Bunlardan ilki İslam da tesettürün olmadığı fikrine ilişkindir ki özellikle 28 Şubat döneminde

Benzer belgeler
Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Günümüz Fıkıh Problemleri

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Editörden. Tesettürle ilgili hadisler:

Kıyafetimiz Modaya mı Allah ın Emrine mi uygun? Perşembe, 09 Ağustos :59

Örtünmenin amacı başkasının bakışlarından korunmak ve ırzı meşru olmayan cinsel isteklerden sakınmaktır.

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

ه: د ع ل ض ب او ت ن ل ه ب م ذ ت خ أ إن ا م م كي ف ت ر ك ت د ق ي فإ ن يت للا س ن و با ك ت

Question. Muhterem hocam eğer mümkünse tesettürün Kur'an'daki yerini ve delillerini detaylı bir şekilde. bize açıklayın.

Kur an-ı Kerimdeki Tesettür / Örtü Ayeti Ve Mealleri Nur Suresi : Ayet No : 31 Metin Ve İlgili Mealler

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

Hâmile kadın için haccın hükmü

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

Hor görme, aşağılama, hakir kabul etme günahını ilk işleyen şeytandır.

كيفية الوقاية من الع. şeyh Muhammed Salih el-muneccid

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid

Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Tesettür Özgürlüğün Sembolüdür Perşembe, 09 Ağustos :58

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

Kadının abdestte başörtüsünün üzerini mesh etmesinin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn

ON EMİR الوصايا لعرش

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

DİN EĞİTİMİ - 4. Yrd. Doç. Dr. M. İsmail BAĞDATLI.

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

3 Her çocuk Müslüman do ar.

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

Tatil kavramını araştırdığımız da tatil için şu anlamların verildiğini görürüz:

Kovulmuş Şeytandan Allah a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah ın adıyla;

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

İki secde arasında otururken ellerin durumu nasıl olmalıdır?

Öğretim İlke ve Yöntemleri - 2

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI

Başörtüsü Değil, Beden Örtüsü Perşembe, 09 Ağustos :57

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

İNSANLARA İLİM ÖĞRETMENİN VE ONLARI İYİLİĞE DÂVET ETMENİN FAZÎLETİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü

Siyahın Tasarımlardaki Önemi Nedir?

1 MAYIS - 30 HAZİRAN RAMAZAN KAMPANYASI AFİYET OLSUN İSRAF OLMASIN.

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

ALLAH YOLUNDA CİHAD1

Altın takmanın erkeklere haram kılınmasındaki hikmet nedir?

şeyh Abdulaziz b. Abdullah b. Baz

Tesettür Hikmeti, Örtünmenin Hikmeti Nedir?

Kadınların Dövülmesi. Konusuna Farklı Bir Bakış. (Nisa [4] 34)

Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü. Muhammed Salih el-useymîn

مقاومة الغر زة جلنسية

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86)

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

MUSKA VE NAZARLIK TAKMANIN HÜKMÜ

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile

Toplu halde duâ etmenin hükmü

Tesettür Nedir? Tesettür Giyimin Modası Olur mu?

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

Kur'an ve Anlam. Yazarlar Mürsel Ethem Yusuf Topyay Mehmet Akın. Editörler İsmet Eşmeli Mehmet Akın ISBN:

Abdestte başı mesh etmenin şekli

Üç kişi vardır ki, Allah kıyamet gününde onlarla ne konuşur, ne onlara nazar eder, ne de onları günahlarından arındırır, onlara elim bir azap vardır:

Terceme : Muhammed Şahin

DUA KAVRAMININ ANLAMI*

Ö zürsüz oruç tutmayan kimseye kaza gerekir mi? Muhammed b. Salih el-useymîn

Allah Kuran-ı Kerim'de bildirmiştir ki, O kadın ve erkeği eşit varlıklar olarak yaratmıştır.

İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi

İNSANLARIN RAMAZAN HİLÂLİNİ GÖRMELERİ GEREKİR Mİ?

EV SOHBETLERİ Ders İYİLİĞİ EMRETMEK KÖTÜLÜĞÜ YASAKLAMAK I

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Tefsir II ILH

ŞABAN'IN 30. GECESİ HİLAL GÖRÜLMEDİĞİ ZAMAN (NE YAPILIR?)

