2010 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU GÖRÜŞME TUTANAKLARI

Benzer belgeler
BAġKAN: Sait AÇBA (Afyon) BAġKANVEKĠLĠ: Mehmet Altan KARAPAġAOĞLU (Bursa) SÖZCÜ : Sabahattin YILDIZ (MuĢ) O

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

İ Ç İ N D E K İ L E R

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

bu Ģekilde Türkiye ye gelmiģ olan sıcak para, ĠMKB de yüzde 400 lerin, devlet iç borçlanma senetlerinde ise yüzde 200 ün üzerinde bir kazanç

2007 MALÎ YILI GENEL VE KATMA BÜTÇE KANUN TASARILARI İLE 2005 MALÎ YILI GENEL VE KATMA BÜTÇE KESİNHESAP KANUNU

O

Ġ Ç Ġ N D E K Ġ L E R

O

S Ö Z A L A N L A R

O İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R. - TÜRKĠYE BÜYÜK MĠLLET MECLĠSĠ - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu - SAYIġTAY BAġKANLIĞI - CUMHURBAġKANLIĞI

24 Aralık 2006 Pazar

O

İ Ç İ N D E K İ L E R. - ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI - Mesleki Yeterlilik Kurumu BaĢkanlığı

O

İ Ç İ N D E K İ L E R - SAĞLIK BAKANLIĞI - HUDUT VE SAHİLLER SAĞLIK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

18 Nisan 2007 Çarşamba... Bursa Milletvekili Mehmet Emin Tutan ve 2 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası, Türkiye Halk Bankası Anonim

Kanun Tasarısının Metni

İ Ç İ N D E K İ L E R SAĞLIK BAKANLIĞI - Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü

O

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

O

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R ENERJĠ VE TABĠÎ KAYNAKLAR BAKANLIĞI - Petrol ĠĢleri Genel Müdürlüğü - Devlet Su ĠĢleri Genel Müdürlüğü

O

O

27 ġubat 2008 ÇarĢamba BĠRĠNCĠ OTURUM Açılma Saati: BAġKAN Sait AÇBA (Afyonkarahisar) BAġKANVEKĠLĠ Mehmet Altan KARAPAġAOĞLU (Bursa) KÂTĠP

O

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam

KAMU DÜZENİ VE GÜVENLİĞİ MÜSTEŞARLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN

YÖNETMELİK. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinden: MEHMET AKĠF ERSOY ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN SORUNLARI UYGULAMA VE. ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

İ Ç İ N D E K İ L E R - TARIM VE KÖYĠġLERĠ BAKANLIĞ - TARIM REFORMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ - KÖY HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

İ Ç İ N D E K İ L E R S Ö Z A L A N L A R

MUSTAFA KEMAL ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLGĠSAYAR BĠLĠMLERĠ UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

BAġKANVEKĠLĠ: Mehmet Altan KARAPAġAOĞLU (Bursa) O

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI İSTANBUL

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ EYLEM PLANI ( ) İSTİHDAM-SOSYAL KORUMA İLİŞKİSİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ

CUMHURBAŞKANLIĞI 2013 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORU

2010 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU GÖRÜŞME TUTANAKLARI

GENELGE. 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Ek 3 üncü Maddesi Uyarınca Yapılacak Ek Ödemenin Uygulanmasına İlişkin Genelge

DÖNEM: 22 CİLT: 106 YASAMA YILI: 4 T.B.M.M. TUTANAK DERGİSİ 43 üncü Birleşim 26 Aralık 2005 Pazartesi Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu

2016 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ KURUMSAL MALĠ DURUM VE BEKLENTĠLER RAPORU

İ Ç İ N D E K İ L E R

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI ORDU İL ÖZEL İDARESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU

TÜRKĠYE FUBOL FEDERASYONU GENEL KURUL ĠÇ TÜZÜĞÜ

T.C. SĠLĠVRĠ BELEDĠYE BAġKANLIĞI ĠNSAN KAYNAKLARI VE EĞĠTĠM MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIġMA YÖNETMELĠĞĠ. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Ġlke ve Tanımlar

İ Ç İ N D E K İ L E R - Genel ve Katma Bütçe Kanunu Tasarıları ile Genel Ve Katma Bütçe Kesinhesap Kanunu Tasarıları

İ Ç İ N D E K İ L E R DIġĠġLERĠ BAKANLIĞI

O

MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Hareket noktaları da eģitlik kavramı değildir. O düz oranlı vergileme dediğimiz verginin mantığı farklıdır.

