Mermer Tozu Katkılı Çelik Lifli Betonların Mekanik Özellikleri Merve AÇIKGENÇ Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, 23119 Elazığ merveacikgenc@firat.edu.tr Kürşat Esat ALYAMAÇ Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, 23119 Elazığ kealyamac@firat.edu.tr Zülfü Çınar Ulucan Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, 23119 Elazığ zculucan@firat.edu.tr ÖZ Geleneksel beton, çekme dayanımı ve çekme birim deformasyon kapasitesi çok düşük olan gevrek bir malzemedir. Gevrek kırılmayı önlemek ve daha sünek bir davranış elde etmek için geleneksel beton karışımına kısa kesilmiş çelik teller eklenerek, çelik lifli betonlar üretilir. Literatürde Çelik Lifli Betonun (ÇLB) performansının arttırılması hususundaki çalışmalar artarak devam etmektedir. ÇLB de boşluk oranı azaldıkça mekanik özelliklerin artacağı öngörülmektedir. Dolayısıyla boşluk doldurma özelliği olan ince bir malzemeden faydalanılarak ÇLB nin performansı arttırılabilir. Bu amaçla, bu çalışmada, ÇLB nin mekanik özelliklerinin arttırılması için atık bir malzeme olan mermer tozu kullanılmıştır. Madencilik sektörünün Türkiye de her geçen gün gelişmesiyle mermer fabrikalarından kaynaklı önemli bir atık problemi ortaya çıkmıştır. Depolanması mümkün olmayan atık mermer çamuru, mermer tozu haline getirildikten sonra betonda kullanılabilmektedir. Mermer tozu ÇLB karışımlarında ince agrega ile yer değiştirilerek kullanılmıştır. Mermer tozu miktarı arttıkça belli bir değere kadar mekanik özelliklerin arttığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak, mermer tozu kullanılarak, mekanik özellikleri daha iyi, çevreci ve ekonomik ÇLB üretilebileceği görülmüştür. Anahtar Kelimeler: Çelik lifli beton, mermer tozu, dayanım, tokluk Giriş Gevrek bir malzeme olan betonun, çatlamaya veya çatlak yayılımına karşı düşük direnci ve dolayısıyla düşük çekme dayanımı inşaat mühendisliği uygulamaları açısından bir dezavantaj ve yapı tasarımlarını sınırlayıcı bir problem olmuştur. Bu dezavantaj geniş açıklıklı elemanlarda beton malzemesinin maliyetinin artmasına da sebep olmaktadır. Zamanla geniş açıklıklı ve narin yapı elemanlarına ihtiyaç duyulması ve bu alandaki teknolojik gelişmeler, betonun kısa-ayrık ve teknik özellikleri yüksek lifler ile takviye 1
edilmesinde büyük rol oynamış ve Lifli Beton kavramının doğmasına sebep olmuştur. Lifli beton, çimento, su, ince ve iri agrega ve kısa-ayrık lifler içeren özel bir beton türüdür. Uygulamada ihtiyaca göre malzeme (cam, polipropilen, çelik vs.), şekil (düz, dalgalı vs.) ve geometri (boy, çap, narinlik) bakımından farklı lif tipleri mevcuttur. Bu lif tipleri içerisinde ise en çok kullanılan tip, betona kazandırdığı üstün özellikler sayesinde çelik liflerdir. Çelik lif içeren lifli betonlar ise Çelik Lifli Beton (ÇLB) adını almaktadırlar (ACI 544.1R, 2002; Brant, 2008; Mehta ve Monteiro, 2006). Geleneksel (lifsiz) beton ile karşılaştırıldığında, ÇLB nin birçok üstün özelliği ortaya çıkmaktadır. Temelde, betona katılan liflerin amacı çatlak oluşumunu geciktirmek veya çatlak yayılımını önlemek olduğundan bu özellik betona süneklik kazandırır. Üstelik bu özelliğinden dolayı ÇLB nin çekme dayanımı, geleneksel