Bodrum Mandalina Şenliği

Bodrum Mandalina Şenliği Bodrum Belediye Başkanlığı tarafından geleneksel olarak düzenlenen Bodrum Mandalina Şenliği yağmurlu havaya rağmen Bitez de renkli görüntülere sahne oldu. Ünlü sanatçı Murat Dalkılıç, Bodrum Belediyesi tarafından düzenlenen Bodrum Mandalina Şenliği kapsamında konser verdi. Gündüz Bitezde başlayan şenlik, akşam Yalıkavak Atatürk Meydanı nda gerçekleşen konserde Murat Dalkılıç konseri ile devam etti. Dalkılıç, sevilen şarkılarını seslendirdi. Akşam saat 20.00 de başlayan konsere Bodrum Belediye Meclis Üyeleri başta olmak üzere yüzlerce Bodrumlu katıldı. Bodrum un Bitez Mahallesi ndeki eski pazaryerinde cumartesi günü gerçekleşen Bodrum Mandalina Şenliği ile Bodrum un en önemli yerel değerlerinin başında gelen Bodrum Mandalinası yeniden taçlandırıldı. Bodrum Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen şenliğe; Bodrum Belediye Meclis Üyeleri, Ziraat Odası Bodrum Şube Başkanı Mehmet Melengeç, Bodrum Turunçgil Üreticileri Birliği, BİDER (Bitez Turizm İşletmeler Derneği), BİTAV (Bitez Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Derneği) gibi dernek ve odalardan yetkililer ile Bitezli ve Bodrumlu vatandaşlar katıldı. Muğla Büyükşehir Belediye Bandosu nun konseriyle başlayan şenlikte meclis üyesi Funda Akçalı, konserin ardından sahnede bando şefi ve bando takımına plaket ve çiçeklerle teşekkür etti. Şenlik alanında dernekler stant açarak ürünlerini sergiledi. Stantlarda Bodrum mandalinasından yapılan mandalina reçeli, mandalina dolması, mandalina dondurması, mandalina suyu ve mandalina sabunu gibi ürünler; kadın üreticilerin yaptıkları el işi takı ve tekstil ürünleri ile yöresel tatlar sergilendi. Kadınlar da stantlarında yufka açarak Bodrum dağlarında yetişen çeşitli otlardan gözleme yaptı. OrtakentYahşi Gençlik ve Spor Kulübü üyesi öğrenciler ve velileri ile Bodrum ve Bitezli kadın vatandaşlar da hazırladığı çeşitli

yiyeceklerle okul yararına kermes düzenledi. Bodrumlu yerel sanatçı Mustafa Ergene nin konseriyle keyifli anların yaşandığı şenliğe katılanlar Çökertme türküsü, Kerimoğlu gibi Bodrum un yerel türküleri yanı sıra çalınan müziklere oyunlarıyla eşlik etti. En Bakımlı Tarla ve En İyi Ürün Ödülleri Şenlikte En Bakımlı Tarla kapsamında Mustafa Tulup a, En İyi Ürün kapsamında ise birinci Mehmet Kanber e ve dereceye giren Ali Efe ye Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon adına Bodrum Belediye Meclis Üyeleri tarafından mandalina amblemli teşekkür plaketleri ve çiçekleri takdim edildi. Dalkılıç Bodrum Mandalina Şenliği nde sahne aldı Alkışlar ve sloganlar arasında sahneye çıkan sevilen şarkıcı Murat Dalkılıç Neyleyim İstanbulu, Derine ve Kader başta olmak üzere son çıkan albümü ve eski albümünden sevilen şarkılarını seslendirerek hayranlarını coşturdu. Kapalı bir havada gerçekleşen konser, ilerleyen saatlerde ise yağmur yağışının başlaması ile sona erdi. Ancak sanatçı Dalkılıç, yağmura aldırmadan sahnede bir süre daha kaldı ve konsere devam etti. Daha sonra hayranlarından birinin telefonunu da alarak yüzlerce kişiyi gösteren selfie sini çekti. Murat Dalkılıç, düzenlenen organizasyon için Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon a ve Bodrum Belediyesi ne teşekkür etti. Bodrum Belediye Meclis Üyeleri Refik Ülgen, Funda Akçalı ve Niyazi Atare de sahneye çıkarak Murat Dalkılıç a çiçek ve Bodrum mandalinasıyla dolu sepeti hediye etti. Bodrum Belediye Meclis Üyesi Refik Ülgen de duygu ve düşüncelerini, Coşkuyla, mutlulukla bu festivalin düzenlenmesini sağlayan tüm belediye personeline ve katıldığınız için sizlere, Başkanımız Mehmet Kocadon adına çok teşekkür ederim. İnşallah mandalinamız hak ettiği yeri bulur. Mandalina bahçelerine bakan ve onları koruyan tüm

