Bakanlığı na devredilecek ve yeni eğitim-öğretim



Benzer belgeler
TÜRKİYE ENERJİ, SU VE GAZ İŞÇİLERİ SENDİKASI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Uygulanacak ekonomik politikalar, istihdam ve üretime öncelik tanımalı, politikaların temelini insan oluşturmalıdır.

10SORUDA AİLE SİGORTASI

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

AKP ye Soruyoruz CHP EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012

Hamdi Akın TÜVTURK hisselerini Bridge Point'e

Meclis toplantısında darbe girişimini kınayan Balıkesir Sanayi Odası, Yatırıma ve üretime devam mesajı verdi

Bakan Güler, "Türkiye rüzgar enerjisinde AB ülkeleri arasında 1'inci, olacak" dedi

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

Sizleri şahsım ve TOBB adına saygıyla selamlıyorum. Biliyorsunuz başkasına gönderilen selam kişinin üzerine emanettir.

Destek Personeli Eğitimleri

Özelleştirmenin Dünü Bugünü ve Geleceği. Ramazan PEKTAŞ Taylan Özgür YILDIRIM EMO Ankara Şubesi

TOBB da Akdeniz Bölge Toplantısı yapıldı

Şehit yakınları ve gaziler için iş kurası

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Merhaba değerli hanımlar;

Elektrikte bir yıllık 'denge' zararı; 800 milyon YTL

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. BASIN ÇALIġMALARI

TEMMUZ AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI

DALKARA'DAN PAZARCIK TA GÖVDE GÖSTERİSİ

KRİZ ÖNCESİNİN TEK İYİ HABERİ

Sosyal Politikayı Yeniden Düşünmek! NEDEN?

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Enerjide yüksek ithalat ekonomiye büyük risk

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI


MARUF VAKFI İSLAM EKONOMİSİ ENSTİTÜSÜ AÇILDI

Kenyada otele saldırı: 12 ölü

Türk-Japon Ekonomi Forumunda konuştu

AKSARAY TİCARET VE SANAYİ ODASI

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

ORHANGAZİ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

2011 YILI FAALİYET RAPORU Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı

Başbakan Yıldırım Kütahya Tavşanlı da halka hitap etti

Genel Başkanımız Haydar Arslan ın okuduğu basın açıklaması metni aşağıdadır. KGM Önünde Basın Açıklaması Yaptık

20. IBF KONGRESİ Açılışı. 10 Kasım Perşembe, İstanbul. Katar Ekonomi ve Ticaret Bakanı Sn. Sheikh Ahmed bin Jassim Al Thani

KONYA-KARAMAN YAŞAM MEMNUNİYETİ DEĞERLENDİRMESİ

BAŞBAKAN ERDOĞAN İRAN DA BAŞBAKAN ERDOĞAN, CUMHURBAŞKANI AHMEDİNEJAD, DİNİ LİDER HAMANE

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

On Combatting Youth Unemployment in Accession Countries: Common Problems, Common Solutions

Her ayın ilk Perşembe günü düzenli olarak yapılan Fethiye Meslek Kuruluşları Güçbirliği, temmuz

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

KADEM METE: MUĞLA DA 12 AY TURİZM HAYAL DEĞİL

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 73

Direnişteki Trakya Otocam işçileriyle söyleşi

12. Yıl. Hanehalkı Ekonomik Güven Araştırması

Ağustos 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM

Başbakan Yıldırım, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu

Sayı: 2009/18 Tarih: Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı

hüseyin akdeniz tarafından yazıldı Çarşamba, 02 Şubat :27 - Son Güncelleme Cumartesi, 05 Şubat :13

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

Açış Konuşması MUSTAFA KUMLU Genel Başkan

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Vatandaşlar koalisyonun kurulmamasından MHP yi sorumlu tutuyor. Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi, Ağustos ayı gündem araştırma sonuçlarını açıkladı.

Cumhuriyet Halk Partisi

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

GENEL BAŞKANIN MESAJI

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI

Biz yeni anayasa diyoruz

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi A.Ş. Cinnah Caddesi No: 67/ Çankaya/ANKARA Tel: (312) Faks: (312)

Doğa, dostlarına karşı daima cömerttir.

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72

AĞUSTOS 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Türkiye nin Döviz Rezervleri

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

T.B.M.M. CUMHURİYET HALK PARTİSİ Grup Başkanlığı Tarih :.../..«. 8

Cumhuriyet Halk Partisi

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

ÇALIŞAN MEMNUNİYETİ ANKETİ

MİLLİ İTTİFAK BASIN'LA BİR ARAYA GELDİ

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

Mesleki eğitim tanıtım ve işbirliği protokolü

DEVLET BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BABACAN: TÜRKİYE, İŞ YAPMAK, HİZMET ÜRETMEK, ÜRÜN ÜRETMEK, PARA KAZ

Konumuz sol içi cinayetler, özel olarak da Acilciler bünyesindeki cinayetler

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

MADENCİLİĞİN SORUNLARI İLE İLGİLİ TBMM VE MİGEM E GİTTİK.

