KEMALİYE (EĞİN) HALK KÜLTÜRÜ (FOLKLORU) HAZIRLAYAN PROF. DR. ESMA ŞİMŞEK
Folklor Nedir?: Folklor bir halk oyunu değildir. İngilizce folk/halk ve lore/bilim kelimelerinin birleşmesiyle meydana gelmiş olan bu terimin (halk bilimi) karşılığı olarak: Bir ülke ya da belirli bir bölge halkına ilişkin maddî ve manevî alandaki kültürel ürünleri konu edinen, bunları kendine özgü yöntemleriyle derleyen, sınıflandıran, çözümleyen, yorumlayan ve son aşamada bir bireşime vardırmayı amaçlayan bir bilimdir. diyebiliriz. Bir başka ifadeyle folklor; İnsanoğlunun kimliğini ve geçmişini öğrenme arzu ve ihtirasından kaynaklanarak gelişen bir araştırma alanı, sosyal ve beşerî ilimler arasında yer alan müstakil bir disiplindir. i Kısacası folklor, halkın geleneğe ğ bağlı maddi ve manevi kültürünün tamamıdır ya da halk hayatının veya kültürünün ilmidir.
Halka ait olması, anonimleşmesi / ilk söyleyicisinin öl iiii unutulması, sözlü ölü geleneğe ğ bağlı kalarak, ağızdan ağza, nesilden nesle aktarılarak günümüze taşınması, başka bölgelerde varyantlarının olması gibi özelliklere sahip olan folklor, halk kültürünü araştırıp ş değerlendirmekleğ toplumun sosyo-ekonomik dinamiklerini ortaya çıkararak, milletin kültür birliğini sağlamayı, mahallî kültürü millî kültür haline getirmeyi amaçlar.
Folklor malzemeleri, geçmişle gelecek arasında bağ kuran bir kültürel birikimdir. Bunlar, yazılı bir kaynağağ bağlı kalmadan, yaşanılan hayatın akışı içerisinde, kendiliğinden, sözlü kültür vasıtasıyla taşınır. İlk uygulayıcıları ve söyleyicileri belli değildir. Halkın malı olmuştur, halka aittir. Folklor unsurları, aynı tarihi, aynı kültürü, aynı geçmişi paylaşan bütün topluluklarda ufak-tefek değişikliklerle görülür. Geçmişten günümüze taşınırken zamanın şartlarına göre bazı değişikliklerin görülmesi muhakkaktır. Ancak, bütün bu folklorik malzemelerin gizli bir yaptırım gücü vardır. Hiç kimse gelenek, görenek, örf ve âdetlere karşı çıkmadan yapılması gereken her şeyi olduğu gibi yerine getirir. Kanunlar kadar geçerli olan bu uygulamaların arkasında halkın ortakduyuş tarzı yatmaktadır. Büyüklerimizden böyle gördük. sözü bunun en güzel açıklamasıdır.
Bir kısmı bilgi ve sanat haline gelmiş, bir kısmı ise yaşatılarak günümüze taşınmış olan folklorun konusu oldukça geniştir. Burada, bir milletin maddi ve manevi değerlerinin tamamı nı göz önüne almak gerekir ki bunun sınırını çizmek kolay değildir. Ana hatlarıyla l belirtmek gerekirse folklor adı altında şu konuları ele alabiliriz:
1. Dil ve Anlatım: Halk etimolojisi, ad verme (onomastik), ağızlar, kelime hazinesi, bedenî hareketler dışında anlatım, haberleşme, değişik konuşmalar /çağırmalar. Her bölgede olduğuğ gibi Kemaliye yöresine ait mahallî kelimeler de vardır. Bunlardan bazıları:
Ahbin: Hayvan gübresi Arnet: Sincap (=deyin) Arustak: Tavan arası Becit: Acele Bıbılik: Gonca gül Bıcik: Çörek Buymak: Üşümek Cığız: Geçimsiz Cıkkırik: Kapı mandalı Cikmik: Tekme Cındik: Önemsiz, yetersiz Cottik: Kuyruk Çekçeki: Çekirge Çıltik: Her şeye karışan geveze kadın Çoçik: Binilecek hayvan Çırmak: İnce su arkı Çuşik: Eşek
Dıngırik: Gergin Dodik: Ayak uçları Eğin: Sırt; su kabı Emiş: Kene Gıldırik: Yuvarlak Hahut: Güvensiz, eski ve çürük Henek: Şaka, yarenlik Hıbılik: Kıbılik, kâbus Hırik: İşe yaramaz Hırankeşan: Kavga-gürültü gürültü Kadamak: İliştirmek Kalik: Çocuk ayakkabısı Kıdiş: Arkadaş, dost
Kozik: Kanbur Lağlanmak: Alay etmek Mormorik: Böğürtlen, kuş üzümü Oşik: Köpek, köpek yavrusu Porik: Kakül, perçem Sırmik: Ufak bulgur Şaştik: Şaşı Şırik: Gözyaşı Tıncik: Dağınık saç Zobbik: Güçlü Kuvvetli
2. Âşık ve Tekke Edebiyatı: Âşık ve Tekke Edebiyatının özellikleri, şairleri ve eserleri. Eğin de, bir kısmı âşık bir kısmı kalem şairi konumunda olan birçok sanatçı yetişmiştir. Bunlar arasında Yusuf Ziya Ademhan, Ali Vecdi Bingöl, Mehmet Hilmi Gür, Mustafa İlhan, Bahaettin Çuhadar, Mehmet Şimşek, Kâmil Sönmez ve Osman Nuri Çelikmen gibi isimleri sayabiliriz.
