Geçmişin Gölgesi. Sümeyra Andıç



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)


Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

Asuman Beksarı. Türkiye nin İlk ve Tek Kadın Karides Yetiştiricisi. Yaşamdan Kesitler Sema Erdoğan. J. Keth Moorhead

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

BÖCEK ORKESTRASININ MUHTEŞEM SINIFI

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

ISBN :

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 8 (ΟΚΣΩ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

ORTA HAZIRLIK TÜRKÇE ORTAK SINAVI Açıklamalar GRADE. (20 Aralık 2015, Pazar)

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü

Kulenizin en üstüne koşup atlar mısınız? Tabii ki, hayır. Düşmanınıza güvenip onun söylediklerini yapmak akılsızca olur.

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos :42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos :20

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler.

Bu kısa Z Nesli tanımından sonra gelelim Torunum Ezgi nin okul macerasına.

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ

Bir$kere$güneşi$görmüş$ olan$düşmez$dara$

Deniz Kantarcıoğlu Anaokulu Rehber Öğretmeni. «Okula Uyum»

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN

Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi.

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

M.Burak KÖKLÜ. Pamuk Eller Mamaya

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

'Yaşam, seçimler üzerine kurulu'

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

SÜLÜK 1. SAHNE İÇ / ODA / GECE 1.ADAM 2. ADAM

Hayalindeki Kadını Kendine Aşık Etmenin 6 Adımı - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Üniversite Üzerine. Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

UFACIK TEFECİK KURBAĞACIK

Hiçbir şey olmamış gibi çekip giden, kalpleri hunharca katlederek bırakanların bu hayatta mutlu olacağına inanmıyordum. Zamanla bu inanç alev aldı;

Beyni geliştirmek ve zekâmızı parlatmak mümkün. Beyin, yeni bilgiler ve beyin faaliyetleri ile gelişir ve büyür.

Onceki izlenimdeki sevgi titresimleri sevgili Ugurcan'in izleniminde devam ediyor...

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Tanrı dan gönderilen Adam

Evlat Edinilen Çocuğa Multidisipliner Yaklaşım: Vaka Örnekleri Üzerinden Evlat Edinme. Psikolog Reyhan Bahçivan-Saydam

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1.

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

Alt Üst Modern Sanat Enstalasyonu

Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5

Iron Butt Reports - 09 July 2011

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

OKUMA ANLAMA ANLATMA. 1 Her yerden daha güzel olan yer neresiymiş? 2 Okulda neler varmış? 3 Siz okulda kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bu kitabın sahibi:...

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΙΕΥΘΥΝΣΗ ΑΝΩΤΕΡΗΣ ΚΑΙ ΑΝΩΤΑΤΗΣ ΕΚΠΑΙ ΕΥΣΗΣ ΥΠΗΡΕΣΙΑ ΕΞΕΤΑΣΕΩΝ ΠΑΓΚΥΠΡΙΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ 2006

SINAV KAYGISI. Sınav Kaygısının Belirtileri Nelerdir? * Fiziksel Belirtiler

Samed Behrengi. Püsküllü Deve. Çeviren: Songül Bakar

Orhan benim için şarkı yazardı

OHIO DOĞAÇLAMASI (OHIO IMPROMPTU)

Etkili Sunum Teknikleri

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

Engin arkadaşına uğrar, eve gelir duşunu alır ve salona gelir. İkizler onu salonda beklemektedirler.

Bir adam... Bel Plan Dış/Gün. Bir şehir... Geniş Açı. Ve insanlar... Geniş Açı

TABURCUYUZ, YA SONRASI?

Bilgilendirme Rehberi

BU ÜÇ HAFTA NE YAPALIM?

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba.

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

ikonu bir yeşilçam (ev dekorasyon)

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

Konumuz sol içi cinayetler, özel olarak da Acilciler bünyesindeki cinayetler

Sihirli Çaydanlık Resimleyen: Reha Barış

Benimle Evlenir misin?