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Transkript:

Fotoğraf: Gökhan Atılgan TES-İŞ TEN EĞİTİME BÜYÜK DESTEK TES-İŞ, Ağrı nın Patnos ilçesinde 16 derslikli ilköğretim okulu, Urfa da 24 derslikli Anadolu lisesi, Adapazarı nda 24 derslikli Anadolu veya Fen Lisesi, Osmaniye nin Kadirli ilçesinde Zihinsel Engelliler Okulu yaptırıyor. Hedef, okulların yeni eğitim-öğretim yılına yetiştirilmesi. TES-İŞ Eğitime Yüzde 100 Destek Kampanyası çerçevesinde Ağrı- Patnos ta 16 derslikli bir ilköğretim okulu, Urfa merkezde 24 derslikli Anadolu Lisesi yaptırmak için ihale sürecini tamamladı. Osmaniye- Kadirli de ise TES-İŞ, yaptırılan Zihinsel Engelliler Okuluna katkıda bulunuyor. Adapazarı nda 24 derslikli bir Anadolu ya da Fen Lisesi için Valiliğin arsa tahsisi bekleniyor. TES-İŞ, dört okulun da 2006-2007 eğitim-öğretim yılına yetiştirilmesini hedefliyor. Genel Başkan Mustafa Kumlu, TES-İŞ üyelerinin aidatlarıyla yapılacak olan bu okullar, Millî Eğitim Bakanlığı na devredilecek ve yeni eğitim-öğretim yılında kapılarını öğrencilerimize açacaktır dedi. Sendikaların görevinin sadece üyelerinin hak ve çıkarlarını korumak değil, aynı zamanda toplumsal sorunlara karşı duyarlı olmak olduğuna dikkati çeken Kumlu, Türkiye de eğitim sorunlarının bilindiğini, okula gönderilemeyen çocuklar olduğu gibi, okulu hiç olmayan ya da yetersiz olan köylerin, ilçelerin, hatta illerin bulunduğunu belirtti. Eğitimi bir ülkenin kalkınmasında en temel faktör sayan TES-İŞ, gelinen noktada eğitim sorunlarına karşı duyarsız kalmamayı seçmiş ve ülkemizin okul ihtiyacına küçük de olsa bir katkıda bulunmayı onur vesilesi saymıştır diyen Kumlu, şöyle devam etti: Millî Eğitim Bakanlığı nın ihtiyaç belirttiği yerlerde arsa tahsis edilmesi hâlinde her türlü desteği vereceğimiz, yetkili mercilere aylar öncesinden bildirilmiştir. Bizden Ağrı nın Patnos ilçesinde 16 derslikli bir ilköğretim okulu, Urfa merkezde ise 24 derslikli bir Anadolu Lisesi yaptırmamız istenmiştir. Biz de bu doğrultuda adımlarımızı atarak, arsa tahsisinin ardından ihalelerimizi gerçekleştirdik. Okulların temelleri önümüzdeki günlerde atılacaktır. Müteahhit ile yaptığımız sözleşme, bu okulların 2006-2007 eğitim-öğretim yılında faaliyete geçmesini öngörmektedir. 6 Mayıs günü yapılan TES-İŞ Adapazarı Şube Genel Kurulunda dile getirilen ihtiyaçlar çerçevesinde bir okul sözü daha verdiklerini belirten Kumlu, Deprem sonrasında prefabrik yapılarda eğitim gören öğrencilerimizi, Valiliğimizce bize arsa tahsis edilmesinin ardından Türkiye ye yakışır bir okula kavuşturmak bizim için sevinç kaynağı olacaktır diye konuştu. Kumlu, TES-İŞ in, Osmaniye ili Kadirli ilçesinde yaptırılan Zihinsel Engelliler Okuluna katkıda bulunduğunu bildirdi. Kumlu, Okullar, TES- İŞ üyelerinin sendikamız tarafından değerlendirilen aidatlarıyla yapılmaktadır. TES-İŞ üyelerine, Türkiye nin geleceği için teşekkür ediyor, TES-İŞ okullarının ülkemize hayırlı olmasını diliyorum dedi. 4

