ÖNSÖZ. Prof. Dr. Zafer Öztek Dr. Berat Nursal Tosun



Benzer belgeler
Fren Test Cihazları Satış Bayiler. Administrator tarafından yazıldı. Perşembe, 05 Mayıs :26 - Son Güncelleme Pazartesi, 30 Kasım :22

OTO KALORİFER PETEK TEMİZLİĞİ - VİDEO

Yatırım Teşvik Uygulamalarında Bölgeler

TABLO-4. LİSANS MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014 )

TABLO-3. ÖNLİSANS MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014 )

3. basamak. Otomobil Kamyonet Motorsiklet

Böbrek Hastalıklarında BESLENME. TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ Hayat sağlıkla güzeldir. BESLENME ve DİYET POLİKLİNİĞİ

SUSURLUK TİCARET BORSASI 2014 YILI İSTATİSLİK RAPORU

Dolu Teminatı için Sigortaya Son Kabul Tarihleri

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

ZAYIFLAMA DiYETi. TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ Hayat sağlıkla güzeldir. BESLENME ve DİYET POLİKLİNİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İL ADI UNVAN KODU UNVAN ADI BRANŞ KODU BRANŞ ADI PLANLANAN SAYI ÖĞRENİM DÜZEYİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

YEREL SEÇİM ANALİZLERİ. Şubat, 2014

TAŞRA TEŞKİLATI MÜNHAL TEKNİKER KADROLARI

İLLERE GÖRE NÜFUS KÜTÜKLERİNE KAYITLI EN ÇOK KULLANILAN 5 KADIN VE ERKEK ADI

TAKVİM KARTONLARI 2016 YILI RESMİ TATİL GÜNLERİ

İllere ve yıllara göre konut satış sayıları, House sales by provinces and years,

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

LİSTE - II TÜRKİYE HALK SAĞLIĞI KURUMU - TAŞRA

Karşılıksız İşlemi Yapılan Çek Sayılarının İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı (1) ( 2017 )

LİSTE - II TÜRKİYE HALK SAĞLIĞI KURUMU - TAŞRA

(Bin ha) Ekilen Alan , , , , , ,

BAYİLER. Administrator tarafından yazıldı. Çarşamba, 18 Nisan :29 - Son Güncelleme Cuma, 03 Mayıs :39

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

KPSS-2014/3 Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Sözleşmeli Pozisyonlarına Yerleştirme (Ortaöğretim)

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

2015 YILI RESMİ TATİL GÜNLERİ Yılbaşı 1 Ocak Perşembe. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 23 Nisan Perşembe. Emek ve Dayanışma Günü 1 Mayıs Cuma

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Doğal Gaz Sektör Raporu

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Tüvturk Araç Muayene Gezici Mobil İstasyon Programı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

HUBUBAT T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2013. Tarih: Sayı: - 31/12/2013 Satış Şekli. Sayfa: 1-18 Miktarı Br. Tutarı İşlem Sayısı

Doğal Gaz Sektör Raporu

İTİBARİYLA KÖY YOLU ENVANTERİ

KARABÜK ÜNİVERSİTESİ PERSONEL DAİRE BAŞKANLIĞI

1800 KALORİLİK ZAYIFLAMA DİYETİ ÖRNEK YEMEK LİSTESİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İleri Teknolojili Tıbbi Görüntüleme Cihazları Yoğunluğu. Prepared by: Siemens Turkey Strategy and Business Development, SBD Istanbul, March 2010

AYLIK BORSA BÜLTENİ EKİM Dök. No: 7.5 S1 F05 Rev. No: SAKARYA TİCARET BORSASI. Fiyat(TL) Satiş Şekli.

VERGİ BİRİMLERİ. Taşra Teşkilatındaki Birimlerin Yıllar İtibariyle Sayısal Durumu

Tüvturk Araç Muayene Gezici Mobil İstasyon Programı

Doğal Gaz Sektör Raporu

CEYHAN SOSYO- EKONOMİK RAPORU

Mart 2012 SAGMER İstatistikleri

AYLIK BORSA BÜLTENİ HAZİRAN Dök. No: 7.5 S1 F05 Rev. No: SAKARYA TİCARET BORSASI. Fiyat(TL) Satiş Şekli.

MUAMELE GÖREN MADDELERİN FİYATI (YTL.) SATIŞ MUAMELE CİNS VE NEVİLERİ AŞAĞI YUKARI ORTALAMA MİKTARI BİRİM TUTARI ŞEKLİ ADEDİ

AYLIK BORSA BÜLTENİ AĞUSTOS Dök. No: 7.5 S1 F05 Rev. No: SAKARYA TİCARET BORSASI. Fiyat(TL) Satiş Şekli.

TABİP İL BÖLGE SE PDC KAD ORAN GRUP KİLİS ,09% A1 KARAMAN ,36% A2 İZMİR ,36% A3 MALATYA

Mayıs 2012 SAGMER İstatistikleri

2015 KOCAELİ NÜFUSUNUN BÖLGESEL ANALİZİ TUİK

Ercan ÇELİK Zonguldak Bölge Müdürü 06 Ağustos 2018

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Ajans Press; Marka Şehir ve Belediyelerin Medya Karnesini açıkladı

Ağustos SAGMER İstatistikleri

Talepte Bulunan PersonelinÜnvanlara Göre Dağılımı

T.C. KÜTAHYA TİCARET BORSASI A Y L I K B Ü L T E N BÜLTEN NO : 9 SAYFA NO : 1

AYLIK BORSA BÜLTENİ ŞUBAT Dök. No: 7.5 S1 F05 Rev. No: SAKARYA TİCARET BORSASI. Fiyat(TL) Satiş Şekli.

KPSS-2014/3 Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Kadrolarına Yerleştirme Sonuçlarına Göre En Büyük ve En Küçük Puanlar (Lisans)

TABLO-1. İLKÖĞRETİM/ORTAOKUL/İLKOKUL MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR (2015 EKPSS/KURA )

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TABLO-2. ORTAÖĞRETİM MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014)

Haziran SAGMER İstatistikleri

Mart SAGMER İstatistikleri

Mart SAGMER İstatistikleri

Ocak SAGMER İstatistikleri

Kasım SAGMER İstatistikleri

Ocak SAGMER İstatistikleri

Gayri Safi Katma Değer

2012-ÖMSS Sınav Sonucu İle Yapılan Yerleştirme Sonuçlarına İlişkin Sayısal Bilgiler (Ortaöğretim)

Mayıs 2014 SAGMER İstatistikleri

2016 Türkiye de 185 bin 128 adet ölümlü yaralanmalı trafik kazası meydana geldi Ülkemiz karayolu ağında 2016 yılında toplam 1 milyon 182 bin 491 adet

YEMEK LİSTESİ VE GRAMAJ TABLOSU S.NO YEMEK ADI MALZEMELERİ PORSİYON GRAMAJ BİRİMİ

Ulusal Gelişmeler. Büyüme Hızı (%) Türkiye ekonomisi 2017 itibariyle dünyanın 17. Avrupa nın 6. büyük ekonomisidir. a r k a. o r g.

Ocak SAGMER İstatistikleri

Mart SAGMER İstatistikleri

Ocak SAGMER İstatistikleri

ÜZEYİR KARAKUŞ TÜİK NEVŞEHİR BÖLGE MÜDÜRÜ 08/09/2014

GOOGLEDA ARAÇ KLİMA GAZ DOLUM CİHAZI. klima gaz dolum cihazı klima gazı nasıl doldurulur

KURUM ADI KADRO ADI KONT.

SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU HAZIRLAYAN DOÇ.DR.BERRİN FİLİZÖZ TOBB SİVAS İLİ AKADEMİK DANIŞMANI

ERZİNCAN TİCARET BORSASI ... BÜLTEN

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Solem Organik / Ürün Kullanımı

HUBUBAT. T.C. AKŞEHİR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2018. Tarih: Sayı: - 31/12/2018 Satış Şekli

ADNAN BEDLEK TÜİK KARS BÖLGE MÜDÜRÜ 13/07/2016

Transkript:

SUNU 3

ÖNSÖZ Halkımız arasında kullanılan beslenme deyişleri, Türk mutfağı kadar zengindir. Bu deyişleri bilmek, kültürümüzü de anlamaya yardımcı olacaktır. Çünkü, bir kültürün en temel ögelerinden biri, o toplumdaki beslenme alışkanlıkları ve yemek türleridir. Bu sözlüğün kaynağı Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından 1932 1960 yılları arasında yapılan derlemedir. Binlerce gönüllü araştırmacının ülkenin her yanında derledikleri deyişler TDK tarafından Derleme Sözlüğü adı altında 12 cilt olarak yayınlanmıştı. Derleme sözlüğünde yaklaşık 137.000 sözcük (halk deyişi) bulunmaktadır. Elinizdeki sözlüğün hazırlanışında, önce bu deyişler taranmış ve aralarında beslenme ile ilgili olan 17.000 dolayında deyiş seçilmiştir. Daha sonra, sözlükteki özgün tanımlar, bozulmamasına dikkat edilerek bu sözlüğe aktarılmıştır. TDK nin yayınladığı Derleme Sözlüğü nde deyimlerin hangi il, ilçe ve köylerden derlendiği belirtilmiştir. Elinizdeki sözlükte, ne yazık ki, bu kadar ayrıntıya yer verilememiş, yalnızca deyişin derlendiği ilin adının belirtilmesi ile yetinilmiştir. Derleme çalışmasının yapıldığı ve yayınlandığı dönemde ülkemizde 67 il olduğundan, elinizdeki sözlükte daha sonra kurulmuş illerin adlarına yer verilememiştir. Konu ile daha yakından ilgilenmek isteyen okuyucuların, Derleme Sözlüğü ne başvurmaları gerekir. Derleme Sözlüğü, dünyada eşine az rastlanabilecek nitelikte bir kaynaktır. Böyle bir yapıtın hazırlanmasında katkısı olan herkese ve özellikle deyimleri derleyen araştırıcılara şükran borcumuz vardır. Bu sözlüğün hazırlanışında karşılaşılan başlıca sorun, hangi deyişin beslenme ya da mutfak deyişi olduğuna karar vermek olmuştur. Çünkü, bir çok deyim, beslenme ile ilgili olduğu kadar tarım ya da hayvancılık ile de ilgili görülmüştür. Bu tür deyişler sözlüğe alınmamakla birlikte, bazı deyişlere yer verilmesinde yarar görülmüştür. Halk Dilinde Beslenme Deyişleri Sözlüğü nün, konu ile ilgili beslenme, tıp, dil, sosyoloji ve antropoloji alanlarında çalışan biliminsanlarına kaynak oluşturması başta gelen dileğimizdir. Prof. Dr. Zafer Öztek Dr. Berat Nursal Tosun 4

