JOHN TOMLINSON 1985 yılında Bradford Üniversitesi nde Eleştirel Teori alanında doktora yaptı. John Tomlinson şu anda Nottingham Trent Üniversitesi nde Kültür Sosyolojisi profesörü ve Nottingham daki Institute for Cultural Analysis in yöneticisidir. Cultural Imperialism An Introduction [Kültürel Emperyalizm-Eleştirel Bir Giriş, Çev. Emrehan Zeybekoğlu, Ayrıntı Yayınları, 1999] başlıklı bir kitabı, medya ve kültür konuları üzerine kitapları, iletişim ve kültürel çalışmalardan coğrafyaya kadar çeşitli disiplinlere ait dergilerde makaleleri bulunmaktadır.
Ayrıntı: 424 İnceleme Dizisi: 192 Küreselleşme ve Kültür John Tomlinson Kitabın Özgün Adı Globalization and Culture İngilizce den Çeviren Arzu Eker Yayıma Hazırlayan Nilay Özok Düzelti Mustafa Çolak Son Okuma Mehmet Celep Polity Press/1999 basımından çevrilmiştir. John Tomlinson & Akcalı Ajans Bu kitabın Türkçe yayım hakları Ayrıntı Yayınları na aittir. Kapak İllüstrasyonu Sevinç Altan Kapak Düzeni Gökçe Alper Dizgi Esin Tapan Yetiş Baskı Kayhan Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti. Davutpaşa Cad. Güven San. Sit. C Blok No.:244 Topkapı/İstanbul Tel.: (0212) 612 31 85 Sertifika No.: 12156 Birinci Basım 2004 İkinci Basım 2013 Baskı Adedi 1000 ISBN 978-975-539-416-9 Sertifika No.: 10704 AYRINTI YAYINLARI Basım Dağıtım Tic. San. ve Ltd. Şti. Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No.: 3 Cağaloğlu İstanbul Tel.: (0212) 512 15 00 Faks: (0212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & info@ayrintiyayinlari.com.tr
John Tomlinson Küreselleşme ve Kültür
İNCELEME DİZİSİ ÖPÜŞME, GIDIKLANMA VE SIKILMA ÜZERİNE/A. Phillips Ë İMKÂNSIZIN POLİTİKASI/J.M. Besnier Ë GEN- ÇLER İÇİN HAYAT BİLGİSİ EL KİTABI/R. Vaneigem Ë EKOLOJİK BİR TOPLUMA DOĞRU/M. Bookchin Ë İDEOLOJİ/T. Eagleton Ë DÜZEN VE KALKINMA KISKACINDA TÜRKİYE/A. İnsel Ë AMERİKA/J. Baudrillard Ë POSTMODERNİZM VE TÜKETİM KÜLTÜRÜ/M. Featherstone Ë ERKEK AKIL/G. Lloyd Ë BARBARLIK/M. Henry Ë KAMUSAL İNSANIN ÇÖKÜŞÜ/R. Sennett Ë POPÜLER KÜLTÜRLER/D. Rowe Ë BELLEĞİNİ YİTİREN TOPLUM/R.Jacoby Ë GÜLME/H. Bergson Ë ÖLÜME KARŞI HAYAT/N. O. Brown Ë SİVİL İTAATSİZLİK/Der.: Y. Coşar Ë AHLAK ÜZERİNE TARTIŞMALAR/J. Nuttall Ë TÜKETİM TOPLUMU/J. Baudrillard Ë EDEBİYAT VE KÖTÜLÜK/G. Bataille Ë ÖLÜMCÜL HASTALIK UMUTSUZLUK/S. Kierkegaard Ë ORTAK BİR ŞEYLERİ OLMA- YANLARIN ORTAKLIĞI/A. Lingis Ë VAKİT ÖLDÜRMEK/P. Feyerabend Ë VATAN AŞKI/M. Viroli Ë KİMLİK MEKÂNLARI/D. Morley-K. Robins Ë DOSTLUK ÜZERİNE/S. Lynch Ë KİŞİSEL İLİŞKİLER/H. LaFollette Ë KADIN- LAR NEDEN YAZDIKLARI HER MEKTUBU GÖNDERMEZLER?