancı Kayn Yabancı Kayn Kayn Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 3

Finansal Kaldıraç Oranı Bu oran yabancı kaynakların, toplam kaynaklar içindeki payını göstermektedir. Finanal kaldıraç oranının yüksek çıkması özkaynakların yetersiz olduğu anlamına geldiği için, kredi verenlerin alacaklarının tahsili riskli duruma gelebilir. Yani işletmenin borçlarını ödeyememe riskinin yüksek olduğu ortaya çıkmaktadır. Batı ülkelerinde bu oranın 50/100 oranında olması normaldir. Oranın 1/2'den büyük çıkması tehlike işareti anlamındadır. Ancak gelişmekte olan ülkelerde sermayenin yetersizliği nedeniyle bu oranın %60'a kadar yükselmesi kabul edilebilir Kısa Vad Uzun Vad Fin. Kaldıraç Yabancı Kay Yabancı Kayn = Oranı Kısa Vad Uzun Vad Öz Yabancı Kayn Yabancı Kayn Kayn 2.270.883142.063 Fin. Kaldıraç Oranı 2.270.883142.063 2.527.247 2.412.946 Fin. Kaldıraç Oranı 0.49 4.940.193 Özkaynakların, Aktif Toplamına Oranı (Özsermaye Oranı) Bu oranın yüksek çıkması kredi verenlerin güvenini sağlayacak ve sağlamlığını arttıracaktır. Ancak bu oranın yüksek çıkması işletmenin düşük faizli uzun vadeli kredilerden en düşük düzeyde yararlanabildiği anlamına da gelir. Düşük faizli uzun vadeli krediler mevcut olması durumunda işletme bu yabancı kaynaklardan yararlanmak isteyebilir. Düşük faizli uzun vadeli kredinin kullanılması durumunda özsermayenin karlılık oranı artacaktır. Ancak bu kullanım nereye kadar olacaktır? Bu sınır, hem karlılığı, hem de borç ödeme gücünü dengede tutabilecek toplam kaynak maliyetinin minimum olduğu noktadır. Özsermaye Oranı Özkaynaklar/Aktif Toplamı oranı, Yabancı Kaynaklar/Aktif Toplamı oranıyla paralel olarak ortaya çıkar. Bu durumda oranın %50 olması normaldir. Ancak, Yabancı Kaynaklar/Aktif Toplamı'nın %60 olarak kabul edildiği ülkelerde Özkaynaklar/Aktif Toplamı oranının %40 düzeyinde olması normal kabul edilebilir. Özkaynakların, Özkaynaklar = veya Aktif Toplamına Oranı Aktif(Pasif)Toplamı Özkaynaklar Yabancı Kaynaklar+Özkaynaklar Öz Özkaynakların, Kayn = Aktif Toplamına Oranı Kısa Vad Uzun Vad Öz Yab Kayn Yab Kayn Kayn Özkaynakların, 2.527.247 Aktif Toplamına Oranı 2.270.883142.0632.527.247 Özkaynakların, 2.527.247 0.51 Aktif Toplamına Oranı 4.940.193 Özkaynakların, toplam yabancı kaynaklara oranı (özsermaye / borçlar oranı) (finansman oranı) Bu oran özkaynaklar ile yabancı kaynaklar arasındaki dengeyi belirleyebilmek amacıyla dikkate alınır. Oranının yüksek çıkması işletmenin finansal açıdan bağımsız olduğunu ve işletmeye kredi verenlerin baskısının olmadığı anlamındadır. Düşük bir oran ise, kredi verenlerin baskısı sonucunda işletmenin finansal açıdan zora düşmesi demektir. Oranın 1/1 olması normaldir. Özkaynaklar Finansman Oranı= Toplam Yabancı Kaynaklar Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 4

Özkaynaklar Finansman Oranı= Toplam Yabancı Kaynaklar 2.257.247 Finansman Oranı= 1.04 2.412.946 Bunun yanında, işletmenin özkaynakları arasında ödenmemiş sermaye bulunmuyorsa, ödenmemiş sermayenin ödenmesi durumunda kaynak ihtiyacının tamamen karşılanıp karşılanmayacağını ölçmek için aşağıdaki orandan yararlanılır. Özkaynaklar + Ödenmemiş Sermaye Oran = Yabancı Kaynaklar - Ödenmemiş sermaye Kısa Vadeli Yabancı Kaynakların, Toplam Kaynaklara Oranı Varlıkların karşılanmasında kullanılan kaynakların, ne kadarının kısa vadeli yabancı kaynaklar tarafından oluştuğunu gösteren orandır. Bu oranın %30 çıkması normal kabul edilir. Oranın %30'dan yüksek çıkması durumunda varlıkların finansmanında gereğinden fazla kısa vadeli yabancı kaynak kullanıldığı ortaya çıkar. Bu istenen bir durum değildir. Kısa vadeli yabancı kaynaklarla duran varlıkların karşılanması durumunda, dönen varlıkların değerleri düşecek ve dolayısıyla net işletme sermayesi negatif değer alacaktır. Bu durum işletmeyi kısa vadeli yabancı kaynaklarının ödenmesi sırasında zor duruma düşürecektir. Kısa Vadeli Yabancı Kaynakların, Toplam Kaynaklara Oranı Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Oran= Toplam Kaynaklar (Aktif) (Pasif) Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Oran= Toplam Pasif 2.270.883 Oran= 0.45 4.940.193 Uzun Vadeli Yabancı Kaynakların, Toplam Kaynaklara Oranı Varlıkların karşılanmasında kullanılan kaynakların ne kadarının uzun vadeli yabancı kaynaklar tarafından oluştuğunu gösteren orandır. Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar Oran= Toplam Kaynaklar (Aktif) (Pasif) İç Kaynaklar (Otofinansman) Oranı İşletmenin ödenmiş sermayesinin ne ölçüde sermaye dışı özkaynaklarla karşılandığını gösteren orandır. Oranın yüksek çıkması istenen bir durumdur. Oranın oldukça yüksek çıkması, işletmenin kârlılığının yüksek olduğunu ve elde ettiği kârlarını işletmede bırakarak özkaynaklarını arttırdığını gösterir. Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar Oran= Toplam Pasif 142.063 Oran= 0.02 4.940.193 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 5

