Dimore Studio Atmospheric Interiors



Benzer belgeler
İÇ MİMARLIK ÇÖZÜMLERİ

Yaşam Tarzınıza Açılan Farklı Kapılar

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

HIGHGATE DE VINTAGE VE ÇAĞDAŞ ÇIZGILERIN ARMONISI

Her daim yenilikçi anlayış

ÇALIŞMA ALANLARINIZA YENİ BİR SOLUK GETİYORUZ

KIRILL ISTOMIN in. renkli dünyası ve DEKO TASARIM

Hizmetlerimiz. Allnjoy Event Works,

"Gerçek tasarımcı elinde firca ile doğar" iç mimar Anna Malyakina'yı tam anlamıyla tanımlayan bir ifade. Anna çizim yapmaya konuşmayı öğrenmeden

DEKORASYON Doğrusal geometri, kütlesel görünüm

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Mark Howorth imzasıyla

Samm Hotel. Konaklama Sanatı

Bunların takibini kolaylaştırmak için tüm haberlerin tek bir noktada eksiksiz ve güncel şekilde bir araya getirilmesi gerekiyordu.

Siyahın Tasarımlardaki Önemi Nedir?

KULLANICI DENEYİMİ ARAŞTIRMASI

Bağlıca nın En Kapsamlı Projesi

İHTİŞAMLI BİR SATIŞ OFİSİNE DAVETLİSİNİZ

MESLEKİ EĞİLİMİ TANIMA ENVANTERİ (METE)

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Dokuları ile öne çıkan evler

Herkese Bangkok tan merhabalar,

DESIGN WEEK ANTALYA İÇ MEKAN TASARIMI VE MOBİLYA Kasım 2017 Antalya Expo Center

Yukarıdaki hizmetlerimiz haricinde şirketimizin bünyesinde, gıda ve inşaat alanında da çalışmalar aynı prensipler çerçevesinde yapılmaktadır.

OFİS ÇÖZÜMLERİ. Hayal gücüyle yaratıcılığı birleştirir.

COLLEC- TION

MUTFAK

S P R I N G S U M M E R

MediaCat Felis 2013 Ödülleri ne Başvurular Başlıyor!

MiMARLIK, BiÇiM HALiNE GELMiŞ YAŞAMDIR.

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI

HAYATI ŞİMDİ İSTEDİĞİNİZ GİBİ YAŞAYIN. Remley Land, bir Remley Grup projesidir.

HAKKIMIZDA. Üretim Planı. Misyon Vizyon. Showroom. Ülkeler. Standlar. İnovasyon

THOMAS LAWRENCE HOMAS

MediaCat Felis 2013 Ödülleri ne Başvurular Başlıyor!

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

Bitkilerle Alan Oluşturma -1

A NEW LIFE STYLE IN THE WORLD NEW S 15

Satış, pazarlama, iletişim ve müşteri deneyimleriniz için yaratıcı çözümler sunmaktayız.

Dekorasyon E - Dergisi by Kampanya Peşinde

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI

ikonu bir yeşilçam (ev dekorasyon)

Tom Lloyd. Luke Pearson

Her birini özenle seçtiğimiz çiçeklere ek olarak mağazamızda İtalya'dan getirdiğimiz kullanışlı ve dekoratif hediyelik eşyaları da bulacaksınız.

Rafine. 360 Hizmet Özünde tutku var. Hızlı Güçlü Sanatsal Yenilikçi. İşi bilen yapar! Farabians Strategy #araştır. Rafine Video #derinleş

NORMLARI SİZ BELİRLEDİNİZ

Sade ve sakin bir tasarım: İLLÜZYON

WEB USABILITY. Ruşen Yürek. Web Kullanılabilirliği ; İçerik Hakkında. Kullanıcı Merkezli Tasarım(UCD) FreeDownloadPowerPoint.

* Öncelikle firmanızın kuruluşundan bugüne kadar olan hikayesini kısaca anlatır mısınız?