/D. Leader Ë DOKUNMA/G. Josipovici Ë İTİRAF EDİLEMEYEN CEMAAT/M. Blanchot Ë FLÖRT ÜZERİNE/A. Phillips Ë FELSEFEYİ YAŞAMAK/R. Billington Ë POLİTİK KAMERA/M. Ryan-D. Kellner Ë CUMHURİYETÇİLİK/P. Pettit Ë POSTMODERN TEORİ/S. Best-D. Kellner Ë MARKSİZM VE AHLÂK/S. Lukes Ë VAHŞETİ KAVRAMAK/J.P. Reemtsma Ë SOSYOLOJİK DÜŞÜNMEK/Z. Bauman Ë POSTMODERN ETİK/Z. Bauman Ë TOPLUMSAL CİNSİYET VE İKTİDAR/R.W. Connell Ë ÇOKKÜL- TÜRLÜ YURTTAŞLIK/W. Kymlicka Ë KARŞIDEVRİM VE İSYAN/H. Marcuse Ë KUSURSUZ CİNAYET/J. Baudrillard Ë TOPLUMUN McDONALDLAŞTIRILMASI/G. Ritzer Ë KUSURSUZ NİHİLİST/K.A. Pearson Ë HOŞGÖRÜ ÜZERİNE/M. Walzer Ë 21. YÜZYIL ANARŞİZMİ/Der.: J. Purkis & J. Bowen Ë MARX IN ÖZGÜRLÜK ETİĞİ/G. G. Brenkert Ë MEDYA VE GAZETECİLİKTE ETİK SORUNLAR/Der.: A. Belsey & R. Chadwick Ë HAYATIN DEĞERİ/J. Harris Ë POSTMODERNİZMİN YANILSAMALARI/T. Eagleton Ë DÜNYAYI DEĞİŞTİRMEK ÜZERİNE/M. Löwy Ë ÖKÜZÜN A SI/B. Sanders Ë TAHAYYÜL GÜCÜNÜ YENİDEN DÜŞÜNMEK/Der.: G. Robinson & J. Rundell Ë TUTKULU SOSYOLOJİ/A. Game & A. Netcalfe Ë EDEPSİZLİK, ANARŞİ VE GERÇEKLİK/G. Sartwell Ë KENTSİZ KENTLEŞME/M. Bookchin Ë YÖNTEME KARŞI/P. Feyerabend Ë HAKİKAT OYUNLARI/J. Forrester Ë TOPLUMLAR NASIL ANIMSAR?/P. Connerton Ë ÖLME HAKKI/S. İnceoğlu Ë ANARŞİZMİN BUGÜNÜ/Der.: Hans-Jürgen Degen Ë MELANKOLİ KADINDIR/D. Binkert Ë SİYAH AN LAR I-II/J. Baudrillard Ë MODERNİZM, EVRENSELLİK VE BİREY/Ş. Benhabib Ë KÜLTÜREL EMPERYALİZM/J. Tomlinson Ë GÖZÜN VİCDANI/R. Sennett Ë KÜRESELLEŞME/Z. Bauman Ë ETİĞE GİRİŞ/A. Pieper Ë DUYGUÖTESİ TOPLUM/S. Mestroviç Ë EDEBİYAT OLARAK HAYAT/A. Nehamas Ë İMAJ/K. Robins Ë MEKÂNLARI TÜKETMEK/J. Urry Ë YAŞAMA SANATI/G. Sartwell Ë ARZU ÇAĞI/J. Kovel Ë KOLONYALİZM POSTKOLONYALİZM/A. Loomba Ë KREŞTEKİ YABANİ/A. Phillips Ë ZAMAN ÜZERİNE/N. Elias Ë TARİHİN YAPISÖKÜMÜ/A. Munslow Ë FREUD SAVAŞLARI/J. Forrester Ë ÖTEYE ADIM/M. Blanchot Ë POSTYAPISALCI ANARŞİZMİN SİYASET FELSEFESİ/T. May Ë ATEİZM/R. Le Poidevin ËAŞK İLİŞKİLERİ/O.F. Kernberg Ë POSTMODERNLİK VE HOŞNUTSUZLUKLARI/Z. Bauman Ë ÖLÜMLÜLÜK, ÖLÜMSÜZLÜK VE DİĞER