ÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ HAZIRLAYAN FEHMİ GÜR

Benzer belgeler
ÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ

KOLLİGATİF ÖZELLİKLER SORU ÇÖZÜMÜ

Kimyafull Gülçin Hoca

Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir maddeye çözeltinin bileşenleri denir.

MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ. Nazife ALTIN Bayburt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi

HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME KONU ANLATIMI. Hazırlayan: Hale Sümerkan. Dersin Sorumlusu: Prof. Dr.

FİZYOLOJİ LABORATUVAR BİLGİSİ VEYSEL TAHİROĞLU

TURUNCU RENGĐN DANSI NASIL OLUR?

GIDA İŞLEME VE ANALİZ TEKNİKLERİ I

DENEY 3. MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri

VÜCUT SIVILARI. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN. Copyright 2004 Pearson Education, Inc., publishing as Benjamin Cummings

ÇÖZÜNÜRLÜK ÇÖZÜNÜRLÜĞE ETKİ EDEN FAKTÖRLER

KARIŞIMLAR HOMOJEN KARŞIMLAR 1.ÇÖZÜCÜLER VE ÇÖZELTİLER:

KARIŞIMLARIN SINIFLANDIRILMASI HAZIRLAYAN FEHMİ GÜR

Paylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu

EYVAH ŞEKERĐM KAYBOLDU!!!!! 9. SINIF 4. ÜNĐTE KARIŞIMLAR

GENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM

ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐSĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME ÇÖZELTĐLER

KARIŞIM NEDİR? YANDAKİ RESİMDE GÖRÜLEN SALATA KARIŞIM MIDIR?

MADDENiN HÂLLERi ve ISI ALISVERiSi

ÇÖZÜNÜRLÜĞE ETKİ EDEN FAKTÖRLER

ÖĞRENME ALANI : MADDE VE DEĞĐŞĐM ÜNĐTE 5 : MADDENĐN HALLERĐ VE ISI

5) Çözünürlük(Xg/100gsu)

Birden çok maddenin kimyasal bağ oluşturmadan bir arada bulunmasıyla meydana gelen maddelere karışım denir.

9. SINIF KONU ANLATIMI 5 CANLININ TEMEL BİLEŞENLERİ -İNORGANİK MADDELER 1- SU

ADIM ADIM YGS-LYS 5. ADIM CANLININ TEMEL BİLEŞENLERİ -İNORGANİK MADDELER 1- SU

SU Dr. Fatih Büyükserin

SIVILAR YÜZEY GERİLİMİ. Bir sıvı içindeki molekül diğer moleküller tarafından sarılmıştır. Her yöne eşit kuvvetle çekilir.daha düşük enerjilidir.

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi

6.PPB (milyarda bir kısım) Kaynakça Tablo A-1: Çözelti Örnekleri... 5 Tablo B-1:Kolloidal Tanecikler... 8

Aeresol. Süspansiyon. Heterojen Emülsiyon. Karışım. Kolloidal. Çözelti < 10-9 m Süspansiyon > 10-6 m Kolloid 10-9 m m

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

ÇÖZÜNME OLGUSU VE ÇÖZELTĐLER SÜRE : 2 DERS SAATĐ

BİLEŞİKLER ve FORMÜLLERİ

Aşağıdaki ifadelerden hangisi canlı bir hücrenin zarında gerçekleşen difüzyon olayı ile ilgili yanlış bir açıklamadır?

Maddelerin ortak özellikleri

Bir maddenin başka bir madde içerisinde homojen olarak dağılmasına ÇÖZÜNME denir. Çözelti=Çözücü+Çözünen

Çözeltiler. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN. Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2006

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

Diffüzyonun özel bir halini ortaya koyan ve osmozis adı verilen bu olgu, bitkilerin yaşamında büyük öneme sahip bulunmaktadır.

