MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE CUMHURBAŞKANI İSMET İNÖNÜ NÜN MUĞLA VİLAYETİNE YAPTIĞI GEZİLER ÖZET



Benzer belgeler
Başbakan Binali Yıldırım, başbakan olarak ilk kez memleketi Erzincan'a geldi.

Bodrumlu seçmenden yoğun katılım

Osmaniye Belediyesi Osmaniye Kent Konseyi Eğitim, Kültür ve Sağlık Meclisi Sayfa 44

AK PARTİ BODRUM İLÇE DANIŞMA KURULU YAPILDI

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ

Toplum Yararına Program Katılımcı Duyurusu

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

DOWN SENDROMLULARDAN ANLAMLI MESAJ

İşte Marpoll'ün Son Anketi

Türk Armatörler Birliği

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri,

29 EKİM TÖRENLERİ. Cumhuriyet Bayramı Republic Day OFFICIAL HOLIDAY. Cumhuriyetin ilanı ve Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı'na seçilmesi

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

EMRE KÖROĞLU BAŞKANLIK İÇİN ADAYLIĞINI AÇIKLADI

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi

Doğruluk Payı Aylık Rapor Kasım 2014

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Makamınız için en iyi ATATÜRK portreleri YETKİLİ TEDARİK FİRMASI

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

Vatandaşlar koalisyonun kurulmamasından MHP yi sorumlu tutuyor. Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi, Ağustos ayı gündem araştırma sonuçlarını açıkladı.


MehMet Kaan Çalen, tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı yılında Trakya

EGE ÜNİVERSİTESİ Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi. Kuvâ-yı Milliye nin Örgütlenişinin 90. Yıldönümüne Armağan

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN

Cumhuriyet Halk Partisi

Bir Kadın 3 Sanat Sergisi açıldı

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

Macit Gündoğdu:2019 Yerel Seçimleri ne hep beraber emin adımlarla yürüyeceğiz

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Cumhuriyet Halk Partisi

DALKARA'DAN PAZARCIK TA GÖVDE GÖSTERİSİ

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

Toplum Yararına Program Katılımcı Duyurusu

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Başbakan Davutoğlu İzmir de halka hitap etti

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

MÜSİAD İFTARI ANKARA

Bu haftaki yazımıza geçmişten bir medya kazasıyla giriyoruz Yıl 1983

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır.

DEREÜSTÜ KÖYÜNDE ARHAVİ EVİ İNŞASINDA BAŞKAN SERENDERDEN KONUŞTU

Onlar konuşur, AK Parti yapar

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı

YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI MEHMET S. ESKİCİ GÖREVİNDEN AYRILDI. ÜYELERİMİZİ İLGİLENDİREN MEVZUAT DEĞİŞİKLİKLEİNİN DUYURULARI YAPILDI

MÜSİAD İFTARI ŞANLIURFA

Bu testi yapın, kendinizi tanıyın!

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

MİLLİ İTTİFAK BASIN'LA BİR ARAYA GELDİ

KURTULUŞUN 95. YILI COŞKUYLA KUTLANDI

ATATÜRK ÜN BAZI KURULUŞLARIN HATIRA DEFTERLERİNE YAZDIKLARI

ilkokulu E-DERGi si 23 Nisan ın Önemi Sorumluluk Okulumuzda 23 Nisan Hedef Siir: Egemenlik Ulusundur 2017 Nisan Sayısı Bu Sayımızda:

AVCILIK. İnsanlığın tarihi kadar eski bir fenomen ve bir faaliyettir.

MİLLİ MÜCADELE TRENİ

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki

İstanbul, AK Parti ile güzel

Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

ÜLKEMİZDE HUZURU BOZMAK İSTİYORLAR

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ

13. ASKERLİK GÖREVİ Ordu Hayatı Savaş Yönetimi ve Siyaset Ordu Okuldur SEÇİM

TEMMUZ 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

CHP İLÇE BAŞKANI RECAİ SEYMEN TEKRAR ADAY

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE NİN DEMOKRATİKLEŞME SINAVINI DERİNLEMESİNE TARTIŞTI!

