Denizciler Bülteni BİZİ DUYUYOR MUSUNUZ? HAKLAR BİLDİRGESİ YENİ DÖNEM. Yaklaşık bir milyon kişi korsanlığın sona erdirilmesi için imza verdi



Benzer belgeler
24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL

2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK İŞLENMİŞ MERMER VE TRAVERTEN DIŞ TİCARET VERİLERİ

KARŞILIKLI TANIMA ANLAŞMALARI OCAK 2014 GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI AB VE DIŞİLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÜCEL KARADİŞ/DAİRE BAŞKANI

Namus adına kadınlara ve kızlara karşı işlenen suçların ortadan kaldırılmasına yönelik çalışma

International Transport Workers' Federation (ITF) Gizem Yüksel Deniz Ulaştırma Mühendisi Lisansüstü Eğitimi

International Cartographic Association-ICA

Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği

T.C. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü. Deniz Ticareti. İstatistikleri

T.C. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü. Deniz Ticareti. İstatistikleri

GTİP : PLASTİKTEN KUTULAR, KASALAR, SANDIKLAR VB. EŞYA

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI Rapor tarihi:11/02/2016 Yıl 2015 YILI (OCAK-ARALIK) HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret

MAYIS 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

Temmuz Ayı Tekstil Gündemi

2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK BLOK MERMER TRAVERTEN DIŞ TİCARET VERİLERİ

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

UFRS 16 KİRALAMA STANDARDI, ŞİRKETİNİZE ETKİSİ

DEĞERLENDİRME NOTU: İsmail ÜNVER Mevlana Kalkınma Ajansı, Konya Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü

AYAKKABI İTHALATINDA UYGULANMAKTA OLAN KORUNMA ÖNLEMİNİN UZATILMASINA YÖNELİK BAŞVURUNUN GİZLİ OLMAYAN ÖZETİ

Türkiye de Sivil Toplumu Geliştirme ve Sivil Toplum-Kamu Sektörü Diyaloğunu Güçlendirme Projesi

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

IMO dan Haberler DTO AĞUSTOS BÜLTENİ

PAGEV - PAGDER. Dünya Toplam PP İthalatı

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK BLOK GRANİT DIŞ TİCARET VERİLERİ

2018 AĞUSTOS DIŞ TİCARET RAPORU

Büyüme Rakamları Üzerine Karşılaştırmalı Bir Değerlendirme. Tablo 1. En hızlı daralan ve büyüyen ekonomiler 'da En Hızlı Daralan İlk 10 Ekonomi

YÜRÜRLÜKTE BULUNAN ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI. ( tarihi İtibariyle) Yayımlandığı Resmi Gazete

TÜRKİYE NİN İHTİYAÇ DUYDUĞU FUAR 3.ELECTRONIST FUARI

TÜRKİYE DEKİ YABANCI ÜLKE TEMSİLCİLİKLERİ

Deri ve Deri Ürünleri Sektörü 2016 Mayıs Ayı İhracat Bilgi Notu

İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2

Devletin Bilgi Talepleri ile ilgili Rapor

AVRUPA KONSEYİ İNSAN HAKLARININ KORUYUCUSU ÖZET

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI Nisan 2012

MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) - (KÜMÜLATİF)

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

DÜNYA SERAMİK KAPLAMA MALZEMELERİ SEKTÖRÜNE GENEL BAKIŞ

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI

ÖĞRENCİ İŞLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI DIŞ İLİŞKİLER ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2

SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM

2013 YILI OCAK-HAZİRAN DÖNEMİ ADANA DIŞ TİCARET RAPORU. HAZIRLAYAN : CENK KADEŞ Ekonomik Araştırmalar Şefi

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

HALI SEKTÖRÜ. Mart Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1

DÜNYA PLASTİK SEKTÖR RAPORU PAGEV

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU

Deri ve Deri Ürünleri Sektörü 2015 Haziran Ayı İhracat Bilgi Notu

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

ÖZET yılı Ağustos Ayında 2014 yılı Ağustos Ayına Göre:

HALI SEKTÖRÜ. Kasım Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1

TEST REHBER İLKELERİ PROGRAMI ULUSAL KOORDİNATÖRLER ÇALIŞMA GRUBU 26. TOPLANTISI (8-11 Nisan 2014, Paris)

Yeni Sosyal Güvenlik Sistemi Üzerine Notlar

SERAMİK KAPLAMA MALZEMELERİ VE SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ SEKTÖRÜNDE DÜNYA İTHALAT RAKAMLARI ÇERÇEVESİNDE HEDEF PAZAR ÇALIŞMASI

Rapor tarihi:13/06/ HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret. İhracat Miktar 1. İhracat Miktar 2. Yıl HS6 HS6 adı Ulke Ulke adı Ölçü adı

EYLÜL 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

DÜNYA SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ İHRACATI. Genel Değerlendirme

ÇEVRE DENETİMİNDE KÜRESEL GÜNDEM VE EUROSAI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN DENETİMİ SEMİNERİ

Devletin Bilgi Talepleri ile ilgili Rapor

EKİM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

İÇ TİCARET MÜDÜRLÜĞÜ. HAZIRLAYAN : CENK KADEŞ Ekonomik Araştırmalar Şefi

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI İhracat Genel Müdürlüğü PAZARA GİRİŞ KOORDİNASYON YAPISI VE HEDEF ÜLKELER

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

SEKTÖRÜN BENİMSENEN FUARI ELEX

İş Yeri Hakları Politikası

İÇ TİCARET MÜDÜRLÜĞÜ. HAZIRLAYAN : CENK KADEŞ İç Ticaret ve Ekonomik Araştırmalar Şefi

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

1. ABD Silahlı Kuvvetleri dünyanın en güçlü ordusu

HALI SEKTÖRÜ. Ocak Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1

TÜİK VERİLERİNE GÖRE ESKİŞEHİR'İN SON 5 YILDA YAPTIĞI İHRACATIN ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (ABD DOLARI) Ülke

Deri ve Deri Ürünleri Sektörü

9. Uluslararası İlişkiler

2016 TEMMUZ DIŞ TİCARET RAPORU

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat İthalat Ulke adı

LİMAN İŞLETMELERİ İÇİN İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DÜZENLEMELERİ VE ÖNEMİ GÜLER ALKAN İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ALİ UMUT ÜNAL KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ

ÖZEL SEKTÖRÜN YURTDIŞINDAN SAĞLADIĞI KISA VADELİ KREDİ BORCU İSTATİSTİKLERİ Ağustos İstatistik Genel Müdürlüğü Ödemeler Dengesi Müdürlüğü

BÜYÜMEDE 110, ENFLASYONDA 134 ÜLKE BİZDEN DAHA İYİ DURUMDA

Garanti Bankası. İstanbul, Nişantaşı Şubesi, Şube Kodu: 132 TR

AT - Üçüncü Ülkelerle Yapılan Balıkçılık İşbirliği Anlaşmaları tarih ve COM(2002) 637 sayılı Komisyon Tebliği

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ

Berkalp Kaya KASIM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

DEMİR-ÇELİK SEKTÖRÜNDE BİRLİĞİMİZİN BAŞLICA İHRACAT ÜRÜNLERİNE YÖNELİK HEDEF PAZAR ÇALIŞMASI

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU

GEMİ AŞÇILARININ MESLEKÎ EHLİYET DİPLOMALARINA İLİSKİN 69 SAYILI SÖZLEŞME

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

Deri ve Deri Ürünleri Sektörü

2013 AĞUSTOS DIŞ TİCARET RAPORU

Deri ve Deri Ürünleri Sektörü 2015 Mart Ayı İhracat Bilgi Notu

HALI SEKTÖRÜ. Nisan Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1

25 ŞUBAT2015 MESAİ SAATİ BİTİMİNE KADAR

Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri Sektör Raporu 2010

OECD Ticaretin Kolaylaştırılması Göstergeleri - Türkiye

1 OCAK ARALIK 2011 DÖNEMİ FAALİYET RAPORU

TEMMUZ 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

YURTDIŞI MARKA TESCİL MALİYETLERİ

KENTİNİZ DÜNYAYA İLHAM VERSİN

2013-Haziran Un İhracat Rakamları

Transkript:

Denizciler Bülteni luslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu no. 25/2011 BİZİ DYYOR MSNZ? Yaklaşık bir milyon kişi korsanlığın sona erdirilmesi için imza verdi HAKLAR BİLDİRGESİ Denizcilik Çalışma Sözleşmesinin yürürlüğe konulması yolunda sağlanan ilerleme ITF in elverişli bayraklar kampanyasında YENİ DÖNEM Türkçe

Denizcilere uzatılan bir yardım eli Alastair Fyfe ITF in elverişli bayrak kampanyası ITF in denizcilik sektöründeki faaliyetlerinin başında, gemilerin ulusal yasaların, düzenlemelerin ve ulusal sendikaların denetiminden kaçınmak için elverişli bayraklara geçmesine karşı, dünya çapında denizciler ve liman işçileri sendikaları tarafından yürütülmekte olan kampanya gelir. Bu kampanyanın iki yanı var: siyasi olarak, ITF, hükümetlerle ve uluslararası kuruluşlarla, bir geminin sahibi ile ulusal aidiyeti arasında gerçek bir bağ oluşturulması için mücadele ediyor; sektörel olarak, ITF sendikaları, bütün elverişli bayrak gemilerinde kabul edilebilir asgari ücretler ve sosyal standartları sağlamak için mücadele ediyorlar. ygulamada, sendikalar, en azından ITF in Adil ygulamalar Komitesi Elverişli Bayraklar kampanyasını gözetip denetleyen, denizcilerin ve liman işçilerinin temsilcilerinin birlikte oluşturdukları organ- tarafından belirlenmiş olan standartların altında kalmayan koşulları benimsetmeye çalışıyorlar. Son yıllarda ITF, luslararası Pazarlık Forumu içinde yer alan geniş ve büyüyen bir grup gemi işletmecisiyle, benzer standartları içeren ve fakat aynı zamanda daha fazla esneklik sağlayan uluslararası bir toplu iş sözleşmesi bağıtladı. Elverişli bayrak gemilerinde çalışmak üzere istihdam edilen denizcilere çoğunlukla ITF ile temas etmemeleri sıkı sıkıya tembih edilir. Bazılarına ITF ile temas etmeyeceklerine ilişkin bir hüküm içeren sözleşmeler imzalatılır. ITF ile sözleşme imzalayıp ardından daha düşük ücret ödeyerek mürettebatının hakkını yiyen işverenler dahi vardır. Bu uygulamaya çifte muhasebe adı verilmektedir. Elverişli bayrak gemilerinde çalışan denizciler, eğer ücretlerine veya çalışma koşullarına ilişkin sorunları ya da gördükleri muamele dolayısıyla başka türden şikâyetleri varsa, ya doğrudan doğruya ITF ile (adreslerimiz ve telefon numaraları için 21. sayfaya bakınız) ya da dünya çapında çeşitli limanlarında görev yapmakta olan Müfettişlerimizden biriyle temasa geçebilirler (orta sayfadaki haritaya ve ayrıntılar için haritanın arkasında yer alan sayfalara bakınız). www.itfseafarers.org