betona göre oldukça artar ve deformasyon yapabilme kapasitesi dolayısıyla tokluğu geleneksel betonunkine göre önemli ölçüde gelişir (Açıkgenç vd., 2015; Banthia ve Sappakittipakorn, 2007; Mehta ve Monteiro, 2006; Nataraja vd., 1999). Bilindiği gibi toz malzeme (uçucu kül, silis dumanı vs.) kullanımı lifli betonda mekanik özellikler açısından yarar sağlamaktadır. Hatta ÇLB de agrega kompozisyonunda ince malzeme miktarının arttırılması veya toz malzemeler ilave edilmesi gerek işlenebilirlik gerek mekanik özellikler açısından tavsiye edilen bir durumdur. Bu durumda toz malzeme artışı, beton içindeki boşluk oranını azaltır ve liflerin sıyrılma direncini arttırır, bu sayede ÇLB nin mekanik özellikleri artar (ACI 544.1R, 2002; Kang vd., 2013; Kim vd., 2012; Köksal vd. 2008). Bu çalışmada ise toz malzeme olarak mermer tozu (MT) seçilmiştir. Bugüne kadar MT ile yapılan çalışmalarda gerek çimento gerek ince agrega ile yer değiştirilerek kullanılabilmiştir. Mermer tozu (MT), mermer üretimi sırasında mermer çamuru olarak ortaya çıkan atık bir malzemedir. MT, ülkemizde ciddi sorunlar oluşturan bir atık olması, hem geleneksel betonda hem de özel beton türlerinde kullanılması ve beton özellikleri üzerinde belli bir ölçüye kadar pozitif etki yapması sebebiyle tercih edilebilir (Aliabdo vd., 2014; Alyamaç ve İnce, 2009; Demirel, 2010; Ergün, 2011; Gesoğlu vd., 2012). ÇLB de bugüne kadar silis dumanı ve uçucu kül gibi toz malzemeler ile ilgili birçok çalışma yürütülmüş ve olumlu sonuçlara ulaşılmış olsa da MT kullanımı henüz gerçekleşmemiştir. Literatürdeki bu eksiği gidermek ve bu atık malzemenin ÇLB de de değerlendirilebilir olduğunu göstermek amacı ile yürütülen bu çalışmada, ince agrega ile %10, 15 ve 20 oranlarında yer değiştirilen mermer tozunun ÇLB nin mekanik özelliklerine etkisi incelenmiştir. Deneysel Çalışma Mermer tozunun ÇLB de değerlendirilmesi ve mekanik özelliklere etkisini araştırmak amacıyla çimento dozajı, su/çimento oranı, çelik lif tipi ve miktarı aynı olan ÇLB karışımları üretilmiştir. MT içermeyen (referans) ÇLB ler ile ince agregası %10, 15 ve 20 oranlarında MT ile yer değiştirilmiş ÇLB numuneleri üretilmiştir. Mekanik özellikler üzerinde MT etkisini araştırmak üzere, basınç, yarma ve eğilme deneylerinin sonuçları ile ÇLB lerin tokluk özellikleri tespit edilmiştir. Malzeme Özellikleri Çalışmadaki tüm ÇLB karışımlarında CEM I 42,5 N tipi portland çimentosu (PÇ) kullanılmıştır. Kullanılan çimentonun fiziksel ve kimyasal özellikleri Tablo 1 de görülmektedir. 2
Tablo 1 Çimentonun Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri. Kimyasal Özellikler % Mekanik Özellikler SO 3 MgO Cl Kızdırma Kaybı Çözünmeyen Kalıntı 2,6 2,1 0,007 1,7 0,3 Basınç Dayanımı (N/mm 2 ) Fiziksel Özellikler Başlangıç priz süresi (dk) Son priz süresi (dk) Hacim sabitliği (mm) Yüzey alanı (cm 2 /gr) Özgül ağırlık 2 gün 7 gün 28 gün 161 260 0,4 3749 3,1 22,4 39,4 51,0 Çelik liflerin eklenmesi ile taze ÇLB de işlenebilirlik kaybı meydana geldiği bilinmektedir (Uygunoğlu, 2011; ACI 544.1R, 2002). Bu çalışmada üretilen ÇLB lerde uygun işlenebilirlikte taze karışımlar elde etmek amacıyla özgül ağırlığı 1,1 g/cm 3 olan polikarboksilat