MEVLANA HALİD EL- BAĞDADÎ Yİ EVRENSEL İNSANÎ DEĞERLER AÇISINDAN FARKLI BİR OKUMA



Benzer belgeler
Mevlana Halit el- Bağdadî yi Evrensel İnsanî Değerler Açısından Farklı Bir Okuma

Mevlana Halit el- Bağdadî yi Evrensel İnsanî Değerler Açısından Farklı Bir Okuma

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

Merkez / Bitlis Temel İslam Bilimleri /Tasavvuf Ana Bilim Dalı.

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır.

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

USUL/FIKIH TARTIŞMALARI

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır.

İslamî bilimler : Kur'an-ı Kerim'in ve İslam dininin doğru biçimde anlaşılması için yapılan çalışmalar sonucunda İslami bilimler doğdu.

Efendim, öğrendiklerimin ikincisi; çok kimseyi, nefsin şehvetleri peşinde koşuyor gördüm. Şu âyet-i kerimenin mealini düşündüm:

MÜSİAD İFTARI ŞANLIURFA

TOKAT IN YETİŞTİRDİĞİ İLİM VE FİKİR ÖNDERLERİNDEN ŞEYHÜLİSLAM MOLLA HÜSREV. (Panel Tanıtımı)

AYP 2017 ÜÇÜNCÜ DÖNEM ALIMLARI

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

EDİRNE İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 MERKEZ 4. DÖNEM VAAZ (EKİM, KASIM, ARALIK) VE İRŞAT PROGRAMI

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL

D İ N H İ Z M E T L E R İ G E N E L M Ü D Ü R L Ü Ğ Ü AİLE VE

Sevgili dostum, Can dostum,

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

KIRŞEHİR MÜFTÜLÜĞÜ 2018 YILI RAMAZAN AYI ÖZEL VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI

2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ

Azrail in Bir Adama Bakması

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa, akıbet o kılıçla kendi maktül düşer. Hz. Ali

İMAMİYYE NİN İMAMET NAZARİYESİNİN TEŞEKKÜL SÜRECİ Metin BOZAN İSAM Yayınları, İstanbul 2009, 272 s. Harun TÜRKOĞLU

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

ve Manisa Muradiye Kütüphanesi nde iki nüshası Bursalı Mehmet Tahir Efendi

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri,

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ

Ali Rıza Malkoç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır.

Prof. Dr. Seyyid Abdullah: Her Müride Zikirle Beraber Davet Ve İlim De Lazımdır Perşembe, 07 Ekim :34

Gençlik Eğitim Programları DAVET

UMRE YOLCULARI EĞĠTĠM PROGRAMI 2018 YILI UMRE ORGANĠZASYONUNUN SERVĠSLĠ (24 GÜNLÜK) 16. TURU UMRE SEMĠNER PROGRAMI

HAKAN ÇAVUŞOĞLU: YUNANİSTAN İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAYA HER ZAMAN HAZIRIZ" Cumartesi, 04 Kasım :31

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

Diğer müritlerin neşeyle elindekileri takdiminden sonra, Aziz Mahmut Efendi, boynunu bükerek bu kırık ve solmuş çiçeği üstadına takdim eder.

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

GÜNAH ve İSTİĞFAR. Israr etmek kişiyi nasıl etkiler

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

ICERIK. Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar

İZMİR İL MÜFTÜLÜĞÜ BAYAN VAAZ ÇİZELGESİ ( 2014 YILI 1. DÖNEM )

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

Aynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.

Gençler, "İrade, Erdem ve Hürriyet" Temasıyla Buluştu

Hz. Ali nin şehit edilmesinin ardından Hz. Hasan halife olur. Ancak babası zamanından kalma ihtilaf yüzünden Muaviye ile iç savaş başlamak üzereyken

TEMEİ, ESER II II II

ŞUHUT MÜFTÜLÜĞÜ 2014 YILI II. DÖNEM (NİSAN-MAYIS-HAZİRAN) VA'Z VE İRŞAD PROGRAMI

Rahman ve Rahim olan Allah ın adıyla.