İç Kaynaklar (Otofinansman) Oranı Yeniden Değerleme Emisyon Primi + Yedekler Artışları Otofinansman Oranı= Çıkarılmış Sermaye 11.257+1.163.559+401.252 Oran= 5.61 280.800 Emisyon Primi Ortaklıkların hisse senetlerini nominal değerinin üzerinde bir fiyatla ihraç etmeleri sonucunda satış fiyatı ile nominal değer arasında oluşan farktır. Emisyon primi sadece hisse senetlerinin ihraç edilişinde oluşur. Ortakların ellerinde; bulundurdukları hisse senetlerini veya kurumların iştiraklerine ait hisse senetlerini, maliyet bedellerinin veya nominal değerlerinin üzerinde bir bedelle satmaları durumunda oluşan olumlu fark emisyon primi olarak kabul edilemez. Primli hisse senedi ihraç edilmesi halinde oluşacak emisyon primleri vergiye tabi olmaktadır. Uzun Vadeli Yabancı Kaynakların, Devamlı Sermayeye Oranı Uzun vadeli yatırımların uzun vadeli kaynaklarla karşılanma oranının 1/1 olması arzu edilen bir durumdur. Oranın yeterliliğinde, duran varlıkların, amortismanları dolayısıyla tutulacak fonların zaman içindeki dağılımı ile uzun vadeli kredilerin geri ödemelerinin zaman içindeki dağılımı arasındaki ilişki de etkili olur. Duran varlıkların amortisman süreleri kısa, yabancı kaynakların vadeleri uzun olan işletmelerde 1/1'in altındaki oranlar da yeterli olabilir. Uzun Vadeli Yabancı Kaynakların, Devamlı Sermayeye Oranı Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar Oran= Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar Özkaynaklar Oran= 142.063 142.063 2.527.247 142.063 Oran= 0.05 2.669.310 Maddi Duran Varlıkların, Özkaynaklara Oranı İşletmenin maddi duran varlıklarının (arazi, arsa, bina, tesis, makine) ne kadarının özkaynak aracılığı ile karşılandığını gösteren orandır. Bu oranın 1/1 olması, maddi duran varlıkların tamamen özkaynaklar aracılığı ile karşılandığını gösterir. Bu da yabancı kaynakların ödenmesi anında üretimi veya hizmeti götüren maddi duran varlıklara dokunulamayacağı anlamındadır. Bu kredi verenlerin açısından olumlu bir durumdur. Ancak, sanayi işletmelerinde maddi duran varlık tutarları oldukça yüksek rakamlara ulaştığı için, bu ek maddi duran varlıkların sadece özkaynaklar aracılığı ile finanse edilmesi mümkün olmayabilir. Bu nedenle sanayi işletmelerinde bu oranın 65/100 olması normal kabul edilebilir. Maddi Duran Varlıkların, Özkaynaklara Oranı Maddi Duran Varlıklar Oran= Özkaynaklar 2.185.190 Oran= 0.86 2.527.247 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 6

Maddi Duran Varlıkların, Özkaynaklar ve Yatırım Kredileri Toplamına Oranı Özkaynaklarla finanse edilemeyen maddi duran varlıkların ek olarak yatırım kredileri kullanılarak finanse edilmesi durumunda sözkonusudur. Bu durumda oranın 1/1 olması gerekir. 1/1'den yüksek çıkan oran, maddi duran varlıkların özkaynaklar ve yatırım kredileri yanında diğer kısa vadeli veya uzun vadeli yabancı kaynaklarla finanse edildiği anlamına gelir. Oranın değerlendirilmesinde; yatırım kredilerinin vadeleri ve kredilere ödenen faizler de gözönünde bulundurulmalıdır. Maddi Duran Varlıkların, Özkaynaklar ve Yatırım Kredileri Toplamına Oranı Maddi Duran Varlıklar Oran= Özkaynaklar+Yatırım Kredileri Toplamı 2.185.190 Oran= 0.86 2.527.247 8.539 *Finansal Borçlar * Maddi Duran Varlıkların, Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklara Oranı Maddi duran varlıkların ne şekilde finanse edildiğinin analiz edilmesinde kullanılan diğer oranlarla birlikte ele alınan bu oran, maddi duran varlıkların ne kadar uzun vadeli yabancı kaynak aracılığı ile finanse edildiğini göstermektedir. Maddi Duran Varlıklar Oran= Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar 2.185.190 Oran= 15.38 142.163 Yabancı Kaynakların, Maddi Öz Varlığa Oranı Maddi özvarlık; öz kaynak toplamından maddi olmayan duran varlıkların çıkarılması suretiyle bulunur. Maddi olmayan duran varlıklar, herhangi bir tasfiye durumunda paraya dönüşemeyeceği için söz konusu varlıkların öz kaynak toplamından çıkarılması uygun görülmektedir. Oran 1/1'den küçük olmalıdır. Bu durumda maddi öz varlıkların daha az yabancı kaynak aracılığı ile finanse edildiği sonucu çıkar. Yabancı Kaynakların, Maddi Öz Varlığa Oranı Toplam Yabancı Kaynaklar Oran= Maddi Öz Varlıklar Toplam Yabancı Kaynaklar Oran= Maddi Olm. Diğer Özkaynaklar- Duran Var. Duran Var. 2.270.883 142.063 Oran= 2.527.247 919 12.334 2.412.946 Oran= 2.513.994 0.96 Duran Varlıkların, Özkaynaklara Oranı Bu oran, özkaynakların ne kadarının duran varlıkların finansmanında kullanıldığını göstermektedir. Oranın 1 den küçük olması istenir. Oranın birden büyük olması durumunda, duran varlıkların bir kısmının özkaynaklar yanında yabancı kaynaklar aracılığı ile finanse edilmiş olduğunu gösterir. Duran Varlıklar Oran= Özkaynaklar 2.621.412 Oran= 1.03 2.527.247 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 7