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

DEĞERLER EĞİTİMİ SINIF İÇİ ETKİNLİK PLANI MAYIS-HAZİRAN AYI İŞLENEN DEĞER: AİLEMİZİ ARKADAŞLARIMIZI VE HAYVANLARI SEVMEK ARKADAŞ SEVGİSİ DOSTLUK

Sevda Üzerine Mektup

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse

NENE HATUN MESLEKi VE TEKNiK ANADOLU LiSESi REHBERLiK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SERVİSİ AYLIK BÜLTEN BAŞARI

FORUM EGE GÜNEŞİ ANAOKULU 4 YAŞ GÖKKUŞAĞI SINIFI AYLIK EĞİTİM VE BRANŞ DERSLERİ PROGRAMI. Tekerlemeler: Kartal ve tırtıl tekerlemelerini öğreniyorum.

HEM DÜŞÜNECEĞİZ, HEM ÖĞRENECEĞİZ HEM DE SÜRPRİZ HEDİYELER KAZANMA ŞANSINA SAHİP OLACAĞIZ.

Diyanet'in yaz Kur'an kursları bugün başladı

ŞEBNEM İŞİGÜZEL Kirpiklerimin Gölgesi

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir?

Transkript:

Geçmişin Gölgesi Sümeyra Andıç

4

Teşekkür Bana destek olan herkese, arkadaşlarıma, en yakın arkadaşım Elif Gökçen Solmaz a ve her konuda yanımda olan aileme teşekkür ediyorum. Anne ve babama ayrıca teşekkür etmek istiyorum, iyi ki varsınız. 5

6

Birinci Bölüm Yalnızlık benim için vazgeçilmez olmuştu. Yanımda olanlar vardı ama her zaman tanımlayamadığım bir parça eksikti ruhumda. Düşünceler zihnimi boğuyordu iki gündür. Bir adam gelip oğluyla evlenmemi istemişti. Kulağa saçma gelen düşünce anlamsız bir şekilde tepkisiz kalmama neden olmuştu. Gelen adamın, Semih Bey in, mavi gözlerindeki derinlik tanıdık gelmişti. Ne söyleyeceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Başka bir zaman olsa bağırırdım ama Semih Bey in gözlerindeki derinlik beni etkilemişti. Tanımadığım adamı görünce şok olmuş gibi karşısında dikilmiştim. İki yıldır hayatım düzenli bir şekilde ilerliyordu. Samimi olduğum bir kız arkadaşım vardı, Ezgi. Ne kadar yakın olduğumuz hakkında bir fikrim yoktu aslında. İki yıl boyunca evlerimizin yerlerini bile birbirimize sormamıştık. En büyük ortak noktamız, ikimizin de ailelerimizden kaçıyor olmasıydı. Bunun dışında, Berk, hayatımın en büyük parçasıydı. Ezgi gibi iki yıl önce hayatıma girenler listesinde yer alıyordu. Berk, her ne kadar Ezgi ye samimi davranıyor olsa da Ezgi bundan kaçınıyordu. Henüz adlandıramadığım bir şekilde Berk e hüzünlü gözlerle bakıyordu. Hazırlanmaya başla. Üvey abimin sesiyle başımı sağa doğru çevirdim. Üvey annem yaşlılığı kabullenemeyen bir tipti. 7