İ Ç İ N D E K İ L E R MĠLLÎ EĞĠTĠM BAKANLIĞI -Yükseköğretim Kurulu -Üniversiteler

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar

30/4/2013 TARİHİNDE YAPILAN KURUM İDARİ KURULU TOPLANTISINA DAİR GÖRÜŞ RAPORU

YÖNETMELİK. Siirt Üniversitesinden: SĠĠRT ÜNĠVERSĠTESĠ YABAN HAYVANLARI KORUMA, REHABĠLĠTASYON UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM

O

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI 2014 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORU

İ Ç İ N D E K İ L E R

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI 2013 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORU

TUNCELĠ ÜNĠVERSĠTESĠ YILI SAYIġTAY DENETĠM RAPORU

T.C. B A Ş B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG / NĠSAN 2010 GENELGE 2010/11

YÖNETMELİK. e) Katılımcı: Yeterlilik kazanmak üzere sertifikalı eğitim programına katılan kiģiyi,

O

(Madde 60 okundu) (Geçici madde 20 okundu)

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/02/ /02/2012)

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI. HAKKINDA KANUN ileti5176

ÜNĠVERSĠTE HASTANELERĠ BĠRLĠĞĠ DERNEĞĠ GENEL KURULU NĠSAN 2009 DAN BU GÜNE ÜNĠVERSĠTE HASTANELERĠ BĠRLĠĞĠ FAALĠYETLERĠ 2 EYLÜL 2010 ĠSTANBUL

DÖNEM : 22 CİLT : 55 YASAMA YILI : 2 T. B. M. M. TUTANAK DERGİSİ 113 üncü Birleşim 9 Temmuz 2004 Cuma 6. - Büyükşehir Belediyeleri Kanunu Tasarısı

3346 SAYILI KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ İLE FONLARIN TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNCE DENETLENMESİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

O

İ Ç İ N D E K İ L E R Bütçe ve Kesinhesap Kanunu Tasarılarının Tümü Üzerindeki GörüĢmeler

43 üncü maddeyi okutuyorum:

5951 Sayılı Torba Kanun Neler Getirdi?

T.C. BALIKESĠR EDREMĠT BELEDĠYE BAġKANLIĞI ÖZEL KALEM MÜDÜRLÜĞÜ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü GENELGE

T.C. BEŞİKTAŞ BELEDİYE BAŞKANLIĞI MECLİS KARARI

O Kasım 2005 Pazartesi

yılı KPSS puanı I-GENEL ŞARTLAR :

MALĠYE BAKANLIĞI -. Hazine ve DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı -.Devlet Planlama TeĢkilatı MüsteĢarlığı -.Gelir Bütçesi

ADALET BAKANLIĞI MERKEZ VE TAġRA TEġKĠLATI PERSONELĠ GÖREVDE YÜKSELME SINAVI ĠLE ĠLGĠLĠ SORULAN GÖRÜġ TALEPLERĠ HAKKINDA DUYURU

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

KARAMANOĞLU MEHMETBEY ÜNİVERSİTESİ Strateji GeliĢtirme Daire BaĢkanlığı

T.C. TOPRAK MAHSULLERĠ OFĠSĠ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KURUM ĠDARÎ KURULU TOPLANTI TUTANAĞI NĠSAN 2013

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SU ÜRÜNLERĠ VE SU SPORLARI. UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

BAġKANVEKĠLĠ: Mehmet Altan KARAPAġAOĞLU (Bursa) O

KANUN. Kanun No Kabul Tarihi: 10/1/2013

T.C. DEFNE BELEDĠYESĠ MECLĠS KARARI

ENER TARTIŞMAYA AÇIYOR OLTU VE HINIS İL OLMALI MI?

YAZI ĠġLERĠ MÜDÜRLÜĞÜ 2013 FAALĠYET RAPORU

İhtisas komisyonları

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%)

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE

Sayı: / Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE

1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz?

YÖNETMELİK ĠçiĢleri Bakanlığından: YATIRIM ĠZLEME VE KOORDĠNASYON BAġKANLIĞI GÖREV, YETKĠ. VE SORUMLULUKLARI ĠLE ÇALIġMA USUL VE ESASLARINA

Transkript:

2010 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU GÖRÜŞME TUTANAKLARI BAġKAN: Mehmet Mustafa AÇIKALIN (Sivas) BAġKANVEKĠLĠ: Recai BERBER (Manisa) SÖZCÜ : Hasan Fehmi KĠNAY(Kütahya) KÂTĠP : Süreyya Sadi BĠLGĠÇ (Isparta) ------------O---------- 04.11.2009 İÇİNDEKİLER -Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Başkanlığı, -Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Başkanlığı -Gümrük Müsteşarlığı - Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü - Devlet Personel Başkanlığı ĠKĠNCĠ OTURUM Açılma Saati: 14.32 BAġKAN: Mehmet Mustafa AÇIKALIN (Sivas) BAġKAN VEKĠLĠ: Recai BERBER (Manisa) SÖZCÜ: Hasan Fehmi KĠNAY (Kütahya) KÂTĠP: Süreyya Sadi BĠLGĠÇ (Isparta) -----0----- BAġKAN Biz teģekkür ederiz Sayın Kalaycı. Sayın Mehmet Akif Hamzaçebi, buyurun lütfen. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Trabzon) Sayın BaĢkan, Sayın BaĢbakan Yardımcısı, Sayın Bakan, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri; yolsuzlukla mücadele Türkiye'nin çok önemli gündem maddelerinden birisidir. Adalet ve Kalkınma Partisi de iktidara gelirken ve iktidarının ilk yıllarında 3 Y harfini, 3 Y sloganını çok sık kullanmıģtı, yani yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar AKP nin temel gündem maddesiyle. Ancak Sayın BaĢbakan Yardımcısı 2004 yılında yolsuzlukla mücadele için Yolsuzlukla Mücadele Kanun Tasarısı nı açıkladığı hâlde, bunu kanunlaģtırma sözünü kamuoyuna, millete verdiği hâlde bu konuda tek bir adım atılmamıģtır, atılamamıģtır, tıpkı kayıt dıģılık gibi. Kayıt dıģılık da bu Hükûmetlerin, AKP Hükûmetlerinin gündeminde 2002 sonundan bu yana vardır ama adım atılamamıģtır. Çünkü, bunları çözebilmek için sadece programa almak, sadece kamuoyuna demeçler vermek yetmiyor. Bunları çözebilmek için buralarla, 1

bu kaynaklarla iliģkili olmamak gerekir. Felsefenin bunlarla mücadele felsefesi olması lazım. Bu felsefeyi partinin özümsemiģ olması gerekir ki bunlarla mücadele edebilsin. Eğer bunu özümsemiģ değilseniz, kadrolarınız buna inanmıģ değilse bu mücadeleyi yapamazsınız. ġimdi ben size Acil Eylem Planı olarak isimlendirilen, 2003 yılı ocak ayında kamuoyuna açıklanmıģ olan plandan birkaç paragraf okuyacağım. O dönem Sayın Devlet Bakanı hükûmette değildi ama Sayın BaĢbakan Yardımcısı hatırlayacaktır: Daha uzun vadeli olan ve mutlaka gerçekleģtirilmesi gereken reform alanlarından biri de devlet personel rejimi reformudur. Temel olarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile düzenlenen bu alan, daha sonra ihtiyaçlar ortaya çıktıkça bu Kanun da değiģiklikler ve paralel personel rejimi kanunları çıkarılarak düzenlenmeye çalıģılmıģtır. Ancak, yapılan tüm müdahaleler sistemi içinden çıkılmaz hale getirmiģ, ülkemizde yeni bir uzmanlık alanı oluģmasına yol açmıģtır. 1980 li yıllardan bu yana iģbaģına gelen tüm hükûmetler bu konuda bir reform yapma vaadinde bulunmuģ olmasına rağmen, bu vaatler bir türlü gerçekleģtirilememiģtir. Devlet Personel BaĢkanlığı ve diğer bazı kuruluģlar tarafından reforma yönelik hazırlıklar yapılmıģ, kanun tasarıları hazırlanmıģ olmasına rağmen bu tasarılar hayata geçirilememiģtir. Bu alanda yapılacak köklü değiģiklikler sonucunda geçiģ dönemi biraz uzun ve sıkıntılı olacak, imtiyazların bir kısmı ise ortadan kalkacaktır. Bu nedenle bu reformun yapılamamasının temelinde bürokrasinin direnci ve siyasi iradenin konunun arkasında yeteri düzeyde tecelli etmemesi yatmaktadır. Kamu yönetiminin hantallaģmasında, verimsizleģmesinde, hesap verememesinde, içe kapanmasında, etkin olmamasında, vatandaģa temel yaklaģımında tahakkümcü olmasında ve bu gibi olumsuzluklarda birinci derecede paya sahip olan mevcut personel rejiminin değiģmesi gerekmektedir. Devletin yeniden yapılandırılmasının da temelini oluģturan bu değiģiklik ancak güçlü bir hükûmet ve arkasındaki güçlü bir siyasi irade ile mümkün olacaktır. Devamında bunun biraz daha alt baģlıkları olarak isimlendirebileceğim çeģitli taahhütlerde bulunulmaktadır hangi değiģikliklerin yapılacağı konusunda. Peki, Hükûmet kendisine ne kadar süre vermiģ bunları yapmak için? Altı ay ile on iki ay arasında bir süre biçmiģ kendisine. Evet, bürokrasiyi yerden yere vuran, onu adam edeceğim diyen, halka hizmet eden, Türkiye'nin kalkınmasına katkı veren bir bürokratik yapı oluģturacağım diyor Hükûmet. Peki, ne yapmıģlar? Ne yaptıklarını saymayacağım Ģimdi. Sayın Devlet Bakanımızın konuģmasından birkaç cümleyi okuyacağım: 1965 yılında kabul edilen ve 1970 li yılların baģında yürürlüğe giren ve bugüne kadar uygulamasına devam edilen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu nun uygulanabilirliği kalmamıģ hükümleri ile Kanun un genel sistematiğine uymayan hükümlerinin tespit edilerek günün Ģartlarına uygun hâle getirilmesi sağlanacaktır. Evet, kaldık yine 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu na. Siz yedi sene önce söz verdiniz, Eski hükûmetler yapamadı çünkü bürokrasinin direncine karģı koyamadı o hükümetler, artı arkasında güçlü bir siyasi irade yoktu. ġimdi hepsi var, arkanızda güçlü bir siyasi irade var, büyük çoğunluğunuz var. Devlet personel rejimi reformunu gerçekleģtirmek için ne eksik? Daha ne diyor burada? Sayın Bakanın konuģmasından bir cümle daha okuyacağım: Kamu çalıģanlarının kayırmacılıktan uzak, liyakat ve kariyer ilkelerine uygun olarak, objektif kriterlere dayalı bir Ģekilde yükselmelerinin sağlanması Hükûmetimizin temel anlayıģı olup bu ilkelerin uygulanmasına devam edilmesi ve geliģtirilmesi temel hedefimizdir. Liyakat ve kariyer, iki 2