TES-İŞ, DANIŞTAY ve CUMHURİYET E YAPILAN SALDIRILARI KINADI Genel Başkan Mustafa Kumlu, Cumhuriyet Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı İlhan Selçuk a gönderdiği mesajda, özgür basına yapılan saldırıların demokrasiyi hedef aldığını belirtti. TES-İŞ Yönetim Kurulu, Danıştay a yapılan saldırının demokrasinin tüm kurumlarına yapılmış bir saldırı olduğunu bildirdi. TES-İŞ, 15 Mayıs günü Cumhuriyet Gazetesine, 17 Mayıs günü de Danıştay a yapılan saldırıları kınadı. üzücü olayların bir daha yaşanmaması dileğiyle Danıştay ailesine başsağlığı diliyor ve geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Kumlu dan Selçuk a Mesaj TES-İŞ Genel Başkanı ve TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Kumlu, Cumhuriyet Gazetesine yapılan saldırılar nedeniyle Gazetenin Yayın Kurulu Başkanı İlhan Selçuk a bir mesaj gönderdi. Kumlu, mesajında şöyle dedi: Cumhuriyet Gazetesine yapılan saldırıları nefretle kınıyorum. Özgür basına karşı girişilen bu tür eylemlerin esasen demokrasiyi hedef aldığını düşünüyor, bu nedenle saldırıların gazeteniz nezdinde tüm demokratik kurum ve kuruluşlara yapıldığına inanıyorum. Böyle üzücü olayların bir daha yaşanmamasını ve faillerinin bir an önce yakalanmasını diliyor, TES-İŞ Yönetim Kurulu ve üyeleri adına, sizin şahsınızda Cumhuriyet ailesine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Danıştaya Saldırı İçin Basın Açıklaması TES-İŞ Yönetim Kurulu, 17 Mayısta, toplantı hâlindeki Danıştay 2 nci Daire Üyelerinden Mustafa Yücel Özbilgin in ölümü, diğer dört üyenin de yaralanmasına neden olan saldırıyı kınayan bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada şöyle denildi: Bağımsız yargıya karşı girişilen bu saldırının, demokrasinin tüm kurumlarını da hedef aldığını düşünüyor, bu vesile ile kaygılarımızı dile getiriyoruz. TES-İŞ Sendikası olarak, hangi amaçla yapılırsa yapılsın terörün her türlüsüne karşı olduğumuzu bildiriyor, bu tür Arnavut, Azeri ve Mısırlı Sendikacılar TES-İŞ te MISIR Kamu İşçileri Sendikası temsilcileri Genel Başkan Kumlu ve Genel Merkez Yöneticileriyle birlikte. AZERBAYCAN Elektro-İş temsilcileri TES-İŞ Genel Merkezinde. Türkiye yi ziyaret eden Mısır Kamu İşçileri Sendikası (GTUPU) ve Azerbaycan Elektro-İş temsilcileri, Genel Başkan Mustafa Kumlu ve Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleriyle görüştü. 11-17 Mart tarihleri arasında Türkiye de incelemelerde bulunan Refaat Abdelmabood başkanlığındaki GTUPU heyeti, 15 Martta Genel Başkan Mustafa Kumlu tarafından kabul edildi. TES-İŞ Merkez Yönetim Kurulu üyeleri de yer aldığı kabulde, Kumlu ile Abdelmabood karşılıklı görüş alışverişinde bulundular. 14-21 Mayıs tarihleri arasında TES-İŞ Sendikası tarafından Mersin de düzenlenen eğitim seminerlerine katılmak üzere Türkiye ye gelen Rafiq Ildarov başkanlığındaki Azerbaycan Elektro-İş temsilcileri, 18 Mayısta Genel Başkan Kumlu tarafından kabul edildi. TES-İŞ Merkez Yönetim Kurulu üyelerinin de yer aldığı kabulde karşılıklı görüş ve bilgi alışverişinde bulunuldu. 12-14 Mayıs tarihleri arasında incelemelerde bulunmak üzere Türkiye ye gelen Arnavutluk Endüstri İşçileri Sendikaları Federasyonu (FSPISH) temsilcilerine TES- İŞ Genel Eğitim Sekreteri Bayram Eren eşlik etti. 5

TES-İŞ ÇAYIRHAN, VAN, KAYSERİ, ADAPAZARI, AFŞİN, İSTANBUL 1 ve KONYA ŞUBE GENEL KURULLARI YAPILDI KUMLU: TÜRKİYE NİN SAĞDUYUYA İHTİYACI VAR TES-İŞ Çayırhan Şube Genel Kurulu 25 Martta; Van Şube Genel Kurulu 8 Nisanda; Kayseri Şube Genel Kurulu 29 Nisanda; Adapazarı Şube Genel Kurulu 6 Mayısta; Afşin Şube Genel Kurulu 13 Mayısta; İstanbul 1 Nolu Şube Genel Kurulu 20 Mayısta; Konya Şube Genel Kurulu da 10 Haziranda yapıldı. Çayırhan, Van, Kayseri, Adapazarı, İstanbul 1 ve Konya Şube Genel Kurullarının açış konuşmaları Genel Başkan Mustafa Kumlu tarafından yapıldı. Afşin Şube Genel Kurulunda Genel Sekreter Mustafa Şahin konuştu. Kumlu, konuşmalarında özetle şu konulara değindi: Saldırılara kınama: Önce Cumhuriyet gazetesine 5 gün içinde üç bomba atıldı, ardından Danıştay a silâhlı saldırı yapıldı. Danıştay İkinci Daire üyeleri, katliam amacıyla tarandı, Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin bu saldırı sonucunda hayatını kaybetti. Diğer dört üye ise yaralandı. Yapılan saldırıları nefretle kınadığımızı belirtmek istiyorum. TES-İŞ sendikası olarak, hangi gerekçe ile olursa olsun, nereden gelirse gelsin ve kime yönelirse yönelsin terörün her türlüsüne karşı olduğumuzu bildiriyor, bu tür üzücü olayların bir daha yaşanmamasını diliyorum. Bu vesile ile birlik ve beraberliğin önemine bir kez daha değinmek istiyor, Türkiye nin bugün belki de her zamankinden daha fazla sağduyuya ihtiyacı olduğunu vurguluyor, barış ortamının yaratılması için herkesin elinden geleni yapması gereğinin altını çiziyorum. Ekonomik durum: Ülkemizin gündeminde yıllardan beri değişen fazla bir şey yok. Yıllardan beri işsizlik, yoksulluk gündemimizin birinci sırasında yer alıyor. Ve diğer hükûmetler gibi, bu günün Hükûmeti de sorun yok diye sesleniyor vatandaşa. Ama maalesef ekonomimizin ne kadar kırılgan olduğu her geçen gün daha çok ortaya çıkıyor. Hani, paramız bol, IMF borçlarını bile ödeyebiliriz diyorlardı da, biz de bu para bizim değil, bu para sıcak para ve düşük kur, yüksek faiz getirisi nedeniyle ülkemizde. Bir başka ülkede yüksek faiz getirisi olursa oraya kaçar diyorduk ya. Şimdi yaşadığımız bu. Sıcak para kaçtı, YTL değer kaybetti. Borsa düştü. Bunları görmek için artık ekonomi profesörü olmak gerekmiyor. Yıllardır siyasîlerin rakamlara dayalı açıklamalarına öyle alıştık ve söylediklerini anlamak için öyle çok dersimize çalıştık ki, artık biz de döviz yükselirse ne olur, düşerse ne olur anlayabiliyor ve ekonomik gelişmelere kolaylıkla anlam verebiliyoruz. Gelinen noktada Hükûmet, ekonomi yorumcularının vurgun diye nitelendirdiği bu durumu, geçici bir 6

