KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANI N.A.NAZRBAYEV İN AVRASYA FİKRİNİN TÜRKİYE DEKİ ALGILANMASI



Benzer belgeler
1 İSMAİL GASPIRALI HER YIL BİR BÜYÜK TÜRK BİLGİ ŞÖLENLERİ. Mehmet Saray

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

Тurkic Weekly (14-20 Aralık)

22 Yıllık Tecrübenin IĢığında KIRGIZĠSTAN TÜRKĠYE ĠLĠġKĠLERĠNĠN GELECEĞĠ SEMPOZYUMU

MİLLİ MÜCADELE TRENİ

Ekonomik Entegrasyon, Ülkeler Arası Yakınlaşma (Yakınsama) ve Avrasya Ekonomik Birliği. Ahmet Burçin Yereli*, Mustafa Kızıltan**, Emre Atsan***

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ. Doç.Dr. Yunus KOÇ

Atatürk ün Dış Politika Stratejisi: Hedefler ve Prensipler

Çepeçevre Karadeniz Devam Eden Sorunlar, Muhtemel Ortakl klar - Güney Kafkasya ve Gürcistan aç s ndan

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. : Nursulu ÇETĠN. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Tarih Kazak Üniversitesi, üstün baģarılı 1995 Kamu Yönetimi

TOPLAM 30 TOPLAM 30 TOPLAM 30

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI

ÖZETLER VE ANAHTAR KELİMELER

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZSİZ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Uluslararası İlişkiler Ana Gazi Üniversitesi 2004

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ PDF

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Dr. Öğr. Üyesi Abbas KARAAĞAÇLI. 1. Adı Soyadı : Abbas Karaağaçlı 2. Doğum Tarihi : Unvanı : Dr. Öğr. Üyesi 4.

DUYURU!!! V. ULUSLARARASI KÜLTÜR KÖPRÜSÜ OLUŞTURMA SEMPOZYUMU DEĞERLİ MESLEKTAŞLAR!

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ

Тurkic Weekly (13) (1-7 Şubat)

PINAR ÖZDEN CANKARA. İLETİŞİM BİLGİLERİ: Doğum Tarihi: E-Posta: EĞİTİM BİLGİLERİ: Doktora/PhD

SAYIN TAKİPÇİLERİMİZ,

7. Yayınlar 7.1 Uluslar arası hakemli dergilerde yayınlanan makaleler (SCI & SSCI & Arts and Humanities)

TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ: SORUNLAR VE FIRSATLAR. Prof. Dr. Ýlter TURAN

Çarşamba İzmir Gündemi

Duygusal birliktelikten stratejik ortaklığa Türkiye Azerbaycan ilişkileri

TÜRK DİLİ KONUŞAN ÜLKELER İŞBİRLİĞİ KONSEYİ ÜÇÜNCÜ ZİRVE BİLDİRİSİ Gebele, Azerbaycan

Тurkic Weekly (18) (7-13 Mart)

Тurkic Weekly (23-29 Kasım)

Kazakistan Ekonomisi ve Yatırım Fırsatları. 18 Şubat 2016, İstanbul. Açış Konuşması - Ömer Cihad Vardan, DEİK Başkanı

4. TÜRKİYE - İRAN FORUMU

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

DEVLET MALZEME OFİSİ TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ UYGULAMA VE ÖDÜL YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

CANİK BAŞARI ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ AVRASYA ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2015 BAHAR DÖNEMİ DERS İÇERİKLERİ

Güneş (Kıbrıs)

Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/program Üniversite Yıl

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI

Y. Lisans Kurmaylık Kara Harp Akademisi Doktora İnkılâp Tarihi Ankara Üniversitesi Unvan Alan Üniversite Yıl Doçent Profesör

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

KIRGIZİSTAN DAKİ YABANCI DESTEKLİ ÜNİVERSİTELER VE DİĞER EĞİTİM KURUMLARI

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı.

