Taşlar bilgisi Taşları neden inceleriz?



Benzer belgeler
TOPOÐRAFYA ve KAYAÇLAR

ÜNÝTE - 1 TOPOÐRAFYA ve KAYAÇLAR

JEOLOJĠ TOPOĞRAFYA VE KAYAÇLAR

BİGA YARIMADASINDA TARİHİ TRUVA HARABELERİNİN GÜNEYİNDEKİ RADYOAKTİF SAHİL KUMLARININ MİNERALOJİSİ VE BUNLARIN ANA KAYAÇLARININ PETROLOJİSİ

ENDÜSTRİYEL HAMMADDELER 8.HAFTA

TOPRAK ANA MADDESİ Top T rak Bilgisi Ders Bilgisi i Peyzaj Mimarlığı aj Prof. Dr Prof.. Dr Günay Erpul kar.edu.

ANAKAYALARIN TOPRAK VERME ÖZELLĠKLERĠ ve AĞAÇLANDIRMA AÇISINDAN YORUMLANMASI. AGM Etüt ve Proje ġube Müdürlüğü

1 PÜSKÜRÜK ( MAGMATİK = KATILAŞIM ) KAYAÇLAR :

Bu konuda cevap verilecek sorular?

MİNERALLERİ TANITAN ÖZELLİKLER

MALZEMELERİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ

1.Bölüm: Kayaçlar vetopoğrafya

JEOLOJĠNĠN ÖNYÜZÜ; YERKABUĞU

MAGMATİK KAYAÇLAR DERİNLİK (PLUTONİK) KAYAÇLAR

Bitkilerde Çiçeğin Yapısı, Tozlaşma, Döllenme, Tohum ve Meyve Oluşumu

2. Bölüm: TOPRAK ANA MADDESİ

KONU 11: TAŞIN HAMMADDE OLARAK KULLANIMI: MİNERALLER. Taşın Hammadde Olarak Kullanımı

Alasim Elementlerinin Celigin Yapisina Etkisi


ATMOSFERİK GAZ VE ASİTLERİN DOĞAL TAŞ YAPI MALZEMELERİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN DENEYSEL YÖNTEMLER İLE ANALİZİ

8. Ünite Yeryüzünde Yaşam

YERKABUĞUNU OLUŞTURAN MİNERALLER İNM 102: İNŞAAT MÜHENDİSLERİ İÇİN JEOLOJİ. Yerkabuğunun Yapısı. Yerkürenin Yapısı. Dr.

1. Yer kabuðunun yapý gereði olan bir veya birkaç mineralden oluþan kütlelere ne ad verilir?

Döküm. Prof. Dr. Akgün ALSARAN

Doç. Dr. Cengiz ÇETİN, BEK166 Taş Malzeme Bilgisi ve Bozulmalar Ders Notu DERS KAYAÇ TÜR VE TEMEL ÖZELLİKLERİ

SEDİMANTER KAYAÇLAR (1) Prof.Dr. Atike NAZİK, Çukurova Üniversitesi J 103 Genel Jeoloji I

İÇİNDEKİLER. 1 Projenin Amacı Giriş Yöntem Sonuçlar ve Tartışma Kaynakça... 7

KONU 12: TAŞIN HAMMADDE OLARAK KULLANIMI: KAYAÇLAR

SEDİMANTER (TORTUL) KAYAÇLAR

NORMAL TUĞLA VE PRES TUĞLA İLE DUVAR

TEKNOLOJİNİN BİLİMSEL İLKELERİ. Öğr. Gör. Adem ÇALIŞKAN

Feldispatlar: K (Alkali Felds.): Mikroklin, Ortoklaz, Sanidin. Na Na: Albit, Oligoklaz Ca: Andezin, Labrador, Bitovnit, Anortit Ca

Doğada yaşayan canlıların tamamı hücrelerden oluşmuştur. Canlılardan bazıları tek bir

ÖZELLĠKLERĠ DĠKKATE ALINMADAN YAPILAN SONDAJ

2015 YILI SU SONDAJLARI

TOPRAK OLUŞUMUNDA AŞINMA, AYRIŞMA VE BİRLEŞME OLAYLARI

Oksijen, flor ve neon elementlerinin kullanıldığı alanları araştırınız.

YER KABUĞUNU OLUŞTURAN MADDELER (MİNERALLER VE KAYAÇLAR)

KİLİN YAPISI. Şekil 1) (a) Tetrahedral yapı, (b) silikat tabakası

MİNERALLER. Tek mineralden oluşan kayaçlar. Kireçtaşı (Kalsit). Kaya tuzu (Halit). Buzul

Et tipi hayvanların özel muayenesi ve seçimi

ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ (YAŞLANDIRMA) DENEYİ

Çalışma Soruları 2: Bölüm 2

YILDIZLAR NASIL OLUŞUR?

Atom. Atom elektronlu Na. 29 elektronlu Cu

Toprak kirliliğini tanımlamadan önce toprak kalitesi vurgulanmalı

KAYAÇLAR KAYA DÖNGÜSÜ KAYA TİPLERİNİN DAĞILIMI GİRİŞ. Su-Kaya ve Tektonik Döngü. 1. Mağmatik kayalar. 2. Tortul kayalar

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

YAPILARDA DERZLER VE SIZDIRMAZLIK MALZEMELERİ

PDF created with pdffactory trial version

BOYAR MADDELERDE AKTİF KARBONUN ADSORPLANMA ÖZELLİĞİNE HİDROJEN PEROKSİTİN ETKİSİ

SUUDİ ARABİSTAN DAMAD BARAJINDA UÇUCU KÜL YERİNE PUZOLANİK MADDE OLARAK TAŞ UNU KULLANIMI VE PROJE EKONOMİSİNE ETKİSİ

Prof.Dr. Atike NAZİK, Çukurova Üniversitesi J 103 Genel Jeoloji I

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

KIRILMA MEKANİĞİ Prof.Dr. İrfan AY MALZEME KUSURLARI

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI

FINDIĞIN HASAT,HARMAN VE DEPOLANMASI

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

İLERİ YAPI MALZEMELERİ DERS-6 KOMPOZİTLER

YER KABUĞUNU OLUŞTURAN MADDELER (MİNERALLER VE KAYAÇLAR)

Binalarda Enerji Verimliliği ve AB Ülkelerinde Yapılan Yeni Çalışmalar

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ

Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2007 KLERİ DERS NOTLARI

ANAKAYALAR MAĞMATİK (erüptif= püskürük= volkanik) KAYALAR ASİT ERÜPTİF KAYALAR

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

KAYAÇLARDA GÖRÜLEN YAPILAR

Genel olarak etraflarında tefradan meydana gelen bir halkaya rastlanılır.

TUĞLA VE KİREMİT RAPORU

MAKİNE VE MOTOR DERS NOTLARI 9.HAFTA

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ EĞİTİM KURUMLARI ANADOLU LİSESİ 10. SINIFLAR COĞRAFYA İZLEME SINAVI

Piroelektrisite vepiezoelektrisite arasında ne fark vardır? Örnekliyerek açıklayınız.