üreticilerimize saygılarımı sunuyorum. Mehmet Başkanım adına onlara da teşekkür ediyorum. İnşallah bu mandalina bahçelerimizi çocuklarımıza bırakacağız. diyerek ifade etti. Tarımı çok önemsediklerini ifade eden Bodrum Belediye Meclis Üyesi Funda Akçalı ise Bodrum tarımını da çok önemsiyoruz. Dedik ki; biz, değerlerimize sahip çıkıyoruz. Bodrum mandalinamız dünyada bir tane, onun gibisi yok. Bu nedenle onu koruyan bütün üreticilerimize, emekçilerimize çok teşekkür ediyoruz. şeklinde konuştu.

BODRUM A YENİ KARDEŞ ŞEHİR Kosova nın Prizren şehri kardeş olacak Memleketçi Sanayici ve İş Adamları Derneği (MİSİAD) Muğla İl Başkanı, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon u ziyaret ederek, Kosova ile geliştirilecek işbirliğine yönelik fikir alışverişinde bulundu. Bodrum MİSİAD Başkan Soyken Belediyesi Başkanlık Makamında gerçekleşen ziyarette, Muğla İl Başkanı Derya Kürkçüoğlu na MİSİAD Muğla İl Yardımcısı Ahmet Çetin, Yönetim Kurulu Üyesi Uğur ve Denetleme Kurulu Başkanı Murat Kılıç eşlik etti. Başkan Kürkçüoğlu, MİSİAD Muğla Şubesi olarak 26-29 Mart 2016 tarihleri arasında, Bodrum-Kosova arasındaki ticari kültürel ilişkileri geliştirmek amacıyla Kosova dan Turizm Bakanı ve Yardımcısı, Kosova Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı, 10 kişilik acente yetkilisi ve iki otel sahibinden oluşacak 17 kişilik bir heyetin Bodrum ilçesine geleceğini bildirdi. Kosova ile ticari ve kültürel boyutta işbirliği yapmak için turizm anlaşması yapılacağını, ayrıca Kosova nın en önemli şehirlerinden Prizren ile Bodrum u kardeş şehir ilan edeceklerini söyledi. MİSİAD tarafından düzenlenecek organizasyon, Bodrum Belediyesi nin de destekleriyle gerçekleşecek. Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Bodrum da turizm faaliyetlerinin geliştirilmesi ve turizmin 12 aya yayılmasını sağlamak için tanıtımlara hız kesmeden devam ettiklerini ifade ederek, Kosova ile yürütülmesi planlanan turizme yönelik ticari ve kültürel ilişkileri de desteklediklerini belirtti.

