TÜRKİYE ÜZERİNDEKİ BELLİ KURAKLIK YILLARIN PALMER KURAKLIK ŞİDDETİ İNDİSİ İLE ANALİZİ. Abdullah AKBAŞ ve Hasan TATLI

Benzer belgeler
Araştırma Notu 15/177

Türkiye Üzerindeki Önemli Kurak Yıllar

Türkiye de klimatolojik kuraklık olasılıklarının dağılışı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

EĞİRDİR VE BEYŞEHİR GÖLLERİNİN UYDU VERİLERİ VE TOPOĞRAFİK HARİTA YARDIMIYLA KIYI ÇİZGİSİ DEĞİŞİMLERİ

SICAKLIK VE ENTALP KONTROLLÜ SERBEST SO UTMA UYGULAMALARININ KAR ILA TIRILMASI

KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI KPSS. GENEL KÜLTÜR ve GENEL YETENEK

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

TÜRKİYE DE YAĞIŞIN EŞİTSİZLİK ENDEKSLERİYLE ANALİZİ VE MEKÂNSAL DAĞILIŞI

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM Yrd.Doç.Dr. Okan Fıstıkoğlu DEÜ, SUMER

Palmer Kuraklık Ġndisi ne Göre Ġç Anadolu Bölgesi nin Konya Bölümü ndeki Kurak Dönemler ve Kuraklık ġiddeti

MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ. 6. Hafta Oda Akustiği

1 OCAK - 31 ARALIK 2015 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU (Tüm tutarlar, aksi belirtilmedikçe Türk Lirası ( TL ) cinsinden ifade edilmiştir.

Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man

Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan:

2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016

TÜRKĐYE YAĞIŞ BÖLGELERĐNĐN SPEKTRAL KÜMELEME TEKNĐĞĐYLE BELĐRLENMESĐ

BÖLÜM 7 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 1

Deprem Yönetmeliklerindeki Burulma Düzensizliği Koşulları

Fizik ve Ölçme. Fizik deneysel gözlemler ve nicel ölçümlere dayanır

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

1. YAPISAL KIRILMA TESTLERİ

TEMA Vakfı, İstanbul Projeleri Raporu nu Açıkladı

JET MOTORLARININ YARI-DĐNAMĐK BENZETĐŞĐMĐ ve UÇUŞ ŞARTLARINA UYGULANMASI

TOBB ETÜ LİSANSÜSTÜ BURSLU ÖĞRENCİ YÖNERGESİ* (*) Tarih ve S sayılı Senato oturumunun 4 nolu Kararı ile Kabul edilmiştir.

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland.

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

VAKIF MENKUL KIYMET YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş. (ESKİ UNVANI İLE VAKIF B TİPİ MENKUL KIYMETLER YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş. )

Video Dizilerinden Reklam Saptama ve İndeksleme

GROWTH RELATIONSHIPS OF PINUS SILVESTRIS FOR AFFORESTATIONS OF DERBENT (MOR BEL)- HASAN MOUNTAIN (YENIPINAR)

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE MÜCADELEDE UYUM ÇABALARI

ÇOK-SENSÖRLÜ YAĞIŞ TAHMİN ÜRÜNÜ

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 28349

DİKKAT! SORU KİTAPÇIĞINIZIN TÜRÜNÜ "A" OLARAK CEVAP KÂĞIDINA İŞARETLEMEYİ UNUTMAYINIZ. SAYISAL BÖLÜM SAYISAL-2 TESTİ

İNOVASYON GÖSTERGELERİ VE KAYSERİ:KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ. Prof. Dr. Hayriye ATİK 16 Haziran 2015

tepav Nisan2013 N POLİTİKANOTU Türkiye için Finansal Baskı Endeksi Oluşturulması 1 Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER...

Söke İlçesinde Pnömatik Ekim Makinaları Talep Projeksiyonunun Belirlenmesi*

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI

Yakıt Özelliklerinin Doğrulanması. Teknik Rapor. No.: 942/

ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ

KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE İHALE EDİLEN PERSONEL ÇALIŞTIRILMASINA DAYALI HİZMET ALIMLARI KAPSAMINDA İSTİHDAM EDİLEN İŞÇİLERİN KIDEM TAZMİNATLARININ

Murahhas Aza. Denetimden Sorumlu Komite Üyesi. Denetimden Sorumlu Komite Üyesi. Denetleme Kurulu Üyesi

BİLGİSAYAR PROGRAMLARI YARDIMIYLA ŞEV DURAYLILIK ANALİZLERİ * Software Aided Slope Stability Analysis*

YERLİ ÜRETİCİLER TARAFINDAN ÇİN HALK CUMHURİYETİ MENŞELİ PVC İTHALATINA YÖNELİK YAPILAN KORUNMA ÖNLEMİ BAŞVURUSUNUN GİZLİ OLMAYAN ÖZETİ

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

Ara Dönem Faaliyet Raporu MART 2014

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/61

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir.