ilke. Bunlar zaten 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu nun temel ilkeleridir. Peki, ne yapmıģ Adalet ve Kalkınma Partisi Hükûmetleri? 4 Nisan 2007 tarihinde kabul edilen 5620 sayılı Kanun la bu kariyer ve liyakat ilkelerini altüst etmiģ, kaldırmıģ. Ġstisnai bir personel istihdam Ģekli olan sözleģmeli personel istihdamını daimî istihdam Ģekline dönüģtürmüģtür. Bu Kanun u hatırlayacaksınız, sözleģmeli personel olağanüstü hallerde niteliklerine ihtiyaç duyulan personelin istihdam aracıdır, istihdam yöntemidir. Hükûmet ne yapmıģtır? Bunu asli istihdam Ģekline dönüģtürmüģtür. Evet, Ģimdi, bunu hangi kelimeyle isimlendirmek gerekir diye bildiğim bir kelimenin bir kez daha anlamına baktım sözlükten. Sözlük Ģunu diyor: Gerçek niyetini gizleme. Amaca ulaģmak için baģka Ģeyler söyleme. Takiye. Bunun adı takiye değerli arkadaģlar. Toplumu kandırmıģsınız, insanımızı kandırmıģsınız, kamu personelini kandırmıģsınız, bunu değiģtireceğim demiģsiniz, değiģtirmemiģsiniz, gelmiģiz burada, yedi yıldan sonra, sekiz yıldan sonra bütçede diyorsunuz ki: 657 sayılı Kanun un bazı hükümlerini yürürlükten kaldıracağız. HALĠL AYDOĞAN (Afyonkarahisar) Kamu yönetimi reformuna siz engel olmadınız mı? MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Siz Hükûmet değil misiniz? Yani Hükûmet Ģikâyet etme yeri midir, yapma yeri midir? HALĠL AYDOĞAN (Afyonkarahisar) ġikâyet etmiyoruz. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Sayın BaĢbakan Yardımcısı 2004 yılında Yolsuzlukla Mücadele Kanunu nu çıkaracağım. diyor. Sayın BaĢbakan Yardımcısı BaĢbakanlığın Ġnternet sayfasına baksın. 2009-2013 dönemini kapsayan yolsuzlukla mücadele stratejisi, stratejik plan hazırlanamamıģtır, Türkiye yolsuzlukla mücadele stratejisini hazırlayamamıģtır. Avrupa Birliği ilerleme raporuna bakın. Dün burada okudum sizlere onları. HALĠL AYDOĞAN (Afyonkarahisar) Ben bir soru sordum, kamu yönetimi reformuna siz engel oldunuz mu olmadınız mı? MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Efendim, yolsuzlukla mücadele stratejisini daha hazırlayamamıģ, niyet yok. Çünkü yolsuzlukla mücadele edebilmek için gerçekten mücadele felsefesini özümsemek gerekir, dokunulmazlıkların arkasına saklanan, dokunulmazlıkları kaldırmakta, sınırlandırmakta adım atmaya cesaret edemeyen hükûmetler yolsuzlukla mücadele edemezler. Sonra gelip seçim sonuçları karģınıza gelince DTP Iğdır da Ermenistan a dayandı. yorumunu yapmaya gücünüz yetiyor ama yolsuzlukla mücadele kanununu çıkaramıyorsunuz, bir mücadele stratejisi oluģturamıyorsunuz. Değerli arkadaģlar, ne yapmıģ Hükûmet, AKP ne yapmıģ? Bakın, ben size Ģimdi 2010 yılı Bütçe Kanunu nun bir maddesini okuyacağım, bunun üzerinde durmamız gerekir, diyor ki Bütçe Kanunu nun 22 nci maddesinin (1) numaralı fıkrası: Kamu kurum ve kuruluģları, serbest memur kadrolarına 2009 yılında emeklilik, ölüm, istifa veya nakil sonucu ayrılan memur sayısının yüzde 25'ini geçmeyecek Ģekilde açıktan veya diğer kamu idare, kurum ve kuruluģlarından nakil suretiyle atama yapabilir. Bu sınırlar içinde memur ihtiyacını karģılayamayacak söz konusu idare, kurum ve kuruluģlardan yükseköğretim kurumları için ilave 4 bin adet, diğerleri için ilave 21 bin adet atama izni verilebilir. Bu hemen her yıl bütçe kanunlarında yer alıyor. Hemen her yıl değil 2003 3