dalgalanma olarak değerlendirdi. Diyelim ki bu geçecek. Ama bir yenisinin gelmeyeceğinin hiçbir garantisi yok. Amerika ülkemizi zora sokmaya mı karar verdi, faiz getirisini yine yükseltiverir, her şey alabora olur. Ya da dünyanın bir başka ülkesindeki faiz getirisi Türkiye den daha mı yüksek... Sıcak para oraya akar ekonomimiz yine alabora olur. Bu kadar basit. Bu durumdan elbette ki diğer ülkeler de etkileniyor. Ama bizim ekonomimiz çok hassas dengeler üzerine oturduğu için onların nezlesi bizim veremimiz oluyor. Artık sermayenin globalleşmesi nedeniyle elbette ki uluslar arası para hareketlerinden etkilenmememiz mümkün değil. Ama eğer ekonomimiz gerçekten sağlam dengeler üzerinde otursa etkilenmemizin bu düzeyde olmayacağı da açık. Gelişmişlik de böyle bir şey aslında. Gelişmişlik, sağlam bir ekonomi ile mümkün. Şu anda uygulanan ekonomik politikanın Türkiye nin temel sorunlarını kalıcı olarak çözemeyeceği ortaya çıkmıştır. Gelinen noktada yatırımı, dolayısıyla üretimi, dolayısıyla istihdamı artırıcı politikalara yönelmekte yarar vardır. Şu anda ülkemizde uygulanmakta olan politika ithalata dayalı bir politikadır. Piyasaları ucuz Çin mallarının basmasının ve gerek Türk üreticisinin gerek esnafın perişan olmasının nedeni budur. Oysa yapılması gereken ihracata dayalı bir politika- yı hayata geçirmektir. Bu da ancak IMF politikalarının dışına çıkabilmekle mümkün olacaktır, çünkü IMF nin ülkemiz için dayattığı ithalata dayalı bir politikadır. Onun için kur düşük, faiz getirisi yüksektir. Ve maalesef bir gerçeğin daha altını çizmek zorundayım, piyasadaki son dalgalanma, cebimize giren paranın yüzde 25 ini alıp götürmüştür. Yani bu son dalgalanma ile parası olan daha zengin hale gelmiştir, onların daha da zenginleşmesinin bedelini ödemek ise yine dar gelirli halka düşecektir. Siyasî durum: Bizler siyasî gerilimden artık yorulduk. Devletin en önemli kurumlarını temsil edenlerin gazeteler aracılığıyla haberleşmesinden, bu haberleşmelerde de gerilimi daha da tırmandırmalarından bıktık. İşsizlik ve yoksulluğun kol gezdiği, terörün yeniden canlanmaya başladığı, terörün çocuklarımızın kanına girdiği ve canını aldığı böylesi bir dönemde, birlik, beraberlik, uzlaşı istiyoruz. Ülkemizde kurumlar arası ahengin hâkim olduğu bir dönem yaşamak istiyoruz. Bırakın anlaşamadığınız konuları bir tarafa, anlaştığınız konularda birleşin. Birleşebildiğiniz sorunların çözümü için el ele verin. Biz bunu istiyoruz. Özelleştirme: Çok söylendi ama, geçtiğimiz günlerde Sayın Ulaştırma Bakanı da tekrar etti. Bakan Yıldırımın söylediğine göre, son 15 yıldır özelleştirme işlemlerinde 9 milyar dolar gelir sağlanmış, ama 11 milyar dolar harcama yapılmış. Bu özelleştirme olamaz demiş Sayın Bakan. Sonra da eklemiş; Biz son iki yılda özelleştirmeden 20 milyar dolar gelir sağladık Evet sağladılar. Nasıl? Geriye en kârlı işletmeler kalmıştı, en pahalı işletmeler. Onları sattılar. Halkın malını sattılar. Niye? Yatırım yapmak için mi? Eğitime bir çeki düzen vermek, halka iş aş yaratmak için mi? Hayır, borçları ödemek için. IMF öyle ÇAYIRHAN ŞUBE YÖNETİM KURULU Şube Başkanı: Sinan Türkel Şube Sekreteri: Aslan Lokumcu Şube Malî Sekreteri: Adnan Demiralp Şube Teşk. Sekreteri: Kazım Yılmaz Şube Eğitim Sekreteri: Okan Türkoğlu VAN ŞUBE YÖNETİM KURULU Şube Başkanı: Naif Balandi Şube Sekreteri: Hasan Demir Şube Malî Sekreteri: Şükrü Dağdemir Şube Teşk. Sekreteri: Fikret Çakar Şube Eğitim Sekreteri: Zeki Bayar KAYSERİ ŞUBE YÖNETİM KURULU Şube Başkanı: Rifat Pakkan Şube Sekreteri: Ömer Çalışkan Şube Malî Sekreteri: Hasan Aydın Şube Teşk. Sekreteri: Sinan Temir Şube Eğitim Sekreteri: Mustafa Gökçe ADAPAZARI ŞUBE YÖNETİM KURULU Şube Başkanı: Sedat Çokol Şube Sekreteri: M. Beşir Doğrusever Şube Malî Sekreteri: Habip Gül Şube Teşk. Sekreteri: İrfan Kabaloğlu Şube Eğitim Sekreteri: Hasan Arıcı AFŞİN ŞUBE YÖNETİM KURULU Şube Başkanı: Sıttık Sert Şube Sekreteri: Kerim Akarçay Şube Malî Sekreteri: Ekrem Doğan Şube Teşk. Sekreteri: Yunus Yılmaz Şube Eğitim Sekreteri: Abdullah Arslan İSTANBUL 1 ŞUBE YÖNETİM KURULU Şube Başkanı: Ersin Akma Şube Sekreteri: Rıdvan Uyar Şube Malî Sekreteri: İsmail Kılıçaslan Şube Teşk. Sekreteri: Erdinç Altuntaş Şube Eğitim Sekreteri: Abdullah Yaşar KONYA ŞUBE YÖNETİM KURULU Şube Başkanı: Mehmet Solak Şube Sekreteri: Yusuf Karagöz Şube Malî Sekreteri: Ali Şenel Şube Teşk. Sekreteri: Behçet Şenbilir Şube Eğitim Sekreteri: Osman Tuncer Kut 7