Denizcilik sektörünün ve dünyanın dört bir yanında malların bir yerden bir yere gitmesini sağlayan denizcilerin karşı karşıya kaldığı riskler, 2010 yılında iki kez, iki kötü nedenden dolayı dikkatleri üzerine çekti. Bunlardan biri, ABD kıyılarındaki petrol sondaj kulesi Deepwater Horizon da yaşanan patlama sonucunda ortaya çıkan deniz felaketiydi. Bu olayda ya gerekli eğitimi almamış birileri ciddi bir hata yaptı ya da kazaya yol açan şey şirket yönetiminin maliyetleri düşürmeye yönelik girişimleriydi. Vahşi yaşama ve balıkçılığa yönelik tehdit hızla dünya gazetelerinin manşetlerine taşındı. Ve denizde yaşanan her büyük petrol sızıntısında sıklıkla tanık olduğumuz gibi, güvenlik sistemlerindeki arızanın bedelini yaşamlarıyla ödeyen 11 sondaj kulesi işçisi çok daha az dikkat çekti. ITF in bu konuda verdiği mesaj çok açık. İnsan faktörü güvenlik için çok büyük önem taşımaktadır. Denizcilerin haklarına saygı göstermek, onlara insan onuruna yakışan bir ücret vermek, güvenli olmayan uygulamaları gördükleri zaman bundan şikâyet edemeyecek kadar çok korkmamalarını sağlamak ve gerçek sendikaları tanımak; bunların hepsi güvenli bir denizcilik sektörü için yaşamsal öneme sahip olan bileşenlerdir. Dünya basınında manşetlere taşınan denizcilikle bağlantılı diğer konu olan korsanlığın yol açtığı insani riskler de aynı ölçüde ciddiydi. 12. sayfada yer alan yazıda anlatıldığı gibi, ITF in bütün büyük gemicilik örgütleriyle birlikte oluşturmuş olduğu, benzeri görülmemiş bir koalisyon, Korsanlığa Şimdi Son Verin başlığını taşıyan ve Dünya Denizcilik Günü nde BM genel sekreteri ve luslararası Denizcilik Örgütü ne sunulan bir dilekçeyle, yaklaşık 1 milyon imza topladı. Korsan saldırılarını durdurmak için acil olarak harekete geçilmediği sürece, sorumluluk sahibi gemi sahipleri, denizcilerinin yaşamlarını tehlikeye atmaya bir son vermek için, ITF üyesi sendikalarla işbirliği yapabilir ve Somali bölgesine gitmekten ve Süveyş Kanalı na yaklaşmaktan büsbütün uzak durabilirler. Bu şekilde hareket etmeleri durumunda, bu, sanayileşmiş dünyada mal fiyatları üzerinde önemli bir etki yaratacaktır ve kamuoyunun kendi yaşamlarının denizlerde çalışan insanlara ne kadar bağlı olduğunu daha fazla fark etmesini sağlayacaktır. David Cockroft ITF genel sekreteri ITF Denizciler Bülteni no. 25 / 2011 Ocak 2011 de, luslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu (ITF) tarafından yayınlanmıştır, 49/60 Borough Road, Londra SE1 1DR, Birleşik Krallık. Denizciler Bülteni nin İngilizce, Arapça, Çince, Almanca, Endonezyaca, Japonca, Rusça, İspanyolca, Tagalog ve Türkçe versiyonları ITF in yukarıdaki adresinden temin edilebilir. Kapak fotoğrafı: Alastair Fyfe Tel:+44 (20) 7403 2733 Faks: +44 (20) 7357 7871 E-posta:mail@itf.org.uk Web: www.itfseafarers.org www.itfglobal.org Katkıda bulunanlar Nina Espeli Allen, Tom Holmer, Penny Howard, Jim Jump, Brenda Kirsch, Frank Leys, Anna Llewellyn, Sean Maloney, Ana Lilia Pérez, Nichola Smith Q Q Q Q Q Q Q Q ITF Denizciler Bülteni no. 25 / 2011 4 Yeni bir döneme girerken ITF in dünya kongresi elverişli bayrak politikasını revize etti 8 Dünya filosu En yeni olgular ve rakamlar 8 Kampanyada son durum ITF in elverişli bayrak gemilerinde çalışan denizcilere yardımcı olmaya yönelik çabaları 12 Kapak konusu Sorunla başa çıkmaya yönelik pratik ipuçlarıyla birlikte, korsanlığa son verilmesi talebi 19 ITF bilgi Denizcilere tavsiyeler ve ITF müfettişlerinin iletişim bilgileri 27 Filipinler ITF in düzenlediği Fuar, Manila da geniş ilgi gördü 29 Turizm gemileri Endonezyalı stajyerlere sendikal bilgi aktarımı 30 DÇS Denizcilerin Haklar Bildirgesi nin yürürlüğe girmesini sağlamak 33 Denizcilerin hakları Hukuki uzmanlık ve araştırma için neden kendi merkezimize ihtiyacımız var 34 Feribotlar Avrupalı sendikalar adil istihdam için ve liman işçilerinin işlerinin denizcilere yaptırılmasına karşı kampanya başlattılar 36 ITF Denizciler Vakfı Dünya denizcilerinin refahını gözeterek geçen 30 yıl 37 Offshore Bir başka Deepwater Horizon felaketi yaşanabilir 39 Balıkçılık Elverişli bayraklı yasadışı balıkçı teknelerinde yaşanan yüz karası insan hakları ihlalleri 41 Konteynır güvenliği Düzenlemeler göz ardı ediliyor

Elverişli bayrak kampanyası 2010 yılının Ağustos ayında, Meksiko da düzenlenen ITF kongresi elverişli bayrak kampanyası için yeni bir politika kabul etti. ANNA LLEWELLYNbu yeni politikayı genel hatlarıyla tanıtıyor ve denizciler için ne anlama geleceğini ele alıyor. Yeni bir döneme girerken

Stephen Bruijneel/www.dockwork.be elverişli bayrak kampanyası 60 yaşını aşmış olabilir, ama ITF in kampanyanın emekli olmak üzere olmadığı kesindir. Kampanya her zamanki dinamizmini korumaktadır. Ve bu canlılığın ardındaki sır, kampanyanın kendisini sürekli olarak yenilemiş ve değişen zamanla birlikte değişime uğramış olmasıdır. Kampanya politikasında yapılan bu son gözden geçirme dört yıllık bir çalışmanın sonucuydu. Kampanyanın 50. yıldönümünde hayata geçirilen bugözden geçirme çalışması, kampanyanın 21. yüzyılda denizcilik işçilerine iyileştirmeler sağlamaya devam etmesini güvence altına almak üzere tasarlanmış bir süreçti. Kampanyanın en son 12 yıl önce, Oslo dan Delhi ye başlıklı raporun yayımlanmasıyla sonuçlanan son gözden geçirilişinden bu yana pek çok şey değişti. Bu dönemde uluslararası hukukta yaşanan değişikliklerin ve sorunların yanı sıra, küreselleşme hız kazandı, sahiplik yapıları daha karmaşık hale geldi ve uluslararası düzenlemelerde, luslararası Çalışma Örgütü nün Denizcilik Çalışma Sözleşmesi ni Denizcilerin Haklar Bildirgesi (bkz. sayfa 30 32)- ortaya çıkarması gibi önemli değişimler yaşandı. Bu gözden geçirmenin bir diğer amacı ITF in ve üyesi sendikaların, denizcilik sektöründeki işçiler için nasıl daha faydalı olabileceğini araştırmaktı. Sendikaların yükümlülükleri 1998 tarihli Delhi Politikası nın yerini alan Meksiko Politikası nın kilit önemdeki bir özelliği, yeni bir Denizciler Bildirgesi nin kabul edilmiş olmasıdır. Bu belge, ITF in toplu iş sözleşmeleri altında denizcileri temsil eden sendikaların bu işçilere karşı yerine getirmesi gereken asgari yükümlülükleri düzenlemektedir. Denizciler Bildirgesi 1 Ocak 2012 tarihinde yürürlüğe girecek ve sendikaların bu yeni bildirgeye en geç 2014 yılına kadar uyum sağlamış olmaları gerekmektedir. Bu yeni politika altında, bütün sendikaların denizcilere, asgari olarak şunları sağlamaları gerekmektedir: bir üyelik kartı bir haber bülteni sendika yetkililerinin iletişim bilgilerini içeren bir rehber Meksiko Politikası Denizciler için beş olumluluk Sendikaların ITF sözleşmesi kapsamında yer alan denizcilere karşı üstlenmeleri gereken asgari yükümlülükler Ücreti oluşturan tüm farklı unsurları açık bir biçimde gösteren, anlaşılabilir ITF ücret cetvelleri Ertelenmiş sosyal yardım programlarının nasıl işlediği konusunda daha fazla şeffaflık sağlanması Emek arz eden ITF sendikalarına, ikili anlaşmalar da dâhil olmak üzere, daha büyük rol tanınması Denizcilerle liman işçileri arasında daha fazla karşılıklı destek sağlanması www.itfseafarers.org Yeni politika hakkında ne dediler Meksiko Politikası, ITF in elverişli bayrak kampanyasını değişen denizcilik dünyasında daha etkili, hesap verebilir ve verimli kılmak için, sendikaların dört yıl boyunca yürütmüş oldukları bir çalışmanın ürünüdür. Bu politika uzun yıllardır sürmekte olan elverişli bayrak kampanyasını kendisine temel olarak alıyor ve onu daha da etkin bir hale getirecek. Bu politika denizcilerle liman işçileri ve onların sendikaları arasında daha sıkı ilişkiler kurmaya ve onların kazanımlarını geliştirmek için kullanılabilecek yeni yöntemler geliştirmeye devam edecektir. Meksiko Politikası yabancı uyruklu denizcilerle ilgili olarak uzun süredir duyulmakta olan endişeleri ele almaya başlıyor. Ve bu politika ITF in ulusal bayraklı gemilere yönelik müdahalelerinin bu ülkelerdeki sendikalarla ortak olarak ve onlara danışılarak yapılmasını öngören ve onların kendi üyelerinin haklarını koruma konusunda duydukları kaygıları yansıtan bir anlayışı içermektedir. Stephen Cotton ITF denizcilik koordinatörü toplu iş sözleşmesi kapsamındaki taleplerle ilgili yardım katılım hakları mümkün olan yerlerde sendika temsilcileri tarafından ziyaretler yapılması (toplu iş sözleşmesinin birden fazla sendika tarafından imzalanmış olduğu yerlerde) sendikaların yükümlülükleri hakkında bilgi. Bu asgari standartlar ITF sözleşmelerinin kapsamı içinde yer alan denizcilerin sadece ITF in asgari ücret düzeyi ve istihdam koşullarından yararlanmakla kalmayarak, aynı zamanda toplu iş sözleşmesine taraf olan sendikanın doğrudan desteğine ve sendikayla ilgili konularda söz sahibi olma fırsatına sahip olmalarını sağlayacaktır. Şeffaf ücretler Denizciler için yeni olan bir diğer özellik, bir Finansman ve Denetim Politikasının kabul edilmiş olmasıdır. Denizciler Bildirgesinde olduğu gibi, bu politika da, en geç 2014 yılına kadar uygunluk sağlanması koşuluyla birlikte, 2012 yılında yürürlüğe girecektir. Burada amaç denizcilerin sahip oldukları bütün sosyal hakları anlamalarını ve bunlardan faydalanmalarını sağlamaktır. Bazı ITF toplu iş sözleşmelerinde, denizcilerin toplam ücretleri, nakit ücretlere ek olarak ödenen birkaç farklı sosyal haktan oluşmaktadır. Bunlar sendikalar tarafından işletilen ihtiyat fonlarını, işveren tarafından işletilen emeklilik planlarını ve sağlık sigortasını içerebilmektedir. Yeni politika ücret cetvellerinin bizzat denizcilerin ve uygunluk denetimi yapan ITF müfettişlerinin- ücreti her parçasını ve onu nasıl aldıklarını nakit olarak mı, yoksa ertelenmiş bir sosyal yardım olarak mı- açıkça görebilecekleri bir biçimde düzenlenmesini sağlayacaktır. Bu uygulama, bu fonların söz konusu olan sendika ya da şirket tarafından uygun bir biçimde kullanılmasını sağlayacak ve denizcilerin sahip oldukları sosyal haklardan yararlanmalarını güvence altına alacaktır. Bizler yeni politikanın, ikili anlaşmaların tanınması yoluyla işbirliği ve karşılıklı saygı ilkelerini vurgulamayı sürdürüyor olmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Johnny Oca Jr AMOSP, Filipinler Geleneksel liman işleri denizciler tarafından liman işçilerine geri verilmelidir. Liman işçileri de, daha iyi ücret ve çalışma koşulları elde etmelerinde denizcilere yardımcı olmak için onların yanında yer alacaklar. Bu adil bir anlaşma olur. Niek Stam FNV Bondgenoten, Hollanda Yararlanma hakkına sahip olan sendikalar açısından bakıldığında, yeni politika eski politikanın köşe taşlarını, yani yararlanma hakkı ilkesini ve toplu pazarlık haklarını korudu ve bu ilkeleri değişmekte olan bir sektöre uyarladı. Tomas Abrahamsson SEKO, İsveç Bu asgari standartlar ITF sözleşmelerinin kapsamı içinde yer alan denizcilerin sadece ITF in asgari ücret düzeyi ve istihdam koşullarından yararlanmakla kalmayarak, aynı zamanda toplu iş sözleşmesine taraf olan sendikanın doğrudan desteğine ve sendikayla ilgili konularda söz sahibi olma fırsatına sahip olmalarını sağlayacaktır. lusal bayrak taşıyan gemilerde çalışan denizciler için sağlanan iyileştirmeler ITF in kampanyası uzun zamandır elverişli bayrakların ötesine geçmiş durumdadır ve standart altı gemiciliği ortadan kaldırmayı ve tüm denizciler için iyileştirmeler sağlamayı hedeflemektedir. Ancak, Meksiko Politikası yla birlikte ITF, ilk kez ulusal bayrak taşıyan gemilerde çalışan denizcilerin koşullarını ele almaya yönelik tanımlanmış bir ITF Denizciler Bülteni 2011 5

www.itfseafarers.org Denizde veya karada iletişimi koparmayın ŞİMDİ ÇİNCE, RSÇA, İSPANYOLCA VE İNGİLİZCE Harika bir site teşekkürler ITF. seahorse Web sitesi bir harika. İngilizce pratik yapabilirim ve dostlarla temas halinde kalabilirim.inday Korsan saldırılarının önlenmesi ve rehin alınma durumunda hayatta kalmak üzerine verilen tavsiyelerle birlikte haklarınız denizcilik haberleri ITF le temasa geçin ücret, işve güvenlik konusunda Ön sayfada yer alan haber başlıkları her zaman çok faydalı. Ross tavsiyeler bir gemiyi arayın liman profilleri elverişli bayraklar müfettişlerin internet günlüğü mürettebat sohbet forumları ITF in hazırladığı Bir Denizci Hakları Bildirgesi kılavuzunu indirin Bu müthişbir site ve en önemlisi, ITF dünyadaki her işçi için, özellikle denizciler için en iyisi. sagos İyi bir web sitesi. Gerçekten faydalı buldum. dcn