HAYAT STRATEJİLERİ/Z. Bauman Ë TOPLUM VE BİLİNÇDIŞI/K. Leledakis Ë BÜYÜSÜ BOZULMUŞ DÜNYAYI BÜYÜLEMEK/G. Ritzer Ë KAHKAHANIN ZAFERİ/B. Sanders ËEDEBİYATIN YARATILIŞI/F. Dupont Ë PARÇALANMIŞ HAYAT/Z. Bauman Ë KÜLTÜREL BELLEK/J. Assmann Ë MARKSİZM VE DİL FELSEFESİ/V. N. Voloşinov Ë MARX IN HAYALETLERİ/J. Derrida Ë ERDEM PEŞİNDE/A. MacIntyre Ë DEVLETİN YENİDEN ÜRETİMİ/J. Stevens Ë ÇAĞDAŞ SOSYAL BİLİMLER FELSEFESİ/B. Fay Ë KARNAVALDAN ROMANA/M. Bakhtin Ë PİYASA/J. O Neill Ë ANNE: MELEK Mİ, YOSMA MI?/E.V. Welldon Ë KUTSAL İNSAN/G. Agamben Ë BİLİNÇALTINDA DEVLET/R. LourauË YAŞADIĞIMIZ SEFALET/A. Gorz Ë YAŞAMA SANATI FELSEFESİ/A. Nehamas Ë KORKU KÜLTÜRÜ/F. Furedi Ë EĞİTİMDE ETİK/F. Haynes Ë DUY- GUSAL YAŞANTI/D. Lupton Ë ELEŞTİREL TEORİ/R. Geuss Ë AKTİVİSTİN EL KİTABI/R. Shaw Ë KARAKTER AŞINMASI/R. Sennett Ë MODERNLİK VE MÜPHEMLİK/Z. Bauman Ë NIETZSCHE: BİR AHLÂK KARŞITININ ETİĞİ/P. Berkowitz Ë KÜLTÜR, KİMLİK VE SİYASET/Nafiz Tok Ë AYDINLANMIŞ ANARŞİ/M. Kaufmann Ë MODA VE GÜNDEMLERİ/D. Crane Ë BİLİM ETİĞİ/D. Resnik Ë CEHENNEMİN TARİHİ/A.K. Turner Ë ÖZGÜR- LÜKLE KALKINMA/A. Sen Ë KÜRESELLEŞME VE KÜLTÜR/J. Tomlinson Ë SİYASAL İKTİSADIN ABC si/r. Hahnel Ë ERKEN ÇÖKEN KARANLIK/K.R. Jamison Ë MARX VE MAHDUMLARI/J. Derrida Ë ADALET TUTKUSU/R.C. Solomon Ë HACKER ETİĞİ/P. Himanen Ë KÜLTÜR YORUMLARI/Terry Eagleton Ë HAYVAN ÖZGÜRLEŞMESİ/P. Singer Ë MODERNLİĞİN SOSYOLOJİSİ/P. Wagner Ë DOĞRUYU SÖYLEMEK/M. Foucault Ë SAYGI/R. Sennett Ë KURBANSAL SUNU/M. Başaran Ë FOUCAULT NUN ÖZGÜRLÜK SERÜVENİ/J. W. Bernauer Ë DELEUZE & GUATTARI/P. Goodchild Ë İKTİDARIN PSİŞİK YAŞAMI/J. Butler Ë ÇİKOLATANIN GERÇEK TARİHİ/S.D. Coe & M.D. Coe Ë DEVRİMİN ZAMANI/A. Negri Ë GEZEGENGESEL ÜTOPYA TARİHİ/A. Mattelart Ë GÖÇ, KÜLTÜR, KİMLİK/I. Chambers Ë ATEŞ VE SÖZ/G.M. Ramírez Ë MİLLETLER VE MİLLİYETÇİLİK/ E.J. Hobsbawm Ë HOMO LUDENS/J. Huizinga Ë MODERN DÜŞÜNCEDE KÖTÜLÜK/S. Neiman Ë ÖLÜM VE ZAMAN/E. Lévinas Ë GÖRÜNÜR DÜNYANIN EŞİĞİ/K. Silverman Ë BAKUNIN DEN LACAN A/S. Newman Ë ORTAÇAĞDA ENTELEKTÜELLER/J. Le Goff Ë HAYAL KIRIKLIĞI/Ian Craib Ë HAKİKAT VE HAKİKATLİLİK/B. Williams Ë RUHUN YENİ HASTALIKLARI/J. Kristeva Ë ŞİRKET/J. Bakan Ë ALTKÜLTÜR/C. Jenks Ë BİR AİLE CİNAYETİ/M. Foucault Ë YENİ KAPİTALİZMİN KÜLTÜRÜ/Richard Sennett Ë DİNİN GELECEĞİ/Santiago Zabala Ë ZANAATKÂR/Richard Sennett Ë