istiyor diye, borçlar ödensin diye. Şimdi enerjiyi özelleştireceklerini söylüyorlar. Yasal tüm düzenlemeyi yaptılar. Dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesi artık siyasî iradenin düğmeye basmasına bağlı. Her yerde söylüyorum, size de söyleyeceğim. Başbakan geçtiğimiz aylarda yaptığı bir konuşmada enerjide özelleştirme yapılmamasından dert yanan işverenlere şöyle seslendi. Dedi ki, Enerji özelleştirmeyle ucuzlamaz, doğalgaza bağımlılık bitmeden ucuzluk olmaz. Biz özelleştirme için çalışıyoruz ama siz de özelleştirilince çok daha fazla ağlayacaksınız. Bunu böyle bilin tamam mı? Bunu bizzat yaşayan birisi olarak söylüyorum. Anadolu yakası dağıtımı özeldi. Bizim binamıza sadece bir elektrik trafosu dikilecekti. 50 metre kare yer ve bunun tapusunu, teminatını hepsini istediler. Kepez de, ÇEAŞ da ne oldu? Orada da Anadolu daki gariban vatandaşın tarlasından geçtikçe bana şu kadar yer vereceksin teminat vereceksin diye aldılar. O iletim hatlarını hiç yenilememişler. Şimdi biz değiştiriyoruz. Sanıyor musunuz ki özel sektör bu masrafları yapacak. Enerji dediğimiz olay hiçbir şeye benzemez bir gün bir kesinti olsa devlete bağırıyorsunuz. Özel sektör olunca ne yapacaksınız? Mahkemeye gideceksin. Oradan alacağın netice de hak getire. Evet değerli arkadaşlarım, Başbakan böyle dedi.ve ilk kez bir başbakan enerjide özelleştirmelerin sakıncalarını bu kadar açık ve net ifade etti. Bu bizim için memnunluk verici. Ama Sayın Başbakana bir sorumuz var. Sayın Başbakan, bir yandan bu sakıncaları bilirken, bir yandan enerjiyi nasıl özelleştirebileceksiniz? Biliyoruz, IMF zorluyor sizi. Ama gelin bu konuda dinlemeyin. Gelin vaz geçin şu özelleştirmelerden, ülkemizin geleceğini karartmayın. Yasalar: Hükûmet IMF istedi diye bir konuda daha ısrarlı davranmaktadır. Sosyal Sigortalar ve Sosyal Güvenlik Yasası. Biliyorsunuz yasanın bazı maddeleri Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edildi. Sezer, tam da bizim itiraz ettiğimiz maddeler üzerinde veto yetkisini kullandı. Vetonun ardından Çalışma Bakanı, veto edilen maddeler üzerinde çalışma yapıldığını söyledi. Bu bize, maddelerin değiştirilebileceği umudunu vermişti. Ama hayır. Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, IMF temsilcileriyle görüştü, görüşmeden hemen sonra yaptığı açıklamada da yasa aynen çıkarılacak dedi. Anlaşılan o ki, IMF yasanın aynen yürürlüğe girmesinde ısrarlı olmuştu. Bu son derece vahim bir durum arkadaşlar. Bizim için değil ama, gelecek nesiller için emeklilik artık bir hayal. Sağlık hizmetleri ise büyük ölçüde paralı hâle geliyor. Devlet, elini eteğini sağlıktan da sigortadan da çekiyor. Ülkemizde bir anayasa hükmü olan sosyal devletin nasıl bitirilmeye çalışıldığı da böylece daha net bir tablo olarak karşımıza çıkıyor. Türk halkının en az yüzde 80 ini ilgilendiren bir düzenleme ile ilgili olarak Hükûmet, Cumhurbaşkanının, sivil toplum örgütlerinin sözünü dinlemiyor, IMF nin sözünü dinliyor. Yazık arkadaşlar, yazık, Hükûmet büyük bir hata yapıyor. Şahin in Konuşması TES-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Şahin Afşin Şube Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, ülkenin içinde bulunduğu durumu değerlendirdi ve ağırlıkla birlik, beraberlik teması üzerinde durdu. Ülkemizin bugün maddî ve manevî olarak zor günler yaşadığına ve ülkemizin bir bölümünde bölgesel gerginliklerin üzüntü yarattığına işaret eden Şahin, Ama geçmişte nasıl sağduyu hâkim olmuş, kardeşi kardeşe vurdurtma girişimleri boşa çıkarılmışsa, aynı sağduyunun yeniden galip geleceğine inanıyorum dedi. Şahin, Türkiye nin son derece özgün ve değerli kaynaklara sahip olduğunu, ülkemizin her karış toprağında, dünya var olduğundan beri varlık gösteren onlarca medeniyetin bulunduğunu belirterek, Kim ne yaparsa yapsın, bu ülke ne kadar kötü yönetilirse yönetilsin, aslında Türk insanını manevî olarak fakirleştirmek mümkün değildir. Bu topraklarda yaşayan insanlar, atalarından aldıkları manevî zenginlikle yüz yıllar boyu zaferden zafere koşmuş, artık her şey bitti denilen bir noktada, savaşlar kazanıp cumhuriyeti kurmuştur. Kurtuluş Savaşını yoksulluklar içinde veren halkımız, maddî varlığa, ancak manevî zenginlikle ulaşılabileceğinin örneği olmuş, bunu tüm dünyaya göstermiştir diye konuştu. 8