yılından bu yana her yıl bütçe kanununda bu hüküm var, kadro (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAġKAN Sayın Hamzaçebi, ek süre veriyoruz. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Kamu hep bu 21 bin kadroyu alıyor, oysa emeklilik ve istifa yoluyla ayrılan memurun belli bir yüzdesi olarak ifade edilen kadro sayısı kaçtır 2003 yılından bu yana? Bunu öğrenmek istiyorum. Bir. Bakın, sözleģmeli personeli asli istihdam Ģekline dönüģtürdü Hükûmet. Ġki: Kamu kurum ve kuruluģlarının teģkilat kanunlarında yapılan değiģikliklerle kanuna eklenen geçici maddelerle kurumda görev yapan bütün üst düzey yöneticilerin birçok kurumda görevlerine son verilmiģtir, bakanlıkların birleģtirilmesi, kurumların teģkilatlarının yeniden yapılandırılması vesaire gibi gerekçelerle. Memuriyet statüsünden uzaklaģılarak istihdamın esnek bir yapıya kavuģturulmasına gidilmiģtir. SözleĢmeli personel sayısı olağanüstü ölçüde artmıģtır. Merkezî yerleģtirme sistemi sürekli zorlanmıģtır. Genel kadro rejimi parçalanmıģ ve Belediye Kanunu yla mahallî idareler genel kadro rejiminin kapsamı dıģına çıkarılmıģtır. TaĢeronlar yoluyla personel istihdamı yoluna gidilmiģtir, özellikle Sağlık Bakanlığında. Devlet Personel BaĢkanlığından ben bunu öğrenmek istiyorum, taģeron uygulaması yoluyla kamu sektörü, belediyeler dâhil, belediye Ģirketleri dâhil kaç personel istihdam etmektedir? Bunun mutlaka bir çalıģmasının da olması gerekir. Memur sayısında 2002 den 2007 ye bir artıģ var, ancak bu artıģ sayısı aģağı yukarı 61 bin civarında bir artıģtır ama emekliler, ölüm, istifa edenler bu sayıya dâhil olmadığı için 2002 den 2009 a gerçek iģe alınan, memur kadrolarına alınan sayısını bilmiyoruz. Bu sayıyı öğrenmek istiyorum ama bu sayı gerçeği yansıtmayacak çünkü taģeron uygulaması yoluyla personel istihdamı burada gözükmüyor. Mesela Sağlık Bakanlığına bu amaçla bir kanunla 21 bin kadro vermiģtik. Millî Eğitim Bakanlığına aynı Ģekilde 20 bin kadro verdik. Bunların hiçbirisi bilinmemektedir, Devlet Personel BaĢkanlığı maalesef Türkiye'nin personel istihdamı, Türkiye'nin insan kaynakları yönetimi konusunda ciddi bir çalıģma, ciddi bir stratejik plan hazırlamamıģtır. Yapılması gereken nedir? Devlet stratejik insan kaynakları planlamasını yapmalıdır. 2010 yılında, 2011 yılında Ģu kadar personel alacağım, bunun kamu kurumları itibarıyla dağılımı Ģudur, unvanlar itibarıyla dağılımı Ģudur, Ģu kadar hâkim, Ģu kadar öğretmen, Ģu kadar sağlık memuru, Ģu kadar doktor ġimdi gereksiz yere (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAġKAN Sayın Hamzaçebi, toparlayabilir misiniz lütfen. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) KPSS sınavlarına giren herkes bir umuda kapılıyor, sınava girdim, beni iģe alacak devlet. ĠĢte milletvekili arıyor, bakan arıyor, tanıdığını arıyor. Bu açık, net belli olmalı, kaç personel alınacaktır, 50 bin mi, 40 bin mi, hangi unvanda, kaç kiģi? Üniversitenin beden eğitimi bölümü mezunu bilsin ki hiç alınmayacak umutlanmasın. Bu neden yapılmamaktadır? YÖK, Millî Eğitim Bakanlığı, Devlet Planlama TeĢkilatı ile birlikte Devlet Personel BaĢkanlığının yönetiminde Türkiye'nin ulusal stratejik insan kaynakları planlaması yapılmalıdır. ġimdi, değerli arkadaģlar, bu konuda çok büyük bir boģluk, çok büyük bir eksiklik olduğunu görüyorum. Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Fonu Genel Müdürlüğü faaliyetlerine iliģkin bir iki cümleyle konuģmamı tamamlıyorum. 4