İZMİR TİCARET ODASI SALONE DEL MOBILE MILANO ULUSLARARASI MİLANO MOBİLYA FUARI 2017 ZİYARET ORGANİZASYONU DEĞERLENDİRME RAPORU

VİTRİN KUYUMCULUĞU BÖLÜMÜ MESLEK DERSLERİ VİTRİN

IRMAK HANDAN

Geçen ay meslektaşım, eğitmen arkadaşım Gülgün Koç ne güzel hatırlattı Peter Drucker ın meşhur tespitini : Ölçemediğiniz hiçbir şeyi yönetemezsiniz

Yaşam. Kandilli si. Hayalinizdeki. Yatırımın. Yaşamın ve

TUVAL GARDEN, bir TPD GRUP Projesidir.

E-KİTAP SATIŞLARINIZLA, SÜREKLİ BİR GELİRE NE DERSİNİZ? By Alia RİOR. Alia RİOR

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

Simla nın seçimi ürünleri

14 yaş üstü herkese ücretsiz eğitim

ANACHRONISMUS CAN BONOMO

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

DENİZ EĞİTİM ATÖLYELERİ. OKUL ÖNCESİ, ATÖLYE ve OYUNLAR

REKABET. Tüketicinin rekabetteki kaldıraç etkisi. Fulya DURMUŞ, GfK Türkiye

Murat Değirmenci: Çelik servis merkezlerine fason üretim yapacağız

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013

HEM FONKSİYONEL, HEM MODA. İŞTE MODA!

İyi Tasarımın 60 Yılı

Müşteri taleplerini genişletir ve projenin her aşamasında hem müşteriye hem de kullanıcıya fayda getirecek yenilikleri kurgular ve uygular.

IMM KÖLN ULUSLARARASI MOBİLYA FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU DEĞERLENDİRME RAPORU

HEDİYE ALMAK HAYATIN GÜZEL ANLARINDAN BİRİDİR

yapıda uzman eller

Hatta, geçmişte denemiş olduğunuz diğer 'metodlar'dan muhtemelen DAHA KOLAY (ve çok daha eğlenceli!)

HAKKIMIZDA. Çalışmak bizden rahat ve huzur içinde yaşamak sizden ŞİRKETLER GRUBU İŞTİRAKİDİR

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

Dijital Pazarlama Ajansı

Taptaze pratik filtre kahve!

Tarihin Mimarisi,

SODA Sunar. Meriç Kara. SODA, tasarımcı Meriç Kara nın ilk kişisel sergisi A Domestic Schizophrenic Project e ev sahipliği yapıyor!

Franchise Tanıtım Dosyası

Dekorasyona dair Küçük Sırlar

/elaresort /elaresort

Asuman Beksarı. Türkiye nin İlk ve Tek Kadın Karides Yetiştiricisi. Yaşamdan Kesitler Sema Erdoğan. J. Keth Moorhead

mobilya evimizin, ailemizin bir parçasıdır

Basın bülteni 2016 WOODEX Fuari

Lobi ve Resepsiyon / Lobby & Reception

INDEX

Ayt Elegance, konumunuzu ve zarafetinizi yükselten bir yasam..


çocukların çok ilgisini çekti. Turdan sonra çocuklar müzedeki atölyede

COLLECTION2017. dawood.com.tr

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

17. SAYI. kasım 2016 EXPO 2016 ANTALYA

KENDİ İŞİNİZİ YAPARKEN KİMSE YANLIŞLARINIZI DÜZELTECEK CESARETE SAHİP OLAMIYOR.

Erasmus programı ile gidilebilecek en iyi 10 şehir

Work in Work. Tasarım ve uygulama konularında çözüm sunan ve sektörlerinde önder markalarla hizmet veren bir kuruluştur.

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ PDR ÖĞRENCİSİ AHMET İSA SOYLAMIŞ RECEP YAZICIOĞLU BENİM İÇİN ÖRNEK ŞAHSİYETTİR

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Hayal gücünüzden ilham alınarak inşa edilmiş bir yaşam.