İL ADLARI - KISALTMALAR (67 İl ve Yeni İllerin Konumları) Adana (Osmaniye dahil) Ada. İzmir İz. Adıyaman Adı. Kars (Ardahan dahil) Kr. Afyon Af. Kastamonu Ks. Ağrı (Iğdır dahil) Ağ. Kayseri Ky. Amasya Ama. Kırklareli Krk. Ankara (Kırıkkale dahil) Ank. Kırşehir Krş. Antalya Ant. Kocaeli Kc. Artvin Ar. Konya (Aksaray, Karaman dahil) Kn. Aydın Ay. Kütahya Kü. Balıkesir Ba. Malatya Ml. Bilecik Bil. Manisa Mn. Bingöl Bn. K. Maraş Mr. Bitlis Bt. Mardin Md. Bolu (Düzce dahil) Bo. Muğla Mğ. Burdur Brd. Muş Mş. Bursa Brs. Nevşehir Nş. Çanakkale Çkl. Niğde Nğ. Çankırı Çkr. Ordu Or. Çorum Çr. Rize Rz. Denizli Dz. Sakarya Sk. Diyarbakır Dy. Samsun Sm. Edirne Ed. Siirt (Batman, Şırnak dahil) Sr. Elazığ El. Sinop Sn. Erzincan Ezc. Sivas Sv. Erzurum Ezm. Tekirdağ Tk. Eskişehir Es. Tokat To. Gaziantep (Kilis dahil) Gaz. Trabzon Tr. Giresun Gr. Tunceli Tn. Gümüşhane (Bayburt dahil) Gm. Ş. Urfa Ur. Hakkari Hak. Uşak Uş. Hatay Hat. Van Vn. Isparta Isp. Yozgat Yz. İçel İç. Zonguldak (Bartın, Karabük dahil) Zn. İstanbul (Yalova sahil) İst. 5

67 İl Dönemi 81 İl Dönemi 6

A ababara ababura abadan abal abalah abalak abalama gabalama abara abaytaran abaz abaz abaz yemek abazan abazan olmak abbil abcara abdeslik abdestlik ab l dubul ab lab t ab labot ab labut ab lan ab lolut ab r ab rem olmak ab rlobut ab rlobut ablah ablak abohan abraş Kebab kestane (Ks.) 1. Kebab kestane 2. Kestane (Ks.) 3. Kavun (Ank.) Sofra örtüsü (Çkl.) 1. Peynir topağ (Tr.) 2. İri parça (Tr.) Etli, tombul, şişman (Yz.) Meme çocuğu (Kü.) T ka basa, pek çok (Af.) 1. Buğday ambar (Yz.) 2. Buğdayla kar ş k saman (Gaz.) Kekik gibi güzel kokulu bir ot (İç.) Şişman, etli, gürbüz (Ks.) Ağz n doldura doldura yemek, obur gibi yutmak (Brd.) Aç (İz., Es., Kc., Gr., Ar.) Ac kmak (İz., Gaz., Çkl.) Koyun (Isp.) S ğ r n karn (Af.) Evlerde el, yüz ve bulaş k y kanan yer (Ba.) Evlerde el, yüz ve bulaş k y kanan yer (Isp., Dz., Brd.) İri, şişman, hantal (Ba.) Obur, çok yiyen (Brd.) İri, şişman, hantal (Ba.) İri, şişman, hantal (Brd.) Ahlat büyüklüğünde, dallar dikenli bir çeşit ağaç ve meyas (Sv.) 1. İri, şişman, hantal (Isp., Dz., Ay., Çkl., Zn., Gr., To., Gm., Gaz., Mr., Sv., Yz., Ky., Nğ., Kn.) 2. Obur, çok yiyen (Sv., Yz.) Obur, çok yiyen (Dz., Brs.) Misafire fazla ikram etmeğe çal şmak, parçalanmak (Yz.) İri, şişman, hantal (Isp., Brd.) Obur, çok yiyen (Isp.) İri, şişman, hantal (Sk.) 1. Yaban armudu, ahlat (Isp.) 2. İyice kararmam ş, olgunlaşmam ş üzüm (Gaz.) 3. Pişmaniye yapmak için koyulaşt r lm ş şeker, ağda (Es.) 4. Çocuk mamas (Or.) 5. İri, şişman, hantal (Af.) Obur, çok yiyen (Mr.) İyice kararmam ş, olgunlaşmam ş üzüm abuda abul abulabut abulavut abullabut abullobut abuloburt abulobut (Gaz.) Yass ve beyaz buğday (Ank.) Kemiksiz et (Tr.) İri, şişman, hantal (Brd., Brs., Es., Kc., Ky.) İri, şişman, hantal (Isp.) İri, şişman, hantal (Çkl.) İri, şişman, hantal (Ank.) Obur, çok yiyen (Sv.) 1. İri, şişman, hantal (Brd., Dz., Mr., Nğ., İç.) 2. Obur, çok yiyen (Dz., Yz., Nğ., Ada.) abur 1. Obur, çok yiyen (Isp., Ks., Or., Mr.) 2. Karalahana, fasülye ve m s r unu ile yap lan bir çeşit yemek (Rz.) aburlobut abustul abut abut labut abüday abüklüm acabek acabez acaca acak acak z acalavan acalma acalmak acamlar elmas acamuk İri, şişman, hantal (Ay.) İri, şişman, hantal (Gr.) Obur, çok yiyen (Bo.) İri, şişman, hantal (Sk.) Yass ve beyaz buğday (Nş.) Yapraklar geriye doğru, tad ac ve iştah verici bir ot (Nş.) 1. Börülce (Sn., Ada., İç.) 2. Fasülye (Ada.) Bezelye (Ky.) Zeytin (Brs.) Et k ymakta kullan lan sat r (Isp.) K rlarda yetişen, yapraklar dikenli, taze iken pişirilerek yenilen lezzetli bir ot (Ba.) Aç aç na, açken (Gaz., Ank.) 1. Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Kn.) 2. Dağlarda yetişen, tad buruk ve ekşice bir çeşit elma (Af.) Ac kmak (İç.) K rm z renkli bir çeşit elma (Kn.) 1. Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Zn.) 2. Uzun zaman aç kald ğ için bir türlü doymak bilmeyen kimse (Bo., İç.) acan biberi Ac biber (Brd.) acar 1. Taze (Yz., Krş., Ky., Nğ., Kn.) 2. Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Isp.) acara acar acarlanmak acarlaşmak 1. M s r n bir çeşidi (Af.) 2. Aç aç na, açken (Brd.) Kaynat lan bitkinin renkli ve tesirli ilk suyu (Dz.) Kuvvetlenmek, gürbüzleşmek, gelişmek (Isp., Ay., Brs., Kü., Vn., Mr., Nğ.) Kuvvetlenmek, gürbüzleşmek, gelişmek 7

accor accuk accük acd acem acem tas acemi acemik acer acergan aceri acerlenmek acerleşmek acham r ac ağaç ac dülek ac düvelek ac düvlek ac ekşi ac elma ac gara ac geyrek ac ham r ac ham ra ac hamur ac hemire ac hemre (Isp., Brd., Dz., Ay., Mn., Ba., Çkl., Kü., Bil., Es., Bo., Ank., Kn., Ant.) Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Md.) Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Zn.) Tatland r lm ş kays çekirdeği (Kerkük) Çalma pekmez (Sv.) Bir çeşit beyaz buğday (Ky.) İçi iki kilo kadar s v alabilen tas (Md.) 1. Pekmez, un ve yağla yap lan bir çeşit helva (Bt., Mş.) 2. İri, çekirdeği tatl kays (Gaz.) Ac ve yap şkan bir ot (Bil.) 1. Taze (Çr., Ml., Mr., Sv., Ank., Ky., Nğ.) 2. Şişman, etli, semiz (Af., Uş., Isp., Brd., Dz., Mn., Ba., Kü., Bil., Es., Bo., Ama., Ank.) 3. Bir çeşit zehirli ot (Isp.) Yenilmeyen ince bir çeşit armut (Rz.) Taze (Hat.) Kuvvetlenmek, gürbüzleşmek, gelişmek (Nğ.) Kuvvetlenmek, gürbüzleşmek, gelişmek (Nğ.) Hamur mayas (Kerkük) Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Ar.) Bir otun, ac suyu sar l ğa ilaç olarak kullan lan ve kavuna benzeyen küçük meyvas, eşek h yar (Dz., Ay.) Bir otun, ac suyu sar l ğa ilaç olarak kullan lan ve kavuna benzeyen küçük meyvas, eşek h yar (Brs.) Bir otun, ac suyu sar l ğa ilaç olarak kullan lan ve kavuna benzeyen küçük meyvas, eşek h yar (Ba.) 1. Turunç (İç., Ant.) 2. Limon (İç., Ant.) Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Kc.) S k, yuvarlak ve küçük taneli ekşi üzüm (Brd., Dz.) Geyirti (Af., Isp., Brd., Dz., Çkl., Kc., Ama., Kn., Ant., Mğ.) Hamur mayas (Kr.) Hamur mayas (Kr., Vn.) Hamur mayas (Dz., Mn., Vn., Bt., Ank., Mğ.) Hamur mayas (Kr.) Hamur mayas (Kr.) ac kara ac kavruk ac kavun ac kirez ac kokan ac koruk ac ot ac tere ac bek ac ca ac çamur ac g c ac gici ac güneyik ac ğ ac h 1. S k, yuvarlak ve küçük taneli ekşi üzüm (Isp., Brd., Dz. Ant. Mğ.) 2. Bir çeşit elma (Brd.) 3. Ekşi (Nğ.) K rlarda yetişen ve yenen bir ot (Isp.) Bir otun, ac suyu sar l ğa ilaç olarak kullan lan ve kavuna benzeyen küçük meyvas, eşek h yar (Mn., Ba., Brs., Kc., İst., Zn. Ed., Krk.) Yabani kiraz (Ar.) Kekik otu (Af.) Üzüm (Kn.) Filizlerin uçlar yumurta veya peynirle kavrularak yenilen bir yaban otu (Mn., Mğ.) Maydanoz cinsinden bir ot (Sv.) Börülce (Hat.) 1. İlkbaharda su kenarlar nda kendiliğinden yetişen ve yenilen baharl bir ot (Dy.) 2. Maden suyu kaynağ (Ank.) Madensuyu (Ank.) 1. Kuzukulağ otu (Çkr., Ar.) 2. Su teresi (Kr. 1. Su teresi (To.) 2. Abur cubur (Çr.) Tereye benzeyen, salataya konulan bir çeşit yaban otu (Af.) Az k, yol yiyeceği (Rz.) 1. Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Vn.) 2. Yer elmas (Ar.) ac hmah Ac kmak (Gm., Yz.) ac k 1. Yaban armudu, ahlat (İz. Zn.) 2. Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Çkl., Zn., Ks., Çr., Sn., Sm., Ama., To., Or., Sv., Ank.) ac k eşkin ac ka ac kak ac klamak ac lama ac l aş ac man ac mcak Çok ac (Sk.) K rm z biber ve cevizle yap larak kahvalt da yenilen, salça k vam nda bir yiyecek (Bo.) 1. Armut kurusu (Bt.) 2. Ufak elma kurusu (Ank.) 3. Bozulmuş armut ve elma kurusu (Ant.) Ac kmak (hayvanlar hakk nda) (Dz.) Şalgam yemeği (Sm.) Bulgur, şeker, erik kurusu ve ekşi ile yap lan bir yitecek (Isp.) Ar lar n peteğin birkaç gözüne doldurduklar ac madde (Kr.) Kuzululağ (Kc.) 8

