TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 1 HÜRRİYET GAZETESİ...2 Kamu işçisi 4 artı 4 zam aldı, 100 liralık iyileştirme göründü ABD borç krizinde umut ışığı Babacan: Kazanılmış haklara zarar verecek düzenleme yapmayız Norveçli Think i Rus Boris aldı Manas, işin peşini bırakmayacak ABD, 3 İsviçreli yatırım kuruluşuna dava açtı, birinin sahibi Türk çıktı 880 milyon lira daha yatırdı, ilk yarı net kârı 1.1 milyar lira oldu Borders e-kitapla rekabet edemedi 595 milyon dolar zararla iflas etti Bimeks 50 nci mağazasını Bursa da açtı TÜSİAD, kıdem tazminatında işçiyi düşündü, kazanılmış hak korunsun uyarısı yaptı Bursa 250 kâr rekoru kırdı, dışarda yatırımı gündeme aldı IMF, Türkiye nin cari açık tahminini yüzde 10.5 e yükseltti Efes e 8.1 milyon lira idari para cezası verildi Şükrü KIZILOT Bir günlük dolar faizi yüzde 15 olur mu? MİLLİYET GAZETESİ...16 Paranın yeni kralı İsviçre Frangı AVRUPA YUNANİSTAN IN TEMERRÜDE DÜŞME RİSKİNİ TARTIŞIYOR Fenerbahçe 'Eğitim Ligi'nden çekiliyor! Sözleşmeli er alımları başladı ABD Temsilciler Meclisi dev kesintiyi onayladı BMW'den yüzyılın projesi! Güngör Uras Bankalarımızın hepsi stres testinden geçti. SABAH GAZETESİ...22 Üç ihracatçı birliği kapandı Cari açıkta ezber bozuldu İtalya'da ilk intihar Türk bankaları Viyana'ya dayandı Türk Telekom 6 ayda 880 milyon TL'lik yatırım yaptı Uzakdoğu'nun 'Dubai'si elçilik açıyor BES süreklilik için daha iyi anlatılmalı Aegon'un hedefi Türkiye'de büyümek Dardanel ADM ile masada Şeref OĞUZ Krizzade cemaat Süleyman YAŞAR Almanya Avrupa'yı terk ediyor RADİKAL GAZETESİ...29 Uğur GÜRSES Yatırımcı ev kadınlarının dahi bildiği ne? Servet YILDIRIM Güney-kuzey ayrışması artıyor
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 2 HÜRRİYET GAZETESİ Kamu işçisi 4 artı 4 zam aldı, 100 liralık iyileştirme göründü TÜRK-İş hükümet arasında sürdürülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, kamu işçilerine 2011 zammının yüzde 4 artı 4, 2012 için de ikinci yılda da yüzde 3 artı 3 olarak belirlendiğini bildirdi. Çelik, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ile yaptığı ortak açıklamada, aylık çıplak brüt ücretleri 1425 liranın altında olan işçilerin aylık çıplak brüt ücretlerine 1425 lirayı geçmemek üzere 100-150 TL arasında kademeli olarak iyileştirme yapıldığını belirtti. Çelik, bu iyileştirme sonucunda düşük ücretlilere daha yüksek oranda zam yapılmasının sağlandığını söyledi. Çelik, sosyal yardım ödemesinin ise toplu sözleşmenin birinci yılı için aylık brüt 145 TL olarak belirlendiğini, toplu iş sözleşmelerinde yer alan diğer maktu ödemelerde ise ücret zamları oranında artışlar yapıldığını kaydetti. 185 bin işçiyi kapsıyor Faruk Çelik, Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası TÜHİS ile Kamu İşletmeleri İşverenleri Sendikası Kamu-İş ile Türk-İş e bağlı sendikalar arasında yürütülen 2011 Ocak ayında başlayan toplu sözleşme müzakerelerinde kendi başkanlığında gerçekleşen Türk-İş ile Kamu İşveren Sendikaları yetkilileri arasındaki toplantıda anlaşmaya varıldığını bildirdi. 20 iş kolunda yürütülen toplu iş sözleşmeleri kapsamında Türk-İş e bağlı sendikaların üye sayısının 185 bin 315 işçiden oluştuğunu anlatan Çelik, şu bilgileri verdi: Bu protokol hükümlerine göre kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan ücretlerinde birinci yıl ilk 6 ayda yüzde 4, ikinci 6 ayda ise yine yüzde 4 olmak üzere Temmuz 2011 itibariyle yüzde 8.2 zam yapıldı. Sözleşmelerin ikinci yılında ise birinci 6 ayda yüzde 3, ikinci 6 ayda yüzde 3 olmak üzere kümülatif olarak yüzde 6.1 oranında artış yapılacak. Ayrıca 2012 yılında enflasyon oranında bir farklılaşma söz konusu olur ise bunun ilave edileceğini de belirtmek istiyorum. Seçim öncesi çabası Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ise sözleşmelerin seçimlerden önce bitirilmesi için devamlı görüşmede bulunduklarını ancak bitiremediklerini anlattı. Kumlu, şöyle konuştu: Ocakta aldığımız maaşımızı aralıkta alalım. Yani buradaki vergi dilimlerinden kaynaklanan yüzde 15, yüzde 20 ve yüzde 27 den dolayı ocakta aldığımızla aralık ayında, yıl sonunda aldığımız arasında yüzde 12 lik bir farkın giderilmesi talebimiz vardı. İkincisi düşük ücretlerin iyileştirilmesi talebimiz vardı. Bir de genelde zam talebimiz vardı, enflasyona karşı. Bunu bir hafta içerisinde sayın Bakanımızın da gayreti ve çabasıyla, Koordinasyon Kuruluyla, Kamu İşverenler Sendikasıyla görüşmemiz neticesinde bugün neticelenmiş oluyor. 27 bin kişi seyyanen artıştan yararlanacak ÇALIŞMA Bakanı Faruk Çelik, 27 bin çalışanın bu seyyanen ve maktu ödemeden yararlanacağını bildirdi. Çelik, brüt ücreti 770 lira olanın 150 lira, 1325 lira brüt maaşı olanın ise 100 lira makdu ödeme alacağını belirtti. Faruk Çelik, toplu sözleşme kapsamında 206 bin kişi olduğunu, 185 bini söylerken Türk-İş i ifade ettiğini kaydetti. ABD borç krizinde umut ışığı ABD'de bütçe ve borçlanma limiti sorununa çözüm bulma çabaları vaktin giderek daralması nedeniyle hız kazanırken, her iki partiden senatörlerin oluşturduğu bir grup bugün, borçlanma
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 3 limitinin 2 Ağustos'a kadar yükseltilmesi konusunda Kongre'de yaşanan çıkmazı gidermeye de katkı sağlayabileceği belirtilen yeni bir bütçe planı önerisi sundu. Senato Bütçe Komitesi Başkanı Kent Conrad, Demokrat ve Cumhuriyetçi 6 senatörden oluşan grup olarak sundukları teklifin, gelecek 10 yıl içinde 3,75 trilyon dolarlık harcama kesintileri ve 1,2 trilyon dolarlık yeni gelirler öngördüğünü bildirdi. Conrad, planın 1,2 trilyon dolarlık yeni gelirler öngörmesine karşın, geniş çaplı vergi reformları yoluyla 1,5 trilyon dolarlık vergi kesintisinin de tasarlandığını ifade etti. ABD'de bütçe açığının azaltılmasına dönük bir plan üzerinde geçen aralık ayından bu yana çalışan ve "Altılar Grubu" olarak bilinen grubun, Senato'daki 100 üyenin yaklaşık yarısını planla ilgili bilgilendirdiğini ve "yanıtın çok olumlu olduğunu" kaydeden Conrad, senatörlerden, sundukları teklifi 24 saat içinde incelemeleri ve bu sürenin ardından da görüşlerini kendilerini iletmelerini istediklerini ifade etti. OBAMA'DAN PLANA DESTEK "Altılar Grubu"nun sunduğu teklife, ABD Başkanı Barack Obama'dan da destek geldi. Obama, Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada, ABD'de federal hükümetin borçlanma limitini yükseltme konusunda bir anlaşmaya varılması için zamanın daraldığına dikkati çekerek, ülkenin temerrüde düşmesini önleme hedefiyle bütçe açığının azaltılması konusunda "Altılar Grubu" tarafından sunulan teklife destek verdi. Grubun gündeme getirdiği yeni bütçe planının, borçlanma limitinin 2 Ağustos'a kadar yükseltilmesi konusunda Kongre'de yaşanan çıkmaza çözüm bulabilmek için yeni fikirler sunabileceğini söyleyen Obama, planın, borç ve bütçe açığının azaltılması konusundaki kendi yaklaşımıyla büyük ölçüde tutarlı olduğunu kaydederek, Kongre'deki her iki partinin liderlerini bunun üzerinde tartışmaya başlama çağrısı yaptı. Obama, her iki partiye de kökleşmiş haldeki bazı tutumlarından taviz vermeleri çağrısı yapan yeni teklifin, bir anlaşmanın temelinin oluşturulmasına katkı sağlayabileceğini ifade etti. CUMHURİYETÇİLERİN İLK TEPKİSİ OLUMLU Teklife Cumhuriyetçilerin ilk tepkisinin de olumlu yönde olduğu bildirildi. Önde gelen Cumhuriyetçi senatörlerden John