Atölye Mutfak Önce Güven,,

Transkript:

INTERVIEW/DESIGN Dimore Studio Atmospheric Interiors Renklerle deneyler yapan bir ikili düşünmenizi isteyeceğiz sizden. Beyaz laboratuar önlüklerinin yerine Prada kıyafetler giyen ve tüpler yerine mobilyalar ile çalışan. Yolumuz Milano ya, tam olarak tarif etmemiz gerekirse Via Solferino ya düşüyor. Dimore Studio nun arkasındaki iki dehadan biri Britt Moran sorularımızı cevaplarken küçük bir Milano turu atmamızı sağlıyor. Hafızanızın oyununa gelmemek için elinize bir not defteri almanız ya da bir dahaki Milano seyahati için takip eden sayfaları yanınızda bulundurmanız tavsiye edilir. röportaj sedef kırdök görseller dimore studio nun izniyle XOXO The Mag

Bu iki yetenekli tasarımcının geçmişini merak ediyoruz. Eğitiminizden ve nerede tanıştığınızdan başlayalım. Aslında şu an yaptığım işten bağımsız bir eğitim hayatım oldu; Biyoloji ve Antik Yunan Edebiyatı okudum ve bu işi yapmak hiç aklımda yoktu. Babamın bir mobilya şirketi vardı, yazları onun yanında çalışırdım ve hiç de severek gittiğim bir iş değildi. Ama işte hayat, karma ya da adına her ne derseniz; eninde sonunda gençken yaptığım şeyle uğraşırken buldum kendimi. Ortağım için de döngü aynı şekilde işlemiş: Gençliğinde İtalya da Güzel Sanatlar okumuş ve sonrasında babası için bir mobilya firmasında çalışmaya başlamış. Kısaca, ikimiz de kendimizi ailelerimizin yaptığı işleri devam ettirirken bulduk... Emiliano ile beraber yaptığımız ilk iş Singapur da bir otel projesiydi. Maalesef gerçekleşmeyen bir proje oldu, ama bu tecrübenin ardından, birlikte çalışmaya devam etmenin iyi bir fikir olabileceğine karar verdik. Çünkü iyi bir dinamik yakalamıştık. Derken, küçük bir şirket kurduk ve şimdi Milano da hoş bir ofisimiz var. Yanılmıyorsam Paris te de bir ofisiniz var, ama biz Milano üzerinden gidelim, Milano da yaşam nasıl? Sence hala tasarımın başkenti mi? Milano garip bir yer, keşfedecek çok fazla şey var. Özellikle Nisan ayında Salone Del Mobile ile muhteşem bir şehre dönüşüyor. Çok daha uluslararası, çok daha kozmopolit bir yer oluyor. Moda ile de çok sıkı bir ilişkisi var ve baktığınız zaman çalışmak için çok güzel bir yer. Diğer taraftan, işlerin ilerleme hızı ve pratiklik açısından aynı şeyi söyleyemeyeceğim. İtalyan bürokrasisi de malumunuz... Bu bakımdan biraz stresli olabiliyor. Yine de Milano yu seviyorum. Tabii bunu bu kadar rahat söyleyebiliyor olmamın sebebi arada bir Paris ve Londra da çalışma lüksüne sahip olabilmemiz sanırım. Zaman zaman farklı bir şehre gidip oradan çalışabilmek, birkaç günlüğüne uzaklaşmak iyi geliyor. Fakat günün sonunda, Milano yaşamak için çok güzel bir şehir, İtalyanlar çok sıcakkanlı ve yemekler harika... Bu yılki Salone Del Mobile hakkında ne düşünüyorsun? Dimore nin başka yerlerde enstalasyonları olacak mı bu sene içeresinde? Bu yılki fuarda, ofisimizin de bulunduğu Via Solferino da enstalasyonlarımızı sergiledik. Ayrıca bu sene mobilya pazarı üzerine bir sergi düzenleyen ILIAD ın davetlisiyiz, dolayısıyla onlarla birlikte iş üzerinde yoğun olarak çalışıyoruz. Geçtiğimiz senelerde de Galleria Nilufar ve Galerie Balice Herling ile harika bir iş birliği yapma fırsatımız oldu. The Squat#1 FIAC sırasında sergilendi. Bu projede çok şanslıydık, çünkü müşterilerimizden biri Paris teki 350 m 2 lik evini bize ödünç verdi ve tüm alanı baştan tasarlamamıza olanak tanıdı. The Squat#1 boyunca sergilediğimiz tüm tasarımları şimdi Milano da da sergiliyoruz. Ayrıca yeni bir iş birliğimiz daha var: yakında Londra merkezli bir dergi çıkaracağız. Tabii şu an adını söylemem mümkün değil ama biraz ipucu vereyim; tema genel olarak renkler üzerine yoğunlaşıyor olacak. Ayrıca derginin renklerini baz alarak özel bir ek de yaptık.. Tasarımlarınızda da estetiğiniz renk kullanımı ve desenler üzerine yoğunlaşıyor. Bu çerçevede çalışma ortamınızdan ve atmosferinizden bahseder misin? Kendine has bir karakteri ve yaşanmışlığı olan harika bir binada çalışıyoruz. Dolayısıyla ofis alanımıza olabildiğince müdahale etmemeye özen gösterdik. Sadece yaşanabilir ve çalışılabilir kılmak 61