ac muk ac r ac rak ac rga ac rg c r ac su ac sulu aci cehre aci ekmeği aci hamur acice acigici acir acive acolmak acor acu acuce acuh acuk acuk bekmezi acumuk acur 1. Tereye benzer, yenilir bir ekşi ot (Ama.) 2. Maydanoz (Gr.) 1. Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Af., Isp., Brd., Dz., Ay., İz., Ba., Es., Zn., Mr., Hat., Sv., Nş., Kn., Ada., Ant., Mğ.) 2. Dolmas yap lan, üzeri tüylü bir çeşit küçük h yar (Ur., Gaz.) Biraz aç, iyice doymam ş (İç.) 1. Yabani turp (Sv.) 2. Turp (Ky.) Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Nğ.) 1. Maden suyu (Isp., Dz., Ay., Brs., Ank., Es., Bo., Sk., Zn., Ks., Sn., Sm., To., Or., Gr., Tr., Ar., Kr., Ecz., Bt., Dy., Tn., Sv., Nğ., Mğ.) 2. Rak (Ba.) Kengel adl bitkinin sütünden elde edilen sak z, enger (Kn.) Bahçe kenarlar nda yetişen ve üzümden küçük, siyah meyvas olan bodur bir ağaç (Vn.) Ölü evine komşu ve akraban n gönderdiği yemek (Ar.) Hamur mayas (Vn.) İlkbaharda su kenarlar nda kendiliğinden yetişen ve yenilen baharl bir ot (El., Kn.) Ac, tatl herşey (Mr.) Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Gaz.) Sepete tane halinde bas lm ş hurma (Hat.) Ac kmak (Tr., Mğ.) Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Çr.) Sert kabuklu meyva çekirdeği (Md.) İlkbaharda su kenarlar nda kendiliğinden yetişen ve yenilen baharl bir ot (El.) Ac l k (Gm.) 1. Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Isp., Zn., Ks., Sn., Sm., Ama., To., Or., Sv.) 2. Yabani elmadan yap lan pekmez (Sm.) Yabani elmadan yap lan pekmez (Sm.) Biraz aç, iyice doymam ş (İç.) 1. Sar, üzeri çizgili tohumluk büyük h yar (Bo.) 2. Sar renkli, uzun bir çeşit kavun (Çkl.) 3. Ham kavun (Ed.) 4. Büyümemiş acure acuruk acuva aç alavan aç ezber aç tağs r aç tas r açagat h açamak açarlaşmak açg açg c aç k aç k börek aç k ekmek aç kak aç m aç m vermek aç ml açk açk açmak açk çubuğu açk sofras açk tahtas karpuz (Dy.) 5. Bir çeşit pancar otu (Gm.) 6. Yemeğe konulan yağ, soğan, tuz ve benzeri şeyler (Sv.) 7. Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Af., Isp., Brd., Dz., İz., Mn., Ba., Çkl., Brs., Es., Sm., Ama., To., Or., Gr., Vn., Md., Dy., Gaz., Sv., Ky., Nğ., Kn., Ada., İç., Mğ.) Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Isp.) Buruşuk kabuklu, üzeri ince çizgili, boz renkli bir çeşit uzun h yar (Isp.) Kurumuş hurma tanesi (K br s) Aç aç na, açken (Mn., Bo., Ky., Gaz.) Aç aç na, açken (Sv.) Aç aç na, açken (Brd.) Aç aç na, açken (Ed.) Yağs z ve süzülmüş yoğurttan yap lan peynir (Nş.) M s r unundan yap l p üstüne tereyağ dökülen yemek (Ay.) Kuvvetlenmek, gürbüzleşmek, gelişmek (Ank.) Oklava ile aç lm ş hamur (Mn., Sm., Gm.) Yufka açan, yufkac (Mn.) Kahve cezvesi (İz., Mn.) Ortas aç k b rak larak pişirilen börek (Mğ.) 1. Pide, ince tand r ekmeği (To., Ezc., Gm., Kr., Sr., Tn., Ml., Gaz., Mr., Hat., Sv.) 2. Yufka ekmeği (Ezc., Sv.) Ufak elma kurusu (Ant.) 1. Oklava ile aç lm ş hamur (Sm.) 2.Pide, ince tand r ekmeği (Ama.) K vam nda yoğrulduğu ve özlü olduğu için hamurun yufkas kolay aç lmak (Nğ.) Yufkas kolay aç labilen özlü hamur (Nğ.) 1. Oklava ile aç lm ş hamur (Mn., Sm., Or., Gr., Hat., K br s) 2. Oklava (Zn., Rz., Hat., Yz.) 3. Yufka açma (Hat.) Yufka açmak (Gr.) Oklava (Zn., Rz., Hat., Yz.) Üzerinde yufka aç lan ya da hamur işleri yap lan uzun ya da yuvarlak tahta ( Gr., Gm., Or., K br s) Üzerinde yufka aç lan ya da hamur işleri yap lan uzun ya da yuvarlak tahta ( Gr., 9

Gm., Or., K br s) açk c Yufka açan, yufkac (İz., Mn., Brs., Hat.) açk l h Üzerinde yufka aç lan ya da hamur işleri yap lan uzun ya da yuvarlak tahta (Dy.) açk l k 1. Yufka açmak için kullan lan un, nişasta vb., uğra. (Brd., İç.) 2. Hamur açmaya elverişli özlü un (Ay., İz., To., Gr., Gm., Hat.) açku Oklava ile aç lm ş hamur (Gr.) açma 1. Erik ve kay s kurusu (Gm., Ar., Kr., Ezm.) 2. Bakraç (Isp.) 3. Oklava ile aç lm ş hamur (Isp.) açma börek Hamuru çok ince aç lan bir çeşit börek (Ky.) açma makarna 1. Yufkadan kesilen ev makarnas, erişte (Zn., Tr.) 2. Su böreği (To., Or., Gr., Sv.) açril Kesilmiş süt (Ar.) açuk Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma (Sn.) ada 1. Koyu pekmez (Dz., Ay., Es., Çkr., El., Ank.) 2. Armuttan yap lan pekmez (Ant.) 3. Kaynat larak koyulaşt r lm ş pekmez, şeker vb., ağda (Ank.) adak 1. Yağl çörek (Af.) 2. El büyüklüğünde küçük ekmek (Brd.) 3. Küçük çocuklara, çoğunlukla perşembe günü dağ t lan şeker, üzüm, badem içi vb çerez (Af., Brd.) add raç Sac üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan tahta ayg t (Brd.) adese Bir cins siyah üzüm ve bu üzümün ekşi pekmezi (Or.) ad la gödüle Çok şişmanlam ş kimse (Brd.) ad yaman 1. Şeftali (Af., Isp., Brs., Ks., Sn., Çr., Ama., To., Sv., Krş.) 2. Badem (İz., Ezc., Ky.) 3. İncir (Gaz.) 4. Havuç, deper otu (Kü.) 5. Domuz (Ky., Nğ.) adile 1. Yemeği yap lan bir bitki (Dz., İst.) 2. Sofraya son olarak konan tatl (İz.) adilimit İnce kabuklu, güzel kokulu bir çeşit beyaz üzüm (Nğ.) adlamak Ay klamak (Dz.) adu M s r, dar (Isp.) aece Kuyruğu çok küçük ve c l z koyun (Mğ.) afacan Bir şeyin zehir gibi ac olduğunu anlatmakta kullan l r (Af., Isp., Brd., Çr., Tr., Hat.) afar Ispanak ve benzeri sebzelerle yap lan börek, aferim af kaf yutmak af küfü yemek afiş nefiş afit afo agca gat k agcağ z agda agganak ag lt ag z ag zmak ağ ağ mantar ağ pakla ağ yemşen ağaç göğsü ağaç üzümü ağalt ağan ağant ağaran ağaranl k ağarant ağardanl h ağar ağar nt ağarma ağarmak pide (Brs.) Yerelmas (Isp., To.) Pisboğazl k etmek, silip süpürürcesine yemek (Sv.) Pisboğazl k etmek, silip süpürürcesine yemek (İz.) Nevale, yenilip içilecek şeyler, çerez (Nğ.) Üzüm suyu ç kar lan yer, ş rahane (Brd.) Obur (Ezc.) Tuzlan p deri içnde saklanan yoğurt (Isp.) Gövdesi taze iken yenen ve marul tad nda olan yabani bir bitki (Hat.) Kaynat larak koyulaşt r lm ş pekmez, şeker vb., ağda (Mn.) Yaprağ tüylü, kesilen yerinden akan sütten sak z yap lan bir bitki (İç.) Sulu ayran (Gr.) Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde sağ lan, koyu, yap şkan süt, ağ z (Isp., Sv.) Taneli şeyleri-fasulye, nohut, buğday gibiak tmak (Kn.) Beyaz m s r (Gr., Ur., Gaz.) Bir çeşit mantar (To.) Kabuğu ayr lm ş, temizlenmiş bakla (Sv.) Yabani bir ağac n beyaz renkli, yuvarlak, tatl ve kuşburnuna benziyen meyvas (Vn.) Köknar ağac nda biten ve yemeği yap lan bir çeşit mantar (Ant.) Dut Mğ.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Isp., Or., Gr.) Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde sağ lan, koyu, yap şkan süt, ağ z (Sv., Yz.) Sütün üstünden toplanan kaymak (Ay.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Isp., Brd., Dz., Bo., Rz., Vn., Bt., Ml., Gaz., Ank., Ky., Nş., Nğ., Kn., İç., Mğ.) Koyun, keçi gibi süt veren hayvan (Nğ.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Brd., Bo., Ant., Mğ.) Üzüm suyunun daha çabuk olmas için, içine konulan beyaz toprak veya ufalt lm ş taş k r nt lar (Ur.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Isp., Es.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Brd.) Meyvelerde olgunlaşma durumu (Af.) Ekinler olgunlaşmak (Çkr.) 10