MELEZLİĞE ÖVGÜ/Michel Bourse Ë SERMAYE VE DİL/Christian Marazzi Ë SAVAŞ OYUNLARI/Roger Stahl Ë BİR İDEA OLARAK KOMÜNİZM/Alain Badiou & Slavoj Žižek Ë NİHİLİZM/Bülent Diken Ë MADDESİZ/André Gorz Ë BİLGİNİN ARKEOLOJİSİ/M. Foucault Ë TÜKETİM TOPLUMU, NEVROTİK KÜLTÜR ve DÖVÜŞ KULÜBÜ/H. Övünç Ongur Ë ANTİKAPİTALİZM/Jeremy Gilbert Ë ÇALIŞMAK SAĞLIĞA ZARARLIDIR/Annie Thébaud-Mony Ë BERABER/Richard Sennett Ë HAYATIN ANLAMI/ Terry Eagleton Ë DUYURU/Michael Hardt-Antonio Negri Ë KÜRESELLEŞMENİN SONU MU?/Arif DirlikË İSYAN PAZARLANIYOR/ Joseph Heath&Andrew Potter Ë VAMPİRİN KÜLTÜR TARİHİ/ Gülay Er Pasin Ë TUHAF ALAN / Burcu Canar Ë ÜTOPYA / Nilnur Tandaçgüneş Ë AKIL HASTALIĞI VE PSİKOLOJİ / Michel Foucault Ë İŞLETME HASTALIĞINA TUTULMUŞ TOPLUM / Vincent de Gaulejac Ë ETİN CİNSEL POLİTİKASI / Carol J. Adams Ë TOPLUMLA YÜZLEŞME / Zülküf Kara
İçindekiler Teşekkür... 8 1 Küreselleşme ve Kültür A. KARMAŞIK BAĞLANTILILIK ANLAMINDA KÜRESELLEŞME... 12 B. KÜRESELLEŞMENİN BİR BOYUTU OLARAK KÜLTÜR... 27 C. KÜLTÜRÜN KÜRESELLEŞME İÇİN ÖNEMİ... 40 D. KÜRESELLEŞMENİN KÜLTÜR İÇİN ÖNEMİ... 48 2 Küresel Modernlik A. TARİHSEL BİR DÖNEM OLARAK KÜRESEL MODERNLİK... 56 B. MODERNLİĞİN BİR SONUCU OLARAK KÜRESELLEŞME... 75 C. KÜRESEL MODERNLİKTEN ŞÜPHE DUYMAK... 94 D. SONUÇ... 108
3 Küresel Kültür: Hayaller, Kâbuslar ve Şüphecilik A. HAYALLER: KÜRESEL BİR KÜLTÜRÜN TARİHSEL TAHAYYÜLLERİ... 111 B. KÂBUSLAR: KÜLTÜREL EMPERYALİZM ANLAMINDA KÜRESEL KÜLTÜR... 121 C. KÜRESEL KÜLTÜR: ŞÜPHECİ BAKIŞ AÇISI... 145 4 Yersiz-Yurtsuzlaşma: Küreselleşmenin Kültürel Durumu A. YERSİZ-YURTSUZLAŞMA KAVRAMI... 158 B. YERSİZ-YURTSUZLAŞMANIN GÜNLÜK DENEYİMİ... 167 C. YERSİZ-YURTSUZLAŞMAYA İTİRAZLAR... 189 D. SINIRLAR DAKİ YERSİZ-YURTSUZLAŞMA... 202 E. MELEZLEŞME... 206 5 Dolayımlanmış İletişim ve Kültürel Deneyim A. DOLAYIM VE BAĞLANTILILIK... 220 B. DOLAYIMLANMIŞ YAKINLIK 1: YENİDEN TANIMLANAN MAHREMİYET... 233 C. DOLAYIMLANMIŞ YAKINLIK 2: TELE-GÖRSEL KATILIM VE AHLAKİ MESAFENİN KAPANMASI... 247 6 Kozmopolitanizm Olasılığı A. KOZMOPOLİTANİZM: DÜŞÜNCE, İDEOLOJİ, İDEAL... 266 B. KOZMOPOLİSİ OLMAYAN KOZMOPOLİTANLAR... 285 C. SONUÇ: DAYANIŞMANIN ETKİSİNİ ARTIRMAK... 294 Kaynakça... 298 Dizin... 314