KUMLU: TÜRKİYE NİN GERÇEK GÜNDEMİ İŞSİZLİK VE YOKSULLUK TES-İŞ Antalya ve Isparta Şube eğitim seminerleri yapıldı. Erzurum, Bursa, Soma, Ankara 2 ve Sivas şubelerinin eğitim seminerleri ile Temsilciler Kurulu toplantıları birarada gerçekleştirildi. Azerbaycan Elektro- İş temsilcileri TES-İŞ eğitim seminerlerine katıldı. Genel Başkan Kumlu ve Genel Başkan Yardımcısı Aytemiz, seminerlerde ve Temsilciler Kurulu toplantılarında yurt ve dünya sorunları ile çalışma hayatını ilgilendiren konularda TES-İŞ in görüşlerini açıkladılar. TES-İŞ Antalya Şube eğitim seminerleri 27 Mart günü, Isparta Şube eğitim semineri de 28-30 Mart günlerinde yapıldı. Seminerlerde, Prof. Dr. Müjdat Şakar İş Kanunundaki Son Değişiklikler, TÜRK- İŞ Sosyal Güvenlik Uzmanı Celal Tozan Sosyal Güvenlik Sisteminde Yapılan Son Değişiklikler ve Sosyal Sigortalar konularında TES-İŞ üyelerini bilgilendirdiler; sorularını cevapladılar. Erzurum, Bursa ve Some Şubelerinin eğitim seminerleri ve Temsilciler Kurulu toplantıları 15-18 Mayıs tarihleri arasında yapıldı. Bu tarihlerdeki eğitim seminerlerine, Azerbaycan Elektro-İş Sendikası temsilcileri de katıldı. Ankara 2 Nolu ve Sivas Şube eğitim seminerleri ile Temsilciler Kurulu toplantıları 22-25 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirildi. Bu şubelerin eğitim seminerlerinde, Prof. Dr. Müjdat Şakar İş Kanunundaki Son Değişiklikler, SSK Teftiş Kurulu Başmüfettişi Selim Erol da Sosyal Güvenlik Sisteminde Yapılan Son Değişiklikler ve Sosyal Sigortalar konularında, TES-İŞ üyelerini bilgilendirdiler. Genel Başkan Mustafa Kumlu, eğitim seminerleri ve Temsilciler Kurulu toplantılarında yaptığı konuşmalarda özetle şunları söyledi: Türkiye nin Gündemi: Türkiye de gündem çok sık değişiyor. Bir konu gündeme düşüyor, bütün gazeteler, köşe yazarları o konuya öyle bir yöneliyor ki, tamam diyorsunuz, artık hiçbir şey eskisi gibi olamaz. Ama hayır, bir iki gün içinde bir başka konu gündeme geliyor, bütün gazeteler, köşe yazarları nefes nefese o yeni konuda yoğunlaşıyor, bir önceki konu orada öylece unutulup kalıyor ve her şey eskisi gibi devam edip gidiyor. Ama tüm bu karmaşa içinde yıllardan beri Türkiye nin değişmeyen bir tek gündemi var: işsizlik ve yoksulluk. Bu gündem asla eskimiyor, ne kadar unutturulmaya, göz ardı edilmeye çalışılırsa çalışılsın, bir yolunu bulup, bir yerlerden her gün ben buradayım dercesine kafasını uzatıveriyor. İşsizlik ve yoksulluk, kimi zaman bir kapkaç olayında, hırsızlıklarda, kimi zaman fuhuş mevzularında ya da cinayetlerde, kimi zaman eğitim, sağlık, barınma, ısınma, giyinme meselelerinde ve daha sayabileceğimiz binlerce insana dair konuda karşımıza çıkıyor. Kimi zaman da yapılan araştırmaların sonuçlarıyla. Meselâ geçtiğimiz günlerde Türkiye İstatistik Kurumu bile işsizlik oranını yüzde 11.8 olarak açıkladı. Bazı yorumlara göre ise bu oran aslında yüzde 22.3 civarındaydı. Yoksulluk ise aynı günlerde Çalışma ve Sosyal Güven- 9