Sunum ve Sistematik 1. BÖLÜM: TOPOĞRAFYA VE KAYAÇLAR KONU ÖZETİ

KONU 14: TAŞIN HAMMADDE OLARAK KULLANIMI: ALET YAPIMINDA TERCİH EDİLMİŞ TORTUL KAYAÇLAR


EDİRNE BELEDİYE BAŞKANLIĞI ÇEVRE KORUMA VE KONTROL BİRİMİ

ISININ YAYILMA YOLLARI

EK III POTANSİYELİN TANIMLANMASI

Büyük kuşlar için kutu yuvalar. Peçeli baykuş yuvası

3- Kayan Filament Teorisi


PLASER TİP MADEN YATAKLARI

MAKİNE VE MOTOR DERS NOTLARI 1.HAFTA

DEVLET DESTEKL SERA S GORTASI TEKN K ARTLAR, TAR FE VE TAL MATLAR

KASTAMONU İLİ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI

DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER

Seramik, sert, kırılgan, yüksek ergime derecesine sahip, düşük elektrik ve ısı iletimi ile iyi kimyasal ve ısı kararlılığı olan ve yüksek basma

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436

İNM 102: İNŞAAT MÜHENDİSLERİ İÇİN JEOLOJİ MAGMATİK KAYAÇLAR TORTUL KAYAÇLAR METAMORFİK KAYAÇLAR. Kayaç nedir?

Doç. Dr. Cengiz ÇETİN, BEK166 Taş Malzeme Bilgisi ve Bozulmalar Ders Notu DERS 4 1. KAYAÇ TÜR VE TEMEL ÖZELLİKLERİ

TOPRAK ANA MADDESİ KAYAÇLAR. Oluşumlarına göre üç gruba ayrılırlar 1. Tortul Kayaçlar 2.Magmatik Kayaçlar 3.Metamorfik (başkalaşım) Kayaçlar

MasterFlow 920 AN (Eski Adı Masterflow 920 SF)

İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ

KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

ENDÜSTRİYEL CAM VE SERAMİK TEKNİKERİ

MAGMATİK KAYAÇLAR. Magmanın Oluşumu

BAŞLICA ÇATI ŞEKİLLERİ

Transkript:

Taşlar bilgisi Taşları neden inceleriz? Bilindiği gibi dünya iç içe geçmiş kürelerden oluşmakta ve en dıştaki küreyi katı olan kabuk veya litosfer (= Taşküre) meydana getirmektedir. Bu kürenin yapısını ise taşlar oluşturur. Bu nedenle; - Yer şekillerinin meydana gelişi ve evrimlerinde rol oynayan faktörlerden biri de yapıdır (Yer şekilleri = Yapı+Etmen ve Süreçler+Zaman). Yapı denilince de taşların litolojik ve tektonik özellikleri anlaşıldığından bu özelliklerin bilinmesi ve incelenmesi gerekir. - Toprağın özelliği ile taşların yapısı arasında ilişki vardır. - Madenlerin oluşumu taşlarla ilgilidir. - Yeraltı suları - Depremler - Arazi Kullanımı - Bitki örtüsünün yetişme koşulları v.b. konular doğrudan veya dolaylı olarak taşlarla ilgilidir, dolayısıyla taşları tanımamızı gerektirmektedir. Yerkabuğunu meydana getiren, bir veya birkaç mineralin bir araya gelmesiyle oluşmuş genellikle katı ve inorganik cisimlerdir.sıvı olanı da vardır.örneğin civa.taşlar Petrografi biliminin inceleme konusunu oluşturur. Yerkabuğunu meydana getiren kayaçların, % 65 i mağmatik, % 27 si metamorfik, %8 i ise tortul kayaçlardan meydana gelmektedir. Kayaç Döngüsü

Kayaçlar bir kaç mineralin birleşmesi ile meydana gelmiştir. Bu nedenle mineralleri bilmek gerekir. Bu gün dünya üzerinde 2000 civarında mineral vardır. İşte bu 2000 civarındaki mineralin bir kısmı kayaçların yapısını teşkil etmektedir. MİNERALLER Mineraller, kayaçların yapıtaşlarıdır. Mineraller bir araya gelerek, kayaları oluşturur. Aşağıda çeşitli tanımlar vardır. Mineral, jeolojik süreçler sonunda oluşan, bir element ya da kimyasal bileşiktir ve normal koşullar altında kristalli bir biçimi vardır. (Nickel, 1995) Mineraller, doğal olaral oluşan inorganik maddelerdir, bunların, kesin bir kimyasal bileşimleri ve fiziksel özellikleri vardır(donoghue, 1990) Mineral, doğal olarak oluşan, inorganik olarak meydana gelen, kesin bir kmyasal bileşimi olan ve düzenli bir atomik yapısı bulunan homojen bir katıdır(mason, 1968) İnorganik dünyada meydana gelen her kimyasal bileşik, kesin bir moleküler düzene ve kristallenme yapısına sahiptir ve iyi tanımlnmış fiziksel özellikleri vardır, bunlar mineralleri meydana getirirler. (Brush, 1898) Öz olarak Mineraller, genellikle fiziksel ve kimyasal olaylar sonucunda oluşmuş veya meydana gelmiş basit veya karmaşık bileşimdeki daha çok inorganik bileşiklerdir. Bu bileşikler genelde katı halde bulunur. Sadece civa sıvı halde bulunur. Minerallerin meydana gelmesinde ise buharlaşma, soğuyarak katılaşma ve süblimasyon olayları etkili olur. Süblimasyon bir cismin katı halden doğrudan gaz haline geçmesi olayıdır. Mineralller, kimyasal olarak birbirine bağlı atomların belirli bir düzende birarada bulunmalarıyla oluşurlar ve bu birarada bulunmanın sonucunda kristalli bir yapıya kavuşurlar. İyonik bileşikler için, atomların içyapısı ve düzeni, oszökonusu iyonların boyutları ile ilgilidir. 1-Minerallerin Şekilleri ve Mineral Sistemleri 6 tane kristal gurubu bulunmaktadır. Bunlar ;