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106

Yasin sûresini okuduktan sonra duâ etmek için toplanmanın hükmü. Abdulaziz b. Baz

Ders : 185. Konu : MEKKE DE GİZLİ DAVET. MEKKE DÖNEMİ ve DAVET BYK&ŞYK DERSLERİ

Muhammed Salih el-muneccid

EV SOHBETLERİ 135. Sohbet SOHBET BİZİ ALDATAN BİZDEN DEĞİLDİR! 1

Kar veya yağmur sebebiyle Cuma namazını terk etmenin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Ehl-i Sünnet, Hz.Peygamberin sünnetine ve Eshabının yoluna bağlı olan ve onların izlediği dînî yol ve metodu benimseyenlerdir.

Ramazan'ın gündüzünde oruç tutmayanlara ve kâfirlere yemek satmanın hükmü

Tesettür ve Haremlik-Selâmlık Makalesi

Kur an la Çelişen Hadisler

ALLAH HER ZAMAN DOĞRU OLMAMIZI İSTER 1. Ey iman edenler! Allah a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun. 2

87. SOHBET İSLAM KARDEŞLİĞİ - 1

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR

MEYMÛNE KABRİSTANI İÇİN MEŞRÛ ZİYÂRET. Hazırlayan: Heyet. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik: Ali Rıza Şahin

Ders : 9 Konu : CEMAAT OLMAK

Kadının Erkeğe Bakması. a) Erkeğin avret sayılan yerlerine bakmak

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

Kadın ve Yönetim Hakkı

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan

Transkript:

Tesettür sözlükte örtünmek anlamında olup kadın ve erkeğin dinen görülmesi caiz olmayan yerlerini örtmesi anlamında kullanılan bir terimdir. Örtünme tüm ilahi dinlerde olduğu gibi İslam dininde de farzdır. Tevrat ve İncil de erkek ve kadının örtünmesine dair emirler bulunduğu gibi (Samuel, 15/30; Yaratılış, 24/64-65; İncil, Yuhanna, Pavlus un Korintliler e Birinci Mektubu, 11/5, 13) Kur an da da tesettüre yani örtünmeye yönelik emirler bulunmaktadır (Nûr 24/31; 60 Ahzâb 33/59) Hz. Âdem ve eşi Havva nın Allah ın emrine muhalefet ettiklerinde cinsel organlarının açıldığı ve kendilerinin açılan yerleri örtmeye çalıştıklarına dair ayetlerden (Araf 7/22, Taha 20/121) ilk insandan itibaren örtünmenin yani tesettürün var olduğu ve fıtrî bir olgu olduğu anlaşılmaktadır. İslam dünyasında ekonomik düzeyin artması ve Batı nın etkisi din anlayışımızda ve bu anlayışın eyleme yansıması noktasında önemli değişiklere neden olmaktadır. Bazı dini kavramlarımız bile Batı düşüncesinin etkisinde tanımlanmaktadır. Tesettür de bu hegemonyaya kurban giden İslami değerlerimizden biri olup her geçen gün zihin ve gönül dünyamızda erozyona uğramaktadır. Bu yazıda İslam âlemindeki tesettüre dair bazı yanlış anlayış ve uygulamalara yer verilecektir. Değişen dünyamızda tesettür algımız da bu değişimden nasibini almıştır. Bir zaman uğrunda mücadelelerin verildiği, bedellerin ödendiği bu kavram, şimdilerde toplum nezdindeki önemini kaybetmeye başlamış ve hatta tesettüre ilişkin düşüncelerimizde değişmeler ve bu değişime bağlı yanlış uygulamalar olmaya başlamıştır. Bunlardan ilki İslam da tesettürün olmadığı fikrine ilişkindir ki özellikle 28 Şubat döneminde 1 / 7

