İŞYERİ DEVRİNDE KIDEM TAZMİNATINDAN SORUMLULUK SÜREYE TABİ Mİ?



Benzer belgeler
İŞ KANUNU (1) * * * Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için bakınız. "Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı Cilt: 2 Sayfa: 1113

İŞ KANUNU (1) * * * Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için bakınız. "Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı Cilt: 2 Sayfa: 1113

İŞ KANUNU (1) Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için bakınız. "Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı Cilt: 2 Sayfa: 1113

HAFTA 24 - İŞ AKDİNİN SONA ERMESİNİN HUKUKİ SONUÇLARI (KIDEM TAZMİNATI, YENİ İŞVERENİN SORUMLULUĞU, İBRANAME)

ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

İŞYERİNİN DEVRİ HALİNDE İŞVERENLERİN İHBAR VE KIDEM TAZMİNATINDAN SORUMLULUKLARI

İŞ KANUNU GEREĞİ KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANAMAMA HALLERİ

II- KIDEM TAZMİNATININ HUKUKİ DURUMU

15 YIL VE 3600 GÜNLE KIDEM TAZMİNATI ALANLAR BAŞKA YERDE ÇALIŞABİLİR Mİ?

Evlilik Nedeniyle İş Sözleşmesinin Sona Erdirilmesi ve Kıdem Tazminatı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2,6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/1. İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İşK. /14

Taşeron İşçiler Kıdem Tazminatı Kamu Kurum veya Kuruluşu Tarafından Ödenecek

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

Yargıtay Kararları. İlgili Kanun / Madde 4857.S.İşK/ S.İşK/14

İŞYERİNDE 15 YIL VE 3600 GÜN ŞARTINI TAMAMLAYAN HER İŞÇİ KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANIR MI?

KIDEM VE İHBAR TAZMİNATLARINDA UYGULANACAK FAİZ VE BAŞLANGICI MESELESİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6, 57

İlgili Kanun / Madde 4857S.İşK/6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2

ASKERDEN DÖNEN ESKİ İŞÇİYİ İŞE ALMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ

EMEKLİLİK YAŞINI BEKLEYEN İŞÇİ HER İŞYERİNDEN BU SEBEPLE AYRILIP KIDEM TAZMİNATI ALABİLİR Mİ?

HİZMET SÖZLEŞMESİNİN SONA ERMESİ

YENİ BORÇLAR KANUNU NUN YILLIK İZNE İLİŞKİN HÜKÜMLERİ İLE 4857 SAYILI İŞ KANUNU NUN YILLIK İZNE İLİŞKİN HÜKÜMLERİNDE FARKLILIK VE DEĞERLENDİRMESİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2015/9515 Karar No. 2017/8394 Tarihi:

BAYRAK DENETİM & DANIŞMANLIK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/2

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6

İŞÇİNİN SAĞLIK NEDENLERİNE DAYANAN DEVAMSIZLIĞINDA İŞVERENLERİN HAKLARI VE UYGULAMADAKİ SORUNLAR?

İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNU

İlgili Kanun / Madde 1475.S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /17

AHMET SEÇKİN YERLEŞİK VE GÜNCEL YARGITAY KARARLARI İLE BELİRLENEN BİREYSEL İŞ HUKUKU VE UYGULAMASI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2,6

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2, 6

SERBEST BÖLGELERDE VEYA TOPRAK ALTI İŞLETMELERDE ÇALIŞAN İŞÇİLERE ÖDENEN KIDEM VE İHBAR TAZMİNATLARININ VERGİSEL BOYUTU

İkale sözleşmelerine istinaden ödenen tutarların Gelir Vergisi Kanunu karşısındaki durumu

İlgili Kanun / Madde 1475.S.İşK/14

Yıllık İzindeki İşçi İşten Çıkartılabilir mi?