Yüzüne onlarca krem sürmesine rağmen hiçbir değişme yoktu. Gitmek istemiyorum. Korkumu bir kenara bırakıp omuzlarımı dikleştirdim. Benim hayatımın ipleri üvey annem ve abimin ellerindeydi ama bir noktaya kadar. Henüz üniversite birinci sınıf öğrencisi olmama rağmen önüme sürülen evlilik teklifini kabul edecek kadar çıldırmamıştım. Aslında bu pazartesi üniversiteli olacaktım. Lise hayatımda notlarımın çok iyi olduğu söylenemezdi. Babam, liseye başladığımda intihar etmişti ve ben bunu kaldıramamıştım. Sana fikrini sordum mu? dedi üvey annem. Bakışlarındaki öfkeyi görebiliyordum. Başımıza açtığın sıkıntılarla artık uğraşmak istemiyoruz. Sıkıntı mı? dedim şaşkınlıkla. Ne sıkıntısı açtım? Sinirlenmeye başladığımda dişlerimi sıktım ve tırnaklarımı etime geçirdim. Acı, bize engelleri aşacak gücü verirdi. Sana hakkımda karar alacak yetkiyi verdim mi? Düşüncelerimi kelimelere dökmekte her ne kadar başarısız olsam da bu konuda susmak gibi bir niyetim yoktu. Hiçbir şey bildiğin yok, dedi yaşlı kadın. Anlat o zaman, diye mırıldandım oturduğum koltukta pozisyon değiştirirken. Bedenim öfkeyle kavruluyordu. Bu teklifi reddetme lüksün yok, dedi üvey abim başını geriye atarken. Senin için en iyisi bu olacak. Daha fazla burada kalamazsın. Neden? diye sordum, zihnimin duvarlarına çarpan soruların cevabını almak isteyerek. Bu evde, yalnız olduğum zamanlarda mutluydum. Çünkü burası anılarımın başladığı noktaydı. Hatırladığım ilk anılarım bu evin duvarları arasında gizliydi. Annem ve babamla olan ilk hatıralarım buradaydı. Bunu sana anlatma hakkımız yok, dedi. Kısacık kesilmiş saçlarının bir tutamıyla oynamaya başladı. Gözlerinde yılların 8

yorgunluğu olması gerekirken aksine çocuksu bir heyecan vardı. Hiçbir zaman yaşlandığını kabul etmeyecekti. Reşit biriyim, dedim kendimden emin bir ses tonuyla. Bunu kabul etmemi gerektirecek hiçbir nedenim yok. Haklısın, dedi üvey annem. Bakışlarına umutsuzluk çökmüştü. Ama kabul etmemek hayatına mal olacaktır. Hayatıma mı? dedim merakla koltuğumda dikleşirken. Hayatımla ne ilgisi var. Sana söyledim, dedi tıpkı benim gibi dikleşerek. Cevapları merak ediyorsan bu işi kabul etmelisin. Ne cevapları? diye soldum sinirle. Açık konuşsana. Hayatımda en nefret ettiğim şeylerden biri, üstü kapalı konuşmaktı. İnsanların bildiği bir şey varsa ipucu vermek yerine direkt olarak söylemeliydiler. Ailene ne olduğunu merak etmiyor musun? Sesinde pürüzsüz bir ton vardı. Dudakları sinsice gerildi ve ellerini birbirine sürterek anlamsız bir ses çıkmasına neden oldu. Ne söylemeye çalışıyorsun? Kendimi zorlamış olmama rağmen sesimin titremesini engelleyememiştim. Zihnimde birçok soru işareti belirmişti. Buradan ayrıldığım zaman nerede yaşayacaktım? Zeki bir kızsın Göksu, dedikten sonra damağını şaklattı. Bunu anlamayacak kadar aptal olmazsın. Öyleyim, dedim cesaret kırıntılarımı kullanarak. Sizin saçmalıklarınıza inanmayacak kadar. Bir kitapçıda Ezgi ile birlikte çalışıyordum. Kitapları sevdiğim için bu işi yapıyordum ve Ezgi hiçbir zorunluluğu olmadığı halde benimle çalışmak istediğini ve bana borçlu olduğunu söyleyip duruyordu. Ne Borcu olduğunu sorduğumda sadece, Senin gibi mükemmel bir arkadaşı bana verdiğin için, demekle yetiniyordu. Berk sürekli kitapçıda ziyaretimize geliyordu. Berk in geldiği sıralarda Ezgi ortadan kayboluyor ve Berk 9