Genel Müdürlüğün illerdeki vakıflara yapmıģ olduğu ödenek dağıtımında illerin sosyoekonomik geliģmiģlik dereceleri dikkate alınmamaktadır. Oysa bu önemli bir göstergedir. Bu konuda devletin elinde son derece ciddi rakamlar vardır. Bu rakamlara rağmen, Türkiye'nin yoksulluk haritasının çıkarılamamıģ olması nedeniyle -belki Sayın Bakan onu diyecektir- bu ödenek dağıtımı etkin bir Ģekilde yapılmamaktadır. Devlet Denetleme Kurulunun raporunda bunlar görülecektir. Devlet Denetleme Kurulu ciddi bir denetim yapmıģ, CumhurbaĢkanlığı sayfasında var. Bu ödenek dağıtımı uygun değil. Oysa Hükûmet yine Acil Eylem Planı nda altı ayda bu yoksulluk haritasını çıkarma sözünü vermiģti 2003 Ocak ayında. Sayın Devlet Bakanımız bundan bir süre önce bir açıklama yaptı bir gazeteciye, Yoksulluk haritası yılbaģına tamam. diyor. Sayın Bakanım, altı ay gibi kısa bir sürede bunu yapma sözü vermiģtiniz 2003 yılının Ocak ayında. Siz Hükûmette değildiniz tabii (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAġKAN Toparlarsak Sayın Hamzaçebi. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Son cümlelerim Müsamahanıza teģekkür ediyorum. Genel Müdürlüğün kadrolarında boģluklar var. Atama yapılmayan kadrolarla hizmeti sürdürmek mümkün değildir. Sosyal Riski Azaltma Projesi kapsamında yapılan harcamalar Genel Müdürlükçe izlenmemektedir. Ayrıca burada yapılması gereken çok temel bir düzenleme var. Sosyal devlette sosyal güvenlik, sosyal sigorta tekniği vatandaģları tabii ki risklere karģı sigortalıyor ancak sosyal sigorta sisteminin yeterli olmadığı alanlar vardır. Sosyal sigorta kiģilerin kısa süreli iģsizliklerini, hastalığını, iģten çıkarılması gibi hâllerden kaynaklanan riskleri sigorta eder. Oysa kiģi daimî iģsiz kalmıģsa, kiģi yaģlıysa, kiģi hâlden, takatten düģmüģse, yaģlı alzheimer hastası -Evet sistem bir emekli maaģı veriyor ama bir kiģi de tutması lazım ki o yaģlıya baksın- veya kiģi astım hastası emekli olmuģ, kuru bir iklimde yaģaması lazım, kuru iklime gidemez, yaģayamaz veya kiģi dıģlanmıģtır. Bütün bunları sosyal güvenlik sigortası çözemiyor. Sosyal YardımlaĢma Fonu burada önemli bir enstrümandır ama Türkiye de sistemde büyük bir dağınıklık vardır. Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumundan Sosyal YardımlaĢma Fonuna, valiliklere ve diğer çeģitli kurumlara kadar bu yardımları yapan kurumlar vardır, büyük bir dağınıklık vardır. Bunları merkezî bir kurumda toplamak gerekiyor. Bir örgütün Ģemsiyesi altında bu yardımlar toplanmalı. Merkezî bir sistemde toplanırsa ve belki bir vatandaģlık geliri bağlamında olay değerlendirilirse, ilk baģta geliri olmayan vatandaģlardan baģlamak suretiyle tabii, inanın bütçeye maliyeti çok daha az olacaktır. Bunu da ben bir öneri olarak sunuyorum. TeĢekkür ediyorum. BAġKAN TeĢekkür ederiz Sayın Hamzaçebi. BAġKAN Biz teģekkür ederiz Kaptan. Sayın Hamzaçebi, sizin sorunuz Buyurun. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Trabzon) Benim sorularım Ģunlar: Birincisi, Gümrükler Genel Müdürlüğü bütçesinde gayrimenkul sermaye üretim giderleri kaleminde 2008 yılından bu yana bir ilginç durum var. O konuda Sayın Bakandan bilgi rica ediyorum. 5