TOKAT IN YETİŞTİRDİĞİ İLİM VE FİKİR ÖNDERLERİNDEN HAYREDDİN TOKÂDÎ NİN DÜŞÜNCE DÜNYASI. (Panel Tanıtımı)

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

Siz, Kimi Seviyorsunuz? Perşembe, 07 Ekim :38

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

UFA. islam. Rusya Federasyonu Başkırdistan Cumhuriyeti nde UFA İSLAM ÜNİVERSİTESİ YAPILIYOR. ÜNiVERSiTESi TÜRKİYE DİYANET VAKFI İSTANBUL ŞUBESİ

Ömer Yılmaz, Geçmişten Günümüze Tasavvuf ve Tarîkatlar, Akçağ Yayınları, Ankara 2015, 1. Baskı, 431 sayfa. ISBN:

Hoş Geldiniz Kutsal Misafirler

GEREDE MÜFTÜLÜĞÜ 2014 YILI IV. ÜNCÜ DÖNEM (EKİM-KASIM-ARALIK AYLARI) VAAZ PROGRAMI

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir?

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülkadir El Abri Hazretleri

ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU

Avukat Bekir Berk abinin mahkemedeki müdafaalarından hakimlerin ağzı açık kalmış

Nihat Uzun, Hicrî II. Asırda Siyaset-Tefsir İlişkisi, Pınar Yay., İstanbul, 2011, 302 s.

Sultan Abdulhamit in hayali gerçek oldu BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU B İ L G İ. NOTU BALKANLAR 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

HATAY BOZGUNCULUĞA VE AYRIMCILIĞA İZİN VEREMEZ!!!

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli?

RAMAZAN AYI ETKİNLİK TAKVİMİ

EFENDİ BABASI BÜTÜN MÜRİDLERİNDEN HABERDAR İMİŞ!

SAHABE2 İSLÂM MEDENİYETİNİN KURUCU NESLİ PROGRAM - DAVETİYE NİSAN SAHABE VE RİVAYET İLİMLERİ- TARTIŞMALI İLMÎ TOPLANTI

Batı Toplumuna İlk Kez Rakip Çıkardık

Edirne Camileri - Eski Cami. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Suriye'den Mekke'ye: Suriyeli üç hacı adayının hikâyesi

Peygamberler söylediklerinden başka şeylerde bilir fakat, onları söylemeğe memur olmadıkları için söylemezler.

1 Ahlâk nedir? Ahlâk; insanın ruhuna ve kişiliğine yerleşen alışkanlıklardır. İki kısma ayrılır:

dinkulturuahlakbilgisi.com

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt

2015 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU. Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Hukuku

ORGANİZATÖR Prof. Dr. Halit ÇALIŞ Konya Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi (+90332) /80 72

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

KUR'ANDAN DUALAR. "Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru." ( Bakara- 201 )

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Hac & Umre Kültür Turları Uçak Bileti

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülhamid El Abri Hazretleri

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

Özellikle uzman olduğumuz bir alanımız var. Umre ve hac

TEPEBAŞI İLÇESİ 2016 YILI RAZAMAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI

Transkript:

M. Halil ÇİÇEK * ÇİÇEK, M. Halil (2014). Mevlana Halid El- Bağdadi ye Evrensel İnsani Değerler Açısından Farklı Bir Okuma. Türk Dünyası Bilgeler Zirvesi: Gönül Sultanları Buluşması. 26-28 Mayıs 2014. Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı (TDKB). Eskişehir ss.315-323 (http://bilgelerzirvesi.org). MEVLANA HALİD EL- BAĞDADÎ Yİ EVRENSEL İNSANÎ DEĞERLER AÇISINDAN FARKLI BİR OKUMA Hayatı 1779-1827/1242 yılları arasında yaşamış olan Mevlana Halid-i Bağdadî, Kuzey Irak ın Kürt şehri Süleymaniye kentine bağlı olan, olan ve birçok âlim ve arif insanın yetişmesine beşiklik eden Karadağ kasabasında 1779 yılında dünyaya geldi. Baba tarafından soyunun Hz. Osman a dayandığı rivayet edilmektedir. 325 Medrese öğrenimini Süleymaniye ve çevresinde tamamlayan Bağdadî Şeyh Abdulkerim Berzencî nin 1213/1798-1799 yılında vefat üzerine yedi yıl Berzencî medresesinde müderrislik yaptı. 326 1805 te hac için yola koyulan Bağdadî Medine ve Mekke de yaşadığı olaylar kendisini tasavvufa yöneltti. 327 Mevlana Halit eş-şehrzurî, çağların benzerini zor getirdiği ender şahsiyetlerden biridir. Mevlana Halid in şahsiyetini çok renkli ve hareketli kılan ve çağının üstüne çıkararak çok ötelere taşıyan, dikkat çekici ilmî, manevî ve diğer kişisel özellikleridir. Mevlana Halid te bulunan özelliklerin çoğu sıradan olan insanlarda bulunmayan özelliklerdir. Mesela onun dünya mal ve servetine karşı son derece iffetli davranması, bulunduğu yüksek mertebeyi dünyanın fani zevk ve serveti için kullanmaya ve bunu istismar etmeye tenezzül etmemesi bunun en tipik örneğini teşkil eder. Çünkü Mevlana Halit bunca şöhretine rağmen bir halifesine yazmış olduğu 22. mektupta tek bir dirheme ve tek bir kuruşa sahip olmadığını ve insanların kendisine hediye getirdiği eşyayı almamasının daha uygun olduğunu çünkü * Prof. Dr. Yıldırım Beyazıd Üniversitesi. 325 Ateş Süleyman, Tasavvufun Kaynağı, Uluslar Arası Mevlana Halid-i Bağdadi Sempozyumu, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2012, s. 39. 326 Ateş Süleyman. a. g. e., s. 39-40. 327 A. g. e., s. 40.

Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı insanların bunu kendisine salahına binaen verdiklerini o ise kendini böyle bilmediğini ifade eder. 328 Bu dikkate değer çok önemli bir özelliktir. İşte o bunun gibi özellikleriyle çağını ve coğrafyasını aşmayı başardı ve çağlara nüfuz eden bir etki bıraktı. Harîrîzade Muhammed Kemaleddin Efendi (ö. 1299/1882), Mevlana Halid i şu vasıflarla takdim etmektedir: Tarikatin müceddidi, şemsu l-mearif (Bilgilerin güneşi), es-sairi fi lllah (Allah için seyreden), el-mücahid. 329 Mevlana Halid in taşıdığı diğer önemli özelliklerinden birisi, onun küçük yaşlarından itibaren Yüce Dost a kavuşmak için ısrarlı arayışıdır. Hatta öğrencilik yıllarında bile dünya malına karşı uzak durmasını sağlayan züht ve inkıtada (insanlarla ilişkisini asgari düzeyde tutma) derinleştiği görülür. 330 O bununla kalmadı bir yandan dünya malına ve siyasî elitlere karşı uzak dururken, öte yandan çeşitli ibadetlerle Allah a yaklaşmaya da çalışmaktaydı. Bağdadî nin kayda değer diğer bir özelliği, onun idarecilere karşı son derece onurlu durmasıdır. Zira o, herhangi bir menfaat düşüncesiyle iktidardakilerin ve idarecilerin kapısına gitmezdi. O, bu meyanda kulluk hayatını sürdürmesinde kınayanların kınamasına da aldırış etmezdi. Bu sayede toplumda çok saygın ve bilge bir kişilik edinmişti, toplumun her kesiminde sözü dinlenen ve saygı gösterilen itibarlı biriydi. 331 Onun uhrevî fazilet ve manevî kamalata erişme noktasındaki samimiyetini gösteren en dikkat çekici tavrı, onun ilmî birikimine ve kişisel başarı ve müktesebatına, nefsin gurur ve hevesatına aldanmayıp Yüce Dost a kavuşmak için her türlü sıkıntıyı göze almasıdır. Bunun en açık ispatı şudur: O Hindistan a giderken yolda karşılaştığı ve ilmî münazarada bulunduğu bütün Şia âlimlerini mağlup eder. Böylece sınır tanımayan ilmî kişiliğini ve bilgeliğini çok somut bir şekilde ortaya koyar. Ama mürşidi Seyit Abdullah ed- Dihlevî nin terbiyesine girdiğinde kendisine verdiği ezkar ve evrad vazifeleriyle birlikte onun kısa bir sürede nefsin benlik, kibir, ucb/kendini beğenmişlik ve şan-şöhret sevdalığı gibi manevî hastalıklardan biran evvel arınmasını sağlamak için kendisine, nefse çok ağır gelen ve onur kırıcı olan bir vazifeyi şöyle tevcih eder: 328 Muhammed As ad Sahipzade, Buğyetu l-vahid, fi Mektubati Hazreti Mevlana Halid, Dımaşk Matba atu Terakki nin 1334 Ofseti, s.131-132. 329 Çiçek Yakub, Tibyan a Gre Mevlana Halid Bağdadî, s. 77. 330 A. e. 331 A.e., s.78.