Duran Varlıkların, Devamlı Sermayeye Oranı Duran varlıkların, ne ölçüde devamlı (özkaynaklar + uzun vadeli yabancı kaynaklar) sermaye tarafından karşılandığını gösteren bu oranın mutlaka birden küçük olması istenir. Duran Varlıklar Oran= Devamlı Sermaye Duran Varlıklar Oran= Uzun Vad Yab Kayn + Özkaynaklar 2.621.412 Oran= 0.98 142.063 2.527.247 Varlıklar Arasındaki İlişkilerde Kullanılan Oranlar Bu oranlar işletmenin varlık yapısının analizinde kullanılırlar. Bunun yanında varlıkların arasındaki ilişkilerin ele alınması, daha önce ele alınan varlıklar ile kaynaklar arasındaki oranların daha anlamlı bir şekilde yorumlanmalarına neden olur. Dönen Varlıklar Oran= Toplam Varlıklar 2.318.781 Oran= 0.47 4.940.193 Duran Varlıklar Oran= Toplam Varlıklar 2.621.412 Oran= 0.53 4.940.193 Maddi Duran Varlıklar Oran= Toplam Varlıklar 2.185.190 Oran= 0.44 4.940.193 Duran Varlıklar Oran= Dönen Varlıklar 2.621.412 Oran= 1.13 2.318.781 Yukardaki oranın ticari işletmelerde 1'den küçük olması istenirken, üretim işletmelerinde (özellikle yatırımda bulunan üretim işletmelerinde) 1'den büyük olabilir. Nakit Oranı (Disponibilite Oranı) İşletmenin cari oranı ve asit testi oranına göre daha kısa vadeli dönen varlıklarının ele alındığı orandır. Bu oranın hesaplanmasında; vadesi gelen, kısa vadeli yabancı kaynakların en çabuk şekilde ödenmesi amaçlandığı için işletmenin acil şekilde nakit elde edebileceği hazır değerler ele alınır. Nakit Oranı = Hazır Değerler Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Kasa+Banka+Diğer Nakit Değerler Nakit oranı = Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Hazır Değerler Nakit Oranı = Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar 51.561 Nakit Oranı = 0.02 2.270.883 Nakit oranı, faaliyetlerden sağlanan fon girişlerinin durması ve alacakların tahsil edilmemesi durumunda işletmenin kısa vadeli yabancı kaynaklarının durumunu yansıtmaktadır. Nakit oranının %20'nin altına düşmemesi istenen bir sonuçtur. Nakit oranının bu sonucun altına düşmesi durumunda işletmenin nakit sıkıntısı içinde bulunduğu ortaya çıkar. Oranının yüksek olması ise, işletmenin atıl nakit mevcudunun bulunduğunu gösterir. İşletmenin kısa vadeli yabancı kaynaklarını ödeme tarihleri farklı ise, bu oranın %50 olması yeterli görülebilmektedir. Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 8

