TÜRK DILLI HALKLARIN LATIN ALFABESINE GEÇIŞ TECRÜBESI

Benzer belgeler
Türk dünyası birliği alfabe ortaklığıdır

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

1 İSMAİL GASPIRALI HER YIL BİR BÜYÜK TÜRK BİLGİ ŞÖLENLERİ. Mehmet Saray

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

ULUSLARARASI TEKE DERGİSİ. 1. Uluslararası TEKE (Türkçe, Edebiyat, Kültür, Eğitim) Dergisi nin Yayımlanma Sebebi ve Hedefi:

Haftalık ders sayısı 2, yıllık toplam 74 ders saati Kategoriler Alt kategoriler Ders içerikleri Kazanımlar Dersler arası ilişki IV.

Yeni Göç Yasas Tecrübeleri

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

İspanyol Alfabesi 27 harf ve 2 digraf, yani tek ses veren ikili harf kombinasyonundan oluşur.

Stalin konusu ve gerçeğin tahrifi

DOÇ. DR. HATİCE ŞİRİN USER İN BAŞLANGICINDAN GÜNÜMÜZE TÜRK YAZI SİSTEMLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

DERS PROFİLİ. Türk Dış Politikası POLS 402 Bahar Yrd. Doç. Dr. Özlem Kayhan Pusane. Mehmet Turan Çağlar

DERS PROFİLİ. Türk Siyasi Hayatı POLS 401 Güz Yrd. Doç. Dr. Ödül Celep

Fevzi Karamuc;o TARIH 11 SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR

NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN

ÖĞRETİM YILI DERS İNTİBAKLARI. I.YY ARY 105 Tarih Araştırma Yöntemleri 2+0 4,5 Z I.YY ARY 105 Tarih Araştırma Yöntemleri MS

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KAHRAMANMARAŞ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10. SINIF OSMANLI TÜRKÇESİ DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

Öğretim Üyesinin Adı: Yrd. Doç. Dr. Milena Yordanova

İslamî bilimler : Kur'an-ı Kerim'in ve İslam dininin doğru biçimde anlaşılması için yapılan çalışmalar sonucunda İslami bilimler doğdu.

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

İŞLETME N.Ö. Ders Adı

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

Ortak Türkçe veya Türk Cumhuriyetleri Ortak Bilişim Türkçesi

MehMet Kaan Çalen, tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı yılında Trakya

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA

20 Derste Eski Türkçe

Türk dünyası, bilişim alanında ortak terimler kullanmalı

EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

İlköğretim Fen ve Teknoloji Öğretim Programı. Fen ve Teknoloji Program ve Planlama Dersi

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

Türkiye de üniversiteye giremeyen öğrenciler Fas ta üç dil öğreniyor

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI

T.C. BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ İSLAMİ İLİMLER FAKÜLTESİ İSLAMİ İLİMLER BÖLÜMÜ EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır.

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Hafta 7

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

6. Sınıf. Kazanım Değerlendirme Sınavı - 1. Birinci Ünite konularını kapsar.

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ ABDULLAH GÜL ÜN YILI TÜBİTAK BİLİM, HİZMET, TEŞVİK ÖDÜLLERİ ve TÜBİTAK ÖZEL ÖDÜLÜ TÖRENİ KONUŞMA METNİ 23 ARALIK 2008

EFA 2008 Küresel İzleme Raporu e Kadar Başarabilecek miyiz? Önemli Noktalar

2.SINIF (2013 Müfredatlar) 3. YARIYIL 4. YARIYIL

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

MOĞOLİSTANDA YENİ BULUNAN DONGOİN ŞİREEN ANITLARI ÜZERİNE MÖNHTULGA RİNCHİNHOROL İLE SÖYLEŞİ *

AK PARTİ YURT DIŞINDAKİ

Türkiye de Ahmet Baytursınoğlu Üzerinde Yapılan Araştırmalar

KÜMELER ÜNİTE 1. ÜNİTE 1. ÜNİTE 2. ÜNİTE 1. ÜNİT

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

Tarihin Faydalandığı Bilim Dalları

(Dış Kapak Örneği) T.C. ÖMER HALİSDEMİR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ ve EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ TEZ ADI BİTİRME TEZİ

Performans Görevi. Talha, Furkan, Gizem, Zeynep Merhaba Çocuklar

Kriminalistik. Av. Seyfettin ARIKAN*

Sayın Kazakistan Uluslararası Ticaret Odası ve Türkiye Kazakistan İş Konseyi Kazak Tarafı Başkanı

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

TÜRKİYE DEKİ ÜNİVERSİTELERDE OKUYAN TÜRK ASILLI ÖĞRENCİLERİN OKUMA ALIŞKANLIKLARINA YÖNELİK ANKET ÇALIŞMASI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE?

Bundan sonra Sabahlatan da hayatın çeşitli alanlarına dair eğitim serileri bulunacak. Bunlara da bu İspanyolca eğitim makalesi ile başlıyoruz.

İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ SİYASAL BİLGİLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ (TÜRKÇE LİSANS PROGRAMI) 4 YILLIK DERS PLANI

Servet BASOL 1

İktisat Tarihi II. 13 Nisan 2018

TURKIVE'DE DINLER TARIHI

SAINT BENOIT FRANSIZ LİSESİ

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

UYKU APNESI VE HORLAMA CERRAHISI SAMSUN'DA MASAYA YATIRILDI

SOSYOLOJİSİ (İLH2008)

2016 KONYA İKİ DOĞU İKİ BATI ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER AKADEMİSİ BAŞVURU KLAVUZU

Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz?

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

TARİH BÖLÜMÜ LİSANS DERSLERİ BİRİNCİ YIL

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI ORTAOKULU DÜŞÜNME EĞİTİMİ DERSİ 8. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

TEMEİ, ESER II II II

IFLA/UNESCO Çok Kültürlü Kütüphane Bildirisi

Facebook. 1. Grup ve Sayfalar. Facebook ta birçok grup ve sayfa üzerinden İngilizce öğrenen kişilerle iletişime geçebilir ve

KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR?

KFAR KAMA -AA- İsrail'in kuzeyinde, Aşağı Celile bölgesindeki köylerden biri olan Kfar Kama'da (Kama Köyü) 3 bin Çerkes yaşıyor.

fizik güncesi ALBERT EINSTEIN DAN 10 HAYAT DERSİ Haftalık E-bülten MARMARİS KAMPÜSÜ

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

Bölge Uzmanı Nihai Form

Avrupa da Yerelleşen İslam

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

SOSYOLOG TANIM A- GÖREVLER

ÇOCUĞUM BAŞARACAK MI?

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 7. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI

İnsan değer üretir Eylemlerine anlam katar Duyguları ile çalışır Hata yapar. Sosyal ihtiyaçları vardır. Değerli hissetmek ister

İktisat Tarihi II. XI. Hafta

Şöyle ki ; Etnik köken olsaydı Bir şiir yüzünden yere düşen yiğidi %85 oy ve Üç Millet Vekili ile Parlamentoya gönderilmezdi,

Тurkic Weekly (13) (1-7 Şubat)

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

Transkript:

El-Farabi Kazak Milli Üniversitesi Şarkiyat Fakultesi TÜRKSOY bölümü Doç.Dr Kortabayeva Gulzhamal TÜRK DILLI HALKLARIN LATIN ALFABESINE GEÇIŞ TECRÜBESI Резюме Вопрос о переходе на на латинскую графику поднимался долгие годы, из них последние 25 лет бурно обсуждается.турция издавна приняла латиницу, узбеки, азербайджане, туркмены и другие тюркские этносы также успешно перешли к латинице. В статье рассматривается вопрос, о том что, как прошла подобная реформа в других тюркоязычных странах и опыт тюркских стран по переходу на латиницу. Объективный анализ их опыта позволит взглянуть на предстоящую реформу казахского алфавита более беспристрастно, оценить ее вероятные последствия и предотвратить возможные ошибки. Ключевые слова: алфавит, алфавитная реформа, латиница, реформа, языковая политика. Summary The question of the transition to the Latin schedule has been rising for many years, the last 25 years have been debating about it. Turkey has long accepted the Latin alphabet, Uzbeks, Azerbaijanians, Turkmens and other Turkic ethnoses also successfully switched to Latin. The article discusses the issue of how the similar reform was carried out in other Turkic countries and the experience of the Turkic countries in the transition to the Latin alphabet. An objective analysis of their experience will allow us to look at the forthcoming reform of the Kazakh alphabet more impartially, to assess its likely consequences and to prevent possible mistakes. Keywords: alphabet, alphabetic reform, Latin, reform, language policy. Ülkemizde Latin alfabesine geçiş meselesi son yirmi yılda ortaya atılıp, son on yıl tartışılmaya devam ediyor. Şimdi kazak halkının manevi gelişmesi bir kavşakta kalmış gibidir. Bunun gibi karar verilmeyen meselelerin sayısında alfabe seçme problemi de vardır. Alfabe halkın manevi varlığını oluşturacak temel faktörlerin biridir, o bir toplumun ya da bir kişinin isteğiyle ya da başkaların etkisiyle seçilecek mesele degil. Bu devlet dilinin en önemli meselesidir. Alfabe ilk önce dil seslerini sistemli bir şekilde işaretleyen tablodur. Dilin yazılı versiyonu bu tabloya dayanarak yazılır. Harf ise bu alfabeyin sadece kod şeklidir. Alfabe meselesi siyasilendirilmemeli, ulusal faizdan türlenen onun manevi çevresini belirleyen bir durumdur. Ancak yeni alfabeye ne zaman geçeceğimiz hala belli değil. Fakat, onun mücadelesi günden güne yakınlaştığı görülüyor. Toplumdaki bazı fikirlere, onun içinde hatta Rusya yı taklit etmeye alışan vatandaşların toplum organizasyonların karşıt olduğuna rağmen Kazakistan Azerbaycan, Uzbekistan ülkeleri gibi sonunda Latin alfabesine geçeceği belli oluyor. Latin alfabesine geçiş meselesi 1990 yılında ortaya atılmıştı. O zamandan beri dil uzmanları, toplum liderleri, siyaset adamları, farklı Medya temsilcileri bu konuyu sık sık ortaya atıyorlar. Latin alfabesine geçiş Türk halkları ortak bir karara gelmesinden sonra kabul edilen bir karar diye gönlümüzü teselli ediyoruz. Öyle olsa da bizim düşüncemize göre Latin alfabesini kabul etmede alfabe seçmenin ön planları ve nedeni tam bilimsel şekilde aranmıyor. Başka Türk halkları gibi Kazak milletinin de yazı tarihinin çok eskiden başladığını ve yazının çeşitli tarihlerden geçtiğini görebiliriz. Herkes bilir ki, geçmiş yüzyıllarda biz alfabeyi üç kere değiştirmek mecburüyetinde kaldık. 1929 yılına kadar Arap alfabesine uyarak yapılan «Töte yazıyı», 1940 yılına kadar Latin alfabesini kullandık, ondan sonra Kiril alfabesine geçtik. Kazakların ilk sürekli yayımlanan baskıları da, edebi sanat eserleri de Arapça yazılıp, basılmıştı. Sovyet temsilcileri millete evrensel okuryazarlık eylemlerini yaparak Kazak halkının genel kültürünü, edebiyatını, dilini geliştirmede büyük bir araç bulabildiler. Arap grafiği etkisinde yapılan alfabe diğer Türk dilleri gibi Kazak diline de tamamen uymuyordu. Söz edilmiş olan çağda yazı meselesinin sosyal bir anlam ifade ettiği problemlerin biri oldu. Arap alfabesinin Kazakçaya uygun olmaması baskı sayfalarında ortaya atılıyordu: mesela, Arap alfabesinde Kazak dilinin tüm ünlü seslerini işaretleyen damgaların olmadığı, bazı harflerin Kazak fonetik dilbilimine uygun olmadığı, fazla ya da eksik damgaların mevcut olması, bu yüzden bu yazıyı Kazakçaya

