EMANETİNİZ, EMANETİMİZDİR. RUHUNUZ ŞAD OLSUN (ÖZEL ASFA EĞİTİM KURUMLARI)



Benzer belgeler
Eger birgün Peygamber efendimiz evimize gelirse...!

KINALI HASAN. Ey gözümün nuru Hasan ım,

Skyros adasında Robert Brooke nin mezar taşındaki yazı

18 Martta Çanakkale Zaferinin yüzüncü yılını kutlayacağız. Tam bir asır önce dedelerimiz insanlık tarihinin en şanlı destanlarından birini yazmıştır.

ÖZEL KIRAÇ ORTAOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DEĞERLER EĞİTİMİ RAPORU (MAYIS/HAZİRAN) KUL HAKKI

HATLARIYLA ÇANAKKALE SAVAŞI

22-26 Nisan 2011Tarihleri arasında TİF(Türkiye İzcilik Federasyonu) nun Çanakkale'deki

SAMİ ÖZEY ŞEHİT BİR MUALLİMİN İBRETLİ HİKAYESİ.. Değerli dostlarım; Çanakkale Savaşı dünya tarihinin en önemli savaşlarından biridir..

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!..

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Yayın no: 133 ÇANAKKALE SAVAŞI. Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi editörü: Özkan Öze Dizi editörü: Prof. Dr. Salim Aydüz

ÇANAKKALE DENİZ MUHAREBELERİNİN DENİZDE DÖNEMİN ŞARTLARINA GÖRE TASARLANMIŞ SAVAŞ GEMİSİNDE KRİTİK OLAYLARIN YAŞANDIĞI YER VE SIRAYA GÖRE TANITILMASI

İÇİNDEKİLER... SUNUŞ III

Selam size ey yüce şehitler, Yahya Çavuşlar, Koca seyitler. Uyuyan nice adsız yiğitler, Adınızı tarihe yazmaya geldim.

İÇİNDEKİLER... ÖN SÖZ... BİRİNCİ BÖLÜM SİYASİ, COĞRAFİ DURUM VE ASKERÎ GÜÇLER

İSTİKLÂL MARŞI'MIZ. Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı.

Ziyaret. Adabı. Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda Gördüğün bu tümsek, Anadolu nda, İstiklâl uğrunda, namus yolunda Can veren Mehmed in yattığı yerdir.

Çanakkale Geçilmez! Şehitler Haykırdı:

HÜRRİYET İLKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI

İNSANLIĞIN SAVAŞI YENDİĞİ YER; ÇANAKKALE SAVAŞ ALANLARI PROJESİ (TR R5)

Mübariz İbrahimov tek başına 45 Ermeni asker ve subayı

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

En büyük gücümüz teşkilatlarımız

Herkesin Kalbi Çanakkale de Attı

KURTULUŞ SAVAŞI KARTPOSTALLARI MEHMED İN HİKAYESİ *

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR

8. SINIF T C İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ü Ölümünün 78. Yılında Saygı ve Minnetle Anıyoruz

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN ASKERLİK HAYATI

Gülmekten Öldüren Fıkralar - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Kanla Yazılan Destan ÇANAKKALE özeti

100. Yılında Çanakkale ye Develi den güzel bir ziyaret gerçekleştirildi. Fethinin 562. Yılı olması münasebetiyle gezinin ilk yarısı İstanbul a

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

18 Mart ÇANAKKALE ZAFERİ Zeynep Comart

KONUŞMA VE DİNLEME ADABI

ÇANAKKALE SAVAŞI NDA SAĞLIKÇILAR. Yrd. Doç. Dr. Burhan SAYILIR

Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban. Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen. Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez. Senaryo: Sadık Şendil

Genelkurmay Başkanlığı Çanakkale Zaferi nin 100.Yılında daha önce yayınlanmamış fotoğrafları paylaştı.