Elverişli bayrak kampanyası Söz sizde www.itfseafarers.org adresini ziyaret edin ve Bize yeni politika hakkında ne düşündüğünüzü söyleyin Geminizin bir ITF toplu iş sözleşmesi kapsamında yer alıp almadığını öğrenin Ücret ve çalışma koşullarınızın ne olması gerektiğini görün Sizin geminizi kapsayan toplu iş sözleşmesinde hangi sendikanın taraf olduğunu kontrol edin Yeni bir döneme girerken politikaya sahip oldu. Artık ulusal bayraklı gemilerde çalışan yabancı uyruklu işçiler için bir dizi asgari koşul belirlenmiş durumda. Ayrıca bu gemilerde toplu iş sözleşmesi imzalayan ulusal sendikalar, gemilerde çalışan tüm denizcilerin korunmalarını ve temsil edilmelerini sağlamak için emek arz eden ülkelerin sendikalarıyla daha yakın bir işbirliği içinde olacaklar. Yeni politika gemi sahipliği temelinde sendikaların esas rolünü güçlendirmekle birlikte, aynı zamanda Meksika yapımı Meksiko Politikası olarak bilinen yeni elverişli bayrak politikası, ITF in 2010 yılının Ağustos ayında, Meksika nın başkentinde yapılan 42. Kongresinde kabul edildi. Kongre, her dört yılda bir, dünyanın dört bir yanındaki denizcileri ve diğer ulaştırma işçilerini temsil eden sendikalar tarafından gönderilen delegelerin, bir sonraki kongreye kadar ITF in politikalarını kararlaştırmak üzere bir araya geldikleri zaman düzenlenmektedir. Bu delegeler aynı zamanda hem ITF görevlilerini hem de sektörel kol kurullarının üyelerini denizciler kolunda olduğu gibi- seçerler. www.itfseafarers.org emek arz eden ülkelerin sendikalarının da daha fazla katılım sağlamalarını ve paydaşlık ilişkisi içindeki sendikalar tarafından ITF toplu iş sözleşmelerinin imzalanmasını teşvik etmektedir. Yeni bir dayanışma dönemi Elverişli bayrak kampanyasının temel ilke ve hedefleri aynı kalıyor. Ama politikanın gözden geçirilmesi ITF in bu ilke ve hedeflerin örneğin denizciler ve liman işçileri arasındaki ortak amaçlar ve karşılıklı dayanışmanın- daha belirgin hale getirmesine olanak sağladı. Bu anlayış, kampanyanın tam kalbinde, güçlü bir biçimde yer almaktadır. Kampanyanın denizciler için elde ettiği kazanımlar, liman işçilerinin aktif desteği olmadan sağlanamazdı. Şimdi dünyanın dört bir yanında bizzat liman işçileri saldırı altındadır ve ITF üyesi sendikalar bu saldırıya karşı, elverişli bayrak kampanyasından gerekli dersleri çıkararak ve elde edilmiş başarıları göz önünde bulundurarak, bir elverişli limanlar kampanyası ile mücadele başlatıyorlar. Bu iki kampanya birbirini desteklemediği ve denizciler liman işçileriyle birlik olmadıkları sürece, sonuç hem liman işçileri hem de denizciler için felaket olacaktır. Meksiko da kararlaştırılan politika değişiklikleri ile ITF in denizcilik sendikaları, hem denizde hem de karada çalışan tüm denizcilik işçilerine daha parlak bir gelecek sağlama konusundaki kararlılıklarını yeniden dile getirdiler. Anna Llewellyn ITF in Londra daki merkezinde denizcilik politikası uygulamasının başında yer almaktadır. Dansçılar Meksiko da ITF kongresine katılan delegeleri selamlıyorlar. Meksiko da 109 ülkeden toplam 333 sendika, 1.196 delege ve danışman tarafından temsil edildi. Kongrenin teması, sendikaların ve ulaştırma ağlarının kuralsızlaştırma ve özelleştirmenin olumsuz etkilerinin doğurduğu tehditlerle karşı karşıya kalışlarını tanımlayan, Güçlü Sendikalar Sürdürülebilir laştırma ydı. Meksiko da delegeler küreselleşme ve yeni teknolojinin ulaştırma faaliyetlerinin daha fazla bütünleşmesine yol açtığı, sendikaların ITF in sektörel kollarını enlemesine kesen bir biçimde örneğin denizcilerin liman işçileri ve diğer işçi gruplarıyla birlikte kampanya yürütmeleriyle birlikte- eşgüdümlü bir yanıt vermesinin zorunlu olduğu konusunda hemfikir oldular. 2010 ITF kongresiyle ilgili daha fazla bilgi için Bkz.: www.itfcongress2010.org David Heindel dümeni ele aldı in denizciler ITF kolunun yeni başkanı, elverişli bayraklar üzerine yeni Meksiko Politikası nın uygulamaya konulması dâhil, denizciler kolunun önünde duran mücadeleler konusunda büyük bir heyecan duyduğunu söyledi. Kuzey Amerika luslararası Denizciler Sendikası nda (SINA) genel merkez yöneticisi olan David Heindel (solda), ITF in 2010 yılında Meksiko da yapılan kongresinde denizciler kolu başkanı olarak seçildi. Heindel, Bu, büyük bir onur dedi. ITF sekretaryası, personeli ve üye sendikaların desteği ile, büyük işler başarabiliriz. Heindel, 1997 yılından bu yana ABD ve Kanada daki denizcileri temsil eden, merkezi ABD de olan SINA nın mali sekreterliğini yapmaktadır. New Orleans doğumlu olan Heindel, 1973 yılında SINA ya bağlı bir eğitim kurumundan mezun oldu ve derin deniz gemilerinde yağcı, makinist yardımcısı ve elektrikçi olarak çalıştı. 1980 yılında, sendikada çalışmak üzere denizciliği bıraktı ve bugünkü görevini üstlenmeden önce çeşitli pozisyonlarda görev aldı. Heindel 2002 yılında ITF in denizciler kolunun başkan yardımcılığına seçildi. O tarihten bu yana, ABD içinde ve luslararası Çalışma Örgütü ve luslararası Denizcilik Örgütü gibi uluslararası forumlarda yoğun bir biçimde çalışmaktadır. Gerek gemi içinde ve limanda güvenlik konuları üzerinde gerekse de yeni bir denizci kimlik belgesi hazırlanması için yürütülen uluslararası proje üzerinde yoğunlaşarak, luslararası Gemi ve Liman Tesisi Güvenlik Kodu (2004 yılının Temmuz ayında yürürlüğe giren) altında denizcilerin haklarının korunmasına ve ITF in luslararası Pazarlık Forumu kapsamında dünya çapında on binlerce denizcinin yeni bir toplu iş sözleşmesine kavuşmalarına yardımcı oldu. Heindel ITF in Londra daki genel merkezinde yapılan, başkan sıfatıyla katıldığı ilk toplantısında şunları söyledi: Denizciler kolunun önümüzdeki aylarda ve yıllarda hedeflerine ulaşacağından eminim. Bizler bu hedeflere ulaşmak için mücadeleci bir çizgi izleyeceğiz ama aynı zamanda günümüzün denizcilik sektöründe ilerleme sağlayabilmek için gerekli olan işbirliği ruhunun başarımızda önemli bir etken olacağının da bilincindeyiz. Heindel şunları ekledi: Denizcilik sektörü küresel ekonominin motorudur ve denizciler bu motorun çalışmasını sağlayan yakıttır. Onların acil durumlarda ulusal güvenlik alanında oynadıkları yaşamsal rol bir yana, ekonomik istikrar ve büyümeye yaptıkları katkıyı abartmak mümkün değildir. ITF Denizciler Bülteni 2011 7

Sayılarla ITF in kampanyası ITF müfettişleri 2010 yılında toplam 8.302 gemiyi ziyaret etti. 32 adet elverişli bayrak var (26. sayfada yer alan listeye ve bayraklara bakınız). ITF tarafından gerçekleştirilen denetimlerin çoğu elverişli bayrak gemilerine yönelik olarak yapılmaktadır. ITF in dünya çapında 49 ülkenin limanlarında 135müfettişi var. Bu, 2009 ile karşılaştırıldığında dört ilave ülkede, sekiz tane daha fazla müfettiş bulunduğu anlamına geliyor. ITF-üyesi denizciler sendikaları ve elverişli bayrak gemilerinde çalışan gemiciler, 2010 yılında dört kıtada, 32ülkede ITF kampanyasına destek veren eylemler düzenlediler. ÖDENMEMİŞ ÜCRET TAHSİLÂTI milyon ABD $ ı ITF SÖZLEŞMELERİ KAPSAMINDA YER ALAN DENİZCİ SAYISI 2010 yılında ITF in elverişli bayrak kampanyası gemiciler için toplam 23,7milyon ABD dolarından fazla tutarda ödenmemiş ücretin ve tazminatın tahsil edilmesiyle sonuçlandı. 2010 yılında ITF in toplu iş sözleşmeleri kapsamında yer alan denizcilerin sayısı 288.575 oldu bu sayı, 2009 yılından 25.000 kişi daha fazla. Dünya filosu 1 Ocak 2010 itibariyle, tonaj bakımından sıralama BAYRAK TEMELİNDE EN BÜYÜK 20 FİLO 1 Panama* 8.100 190,7 183,5 18 2 Liberya* 2.456 91,7 82,4 11 3 Marshall Adaları* 1.376 49,1 42,6 8 4 Bahama adaları* 1.426 48,1 46,5 14 5 Hong Kong (Çin) 1.529 45,3 39,1 10 6 Singapur 2.563 41,0 39,9 9 7 Yunanistan 1.517 38,9 36,8 22 8 Malta* 1.613 35,0 31,6 13 9 Çin 4.064 30,1 26,8 23 10 Kıbrıs* 1.026 20,2 20,1 12 11 Birleşik Krallık 1.697 17,0 15,3 19 12 İtalya 1.635 15,5 13,6 23 13 Almanya 948 15,2 15,3 21 14 Japonya 6.221 14,7 13,6 16 15 Norveç (NIS ikinci sicil) 560 13,9 15,0 15 16 Güney Kore 3.009 12,9 14,1 26 17 Amerika Birleşik Devletleri 6.546 12,0 11,3 27 18 Danimarka (DIS ikinci sicil) 490 10,8 10,1 16 19 Man Adası (Birleşik Krallık) 363 10,2 8,6 10 20 Antigua ve Barbuda* 1.237 10,0 9,5 10 Kaynak: Lloyd s Register of Shipping. * Elverişli bayrak gösterir. Gemi sayısı Gros tonaj GT (m) Ortalama (100 gt dan (milyon ton) 1Ocak yaş büyük) 2009 (gemiler) EN BÜYÜK 20 DENİZCİLİK ÜLKESİ 1 Ocak 2010 itibariyle, tonaj bakımından sıralama 1 Japonya 3.751 123,9 8 2 Yunanistan 3.150 109,3 14 3 Almanya 3.627 77,5 9 4 Çin 3.633 65,9 19 5 Amerika Birleşik Devletleri 1.865 38,8 17 6 Norveç 1.968 32,0 14 7 Güney Kore 1.200 28,3 16 8 Birleşik Krallık 1.018 26,5 14 9 Danimarka 944 25,3 11 10 Hong Kong (Çin) 680 21,7 11 11 Singapur 985 20,3 13 12 Tayvan 637 19,1 13 13 İtalya 844 17,1 14 14 Rusya 1.987 14,3 24 15 Kanada 433 12,6 20 16 Türkiye 1.222 10,8 18 17 Hindistan 509 10,2 17 18 Malezya 480 9,8 14 19 İran 165 7,7 14 20 Belçika 234 7,6 14 Kaynak: Lloyd s Register of Shipping. Gemi sayısı Gros tonaj Ortalama (1.000 gt dan (milyon) yaş büyük) (gemiler) 8 ITF Denizciler Bülteni 2011 www.itfseafarers.org