ağars mak ağart ağartma ağartu ağaru ağaz ağben ağb keri ağca ağcabeğ ağcabek ağcaca ağcebek ağdaam ağdalak ağdal k ağd k boğaz ağd rmak ağdirmit ağ ağ çalmak ağ düğü Yiyecekler kokmaya, bozulmaya yüz tutmak (Zn., Sn., Sm., Ama., To., Sv., Kn., İç.) 1. Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Uş., Isp., Brd., Dz., Ay., İz., Mn., Ba., Çkl., Brs., Kü., Bil., Es., Kc., İst., Çr., Sn., Sm., Ama., To., Or., Gr., Gm., Rz., Ar., Kr., Ezc., Ezm., Mş., El., Ur., Gaz., Mr., Hat., Sv., Yz., Ank., Ky., Nğ., Ada., Krk.) 2. Sar msakl yoğurt (Çr.) 3. Dutta ilk olgunlaşma belirtisi (Ar., El.) 4. Sütten elde edilen yiyecekler (Af., Ml., Ank., Ky.) 1. Turşulara konulan sar msak, tuz, zeytinyağ ve ekşi kar ş m (Ay.) 2. Çörek f r na verilmeden önce üzerine sürülen zeytinyağ, süt veya yoğurt kar ş m (Ba.) 3. Pirinci ağartmakta kullan lan yuvarlak, ağ r bir çeşit tokmak (Ank.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Ama., To., Or., Kr., Tn.,) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Or., To.) Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde sağ lan, koyu, yap şkan süt, ağ z (Yz., Ada.) Taze antep f st ğ n n etli kabuk k sm beyaz olanlar (Gaz.) Bir çeşit üzüm (El.) Yass hububat (Kn.) Börülce (Mr.) Börülce (Hat.) Baharda tarlalarda biten ve yemeği yap lan bir ot (Sv.) Börülce (Ada.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Or.) Yol kenarlar nda biten bir çeşit s rgan otu (Isp.) 1. Üzüm s k lan ve pekmez yap lan yer, ş rahane (Ant.) 2. Pekmez yapmaktan başka işe yaramayan üzüm (Ant.) Obur, pisboğaz (Dz.) Pişirilen bir şeyi koyulaşt rmak, ağdalaşt rmak (İz.) Çok tatl, kokulu, iri salk ml bir çeşit üzüm (Nğ.) Zehirli ot (Kü.) Zehirleşmek, ac laşmak (Isp.) 1. Evde erzak olarak bulundurulan öteberi, ac tatl, ufak tefek yiyecekler (Isp., Brd., Es., To., Nğ., Kn.) 2. Kar n ağr s na ilaç olarak kullan lan sar bir ot (Isp.) ağ düğü 1. Zararl ya da değersiz yiyecekler (Af.) 2. Em ya da em olarak kullan lan yiyecekler (Af.) ağ yutmak Zehirlenmek, zehirlenmeye raz gelmek (Çkr.) ağ da Pekmez, şeker gibi tatl lardan yap lan koyu s v, ağda. ağ lanmak Zehirlenmek (Af., Isp., Brd., Dz., Ay., Mn., Ur., Yz., Ank., Nğ., Kn.) ağ lc n Tam olgunlaşmam ş, yar ham meyva veye sebze (Ant.) ağ lt ağ n ağ nmak ağ rlaşmak ağ rsamak ağ rs mak ağ rşak ağ rt ağ samah ağ ş ağ z ağ z dad ağ z eskisi ağ z kabağ ağ z kiras ağ z sütü Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Gm.) Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde sağ lan, koyu, yap şkan süt, ağ z (Af., Es., Mr., Hat., Sv., Kn.) Açl ktan ölmek (Kn.) Yemek bozulmak (Af.) Yiyecekler kokmaya, bozulmaya yüz tutmak (Isp., Brd., Dz., Ay., Kc., Çr., Sn., Sm., Ama., To., Or., Ar., Kr., El., Yz., Ank., Nğ., Kn., İç.) Yiyecekler kokmaya, bozulmaya yüz tutmak (Çr., Sn., Ama., To., Kn., İç.) Bir çeşit elma (Bo.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Çr.) Yiyecekler kokmaya, bozulmaya yüz tutmak (Kr.) Gümeçten bal ç karmakta kullan lan alet (İz., Ed.) 1. Pekmez kaynat l rken tavaya konulan bir kaynat ml k ş ra (Isp., İç.) 2. Ekmekçilikte f r na her seferde at lan ekmek (Brd., Rz., Nğ.) 3. F r nda bir kezde pişirilen ekmek say s (Af.) Tad ml k verilen yiyecek (Af.) Ağ z ağr s, bir çeşit ağ z yaras (İz., Mn., Kü., To.) Testiye su koymak için huni yerine kullan lan su kabağ (Dz.) Ramazanda yemek veren kimsenin, davetlilere yemeğin sonunda verdiği para, diş kiras (Ks.) Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde 11

ağ z tutmas ağ za gomak ağ zkamak ağ zl k ağ zlok ağlağan ağlak ağlat ağlesüt ağmar ağnağaz ağoz ağramak ağran ağrant ağr k ağr kl ağr mak sağ lan, koyu, yap şkan süt, ağ z (Dz., Mn.) Yeni doğan yavrunun, anas n n ilk sütü ile kab z olmas (Çkr.) Yemek, tatmak (Af.) Yemeğin üstünden yemek (Ar.) Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde sağ lan, koyu, yap şkan süt, ağ z (Brd., Dz.) 1. Su için ölçü birimi (Nğ., Kn.) 2. Yay k çömleğinin ağz na bağlanan deri kapak (Ba., Ant.) 3. Süt süzerken huni içine konan ince bez (Gr.) 4. Emzik (Mğ.) 5. Ekmek pişirirken f r n n ağz na konan bir miktar odun (Bo., Es.) Fazla yağ ş yüzünden olgunlaşamayan tah l ve bunlar n unundan yap lan, pişkin olmayan ekmek (Ar.) Nemli yiyecek (Brs., Kr.) Ahlat (To.) Bir çeşit üzüm (To.) Bir çeşit üzüm (Tn., El.) Gün aş r öğütülen zahire, harman zaman veya ilkbaharda un kalmad ğ vakit azar azar öğütülen zahire (Gm.) 1. Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde sağ lan, koyu, yap şkan süt, ağ z (Brd., Bo., Zn., Ks., Ama., To., Or., Gr., Tr., Gm., Rz., Ar., Kr., Ezm., Ezc., Bt., Dy., Mş., Tn., El., Ml., Sv., Ank., Ant., Kerkük) 2. Yeni doğurmuş hayvan n ilk sütünden yap lan bir çeşit yiyecek (İst., Sm., Ama., Gr., Tr., Gm., Ar., Kr., Ezm., Ezc., Vn., Bt., Mş., Sv.) 3. Yeni doğurmuş hayvan n ilk sütünden yap lm ş tatl, yağl peynir (Ar.) 4. Yeni doğurmuş hayvan n ilk sütüyle yap lan ekmek (Ar.) 5. Yeni doğurmuş hayvan n ilk sütünden yap lan yoğurt (Vn.) Geğirmek (Isp.) 1. Koyun, keçi gibi süt veren hayvan (Nğ., Dz., To, Ko.) 2. Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Sv., Nğ.) Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Brd.) Kokmaya, bozulmaya yüz tutmuş yiyecek, et. (Or.) Hastal kl (Sv., Ky.) Yiyecekler kokmaya, bozulmaya yüz tutmak (Çkr., Es., Çr., Or., Sv.) ağr nt ağr ş ağsak oğlas ağsüntere ağşermek ağtop ağtoprak ağu ağu otu ağuda ağulanmak ağumak ağun ağunduk ağure ağustolamak ağustos elmas ağuz ağüzüm ağza goyma ağzaç k ağz açmak ağz büyük ağz kapal ağz yumuh ağz n bozmak ah üzüm ahalak ahar ahart ahartu ahbuğday Süt, yoğurt, ayran vb ürünler (Brs.) Bir evin ihtiyac olan erzak (Mğ.) Sarm sakl yoğurt üzerine yağ konularak yap lan yemek (Kr.) Bir cins buğday (To.) Aşermek (Sm.) Bir çeşit buğday (To.) Pekmez yap l rken üzümün ekşisini almak için kullan lan toprak (Gaz.) 1. Zehirli ot (Rz.) 2. Zehir (Tr.) Bald ran (Ba., Tr.) 1. Pekmez, şeker gibi tatl lardan yap lan koyu s v, ağda (To.) 2. Pekmez pişerken üstte toplanan sar köpüklü s v (Ezc.) Zehirlenmek (Tr.) Yiyecekler kokmaya, bozulmaya yüz tutmak (Or.) 1. Buğday unu (Bo.) 2. Buğday, arpa, za, çavdar kar ş m n n unu (Bo.) Başaklar boş buğday (Kn.) H yar, salatal k (Isp.) Un, bulgur, tarhana gibi yiyecekler yaz aylar nda ac mak (Bil.) Yumuşak ve mayhoş bir çeşit elma (Ks.) Ağ z sütünden yap lan yemek (Bo.) 1. Beyaz renkte bir çeşit üzüm (Brd., Dz.) 2. Yeşilimsi beyaz renkte bir çeşit üzüm (Dz., Vn.) Yemek (Nğ.) 1. Peynir, k yma veya mercimekle yap lan bir çeşit börek (Af.) 2. Bir çeşit börek (Af.) İftar etmek (Sm.) Yay n bal ğ (Sm.) Oruçlu (Gaz.) İçi k ymal bir çeşit börek (Ur.) Tatl n n üzerine ekşi yemek (Ar.) Ak üzüm (Nğ.) Bir çeşit kara üzüm (Ar.) 1. Çeşme (Ur.) 2. Obur, gereğinden çok yiyen (Isp.) Süt, yoğurt, ayran gibi maddelere verilen ad (Ml.) Süt, yoğurt, ayran gibi maddelere verilen ad (Ecz.) Sonbaharda ekilen kabuğu beyaz, yumuşak bir çeşit buğday (Dy., Hat.) 12