Halid, bizim huzurumuzda ilerlemek istiyorsan sana işini haber veriyorum: Bu günden itibaren tuvalet temizliğinden sen sorumlusun. Senin görevin hizmet ehillerinin tuvaletlerini temizlemek ve tuvalete gittikleri yolları süpürmek. 332 O da verilen vazifeyi layıkıyla yerine getirmeye çok özen gösterdi. Bunun için genellikle yıllar süren tasavvufî eğitimini bir seneden az bir sürede bitirerek sadece Nakşî tarikatından değil; onunla birlikte Kadirî, Kübrevî, Çeştî ve Sühreverdî tarikatlarından da icazet/manevî halifelik payesini almayı hak etti. O böylece 1 seneden az bir sürede seyr-u sulukunu tamamladıktan sonra şeyhinin tâlimatıyla halkı irşat etmek üzere Irak taraflarına geri döner. 333 Şeyhi onun tasavvufî bir makam olan Ferd-i kâmil mertebesine ulaştığını söyler. Şeyhi onun kısa bir sürede manevî yönden çok yüksek makamlara ulaştığını görür ve onu Delhi den yolcu ederken yaya olarak yedi kilometrelik bir mesafeye kadar onunla yürüyerek uğurlar. Bir rivayete göre onun arkasında da şu Farsça cümleyle onun haiz olduğu manevî makamı ifade eder: Halid-i Kürd bird. Yani Kürt Halid tarikatın özü ve öncülüğünü beraberinde götürdü. Gerçekten de böyle oldu. Zira Tasavvuf tarihinde Mevlana Halid e kadarki uzun dönemde Nakşî tarikatının birçok öncü şahsiyetleri ya Orta Asya dan veya Hint alt kıtada yetişmiş olan insanlardandı. Ancak Mevlana Halit, tasavvuf ve tarikatın hizmet havzasını Orta Asya ve uzak Doğudan Batı Asya ve Orta Doğu coğrafyasına kaydırdı. İmam Rabbanî (ö. 1092) dışında Mevlana Halit kadar tarikatı global bir olay haline getiren ve kısa bir süre içerisinde onu dünyanın üç kıtasına yayan hemen hemen hiç olmadı. Mevlana Halit, bütün bunları ileri görüşlülüğü, derin hikmeti, köklü bilgeliği ve toplumun kılcal damarlarına kadar nüfuz eden ferasetiyle yaptı. O İslam Ümmetinin yaralarını sarmak ve tasavvufta bir dinamizm ve yeni bir heyecan oluşturmak için önüne büyük hedefler koymuştu. Şahısların değeri ve büyüklüğü, kendilerine belirlemiş oldukları hedeflerle ölçüldüğüne göre Bağdadînin büyüklüğüne mütenasip büyük hedefleri vardı. Mevlana Halid in olağanüstü ilmî ve tasavvufî kişiliği, onu Osmanlının siyasî ve ilmîye sınıfı için bir cazibe merkezi haline getirdi. O, çağının büyük âlim ve şahsiyetlerinden büyük müfessir Alusî, büyük fakih İbn Abdin, Şam Müftüsü Hüseyin Muradî Efendi ve II. Mahmud un Şeyhulislam ı Mekkîzade Mustafa Asım Efendi 332 Ateş Süleyman, Tasavvufun kaynağı, s. 40. 333 Çiçek Yakup, Tibyan a Göre Mevlana Halid Bağdadî, s. 79; Ateş Süleyman, Tasavvufun Kaynağı, s. 41.

Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı gibi büyük ilmî şahsiyetlerinin yanı sıra birçok eyalet valisini de kendisine bağlamıştı. 334 Onun bu olağan üstü tasavvufî şahsiyetinin en büyük kanıtı belki o günkü kıt iletişim imkânlarına rağmen tarikatının temsilcileri olan halife ve müritlerinin çok geniş bir coğrafyaya yayılmış olmalarıdır. Hicaz ve özellikle Mekke-Medine, Irak, Suriye, Hindistan, Afganistan, Maveraünnehir, Mısır, Amman, Filistin, Mağrip, Türkiye, onun tarikatının yayıldığı coğrafyalardan sadece bazılarıdır. 335 Büyük şahsiyetlerin büyüklükleri geriye bıraktıkları eserlerle ölçüldüğüne göre Mevlana Halid in bu geniş etki alanı onun ne kadar büyük bir şahsiyet ve önder bir ıslahatçı olduğunu ispatlamaya kâfidir. Onun her türlü muhalefete rağmen Osmanlı devletinin hem siyasî elitlerine, hem bürokrasisine, hem ilmiye sınıfına hem de halk tabakalarına kısa bir süre içerisinde nüfuz etmeyi ve adeta onları teslim almayı başarması olağanüstü bir şahsiyete sahip olduğunun en açık bir kanıtıdır. Mevlana Halid in İlmî Kişiliği Mevlana Halid in hayatında iki önemli unsur ön plana çıkmaktadır ve bu iki unsur onun hayatında ağırlık merkezini oluşturmaktadır. Manevî karizmasının oluşmasında da bu iki önemli unsur öne çıkmaktadır. Birisi Tasavvufî kişiliği diğeri de ilmî kişiliği. Harirîzade Bağdadî nin ilmî kişiliğini şu ifadelerle dile getirir: El- Âlim, el-allame, el-hibr, el- Fehhame, mantuk ve mefhum ilimlerine malik, ilimlerde yed-i tulâ ya sahip, el-arif, el- müsellik, müritlerin mürebbisi, saliklerin mürşidi. 336 Karadağ da birçok hocadan ders alan Bağdadî buluğ çağına ermeden nazım ve nesirde parladı, kendisine zahir ilimlerde sorulan her soruya güzel cevaplar veren biri oldu. 337 İlmî seviyesini anlamak için 16 ciltlik büyük Ruhu l-meanî tefsirinin müellifi Şehabeddin el- Alusî (ö.1270) nin, el- Feydu l-varid Ala Mersiyeti Mevlana Halid adlı eserinde Siyalekutî nin Kelama dair el- 334 İbrahim Fasih Efendi, el- Mecdu t-talid fi Menakibi ş- Şeyh Halid, (Mecamiu l-yevakit adlı dört risaleyle birlikte ofset basılmıştır ) el-matbaatu l-amiriyye, Mısır, Mısır 1321, s. 37, Ateş Süleyman, Tasavvufun Kaynağı, s. 41; Çiçek Yakup, Tibyan a Göre Mevlana Halid Bağdadî, s.82. 335 İbrahim, el- Mecdu t-talid, s. 36; Ateş Süleyman, Tasavvufun Kaynağı, s. 41. 336 A. e. 337 Çiçek Yakub, Tibyanu Vesaili l-hekaik fi Beyani Selasili t-teraik a Göre Mevlana Halid Bağdadî, Uluslar Arası Mevlana Halid-i Bağdadi Sempozyumu, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2012, s. 78.

Hayalî üzerindeki haşiyesini Mevlana Halid in yanında okuduğunu ifade etmesidir. 338 Mevlana Halid in geriye bıraktığı eserlerden onun kendi çağının ilmî yapısı içinde oldukça zor olan ve ciddi birikim gerektiren konularda söz sahibi olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla eğer o isteseydi çok daha zengin bir yazılı ilim mirasını bırakabilirdi. Ne var ki, o bir yandan hakikî ve yüce dosta kavuşmayı bir yandan da toplumun irşat ve ıslahını önemsediği için yazılı te lifatla fazla ilgilenmedi. Ayrıca çok genç yaşta vefat etmesi de onun geriye az eser bırakmasının önemli amillerinden biridir. Mevlana Halid in geriye bıraktığı eserleri şunlardır. Bir Divan, Rabita ile ilgili ufak bir Risale 339, Kelam ilmine dair Ta likatun ala Haşiyeti s-siyalekutî, Şerh-u Makamati l-harirî, Şerhu l-akaidi l- Adudiyye, Ta likat al Haşiyeti s-seyalekuti al Abdulğafur el-lari, diğer bazı ta likler Risaletun fi l-iradeti l-cüz iyye 340 ve Şerhu Hadisi l- Cebr. 341 Mevlana Halid in yazdığı bu eserler az olsalar bile ancak özellikli alanlarda yazıldıkları için Bağdadî nin derin ilmî kişiliğine ve büyük bir ilmî otoriteye sahip olduğunu göstermektedir. Mevlana Halid in Tasavvufî Kişiliği Mevlana Halid el-bağdadî ve eş-şehrzurî, yazılı eserden ziyade insan yetiştirmeyi ön plana çıkardığı için bütün himmetini toplumun ıslahına hasretti. Zira toplumun kötülüğe doğru geçirmekte olduğu evrilmeyi, ahlakî dejenerasyonunu, nefsanî ve şehvanî arzu ve isteklerin gittikçe toplumda baskın gelmesi, günahların toplumda yaygınlaşması, manevî ve insanî değerlerin azalması noktalarındaki realiteyi Mevlana Halid yakından müşahede etti. Bu durumun acilen manevî bir müdahaleye muhtaç olduğunu gördü ve bunun için topluma bazı müessir reçetelerin sunulmasının gerekliliğini kavradı ve bunun da ancak tasavvuf kanalıyla mümkün olabileceğini gözlemledi. Çok isabetli bir öngörüyle tasavvufa yeni bir dinamizmin, yeni bir yorumun ve yeni bir heyecanın verilmesinin gerekliliğini gördü. Mevlana Halit bunu fevkalade olan karizmatik şahsiyetiyle çok kısa bir süre içinde gerçekleştirdi. Çünkü her şeyden önce o toplumun 338 Muhammed As ad Sahipzade, Buğyetu l-vahid, fi Mektubati Hazreti Mevlana Halid, Dımaşk Matbaatu Terakki nin 1334 Ofseti, s. 80. 339 Bkz. Sahipzade, Buğyetu l-vahid, s. 72-79 340 Bu risale için bkz. Sahipzade, Buğyetu l-vahid, s. 88-104. 341 İbrahim, el- Mecdu t-talid, s. 37; Çiçek Yakup, Tibyan a Göre Mevlana Halid Bağdadî, s. 80.

Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı hastalıklarını iyi teşhis ediyordu. Bu hastalıkların üzerine kararlı, müstakim, dürüst, samimi ve bilge öncü ve önderlerle ve çok ihlaslı davetçilerle varmak gerekiyordu. Bunları yetiştirip Müslüman toplumun farklı kesimlerine yaymak ve İslam ümmetinin değişik coğrafyalarına göndermek icap ediyordu. Bunun farkında olan Mevlana Halit her tarafa ihlâslı, birikimli, yetenekli ve toplumu istismar etmeden aydınlatan ve doğruya yönlendiren samimi halifeler ve müritler gönderiyordu. O bu halifelerinin samimiyetlerini pekiştirici, diri ve canlı tutucu nasihat ve tesviyelerde bulunuyordu. Onlara sıkça mektuplar gönderiyordu. Bu bağlamda kayıt altına alınan ve günümüze kadar gelen mektupları 106 tanedir. Böylesine sıkıntılı bir hengâmede bir yandan yetiştirilen halifelerinin samimiyetlerini ve tarikata bağlılıklarını pekiştirici, bir yandan da genel halkın İslamî heyecan ve aşklarını coşturucu ilke ve tâlimatlara ihtiyaç vardı. Mevlana Halid tam bu noktada toplumu islam2ı yaşamaya yönlendiren çok müessir pratik bazı ilkeler koyuyordu ve mensuplarını bu ilkelere uymaya çokça davet ediyordu. Bu ilkelerin başında sünnet-i seniyyeye uymak geliyordu. O özellikle halife e diğer mensuplarını sünnet-i seniyeye sıkıca uymalarını sıkça tavsiye ediyordu. 342 Mevlana Halid in sünnet-i seniyyeye vurgusu değişiktir ve önemlidir. Zira o bunu birçok mektubunda değişik üsluplarla ve ta zim dolu ifadelerle tekrar etmektedir. Bağdadî nin üzerinde durduğu diğer bir ilke de istikametti. O bu dünya hayatında yaşayan insanların genel zaaf ve hastalıklarını, toplumsal yapının sıkıntılarını iyi biliyordu ve ona göre de tedavi etmeye çalışıyordu. Bunun için o halifelerine ve müritlerine şer i şerifin istikametinden ayrılmamalarını ve bunu gerçekleştirebilmek için de günahlarından gafil olmamalarını tavsiye ediyordu. Aslında Mevlana Halid in ısrarla vurguladığı istikamet ilkesi insanlığın her zaman ihtiyaç duyduğu bir ilkedir. Örneğin günümüz insanı buna ne kadar muhtaçtır. Bu ilkenin diğer adı ıslahtır. Zira ancak istikamette olan bir insan ıslah olmuş olur. Bunun için Bağdadî birçok mektubunda ısrarla istikamet üzerinde durmaktadır. Üzerinde durduğu diğer bir ilke de tarikat mensubunun günahının, acz ve kusurunun farkında olmasıdır. Zira günahının farkında olan bir insan kolayca onda ısrar etmez ve her fırsatta o 342 Bkz. Muhammed As ad Sahipzade, Buğyetu l-vahid, fi Mektubati Hazreti Mevlana Halid, Dımaşk Matbaatu Terakki nin 1334 Ofseti, s. 112, 133, 134, 138,