Polonyalı sendikalar Baltık eylem haftasını başlatırlarken. ITF in elverişli bayrak kampanyasından haberler Eastern Planet e mürettebat için erzak yüklenirken. Baltık Denizi nde yürütülen yoğun mücadele 200.000$ ın üzerinde tahsilât sağladı ITF tarafından desteklenen, Baltık Denizi ndeki gemilerde çalışan denizciler, bölgedeki 10 ülkeyi kapsayan bir ITF eylem haftasında, önemli miktarda ödememiş geriye dönük ücretin tahsil edilmesini sağladılar. ITF müfettişleri 27 Eylül ile 1 Ekim 2010 tarihleri arasında, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Almanya, Letonya, Litvanya, Norveç, Polonya, Rusya ve İsveç te 258 gemiyi ziyaret ettiler. Müfettişler bu gemilerde çalışan denizcilere borçlu olunan 212.955 ABD doları tutarındaki ödenmemiş ücretin tahsil edilmesine yardımcı oldular. Müfettişler denizcilere ücretleriyle ilgili şikâyetleri konusunda yardımcı olmanın dışında, gemilerdeki koşulları da kontrol ettiler ve mürettebatın liman işçileri tarafından yapılması gereken işleri yapıp yapmadıklarını araştırdılar; bir gemi sahibinden yük bağlama işini denizcilere yaptırdığı için tazminat tahsil edildi. Polonya nın Gdynia limanında görev yapan ITF müfettişi Andrzej Koscik şunları söyledi: Denizciler Baltık Denizi ülkelerinin her birinde eyleme geçmenin mümkün olduğunu gösterdiler. Bizler liman yetkililerine ve gemi sahiplerine, denizcilerin ve liman işçilerinin eşgüdümlü eylemlerinin hem denizcilere hem de liman işçilerine fayda sağlayabileceğini gösterdik. Aynı hafta boyunca Asya/Pasifik bölgesindeki denizciler sendikaları elverişli bayrak gemilerini ve standart altı gemileri hedef alan bir eylem haftası düzenlediler. Bu kampanyada Rusya, Japonya, Güney Kore, Tayvan ve Filipinler den ITF üyesi sendikalar yer aldı. Mürettebat ödenmemiş ücretlerini alabilmek için İspanya da direnişe geçti Bir İspanyol limanında mahsur kalan denizciler, kendilerine borçlu olunan 98.000 ABD dolarını aşan tutardaki ödenmemiş ücretlerini, ITF in yardımıyla tahsil edinceye kadar gemilerini terk etmediler. Gemi sahibi ayrıca denizcilerin ülkelerine geri gönderilme masraflarını da ödeme sözü verdi. Sierra Leone bandıralı Eastern Planet adlı gemide çalışan bir Gürcü, üç Rus ve 12 kraynalıdan oluşan mürettebat, kararlılıkları sayesinde 31 Ağustos 2010 tarihine kadar geriye uzanan ödenmemiş ücretlerini aldılar. Bu tahsilat, ITF in İspanya koordinatörü José Manuel Ortega nın denizcilere sağladığı desteğin ardından gerçekleşti. Mürettebat 22 Temmuz günü, geminin durumunun denize açılmaya elverişli olmadığının denizcilik makamları tarafından tespit edilerek tutuklanmasının ardından, güney İspanya limanı Algeciras ta kendi kaderine terk edildi. Onarım işlerinin bir aydan kısa bir süre içinde tamamlanması ve ardından geminin nihai varış yeri olan Kongo nun Matadi limanına doğru yola çıkması bekleniyordu. ITF Denizciler Bülteni 2011 9

ITF in elverişli bayrak kampanyasından haberler Öfke içindeki denizciler ücretlerini alana kadar geminin yükünün boşaltılmasına yardımcı olmayı reddettiler. Gemi sahibi en sonunda denizcilerin ücretlerini ödemeyi kabul etti ve aynı zamanda gemiye 40 ton yakıt aldı ve gıda maddeleri temin etti. Buna ek olarak, gemi nihai varış noktasına ulaşıncaya kadar gemide kalmak istemeyen tüm denizcileri de ülkelerine geri göndermeyi kabul etti. Ortega şu değerlendirmeyi yaptı: Gemi sahibinden haber almadan geçen 42 günün ardından, sorun çözülme sürecine girmiş durumda bu bir mutlu son. Burmalı denizciler Mısır da yardım talep ettiler Napht Al Yemen 3 onarım için Mısır ın Süveyş limanına yanaştığı zaman, Burmalı baş makinist ve ikinci makinist içeride ödenmemiş ücretlerinin kaldığını fark ettiler. Londra daki ITF personeli ile temasa geçtiler ve onlar da konuyla ilgili olarak Port Said deki ITF müfettişi Talaat Elseify ile temas sağladılar. Daha sonra Elseify, merkezi Yemen de bulunan gemi sahibi Overseas Shipping le görüştü ve onlara sorunu çözmeleri için bir hafta süre verdi. Aksi halde gemiyi tutuklamak üzere harekete geçilecekti. Bir hafta sonra, gemi sahibi ITF in Port Said deki bürosuna geldi ve denizcilere toplam tutarı 76.021 ABD doları olan gecikmiş ücretlerini ödedi. Terk edilen mürettebat için 112.000 $ ITF, Sri Lankalı denizcilere, Hindistan ın Koçi limanında 19 ay boyunca mahsur kalmalarının ardından, 112.277 ABD doları tutarındaki ödenmemiş ücretlerini tahsil etmelerine yardımcı oldu. Panama bandıralı römorkör Malakas, 2008 yılının Ağustos ayında, motorlarında meydana gelen bir arızanın ardından kendi kaderine terk edildi. Merkezi İran da bulunan gemi sahibi Talaieh Jonoub Marine Service and Trading Company, 10 kişilik mürettebatın yaptığı imdat çağrısına karşılık vermiş olan bir gemi tarafından kurtarılmalarına bile izin vermedi. Malakas daha sonra beş gemicinin ücretlerini tahsil edecekleri ve ülkelerine geri gönderilecekleri Koçi ye çekildi. ITF, römorkörün açık artırma ile satılmasının ardından en sonunda ödenmemiş ücretlerini ve 6.849 ABD doları tutarında bir 10 ITF Denizciler Bülteni 2011 Gorgonilla nın mürettebatı geriye dönük ücretlerini kontrol ediyorlar. Bkz. Soğuktan donan gemideki Filipinliler. Malakas ın mürettebatı. Bkz. Terk edilen mürettebat için 112.000 $. ITF müfettişi Talat Elseify maaş çekini teslim ediyor. Bkz: Burmalı denizciler yardım talep ettiler. Biz denizcilerin yalnız olmadığını bilmek güzel bir duygu. gecikme bedelini tahsil edecek olan, diğer beş denizciyi temsil etti. Denizciler 15 Nisan 2010 tarihinde uçakla ülkelerine gönderildiler. Soğuktan donan gemideki Filipinliler ITF i yardıma çağırdılar Gorgonilla adlı gemide çalışan 18 Filipinli mürettebat, Danimarkalı bir şirket olan Seaflex tarafından yönetilen Panama bandıralı gemilerindeki kötü koşullarla ilgili şikâyette bulunmak için, 2010 yılının Şubat ayında ITF le temasa geçtiler. Gemiye Ocak ayında Cebelitarık ta binerek çalışmaya başlayan mürettebat, kısa bir süre sonra kimyasal tankerin çok kötü bir durumda olduğunu fark etti. Mürettebat Seaflex i gemide çok sayıda eksiklik bulunduğundan haberdar ettiler ama kendilerine planlanmış olduğu şekilde Danimarka nın Kalundborg limanına doğru yola çıkmaları söylendi. Başlıca sorun, Avrupa da kış mevsiminde olunmasına karşın gemide hiç ısıtmanın bulunmamasıydı! Ayrıca tuvaletler arızalıydı ve makine dairesinde, güvertede ve köprü üzerinde sorunlar vardı. Şubat ayında Kiel Kanalı na girdikten kısa bir süre sonra, geminin motorları bozuldu ve gemi Almanya nın Brunsbüttel limanına çekilerek götürülmezden önce, burada demir attı. Hamburg daki ITF müfettişi lf Christiansen in verdiği bilgiler doğrultusunda, liman devlet kontrol makamları gemiyi ziyaret ettiler ve çeşitli ciddi eksiklikleri gerekçe göstererek gemiyi tutukladılar. Christiansen gemi ziyaret ettiğinde, mürettebat kamaralarında ve diğer odalarda ısının eksi 6 santigrat derece olduğunu tespit etti. Derhal liman doktorunu aradı ve doktor bütün mürettebata görev yapamaz raporu verdi. Denizciler gemiyi terk ettiler ve 10 güne yakın bir süreyle Brunsbüttel deki denizciler misyonunda kaldılar. Gemi sahibi, yöneticisi, Christiansen ve Danimarka daki ITF müfettişi Morten Bach arasında yapılan uzun ve zorlu görüşmelerin ardından, mürettebat, masrafları gemi sahibi tarafından karşılanarak ülkelerine geri gönderilmeden önce, ödenmemiş ücretlerinin yüzde 50 sinden fazlasını nakit olarak aldı. Ödenmemiş ücretlerinin diğer bölümü banka hesaplarına havale edildi. Tahsil edilen geriye dönük ücretlerin toplam tutarı 59.066 ABD dolarıydı. En sonunda gemi merkezi Mısır ın, Port Said limanında bulunan Oceanlink International adlı şirkete satıldı ve Mayıs ayında onarım için Rusya nın Kaliningrad limanına çekildi. Sendika karşıtı şirkete Japon protestosu 2010 yılının Temmuz ayında liman işçileri ve denizciler, bir Japon gemicilik şirketinin sendika karşıtı eylemlerini protesto etmek için, bu şirketin genel müdürlük binasının önünde toplandılar. Dowa Lines ın Japonya nın Tokyo şehrindeki genel müdürlüğü önünde düzenlenen gösteriye Japon Denizciler Sendikası nın (IS) ve Japonya www.itfseafarers.org

Denizcilerin haksız bir biçimde suçlu konumuna düşürüldükleri bir başka vakayı yaşamamıza ramak kalmıştı. Danimarkalı yetkililerin, planlanmış olan bu durumu acilen gözden geçirme ve bu haksızlığın yaşanmasını önlemek için hızla hareket etme dirayetini göstermek gerektiğini gördüklerini bildirmekten mutluluk duyuyorum. Tokyo da, Dowa Lines ın genel müdürlüğünün önünde gösteri yapan protestocular. www.itfseafarers.org ödeninceye kadar gemiyi terk etmeyi Cormorant ın mürettebatı: gemi sahibi pasaportlarını ellerinden aldı. Bkz. Üç denizci için adalet. reddettiklerini açıkladı. Liman İşçileri Sendikaları lusal Federasyonu nun ITF mürettebata geriye dönük ücretlerinin üçte üyeleri katıldılar. İşçiler, Japon gemi sahiplerine ait birini tahsil etmelerinde yardımcı oldu. olan elverişli bayrak gemilerinin çoğunun ITF in ITF müfettişi Yves Reynaud denizcilerin toplu iş sözleşmeleri kapsamında yer almasına dernekler ve belediye başkanı aracılığıyla işleyen rağmen, bu şirketin ağırlıklı olarak Panama bir dayanışma sisteminin, onlara su ve temel bandıralı olan 24 gemilik filosu için ITF toplu iş ihtiyaçlarını sağlayabildiği Fransa ya gelmiş sözleşmelerini imzalamayı ısrarla reddediyor oldukları için şanslı olduklarını, belirtti. olmasını protesto etmek için gösteri yaptılar. Tutuklanan geminin açık artırma ile satışa Sendika üyeleri aynı zamanda şirketin JS ya karşı, çıkarılması bekleniyor. sendikanın yayımlamış olduğu bir bildiride yer alan bir ifadeye dayanarak hakaret davası açmış olmasına yönelik öfkelerini de ifade ettiler. ITF, gösteriye destek vermek üzere, sendikaları Sınır dışı edilme riskiyle gösterdikleri kararlılık nedeniyle kutlayan bir dayanışma mektubu gönderdi. karşı karşıya olan üç Mektupta şöyle deniyordu: Sizler Dowa Lines denizci için adalet gemilerindeki denizcilerin çalışma koşullarını iyileştirme çabalarınızda kararlı bir tutum sergilediniz ancak Dowa bu çabanıza, sizlerle görüşmek yerine, meşru eylemlerinize karşı dava açarak karşılık verdi. Bu gösteri, ITF in 12 16 Temmuz tarihleri arasında düzenlediği elverişli limanlar ve bayraklar Doğu Asya eylem haftasının bir parçası olarak gerçekleştirildi. Hafta boyunca Japonya, Güney Kore, Rusya ve Tayvan dan denizciler ve liman işçileri sendikaları 124 gemiyi ziyaret ettiler, bir dizi gemi sahibi ile toplu iş sözleşmeleri imzaladılar ve kendi yerel liman işçileri sendikaları ile pazarlık masasına oturmaktan uzak duran limanları ziyaret ettiler. Gürcü denizciler ücretleri ödenene kadar yerlerinden kıpırdamadılar Fransız limanı Sen Louis du Rhône da iki ay süreyle ücretleri ödenmeden terk edilen Jasmine adlı geminin dokuz Gürcü denizciden oluşan mürettebatı, 1 Eylül 2010 tarihinde ülkelerine geri gönderildiler. Sahibi İtalyan olan, Gürcistan bandıralı yük gemisi, 26 Haziran da limana yanaştığı zaman, mürettebat kendilerine borçlu olunan ve toplam tutarı 99.000 ABD dolarını aşan altı aylık ücretleri ITF, Danimarkalı yetkilileri, bir elverişli bayrak gemisinde çalışmakta olan üç denizciye karşı, potansiyel olarak adil olmayan bir uygulamaya girişilmesini önleyecek biçimde hareket ettikleri için kutladı. Gemiciler, pasaportlarını ellerinden almış ve onları ve gemilerini terk etmiş olan bir gemi sahibinin masum kurbanlarıydılar. Danimarka ya yasadışı yollardan girmiş kişiler olarak sınır dışı edilmelerine ve bunun adli sicil kayıtlarına işlenmesine ramak kalmıştı. Böyle bir şeyin olması, bu gemicilerin yeniden iş bulma şanslarını ciddi bir biçimde tehlikeye atacaktı. Ancak 2010 yılının Şubat ayında bütün bu suçlamaların geri alındığını ve serbestçe evlerine geri dönebileceklerini öğrendiler. Böylece altı aydır çektikleri çile sona ermiş oldu. ITF e göre, gemicilerin çalıştıkları geminin satılmasının ardından kendilerine ödenmemiş olan dört aylık ücretlerini tahsil etme olasılığı da vardı. Bu üç denizciye, 2009 yılının Ağustos ayında, Sen Vincent siciline kayıtlı Cormorant ta çalışma sözü verildi. Geminin Alman kaptanı/sahibi denizcilerin pasaportlarını ve diğer kişisel eşyalarını ellerinden almış ve bu yolla onların gemiden ayrılmalarını engellemişti. Denizciler ve gemi, 2009 yılının Aralık ayında, Danimarka nın Frederiksvaerk limanında terk edildiler. ITF Denizciler Bülteni 2011 11