ahca mercimek İri mercimek (Es.) ahc kat k Yoğurttan yap lan bir çeşit peynir (Brd.) ahdam Beyaz m s r (Dz.) ahdaracah Saç üzerinde pişirilen yufkay çevirmeye yarayan, tahta veya demirden yap lan ayg t (To., Sv.) ahdaracak Saç üzerinde pişirilen yufkay çevirmeye yarayan, tahta veya demirden yap lan ayg t (To., Sv., Ml.) ahdaraç Saç üzerinde pişirilen yufkay çevirmeye yarayan, tahta veya demirden yap lan ayg t (To., Sv.) ahgabah Turşusu yap lan, beyaz renkli bir cins kabak (Dz.) ah lamak Zehirlemek (İç.) ah t 1. Salça (Mr.) 2. Şekerle yap lan koyu şerbet, ağda (Mr.) ah tma 1. Saç üzerinde veya tepside pişirilen çörek, ekmek (Çkl., Çr., El., Sv.) 2. Saç üzerinde pişirilen ve yass kaday fa benzeyen bir çeşit tatl (Gm., Ml., Ur.) ah tmal köfte K yma ve bulgurla yap lan bir çeşit köfte (Gaz.) ahlak Bir çeşit armut (Yz.) ahlat Ham (Bt.) ahlet 1. Ahlat, yaban armudu (Gm., Mğ.) 2. Yaban armudu (Af.) ahletgak Dilimlenerek kurutulmuş ahlat kurusu (Af.) ahlo Oklava (Kr.) ahmedbey Bir çeşit tatl üzüm (Çr.) ahpa Mutfakta kullan lan büyük k yma b çağ (Krş.) ahpahla Beyaz, kuru fasülye (Sn., To., Nş.) ahtaraç 1. Saç üzerinde pişirilen yufkay çevirmeye yarayan, tahta veya demirden yap lan ayg t (Zn.,To., Tr., Ezc., Ml., Sv.) 2. F r n küreği (To.) ahtarağaç Saç üzerinde pişirilen yufkay çevirmeye yarayan, tahta veya demirden yap lan ayg t (Gr., Sv.) ahtarma Beslemek, yiyip içeceğini vermek (Ar.) aht raçak Saç üzerinde pişirilen yufkay çevirmeye yarayan, tahta veya demirden yap lan ayg t (Brd.) a rotu Çiçekleri papatyaya benzeyen, kabuklar soyulunca sap yenilebilen, güzel kokulu, ajdama ak ak ak arpa ak bakla ak bekmez ak bulama ak bulgur ak dut ak düşmek ak elma ak gök ak gözleme ak kad n barmağ ak üzüm ak zuhal akal ç akalma akanak akar gokar akar hokar akar sta akarpa akaş akbacak akbad lcan akbakla akbal akbal k akbaş bozumsu yeşil renkli bir ot. (İç.) Mutfak Ayran (Sm., Ml.) Süt, yoğurt vb. yiyecekler (Af.) Bir çeşit beyaz arpa (Dz.) Beyaz, kuru fasülye (İz., Bo., Es., Zn., Ks., Çr., Ama., To., Yz., Nğ.) Elle ç rp lm ş, yumurtal kat pekmez, bulama (Çr., Sm.) 1. Beyaz kabuklu, büyük k şl k kavun, beyaz divlek (Çkl.) 2. Beyaz üzüm pekmezi (İz.) 3. Elle ç rp lm ş, yumurtal kat pekmez, bulama (Çr.) Buğday bulguru (Kn.) Beyaz dut (Or.) Üzümler olmaya başlamak (Ama.) Yaz elmas (Af.) 1. İyi, kötü, yar olmuş yar olmam ş sebze veya meyva (Af., Dz., Ay., Mğ.) 2. Bir çeşit incir (Isp.) 3. Çeşitli sebze (Dz., Mğ.) Yağs z ekmek, pide (Af., Dz., Ks.) Büyük salk ml, uzun taneli bir çeşit beyaz üzüm (Isp.) S k taneli, büyük salk ml bir çeşit üzüm (Nğ., Ant.) Beyaz k z lc k (Sm.) Dağlarda yetişen yabani ve dikenli bir ağac n meyvas, al ç.(dz.) Bir çeşit yuvarlak elma (Af.) Sak z elde edilen kök (Ky.) Çabuk bozulan (yiyecek için) (Af.) Bozulabilen, çürüyebilen şeyler (Nğ.) Bir çeşit yumuşak buğday (Mr.) Bir çeşit arpa (Af.) 1. Sütlaç (Af., Kü., Kn., Ed., Tk.) 2. Pirinç pilav (Brd., Mğ.) 3. Muhallebi (Af.) 1. Çiğ olarak yenilen bir ot (Kn.) 2. İyi cins bamya tohumu (Ama.) Yeşil domates (Ant.) Kuru fasulye (Ks.) 1. Bir çeşit tatl (Isp.) 2. Yoğurt (Nğ., Rumeli göçmenler) Bir çeşit tatl su bal ğ (Af., Isp., İst., Sm., Hat., Kn.) 1. Karnabahar (Ay., İz.) 2. Tane tutmam ş ekin başağ (Çr., Ank., Ky., Kn.) 3. Bir çeşit 13

akbaşak akboğan akböce akböğrülce akbölülce akbörül akbörülce akbuğday akbulday akbulgar akbuyday akbuydey akbülgül akca akcakat k akcarm t akcarmut akc ll garabal akça akça arm t akça armut akça buğday akça elma beyaz buğday (Gm., Yz.) 4. Sonbaharda ekilen, kabuğu beyaz, yumuşak bir buğday (Sv.) Sonbaharda ekilen, kabuğu beyaz, yumuşak bir buğday (Mn., Ba., Çkl., Brs., İst., Sv., Ed., Krk.) Muşmula çekirdeği (Tr.) Kuru fasulye ve yemeği (Af.) Beyaz, kuru fasülye (Isp., Brd.) Beyaz, kuru fasülye (Af., Isp., Brd., Dz., Zn., To., Kn., Ant., Mğ.) Yuvarlak, s k taneli beyaz üzüm (Es.) Karn kara, börülce (Ant.) Sonbaharda ekilen, kabuğu beyaz, yumuşak bir buğday (Af., Isp., Dz., İz., Çkl., Es., Sk., Ks., Zn., Sm., To., Tr., Ezc., Ağ., Gaz., Ank., Ky., Krş., Nğ., Kn., Ant.) Sonbaharda ekilen, kabuğu beyaz, yumuşak bir buğday (Es.) Büyük salk ml, iri yuvarlak taneli beyaz üzüm (Brs.) Sonbaharda ekilen, kabuğu beyaz, yumuşak bir buğday (Isp., Dz., Zn.) Sonbaharda ekilen, kabuğu beyaz, yumuşak bir buğday (Isp., Dz., Zn.) Çavuş üzümü (Ank.) Erken olgunlaşan, şeker armudu da denilen, sulu ve tatl bir çeşit armut (Isp., Nğ.) 1. K şa saklanmak üzere kurutulan, yağl, süzülmüş yoğurt (Af., Isp., Brd.) 2. Yağl ve süzülmüş yoğurttan yap lan ve k şa saklanan bir çeşit peynir (Isp., Brd., To.) Erken olgunlaşan, şeker armudu da denilen, sulu ve tatl bir çeşit armut (Kü.) Sulu, yumuşak, tatl, erken olgunlaşan yaz armudu (Af.) Erken olgunlaşan bir çeşit kiraz (Af.) Erken olgunlaşan, şeker armudu da denilen, sulu ve tatl bir çeşit armut (Brd., Ba.) Erken olgunlaşan, şeker armudu da denilen, sulu ve tatl bir çeşit armut (Nğ.) Erken olgunlaşan, şeker armudu da denilen, sulu ve tatl bir çeşit armut (Dz., İz., Mn., Kü., Nğ., Ant.) Beyaz, k lç ks z bir çeşit buğday (Kü.) Bir çeşit elma (Kü.) akça mercimak akçabal k akçabardak akçaç akçagat k akçakat k akçal basan akçarados akçavdar akçayazl k akdamla akdaracak akdaraç akdargaç akdar akdene akd raç akd reç akd rgeç akdimlit akdirmit akekin akelma akfatma İri taneli bir çeşit mercimek (Ky.) Bir çeşit tatl su bal ğ (Kü.) Bir çeşit sapl beyaz kabak (İz.) Nohut büyüklüğünde, sar meyveli bir çeşit ağaç (Ank.) Yağl ve süzülmüş yoğurttan yap lan ve k şa saklanan bir çeşit peynir (Isp.) Yağl ve süzülmüş yoğurttan yap lan ve k şa saklanan bir çeşit peynir (Af., Isp., Brd., Dz., Sv., Krş., Kn., Krk.) Bir çeşit buğday (Kü., Ank.) Bir çeşit buğday (Mğ.) Bir çeşit çavdar (Ed.) Martta ekilen yazl k buğday (Ks.) Süt, yoğurt (Çkr.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (To., Ml.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Isp.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Mğ.) 1.Beyaz m s r (Af., Uş., Isp., Dz., Ay., Mn., Ba., Çkl., Or., Gr., Gm., Dy., Sv., Kn., Mğ.) 2. Küçük, beyaz m s r, patlak m s r (Uş., Dz., Ay., İz., Mn., Ant.) 3. M s r cinsinden küçük taneli bir tah l (Brd., Dz., Sk., Gaz., Ant., Mğ.) 4. Beyaz küçük taneli un yap lan dar, Arnavut dar s (Hat.) 1. Bir çeşit fasülye (Isp.) 2. Çorba için iri öğütülen arpa (Ks.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Isp., Brd., Dz.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Brd., Dz.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Isp.) Beyaz, küçük taneli bir çeşit üzüm (Kn.) Beyaz, küçük taneli bir çeşit üzüm (Nğ.) Beyaz, iri taneli, k rm z başakl bir çeşit k lç kl buğday (Rumeli göçmenleri) Bir çeşit yuvarlak elma (Sm.) 1. Lor tatl s (İz.) 2. Yağ, yumurta ve kül suyu ile yap lan, üzerine l k şerbet dökülen 14