çokça dile getirilmiştir. Ülkemizde az da bu dönemi yansıtır biçimde bu düşünceyi savunmaya devam eden insanlar bulunmaktadır. Girişte de belirtildiği gibi tesettür diğer ilahi dinlerde olduğu gibi İslam dininde de var olan bir emirdir. Dinimize göre tesettür hem erkek hem de kadın için gereklidir. Kur an da tesettür emri kadın merkezli anlatıldığından bu emir çoğunlukla kadınlarla ilişkilendirilmekte, erkeğin tesettürü çoğu zaman gündeme getirilmemektedir. İslam da kadın için tesettürün farz olduğu hususu hem ayetlerle hem de hadislerle sabittir: Mümin kadınlara da şöyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Ziynet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnadır. Başörtülerini yakalarının üstüne koysunlar. Ziynet yerlerini kendi kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, kocalarının oğullarından, kendi erkek kardeşlerinden, kendi kardeşlerinin oğullarından, kız kardeşlerinin oğullarından, kendi kadınlarından, kölelerinden, erkeklik duygusu kalmayan hizmetçilerden veya henüz kadınların gizli yerlerine muttali olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri ziynetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Ey müminler! Hepiniz Allah a tövbe edin. Böylece korktuğunuzdan emin umduğunuza nail olasınız. (Nur 24/31) mealindeki ayette kadınlar için başörtüsü ile birlikte (el, yüz ve ayaklar haricinde) vücutta ziynet olarak ifade edilen yerlerin mahremlerin olduğu ortamda örülmesinin farz olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim İslam ı anlama ve yorumlama noktasında ilk kaynak olan sahabenin ن ه وب ي ج ى ل ع ن ه ر م خ ب ن ب ر ض ي ل و hanımları da bu ayetin başındaki و ل ا ي ب د ين ز ين ت ه ن indiğinde ayet ve anlamış olarak başörtüsü ifadesini üzerlerindeki kıyafetlerin fazla olan kesimlerinden yırtarak başörtüsü yapmışlardır (Ebû Davud, Sünen, Libâs, 33). Ayetin geri kalanındaki ziynetlerin örtülmesi konusunda da kastın kadının taktığı ziynetler ile bu takıların takıldığı yerlerin yani vücut olduğu belirtilmiştir (Elmalılı, Hak Dini, Azim Dağıtım, İstanbul, ts. VI, 14). On dört asırlık İslam medeniyetinde de ayet sahabe hanımların anladığı gibi anlaşılmış ve başörtüsü ile birlikte vücudun örtünmesini ifade eden tesettürü dinin bir emri olarak uygulanılmaya devam etmiştir. Bir diğer ayette de Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin hanımlarına söyle, dışarı çıkarken cilbablarını/dış örtülerini üzerlerine salsınlar. Bu, onların tanınması ve incinmemeleri için daha uygundur (Ahzab 33/59) buyurulmaktadır. Bu ayette Mümin kadının dışarıya çıkarken yani bir önceki ayette belirtilen namahremleri yani nikâhlanmaları haram olan on üç kişi dışındaki kimselerle aynı ortamda olduklarında ile bir arada bulundukları ortamlara çıkmadan önce bedenin tamamını da pardösü, ferace v.b. dış kıyafeti ile örtmesi gerektiği yani örtünmesi anlaşılmaktadır (Sabuni, Safvetü t-tefâsîr, Kahire, 1997, II, 491; Elmalılı, Hak Dini, VI, 337). Bu iki ayet birlikte düşünüldüğünde İslam da kadının mahremine karşı başını ve vücudunu örtme sorumluluğu olduğu kolaylıkla görülecektir. Ayrıca ayetteki, cilbablarını/dış örtülerini üzerlerine salsınlar ifadesinden gömlek gibi vücut hatlarını belli edecek ya da teni belli 2 / 7