Başkan Kocadon, MİSİAD ın başkan ve yönetimine ziyaretleri için öncelikle çok teşekkür ediyorum. Kosova nın Prizren şehri ile Bodrum un kardeş olması için bizler de Bodrum Belediyesi olarak elimizden gelen tüm gayreti vereceğiz. İki ülke arasında kurulacak olan bu dostluk bağlarının da tüm dünyaya örnek teşkil etmesini umut ederim. dedi. 12. Yüzyıl, Fatimiler e ait batık bulundu Türkiye kıyıları batık envanteri projesi çalışmaları yeni keşiflerle devam ediyor. Ülkemiz Ege ve Güneybatı Akdeniz kıyılarının batık envanteri, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) tarafından uzun yıllardır yürütülen çalışmalarla büyük ölçüde çıkarılmıştır. Türkiye Batık Envanteri Projesi ilk defa 2006 yılında TÜBİTAK destekli olarak Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü (DBTE) öğretim üyesi Doç.Dr. A.Harun Özdaş tarafından ülkemiz sualtı kültür mirası coğrafi bilgi sisteminin oluşturmasını hedefleyerek başlatılmıştır. Geçen bu süre içinde projeye Dokuz Eylül Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı nın yanı sıra İzmir Deniz Ticaret Odası, TİNA gibi değişik kurumlar destek vermiştir. Proje halen Kalkınma Bakanlığı desteği ile sürmektedir. Proje kapsamında Antalya ile Çanakkale arasında yer alan kıyılar ayrıntılı bir şekilde araştırılarak sualtında bulunan

batıklar, seramikler, çapalar, demirleme bölgeleri, mimari kalıntılar ve limanlar kayıt altına alınmıştır. Bu çalışmalar sonucunda, bulunduğumuz coğrafyanın en sağlıklı ve büyük veri tabanı, DBTE bünyesinde kurulan Coğrafi Bilgi Sistemi ne aktarılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığından alınan izin doğrultusunda, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Ege Bölgesi Araştırma Merkezi (EBAMER) Müdür Yardımcılığı görevini yürütmekte olan Doç. Dr. A. Harun Özdaş başkanlığında sürdürülmekte olan Sualtı Arkeolojik Araştırmalarında 2015 yılında toplam 15 kişilik bir ekip görev aldı. Ekibin sualtı video çekimlerini ise daha önce Haluk Cecan la birlikte çalışan profesyonel kameramanlar tarafından gerçekleştirildi. DBTE denizel alanda ülkemizde ve bulunduğumuz coğrafyada farklı disiplinlere ait çalışmaların yapılabildiği önemli bir kurum. Bu nedenle araştırmalar sırasında arkeolojik kayıtların yanı sıra deniz jeolojisi, biyolojisi ve diğer bilim dallarına kaynak sağlayacak bilgiler de toplanıyor. Oşinografik ve jeolojik yapılara ilişkin veriler ile kıyı bölgelerindeki incelemelerde liman yapılarının sualtında kalma sebepleri, depremsellik ve deniz seviyesi değişimlerine ilişkin önemli sonuçlara ulaşıldı. Bu nedenle çalışmalara sadece sualtı arkeologları değil, deniz jeofizikçileri ve biyologları da katıldı. 3 eğitmen balık adamın da yer aldığı ekibin tamamı akıntı ve derin dalış dahil olmak üzere her türlü deniz şartında dalış yapabilecek eğitime sahip. Ülkemizde ilk defa sistematik ve bilimsel sualtı arkeolojik çalışmalar, Türkiye Batık Envanteri Projesi kapsamında DEÜ DBTE tarafından başlatılmış olup, bu çalışmalarda Dokuz Eylül Üniveritesine bağlı K. Piri Reis araştırma gemisi kullanıldı. 4 bin yıl öncesine ait Tunç Çağının izleri Doç.Dr. A. Harun Özdaş tarafından yürütülen Türkiye Batık Envanteri Projesi nde 2006 dan bu yana yapılan çalışmalarda elde edilen sonuçlara, yenileri eklenmeye devam etmekte. 2014 yılı Ege Bölgesi çalışmalarda Hisarönü Körfezi nde yapılan dalışlarda, günümüzden 4 bin yıl öncesine ait Tunç Çağına