Faaliyetlerden Sağlanan Nakit Kaynaklar Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Oranının dikkate alınması nakit oranının daha sağlıklı yorumlanmasına yardımcı olur. Bu oranın büyük olması, daha düşük bir nakit akışı oranını yeterli kılabilir. Bu oranlar yanında işletme likiditesinin belirlenmesinde yararlanılabilecek diğer oran: Faaliyetlerden Sağlanan Fon Kaynakları Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Bu oran asit-test oranının yorumlamasına yardımcı olmaktadır. Bu oranın yüksek olması, daha küçük asit-test oranının yeterli olması demektir. Kısa Sürede Paraya Çevrilebilir Değerlerin,Yıllık = Nakit Giderlerini Karşılama Oranı Kasa + Banka + Diğer Nakdi değerler + Hisse Senedi ve Tahviller + Alacaklar (Ticari ve Diğerleri) Yıllık Beklenen Nakdi Giderler Bu oran asit-test oranına benzemektedir. Aralarındaki fark; asit-test oranında paydada kısa vadeli yabancı kaynakların, bu oranda ise yıllık beklenen nakdi giderlerin yer almasıdır. Bu oranda ölçülmek istenen, yıllık yapılması beklenen nakit giderlerinin, proforma tablolarından elde edilebilecek çok kısa sürede paraya çevrilebilir değerleri ile karşılanıp karşılanmayacağıdır. Faaliyetlerden Sağlanan Fonların, Net Çalışma Sermayesini = Karşılama Oranı Faaliyetlerden Sağlanan Fonlar Net Çalışma Sermayesi Bu oranda faaliyetlerden sağlanan fonların, dönen varlıkların kısa vadeli yabancı kaynakları aşan kısmı olan net işletme sermayesinin ne kadarını karşıladığını göstermektedir. Bir işletmede faaliyetlerden sağlanan fon, net çalışma sermayesini karşıladıktan sonra, duran sermaye ne kadar fazla katkıda bulunursa o kadar iyidir. Bu durumda işletme, üçüncü kişilerin baskısı altına girmeden, borçlarını ödeyebilecek ve faaliyetlerini genişletebilecektir Stoklar Stokların, Net İşletme Sermayesine Oranı = Net İşletme Sermayesi Bu oran, net işletme sermayesinin ne kadarının stoklara bağlı olduğunu gösterir. Bu oranın yüksek çıkması, stokların net işletme sermayesi içindeki oranının yüksek olması, düşük çıkması ise net işletme sermayesi içinde, stokların değil diğer dönen varlıkların oranının yüksek olması anlamını taşır. Aşırı yüksek oran işletmenin likidite yapısının güçsüz olması demektir. Bu durumda işletme kısa vadeli ödemeler sırasında ödeme güçlüğüne düşebilir. Aşırı düşük oran ise, stok miktarının, yani üretimin, yani satışın az olması nedeniyle yetersiz dönen varlık girişinin ortaya çıkması dönen varlıkların gücünün düşmesi anlamındadır. Örnek 1 Örnek 1 Alacaklar 2.000.000 Net Satışlar 10.000.000 Stoklar 3.000.000 SMM 7.000.000 Kredili Satışlar 8.000.000 Maddi Duran Varlıklar 5.000.000 a- Yukarıdaki bilgilere göre stok devir hızını hesaplayınız. b- Alacak devir hızını hesaplayınız. c- Maddi Duran Varlık Hızını Hesaplayınız a- SDH = Satışların Maliyeti / Ortalama stok ( D.B.M.M + D.S.M.M/ 2 ) SDH = 7.000.000 / 3.000.000 SDH = 2,33 b- ADH = Kredili satışlar / Ticari Alacaklar ADH = 8.000.000 / 2.000.000 ADH = 4 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 9

Örnek 1 Örnek 2 c- MDVH = Net Satışlar / Maddi Duran Varlıklar MDVH =10.000.000 / 5.000.000 MDVH = 2 Hazır Değerler 4 Milyon TL Kısa Vadeli Borçlar 12 Milyon TL İşletmenin nakit oranı % kaçtır? Örnek 2 Örnek 3 Nakit Oranı = Hazır Değerler + Geçici yatırımlar ( menkul kıymetler ) / Kısa vadeli Borçlar = 4 / 12 = 0,33 Kredili satışlar 90.000 Alacaklar 10.000 Alacak senetleri 8.000 Ortalama tahsil süresini bulunuz? Örnek 3 Örnek 4 Alacak devir hızı= Kredili satışlar / (Alacaklar + Alacak senetleri) Alacak devir hızı= 90 / (10 + 8) = 5 OTS = 360 / Alacak devir hızı OTS = 360 / 5 OTS = 72 Uzun Vadeli Borçlar 20.000 Hazır Değerler 5.000 Alacaklar 10.000 Stoklar 15.000 Geçici Yatırımlar 6.000 Duran Varlıklar 25.000 Cari Oran 1,5 a. Kısa vadeli borçlar ne kadardır? b. Öz sermaye kaynakları ne kadardır? c. Yukarıdaki bilgilere göre Asit Test (Likidite) Oranını bulunuz? Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 10

Örnek 4 Örnek 4 a. Dönen Varlıklar= Hazır Değerler + Alacaklar + Stoklar + Geçici Yatırımlar Dönen Varlıklar= 5.000+ 10.000 + 15.000 + 6.000 Dönen Varlıklar= 36.000 Cari oran = Dönen varlıklar / KVB 1.5 = 36.000 / KVB KVB = 36.000 / 1,5 KVB = 24.000 b. ÖS = (Dönen varlıklar + Duran Varlıklar ) - ( Kısa vadeli Y.K + Uzun vadeli Y.K ) ÖS = 36 + 25-24 + 20 ÖS = 61-44 ÖS = 17 c. Asit-Test Oranı = ( Dönen varlıklar - Stoklar) / KVB ATO= (36 15) / 24 ATO= 0,87 Örnek 5 Örnek 6 Dönem Başı Stok 30 milyon, dönem sonu stok 44 milyon ve satışların maliyeti 185 milyon ise stok devir hızı kaçtır? Stok devir Hızı = Satışların Maliyeti / Ortalama Stok = 185 / [(30 + 44) / 2] = 185 / 37 = 5 Kredili Satışlar 10 milyon TL Ticari Alacaklar 4 milyon TL Kısa Vadeli Borçlar 8 milyon TL Stoklar 6 milyon TL Cari Oran 1,8 a. Ortalama Tahsilat Süresi nedir? b. Likidite (Asit-Test) Oranı nedir? Örnek 6 Örnek 6 a. Alacak Devir Hızı = Kredili Satışlar / Ticari Alacaklar = 10 / 4 = 2,5 Ortalama Tahsil Süresi = 360 / Alacak Devir Hızı = 360 / 2,5 = 144 b. Cari Oran = Dönen Varlıklar / KVB 1,8 = Dönen Varlıklar / 8 Dönen Varlık.= 1,8 X 8 Dönen Varlık. = 14,4 Likidite Oranı= (Dönen Varlıklar Stoklar) / KVB Likidite = (14,4 6) / 8 Likidite = 1,05 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 11