günahını terk etme yollarına bakar. İşte bunun için Bağdadî bağlılarına yazdığı mektuplara onları sıkça istiğfar ve tövbe etmeye davet eder ve bunu ihmal etmemelerini mükerreren tavsiye eder. 343 Mevlana Halid in üzerinde durduğu diğer önemli bir ilke de dünya mal ve servetine karşı uzak durmak. O tasavvuf ve tarikatın mal toplamaya çok müsait bir kurum olduğunun bilincinde olduğu için halife ve müritlerini mal ve servete karşı tekrar tekrar uyarır. Bu oldukça önemli ve anlamlıdır. O böylelikle bazı tasavvuf çevrelerinde görülen Müslümanları istismar etmelerini sıkı bir şekilde önlemeye çalışmaktadır. 344 Bunu birçok mektubunda görmek mümkündür. Bu şekilde Mevlana Halid in hem tasavvuf için hem de sosyal yapı için önemli bir ıslahatçı olduğu net bir şekilde görülüyor. Tasavvufa yeni ruh ve heyecan kazandırma ve onu yeniden restore etme hususunda Bağdadînin çabaları erbabınca bilinmektedir. Bunun için el-müceddidi lakabını almıştır. Mevlana Halid in (Kuddise sirruhu) bu meyanda Bağdat taki halifelerine yazdığı 12. mektubu çok önemli tavsiyeler içerir: Onlara tasavvufta aşırı gitmemelerini ve Allah ın dostlarına karşı gelmekten sakınmak gerektiği gibi onlar hakkında akideye zarar verecek biçimde aşırı gitmekten de sakınmanın gerekliliğini, bunun evliya hakkında aşırı gidenlerde çokça görüldüğünü, Şeytanın plan ve tuzak sahip olduğunu 345 ve sufilerin şatahatına aldanmamalarının 346 gerektiğini söylemek suretiyle onlara çok önemli dersler ve mesajlar vererek uyarır. Bir mütesavvif için bu mesajlar oldukça önemli ve anlamlıdır. O ayrıca hem bu mektubunda hem de başka mektuplarında halifelerine siyasî nasihatlerde bulunmayı da ihmal etmez. Devlet ricalının kapılarına gitmemelerini ve bu siyasîlerle fazla iç içe olmamalarını ve onlara, kedinizi iyi siyasileri de zâlim görerek, gıybetlerini yapmamalarını söyler ve ancak onlar için dua etmelerini önerir. 347 O bu mektupta zâlim idareci ve yardımcılarını, dünya şehvetlerine dalan tüccarları, ilmi şan şeref ve dünya malını toplama 343 Bkz. Muhammed As ad Sahipzade, Buğyetu l-vahid, fi Mektubati Hazreti Mevlana Halid, Dımaşk Matbaatu Terakki nin 1334 Ofseti, s. 144. 344 A. g. e., s. 119, 129, 139 345 Sahipzade, Buğyetu l-vahid, s. 87. 346 Sahipzade, Buğyetu l-vahid, 112. 347 Sahipzade, Buğyetu l-vahid, s. 112. Bağdadî 28. Mektubunda bir halifesine açık bir şekilde isteseler bile idarecilerin yanına varmamalarını belki Müslümanların imamı için salah ve ıslah ile dua etmelerini ve Allah ın din düşmanlarına karşı İslam a yardım etmesi için dua etmelerini tavsiye eder. Bkz. Sahipzade, Buğyetu l-vahid, s. 140-141.

Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı vesilesi kılanları, ıslah ismiyle insanların sırtından geçinmek isteyenleri, kaplanlar gibi dünyevî makam ve mansiplerin üzerine atlayanları, halifeliği para-pul toplamaya vasıta edenleri tarikata almamalarının direktifini verdikten sonra mektubunda şu önemli önerilere de yer verir: Sizin bana en sevimli olanınız tabileri en az olan, dünya ehliyle ilişkisi en az olan, yükü en hafif olan ve hadis ve fıkıhla en çok meşgul olandır. 348 Görüldüğü gibi Bağdadî niteliği hiç önemsemediği buna mukabil niceliği ve toplumun ıslahında uzun vadede daha etkili olan ilim ve irfanı önemsediği görülmektedir. Bu çok bilgece bir duruştur. Mevlana Halit, bu ıslah hareketinde fevkalade bir başarı kaydetti. Bunun için hem Mevlana hem de müceddit lakabını aldı. Kendi başına tarikatın bir simgesi haline geldi. Mevlana Halit genç yaşta vefat etmesine rağmen tasavvufî çevrelerde belki Kıyamete kadar silinmeyecek geniş ve kalıcı bir etki bıraktı. Binin üzerinde halifesi vardı. O tasavvufa taze bir kan, taptaze bir ruh verdi; o Nakşi tarikatında yeni bir coşku, güçlü bir heyecan ve farklı bir özgüven oluşturdu. O tarikatı yeniden disiplinize etti. Onun bu disiplinle ilgili ilkelerine ve prensiplerine uymayan mürit ve halifeleri tarikattan çıkardı. Zaman zaman halifelerine herkesi tarikata almamaları noktasında sıkı uyarılarda bulunduğunu Bağdat taki halifelerine yazdığı mektupta görmekteyiz. 349 Bunun için ondan itibaren olan nakşî tarikatına el-müceddidî denildi. Kimseye de eyvellah etmedi. Siyasîlere boyun eğmediği kendi bağlısı olan o gün için Ürdün AKA eyalet valisi olan Abdullah Paşa ya yazdığı bazı mektuplardan kolayca anlaşılır. 350 Mevlana Halid in çağlar boyunca eskimeyen, deformasyona uğramayan evrensel ilkelerini üç kelimeyle özetlemek mümkündür: İhlâs, edep ve muhabbet 351 Bu ilkelerin her biri çağımız insanının çokça muhtaç olduğu birçok ilke ve esası içermektedir. Sonuç Çağının en önemli ilmî şahsiyetlerinden biri olan ve de bulunduğu ortamlarda öncelik ve önderliği kimseye kaptırmayan Bağdadî, değerlerin en büyüğü olan Yüce dosta kavuşmak, ardından da insanlara hem bilgisiyle hem de yaşayışıyla yararlı olmak için 348 A. g. e., s. 112-113. 349 Bkz. Sahipzade, Buğyetu l-vahid, s. 112-113. 350 Bkz. Sahipzade, Buğyetu l-vahid, s. 227-229. 351 Ramazan Muslu, Mevlana Halid-i Bağdadiye Göre Mürit Mürşit İlişkisinin Boyutları, Uluslar Arası Mevlana Halid-i Bağdadi Sempozyumu, Türkiye Diyanet Vakfı Yay. Ankara 2012, s. 113.