Dr. Öğr. Üyesi İsmail SAFİ

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

EDEBİYATIN İZİ 86. İZMİR ENTERNESYONAL FUARI NA DÜŞTÜ

II. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR KONGRESİ ÖZEL BÖLÜMÜ

İKİNCİ BİNYILIN MUHASEBESİ İÇİNDEKİLER

Merkez Strateji Enstitüsü. Türkiye-Rusya İlişkileri Mevcut Durumu ve Geleceği

TÜSİAD-Boğaziçi Üniversitesi Dış Politika Forumu Orta Asya Güvenliği, Bölgesel Örgütler ve Türkiye nin Rolü başlıklı konferans düzenleyecek

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

G20/OECD Kurumsal Yönetim İlkeleri IX. Kurumsal Yönetim Zirvesi İstanbul 14 Ocak 2016

SGK ve TİKA İşbirliğiyle Sosyal Güvenlik Tecrübeleri Yurtdışına Aktarılacak

Doktora Tezi: Kırım Hanlığı nı Kuruluşu ve Osmanlı Himayesinde Yükselişi ( )

Türk-Japon Ekonomi Forumunda konuştu

İşte Marpoll'ün Son Anketi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Lisans :İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Tarih (Gece) Bölümü, Umumi Türk Tarihi Kürsüsü, 1980.

Amerikan Stratejik Yazımından...

JENS STOLTENBERG İLE SÖYLEŞİ: NATO-RUSYA İLİŞKİLERİ VE BÖLGESEL İSTİKRARSIZLIK

TÜRK DIŞ POLİTİKASI II. Zorunlu Lisans 5 AKTS. Prof. Dr. Engin Berber Örgün. Türkçe Türk Dış Politikası I. Yok. Yok

tarih ve 463 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki-1

İSLAM KALKINMA BANKASI SERMAYE PİYASASI KURULU ORTAK KONFERANSI

KAMU POLİTİKASI BELGELERİ

Yrd.Doç.Dr. UTKU YAPICI

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DE SOL GELENEĞİNİ VE SİYASİ LİDERLİĞİ TARTIŞTI

BAŞBAKAN ERDOĞAN İRAN DA BAŞBAKAN ERDOĞAN, CUMHURBAŞKANI AHMEDİNEJAD, DİNİ LİDER HAMANE

AZERBAYCAN MİLLİ GÜVENLİK STRATEJİSİ BELGESİ

NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ(TÜRKÇE) 2016/2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU

BAŞBAKAN ERDOĞAN: KOPENHAG SİYASİ KRİTERLERİ NOKTASINDA EĞER HERHANGİ BİR SIKINTI DOĞACAK OLU

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Yönetim Kara Harp Okulu 1985 Yüksek Lisans Uluslararası ilişkiler Beykent Üniversitesi 2005

Тurkic Weekly (30 Kasım-6 Aralık)

Sayın Kazakistan Uluslararası Ticaret Odası ve Türkiye Kazakistan İş Konseyi Kazak Tarafı Başkanı

Yrd. Doç. Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN

Diyalog İçin Halk Bilimi Projesi Ankara Etkinlik Haftası Çerçevesinde BALKANLAR VE TÜRKİYEDE HALK KÜLTÜRÜ KONFERANSI









Ş Ç İ İ İ Ç Ş









Transkript:

H. B. Maslov Astana, Kazakistan KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANI N.A.NAZRBAYEV İN AVRASYA FİKRİNİN TÜRKİYE DEKİ ALGILANMASI 1991 yılında Sovyet Birliğinin dağılması ve eski Sovyet Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını ilan etmesinden sonra Türkiye de Türk dünyası anlamı ortaya çıktı. Ana hedef eski 5 Sovyet Türk Cumhuriyetleri ve Türkiye nin kültürel, ekonomik ve sosyal alanda bir araya getirilmesiydi. Fakat soğuk savaş döneminde Türkiye Sovyet Birliğini kendi devleti için tehlikeli sayarak Birlik Cumhuriyetleri ile ilişkileri sınırlandırıyordu, hatta bu ülkeleri bilen uzmanları bile yoktu. Sovyet Birliğinin dağılımına karşı böyle bir hazırsızlık, ilk zamanlar eski Sovyet cumhuriyetleri ile gereken seviyede dost ilişkilerin kurulamamasının sebebi oldu. Diğer taraftan Kazakistan ın çok çok yönlü siyaseti ile Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in tarafından Avrasya Birliği fikri 1994 yılında Türkiye yi de ilgisiz bırakmadı. Bazı siyasetçiler 1996 yılından beri Avrasyacılık firkini tartışmaya başladı. Bu konuda Türkiye de 2000 yılından beri özellikle Rus siyasetçisi ve düşünürü Aleksandr Dugin düşünceleri öngörülüyordu. Bugun Rus siyasetçi ve düşünürlerin Avrasyacılık hakkında birçok zıt düşünceler var. Örneğin, bilgili toplumun bazı temsilcileri Avrasyacılık esasında Atatürk firkini ve Atatürk ün Avrasyacılık yönünü tuttuğunu görüyor, diğerleri ise bunun hatalı bir düşünce olduğunu ve Atatürk ün hiçbir zaman Avrasyacılık yana olmadığını sadece Türkiye nin bağımsızlık lideri olduğunu düşünüyordu. Ama Türk bilgili adamlar ve siyasetçiler Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in Avrasya Birlikiği firkine özel önem vermekte. Bu küçük bir makalede Türkiye de Avrasyacılık hakkındaki düşüncelerin doğuş tarihini paylaşmak istiyoruz. Türkiye nin çok yönlü ve derin ilişkileri kurduğu Türk devletlerin arasında Kazakistan öne çıkmakta. Türkiye Kazakistan a özel önem vermekte. Coğrafya konumu ile doğa zenginlikleri ile Kazakistan gerçekte Türkiye için önemli bir ülkdedir. Bunun yanısıra son zamanlar bu iki devletin dış siyasetine bağlı olarak ilişkileri daha fazla önem kazanarak güçlenmektedir. Böyle bir durum sadece derin tarihsel kökleri olan akraba ilişkilerine bağlı değil. Bu geostratejik durum, barışöı dış siyaset ile uygarlık ile yakınlaşma konularındaki karşılıklı etkileşime bağlıdır. Bu yüzden Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in 21-24 Ekim 2009 tarihindeki Türkiye ye resmi ziyareti geniş çaplı ve belli başlı adımları kapsadı, Türkiye ile Kazakistan arasındaki ilişkilerin dönüşümünde üst seviyede geçti. Bu ziyaret esnasında 2009 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacminin kısa zamanda 3,2 milyar dolardan 5 milyar dolara çıkarılması hedeflendi. Son zaman Türkiye ve Kazakistan dış siyaset ve uluslararası platformdaki başarıları ile benzer oldu. Türkiye nin Avrupa Birliğinin bir üyesi olmak, 2009-2010 yılında Birleşmiş Milletler Topluluğun Güvenlik Konseyine geçici seçilmesi konusundaki önemli adımları ile Kafkasya platformunda Gürcistan krizinin düzenlenmesindeki rolüne dikkat çekmek gerekir. Geopolitik açıdan ortak noktanın Asya ve Avrupa da olduğu bu iki Avrasya ülkesi ve Doğu ile Batı arasında bir köprü rolü üstelnmeye ait ortak düşünceleri. Farklı ülkelerin arasındaki anlaşmazlıkların çözülmesinde aracı fonksyonu getiren bu ülkeleri görüyoruz. Türkiye NATO üyesi, Avrupa Topluluğuna girme kapısında ve ABD ile sıkı ilişkilerde. BDT ve Shanghai İşbirliği Örgütü üyesi olarak Kazakistan Rusya ile sıkı ilişkiler içinde. Bu ilişkiler iki rakip dünyayi yakınlaştırabilr. Türk-Kazak ilişkilerin tarihi Osmanlı İmparatorluğu dönümüne gidiyor. Arşiv dokümanlarına göre Kazak Kayip Mumhammed Han 1713 yılında İstanbul a elçiliği gönderdi. Bundan sonra Kazak Hanlığı ile Osmanlı İmparatorluğu arasında birkaç elçi oldu [1]. Birinci Dünya Savaşı döneminde Kazak devlet adamları, Osmalı askeri için topladıkları parayı Sn.Petersubrg ta Osmanlı İmparatorluğu Elçiliğine verdi. 1920 yıllarında, Mustafa Atatürk başlığında milli kurtarma mücadelesinde Kazak şairi Magjan Jumabay Alıstağı baurıma (Uzaktaki kardeşime) adlı şiirini yazdı. Şiirinde Anadolu daki milli kurtarma mücadeleye acımasını bildirdi [2]. Sovyet Birliği döneminde kesilen ilişkiler 16 Aralık 1991 yılında Kazakistan bağımsızlığın ilan edilmesi ile hızlı bir şekilde gelişti. Bu ilişkilerin kurucusu Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Turgut Ozal. Kazakistan ın bağımsızlığını almasından önce Mart 1991 yılında cumhuriyet başı düzeyinde yaptığı ilk resmi ziyaretinde Türkiye ile Kazak Sovyet Sosyalistik Cumhuriyeti arasında dostluk ve işbirliği anlaşmasını imzaladı. 1991 yılı sonbaharında Ozal eski Sovyet Türk Cumhuriyetlerin başlarını Ankara ya davet etti. Bu daveti ilk kabul eden Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev o yıl Eylül ayında Türkiye yi ziyaret etti [3]. 16 Aralık 1991 yılında Türkiye, Kazakistan bağımsızlığını kabul ettiği ilk ülkeydi. Bu ülke Kazakistan ın uluslararası ilişkiler tarihinde önemli yer aldı. Bağımsızlığın ilan edildiğinden iki saat sonra Türkiye Cumhuriyeti Dış İşler Baknalığı Kazakistan bağımsızlığını kabul etti [4]. 1