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

YENİ BORÇLAR KANUNU NDA SÖZLEŞME DEVRİ, İHBAR SÜRELERİ VE BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİ

ALT İŞVERENLERİN DEĞİŞMESİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2012/1536 Karar No. 2014/469. Tarihi:

Ercan POYRAZ İŞ HUKUKU

HAFTA 6 İŞVEREN VEKİLİ KAVRAMI İŞYERİ KAVRAMI. İşveren Vekili Kavramı

SİGORTA PRİMİ VE İŞSİZLİK SİGORTASI PRİMLERİNDE ZAMANAŞIMI SÜRESİ

Askerlik ve Kanundan doğan çalışma sosyal tarafların çalışma özgürlüğünün sınırlarından biridir (Kılıçoğlu, 2005, 342).

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

GÖRÜŞ BİLDİRME FORMU

İŞ GÜVENCESİ VE İŞE İADE DAVALARI

DURSUN AKTAĞ DAİRE BAŞKANI

SATIŞ SÖZLEŞMESİ MADDE 1- TARAFLAR: 1.2. Ltd. Şti. Ümraniye İstanbul

İŞÇİ DEVRİNİN TÜRLERİ, UNSURLARI VE ARALARINDAKİ FARKLAR

1 TEMMUZ 2018 TARİHİNDEN İTİBAREN GEÇERLİ VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI TUTARI

SOSYAL GÜVENLİK KURUMLARINA TABİ OLARAK GEÇEN HİZMETLERİN BİRLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA KANUN

5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNA GÖRE UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI (2012 YILI )

4857 SAYILI İŞKANUNUNUN AMAÇ ve KAPSAMI

1 TEMMUZ 2013 TARİHİNDEN İTİBAREN UYGULANACAK ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

İlgili Kanun / Madde 1475 S. İşK. /14 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2015/2861 Karar No. 2015/1523 Tarihi:

Soruda. İş Kanunu ndan Doğan 40Tazminat Haklarımız. Yayın No: 411

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

2 İş ilişkisinin sona ermesi taraflardan birinin bu ilişkiyi sürdürmeyi istememesini ifade eder. Uygulamada iş ilişkisi farklı nedenlerle bitebilmekte

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI KOCAELİ İL MÜDÜRLÜĞÜ SOSYAL GÜVENLİK VE İŞ KANUNUNDAKİ BAZI DEĞİŞİKLER HAKINDA BİLGİLENDİRME TOPLANTISI 23 EKİM

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/100,101

Anahtar kelimeler: Kıdem tazminatı, gelir vergisi, sgk primi.

d) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 inci maddesine göre kurulan emekli sandıklarına,

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

Yeni Borçlar Yasasında Hizmet Sözleşmesi

ŞEYMA AKKAŞOĞLU ŞİRKETLERDE BİRLEŞME, BÖLÜNME VEYA TÜR DEĞİŞTİRMENİN İŞ SÖZLEŞMELERİNE ETKİSİ

Sirküler Rapor Mevzuat /33-1 VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

Hukuk. fiyer DEVR LE ASIL fiveren - ALT fiveren. (Karar ncelemesi)

MAKALE 6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU VE YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA İŞ HUKUKUNDA İBRA SÖZLEŞMESİ

ESKİŞEHİR SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI MEVZUAT ARAŞTIRMA KOMİSYONU

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2 ALT İŞVEREN MUVAZAA

Ġlgili Kanun / Madde 4857 S.ĠĢK/ S. ĠĢK/14

ASGARİ ÜCRET yılında dönemler itibariyle uygulanacak asgari ücret tarifesi aşağıdaki gibidir.

SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ UYGULAMASINDA FARKLI YAKLAŞIMLARDAN KAYNAKLANAN SORUNLAR

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/ S. İşK/14

İŞVERENİN İHALELİ KONUSU İŞLERDE VE ÖZEL BİNA İNŞAATI İŞYERLERİNE İLİŞKİN ASGARİ İŞÇİLİK BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Fihristi

DANIŞTAY KARARLARI. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Tarih : Esas No : 2011/23098 Karar No : 2011/ s. İş K. Md s. İş K. Md.