Örnek 7 Hazır değerleri 100 milyar, menkul değerleri 80 milyar ve kısa vadeli borçları 60 milyar olan işletmenin nakit (Hassas) oranı kaçtır? Örnek 8 İşletmenin faiz ve vergiden önceki karı 30 milyar ve faiz giderleri 5 milyar ise faiz karşılama oranı nedir? Nakit Oranı = Hazır Değerler + Menkul Kıymetler (Geçici Yatırımlar) / KVB = 100 + 80 / 60 = 3 Faiz Karşılama Oranı = FVÖK / Faiz Giderleri = 30 / 5 = 6 Örnek 9 İşletmenin FVÖK 100 milyar, borçları 60 ve borç maliyeti %40 dır. Satışlar 150 milyar ise faiz karşılama oranı nedir? Faiz Giderleri = 60 x 0,40 = 24 Faiz Karşılama Oranı = FVÖK / Faiz Giderleri = 100 / 24 = 4,16 Yrd. Doç. Dr. Rüstem Barış Yeşilay 12

9/29/2017 BÜYÜME NEDENLERİ İşletmeler, çevrenin etkisiyle, finansman, pazarlama veya üretim faaliyetlerinden kaynaklanarak büyümeyi amaçlayabilirler. FİNANSAL YÖNETİM 10. İŞLETMELERİN BÜYÜMESİ Çevre Etkisi Büyüme, işletmenin çevre baskılarına karşı koyabilmesi kadar, çevreye uyma yeteneğini sağlar. Büyüyen işletmeler, rakiplerle daha kolay mücadele ederken, müşterilerine de kaliteli hizmetler sunabilir. Finansal Nedenler Fonların kullanılmasında etkinlik Rekabette finansal üstünlük sağlamak Büyüme ile karı artırma imkanı sağlamak Kredi kurumlarında ve borsada prim sağlamak Üretime İlişkin Nedenler Üretim hacminin artırılması Girdilerle büyük miktarda alışlar ile maliyet tasarrufu sağlamak Ar-Ge faaliyetlerine ağırlık verilmesi Yan ürünlerin geliştirilmesi Pazarlamaya İlişkin Nedenler Pazarlama teknikleri daha verimli kullanılabilir Ulusal ve uluslar arası pazarlara girme kolaylaşır Pazar stratejileri geliştirilebilir Satış giderlerinden tasarruf sağlanır İŞLETMELERDE BÜYÜME BİÇİMLERİ VE YÖNLERİ Büyüme iç büyüme ve dış büyüme biçiminde olabilir. İÇ BÜYÜME: İşletmenin kendi içinde büyümesidir. Yönetim ve örgütlenme üzerindeki etkisi azdır. İşletmede görülen işlerin genişletilmesi, yoğunlaştırılmasıdır. Önceden görülebilen ve planlanarak uyum sağlanabilen zamana yayılmış bir büyümedir. İç büyümenin hızı genelde üst yönetim büyüme hızından düşüktür. DIŞ BÜYÜME Dış büyüme, başka bir işletmeyi ele geçirmedir. Bir işletmenin başka bir işletmeyi yutması söz konusudur. Bir işletme ister iç isterse de dış büyüme şeklinde gelişsin belirli büyüme kalıpları içerisinde bulunur. Bu yönler şöyledir: İşletmeler aynı alanda faaliyet göstermeyebilirler. Ana işletme ile birleşen işletme arasındaki ilişkinin derecesi yönetim ve örgütlenmeyi etkiler. YATAY BÜTÜNLEŞME DİKEY BÜTÜNLEŞME KARMA BÜTÜNLEŞME 1