uydurmak gerek, eksik olan damgaları ekleyip, fazla olanları kaldırmak gibi işler yapılmalıdır misali teklifler söyleniyordu. Bunun gibi problemlerin yazıyı, baskıyı zorlaştırması Arap alfabesinden tamamen vazgeçmeye neden oldu. Kazaklar arasından çıkan Araplaşmışlar Arap alfabesini başkalarla aynı 1917 yılında bir kere değiştirip, sat, zat, tyi, zyi, ayın (noktasız Ol), ha (noktasız h), zal harflerini kaldırdılarsa, 1924 yılında ise ince «se» ve diakrik «he»-yi kaldırıp, harf sayısını, 32-den 25-e kadar azalttılar. Böylece acele edip, «değiştirdik, gençleştirdik» dediler, fakat milliyetçi-аraplaşmışlar Arap alfabesinin basımevindeki, eğitim işindeki zorlukları yok edemediler. Aşağı yukarı 25 harfin 16-sı diakritik kodlarla işaretlenip (altı ne üstünü dürtmek), her ince hece ve ince söze apostrof koyulması onun sayısını da, kalitesini de, öncekisinden iyileştirmedi. Bunun yanısıra Arap alfabesinde bütün ünlü "u", "j" seslerinin ince kalın (dört çift) çift seslerle işaretlediler. 1861 yılında doğubilimci, misyoner-öğretmen N.N.İlminskiy (1822-1891) adlı bir kişi Arap alfabesinin yerine Rus alfabesini almayı teklif etti (İlminskiy N.M. Kırgız dilindeki zarfların incelenmesi için derleme. Kazan1861). O zamandan itibaren kendisi yazmış olan kazak dili, kazak edebiyatıyla ilgili eserlerinde Rus alfabesiyle yazdı. Bunun etkisiyle 1866 yılında eğitimci büyük türkolog-bilim adamı V.V.Rаdlov kendisi yazmış meşhur «Türk kabilelerinin edebiyat versiyonları» adlı 4 gayretsiz eserini (1866-1896) yayımladı, 1879 yılında Ibıray Altınsarin kazaklar için yazan eğitim kurallarını da bu Rus alfabesiyle yazıp yayımladı. Ayrıca o zamanlardaki bilginler arasında Rus alfabesine sadece bir-iki ince sesi ayrıca işaretleyen (ә,ö,u) harflerini ekleyip, ünsüzlere ayrıca damga eklemeden almayı teklif edenler de (Grigoryev, Vasilyev), ünlulerin ә, ö, u, j, u, (v) türlerine ayrıca damga almayla birlikte ünsüz q,ol,ɳ seslerine gerekli olan damgaları almak gerektiğini söylediler (İlminskiy, Radlov). Kazakistan bilginleri Аltınsarin, Gazin, Duisenbayev da böylece Rus alfabesini kullanmaya destek verdiler. («Dala ualayatı» gazetesinin 1896, 1897, 1898 yıllardaki yayımlarına bakınız). «Alfabe iki yüzlü keskin bir araçtır» diye Аmankeldi Аytalı dediği gibi, dünyayı fetheden İngiltere, İspanya gibi ülkeler Latin alfabesini fethetme siyasetinin kuralına dönüştürdü. İspanya bütün Latin Amerikası na Latin alfabesini sokup, kendi alfabesini koydu. Kiril alfabesinin de fethetme siyasetine karıştırmanın sebebi vardır. 1910 yılında 13-26 Haziran arasında Kazan şehrinde gerçekleşen misyonerlerin kurultayında Ruslar: «Alfabe devletin birleşmesi amacına hizmet ediyor» diye açıkça söylediler. Bütün bağımlı halkları bir dile, rus diline, bir dine, bir alfabeye geçirmek ХХ.yüzyılın başında planlanan bir siyasettir. Sovyetler Birliği`nin ilk yıllarında sadece türk dillerinin değil, üstelik rus dilinin de latin alfabesi ile sorunu olmaktaydı. 1919 yılında okutma çalışmaları yanındaki halk komisarı A.V. Lunaçarskiy demiş ki: Bu yerde yaşayan tüm halkları latin alfabesine geçirmek gerek. Ama rusları destekleyenler bu görüşü desteklemedi. Üstelik Sovyet hükümeti latin alfabesine çabukça geçmemeyi tercih etti. O yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Latin alfabesine geçiyordu. Ve Türkiyenin bu hareketini sovyetler beğenmediler. Sovyetler Birliği komisyon kurarak Latin alfabesine geçmek yabancılara Rusça`yı öğrenmeyi zorlaştırır diye ilan etti. Böylece rus alfabesini Latin alfabesine değiştirmek konusu açılmadan kapanmıştır. 1929 yılından itibaren Sovyetler Birliği`ne ait Orta Asya Cumhuriyetlerinde büyük medeni devrim başlamıştır. Bu yıllarda Latin harfine geçme konusu yedi, sekiz yıla kadar güncelliğini kaybetmemişti. Bu yeni alfabeye Alaşordalılar da oldukça karşılıklarını göstermeye çalıştılar. Alaş aydınları Arab harfleriyle yazmayı tercih etmekteydi. Bu yazı ile kazakların medeniyeti, şuuru, feraseti oluşmakta diye düşünüyorlardı. Çünkü Alaşorda aydınları alfabeyi zalimliğin bir aleti olarak kullanıldığını ve yeni alfabe halkın bilincini zehirleyeceğini öne sürdüler. Böylece Türk toplulukları 1924-29 yıllarında Latin alfabesine geçmeye başladılar. Ülkemizdeki Türkçe konuşanlar rus alfabesini esas alan alfabeye geçmenin gerekli olduğunu söylediler. 1929 yılında Kazak halkı yeni Latin alfabesine geçmişti. Latin alfabesine göre yapılan kazak alfabesinde 29 harf vardı. Dile yeni giren sözleri yazmakta harfler yeterli değildi. 1940 yılında kabul edilen günümüzdeki kazak alfabesi rus alfabesi esasında yapılmıştır.