tarihlenen bir batığın izlerine ulaşmıştı. Sualtı Arkeolojisi alanındaki araştırmalarında ülkemiz kıyılarında bugüne kadar bulunan en eki batıklardan biri olan Hisarönü Tunç Çağı Batığının kazısına 2015 yılında başlanmış ve bölge tarihini aydınlatacak önemli verilere ulaşılmıştır. Bu sene keşfedilen batıklar arasında en dikkat çekici olanı, olasılıkla MS.11-12. yy a ait Fatimiler e ait bir Cam Batığıdır. Marmaris açıklarında 30 m derinlikte ve yaklaşık 200 m2 lik bir alana dağılmış yüzlerce parçadan oluşan yaklaşık 1 ton cam külçenin yanı sıra, küçük şişelere de rastlanmış. Böylece ekip ilk defa bir cam batığını kayıtlarına geçirmiştir. Batık alanında bulunan kalıntılar, günümüzden yaklaşık 1000 yıl önce Doğu Akdeniz den yola çıkan ve cam taşıyan ticaret gemilerinin rotaları ve uğradıkları limanlar hakkında önemli bilgiler veriyor. Batık keşiflerine yönelik hazırlanan araştırma programı ve yöntemlerinin başarılı bir sonuç verdiği ve bu yöntemin gelecekte daha büyük keşifleri beraberinde getirmesi bekleniyor. Türkiye Batık Envanteri Projesi kapsamında yürütülen çalışmalarda elde edilen deneyim ve bilgilerin doğru kullanımı ve yorumlanmasıyla geliştirilen yöntemlerin diğer denizlerde de uygulanarak önemli sonuçların elde edilmesi bekleniyor. Akdeniz medeniyetleri arasındaki ilişkiler her zaman deniz yoluyla olmuş, çatışma ve uzlaşmalar su altında iz bırakmıştır. Ticari ürünlerin yanı sıra, akıl ve fikirler de insanlarla gemilerde taşınmış ve farklı kültürlere ulaştırılmıştır. Akdeniz medeniyetlerinin denizlerdeki izleri ve Ege yle olan ilişkileri bu proje kapsamında açıklık kazanmaktadır. Akdeniz havzasında gelişen bu medeniyetleri deniz alanındaki çalışmalar ve bilgiler olmadan anlamak ve hipotezler üretmek mümkün olamayacaktır.

Geçmişten Günümüze Bodrum Esnafları fotoğraf sergisi Bodrum Belediyesi Sözlü Tarih Çalışmaları Anılarla Bodrum Sohbetleri Çalışma Grubu ile Bodrum Esnaf ve Sanatkarlar Odasının işbirliği ve Bodrum Belediyesinin destekleriyle düzenlenen Geçmişten Günümüze Bodrum Esnafları fotoğraf sergisi 7 Ocak 2016 Perşembe günü saat 17.00 de OASİS Sümbül Sokak Sergi Alanı nda açılacaktır. Sergi 18 Ocak 2016 tarihine kadar her gün 10.00-20.00 saatleri arasında gezilebilir. Bodrum Kadınlar Birinciliği Satranç Turnuvası 2015-2016 Bodrum Kadınlar Birinciliği Satranç Turnuvası Bodrum Harvard Özel Eğitim Hizmetlerinin ev sahipliğinde düzenlendi. Bodrum Satranç İlçe Temsilciliği tarafından ilk üç dereceye alan sporculara Zurih Uluslar Arası Satranç Turnuvası 1953 Kitabı, Efstratios Grıvas Oyun Sonunda Ustalık Dersleri Kitabı, Efstratios Grıvas Oyun Ortasında Ustalık Dersleri Kitabı verildi. Satranç kulübü ilçe temsilcisi Atilla Gurmen, turnuvaya destek olan Bodrum Ticaret Odası ile Bodrum Harvard Özel Eğitim Hizmetlerine teşekkür ettiklerini açıkladı.

Turnuvada dereceye giren sporcular; 1- Melda Sağol, 2- Başak Acar, 3- Nisa Nur Kaya, 4- Fatma Yaşam Akkuş, 5- Elif Zeynep Atasoy, 6- Irmak Erimli, 7- Lara Özcan, 8- Esma Nur Şahbaz, 9Esna Naz Atasoy, 10- Melisa Yavaş ödüllerini ve katılım belgelerini Bodrum Harvard Özel Eğitim Hizmetleri adına Mine Tezer den ve İlçe Temsilcisi Atilla Gürmen den aldılar.