adına elzem değişiklikler üzerine yoğunlaştık. Ofisim ve evim de aynı apartmanın içerisinde karşılıklı daireler. Dolayısıyla ofise bisikletle değil yürüyerek gidebiliyorum. Dimore Studio nun eklektik ama aynı zamanda da renkli ve güncel bir estetiği var. Adlandırmayı tam olarak başaramıyorum. Sen nasıl adlandırıyorsun? Aslında yapmaya çalıştığımız, mümkün olduğunca farklı stilleri bir araya getirmek. Bu, yaşanılan ya da vakit geçirilen alanı daha cazip kılıyor. Göze, bakıp tadını çıkarabileceği birçok şey sunmuş oluyoruz. Renkler açısından bakarsak, sanırım, elimizden geldiğince siyah, beyaz ve griyi kullanmamaya çalışıyoruz; deneyler yapmak hoşumuza gidiyor. Renklerin, mobilyalardan bağımsız olarak dekorasyona katkıda bulunduğunu, alanı daha ilgi çekici kılmanın yanında birbirinin üzerine geçen renkler ve desenler müşterilerin dikkatini çekmek gibi bir rol de üstleniyor. Şu anda ne üzerinde çalışıyorsunuz? Milano da, bu ay açılması planlanan harika bir restoran projesi üzerinde çalışıyoruz. Bir binanın çatı katında olması bakımından şehirde daha önce eşi olmayan bir proje. Bina İtalya nın faşizm döneminden ve biz de yapının bu karakterini ön planda tutarak dekorasyonla da desteklemek için fazlaca 30 lu 40 lı yılların içerisine çekildik. Genel olarak, o dönemin ruhunu canlandırmak istiyoruz, ama bunu yaparken de sade bir deneyim yaratmayı hedefliyoruz... Restoran, 2 yüzme havuzu olan yapının tam ortasında yer alacak. Konsept ise soho house ile özel üyeleri olan bir kulüp karışımı gibi olacak. Tam olarak nerede olacak bu restoran? Çin Mahallesi nin etrafında. Kapsamlı bir proje olması açısından ve eklemek istediğimiz detaylar sebebiyle çok fazla zaman ve emek isteyen bir iş aynı zamanda. Konut projeleri için yaptığınız işler günün sonunda bir kafeyi, ticari projeleriniz ise içlerindeki detaylarla bir evi andırıyor. Bu çerçevede tasarımlarınızı birbirinden çok ayırmadığınız açık, fakat yine de sormak isterim; konut projelerini mi yoksa ticari projeleri mi daha çok tercih ediyorsunuz? Aslında bu homojenliğin sebebi ticari projeyle gelen birçok müşterimizin evi anımsatan rahat tasarımlar talep etmesi oldu. Özellikle otel ve restoran müşterileri de böyle tasarımları tercih ediyor. Bir de buralara gelen kitlenin iş için sürekli seyahat eden ve gittikleri yerde yumuşak ışıkla, sıcak renkleri ve rahat koltukları tercih eden bir kitle olduğunu göz önünde bulundurursak, ev gibi bir ortam yaratmamızın sebeplerini daha iyi anlatmış olurum. Sanırım aynı şey ev tasarladığımızda da geçerli oluyor. İnsanlar yeni kokan, yeni görünen evler istemiyorlar. Yaşanmışlığı olan ve rahatlığın ön planda olduğu alanlar istiyorlar. Vazoyu kaldırmaya korktukları bir alandansa, objelerle oynayabilecekleri alanları tercih ediyorlar. Her şeyin birbiriyle uyumlu ve güzel görünmesinin yanında, ihtiyaçlara paralel olarak değişebilir olması da çok önemli. Tam da bu yönüyle konut projelerini çok daha zorlu buluyorum. Çünkü evini tasarladığın kişilerin hayatlarına girmen ve onlarla yoğun bir iş birliği yapman gerekiyor. Kesinlikle daha zor. Ticari proje yapmayı daha kolay buluyorum. Talebe paralel bir teslim tarihin oluyor ve kendini disiplinli çalışmaya zorlayabiliyorsun. Fakat söz konusu bir konut projesi olduğunda aslında hiçbir zaman gerçek teslim tarihinden söz edemiyorsun. Dolayısıyla müşteriyi ikna etmek de çok daha zor oluyor. Biz bu bakımdan çok şanslıyız, çünkü pek fazla konut projesi almıyoruz. Çalıştığımız insanlar da estetiğimizi ve ne yapmak istediğimizi