Günümüzdeki alfabemiz çağdaş kazak dilinin fonetik özelliklerini kapsayan ses sistemidir. Şimdiki Kazak alfabesi ve yazım denetimi edebi dilimizin yeni bir düzeye geçmesini, dildeki farklı tarzların gelişmesini sağlamaktadır. Kazakistan bağımsız olalı çözülmeyen sorunlarından biri Kazakçanın özel alfabesinin yokluğudur. Türk kimdir? Türkiye eskiden latin alfabesini kullanmaktadır. Diğer özbek, azerbaycan, türkmen gibi akraba halklar da latin alfabesine geçmişti. Atatürk demiş ki: Türk milletinin dili Türkçe dir. Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay olabilecek bir dildir, Analarımızın dili; anadil, diller güzeli... Yerine göre kılıçtan keskin, çelikten sert, kayadan sarp, boradan hızlı, bürümcükten ince, kelebekten uçucu, çiçekten renkli, kokudan tatlı, altından parlak, sudan duru Türkçe. Coşkunların hızını, dertlilerin iç sızısını, delikanlıların sevgisini, inancını, güler yüzlü kızların kıvraklığını, babaların öğütlerini, anaların yumuşak yürekliliğini, kızgınların öfkesini, kırgınların iniltisini, şenlerin şakasını, göklerin ıraklığını, suların canlılığını, Ay ışıklarının oynaklığını, güneş parıltısının keskinliğini, iç yaşayışlarımızı da dış yaşayışımız gibi her dilden duygulu anlatan Türkçe... Bize hayatı anlatan, hayatı kendisi ile anladığımız Türkçe. Bizi birbirimizle anlaştıran; dünya milletleri içinde bize şanlı ve belirli bir varlık veren Türkçe. (Atatürk`ün Türk Dili Hakkındaki Düşünceleri // İlköğretim Okulları İçin Hazırlanan Türkçe Dersi Öğretmen Kılavuzu. Анкара, 2005) Onun için her Türk, dilini çok sever ve onu yüceltmek için çalışır. Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk milleti geçirdiği sayısız felaketler içinde ahlakının, geleneklerinin, hatıralarının, çıkarlarının, kısaca bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde korunduğunu görüyor. Türk dili Türk milletinin kalbidir, zihnidir. Türk kimdir? sorusuna cevapların en önemlisi Türkçe`yi bilmektir. Örneğin, 1923 yıllarında türkçülük düşüncesini destekleyen otorite sahibi olan Hamdullah Suphi Türk kimdir? sorusuna böyle cevap verdi: Türkçe konuşan, müslüman ve Türk aşkına sahip olan türk. Azerbaycandaki alfabe reformu. Latin alfabesine geçmek tecrübesi ilk olarak Azerbaycan da ele alınmıştır. Bu tecrübe temelinde bütün Sovyet cumhuriyetlerinde latin alfabesine geçmek sistemi oluşmuştur. Arab alfabesinden hiç fayda olmayacağını ve Latin alfabesinin gerekli olacağını ilk XIX. yüzyılında İran da Malkomhan desteklese, türk halklarından ilk Mirza Feth Ali Ahundov (1863 y.) oldu. Ama o zamanlarda bu gibi refomlara izin verilmezdi. Arab alfabesinin zorluluğuna rağmen o birkaç yıl kullanılmaya devam etti. 1922 yılında Kazan devriminden sonra Azerbaycan da Arab alfabesine karşı hareketler yine başladı. Bunu başlayan devrimci Ağamalıoğlu idi. Bundan sonra V.İ. Lenin bu akım hakkında Ağamalıoğlu ile konuşarak, Latinleştirme doğudaki devrimdir diye değer biçti. Ama Azerbaycan daki milletçiler kolayca teslim olmadılar. Onlar, Arab alfabesini bırakmamalıyız, böylece biz eski medeniyetimizi ve Sovyetler Birliğindeki diğer müslümanlarla ilişkimizi kaybedeceğiz, dediler. Üztelik başka islamcılar ise, Arab harfleri Kuran ile gökten geldi ve onun kaybı insanin kaybı, insan kaybı demek ahiret demektir, diye halkı korkutmaya da başladılar. 1926 yılının 26 Şubat ve 6 mart tarihleri arasında Baku`de tüm türk halkarının ilk Bütün Sovyet Türkoloji kongresi düzenlenmiştir. Buradaki en önemli konuların biri de latin alfabesine geçme meselesiydi. Kongreye katılan milletçiler oldukça karşı görüşlerini ispat etmeye çalıştılar. Bu kongrede son noktaya gelmek amacı ile 131 delege: kazaklar, kırgızlar, tatarlar, özbekler, çuvaşlar, Kuzey Kavkas ve Saha temsilcileri katıldı. Kongreye rus akademisyenleri ve professörleri, Türkiye, Almanya, İran ve Macaristan bilim adamları da geldiler. Bu kongrede üç problem gözden geçirildi: terminoloji, yazım denetimi ve alfabe meselesi. Bütün türk halkları tarafından çok önem verilen mesele alfabe kaderiydi. Çünkü herhangi bir alfabe sadece yazı değil, üstelik medeni ve toplumsal önemi taşıyan bir değerdir. Ama Soviyetler birliği zamanında öyle değildi. Islam dinini yok etmenin önemli yöntemlerinden biri yazıyı değiştirerek arapçayı ve alfabesini iyi bilen hocaların ders vermelerini