SOSYAL GÜVENLİK PRİM ALACAKLARININ YENİDEN YAPILANDIRILMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN

İŞ AKDİNİN ASKIYA ALINMASI

Sirküler Rapor Mevzuat /13-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

EBRU ERENER TÜRK İŞ HUKUKUNDA ASGARİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİ

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

Sirküler Rapor /29-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2009/108 Ref: 4/108

İlgili Kanun / Madde 1475 S. İşK/14

İŞ HUKUKU VII. HAFTA İş Hukukunun Bölümleri. Kıdem Tazminatı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/53,54,57

Yeminli Mali Müşavirlik Bağımsız Denetim ve Danışmanlık

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

Sirküler Rapor / YILINDA VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

Transkript:

İŞYERİ DEVRİNDE KIDEM TAZMİNATINDAN SORUMLULUK SÜREYE TABİ Mİ? Selahattin BAYRAM * I- GİRİŞ: 4857 sayılı İş Kanunu nun 120 ve Geçici 6 ncı maddeleri ile mülga 1475 sayılı İş Kanunu nun yürürlüğü devam eden 14 ncü maddesi uyarınca kıdem tazminatı, işçinin işyerindeki toplam hizmet süresi dikkate alınarak ( daha önceden kıdem tazminatı alarak işyerinden ayrılmamışsa veya daha önceden kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek bir şekilde iş sözleşmesi sona ermemişse ) her hizmet yılı için 30 günlük ücreti tutarında ( iş sözleşmesi veya TİS ile aksi kararlaştırılmamışsa ) kıstelyum esasıyla son brüt ücreti üzerinden ( dönem kıdem tazminatı tavanı ve kıdem tazminatında hesaba katılmayacak ödemeler dikkate alınmak suretiyle ) hesaplanarak işçiye veya ölümü halinde kanuni mirasçılarına ödenen tazminattır. 4857 sayılı İş Kanunu nun 6 ncı maddesinde işyerinin veya bir bölümünün devri düzenlenmiştir. Bu madde de; İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer. Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür. Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır. Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz. Devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. * Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişi 305

Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır. Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz. hükmü öngörülmüştür. İşyeri veya bir bölümünün devrinden önce işyerinde çalışmaya başlayan ve devirden sonra da örneğin yaklaşık 4 yıl çalışan işçinin iş sözleşmesinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirir şekilde sona ermesi halinde İş Kanunu nun 6 ncı maddesinde öngörülen müteselsil sorumlulukta aranan 2 yıllık hak düşürücü sürenin kıdem tazminatından sorumlulukta nasıl olacağı hususu ihtilafa neden olmaktadır. Bu nedenle makalede işyeri devrinde kıdem tazminatından sorumluluğun süreye tabi olup olmadığı değerlendirilecektir. II- ÖZETLE KIDEM TAZMİNATI: 4857 sayılı İş Kanunu nun 120 ve Geçici 6 ncı maddeleri ile mülga 1475 sayılı İş Kanunu nun yürürlüğü devam eden 14 ncü maddesi uyarınca, iş sözleşmesi işveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu nun 25 nci maddesinin II nci bendindeki ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri dışında feshedilmesi, işçi tarafından iş sözleşmesinin tek taraflı olarak 4857 sayılı İş Kanunu nun 24 ncü maddesinde sayılan hallerden biriyle feshedilmesi, iş sözleşmesinin muvazzaf askerlik hizmeti nedeniyle feshedilmesi, yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla iş sözleşmesinin feshedilmesi, 506 sayılı Kanunun, yaşlılık aylığı koşullarını dolduran veya bu Kanunun geçici hükümlerine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayan ve kendi isteğiyle işçinin işten ayrılması, ölümü nedeniyle iş sözleşmesinin sona ermesi ve evlilik nedeniyle evlilik tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde iş sözleşmesinin feshedilmesi hallerinde, işçiye en az bir (1) yıl kıdeme sahip olması ve İş Kanununa tabi olması koşullarıyla işçinin işyerindeki toplam hizmet süresi dikkate alınarak ( daha önceden kıdem tazminatı alarak işyerinden ayrılmamışsa veya daha önceden kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek bir şekilde iş sözleşmesi sona ermemişse ) her hizmet yılı için 30 günlük ücreti tutarında 306