2- Minerallerin Sertlik Derecesi : Her mineralin sertliği birbirinden farklıdır. Sertlik özelliği minerallerin tanınmasında bir kriter oluşturur. Bazı mineraller sert bazıları ise yumuşak özellik gösterirler. Sertlik derecesine göre mineraller on grup altında toplanmaktadır. Sertlik derecesinin ifadesi ve uygulaması Alman bilim adamı MOHS tarafından ortaya konulmuştur. Bu nedenle Mohs ölçeği denilen bir ölçek mevcuttur. Bu ölçeğe göre sertlik derecesi 1 olan mineraller en yumuşak, sertlik derecesi 10 olan mineral ise en sert minerali teşkil eder.sertliği bir öncekinden fazla olan mineral kendinden önce gelen minerali çizer. Dolayısıyla minerallerin nispi sertliğini birbirine sürtmek suretiyle anlamak mümkündür. Sertlik derecesi Mineralin cinsi 1 Talk, kaolin, grafit 2 Jips (alçıtaşı), kaya tuzu, antrasit 3 Kalsit (kireç taşı), dolomit 4 Flüorit (Menekşe rengi) 5 Apatit 6 Ortoklas (Gri - beyaz et rengi ) 7 Kuvars (Beyaz- renksiz) 8 Topaz (Sarı pembe) 9 Korendon ( Pembe mavi) 10 Elmas (Soluksarı renksiz- yeşil) Yeryüzünde kayaçların içerisinde en çok kaolin, ortoklas,jips, kaya tuzu, dolomit ve kuvars mineralleri bulunur. Bu minerallerin içinde yer aldığı kayaçların sertlik derecelerini bazı basit araçlar yoluyla ölçmek mümkündür. Örneğin ; Tırnak : 2,5 Bakır ve Alüminyum : 3 Anahtar : 4 Cam : 5-5,5 Bıçak Ağzı (Çakı) : 5.5 Çelik- Jilet : 6,5 3- Minerallerin Renkleri : Mineralleri tanımada renk çok net bir kriter değildir. Nedeni ise bazı minerallerin içerisine giren yabancı maddeler o mineralin asıl rengini değiştirebilmektedirler. Bazı mineraller vardır ki bunlar bünyesine almış oldukları yabancı maddelerden dolayı o yabancı maddelerin rengini alırlar ki bu minerallere allokromatik mineraller adı verilir. Allokromatik minerale örnek olarak kuvarsı verebiliriz. Kuvars genelde renksizdir. Fakat bünyesine giren maddelerden dolayı beyaz, pembe ve sarı renklerde görünebilmektedir. Süs eşyalarının çoğu Kuvars minerali ile yapılır. Buna karşılık sürekli kendi rengini gösteren minerallere ise idyokromatik mineraller adı verilir.

4- Minerallerin Kıvrık Yüzeyleri : Parçalandığında yüzeylerinde görülen şekiller yardımıyla mineralleri birbirinden ayırmak ayrı bir kriter teşkil eder.bazı mineraller parçalandığı zaman lifli, bazıları pürüzlü, bazıları ise topağımsı bir özellik gösterir. Örneğin Asbest lifli bir özellik gösterir. 5- Minerallerin Dilinim Özellikleri : Ezildiklerinde görülen farklı parçalanma ve dilimlenme özellikleri de mineralleri ayırt etmede başka bir kriteri oluşturur. Bazı mineraller kübik dilimlenirler, buna örnek olarak galen minerali verilebilir. Başka bir dilimlenme şekli pul pul dilimlenmedir. Buna ise mikayı örnek olarak verebiliriz. Bir diğer dilimlenme şekli romboedrik dilimlenmedir ki buna ise kuvarsı örnek gösterebiliriz. 6- Minerallerin Parıltı özelikleri : Genelde parlaklık özelliği o mineralin saydam olup olmamasına bağlıdır. Bazı mineraller saydam bazıları ise saydam olmayan özellik gösterirler. 7- Minerallerin Özgül Ağırlıkları : Minerallerin özgül ağırlıkları da onların tanınmasına yardım eder. Örneğin altının özgül ağırlığı 19,3, kuvarsın ise 2.3 dür. 8- Minerallerin Mıknatıs Özelliği: Bazı mineraller mıknatıs özellik gösterir. Bazıları ise göstermezler. Örneğin yapısında demir elementi bulunduran mineraller manyetik özelliklerinden dolayı mıknatıs özelliği de gösterirler. 9- Minerallerin Radyoaktivite özellikleri : Radyoaktif elemente sahip olan mineraller parçalandıklarında genelde etrafa çok büyük bir enerji yayarlar.örneğin uranyum 10- Minerallerin Çizgi Yüzeyleri : Bazı mineraller çizildikleri zaman çizgi yüzeylerinin rengi mineralin normal renginden farklı olabilmektedir. Örneğin kalkopirit minerali sarı renkte olduğu halde yüzeyi çizildiğinde çizgi rengi yeşilimsi siyah olmaktadır.

MİNERAL GURUPLARI Mineraller bazı ortak özellikleri ile çeşitli guruplar oluşturmaktadır. A- SİLİKATLAR Alüminyum bileşiklerinin silisyum dioksit ile birleşmesinden oluşmuş bir mineral gurubudur. Silikat gurubuna giren mineraller şunlardır ; 1- Feldspatlar: Yerkabuğunda en yaygın bulunan mineraldirler. Feldspatlar esas olarak alüminyum silikatlardan meydana gelmişlerdir ve bunların sodyum, potasyum ve kalsiyum ile oluşturduğu bileşiklerdir. Feldspatların sertlik derecesi 6, özgül ağırlıkları ise 2.6 civarındadır. Feldspatların hava ve su ile temaslarında, yani kimyasal ayrışma sonucunda, kil ve kaoline dönüşür. Bu nedenle çimento ve seramik sanayi ile emaye yapımında kullanılırlar. Feldspatlar aşağıdaki alt guruplara ayrılır ; a)ortoklaz ( K Al Si3O8): Bileşiminde potasyum bulunduran alüminyum silikattır. Yani ortoklaz potasyumlu feldspattır. b)plajiyoklaz:sodyum veya kalsiyumlu feldspatlardır. Bunlardan bileşiminde sodyum elementi bulunduranı albit (N Al Si3O8 ) mineralini, kalsiyum bulunduranı ise anortit ( Ca Al2Si2O8) dediğimiz minerali oluşturur. 2- Klorit: Kimyasal bileşimi hidrojen magnezyum silikattır. Yeşil veya siyah renkte, sertlik derecesi 1,5 ile 2.5 arasında olan ve şistler içerisinde çok yaygın olan bir mineral türüdür. Ayrışma sonucu kile dönüşür. Kilin basınç altında kalıp sıkışmasıyla da şist denilen kayaç oluşur. Şist metamorfizme geçirirse fillad meydana gelir.