edecek tek bir kıyafet ile sosyal hayatta bulunmaması gerektiği anlaşılmaktadır (Bk. Elmalılı, Hak Dini, VI, 338). Bununla birlikte evlenme evlenmeyi düşünemeyecek kadar yaşlı olan bayanların dış örtülerini almayabilecekleri bununla birlikte ziynet kapsamına giren uzuvlarını gösterecek kadar açılıp saçılmamaları gerektiği ve dış örtüleriyle durmalarının daha uygun oluğu belirtilmiştir (Nur 2/60). Ayetin sonundaki Bu, onların tanınması ve incinmemeleri için daha uygundur ifadesi İslam daki tesettürün teşrii hikmetini yani farz kılınmasındaki sebebini net bir şekilde açıklamaktadır. Buna göre İslam da tesettürün hedefi, örtünen bayanın Müslüman olduğunun kolayca anlaşılmasını sağlamak ve iffet sahibi temiz Müslüman kadını kötü niyetli, kirli bakışlardan kurtarmaktır (Elmalılı, Hak Dini, VI, 338). Bu da ancak hedefine uygun bir tesettür ile mümkündür. Tesettürle ilgili bir diğer yanlış düşünce de tesettürün sadece kadına yönelik bir emir olduğu kanısıdır. Oysaki tesettür dinimizde kadın için olduğu gibi erkek için de farz olan bir husustur. İndiği dönemde erkeklerde örtünme konusunda problem yaşanmaması ve kadının örtünme alanının erkekten fazla olması, tesettür konusunda Kur an da kadın merkezli bir söylemin gelişmesine neden olmuş, bu üslup tesettürün sadece kadınla özdeş bir kavram olarak anlaşılmasına neden olmuştur. Oysaki İslam da tesettür erkek için de geçerli olan bir emirdir. Hz. Peygamber erkeğin göbek deliği ile diz kapağı dâhil ikisinin arasının örtülmesi gerektiğini belirterek (Tirmizî, Sünen, Edeb, 39-40; Ebû Davud, Sünen 37) erkeğin de tesettür alanını belirlemiştir. Bu sebeple Müslüman erkeğin de göbeği ile dik kapağı dahi bu bölgesinin örtülmesi yani bu bölgenin tesettürüne dikkat etmesi gerektiği anlaşılmakla birlikte birçok erkeğin tesettürünün bu emre uygun olmadığı da aşikârdır. Özelikle içinde bulunduğumuz şu sıcak günlerde havuz ve deniz kenarlarında giyilen şort v.b. giysilerin tesettür alanını örtmediği, kadınların olduğu gibi erkeklerin de bu hususa özen göstermeleri gerekmektedir. Bu itibarla kişinin hem kendisinin günaha girmemesi hem de başkalarını günaha itmemesi adına erkek ve kadının Kur an ve sünnette belirtilen bölgelerini tamamen örtecek şekilde tesettüre özen göstermeleri gerekir. Tesettürün uygulaması konusunda da sıkıntılarımız bulunmaktadır. Dinde daha fazla vurgu yapılması açısından kadının tesettürüne tekrar dönersek bu konuda yapılan yanlışlardan birinin de özellikle tesettür giyim adında sektör oluşturarak İslam ın bu emrini paraya döken firmaların da reklamlarında dayattığı şekliyle- tesettürün kadın için süslenme aracına dönüştürülmesidir. 3 / 7