bugünkü Irak'tan ta Hindistan'â kadar gider ve o uzak diyarlarda çok sıkı bir şekilde bir yıl boyunca çok yoğun manevî bir eğitim aldıktan sonra insanları eğitmek, topluma faydalı olmak için çok yoğun bir hayat temposuna girer. O bu çalışmaları boyunca bazı değerleri ön plana çıkarır: Eğitim, samimiyet, sevgi ve edep. Bu değerleri ön plana çıkarması samimi duruşu ve âlim kişiliği nedeniyle kısa bir süre zarfında etrafında muridan ve talebelerden oluşan ve on binlere varan bir sevdalıları ordusu oluştu. O samimiyetten ödün vermemek için çağının siyasal imkânlarını kullanma şansı olmakla birlikte siyasilerden kimsenin boyunduruğuna girmedi. O saafetini bozmadı. Bu fevkelade performansı nedeniyle belki başkasına nasip olmayan bir teveccühle karşılaştı. Artık "Halidiye" kolundan söz edilir oldu. Şahsında topladığı özelliklerinden ve karizmasından ötürü ona karşı oluşan sevgi seli her geçen gün daha fazla artıyor ve Orta Doğunun hatta Asya kıtasının sınırlarını taşıyordu. O gelecek nesillere de bırakılacak güzel bir miras olarak samimiyetten ödün vermiyordu. Samimiyetsiz davranan mürit ve talebelerini kovuyor ve tarikatıyla ilişkilerini koparıyordu. Bu nedenle onun yeni döneminde samimiyet, dürüstlük, sevgi ve toplum için faydalı olmak çok şey ifade ediyordu. O genç yaşta vefat etmesine rağmen geriye tasavvufta, manevî eğitimde ve ilimde çok önemli bir miras bırakıyordu. Kaynakça Ateş Süleyman, Tasavvufun Kaynağı, Uluslar Arası Mevlana Halid-i Bağdadi Sempozyumu, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2012. Çiçek Yakub, Tibyanu Vesaili l-hekaik fi Beyani Selasili t-teraik a Göre Mevlana Halid Bağdadî, Uluslar Arası Mevlana Halid-i Bağdadi Sempozyumu, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2012. İbrahim Fasih Efendi, el- Mecdu t-talid fi Menakibi ş- Şeyh Halid, (Mecamiu l-yevakit adlı dört risaleyle birlikte ofset basılmıştır ) el-matbaatu l-amiriyye, Mısır 1321. Muhammed As ad Sahipzade, Buğyetu l-vahid, fi Mektubati Hazreti Mevlana Halid, Dımaşk Matbaatu Terakki nin 1334 Ofseti. Muhammed As ad Sahipzade, Buğyetu l-vahid, fi Mektubati Hazreti Mevlana Halid, Dımaşk Matbaatu Terakki nin 1334 Ofseti. Ramazan Muslu, Mevlana Halid-i Bağdadiye Göre Mürit Mürşit İlişkisinin Boyutları, Uluslar Arası Mevlana Halid-i Bağdadi Sempozyumu, Türkiye Diyanet Vakfı Yay. Ankara 2012.