anlıyorlar, zevklerimiz kesişebiliyor. Dolayısıyla geriye sadece onlar için doğru düzenlemeyi bulmak ve uygun renk seçimlerini yapmak kalıyor. Zaten müşterilerimiz yaptığımız işi beğendikleri için bizimle çalışmayı tercih ediyorlar; bu sebeple, süreç daha kolay işliyor. Biraz da işlerinizdeki kontrastlara değinmek istiyorum. Tasarladığınız alanların geri planları olabildiğince yumuşak olmasına rağmen renk kullanımınız bir o kadar güçlü. Dengeyi nasıl sağlıyorsunuz? Aslında bunun matematiksel bir tarafı yok bizim açımızdan. Daha çok bütünlüğünün nasıl hissettirdiği ve nasıl göründüğü ile ilgileniyoruz. İşe yaracağını düşündüğümüz zaman uyguluyoruz. Ayrıca yine çok şanslı olduğumuz bir diğer konu da otel ve restoranlarda müşterilerinin neler isteyeceğini çok iyi bilen kişilerle beraber çalışıyor olmamız. Sadece siyah, beyaz ve gri kullanarak minimal bir restoran tasarımı yapmak bence çok kolay, çünkü bu kuşkusuz herkesin beğeneceği bir şey olacaktır. Ama tasarımcı tarafından baktığınız zaman çok da heyecan verici bir şey değil. Şahsen, son zamanlarda, özellikle insanların bir otelde kaldığında ya da bir restorana gittiğinde mekan dolayısıyla da heyecanlanmaları gerektiğini düşünüyorum. Keza onlar da normal zamanda deneyimleyemeyecekleri şeylerle karşılaşmak istiyorlar. Buradan hareketle, bizim bir projeye yaklaşımımız da en son halini deneyimleyecek kullanıcının hissettikleriyle alakalı. Ayrıca insanların evlerinde görmekten pek de hoşlanmadığı mavi, turuncu gibi renkleri kamusal alanlarda görmeyi istemeleri de bizi etkiliyor. Bu arada bundan etkilenen sadece biz de değiliz, insanlar da bu renklerden etkileniyor ve bu renkleri evlerine de taşımaya karar veriyorlar. Müşterilerimiz çoğu zaman bize boş bir kağıt verip farklı renkler ve dokular deneyimlememize izin veriyorlar; en büyük şansımız da bu, sanırım. Peki Hermès in vitrinini tasarlarken süreç nasıl işledi? Hatta başından alalım; iş birliğiniz nasıl gerçekleşti? 2 ya da 3 sene önceydi sanırım; mobilya fuarı sırasında Via Palermo da yeni ev koleksiyonları için kumaş ve duvar kağıdı tasarımlarını tanıtıyorlardı. Bu sırada Paris ofisimizi arayıp vitrinlerini tasarlamakla ilgilenip ilgilenmediğimizi sordular. Tabii ki ilgileniyorduk. Çok şanslıydık ve harika bir iş birliği gerçekleştirdik; bizim açımızdan eşsiz bir deneyimdi. Mobilyalarınızı nerede üretiyorsunuz? Tüm üretimler Milano da gerçekleşiyor. Birçok tedarikçimizin burada olması Milano yu tercih etme sebeplerimiz arasında ilk sıralarda yer alıyor. Her şeyin elimizin altında olması kontrolü daha iyi sağlamamıza yardımcı oluyor ve bu da işlerin hızlı ilerlemesi açısından lehimize oluyor. Peki, bu bahsettiğin üreticiler küçük zanaatkarlar mı yoksa ünlü markaların büyük fabrikaları ile mi çalışıyorsunuz? Çok çok küçük zanaatkarlar ile çalışıyoruz. Sanırım bu, İtalya yı diğer Avrupa ülkelerinden ayıran en önemli özellik. Burada hala zanaat çok önemli bir yere sahip. Hala pirinç, ahşap, mermer ve kumaşla mükemmel işler yapan birçok küçük atölye var. Ayrıca yıllarca bu işin içerisinde çalışmış birçok insanın deneyimlerini öğrenmek ve paylaşmak gibi sosyal bir tarafı da var küçük zanaatkarlarla çalışmanın. Üretim aşamasında size birçok tavsiye verebiliyorlar. Çalışmak için doğru insanı bulduğunuzda yaptığınız iş birliği de harika sonuçlar veriyor. Bu, aynı zamanda bir öğrenme-öğretme süreci gibi de işliyor. Ofisinizdeki üretim süreci nasıl işliyor peki? Haftalık toplantılarımız oluyor ve fikirler bu toplantılarda ortaya XOXO The Mag