EĞLENCE KABUSA DÖNÜŞMESİN Yeşilay dan yılbaşı öncesinde alkol uyarısı Dünyada ölümlü trafik kazalarının yüzde 60 ının, cinayetlerin yüzde 85 inin, kadına şiddet olaylarının yüzde 70 inin, tecavüz ve şiddet vakalarının ise yüzde 50 sinin alkolden kaynaklandığına dikkat çeken Yeşilay, yılbaşı gecesi alkol uyarısı yaptı. Dünyada yaklaşık 2 milyar kişi alkollü içki tüketirken, 76 milyon kişinin alkol bağımlısı olduğu tahmin ediliyor. Yılda ortalama 3,3 milyon kişi alkol kullanımına bağlı olarak hayatını kaybediyor. Her yıl 15-29 yaş arasındaki 320 bin genç

alkole bağlı nedenlerde dolayı hayata veda ediyor. Dünya Sağlık Örgütü nün (DSÖ) Türkiye nin de aralarında bulunduğu 30 ülkede yaptığı araştırmaya göre, dünyada cinayetlerin yüzde 85 i, tecavüz ve şiddet olaylarının yüzde 50 si, ölümcül trafik kazalarının yüzde 60 ı ve aile içi kavga ve geçimsizliklerin yüzde 70 i alkol kullanımından kaynaklanıyor. Alkol kullanımında güvenli bir alt sınır yok Alkol alarak kontrolünü kaybeden kişilerin kendileri ve çevreleri için tehdit oluşturabileceğine söyleyen Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, alkolün zararlarına bir kez daha dikkat çekti. Prof. Dr. Öztürk şunları söyledi: Geçen sene bu konuda farkındalık uyandırmak için bir takım etkili çalışmalar yaptık. Yeni yıl eğlencelerinin yanlış bir anlayışla alkolle birleşmesine ve bu birleşmenin görünür, görünmez, kısa ve uzun vadeli çok sayıda zarara yol açmasına karşı durduk. Yeni yıla girmenin mutluluğu alkol tüketimi nedeniyle kâbusa dönüşmesin. Alkol, bir kadehi bile sağlık riskleri barındıran toksik bir maddedir.. DSÖ, sağlık açısından alkol kullanımında güvenli bir alt sınırının olmadığı belirtiyor. Yeni yıla sevdiklerimizle sağlıklı girmenin mutluluğunu alkol bozmasın. Herkesi, çevremizdeki insanlara ve özellikle de gençlerimize oluşturmaya davet ediyoruz. güzel örnekler Alkolün sosyal yaşamın bir parçası olmadığını belirten Öztürk, sözlerine şu şekilde devam etti; Yılbaşı kutlamalarında alkolden dolayı istenmeyen sonuçlar ortaya çıkıyor. Endüstri, modern, eğlence, ayda yılda bir kere, bir kereden bir şey olmaz söylemlerini her defasında korumaya çalışarak alkol kullanımının kişi ve toplumsal zararını örtüyor. Bu tehlikeye karşı farkındalık kazanalım, duyarlı olalım.

ELEKTRİK KESİNTİSİ AYDEM den yapılan açıklamaya göre Bodrum da 23 ve 24 aralık tarihlerinde Mumcular ve Gümüşlük mahallelerinde elektrik kesintisi uygulanacağı bildirildi. BODRUM SAĞLIK ÖĞRENCİLERİ VAKFI OASİS DE YILIN SON SERGİSİNİ AÇIYOR Sosyal Sorumluluk Projeleri ve Etkinliklerin öncüsü Oasis Alışveriş Merkezi Yılın Son Sergisini Bodrum Sağlık Vakfı Yararına Açıyor. Gülderen Tuncer imzalı Tel in Çivi ile Dansı sergisi, Oasis Alışveriş Kültür ve Eğlence Merkezi nde Bodrum Sağlık Vakfı Yararına izleyicilerle buluşuyor.