Kil Şist Fillad Killer, bileşiklerinde alüminyum ve su ihtiva eden silikatlardır. İklim, bitki örtüsü, zaman ve drenaj kilin çeşitliliği üzerinde direkt etkili faktörlerdir. Başlıca kil çeşitleri ; a)kaolinit: Sıcak ve nemli bir ortamda ortoklaz feldspatlarının ayrışması ile meydana gelir. Kaolinit plastik bir özellik göstermez. b)montmorillonit: Kurak ve yarı kurak iklimlerde plajiyoklazın ayrışması ile meydana gelir. Montmorillonit plastik bir özellik gösterir. c)illit: Soğuk iklim altında soğuk ortamlarda gelişen bir kil çeşididir. 3-Mikalar: Mika, sulu alüminyum silikat mineralidir. Sertlik dereceleri pek fazla olmayıp 2,5 ile 3 civarındadır. Granitik kayaçlar içerisinde çok bulunan, pul pul ayrılan, çok parlak, saydam görünüşlü bir mineral türüdür. Başlıca mika çeşitleri şunlardır ; a)muskovit ( Beyaz Mika ): Yerkabuğunda en yaygın mika türüdür. Şeffaf, bükülebilir ve elastikidir. Örneğin jipste bulunan mika. Elektrik ve ısı izolasyonunda kullanılır. b)biotit ( Siyah Mika ) : Granit, metamorfik şist ve gnayslarda yaygın bulunan bir mika çeşididir. Yağlayıcı madde olarak kullanılır. 5-Amfiboller: Karmaşık bileşimli sulu silikat mineralidir. En yaygın türünü Hornblend teşkil eder. Hornblend minerali, siyah renkli veya yeşil, camsı bir parlaklığa sahip kristalleri hegzagonal çubuklar halinde olan bir mineraldir. Mika gibi pul pul ayrılırlar. 6-Piroksenler: Karmaşık bileşimli sulu silikat mineralidir. Renkleri yeşil veya gridir. Kristalleri genellikle lifli bir özellik gösterir. En yaygın türünü ojit minerali meydana getirir. 7-Peridotlar: Mağnezyum ve demir silikatlı bileşime sahip olan bir mineraldir. En tanınmış türünü olivin teşkil eder. Olivin yeşil renkli, bazalt ve gabro kayaçları içerisinde önemli yer tutan bir mineraldir. Olivin ayrışmaya uğradığı zaman serpantin denilen kayacı meydana getirir. B-KARBONATLAR (CO3) 1-Kalsit ( Ca CO3) : Karbonatlar içerisinde en önemli bileşiği oluşturmaktadır. Kireçtaşı ve mermeri oluşturan bir mineraldir. Genellikle beyaz renkli, bununla birlikte bünyesine karışan yabancı unsurlar nedeniyle değişik renkler alabilen minerallerdir. Hegzagonal sistem gösteren, sertliği 3, özgül ağırlığı 2,7 civarında olan bir mineraldir. En önemli özelliği üzerine asit döküldüğü köpüklenmesi ile erimesidir. Su ile temasında erimeye uğrar 2-Dolomit ( Mg Ca(CO3)2) : Bünyesinde Mağnezyum elementini bulunduran kalsiyum karbonattır. Bünyesinde magnezyum bulundurduğu için sertlik derecesi 3,5 ile 4 arasındadır. Ve yine magnezyum elementi bulundurduğu için üzerine asit döküldüğünde az köpürür. Tek bir dolomit minerali dolomit taşını meydana getirir. C-SÜLFATLAR ( SO4) 1-Jips ( Ca SO4 2 H20) : Sulu kalsiyum sülfatlık bir mineraldir.su ile temas ettiğinde erir. Sertlik derecesi 2 renksiz veya beyaz renkli cam gibi parıldayan ve asit ile eriyen bir mineraldir. Alçı yapımında kullanılır. Sivas ta çok bulunur.

2-Anhidrit (Ca S04) : Susuz kalsiyum sülfatlı bir mineraldir. Tabiatta Jipse nazaran az rastlanan bir mineraldir. Jips için saydığımız bütün özellikler anhidrit içinde geçerlidir. D-OKSİTLER : Bir mineralin oksijen ile yaptığı bileşimdir. 1-Kuvars (Sİ02) : Tabiatta en yaygın bir şekilde bulunur. Sertlik derecesi 7, genellikle beyaz renkli veya renksiz fakat bünyesine giren yabancı maddelerden dolayı çeşitli renklerde olabilen bir mineraldir.asitten etkilenmez Kuvars mineralleri birbirine sürtüldüğünde kıvılcımlar çıkar. Kuvars minerali kum taşının ana unsurunu meydana getirebildiği gibi tabiatta saf olarak ta bulunur. Kuvars minerali ismini kuvars kayacına vermiştir. Tabiatta kuvarsın çok çeşitli türleri bulunmaktadır. Bir çok türü süs eşyası yapımında kullanılır. Örneğin Akik. Opal ve çakmak taşı (Sileks) tir. Bunlardan çakmak taşını ilk insanlar mağara duvarlarını çizmek için kullanmışlardır. 2-Hematit: Demirin oksitidir. % 70 oranında demir ihtiva eder. Gri veya siyah renkli parlak, sertlik derecesi 5,5 ile 6 arasında olan bir mineraldir. 3-Limonit ( 2 Fe2 03 3H20) : Bu mineral sarı veya toprak rengindedir. Sulu demir oksittir.sertlik derecesi 1 ile 5.5 arasında değişir. 4-Manyetit (Fe304) : Doğal mıknatıs mineralidir. Bir demiroksit bileşimidir Daha çok siyah renklerdir. Sertlik derecesi 6 dır. 5-Korendon (Fe304) : Sertlik derecesi 9 olan alüminyum oksittir. Daha çok süs eşyası olarak kullanılır ve çeşitli renklerde bulunabilir. Mavi renkte olanına safiri yeşil renkte olana ise yakut adı verilir. E-HALOİDLER Kayatuzu (NaCl) : Beyaz veya renksiz olan kübik kristalli, sertlik derecesi 2 ile 2,5 arasında olan bir mineraldir. F-SÜLFÜRLER (S) 1-Pirit (Fe 2 S 2 ): Sülfür mineralinin en yaygın şeklini oluşturur.demir ile kükürdün birleşmesinden oluşmuş bir mineraldir. Rengi sarıdır. Kübik kristali ve sertlik derecesi 6 ile 6,5 olan demir sülfürlü bir mineraldir. 2-Kalkopirit ( Cu Fe S 2 ) : Bakır demir sülfürlü bir mineraldir. Hemen altın renginde olan tetragonal kristalli sertlik derecesi 4.2 olan bir mineral çeşididir.

KAYAÇLARIN SINIFLANDIRILMASI VE TİPLERİ 1- Bir kısım taşlar tabi bir çimento ile tutturulmuştur (Konglomera, kum taşı) 2 - Bir kısım taşlar basınçla yapışmış veya kurumuştur(şist: Kil basınç altında kalınca sertleşir ve kurur şist dediğimiz kayaç meydana gelir). 3-Bir kısmı organik kökenli ve yanıcıdır. (Kömür,Torba) 4-Bir kısmı kimyasal olaylar sonucunda oluşmuştur.(kalkan, Jips,Tuz) 5-Bir kısmı yoğun olabildiği gibi (Bazalt) gevşekte olabilirler ( Çakıl deposu, kum deposu) 6-Bir kısmı kristallere minerallerden meydana geldiği halde (Granit, Gabro) Bir kısmı camsı yapıdadır. (obsidyen) 7-Bir kısmı tabakalıdır. (Marn, gnays) Bir kısmı tabakalanma göstermez (Granit, Kuvars) 8-Bir kısmı tek minerallerden müteşekildir.(kalker, Jips) Bir kısmı da çeşitli minerallerden oluşmuştur. (Granit, Andezit) Bununla birlikte kayaçlar kökenlerine göre üç ana grup altında toplanabilir. a) Katılaşım Kayaçlar (Mağmatik kayaçlar) b) Tortul Kayaçlar c) Metamorfik Kayaçlar (Başkalaşım kayaçlar) I- KATILAŞIM KAYAÇLARI (Magmatik Kayaçlar, Püskürük Kayaçlar) Oluşumlarına göre ikiye ayrılırlar ; 1- Magmanın yerkabuğunu delerek yüzeye çıkması ve soğuması sonucu ekstrusif kayaçlar (=dış püskürük kayaçlar, yüzey kayaçları, volkanik kayaçlar) meydana gelir. 2- Magmanın yerkabuğu içerisinde soğuyup katılaşması ile oluşmuş kayaçlara ise intrusif kayaçlar (=iç püskürük kayaçlar) adı verilir. Bunlar da kendi içinde iki kısma ayrılır ; a) Subvolkanik kayaçlar: Magmanın yüzeye ulaşmayıp yüzeye yakın bir yerde soğumasıyla oluşmuş kayaçlara denilir. b) Plütonik kayaçlar: Magmanın yerkabuğunun derinliklerinde soğuyup katılaşmasıyla oluşmuş kayaçlardır. Not: Magmanın soğuma şekli kayacın dokusu üzerinde etkili bir faktördür. Yani magmanın hızlı veya yavaş olarak gerçekleşen soğuma şekli kayacın dokusu üzerinde etkilidir. Ekstrüsif kayaçları oluşturan magma çabuk soğuduğunda dokusu camsı, yavaş soğuduğunda ise porfiri doku özelliği gösterir. İç püskürük kayaçlardaki soğuma ise çok daha yavaş olduğundan mineraller daha belirgindir ve bu guruptaki kayaçların dokusu granülerdir. Katılaşım kayaçlarının bünyesinde yer alan başlıca minerallerin bulunuş oranı şöyledir ;