durdurarak, yani akabetinde dinin yayılmasını yavaşlatarak ve Kur-an okuma imkanından ayırmaktı. Musliman olmayan memleketler kolaylıkla latin alfabesine geçiyordu. Azerbaycan ın latin alfabesine ilk olarak geçmesinin sebebi bu memleketin ulusal yazısının pek yaygın olmaması ve diğer türk cumhuriyetlerle kıyasla şehirleşmenin daha ileride olduğuna bağdaştırıldı. Bağımsızlığını aldığı senelerde Azerbaycan memleketi tekrar latin alfabesine geçme işlerini başlattı. Latin alfabesine geçen memleketlerdeki zorluklar. Bügünlerde halk arasında alfabenin değişmesi hakkında değişik fikirler söylenmektedir. Bazıları latin alfabesinin kolaylıklarını öne sürerken, diğerleri de acele edilmemesi gerektiğini söylemektedirler. Böyle fikirlerin ortaya çıkması çok normal. Kazakistan alimleri latin alfabesine geçen Türkiye, Azerbaycan ve Özbekistan ın acı derslerini açık olarak ortaya sürmektedirler. Özetleyecek olursak: 1.1928 yılında latin alfabesine geçmesine ragmen, Türkçe deki bazı sesleri işaretleyen harfler harf sistemine dahil olmamıştır. Özbekler de aynı sorunla karşılaşmaktadır. 2. Asırlar boyunca arab harfleriyle yazılan eserlerini kullanamamaktadırlar. 3. Çocuk edebiyatları yetmemektedir. 4. Tez araştırmaları kiril alfabesiyle yazılmıştır. 5. Öğretim görevlilerini hazırlamak büyük sıkıntı. 6.Özel kurumlar iç belgelerini latin harflere geçirmekte acele etmemekte. 7. Özbekistan da rus dilinde eğitim veren okullar kiril alfabesini kullanmakta. 8.Özbekistan da latince eğitim görenler sayısı azalmasıyla, ulusal baskılara talep azalmıştır. Özellikle orta yaş ve yaşlılarda çok belirgin olmaktadır. Kazakça için sadece latin alfabesini hazırlamak yetmez, en önemlisi dil kullanıcılarının kolay bir şekilde benimseyecek organizasıyonların yapılması lazım. Onun içınde yeni alfabeye uygun olan sözcük denetimi ve doğru telaffuz sözlükleri başta olmak üzere kullanıcıya lazım olacak kaynak elde edecek şekilde altyapıyı hazırlamak en önemli sorumluluklardandır. Alfabe değişimi hakkında dört ana fikir tartışılmaktadır. Birincisi «rus (kiril) alfabesi alışılmıştır, bu alfabeyle birçok araştırmalar yayınlanmıştır. Eğer başka yazıya geçersek hepsini bir anda kaybedeceğiz» diyorlar. İkincisi, arab alfabesini kullananlar aynı dinden olan doğu halklarıyla tekrar yakınlaşmanın hamlesi olarak hesap ediyorlar. Burada Ahmet Baytursınov ın kestirme yazısına olan özlem de var. Üçüncü, latin alfabesini destekleyen ilim ve halk temsilcileri onu gelişmeye götürecek tek kestirme yol oldugunun kanaatinde. Nitekim türk kökenli memleketlerin hepsi latin alfabesine geçmiştir ya da geçmektedir. Dördüncu, eski (ilk cağ) türk yazılarını isteyen az bır topluluk var. Göktürk yazılarını bir daha canlandırmak aptalın işi değil, türk kökenlilerin dünyadaki seviyesini yükseltecek büyük iştir. Tüm kazaklar kazakça konuşmadıkça latin alfabesine acilen geçmenin zor olacağı belli. Kazakçaya istek olmayan bir memlekette, latin alfabesine istek olur mu? Bu sadece lengüistik problem değil, zor siyasi-sosyal bir sorun. Basın yayınlarda latin alfabesine geçmek bağımlı ülke psikolojisinden kurtulmanın tek yolu olduğunu yarışarak yazmaktadırlar. Ne yazık ki, bağımlılık psikolojisinin damarı alfabeden daha derinlere dayandığını düşünüyoruz. Onlar: düşünce tarzı, kültür, gelenek, terbiye. İşte bu sebeplerden dolayı cumhurbaşkanımız «Kazakistan-2050» stratejisinde sadece Kazakistan da yaşayan kazaklar değil, bütün halkın %95-i 2025 senesinde ulusal dili konuşacağını öngörüyor. Yani, o zaman bütün halk dili iyi bir şekilde bildikten sonra latin alfabesine geçiş çok daha kolay olacaktır. Olaya bu açıdan bakıldığında cumhurbaşkanımızın önderliğini bir daha görmüş oluyoruz. Tüm kazaklar kazakça konuşarak, tekdilli memlekete dönüştüğü zaman kazakçayı latin alfabesine geçirmek çok daha kolay olacaktır. Bir zamanlar türk medeniyeti ve kültürünü araştırma, onu dünyaya tanıtma amaçlı kurulan TÜRKSOY toplantısında türk dilli memleketler latin alfabesine geçmeyi herkez onaylamıştı. Türk