3. Halk Edebiyatının Anlatmaya Dayalı Türleri: Destan, masal, efsane, evliya menkabeleri, halk hikâyesi, fıkra. Fıkra: Her yörede olduğu gibieğin de de birçok fıkra anlatılmaktadır. Bu fıkralardan bir kısmının başka bölgelerde de anlatılmasına karşılık, bazıları Eğin ile bütünleşmiştir: Eğinli ile Şeytanın ortak olması nı konu alan fıkra birçok bölgenin insanına adapte edilerek anlatıldığı gibi Girim Kardeşlerin derleyip yayımladığı Alman masalları arasındadageçer. Apçağalı fıkra tipinin benzeri ise Elazığ da Baskilli, Osmaniye / Kadirli de Karatepeli, Mersin / Silifke de Karakayalı tiplerinde görülür.
Efsane: Başkaş yerlerde de anlatılan efsanelerin yanı sıra sadece Kemaliye de bilinen efsaneler de vardır. Bunlar arasında; Hıdır Abdal Sultan, Kadıgölü, Kırkgöz, ve Zincirli Kaya efsaneleri sayılabilir. Ağustos böceğinin (cızın) niçin çatladığını anlatan efsane ise etiyolojik efsaneler grubunda yer alır. Ayrıca başka bölgelerde anlatılan efsane örneklerine de rastlanır: İbobb Kuşugibi.
4. Anonim Şiir: Destan (halk şiiri şeklinde), türkü, mani, tekerleme, e e e, ninni, ağıt, bilmece. Elagözlü: Anonim halk şiiri içerisinde Eğin türküleri / elagözlüleri önemli bir yere sahiptir. Uzun havayla ve özel bir ezgiyle terennüm edilen Elagözlü ler, on birli heceyle söylenen düz manilere verilen addır. Alagözlüm, Kömürgözlüm, Eğin Manisi, Eğin Ağzı (bir kısmı için), Eğin Türküsü (bir kısmı/dört mısralı olanları için) gibi adlarla da bilinen bu manilerin bir kısmı beyler, anneler, evlatlar ve kardeşler tarafından söylense de daha çok eşini gurbete gönderen hanımların duygularını dile getirir. Maninin üçüncü mısraı genellikle; Ela gözlerini sevdiğim ağam şeklinde olduğu için bu adla anılmaktadır. Bazen Ela gözlüm yerine Kömür gözlüm teriminin kullanılmasına bağlı olarak az da olsa- bu adla da bilinir.
Elagözlülerin konusu, bölgenin sosyo-kültürel yapısına bağlı olarak; aşk, gurbet, ayrılık, hasret, sitem vs.dir. Karşı bağın yoncaları tez biter Özledim ağamı gözümde tüter Ela gözlerini sevdiğim ağam Ayrılık çekmesi ölümden beter xxx Sabahın erinde günden ileri Sevmedim kimseyi senden ileri Sen bir ziyaretsin i kurban istersin i Kurban bulamadım candan ileri
Gökte isen merdivenler kurayım Gökte isen merdivenler kurayım Yerde isen arayayım, bulayım Kömür gözlerini sevdiğim ağam Bir canım var, sana kurban olayım xxx Yüksek ayvanların serin köşesi Kırıldı gönlümün zarif şişesi Gençliğim geçti ah u zar ile Neyleyim olmuşsan Mısır Paşası
Zamanla sosyal ve siyasi konular da girmiştir elagözlü lere: Allah vermiş Kırkgöz lerin suyunu Kimse bilmez Apçağalı ların huyunu Dozer gelip bağlarına girince Ahalisi döktü vücuttaki tüyünü (Obahanım Sağçolak) xxx Kurt çadırını kurdum karşıki dağa İstedim ki ucuzluk, bolluk yağa Biz de sana rey verdik Ecevit Ağa Günde bir zam geli peynire yağa (Obahanım Sağçolak)
Ayrıca 7 li heceyle söylenen maniler de vardır. Eğin de, ağıt yakma geleneği, tekerleme, ninni, bilmece söyleme de yaygındır.