HAM PUAN: Üniversite Sınavlarına giren adayların sadece netler üzerinden hesaplanan puanlarına hem puan denir.

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir.

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

BİLGİSAYAR DESTEKLİ BİR DİL PROGRAMI -Türkçe Konuşma - Tanıma Sistemi-

FİBA EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU. Fonun Yatırım Amacı

KİTAP İNCELEMESİ. Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri. Tamer KUTLUCA 1. Editörler. Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice AKKOÇ

BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI

BĐSĐKLET FREN SĐSTEMĐNDE KABLO BAĞLANTI AÇISININ MEKANĐK VERĐME ETKĐSĐNĐN ĐNCELENMESĐ


BEH - Groupama Emeklilik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

Prof. Dr. Murat TÜRKEŞ İstatistik Bölümü Bağlantılı Orta Doğu Teknik Üniversitesi

İnşaat Firmalarının Maliyet ve Süre Belirleme Yöntemleri Üzerine Bir Alan Çalışması

ÜNİTE 5 KESİKLİ RASSAL DEĞİŞKENLER VE OLASILIK DAĞILIMLARI

LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ. Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi

:30 Adı-Soyadı:... No:... NOT:...

İÇİNDEKİLER. 1 Projenin Amacı Giriş Yöntem Sonuçlar ve Tartışma Kaynakça... 7

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

ĠÇ ANADOLU DA ORTALAMA SICAKLIK VE YAĞIġ DEĞERLERĠNDEKĠ DÖNEMSEL DEĞĠġĠMLERĠN EKOLOJĠK DEĞERLENDĠRMESĠ. Prof. Dr. M.

BETONARME BĠR OKULUN DEPREM GÜÇLENDĠRMESĠNĠN STA4-CAD PROGRAMI ĠLE ARAġTIRILMASI: ISPARTA-SELAHATTĠN SEÇKĠN ĠLKÖĞRETĠM OKULU ÖRNEĞĠ

Doç. Dr. Eyüp DEBİK

Olasılık ve İstatistik Dersinin Öğretiminde Deney ve Simülasyon

MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ AKADEMİK DEĞERLENDİRME VE TEŞVİK ESASLARI

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER

İzmir İçin Geleceğe Yönelik Yağış Olasılıklarının Markov Zinciri Modeliyle Belirlenmesi

GALATA YATIRIM A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU SAN-EL MÜHENDİSLİK ELEKTRİK TAAHHÜT SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi. Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü PROJE HAZIRLAMA ESASLARI

İçindekiler Şekiller Listesi

ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI ĞİŞİKLİĞİ

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları

Dr. Erdener ILDIZ Yönetim Kurulu Başkanı ILDIZ DONATIM SAN. ve TİC. A.Ş.

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır.

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

FİBA EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI E.Y. FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

T.C. KAFKAS ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ LİSANS EĞİTİM-ÖĞRETİM VE SINAV UYGULAMA ESASLARI

İSTATİSTİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Bu konuda cevap verilecek sorular?

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Yılı Kurumsal Mali Durum ve Beklentiler Raporu

ÖZET ...DEĞERLENDĐRMELER...

MADDE 3 (1) Bu Yönetmelik, 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 14 ve 49 uncu maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır.

Transkript:

TÜRKİYE ÜZERİNDEKİ BELLİ KURAKLIK YILLARIN PALMER KURAKLIK ŞİDDETİ İNDİSİ İLE ANALİZİ Abdullah AKBAŞ ve Hasan TATLI Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Bölümü, Fiziki Coğrafya Anabilim Dalı, 170β0, Çanakkale, Türkiye akbs.abdullah@gmail.com tatli@comu.edu.tr Özet Bu çalışmada, Türkiye deki 96 meteoroloji istasyonunun sıcaklık ve yağış verileri ile ABD deki ORNL DAAC nin 1 metre derinlikteki faydalı toprak su tutma kapasitesi verileri (available water holding capacities -AWHC) kullanılarak, geçmiş yıllarda gözlenmiş olan önemli kurak yıllar; Palmer kuraklık Şiddeti İndisine göre incelendi. İndisin kuraklık sınıfları NOAA nın kuraklık sınıflarına göre 7 sınıfa ayrılıp daha sonra ise belirlenen bu kurak yılların kuraklık desen haritaları hazırlandı. Kuraklığın seçilen dönemlerdeki hem kış hem de yaz mevsimindeki mekânsal dağılımı ve şiddeti incelenmiştir. Bu bağlamda seçilen yıllarda, en kurak yılın β008 yılı olduğu görülmüştür. Kışın yaşanan şiddetli kuraklığın yaz aylarına doğru birikmeli (kümülatif) bir şekilde artarak daha şiddetli olduğunu sonuçları elde edilmiştir. ANALYSIS SPECIFIC DROUGHT YEARS ON TURKEY VIA PALMER DROUGHT SEVERITY INDEX Abstract In this study, specific drought years over Turkey are analyzed via the Palmer Drought Severity Index (PDSI) obtained by using the temperature and precipitation data from 96 meteorological stations in Turkey and the data of 1 meters soil water-holding capacity (AWHC) of DAAC in the U.S. ORNL data. The PDSIs are converted to 7 drought subclasses as NOAA classification, and drought patterns were shown into maps. The selected periods of drought seen during the spells of summer and winter, and its spatial distribution were examined. In this context, the 2008 year was determined as the driest year according to the PDSI. In this year, the severity of drought has been increased from winter to summer cumulatively. 1. GİRİŞ Kuraklık ve çölleşme, insan kaynaklı iklim değişikliğiyle birlikte, sonuçları açısından günümüzde insanoğlunun karşı karşıya olduğu ve mutlaka ciddiye alması gereken en önemli küresel ve bölgesel değişiklik konularından biridir (Türkeş, β010; Tatli and Türkeş, β011). Doğal habitatlar, ekosistemler ve medeniyetlerin kuruluşundan, şehir su ihtiyacından, tarıma, ormanlara, ulaşıma ve modern karmaşık endüstrilere kadar bütün sosyal ve ekonomik sektörleri etkilemektedir (Heim, β00β). Kuraklık beklenenden veya normalden daha az yağış eksikliği olması nedeniyle meydana gelen yavaş gelişen doğal bir afettir. Ayrıca, tahmin edilmesi doğrudan yağışa ve toprak özelliklerine bağlı olduğundan, incelenmesi oldukça karmaşıktır denebilir. Tatli nin (β01γ) Akdeniz ve çevresindeki günlük yağışların karmaşıklığı konusunda yaptığı bir çalışmada, kullandığı verilerin büyük ölçekli tatlılaştırılmış (smoothing) olmasına karşın, günlük yağışların oldukça karmaşık dinamik özellikler gösterdiği 1

sonucunu elde etmiştir. Yanısıra, kuraklık ve orman yangınları arasında çok önemli ilşkiler olduğunu, düşey meteorolojik nem ve termal etkilerin orman yangınlara etkisini bir vahşi-orman yangını hava indeksi olan Haines Indeksi ile incelemişler ve kuraklığın diğer bir afet olan orman yangınlarına neden olduğuna dair önemli bir örnektir (Tatli and Türkeş, β01γ). Diğer taraftan, kuraklık tek başına afet değildir. Kuraklığın bir afet olup-olmadığı olmadığı yerel halk ve çevre üzerindeki etkisine bağlıdır. Bundan dolayı, kuraklığı anlayabilmenin anahtarı onun hem sosyal hem de doğal boyutlarıyla birlikte ele alınması gerektiğidir. Örneğin Kuraklık birkaç yönden dolayı diğer doğal afetlerden ayrılır. Birinci olarak, kuraklık, sürünen görüngü (fenomen) diye de bahsedilen yavaş başlayan bir afettir. Kuraklığın bu doğasından dolayı etkileri uzun bir zaman periyodu boyunca birikerek (kümülatif) olarak hissedilir. Bundan dolayıdır ki kuraklığın başlangıcını ve bitişini belirlemek zordur ve bilim insanları ile karar vericiler sık sık kuraklığın bitişini ilan etmede temeller (kriterler ) üzerinde anlaşmazlığa düşerler. İkinci olarak, kuraklık kesin ve herkes tarafından kabul edilmiş bir tanıma sahip olmadığı için şiddeti ve var olup olmadığı ile ilgili kafa karışıklığına yol açar. Gerçekçi olarak, kuraklığın tanımı bölgesel şekilde ve belli uygulamalarla olmalıdır. Her iklim rejiminin farklı iklimsel karakteristiği olduğundan, tanımlarda bölgesel olmalıdır. Üçüncü olarak, kuraklığın etkileri yapısal değildir ve yıkıcı olan sel, tropikal fırtınalar ve depremler gibi doğal afetlerden daha yaygın bir coğrafi yayılıma sahiptir. Bu da onun etkisini ölçmeyi zor kılar ve bu da diğer doğal afetlerden farklı olarak afet yardımını zor kılabilir (Wilhite, 2005). Kuraklık indisleri kuraklığın şiddetini ve meydana gelme riski potansiyelini, zamansal ve mekânsal nedenlerle çalışmayı belirlemek için kullanılır. Birçok kuraklık indisi, ilgilenilen bölgelerdeki zamansal değişkenliği ve büyüklüğünü belirlemek için geliştirilmiştir (Tatlı ve Türkeş, β011) İndislerin çoğunun geçerliliği yalnızca belli uygulamalarda ve belli bölgelerde geçerlidir. Bir bölge için kullanılan indeks bir başka bölge için kullanılamayabilir. Çünkü kuraklıkla sonuçlanan meteorolojik koşullar, dünya üzerindeki dağılımı hayli değişkendir. Örneğin, meteorolojik kuraklığın şiddetini ölçmek için geliştirilen indisler tarımsal hidrolojik ve diğer uygulamalar bazen yetersiz kaldığı bildirilmiştir (Heim, 2002). Farklı zaman ölçeklerinde etkili olabilen kuraklık olaylarını incelemek ve izlemek için, çeşitli yaklaşım ve yöntemler geliştirilmiştir. Bunlardan Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) (Palmer, 1965) ve Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI) (McKee vd., 199γ; Türkeş ve Tatlı, β009), kuraklıkları belirleme, değerlendirme ve izlemede, bir ülkenin ya da bölgenin kuraklık yönetimi ile kuraklık ve çölleşme ile savaşımında strateji oluşturma, geliştirme ve uygulanmasında etkili olan yaklaşımların başlıcaları olarak örnekleklendirilebilir (Türkeş ve Tatlı, β010; Türkeş vd., 2009). Türkeş vd. (β009) İç Anadolu Bölgesi nin Konya bölümünde yer alan Konya, Karaman, Aksaray ve Karapınar istasyonlarındaki egemen kurak dönemlerin, kuraklıkların başlangıç ve bitişleri ile şiddetlerinin belirlenmesinde PDSI kullanılmıştır. Onlara göre istasyonlardaki belirlenen ortak kurak dönemlerde yağışlardaki gerçekleşen azalmalar %γ0 ile %80 arasında değişir. Yağıştaki bu azalma özellikle kış ve sonbahar mevsiminde çok daha belirgindir. Kullanılabilir su miktarı (P-PET) ile PDSI zaman serilerindeki ilişki Mann-Kendall sıra ilişki katsayısı çözümlemelerine göre ise, 2