ITF in elverişli bayrak kampanyasından haberler ITF in denizciler kolu sekreteri Jon Whitlow şu yorumu yaptı: Denizcilerin haksız bir biçimde suçlu konumuna düşürüldükleri bir başka vakayı yaşamamıza ramak kalmıştı. Danimarkalı yetkililerin, planlanmış olan bu durumu acilen gözden geçirme ve bu haksızlığın yaşanmasını önlemek için hızla hareket etme dirayetini göstermek gerektiğini gördüklerini bildirmekten mutluluk duyuyorum. İkisi Ganalı ve biri Rus olan üç gemici paraları, yiyecekleri ve elektrikleri olmadan terk edilmelerinin ardından, yerel yardım kuruluşlarının ve ITF müfettişi Morten Bach ın sağladığı yardımlara muhtaç durumdaydılar. Bach yaşananları şu sözlerle açıkladı: Hangi açıdan bakılırsa bakılsın bu insanlar gemide mahpustular. Daha sonra, neredeyse inanılmaz bir biçimde, gemiden kaçmalarını önlemek için kaptan pasaportlarını ellerinden almış olduğu halde, Danimarka da yasadışı bir biçimde bulunmakla suçlandılar. Yetkililer hallerine acıyıp merhamete gelmemiş olsalardı, en az bir yıl süreyle Danimarka topraklarından geçmeleri yasaklanacak ve bu da Avrupa Birliği çapında adli sicil kayıtlarına işlenecekti. Bu tamamen kabul edilemez bir durumdu ve bu mesajı Danimarkalı yetkililerin duyması sağlandı. Şunu söylemekten mutluluk duyuyorum;, onlar da bu mesaja kulak verdiler ve ona uygun bir biçimde hareket ettiler. ITF e göre, Cormorant vakası denizcilerin haksız bir biçimde suçlu konuma düşürülmelerinin en son örneğiydi. Hebei İkilisi türünden daha önceki vakalar gemicilik örgütlerinin oluşturduğu bütün camia tarafından şiddetle kınanmıştı. Cormorant 1965 yılında inşa edilmiş ve mülkiyeti Rostocklu Klaus Herman Juls a ait olan bir gemidir. Garson kendisine sakatlık ödemesinin yapılmasını sağladı ITF in Valparaiso daki müfettişi Juan Luis Villalon Jones, turizm gemilerinde kaza geçirmiş ancak mürettebat istihdam ajanslarından hiçbir yardım görmemiş olan birçok denizcinin durumuyla ilgileniyor. Bir vakada, Grand Mistral da çalışan bir garson büfe zemininin kaygan olması ve ayağında uygun lastik ayakkabı bulunmaması nedeniyle dizini burktu. Gemi doktorları bu kişinin ameliyat olması için ülkesine geri gönderilmesi gerektiğini söylediler. Evine ulaştığı zaman istihdam ajansı kendisine çok az yardımcı oldu ve ona hastalık parasını ancak iki buçuk aylık bir gecikmenin ardından verdi. Ameliyatla bağlantılı kimi komplikasyonlar yaşandı ve bu denizci başka doktorlara sevk edildi tam bu noktada istihdam ajansı tedaviye son verilmesi talimatını verdi ve denizcinin işbaşı yapması gerektiğini söyledi. Villalon Jones sigorta şirketi P&I ile temas etti ve onlardan bu vaka ile ilgilenmelerini istedi. ITF in ısrarı üzerine sigortacılar bu denizciyi nihai bir değerlendirme için başka bir doktora sevk ettiler. Doktor bu kişinin gemide yeniden iş başı yapmasının mümkün olmadığı sonucuna vardı. Bu sırada ajans bu denizci ile temas etti ve ITF ten yardım almaya devam etmesi durumunda hak edeceği tazminatı kendisine vermemekle tehdit etti. Ancak bu kişi, bir buçuk yıl sonra, maluliyet tazminatının yüzde 100 ünü aldı. Hollanda daki ödeme labirentinde bir yol gösterenleri vardı İki Romen denizci kendilerine Hollandalı işverenleri tarafından borçlu olunan ücretlerini tahsil etmekte gördükleri yardımın ardından, Kanada da ITF e teşekkür ettiler. Hollandalı gemi sahibine ait ve Hollanda bandıralı Flinterstream ın ikinci kaptanı ve ikinci makinisti, gemi Kanada nın Québec eyaletinin Contrecoeur limanına yanaştığı sırada, ödenmemiş ücretlerinin bulunduğunu söylemek için ITF le temasa geçtiler. İkinci kaptan üç haftadır karada bulunuyordu ve son maaşını almamıştı. Hâlâ gemide olan ikinci makiniste ise maaşının tamamı ödenmemişti. Toplam tutarı 7.476 Avro (10.400 ABD doları) olan bu eksik ödeme, yabancı işçilerin çalışmalarına ve Hollanda hükümetine vergi ödemelerine izin veren bir sofi numarasına [sosyal vergi numarası] sahip olmalarını öngören Hollanda daki yeni kuralların bir sonucuydu. ITF müfettişi Patrice Caron, geminin idari mümessili Seacontractor ın, iki gemici için bu numaraları almak üzere başvuruda bulunmuş olduğunu ama numaraları almanın sekiz haftadan fazla bir süreyi aldığını öğrendi. Seacontractor bu iki mürettebat üyesi için sofi numaralarını aldıktan sonra, gemicilere ödeme yapıldı, diye ekledi. ITF e verdiği destek için teşekkür eden ikinci kaptan şunları söyledi: Biz denizcilerin yalnız olmadığını bilmek güzel bir duygu. Ücretinizle ilgili sorunlarınız mı var? Ücretinizi tam olarak almakta sorunlar yaşıyor musunuz? Eğer yaşıyorsanız, bu şirketinizin ekonomik sıkıntı içinde olduğunun işareti olabilir. Ücretlerinizi ve işinizi korumak için en kısa zamanda sendikanızla ya da doğrudan ITF le temasa geçmelisiniz. Alastair Fyfe ITF in korsanlık belasını sona erdirmeyi amaçlayan kampanyası, 2010 Denizciler Günü nde BM ye sunulan, 930.000 in üzerinde insanın imza verdiği bir dilekçe ile daha da güçlendi. Londra da serbest gazeteci olarak çalışan BRENDA KIRSCHbu dilekçeyi ve diğer gelişmeleri ele alıyor. 12 ITF Denizciler Bülteni 2011 www.itfseafarers.org

Korsanlık ITF in imza kampanyası Britanya nın Felixstowe limanındaki MSC Savona ya (gömülü küçük resim) asılan bir pankartla (yukarıda) başlatıldı. Yaklaşık bir milyon ses artık yeter dedi denizcilik sektörünün önde gelen kuruluşlarıyla birlikte- ITF uluslararası 20 Mayıs 2010 tarihinde hükümetleri korsanlık belasıyla başa çıkmak için harekete geçmeye çağıran dünya çapında bir imza kampanyası başlattığında, önüne, dört ay sonra, 23 Eylül 2010 da kutlanacak olan Dünya Denizcilik Günü ne kadar, en az yarım milyon imza toplamak gibi iddialı bir hedef koymuştu. Sonuçta, luslararası Denizcilik Örgütü ne sunulan Artık Yeter başlıklı dilekçeye yaklaşık bir milyon kişi 930.406- imza verdi. Kampanyaya gösterilen bu ilgi, dünya denizlerinde işlenmeye devam eden ve giderek artan suçlarla ilgili duyulan uluslararası endişenin düzeyini gösteriyordu. Bu ilgi, aynı zamanda bu suçların kurbanı olan, aylarca esir tutulan ve bunun sonucu olarak kendi yaşamları ve sağlıkları, ailelerinin, dostlarının ve meslektaşlarının yaşam ve sağlıkları zarar gören, masum denizcilere verilen evrensel desteği de ifade ediyordu. İmza kampanyasının verdiği önemli işareti gören Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon, www.itfseafarers.org korsanlık sorunundan kaynaklanan sorunları ele almak konusunda her türlü çabanın gösterileceğini taahhüt etti. Buna karşılık olarak ITF Genel Sekreteri David Cockroft, BM den gerçekten etkin olacak eylemler görmeyi umduklarını söyledi: Bir küresel soruna dönüşme yolundaki korsanlığa karşı sadece somut, kararlı karşı önlemler etkili olabilir. Cockroft un çağrısı, korsanlıkla başa çıkabilmek için sorunun en yoğun olduğu yerlerde alınan mücadele önlemlerine rağmen, bu suçun işlenmeye devam ettiğini ve dünya çapında artmakta olduğunu ortaya koydu. Aden Körfezi boyunca gemiciliğe engel olan Somali korsanlık dalgası, son birkaç yıldır daha da geniş bir alana doğru yayılıyor ve yoğunlaşıyor. Çok uluslu deniz görev gücünün Aden Körfezi ne konuşlandırılmasıyla birlikte, Somalili korsanlar faaliyet alanlarını Afrika Boynuzu nun dışına, doğuya doğru, güneyde Hint Okyanusu na Şeysel adalarına ve Tanzanya karasularına kadar- ve kuzeyde Kızıldeniz in içlerine uzanacak şekilde genişletiyorlar. Ne de deniz gücü korsanların, güvenli geçiş hattı dâhil, Aden Körfezi içinde saldırılar düzenlemeye devam etmesine engel olabildi. Korsanların büyük tutarlarda fidye alabilmek için gösterdikleri fırsatçılık, çok büyük ya da küçük olmasına bakmaksızın hiçbir geminin dikkatlerinden kaçmadığı anlamına geliyor. Söz konusu olan ister devasa bir konteynır gemisi ya da tanker isterse de küçük bir balıkçı teknesi olsun, bunların tümü, yoksulluk içinde ve etkin bir yönetimin olmadığı bir toplumda, potansiyel zenginlik kaynakları olarak görülüyor. Buna karşılık, deniz gücünün varlığı, korsanlık karşıtı önlemlerin daha yaygın bir biçimde kullanılmasıyla birlikte, Somalili korsanların başarı oranını azaltmaktadır. Bu arada, denizde işlenen suçlar diğer sularda tırmanışa geçmiş durumda. luslararası Ticaret Odası nın bir kolu olan luslararası Denizcilik Bürosu nun (IMB) merkezi Malezya nın Kuala Lumpur şehrinde bulunan ve korsan saldırılarını, bunların ITF Denizciler Bülteni 2011 13