( iş sözleşmesi veya TİS ile aksi kararlaştırılmamışsa ) kıstelyum esasıyla son brüt ücreti üzerinden ( dönem kıdem tazminatı tavanı ve kıdem tazminatında hesaba katılmayacak ödemeler dikkate alınmak suretiyle ) hesaplanarak işçiye veya ölümü halinde kanuni mirasçılarına ödenecektir. 4857 sayılı İş Kanunu nun 120 ve Geçici 6 ncı maddeleri uyarınca yürürlüğü devam eden mülga 1475 sayılı İş Kanunu nun 14 ncü maddesi (Değişik fıkra: 29/07/1983-2869/3 md.) Bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin: 1. İşveren tarafından bu Kanunun 17 nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında, 2. İşçi tarafından bu Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca, 3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyle, 4. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla, 5. 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle, Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır. (Değişik fıkralar: 17/10/1980-2320/1 md.): İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır. İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanır. 12/7/1975 tarihinden, itibaren (1) işyerinin devri veya herhangi bir suretle el değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından 307

her iki işveren sorumludur. Ancak, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. 12/7/1975 tarihinden evvel (2) işyeri devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işveren sorumludur.... hükmünü öngörmüştür. 4857 sayılı İş Kanunu nun Geçici 1 nci maddesinin 2 nci fıkrası Bu Kanunun 120 nci maddesi ile yürürlükte bırakılan 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının 1 inci ve 2 nci bendi ile onbirinci fıkrasında, anılan Kanunun 16, 17 ve 26 ncı maddelerine yapılan atıflar, Bu Kanunun 24, 25 ve 32 nci maddelerine yapılmış sayılır. hükmünü öngörmüştür. III- ÖZETLE İŞYERİ VEYA BİR BÖLÜMÜNÜN DEVRİ: İşverenin girişim ve sözleşme özgürlüğü gereği, ekonomik nedenler ile işin niteliği gibi nedenlerle işyeri veya işyerinin bir bölümü ile ilgili olarak kararlar almaya, yapısal değişiklikler yapmaya, işyerini daraltmaya, bir başkasına devretmeye yasal hakkı vardır. 4857 sayılı İş Kanunu nun 6 ncı maddesinde işyerinin veya bir bölümünün devri düzenlenmiştir. Bu madde de; İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer. Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür. Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır. Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz. Devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih 308

hakları saklıdır. Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz. hükmü öngörülmüştür. İşyeri veya bir bölümünün devri ile iş sözleşmesinin devri karıştırılmamalıdır. İşyeri veya bir bölümünün hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçmektedir. Burada işçi ayrımı yapılmadığı gibi tüm işçiler aynı işleme tabi olmaktadır. İş sözleşmesinin devrinde ise işyeri veya bir bölümünün devri söz konusu olmayıp, iş sözleşmesi devredilen işçiye özel, hukuki bir işlemin yapılması söz konusudur. Dolayısıyla, işçiye özel hukuki işlemin yapılması, 4857 sayılı İş Kanunu nun 6 ncı maddesi anlamında bir hukuki işlem değildir. 4857 sayılı İş Kanunu nun 6 ncı maddesinde yer alan düzenleme ile işverene dilediği gibi işyerinin tamamını veya bir bölümünü çalışanların onayına gerek olmaksızın bir başka işverene devretme yolu açıldığı gibi, çalışana da hak kaybının olmayacağı yönünde güven sağlanmış, yapılan devrin işçi ve işveren açısından iş sözleşmesinin feshi için haklı sebep oluşturmayacağı, ancak devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih haklarının veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih haklarının bulunduğu hususları vurgulanmıştır. Devralan işveren devir işlemi sonucunda kazanılmış hakları koruyorsa, ücretleri düşük ve çalışma koşulları daha ağır olan işçileri zamanla ücreti yüksek ve çalışma koşulları daha hafif işçilerle uyumlaştırma yoluna gidiyorsa kanunun amacına uygun olarak bir devir işlemi yapılmış olup, çalışanların da buna uyması ve hiçbir şey değişmemiş ki işlerine devam etmesi yasal bir zorunluluk olacaktır. Çalışanların tüm bunlara rağmen, aksi bir davranış sergilemeleri, yeni işverenle çalışmayı sürdürmek istemediklerini iddia etmeleri, iş sözleşmelerini devir nedeniyle feshetme yoluna gitmeleri kesinlikle kanuna uygun olmayacaktır. İşçilerin kendi istekleri ile haksız olarak iş sözleşmelerini feshettikleri sonucunu doğuracaktır. 309