esaslı süper akışkanlaştırıcı kimyasal katkı (SA), her karışımda sabit miktarda kullanılmıştır. Çalışmada kancalı uçlu çelik lifler bütün karışımlarda hacimce %1 oranında kullanılmıştır. Kullanılan liflerin özellikleri Tablo 2 de verilmiştir. Tablo 2 Çelik Liflerin Özellikleri. Lif Narinliği (λ=l/d) Lif Boyu l (mm) Lif Çapı d (mm) Elastisite Modülü E (GPa) Çekme Dayanımı f t (MPa) 80 60 0,75 200 1250 Agrega olarak kalker esaslı kırmataş temin edilmiştir. Bu agreganın özellikleri Tablo 3 de verilmiştir. Çalışmada kullanılan agregalar ise maksimum agrega çapı (D max ) bakımından farklı olarak iki grupta toplanmıştır. Ayrıca her grup, bir normal (A) bir de kesikli (B) agrega granülometrisi özelliği göstermektedir. Agregaların granülometrileri Şekil 1 de görülmektedir. Tablo 3 Agreganın Özellikleri. 31,5~8mm 8~2mm 1mm~filler Özgül Ağırlık (g/cm 3 ) 2,68 2,60 2,58 Su emme (%) 0,3 2,2 3,0 (a) Şekil 1 Agrega granülometrileri. (b) 3
Şekil 1 de görüldüğü gibi çalışmada dört tip granülometri kullanılmıştır. Bunlar, tip (normal ve kesikli) ve D max (16 ve 31,5 (32) mm) açısından farklılık göstermektedir. Çalışmada normal granülometri A, kesikli granülometri ise B olarak adlandırılmıştır. Elazığ Organize Sanayi Bölgesi nden temin edilmiş beyaz mermer tozunun, fiziksel ve kimyasal özellikleri Tablo 4 de görülmektedir. Atık bir malzeme olan mermer tozu (MT) çalışmada, ince agrega (d<4 mm) ile hacimce yer değiştirilerek kullanılmıştır. Karışım Oranları Tablo 4 Mermer Tozunun Özellikleri. Özellik Beyaz Mermer Tozu Özgül Ağırlık (g/cm 3 ) 2,71 Özgül Yüzey (cm 2 /g) 4372 SiO 2 (%) 0,94 Fe 2 O 3 (%) 0,46 CaCO 3 (%) 97,35 Çalışmada bütün ÇLB karışımları, sabit çimento dozajı ve sabit S/Ç oranı kullanılarak üretilmiştir. Tablo 5 de üretilen ÇLB karışım oranları görülmektedir. Görüldüğü gibi karışımlarda MT hacimce %10, 15 ve 20 oranlarında ince agrega ile yer değiştirilerek kullanılmıştır. İnce agrega, tüm agrega kompozisyonu içerisinde 4 mm göz açıklıklı elekten geçebilen malzemenin tamamıdır (TS 706 EN 12620, 2009). Ayrıca MT içeremeyen ÇLB karışımları ise referans olarak tasarlanmıştır. Böylece toplamda 16 adet ÇLB serisi üretilmiştir. Karışımlarda MT nin taze beton üzerine etkisinin tespit edilebilmesi için kimyasal katkı miktarı sabit tutulmuştur. Tablo 5 Karışım Oranları. ÇLB karışım oranları (kg/m 3 ) Karışım Agrega Çelik Kodu PÇ S/Ç SA İri İnce Lif (>4mm) (<4mm) MT A16 350 0,5 7,0 78,5 702 1129 0 A32 350 0,5 7,0 78,5 1252 600 0 B16 350 0,5 7,0 78,5 581 1244 0 B32 350 0,5 7,0 78,5 1102 744 0 A16-10M 350 0,5 7,0 78,5 702 1016 118 A32-10M 350 0,5 7,0 78,5 1252 540 63 B16-10M 350 0,5 7,0 78,5 581 1119 130 B32-10M 350 0,5 7,0 78,5 1102 669 78 A16-15M 350 0,5 7,0 78,5 702 959 177 A32-15M 350 0,5 7,0 78,5 1252 510 94 B16-15M 350 0,5 7,0 78,5 581 1057 196 B32-15M 350 0,5 7,0 78,5 1102 632 117 A16-20M 350 0,5 7,0 78,5 702 903 236 A32-20M 350 0,5 7,0 78,5 1252 480 126 B16-20M 350 0,5 7,0 78,5 581 995 261 B32-20M 350 0,5 7,0 78,5 1102 595 156 4