Tehlikeli bölgeler Callao Batı Afrika Nijerya ve komşusu olan ülkeler son yıllarda gemiciliğe ve personele yapılan saldırılarda yaşanan bir artışa tanık oldular. Burada saldırılar silahlı soygun amaçlı olduğu kadar çoğu durumda açıkça siyasi nitelik taşımaktadır ve yaşanan pek çok olay Nijer Deltası nın Kurtuluşu yolunda Hareket (MEND) petrol zengini delta bölgesinden elde edilen kaynakların yerel olarak yeniden dağıtıldığını görmek isteyen direnişçiler- ile bağlantılıdır. Ayrıca, Somalili korsanlardan farklı olarak, Batı Afrikalı direnişçilerin ve onları taklit eden diğer saldırganların denizcilere karşı şiddet kullanmaları olasılığı daha yüksektir. MEND, 2009 yılında yaşanan bir olaylar dalgasından sorumluydu. Ne var ki, önderlerinden biri 2009 yılının Aralık ayında, cezaevinden serbest bırakılınca, grup geçici bir ateşkes ilan etti. Bu moratoryum 2010 yılının başlarında sona erdi ve olaylar eskiye kıyasla daha fazla artış gösterdi. IMB, 2010 yılının ilk dokuz ayında Nijerya da yaşanan 11 korsanlık olayı bildirdi. Ancak, IMB gerçek rakamın, bu özellikle şiddet dolu bölgede çok daha yüksek olabileceği uyarısında bulundu. 2010 yılının Eylül ayında, komşu ülke Kamerun da iki gemide çalışan denizciler korsanlar tarafından kaçırıldılar. Somali Somalili korsanların eylemleri küresel gemicilik sektörü ve denizciler için hâlâ önemli bir sorun olmaya devam ediyor. Bu korsanlar otomatik silahlarla ve roket güdümlü el bombaları ile tepeden tırnağa silahlanmış ve büyük ya da küçük ayrımı yapmaksızın bütün gemilere saldırmaya hazır durumdalar. Gemilere aborda etmek ve kontrollerini ele geçirip, daha sonra Somali kıyılarına götürmek amacıyla genellikle (bazen daha önce kaçırılmış gemilerden elde ettikleri) uydu ekipmanları ile donatılmış ana gemilerden skifleri mevzilendirerekkurbanlar aramaktadırlar. Burada esir edilen denizciler, kimi zaman aylar boyunca rehine olarak tutulmaktadır. Somalili korsanlar rehinelere nadiren fiziksel zarar veriyorlar ve geçtiğimiz yıllar içinde bu bölgede çok az sayıda denizci öldürüldü. Ancak eski rehinelerin gösterdiği gibi bu esirlik onlara daha sonraki yıllarda zarar veren travmatik bir deneyim olabilir. Aynı zamanda kaçırılmanın üzüntü çeken aileler ve arkadaşlar üzerinde yarattığı etki de var. Rehin alma denizcilik şirketlerini büyük tutarlarda ödemeler yapmaya zorlamanın aracı olarak kullanılıyor. Fidye müzakerelerinin gizlilik içinde yürütülmesine ve görünüşte Somalili korsanlara yapılan fidye ödemelerinin toplam tutarı ile ilgili hiçbir rakam açıklanmıyor olmasına rağmen, fidye olarak milyonlarca dolar istendiği ve milyonlarca dolar ödeme yapıldığı biliniyor. Dergimizin baskıya girdiği sırada, Somalili korsanlar yaklaşık 20 gemi ve 400 denizciyi rehin tutuyorlardı. Korsanlık Çittagong Vietnam Güney Çin Denizi Somali de korsanlığın ortaya çıkmasını önceleyen yıllarda, Güney Çin Denizi korsan saldırıları bakımından tehlikeli bölge konumundaydı. Ancak Singapur, Malezya ve Endonezya tarafından gösterilen yoğun çabalar bu bölgede korsanlığın azalmasını sağladı. Ne var ki, 2008 yılında küresel durgunluğun başlamasından bu yana, korsanlık vakalarında belirgin bir artış yaşanmaktadır. Bu sularda korsanlık büyük çoğunlukla, ateşli silahlar yerine bıçakların kullanıldığı ve denizcilere karşı kimi zaman şiddete başvurulan, soygun amaçlı saldırılardan oluşuyor. IMB, 2010 yılının ilk dokuz ayında Güney Çin Denizi nde, 21 inde korsanların gemiye çıkmakta başarılı oldukları 30 korsanlık girişimi bildirdi bu, 2009 yılının aynı döneminde bildirilmiş olan vaka sayısından üç kat fazladır. IMB, bu saldırılardan sadece az sayıdaki birkaç grubun sorumlu olduğuna inanmaktadır. Ayrıca IMB Endonezya çevresinde kaydedilen vaka sayısının 2009 yılında yediden 26 ya yükseldiğini saptadı. Diğer tehlikeli bölgeler IMB raporlarında adı sürekli olarak geçen bölgeler arasında Çittagong, Bangladeş, Callao, Peru ve genellikle bıçaklarla ve sopalarla silahlanmış olan hırsızların gemileri ve mürettebatın eşyalarını çalmak için limanlarda demirlemiş olan gemilere çıktıkları, Vietnam daki limanlar yer alıyor. yaşandığı sırada bildiren ve düzenli izleme verileri derleyen bir Korsanlık Raporlama Merkezi (PRC) vardır. IMB, 2010 yılının ilk dokuz ayını kapsayan raporunda, tüm dünyada 289 korsan saldırısının yaşandığını açıkladı. Somalili korsanlar bu saldırıların yarısından azını yüzde 44 ünü- yapmış oldukları halde, bu dönemde dünya genelinde kaçırılmış olan 39 gemiden 35 ini ele geçirerek, başarıya ulaşan kaçırma eylemlerinin en büyük bölümünü gerçekleştirdiler (ve karşılaştırma yapabilmek bakımından 2009 yılının aynı döneminde sadece 34 geminin kaçırılmış olduğunu belirtelim.) Dünya çapında rehin alınanların sayısı 773 kişi oldu. 2010 yılının ilk dokuz ayında, korsanlar 128 gemiye çıktılar ve 52 gemiye ateş açtılar. 137 olayda silah ve 66 olayda bıçak kullanılırken, bir denizci öldürüldü ve 27 denizci yaralandı. Yetmiş geminin saldırılara engel olmayı başardığı bildirildi. Korsanlığa karşı önlemler Olay sayısında yaşanan artışa rağmen, gemiler kaçırma ve gemiye çıkma girişimlerini savuşturma konusunda giderek daha başarılı sonuçlar alıyorlar. Aden Körfezi nde çok uluslu deniz görev gücünün varlığı korsanları caydırma ve alarm veren saldırıya uğramış gemileri kurtarmaya yardımcı olmuştur. Donanma eliyle yürütülen harekâtın alanının genişletmesine ve Hint Okyanusu na uzanan bir geçiş koridoru oluşturulmasına yönelik çağrılar yapılmaktadır. Ne var ki, bu yapılacak olsa bile, bu kadar geniş bir alan üzerinde tüm saldırıların önlenebileceğini öne sürmek oldukça güçtür. Giderek daha fazla başvurulan ve başarılı sonuç veren bir diğer önlem, korsanların gemiye çıkmaları durumunda, gemi içinde, mürettebatın kaçabileceği ve kendilerini kilitleyebilecekleri 14 ITF Denizciler Bülteni 2011 www.itfseafarers.org

güvenli alanların ya da sığınakların kullanılmasıdır. Bu taktik denizcilerin güvenliğini sağlamanın yanı sıra geminin kontrolünü ele geçiremeyen korsanların, sinirini bozmaktadır. Kimi vakalarda, korsanlar mürettebatı bulamayınca umutsuzluğa düştüler ve gemiyi kaçırmaktan vazgeçtiler. Kimi gemi sahipleri korsanların bulunduğu sularda seyrettikleri sırada özel güvenlik görevlileri istihdam ederken, diğerleri Danimarkalı dev Maersk Lines ve Avrupa Topluluğu Gemi Sahipleri Birliği gibi- bunun yerine ulusal ve uluslararası düzeyde devlet müdahalesi talep etmektedirler. ITF gemilerde çalışan denizcilerin silahlandırılmalarına kesin bir biçimde karşı çıkmaktadır. Hukuki durum luslararası hukuki durumun karmaşıklığı korsanların kovuşturulmalarını son derece güç bir hale getirmektedir. Ne var ki, bu hukuki açmazın aşılmakta olduğunu gösteren işaretler de ortaya çıkmaktadır. ABD, Hollanda ve Seyşel adalarındaki mahkemeler artık korsanlar aleyhine başarıyla kovuşturma yürütebiliyorlar. Yemen deki mahkemelerin yapmış olduğu gibi Kenyalı mahkemeler de bu yasal yükümlülüğü omuzlamış durumdalar ve 2010 yılında 15 Somalili korsanı hapse mahkûm ederken, 100 den fazla korsanı da tutukladılar. İnterpol (uluslararası polis teşkilatı), 2010 yılının ortasında, kovuşturmaları hızlandırmaya yardımcı olmak için, merkezi bir korsanlık soruşturma yapısı oluşturulmasını ve tanıklık yapması istenen denizcilerin bundan dolayı üzerlerinde oluşan yükün hangi yollarla hafifletilebileceğini tartışmak üzere, denizcilik sektörü kuruluşları ile bir toplantı yaptı. Dilekçenin gücü www.itfseafarers.org luslararası Denizcilik Örgütü nün Genel Sekreteri Efthimios E Mitropoulos (solda), altında 930.000 den fazla ismin yer aldığı, korsanlığa son verilmesini talep eden dilekçeyi kabul ediyor. Dilekçede şöyle deniliyor: Aşağıda imzası bulunan bizler, hükümetleri saldırı tehlikesi altında bulunan binlerce denizciyi ve yüzlerce gemiyi korumak üzere, büyüyen korsanlık sorununa gerçek çözümler bulabilmek için büyük miktarda kaynak tahsis ederek ve gösterilen çabaları yoğunlaştırarak; kaçırılmış olan denizcilerin serbest bırakılmalarını ve ailelerine güvenli bir biçimde kavuşmalarını sağlamaya yönelik adımları acilen atarak; Somali ve halkı için istikrarlı ve barışçıl bir gelecek sağlamak üzere uluslararası toplulukla birlikte çalışarak; mümkün olan her şeyi derhal yapmaya çağırıyoruz. Korsanlığa karşı toplanan imzaların İMO ya teslim edilmesiyle ilgili videoyu şu adresten seyredebilirsiniz: www.youtube.com/ watch?v=qjhslfnt_hm VİDEO: Chantelle adlı gemide çalışan Sri Lankalı mürettebatla, ITF in Korsanlık Gerçekte Ne Anlama Geliyor başlıklı videosu için bir dizi görüşme yapıldı. Bu denizciler, 2009 yılının Haziran ayında Somalili korsanlar tarafından kaçırıldılar ve fidye karşılığında serbest bırakılmadan önce, Asian Glory nin kaptanı Veliko Velikov yazıyor Saldırıya uğradığımız sırada, gemim Asian Glory, 2010 nun yılbaşı gününde, KMTO/ E-NAVFOR tarafından işletilen batı yönündeki transit hatta katılmak üzere yol alıyordu. O sırada ben kamaramdaydım. Gece yarısından kısa bir süre sonra gemide silah ve makineli tüfek sesleri duydum ve köprü üzerinde üç korsanla karşılaştım. Hepsinin elinde AK47 tüfekleri ve tabancalar vardı. Saldırı gemiyi korumak ve tehlikeli bölgelerden uzak durmak için en iyi biçimde almış olduğumuz bütün önlemlere rağmen başarılı oldu. O anda ben ve 24 kişilik mürettebatım korsanlar tarafından esir alındık. Kısa bir süre sonra, korsanların ana gemisi Asian Glory ye aborda edince, 4 1 2 ay süreyle rehin tutuldular. Antigua ve Barbuda bayraklı geminin 10 kişiden yedi Sri Lankalı ve üç Filipinli - oluşan bir mürettebatı vardı. Videoyu seyretmek için: www.youtube.com/ watch?v=xe_vqkgyprw Somalili korsanlar tarafından esir alındılar toplam 15 korsan gemiye çıktı. zaman bizlere yiyecek Gemimiz rotasını, sağladılar. kaçırıldığımız noktadan Ne yazık ki, 7 Mart ta beni yaklaşık 820 mil uzaklıkta olan mürettebattın geri kalanından Garaced e doğru çevirmek ayırdılar ve 16 Nisan a kadar zorunda bırakıldı. Garaced e 4 tecrit edilmiş bir halde Ocak günü ulaştık ve gemiye tutulduğum kamarama daha fazla sayıda korsan çıktı. zincirlediler. Daha sonra Mürettebatın kamaralarını mürettebatla yeniden bir yağmaladılar ve tüm kişisel araya geldim ve korsanların eşyalarımızı çaldılar. onlara benim idam edildiğimi Kaçırıldığımız sırada, söylediklerini öğrendim. mürettebatın çoğunluğu Bütün bunlar yaşanırken silahlı nöbetçilerin gözetimi bizlerin Zodiac Maritime altında köprünün ön Agencies in tam ve koşulsuz bölümünde tutuldu. desteğine sahip olduğumuzu Bazı korsanların dizginleri ve güvenli bir biçimde serbest ellerinde bulundurduğu açıkça bırakılmamızı görülebiliyordu ve özellikle bir sağlayacaklarını biliyordum. korsan uydu telefonunu bizim Diğer taraftan, bu, zaman Londra daki yöneticilerimizle zaman yaşamlarından endişe pazarlık yapmak için kullandı. duyan mürettebatın akut stres Bütün görüşmeleri tek bir kişi içinde yaşadıkları bir dönemdi. yürüttü. Hiçbir insan, korsanlar Korsanlar bize kaba tarafından rehin tutulmanın davrandılar. Nasıl dehşetine ve insanlık davranacaklarını kestirmek dışılığına maruz mümkün olmuyordu ve fiziki bırakılmamalıdır. ve ruhsal baskıyı bir arada kullandılar. Genellikle uyuşturucu maddelerin etkisi altındaymış gibiydiler. Ancak yiyecek stokumuz tükendiği 15 ITF Denizciler Bülteni 2011