100. Yılında Çanakkale ye Develi den güzel bir ziyaret gerçekleştirildi. Fethinin 562. Yılı olması münasebetiyle gezinin ilk yarısı İstanbul a

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Günlük Kent Gazetesi

KADEM METE: MUĞLA DA 12 AY TURİZM HAYAL DEĞİL

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı

T.C Ula Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu BİRİM KAPATMA AKTARIM SONUÇ BİLGİLERİ. Dosya Aktarılan Birim Adı

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İTÜ SAVUNMA TEKNOLOJİLERİ KULÜBÜ

Genel Başkan Adayı Binali Yıldırım, AK Parti 2. Olağanüstü Kongresi nde konuştu

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Toplum Yararına Program Katılımcı Duyurusu

Şehit yakınları ve gaziler için iş kurası

T.C. ANTALYA VALİLİĞİ ATATÜRK ÜN ANTALYA YA GELİŞİNİN 81 NCİ YILDÖNÜMÜ KUTLAMA PROGRAMI

6. Bölüm. İdarî Yapı. Dünden Bugüne Antalya

Türkmenistan ata yurdumuz

Gençlerin Doğu Ekspresi keyfinde usulsüzlük iddiası

DTİK TÜRK GİRİŞİMCİLER KURULTAYI. Açış Konuşması. Ömer Cihad Vardan, DEİK Başkanı. 26 Mart 2016, İstanbul

TÜRKİYE GENELİ SEÇİM ARAŞTIRMASI

Doğum günün kutlu olsun Büyük Usta

Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri

Bodrum aşığı yabancıların buluşması

Emekli Albay Ümit Yalım : Gizli mutabakat yapıldı AKP döneminde 17 ada, Yunanistan a geçti

Asuman Beksarı. Türkiye nin İlk ve Tek Kadın Karides Yetiştiricisi. Yaşamdan Kesitler Sema Erdoğan. J. Keth Moorhead

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

HAKAN ÇAVUŞOĞLU: YUNANİSTAN İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAYA HER ZAMAN HAZIRIZ" Cumartesi, 04 Kasım :31

İnönü Soyadı ve Eğitim

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

Transkript:

Muğla Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Bahar 2011 Sayı 26 MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE CUMHURBAŞKANI İSMET İNÖNÜ NÜN MUĞLA VİLAYETİNE YAPTIĞI GEZİLER ÖZET Bayram AKÇA * Osman KÖSE ** Bu çalışma giriş ve sonuç bölümü dışında iki bölümden oluşmaktadır. I.Bölümde, 1935 yılında Mustafa Kemal Atatürk ün Fethiye ve Marmaris ziyaretleri ele alınmıştır. II. Bölümde de, 1949 yılında Cumhurbaşkanı İsmet İnönü nün Muğla yı ziyareti ve burada yaptığı konuşma belirtilmiştir. Anahtar Kelimeler: Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Fethiye, Marmaris, Muğla. The Visits and Trips of Mustafa Kemal Atatürk and President İsmet İnönü to Muğla Province ABSTRACT This study consists of two chapters as well as the introduction and conclusion. In the first chapter, we have examined the travel of Mustafa Kemal Atatürk to Fethiye and Marmaris in1935. In the second chapter, President İsmet İnönü s trip to Muğla and his speech in Muğla has been handled. Key Words: Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Fethiye, Marmaris, Muğla 1.GİRİŞ Atatürk, Milli Mücadele döneminde ve Cumhuriyetin ilanından sonra sık sık yurt gezilerine çıkarak Türk Milleti nin arasında olmuş ve onlarla duygu ve düşüncelerini paylaşmıştır. Atatürk bu yurt gezilerinin sebebini nutuk ta şöyle açıklar: Halk ile yakından temasa geçmek ve onlarla bugün ve geleceğe ait görüşmelerde bulunmak isterim. 2. ATATÜRK ÜN FETHİYE VE MARMARİS İ ZİYARETLERİ Atatürk bu yurt gezilerinden birisini 1935 yılında Akdeniz ve Ege sahillerine yaptı. Bu gezi şöyle gerçekleşti. Atatürk, 22 Şubat 1935 tarihinde * Doç. Dr., Muğla Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü ** Muğla Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksel Lisans Öğrencisi Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Haz. Durmuş Yılmaz. v.d. Ankara, 2002,s. 371 85

Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı İsmet İnönü nün Muğla Vilayetine Yaptığı Geziler geldiği İstanbul dan 16 Şubat 1935 tarihinde ayrılarak 18 Şubat 1935 tarihinde Antalya ya ulaştı. Buradan 19 Şubat ta ayrılan Atatürk 20 Şubat 1934 tarihinde Mersin e vardı. Mersin de bir gün kaldıktan sonra 21 Şubat ta buradan da ayrılan Atatürk 22 Şubat 1935 tarihinde saat 20.35 de Fethiye ye geldi. Atatürk Ege Vapuru ile Mersin den Fethiye ye geldiği zaman şöyle bir olay geçti: Atatürk ün Fethiye ye gelmesi nin şerefine Fethiye halkı şenlik yaparken, gemilerden de havai fişekler atılıyordu. Kendisine refakat eden Zafer Torpidosu nda bulunan Atatürk, donanmanın şenliklerini seyrederken, kumandanlardan biri, Zafer Torpidosu kumandanına bir torpil atmasını söyledi. Torpido Kumandanı: -Hay hay efendim, dedi, yalnız bir torpilin kıymeti elli bin liradır. Bunun üzerine Atatürk: Vazgeçin torpil atmaktan, bu millet o kadar zengin değildir. Ve torpido kumandanına dönerek: Sizi tebrik ederim, diye iltifatta bulundu. 22 Şubat 1935 tarihinde Fethiye den ayrılan Atatürk 23 Şubat 1935 tarihinde Marmaris e geldi. Bu haber dönemin basınında; Atatürk Marmaris i Şereflendirdi, başlığı ile verildikten sonra, Atatürk Ege Vapuru ile saat 19.00 da Marmaris Limanı na geldi. Marmaris şimdiye kadar görülmemiş bir sevinç içindedir, şeklinde yazıldı. Atatürk Marmaris te bir gün kaldıktan sonra 24 Şubat 1935 tarihinde şehirden İstanbul a hareket etti. 3. CUMHURBAŞKANI İSMET İNÖNÜ NÜN MUĞLA YI ZİYARETİ Cumhurbaşkanı İsmet İnönü nün Muğla ya yapacağı ziyaret CHP Bölge Müfettişi Hulki Cura dan alınan bir telgraf üzerine öğrenildi. Bunun üzerine Muğla da Cumhurbaşkanı İsmet İnönü nün gezisi programını yapacak bir tertip heyeti oluşturuldu. Bu heyette Vali, Belediye Başkanı, Muğla Milletvekilleri, Garnizon Komutanı ve Halk Gazetesi Yazı İşleri Müdürü vardı. İsmet Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, s.386, 393,Utkan Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, Ankara,2007,s.513 Muzaffer Erendil, İlginç Olaylar ve Anekdotlarla Atatürk, Ankara,1988,s.143 Anadolu Gazetesi, 25 Şubat 1935, Kocatürk, a.g.e, s.513 86

Bayram AKÇA-Osman KÖSE İnönü nün geleceği gün olan 16 Ağustos 1949 günü Muğla halkı Hükümet Konağı ile Muğla Ortaokulu (Bugün Kız Meslek Lisesi) arasındaki caddeyi doldurarak Cumhurbaşkanı İnönü yü beklemeye başladı. Akşam saat 20.00 sıralarında Muğla ya gelen Cumhurbaşkanı İnönü yü büyük bir kalabalık ve devlet erkânı karşıladı. Muğla Ortaokulu önünde arabasını durdurarak halkı selamlayan Cumhurbaşkanı İnönü ye Belediye Başkanı İskender Alper Muğla ya gelişi nedeniyle şu konuşmayı yaptı: Savaşın eşsiz kahramanı, sulhun kudretli diplomatı, faziletin yüksek timsali, Türk ün büyük evladı Sayın İnönü hoş geldiniz. 23 seneden beri hasretinizi çeken Muğlalıların Aziz Cumhurbaşkanlarını bu gün görmekle duydukları bahtiyarlığı huzurlarınızda arz ederim. Vatandaşlarımın sevinçlerinin azameti göğüslerini kabartmakta, sevgilerinin derinliği gözlerinden okunmaktadır. Yurt ve millet sevgisiyle çarpan kalbimiz, asil ve temiz duygularla titreyen varlığınız en büyük ümit, cesaret ve teselli kaynağımızdır. Milletimizin büyük kısmı, daima türlü ve feyizli izinizde ve arkanızdadır. Allah sizi başımızdan eksik etmesin, sağ olun! var olun! Bu konuşmadan sonra Cumhurbaşkanı İnönü Muğla Ortaokulu ndan Hükümet Konağı na kadar yürüyerek geldi. Daha sonra Halkevi nin Balkonu na çıkan İnönü, Muğla halkına kendisine gösterdiği ilgiden dolayı bir teşekkür konuşması yaparak; Muğla yı çok şirin ve halkını çok sıhhatli ve neşeli gördüğünü ve bu yüzden büyük bir zevk duyduğunu belirtti.16 Ağustos akşamını Halkevi Binası nda geçiren Cumhurbaşkanı İnönü 17 Ağustos 1949 günü saat 11.30 da Halkevi Bahçesi ni ve Cumhuriyet Meydanı nı dolduran halka hitaben şu konuşmayı yaptı: Muğlalılar, Aziz Hemşehrilerim. İnsana huzur içinde, sükûnetle düşünmek zevkini tattıran muhitinizde ve mizacınızda sizinle konuşmak istiyorum. Siz memleketimizin o köşesindesiniz ki burada vatandaşlarım bir evin en kıymetli yerinden kiremidinin üstüne kadar her şeyin tertemiz olmasını adet edinmişlerdir. Yaşamasından temizliğe bu kadar kıymet veren bir muhit temiz sözleri ve temiz münasebetleri düşünecek, taktir edecek en büyük kemale ermiştir. Sizinle kısa ve yalnız hadiseler üzerinde görüşeceğim. Ve Muğla da B.C.A, 490.01.723.510.2, Muğla da Halk Gazetesi, 17 Ağustos 1949 B.C.A, 490.01.723.510.2, Bayram Akça, Sosyal, Siyasal ve Ekonomik Yönüyle Muğla (1923-1960), Ankara,2002,s.102 87

Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı İsmet İnönü nün Muğla Vilayetine Yaptığı Geziler söylediklerim bütün memlekette düşüncelere, şimdiye kadar söylediklerimde birbirini ekleyerek salim neticelere varmayı kolaylaştıracaktır. 1947 deki siyasi durum: Muğlalılar, bu yeni siyasi rejim yalnız Türkler zamanında değil bu günkü ve dünkü Türk Hükümetleri nden evvelki Türkler tarafından zamanında tarihin eski idarelerinde de bu ülkelere yerleşememiş olan bir rejimdir. Biz o rejimi bütün şark âlemine ve bütün garp âlemine göstererek bu memlekette yerleştirmek iddiasındayız. İddia sahipleri iktidarda olanlar ve iktidarda olmayarak onunla mücadele eden muhalif partilerdir. Dava müşterektir. Ve daha milletin büyük bir davasıdır. Bu kısa zamanda büyük bir buhranı 1947 Temmuzunda gördüm. Karşılıklı itimatsızlık en yüksek dereceye çıkmıştır. Senelerden beri yapılan bu haksız propagandaya göre iktidar zalim bir zorba safı imiş gibi gösteriyordu. Ve bu memlekette köklü bir kanaat haline gelmiş olan bir eski haksızlık olarak muhalefet azgın bir haydut gibi görülüyordu. Anlaşma politikasına karşılık Şiddet politikası: Muğlalılar, sözlerimi doğru anlayın siyaset münakaşasında muhakemesini tamamıyla kaybetmiş olanların birbirine neler reva görebilecek hale gelebileceklerini belirtmeğe çalışıyorum. İşte ben bu havayı yenmek için ortaya girdim. Siyaset adamlarını iddialarının hiçbir noktasından ayırmağa çalışmaksızın en iptidai insanlık kaideleriyle birbirini bağlamaya çalışarak halkın içine girdim. Hep beraber vatandaşlara siyasi partilerin insan gibi birbiriyle geçinmelerinden vatan için yalnız fayda olacağını anlatmağa çalıştım. Bunun millete verdiği rahatlığı ve siyasi hayatımıza getirdiği emniyeti gözlerinizle gördüğünüz ve ruhlarınızla hissettiniz.bu politika siyasetin her meselesinde olduğu gibi bir yeni münakaşayı, onun muhalefet için zararlı olduğu münakaşasını doğurdu.bu politikanın lüzumsuz ve faydasız olacağı fikri iktidar partisi içinde de vardı.serbest rejimde en doğru zan olunan bir fikir üzerinde bütün vatandaşları aynı kanaate getirmek iddiası boştur.serbest rejimin bir karakteri de en doğru bir fikir üzerinde bile ona muhalif olanların bu fikri beğenmediklerini söyleyebilmeleridir. 88