halklarının dilleri benzese de hala farklı alfabeleri kullanmakta, latin alfabesini kullanan türk memleketlerinde bile harif işaretleri aynı değil. Ama sağdan sola doğru yazılan arap alfabesiyle karşılaştırırken, kiril ve latin alfabe sistemleri benzemektedirler. Sadece bazı harflerin şeklinde değişiklik var. Örneğin, 2014 senesinde Kazakistan ın latin alfabesine geçtiğini varsaysak, bir yıl boyunca iki alfabe de kullanılır, 2015 senesinde ise tamamen latin alfabesine geçilebilir. Özetle, bir senede bütün Kazakistan vatandaşları latin alfabesini öğrenebilirler. Latin alfabesine geçmek kazakçayı uluslararası dereceye çıkarır. Bilgisayarın önemli röl oynadığı bügünlerde internet sisteminde tamamen latin alfabesi kullanıldığını kabul etmeliyiz. Hepimizin e-posta adresimiz var. E-postamız kiril, arab ya da başka alfabeyi değil latin alfabesini kullanmaktadır. Kullandığımız arabanın plakası da latın harfleriyle yazılmıştır. Kimliğimiz ve pasaportumuzda da latin harfleri bulunmakta. Bunun gibi birsürü örnek verebiliriz. Yani latin alfabesi bize yabancı değil. O bizim toplumla iş-dışlı olmuştur. Latin alfabesini herhangi bir eğitimli birey belirli derecede bilmektedir. Latin alfabesinin birçok faydalı yanlarını öne sürebiliriz. Bilgi akışına bakarsak, yeni alfabenin 11 değişik şekli varmış. Bu değişik versiyonları kimler sunuyor? Filoloji doktoru, profösör Alimcan JUNİSBEKOV ın fikiri: «Şimdilik kazak yazısını (alfabe, işaret, kurallar) oluşturmanın iki yolu var. Birincisi Avrupa kalıbı, günümüzün kiril yazısı, o kiril alfabesinde yazmak, ikincisi - Ahmet Baytursunulı nın kalıbı. Bulunmaz hint kumaşı gibi kesme işareti diye harfin üst köşesini noktalayıp, diyakritik işaretler diye harfin üstünü çizerek şenini yükselterek, o nun ortasından çizerek ө değerlendirerek, ae yi birleştirerek ә diyerek çiftleştirmemiz hepsi Ahmet bey den kalma şablondur. Öyleyse, şimdilerde proje yapanların kullandığı kalın ve ince ses işaretleri Ahmet Baytursunulı nın yaptığı vazgeçilmez yoldan gitmektedir» (Junisbek A. Sermaye reform lazımdır // www.baq.kz. 18.04.2014) Kazakistan latine geçerse, nasıl bir sorunla karşı karşıya kalabilir? Bügünlerde memleketimizin latin alfabesine geçişi hala iki taraflı tartışılır bir konu olmaktadır. Latin alfabesine geçme taraftarları eğer geçilirse ulusal dilimizin kendi gücüne kavuşmasına faydası olacağını savunurken, latine karşı olan taraf halk arasında cahillik çoğalır diye korkmaktadırlar. Bazıları Ahmet Baytursunov başlayan kazak soyluları latin alfabesine karşı olduğuna dair fikirleri öne sürüyorlar. Bu konuda fikrini söyleyen birçok bireyin çoğu Kazakistan ın kiril alfabesinden latine geçmesinin gerektiğini bastırarak göstermekte. Az bir topluluk kiril alfabesini değiştirilmeden kalması hakkında fikir söylüyorlar. Onların böyle demesinin tek sebebi: Latin alfabesine geçilmesi takdirinde bügüne kadar yazılan kitaplar, dergiler ve makaleler ne olacak; gelecek nesil bunlardaki zengin medeni bilgileri kaybetme korkusudur. Birincisi latin alfabesine geçtiğimiz takdirde rusçayı hangi alfabeyle öğreneceğiz ve yazacağız denilen fikir. Rusçayı kiril alfabesiyle bırakırsak memlekete de halka da bazı zorluklar çıkarabilir, üstelik bu faydasız. Bu açıdan bakılırsa, latin alfabesine geçiş çok daha yavaş olacağı kesindir. İkinci olarak, yazar, şair Muhtar Şahanov un dediği gibi, latine geçmek memleketi ikiye ayırır. Bu dil ve kültür açısından ikiye ayırılmış bulunan kazakların arasını ondan beter açar. Üçüncü, kiril alfabelerle yazılmış olan tezlerin okunması, araştırılma meselesi. Kiril alfabesi bazında eski kültürel miras, ağız edebiyatı, kurgu, araştırma çalışmaları, ders kitapları yazılıyor. Arab alfabesinden latine, latinden kiril alfabesine geçiş sırasında toplumun büyük bir oranı cahildi, bu yüzden reformlar yapılırken toplumun ve kültürel mirasımızın karşılıklı olarak sadece bir kısmını etkilemiştir. Bugün ise toplumun bahsedilmiş kültürel miraslarını tamamen kaybetme riski var. Günümüzde bağımsız türk cumhuriyetleri türkoloji dalında rahat davranmalarına rağmen, önlenmek ve teklenme durumları belirgin. Üstelik ortak mirasları tek bir ulusa benimsetmek ve tekli benimseme olayları da var. Türkoloji komplike bilim dalıdır, toplumsal siyasi beşeri bilimler olarak okutulması lazım.