Wikimedia Commons Nautilus International Britanyalı ikinci zabit James Grady (sağda yer alan resimde, ITF in desteklediği korsanlık karşıtı imza kampanyasında toplanan imzalarla birlikte görülüyor) 15 Kasım 2008 ile 10 Ocak 2009 tarihleri arasında, Suudi tankeri Sirius Star da Somalili korsanlar tarafından rehin alındı. Grady, bu sıkıntıları yaşadığı sırada gizli bir günlük tuttu. İşte bu günlükten kimi bölümler Bir rehinenin günlüğü 1. Gün Saat 08:55 de makineli tüfek ve bir RPG ile silahlanmış olan Somalili korsanlar gemiye çıktılar. Saat 09:02 de kaptan köşkünün kontrolünü ele geçirdiler ve ısrarla geminin durdurulmasını istediler. Daha sonra iki tekne ve sekiz adam gemiye alındı. Saat 15:00 da tekrar durduk ve üçüncü bir tekneyi aldık. Şu anda gemide toplam 10 silahlı adamın bulunduğunu zannediyorum. ydu telefonunu sürekli meşgul ettiklerinden, onu yardım istemek için kullanamıyoruz. Herhangi bir yardım gelmiyor. Somali ye dümen kırdık. Herkes neler olacağı konusunda endişe içinde. Saat 10:00 da kaptanın kamarasıyla başladılar ve teker teker bütün kamaralara girdiler. Tüm parayı, cep telefonlarını, saatleri ve gözlerine kestirdikleri değerli her şeyi çalıyorlar. Kamarama iki kez geldiler. Çalıp çırptılar. 2. Gün Somali kıyıları yakınlarındaki Korsan Koyu nda (o yere bu adı biz verdik) demir attık. İlk kez makine dairesine geldiler. Değerli bir şeyler olup olmadığını görmek için makine kontrol odasını aradılar. Şirket tarafından verilmiş olan bir dizüstü bilgisayarı ve diğer başka şeyleri çaldılar. 8. Gün Bugün demirlediğimiz yeri Somali nin Korsan Körfezi nin kıyıları boyunca yaklaşık 15 mil öteye taşıdık. Bizden sürekli olarak kıyıya yakın seyretmemizi istiyorlar. Geminin kıyıya daha fazla yaklaşmak için çok büyük olduğunu anlamıyorlar. 10. Gün ITV News, Peter [mürettebattan] ve benimle uydu telefonu üzerinden bir görüşme yaptı. Her ikimiz de korsanlar hakkında olumlu şeyler söyledik. Korsanlar hemen yanı başımızda ayakta durmuş, bizi dinlerlerken başka bir seçeneğimiz yoktu. Korsanlar yarın sabah evlerimizle telefonda görüşeceğimize söz veriyorlar. 13. Gün Son birkaç gündür bir helikopter günde bir veya iki kez üzerimizde daireler çiziyor. Bugün yine geldi. Öğleden hemen önce bir İspanyol (biz öyle olduğunu düşünüyoruz) savaş gemisi yaklaşık beş mil uzağımızdan geçti. Bu, korsanlara verilmiş zekice bir mesaj belki de. 17. Gün Bugün beş yeni korsan daha geldi. Saat 21:00 de herkese gerçek rehineler olarak köprüde toplanma emri verdiler. Saldırıya uğrayacaklarını düşünüyorlardı. Sonunda herkes zabitlerin dinlenme odasında uyumak zorunda kaldı. Kapıda silahlı bir nöbetçi bekliyordu. Çok rahatsızlık verici bir ortamdı ve oda soğuktu. Korsanların saldırı hazırlığı içinde olduğunu zannettikleri tekne aslında geminin kıç tarafından yaklaşık 15 mil uzakta bulunan, kör olasıca bir deniz feneriydi. 21. Gün Bugün helikopter daha erken geçti. Korsanlar istemedikleri kimi eşyaları geri verdiler. Bugün hepimizin evlerimize telefon etmemiz gerekiyor. 22. Gün Akşama doğru helikopter geçti. Helikopteri görmek hoşuma gidiyor; bana yalnız olmadığımızı hissettiriyor. 24. Gün Avrupa Birliği, Somali kıyılarında devriye gezme işini Nato dan devraldı ama bir korsanı yakaladıkları zaman ona ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlar. Biz hepimiz onlara ne yapılması gerektiğini gayet iyi biliyoruz. 29. Gün Mutfak personeli korsanların bizim yiyeceklerimizi yemelerine giderek daha fazla sinir oluyor. 32. Gün 01:15: korsanlar bir cankurtaran kemerini denize ittiler ve ona kurşun sıktılar. 06:30: bir balıkçı teknesi geminin kıç tarafına yaklaştı. Korsanlar ağır makineli tüfekle tekneye ateş açtılar. 08:50: helikopter üç günden bu yana ilk kez yakınımızdan geçti. 35. Gün Helikoptersiz bir gün. Sabahın erken saatlerinde mürettebatın dolapları zorla açıldı. İki hafta geçti ve herkese evini telefonla aramasına izin verilmiyor. Bu iyi değil. 38. Gün Helikopter sabahın erken saatlerinde daireler çizdi. Korsanlar soyunma odasındaki dolaplardan hırsızlık yapıyorlar. Ve mürettebata ait kamaralardan birine zorla girmeye çalıştılar. 50. Gün Elebaşı konumundaki adamların bir bölümü gemiye geldi ve şöyle dediler: Görüşmeler tamamlandı. Sadece paranın gönderilmesi için bekliyoruz. Bu üç gün kadar bir süre alacaktır. Marek [mürettebattan] şirkete telefon etmeyi başardı ve şirkettekiler anlatılanları doğrulamışlar. Ama paranın gönderilmesi yedi ile 10 gün arasında bir süre alabilirniş. 54. Gün Yarın hepimiz, liman manifoldunun ilerisinde, güvertede olacağız. Saat 06:30 sularında küçük bir uçak tarafından sayılmak üzere gemi küpeştesinde, üç metre arayla duracağız. Daha sonra uçak paranın yarısını aşağıya atacak. Yaklaşık altı saat sonra paranın diğer yüzde 50 lik bölümüyle geri dönecek. Marek parayı sayacak. Yaklaşık olarak toplam 3 milyon dolar. Bugün de hırsızlık devam ediyor, hemen her şeyi çalıyorlar. 55. Gün Herkes saat 05:00 te kalktı. Saat 07:30 da hepimiz liman tarafındaki küpeşte boyunca güverteye çıktık. 08:05: çift motorlu uçak bizleri saymak için alçaktan uçarak üzerimizde bir yay çizdi. çak ikinci kez geçti ve denize üzerinde paraşüt bulunan bir paket bıraktı. Paranın yarısını. İki korsan botu paketi aldı ve gemiye getirdi. Daha sonra hepimiz içeri girdik. çak 14:10 da geri döndü ve paranın geri kalanını aşağıya bıraktı. Saat 14:20 de para gemiye çıkarıldı ve lanet olası korsanlar hâlâ çalıp çırpmaya devam ediyorlar. Neden sadece çekip gitmiyorlar? 16:30: 17 korsan gemiden ayrıldı. 5. Gün Gemide kaç korsan bulunduğundan emin değiliz. Sayılarının yaklaşık olarak 20 ile 25 arasında olduğunu düşünüyoruz. Dışarı çıkamadığımız için kesin bir sayı vermek zor. 40. Gün Helikopter gelmedi. 56. Gün Çoğu insan saat 04:00 te Mürettebat ve korsanlar bugün balığa ayaktaydı. Saat 05:34 de son korsan da 7. Gün Korsanlardan biri dışarıda bir 18. Gün Biz rehineler için çok kötü çıktılar ve bir miktar balık tuttular. gemiyi terk etti ve saat 06:42 de AK47 kazasında vuruldu. Korsanlar bir geceydi. Zabitlerin dinlenme özgürlüğe doğru yol alıyorduk. Afrika dan tıbbi yardım almak için birinci zabite odasına kilitli kalmak hiç de eğlenceli 42. Gün Helikopter bugün tekrar geldi. doğuya doğru seyrediyoruz. BBC bir gittiler. Ondan kurşunu çıkartmasını bir durum değil. Saat 06:00 da Bu sabah korsanların patronu korsandan aldığı bilgiye dayanarak, fidye istediler. Birinci zabit korsanlara şöyle korsanlar yine kamalara girip hırsızlık konumunda olan adam gemiye geldi. parasıyla birlikte hızla kıyıya doğru giden dedi: Ben bir doktor değilim. Bunu yapmaya başladılar. Saat 09:00 da Bunu Vela International Marine [gemi teknelerinin alabora olması sonucunda ben yapamam. Birinci zabit kurşunu yine kamaralarda hırsızlık yapıyorlardı. sahibi] ile olan görüşmeleri hızlandırmak beş korsanın öldüğünü bildirdi. Bu çıkarmaya çalışması halinde korsanın Her kamaraya her depoya tek tek için yaptıklarını düşünüyorum. Böylece hepimiz için çok iyi haber. 14:00: helikopter kan kaybından ölebileceğinden girdiler. Böylece benim kamaram gemide dört tane fazladan Somalili var. yeniden geçti ama bu kez çok uzaktan. korkuyordu. Daha sonra yaralı korsan beş kez aranmış oldu. Popüler Bugün hepimizin eve telefon etmemiz Büyük teşekkür borçluyuz. 15:30: şimdi kıyıya çıkarıldı. Onu bir daha görmedik. biri olmalıyım. gerekiyor. Üç haftadan bu yana ilk kez. Kalba ya doğru yola çıkma talimatı aldık. 16 ITF Denizciler Bülteni 2011 www.itfseafarers.org

Maliyetler Korsanlık, sadece fidye ödemeleri nedeniyle değil, fakat aynı zamanda gemilerin uğradığı hasar, denizcilerin tedavi masrafları, korsanlığa karşı önlemlerin neden olduğu harcamalar ve tehlike alanlardan kaçınmak için rota değişikliğine gidilmesi nedeniyle de milyonlarca dolara mal olmaktadır. Genel Sigorta Araştırma Örgütü nün Ekim 2010 tarihli bir raporu, gemiciliğe yapılan her korsan saldırısının ortalama maliyetini yaklaşık 9 milyon ABD doları olarak hesaplıyor bu Süveyş Kanalı nı kullanan her bir gemi başına yaklaşık 57.000 dolar kaçırılma ve fidye bedeli düştüğü anlamına geliyor. Daha yerel düzeyde, Yemen hükümeti Aden Körfezi ve Kızıldeniz de korsanlığın 2009 yılında yerli balıkçılık sektörünün 150 milyon ABD doları tutarında bir kayba uğramasına neden olduğunu söyledi. Ancak korsan saldırılarına maruz kalan denizcilerin ve ailelerinin katlanmak zorunda kaldıkları maliyetlerin çoğu hesaplanamaz niteliktedir. Gemileri Danica White ın 2007 yılında Somalili korsanlar tarafından kaçırılmasının sonrasında 83 gün boyunca rehin tutulan ve ancak sendikaları 3F in de içinde yer aldığı bir kampanyanın ardından serbest bırakılan- dört Danimarkalı denizcinin kaçırıldıkları ve rehin tutuldukları vakada, bu denizcilerden sadece bir tanesi hâlâ denizde çalışıyor. Bu denizcilerden biri o zamanda bu yana öldü, biri ruhsal rahatsızlık yaşıyor ve biri de artık çalışmıyor. Üstüne üstlük bir Danimarka mahkemesi, bu denizcilerin yaşadıkları sıkıntıları katmerlendirecek şekilde, 2010 yılının Ekim ayında tazminat taleplerini reddeden bir karar aldı. Denizcilere ve ailelerine yardımcıolmak Korsan saldırısına ve silahlı soyguna maruz kalan denizcilere ve ailelerine gerekli yardım ve bakımı sağlamak, tüm sektör tarafından kabul edilecek bir strateji formüle etmek amacıyla birlikte çalışmakta olan gemi sahipleri, istihdam acentaları ve sendikaların gündemine artık girmiş durumda. ITF in Denizciler Vakfı, 2010 yılının Temmuz ayında, Denizde Korsanlık insancıl bir karşılık vermek başlığını taşıyan bir programa, 150.000 sterlin (233.000 ABD doları) tutarında bir fon sağlamayı kabul etti. Bu program, ITF in İMO nezdinde korsanlık ve denizciler üzerine ve Korsanlığa Şimdi Son Verin imza kampanyasında olduğu gibi diğer kuruluşlarla birlikte yürüttüğü çalışmaların üzerinde yükselmektedir. Farklı denizcilik ülkelerden gelen travma uzmanlarını bir araya getiren program, sefer öncesi eğitim, saldırı korkusu, başarısız bir saldırı girişimi sonrasını ve esir edilen denizcilerin serbest bırakılmasını içeren en iyi uygulamalar politika ve prosedürlerini araştırmaktadır. ITF i, önde gelen denizcilik işverenleri örgütlerini ve sosyal yardım kuruluşlarını içeren bir yürütme grubu ile birlikte çalışan ITF Denizciler Vakfı, şu anda bir korsanlık ya da silahlı soygun olayının ardından denizcilerin ve ailelerinin tedavisinde en iyi uygulamaların neler olması gerektiğiyle ilgili önerileri bir araya getirmektedir. www.itfseafarers.org Korsanlık 1 30 Kasım 2009 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, luslararası Pazarlık Forumu tarafından tanımlandığı şekliyle Somali Yüksek Risk Bölgesi sahiplerini ve hükümetleri korsanlığa karşı denizcilerin ITF,gemi güvenliği sağlanmasında tam sorumluluk almaya ve denizcilerin korsanlıkla yalnız başlarına baş etmek durumda kalmamalarını sağlamaları konusunda ikna etmek için yoğun çaba harcamaktadır. İşverenlerin bakım yükümlülüğü ITF, gemilerin Aden Körfezi ve Somali açıklarından sadece olağanüstü durumlarda geçmeleri gerektiğine inanmaktadır. Saldırı riski artık o kadar büyüktür ki, denizcileri bu tehlikenin içine atmak gemi sahibinin bakım yükümlülüğünü ihlal etmesi anlamına gelmektedir. Gemiler bu bölgeden sadece donanma gemilerinin koruması altındayken ya da eğer gemi düşük riskli olarak sınıflandırılıyorsa ve belirli koruma önlemlerine sahipse geçmelidir. Yüksek Risk Bölgesi sözleşmesi ITF in luslararası Pazarlık Forumu (IBF) toplu iş sözleşmesi 4.000 gemiyi kapsamakta ve mevcut Askeri Harekâtlar Bölgesi ne ek olarak, Yüksek Riskli Bölge olarak belirlenmiş bir bölgeyi de içermektedir. IBF in Yüksek Riskli Bölgesi tüm Aden Körfez ini kapsamakta ve luslararası Tavsiye Edilen Geçiş Koridoru (IRTC) Önceden var olan Yüksek Risk Bölgesi Suqutra nın doğusundan 205 deniz mili uzaklıkta Yeni Yüksek Risk Bölgesi: kıyı ile arasında 400 deniz mili uzaklık bulunuyor Somali/Kenya sınırının doğusundan 400 deniz mili uzaklıkta Korsanlıkla başa çıkmak denizcilere yol göstermek Somali nin 400 mil doğusuna uzanmaktadır (bkz. Yukarıda yer alan harita). ITF in IBF toplu iş sözleşmeleri kapsamında yer alan gemilerde çalışan denizciler, gemilerin sadece uluslararası donanmaların devriye gezdikleri luslararası Tavsiye Edilen Geçiş Koridoru ndan (IRTC) geçtikleri durumların dışında, Yüksek Riskli Bölge den geçmeden önce, masrafları şirket tarafından karşılanarak ülkelerine geri gönderilmeyi isteme hakkına sahiptirler. ITF in IBF toplu sözleşme kapsamında yer alan denizciler Yüksek Riskli Bölge de seyrederken; temel ücretlerinin yüzde 100 üne eşit olan bir ikramiye, ölüm ya da yaralanma halinde iki kat tazminat alma hakkına sahiptirler. Bu ikramiye ve artırılmış tazminat geminin IRTC nin içinde mi yoksa dışında mı olduğuna bakılmaksızın, Yüksek Riskli Bölge den tüm geçiş süresini kapsayacak biçimde geçerli olmaktadır. Benzer hükümler ITF TCC, ITF standart sözleşmelerinde ve birçok ulusal toplu iş sözleşmesinde de yer almaktadır. ITF Denizciler Bülteni 2011 17

