1970 ANDERSEN ÖDÜLÜ ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Gianni Rodari. Roman SOĞAN OĞLAN. Çeviren: Aslı Özer. 3. basım. Resimleyen: Claude Leon



Benzer belgeler
GÖRÜNMEZ OLAN TONİNO NUN MACERALARI

ŞİMDİKİ ÇOCUKLAR HÂLÂ HARİKA

DESTANLAR VE MASALLAR. Samed Behrengi KÜÇÜK KARA BALIK. Masal. Çeviren: Haşim Hüsrevşahi resimleyen: Mehmet Sönmez

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

BÖCEK ORKESTRASININ MUHTEŞEM SINIFI

MATBAACILIK OYUNCAĞI

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker

Cem Akaş BUMBA İLE BİBU. Resimleyen: Reha Barış

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut GÜNAYDIN! GÜNAYDIN! Resimleyen: Burcu Yılmaz

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Koray Avcı Çakman. Öykü FLAMİNGO GÜNLÜĞÜ. 1. basım. Resimleyen: Reha Barış

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Bilmece ŞİPŞAK BİLMECELER DEYİM VE ATASÖZLERİ. 2. basım. Resimleyen: Ferit Avcı

UFACIK TEFECİK KURBAĞACIK

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ASLAN KRAL KORK. Resimleyen: Sedat Girgin

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Betül Tarıman. Öykü GÖKYÜZÜ PRENSİ PO İLE KÜÇÜK KIZ. 2. basım. Resimleyen: Uğur Altun

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Cihan Demirci. Şiir ŞİİR KÜÇÜĞÜN. 2. basım. Resimleyen: Cihan Demirci

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ORMANDAKİ DEV. 4. basım. Resimleyen: Reha Barış

Bilgin Adalı HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mustafa Delioğlu SÜMBÜLLÜ KÖŞK

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Sedat Girgin PERA GÜNLÜKLERİ. 5 Basım SIRLAR OTELİ. 2. Kitap

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Goscinny / Sempé. Öykü PITIRCIK KÜÇÜK PITIRCIK. Çeviren: Vivet Kanetti. 29. basım

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Tanşıl Kılıç. Roman ŞEKERLİ SİNEK. 12. basım. Resimleyen: Vaqar Aqaei

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mert Tugen YEDİ DENİZLERDE 2. 2 Basım İSKELET SAHİLİ NDEKİ SIR

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ÜÇ, İKİİİ, BİRR, ATEŞ!

Tanşıl Kılıç ŞEKERLİ SİNEK. Resimleyen: Vaghar Aghaei

KÜÇÜK UYKULAR BAHÇESİ

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Goscinny / Sempé. Öykü PITIRCIK PITIRCIK SATRANÇ OYNUYOR. Çeviren: Vivet Kanetti. 23. basım.

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Ülkü Tamer. Öykü PULLAR SAVAŞI. Kapak Resmi: Gözde Bitir

Delal Arya. Resimleyen: Sedat Girgin PERA GÜNLÜKLERİ SIRLAR OTELİ. 2. Kitap

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süreyya Berfe. Şiir ÇOCUKÇA. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

Samed Behrengi ULDUZ KIZ IN KONUŞAN BEBEĞİ

MAVİ KUŞU GÖREN VAR MI?

DESTANLAR VE MASALLAR. Muhsine Helimoğlu Yavuz HILE İLE DILE. Masal. KÜRT MASALLARI Resimleyen: Claude Leon

KIRMIZI KANATLI KARTAL

UĞURBÖCEĞİ NİN MUTLULUK HAPLARI

Turgut Erbek YANIK DEĞİRMEN. Resimleyen: Claude Leon

BİL BENİ BİLEYİM SENİ

Arda Alyanak Daniela Palumbo Filiz Özdem Carla Manea

BİZİM SOKAKTA ŞENLİK VAR

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

MASALLAR VE KURGU MASALLAR

MARKO İLE MİRKO NUN SERÜVENLERİ

Her gun. yeni bir. macera

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. André Maurois. Roman ŞİŞKOLARLA SISKALAR. Çeviren: Ülkü Tamer. 18. basım. Resimleyen: Fritz Wegner