renkli. Feldspatlar % 59 Piroksenler ve Amfiboller % 17 Kuvars % 12 Mika % 4 Diğer mineraller % 8 İçlerindeki Silisyum Oranına Göre Başlıca Katılaşım Kayacı Gurupları Asit Kayaçlar: Silisyum oranı % 65-66 dan çok, açık renkli, nispeten hafif. Nötr Kayaçlar : Silisyum oranı % 52-65 arasında Bazik Kayaçlar: Silisyum oranı %52 den az, koyu renkli, nispeten ağır. Ultrabazik (ultramafik) kayaçlar: Silisyum oranı % 40 dan az, çok yoğun ve koyu

BAŞLICA KATILAŞIM KAYACI GURUPLARI Granit Grubu Kayaçlar: Bu guruba dahil kayaçların iç püskürüğünü granit, dış püskürüğünü liparit veya riyolit oluşturur. Bu gruba giren kayaçlar asit bileşimli kayaçlardır.ana minerallerini kuvars, feldspat ve mika teşkil eder. Bunların bir diğer özelliği ise açık renkte olmalarıdır. Bu grup içerisinde yer alan kayaçlarda hakim feldspat tipi ortoklas, mika türü ise biotit olmakla beraber az da olsa plajiyoklaz ve muskovit de bulunabilir. Bunlardan granit yeryüzünde oldukça yaygın olarak bulunan iç püskürük bir kayaçtır. Granüler bir doku gösterir.yeryüzünde yaygın alarak görülmesi daha çok batolit, lakolit, dayk v. b. gibi derinlik kütlelerinin zamanla aşındırma sonucu yüzeye çıkması nedeniyledir. Granit aslında sert bir taştır. Fakat kayacın bünyesinde biyotit ve plajiyoklazın fazla miktarda bulunması, ayrıca diyaklazlı ve çatlaklı bir yapının fazla olması durumunda granit kolayca ayrışarak ( dağılarak) granit topografyası dediğimiz topografyanın meydana gelmesine yol açarlar. Bu topografyada kabuk kabuk soyulma (eksfoliasyon) ile ortaya çıkmış granit blokları ve ayrışmanın ürünü olan kum yığını şeklindeki granit arenası önemli yer tutar. Siyenit Grubu Kayaçlar: En önemli özelliği bünyesinde kuvarsın bulunmamasıdır. Bu özellik Granit grubu kayaçlardan ayrılmasında en önemli kriteri oluşturmaktadır. Bu grubun iç püskürüğünü oluşturan siyenit, Feldspat, Mika ve Hornblent ten meydana gelmiştir. Granüller bir doku gösterir.bunlar genellikle açık renkli olup daha çok gri renkte görünürler. Siyenit in ayrışması sonucunda ise granit topografyasına yakın bir topografya ortaya çıkar. Bu grubun dış püskürük türünü ise trakit oluşturur. Trakit siyenitin mineral bileşimi açısından aynı olmakla birlikte dokusu porfiri bir özellik gösterir. Bunların ayrışması sonucunda granit topografyasına benzer bir topografya görülür. Diyorit Grubu Kayaçlar: Bu grubun diğer iki gruptan en önemli farkı bünyesinde plajiyoklaz feldspatına oldukça fazla yer vermesidir. Grubun diğer ana mineralini ise Hornblent meydana getirir. Diyorit daha çok gri veya yeşil renkli olarak görülür. Bu grubun yüzey kayacını ise andezit meydana getirmektedir. Gabro Grubu Kayaçlar: Bu gruba giren kayaçlar daha çok koyu renkli ve ağır taşlardan meydana gelmektedir. Grubun ana minerallerini plajiyoklaz ve ojit meydana getirmektedir.bu grubun iç püskürüğünü gabro dış püskürüğünü ise bazalt oluşturmaktadır. Ultrabazik Grubu Kayaçlar: Bunlar genellikle okyanus tabanlarındaki volkanik faaliyetler sonucu meydana gelmiş kayaçlardır. Bu nedenle de orojenezle yakın bir ilişki içerisindedirler. Bu grubu oluşturan kayaçlar daha çok siyah özellikle de koyu yeşil renkte olduklarından bu kayaçlara yeşil kayaçlar veya ofiyolitler adı da verilmektedir. Başlıca türlerini hornblendit, piroksenit ve peridotit oluşturmaktadır. Bu gruba ait taşların bulunduğu alanlar özellikli krom,demir, magnezyum, platin gibi madenler açısından oldukça zengin bir özellik gösterir. II. TORTUL KAYAÇLAR Bugün yerkabuğunun yaklaşık % 75 i tortul kayaçlardan meydana gelmiştir.tortul kayaçlar oluştururken çeşitli dış unsurlar (rüzgar, akarsu v.b) tarafından koparılan enkaz ve tabakalar, koparılarak taşınır tortulların ve biriktirilerek kayaçlar meydana gelir. Genelde bu tortullanma alanları göller. Denizler okyanuslar ve kapalı havzalardır. Biz genelde

tortullanma olayına Sedimantasyon adını veriyoruz. Bu nedenlerdir ki biz tortul kayaçlara sedimanter kayaçlar adı da verebiliriz. Taşınan materyaller biriktirilen yerlerde kat kat tabakalar oluşturmaktadır. O halde tortul taşların en önemli özellikleri tabakalı olmalarıdır. Genelde birikme esnasında malzemeler birbiri üzerine istiflenerek tabakalanırlar. Tortul taşların bir diğer özelliği ise içlerinde fosil bulunmasıdır. İşte biz bu fosillere bakarak tortul taşın yaşını belirleyebiliriz. İstiflenen malzeme altta kalan malzeme üzerine bir basınç uygular bu nedenledir ki altta kalan tabaka basınçtan dolayı sert ve yoğun olur. Tortulların basınç altında kalarak ve burada çimentolaşarak sıkışması olayına Diyajenez denir.üst üste gelen kil malzemelerinin basınçla alt tabakalarında şist dediğimiz kayaçlar meydana getirir. Aynı Jeoloji devrinde oluşmuş bir stratiğrafik birliği meydana getiren, taş ve tabakalarda bunların içindeki bu tabakalara verdiği özelliği belirten olaya fasiyes denir. Kısacası fasiyes ortam şartlarını ifade eder. Biz genelde fasiyeslere bakarak,, tortul kayaçların denizde mi yaka okyanusta mı oluştuğunu öğrenebiliriz. Fasiyes özellikler topluluğudur. Bugün yeryüzünda 3 fasiyes vardır. Kara fasiyesi Deniz fasiyesi Kıyı ve lagün fasiyesi