McCain, parti içinde düzenledikleri toplantının ardından yaptığı açıklamada, bütçe açığının azaltılması konusunda "Altılar Grubu" tarafından sunulan plana Cumhuriyetçilerin ilk tepkisinin olumlu olduğunu belirtirken, planın ayrıntılarını inceleyeceklerini söyledi. Babacan: Kazanılmış haklara zarar verecek düzenleme yapmayız Dün önce Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kutadgobilik i ardından da, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner ve beraberindeki heyeti kabul eden Babacan, kıdem tazminatı fonuyla ilgili konuya açıklık getirdi. İşgücü piyasasıyla ilgili, çalışma hayatıyla ilgili bir dizi reformun gündemlerinde olduğunu, bunların hükümet programında yer aldığını söyleyen Babacan, hükümet programındaki ifadeye atıfta bulunarak, programda kıdem tazminatı fonunun sosyal taraflarla istişare edilerek uygulanmaya başlanacağı ifadesinin yer aldığını kaydetti. Bizim kıdem tazminatı fonuyla ilgili çalışmamız mutlaka çalışanların haklarını koruyacak bir bazda oluşacaktır diyen Babacan, Çalışanların haklarını korurken işveren üzerindeki yükleri de daha makul, sürdürülebilir, daha öngörülebilir çerçeveye oturtmaktır, amacı budur dedi.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 4 Çalışanlar rahat olsun Önceki gün toplanan EKK da bu konuyu değerlendirdiklerini, çalışmaların tamamlanmasının ardından gereken açıklamaların yapılacağını belirten Babacan, Bizden duymadıkça, hükümet kararı haline gelmedikçe hiçbir duyuma inanmayın. Çalışanlarımız rahat olsunlar biz onların kazanılmış haklarına ya da mevcut haklarına zarar getirecek bir çalışma yapmayız dedi. Norveçli Think i Rus Boris aldı Manas, işin peşini bırakmayacak 185 milyon dolarlık değeriyle dünyanın en büyük niş elektrikli otomobil üreticisi olan ancak geçen ay iflas eden Norveçli Think i mahkemeden pil üreticisi Ener1 in sahibi Rus Boris Zingarevich aldı. Norveç basını Zingarevich i Rus mafyası olarak değerlendirip, iflas masasına yüklendi. İhalede finale kalan Brightwell Holding in patronu Alphan Manas, İşin peşini bırakmayacağım dedi. GEÇEN ay iflas başvurusunda bulunan dünyanın en büyük niş elektrikli otomobil üreticisi Norveçli Think i Rus Boris Zingarevich in sahibi olduğu pil üreticisi Ener1 aldı. 2 ay önce değeri 185 milyon dolar olan Think için Alphan Manas ın verdiği yaklaşık 20 milyon dolar en yüksek teklifken, mahkeme kararını Ruslardan yana kullandı. Think i Rusların alması Norveç basınında protestolara yol açtı, haberlerde iflas masasına yüklenildi. Norveç basını Zingarevich i Rus mafyası olarak değerlendirdi. Think e Türk ilgisi çoktu Norveçli Think i almak için Türkiye den finale kalan Alphan Manas ın dışında Fisker ve Çinli BYD nin Türkiye distribütörü olan BD Otomotiv ile Yeşil Kundura ve Teknik Lider Plastik in oluşturduğu ortaklığı da teklif vermişti. Ayrıca aralarında Hintlilerin de bulunduğu 5 uluslararası şirket daha mahkemeye başvurmuştu. Think ihalesinde öne çıkan pil üreten Ener1 oldu. Think in aynı zamanda en büyük alacaklısı olan Ener1 in teklifi Brightwell in gerisinde kalsa da şansının yüksek olduğu belirtilmişti. Patronu Rus Boris Zingarevich olan Ener1 ın hisseleri son 3 aydır neredeyse yüzde 50 değer kaybetmişti. Fiyatı 10 da 1 e düştü İflas başvurusu öncesi mayısta Türkiye ye gelip ortak arayan Think, o dönem yüzde 80 lik hisse karşılığında 150 milyon dolar istemişti. Bunun 60 milyon dolarıyla borçlar kapanıp 90 milyon doları ile de yeni model geliştirilecekti. 2-3 Türk firmasıyla görüşmüşler ama sonuç alamamışlardı. Şirketin değeri o dönem 185 milyon dolarken geçen sürede Rus Zingarevich, Think i mahkemeden 10 da 1 fiyata satın almış oldu. 12 yılda 4 kez iflas etti Ford Motor Company tarafından 1999 da 150 milyon dolara kurulan, ancak 2003 yılından sonra kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan Think, kısa tarihinde dördüncü iflasını yaşıyor. Ford, 2003 te Think teki hisselerini fonlara devretti. 2006 da Finlandiyalı Velmet Automotive ile ABD li Elkhart, Think in hisselerini aldı. Şirket, dünyanın en büyük niş elektrikli otomobil üreticisi konumuna yükseldi. Think Global, geçen yıl 2 bin 500 üncü aracı bantlardan indirdi. Şirket, şehir içi için tasarladığı elektrikli City den bugüne kadar 5 jenerasyon üretti. 4 kişilik The Think City, Norveç, Finlandiya, Avusturya, İspanya, Fransa, İsviçre ve ABD de satılıyor. Aracın Avrupa fiyatı 20 bin Euro. Think City nin plastikten yapılan karoserisi ve pek çok parçası, Bursa da kurulu Lider Plastik tarafından üretiliyordu.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 5 Peşini bırakmam 3 aydır gece gündüz Think için çalıştığını belirten Alphan Manas, Rusların ihaleyi almasına üzüldüğünü ama işin peşini bırakmayacağını bildirdi. Norveç basınının da Think i Rus mafyasının aldığına işaret ettiğini ve iflas mahkemesine yüklendiğini hatırlatan Manas, İşi sonuna kadar takip edeceğim. Şu anda Think i alan Zingarevich in sahibi olduğu Ener1 şirketinin hisseleri inanılmaz şekilde düştü. Hem Norveç basını, hem de ben işin peşini bırakmayacağız dedi. Manas alsaydı üretim Türkiye ye kayacaktı ALPHAN Manas, ihale devam ederken yaptığı açıklamada şunları söylemişti: Think EV yi satın alabilirsek devrim olacak. Çünkü tek şarj ile menzili 150-180 kilometreye çıkartamayı hedefledik. Ford bile güç elektroniği tecrübesi için şirkete yatırım yapmıştı. Şirketin iflasa sürükleyen en büyük sıkıntısı pili çok pahalıya almalarıydı. Finlandiya daki üretim de pahalıydı.türkiye ye üretimi kaydırırsak maliyet en az yüzde 30 düşecek. Think çalışanları Türk patron istedi NORVEÇ basını Think in Rus Boris Zingarevich e satışıyla ilgili yaptığı yayınlarda, çalışanların bu satıştan memnun olmadığını çünkü Rusların Think in mühendislik bölümünü Münih e taşımak istediği duyumunu aldığını duyurdu. Basında, Think çalışanları Türklerin almasını istiyordu. Çünkü Türklerin mühendislik bölümünün en azından bir kısmını Oslo da bırakacaktı. Fakat işçilerin fikirleri pek dikkate alınmadı yorumları yer aldı. ABD, 3 İsviçreli yatırım kuruluşuna dava açtı, birinin sahibi Türk çıktı ABD nin Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) olarak bilinen SEC, İsviçre merkezli üç özel yatırım kuruluşuna dava açtı. SEC şirketlerin, İsviçreli Lonza Group un ABD li kimya şirketi Arch ı almadan önce bu birleşmeden haberdar olduğunu ve günler önce Arch ın binlerce hissesini satın alarak milyonlarca dolarlık haksız kazanç elde ettiğini öne sürdü. Öte yandan şirketlerden ikisinin Yomi Rodrig isimli bir İsviçreli nin kontrolünde olduğu, diğerinin sahibinin ise ismi açıklanmayan bir Türk olduğu belirtildi. SEC in hazırladığı rapora göre söz konusu yatırım firmalarının, 1.2 milyar dolarlık satın almanın gerçekleşeceğinden önceden haberdar olduğu ve Arch ın binlerce hissesini alarak çok büyük karlar elde etti. 11 Temmuz da birleşmenin gerçekleşmesinin hemen ardınan alınan bu hisselerin satıldığını tespit eden SEC, elde edilen karın milyonlarca dolar olduğunu açıkladı ancak net bir rakam vermedi. Lonza nın satın alımına ilişkin bilginin içerden nasıl sızdığının ise halen araştırıldığı ifade edildi. Internacional Finenciera ve Coudree Capital Gestion şirketlerinin ikisinin de Rodrig tarafından kontrol edildiği belirtilirken, SEC in yaptığı araştırmalar sonucunda bir kaç milyon dolar kâr elde ettiği belirlenen bir şirketin olduğu kaydedildi. Internacional Financiera nın Cenevre merkezli bir offshore şirketi olarak faaliyet gösterdiği belirtilirken, Rodrig in 2005 yılında da SEC e haksız kazanç nedeniyle 6.2 milyon dolar ceza ödediği ifade edildi. Almanya, İsviçre deki hesaplardan 10 milyar Euro vergi toplayacak ALMAN hükümeti, İsviçre bankalarındaki Alman yatırımcıların birikimlerinden Almanya nın yararlanabilmesi için yeni bir vergi getirmeye hazırlanıyor. Alman vergi mükellefleri İsviçre bankalardaki hesaplarından elde ettikleri faiz gelirinin yüzde 25 ini Almanya ya vergi olarak ödeyecek. İsviçre son 10 yılda İsviçre de hesap açmış Alman müşterilerinin hesap bilgilerini paylaşmayacak, sadece elde edilen faiz gelirini vergilendirip Almanya ya ödeyecek. Alman Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, anlaşmanın yürürlüğe girmesi durumunda Alman maliyesinin