31 Ekim 1992 yılında Ankara da Türk Devletler başlarının görüşmesi oldu. Görüşmeye Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan cumhurbaşkanları katıldı. Bu tür görüşmelerin sonuncusu 3 Ekim 2009 yılında Nahçivan şehrinde geçti. Burada Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in teklifi üzerine, üst düzeyde sistematik görüşmelerin organizasyonu, kararlarının kontrolünü yapacak Türk Devletleri İşbirliği Konseyi ile Türk tarihi ve kültürünü araştıracak ve dünyaya tanıtacak Türk Akademisinin kurulması kararı alındı [5]. Türkiye Cumhurbaşkanı Turgut Ozal ın 9-11 Nisan 1993 tarihindeki ziyareti iki taraflı ilişkilerin önemli bir adımıydı. 1994 yılında Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev Türkiye ye resmi ziyaret yaptı, bu ziyaret esnasında Dostluk ve İşbirliği Anlaşmasını imzaladı [6]. Türkiye de Avrasyalığın ortaya çıkmasının tarihçesi ve Avrasyacılık tanımın kendisi farklı düşüncelerle getirilmiş olup, farklı zamanlarda yönetici rolü olan iki devlet, Rusya ve Türkiye de farklı konsept taşımaktadır. Örneğin, Rus avrasyalığı emperyalistik hedefler taşımakta, Türk avrasyalığı akraba türk devletleri ile işbirliği yapmayı hedefler. Ama burada biz, Avrasyacılık tanımının henüz olgunlaşmış olmadığını ve tüm ülkelerin tarafından esas alınmadığını dikkate almalıyız [7]. Halk Partisinin başkanı Dogu Perinçek ilk olarak Avrasyacılık hakkında bir düşünce gibi söyledi. Mehmet Perinçek in Türkiye de Avrasya teorisi ve Avrasyacılık uygulaması kitabında deniliyor ki, 1996 yılında yayınlanan Avrasya seçimi adlı kitabında Avrasyacılık hakkında düşünceleri ile paylaştığı söyleniyor. Görüşüne göre, tek kutupta bulunan ABD dünyayı krize getirecek, bu yüzden Avraysa devletleri ona karşı çıkmak ve mücadele yapmak için güçlerini birleştirmelidir [8]. 3-4 Aralık 2004 tarihinde Gazi Üniversitesinde konferansta Perinçek küreselleşme döneminde dünyanın küçüldüğünü ve bu küçülen dünyada vatanların da küçüldüğünü, Türkiye bizim küçük vatanımızı, Avrasya bizim ulu vatanımızı dedi. Bunun yanısıra Türklerin Avrasya evladı olduğunu, Türk kökenli her insanın avrasyalı, her avrasyalının da biraz Türk kökenli olduğunu söyledi [9]. Avrasyacılık hakındaki Perinçek in bu inisiyatifi destek gördü. Cumhurbaşkanı Suleyman Demirel in desteği ile düzenlenen toplantıya Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetin Başkanı Rauf Denktaş, Uluslararası Avrasya Akımı Başkanı Aleksandr Dugin, Avrasya devletlerin temsilcileri, siyasetçiler, bilim adamları ve Türk asker üyeleri katıldı [8,46]. Fakat Perinçek inisiyatifine karşı çıkan siyasetçiler oldu. Türkiye MHP Başkanı Devlet Bahçeli, Avrasyacılık fikrinin sadece Rusya etkisinin güçlendiğinden başka bir şey olmadığı şekilde görüşünü bildirerek bunun Avrasyacılık değil, avrarusyalık olduğunu söyledi. Türkiye sosyalisteleri de Perinçek in avrasyalığına karşı çıktı. [10]. Avrasyacılık düşünceleri ile tanınan bilim adamı V.İmanov, Perinçek fikirlerinin sadece Amerika ya karşı çıkılması ile olmakta olduğu görüşünü bildirdi. Perinçek in Avrasya hakkındaki tanımı, sadece iki okyanus, yani Büyük okyanus ile Atlantik okyanus arasındaki bölgeyi, tüm Asya ve Avrupa yı kapsar. Burada Orta Asya Avrasya nın kabı ve tüm dünya rekabet merkezi sayılır [11]. Türkiye nin siyasetçileri ve yazarları arasında Atilla İlhan Avrasyacılık fikrine güçlü destek verdi. Birçok çalışmalarında bu görüşüne değindi. Bir makalesinde İlhan diyor ki, Avrasya coğrafyasının tarihsel devlet gelenekleri var, uluslararası sözleşmelerini imzaladılar. Diyelim ki, Asya da Türk devletlerin katılması ile daha güçlü ve geniş olan Karadeniz Ekonomi İşbirliği Sözleşmesi, Ekonomi İşbirliği Sözleşmesi ve de Kazakistan, Türkmenistan, Azerbaycan ve Iran petrolü bölgeye ait sayılır. Ama İlhan, Dugin in atıf yaptığı Avrasyacılık fikrine şüphe ile bakmaktadır. Türk dünyasına daha fazla olanak verilmesini istiyor, Atatürk prensip ve reformların saklanmasının önemli olduğuna dikkat çekiyor [9]. Türkiye de Avrasyacılık firki, Askeri akademilerin Türkiye çevresinde barış şeridi nasıl sağlanır konusunda düzenledikleri sempozyumdan sonra 7-8 Mart 2002 tarihinde ilk tartışılmaya başlandı. Bu sempozyuma katılan Türkiye Milli Güvenlik Komitesi Başkanı, emekli general Tuncer Kılınç, hem Rusya, hem Iran da yeni yapının oluşturulması gerektiğini, Türk askeri güçlerin bu soruna olan hassasiyetlerini söyledi. Sempozyumdaki bu konuşma Türkiye de birçok tartışmaya yol açtı. Başbakan Bülent Ecevit, arayışlarda (araştırmalarda) olmadıklarını söyledi Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ise buna kabüs senarasyosu dedi. Ekonomi işleri devlet bakanı Kemal Derviş Türkiye nin Avrupa Topluluğu üyeliğinin önemli olduğunu söyledi [9]. Türkiye nin bazı siyaset adamları, Moskova da 20 Kasım 2003 tarihinde meydana gelen Uluslararası Avrasya Hareketine baştan destek verdi. Avrasya Partisi Başkanı Aleksandr Dugin ile organize edilen Uluslararası Avrasya Hareketin kuruluş konferansına 22 ülke ve Rusya nın 20 bölge temsilcilerin katıldı. Bu toplantıya Türkiye İşçi Partisi üyeleri Özcan Buze ve Mehmet Perinçek katıldı. Uluslararası Avrasya Hareketinin bu konferans başkanı olarak Dugin seçildi. Hareketin Yüksek Kuruluna Türkiye İşçi Partisinin Başkanı Doğu Perinçek seçildi. İşçi Partisi Uluslararası Avrasya Hareketi 2