gidene kadar gelmiyordu. Bunun nedenini, her zaman bizi baş başa bırakmaya çalışması olarak yorumlamıştım. Berk, aslında çevremdeki üç erkekten biriydi. Üvey abim, Berk ve Serdar. Serdar, çalıştığım kitapçının sahibinin oğluydu. Zeki bir çocuktu ve insan psikolojine takmış durumdaydı. Ya baban intihar etmediyse? diye sordu gözlerini kocaman açarak ve sesini bir çocuk sesine benzetmeye çalışarak. Bir anda beynime ateş sıçramış gibi hissettim. Beynimde oluşan soru işaretleri zihnimin beyaz duvarlarına çarparak siyah lekeler bırakıyordu adeta. Açık konuş, dedim zorlukla. Boğazımda bir yumru oluşmuştu. Sana gerçekleri öğrenme fırsatı sunuyoruz, dedi üvey abim. Semih Bey in oğluyla evlenmelisin. O adamı tanımıyorum. Tanıyorsun. Ne demek istiyorsun? Zamanla göreceksin Göksu. Dudakları yay gibi gerildi. Sakladığı bir şeyler vardı. Şimdi hazırlan. Bana neyi vaat ediyorsunuz? dedim söylediklerini umursamadan. Babamın ölümünün arkasında yatan sırra karşılık, bir adamın oğluyla evlenmem mi? Hayır, dedi üvey annem. Ailene ne olduğunu öğrenme fırsatı veriyoruz: annene, babana ve akrabalarına. Kan bağının olduğu ve tanıdığın kimin var? Hiç kimse, dedim gerçekliğin omuzlarıma yüklediği ağırlığı umursamadan. Hayatımda annem ve babamdan başka kimse olmamıştı. Ben henüz on yaşındayken annem ölmüştü ve ilerleyen zamanlarda babam, üvey annemle evlenmiş, çok geçmeden, ben liseye başladığımda sözde intihar etmişti. Kendini, ucu gözükmeyen bir uçurumdan atmıştı ve ben üvey annemle yaşamak zorunda kalmıştım. 10

Gerçekleri merak ediyor musun? dedi üvey annem soğuk bir sesle. Kabul ediyor musun? diye sordu ardından. Gerçekleri öğrenemezsem size bunu ödetirim, dedim koltuktan kalkarken. Odayı terk etmeden önce cümlemi tamamladım ve kendimi yeni maceraların kucağına attım. Kabul ediyorum. Kendimi odama attığımda kapıyı kilitledim. Dişlerimi birbirine bastırıp ellerimi yumruk yaptım. Yılların bana öğrettiği en büyük şeylerden biri, üvey annemin boş konuşmayacağı olmuştu. Ya baban intihar etmediyse? cümlesi zihnimde yankılanıyor, başımın ağrımasına neden oluyordu. Cinayet miydi? Ya da hâlâ yaşıyor olabilir miydi? Zihnimdeki bütün kapılar Semih Bey e çıkıyordu. Bütün bu olanların, babamın ölümünden yıllar sonra yaşanması hiç de normal değildi. Aslında tam bir karmaşanın içinde, eline düğümlenmiş bir ip yumağı verilmiş çocuk gibi hissediyordum. Bir süre sonra kendimi hızla yatağıma attım. Sade bir odam vardı; çalışma masası, yatak, gardırop ve geniş bir kitaplıktan ibaretti. Bunların dışında hiçbir aksesuar yoktu. Tavanı izlemeye başladığımda yeni bir soru önüme sürülmüştü. Oğlunun adı ne? Ardından, bu sorunun önüne zihnimden çıkmayan daha büyük bir soru geldi. Babama ne oldu? Kollarımı başımın altında birleştirdim. Yapabileceğim en iyi şey, yarın Semih Bey in gelmesini beklemekti. Soruların cevapları ondaydı. Uyumak için gözlerimi kapatacağım sırada üvey annem odaya girdi, kapıyı çalmadan. Ne var? dedim bakışlarımı tavana sabitleyerek. Sana tavsiye vermeliyim, dedi çalışma masasının sandalyesine oturarak. Söylemem gerekenlerden fazlasını sana söyledim. Bu yüzden gidip Semih Bey e bir şeyler sorarak ikimizi de 11