Bayram AKÇA-Osman KÖSE Bu ufak mukaddimeyi şunun için yapıyorum ki 12 Temmuz beyannamesini gerek muhalefete ve gerek iktidarda doğru bulmayan vatandaşlarımız bu hareketlerinde şikâyet edecek hiçbir mevzu görmem. Bu münakaşa esas tabiatı itibariyle iç politikada anlaşma politikası ile şiddet politikasının müsademesinden ibarettir.1949 buhranı bu çatışmanın en yüksek noktasıdır. Ve bu noktada vaziyet şiddet politikasının üstün gelmesi şeklinde meydana çıkmıştır. Bu hikâyenin ehemmiyeti var. Geçirmekte olduğumuz buhran köşede bucakta zuhur eden kaza kabilinden fikirlerin ve hadiselerin neticesi değildir.1947 sen beri (demokratik rejimde, hususiyle uzun müddetten beri tek parti zihniyeti içinde alınmış olan insanlar karşısında muhakemeye, düşünceye, anlaşmaya yer vererek bir netice alınamaz. Bunlara şiddetle muamele etmeli) fikrinde olanlar nihayet galebe etmişlerdir. Bunun neticesi tabiatıyla memlekette birbirine karşı emniyetsizliktir. Bu yeni safha 12 Temmuz günlerinden daha da ehemmiyetlidir. Çünkü şiddet politikasının yeni safhası artık ulu orta tezahürlere istinat etmiyor. Mazbut bir şekilde prensiplere bürünerek vatandaşın hayatına daima istikamet verecek şekiller alıyor. Kanun telakkisi gibi, hangi kanuna riayet olunacak ve hangisine riayet olunmayacak telakkisi gibi ve vatandaşlara (henüz rast geldiğimiz yerde değil fakat seçim gibi muayyen bir mevzuda açık olarak haksızlığına emin olduğunuz hareketlere karşı kendiniz elinizden gelen her şeyi yapabilirsiniz) gibi bir takım prensipler ortaya çıkıyor. Eğer sükûnetle düşünürseniz hatırlayacaksınız ki 1947 den sonra şiddetli bir usul tutmak taraftarı olanlar karşılarında ilk önce bertaraf edilmesi lazım olan engel gibi beni bulmuşlardı. Ve devlet reisini kendi politikasına karşı gelen adam olarak bütün tarizlerin tek hedefi tutmak siyaset olmuştu. Nihayet bu siyaset açıktan ifade olunmuş herkesin bildiği bir siyasettir. Kanun teminatı içinde işlemektedir. Ve yargıçlara cevap vermek mesuliyetini üzerine aldığı halde kanun teminatı içinde vatandaşın takdirine kendisini arz etmektedir. Vatandaş doğru bulursa yürüyecek, doğru bulmazsa yürümeyecektir. İşin yeni bir dikkate ve muhakemeye değerli olan tarafı öteki taraftır. Yani 1947 de demokratik bir rejimin karşılıklı hürmet ve anlayışa dayanarak yaşaması mümkün olduğuna inananların kanaatine vardıktan sonra onlarda karşılarında mani olarak gene beni bulmalarıdır. Demek ki şiddet politikasını başından kabul edenler ve sonunda ortaya gelenler tarafından aynı engelle karşılaşıyor. Bu engel devlet reisidir. Bu da tabii bir hadisedir. Çünkü şiddet politikası istemez vatandaşları kanun dışına sevk etmeğe varır kanunu müdafaa ile vazifeli olan adam elbette ilk önce 89

Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı İsmet İnönü nün Muğla Vilayetine Yaptığı Geziler karşıya çıkacak adamdır. Anlıyor musunuz? Muğlalılar. Sesim iyi işitiliyor mu? Birbirimizi sükunetle dinliyor muyuz?, dinliyoruz sesleri ve alkışlar. Dünyanın hiçbir sebebi, vatandaşların birbirinin boğazına sarılmasını haklı göstermez. Vatandaşlarım bu rejim birbirine hürmet esasından ayrılacak, birbirine şiddet tatbik edecek yola girdikten sonra yan yana iki evin ve bir evde iki kardeşin nihayet birbirinin boğazına sarılması kaçınılmaz bir neticedir. Ben işte bu anda vatandaşlarımın arasına giriyorum. Uyanın dünyanın hiçbir sebebi vatandaşlarımın birbirinin boğazına sarılmasını haklı gösteremez. Bu bizim içinde bulunduğumuz siyaset hayatı ( ya benim dediğim olacak veya öleceğim, öldüreceğim) davası değildir. Bir defa gözler kararıp kafalar kızdıktan sonra ( ya dediğim olacak ya öleceğim) davası bu vatanı tuzla buza döndürür. Aklınızı başınıza alın, diye günlerden beri bağırıyorum. 1947 Temmuzunda siyaset adamlarını yanıma alarak halk içine girdim. Onlara yeni rejimin çıkar yolunu göstermeğe çalıştım. İddialı bir söz söylemeyelim. Onlarla beraber yeni rejimin çıkar yolunu bulmağa çalıştım.1948 de siyaset adamlarını yanımda bulmuyorum. Halk içine girdim. Ey vatandaşlar, siz (ya dediğiniz olacak, ya birbirimizin canına kıyacağız) davasını kabul ediyor musunuz? ( hayır, sesleri) siz herhangi bir sebeple birbirinizin boğazını sarılmayı kabul ediyor musunuz? ( kabul etmiyoruz, sesleri) Her taraftan aldığım cevap, hayır kabul etmiyoruz. Şimdi bu neticeyi halk içinden aldıktan sonra meselelerin hepsi hal yolundadır. Meselenin hepsini sorumlu ve yetkili siyaset adamlarının halletmesi daha kolay olacaktır.(var ol, sesleri) İşler, vatandaşların münasebetlerinde bir defa salim yolu bulduktan sonra partilerin birbirleri ile münasebetleri daha ciddi ve daha doğru olacaktır. Bütün kuvvetler elinde olduğu halde işte bakın hiçbir halimizi ve fikrimizi beğenmeyen vatandaşlar nasıl emniyet ve huzur içinde çalışıyorlar, diye âleme misal gösterenler iktidar partisi en büyük şerefe layıktır. Karşıdaki bütün kuvvetlere ve bu kadar eski zamandan gelen adetlere karşı biz fikrimize sahip olan hür vatandaşlar olarak muhalif parti içinde çalışıyoruz diyebilen vatandaşlar memlekette hür vatandaşlığın huzur verecek misallerini teşkil ederler. Bir millet kendi bünyesi içinde muhalif siyasi kanaatte olan vatandaşlarını dost olarak bir arada bütün dünyada gösterebildiğini milletler ailesinin en üst tabakasında olan üyelerinden biridir. Anlıyor musunuz, Muğlalılar? (Anlıyoruz sesleri) 90

Bayram AKÇA-Osman KÖSE Vatandaşlarım, demek ki siz memleket içinde siyasi mücadeleler neticesi (birbirimizin boğazına sarılmayı kabul etmiyoruz)diye her siyasi partiden olan ve hiçbir siyasi partiden olmayan vatandaşlar seslerinizi yükselttiğiniz zaman kimin daha şerefli yerde ve kimin daha ziyade mağrur olmaya haklı olduğunu kimse ayırt edemez. Çünkü hepsinin hissesi ve hepsinin tesiri birbirinden o kadar üstündür. Vaziyet bu şimdi bütün prensipler siyaset cereyanlarını birbirinden ayıran haklı haksız bütün farklar yerli yerinde durduğu halde ben vatandaşlarımla beraber onların karşısına bir iki mevzu ile çıkıyor ve davayı behemal halledeceğimden zerre kadar şüphe etmiyorum. (Bravo sesleri ve şiddetli alkış) İki esaslı mevzu: O mevzuları söyleyeyim: Bu vatanda sükûneti, muhakemeyi ve medeni münasebetleri yürütebilmek için her şeyden evvel huzur ve emniyet lazımdır. Bu gün iktidarda bulunan hükümetin kendi vazifesini tamamı ile ve hakkıyla ifa edeceğinden hiçbir tereddüdün olmamasına bağlıdır. Memlekette hükümet vardır. Memlekette huzur ve sükûn vardır. İçerde ve dışarda herkes bunu bilecektir. Bu bir Bu memleketin vatandaşları şehirde ve köyde başlı başına bir siyasi kanaat sahibi olmakla mağrurdurlar. Bu memleketin hiçbir siyasi partiye girmemiş ve muhtelif siyasi partilerde bulunan vatandaşları kendi kendi aralarındaki hiçbir münakaşa yüzünden birbirinin boğazına sarılmayacaklardır. Birbirine düşman olmayacaklardır. Bunu şüphesiz bir surette, memleket içinde oturan, memleket dışında oturan siyasette yüksek mevkii olan, daha mütevazı mevkide bulunan herkes bilecektir. Bu vatandaş kitlesi düşman olmayı ret etmiştir. Anlıyor musun Muğlalılar? Doğru söylüyor muyum Muğlalılar? (Anlıyoruz ve çok doğru söylüyorsun sesleri) Serbest bir seçimin neticesine siyasi partiler tahammül edeceklerdir: Üçüncü anahtar: Serbest bir bir seçimin neticesine siyasi partiler tahammül edeceklerdir. Siyasi partiler serbest bir seçimin neticesine boyun eğeceklerdir. Arzuları ile bunu yapacaklardır. Arzu etmeseler de bunu yapmağa mecbur olacaklardır. Anlıyor musunuz Muğlalılar? Dava bundan ibarettir. Bu üç esas üzerinde bu memleketin işlerini selamete götürmek bu vatandaşların siyasi kanaatleri ne olursa olsun vatanın büyük meseleleri 91

Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı İsmet İnönü nün Muğla Vilayetine Yaptığı Geziler üzerinde vatandaşları bütün olmuş, bölünmez ve ayrılmaz bir irade gibi muhafaza etmekle mümkün olacaktır. Teşekkür ederim Muğlalılar, sizin muhabbetinizle, sizin sükûnetinizle birkaç gündür söylediğim sözleri bir başka şekilde hülasa etmek fırsatını buldum.(şiddetli alkışlar) Muğlalılar, her dileğiniz, her arzunuz bütün muhabbetinizle el üstündedir. Siz benden akıllısınız. Ne vakit yapılır, nasıl yapılır, düşünerek arzularınızın yerine getirilmesini takip ediniz. Muğla istediklerinizin hepsinden daha fazlasıyla layıktır. Emin olabilirsiniz ki Muğla nın yol meselesi, sıkıntıda olan yerlerinin geçimi meselesi hiçbir zaman hatırımdan çıkmamıştır. Allah ısmarladık, sağ olun- var olun Muğlalılar. Konuşma bittikten sonra halkın dilek ve şikâyetlerini dinleyen Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ye Ahmet adında bir vatandaş, memlekette işsizliğin arttığını, bunun için halkı geçindirecek bir fabrika açılması temennisinde bulundu. Bu dilekleri kabul eden İnönü bu konuyla bizzat kendisinin de ilgileneceği vaadinde bulundu. Halk dağıldıktan sonra İnönü Halkevi nde ilçe ve beldelerden gelen heyetleri ayrı ayrı kabul ederek onların da dilek ve şikâyetlerini dinledi. Bu halka hitabından ve görüşmelerden sonra Cumhurbaşkanı İsmet İnönü 17 Ağustos 1949 gün ve saat 15.30 da Muğla dan ayrıldı. 4. SONUÇ Cumhuriyet Döneminde hem Mustafa Kemal Atatürk hem de Cumhurbaşkanı İsmet İnönü sık sık yurt gezilerine çıkarak bir yandan halkın sorunlarını yerinde görerek onlara çözüm üretmeye çalışırken diğer yandan da halkın moral düzeyini yükseltici konuşmalar yapmışlardır. İşte bu gezilerden bir tanesini 22 Şubat 1935 de Fethiye ye ve 23 Şubat 1935 de Marmaris e Mustafa Kemal Atatürk gerçekleştirmiştir. Diğerini de 16-17 Ağustos 1949 tarihlerinde Cumhurbaşkanı İsmet İnönü Muğla ya yapmıştır. KAYNAKÇA Arşiv: Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi (B.C.A), 490.01.723.510.2 92

Bayram AKÇA-Osman KÖSE Gazeteler: Anadolu Gazetesi Muğla da Halk Gazetesi Kitaplar: Akça, B. (2002). Sosyal, Siyasal ve Ekonomik Yönüyle Muğla (1923-1960), Ankara. Erendil, M. (1988). İlginç Olaylar ve Anekdotlarla Atatürk, Ankara. Türkiye Cumhuriyeti Tarihi. (2002). Haz. Durmuş Yalçın v.d,cilt. II, Ankara. 93