Konu Ģudur: Gayrimenkul sermaye üretim gideri için 2008 yılı bütçesine 7,3 milyon TL lik ödenek konulmuģken bunun sadece 1,4 milyon TL si harcanmıģ. 2009 a bu amaçla konulan ödenek 11,4 milyon TL iken Ağustos 2009 itibarıyla harcama 550 bin TL olmuģ. 2010 da konulan, daha doğrusu teklif edilen rakam 45,9 milyon TL. 2011 ve 2012 de de yine sırasıyla 47 ve 44 milyon TL lik ödenek var. Bir yatırım yapılıyor, öyle anlıyorum, bina inģaatı sanıyorum. Ancak konulan ödenekler 2008 de kullanılamamıģ. 2009 da, yine ağustos sonu itibarıyla kullanılamamıģ gözüküyor. Bunda bir engel mi var, bir sorun mu var? Gümrük MüsteĢarlığı, konuda bilgi rica ediyorum. Ġkinci sorum: Ġhracatta gümrüklerde yapılan fizikî kontrol yüzde 10 un üzerindedir Türkiye de. Avrupa Birliği ortalaması bu konularda yüzde 2 ler düzeyindedir. Ġhracatta bu kadar yüksek oranda fizikî kontrol tabii ki ihracatçımız açısından olumsuz bir durumdur. Tabii ki Türkiye'nin Ģartlarından gelen bazı sorunlar nedeniyle fizikî kontrole ihtiyaç duyuluyor olabilir ancak ideal olan bunu yüzde 2 lere doğru indirmektir. Bu konuda Hükûmetin bir programı, çalıģması var mıdır? Yakın zamanda bu oranın inmesi söz konusu mudur? Üçüncü konu: Yine dâhilde iģleme rejimi kapsamında gerçekleģen ithalatın ihracata oranı 2002 den 2009 a olağanüstü ölçüde yükselmiģ durumda. Bunu nasıl açıklıyorsunuz? Bu konuda rejimde mi bir problem vardır, yoksa dâhilde iģleme rejimi amacına uygun iģlememekte midir? Yapılan ithalat karģılığında taahhüt edilen ihracatın gerçekleģtirilememesinin, düģmesinin nedeni nedir? Ġç piyasada bir kullanım mı söz konusudur? Bir diğer konu: Gümrükler Genel Müdürlüğü, Gümrük MüsteĢarlığının çok önemli bir birimidir. ĠĢte, yıllardır bu bütçelere geliyorum, gidiyorum, zaman zaman Genel Kurulda yine Gümrük MüsteĢarlığı personelini görüyorum fakat bildiğim kadarıyla Gümrükler Genel Müdürlüğü çok uzun bir süredir vekâletle yürütülmektedir. Sayın Bakan, bu bir tercih midir acaba? Bu kadar uzun süre, bu kadar önemli bir genel müdürlüğün vekâletle yürütülmüģ olmasını ben doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum. Yüksek Denetleme Kurulunun SayıĢtay bünyesine alınması doğru bir yaklaģımdır. Kamu mali yönetimindeki yeni anlayıģ gereği esasen böyle olmak zorundadır. Yani kamu kaynağının kullanıldığı her yerde Meclis adına denetim yapacak olan bir birimin yani SayıĢtayın olması gerekir. Yüksek Denetleme Kurulu, Anayasa nın 165 inci maddesine göre Meclis adına denetim yapan bir birim değildir, Meclise yardımcı olmak üzere rapor düzenler, nihai denetimi Meclis yapmaktadır. Bu yaklaģım yanlıģtır, ancak maalesef o da bugüne kadar gerçekleģmemiģtir. SayıĢtay yasa teklifindeki birkaç problem teģkil eden, uzlaģmazlık konusu oluģturan madde değiģtirildiği takdirde sanıyorum o sorun da çözülebilir. SayıĢtaydan tesadüfen rastladığım bir üye bana onların da yeni teklifte çözüldüğünü, giderildiğini söyledi. Umarım öyledir. SayıĢtay Yasası nın da bu vesileyle Yüksek Denetleme Kurulunu kapsamına alacak Ģekilde düzenlenmesi uygun olacaktır. TeĢekkür ederim. BAġKAN Biz teģekkür ederiz. BAġKAN Sayın Bakanlarımıza çok teģekkür ediyoruz. Katkılarından dolayı bütün Komisyon üyelerimize de teģekkür ediyoruz. 6