akfiğ akfiy akganak akgat k akgernaz akgernez akgesse akgevrek akgut akguyruk akgünek akgüneyik ak ak d ak da ak lgan ak lkan ak nd r k ak nd r k ak nt ak raz ak razg ak t ak tma tatk, şekerpare (İst.) Bezelye (Nş.) Bezelye (Isp., Ks., Sm., Nş.) Kökü kesildiği zaman ç kan sütünden sak z yap lan, yapraklar tüylü bir çeşit ot (Af.) Lorla kar şt r larak kurutulmuş yoğurt (Isp.) Bir çeşit beyaz buğday (Kn., Ant.) Ak bir çeşit buğday (Af.) Pişmiş hamurun aras na ceviz, peynir koyup üzerine yağ ve tatl dökülerek yap lan yemek (Ant.) 1. Beyaz, sert kabuklu, gevrek bir çeşit üzüm (Ks.) 2. Ak ve sert bir çeşit üzüm (Af.) İri taneli, güzel kokulu bir çeşit üzüm (Ank., Kn.) İyi cins çay (Nğ., Af.) K rda yetişen ve yenen bir çeşit ot (Isp.) K rlarda biten, yenilen, ak bir çeşit bitki (Af.) Yumurtan n beyaz (Ed.) Pekmez kaynat l rken k l, çöp vb. nesneleri almaya yarayan araç (Ml.) 1. Helva, şeker, pekmez (Kn.) 2. Çoğu kaynatmak suretiyle akideleşmiş şeker (İç.) 3. Pekmezle kar şt r lm ş incir (Ant.) Çam sak z, reçine (Ama., To., Sv.) Çam sak z, reçine (Ama.) Çam sak z, reçine (Or., Gr.) Çamsak z, reçine (Tr.) Çam sak z, reçine (Ezc.) Beyaz üzüm (Zn., Kn.) Beyaz üzüm (Isp.) Salça (İst., Mr.) 1. M s r ununa haşhaş, yağ veya pekmez kar şt rarak tepside pişirilen bir çeşit ekmek (Af., Isp.) 2.Tepside pişirilen yumurtal veya yağl ekmek (Isp., Brd.) 3. Hamuru saç üzerine dökülerek pişirilen bir çeşit ekmek, pide, çörek (Isp., Brd., Dz., İz., Mn., Ba., Brs., Kü., Zn., Mğ., Ed., Krk., Tk.) 4. Hamuru yağda k zartarak yap lan bir çeşit ekmek veya tatl (Ay., İz., Mn., Ba., Brs., Es., Zn., Sm., Krk., Tk.) 5. Hamuru yass kaday f gibi saç üzerine dökerek yap lan bir çeşit tatl (Ay., Ba., Çkl., İst., ak tma işi ak tmaç akidiye akilitiri akir akkak k akkanat akkaş akkat k akkayşak akkermaz akk n akkozak akköse akkukulut akkulak aklafirik aklahma üzümü aklan aklap akleyvaz Ant., Mğ., Ed., Krk.) 6. Hamuru, saç üzerinde pişirdikten sonra tepsiye al n p, üzerine et suyu veya tatl dökülerek yap lan bir çeşit yemek (Çkl., Ant.) 7. M s r unundan yap lan ekmek (Mn., Brs., Kü.) 8. Bir çeşit sucuk (Gaz.) 9. Bir ottan toplanan süt sak z (Brd.) 10. İçine haşhaş, yağ ve pekmez sürülerek yap lan börek (Af.) 11. Sacta pişirilen bir çeşit hamur yemeği (Ed.) 12. Yağda k zart lan hamur (Bulgaristan) Hamuru saç üzerine dökülerek pişirilen bir çeşit ekmek, pide, çörek (Ba.) 1. Saç üzerinde pişirilen yumurtal hamur yemeği (Af.) 2. Sulu, su k vam nda, c v k (Ant.) Akide şekeri (Ezm.) Bir çeşit beyaz erik (Nğ.) 1. Eritilen yağ n dibinde biriken tortu (To., Gaz., Mr., Hat., Sv.) 2. Yağ ve yoğurt gibi maddelerin ekşi tortusu (Gaz.) K rm z, gevrek (Brd.) Ürün vermeyen m s r bitkisi (Dz.) Haşhaş, afyon (Kn.) 1. K şa saklanmak üzere kurutulan, yağl, süzülmüş yoğurt (Af., Isp., Zn., Sv.) 2. Yağl sütten yap lan yoğurt (Af.) 3. Yoğurdun üzerinden al n p bir yerde biriktirililen kaymak (Ank.) 4. Süt (Krk.) Bir çeşit mantar (Çkr.) Bir çeşit beyaz buğday (Nğ.) İştahla, isteyerek yenen yemek (Ay.) M s r koçan (Dz.) Sonbaharda ekilen, soğuğa dayan kl ir çeşit buğday (Kn.) Yeşil renkli, iri taneli bir çeşit üzüm (Ecz.) 1. Beyaz mantar (İz.) 2. Sütü kurutularak güzel kokulu sak z yap lan bir çeşit ot (Rz., Sv., Kn.) Yar kuru, yar yaş (Mr.) İri yuvarlak taneli, kal n kabuklu, dayan kl bir çeşit beyaz üzüm (Çkl.) 1. Yeşil kabuğu kolay soyulan bir cins ceviz (İç.) 2. Çam sak z, reçine (Sv., Kn.) 1. Dağ armudu, ahlat (Isp., Kn.) 2. Armut iriliğinde ahlat (Af.) 1. Beyaz, kuru fasülye (Ezc.) 2. Börülce 15

aklöylez akma akmak akmand r akmeri akova akpa akpakla akpalak akpancar akpaze akpusa akpusan k akraç akrap akrol aksak aksarhan akser aks sam aksirke aksu aksulu aksünter akşaml k akşamlok akşekeri akşi hamur aktafa aktahal aktaracak aktaraç (Ezc.) Beyaz, kuru fasülye (Ezc.) Çam sak z, reçine (Af., Uş., Isp., Brd., Dz., Ay., İz., Çkl., Kü., Ant., Mğ.) Ekmek, yiyecek (Sv.) Sütünden sak z yap lan ot, sak zl k (Dz.) Bir çeşit beyaz üzüm (El.) Bir çeşit yumuşak buğday (Ba.) 1. Mutfakta kullan lan büyük k yma b çağ (Krş.) 2. Mutfakta kullan lan büyük k yma b çağ (Krş.) Beyaz, kuru fasülye (Zn., Ks., Çkr., Çr., Sn., Sm., Ama., Nğ., Kn., Ada.) Patlam ş m s r (Brd.) Ispanak gibi yenilen lezzetli, yabani bir ot (Gm.) Su, nişasta ve pekmezden yap lan bir tatl (Bil.) Bir çeşit beyaz buğday (İz.) Bir çeşit beyaz buğday (Mn.) Su kab (Isp.) Kahveye benzer yemişleri olan bir çeşit bitki (Gm.) İnce yuvarlak bir çeşit tand r ekmeği (Ar.) Mercimek ufağ (Ml.) Bir çeşit tohumluk buğday (Mğ.) Başaklar koyu sar renkte olan bir çeşit sert buğday (Ba.) Beyaz ve iri taneli bir çeşit buğday (İz.) Bir çeşit üzüm (Tr.) Kayalardan s zan tatl ve berrak su (Sm.) Bir çeşit armut (Ks.) Sonbaharda ekilen, k şa dayan kl bir çeşit buğday (Brs.) Akşam yemeği (Bt.) Akşam yemeği (Bt.) Sar renkli, tatl bir çeşit armut (Nğ.) Ekinlerin içinde yetişen ve yemeği yap lan bir çeşit ot (Sv.) Güğüm, ibrik (Kr.) Buğday (Bo.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (To., Sv.) 1. Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Af., akt raç akt raş akt reç aktop aktopaç akunduk akyağ akyannaz akyarnaz akyazl k akyem akzahran al pehlivan ala ala bişik ala böğrülce ala börtme ala börtük ala börülce ala düşmek ala kabak ala kangal ala kaz ala pakla ala pancar Uş., Brd., Dz., Çkl., İst., Sv., Ank., Kn., Krk.) 2. Sac üstündeki ekmeği çevirmeye yarayan tahta ya da demir araç, evirgeç (Çkr.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Isp., Dz.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Isp.) Sac n üzerindeki yufkay çevirmeye yarayan, yass demir veya tahta ayg t (Af., Isp., Dz.) Bir çeşit buğday (Dz., To., Sv.) Bir çeşit buğday (To., Sv.) Çam sak z, reçine (Gr., Gm.) Eritilmiş inek yağ (Mğ.) Bir çeşit beyaz ve yumuşak buğday (Nğ.) Bir çeşit beyaz ve yumuşak buğday (Kn., İç.) Kellesi dört s ra olarak olgunlaşan sar buğday (Dz., To.) Oltalarda yem olarak kullan lan izmarit, istavrit ve uskumru bal klar (İst.) Bir çeşit buğday (Dz.) Bir çeşit k rm z üzüm (İst.) Olgunlaşmam ş, ham kavun, karpuz, meyva (Isp., To.) Yar pişmiş yemek (İç.) Siyah renkli bir çeşit fasülye (Isp., To) 1. Çok az pişmiş (Dz.) 2. Külbast, kebap (Ank., Mğ.) Güneşten bir taraf yanm ş sebze veya meyve (Ant.) Siyah renkli bir çeşit fasülye (Brd., Dz.) Meyveler olmaya başlamak (Ank.) Tahminen 8 kilo ağ rl ğ nda, alaca renkli, yuvarlak bir çeşit kabak (Sv., Yz., Nğ.) Yapraklar geniş ve benekli, kenarlar dikenli, yenilebilen bir çeşit ot (Gaz.) Üstünde siyah benekler bulunan beyaz kanatl, tavuk büyükklüğünde, uçar, eti yenir, ayaklar perdeli yaban ördeği (İç.) Beyaz ve kahverengili bir çeşit fasülye (Gr.) Baharda görülen ve yemeği yap lan bir çeşit bitki (İç.) 16