serilerde istatistiksel anlamda herhangi bir eğilim bulunmamasına karşın, genel bir azalma eğiliminin varlığına (daha kurak koşullara doğru bir gidiş) işaret etmektedir. Tatlı ve Türkeş (β011) in yaptıkları bir çalışmada; çeşitli kuraklık indislerinin klimatolojik desenlerinin (paternlerinin) mekânsal dağılımlarını karşılaştırdılar. İlgili çalışmada; PDSI, Palmer Hidrolojik kuraklık indisi (PHDI), Palmer Nem Anomali İndisi (Z indisi) ve Ağırlıklı Palmer Kuraklık Şiddeti İndislerine (WPDSI) Ampirik Ortgonal Fonksiyonlar (EOF) uygulayarak elde ettikleri desenler arasında bir farklılık olmadığını belirlemişlerdir. Diğer taraftan, P-PET indisinin EOF uygulaması ile elde edilen desenin diğerlerinden farklı olduğunu belirtmişlerdir. İlgiliğ çalışmanın sonuçlarından elde ettikleri önerileri ise P-PET desenini dışarıda tutmak şartıyla, kuraklığın iklimsel ortogonal desenlerinin incelenmesinde yukarıda bahsedilen indislerden herhangi birinin diğerine üstünlüğü olmadığı sonucuna varmalarıdır. 2. VERİ VE YÖNTEM Bu çalışmada kullanılan gözlem verileri, Türkeş (1996, 1998) tarafından yeniden düzenlenen, Meteoroloji Genel Müdürlüğü nden (MGM) elde edilen 96 adet meteoroloji istasyonunun aylık toplam yağış ve aylık ortalama sıcaklıklarıdır değerleridir ve yağış rejim bölgelerine iyi bir şekilde dağılmıştır (Şekil1). Kullanılabilir Su İçeriği (AWCH) verileri ise Amerika Bileşik Devletleri nde bulunan OakRidgeNational Laboratory Distributed Active Archive Centre (ORNL DAAC) 1-m toprak derinliği veri kümesinden elde edildi (Webb vd., β000). AWCH değerleri 0.50-0.5 o gridli-aralıklı olduklarından, gridli noktalardaki veriler söz konusu meteoroloji istasyonlarına en yakın komşu interpolasyon yöntemi ile taşınarak işlemler yapıldı. Palmer Kuraklık İndeksi, Palmer (1965) tarafından geliştiren, aylık veya haftalık olarak hesaplanabilwen bir indekstir. Bu indeksin hesabında ortalama sıcaklık, toplam yağış, faydalı (kullanılabilir) su içeriği (AWCH) ve potansiyel evapotransipirasyon (terlemebuharlaşma) gözlemleri kullanılarak elde edilen basit bir saydıdan oluşan ve meteorolojik kuraklığın izlenmesinde kullanıldığından, meteorolojik kuraklık indeksi olarak da adlandırılır. Bu hesaplaplamalarda, potansiyel evapotransipirasyon miktarları ise Thornthwaite yöntemi ile hesaplanır. Bu indeksin hesaplamasındaki kabül ve sınırlamaları Alley (1984) yeniden gözden geçirmiştir. Palmer Kuraklık Şiddet İndisinin hesaplanması ve temel eşitlikleri, Alley (1984) ve Tatlı ve Türkeş (β011) den yararlanılarak verilmiştir. Palmer Kuraklık Şiddet İndisi nin hesaplanmasında toprak nemi, üst bölüm veya yüzey nemi (Ss) ve alt bölüm nemi (Su) olmak üzere ikiye ayırılarak hesaplamalara başlanır. Bu adımda, tüm toprak neminin 25 mm kısmının toprağın üst bölümünde yeraldığı kabulü vardır. Dolayısıyla, AWHC değeri, yüzey tabakada β5 mm olmak üzere, bu iki toprak tabakası arasında paylaştırtılır. Toprak üstünden olan buharlaşma ve terlemeyle olan su kaybı, potansiyel buharlaşmaterleme (PET) olarak tanımlanır. Eğer PET değeri toplam yağıştan büyük ise, bu durumda PET > P olduğundan, (1) (2) 3