DETRİTİK TORTUL KAYAÇLAR Dış güçler tarafından koparılıp taşınan veya ayrışma ile meydana gelmiş enkazın belli alanlarda tortullanması veya belli alanlarda biriktirilmesi ile oluşmuş kayaçlardır. Bunlar genellikle kırıntılardan meydana geldiği için bu kayaçlara kırıntılı tortul kayaçlar veya klasik tortul kayaçlar adı verilir. Detritik tortul kayaçlar 3 ye ayrılır. 1-Çimentosuz 2-Çimentolu Çimentolu Detritik Tortul Kayaçlar: Parçacıkların bir çimento maddesi (Silis, kireç, kil ve demir bileşikleri) ile birleşmesinden oluşmuş kayaçlardır. Bu çimento maddeleri kumları ve parçacıkları birikme ortamında çimentolaştırırlar. Çimentosuz Detritik Tortul Kayaçlar: Burda kayaçlar boyutların göre ayırıma tabii tutulmuşlardır.eğer parçanın büyüklüğü 20 cm büyükse biz bunlara blok ismini veriyoruz. Akarsu yataklarında, kumsallarda ve buzul bölgelerinde bloklara rastlanabilir. Bu blokları ancak güçlü akarsular ve buzullar tarafından taşınabilmektedir. Bloklar gibi çakıllara da akarsu yataklarında ve sahillerde rastlanabilir. En küçük parçacıklar ise silt ve kil oluşturmaktadır. Bu parçacıklar gözle görülmeyecek kadar küçük unsurludurlar.

Konglomera: İri çakıl veya bloğun bir çimento maddesi (Silis, Kireç, kil ve demir bileşikleri) ile birleşmesinden oluşmuş kayaçlara konglomera denir. Konglomera adeta inşaat yapımında kullanılan harcı andırır. Konglomerayı biz 2 ye ayırıyoruz. Bu ayrım konglomerayı oluşturan çakılların şekline göre yapılır. 1- Puding Konglomera: Eğer konglomerayı oluşturan çakıllar yuvarlak ise aynı zamanda yassı bir özellik gösteriyorsa bu tip konglomeralar Puding Konglomeralardır. Konglomeranın asıl şeklini puding meydana getirir. Akarsular tarafından taşınan çakıllar daha çok yuvarlak olur. Kumsallarda yani denizlerde oluşan çakıllar daha çok yassı bir özellik arz eder. 2.Konglomerayı oluşturan kayaçlar köşeli ise biz böyle konglomeralara Breş Konglomera adını veriyoruz. Köşeli olan çakıllar rüzgarlar tarafından taşınır. Tortullanma alanında biriktirilir. Bu köşeli çakıllar daha çok çöllerde yaygındır. Köşeli çakıllar yeryüzündeki tektonik hareketler sonucunda meydana gelirler.özelliklerde fay ve Şaryaj alanlarında bu çakıl türüne sıkça rastlanabilir. İşte bu nedenle bu alanlarda sürtünmeye bağlı olarak oluşmuş çakıllara Milonit veya Fay Breşi adı verilir. Volkanik çakılların tüfler içerisinde birleşip kaynaşması ile meydana gelmiş konglomeraya Aglomera adı verilir. Aglomeralara iç Anadolu bölgesinde ( Kayseri, Nevşehir, Kırşehir) çok rastlanılır. Kumtaşı: Kumların bir çimento maddesi ile birleşmelerinden kumtaşı dediğimiz kayaç meydana gelir. Kumtaşı ve Konglomera çok sert taşlardır. Bu nedenle yeryüzünde sertlikler ve diklikler oluştururlar. Sertlikleri nedeniyle dış güçlere karşı dayanıklı ve genellikle gri renklidir. Fakat kumtaşı çimentonun özelliğine göre değişik renk alabilir. Örneğin çimento maddesi demir ise oluşan kumtaşı kırmızımsı olur Bir diğer adı gredir. Kil: Kile tek parça rastlamak mümkün değildir. kil dile dokundurulduğunda yapışır. Dildeki tükürüğü çeker ıslandığı zaman kendine göre bir koku verir. Eğimli kil tabakalarının üstündeki kayalar yer yer kaymalara uğrar. Silt ile Kil arasındaki en büyük fark boyutlarının farklı olmasıdır. Silt: Kil ile kum arasındaki bir geçiş tipine karşılık gelir. Lös: Lös çimentosuz bir tortul kayaçtır. Lösler, buzul alanlarında, buzulun ezmesi koparması sonucu küçük parçacıkların rüzgar vasıtasıyla biriktirilmesi, tortullandırılması