ÇLB ler granülometrilerine, D max a ve içerdikleri MT oranına göre isimlendirilmişlerdir. Karışım kodunun ilk karakteri granülometri tipini (normal A, kesikli B), bunu takip eden rakam D max ı temsil etmekte ve daha sonra MT oranı belirtilmektedir. Örneğin çelik lifli A32-15M karışımı, ince agregasının %15 i MT ile yer değiştirilmiş, D max =31,5 (32) mm ve normal granülometriye sahip ÇLB dir. MT oranı belirtilmemiş ÇLB ler MT katkısı olmadan üretilen referanslar numunelerdir. Deney Programı Çalışmada MT nin ÇLB nin mekanik özelliklerine etkisini incelemek amacıyla 28 gün boyunca suda kür edilmiş numuneler üzerinde basınç, yarma ve eğilme deneyleri sırasıyla TS EN 12390-3 (2010), TS EN 12390-6 (2010) ve TS 10515 (1992) standartlarına uygun şekilde yapılmıştır. Her bir ÇLB serisinin basınç ve yarma deneyleri için en az 3 er adet standart küp numunesi, eğilme deneyi içinse en az 3 adet 150x150x500 mm boyutlarında kiriş numunesi kullanılmıştır. Deneysel Sonuçların Tartışılması Tablo 6 da deney sonuçlarından elde edilen, taze ve sertleşmiş beton özellikleri verilmiştir. Basınç (f c ), yarma (f st ) ve eğilme (f ft ) dayanımları için en az üçer numune üzerinde deney yapılmış ve sonuçlarının ortalaması alınmıştır. Tablo 6 ÇLB lerin Taze ve Sertleşmiş Beton Özellikleri. Seri Ve-Be Süresi (s) f c (MPa) f st (MPa) f ft (MPa) A16 10 25,9 3,5 6,6 A32 13 35,4 4,2 9,5 B16 2 27,5 4,0 7,5 B32 7 40,6 5,1 10,5 A16-10M 14 35,4 4,5 7,8 A32-10M 18 42,6 5,2 10,5 B16-10M 4 37,6 5,1 8,5 B32-10M 10 45,0 5,9 11,9 A16-15M 15 37,6 5,1 8,2 A32-15M 19 42,9 5,4 10,8 B16-15M 5 39,5 5,3 9,0 B32-15M 12 46,9 6,2 12,1 A16-20M 16 39,0 5,2 8,3 A32-20M 21 44,1 5,6 10,8 B16-20M 7 41,0 5,5 9,2 B32-20M 13 48,1 6,3 12,2 İnce agrega ile yer değiştirilerek kullanılan atık MT nin ÇLB nin mekanik özelliklerine etkisi deneysel olarak incelenmiştir. Taze betonların özelliği Ve-Be deneyi ile belirlenmiştir. Karışımlarda kullanılan MT oranı arttıkça işlenebilirliğin bir miktar azaldığı tespit edilmiştir. Bu azalma miktarı literatürde yer alan çalışmalarla benzerlik göstermektedir (Alyamaç ve Aydın, 2015). Kesikli granülometriye sahip agrega içeren betonlar diğerlerine kıyasla daha işlenebilir betonlardır. Fakat kesikli granülometrinin segregasyona sebep olabileceği de unutulmamalıdır (Neville, 1991). Bu çalışmada da kullanılan granülometriler arasında kesikli granülometri ile üretilmiş ÇLB lerin, diğerlerine kıyasla daha işlenebilir olduğu gözlemlenmiştir. 5
Basınç Dayanımı Şekil 2 de ÇLB lerin MT içeriği ile değişen basınç dayanımları grafiği görülmektedir. Bilindiği gibi D max artışı mekanik özellikleri olumlu etkilemektedir (Mehta ve Monteiro, 2006; Neville, 1991). Burada da görüldüğü gibi D max =31,5 mm ile üretilmiş ÇLB lerin basınç dayanımları, D max =16 mm ile üretilmiş olanlarınkinden büyüktür. Ayrıca kesikli (B) granülomteriye sahip ÇLB lerin dayanımları da diğerlerine göre daha büyük çıkmıştır. Şekil 2 ÇLB lerin basınç dayanımları. İnce agrega ile yer değiştirilen MT, ÇLB lerin basınç dayanımlarını arttırmıştır. %10 oranında MT kullanımı basınç dayanımlarını, referanslara göre arttırmıştır. Bu orandan sonra basınç dayanımı artışları oldukça küçük düzeydedir. Yarma Dayanımı Yarma dayanımında da basınçta olduğu gibi D max ın artması veya kesikli (B) granülometrinin sonuçlar üzerinde olumlu etkisi vardır. MT arttıkça ÇLB lerin yarma dayanımları artmıştır (Şekil 3). Şekil 3 ÇLB lerin yarma dayanımları. 6