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 6 İsviçre deki bankalardan ilk etapta yaklaşık 10 milyar Euro vergi toplamasının mümkün olacağını söyledi. 10 yıdan daha önce açılan hesaplar anlaşma kapsamı dışında kalacak. Anlaşma ile Almanya bazı durumlarda İsviçre den bilgi talep ederek kişilerin ülkedeki bankalarda hesabı bulunup bulunmadığını da öğrenebilecek. 880 milyon lira daha yatırdı, ilk yarı net kârı 1.1 milyar lira oldu Türk Telekom Grubu, 2011 yılının ilk yarısında 880 milyon liralık yatırım yaparken, aynı dönemde cirosunu 5.8 milyar liraya, net kârını 1.1 milyar liraya çıkardı. Türk Telekom Grubu CEO su Hakam Kanafani, ilk yarıda grubun teknoloji ve altyapı yatırımını yüzde 70 artırdığını söyledi. BÜNYESİNDE Türk Telekom, Avea, TTNet gibi firmaları bulunduran Türk Telekom Grubu, 2011 yılının ilk yarısında 880 milyon liralık yatırım yaptığını açıklarken, aynı dönemde net kârını geçen yıla göre yüzde 2.9 artışla 1.1 milyar liraya çıkardı. Türk Telekom Grubu CEO su Hakam Kanafani, grubun altyapıya ve teknolojiye yaptığı yatırımlara devam ettiğini ve bu yılın ilk yarısında yatırım tutarını geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 70 artırdığını belirtti. ADSL ve mobil alanlardaki güçlü büyüme ile grup cirosunun yüzde 12 artış göstererek 5 milyar 855 milyon lirayı bulduğu bildiren Kanafani, 2011 in birinci yarısında, grup gelirleri ve FAVÖK ün (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr) yüzde 12 artarak 5.9 milyar TL ve 2.5 milyar TL ye yükseldiğini, FAVÖK marjının da yüzde 43 olarak gerçekleştiğini söyledi. Net kâr geçen yıla yakın Kârlılık düzeyinin 2010 yılının birinci yarısındakiyle olduğunu ifade eden Kanafani, şöyle konuştu: Bu yılın ilk yarısında elde ettiğimiz 1.1 milyar TL net gelir, geçen yılın ilk yarısında elde ettiğimiz rakama çok yakın gerçekleşti. Bu durum 8 milyon TL net kambiyo ve türev kazancı kaydettiğimiz geçen yılın aynı dönemine kıyasla, bu yıl TL nin dolar ve Euro ya karşı değer kaybetmesi nedeniyle 368 milyon TL net kambiyo ve türev zararı kaydetmiş olduğumuz dikkate alındığında büyük bir başarıdır. Avea nın abonesi 12 milyon Hakam Kanafani, mobil telefon şirketi Avea nın pazarda devam eden agresif rekabete karşın müşteri tabanını birinci yarıda 615 bin artırarak toplamda 12.2 milyona çıkardığını dile getirdi. Kanafani, Faturalı müşteri sayısını ise yıldan yıla yüzde 21 artırarak 5.4 milyona yükseltti. Yenilikçi tarifeler, kanallarda süregelen iyileştirmeler ve altyapı yatırımları sayesinde birinci yarıda Avea gelirlerini yüzde 13, FAVÖK ü ise yüzde 29 artırmayı başardı diye konuştu. Haziranda Motorola XOOM tablet bilgisayarını lanse ettiklerine de değinen Kanafani, bu ürünün çok ilgi gördüğünü, önümüzdeki dönemde de ileri gelen tablet bilgisayar üreticileriyle pazara benzer teklifler sunmayı planladıklarını kaydetti. Binaya kadar fiberde 3.3 milyon haneye ulaştı ALTYAPI ve teknoloji yatırımlarını devam ettirdiklerini vurgulayan Hakam Kanafani, yatırımlarla ilgili şunları söyledi: Saha dolabı ve binaya kadar fiber (FTTN) dâhil sabit hat şebekesine yaptığımız yatırımlara devam ettik. Yaklaşık 3.3 milyon haneye ulaştık. 6.7 milyon ADSL müşterimiz ayda ortalama 18 Gigabayt data kullanıyor. Bu rakam geçen yılın haziran ayına oranla yüzde 50 daha yüksek. Pantel in satın alınması ve şebeke yatırımlarımızla, uluslararası ağ geçidi veri kapasitemiz 2005 yılındaki 30 Gigabit e kıyasla 40 kat artarak 1.2 Terabit e yükseldi. Web TV hizmetimiz Tivibu 1.1 milyondan fazla müşteriye ulaştı ve çevrimiçi veri saklama hizmetimiz 40 bin müşterimiz tarafından kullanılıyor.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 7 Geniş yelpazede hizmet veriyor TÜRK Telekom Grubu, sabit hat ve GSM den geniş bant internete kadar bütünleşmiş telekomünikasyon hizmetleri alanında faaliyet gösteriyor. Türk Telekom grup şirketlerinin 30 Haziran 2011 itibariyle 15.6 milyon sabit hat, 6.7 milyon ADSL hattı (toptan) ve 12.2 milyon GSM abonesi bulunuyor. Genişbant operatörü TTNET, yakınsama teknolojileri şirketi Argela, bilgi teknolojileri çözüm sağlayıcısı İnnova, online eğitim yazılımları şirketi Sebit A.Ş., online oyun şirketi Sobee ve çağrı merkezi şirketi AssisTT şirketlerinin yüzde 99.9 una, toptan data ve kapasite servis sağlayıcısı Pantel International AG ve iştiraklerinin ise yüzde yüzüne, Avea hisselerinin yüzde 81.4 üne sahip. Türk Telekom, Arnavutluk taki yerleşik telekom operatörü Albtelecom şirketinde de dolaylı azınlık hissesine sahip bulunuyor. Türk Telekom un hisselerinin yüzde 55 i Ojer Telekomünikasyon ve yüzde 30 u Türkiye Hazine Müsteşarlığı na ait. Geriye kalan yüzde 15 lik hissesi de halka arz edildi. Borders e-kitapla rekabet edemedi 595 milyon dolar zararla iflas etti ABD nin 40 yıllık kitap mağazası zinciri olan Borders iflas etti. ABD nin en büyük ikinci kitap mağazası zinciri Borders Group un Başkanı Mike Edwars, Pek çok mağazamızı daha önce kapatmıştık. İnternet üzerinde faaliyet gösteren e-kitapçılar ile rekabet etmekte zorlandık ve son 3 yılda zarar 595 milyon dolara ulaştı dedi. 399 mağazasını kapatacak Son dönemlerdeki gelişmelerin kitapçılık sektörü açısından çok farklı bir boyuta ulaştığını dile getiren Mike Edwars, şu değerlendirmeyi yaptı: Başka bir çözüm bulmak için çok çalıştık. Ancak kitap satışı konusunda sektörde yaşanan değişiklikler, e-kitaplar ve fırtınalı ekonomi bizi şimdi içinde bulunduğumuz bu duruma getirdi. Borders bu hafta sonundan itibaren eylül ayına kadar 399 mağazasını kapatacak. Bu gelişmeler bizim için çok üzücü. ABD halkı da bu durumdan eminimki üzüntü duyuyor. 40 yıllık geçmişi bulunan bu markanın tüm mağazaları kapanacak. Borders, 2008 yılında 3.13 milyar dolarlık satış gerçekleştirdi ancak 2009 yılında bu rakam 2.25 milyar dolara geriledi. Ayrıca şirketin kar marjı da yüzde 50 düştü. Şirket son dönemlerde hızla büyüyen e-kitap pazarıyla rekabette zorlandı ve son 3 yıllık zararı 595 milyon dolara ulaştı. Barnes&Noble de zorda ABD pazarında hakimiyeti ele alan e-kitap sektörü ise büyümesini sürdürüyor. Son bir kaç yılda büyüyen pazar diğer zincir kitap mağazalarını da zorluyor. ABD kitap mağazacılığında ilk sırada yer alan Barnes&Noble ın da zor bir dönemden geçtiği belirtiliyor. Şirket tarafından yapılan açıklamada, yönetimin likidite işlemlerini yürütecek olan Hilco and Gordon Brothers kuruluşuna devredileceği açıklandı. 