5. Kalıplaşmış Sözler: Atasözü, deyim, dua, beddua, yemin, selamlaşma vs. Eğin de söylenen atasözlerinden örnekler: *Aş taşınca kepçeye paha biçilmez *Bıçağı kesdiren kendi suyu, insanı sevdiren kendi huyu *Bir mıhtan nal, bir naldan at kaybolur *Deliyi everme, deli çoğalır ğ *Eğinli nin topalı Bağdat tadır *Gitti beyler paşalar, kellere kaldı köşeler *Hak için kurban, küp için kavurma *Kolik (boynuzsuz) keçi sürüsünü çok ister *Kuyu kaz benim için, derin kaz senin için *Ucuz etin tiridi yavan olur *Yıkılan ağaca balta vuran çok olur
Dua Örnekleri: *Düşmanların kurtlana *Hac şerbetin içeler *Ömrümden kese, ömrüne vere *Önünde ölem, yassirin olam Beddua örnekleri: *Avu adın bata, n olur ölün gele *Cızı gibi çatlayasın *Damların delüğünde kalasın *Fidan iken budanasın *Göziy elifi söne *Hırtliğe şiş i aha *İki elin yana uzana *İki göze mil aha *Ocağın söne, kapına kilit asıla *Sırtın teneşire gele *Torba taka dilenesin *Uyuz olasın da gaşinmaya dırnah bulamayasın *Yurdun yuvana dağıla da külün Bağdat a savrula
6. Hayatın Dönüm Noktalarıyla İlgili Gelenek ve Görenekler: Doğum, çocukluk çağı, sünnet, evlenme, askere / gurbete uğurlama ve karşılama, hacı uğurlama ve karşılama, ölüm günlük hayatla ilgili gelenek ve görenekler.
DOĞUM: a) Çocuk sahibi olmak için yapılan pratikler: Yatırlar türbeler ziyaret edilir; kara sakız, demirci i külü ve zeytin çekirdeğinden d yapılan bir macun bele sürülür; buğuya tutulur, kızgın taş veya tuğlanın üzerine oturtulur; haşlanmış soğan kirli yüne sarılarak kadının beline bağlanarak üç gün bekletilir; okunmuş kuşak beline bağlanır ğ b) Çocuk doğduktan sonra yapılan pratikler: Yakınları çocuk/loğusa görmeye giderler. Loğusa kadın 40 gün dışarı çıkarılmaz. Alanası/alkarısından korumak için kapının arkasına süpürge, çocuğun yastığının altına Kur an-ı Kerim ve iğne/çuvaldız konulur. Kulağına ğ ezan okunarak k isim i verilir. Sık sık hastalanan çocuklarda suç isme bağlanır ve adı değiştirilir. Ayrıca çocuğu yaşamayan aileler, sembolik para karşılığında çocuğu satarlar. c) Sünnet: Eğer, ğ,çocuğun ğ bir rahatsızlığı ğ yoksa, sünnet yaşı ş genellikle okula girme vaktidir. Kirvelik hâla devam etmektedir. Tercihe göre mevlit okutulur veya düğün yapılır.
DÜĞÜN: a) Evlenme isteğinin ifade edilmesi: * Delikanlı; İstanbul a gideceğim der. * Babasının önüne kütük atar. * Ayakkabıyı ters çevirip babasının önüne kor b) Başlık: yok c) Kız isteme: ç) Nişan: Takılar hazırlanıp, erkekler tarafından kız babasına verilir. d) Düğün: * Düğün günü tespit edilir. * Çağrıcı, tanıdıkları düğüne çağırır: Kızlar gelsin ki kınaya gidek Gelinler gelsin ki, gelin getirek Kaynanalar gelsin göreye (bahşiş vermeye) * Genellikle üç gün sürer, Cuma günü başlar, Pazar günü sona erer. Pazartesi göre yapılır. * Kına yakma * Gelin alma: Gelinin beline kardeş kuşağı bağlanır, cibinnik le götürülür. Ok uzatma, koç koyma, yol bağlama * Gelin indirme * Göre
ÖLÜM: * Yedinci, kırkıncı ve elli ikinci günlerinde mevlit okutulur * Üç gün ölü evine yemek götürülür. * Bir süre radyo, televizyon açılmaz.