Peter Grimes: Ben buralıyım Bildiğim kırlar Bataklık ve toprak Sıradan sokaklar Esen rüzgâr... Ve sıradan bir bakışın sevecenliği Köklerimi buraya bağlamakta. Captain Balstrode: Seni buraya demirleyen bütün bu zincirleri bırakırdın İsteseydin eğer. Benjamin Britten/Montagu Slater: Peter Grimes
Teşekkür Bu kitap bir kısmı kitaptaki fikirlere sıcak bakan, bir kısmı da bu fikirlere arkadaşça bir kuşkuyla yaklaşan birçok insanla yaptığım tartışmalardan büyük ölçüde faydalandı. Kitaptaki savlardan bazıları daha önce çeşitli seminer ve atölye çalışmalarında verdiğim bildiriler yoluyla denendi. Aşağıda isimleri geçen insanlara nazik davetleri, misafirperverlikleri ve yararlı yorumları için minnettarım: Utrecht Üniversitesi nden Jaap Verheul ve Hans Bertens, Finlandiya Kitle İletişimleri Araştırma Vakfı ndan Ritva Levo-Henriksson ve Kaarle Nordenstreng, Cork Üniversitesi nden merhum Vincent Tucker, Nijmegen Üniversitesi Üçüncü Dünya Merkezi nden Frans Schurman ve Detlev Haude, Reading Üniversitesi Coğrafya Bölümü nden Clive Barnett ve Murray Low, Dublin City Üniversitesi nden Barbara O Connor ve Den Haag taki Toplumsal İncelemeler Enstitüsü nden Mohamed Salih ve Jan Nederveen Pieterse. Küreselleşme ve kültür üzerine düşüncelerimi çeşitli yollarla zenginleştiren ve etkileyen aşağıdaki insanlara da teşekkür borçluyum: Martin Albrow, Ash Amin, Anthony Giddens, Luke Goode, Stuart Hall, Cees Hamelink, James Lull, Tony McGrew, Graham Murdock, Renato Ortiz, Jan Aart Scholte, Annabelle Sreberny-Mohammadi, Peter Taylor, Ken Thompson, Gillian Youngs. Nottingham Trent Üniversitesi nin Beşeri Bilimler Fakültesi son birkaç yıldır çalışmak için olağanüstü bir biçimde yüreklendirici ve destekleyici bir zihinsel ortam sundu; ben de CRICC deki ve Kuram, Kültür ve Toplum Merkezi ndeki arkadaş ve meslektaşlarla, özellikle de aşağıda isimleri geçenlerle, yaptığımız tartışmalardan büyük ölçüde yararlandım: Roger Bromley, Deborah Chambers, Hugo de Burgh, Chris Farrands, Mike Featherstone, Richard Johnson, Eleonore Korman, Ali Mohammadi, Parvati Raghuram, Chris Rojek, Tracey Skelton ve Patrick Williams. Terry McSwiney her zamanki gibi muhteşem yazı işleri desteğini sundu. Polity Press ten Rebecca Harkin kitabın ilk taslakları üzerine çok değerli yorumlarda bulundu. Son olarak, Anny Jones benim için her zaman en önemli zihinsel yüreklendirme ve keskin eleştiri kaynağıdır.
Annem için...