10. Sınıf Kimya Konuları KİMYANIN TEMEL KANUNLARI VE TEPKİME TÜRLERİ Kimyanın Temel Kanunları Kütlenin korunumu, sabit oranlar ve katlı oranlar

MADDENİN HALLERİ VE ISI ALIŞ-VERİŞİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ

Maddenin Isı Etkisi İle Değişimi a)isınma-soğuma

ERİME DONMA KAYNAMA YOĞUNLAŞMA SÜBLİNLEŞME

İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA

İKİ YADA DAHA FAZLA MADDENİN ÖZELLİKLERİNİ KAYBETMEDEN ÇEŞİTLİ ORANLARDA KARIŞMASI İLE OLUŞAN TOPLULUĞA KARIŞIM DENİR KARIŞIMLAR İKİ SINIFTA İNCELENİR

İnstagram:kimyaci_glcn_hoca SIVI ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNÜRLÜK. kimyaci_glcn_hoca

KARIŞIMLARIN SINIFLANDIRILMASI

Hücrede Madde Geçişi MADDE ALIŞ-VERİŞLERİ OSMOZ

FARMASÖTİK TEKNOLOJİ I «ÇÖZELTİLER»

Her madde atomlardan oluşur

Genel Kimya. Bölüm 7: ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNÜRLÜK. Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü

MEMM4043 metallerin yeniden kazanımı

KARIŞIMLAR. Birden çok maddenin kimyasal bağ oluşturmadan bir arada bulunmasıyla meydana gelen mad-delere karışım denir.

BİYOKİMYASAL ÇÖZELTİLER

MADDENİN ISI ETKİSİ İLE DEĞİŞİMİ

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ

BELKİDE BİYOLOJİNİN EN TEMEL KONUSU EN ZEVKLİ KONUSUNA BAŞLAYALIM ARKADAŞLAR!!!

DERS ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME KONU ÇALIŞMA YAPRAĞI HAZIRLAMA (MADDELERĐN AYIRT EDĐCĐ ÖZELLĐKLERĐ)

ÇÖZÜNME ve ÇÖZÜNÜRLÜK

YouTube:Kimyafull Gülçin Hoca Serüveni DERİŞİM BİRİMLERİ Ppm-ppb SORU ÇÖZÜMLERİ

KĐMYA EĞĐTĐMĐ DERSĐ PROF.DR.ĐNCĐ MORGĐL

Soğutma Teknolojisi Bahar Y.Y. Prof. Dr. Ayla Soyer Gıdaların Dondurularak Muhafazası

YGS ANAHTAR SORULAR #5

SU ve ÇEVRENİN CANLILAR İÇİN UYGUNLUĞU

ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER

TEOG 2. MERKEZİ ORTAK SINAVLAR FEN ve TEKNOLOJİ DERSİ BENZER SORULARI 16.

Serüveni. 1.ÜNİTE: KİMYA BİLİMİ Kimyanın Sembolik Dili #3

5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ KİMYA KONULARI MADDENİN DEĞİŞMESİ VE TANINMASI

ELEMENT Aynı tür atomlardan oluşmuş saf maddelere element denir. ELEMENTLERİN ÖZELLİKLERİ 1. Aynı tür atomlardan oluşurlar. 2. Saf ve homojendirler.

HÜCRE ZARINDA TAŞIMA PROF. DR. SERKAN YILMAZ

12. SINIF KONU ANLATIMI 24 STOMA VE TERLEME (TRANSPİRASYON)

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ


ÜNİTE 9. Çözeltiler. Amaçlar. İçindekiler. Öneriler

ELEMENT VE BİLEŞİKLER

A- LABORATUAR MALZEMELERİ

HEDEF VE DAVRANIŞLAR:

Tüm yaşayan organizmalar suya ihtiyaç duyarlar Çoğu hücre suyla çevrilidir ve hücrelerin yaklaşık %70 95 kadarı sudan oluşur. Yerküre içerdiği su ile

SIVILAR VE ÖZELLİKLERİ

7) I. C0 2 ve 0 2 II. Amino asitler III.Madensel tuzlar IV.Glikoz

Maddeye dışarıdan ısı verilir yada alınırsa maddenin sıcaklığı değişir. Dışarıdan ısı alan maddenin Kinetik Enerjisi dolayısıyla taneciklerinin

Çözelti iki veya daha fazla maddenin birbiri içerisinde homojen. olarak dağılmasından oluşan sistemlere denir.

GENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM

Suyun Fizikokimyasal Özellikleri

Kütlesi,hacmi,eylemsizliği olan,tanecikli yapıdaki her şeye madde denir. Yer yüzünde gözümüzle görebildiğimiz her şey maddedir.