7. Halk Bilgisi: Halk hekimliği, halk veterinerliği, halk meteorolojisi, halk takvimi, halk hukuku, halk matematiği, halk botaniğivs.
8. Bayramlar, Törenler, Kutlamalar: Dini bayramlar, millî bayramlar, kandiller, kutsal aylar / günler, Hıdırellez, Nevruz. * Bayram namazından sonra mezarlıklar ziyaret edilir. * Kara bayram * Topluca evler gezilir. * Sultan Nevruz da pekmez veya bal bir kaba konur, kenarlarına elma dizilip ayazda bekletilir. Sabah, bu elmadan birer tane yenir. Böylece dinç ve sağlıklı olunacağına inanılır.
9. İnanışlar: Tabiat olaylarıyla, canlı ve cansız varlıklarla ilgili inanışlar, dini inanışlar, nazar nazarlık, yatırlar, rüya, fal, büyü, yağmur duası, kurban, adak, uğur, bereket. * Alkarısı * Şövöt karısı * Hayvanlarla ilgili inanışlar: Ayı, baykuş, geyik, katır, kedi, köpek, kurt, tilki, örümcek.
10. Halk Tiyatrosu: Meddahlık, gölge g oyunu, ortaoyunu, kukla, köy seyirlik oyunları. Yurdumuzun bir çok yöresinde unutulmaya yüz tutmuş olan Deve oyunu, Arap Oyunu vs. gibi köy seyirlik oyunlarının yakın zamana kadar Kemaliye de, oyun çıkarma ya bağlı olarak oynandığı belirtilmiştir.
11. Oyun, Eğlence, Spor: Çocuk oyunları, büyüklerin oyunları, eğlenceleri l vs. Çocuklar arasında oynanan birçok oyunun yanında Eğinli gençler arasında da özellikle Yüzük oyunu oynanmaktadır. Oyunda, eğer yüzük bulunmamışsa söylenen türkülerin son mısraı; Yalelli yalelli bir vah zavallı şeklinde biter.
12. Halk Oyunları (Dansları): Oyunların doğuş hikâyeleri, çeşitleri, çalgıları, müziği, giyim-kuşamı, figürlerin anlamı. * Eğin halayı
13. Halk Müziği: Halk müziğinin özellikleri, türleri, çalgıları. Musiki aletleri: klarnet, keman, tef, davul, darbuka vs. Eğin türküleri: Eğin ağzı, Sandıkağzı, Venk ağzı, Apçağa ağzı, Tığman ağzı..
14. Giyim, Kuşam, Süslenme: Çocuk giyimi, erkek giyimi, kadın giyimi, günlük giyim, törenlerle ilgili giyim, süslenme. Kemaliye giysileri: Entari, fistan, kaftan, kastor, yaşmak, hilal, alınlık, kulaklık, püskül, kaloşş fotin, tegelli kundura oyalar.
15. Halk Mimarîsi: Konut çeşitleri, hayata yardımcı yapılar, yapı teknikleri, halk mimarları, yapı ustaları, konutların döşenmesi, kullanımı ve ev eşyaları. * Eğin ğ Evleri: Odaların a düzeni, çıkmalar, duvarlar, döşemeler, kapı ve tokmakları
16. Halk Mutfağı: Yiyecek / İçecek türleri ve yapılışları, belirli gün ve törenlerde yapılan yiyecekler, mutfak araç ve gereçleri, sofra gelenek ve görenekleri vs. Aşlık çorbası, hışik yahnisi, kor dolma, kiriş, pıt pıt, fasulye cevizlemesi, tarhana haş, mercimekli çılbır, tirit, sırın, göden, çökelek piyazı, göbelek (mantar), kenger bulaması ayva kalyesi, hesirde, gostik, zetirin, çöven, Eğin peksimeti, Arapgir pişisi, tutuni, lök, zülbiye, kaşıklama, gülengü, pilit vs.
EĞİN Çevreni süslemiş hisar dağların Göğsünde zümrüttür yeşil bağların Uzak değil, yakın gülmek çağların Işıklar içinde ey güzel Eğin Dillerde destandır o namlı adın Sırrına ermeyen alamaz tadın Artsın, eksilmesin her zaman şadın Anılıp dillerde ey eşsiz Eğin
Çıktık yokuşları, ş düştük ş düzlere Kim ki yardım etti uyup bizlere Saygı ile selam olsun sizlere Seni sevenleri sen de sev Eğin. Osman Nuri Çelikmen
TEŞEKKÜR EDERİM PROF. DR. ESMA ŞİMŞEK