1 Küreselleşme ve Kültür Modern kültürün merkezinde küreselleşme, küreselleşmenin merkezinde de kültürel pratikler yatar. Kültür ve küreselleşme arasındaki bu karşılıklı ilişkiyi bu bölümde kurmaya çalışacak, takip eden bölümlerde de aynı ilişki üzerinde daha ayrıntılı duracağım. Küreselleşme ve kültür arasında böylesi bir bağ kurmak aceleyle ortaya atılmış bir iddia değildir: Bu, küreselleşmenin modern kültürel deneyimin tek belirleyicisi olduğunu ya da kültürün küreselleşmenin iç dinamiğini anlamamıza tek başına yeterli olacak anahtar kavram olduğunu iddia etmek değildir. Bu nedenle, küreselleşmenin politikası ve ekonomisinin, kavramsal önceliği olan bir kül- 11
Küreselleşme ve Kültür türel açıklamaya ihtiyacı olduğu iddiası olarak da anlaşılmamalıdır. Ancak bu iddia ile anlatılmak istenen, günümüzde küreselleşmenin işaret ettiği dönüştürücü süreçlerin kültürel kavramlar aracılığıyla kavranmadığı sürece anlaşılamayacağı; benzer şekilde, bu dönüşümlerin de kültürel deneyimin temel yapısını ve modern dünyada kültürün ne olduğuna ilişkin düşüncelerimizi etkilediğidir. Hem küreselleşme hem de kültür oldukça yaygın ve anlamları tartışılan kavramlardır. Bu kitabın amacı her iki kavramın da detaylı analizini yapmaya girişmek değil, daha mütevazı bir şekilde, küreselleşmenin temel unsurlarını kültürel denilebilecek bir dille anlayabilmektir. 1. Bölüm de, küreselleşme kavramının bu dil içinde yerini belirlemeye yönelik bir bakış açısı sunacağım, daha sonra da kültür ve küreselleşmenin neden özleri gereği birbirleri için önemli kavramlar oldukları üzerinde duracağım. A. KARMAŞIK BAĞLANTILILIK * ANLAMINDA KÜRESELLEŞME Savımın ilk aşamasını, görece tartışma yaratmayacak temel bir küreselleşme anlayışı oluşturuyor. Karmaşık bağlantılılık [complex connectivity] adını verdiğim bu kavram küreselleşmeyi modern dünyanın ampirik bir durumu olarak ele alıyor. Bu kavramla anlatmak istediğim, küreselleşmenin modern yaşamı karakterize eden, hızla gelişen ve giderek yoğunlaşan karşılıklı bağlar ve bağımlılıklar ağına işaret ettiğidir. Bağlılık kavramı günümüzde küreselleşmenin açıklandığı çalışmaların çoğunda öyle ya da böyle bulunmaktadır. McGrew, tipik bir örnek vermek gerekirse, küreselleşmeden basitçe karşılıklı küresel bağlanmışlığın yoğunlaşması olarak bahseder ve bu kavramın işaret ettiği bağlantıların çokluğunu vurgular: Bugünlerde mallar, sermaye, insanlar, bilgi, imgeler, suç, kirlilik, uyuşturucu, moda ve inançlar karasal sınırlar arasında kolayca * Tomlinson, connectivity kavramıyla bağlantıda ya da bağlayıcı olma durumu na işaret etmektedir. Yazarın kitap boyunca kullanacağı ve kavramsallaştırdığı bu terim Türkçe de bağlantılılık sözcüğüyle karşılanmıştır. (ç.n.) 12
13 John Tomlinson akmaktadır. Ulusaşırı ağlar, toplumsal hareketler ve ilişkiler, akademiden cinselliğe kadar hemen hemen tüm alanlarda etkisini göstermektedir (1992: 65, 67). Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta bahsedilen bağlantıların birbirinden farklı birkaç biçimde var olduğudur. Örneğin, bireyler ve topluluklar arasında dünya çapında hızla artan toplumsal-kurumsal ilişkiler, ulusal sınırlar arasında malların, bilginin, insanların ve pratiklerin giderek artan bir biçimde akışı teknolojik gelişmelerin sağladığı uluslararası hızlı hava taşımacılığı gibi daha somut bağ kurma biçimleri ve elektronik iletişim sistemlerinin tam anlamıyla birbirine bağlanmışlığı. McGrew konuyu uluslararası siyaset açısından ele almaktadır; ancak benzer formülasyonlar karşılıklı bağlar, ağlar, akışlar sosyolojik (Lash ve Urry 1994; Castells 1996, 1997, 1998), kültürel (Hall 1992) çalışmalarda ya da antropolojik yaklaşımlarda da bulunmaktadır (Friedman 1995). Bu bize küreselleşmenin