IV- İŞYERİ DEVRİNDE KIDEM TAZMİNATINDAN SORUMLULUK SÜREYE TABİ Mİ? İşverenin işyerinin bir bölümünü veya tamamını bir başkasına devretmesi girişim ve sözleşme özgürlüğüne uygundur. İşçinin çalıştığı işyerinin veya bir bölümünün işvereni kural olarak işçilerin onayına gerek olmaksızın kendiliğinden değişmiş olmaktadır. Ancak, bu durum işçilerin hak kaybına neden olmamalıdır. AB nin 2001 tarihli 23/EG sayılı Yönergesi nin 3 ncü maddesinde devreden işverenin devir esnasında iş sözleşmesinden veya iş ilişkisinden kaynaklanan hakları ve yükümlülüklerinin devir nedeni ile devralan işverene geçeceği, üye ülkelerin dilerse devredenin ve devralanın, devirden sonra iş sözleşmesinden veya iş ilişkisinden kaynaklanan yükümlülüklerden birlikte sorumlu olacaklarını kabul edebilecekleri, yine üye ülkelerin dilerlerse devreden ve devralanın devir işleminden sonra iş sözleşmesinden veya iş ilişkisinden kaynaklanan devir öncesi yükümlülüklerden dolayı devir tarihinden itibaren birlikte sorumlu olacaklarını öngörebilecekleri düzenlenmiştir. Bu bağlamda mer- iş kanunun 6 ncı maddesinin 1,2 ve 3 ncü fıkralarında yer alan düzenlemenin AB nin 2001 tarihli 23/EG sayılı Yönergesi ne uygun olduğu görülecektir. Mezkur maddenin 3 ncü fıkrasında işyerinin veya bir bölümünün devri halinde, devirden önce işçinin doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işverenlerin birlikte sorumlu olacakları belirlenmiş, ancak bu yükümlülüklerden devreden işvereni devir tarihinden itibaren iki yıl süre ile sorumlu tutma yoluna gidilmiştir. Burada devir tarihinin önemi ön plana çıkmaktadır. Devir tarihi, hak ve borçlar bakımından bir dönüm noktası oluşturmaktadır. Madde, devirden önce doğmuş borçlarla, devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan söz ettiğine göre bunlar ödenmesi gereken muaccel olan yani istenebilir olan borçlar olmaktadır. Devir tarihi, devreden ve devralan tarafın ayrıca bu konuda anlaşmasına gerek olmadan mevcut iş ilişkilerinin ve işvereninin değiştiği tarihtir. Madde de devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl olduğu belirtilmiş olup, çalışan açısından devreden işverenden söz konusu alacaklarını istemesi için öngörülen iki yıllık süre hak düşürücü bir süredir. 310

4857 sayılı İş Kanunu nun 120 ve Geçici 6 ncı maddeleri ile mülga 1475 sayılı İş Kanunu nun yürürlüğü devam eden 14 ncü maddesinde; İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır. İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanır. 12/7/1975 tarihinden, itibaren (1) işyerinin devri veya herhangi bir suretle el değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işveren sorumludur. Ancak, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. 12/7/1975 tarihinden evvel (2) işyeri devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işveren sorumludur.... hükmü öngörülmüştür. Bu hüküm özel bir hüküm olup, kıdem tazminatı hesabında işçinin kıdeminin işyerlerinin devri, nakli ya da herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi halinde dahi toplam hizmet süresi üzerinden hesaplanacağı, kıdem tazminatından her iki işverenin sorumlu olduğu, işyerini devreden işverenin sorumluluğunun işçiyi çalıştırdığı süre ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücretle sınırlı olduğu öngörülmüştür. Görüldüğü üzere, işyerini devreden işverenin sorumluluğunda herhangi bir süre öngörülmemiştir. Konu ile ilgili olarak Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin kararlarında; 4857 sayılı İş Kanunu nun 120. maddesi hükmüne göre 1475 sayılı yasanın 14. maddesi halen yürürlükte olduğundan, kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından işyeri devirlerinde belirtilen hüküm uygulanmalıdır. Anılan hükme göre, işyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanmalıdır. Bununla birlikte, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları, işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. Genel olarak yapılan bu açıklamaların ardından İş Hukukunda işyeri dev- 311