1971 yılında kuruldu, 2003 te zirveye ulaştı 1971 yılında Tom ve Louis Borders tarafından açılan ilk dükkanda kullanılmış kitapların satılıyordu. Sonradan büyük kitap mağazacılığı konsepti başarılı şekilde gelişti. Borders mağazaları zamanla ABD nin pek çok bölgesine yayılırken, mağazaların en önemli özelliği ortalama yarım futbol sahası büyüklüğünde olmalarıydı. 1992 de Borders, Kmart Corp. tarafından satın alındı. 1995 te Amazon un internet üzerinden kitap satmaya başlamasının ardından değişikliğe ayak uydurmakta zorlandı. Şirket 2003 te 1249 mağaza ile zirveye ulaştı, o yıldan itibaren satışlar geriledi.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 8 Bimeks 50 nci mağazasını Bursa da açtı Teknoloji perakende zinciri Bimeks, 50 nci mağazasını Bursa Carrefoursa alışveriş merkezinde açtı. Üç bin metrekarelik alana sahip mağaza kafe ve çocuk oyun alanlarına da sahip. Türkiye de 30 şehirde hizmet veren Bimeks, Bursa daki mağazasının açılışında pek çok üründe açılışa özel yüzde 70 lik indirim yaptı. Açılışa Bursa Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bimeks Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akgiray ve Bimeks Genel Müdürü Arif Bayraktar katıldı. Arif Bayraktar yaptığı konuşmada, Bimeks Teknoport Bursa daki üçüncü mağazamız. İlk olarak 2001 yılında Bursalıları teknoloji ile buluşturduk. Artan teknoloji ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak büyükşehire yakışacak ölçekte bir mağaza açtık dedi. TÜSİAD, kıdem tazminatında işçiyi düşündü, kazanılmış hak korunsun uyarısı yaptı Yeni kabine üyelerini ziyaret eden TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, kıdem tazminatı konusunda, bugüne kadar kazanılmış bütün hakların mutlaka korunması ve ileriye yönelik de korunması gerektiğini savundu. Boyner, bunlardan hiçbir şekilde geri adım atılamayacağını söyledi. TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, yeni oluşturulan kabine üyelerini tebrik etmek için yaptığı Ankara gezisinde, gündemdeki kıdem tazminatlarının fona devredilmesi konusunda çalışandan yana tavır koydu. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün le görüşmesi sırasında gazetecilerin kıdem tazminatıyla ilgili soruları üzerine Boyner, bugüne kadar kazanılmış bütün hakların mutlaka korunması ve ileriye yönelik de korunması gerektiğini savundu. Türkiye de son dönemlerde işsizlik rakamlarında daha iyimser bir tablo görüldüğünü ama ne olursa olsun ülkede katılaşmış yapısal bir işsizlik bulunduğunu dile getirdi. İşgücü piyasalarının çok bütünlüklü olarak ele alınması gerektiğini belirten Boyner, kıdem tazminatı konusunun da buradaki düzenlemelerden bir tanesi olduğunu ifade etti. Haklarda geri adım atılamaz Kıdem tazminatında çok önemli iki husus olduğunu belirten Boyner, Bunlardan ilki bugüne kadar kazanılmış bütün hakların mutlaka korunması ve ileriye yönelik de korunması çok önemli. Bunlardan hiçbir şekilde geri adım atılmaz diye düşünüyorum dedi. Boyner, ücret dışı bir takım maliyetlerde yeniden düzenleme, belki OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) ortalamaları ölçüsünde yapılabileceğini söylerken, sözlerine şöyle devam etti: Ama burada önemli olan istihdamı artıracak, istihdam kapasitesini artıracak düzenlemelere gitmektir diye düşünüyoruz. Bütün bu düzenlemeler Türkiye deki belki Sendikalar Kanunu çerçevesinde eş anlamlı olarak yapılmalıdır ve tüm paydaşlar da aynı anlayış çerçevesinde olmalıdır. Tatsız gelişmeler yaşanıyor Boyner, Yeni anayasa çalışmalarında konsensüs sağlanabileceğine dair inancınız devam ediyor mu şeklindeki soruyu yanıtlarken de, seçimden sonra ortaya çıkan tabloda Meclisteki temsilin yüzde 95 e ulaştığını görmenin kendilerini ümitlendirdiğini, yeni anayasa yapma sürecinde meclisin bir irade ortaya koyabileceğine dair inançlarının tam olduğunu ama maalesef Türkiye nin şu sıralar tatsız gelişmeler yaşadığını söyledi. Her halükârda çözüm yeri TBMM Türkiye için her konuda, her halükârda çözüm yerinin TBMM olduğuna inandıklarını dile getiren Boyner, şu anda meclisteki ya da meclis dışındaki partilerin de bu iradeyle ve bu yapıcı yaklaşımla hareket etmesini ümit ettiklerini vurguladı.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 9 30 kadük yasa arasında fikri mülkiyet hakları da var NİHAT Ergün, 30 kadük yasanın yeniden gündeme geleceğine işaret edilerek, bunlar arasında bakanlığını ilgilendiren düzenlemeler bulunup bulunmadığının sorulmasına karşılık dün yapılan EKK da önümüzdeki dönemde hangi konuları acil olarak ele alacaklarını değerlendirdiklerini söyledi. Ergün, mesela fikri mülkiyet haklarının geçen dönem üzerinde durdukları bir konu olduğunu ifade etti. Bu konuyla ilgili çalışmaların sürdüğünü anlatan Ergün, Dolayısıyla bir sıraya girecek onunla ilgili arkadaşlarımız çalışıyor dedi. İş kanunu, istihdam, kıdem tazminatı paket halinde ele alınacak BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, kıdem tazminatı konusunun 61 inci hükümetin dün gerçekleştirilen ilk Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısında münhasıran ele alınmış bir konu olmadığını söyledi. Ergün, İş dünyasıyla, iş kanunuyla, istihdamla ilgili konular bir paket halinde günü geldiğinde ele alındığında kuşkusuz kıdem tazminatı konusu da masamızdaki yerini alacaktır dedi. Bursa 250 kâr rekoru kırdı, dışarda yatırımı gündeme aldı Bursa Ticaret ve Sanayi Odası nın (BTSO) bu yıl 14 üncüsünü açıkladığı, Bursa daki 250 Büyük Firma Araştırması, kentteki önde gelen şirketlerin 2010 yılını yüzde 54.3 gibi rekor artış gerçekleştirerek 2.1 milyar liralık kârla geride bıraktığını ortaya koydu. BTSO Başkanı Celal Sönmez, araştırmanın yapıldığı 14 yıllık süreçte yüzde 54.3 lük kâr artışı düzeyinin ilk kez yakalandığını belirtti. Sönmez, kârlılıktaki bu artışı krizden çıkarılan derslerle ortaya konulan verimliliğe bağladı. Bursa daki şirketler için artık Avrupa ülkeleri ve yakın coğrafyada şirket satın alma ya da oralarda yatırım yapma döneminin geldiğini söyleyen Celal Sönmez, BTSO Meclis Başkanı İlhan Parseker le birlikte düzenledikleri toplantıda, Bursa 250 nin performansını şöyle aktardı: Bursa daki 250 büyük firma 2010 yılı itibariyle net cirolarını toplamda yüzde 20.2 artırarak 40.5 milyar liraya çıkarmayı başardı. Brüt katma değerleri yüzde 27,2 lik artışla 5,6 milyar liraya ulaştı. Öz sermayeleri yüzde 12 lik artışla 12.4 milyar lira oldu. Vergi öncesi dönem kârları yüzde 54.3 lük artışla 2.1 milyar liraya ulaştı. Toplam ihracatları yüzde 15.2 lik artışla 9,6 milyar doları buldu. Personel sayısı yüzde 7.3 lük artışla 103 bin 665 kişiye çıktı. Otomotiv lider Sönmez, 250 firmanın 65 inin otomotiv ana ve yan sanayi, 52 sinin tekstil ve konfeksiyon, 39 unun gıda tarım ve hayvancılık, 26 sının makine ve metal, 12 sinin inşaat, iş kollarında faaliyet gösterdiğini belirtti. Sönmez, ilk 250 şirketin yüzde 26 sının otomotiv ve yan sanayi alanında faaliyet gösterdiğini, cironun yüzde 49 unu da bu şirketlerin gerçekleştirdiğini vurguladı. IMF, Türkiye nin cari açık tahminini yüzde 10.5 e yükseltti Uluslarası Para Fonu (IMF), Türkiye de cari açığın bu yıl Gayri Safi Yurtiçi Hasıla nın (GSYİH) yüzde 10.5 ine çıkabileceğini tahmininde bulundu. Türkiye nin cari açığının GSYİH ye oranı 2010 da yüzde 6.6 iken, IMF mayıs ta cari açığın yüzde 8 e çıkacağını tahmin etmişti. IMF nin internet sitesinde yayımlanan tahminde, cari açığın 2012 de GSYİH ye oranının yüzde 9.8 e yükseleceği belirtildi. Türkiye nin GSYİH nın bu yıl yüzde 8.7 oranında artacağı tahmin edilirken, 2012 deki büyüme oranının da ülkedik keskin talep düşüşü nedeni ile yüzde 2.5 olacağı kaydedildi. Türkiye nin, 1984 ten bu yana görülen en yüksek seviyeye çıkan cari açıkla baş etmeye çalıştığını kaydeden IMF, enflasyonun bu yıl yüzde 5.5 olacağını ve gelecek yıl da bunun yüzde 6.4 e çıkacağını öngördü.