olmak üzere β ara değişken hesaplanır. Burada P yağışı, S s ve Su sırasıyla toprağın üst ve alt tabakasında depolanan nem miktarlarını temsil etmektedir. Buharlaşma-terleme (ET) ile kayıp ve su Şarjı (recharge) yüzey tabaka içinde yer aldığı kabul edilir. Dolayısıyla, bu yüzey tabakadaki maksimum nem kaybının en fazla PET e eşit olacağı anlamına gelir.diğer taraftan, toprağın alt tabakasından olan nem kaybı miktarı ise başlangıçta toprakta bulunan nem içeriğine, yani başlangıçtaki AWHC miktarına çok sıkı bağlıdır. Yani, toprak-altı tabakasının su şarjı ancak tüm AWHC değerinin kaybolmasından sonra başlamaktadır. Diğer bir büyüklük olan yüzey akış (runoff) ise bu iki toprak tabakasının nem miktarının tarla kapasitesine ulaşmasından sonra başlayabileceği varsayımına dayanır. Özetle, PDSI hesabında, nem-farkı (moisture departure) indeksi olarak adlandırılan d j ile hesaplamalara başlanır. (3) Burada P j, j-inci ayın toplam yağış tutarını ve Pˆ j ise j inci ayın klimatolojik koşulların oluşturduğu uygun yağış tutarını (Climatologically Appropriate for Existing Conditions: CAFEC) temsil etmektedir. Bu CAFEC değeri, su dengesi yaklaşımı kullanılarak, her j inci ay için aşağıdaki denklem ile elde edilir. Yukarıdaki verilen Denklem de, PR potansiyel toprak nemi şarjını (potential soil moisture recharge), PRO potansiyel akışı (potential run off) ve PL ise potansiyel topraktan nem kaybını (potential water loss from the soil) temsil etmektedir. Diğer taraftan, yılın her j inci ayı için α,,, δ katsayıları ise aşağıda verilen ifadeler ile elde edilir. (4) (5) Yukarıdaki ifadelerde, üzeri çizgili olan terim ilgili değişkenin uzun-süreli ortalamasını temsil etmektedir. PET miktarı ise Thornthwaite (1948) yaklaşımı ile elde edilir. Şöyle ki: 4

Burada PET in birimi cm ve dl ise ilgili yerin enlem-derecesinden hesaplanan gün uzunluğu düzeltme faktörüdür (dl = 1 için gün uzunluğu 12 saat anlamına gelir). Aynı denklemde, T aylık ortalama sıcaklık (birimi C) ve I ise ısı indeksi (heat index) ve 12 ayın ısı indekslerinin toplamı olarak aşağıdaki ifade ile elde edilir. (6) Denklem (4) deki b sabiti ise ampirik olarak ısı indeksinden elde edilir: (7) Potansiyel su şarjı, PR, toprağın yeniden tarla-kapasitesine gelmesi için gerekli su miktarı olarak tanımlanır ve aşağıdaki ifade kullanılarak, toprak tabakalarında bulunan nem miktarı ve AWHC değerleri kullanılarak hesaplanır. (8) Potansiyel yağış (PRO) ise potansiyel yağıştan, potansiyel su şarjının (PR) çıkartılması ile elde edilen bir büyüklüktür. (9) Topraktan olan potansiyel nem kaybı (PL) yağış döneminin sıfır olduğu durumda, buharlaşma-terleme için topraktan olan su miktarı kaybı olarak tanımlanır. (10) Bu denklemdeki PL s ve PL u terimleri aşağıdaki gibi tanımlanırlar. (11) (12) Yukarıda Denklem (3) ile tanımlanan α,, ve δ katsayıları yılın her 1β ayı için (veya 5β hafta için) belirlendikten sonra, Palmer Nem Anomali İndeksi (Z-İndeksi), nem sapmasından, yani den her j inci ay için hesaplanır. (13) 5