MADDENİN HALLERİ VE TANECİKLİ YAPI

ÇÖZELTİLER VE ÇÖZELTİ KONSANTRASYONLARI 3.1. Çözeltiler için kullanılan temel kavramlar

Serüveni 3. ÜNİTE KİMYASAL TÜRLER ARASI ETKİLEŞİM GÜÇLÜ ETKİLEŞİM. o İYONİK BAĞ o KOVALENT BAĞ o METALİK BAĞ

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :

CANLILARDA TAMPONLAMA

Isı Cisimleri Hareket Ettirir

CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ

ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç. Kaldırma Kuvveti

SAF MADDELER SAFİYE TUT

Sıvılar ve Katılar. Maddenin Halleri. Sıvıların Özellikleri. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN

Adsorpsiyon. Kimyasal Temel İşlemler

Transkript:

ÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ HAZIRLAYAN FEHMİ GÜR

KOLİGATİF ÖZELLİKLER Uçucu olmayan maddelerin çözeltilerinin bazı fiziksel özellikleri; saf çözücününkinden farklıdır. Bu çözeltiler hazırlanırken, Erime/donma noktasında alçalma, Kaynama noktasında yükselme, olur. Ayrıca, çözelti ile saf çözücü bir yarı geçirgen zarın iki tarafına konursa, Ozmotik basınç oluşumu gözlenir. Saf çözücünün özelliklerindeki bu üç değişim, sadece derişime bağlıdır; çözünen maddenin cinsinden bağımsızdır. Çözünenin cinsinden bağımsız ve derişimi ile orantılı olarak değişen özelliklere koligatif özellikler denir. Örneğin tuzun sulu çözeltisinin donma noktası saf suyunkinden (0 C) düşüktür ve çözeltide tuz derişimi arttıkça aradaki fark buyur. Bu, tuzlu suyun koligatif bir özelliğidir. Aynı şekilde, tuzlu suyun kaynama noktası, saf suyunkinden (100 C) daha yüksektir; tuz derişimi arttıkça aradaki fark büyür.

A. DONMA NOKTASI ALÇALMASI Şekil 1: Kışın trafikte aksama ve kazaların yaşanmaması için buzlanmaya karşı yapılan tuzlama çalışmaları çözeltilerde koligatif özelliklerin bir uygulamasıdır. 100 g buza yaklaşık 6 g NaCl karıştırılırsa, ortamdaki buz kısmen erir; karışımın sıcaklığı kısa süre içinde 3,5 C civarına düşer. Çünkü suda NaCl (uçucu değil ) çözünürken suyun donma noktası, saf sudakine göre alçalır. Bu değişim, donma noktası alçalması veya kriyoskopi adı ile bilinir. Kışın karayollarında buzlanmaya karşı Şekil 2.16 daki gibi tuz atıldığını görmüşsünüzdür. Yoldaki buz üzerine atılan tuz, buzun donma noktasını 0 C un altına düşürerek buzun daha kolay erimesini sağlar. Saf çözücünün (burada suyun) donma noktası ile çözeltinin donma noktası arasındaki fark tuz / buz oranı arttıkça artar.

A.DONMA NOKTASI ALÇALMASI Karışımın donma noktasının ana bileşeninkine göre daha düşük olması çözeltilere özgü bir durum da değildir. Orneğin, Na 2 CO 3 851 C ta, KNO 3 334 C ta erirken, bunların karışımları bu iki değer arasındaki bir sıcaklıkta erir. Şekil 2: Suda çözünen sodyum ve klorür iyonları su moleküllerini zayıf da olsa bağlar. Bu donmayı geciktirir Şekil 3: Buzda su molekülleri altıgen şeklinde düzenlenmiştir. Çözeltinin ve saf çözücünün donma noktaları neden farklıdır? Bu soruya cevap verebilmek için (Şekil : 2) ye bakınız. Sodyum klorür çözeltisinde Na + ve Cl iyonları, H 2 O moleküllerini zayıf etkileşimlerle kendisine bağlamıştır. Bu zayıf etkileşimler, H 2 O moleküllerinin kendi aralarında düzenlenip buz oluşturmasını (Şekil : 3) kısmen engeller. Bu yüzden donma gecikir; 0 C ta değil, daha düşük sıcaklıkta olur.