Türkoloji sadece türk dillerinin geçmişini ve bugününü araştırmaz, türk halklarının tarihini, edebiyatını, ideolojisini, kültürünü, etnografisini tamamen kapsıyor. Küreselleşme zamanında türkoloji siyasileşme, felsefe, sosyoloji konuları dışında da kalmıyor. Küreselleşme dünya çapındaki bir eğilim olsada bile, belirli bir kültürlere dayanıyor. Bu civarlarda Amerika veya batı Avrupa medeniyeti talim talimatla, bin türlü renklerle insanları ayartmayla da, ingilizcenin etkisiyle de bütün insanlığa benimsettiriyor. Türkoloji ayrı bir bilim dalı olarak ХVШ. yüzyılda oluştuğunu düşünelim, ama bundan ХVШ. yüzyılına kadar türk toplumları ve onların dilleri hakkında hiçbir araştırma çalışması yapılmadı kaanatine gelinemez, oluşmasına iki yüzyıl bile olamayan genç bilim dalının günümüzdeki başarısı sevindiriyor ve geleceği iyi umutlara vaatediyor. Bu manevi bütünlüğe ulaşmanın tek yolu bu aralar tüm türk topluluklarının dayanma kalkanı, küreselleşme denizinde yüzmesi için gerekli yelkeni, türk medeniyeti olacaktır. Sonuç Biz - dev bir hayat ağacının çeşitli yapraklarıyız. Kazak devleti için latin alfabesine geçme ne gibi kazançlar getirebilir dersek, tabii ki bu durumda çeşitli dibilimi adamlarının fikirlerini dikkate alıyoruz. İlk olarak dilin özüyle ilgili. Dilimizdeki, şimdi kullandığımız yabancı sesleri simgelendiren harfleri kısaltarak, kazakçanın doğal, kendine özgü harflerini olduğu gibi korumak. İkinci olarak, fazla olan simgelerle ilgili kurallar azalarak, eğitim-öğretim metodları kolaylaşır. Üçuncü olarak, latin alfabesini kullanıyor olmamız bilgisayarlı yeni teknolojiler aracılığıyla dilimizin uluslararası mediaya açılabilmesini sağlar. Dördüncü olarak, türk dünyasında önemli yer alan Türkiye nin latin alfabesini kullanıyor olması. Son zamanlarda durmadan gelişen ekonomik ilişkilerle manevi-kültürel, eğitim ve öğretim çalışmalarını getirir. Latin alfabesi kullanıma geçince zorluk yaşanmasına neden yok. Çünkü özellikle gençler ingilizce bildikleri için latin alfabesine geçsek bile kolaylıkla okur ve yazar olur. Şimdi bile internette, Kazakistan latin alfabesine geçme kararını daha vermediyse de, onlar latin harfleriyle kazakça yazıyorlar. Kırk yaş üstü, ingilizceyi hiç bilmeyen şahıslar zorluk yaşayabilirler. Onlar latin harfleriyle birkaç günde okumaya başlasa bile, yazmayı öğrenmeleri bir kaç ayı alabilir. Fakat, net olan şu ki kazak dili buğün ya da yarın kesinlikle latin alfabesine geçecek. Cumurbaşkanımız Nursultan Abişulu Nazarbayev Ulusa sesleniş konuşmasında bunu net olarak belirtmişti. Böylece bir soru nun ve bir sorun un nerden başlangıç aldığı belirlendi. Cumurbaşkanın Kazakistan 2050 stratejisinde Kazak devletinin istikbale yönelik stratejileri belirlendi ve kazakçanın latin alfabesine geçeceği hakkında özetlenmiş fikirler içermektedir. Cumhurbaşkan Ulusa sesleniş konuşmasında Kazak devletinin siyasi-ekonomik, sosyalkültürel eğitim-öğretim yönlerindeki gelişmeleri, uluslararası alandaki yerini her yönden gözden geçirmekte olup, iç ve dışarı ile ilgili durumları değerlendirerek, alfabeyi ne zaman, hangi yöntemlerle değiştirmesi gerektiği, bu durumları gözönünde bulundurarak doğru karar verdi. Cumhur başkanımız kazakça latin alfabesine geçerse halkın kültüründe çok büyük gelişmeye yol açacağından bahsediyor. Bu evrim iyi hazırlıklı ve yerli yerinde planlanarak yapılmalı. Bu arada, XX. yüzyılda kazakçadaki bilim ve edebi mirasların çok büyük bir deposu kiril alfabesiyle hazırlandığını akılda bulundurmak lazım. En önemli olanı, kazakistanlıların gelecek çocukları için hazırladıkları bu hazine kaybolmadı. Biz kazakçayı latin alfabesine geçirmek için devlet komisyonu kuracağız diyor Nursultan Nazarbaev. Kazakistan cumhurbaşkanı bu yeniliklerin yabancı ortaklarımızın da dikkatini çektiğinden bahsediyor. Bazılarının dediği gibi Kazakistan ın geosiyasi üstünlüklerinin değişmesini ispat olarak görmelerine neden yok. Öyle demeye hiç neden yok. Bunun hakkında şunu diyebilirim. Latin alfabesine geçmek-kazakçayı geliştirme ve yenilemedeki iç ihtiyaç. Karanlık odadan kedi aramanın anlamı yok, ve ayrıca o orada hiç olmadı. 20-40 yıllar arasında latin alfabesini kullandığımızı hatırlatmak istiyorum. Eskiden SSCB de olan on beş devletin içinde birliğin dağılmasına kadar üç devlette devlet dili olarak latin alfabesi