Buradaki K j ampirik bir katsayı olan ve j inci ayın ağırlık faktörü olarak tanımlanır. Bu katsayı başlangıçta, bölgesel iklim düzeltme katsayı olarak adlandırılan ve ampirik olarak bulunan, K i lerden hesaplanır. şöyle ki: (14) Bu ifadede kullanılan, ise aşağıda gibi deneysel olarak bulunur. kalibrasyon veya normal değerlerin hesaplandığı periyot boyunca elde edilen, nem sapma değerleri olan dj lerin aritmetik ortalamasıdır. Tüm yukarıda tanımlanan katsayılar ve değişkenler belirlendikten sonra, PDSI değerleri her j-inci ay için aşağıda verilen denklemle ardışık olarak elde edilir. Tüm yukarıda tanımlanan katsayılar ve değişkenler belirlendikten sonra, PDSI değerleri her j-inci ay için aşağıda verilen denklemle ardışık olarak elde edilir. (15) Bu denklemde, X sembolü PDSI i temsil etmektedir. Hesaplan PDSI değerleri, Palmer (1965) tarafından önerilen kuraklık sınıflarına dönüştürülür (Tablo1). Tablo 1: Palmer Kuraklık Şiddeti İndisi ve Sınıflaması PDSI Kuraklık Sınıfı 4 Aşırı nemli 3 to 3.99 Çok nemli 2 to 2.99 Orta nemli 1 to 1.99 Hafif nemli 0.5 to 0.99 Yeni başlayan nemli dönem 0.49 to -0.40 Normal -0.5 to -0.99 Yeni başlayan kurak dönem -1 to -1.99 Hafif kurak -2 to -2.99 Orta kurak -3 to -3.99 Şiddetli kurak -4 Aşırı kurak (16) 6

3. UYGULAMA VE TARTIŞMA 1989 Şubat: 1989 yılının şubat ayında Türkiye nin Ege bölgesi, Güneydoğu Anadolu bölgesi ve Ankara yöresi haricinde hemen her yerinde normal ve nemli bir koşullar yaşanmıştır. Ayrıca aşırı nemlilik durumları ise Orta ve Doğu Karadeniz bölümünde görülmüştür. Bunun dışında Van ve Kars yöresinde de yerel olarak aşırı nemlilik koşulları gözlemlenir (Şekil 1a). 1989 Temmuz: 1989 yılının Temmuz ayında Orta ve Doğu Karadeniz bölgesi, İç Anadolu bölgesi ve Marmara bölgesinin Trakya ve Edremit körfezi bölümünün çevresi dışında Türkiye nin hemen her yerinde hem şiddetli hem de aşırı kuraklık koşulları yaşanmıştır. Bunların dışında kuraklığın normal olarak kabul edildiği yerler içerisinde ekstrem nemlilik koşulları gözlenir (Şekil 1b). 1990 Şubat: Türkiye de 1990 yılının şubat ayında Marmara, Ege, Batı Akdeniz, Eskişehir ve Mardin illeri dışımda hemen her yerde normal ve nemli bir koşullar oluşmuştur. Ekstrem nemli koşullar ise özellikle Orta ve Doğu Karadeniz ile Doğu Anadolu bölgesinin bazı kısımlarında görülür. 1990 Temmuz: 1990 yılının Temmuz ayında nemli dönem olan şubat ayında farklı olarak kurak olan yerler daha şiddetli ve yaygın olmuştur. Özellikle şubat ayında Mardin ve çevresindeki var olan kuraklık daha genişlemiş ve şiddetlenmiştir. Aynı şekilde batı bölgelerindeki kuraklıklar daha da şiddetlenmiştir. Kışın var olan nemli bölgeler ise temmuz ayında batıya kaymıştır ve normal koşullar daralmıştır. (a) (b) (c) (d) Şekil 1: 1989 ve 1990 yılı şubat ve temmuz ayı Palmer kuraklık şiddeti indisi haritaları. Türkiyeüzerinde 96 adet meteoroloji istasyonda ölçülmüş olan MGM üne ait aylık sıcaklık ve yağış verileri kullanılmıştır. (a). 1989 yılı Şubat ayı PDSI haritası (b). 1989 yılı Temmuz ayı PDSI Temmuz haritası (c). 1990 yılı Şubat ayı PDSI haritası (d). 1990 yılı Temmuz ayı PDSI haritası. 7