neticesinde oluşmuş depolardır. Sarımsı gözenekli, kolay ufalanır. Kum ile kireçtaşından karışık bir çeşit kumdur. Dünya üzerinde en yaygın Lös alanı olarak Çin gösterilebilir. Ayrıca Kuzey Avrupa da da Lös depolarına rastlanabilir. Arkoz: Arkoz bir çimento bileşimi bir kayaçtır. Arkoz bir bakıma kumtaşı özelliği gösterir.fakat kumtaşını oluşturan kumlar sadece granit ve gnays gibi kristalize parçacıklar dan meydana gelir. Grovak: Kum ve kil boyutundaki unsurların birleşmesi ile meydana gelmiş kayaçlardır. Grovak bir bakıma kumtaşı ve kiltaşı karışımıdır. Detritik Kalker: Sadece kalker parçacıklarının bir çimento maddesi ile birleşmesi neticesinde oluşmuş kayaçlardır. Marn: Kalker ile kilin karışması ile meydana gelmiş bir kayaçtır. Fakat daha çok kil özellik arzeder. Yani içerisinde ki kil oranı daha fazladır. Kalker. Oranı % 20-3- civarındadır. Marnı kilden ayırmak için dilimizle bir test yaparak ayırt edebiliriz.eğer dil yapışırsa marndır. Eğer yapışmıyorsa kildir. Marn daha çok eski göl tabanlarında oldukça bol rastlanır. Kalkeri tanımakta en önemli yapılacak başvurulacak yol üzerine asit dökmektir.kalkerin üzerine asit döküldüğünde hafif bir köpürme gözlenir. Kil üzerine asit döküldüğünde köpürme gözlenmez. Şist: Kilin diyajeneze uğramış hali şisti oluşturur. Şist, Çok ince taneli olan kilin zamanla kat kat yığılmasından doğmuş taştır. Kiltaşı (Şist) in rengi içinde bulunan maddeler göre kırmızımsı, mavimsi, yeşilimsi, boz, yarı kırmızımsı, kara,esmer, olabilir. Bunlar genelde yumuşak taşlardır. Kolay bir şekilde aşınırlar. Şistlerin kimi sertçe olur ve ince ince kat kat ayrılabilirler. ORGANOJEN TORTUL KAYAÇLAR Organik canlıların iskeletlerinin, kabuklarının belli bir ortamda biriktirilmesi, tortulandırılması ile oluşmuş kayaçlara organojen tortul kayaçlar adın veriyoruz. Bunlar 2 kısma ayrılır: 1-Silisli 2- Karbonatlı Bunun böyle 2 kısma ayrılması daha çok canlının iskeletinin ve kabuklarının değişik kimyevi maddeler ( Silisli veya Karbonatlı) içermelerindendir. Kabukları ve iskeleti silisli olan canlının kalıntıları daha çok silis grubu kayaçları, Kabukları ve iskeleti karbonatlı olan canlının kalıntıları ise daha çok karbonat grubu kayaçları meydana getirir. Silisli Diatomit: Diatoma denilen canlıların deniz diplerinde ölmeleri ve bu ölme neticesinde kabuklarının ve iskeletinin bir alana birikmesi birleşmesi ve tortullanması ile oluşmuş kayaç türüdür. Radyolarit: Radyolaria denilen canlıların deniz diplerinde ölmeleri ve bu ölme neticesinde kabuklarının ve iskeletinin bir alana birikmesi birleşmesi ve tortullanması ile oluşmuş kayaç türüdür. Diatome ve Radyolaria tek hücreli canlılardır. Ve bundan dolayıdır ki çok küçük unsurludurlar. Radyolarit yaygın bir şekilde ve kahverengi, kırmızımsı görülürler. Radyolaritler daha çok derin deniz diplerinde meydana gelirler. Spongolit: Sünger canlılarının deniz diplerinde ölmeleri ve bu ölme neticesinde kabuklarının ve iskeletlerinin bir alana birikmesi birleşmesi ve tortullanması ile oluşmuş kayaç türüdür. Spongelitler silisli bir özellik arz ettiği gibi karbonatlı olanları da vardır. 2-Karbonatlı Tebeşir: Canlıların deniz diplerinde iskeletlerinin ve kabuklarının birleşip tortullanması ile oluşmuş bir çeşit kayaçtır.

Resif Kalkeri: Özellikle sıcak denizlerde (Pasifik okyanusu) mercanların deniz diplerinde ölmeleri ve bu ölme neticesinde kabuklarının ve iskeletlerinin bir alana birikmesi birleşmesi ve tortulanması ile oluşmuş bir tür kayaçtır. KİMYASAL TORTUL KAYAÇLAR Belli kimyasal olaylar sonucunda (Karbonasyon, Hidroliz, Oksidasyon ve Hidratasyon) oluşan kayaçlara kimyasal tortul kayaçlar adı verilir. Bunlar da özelliklerine göre belli sınıflandırmaya tabi tutulurlar. Silisli Kayaçlar : Silis minerallerinin karbonatlı bir ortam içerisinde birleşmesi ve tortulanması ile meydana gelirler. Bunlar daha çok yumrular halindedirler ve etrafları kireçtaşı ile kaplıdır. Merkezinde ise sileks (çakmak taşı) bulunur. Karbonatlı Kayaçlar: Traverten (Kalker tüf) : Karbon monoksit gazı içeren suların kalkerli alanlarda eriterek bünyelerine kireci almaları ve kireçli ortamdan yeryüzüne çıkması ve bu esnada karbonmonoksitin uçması ve kirecin çökelmesi sonucu meydana gelirler. Travertenler sünger görünüşünde, delikli, ağırlığı az içinde bitki kalıntıları da bulunan bir çeşit kireçtaşı Oolitik kalker: Fazla büyük olmayan 1 cm ile 1 mm arasında çapa sahip olan ufak küresel kalker parçacıklarının birleşmesi ile oluşmuş kalkerdir. Dolomit: Mağnezyumlu kalsiyum karbonatlı bir bileşik (MgCaCO 3 ) arzeder.görünüş itibariyle kalkere benzer. Onlardan ayrılan özelliği üzerine asit döküldüğünde köpürmez veya az köpürür. Evaporiterler: Evaporation (buharlaşma) kelimesinden gelir. Suyun buharlaşmasına bağlı olarak meydana gelmiş olan kayaçlardır. Bir göl veya sığ deniz alanının sıcaklığına bağlı olarak suyunun kaybolması ve su içindeki bileşiklerin katı halde tortullanması ile evaporitler oluşur. Kalker hem organojen ve hemde evaporit grubuna girer. Kalker: İnce taneli, sık yapılı çoğu kalsitten meydana gelmiş türlü renklerde, fakta çoğu açık renkli taşlar.bu taşların üzerine asit damlatılması, orada köpürme olur. Bu taştan kireç elde edilir. Jips (CaSO 4 2 H 2 O): Sulu kalsiyum sülfat bileşimi olan jips 120 o C ısıda suyunu kaybederek ak bir toz durumuna kolayca geçer ve alçı olur. Susuz jipse ise anhidrit denilir. Kayatuzu: Bileşimini NACE oluşturur. Yanıcı Kayaçlar: Adından da anlaşılacağı gibi en önemli özellikleri yanıcı olmalarıdır. Köken olarak organizmaların (Bitki ve hayvan) çeşitli kimyasal olaylar sonucunda değişime uğraması sonucu oluşan kayaçlardır. Turba: Kömürün oluşmamış halidir. Turba kömürleşme olayının ilk dönemini gösteren bir oluşuktur. Bununla beraber turba bataklık bitkilerinin zamanla oksijensiz kalarak kömürleşmesinden doğarlar. Linyit: Kömürleşmenin oldukça gittiği fakat yinede odunsu görünüşünü belli eden bir çeşit maden kömürüdür. Linyit üçüncü çağ tabakalarının arasında bulunur. Maden kömürü Kömürleşmenin en son safhasıdır.genelde I. zamanda oluşmuşlardır. Turbadan maden kömürüne gidildikçe kalori oranı artış gösterir. Genelde bunlar Karbonifer döneminde oluşmuşlardır. Kalorileri yüksektir.