gözlemlenebilir bir gerçeklik olduğu konusunda en azından temel düzeyde bir uzlaşım olduğunu açıkça göstermektedir. Modern dünyada bizim pratiklerimizi, deneyimlerimizi, siyasi, ekonomik kaderlerimizi ve yaşadığımız çevrenin kaderini birbirine bağlayan işte bu çok çeşitli bağlardır. Bu nedenle küreselleşme kuramına genel anlamda düşen görev, bu karmaşık bağlantılılık durumunun hem nedenlerini anlamak hem de bu durumun çeşitli toplumsal varoluş alanları için hangi anlamlara geldiğini saptamaktır. Küreselleşme kavramının en çarpıcı özelliklerinden biri, olası etkilerinin çok sayıda ve çeşitli olduğu izlenimini vermesidir. Küreselleşme, yalın toplumsal gerçekleri oldukça aşan spekülasyonlar, varsayımlar, güçlü toplumsal imgeler ve metaforlar üretme kapasitesiyle olağanüstü doğurgan bir kavramdır. Şüphesiz bu özelliği bir açıdan olumlu da sayılabilir; çünkü gittikçe artan bağlantılılık gerçeğinin alanı sınırlıdır ve ayrıntılı olarak açıklanıp yorumlanmadığı sürece neredeyse sıradan bir gözlem olarak kalabilir. Bu nedenle bağlantılılık, bir an önce yorumlanması ve üzerinde durulması gereken bir
Küreselleşme ve Kültür durumdur. Bununla beraber bu kavram, beraberinde gelen kavramsal kayma olasılığı nedeniye kafa karıştırıcı da olabilir. Bu yüzden bağlantılılık kavramını açıklarken ihtiyatlı olmak gerekmektedir. Bu kavram üzerinde durmanın hem ne kadar gerekli hem de güç olduğunu göstermek için bu kavramın başka temalarla iç içe geçtiği iki duruma bakmak istiyorum. Bağlantılılık ve Yakınlık Her şeyden önce, bağlantılılık kavramı gittikçe artan küresel-mekânsal yakınlık [proximity] anlamında ele alınabilir. Marx ın Grundrisse te (1973a) mekânın zaman tarafından yok edilmesi ve David Harvey nin de (1989) zaman-mekân sıkıştırılması adını verdiği şeydir bu. Burada söz konusu olan, uzaklıkları aşmak için harcanan zamanın fiziksel (örneğin uçakla) ya da temsili (bilgi ve imgelerin elektronik araçlarla gönderilmesi) olarak büyük ölçüde kısaltılması yoluyla uzaklıkların da azaldığı duygusudur. Toplumsal ilişkilerin mesafeler boyunca esnediği (Giddens 1998, 1994b, 2002) düşüncesi, bir başka analiz düzeyinde, bağlantılılık kavramının mekânsal yakınlık kavramıyla iç içe geçmesine neden olur. Küreselleşme söylemi Marshal McLuhan ın ünlü global köy ünden, Birleşmiş Milletler in ortaya çıkmakta olan dünya siyasi bağlamını tasvir etmek için icat ettiği Global Mahallemiz e kadar küresel yakınlık ve küçülen dünya metaforlarıyla doludur. Benzer bütün metaforlardaki ve imgelerdeki giderek artan ilişkisel yakınlık [intimacy] anlamı bağlantılılığın farklı biçimlerinin yayılmasından ve gelişmesinden kaynaklanmaktadır. Ancak hem fiziksel hem de ilişkisel anlamda yakınlık bağlantılılıkla aynı şey değildir. Yakınlık en iyi olasılıkla bağlantılılık kavramının bir ayrıntısı, en kötü olasılıkla da kavramsal kaymadan kaynaklanan bir yanlış yorumudur. Küresel modernlik durumunu tanımlaması anlamında yakınlık kavramının kendi gerçekliği vardır. Bu tanımlama genellikle ya fenomenolojik ya da mecazi anlamdadır. Birincisinde yakınlık kavramı daha samimi, daha küçülmüş, 14
15 John Tomlinson daha çok gündelik yaşamın bir parçası olan bir dünya görünümüne işaret eder; örneğin hızlı ulaşım araçlarını kullanmamızda ya da uzaktaki imgeleri en mahrem yerel mekânlarımıza getirmek için medya teknolojilerinden yararlanmamızda olduğu gibi. İkincisinde ise, gerçekten uzak mesafeler arasındaki ilişkilerin gittikçe artan dolaysızlığına ve önemine metaforik olarak işaret eder. Burada yaşamlarımızı etkileyen bağlar (örneğin banka hesaplarımızı küresel kapitalist pazara bağlayan finansal ağlar ya da hepimizin karşı karşıya olduğu küresel ısınma gibi ortak küresel çevre sorunları) bizi