Eğilme Dayanımı Çelik liflerin betona kazandırdığı önemli özellikler arasında deformasyon yapabilme kapasitesinin bulunduğundan daha önce bahsedilmişti. Bu çalışmada da eğilme deneyi sırasında 5 mm ye kadar deplasman yaptırılan kiriş numunelerinin yük ve deplasman değerleri kaydedilmiş ve ÇLB lerin yük-deplasman grafikleri çizdirilmiştir. Şekil 4 de eğilme deneyi sonucunda B16-15M numunesinden elde edilmiş tipik bir yük (P) deplasman (δ) grafiği görülmektedir. Bu grafikten iki parametre elde edilmiştir. Bunlar, numunelerin en büyük yükte (P max ) meydana gelen eğilme dayanımları ve tokluk değerleridir. Şekil 4 Tipik yük-deplasman grafikleri ve eğilme deneyi. Şekil 5 de ÇLB lerin eğilme dayanımları görülmektedir. Bu dayanım değerleri, ÇLB numunelerinin eğilme deneyi sırasında ulaştıkları en büyük yük değeri (P max ) kullanılarak hesaplanmış dayanımlardır. Şekil 5 ÇLB lerin eğilme dayanımları. Şekil 5 de görüldüğü gibi, D max ve granülometri farkı, eğilme dayanımı üzerinde de basınç ve yarma dayanımlarında da ortaya çıkan davranışı sergilemişlerdir. D max arttıkça eğilme dayanımı artmış ve B granülometrisi her iki D max için daha üstün performans sergilemiştir. MT ilavesi ise eğilme dayanımlarını arttırıcı etki yapmıştır (Şekil 5). Buraya kadar olan dayanım değerlerinin hepsinde, MT nin ince agrega ile yer değiştirmesi (özellikle A16 granülometrisi üzerinde) olumlu etki yapmış ve bu malzemenin ÇLB de değerlendirilebilir olduğunu kanıtlamıştır. 7
Tokluk ÇLB nin önemli özellikleri içinde en önemli parametre tokluktur. Tokluk (T), ÇLB nin yük altında enerji yutma kapasitesidir. Normal betonun tokluğundan çok daha üstün olan ÇLB nin tokluğu yük (P) - deplasman (δ) grafiğinin altında kalan alana eşittir. Betonda ilk çatlağın meydana gelmesinden sonra da yük taşımaya devam edebilen ÇLB nin tokluğu, liflerin beton matristen sıyrılırken yuttuğu enerji ile alakalıdır (Bentur ve Mindess, 2005). Bu çalışmada eğilme tokluğu değerleri hesaplanmış ve MT nin tokluk üzerindeki etkisi de incelenmiştir. Eğilme deneyi kiriş numunesi 5 mm deplasmanı tamamlayana kadar devam ettirilmiş ve bu süre içinde numunelere ait P ve δ verileri toplanmıştır. Şekil 6 da verilen grafikte dört farklı granülometri için tokluk değerleri her deplasman değeri için hesaplanmıştır. Örneğin 1 mm deplasman değerindeki tokluk, P-δ grafiğinin 0 dan 1 mm ye kadar olan kısmının altında kalan alan, hesaplanarak elde edilmiştir. Aynı şekilde diğer deplasman değerleri için de 0 dan ilgili deplasmana kadar olan P-δ grafiğinin altında kalan alanlar hesaplanmıştır. Şekil 7 de ise δ=5 mm için en büyük tokluk değerlerinin karşılaştırılması yapılmıştır. Şekil 6 da görüldüğü gibi MT tokluk üzerinde olumlu etki yapmıştır. Tokluk değeri genellikle %15 e kadar artış göstermiş daha sonra neredeyse sabitlenmiştir. MT nin %10 oranında kullanımı genel olarak ÇLB lerin tokluklarını %5~14 oranında arttırırken, MT nin %15 oranında kullanımı %15~28 ve %20 ye çıkması %18~30 oranında bir artış sağlamıştır. Şekil 6 ÇLB lerin tokluk değerleri. Tokluk açısından B granülometrisi A dan daha iyi bir performans sergilese de, tokluğun MT ile artması, en çok A16 granülometrisinde etkili olmuştur. En büyük tokluk artış oranı her zaman A16 granülometrisine sahip ÇLB lerde gözlemlenmiştir (Şekil 6 ve 7). D max artışının tokluğu önemli ölçüde etkilemediği bilinmektedir (Chenkui ve Guofan, 1995). Bu çalışmada ise D max artışı, tokluğu özellikle kesikli granülometri için olumlu etkilemiş ve en fazla %19 oranında bir artış sağlamıştır (Şekil 7). 8