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 10 Efes e 8.1 milyon lira idari para cezası verildi Rekabet, Efes Pazarlama ve Dağıtım Ticaret A.Ş nin Kurul kararı ile yasaklanan nitelikte, nihai satış noktalarına rekabet etmeme yükümlülüğü getirilmesine yönelik uygulamalar içerisinde bulunduğu tespitiyle, şirkete 8 milyon 85 bin 929.6 TL idari para cezası verilmesini kararlaştırdı. Rekabet Kurumu Başkan Yardımcısı Erkan Yardımcı, Satış noktaları ile imzalanan satış sözleşmesi nde bir madde sözleşmeden çıkarılmasına, bir başka maddenin de açıkça anlaşılmasını sağlayacak şekilde düzenlenmesine karar verildi dedi.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 11 Şükrü KIZILOT Bir günlük dolar faizi yüzde 15 olur mu? OLMAZ demeyin. Oluyor!.. Burası Türkiye... AVNİ BEY İN ŞAŞKINLIĞI Kredi kartını kullanarak, yurtdışında 10 bin dolar harcayan Avni Bey, kredi kartı borcunu ödemeyi bir gün geciktirince, bakın başına neler geliyor. 1. Öncelikle, bankaya 10 bin dolar borcunu ödüyor. Sonra Bir günlük gecikmenin, sembolik de olsa bir gecikme cezası vardır diye düşünüyor. 2. Biraz sonra, bankadaki memur, sembolik diye düşündüğü ödemeleri sıralıyor; - Efendim, bir gün geciktirdiğiniz 10 bin dolar kredi kartı borcunuz için, yüzde 15 yani 1500 dolar KKDF (Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu) ödemeniz gerekiyor. Ayrıca 10 bin doların gecikme faizini alacağız bir de Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi ödeyeceksiniz. - Aman bir yanlışlık olmasın. Bir günlük gecikmeye, anapara üzerinden yüzde 15 KKDF dediniz. Ana paranın mı yoksa faizin mi yüzde 15 i? - Maalesef ana paranın yüzde 15 i olarak alıyoruz. Ayrıca bir gün de gecikse, bir yıl da gecikse anaparanın yüzde 15 i kadar KKDF alıyoruz. Bu, bankanın kasasına girmiyor. Sizden alıp Maliye ye yatırıyoruz. - Bu ne biçim ceza bir güne de aynı, bir yıla da. Pes vallahi!.. YALNIZCA TÜKETİCİYE Yukarıda açıkladığımız, fıkra gibi uygulamada, yüzde 15 KKDF kesintisi tüketiciler tarafından kullanılan kredilere uygulanıyor. Ticari kredilerde, KKDF yok. Merak edenler için, dayanağını da açıklayalım. - Yurt dışında kredi kartı kullanarak yapılan harcamalar, döviz kredisi olarak kabul ediliyor (Merkez Bankası nın 5.3.1992 tarih ve 92/YB-1 sayılı genelgesi). - Döviz kredilerinde KKDF kesintisi; kredinin kullandırıldığı ana paranın tümü üzerinden hesaplanıyor (KKDF Hk.6 No.lu Tebliğ Madde 2/4). - Merkez Bankası nın 3.4.1991 ve 3.9.1991 tarihli açıklamalarına göre; ödenmemiş kredi kartı borç tutarı kadar, kredi kartı sahibi döviz kredisi kullanmış sayılıyor. - Ödenmemiş kredi kartı borç tutarı olan döviz kredilerinde, KKDF oranı, 18 Ağustos 2004 den itibaren, yüzde 15 dir (10.8.2004 Tarih ve 2004/7735 sayılı Kararname). - Ticari amaçlı döviz kredilerinde KKDF yok. Konut edinme amaçlı kredilerde de KKDF kesintisi yok (Maliye Bak. Gelir İd. Bşk. 8 Haziran 2007 tarih ve 2007/2 sayılı KKDF Sirküleri). Bu arada, yurt dışı harcamaların TL olarak ödenmek istenilmesi halinde, KKDF, anapara değil, faiz üzerinden hesaplanıyor. Ancak, tüketicilerin çoğu bunu bilmiyor. NE YAPILMALI? Yapılması gereken belli; bu anlamsız uygulamaya son verilmeli. Bankalar da kredi kartı üyelik sözleşmesinde yer alan ancak sözleşmeyi dikkatle okumayan müşterilerini Döviz cinsinden borcunuzu, zamanında yatırmazsanız, anaparanın yüzde 15 i kadar KKDF ödersiniz diye uyarmalı. Gecikme nedeniyle zaten faiz alınıyor, birde Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi alınıyor. Tamam... Peki, bir gün ya da üç gün gecikme nedeniyle, anaparanın yüzde 15 i oranında alınan KKDF neyin nesi? Bir günlük gecikme ile bir yıllık gecikmenin oranı aynı olur mu? Bu komediye, acilen son verilmesi gerekiyor...
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 12 MİLLİYET GAZETESİ Paranın yeni kralı İsviçre Frangı Avrupa ve ABD deki gerginlik yatırımcının euro ve doları bir kenara bırakıp İsviçre Frangı na yönelmesine neden oldu. Piyasaların güçlü para birimi İsviçre Frangı nın getirisi 9 ayda yüzde 40 ı buldu Avrupa daki krizin derinleşmesi büyük bir kaygı ile izleniyor. Bu arada para piyasaları oldukça hareketli. Yatırımcılar krizde altın ve mevduata yönelirken, para birimleri içerisinde İsviçre Frangı öne çıkmaya başladı. Dolar ve euro daki istikrarsız görüntü yatırımcıları bu yönde hareket etmesine neden oldu. Euro/Dolar paritesi kısa süre içinde 1.41 seviyelerinden 1.47 çıkıp ardından 1.41 seviyelerine tekrar geri çekildi. ABD ve Avrupa ekonomileri için sıkıntılar tırmanışa geçti. Avrupa da borç krizi, ABD de ise 2 Ağustos a kadar borçlanma limitlerinin artırılıp artırılmaması gibi bir gerilim var. Bu açıdan istikrarsız ve dalgalı seyir daha güvenli bir yatırım aracına yönelişi beraberinde getirdi. Neden ilgi görüyor? İsviçre Frangı borçlu ülkelerin para birimleri karşısında oldukça güçlü. Bu nedenle de en fazla tercih edilen para birimi haline geldi. Güvenli liman arayan yatırımcı İsviçre frangını da altın gibi görüyor. İsviçre frangı 7 Nisan da 1.64632 seviyesinde bulunurken 19 Temmuz itibari ile 2.02 seviyesine yükseldi. Nisandan bu yana yüzde 22.7 oranında artış gösterdi. İsviçre frangı nın son 9 aydaki getirisi ise yüzde 40 ı buldu. Öte yandan İsviçre Frangının sürekli artış göstermesi ise Merkez Bankası üzerinde baskı yaratıyor. İsviçre ihracatçı bir ülke. Kurdaki hızlı yükseliş ihracatını olumsuz etkiliyor. Altının onsu 2.000 dolara çıkar mı? Borç riskleri ile parlayan altının, çıkışı sürecek mi? Bugünlerin en fazla sorulan sorusu. Altın teknik olarak bir önceki tepe seviyesinin üzerine çıkarak yükseliş sinyalini verdi ve çıkış eğiliminde. 1.600 lerin üzerinde. Hedef 1.650 seviyesi. Direnç seviyelerine yaklaşıldıkça kâr satışları görülebilir. Bu düzeltme altının 1.500 seviyesinin de altına kaymasına neden olabilir. Ancak orta vadede yükseliş eğilimi devam ediyor. Altın için 2.000 dolar değerlendirmeleri yapılmaya başlandı bile. Bu kriz bu şekilde devam ederse elbette ki altındaki yükseliş de sürecektir. Ancak 2.000 dolar beklentileri için henüz çok etken. 1.630-1.650 bandında altında düzeltme yaşanabilir. Faizlerin düşük ve borsaların primli olması, devlet borçlanma kağıtlarına ve para birimlerine olan güven kaybı Güvenli liman olma özelliği nedeniyle altını yukarı çekmeye devam ediyor. Ancak orta ve uzun vadeli daha yüksek beklentiler yaratılmışsa da altının önemli direnç seviyelerine yaklaşması olumlu fiyatlamanın yapıldığını gösteriyor. Euro/Dolar 1.3920 yi kırarsa riskler artar Euro bölgesinde yaşanan gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda euro nun yaşanan gelişmelere göre hala değerli olduğu söylenebilir. Buna etken olarak karşısındaki en önemli rakip olan ABD ekonomisiyle ilgili gerek borç tavanı sorunu gerekse toparlanmanın yavaşlaması gibi sorunların henüz aşılmamış olması gösterilebilir. Bu sorunlarını çözmüş bir ABD ekonomisi daha güçlü doları beraberinde getirip Euro yu da daha aşağılara itebilirdi. Bir diğer neden ise Yunanistan, Portekiz, derken İtalya nın gündeme gelmesi ve borç krizinin diğer ülkelerle devam edeceği yönündeki tedirginlik. Ayrıca İtalya konusu daha netlik kazanmış değil. Gerçekten yardım gerekecek mi? Yardım gerekirse AB bu büyüklükteki bir yükü kaldırabilecek mi? Bu sorular henüz cevap bulmuş değil. Euro