birbirimizle gerçekten daha yakın temasa getirdikleri zannı yaratabilir. O halde yakınlık, bizi bağlantılılığın ampirik durumundan daha öteye götürür. Bu, yakınlık kavramının yanıltıcı ya da geçersiz olduğu anlamına gelmez; ancak yine de bağlantılılık ile yakınlık kavramları arasındaki mesafeyi korumak önemlidir. Bağlantılılık durumu yakınlık nosyonunun çok önemli bir belirleyicisi olmakla kalmaz, aynı zamanda küresel yakınlığı [closeness] nasıl algıladığımızı da etkiler. Bağlantılı olmak çok özel biçimlerde yakın olmak demektir. Çünkü bu bağların getirdiği yakınlık deneyimi ile yerler ve insanlar arasında, teknolojik ve toplumsal dönüşümlerin yok edemediği, varlığı inkâr ve yok edilemeyen fiziksel uzaklık bir arada bulunur. Küreselleşmiş bir dünyada İspanya daki insanlar Meksika dakilerden hâlâ 8.800 kilometre uzakta olmaya devam ederler. Tıpkı 16. yüzyıldaki İspanyol fatihlerin de Meksikalılar dan geniş, ıssız ve tehlikelerle dolu bir deniz parçasıyla ayrılmış olması gibi. Bağlantılılık kavramıyla anlatmak istediğim, artık bu uzaklığı farklı şekillerde yaşadığımızdır. Artık bu uzaklık bizim için ya iletişim teknolojisi veya kitle iletişim araçları yoluyla temsilen ya da transatlantik uçak yolculuğuyla, yani kısa bir zaman (ve tabii ki para) harcanması yoluyla fiziksel olarak kolayca aşılabilir hale gelmektedir. Yani Meksiko City artık Madrid den 8.800 kilometre uzakta değil, 11 saat uçuş uzaklığındadır.
Küreselleşme ve Kültür Bağlantılılığın teknik bir biçiminin ortaya çıkardığı özgül yakınlık duygusu üzerine düşünmenin bir yolu da hava yolculukları gibi aslında mekânsal olan bir deneyimin zamansal olana dönüşümünü göz önüne almaktır. Uçaklar gerçek birer zaman kapsulleridir. Uçağa bindiğimizde uçuş deneyimimizi havada ultra-yüksek bir hızla hareket etme fikrinden tamamen uzaklaştırmak için tasarlanmış gibi görünen, bağımsız ve kendi içinde bir bütün olan zamansal bir sisteme gireriz. Birbirini izleyen kalkış rutini, gazetelerin, içkilerin, yemeklerin dağıtılması, duty-free eşyaların satışı ve uçuş sırasında gösterilen filmler bizi hep kabin içi zamana odaklar. Bu nedenle, fenomenolojik olarak, yolculuğumuz mekândan çok, bu tanıdık zamansal ardışıklık içinden geçerek gerçekleşmektedir. Londra dan Madrid e yolculuk bir öğün yemek süresi, Madrid den Meksika ya yolculuk ise iki öğün yemek, bir film ve biraz uykuya eşittir. Daha uzak mesafeler için de benzer şekilde düşünülebilir. Sadece arada sırada pencereden dışarı bakıp, belki bir sahil şeridi gördüğümüzde gerçekte aşmakta olduğumuz muazzam mesafenin farkına varabiliriz. Belki de aştığımız mesafenin büyüklüğü aklımıza ne kadar savunmasız olduğumuzla ilgili rahatsız edici düşünceleri getirdiği için bu dışsal gerçeğe odaklanmaya cesaret edemiyoruz. 1 Yaşadığımız sahici gerçekliğe, uçuş bilgilerinin verildiği, binlerce kilometreyi varış yerine kalan zaman a tercüme eden monitöre odaklanmak çok daha rahatlatıcıdır. Gerçekten de aştığımız kara parçaları uçuş deneyimimizi nadiren böler. Örneğin, uçuş ekibi Sol tarafımızda Cape Cod u görmektesiniz diyerek dikkatimizi belirli bir fiziksel özelliğe çekebilir. Ancak üzerinden geçtiğimiz insan yerleşimlerine ilişkin daha somut değinmelere o kadar ender rastlarız ki, karşılaştığımızda bize tuhaf bile gelebilir: Uluslararası bir yolculuk sırasında uçak Suudi Arabistan 1. Tabii ki uçuş sırasında yolcuların dikkatini içeride oluşun güvenli olduğuna çeken bu rutin ve uçuş ekibinin profesyonel tavrı, rutin risk durumlarında güven ilişkilerinin kurumsal anlamda yönetiminin bir parçası olarak görülebilir. Bkz. Giddens ın kabin personelinin kasıtlı kayıtsızlıkları ve soğukkanlı güleryüzlülükleri nin yolcuları ikna etmedeki önemine değinmesi (1998: 87). 16