çıkıyor. Aslında Emiliano ve ben, sürecin tamamına, olabildiğimiz kadar dahil olmaya çalışıyoruz. Yani keskin hatlarla ayrılmış bir iş bölümü yok aramızda. İkimizin de iş üzerinde kendine ait düşünceleri oluyor; sonrasında bunları ofisteki takımımızla paylaşıp geliştirmeye başlıyoruz. Ekibin geri kalanında da beraber çalışma düsturuyla ilerliyoruz. Tabii ki grafiklerden ve mobilya üretiminden sorumlu kişiler var, fakat genel olarak kolektif bir çalışma ortamı hakim. Bu, farklı bakış açılarına sahip olmak bakımından da çok yararlı oluyor. Kalabalık bir ekip misiniz? Aslında çok kalabalık değiliz, sadece 8 kişiyiz. Milano nun modayla ilişkisinden biraz önce söz ettin. Milano da yaşamayı seven biri olarak moda ve moda tasarımcıları estetiğini ne kadar etkiliyor? Oldukça fazla. Prada mesela harika bir örnek olabilir bu konuda. Tasarımlarında yeni materyal ve renk kullanımı bakımından müthiş bir yaratıcılık ve inovasyon var. Yaklaşımlarının ne kadar farklı olduğu su götürmez; ve bunun yanında sundukları her şeyin arkasında bir araştırma ve çalışma süreci var. Aynı şeyleri bir diğer favori markam Comme des Garçons için de söyleyebilirim. Moda göründüğü kadar kolay değil, aksine, ilişki kurmanın hayli zor olduğu bir alan aslında. Malzemeyi yorumlamak, ona gerekli formu verebilmek ve bunları kumaşlarla, renklerle birleştirmek hayli karmaşık bir süreç gerektiriyor. Ve bu iki isim bu alanda denedikleriyle hayli başarıya ulaşmış markalar. Bu anlatımın bana biraz parfüm tasarımını da anımsattı. Evet haklısın. Yine aynı isimden bahsedeceğim bu alanda da: Comme des Garçons. Son çıkardıkları parfüm favorim. Takip ettiğin bloglar ve dergiler hangileri? Aslında çok fazla blog takip ettiğimi söyleyemeyeceğim. Genelde bilgisayar başında olduğumda e-maillerimi kontrol ediyorum. Dergilere gelince World of Interiors ı çok beğeniyorum. Bunun yanında AD nin Almanya ve Fransa edisyonlarını sürekli takip ediyorum. Ve tabii ki, az önce de bahsettiğim yeni çıkaracağımız dergiyi çok seviyorum. Bitirmeden, Milano da mutlaka gitmemizi önereceğin yerler var mı? Via Portaluppi yi ziyaret etmelisiniz. Milano nun merkezinde 1940 ların rasyonalizmini hissedebileceğiniz harika bir yer. Muhteşem çizgileri ve projelerimde fazlaca yer verdiğim bir zarafet anlayışı var. Yeni açılan güncel sanat müzesi de görülmesi gereken yerler arasında bence. Bunun yanında Trattoria Milanese ve Via Santa Marta yı da saymalıyım. Bu arada Via Santa Marta ya gitmişken küçük ve saklı restoranlara gitmeyi de es geçmeyin. 63