Antrasit: Karbonca zengin bir maden kömürüdür. Petrol: Su ile karışmayan duru yada yoğun açık yada koyu renkli, bileşimi karbonlu hidrojenlerden meydana gelen bir sıvı. Petrol çoğunca denizde yaşıyan canlıların yağlı yerlerinin doğal bir damıtma olayına uğramalarıyla oluşmuştur. Burdaki oluşum tamamen kimyasaldır. III. METAMORFİK KAYAÇLAR ( BAŞKALAŞIM KAYAÇLARI) Magmatik ve tortul kayaçların sıcaklık, basınç ve kimyasal olaylar sonucunda değişikliğe uğramalarıyla oluşmuş kayaçlardır. Metamorfik kayaçlar tortul ve katılaşım kayaçlarının ortak özelliklerine sahiptir. Şöyle ki, bu kayaçların katılaşım kayaçlarına benzeyen tarafı kristalli, tortul kayaca benzeyen tarafı ise basınç altında kaldıklarından tabakalı bir yapı göstermeleridir. Fakat, metamorfik kayaçlar içlerinde fosil bulundurmazlar. Metamorfizma, bir taşın minerallerini, yapısını, dokusunu ya da her üçünü birden değiştiren, onu başkalaştıran olayların tümüne birden verilen genel bir addır. Şiddeti ve derecesi ise metamorfizmayı oluşturan nedenlerle doğru orantılıdır. Metaformizma başlıca üç nedene bağlı olarak meydana gelir ve buna göre de üç çeşit metamorfizma söz konusudur. 1-Dinamo Metamorfizma: Bu tip metamorfizmada metamorfizmayı oluşturan olay dinamik bir olaydır, sıcaklık ve kimyasal olaylar söz konusu değildir. Bu dinamik olay ise tektonik hareketler sonucunda gelişen sürtünmeye bağlı olarak ortaya çıkan basınçtır. Dinamo metamorfizma sonucunda daha çok milonit denilen kayaç meydana gelir. Bu olaya ise Milonitizasyon adı verilir. 2-Kontakt Metamorfizma: Bu tip metamorfizma, magmanın yerkabuğu içerisine doğru enjekte olması esnasında derinlik volkanizmasına (batolit, lakolit, sill, v.b.) bağlı olarak sıcaklığın etkisiyle meydana gelen metamorfizmadır. Yani bu tip metamorfizmada tamamen magmanın sıcaklığı etkilidir. Metamorfizmanın derecesi ise kontak alanından çevreye doğru azalır. Magma ile temas halindeki tabakalarda metamorfizma derecesi çok yüksektir. Metamorfizma alanının genişliği ve kalınlığı, derinlik volkanizmasını meydana getiren magmanın kütlesel büyüklüğüne bağlıdır.

3-Bölgesel ( Rejiyonal) veya Genel Metamorfizma : En yaygın ve etkili metamorfizma tipi olup asıl metamorfizma olarak da adlandırılmaktadır. Çünkü bu metamorfizmada hem kimyasal olaylar, hem sıcaklık hem de basınç etkilidir. Bu metamorfizmanın bir diğer özelliği ise çok geniş alanlı olmasıdır. Bu durum metamorfizma olayının gerçekleştiği alan ile ilişkilidir. Metamorfizmanın meydana geldiği alan genelde jeosenklinal tabanları veya tortulanma alanlarıdır. Bilindiği gibi bu alanlarda üst üste biriken ve kalınlığı üç dört bin metreyi bulan tortulların etkisiyle hidrostatik bir basınç oluşur. Bu basınçla tortullar magma ile kontakt ( temas) haline gelir. Bu olay sıcaklığın artması ve kimyasal olayları da beraberinde getirir. Böylece bölgesel veya genel metamorfizma olayları meydana gelir. Ofiyolitler veya yeşil kayaçlar böyle oluşur. Jeosenklinal tabanlarından yukarılara ve yanlara veya çevreye doğru gidildikçe metamorfizmanın şiddeti zayıflar, böylece farklı metamorfizma kuşakları meydana gelir. Bu kuşaklara Katazon, Mezozon ve Epizon gibi adlar verilmektedir. Metamorfizmanın en şiddetli olduğu zon katozon dur. Katazonda çok ilerlemiş bir metamorfizma olayı meydana gelir. Katozon kuşağının en belirgin kayacı Gnays tır. Gnayslar metamorfizmayı en belirgin bir şekilde gösteren kayaçlardır. Metamorfizmanın bir derece daha küçük gerçekleştiği kuşak ise mesozondur. Bu zonun başlıca kayaçlarını daha çok metamorfik şiştler oluşturur. Metamorfik şistler şunlardan meydana gelmektedir. Talkşist, mikaşist ve Klorit şist bir diğer zonu ise Epizon oluşturur. Epizon ; metamorfizma derecesinin en zayıf olduğu en dış zona karşılık gelir. Burada da metamorfik şistler yer alır. Epizon kuşağında daha çok Talkşist ve Klorit şist bulunur. Mesozonda ise daha çok mikaşist bulunur. Bu olaylar, yani bu 3 çeşit metamorfizma olayı sonucunda şu kayaçlar meydana gelir. Gnays: Gnayslar daha çok katozon kuşağında yer alır. Gnayslar; Granit, diorit ve Gabro gibi kayaçların metamorfizmaya uğraması sonucu meydana gelir.gnayslar özelikle de granitin metamorfize olması sonucunda oluşurlar. Gnaysların mineral topluluğuna bakılacak olursa granitin aynısıdır. Bu minerellar Kuvars, Feldspat ve mikadır. Gnaysların granitten ayrılan yönü ise bunların sıcaklık ve basınç etkisinde kalarak kat kat tabakalı bir durum almış olmalarıdır. Bunlarda yani Gnayslarda doku değişmiştir. Bu yüzden Gnayslar ile granitlerin görünüşleri değişiktir. Mermer: Orta zonda yani mesozonda bulunur. Fakat yer yer diğer katlarda da bulunabilir. Mermer; kalkerin metamorfize olması sonucu meydana gelmiştir. Mermeri oluşturan mineraller, kalsiti oluşturan minerallerdir. Mermer asit ile reaksiyona girdiği zaman erimeye uğrar. Mermer aşırı derecede kristalleşmeye maruz kalmış bir kayaçtır. Mermer daha çok beyaz renklidir. Fakat siyah, kahverengi ve kırmazı renkleri de vardır Mermerlerin erimeye uğrayabilmeleri üzerlerinde karstik şekillerin oluşmasında zemin hazırlarlar. Çizilebilir. Kuvarsit: Kuvarsit; kumtaşının veya kuvarsın metamorfizma olmuş halidir. Kuvarstan farkı ise çok sert ve sıkışık olmalarıdır. (Basınçtan dolayı) rengi daha çok beyaz, sarımsıdır ve bıçak çizemez. Metamorfik Şistler : Bunlar şistli bir yapı gösteren ve minerallerin bu tabakaları boyunca dizildiği metamorfik kayaçlardır. Bunlardan en yaygınını Mikaşist oluşturur. Mikaşistler daha çok mika ve kuvars minerallerinden meydana gelmişlerdir. Mikaşistlerde özellikle mikaları görmek mümkündür. Mikaşist daha çok mesozon kuşağında bulunur. Diğer türlerini ise Talkşist, Kalkşist oluşturur. Kalkşistlerin görünümü mermere benzer fakat kalkşist mermerden biraz az metamorfize olmuş şeklidir.

Serpantin: Görünüşü yılan derisi şeklinde olan ve yeşil renkli bir taştır. Serpantin; yeşil kayaçlardan ( Peridotit ve Olivinin ) metamorfize olmuş şeklidir. Serpantin özellikle kimyasal olaylar sonucu meydana gelir; Şöyle ki, Peridotitin Jeosenklinal tabanlarında 500 C 0 sıcaklıkta değişmeye uğramasıyla oluşur. Bu olaya Serpantinizasyon, oluşan kayaca ise Serpantin adı verilir. Serpantin Türkiye de çok yaygın bir kayaç türüdür. Serpantin bulunduğu yerlerde genelde krom cevherinde bulunur.