9/29/2017 YATAY BÜTÜNLEŞME Yatay Bütünleşme iki şekilde olabilir; 1. Aynı konuda üretim yapan bir işletmenin bir başka işletmenin denetimini ve mülkiyetini ele geçirmesi ya da ek olanaklar geliştirmesi.örneğin; otomobil lastiği üreten bir şirketin, otomobil lastiği üreten başka bir şirketi satın alması. 2. Aynı dağıtım düzeyinde yer alan satıcıların satış eylemlerinin birleştirilmesi. Örneğin; Bir bölüm perakendeci tüccarın bir araya gelerek ortak bir büyük mağaza zinciri oluşturması. YATAY BÜTÜNLEŞMENİN ŞEKİLLE GÖSTERİLMESİ Niceliksel bir büyüme ve yenileşme olurken niteliksel açıdan hiçbir değişim olmamaktadır. Üst Yönetim Üst yönetim Fabrika Fabrika 1 Fabrika 2 Fabrika 3 Yatay bütünleşmenin yararları: 1. Yönetici personelden daha yoğun yararlanma 2. Müşterilere daha iyi hizmet sunabilme 3. Büyüyen pazar payına karşılık verebilme 4.Büyük işletmelerin üstünlüklerinden yararlanabilme (pazarlık gücü ve büyük girdi alımları) 5. Daha fazla kâr sağlayabilme 6. Riskin dağıtılması 7. İşletme birimlerini karşılaştırarak denetlemenin yapılabilmesi Yatay Bütünleşmenin Sakıncaları Sermayeye olan gereksinimin artması İşçi-işveren ilişkilerinde daha fazla özen gerekmesi İşletme sahibi,yönetici ve çalışanlar arasında ilişkinin zayıflaması DİKEY BÜTÜNLEŞME Üretici işletmenin, kullandığı girdilerden herhangi birini kendisine satan bir işletmeyi satın alması ya da kendi ürettiği malı satan bir işletmeyi örgütüne katması durumunda DİKEY BÜTÜNLEŞME gerçekleşmiş olur. Girdi kaynaklarına yönelik olarak gerçekleştirilen genişleme geriye doğru bütünleşme adını alır. İşletmeyi ürettiği malı kullananlara doğru bir adı daha yaklaştıran genişleme ileriye doğru bütünleşme adını alır. Tam bir dikey bütünleşme örneğine hiçbir zaman rastlanılmaz. Dikey Bütünleşmenin Nedenleri: 1. İşletmelerin hammaddelerin nicelik, nitelik ve özellikleri üzerinde denetim yapma isteği 2. Daha uygun pazar payına kavuşmak 3. Rekabette üstün bir konuma gelmek 4. Dağıtım yöntemleri üzerinde daha iyi bir denetim sağlama isteği Dikey bütünleşme ile; Daha düşük maliyet giderlerine Ar-ge olanaklarına ulaşılır. Bununla birlikte; Büyük bir parasal kaynak aktarmayı, yeni riskler üstlenmeyi, örgütün eşgüdümlenmesi sorunlarını ortaya çıkarır. 2

9/29/2017 Geriye doğru bütünleşme Uzmanlaşmış yönetim Üst yönetim İleriye doğru bütünleşme Uzmanlaşmış yönetim DİKEY BÜTÜNLEŞMENİN SINIRLARI Hammadde üretimi Mal üretimi Mal üretimi Mal üretimi Mal satışı İleriye ve geriye doğru bütünleşme Üst yönetim Hammadde üretimi Mal üretimi Mal satışı Bütünleşilen bölüm Bütünleşilemeyen bölüm KARMA BÜTÜNLEŞME Yatay ve dikey bütünleşmenin karması olan bütünleşmeler iki çeşittir: YANSAL BÜTÜNLEŞME: İlgisiz ürünlerin ya da yan ürünlerin üretimini ya da pazarlamasını gerçekleştirme YANSAL büyümedir. ÇEŞİTLENDİRİCİ BÜYÜME: İşletmenin ana ürün kuşağı ile ilgili ya da rakip olan ürünlerin eklenmesi ile gerçekleşen büyüme ÇEŞİTLENDİRİCİ büyümedir. II. İŞLETMELERDE BİRLEŞME VE İŞBİRLİĞİ ÇEŞİTLERİ (DIŞ BÜYÜME) Birleşmenin amaçları Güçlerin birleştirilmesi ile verimliliği arttırmak üzere üretim ilişkilerinin düzenlenmesi amacı Kredi ve finansman olanaklarının arttırılması Pazarda ekonomik bir güç oluşturma isteği Riski dağıtabilme isteği Vergi yükünü azaltabilmek İşletmelerin çeşitli düzeydeki anlaşma ve birleşmelerini yediye ayırarak inceleyebiliriz. 1. Centilmen Anlaşmaları 2. Konsorsiyum 3. Kartel 4. Konsern 5. Tröst 6. Tam Birleşme (merger, füzyon) 7. Holding 1.CENTİLMEN ANLAŞMALARI Belirli bir ya da birkaç konuda anlaşma yapan ve anlaşma koşullarına uymayı karşılıklı söze ve güvene dayalı olarak yüklenen kişilerin yaptıkları anlaşmalardır. Hammadde ve satış pazarlarını paylaşmak, fiyat rekabetini ortadan kaldırmak, satış koşulları, üretim, personel gibi konularda işbirliğine gitmek gibi alanlarda uzmanlaşmaya çalışırlar. Anlaşmaya uymamanın doğrudan bir yaptırımı olmamakla birlikte anlaşma ile sağlanabilecek pazar egemenliği ve tekelci gücün yitirilme tehlikesi en güçlü yaptırımdır. Bu anlaşmalar, yasaların kartel ve benzeri anlaşmaları yasakladığı ya da kamuoyu baskısının yoğun olduğu ülkelerde kullanılmaktadır. Anlaşma; yazılı-sözlü, sürekli-geçici olabilir. 3