kullanılıyordu. Kazakistan ın Avrasya integrasyona katlmasından bahsedersek - bu bizim prensipli seçimimiz. Bizim doğru yönde ilerilediğimizi varsayıyorum, ekonomik integrasyon tüm devletlerin sorumluluğu olarak düşünülmekte. Bizim gelismekte olan ekonomimizin pazara ihtiyacı var, onun için siyasi değil, ekonomik integrasyonda adım atmaktayız. Devletin siyasi bağımsızlığı tartışılmaz diyor cumhurbaşkanımız. Günümüzde, kazak topluluğunda latin alfabesine geçme durumu ciddi olarak tartışılmakta. Doğal olarak, bunun gibi çok büyük önem arzeden durumlar toplumun çeşitli kümelerinde sağlı sollu tartışılması lazım. Bütün bunların sonucunda Kazak devleti karlı bir sonuca varacağı hiç süphesiz. REFERANSLAR: Kitaplar KAŞKARİ, M. (2004). «Divânu Lügati't-Türk», Almatı. İLMİNSKİY, N. (1861). Kırgız dilindeki zarfların incelenmesi için derleme, Kazan. Malov, S. (1952). Eski Yazma Anıtları, Moskova. Yazar Adı Olmayan Kitaplar DPT (2003). İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması (2003), Yayın No: DPT 2671, Ankara. Atatürk`ün Türk Dili Hakkındaki Düşünceleri // İlköğretim Okulları İçin Hazırlanan Türkçe Dersi Öğretmen Kılavuzu (2005), Ankara İnternet Bazlı Kaynaklar Kazakistan Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkan N.A. Nazarbayev`in «Kazakistan - 2050» Olgunlaşan Devletin Yeni Siyasi İstikameti» adlı Kazakistan halkına seslenişi //www.аkorda.kz. 29.04.2014 Latin alfabesi // http://kk.wikipedia.org/wiki Junisbek A. Sermaye reform lazımdır // www.baq.kz. 18.04.2014