ateşe atma. Zamanla her şey açığa çıkacaktır. Unutma, hiçbir sır sonsuza dek sürmez. Ne yapmaya çalışıyorsun? dedim sol kolumu havaya kaldırıp tırnaklarımı incelerken. Meraklı olmamı kullanarak beni bu işe ikna etmeye mi çalıyorsun? Bu sır yüzünden benim de canım yandı, dedi acımasızca. Kelimeler kibirle dolu bir şekilde dökülmüştü dudaklarından havaya. Babanla evlenmem en büyük hatalarımdan biriydi. Bir anda ayağa kalktım. Gözlerimi sertçe yumup açtıktan sonra derin bir nefes aldım. Bu nefes, öfkemin altına gizlenmiş sağduyulu yanımı öne çıkarmak içindi. Kimse seni zorlamadı. Öyle, diye mırıldandı. Kimse zorlamadı ama canımın yanacağını da kimse söylemedi. Kaşlarımı çattım. Yeni soru işaretlerine ihtiyacım yoktu. Başımı olumsuz anlamda salladım. Bak, ne yaşadığın umurumda değil. Bu yüzden gerçekleri kendim öğreneceğim. Şimdi odamdan çık, dedim ve iğneleyici bir tonda ekledim. Anneciğim. Ela gözleri bir anlığına kısıldı ve dudakları şaşkınlıkla aralandı. Ardından hiçbir şey söylemeden kapıyı çarparak odayı terk etti. Düşünceler suyun içine sıkışmış hava gibi, zihnimin en kuytu köşelerinden gün yüzüne çıkıyordu. Gerçeklerin bedelini ödemeye hazır mıydım? Emin değildim. Dava açarak gerçekleri gün yüzüne çıkarabilirdim. Ama Semih Bey gibi varlıklı birinin karşısında ne kadar şansım olurdu, emin değildim. Adalet anlayışımız: Zengin her zaman kazanır. Eğer teklifi kabul edersem önümde sisli bir yol beliriyordu. Adamın oğlu nasıldı, bilmiyordum ve bu beni korkutuyordu. Yarın Semih Bey beni alıp götürecekti ama nereye? Aklıma gelen sahneler ürpermeme neden oluyordu. Pantolonumun cebine sokuşturduğum telefonumun titreme sesiyle düşüncelerimden uzaklaştım. Kim olduğuna bile bakmadan açarak kulağıma götürdüm. 12

Efendim? dedim en yorgun sesimle. Bebek? diye soran kişi Ezgi ydi. İnce bir ses tonu vardı. Bana her zaman bebek diye hitap etmişti. Bebek Efendim? dedim sol omzumun üzerinde yatarken. Üzerimdeki ceketi çıkarma gereği bile duymamıştım. Hafta sonu bir şeyler yapalım mı? dedi masum bir şekilde. Pazartesi okullar başlıyor. Çok isterdim, diye başladığım cümlemin Ezgi yi hayal kırıklığına uğratacağını biliyordum. Ama gelebileceğimi sanmıyorum. Neden? diye sorduğunda yutkundum. Nedenini nasıl açıklayacaktım? Yüz yüze konuşuruz. Çok uykum var, biraz dinlenmek istiyorum, diye yalan söyledim. Aslında düşünmek istiyordum, neyi düşüneceğimi bilmeden. Tamam bebek, sen uyu, sonra konuşuruz, dediğini duyduğumda telefonu kulağımdan indirdim ve kapattım. Tüm üşengeçliğimi bir kenarı bırakarak ayağa kalktım ve ışığı söndürdüm. Yeniden yatağa girdiğimde düşünmek için gözlerimi karanlığa diktim. Geçmişin gölgesinde kalmış gerçekleri gün yüzüne çıkaracaktım. 13