9/29/2017 2. KONSORSİYUM İki ya da daha çok kuruluşun, hukuksal ve ekonomik bağımsızlıklarını yitirmeksizin belli bir amacı gerçekleştirmek üzere, geçici olarak işbirliğine girmeleridir. İşletmeler finansal olanaklarını, teknolojik üstünlüklerini birleştirir ve bir konsorsiyum oluştururlar. KARTELLER Kartel, aynı üretim dalındaki girişimlerin rekabeti ortadan kaldırmak ya da azaltmak yoluyla pazarı etki altında bırakmak üzere ve bağımsız hukuksal varlıklarını koruyarak birleşmeleridir. Kartelin ögeleri şöyle özetlenebilir. 1. Birden fazla bağımsız işletmelerin bağımsızlıklarını koruması 2. Aralarındaki rekabeti sınırlandırmayı amaçlamaları 3. Aynı üretim dalındaki işletmelerin yer alması 4. Pazar payının çoğunluğunu sağlayan işletmelerin bir araya gelmesi A. Koşul Kartelleri KARTEL ÇEŞİTLERİ B. Kota ya da kontenjan kartelleri C. Fiyat Kartelleri Kartelin üyesi olmamakla birlikte kartel üyesiymiş gibi kartelin almış olduğu kararlara aynen uyan işletmelere gölge girişimler denir. Ancak kartelin alacağı kararlara karşı çıkabilecek güçteki işletmeler kartelle rekabet edebilir. D. Satış Kartelleri E. Uluslararası Karteller Koşul kartelleri: Bu kartellerde üyelerin uygulamak zorunda oldukları gönderme ve ödeme koşulları düzenlenir ve üyelerce aynı biçimde uygulanır. Fiyatlar konusunda herhangi bir düzenlemeye gidilmez. Bu tür bir karteli giderleri satış fiyatı içinde olan işletmeler gerçekleştirirler. Kota ya da Kontenjan Kartelleri: Amaç Fazla üretimin elde kalmasını önlemek Üretim ve satışları kısarak öncekinden daha fazla kâr elde etmek. Kota ya da Kontenjan K. Denetlenir Üretim ve satışın sınırlandırılması O pazardaki toplam malın niceliğininin sınırlandırılması sonucunu doğurur. Fiyat yükselir. Daha fazla kâr elde etme imkanı 4

9/29/2017 Fiyat Kartelleri İşletmelerin, mallarını belirli bir fiyattan aşağı satmamak üzere anlaşmalarıdır. Fiyat kartelleri tekele benzerler. Anlaşmanın yapılabilmesi için; Anlaşmada bulunan işletmelerin belirli bir büyüklüğü aşmış olması Ürettikleri malın nitelik olarak birbirinden çok farklı olmaması gerekir. Amaç: Zararları azaltmak ya da kârları yükseltmektir. Bu amaçla pazarda belli bir mal için tek bir fiyat vardır ve bu fiyat kartel öncesinde geçerli olan fiyattan çok daha yüksektir. Satış Kartelleri: Özel bir satış örgütüne sahip olan ve üyelerine bağımsız satış işlemlerinde bulunma yetkisi tanımayan bir kuruluştur. Kartellerin en yoğun ve en katı türüdür. Fiyat kartellerinin aksayan yönlerini ortadan kaldırmak amaçlanmıştır. Zorlukları: Tüm işletmelerde maliyet giderlerinin tekdüze olmaması. Türleri: Ekonomik bunalım kartelleri,açık eksiltme kartelleri ve fiyat indirme kartelleridir. Uluslararası Karteller: Uluslar arası pazarlardaki rekabeti sınırlandırmak ya da kaldırmak amacıyla kurulan ve dışalım, dışsatım ya da hem dışalım hem de dışsatım yapmayı amaçlayan kartellerdir. Kartelin Yararları: 1. Kartel satışları arttırıp, kapitalin karlılığını yükseltir. Rekabet savaşlarını ortadan kaldırır. 2. Sermayenin iyi kullanımı üretimi ucuzlatır. 3. Üretim istenildiği gibi ayarlandığından riskler azalır. 4. Satışların düzenli olması çalışanlar için bir güven yaratır. Kartelin Sakıncaları 1. Rekabetin olmaması üretimin akılcı(ussal) yürütülmesini engeller. 2. Fiyatların yapay olarak yüksekliği verimsiz işletmeleri ayakta tutar. 3. Kartel dışında kalan işletmelerin yaşama olanağı yoktur. 4. Niteliksiz mallar bile yüksek fiyatlarla satışa sunulur. 5. Tekel oluşturan karteller ülkelerin ekonomik, toplumsal yapısına zarar verirler. Hatta siyasal bir güç unsuru da olabilirler. KONSERNLER Konsernler, bağımsız hukuksal varlıkları olan işletmelerin, ortaklaşa bir ekonomik yönetim altına girmeyi kabul etmeleri ile meydana gelen işletmeler kümeleşmesidir. Her işletme adını korumakla birlikte konserne girdikten sonra ekonomik bağımsızlığını kaybeder. İşletmelerin bir konsernin altında toplanması çeşitli yollarla gerçekleşir. En çok uygulanan; Eski ve maliyet giderleri düşük işletmeleri satın alıp kapatmak Üretimi en verimli, en başarılı işletmelerde yürütmektir. TRÖSTLER İki ya da daha çok işletmenin doğrudan tekel kurmak amacı ile hukuksal özerkliklerini yitirerek, kapital ve yönetimlerini birleştirmesi ile oluşur. Özellikleri: O zamana kadar ekonomik ve hukuksal bağımsızlıkları olan işletmeler bütünleşir ve ortadan kalkarlar. Tekelci fiyat uygularlar. Yüksek kârlar sağlarlar. Kendi çıkarlarına ters düşen buluşların uygulanmasını engellerler. Bu nitelikleri ile tröstler bir çok ülkede yasa dışı olarak tanımlanmıştır. 5