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 13 dolar paritesinde ilk önemli destek 1,3920 seviyesinde. Bu seviye kırılırsa daha alt destekler görülecektir. Parite desteğini kırdığımda 1,3850 ve 1,31 li seviyeleri görebilir. GIDA FİYATLARI HIZLI YÜKSELİŞE GEÇTİ Gıda fiyatlarında artış beklentisi tarıma dayalı koruma fonları öne çıkarmaya başladı. Türkiye de yılbaşından bu yana kurulan fonlara baktığımızda ağırlıklı olarak koruma amaçlı fonların olduğunu görüyoruz. Tarım fonları, erişilmesi zor olan türev piyasalarına yatırım yapmak isteyen ve düşük faiz ortamında tarım ürünleri üzerinden düşük risk alarak alternatif getiri elde etmek amacında olan yatırımcılara yeni bir yatırım alternatifi sunuyor. AVRUPA YUNANİSTAN IN TEMERRÜDE DÜŞME RİSKİNİ TARTIŞIYOR Euro ülkelerinden Yunanistan ı kurtarmak için 3 farklı çözüm Euro bölgesi yetkililerinin, Yunanistan için hazırlanan ikinci kurtarma paketine özel yatırımcıları da katabilmek için üç temel seçenek oluşturdukları bildiriliyor. - Birinci seçenek Yunan devlet tahvillerinin geri satın alınması ve kamu sektörünün kredilerinin güçlendirilmesi. - İkinci seçenek ise Fransız bankalarının önerdiği gibi bir borç çevirme olabilir ki bu durumda borçların geri satın alınmasına veya kamu sektöründe kredi güçlendirmesine gerek kalmıyor. Belgeye göre bu seçenek muhtemelen tercihli temerrüde yol açacak. - Üçüncü opsiyon ise, finans sektörüne getirilebilecek bir vergi ya da özel bankalarla merkezi olmayan, Viyana-tarzı bir anlaşmaya gitmek. Söz konusu özel bankalar arasında öncelikle ellerinde büyük miktarda Yunan tahvili olan Yunan bankaları yer alıyor. Belgeye göre bu seçenekte tercihli temerrüt veya temerrüt beklenmiyor. Nowotny: Temerrüd vahim sonuçlar verebilir Avrupa Merkez Bankası (ECB) politika yapıcılarından ve Avusturya Merkez Bankası Başkanı olan Ewald Nowotny, Yunanistan ın borç krizi için var olan seçeneklerden bazılarının, büyük çaplı olumsuz sonuçlara yol açmayacak kısa süreli bir tercihli temerrüt yaratabileceğini ve dikkatle incelenmeleri gerektiğini söyledi. Nowotny, Kesin bir temerrütten tercihli temerrüde ve kredi ödeyememe durumuna kadar değişen çok geniş seçenekler ve tanımlar dizisi var dedi. Trichet: Hükümetler temerrüdü engellemeli Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Jean-Claude Trichet, euro bölgesi hükümetlerinin Yunanistan ın temerrüde düşmesini engelleyecek bir plan ortaya koymaları gerektiğini söyledi. Trichet ABD de borçlanma limitinin artırılması konusunda uzlaşma sağlanamaması halinde de bunun bütün dünyayı şiddetle sarsabilecek bir sorun yaratacağına dikkat çekti. Bir ülkenin temerrüdünü krizden çıkış için istenilen bir yol olarak savunanların, konuyu ayrıntılarıyla düşünmediklerini belirten Trichet, Avrupa da ve küresel olarak, gelişmiş ekonomilerin kamu finansmanları kapsamında, egemen bir ülkenin tahvillerinde temerrüde düşmesini iyi bir çözüm olarak kim görebilir dedi.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 14 Merkel: Perşembe günkü zirveden sonuç çıkmaz Almanya Başbakanı Angela Merkel, Avrupa Birliği (AB) Zirvesi nin Yunanistan için hızlı ve kolay bir sonuç getirmeyeceğini söyledi. Merkel, yaptığı açıklamada, Yunanistan ın borç krizinin çözümünde bu hafta perşembe günü düzenlenecek Euro Bölgesi liderler zirvesinin nihai adım olmayacağını ifade ederek, başka gerekli adımların da atılması gerektiğini ve sadece tek bir sonucun tüm sorunları çözemeyeceğini belirtti. Bu arada dün İspanya 12 ve 18 aylık tahvil ihracıyla toplam 4.45 milyar euro borçlandı. Toplam 3.5 ile 4.5 milyar euro arasında borçlanmayı hedefleyen İspanya nın borçlanma maliyetleri de bir önceki ihaleye göre yükseldi. FT: EURO NUN BAŞI GERÇEKTEN DERTTE Financial Times ın (FT) dünkü manşetinde, Avrupa nın giderek derinleşen borç krizinin yarattığı endişelerin yatırımcıları güvenli yatırım araçlarına yönelttiği, en güvenli yatırım aracı olarak görülen altının onsunun da 1.600 doları aştığı kaydedildi. Haberde, Euro bölgesi krizinin, ABD nin borçlarını ödeyememe riskiyle birleştiğinde tedirginliği arttırdığı belirtilerek, krizi irdelerken, euro yu korumanın Avrupa yı korumak anlamına geldiği belirtildi. Euro için mücadelenin en tehlikeli aşamaya girdiğini belirten Financial Times, İtalya ve İspanya nın bu hafta gerçekleştirecekleri tahvil satışlarının önemli sınavlar olduğu ifade edildi. Euro AB nin dayanağıydı Haberde ayrıca, İtalya ve İspanya nın, 17 üyeli euro bölgesinin en büyük üçüncü ve dördüncü ekonomileri olduğu vurgulanarak şunlar kaydedildi: Her iki ülkenin euro bölgesinin gayrı safi hasılasındaki payı yüzde 28. Buna yüzde 6 sını oluşturan Yunanistan, İrlanda ve Portekiz i de ekleyin. Mali piyasaların euro bölgesinin üçte birinin kredi güvenilirliği konusunda kaygılı olduğu ortaya çıkar. Bu Avrupa bankacılık sisteminin sınırötesi risklerinin de yüksek olduğu anlamına gelmektedir. Dolayısıyla, Avrupa nın para birliğinin şimdiki haliyle tehlikede olmadığı yanılgısı içinde olmak kimseye fayda getirmez. Haberde, krizin etkilerinin göründüğünden daha derin olacağı belirtilerek şunlar kaydedildi: Euro, savaş sonrası Avrupası nın siyasi ve ekonomik entegrasyonu projesini taçlandıran bir kazanım olarak görülüyordu. Euro, Avrupa nın birliğini sağlayan bir dayanaktı. Bu dayanağın ortana kaldırılması, Avrupa nın dünyadaki nüfuzu konusunda söyleyecek bir şey kalmaması anlamına gelecektir. Fenerbahçe 'Eğitim Ligi'nden çekiliyor! Özel Fenerbahçe Eğitim Kurumları'nı, Özel Denizatı Eğitim Kurumları satın alıyor... Futbolda şike operasyonu ile son iki haftadır sıkıntılı günler geçiren Fenerbahçe, 'Eğitim Ligi'nden çekiliyor! Habertürk Gazetesi'nin haberine göre; Edinilen bilgilere göre, Fenerbahçe Spor Kulübü tarafından 2003 yılında kurulan Özel Fenerbahçe Eğitim Kurumları'nı (Fenerbahçe Koleji), 1997 yılında kurulan ve İstanbul'un gözde okullarından biri olan Özel Denizatı Eğitim Kurumları satın alıyor. İki tarafın bir