Değerli arkadaģlar, kurum bütçeleriyle ilgili görüģmeler tamamlanmıģtır. ġimdi, kurum bütçelerinin oylamasına geçiyoruz. Oylamadan önce söz talebi var. Sayın Hamzaçebi, buyurun. Yalnız iki dakika MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Trabzon) Eskiden üç dakikaydı Sayın BaĢkan. TeĢekkür ederim. Zaten uzun konuģacak değilim. Yeni bir tartıģma yaratmak amacıyla da söz almıģ değilim. Öncelikle, Ģu dokunulmazlık konusuna çok kısaca değinmek istiyorum. Yolsuzlukla ilgili olarak önemli gördüğümüz bir müessese. Dokunulmazlık, normal olarak, demokrasilerde muhalefeti korumak içindir, iktidar için değildir çünkü yürütme organı o kadar güçlü olabilir ki eğer siyasal katılım güçlü değilse, sivil toplum güçlü değilse, halkın iradesi yeterince baģka kanallarla Parlamentoya aksetmiyorsa giderek çoğunluk yönetimi tek adam yönetimine doğru gidebilir ve bu da muhalefet üzerinde çok ciddi bir baskı oluģturabilir. Yürütme organı muhalefeti yürütme gücünü kullanmak suretiyle son derece, yasalar karģısında çok güçsüz bir konuma getirebilir. Aslında çıkıģ nedeni budur. Buna rağmen, Türkiye de muhalefet bunun sınırlandırılmasını istiyor. Kamu görevlilerinin bir dokunulmazlığı yoktur değerli arkadaģlar. Kamu görevlileri hakkında yapılan Ģikâyeti ilgili bakan veya ilgili yüksek amir inceletir, yargılanmasına gerek görmüyorsa izin vermez ama ALATTĠN BÜYÜKKAYA (Ġstanbul) Yargı dokunulmazlığı var MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Trabzon) Ġzin verir misiniz Ġzin vermez ama izin vermeme keyfiyetine karģı müģteki, ilgili yargı organına Ģikâyet etme, baģvurma hakkı vardır. Örneğin bir kararnameli memursa DanıĢtaya gider. DanıĢtay o kiģinin yargılanmasına karar verebilir. Bakın, bir koruma yok orada. ALATTĠN BÜYÜKKAYA (Ġstanbul) Yani normal vatandaģ gibi, değil mi? HALĠL AYDOĞAN (Afyonkarahisar) Ne kadar zamanda? MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Müsaade ederseniz BAġKAN Sayın milletvekilleri, tamamlasınlar, ondan sonra MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Siz tabii kamuda hiç görev yapmadığınız için bunları yeterince takip edemediniz Sayın Büyükkaya. ALATTĠN BÜYÜKKAYA (Ġstanbul) Doğru, bilmiyoruz ama yedi senedir öğrendik MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Yok, biraz daha burada, sanıyorum Komisyonda çalıģmanız gerekecek Sayın Büyükkaya. ALATTĠN BÜYÜKKAYA (Ġstanbul) ÇalıĢtık, sizden de dinledik. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Tabii, tabii Biraz daha çalıģmanız gerekir. Bugün, size sizin üslubunuzla cevap veriyorum ben de. BAġKAN Sayın Hamzaçebi Lütfen MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Yani biraz daha çalıģacaksınız. Biraz daha çalıģırsanız sanıyorum bu noktaya geleceksiniz. Ayrıca, arzu ediliyorsa kamu görevlilerinin imtiyazlı gibi görülen bu konunun da düzeltilmesinden, kaldırılmasından yana tavır koyacağımızı biz parti olarak ifade etmiģtik. Bunu ifade edeyim. 7

Sosyal YardımlaĢma DayanıĢmayı TeĢvik Fonu ndan dağıtılan yardımlarda bir sorun yoktur. Daha doğrusu, bu yardım vatandaģa buzdolabı olarak verilebilir, baģka bir Ģekilde verilebilir. Önemli olan bunun zamanlamasıdır. Nitekim, Yüksek Seçim Kurulu Tunceli de bunu Seçim Kanunu na aykırı bularak iptal etmiģtir, böyle bir karar vermiģtir. Problem buradadır. Ġkincisi de Ģudur: Tabii ki bu yardımı alan vatandaģ iktidarda hangi parti var ise ona dua edebilir, onu hayırla anabilir. Bunda hiçbir yadırganacak yan yok. Ancak yardımları, yardıma müstahak vatandaģlarımızın listelerini eğer iktidar partisinin örgütü yapıyorsa problem buradadır. MUZAFFER BAġTOPÇU (Kocaeli) El insaf ya! MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Bizim üzerinde durduğumuz konu budur. MUZAFFER BAġTOPÇU (Kocaeli) Kanıtlayın o zaman. MEHMET AKĠF HAMZAÇEBĠ (Devamla) Son olarak söyleyeceğim konu Ģu: Grubum adına tek bir kiģiye söz hakkı verdiğiniz için Sayın Kaptan söz alamadı, benden rica etti düģüncesini ifade etmemi. Sayın Kaptan ın Sayın BaĢbakan Yardımcımız Sayın Çiçek e yönelttiği soru, Sayın BaĢbakan Yardımcısını üzme amaçlı bir soru değil, sadece basında yer alan bir haberi kendisine yöneltmek suretiyle konunun açıklığa kavuģturulmasını sağlamak, Sayın Bakana bu konuda bir açıklama fırsatını vermek içindir. Yoksa Sayın Bakan hakkında konuyu yargıya götürmek, savcıya götürmek yönlü bir düģünceyi taģımıyor. Sayın Kaptan ın düģüncelerini de bu vesileyle ifade etmiģ oluyorum. TeĢekkür ederim. BAġKAN TeĢekkür ederiz. Kapanma Saati: 17.48 8