9/29/2017 Tröstlerin Başlıca Çeşitleri Tam Birleşme A- Yatırım tröstleri: Yatırım tröstü bir tasarruf ve finansman kuruluşudur. B- Oylama tröstü: Belli bir alanda çalışan çeşitli işletmelerin yönetimlerini, genel kurullarda çoğunluk oylarına sahip olma yoluyla ele geçirmeyi amaçlayan kuruluşlardır. İki ya da daha fazla işletmenin bir araya gelerek bir tek işletmeyi meydana getirmesidir. İki yolla oluşur: 1. İşletmeler kaynaklarını ve varlıklarını bir araya getirerek yeni bir büyük işletme oluştururlar. 2. Bir işletme başka bir işletmeyi satın alır ve ana işletme içinde eritir. İşletmeler bu birleşme ile; Satış ve reklam giderlerini azaltma Ar-ge çalışmalarını ortak yürütebilme Genel yönetim giderlerinden artırım sağlama olanağı elde ederler. Bu tür işletmeler, tekel oluşturabilme özellikleri nedeniyle çeşitli ülkelerde yasalarla engellenir. 7. HOLDİNG Başka işletmelerin yönetim ve denetimini ele geçirmek amacıyla.o şirketlerin oy hakkına sahip pay senetlerini ellerinde bulunduran şirketlere HOLDİNG adı verilir. Bir holdinge bağlı şirketler iki çeşide ayrılır: 1.Ana şirket: Çok sayıda şirketin oy hakkına sahip pay senetlerinin büyük bir bölümüne sahip olarak, bu şirketlerin yönetim ve denetimlerini ele geçiren şirkettir. 2. Yavru şirket: Ana şirketin denetimi altında bulunan ve hukuksal bağımsızlığını koruyan şirkettir A-HOLDİNG ÇEŞİTLERİ İşlevleri yönünden holdingler: a-saf Holding: Başka şirketlere katılma amacı ile kurulan holdinglerdir.işlevleri katıldıkları şirketlerin yönetim ve denetimine katkıda bulunmak ya da egemen olmaktır. Denetledikleri Şirketler Yönünden işletmeler: a- Tek aşamalı Holding: Ana şirket bir kez katılımda bulunur, katılımda bulunduğu şirketlerin başka şirketlere katılımı söz konusu değildir. Ana Şirket b-karma holding: Çeşitli şirketlere katılmalarının yanı sıra doğrudan doğruya mal ya da hizmet üretme işlevini de üstlenen holdinglerdir. Yavru şirket A Yavru şirket B Yavru şirket C Yavru şirket D 6

9/29/2017 b-çok Aşamalı Holding( Salkım Holding): Aşamalı holdingde aşamalı şirketin de başka şirketlere katılımı vardır. Ana Şirket B- KARŞILIKLI KATILIMLAR YÖNÜNDEN HOLDİNGLERİN ŞEMATİK OLARAK GÖSTERİLMESİ A- Bir yavru şirket aracılığıyla katılım Ana Şirket Ara Holding Ara Holding Yavru şirket. Yavru Şirket. A Yavru Şirket B Yavru Şirket C Yavru Şirket D Yavru Şirket E Bu katılım biçiminde herhangi bir şirket herhangi bir holdingin çatısı altına girmekte ve böylelikle holdinge belli ölçülerde katılmış olmaktadır. Yavru şirket Yavru şirket B-İki yavru şirket aracılığı ile katılım: Ana şirket C- Ana şirket aracılığı ile karşılıklı katılım: Bu katılımda ana şirketin ortak olduğu yavru şirketlerin birbiriyle karşılıklı ilişkileri ve katılımları söz konusudur. Ana şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru şirket Yavru şirket C-HOLDİNGLERDE ÖRGÜTSEL YAPI D-Ana şirket aracılığı ile ortaklaşa katılım Bu tür bir katılımda ana şirket her bir yavru şirkette pay sahibi olmakta, yavru şirketler arasında ortaklaşa katılım bulunmaktadır. Ana Şirket Yavru Şirket Finans komitesi Genel Kurul Yönetim kurulu Genel koordinatör Denetçiler Teknik komite Yavru Şirket Finans komitesi Denetleme Planlama Teknik komite 7

9/29/2017 HOLDİNGLERİN İŞLETMELERE SAĞLADIĞI YARARLAR: Küçük bir sermaye ile büyük bir sermaye denetlenebilir. Öz kaynakların kârlılığı artar. Risk dağıtılır. Büyük işletmelerin sahip oldukları tüm üstünlüklere sahiptirler. Sermayenin büyümesini ve sermaye pazarlarının gelişmesini sağlarlar. Ana şirket, yavru şirketlerin gelir vergisi stopajlarının ödeme tarihini bir yıl ya da daha çok geciktirebilir. 1. Katlanılan risk artar. HOLDİNGLERİN YOL AÇTIĞI SAKINCALAR 2. Güç ve denetim belli kişi ve kümelerin ellerine geçer. 3. Yavru şirketler ana holdingin çıkarı doğrultusunda kullanılabilir. 4. İşletme varlıklarının değerinin olduğundan daha yüksek gösterilebilir. 5. Pazarda tam rekabet koşullarının oluşmasına izin vermezler. Bu yüzden pazara yeni girmek isteyen ya da ekonomik yönden güçsüz işletmelere yaşam şansı tanımazlar. 6. Yönetimde azınlıkta kalan ortaklar etkinliklerini yitirmektedirler. 7. Çeşitli ayrıcalıklar holdinglere yarar sağlarken devlet gelirlerinin azalması sonucunu da doğurmaktadır. 8. Holdingler tekel oluşturarak ülkenin ekonomik ve toplumsal yapısına zarar verirler. 8