Tokluk, T (Joule) 300 250 200 150 100 50 0 A16 B16 A32 B32 0 10 15 20 Mermer Tozu Oranı, MT (%) Şekil 7 Tokluk değerlerinin MT ile değişimi. Sonuçlar ve Öneriler Bu çalışmada atık bir malzeme olan MT nin ÇLB de değerlendirilmesi mekanik özellikler bakımından araştırılmış ve olumlu sonuçlara ulaşılmıştır. Elde edilen sonuçlar aşağıda maddeler halinde sıralanmıştır: Beklendiği gibi, MT işlenebilirlik miktarını azaltmıştır. Ancak bu azalma miktarı oldukça küçük ve kimyasal katkı kullanılarak telafi edilebilecek bir seviyededir. Bu nedenle MT nin ÇLB de kullanılmasında işlenebilirlik açısından bir sakınca görülmemektedir. Bütün karışımlarda MT oranı arttıkça dayanım miktarlarının arttığı tespit edilmiştir. D max =16 mm, MT oranı %20 olan serilerde, A (normal) granülometrisi için basınç, yarma, eğilme dayanımları ve tokluk sırasıyla %50, %50, %27 ve %30, B (kesikli) granülometrisi için sırasıyla %19, %25, %16 ve %20 artmaktadır. Benzer artış D max =31,5 mm için de görülmektedir. Dayanımlardaki bu farklı artış miktarları toz malzeme kullanıldığında granülometrinin önemini ortaya koymaktadır. ÇLB de mekanik özellikler açısından granülometri büyük önem taşımaktadır. Bununla beraber agrega içerisindeki toplam toz malzeme miktarının da mekanik özellikleri değiştirdiği tespit edilmiştir. ÇLB karışımları tasarlanırken mekanik özelliklerin maksimum değerlere ulaşması isteniyorsa, optimum granülometri ve toz agrega miktarı tespit edilmelidir. MT Türkiye de yaygın olarak bulunan ve ekonomik bir atıktır. Dolayısıyla ÇLB gibi özel bir beton türünde kullanılması ekonomik ve çevreci bir yaklaşım olarak görülmekte ve tavsiye edilmektedir. Teşekkür Bu çalışma FÜBAP MF 1329 nolu proje ile desteklenmiştir. Çalışmada kullanılan çelik liflerin temin edilme sürecine verdikleri destekten dolayı Kemerli Metal Çelik Mobilya Malzemeleri Makina San. ve Tic. Ltd. Şti.ne teşekkür ederiz. Kaynaklar American Concrete Institute (2005) ACI 544.1R-96: State-of-the-art report on fiber reinforced concrete. Michigan. 9
Açıkgenç, M., Ulaş, M., Alyamaç, K.E. (2015) Using an Artificial Neural Network to Predict Mix Compositions of Steel Fiber-Reinforced Concrete. Arabian Journal for Science and Engineering, Vol. 40, pp. 407 419. Aliabdo, A.A., Abd Elmoaty, A.E.M., Auda, E.M. (2014) Re-use of waste marble dust in the production of cement and concrete. Construction and Building Materials, Vol. 50, pp. 28 41. Alyamaç, K.E. ve Aydın, A.B. (2015) Concrete Properties Containing Fine Aggregate Marble Powder. KSCE Journal of Civil Engineering, DOI 10.1007/s12205-015-0327-y, pp. 1-9. Alyamaç, K.E. ve İnce, R. (2009) A preliminary concrete mix design for SCC with marble powders. Construction and Building Materials, Vol. 23, No. 3, pp. 1201 1210. Banthia, N. and