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 15 süredir satış görüşmelerini sürdürdüğü ve imzanın an meselesi olduğu belirtilirken, her iki okulda da öğrenci velilerine konuyla ilgili bilgilerin verilmeye başlandığı öğrenildi. Denizatı'nın satın alma sonrası İstanbul Kayışdağı'nda bulunan okulunu, yine aynı bölgede bulunan Fenerbahçe Koleji'nin kampusuna taşıyacağı belirtiliyor. TEKLİF FENER'DEN Özel Denizatı Eğitim Kurumları'nın geçtiğimiz yıllarda da Fenerbahçe Koleji'ni satın almak için girişimlerde bulunduğu ancak görüşmelerin olumsuz sonuçlandığı belirtilirken, bu defa teklifin Fenerbahçe cephesinden geldiği öğrenildi. Eğer son dakika görüşmelerde bir pürüz yaşanmaz satın alma gerçekleşirse, Denizatı'nın yeni adının Denizatı Fenerbahçe Koleji olacağı kaydediliyor. Fenerbahçe Koleji'nin satılmasında son dönemde yaşananlar ve Başkan Aziz Yıldırım'ın tutuklu yargılanmasıyla herhangi bir ilgisi olmadığı, satın alma görüşmelerinin bu olaylardan daha önce başladığı gelen bilgiler arasında. 2003 TEN BU YANA EĞİTİM VERİYOR Fenerbahçe'nin okulu satma kararında, eğitim sektörünün artık çok rekabet yoğun bir hal alması ve yöneticilerin okul için yeterli vakti ayıramamasının etkili olduğu belirtiliyor. Fenerbahçe Spor Kulübü tarafından 2003 yılında kurulan Özel Fenerbahçe Eğitim Kurumları, anaokulu, ilköğretim okulu, Anadolu Lisesi düzeyinde eğitim-öğretim yapıyor. İstanbul, Ataşehir Kayışdağı mevkiinde 49 binmetrekarelik bir arazi üzerinde toplam8 bin 500 metrekarelik kapalı alanda faaliyet gösteren Fenerbahçe Koleji'nin kuruluş amaçlarından biri de Fenerbahçe Spor Kulübü'ndeki branşlarda altyapıdaki sporcuların eğitimlerinin karşılanmasıydı. 2003-2004 Eğitim Öğretim yılında resmi olarak Fenerbahçe Spor Kulübü bünyesinde faaliyete başlayan Fenerbahçe Koleji'nde, 1 zemin, 3 normal kat üzerinde; zemin kat ilköğretim1. kademe, 1. kat ilköğretim ikinci kademe ve Anadolu Lisesi, 2. kat Anadolu Lisesi öğrencilerine eğitim öğretim veriliyor. Sözleşmeli er alımları başladı Genelkurmay Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, sözleşmeli er alımlarına başlandığı belirtildi. Açıklamada, Kara Kuvvetleri Komutanlığının resmi internet sitesinde bu yıl içerisinde 5 bin 103 sözleşmeli er alınacağı belirtildiği, 12 Temmuz 2011 tarihinde başlayan başvuruların 12 Ağustos 2011 tarihinde sona ereceği ifade edilerek, başvuracak adayların en az ilköğretim okulu mezunu, 26 yaşından gün almamış askerliğini yapmış olması gerektiği ve terhis tarihinden itibaren 3 yıl içinde müracaat etmesi şartının arandığı belirtildi. Halen askerlik vazifesini yapanların da müracaatta bulunabileceğinin kaydedildiği açıklamada, ön şartları uyan adayların sağlık muayenesi, spor testi ve mülakattan sonra 10 hafta askeri eğitimden geçirileceği bildirildi. Açıklamada sözleşmeli erlerin, hudut birliklerinde görevlendirilecekleri, kışlalarda iskan edilecekleri, her türlü ihtiyacının Türk Silahlı Kuvvetler tarafından karşılanacağı, maaş alacakları ve hizmet süreleri sonunda ikramiye alabilecekleri de ifade edildi. ABD Temsilciler Meclisi dev kesintiyi onayladı ABD Temsilciler Meclisi, bütçe açığının azaltılması konusunda muhafazakar Çay Partisi hareketinin desteklediği bir tasarıyı onayladı.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 16 Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisi nde 190 a karşı 234 oyla kabul edilen tasarı, 2 Ağustos ta süresi sona erecek olan borçlanma limitinin yükseltilmesi karşılığında, federal harcamalarda 6 trilyon dolarlık kesinti ve bütçenin dengelenmesi için anayasal değişiklik öngörüyor. Gelecekteki federal harcamalara katı sınırlar getiren tasarı, muhafazakar kesimin istediği şekilde, vergilerin artırılmasını çok daha zorlaştırıyor. Ancak tasarının Demokratların çoğunlukta olduğu Senato dan geçmesine pek ihtimal verilmezken, ABD Başkanı Barack Obama da, daha önce yaptığı açıklamada, tasarı Kongre de kabul edilse bile veto edeceğini bildirmişti. Bu nedenlerden ötürü "sembolik" olarak nitelenen tasarının, daha çok, Cumhuriyetçilere, muhafazakar tabanlarının desteklediği adımları attıklarını gösterme imkanı sağlamaya yarayacağı yorumları yapılıyor. BMW'den yüzyılın projesi! Dünya devi "taşıt paylaşımı" sistemiyle atağa geçiyor... Araç kiralama sistemini bir adım daha ileri götüren BMW, 'kullandıkça öde' sistemiyle bir "taşıt paylaşım sistemini" hayata geçirdi. Şu sıralar Münih'te kullanılan sistem Berlin'de de tanıtıldı. Bu programla, sürücüler interneti veya bir akıllı telefon uygulamasını kullanarak şehrin farklı yerlerine park edilmiş otomobilleri ayırtacak, sonra sürücü ehliyetlerine takılan bir çip vasıtasıyla bunlara erişecekler. Kullanılacak araçların dakikası ise biraz pahalı: 25 peni yani 66 kuruş. Başarıyla uygulanan sistemin dünya çapında yaygınlaştırılması hedefleniyor. Bunun için düğmeye basan BMW, Almanya'dan sonraki ilk uygulamasını İngiltere'de başlatacak. İngiltere'de ise Londra, Birmingham ve Manchester pilot bölgeler olarak seçildi. Bu inovatif fikre firma, 300 BMW 1 Serisi araçla destek veriyor. BMW bu işi Almanya daki en büyük araç kiralama firması SIXT'le birlikte yapıyor. Sistem birçok yeniliği de bünyesinde barındırıyor. Bankaların kullandığı güvenlik uygulamasına benzer bir şifreleme sistemi kullanan sistem, bir kullanımlık şifreyle aracın bulunduğu konumda anahtarsız çalışmasına olanak sağlıyor. Ayrıca, cep telefonu uygulamalarıyla uygun araç bulunabilecek. Talebe bağlı olarak plana yeni otomobiller de eklenecek. BMW'nin yeni alt markası, "i serisi" elektrikli otomobilleri de plana dahil edilecek. Firma ayrıca 'ParkatmyHouse.com' park sitesine de yatırım yaptığını duyurdu. Bu site ise sürücülere, kendi özel park alanlarını, garajlarını ve kullanıma sunan, ev sahipleriyle iletişime geçerek araçlarını bu güvenli alanlara uygun bir ücret karşılığında park etme olanağı sağlıyor. BMW ayrıca, sürücülere, trafik kameralarını kullanarak, en uygun rotayı belirlemesine olanak sağlayan 'My Cith Way'e de (New York merkezli) yatırım için fon ayırdı.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 17 Güngör Uras BANKALARIMIZIN HEPSİ STRES TESTİNDEN GEÇTİ Avrupa da bankalar sallanıp duruyor ya... AB nin bankacılık otoriteleri karar verdiler. Bu bankaları stres testinden geçirelim dediler. AB nin anlı şanlı 90 bankası teste tabi tutuldu. 8 i testten geçemedi. 16 sı testi zor geçti. Acaba bizim bankalar teste girse durum ne olurdu? Öncelikle stres testi denilen test nedir? - Hedef, bankaların faaliyet gösterdiği piyasalarda ortaya çıkacak değişik olası riskler karşısında bankaların ne duruma düşeceğini araştırmak. - Bankaların gücü öz kaynaklarıdır. Ödenmiş sermaye ve varlıklarıdır. - Önce olası risklerin teker teker bankaları etkilediği varsayılıyor. Kur riski. Döviz kurlarının hızla değişimi. Faiz riski. Faizin kısa sürede değişimi. Borsa riski. Borsaların kısa sürede sarsılması. Borçlu ülkelerin, borçlu firmaların riski. Ülkelerin ve firmaların borçlarını ödeyemez hale düşmeleri... - Sonra bu risklerin ortaya çıkmasında diğer riskleri nasıl tetikleyeceğine bakılıyor... - Bu risklerin karşılanması için sahip olunması gereken öz kaynak hesaplanıyor. - Bankaların öz kaynakları, risk olasılıklarını karşılayamayacak ölçüde ise, bankaların sermayelerinin artırılması isteniyor. Şimdilerde Avrupa ülkelerinde bankaların en büyük riski, krizden sarsılan ve borçlarını ödeyemez duruma düşen ülkelerin tahvilleri ve bonoları. Bankalar bizde nasıl faiz geliri elde etmek arayışında Hazine Bonosu, Hazine Tahvili Satın alıyor ise, Avrupa bankaları da değişik ülkelerin tahvillerini, bonolarını satın alıyor.. Ama bu ülkelerin bazılarının bonoları şimdi ödenemez durumda. Bu nedenle bu bonoların fiyatı düşüyor, değeri düşüyor. Bu ise bankalara risk getiriyor. İşte Avrupa nın anlı şanlı bankaları şimdi bu riskler nedeniyle stres testini geçemiyor. Sermayeleri, öz kaynakları, riskleri karşılayacak sınırın altına kalıyor. Sermaye yeterlilik rasyosu nedir? Bankalar halktan topladıkları paralara, öz kaynaklarını ekleyerek, başkalarına kredi verirler. Tahvil, bono satın alırlar. Kredinin, tahvilin bononun ödenmeme riski vardır. Bir banka bu riski karşılayacak kadar öz kaynağa sahip değil ise, risk ortaya çıktığında halktan mevduat olarak topladığı paralar yok olur. İşte onun için devletler bankaların üstlenecekleri risklerin karşılığı sahip olmaları gereken öz kaynak miktarının en az ne kadar olacağını belirler. Her ülke farklı uygulama yapmasın diyerek, 1988 yılında, 12 ülke temsilcisi İsviçre nin Basel kentinde bir araya geldi. Avrupa, Japonya ve ABD bankalarınca uygulanacak asgari sermaye ölçüsü ve bunun hesabının nasıl yapılacağı konusunda ortak bir politika oluşturdu. Bankaların kredileri değişik oranlarda risk değerlendirilmesine tabi tutuluyor. Buna göre riskli kredilerin toplamı belirleniyor. Bankaların öz kaynaklarının bu riskli krediler toplamının yüzde 8 inden az olmaması isteniyor.