lik Bakanı Murat Başesgioğlu nun sözleriyle bir kez daha ifade edildi. Bakan İstanbul Sanayi Odası nda yaptığı konuşmada diyordu ki, Artık ülkede yoksullukla mücadeleye el atmak gerekir. Bir toplumda sadece zenginler ve fakirler olursa, orta sınıf ortadan kalkarsa, hem ekonomik, hem de sosyal problemler o zaman başlıyor. Bu gün maalesef yoksulluk orta sınıfın kapısını çalmıştır, çalmaya devam etmektedir Görüldüğü gibi, çizdikleri onca pembe tabloya rağmen, bakanlarımız bile, bir an geliyor ki, işsizlikten ve yoksulluktan bahsedebiliyor. İşsizlik ve yoksulluk, 70 milyonun değilse bile 60 milyon nüfusun hayatının bir biçimde içinde. Bunu görmek istemeyenler için ise en çarpıcı hâlleriyle gazetelerin üçüncü sayfa haberlerinde. Gazetelerin üçüncü sayfaları, hırsızlık, gasp, cinayet, fuhuş haberleriyle dolu. Bunların hepsinin temel nedeni işsizlik ve yoksulluk. Çünkü, yıllardır uygulanan halka rağmen politikalar, insanları çaresiz ve umutsuz bırakıyor. Çaresizlik ve umutsuzluk değerlerimizde deprem yaratıyor. Ve bu deprem içten içe bizi çürütüyor. Çürümüşlük ise, her şeyi mübah hâle getiriyor. Suç oranları da bunun için artıyor. Değerli dinleyenler, bunlar bugünün sorunu değil. Ben beş yıl önce yaptığım konuşmalarda da aynı konuların altını çiziyordum. Tek korkum, bir beş yıl sonra da hâlâ aynı konuları dile getiriyor olmak. Konular aynı, ama dile getirdiğim konuların etkisi giderek daha derinleşiyor, kalıcılaşıyor... Mesele bu. Yani giderek artan işsizlik ve yoksulluk bizi her geçen gün daha çok bizden uzaklaştırıyor. Korkum bu. Özelleştirmeler: Geçmişte gündeme getirilen işletme hakkı devir sözleşmelerinin tümü için Danıştay, açılan davalar sonucunda yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. Girişimlerimizle özelleştirme süreci önemli ölçüde duraklatılmıştır. Yeni dönemde, Özelleştirme İdaresi, yaptığı çalışmaların tümünü Danıştay dan görüş alarak yapmıştır. Yani bu sefer yargı engeli ile karşılaşılmaması için her türlü önlemi almaya çalışmışlardır. Ama göreceğiz, bakacağız, araştıracağız. Özelleştirmelere engel olmak için elimizden ne geliyorsa yapmaya devam edeceğiz. Hükûmetin henüz bilemediği konu, enerji özelleştirmelerinin diğer özelleştirmelerle aynı kefeye konulamayacağıdır. Bu kadar stratejik bir alanda kolay kolay at oynatamayacaklarıdır. Sonuçta biz bir işçi sendikasıyız ve direkt ilgilendiğimiz konunun üyelerimizin hakları olduğu düşünülebilir. Ama hayır. Biz, çalıştığımız kurumları, bir millî servet olarak görüyoruz. Enerji için savaşların çıktığı günümüz koşullarında enerjide özelleştirmeleri son derece tehlikeli buluyoruz. Bu görüşlerimizi her fırsatta dile getiriyoruz, getireceğiz ve özelleştirmeleri engellemek için her türlü mücadeleyi vereceğiz. Enerjide Dışa Bağımlılık: Enerjide yüzde 70 lere varan dışa bağımlılığın sonuçları da çok can sıkıcıdır. Yakın zamanda yaşadığımız doğalgaz krizi bunun en çarpıcı ifadesi olmuştur. O veya bu nedenle İran ve Ukrayna dan gelen gazda yaşanan kısıntı ülkemize sıkıntılı günler yaşatmıştır. Gün gelip uluslar arası dengeler aleyhimize döndüğünde ve Rusya, İran, bir nedenle gazımızı kesme noktasına geldiğimizde, ülkemizde sanayii durma noktasına gelecek, ısınma ve aydınlanmadan tutun yemek pişirmeye kadar her türlü yaşam aracı kuş olup uçacaktır. Ama biz ne yaptık yıllardan beri? Özelleştireceğiz diye var olan termik santrallere tek bir çivi çakmadık. Ülkemizin kömür potansiyelini ortaya çıkarmak için tek bir kazma vurmadık 10