DESTANLAR VE MASALLAR. Lev Tolstoy KÜÇÜK ŞEYTAN. Masal. Çeviren: Füsun Tayanç Resimleyen: Vaqar Aqaei

Hazırlayan ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Şengül Karaca. Şiir HAİKU. 1. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

DESTANLAR VE MASALLAR. Samed Behrengi BU GELEN KÖROĞLU DUR. Destan

BİR ŞEFTALİ BİN ŞEFTALİ

Deneyler ve Hayaletler

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

Samed Behrengi DESTANLAR VE MASALLAR BİR VARDI BİR YOKTU. Masal

1970 ANDERSEN ÖDÜLÜ ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Gianni Rodari. Öykü MAVİ OK. Çeviren: Eren Cendey. 1. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

Erich Kästner KÜÇÜK ADAM VE KÜÇÜK HANIM

ŞEBNEM İŞİGÜZEL Eski Dostum Kertenkele

KIKIR KIKIR FIKRALAR

İhmal Amca DESTANLAR VE MASALLAR BOYALI KIRLANGIÇ. Masal. Resimleyen: Turgut Keskin

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

Yayınevi Sertifika No: Yayın No: 220 HALİM SELİM İLE 40 HADİS

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Roald Dahl KAPLUMBAĞA

Hans Christian Andersen Tahsin Yücel ( Ayşın Delibaş Eroğlu (

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır

küçük İskender THE GOD JR

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Kemal Özer. Öykü ÇOCUKLUK ANAYURDUM. Çeviren: Aslı Özer. 2. basım. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

1. Bölüm. Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu.

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

Küçük Hasır Sapka. Korkut Erdur 1980 İstanbul doğumlu. İstanbul Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı mezunu.

Babamın Sihirli Küresi AYTÜL AKAL

MATEMATİK ÖYKÜLERİ BİLGİÇ İLE SAYGIÇ NEŞELİ

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

TOMBALAK ı HIÇKIRIK TUTTU!

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 6 (ΔΞΙ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler.

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Zeyyat Selimoğlu. Öykü UYUMSUZ NURİ. 3. basım. Resimleyen: Kutlay Sındırgı

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba.

MATBAACILIK OYUNCAĞI

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Can Göknil. Öykü ORMANDAKİ ARKADAŞ

Güngör Dilmen DESTANLAR VE MASALLAR MAVİ ORMAN. Masal. Resimleyen: İsmail Gülgeç

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

PITIRCIK PITIRCIK PAZARA GİDİYOR

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΙΓΡΤΜΑ ΓΙΑΥΔΙΡΙΗ ΑΠΟΓΔΤΜΑΣΙΝΩΝ ΚΑΙ ΒΡΑΓΙΝΩΝ ΔΠΙΜΟΡΦΩΣΙΚΩΝ ΠΡΟΓΡΑΜΜΑΣΩΝ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ

İKİ KERE DOĞAN BARON

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

GÖK, DENİZ VE TOPRAK

Çeviren: Şilan Evirgen

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü SU KARDEŞLER. 3. basım. Resimleyen: Gözde Bitir

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roald Dahl. Öykü İRİKIYIM TİMSAH. Çeviren: Celâl Üster. 2. basım. Resimleyen: Quentin Blake

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

Italo Calvino Meryem Mine Çilingiroğlu Giovanni Manna

Transkript:

1970 ANDERSEN ÖDÜLÜ Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI Roman Çeviren: Aslı Özer 3. basım Resimleyen: Claude Leon

Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN Çeviri: Aslı Özer Resimleyen: Claude Leon

www.cancocuk.com cancocuk@cancocuk.com Yayın Koordinatörü: İpek Şoran Düzelti: Fulya Tükel Kapak ve İç Tasarım: Gözde Bitir Tasarım Uygulama: Gelengül Erkara 1. Basım: 1993 3. basım: 1000 adet, Ocak 2015 ISBN 978-975-510-485-0 Le Avventure di Cipollino, Gianni Rodari Maria Ferretti Rodari ve Paola Rodari, İtalya, 1980 Edizioni EL S.r.l., Trieste, İtalya Can Sanat Yayınları Ltd. Şti., 1993 Tüm hakları saklıdır. Tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz. Can Sanat Yayınları Yapım, Dağıtım, Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. Yayıncı Sertifika No: 10758 Hayriye Caddesi No. 2, 34430 Galatasaray, İstanbul Telefon: (0212) 252 56 75-252 59 89 Faks: 252 72 33 Kapak Baskı: Azra Matbaası; Sertifika No: 27857 Adres: Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi D Blok Kat: 3 No: 3/2 Topkapı, Zeytinburnu, İstanbul İç Baskı ve Cilt: Özal Matbaası; Sertifika No: 26699 Adres: Davutpaşa Cad. Emintaş Kazım Dinçol San. Sitesi No: 81/39 Topkapı, İstanbul

Bu kitabın sahibi:...

Gianni Rodari Yazarın yayınevimizden çıkan diğer kitapları: BİR TELEFONLUK MASALLAR GÖKYÜZÜNDEN GELEN PASTA GÖRÜNMEZ OLAN TONİNO NUN MACERALARI İKİ KERE DOĞAN BARON MARKO İLE MİRKO NUN SERÜVENLERİ MASAL İÇİNDE MASAL MASALLAR VE KURGU MASALLAR MAVİ OK TELEVİZYONA DÜŞEN ÇOCUK GIP YALANCILAR ÜLKESİ İtalya nın yetiştirdiği en iyi çocuk kitapları yazarı olarak tanınan Gianni Rodari (1920-1980) daha on yaşındayken şiirler yazıyor, müzikle uğraşıyordu. Amacı müzisyen olmaktı. Yirmi yaşında müzik öğretmeni oldu. İkinci Dünya Savaşı patlayınca, ülkesinde gerçekleşen faşist düzene karşı girişilen harekete katıldı. Uzun süre gazetecilikle uğraşan yazar, bir çocuk gazetesinin de yönetmenliğini yaptı. 1947 de çocuklar için yazmaya başladı. Sonunda da dünyanın en iyi çocuk kitapları yazarlarına verilen büyük ödülü, Hans Christian Andersen Ödülü nü 1970 yılında aldı.

Dikkat edin ayağınıza bastığınız kişiye, sonra hiç anlamadan sıkışırsınız köşeye Soğan Baba nın tam yedi oğlu vardı. Çocuklarına Küçük Soğan, Ortanca Soğan, Afacan Soğan gibi soğan ailesine yakışır adlar takmıştı. En küçüğüne ise Soğan Oğlan adını vermişti. Soğan Baba dürüst bir adamdı. Çocukları da öyle. Ama doğrusu bu aile hiç de şanslı sayılmazdı. Soğan Baba ve çocukları, hani şu manav dükkânlarındaki tahta meyve kasaları vardır ya, işte öyle bir kasada otururlardı. Zenginler kasanın yanından geçerlerken, kokudan burunlarını tıkar, Aman Tanrım, soğan kokusu! deyip oradan bir an önce uzaklaşmak için, arabacılarına atları kamçılamalarını söylerlerdi. Bir gün ülkenin yöneticisi Limon Prens oradan geçmeye kalktı. Saray adamları, Yüce efendimiz 7

Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN son ra ne derler bu kötü kokuyu duyunca, bir şeyler yapmalıyız, diye telaşlandılar. Parfüm sıkmalı, dedi Başmabeyinci. Bir düzine kadar Saray Limonu hemen yoksulları parfümlemeye gönderildi. Limonlar tüfeklerini ve kılıçlarını evlerinde bıraktılar. Onların yerine sırtlarına koca koca bidonlar yüklenip kolonyalar, menekşe kokuları ve Isparta nın en keskin kokulu gül sularını taşıdılar. Soğan Baba yı, çocuklarını ve akrabalarını kasalarından çıkarttılar. Duvarın önünde sıraya dizilip sırılsıklam oluncaya dek parfümle ıslattılar. Zavallı Soğan Oğlan da ıslanmıştı bu arada. Neredeyse nezle olacaktı. Tam bu sırada borazan sesleri duyuldu. Arkasında Limon Subaylar ve Limon Yedeksubaylarla birlikte Limon Prens göründü. Limon Prens sapsarı giysiler giymişti, şapkası da sarıydı. Şapkasının tepesinde altın bir zil vardı. Limon Subayların başlarında gümüş birer zil vardı. Yedeksubayların başlarındaki ziller ise bronzdandı. Yürüdükçe zillerin şıngırtısı sanki bir orkestra çalıyormuş izlenimi uyandırıyordu. Halk, Bando geldi, diye bağırarak koşuşuyordu. Ama gelen bando, bildiğimiz bandolara benzemiyordu. Soğan Oğlan ve babası, meraklı kalabalığın en önündeydiler. O itiş kakış içinde arkalarındakilerden sırtlarına ve baldırlarına dur madan tekmeler yiyorlardı. Soğan Baba bir ara 8

da ya namayıp karşı çıkmak istedi. Baylar geriye, geriye gi delim! diye bağırdı. Limon Prens bu sesi duymuştu. Hemen koşup So ğan Baba yı saçından yakaladı. Çarpık bacakları üzerinde yaylanarak avaz avaz bağırdı: Ne hakla geriye, geriye diye bağırıyorsun? Yoksa halkımın beni alkışlamak için ön saflara geçmeye çalışmasını önlemek mi istiyorsun? Başmabeyinci, Efendimiz, diye Limon Prens in kulağına fısıldadı. Bana kalırsa bu adam tehlikeli bir düzen bozucu, onu gözaltına aldırırsanız iyi eder si niz. Limon Bekçilerden biri hemen düzen bozucuları izlemek için kullanılan özel bir dürbünle Soğan Oğlan ı göz hapsine aldı. Bu gözaltı dürbünlerinden her bekçide vardı. Zavallı Soğan Baba sapsarı kesilmişti korkudan. Efendimiz, arkadakiler itiyorlardı ama, demeye yeltelendi. İyi ediyorlar! diye kükredi Limon Prens. Çok iyi ediyorlar! Başmabeyinci halka döndü ve şöyle dedi: Sevgili halkımız! Efendimiz kendilerine saygı gösterdiğiniz ve itiştiğiniz için size teşekkür ediyorlar. İtişin yurttaşlarım, itişin. Daha güçlü itişin. Ama sırtımıza çıkacaklar! demeye kalkıştı Soğan Oğlan. Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN 9

Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN Bunun üzerine başka bir Limon Bekçi, dürbünüyle Soğan Oğlan ı göz hapsine aldı. Bunun üzerine Soğan Oğlan kalabalığın arasından süzülerek sıvışmanın iyi olacağını düşündü. Kalabalık önceleri fazla itişmiyordu, ama Başmabeyinci kızgın bakışlarını kalabalığa çevirince halk sallanan bir kovanın içindeki sudan daha çok dalgalanmaya başladı. Öyle çok itişip kakışıyorlardı ki, Soğan Baba birden kendini Limon Prens in ayaklarının üstünde buldu. Limon Prens in ayakları çok acıdı, gözlerinde şimşekler çaktı. İlk kez, saray müneccimlerinin katkısı olmaksızın, gün ortasında gökkubbenin bütün yıldızlarını gördü sanki! On kadar görevli Limon hemen tekvücut olup za vallı Soğan Baba nın üstüne atladılar. Ellerini ke lepçelediler. Zavallı Soğan Baba götürülürken, Soğan Oğlan! Soğan Oğlan! diye bağırıyordu. Soğan Oğlan ise çok uzaktaydı artık. Olup bitenleri görememişti bile. Ama çevresindekilere bakılırsa olaylar onun sandığından da kötüydü. Üstelik hepsi de Prens ten yana çıkıyordu. Bereket yakaladılar o haini! Sevgili Prensimizi hançerle vuracaktı! Ne hançeri! Cebinde makineli tüfek vardı! Cebinde mi? Hadi canım, olmaz öyle şey! Silah seslerini duymadınız mı? 10