Reklamlar anlayışımızı dolayısıyla da yaşamımızı yönlendiren güçlerden belki de en güçlüsüdür. Tesettürü para kazanmanın yeni bir yolu olarak gören firmaların reklamlar vasıtasıyla dinin kadının zarafetini mahremden gizlemesi için farz kılınan tesettürü dini bir emir olmaktan çıkarıp onun zarafetini ortaya çıkaran bir aksesuar olarak tanımlayarak, dini bir vecibeyi baltalamaktalar. Bu yönüyle İslam la ilgisi olmayan firmaların bile bu pastadan pay almak amacıyla bu sektöre yöneldiği bu yolla İslam dışı simgeleri eşarplara ve pardösülere basarak bizim dini değerlerimiz üzerinden kendi fikirlerini yaydıkları görülmektedir. Ayrıca ürettikleri küçük eşarplarla boyun ve baş bölgesinin tam örtülmemesi sebebiyle ayetteki Başörtülerini yakalarının üstüne koysunlar emrinin tam olarak yerine getirilmesine engel olmaktadırlar. Yine ülkemizde son dönemde yaygın olarak kullanılan ince şalların birçoğunda saçın yanı sıra kulak ve boyun bölgesinin görünmesi sebebiyle tesettür hedefinin gerçekleşmediğini hatırlatmalıyız. Pardösüler için de aynı şeyi söylemek mümkündür. Dar kesimle üretilen pardösülerle de aynı hedef güdülmektedir. Çünkü ayetteki يدنين kelimesi elbisenin sarkıtılmasını yani bol olmasını (Merâğî, Tefsîri Merâğî, Mısır, 1946, XXII, 37), cilbab kelimesi ise baştan göğüse kadar örten geniş örtü için kullanıldığından (Zemahşerî, el-keşşâf, Beyrut, 1407, III, 559) dış örtüsünün de tesettürü gerçekleştirecek ölçüde bol olmasını ifade eder. Bununla birlikte oluşturduğu marka üzerinden Mümin kadınların cebindeki paraları pervasızca sömürdüğü gibi marka takıntısıyla onların gönüllerini ve zihinlerini boşa yormakta ve israfa sevk etmektedir. Bu durumunda haram olduğu herkesin malumudur. Bununla birlikte verdiğimiz yüzlerce liraya karşılık dinimizin tesettür emrinin tam olarak gerçekleştiğini ifade edebilmek mümkün değildir. Bu konuda yapılması gereken tesettür kıyafetleri üreten firmaların konuya önce dini çerçeveden yaklaşması, bu ürünleri alan hanımların da dinin hedefine uygun üretim yapan firmaların ürünlerini satın almalarıdır. Yani bayanların dinin sıklıkla vurguladığı emri bi l-marûf nehy-i ani l-münker yani iyiyi emret, kötüden sakındır mekanzimasını bu alanda da çalıştırarak dine uygun kıyafet üretmeleri noktasında firmaları yönlendirmeleri gerekmektedir. Tesettür konusunda ülkemizde yine medya sektöründe sıkça karşılaştığımız absürt uygulamalardan birine değinmeden de geçemeyeceğim. Reyting uğruna bayanın spor programları dâhil her alanda istihdam edildiği medya sektöründe Ramazan ayı başta olmak üzere tesettüre riayet etmeyen bayan sunucunun moderatörlüğünde -bu ne perhiz bu ne lahana turşusu dedirtecek türden- tesettür vb. dini konuları tartışmak egemen zihniyetin para kazanmak uğruna her değeri kullandığının bir diğer göstergesi olarak ülkemize has çelişkili uygulamalardan biri olarak karşımızda durmaktadır. 4 / 7

Tesettür uygulaması konusunda kulağın ya da boyunun görünmesi önlemeyecek derecede ince ya da gevşek başörtülerinin kullanılması ya da geleneksel giyim tarzına bağlı olarak halayık türü eşarp bağlamalarla, bone ve bazı cemaatlerin hanım üyelerinin, mensubu olduğu cemaati temsil için kullandıkları eşarp bağlama yöntemlerinin de, yukarıda belirttiğimiz tesettür formuna uyum sağlamamalarından ötürü İslam ın ön gördüğü tesettürü sağlayabildiğini söyleyebilmek oldukça güçtür. Hz. Aişe nin, yanına gelen Hafsa bt. Abdirrahman ın ince başörtüsünü ikiye katlayarak kalınlaştırdığına dair rivayete bakıldığında (Malik, Muvatta, Libas, 4) başörtüsünün başı tamamıyla örtecek büyüklükte ve saçı, kulakları ve boynu göstermeyecek kadar kalın olması gerektiği anlaşılmaktadır. Özellikle son dönemde Müslüman bazı kadınların başlarını örtmekle birlikte kollarını açtıkları ve kısa etek giydikleri görülmektedir ki bunun da dinin farz kılığı tesettür hedefiyle bağdaşmayan bir giyim tarzı olduğu ortadadır. Başörtüsü uygulamasına yönelik toplumumuzda sıkça karşılaştığımız bir diğer yanlış da başörtüsünün saçın deve hörgücü gibi dik konuma getirilerek bağlanmasıdır ki bu örtü biçimi için hadiste ağır tehdit bulunmaktadır (Müslim, Libas, 34). Benzer şekilde Müslüman bayanın üzerine üst örtüsü almadan sadece gömlek ya da pantolonla sosyal hayata dâhil olması tesettürü eksik uyguladığı anlamına gelmektedir ki bu özellikle vücut hatlarını belli eden kot pantolon gibi dar kıyafetlerle kişinin tenini belli eden bluz gibi ince kıyafetler Hz. Peygamberin hadisinde ağır tehditlerde bulunduğu (Müslim, Libas, 34; lanet ettiği Ahmed b. Hanbel, 5/418) ve tesettürün gerçekleşmediğini ifade ettiği giyim tarzı olarak karşımızda durmaktadır. Bu örtünme biçimi de İslam ın hedeflediği tesettüre uygun olmayıp Hz. Peygamberin, baldızı Esma yı bu tarz örtünmesi sebebiyle uyardığı belirtilir (Ebû Davud, Sünen, Libas, 34). Allah ın ayette ziynet olarak nitelediği bayanın namahrem kişilerin bakışlarından korumaya matuf bir emir olan tesettür konusunda İslam da kadın için belli tip kıyafet belirtilmese de ayet ve hadislerden anlaşılan el, yüz ve ayaklar dışındaki bölgelerin kapatılması emrolunmuştur. Bununla birlikte bayanların sade kıyafetler tercih etmeleri, dikkat çeken renk ve objeler içeren kıyafetlerden uzak durmaları tesettürün hedefine daha uygun görünmektedir. Ahzab suresi 33. ayette Hz. Peygamberin eşlerine yönelik İlk cahiliye dönemindeki gibi yıldızlaşmasınlar ifadesi ile yaşlı kadınları üst örtüsü olmadan namahremin bulunduğu ortamda olabileceğini ifade eden Nur suresi 60. ayette kullanılan yıldızlaşmadan ifadeleri bu hususu ifade etmektedir. Bu 5 / 7