ala pilav Mercimek ve pirinçle yap lan bir çeşit pilav (Bo.) ala sulu Oldunlaşmaya başlam ş meyve (Af.) alabacak 1. Şeftali (Isp.) 2. Biber (Isp.) alabal k Eti beyaz ve lezzetli, az k lç kl ve siyah benekli sazan cinsinden tatl su bal ğ (Uş., Isp., Ba., Brs., Bo., Kc., Sk., Zn., Ks., Sm., To., Or., Gr., Tr., Gm., Rz., Ar., Kr., Ağ., Tn., El., Gaz., Sv., Ky., Nğ., Kn., İç., Ant., Mğ.) alabaş Yapraklar lahanaya benzeyen, kökü şalgamdan daha büyük olan ve yemeği yap lan bir çeşit bitki (Çkl., Brs., İst., Ks., Kn., Ed., Krk.) alaca 1. Ben düşmüş üzüm, erken olgunlaşan bir çeşit üzüm (Es., Gaz., Ky., Nğ., Kn.) 2. Meyvelere düşen ben (Gm., Mş., Nğ., Ada.) 3. Bir ağaçta ilk olgunlaşan yemiş (iz., Kn.) 4. Üzüme düşen olgunlaşma belirtisi, ben (Af., Ank.) alaca aş 1. Bir çeşit yemek, türlü (Af., Dz.) 2. Aşure (Af., Dz., Brs., Kü., To.) 3. Pirinç ve bulgurdan yap lan bir çeşit yemek, pilav (Ks., Mğ.) 4. Bulgurla mercimekten yap lan biraz sulu pilav, lapa (Çkr.) alaca aş Aşure (Isp.) alaca bakla 1. Beyaz, kuru fasülye (Zn., Tr., Ar.) 2. Beyaz börülce (İz.) alaca düşmek 1. Üzümlere ben düşmek, üzüm ermeye başlamak (Af., Isp., Brd., Dz.) 2. Meyveler olgunlaşmaya başlamak, benlenmek (Ezc.) alaca gök Olgunlaşmam ş, ham kavun, karpuz, meyva (Isp.) alaca k r Olgunlaşmam ş, ham kavun, karpuz, meyva (Isp.) alaca pakla Siyah renkli bir çeşit fasülye Zn.) alaca şora Bulgur veya döğülmüş buğday ile mercimekten yap lan bir çeşit çorba (Gaz.) alaca tane Bulgurla mercimekten yap lan pilava benzer bir çeşit yemek (Uş.) alaca tene Bulgurla mercimekten yap lan pilava benzer bir çeşit yemek (Uş., Dz.) alaca üzüm Erken olgunlaşan bir çeşit üzüm (Gaz.) alacak Ağaçtan meyve toplamaya yarayan ucu çatall s r k (Gm., Sv.) alacal çorba Bütün mercimek ve pirinçle pişirilen bir çeşit çorba (Gaz.) alacanl Yar pişmiş (Es.) alacatane Bulgurla pişmiş mercimek yemeği (Uş.) alaça Yar olmuş üzüm (Ay.) alaçak r 1. Yar pişmiş (Isp.) 2. Yar olgunlaşm ş sebze veya meyva (Af., Isp., Brd., Dz., Kü., Yz., Kn., Ant., Mğ.) 3. Yar olgunlaşm ş (meyve için) (Af., Ank.) aladana 1. Peynir, soğan ve yufka ekmekle yap lan bir çeşit yiyecek (Af.) 2. Yoğurtlu pekmez (Dz.) 3. Bir çeşit fasülye (Ant.) 4. Yaz aylar nda avlanan s rt renkli ve k lç kl bir çeşit bal k (Or.) 5. Tanelerinin bir k sm siyah olan m s r koçan (Mğ.) aladiri Yar pişmiş (Mğ.) aladiriz Ala renkli, gevrek ve dayan kl bir çeşit üzüm (Kn.) alaf getirmek Suyu çekilmek, yar kurumak (Bil.) alafdar Her çeşit hububat sat c s, zahireci (El., Ml.) alafl k Yorgunluk gidermek için yenilen, içilen, meyva, sebze, şerbet vb (Isp.) alaftar Her çeşit hububat sat c s, zahireci (El., Ml.) alagaşak Az pişmiş (Ank.) alager Olgunlaşmam ş, yar olmuş (Bo., Brs., Mğ.) alagöbek Karaağaçlarda ç kan ve yemeği yap lan bir çeşit büyük mantar (Bo.) alagöz Bir çeşit kara üzüm (Af.) alağöbeli Çokça, taze su kabağ ve bulgurla pişirilen bir çeşit yemek (İç.) alahar Yar suyunu çekmiş, yar kurumuş, yar k zarm ş nesne (Bt.) alahinta Kar ş k buğday (Gm.) alahüllü Yar pişmiş (Ky.) alakant 1. Çay yerine içilen s cak, tatl su (Af.) 2. S cak şerbet üstüne konulan ve iki renkli görünen çay (Af.) 3. Şekerli su üzerine konulan ve iki renkli görünen çay (Sv.) alakavun otu Ezildiği zaman kavun gibi kokan bir çeşit ot (Brd.) alakepir Yar aç, yar tok (Ky., İç.) alakise Yar olmuş, yar olmam ş (Çr.) alakmak Açl ktan mide sanc mak, kaz nmak (İç.) alakoruk Yar olmuş üzüm (Mğ.) alaleliş Hindi (Kerkük) alalmak K zarmak (Vn.) alamak K zarmak (Mn.) 17

alaman alamangumpili alamarmak alamelek alamelik alan alaoğlak alapata alarmak alasit üzümü alasulu alata alatatavu alatav alatavl alatene alav alg n alav rt alavl k alavur alavurt alaz Çökelekle kar ş k peynir (Or.) İri, sar ve sert, iyi, bir çeşit patates (Af.) K zarmak (Nğ.) Bir yan k rm z, bir yan sar, iri taneli kiraz (Ar.) Bir yan k rm z, bir yan sar, iri taneli kiraz (Ar.) Şeftali, kay s, armut gibi meyvalar n ceviz ve şeker kar şt r l p ipe dizilen ve güneşte kurutulan ezmesi (Kr.) Beyaz ve kahverengili bir çeşit fasülye (Mğ.) Yapraklar marula benzeyen bir çeşit ot (Brs.) 1. K zarmak (Isp., Brd., Dz., Ba., Kü., Ks., Çkr., Çr., To., Gr., Sv., Kn., İç., Tk.) 2. Tah l veya mayva olgunlaşmaya başlamak (Gr., Gm.) İnce kabuklu, iri taneli bir çeşit beyaz üzüm (To.) 1. Yeni olmaya başlam ş meyva (Isp., Brd., Dz., Mr., Yz., Ank., Nğ., Kn., İç., Ant., Mğ.) 2. İyi pişmemiş, yar sulu yemek ( Isp., Brd., Dz., Yz., Ank., Nğ., Kn., Ant.) 1. Kar ş k maddelerle yap lan bir çeşit yemek (Rz.) 2. Nekahat devresindeki iştahs zl k (Mğ.) İyi pişmemiş yemek (Nş.) 1. İyice pişmemiş yemek (Uş.) 2. Az s cak (Ant.) 3. Çok pişmiş yemek (Çkr.) İyi pişmemiş yemek (Nğ., Kn.) 1. Bulgur ve mercimekle yap lan bir çeşit yemek (Brd.) 2. Çavdarla kar ş k buğday (Mr.) S caktan kurumuş ürün (Af.) Su kab olarak kullan lan bir çeşit kabak (Mğ.) Ekmek pişirilirken f r n n ağz na konulan bir miktar odun (Bo.) Su kab olarak kullan lan bir çeşit kabak (Mğ.) 1. Su kabağ (Mğ.) 2. İnce, uzun sapl bir çeşit kabaktan yap lan su kab (Mğ.) 1. Soğuk ve don etkisiyle sebze ve meyvalar n donmas, don vurmuş sebze ve meyva (Uş.) 2. Yabani armut (Dz.) alaz arm t alaz armudu alaz armut albad lcan albal albustan aldangeç ald ç aleliş alevlet alfat alg alg n algöynek alguş alğ b çağ alğ ş h ç n alğ ş tepsi alhat al klamak al m al nça al nmak al ntaş al şt rmak alibeğ buğday alidede alim erik alim üzümü alişiş alkara k lç k alkuş allaf allah ekmeği Yabani armut, ahlat (Isp.) Yabani armut, ahlat (Brd.) Yabani armut, ahlat (Brd.) Domates (Ezc.) Vişne (Kr.) K rm z ve ufak taneli bir çeşit buğday (Nş.) İlkbaharda k rlarda yetişen ve patatesin küçüğüne benzeyen yenilebilir bir çeşit bitki (Dz.) Al ç (Hat.) Hindi (Kerkük) Al çtan büyük, bir yabani meyva (Gm.) Yabani armut, ahlat (Brd., İz., Ba., Brs., Kc.) 1. Haşhaş kozas n çizip akan sütü almaya yarayan ayg t (Af., Isp., Brd., Dz., Kü., Çkr.) 2. Haşhaştan al nan afyon sütü (Af.) Hastal kl, c l z (Af., Kn.) Bir çeşit k rm z erik (Çr.) Bir çeşit iri bezelye (Bo.) Haşhaş kozas n çizip akan sütü almaya yarayan ayg t (Af.) Tebrike gelenlere ikram edilmek üzere yap lan börek (Kn.) Tebrike gelenlere ç kar lan yemek tepsisi (Kn.) Ahlat (Ba., Kü., Es., Bo., İst.) Zay flamak (Ed.) Pekmez kaynat lan tava veya kazan n ölçüsü (Brd., İç.) Taze siyah erik (Kr.) Zay flamak (Nğ.) Ocağ n içinde, arka tarafa konulan ve ekmek taş da denilen taş (Ank.) Helva şerbetini k vam na getirmek (Kü.) Bir çeşit buğday (Ky.) Güz armudu, küçük ve bir taraf k rm z armut (Nş.) Aş l ve tatl bir çeşit erik (Brd.) Küçük ve s k taneli süyah üzüm (Kn.) Hindi (To.) Siyah k lç kl bir çeşit buğday (Dz., Ks., Çr., Sn., Sm., Ama., To., Yz.) Bezelyeye benzer bir çeşit bitki (Bo.) Zahireci, aşl kç (Mr.) İlkbaharda, çokça yağmur sonu, taş ve 18