Sappakittipakorn, M. (2007) Toughness enhancement in steel fiber reinforced concrete through fiber hybridization. Cement and Concrete Research, Vol. 37, No. 9, pp. 1366 1372. Bentur, A. and Mindess, S. (2005) Fibre Reinforced Cementitious Composites. Elsevier Science Publishing, New York, USA. Brandt, A.M. (2008) Fibre reinforced cement-based (FRC) composites after over 40 years of development in building and civil engineering. Composite Structures, Vol. 86, No. 1-3, pp. 3 9. Chenkui, H. and Guofan, Z.(1995) Properties of steel fibre reinforced concrete containing larger coarse aggregate. Cement and Concrete Composites, Vol. 17, No. 3, pp. 199-206. Demirel, B. (2010) The effect of the using waste marble dust as fine sand on the mechanical properties of the concrete. International Journal of the Physical Sciences, Vol. 5, No. 9, pp. 1372-1380. Ergün, A. (2011) Effects of the usage of diatomite and waste marble powder as partial replacement of cement on the mechanical properties of concrete. Construction and Building Materials, Vol. 25, No. 2, pp. 806 812. Gesoğlu, M., Güneyisi, E., Kocabağ, M.E., Bayram, V., Mermerdaş, K. (2012) Fresh and hardened characteristics of self compacting concretes made with combined use of marble powder, limestone filler, and fly ash. Construction and Building Materials, Vol. 37, pp. 160 170. Kang, S.H., Kim, J.J., Kim, D.J., Chung, Y.S. (2013) Effect of sand grain size and sandto-cement ratio on the interfacial bond strength of steel fibers embedded in mortars. Construction and Building Materials, Vol. 47, pp. 1421 1430. Kim, J.J., Kim, D.J., Kang, S.T., Lee, J.H. (2012) Influence of sand to coarse aggregate ratio on the interfacial bond strength of steel fibers in concrete for nuclear power plant. Nuclear Engineering and Design, Vol. 252, pp. 1 10. 10
Köksal, F., Altun, F., Yiğit, İ., Şahin, Y. (2008) Combined effect of silica fume and steel fiber on the mechanical properties of high strength concretes. Construction and Building Materials, Vol. 22, No. 8, pp. 1874 1880. Mehta, P.K. and Monteiro, P.J.M. (2006) Concrete: Microstructure, Properties and Materials. 3th edition, McGraw-Hill, New York, USA. Neville, A.M. (1991) Properties of Concrete. 3th edition, Pitman, London, England. Nataraja, M.C., Dhang, N., Gupta, A.P. (1999) Stress-strain curves for steel-fiber reinforced concrete under compression. Cement and Concrete Composites, Vol. 21, No. 5-6, pp. 383-390. TS 10515 (1992) Beton-Çelik tel takviyeli-eğilme mukavemeti deney metodu. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara. TS 706 EN 12620 (2009) Beton Agregaları. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara. TS EN 12390-3 (2010) Beton - Sertleşmiş beton deneyleri - Bölüm 3: Deney numunelerinde basınç dayanımının tayini. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara. TS EN 12390-6 (2010) Beton - Sertleşmiş beton deneyleri - Bölüm 6: Deney numunelerinin yarmada çekme dayanımının tayini. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara. Uygunoğlu, T. (2011) Effect of fiber type and content on bleeding of steel fiber reinforced concrete. Construction and Building Materials, Vol. 25, No. 2, pp. 766 772. 11