rinin işçilik alacaklarına etkileri üzerinde ayrıca durulmalıdır. İşyeri devri halinde kıdem tazminatı bakımından devreden işveren kendi dönemi ve devir tarihindeki son ücreti ile sınırlı olmak üzere sorumludur. 1475 sayılı yasanın 14/2. maddesinde devreden işverenin sorumluluğu bakımından bir süre öngörülmediğinden, 4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesinde sözü edilen devreden işveren için 2 yıllık süre sınırlaması, kıdem tazminatı bakımından söz konusu olmaz. O halde kıdem tazminatı işyeri devri öncesi ve sonrasında geçen sürenin tamamı için hesaplanmalı, ancak devreden işveren veya işverenler bakımından kendi dönemleri ve devir tarihindeki ücret ile sınırlı sorumluluk belirlenmelidir. hükmünü öngörmüştür. ( Y9HD 21/05/2009 T., E.2008/83 ve K.2009/13703- Y9HD 28/04/2004 T., E.2008/16007 ve K.2009/11809- Y9HD 27/02/2007 T., E.2006/6028 ve K.2007/5398 ) Yargıtay kararında vurgulandığı üzere, işyeri veya bir bölümünün devrinden önce işyerinde çalışmaya başlayan ve devirden sonra da örneğin yaklaşık 4 yıl çalışan işçinin iş sözleşmesinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirir şekilde sona ermesi halinde İş Kanunu nun 6 ncı maddesinde öngörülen müteselsil sorumlulukta aranan 2 yıllık hak düşürücü süre kıdem tazminatı açısından geçerli olmayacaktır. Ancak unutulmaması gereken husus kıdem tazminatında zamanaşımı süresi meselesidir. Kavram olarak zamanaşımı, öngörülen bir süre dilimi içerisinde gerçekleştirilmesi beklenen bir olayın gecikme dolayısıyla gerçekleşememesini ifade etmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu nun 125 nci maddesinde Bu kanunda başka suretle hüküm mevcut olmadığı taktirde, her dava on senelik müruru zamana tabidir. hükmü, 128 nci maddesinde Mururu zaman alacağın muaccel olduğu zamandan başlar, alacağın muacceliyeti bir ihbar vukuuna tabi ise mururu zaman bu haberin verilebileceği günden itibaren cereyan eder. hükmü, 130 ncu maddesinde Müddetlerin hesabında mururu zamanın başladığı gün nazarı itibare alınmaz ve müruru zaman ancak müddetin son günü kullanılmaksızın geçtiği surette vaki olmuş olur. hükmü ve 140 ncı maddesinde Mururu zaman dermeyan edilmediği surette hakim, müruru zamanı kendiliğinden nazara alamaz. hükmü öngörülmüştür. Zamanaşımı definin Borçlar Kanunu nun 140 ncı maddesinde öngörüldüğü 312