kayal k yerlerde görülen mantar cinsinden, köksüz ve çocuklar taraf ndan yenen bir çeşit bitki (Isp.) allan pd K zarm ş (Kr.) allef 1. Zahireci, aşl kç (Mr.) 2. Huhubat kalburla taş ndan, toprağ ndan temizleyen adam (Gaz.) allefci Huhubat kalburla taş ndan, toprağ ndan temizleyen adam (Gaz.) alleflemek Kalburla hububat temizlemek (Gaz.) all gelin Bir çeşit k rm z erik (Çr.) all ball Üzümden daha iri taneli mayhoş, bir çeşit meyva (Kerkük) all k 1. İnce dövülmüş k rm z biber (Dz.) 2. Kasaplar n et ast klar çengelli s r k (Ml.) allik tamas Küçük ve tatl bir çeşit erik ( Ezc.) alluca Yemeklere konulan ekşi yeşil erik (Md.) alluce alma almac k almal k alme yağ almuhar almut alo alo alo aloğlu Yemekle konulan ekşi yeşil erik (Dy.) 1. Elma (Af., Uş., Isp., Brd., Dz., Ay., Mn., Ba., Çkl., Kü., Es., Bo., Sk., Zn., Ks., Çkr., Çr., Sn., Sm., Ama., To., Or., Gm., Ar., Kr., Vn., Bt., El., Ml., Ur., Gaz., Mr., Hat., Sv., Yz., Ank., Ky., Nş., Nğ., Kn., Ada., İç., Ant., Mğ., Ed., Krk.) 2. Bir çeşit erik (Ezc.) 1. Elmaya benzer meyvas olan küçük bir ağaç (Isp.) 2. Küçük yaprakl, elma şeklinde irice meyval, yenebilen bir ot (Gaz.) Elma bahçesi (Af., Sm., Sv., Gaz.) Adaçay yaprağ ndan ç kar lan yağ (Mğ.) Bir çeşit erik (Kr.) Armut (Vn.) 1. Can eriği (Vn.) 2. Kara erik (Vn.) Hindi k zartmas Md.) 1. Yemeğe ve şarap yap m na yarayan kokulu, sar renkli üzüm (Ank.) 2. Şarap yapmakta kullan lan kokulu, kehribar renginde bir çeşit üzüm (Ank.) aloruh Otlar n üzerinde görülen, yeşil, vişneye benzer bir çeşit bitki (Kr.) aloz Soğuk ve don etkisiyle sebze ve meyvalar n donmas, don vurmuş sebze ve meyva (Uş.) alsa Erik (Kr., Vn.) alt yaylas kiraz Beyaz renkli kiraz (Bo.) alt parmak K sa sapl, iri taneli bir çeşit kiraz (Ed.) alt g ran 1. Başağ alt s ral bir çeşit buğday (Af.) 2. Arpa (Af.) alt nbaş alt nbaş kefal alt n çalmak alt n yakmak altiş aluç aluça aluşga alüce alülalü alvac alvanet alvar eriği alyanak amadan amasiya amasya ambak ambaklamak ambarbuz ambaroğu ameka ameriken amesken ameskene 1. Kabuğu sar benekli, çok tatl bir çeşit kavun (Mn., Ba., İst., Brs., Ed.) 2. Sar, kal n kabuklu bir çeşit lezzetli üzüm (Ama.) Göl ve derelerde bulunan kefal türünden bir bal k (Sm.) 1. Tava, tencere vb. dibi tutmak, yanmak (Af.) 2. Bak r kap, yemeği ağ lamak (Af.) Üstünde yemek pişmekte olan ocağ yakmak, canland rmak (Af.) Kesici diş (Kn.) 1. Frenküzümü (Dz., Gm.) 2. Al ç ağac ve meyvas (Bo., Zn., Ks., Sn., Ama., To., Or., Gr., Gm., Ezc., Mş., Tn., El., Sv.) Bir çeşit erik (Kr., Ezc., Tn., El., Ml.) Nohutlu et veya tavuk suyuna kuşbaş büyüklüğünde, yumurta ile yoğrulmuş hamur parçalar konulmak suretiyle yap lan yemek (Ama.) Yeşil erik (Dy.) Hindi (Hak.) Kabaklar n içindeki yumuşak, çekirdekli k s m (Isp.) Yumurtay yağda unla pişirip, üzerine yoğurt dökülerek yap lan yemek (İst.) Yaş ve kuru olarak yenen, k rm z, yuvarlak erik (Isp., Ant.) 1. İnce kabuklu, tatl ve k rm z renkli bir çeşit kiraz (Isp.) 2. Ayşekad n fasülyesi (Ks.) 3. Bir çeşit zerdali (El., Ank., Nğ.) 4. K rm z kabuklu bir çeşit üzüm (Mğ.) 5. Bir yan k rm z renkli elma (Ed.) 6. Kafas n n yan taraflar k rm z kefal bal ğ (Çkl.) 7. Bir çeşit şeftali (Ank.) Kenarl bak r tepsi (Gaz., Mr.) Uzun zaman taze kalan bir çeşit üzüm (Ml.) Uzun zaman taze kalan bir çeşit üzüm (Ml.) Cevizin yeşil kabuğu (Isp., Brs.) Cevizi yeşil kabuğundan ay rmak (Isp.) Dondurma (Gaz.) Şişman adam (To.) Küçük bal k (Rz.) Bir çeşit buğday ( To.) Bir çeşit küçük, siyah erik (Çkr., Çr., Ama., Ank.) Bir çeşit küçük, siyah erik (Çkr., Çr., Ama., Ank.) 19

amez am h am t am ziki amme amofta amohta amuk an ana ana bac ana pilav anaberi anaç bal anaç bal anadut anafol anakara üzümü anak z çorbas anal k zl anamas anapa anapa pahlisi anarat anarberi anarbeti anar beneri anarut anas ölük anasun anaş toyuh anaşta Bir çeşit güz armudu (Çkl.) Nane (El.) Armut (Brd., Dz., Ay., İz., Mğ.) Ağaçtan yap lan su kab (Dz.) Bağdat hurmas veya Trabzon hurmas denilen elma büyüklüğünde, turuncu renkli bir çeşit meyva (Ant., Mğ.) Dağ çileği (Tr.) Dağ çileği (Tr.) Nane (El.) Hayvan damağ (Af.) Sirke içinde pelte halinde bulunan maya (Tr.) Bir topluluğa ç kar lacak yemeği düzenleyen, idare eden kad n (Ant.) Gelinin annesinin düğünden bir kaç gün sonra erkek evine gönderdiği etli pirinç pilav (Mr.) 1. Yemiş, çerez (Ay.) 2. Sebze (Brs.) Çok oğul vermiş ar n n bal (Nğ.) Rengi koyu olan bal (Tn.) Yaşl dut ağac (Sm., Sv.) Kovanda, ana ar n n büyüdüğü özel petek (Rz.) Şarapç l kta kullan lan iri taneli, ince kabuklu bir çeşit üzüm (To.) Mercimek ve pirinçle yap lan bir çeşit çorba (Ks.) 1. Salk m nda irili ufakl taneleri bulunan bir çeşit üzüm (Es.) 2. İçinde kesilmiş hamur bulunan mercimek çorbas (Sm.) Börülce (Isp.) Bir çeşit fasülye (Or., Sv., Ky.) Bir çeşit fasülye (Tr.) Pirinç unu veya nişastay şekerle pişirerek yap lan çocuk mamas (Yz., Ky.) Yemiş, çerez (Ay.) Yemiş, çerez (Ay.) Sebze (Brs.) Nişasta (Nğ.) İçi geçmiş, yumuşam ş (kavun, karpuz hakk nda) (Sm.) Anason (Sv.) Kart, yaşl tavuk (Kr.) Sabah kahvalt etmemiş olarak, aç karn na (Kerkük) anaştal ğ anaştal h anbak ancap ancar anc l ancur ançal andalmak andan andat ka and k and ra and z and z giliği and z pekmezi angarya ang t angidik dutu angur anguriye angurya angut an h an h vermek an k an klamak an rs mak anik ank Sabah kahvalt s (Kerkük) Sabah kahvalt s (Kerkük) Yeşil kabuklu taze ceviz (Af., Kn.,) Bir çeşit yaban armudu (Or., Gr., Sv.) Baharat (Hat.) Obur, doymaz (Krk.) Bir çeşit h yar, acur (Ur.) Çatal (Kn.) Açl ktan içi geçmek, içi ezilmek (Yz.) Tuzsuz pirinç lapas (Gr.) Eflatun renkte meyvas olan kara yemiş (Rz.) Obur, açgözlü (Af.) İlkbaharda ilk defa olgunlaşan kiraz (Zn.) Yuvarlak, küçük meyveli, iğneli yaprakl bir çeşit ağaç (Kn.) And z (ard ç) ağac n n meyvas (Ant.) And z ağac n n meyvas ndan yap lan pekmez (Mr., Kn., Ada., İç., Ant.) H yar, salatal k (Brd..) Bir çeşit çekirdeksiz dut (Ezc.) Bir çeşit çekirdeksiz dut (Tn.) H yar (Tr.) H yar (Mn.) H yar (Dz., Çkl., Ant., Mğ.)) Bir çeşit çekirdeksiz dut (Ezc.) 1. Nane, dağ nanesi (Ml.) 2. Yemeklere konulan bir çeşit kokulu ot (Sv.) 3. Yemeğe sonradan dökülen k zd r lm ş yağ ve soğan (Ar., Sv.) Çorbaya biber ve soğanla kavrulmuş k zg n yağ dökmek (Kr.) 1. Zay f, c l z (Nğ.) 2. Nane, dağ nanesi (Gr., Ezm., Sv.) 3. Yemeklere konulan bir çeşit kokulu ot ( Sv.) 4. Trabzon civar nda yetişen ve çay yerine kullan lan, sar çiçekli bir çeşit ot (Tr.) 5. Yemeğe sonradan dökülen k zd r lm ş yağ ve soğan (Ar., Sv.) 6. Mayas z ve az tuzlu ekmek (Gm.,) 7. Yemek için biriktirilen, saklanan öteberi, yiyek içecek (Ky.) 8. Küçük yağ tavas (to.) Zay flamak (Nğ.) Et kokmaya, bozulmaya yüz tutmak (Zn.) Mayas tutmam ş hamur (Ezm.) Kavun, karpuz vb. nin çiçekten sonraki olgunlaşmama ş hali (Bt.) 20