temsilcilerini Türkiye ye davet etti. 9 Aralık 2003 tarihinde Aleksandr Dugin, Albert Çernışov, Anatoliy Zaytsev, Valeriya Belova İstanbul a geldi. 10 Aralık ta basın toplantısında Türkiye ile Rusya ilişkileri hakkında görüşler ile Kıbrıs konusu tartışıldı. Tüm eski Sovyet devletleri Avrasya Birliği konusunda Türkiye nin aktif rolüne özel önem verir. Türkiye bu projeye katılmaz ise, Avrasya projesi tam olmayacaktır. Avrasya süreci kendisine karşı tehditlere cevap veriyor. Avrasya ile Atlantik arasında uzlaşmaz çelişkiler var. Avrasya karşı sürülen tehditler ile baş etmek için Türk-İslav Birliğine ihtiyaç var [8, 159-160]. Türkiye nin tanınan yazarı Atilla İlhan bir televizyon kanalında altı saatlik proğramda Avrasyacılık ve Uluslararası Avrasya Hareketinin Türkiye ye ziyareti hakkında anlatıyor [12,114]. Doğu Perinçek il Aleksandr Dugin Avrasyacılık fikir üzerine birlikte çalışıyor ise de, görüşleri arasında içerik açısından büyük farklar var. İmanov, bu iki siyaset adamın görüşlerini kıyaslayarak avrasya firki hakkında Perinçek düşüncesinin Dugin düşüncesinden farklı olduğunu görür. Örneğin, coğrafik sunum, tarihi anlam, kültür ve uygarlık bakışı ile Perinçek fikrinin sistemi Dugin fikirleri ile hiçbir bağlantısı yoktur. Mesela, Perinçek milli devlet ölçüsü ile düşünmekte. Dugin emperyalistik bakış açısından düşünmekte. İlki, yüz elli yıl boyunca devam eden Türkiye nin batı reformasyon sürecinin sonuçlandırmak istiyor, ikincisi Rusya nın bu hareket yönünü kabul etmesini istemiyor, tam tersi analiz edip ülke yapısını bozmak istiyor. Bunun yanısıra İşçi Partisi ve Perinçek in dine karşı yönü, Dugin in din ve inanca önem veren Avrasyalığa aykırıdı [11,314]. Perinçek, avrasyalığın ideyoloji değil bir strateji olduğunu söylüyor ise, Dugin avrasyalığın bir ideyoloji olduğunu düşünüyor. Ama bu sadece bir ekonomi bilriği değil, aynı zamanda stratejik devlet birliğidir [12,158]. Bazı Türk siyasetçileri ve bilgili adamlar Avrasyacılık tanımını Türk dünyasının işbirliği ile bağlamaktadır. Örneğin Namık Kemal Zeybek, Ekim 2004 de yaptığı konuşmasında Avrasya kelimesini ilk olarak yaydı, Avrasya tanımı altında tüm Türklerin bilriğini düşündüğünü belirtti. Buna bağlı olarak diyor ki, Bana göre Avrasyacılık tanımı bu Türklerin Avrasyasıdır. Türk Birliği onun dayanağı olmalı. Bu birinciden. İkincisi Avrupa ve Asya nın tüm noktalarına ulaşmalıyız. Özellikle de Asya ya derin girmeliyiz. Başka bir deyiş ile her zaman kapıyı açık tutmalıyız. Gerekli herşeyi yapmalıyız. Bu ikinciyi ben Avrasyalı ortaklık diye düşünüyorum. Birincisi Avrasya birliğiydi. Bu birlik ebedi olmalı ve bizim hayalimiz olmalıdır. Ama ortaklık anlamı, zaman