üzere davalı tarafından açıkça ileri sürülmesi gerekmektedir. Alacak talebinin zamanaşımı defi sonrasında zamanaşımına uğradığının görülmesi halinde işveren açısından işçi ya da hak sahiplerine olan borcun varlığı ortadan kalkmamakta olup, işverenin zamanaşımına uğradığı hukuken sabit olan borcu ödemekten kaçınabileceği durumu söz konusu olmaktadır. İş Kanunu anlamında işçinin iş sözleşmesinin kıdem tazminatı ödenmeyi gerektirir şekilde sona ermesi halinde söz konusu tazminatta uygulanacak zamanaşımı süresine ilişkin bir hükme iş mevzuatında rastlanılmaması nedeniyle Borçlar Kanununun genel hükümleri esas alınarak 125 nci maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresi uygulanacaktır. Yargıtay 9.Hukuk Dairesi de kararında kıdem tazminatının niteliği itibariyle Borçlar Kanununun 125 nci maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu belirtmiştir. (Yrg.9.HD.10.09.2003, E.2003/15288 ve K.2003/14156 ) Zamanaşımının başlangıcı, işverenin işçinin iş sözleşmesini tek taraflı olarak feshetmesi halinde feshi işçinin öğrendiği tarihten itibaren, ölümü ile son bulması halinde ölüm gününden itibaren, diğer durumlarda ise fesih işleminin kesinleştiği tarihten itibaren başlayacaktır. Aralıklı çalışmalar halinde birleştirilecek çalışma süreleri bakımından önceki çalışma sürelerinin zamanaşımına uğradığı iddiasında bulunulamaz; birleştirmede dikkate alınabilecek süreler yönünden zamanaşımı işlemez. (Yrg.9.HD. 21.2.1995, E.1994/16560, K.1995/5227; MOLLAMAHMUTOĞ- LU, İş Hukuku, s.636 ) V- SONUÇ: 4857 sayılı İş Kanunu nun 6 ncı maddesi uyarınca, işyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer. Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür. Devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır. 313

4857 sayılı İş Kanunu nun 120 ve Geçici 6 ncı maddeleri ile mülga 1475 sayılı İş Kanunu nun yürürlüğü devam eden 14 ncü maddesi uyarınca kıdem tazminatı, işçinin işyerindeki toplam hizmet süresi dikkate alınarak ( daha önceden kıdem tazminatı alarak işyerinden ayrılmamışsa veya daha önceden kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek bir şekilde iş sözleşmesi sona ermemişse ) her hizmet yılı için 30 günlük ücreti tutarında ( iş sözleşmesi veya TİS ile aksi kararlaştırılmamışsa ) kıstelyum esasıyla son brüt ücreti üzerinden ( dönem kıdem tazminatı tavanı ve kıdem tazminatında hesaba katılmayacak ödemeler dikkate alınmak suretiyle ) hesaplanarak işçiye veya ölümü halinde kanuni mirasçılarına ödenen tazminattır. Mülga 1475 sayılı İş Kanunu nun yürürlüğü devam eden 14 üncü maddesinde; İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır. İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanır. 12/7/1975 tarihinden, itibaren (1) işyerinin devri veya herhangi bir suretle el değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işveren sorumludur. Ancak, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. 12/7/1975 tarihinden evvel (2) işyeri devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işveren sorumludur.... hükmü öngörülmüştür. argı kararlarında da özetle; 4857 sayılı İş Kanunu nun 120. maddesi hükmüne göre 1475 sayılı yasanın 14. maddesi halen yürürlükte olduğundan, kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından işyeri devirlerinde belirtilen hükmün uygulanması gerektiği, anılan hükme göre, işyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanması gerektiği, işyerini devreden işverenlerin bu sorumluluklarının işçiyi çalıştırdıkları 314

sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlı olduğu hususları belirtilmiştir. Dolayısıyla, işyeri veya bir bölümünün devrinden önce işyerinde çalışmaya başlayan ve devirden sonra da çalışmaya devam eden işçinin iş sözleşmesinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirir şekilde sona ermesi halinde İş Kanunu nun 6 ncı maddesinde öngörülen müteselsil sorumlulukta aranan 2 yıllık hak düşürücü süre kıdem tazminatı açısından geçerli olmayacaktır. İşçi hem devreden hem de devralan işverenden kıdem tazminatının ödenmesi hususunda talepte bulunabilecektir. Devreden işverenin sorumluluğu kendisinde çalıştığı süre devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. KAYNAKÇA Mollamahmutoğlu, Hamdi (2004). İş Hukuku. Ankara : [yayly.] T.C. Yasalar (01.09.1971). Mülga 1475 sayılı İş Kanunu. Ankara : Resmi Gazete (13943 sayılı) T.C. Yasalar (08.05.1926). 818 sayılı Borçlar Kanunu. Ankara : Resmi Gazete (366 sayılı) T.C. Yasalar (10.06.2003). 4857 sayılı İş Kanunu. Ankara : Resmi Gazete (25134 sayılı) Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Kararları. 315