2006 Şubat: Türkiye de yağış klimatolojisi açısından yağışlı bir gün kabul edilen şubat ayında Palmer kuraklık şiddeti indisine göre genel olarak Akdeniz bölgesinin Batı ve Orta bölümleri Akdeniz bölümleri ile İç Anadolu nun güneydoğusu, Tuz gölü havzası ve Konya bölümü dışında çoğunlukla normal ve nemli (yağışlı) koşullar egemen olmuştur. Ekstrem nemlilik koşulları ise özellikle Orta ve Doğu Karadeniz ile Kuzeydoğu Anadolu bölümlerinde egemen olmuştur. Bunların dışında yağışların normal düzeyi içinde olduğu alanlar içerisinde bazı yerel nemli alanlar da gözlenir (Şekil βa). 2006 Temmuz: β006 yılı temmuz ayında yaz kuraklıklarında farklı olarak (klimatolojik) Türkiye nin büyük bir bölümünde normal yağış koşulları (normal dönem) egemen olmuştur. Şiddetli kurak koşullar ise Edremit körfezi ve çevresinde, Batı Akdeniz kıyılarında Batı Karadeniz e uzanan bir kuşak boyunca İç Anadolu nun tuz gölü havzası ve Konya ovasını içeren orta ve güneydoğu bölümleri ve Doğu Anadolu da etkili olmuştur. Çok ve ekstrem koşullar ise yalnız Trakya nın kuzeyi ile Sinop ve Trabzon çevresinde gözlemlenir (Şekil βb). 2008 Şubat: Türkiye de β008 yılının sonunda başlayan kurak koşulların şiddetlendiğini görüyoruz. Yağış klimatolojisi açısından çok yağışlı olması gereken β008 şubat ayında Türkiye nin batı ve güney yarısını kaplayan; Batı Karadeniz, Marmara geçiş, Akdeniz, Akdeniz geçiş, Karasal İç Anadolu ve Karasal Akdeniz yağış rejim bölgelerinde şiddetli ve ekstrem kuraklıklar etkili olmuştur. Türkiye nin geri kalan bölgelerinde ise normal ve çok daha dar olmak üzere nemli koşullar görülür (Şekil βc). 2008 Temmuz: Şubat ayından daha şiddetli olmak üzere şiddetli ve ekstrem kuraklıkların yaşandığı bir ay olarak belirmiştir. Bu da β008 yılının ilk yedi ayında etkili olan kurak koşulların yaz mevsiminde de yansıdığını ve yaz kuraklıklarını şiddetlendirdiğini gösterir (Şekil βd). (a) (b) (c) (d) 8

Şekil β: β006 ve β008 yılı şubat ve temmuz ayı Palmer kuraklık şiddeti indisi haritaları. (a). β006 yılı Şubat ayı PDSI haritası (b). β006 yılı Temmuz ayı PDSI Temmuz haritası (c). β008 yılı Şubat ayı PDSI haritası (d). β008 yılı Temmuz ayı PDSI haritası 4. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Türkiye de kuraklık olaylarının yaşandığı yıllardan biri 1989-1990 yıllarıdır. Kış mevsiminde etkili olmuştur (Türkeş ve Erlat, β005). Kış ve yaz yağışlarının diğer aylardaki yağışların uzun süreli ortalamalarına göre çok yetersiz olması yıllık olarak 1989-1990 yılının kurak bir yıl olarak belirlenmesini sağlamıştır. Aynı şekilde β006-β008 yılında da hem kış mevsimi hem de yaz mevsimi kurak bir yıl olmuştur. Ancak β008 yılı seçilen yıllar içinde en kurak yıl olmuştur. Kış kuraklığının yaşanması kuraklığın etkisinin yaz ayına doğru daha şiddetlenmesine neden olmuştur. Kışın yaşanabilecek bir kuraklığın etkisinin kümülatif olarak yaza doğru daha şiddetli olabileceği düşünülebilir. Bu bağlamda kışın yaşanılabilecek bir kurakllığın kümülatif etkisinden dolayı, haznelerde biriken su miktarında azalmalar, tarımda ürün kaybı gibi sonuçlar neticisinde bir çok sosyal ve ekonomik sorunlar ortaya çıkabilir. Türkiye de kışın görülen kuraklaşma eğilimlerinin bir nedeni cephesel orta enlem ve Akdeniz alçak basınçlarının sıklıklarında, özellikle kışın gözlenen azalma ve yüksek basınç koşullarında görülen artış eğilimleri ile ilgili olabilir (Türkeş vd., β009). Aynı şekilde, Türkiye de kurak dönemlerin ve yılların oluşumunda atmosferik uzak bağlatıların (teleconnection) ve desenlerin etkisi olabilir. Örneğin, Türkeş ve Erlat (β005) çalışmasına göre Türkiye de kış kuraklıklarının kayda değer bir bölümünün Kuzey Atlantik Salınımının (NAO) kuvvetli pozitif anomali indisinin etkin olduğu döneme denk düştüğünü belirtmişlerdir. Çıkan sonuçlar aynı şekilde iklim benzeşim modelleri çıktılarına uygulanarak, kuraklaşmanın eğiliminin klimatolojik açıdan değerlendirmesinin yapılması önerilir. Özellikle bu tür çalışmalar tarım, hayvancılık ve toprağa bağlı sanayi üretim, çevre açısından yöneticilere (policy makers) bilimsel bir destek sunar. Diğer taraftan arazide bulunan son kullanıcılar açısından kuraklıkların izlenmesi uzaktan algılama (uydu teknolojisi) yanı sıra bir araç olarak faydalı olabileceği önerilir. TEŞEKKÜRLER Bu çalışmada kullanılan veriler Meteoroloji Genel Müdürlüğünün (MGM) bize sağladığı gözlem verileri olduğundan, MGM ye katkılarından dolayı teşekkür ederiz. Ayrıca, zaman ayırıp makalemizin daha kaliteli olması için katkı sunan adsız Hakemlere teşekkürü bir borç biliriz. 5. KAYNAKLAR Alley, W. N. 1984. The Palmer Drought Severity Index Limitations and assumptions, Journal of Climate and Applied Meteorology, 23, 1001-1009. Heim, R., R., Jr. 2002. A Review of Twentieth-Century Drought Indices Used in the United States, American Meteorology Society McKee, T. B., Doesken, N. J. and Kleist, J. 1995. Drought monitoring with multiple time scales. Presented at the Ninth Conference on Applied Climatology. Dallas TX, American Meteorological Society, 233-236. Palmer, W.C., 1965. Meteorological Drought Research Paper No. 45. Office of Climatology U.S. Weather Bureau, Washington. 9