Sosyal sorumluluk projesi kapsamında Bodrum Sağlık Vakfı nda eğitim gören öğrenciler için 60 eserin satışa sunulacağı anlamlı sergi, Oasis Sümbül Sokak ta açılacak. Sanatçı Gülderen Tuncer, İstanbul da çeşitli mekanlarda eserlerini üç ayrı kişisel sergi hazırlayarak hayranları ile buluşturma fırsatını yakaladı. Sergilerinden elde edilen gelir ile yetim çocukların eğitimine destek veren Tuncer in bir sonraki hedefi bir ilköğretim okulunda bilgisayar laboratuvarı açmak. Tel in Çivi İle Dansı sergisi 17 Aralık 2015 Perşembe günü saat 18:30 daki kokteyl ile Oasis Sümbül Sokak ta açılacak ve 28 Aralık 2015 akşamına kadar her gün 10:00-20:00 saatleri arasında gezilebilecek. YAZAR ORAL GÖNENÇ TEN AHŞAP OYUNCAKLAR Bodrum da yaşayan 75 yaşındaki yazar ve fotoğraf sanatçısı Oral Gönenç evindeki atölyesinde el yapımı doğal oyuncaklar ve hediyelik eşyalar üretiyor. Ortaokul mezunu olan ve yaşamı boyunca birçok farklı sektörde işlerle uğraşan 75 yaşındaki Oral Gönenç şimdilerde evinin bahçesinde kurduğu atölyesinde minyatür ahşap oyuncaklar ve hediyelik eşyalar yapıyor. On beş yılda 16 kitap yazan Gönenç bunlardan 14 ünü bastırmayı başarırken fotoğrafçılık ile uğraştığı yıllarında ise bir kaç dalda ödül kazandı. Oral Gönenç, şimdilerde ürettiği minyatür oturma odası takımları, tekneler, kuş evleri ve masa sandalyelerle yeni nesil oyuncaklara adeta meydan okuyor.

Bir dönem Cumhuriyet Gazetesinde de çalışan Oral Gönenç yaptığı oyuncakları şöyle tanımlıyor: Ağaç oyuncak hepsi ağaçtan plastik değil. Bir de eğitici diyebilirim. Hani çocuk, bir kısmı, en az birkaç parçasını söküp takabiliyor. Değişik şekillere getirebiliyor. Bunu bende yaparım ne olacak diyor kimi, çok güzel bir şey, yapmaya kalkıyor. İleride başka şeylere de bu öncülük ediyor. Birçok çocuğun düşüdür böyle bebek evine sahip olmak, ben onu yaptım. Bebek evindeki mobilyaları ayrıca, ondan sonra yatak odası, yemek odası, salon takımları ahşap hepsi, kumaş döşemeli. Bunları 70 lerde de yapardım, Türkiye piyasasında şimdide küçük çapta yapmış oluyorum. Yaptığı oyuncakların plastik oyuncaklar gibi soğuk olmadığını ifade eden Gönenç sözlerine şöyle devam etti: Bunların üzerine boya yok, kavak ağacı, tamamen yerli malzeme, elle yapılmıştır. Yani plastiğin o soğuk dokunuşu ve çocuğun hiçbir şey katmadan oynaması değil. En azından çocuk bunları değiştiriyor. Değişik şekillerde kullanabiliyor. dedi. Bir avuca sığan oturma odası takımından oluşan masa ve koltuklar, çeşitli deniz araçları oyuncakları ustasının elinde özenle üretiliyor. Oyuncaklar, Bodrum Deniz Müzesi, İstanbul Koç Müzesi, çeşitli kermesler ile Gönenç Atölyeden temin edilebiliyor.