toprağa. Hidrolik santralleri geliştirmek için kılımızı kıpırdatmadık, güneş ve rüzgâr enerjisinden yararlanmak aklımıza bile gelmedi. Ta ki doğalgaz sorunu yaşanınca dışa bağımlılığın vahameti herkes tarafından görüldü. Ve bu bahaneyle nükleer santral meselesi yeniden ülke gündemine getirildi. Ama sorunun çözümü nükleer santrallerde değil arkadaşlar. Sonuçta nükleer santral de dışa bağımlılığın bir başka ifadesi olacak. Sorunun çözümü, enerjide özelleştirmelerden vaz geçilerek var olan tesislerin geliştirilmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının devreye sokulabilmesinde. Aslında bunu Hükûmet de gördü, ama anladığımız kadarıyla uluslar arası bağlantılar yeni bir kulvara geçilmesine izin vermiyor. Ama arkadaşlarım, enerji öyle bir konu ki, Türkiye ne yapıp edip, bu konuda kendine yetecek hâle gelmek zorunda. Ülkemizin geleceği, çocuklarımızın geleceği ve hayali kurulan müreffeh Türkiye, sahip olduğumuz enerji potansiyeli ile yakından bağlantılı. Ekonomi: Bildiğiniz gibi Hükûmet, ekonominin iyiye gittiğini söyleyip, sürekli enflâsyon düştü, dolar sabit, iç talepte artış var. Borsa uçuyor, ülkeye para girişi yüksek... benzeri örneklerle övünüp duruyor. Çizilen tablodaki tek olumsuzluk bu iyiye gidişi kimsenin hissetmiyor oluşu. İşçi perişan, memur perişan, çiftçi perişan, emekli perişan, doktor perişan, polis perişan, hâkim perişan, öğretim üyeleri perişan. Peki bu nasıl iyiye gidiş? Biz de her fırsatta bunu soruyoruz. Bu nasıl iyiye gidiş diyoruz. Bu gidişin iyi gidiş olmadığını anlatıyoruz. Duyuyorlar, ama duymamazlıktan geliyorlar. Her zaman söyledik ve yine söylemeye devam edeceğiz, ekonomik politikaların hedefi insandır, insan olmalıdır. Kâğıt üzerindeki rakamlardaki düzelme eğer yatırım ve üretimi harekete geçirmiyor, iş imkânı yaratmıyor, aksine işsizliği artırıyorsa, burada bir yanlış var demektir. Bu ülkede 20 milyon insan yoksul, 900 bin kişi açlık sınırındaysa, bu ülkede üniversite mezunları asgarî ücrete razıysa, bu ülkede insanlar, kapıda bekleyen binlerce işsiz nedeniyle sigortasız, güvencesiz çalışmaya razı oluyorsa, bu ülkede sağlık sorunlu, eğitim sorunluysa, bu ülkede tarım, hayvancılık can çekişiyor, köylü perişan, çiftçi perişansa, artık bunların görülmesi, halka rağmen politikalardan vaz geçilip, halk için politikalar üretilmesi gerekmektedir. Aytemiz in Konuşması Mersin de yapılan Sivas ve Ankara 2 No lu Şube eğitim seminerleri ile Temsilciler Kurulu toplantılarının açış konuşmasını TES-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Murat Aytemiz yaptı. Aytemiz, ülkede yaşanan ekonomik olumsuzluklara değindiği konuşmasında şunlara da yer verdi: Meselenin ekonomik boyutunun yanı sıra siyasî boyutu da vardır. Biliyorsunuz sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Kafa bir ülkenin siyasetiyse, vücut da o ülkenin ekonomisidir. Ülkemizde yıllardan beri yaşanan siyasal çalkantıların sebebi aslında bir türlü yerine oturtulamayan ekonomik dengelerdir. Şunu bilelim ki, bir ülkenin ekonomisi ne kadar kırılgansa, siyaseti de o kadar kırılgandır.ve yine bilelim ki, eğer bir ülkenin ekonomisini o ülke yönetmiyorsa, bilin ki siyasetini de kendisi yönetmiyordur. Bu, Türkiye nin bugün karşılaştığı bir sorun değildir. Yıllardan beri uygulanan ekonomik politikalarla maalesef Türkiye adım adım bu noktaya sürüklenmiştir. Seçim öncesi ne vaat ederse etsin hiçbir hükûmet bu çemberi kıramamış, halka rağmen politikalar sürdürülmüş, yoksulluk ve işsizlik arttıkça siyasî zaaflar artmış, her seçim sonrası umut bir sonraki seçimde aranmıştır. 11