Korsanlık Denizciler gemilerinin hangi tür sözleşme kapsamında yer aldığını www.itfseafarers.org adresini ziyaret edip, Bir gemiyi arayın seçeneğine tıklayarak öğrenebilirler. Daha iyi çalışma hakları ITF, IBF görüşmeleri yoluyla, korsanlık tehlikesiyle karşı karşıya olan denizcilere sağlanan destek ve korumayı artıran bir toplu iş sözleşmesine ulaştı. Bu iyileştirmeler 2011 yılında yürürlüğe girecek ve Tüm IBF gemilerinin, korsan saldırılarını caydırmak için En İyi Yönetim ygulamalarını (aşağıya bakınız) izlemelerini ve korsan saldırısına uğranılması durumunda denizcileri desteklemek için acil durum planlarının hazır bulunmasının sağlanmasını, Denizcilerin rehin alınmaları durumunda, ücretlerinin ödenmesinin ve ailelerinin gelişmeler hakkında bilgilendirilmesinin sağlanmasını, Şirketlerin korsanlık eylemleri hakkında ifade vermesi gereken tüm denizcilerin ücretlerini ve masraflarını karşılamasının sağlanmasını içerecektir. Saldırıları önlemek ITF korsanlık riskine maruz olan denizcilerin ve gemilerin korunmasına yönelik olarak En İyi Yönetim ygulamalarının (BMP) geliştirilmesine yardımcı oldu. Bunlar gemilerin saldırıya uğramasını ve kaçırılmasını önlemek için şirketlerin ve mürettebatın izlemeleri gereken prosedürleri ana hatlarıyla özetlemektedir. Donanma yetkilileri gemilerin korsanlık açısından yüksek risk altında olduğu kabul edilen Gönüllü Raporlama Alanı (VRA) içinde bulundukları sürenin tamamında BMP yi izlemelerini tavsiye ediyorlar. VRA, Süveyş Kanalı ndan doğuda Hindistan a (78 D) ve güneyde Şeysel adaları ve Çagos a (10 G) uzanıyor. Denizcilerin aşağıdaki etkenlerin bir geminin kaçırılma riskini artırdığını bilmeleri gerekmektedir: düşük fribord özellikle 8m yüksekliğin altında düşük hız özellikle 18 knotun altında iyi hava özellikle deniz durumunun 3 ün altında olduğu durumda mürettebat ve geminin hazırlıklı olmaması geminin donanma makamlarına raporlama yapmaması. Tam hızı 18 knotun altında olan gemiler Yüksek Risk Bölgesinin dışında kalmalıdır. Her gemi için bir risk değerlendirmesi yapılmalı ve şirketlerin eksiksiz bir acil durum planı bulunmalıdır. Mürettebata yönelik eğitim çalışmaları ve tatbikatlar düzenlenmelidir. Acil durumlar için bir haberleşme planı hazır bulunmalıdır. Her koşulda, mürettebatın TAVSİYE: Somali açıklarında devriye gezen Avrupa Birliği Deniz Gücü tarafından hazırlanmış olan broşürler. güvenliği her şeyden önemlidir. Mürettebat herhangi bir savunma prosedürünü izlerken kendisini tehlikeye atmamalıdır. VRA dan geçen her gemi bölgeye girerken donanma yetkililerine (KMTO) bunu rapor etmeli ve onların talimatları doğrultusunda hareket etmelidirler. Korsanlık olaylarını bildirin Saldırılar ve şüpheli durumlar luslararası Denizcilik Bürosu Korsanlık Raporlama Merkezi ne bildirilebilir. 24 saat hizmet veren korsanlık yardım hattını (+60 3 2031 0014) arayın ya da şu adrese e-posta gönderin: imbkl@icc-ccs.org Geminin konumu günde en az bir kez rapor edilmelidir. Rapor veren gemilere korsan saldırılarını nasıl engelleyebilecekleri konusunda en yeni tavsiyeler verilecektir. Bütün gemilerin luslararası Tavsiye Edilen Geçiş Koridorunu kullanmaları gerekmektedir. İlave gözcüler görevlendirilmelidir. BMP nin verdiği tavsiyeler gemi sahiplerini, vardiya zabitlerinin ve gözcülerin sayısını artırmak için gemideki mürettebat sayısını artırmayı göz önünde bulundurmaya teşvik etmektedir. BMP nin verdiği tavsiyeler ayrıca geminin güvenliğinin nasıl sağlanacağı ve korsanların gemiye çıkmalarının nasıl önleneceği konusunda da öneriler içermektedir. Aynı zamanda bir saldırı durumunda mürettebat için güvenli bir toplanma istasyonu ve bir sığınak oluşturması konusunda da tavsiyelerde bulunmaktadır. Silahlı muhafızların ve ateşli silahların kullanılması tavsiye edilmemektedir. En yeni BMP tavsiyelerine www.itfseafarers.org/deterring-piracy.cfm adresinden erişebilirsiniz. Bir korsan saldırısından sağkurtulmak Avrupa Birliği Deniz Gücü rehin alınma durumuyla nasıl güvenli bir şekilde başa çıkılabileceği konusunda tavsiyelerini yayımladı. Rehinelerin çoğu, çok uzun süreyle ve çok zor koşullar altında rehin tutulabilecek olsalar da, kendilerini kaçıranlarla işbirliği yapmaları halinde şiddete maruz kalmamaktadır. Denizcilerin serbest bırakıldıktan sonra rehinelik deneyimleri konusunda (ilgili makamlarla, sendikalarıyla ve şirketleriyle) konuşmaları ve kendilerine sunulabilecek olan her türlü tıbbi ve psikolojik yardımı kabul etmeleri önem taşımaktadır. Avrupa Birliği Deniz Gücü nün bu broşürü Arapça, Çince, İngilizce, Hintçe, Japonca, Rusça ve Tagalog versiyonları www.itfseafarers.org/surviving-piracy.cfm adresinden temin edilebilir. 18 ITF Denizciler Bülteni 2011 www.itfseafarers.org

8 sayfalık çek-al kılavuzunuz bilgi Photos: Alastair Fyfe & Stephen Bruijneel/www.dockwork.be

Alastair Fyfe İmzalamadan önce dikkatle bakın ITF in denizde çalışmak için bir iş sözleşmesi imzalama konusunda tavsiyeleri Denizde uygun istihdam koşullarını en iyi şekilde güvence altına alacak olan tek şey, ITF onaylı bir toplu iş sözleşmesini imzalamaktır. Bunun mümkün olmadığı durumlar için, size bir kontrol listesi sunuyoruz. Yazılı bir sözleşme olmadan gemide çalışmaya başlamayın. Asla boş bir sözleşmeyi ya da sizi bağlayan, açıkça belirtilmemiş ya da aşina olmadığınız herhangi bir koşul içeren bir sözleşmeyi imzalamayın. Gemi sahibinin ücretinizin herhangi Qbir bölümünü vermemesine ya da içeride tutmasına izin veren bir sözleşmeyi imzalamayın. Her takvim ayının sonunda, hak ettiğiniz ücretin size tam olarak ödenmesi hakkına sahip olmanız gerekir. İmzaladığınız sözleşmenin bir Toplu İş Sözleşmesine (TİS) atıfta bulunup bulunmadığını kontrol edin. Eğer bulunuyorsa, TİS in içerdiği koşulları tam olarak anladığınızdan emin olun ve sözleşmenizle birlikte TİS in bir kopyasını saklayın. Sözleşmenin süresinin açıkça belirtilmiş olduğundan emin olun. Sözleşme süresi içinde sadece geminin sahibinin takdir yetkisini kullanarak tek yanlı olarak değişikler yapmasına izin veren bir sözleşmeyi imzalamayın. Sözleşme süresi içinde herhangi bir değişiklik ancak tarafların karşılıklı rızası ile yapılabilmeli. Her zaman için sözleşmenin ödenecek temel ücreti açıkça belirttiğinden ve temel çalışma saatlerinin açıkça tanımlandığından (örneğin haftada 40, 44 ya da 48 gibi) emin olun. luslararası Çalışma Örgütü, temel haftalık çalışma süresinin azami 48 saat olabileceğini (ayda 208 saat) belirtmektedir. Sözleşmenin fazla mesainin nasıl ve hangi oran üzerinden ödeneceğini açıkça öngördüğünden emin olun. Temel çalışma süresinin üzerinde çalışılan bütün saatler için düz bir saatlik ücret ödenmesi söz konusu olabilir. Ya da ayda garanti edilmiş belirli miktarda fazla mesai süresi için aylık sabit bir tutar söz konusu olabilir. Bu durumda garanti edilmiş fazla mesainin üzerinde çalışılacak her saat için verilecek ücret açıkça belirtilmelidir. ILO bütün fazla çalışmalarda ücretin asgari olarak normal saat ücretinin 1,25 ile çarpılarak ödenmesi gerektiğini belirtiyor. Sözleşmede her ay için kaç gün ücretli izin hakkına sahip olduğunuzun açıkça belirtildiğinden emin olun. ILO ücretli iznin yılda 30 günden az olamayacağını belirtiyor (her takvim ayı için 2,5 gün). Sözleşmede temel ücretin, fazla mesai ödemelerinin ve izinlerin açıkça ve ayrı kalemler halinde belirtildiğinden emin olun. Çalışacağınız gemiye gitmek için ya da ülkenize geri gönderilmeniz için yapılacak harcamaların herhangi bir bölümünü ödemeniz gerektiğine dair herhangi bir hüküm içeren bir sözleşmeyi asla imzalamayın. Bireysel iş sözleşmesinin her zaman kimi ek hakları içermeyebileceğinin farkında olun. Dolayısıyla aşağıdaki durumlarda ne kadar tazminat ödeneceği konusunda (tercihen yazılı sözleşme ya da sözleşme hükmünde bir belge şeklinde) bir teyit almaya çalışmanız gerekir: Sözleşme döneminde hastalık ya da yaralanma halinde Ölüm halinde (en yakın akrabaya ödenecek tutar) Geminin kaybolması halinde Geminin kaybolması nedeniyle bireysel kayıplar yaşanması halinde Sözleşmenin süresinden önce feshedilmesi halinde. Bir sendikaya üye olma, temasa geçme, danışma ya da kendi tercihinizle belirlediğiniz bir sendika tarafından temsil edilme hakkınızı kısıtlayan bir sözleşmeyi imzalamayın. Size imzaladığınız sözleşmenin bir kopyasının verilmesini sağlayın ve bu kopyayı saklayın. Sözleşmenizde ülkenize geri gönderilme masraflarınızın karşılanacağının belirttiğinden emin olun. Sözleşmenizi feshetmeden önce gemi sahibinin size ne kadar ihbar süresi tanıması gerektiği dâhil, iş sözleşmenizin fesih koşullarını kontrol edin. Şunu unutmayın içerdiği koşullar her ne olursa olsun, gönüllü olarak imzaladığınız herhangi bir sözleşme/anlaşma, yargı önünde çoğu durumda yasal açıdan bağlayıcı sayılacaktır.