Şekil 4: Saf suyun donarak kavanozun kırılmasına yol açtığı şartlarda, antifriz- su karışımı donmaz. A.DONMA NOKTASI ALÇALMASI Sulu çözeltilerin donma noktasının 0 C un altında olması, günlük hayatta donmaya karşı önlem alırken işe yarar. Orneğin; kışın araç radyatörlerinde ve cam suyu depolarındaki suyun donmasını önleyen antifriz, bu ilkeye göre çalışır. Antifrizdeki etilen glikol (C 2 H 6 O 2 ) ucucu olmayan bir sıvıdır ve suda bol çözünür. Yaklaşık %40 etilen glikol içeren bir sulu karışım 21 C civarında donar (Şekil : 4). Daha soğuk iklimlerde daha derişik çözeltiler kullanılır. Uçakların kanat ve gövdelerinde buzlanmayı önlemek için de kriyoskopiden yararlanılır. Bu işlem uçağın güvenli bir şekilde uçması için çok önemlidir; çünkü buz tabakası uçağın kontrolünü zorlaştıran bir etkendir. Soğuk kış günlerinde suyun donma noktasını düşüren etilen glikol (C 2 H 6 O 2 ) ya da daha az zararlı olan monopropilen glikolden (C 3 H 8 O 2 ) hazırlanmış sulu çözelti uçağın gövdesine püskürtülür (Şekil : 5).

Şekil 5: Buz giderici işlemde kullanılan sulu çözeltinin donma noktası suya göre daha düşük olduğundan buzun erimesi sağlanır..

B. KAYNAMA NOKTASI YÜKSELMESİ Uçucu olmayan maddelerin çözeltilerinin kaynama noktası, saf çözücünün kaynama noktasına göre daha yüksektir. Bu olay, kaynama noktası yükselmesi veya kısaca ebulyoskopi olarak bilinir. Şekil 5: Saf çözücüde (solda) çözücü molekülleri serbestçe gaz haline geçerken çözeltide (sağda) bulunan uçucu olmayan çözünen tanecikleri, çözücü molekülleri için kısmi engel oluşturur. Kaynama noktasındaki yükselme, donma noktasındaki alçalmaya göre daha azdır. Orneğin 100 g suda yaklaşık 6 g NaCl çözülürse, kaynama noktası 100 C yerine 101 C olur. Yani donma noktasındaki alçalma kaynama noktasındaki yükselmenin üç katından daha büyüktür. Kaynama noktası yükselmesi de koligatif bir özelliktir ve kaynama noktasındaki yükselme miktarı çözünen maddenin tanecik türüne değil, çözelti içindeki sayısına bağlıdır. Bir sıvıya çözünen madde eklendiğinde çözünen maddenin tanecikleri çözelti içerisinde ve yüzeyinde belli bir yer kaplar (Şekil : 5). Sıvının buharlaşması yüzeyinden olur. Yüzeydeki çözünen moleküller/iyonlar, yüzeydeki çözücü molekülü sayısını azalttığı için buharlaşma saf çözücüye göre daha az olur. Bu yüzden kaynama gecikir.

C.OSMOTİK BASINÇ İki kolu arasına yarı geçirgen zar konmuş bir bileşik kapta (Şekil 6a) zarın sağ tarafına saf su (çözücü), sol tarafına da şeker çözeltisi doldurulup iki koldaki sıvı seviyelerinin eşitlendiğini düşününüz. Yarı geçirgen zarın gözenekleri su moleküllerini geçirebilecek boyuttadır. Ancak şeker molekülleri büyük boyutlu olup zardan geçemez. Yani saf sudaki H 2 O molekülleri çözeltiye, çözeltideki H 2 O molekülleri de saf su tarafına geçebilir. Buna karşılık şeker molekülleri hep sol tarafta kalır. Şekil 5:Kücük boyutlu çözücü molekülleri yarı geçirgen zardan geçebilirken daha büyük boyutlu çözünen molekülleri/iyonları geçemez.

C.OSMOTİK BASINÇ Böyle bir sistem bekletildiğinde nasıl bir değişim gözleneceğini irdeleyelim. Saf su tarafında birim hacimdeki H 2 O molekülleri sayısı çözelti tarafına göre daha fazladır; çünkü sol tarafta şeker (çözünen) molekülleri de hacim kaplamaktadır. Birim zamanda zarın sağ yüzeyine çarpan H 2 O molekülü sayısı, sol yüzeye göre daha fazladır. O halde birim zamanda sola gecen molekül sayısı, sağa geçenlere göre daha çok olacaktır. Yani bu sistem bekletildikçe sol taraftaki su miktarı artar; sağ taraftaki azalır (Şekil :5b). Şekil 5:Kücük boyutlu çözücü molekülleri yarı geçirgen zardan geçebilirken daha büyük boyutlu çözünen molekülleri/iyonları geçemez.