ile değişen bir tanımdır. Evet, Rusya ile Avrasya ortaklığımız olmalıdır [11,318]. Türkiye de Avrasyacılık fikrinin kurucusu sayılan, tanınan şair ve yazar İlhan Atilla (1925-2005) Avrasya konusunu ortaya koydu. Onun Avrasyacılık tanımı da Türk dünyası ile ilişkili idi. Hatta Avrasya ve Turan tanımlarının aynı olduğunu düşünüyordu. Ama Avrasya nın ana elementi olarak Türkiye ve Rusya yı göryüyordu. Daha sonra Iran, Balkan ülkeleri, Çin ve Hindistan ı ekledi. Görüşüne göre Yunanlı ve İngilizlere karşı milli mücadele döneminde Bolşevik Rusya ile işbirliği kurmak konusundaki Atatürk siyasetinin Avrasya siyaseti olarak nitelendirir, çarlık Rusya da eski türkleri ise Avrasya türkleri olarak nitelendirmekte. Geostratejik araştırmalarda tanınan uzman Suat İlhan Avrasya birliği firkinin Türkiye için çok önemli olduğunu kabul eder, ama Dugin in Avrasyacılık hakkındaki görüşlerine şüphe ile bakmaktadır. Avrasyacılık anlayışında, Türk dünyasına uygun düzeyde önem verilmesi ve Atatürk ün başlattığı reformların muhafaza edilmesine özel dikkat çekmekte. Anış Şeşen, Türkiye, Iran ve Rusya nın emperyalistlerin Avrasya planına karşı birleşmesinin bu bögede savaş ve emperyalistlerin saldırı tehditini ortadan kaldırdığını düşünür. Ayrıca gelecekte bu yapının Avrasya Federasyonu ya da Avrasya Birliğine dönüşebileceğini belirtmekte [9]. Avrasyacılık konusunda doktora tezini savunan İmanov, Türk bilgili adamları ve siyaset adamların Avrasyacılık hakkındaki görüşlerinin derin olmadığını düşünüyor. Avrasyalı Rusya milli özelliklerinin aranması kitabında onların Avrasyanın coğrafya, tarih, kültür ve felsefesini derinden araştırmadıklarını belirtiyor. Ayrıca Avrasyacılık fikri hakkında Rus bilgili adamların ana çalışmalarını kötü biliyor. En kötüsü, Türkiye de Avrasya konularında sonuç çıkarmak, teori kurmak ve strateji belirlemek isteyenler, bu bölgenin tarih ve coğrafyasını, dil, edebiyat ve geleneklerini araştırmıyor [11,373]. Avrasyacılık tanımının araştırmacısı İhsan Şomak da aynı şekilde düşünüyor. Ona göre Türkiye de Avrasyacılık hakkında yeni görüş bildirebilecek uzman yok. Savitskiy veya Dugin düzeyinde Avrasyacılık teorisi kurucuları Türkiye de olmadığını bir eksiklik görüyor. Teorisiz fikir teorik olarak harekete dönüşemez. Bu yüzden Türkiye de Avrasyacılık belirsiz yönde ve hatta endişeli bir fikir. Şomak görüşüne göre, belirli teorik sınır olmadan Avrasyacılık tanım ile birlikte Türk dış siyasetine yön vermek başarısızlığa ve ülkenin Avrasya daki otoritesinin kaybına getirecektir. Ülke sadece tarihsel olanaklarını değil, aynı zamanda gelecekte gerçekleşebilecek iyi düşünülmüş ve uzun süreli syasetini de kaybeder [13]. 3