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 18 Basit anlatımıyla riskli kredi toplamı 100 olan bankanın öz kaynağının en az 8 olması gerekiyor. Bu oran altına inilmemesi gereken oran. Bankaların gücüne göre bu oran yüzde 20 lere kadar çıkıyor. Oranın yüksekliği bankanın gücünün göstergesi. İşte bu oranlara da Sermaye Yeterlik Oranı/Rasyosu adı veriliyor. Bankalarımız Avrupa Şampiyonu Şimdilerde Batı ülkeleri bankalarında sermaye yeterlilik oranı yüzde 8. Biz de uygulamaya böyle başladık. 2006 da yüzde 12 ye yükselttik. Bizim bankalar her 100 TL lik krediye karşı en az 12 öz kaynağa sahip olmak zorunda. Bunun böyle olup olmadığını BDDK takip ediyor. BDDK bu konuda çok ciddi. Her bir bankanın kredilerini yüzde 0 riskli krediden yüzde 200 riskli krediye kadar gruplandırıyor. Sonra riskli kredi toplamını buluyor. Sonra da bankanın öz kaynağı ile bu riskli krediler oranlanarak her bir banka için Sermaye yeterlilik Oranını/Rasyosunu beliriyor. Bu konuda şeffaflık var. Mart ayı itibarıyla hangi bankanın sermaye yeterliliğinin ne olduğunu merak edenler Bankalar Birliği sitesine girerek bu oranları görebilirler. Mart ayında tüm bankalarımızın sermaye yeterlilik oranı yüzde 18.0 idi. Biz bu oran ile G-20 ülkeleri arasında sermaye yeterlilik şampiyonu olduk. Sermaye yeterlilik oranı ABD de yüzde 14.8, İngiltere de yüzde 15.0, Almanya da yüzde 16.6, Fransa da yüzde 12.2 idi. BDDK mayıs ayı itibarıyla bankalarımızın sermaye yeterlilik hesabını açıkladı. - Bankaların risk ağırlığı yüzde 0 dan, yüzde 10-20-50-100-150-200 ölçüsü ile gruplandırılan risk toplamı 825 milyar TL. - Öz kaynakları 143 milyar TL. - Sermaye yeterlilikleri (143:825 hesabı ile) yüzde 17.36 oranında. İki noktayı hatırlatmakta yarar var: - Bizim bankaların stres testisini hem Merkez Bankası, hem BDDK yapıyor. Stres testi 3 ayda bir yapılıyor. Son stres testi martta yapıldı. Stres testinde her bir bankanın değişik risklerde ne duruma düşeceği hesaplanıyor. Nedir bu riskler? - Euro/TL döviz kuru 3 işgünü, her gün yüzde 5 artarsa banka ne kadar zarar görür? - Dolar/TL kuru 3 iş günü her gün yüzde 5 artsa banka ne risk ile karşılaşır? - TL Faizleri 2 iş günü üst üste 2 ve 3 puan yükselirse bankanın hesaplarına bu nasıl yansır? - Borsa endeksi 3 iş günü üst üste yüzde 3.6, yüzde 6.5, yüzde 6.5 düştüğünde bankanın durumu ne olur? Bizde her banka için 2 test uygulanıyor: - Duyarlılık testi ile her bir riskin sermaye yeterliğine etkisi ölçülüyor. - Senaryo analizlerinde ise her bir riski, diğer riskleri nasıl tetikleyeceğine ve de sonuçta ne tür bir toplam risk ortaya çıkacağına bakılıyor.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 19 Bankalarımızın mart ayı test sonuçları açıklandı. Bankalarımızın mart ayında yüzde 18.0 olan sermaye yeterlilik oranı, en fazla, en fazla TL faizlerindeki artış riskinden etkileniyor. Bu risk ile karşılaşıldığında bankaların yüzde 18 olan yeterlilik oranı (banka kayba uğradığı için, sermayeyi yediği için) yüzde 13.7 e düşüyor. Endeksteki hızlı düşüşte ise yüzde 18.0 olan sermaye yeterliliği yüzde 16.2 e, euro daki değer artışında yüzde 17.1 e, dolardaki değer artışında yüzde 17.4 e düşüyor. Dikkat buyurunuz. Bizde en büyük riskte bile bankalarımızın (Mart ayında) yüzde 18.0 olan sermaye yeterlilik oranı yüzde 13.7 e iniyor. En ciddi riskte bile bizim bankalarımızın öz kaynakları Avrupa da geçerli yüzde 8 oranındaki, bizde hedef alınan yüzde 12 oranındaki sermaye yeterliliği ölçüsünün üzerinde kalıyor. Bütün bu iyi tablo bir günde ortaya çıkmadı. Ciddi bir bankacılık krizi yaşadık. Büyük faturalar ödedik. Daha sonra da... BDDK işi ciddiye aldı. Bankalarımız sermaye yapılarını güçlendirdi. İşte bütün bunların sonucu olarak anlı şanlı ülkelerin anlı şanlı bankaları sarsılırken, bizim bankalarımız (laf ile değil, AB ölçüleri ile) güçlü durumda.
TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ 20.07.11 20 SABAH GAZETESİ Üç ihracatçı birliği kapandı Gaziantep'te kurulu Güneydoğu Anadolu Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, Giresun'da kurulu Karadeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği ile Antalya'da kurulu Antalya Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği kapatıldı. Ekonomi Bakanlığı'nın kapatmalara ilişkin tebliğleri, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bakanlık Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği'nin de unvanını Antalya İhracatçılar Birliği olarak değiştirdi. Cari açıkta ezber bozuldu Yüksek cari açık nedeniyle "kriz çıktı çıkacak" tartışması sürerken IMF'nin dünkü açıklamasının ardından yaşananlar ezber bozdu. Fon, Türkiye için bugüne kadarki en kötü tahmini yaptı ama ne faiz ne dolar arttı Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) "Cari açık yüzde 10.5 olur" açıklaması piyasayı etkilemedi. Bugüne kadar yayınlanan raporlar arasında en yüksek tahminlerden birini söyleyen IMF açıklamasının ardından doların düşmesi dikkat çekti. Dolar değer kaybederken borsa da yükseldi. DOLAR DÜŞTÜ Geçmiş yıllarda cari açığın gayri safi yurtiçi hasılaya oranı yüzde 6-7'ler düzeyine geldiğinde kriz çıkıyordu. IMF'nin tahmini, cari açığın yıl sonunda 80 milyar dolar olacağı anlamına geliyor. Uzmanlar piyasanın etkilenmemesini yüksek büyüme, düşük kamu borç stoku ve iyi gelen bütçe rakamlarına bağlıyor. Genellikle yüksek gelen cari açık rakamlarından sonra ateşi yükselen dolar dün tam tersine düştü. Haftaya 1.67 TL'lik rekorla başlayan dolar dün TL karşısında değer kaybederek 1.65 TL'ye indi. Borsa gelişmelerin ardından yükselişe geçerken günü yüzde 0.3 puan düşüşle 61 bin 840 puandan kapattı. FAİZ İNDİ Hazine'nin dün düzenlediği iki ihalede de IMF raporunun etkisi hissedilmedi. 15 Mayıs 2013 itfalı yeni gösterge tahvilin ilk ihracında bileşik faiz yüzde 8.81 ile beklentilerin oldukça altında kaldı. İhalenin ardından 8.74'e kadar geriledi. 15 Ocak 2020 itfalı sabit kuponlu tahvilin yeniden ihracında ise faiz yüzde 9.61 ile beklentiler paralelinde oluştu. Bütçe açığı % 1.9 olur IMF raporunda cari açık/gsyh oranı 2012 için de yüzde 9.8'e revize edildi. IMF, GSYH için bu yılki ortalama büyüme tahminini yüzde 4.6'ten yüzde 8.7'ye yükseltirken, 2012 için büyüme tahminini yüzde 4.5'den yüzde 2.5'e indirdi. Rapora göre Tüketici fiyatlarının 2011'de yüzde 5.5, gelecek yıl yüzde 6.4 artması bekleniyor. Bütçe açığı/ GSYH ise yüzde 1.9 olarak bekleniyor. EFG Yatırım-Haluk Bürümcekçi:Kriz çıkmaz kaygım yok CARİ açığın GSYH'ye oranının yüzde 10 olacağı beklentisi piyasada oluşmuştu ve fiyatlanmıştı. Açığın yükselmesi büyüme hızının sürdürülebilirliğini sorgulatabilir. Geçen yıl yüzde 9, ilk çeyrekte