meyanda hadislerde sosyal hayatta kadının makyaj yaparak ya da koku sürünerek dışarı çıkmaması gerektiğine (Tirmizi, Sünen, Edeb, 34; İbn Mace, Sünen, Fiten, 19), illa sürünmesi gerekiyorsa da dikkat çekmeyecek ölçüde hafif olması gerektiğine dair (Tirmizi, Sünen, Edeb, 35) ifadeler bulunması bu hususu desteklemektedir. Tesettüre riayet edilmekle birlikte sosyal yaşamda bu örtünme biçimine uygun davranılması gerektiği de ortadadır. Ahzab suresi 32. ayette Hz. Peygamberin hanımlarına hitap edildiği üzere erkeklerle bayanların ilişkilerde seviyeli olmaları, yanlış anlamalara mahal verecek konuşma ve davranış biçimlerinden uzak durmaları gerektiği ifade edilmektedir. Ferdî olarak da Müslüman her iki cinsin davranışlarında mutedil davranması, tesettürün ruhuna aykırı hal ve hareketlerden uzak durması gerekmektedir. Dinimizde bayan ve erkeğin bedenini örtme sorumluluğu olduğu gibi gözlerini örtme sorumluluğu da bulunmaktadır. Bayanlar tesettüre riayet ederek bu sorumluluklarını yerine getirmekle birlikte özellikle erkeklerin nahoş bakışlarından rahatsız olmaktadırlar. Nur suresi 30. ve 31. ayetlerde Mümin erkek ve kadına ayrı ayrı gözlerini ve ırzlarını haramdan korumalarına yönelik emir bizlere, her iki tarafın da bu konuda dikkat etmesi gerektiğini, örtünme sorumluluğunun yanı sıra muhatabın da bakmama sorumluluğunun olduğunu hatırlatmaktadır. Hz. Peygamberin gözleri görmeyen Ümmi Mektûm un yanında bile yaşlı olduğu halde Ümmü Seleme annemizle Meymûne annemizin örtülü durmalarını emretmesi (Ebû Davud, Sünen, Libas, 37) İslam daki tesettürün önemini belirtmesi açısından yeterlidir. Tesettür hem bayanı koruyan kalkan hem de İslam ın nişanesidir. Bu sebeple küçük yaştan itibaren bu bilinç çocuklarımıza verilmeli, Hz. Peygamberin de belirttiği gibi yedi yaşında namazla (Hâkim, Müstedrek, 1/311) birlikte kız çocuklarımız örtünmeye teşvik edilmeli, çocukluk döneminde ise 6 / 7

evlatlarımız her ne kadar tesettürle sorumlu olmasalar da dinimizin çizdiği sınırlar çerçevesinde giydirilmelidir. Alınacak bu basit tedbirler tesettür bilinciyle yetişen nesillerin önünü açacak ve sosyal hayatta karşılaşılan bazı problemlerin de ortadan kalkmasına yardımcı olacaktır. 7 / 7