İmanov, Nazarbayev in 22 Mart 1994 tarihinde Londra da Euro-Asya adı altında yeni yapının oluşturulması, 1992 yılın başında normal faaliyet gösteremeyen BDT üye devletlerin aktif faaliyet olanakları hakkında konuştuğu fikrini söylüyor. BDT içinde diğer devletler belli koşulları yerine getirir ise, bu birliğe girebilir. Bir hafta sonra 3 Mayıs 1994 tarihinde Moskova Devlet Üniversitesinde benzer görüşlerini tekrarlayan Nazarbayev Avrasya Birliği hakkındaki görüşünü net bildirdi. İmanov a göre, Nazarbayev in hedefi büyük BDT yapısının yerine, daha aktif çalışan küçük birlik kurmak ve entegrasyon sürecini hızlandırmak. Kazakistan Cumhurbaşkanı yavaş entegre etmeyi düşünüyordu. Diğer deyişle, reformları hızlı geçiren ve entegrasyon düzeyinde yavaş giden ülkelerin arasında değişim gerekiyordu. Bu yüzden Sovyet Birliğinin dağılımından sonra BDT ülkeleri arasında farklılıklar ve hatta anlaşmazlıklar ortaya çıktı. Avrasya Birliği projesi, birliğe üye olan ülkelerin bağımsızlığını muhafaza etmek için ilk olarak ekonomik dalda toplanması, siyasi, kültürel ve askeri dallarda ilgili siyasetin sürdürülmesini doğru buluyor. Burada Avrupa Topluluğun özellikleri ve benzerlikleri söz konusudur. Kazakistan Cumhurbaşkanın bu birliği Rusya toplumu tarafından destek gördü. Fakat Rusya Hükümeti güçlü ilgi göstermedi [11,250-251]. İmanov, ünlü Kırgız yazarı Cengiz Aytmatov ile Kazak türkologu Oljas Suleymenov tarafından Nazarbayev in avrasya entegrasyon görüşlerinin destek gördüğünü belirtiyor. İmanov, Kazakistan ve Rusya da konuşulan avrasya görüşlerini mukayese ediyor. Ona göre, Kazakistan görüşlerinde ekonomik entegrasyon öne çıkmakta, Rus ya görüşlerinde ise başka uygarlık dalları da kapsanmaktadır. Avrasyacılık görüşleri Kazkaistan ın tüm resmi yerlerinde detsek görmekte. Rusya da ise sadece yeni hükümet desteklemektedir [11,255]. Avrasya ve Avrasyacılık kitabının yazarı Ömer Göksel İşyar, Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in Avrasya Birliği firkini ekonomik kriz döneminde 1994 yılında teklif ettiğini belirtiyor. Ona göre bu fikir birleşme yolu ile krizden çıkmak için söylenmiştir. İşyar, başta N.Nazarbayev in, milli egemenlik konusuna çok hassas olan Orta Asya başlarına çelişkiye düşerek Avrasya Birliği fikrini öne sürdü, dedi ki, bu firkin esasında eski Sovyet Birliği ülkelerin kriz zorlukları ile omuz omuza üstün çıkması gerekir; Atlantik reformlara birlikte karşı çıkmalı; uluslararası terör, yasa dışı ticaret, uyuşturucu ticareti ve başka sorunlar ile birlikte karşı çıkmalı [14, 208-209]. Birçok ülkede Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in Avrasya Birliği hakkındaki teklifi analiz edilmektedir. Örneğin, araştırmacı Çağlar Akay 2006 yılında yazdığı makalede Avrasyacılık fikrinin ilk defa Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanın 3 Haziran 1994 tarihindeki Mesajında söylendiğini, mesjda on yıllık planın beyan edildiğini, daha sonra o bölge ülkelerin gündeminde yer aldığını yazar [15]. Böylece, Türkiye de Avrasyacılık fikir hakkındaki farklı görüşler mevcut. Bu fikri destekleyenler var, ama karşı çıkanların sayısı da çok. Karşı çıkanlar bu fikrin Rusya emperyasının güçlenmesine yana olduğunu düşünerek Avrasyacılık değil avrarusyalık olduğunu göstermekte. Türkiye de Avrasyacılık fikrin araştırmacıları ayrıca farklılık, aykırılık ve eksikliklerin olduğunu belirtiyor. Bir de Türkiye de Avrasyacılık konusunda yeni görüşler yok. Türkiye de Avrasyacılık teorisi kurucularının olmadığı büyük eksiklik sayılmaktadır. Bu yüzden Türkiye de bu problem önümüzdeki senelerde araştırma ve analiz yolu ile derinleşme gerektirir. Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in, resmi düzeyde Avrasyacılık hakkında beyanda bulunan ilk devlet başı olması, Türkçeci araştırmacıları tarafından dikkate alınmıştır. Fakat Türkiye araştırmacıları bu konuda bilgilere sahip değildir. Böyle bir durumda Türk ve İslav milletleri arasında anlayış güçlenir ve Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev in uluslararası siyasi faaliyeti böyle bir halk birliğinin eşit haklı birliğe dönüşmesinde büyük bir rol alacaktır. Kaynaklar 1. Saray, M. Rus İşgali Devrinde Osmanlı Devleti ile Türkistan Hanlıkları Arasındaki Siyasi Münasebetler (1775-1875). İstanbul, 1984; Belgelerle Osmanlı-Türkistan İlişkileri (XVI-XX. Yüzyıllar), Ankara, 2004, s. 64-66; Andican, A. Osmanlı dan Günümüze Türkiye ve Orta Asya. İstanbul, 2009, 191-192- better. 2. Kara, A. Türkistan Türklerinin Kurtuluş Savaşı na ve Cumhuriyet e Katkıları // Fen-Edebiyat Fakültesi Dergisi. No: 3, Kasım 2000. 3. Kazirgi Kezeñdegi Kazakstan Türkiya Katnastarı, (Haz. Ardaktı Buvrıbayeva). Almatı, 2002, 106-107- better; Saray, M. Kazakların Uyanışı. TİKA Yayınları, Ankara 2004, 217- bet. 4. Dautov, A. Kara, A. Kazakistan D?nyadaki Yatırımın Yeni Merkezi, İstanbul, 2008, s. 228. 4