Şekil 5:Ters osmoz olayında sıvı akış yönü osmozdakinin tersinedir. C.OSMOTİK BASINÇ Yarı geçirgen zarların küçük moleküllerin geçişine imkan verirken büyük molekülleri tutması olayı osmoz adını alır. Osmoz olayı sonunda, kabın çözelti tarafında (sol taraf ) sıvı seviyesi yükselirken, saf su tarafında seviye alçalır. Soldaki sıvı seviyesi yükseldikçe seviye farkı dolayısıyla bir basınç oluşur. Bu basınç yeterince yüksek ise, zardan birim zamanda sağa ve sola gecen molekül sayıları eşitlenir. Bu durumda osmotik denge kurulmuştur. Çözücüsü ile osmotik denge halinde olan bir çözeltinin aradaki yarı geçirgen zara uyguladığı basınca osmotik basınç denir. Osmotik basınç, bileşik kaplardaki seviye farkından ölçülebilen sıvı basıncına (hidrolik basınç) eşittir. Bileşik kaplarda, çözelti üzerine fazladan bir mekanik basınç uygulanırsa, saf su tarafına gecen moleküllerin sayısı, tersi yöndeki moleküllerden fazla olur. Bu olaya ters osmoz denir (Şekil : 6).

C.OSMOTİK BASINÇ Çözünen madde şeker gibi moleküler değil, NaCl gibi iyonik bir madde olursa osmotik basınç gelişimi benzer şekilde açıklanabilir. Bilindiği gibi NaCl su ortamında iyonlaşarak çözünür. İyonlar su molekülleri tarafından sarıldığı için, hidratize iyonlar su molekülüne göre çok büyüktür (Şekil : 6). Üstelik her NaCl birimi başına iki iyon oluştuğu için, eşit derişimli NaCl ve şeker çözeltileri karşılaştırılırsa, NaCl çözeltisinin osmotik basıncı daha büyük olur. Kütlece %0,9 NaCl içeren çözeltinin osmotik basıncı, %5 Şekil 6:Tuz çözeltilerinde hidratize iyonlarının boyutu su moleküllerinden çok daha büyüktür ve bu iyonlar yarı geçirgen zarın gözeneklerinden glikoz içeren çözeltininkine eşittir. Her iki çözelti de serum olarak kullanılır; yani vücuda doğrudan verilebilir. Çünkü osmotik basınçları vücut sıvılarının osmotik basıncına çok yakındır.

C.OSMOTİK BASINÇ Canlı dokularda hücre zarları, ince bağırsakların çeperi, idrar torbasının çeperi ve başka birçok biyolojik membran yarı geçirgen karakterlidir. Bu membranların farklı boyutta molekül ve iyonlara karşı geçirgenliği farklıdır. Örneğin, yağlar ve proteinler bağırsak çeperinden kana geçemezken daha küçük moleküller olan yağ asitleri ve glikoz geçebilir. Şekil 7: Alyuvarların osmoz nedeniyle büzüşmesi veya şişmesi. Hücre zarından derişik olan tarafa doğru net su akışı olur. Hücre içi sıvının (sitoplazma) belli bir osmotik basıncı vardır. Kan yoluyla vücuda verilen sıvıların (serum) osmotik basıncının vücut sıvılarına ait osmotik basınca eşit olması gerekir. Kana saf su verilirse, kanda su oranı artar; hücre içine fazladan su girer ve hücre şişerek ödem oluşturur. (Şekil :7)

C.OSMOTİK BASINÇ İshal ve benzeri sebeplerle aşırı su kaybeden bireylere içme suyu yerine, osmotik basıncı vücut sıvılarına eşit olan glikoz serumu verilir. Böylece su kaybeden hücrelerin aniden su alarak biyolojik dengelerinin bozulması önlenmiş olur (serumdan hücreye su girişi daha yavaş olur). Derişik tuz çözeltisinin osmotik basıncı çok yüksek olduğu için bu ortamda mikroorganizmalar yaşayamaz. Çünkü mikroorganizma, tuzlu su ortamında aşırı su kaybeder. Bu yüzden gıdaları uzun sure muhafaza etmek için tuzlamak etkili bir yöntemdir. (Şekil : 8). Şekil 8: Gıdaların saklanması yöntemlerinin birçoğu osmotik basıncın yükseltilerek bakterilerin üremesinin önlenmesi ilkesine dayanır. Tuzlu balık, konserveler ve turşular buna örnektir. Kaynak: Komisyon (2015), Ortaöğretim Kimya 10. Sınıf, Ankara: MEB yayınları