Tatli, H. 2013. Statistical Complexity in Daily Precipitation of NCEP/NCAR Reanalysis over the Mediterranean Basin. International Journal of Climatology. DOI: 10.1002/joc.3673 (in Press). Tatli, H. and Türkeş, M. β01γ. Climatological evaluation of Haines forest fire weather index over the Mediterranean basin. Meteorological Applications. DOI: 10.1002/met.1367 (in Press). Tatli, H. and Türkeş, M. β011.empirical orthogonal function analysis of the Palmer drought indices. Agricultural and Forest Meteorology, 151: 981-991. Türkeş, M., Tatli, H., β009. Use of the standardized precipitation index (SPI) and a modified SPI for shaping the drought probabilities over Turkey. Int. J. Climatol. 29, 2270-2282. Türkeş, M. 1996. Spatial and temporal analysis of annual rainfall variations in Turkey. Int. J. Climatol. 16, 1057-1076. Türkeş, M. 1998. Influence of geopotential heights, cyclone frequency and Southern Oscillation on rainfall variations in Turkey. Int. J. Climatol. 18: 649-680. Türkeş, M. β010. BM Çölleşme ile Savaşım Sözleşmesi nin iklim, iklim Değişikliği ve Kuraklık Açısından Çözümlenmesi ve Türkiye deki Uygulamalar. içinde: Çölleşme İle Mücadele Sempozyumu Tebliğler Kitabı, 601-616, Çorum). Türkeş, M. and Erlat, E. 2005. Climatological responses of winter precipitation in Turkey to variability of the North Atlantic oscillation during the period 1930 β001, Theoretical and Applied Climatology, 81, 45 69. Türkeş, M. ve Tatlı, H. β010. Kuraklık ve Yağış Etkinliği indislerinin Çölleşmenin Belirlenmesi, Nitelenmesi ve izlenmesindeki Rolü içinde: Çölleşme ile Mücadele Sempozyumu Bildiriler Kitabı, β45-β6γ, Çorum Türkeş, M. ve Tatlı, H. β011. Palmer Kuraklık Şiddeti ve Standartlaştırılmış Yağış İndislerinin Türkiye Üzerinde Karşılaştırılması: In: 5th Atmospheric Science Symposium Proceedings Book: 231-239. Istanbul Technical University, 27-29 April β011, İstanbul Turkey Türkeş, M., Akgündüz, A. S., Demirörs, Z. β009. Palmer Kuraklık İndisi ne göre İç Anadolu Bölgesi nin Konya Bölümü ndeki kurak dönemler ve kuraklık şiddeti (Drought periods and severity over the Konya Sub-region of the Central Anatolia Region according to the Palmer Drought Index). Coğrafi Bilimler Dergisi 7: 129-144. Webb, R.W., Rosenzweig, C.E., Levine, E.R., 2000. Global Soil Texture and Derived Water-Holding Capacities, Data set. Available on-line [http://www.daac.ornl.gov] from Oak Ridge National Laboratory Distributed Active Archive Center, Oak Ridge, Tennessee, U.S.A. doi:10.3334/ornldaac/548. Wilhite, D.A., Buchanan Smith, M., 2005. Drought as Hazard: Understanding thenatural andsocial Context. In: Whilhite, D. A. (Ed.),Proceeding of Drought and Water Crises: Science, Technology, and Management Issues. CRC Press, Boca Raton, FL, 3 29. Not: Bu çalışma Abdullah AKBAŞ (Danışmanı Hasan TATLI) tarafından yapılan ve henüz tamamlanmamış Türkiye de Palmer Kuraklık Şiddet İndislerine göre kuraklığın alansal ve zamansal değişiminin incelenmesi" adlı Yüksek Lisans tezinin bir parçasıdır. Türkiye nin bir bütün halinde, kuraklık klimatolojisi tez kapsamında yapılmaktadır ve daha sonra yayınlanması düşünülmektedir. 10