Silah sesleri dedikleri aslında Limon Prens in şe refine atılan top seslerinden başka bir şey değil di. Ama halk öyle şaşırmıştı ki, çil yavrusu gibi ka çı şı yordu. Soğan Oğlan, oradakilere aslında babasının cebinde sadece bir sigara izmariti bulunduğunu söylemeyi düşündü. Ama söyleyeceklerine kimse Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN 11

Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN inan mayacaktı ki! Sağ gözünün pek iyi göremediğini fark etti. Oysa görüşünü engelleyen, inatla dışarı çıkmak isteyen bir gözyaşıydı yalnızca! Soğan Oğlan yüreklendirmek için, dişlerini sıkarak, Sakın haa! diye bağırdı. Ödü kopan gözyaşı ge risin geri gitti ve bir daha da ortaya çıkmayı de ne medi. Çok geçmeden karar verildi: Soğan Baba, ömür boyu hapse mahkûm edildi. Hatta ölümden sonra bile orada kalacaktı. Çünkü Limon Prens in hapishanesinde mezarlık da vardı. Soğan Oğlan babasını görmeye hapishaneye gittiğinde onun boynuna sarıldı. Zavallı babacığım! Sanki bir suç işlemiş gibi seni azılı haydutlarla birlikte hapse attılar!.. dedi. Böyle düşünme oğlum, dedi babası şefkatle. Hapishanede sapına kadar mert insanlar da var. Peki suçları ne? Hiçbir şey. Hapiste olmalarının nedeni de bu ya. Limon Prens, dürüst adamlardan hoşlanmaz. Soğan Oğlan bir an düşündü, babasının ne dediğini anlamış gibi başını salladı. O halde hapiste olmak onurlu bir şey sayılmalı, değil mi? Bazı durumlarda evet. Hapishaneler, hırsızlar ve katiller için yapılmıştı. Ama Limon Prens başa geçince katiller ve hırsızlar onun sarayında 12

oturmaya başladılar. Hapishaneye de dürüst insanlar dolduruldu. Soğan Oğlan kararını vermişti. Ben dürüst yurttaş olacağım, dedi. Ama ömrümü de hapishanelerde geçirmek istemiyorum. Üstelik buraya gelip herkesi kurtaracağım. O sırada bir Limon Gardiyan konuşma süresinin bittiğini söyledi. Oğlum, dedi talihsiz baba, artık büyüdün, kendi yolunu çizmek zorundasın. Annene ve kardeşlerine Soğan Amcan bakacak. Sen eşyalarını topla, hayata atıl, dünyayı tanımaya çalış, kitaplar oku. İyi ama benim kitaplarım yok ki. Kitap alacak param da yok. Önemli değil. Sadece haydutları tanı yeter! Bir haydutla karşılaştığında durup onu iyice incele. Ya sonra! Sonra ne yapacağım? Ne yapacağına o zaman karar verirsin. Haydi vakit tamam, gidiyoruz, dedi Limon Gardiyan, Soğan Baba ya. Bu kadar gevezelik yeter. Hey! Sen, sümüklü! Deliğe tıkılmak istemiyorsan bir daha buralarda görünme!.. Soğan Oğlan ın dilinin ucunda verilecek iyi bir yanıt hazırdı. Ama daha işin başında hapishaneye tıkılmaya değmeyeceğini düşündü. Babasıyla kucaklaşıp dışarı çıktı. Aynı gün annesini ve kardeşlerini Soğan Amca ya Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN 13

Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN teslim etti. Soğan Amca iyi bir insandı. Akrabalarından biraz daha şanslıydı. Çünkü bir apartmanda kapıcılık yapıyordu. Soğan Oğlan bohçasını bir değneğin ucuna takıp yola koyuldu. Karşısına çıkan ilk yola girdi. Girdiği yol, daha sonra göreceğimiz gibi, doğru yoldu. Birkaç saat sonra kendini bir kasabanın girişinde buldu. Hiçbir yerde kasabanın adı yazılı değildi. Karşısına çıkan ilk evin önünde durdu. Burası köpek kulübesi gibi derme çatma bir yerdi. Küçük pencereden yaşlı bir adamın kızıl sakallı yüzü görünüyordu. Adam üzgün bir yüzle dışarıyı seyrediyor, sanki sorunlarını anlatacak birini arıyordu. 14