SAKATAT YEMEKLERİNİN BODRUM DA ANLATILDI ÖNEMİ Bodrum^da düzenlenen bir etkinlikte kimilerinin adından kimilerinin görünüşünden kimilerinin ise tadından hoşlanmadığı sakatat yemekleri ile ilgili bilinmeyenler ortaya çıktı. Avenue Bodrum AVM nin ev sahipliği yaptığı Sakatat ile ilgili bilinmeyenler ve birbirinden değişik lezzetler isimli program kapsamında birçok etkinlik düzenlendi. İlk olarak Acıbadem Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Ertürk ile Yemek Tarihi ve Kültürü Uzmanı Şef Pelin Dumanlı nın sakatatın faydaları ve bilinmeyenleri konulu

söyleşisi düzenlendi. Sakatat çeşitleri, pişirilmesi, insan sağlığına faydaları gibi konuların uzmanları tarafından anlatıldığı söyleşide izleyicilerin merak ettikleri sorularda yanıt buldu. Söyleşi sonrası kameralarımıza açıklama yapan Acıbadem Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Ertürk, sakatat yemeklerinin faydalarını şöyle anlattı: Vücudumuzun kendi üretemediği esansiyel dediğimiz dışarıdan alması gereken bir takım maddeler var. Bunlar için sakatat kesinlikle çok iyi bir besin kaynağı. Sakatatın sağlıklı olup olmadığı konusuna gelince, eğer yediğiniz et sağlıklıysa aynı hayvanın sakatatı da sağlıklı olacaktır. Özellikle D vitamini B-12 vitamini, demir deposu için özellikle karaciğer için A vitamini açısından sakatat oldukça faydalı ve vücudumuz için iyi bir besin kaynağıdır. dedi. Söyleşide, Osmanlı mutfağında sakatat ve et yemekleri kültürünün önemine de değinen Pelin Dumanlı birçok sakatat yemeğini hazırladığı kitabında meraklılarına sundu. Yaklaşık bir saat süren söyleşinin ardından Pelin Dumanlı nın Sakatat konulu kitabını okuyucuları için imzaladı. 50 ye yakın sakatat yemeğinin yer aldığı yemek kitabında günümüze kadar unutulan bazı tariflerde yer alıyor. Yemek Tarihi ve Kültürü Uzmanı Şef Pelin Dumanlı, neden sakatat? sorumuzu şöyle cevapladı: Bu konuda hiç bir araştırma yapılmamış, bu konu hep satır aralarında kalmış, unutulan bir kültür olduğu için tekrar gün yüzüne çıkarmak istedim. Aynı zamanda da biraz hakkının yendiğini düşünüyorum. Kötü diyorlar, sağlıksız diyorlar, bugün bu etkinlikle bunu çürütmüş olduk. dedi. Kitabı hakkında bilgiler aktaran Dumanlı sözlerine şöyle devam etti: Kitabım aslında bir yemek kitabı. Sakatatın tarihteki kullanımlarından başlıyor daha sonra mezbahadaki yolculuğuyla devam ediyor. En son kısmına da tariflerle alakalı bir bölüm

koyduk. Yaklaşık 40-50 adet tarif var. Temel tarifler verdiğim için okurlarımız kendi tariflerini de yaratabilirler. dedi. Söyleşi ve kitap imza etkinliğinin ardından etkinliğe katılan vatandaşlara, alışveriş merkezi içinde kurulan stantlarda sakatat yemekleri ikram edildi. Paça, işkembe, kelle çorbaları, dana kuyruklu erişte, kuzu yüreğinden yapılan kavurma, kokoreç, işkembe dolması ve arnavut ciğeri yemekleri etkinliğe destek veren firmalar tarafından hazırlanarak sunuldu. Nuh un Ambarı Projesine bir Bodrum yemeği aday gösterilecek. Unutulmuş bir sakatat yemeği olan Hardimya yı gün yüzüne çıkaran Hatice Üzer isimli bir ev hanımı PelinDumanlı nın dikkatini çekmiş. Sakatat kitabında da yerini alan Hardimya yı yapan Üzer, yemeğin yapımını şöye anlattı; Kuzunun ince bağırsağını kaburga kemiğine sararak yaptığımız bir yemek. Bizim ninelerimiz yapardı bu yemeği. Eskiler bilir ama yeni nesil bu yemeği bilmiyor dedi. Hardimya yemeğini, dünyanın unutulmuş yemeklerinin listesi olan Nuh un Ambarı projesine Bodrum dan aday göstereceklerini ifade eden Pelin Dumanlı, etkinlik alanında özel olarak hazırlanan bölümde bu yemeği tanıttıklarını söyledi.