5. Amreyev, B. Türk Devletleri Arasındaki İşbirliğinde Dönüm Noktası Türk Konseyi. Atayurt Dergisi, Kış 2010. 6. Kazirgi Kezeñdegi Kazakstan Türkiya Katnastarı, s. 113; Dosım Satpayev, Kazakistan-Türkiye İlişkilerinin Dinamizmi: On Yıllık Deneyim, Avrasya Dosyası, C:7, S:4, Kış 2001-2002. 7. Erol, S. Küresel güç mücadelesinde Avrasya jeopolitiği ve Türk Avrasyası // Avrasya nın değişen jeopoltiği yeni büyük oyun. Ankara, 2009, 10-12- better. 8. Perinçek, M. Avrasyacılık Türkiye deki Teori ve Pratiği. İstanbul, 2006. 9. Atagenc, O. Dünya ve Türkiye jeopolitiğinde Avrasyacılık. http://www.jeopolsar.com/sakla/makaleler/ makale. asp?id=15 10. http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=155090, (25.10.2011) 11. İmanov, V. Avrasyacılık Rusya nın Kimlik Arayışı. İstanbul, 2008. 12. Dugin, A. Nursultan Nazarbayev in Avrasya Misyonu, (Avdarğan Lazzat Urakova Nehriban Gen?kal), Ankara, 2006. 13. Çomak, İ. http://www.usakgundem.com/haber/1e2%80%99de-avrasyacilikbczerine.html, 14. İşyar, Ö. G. Avrasya ve Avrasyacılık. Bursa, 2010. 15. http://www.yazarport.com/read.aspx?yazino=5549&baslik=avrasyacilik-nedir--4 5