Balkabağı neler çekti şu ev derdinden, ne çare, daha iyisi gelmiyordu elinden Merhaba, dedi Soğan Oğlan. Nasıl oldu da bu raya kapatmayı başardınız kendinizi? Hem dışarı nasıl çıkıyorsunuz buradan? Merhaba evlat, dedi yaşlı adam. Seni içeri çağırmak, bir bardak da gazoz ikram etmek isterdim, ama buraya iki kişi sığmıyor. Üstelik, gazoz bardağım da yok. Olsun! dedi Soğan Oğlan. Hem zaten susamamıştım. Şey... Evinizin hepsi bu mu? Evet, dedi yaşlı adam. Adı Bay Balkabağı ydı. Biraz küçük, ama rüzgâr esmediği sürece iyi sayılır. Bay Balkabağı evinin yapımını bir gün önce tamamlamıştı. Daha çocukken koymuştu aklına bir 15

Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN ev sahibi olmayı. Her yıl bir köşeye bir tuğla atıp biriktirmişti. Ama küçük bir sorunu vardı Bay Balkabağı nın: Hesap bilmiyordu. İkide bir Üzüm Usta ya gidiyor tuğlaların hesabını tutmasını rica ediyordu. Bir bakalım, diyordu Üzüm Usta, kafasını tığla kaşıyarak. Altı kere yedi kırk iki... Dokuz çıkardın mı... kalır on yedi. Bir ev yapmaya yeter mi yani? Ne yazık ki hayır. 16

N olacak şimdi? Ne demek n olacak şimdi? Ne bileyim ben ne olacağını! Ev yapmaya yetmiyorsa bir bank yaparsın. İyi de, benim banka ihtiyacım yok. Parklarda zaten var, başkaları oturuyorsa kalkmalarını beklemem gerek. Üzüm Usta, önce sağ kulağının, sonra da sol kulağının arkasını şöyle bir kaşıyıp yeniden dükkânına girmişti. Bay Balkabağı daha fazla çalışıp daha az yemeye karar vermiş, böylece yılda üç tuğla, hatta bazen yılda beş tuğla biriktirmeye başlamıştı. Bay Balkabağı, kürdan gibi incelirken tuğla yığını da artıyordu. Onu görenler de şöyle diyorlardı: Balkabağı nın haline bakın. Sanki tuğlaları karnından çıkartıyor. Tuğla yığını büyüdükçe Balkabağı eriyor. Balkabağı bir yandan da yaşlanıyordu tabii. Bir gün yine Üzüm Usta ya gitti. Lütfen, tuğlalarımın hesabını yapmak için bana kadar gelebilir misiniz? dedi. Üzüm Usta, gidip tuğla yığınına baktı. Kafasını kaşıdı ve hesaplarına koyuldu. Altı kere yedi... kırk iki... Dokuz çıkarttın mı kalır yüz on sekiz. Ev yapmaya yeter mi yani? Yetmez! Gianni Rodari SOĞAN OĞLAN 17

YAŞ 8 9 Gianni Rodari 10 11 12 SOĞAN OĞLAN Sebze de olsa, meyve de olsa, iyiler her zaman kazanır... Soğan Baba, en küçük oğlu Soğan Oğlan ile meyve kasası evlerinde otururken, yoldan geçen Prens Limon, kötü soğan kokusunu duyar ve ardından olaylar zıvanadan çıkar. Sonunda Soğan Baba hapse atılır. Domates Şövalye, Baron Mandalina, Dük Turunç gibi hainler Soğan Oğlan a yaşamayı zehir ederler. Balkabağı, Üzüm Usta, Turp Kız, Çilek Kız, Bayan Köstebek gibi dostların da katılmasıyla, çok heyecanlı olaylar yaşanır. ISBN 978-975-510-485-0