9 EYLÜL 1922 BAKİ SARISAKAL

UNUTULAN SAVAŞLAR / KUTÜ L-AMMARE ZAFERİ

Canakkale ismini önce ilkokul sınıflarında,

- Siyonist Haçlıların hedefi, Çanakkale den İstanbul a ilerlemek, hilafeti yok ederek Büyük İsrail i kurmaktır.

SAYFA BELGELER NUMARASI

BİR ÖMRÜN HİKÂYESİ. Erkek Öğrenci. Yıl 1881 Ilık rüzgarlar esiyordu Selanik ovalarında ; Dağ başka, sokaklar başka başka ;

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

"15 Temmuz Şehidimiz hemşehrimiz Mustafa Cambaz ın kendisi artık belki aramızda değil, ancak onun Fotoğrafları Batı Trakya da sergileniyor.

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

BİRİNCİ BÖLÜM HAREKÂT ALANININ COĞRAFİ VE TOPOĞRAFİK DURUMU, TARAFLARIN HAREKÂT PLANLARI, 5 İNCİ ORDU İLE 3 ÜNCÜ KOLORDU KARARGÂHLARINDAKİ FAALİYETLER

18 Mart Şehitler Günü Anlam ve Önemi

MİLLİ MÜCADELE TRENİ


SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ

BD MART Yeni Zelanda Kaynaklarında Çanakkale Deniz Muharebeleri

AVİM Yorum No: 2015 / 12 Şubat 2015

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Veda Hutbesi. "Ey insanlar! " Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül :55

Nasrettin Hoca ya sormuşlar: - Kimsin? - Hiç demiş Hoca, Hiç kimseyim. Dudak büküp önemsemediklerini görünce, sormuş Hoca: - Sen kimsin?

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

Çanakkale Savaşı'nda Neler Yaşandı?

Başbakan Yıldırım, Seyranbağları Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini ziyaret etti

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

KILIÇASLAN MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ VATAN BAYRAK SEVGİSİ ABDULLAH BARMAN

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

OKUL GEZİSİ ( 1 MAYIS - 4 MAYIS 2013)

KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı. Azarya ve şarkının üç Yahudi duası

Server Dede. - Server baba şu Bektaşilerin bir sırrı varmış nedir? Diye takılır, sula sorarlardı.

Zengin Adam, Fakir Adam

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

VATANSEVERLİK KASIM 2016

Elişa, Mucizeler Adamı

Bahadın, 2 Ağustos 2014 Sevgili Yoldaşlar, Canlar, Yol Arkadaşlarım, Devrimciler Diyarı Bahadın da buluşan güzel insanlar,

tellidetay.wordpress.com

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum.

ÖZLÜCE. Bir ülkenin geleceği o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlıdır. ÖZLÜCE İLKOKULU&ORTAOKULU E-DERGİSİ MART-2018 SAYI: 4.

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi

Ateş Ülkesi'nde Ateşgâh Ateşgâh ı anlatmak istiyorum bu hafta sizlere. Ateş Ülkesi ne yolculuk ediyorum bu yüzden. Birdenbire pilot, Sevgili yolcular

TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER

ÖYKÜLERİ Yayın no: 170 ADALET VE CESARET ÖYKÜLERİ

Vakıfların toplumsal yaşamımızdaki hizmetlerini şöyle sıralayabiliriz. 1. Dini hizmetler. 2. Sağlık hizmetleri. 3. Eğitim ve öğretim hizmetleri

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Pavlus un. Seyahatleri

MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ

Atatürk ün Kişisel Özellikleri. Elif Naz Fidancı

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni

KURTULUŞUN 95. YILI COŞKUYLA KUTLANDI

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

ANADOLU TOPRAKLARINDA MEHMETÇİĞİN İMZASI: SİPER HATLARI

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı İbrahim in Sevgisini Deniyor

Amiral Turgut Reis 449 nci ölüm yıl dönümünde anıldı

20 Derste Eski Türkçe

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

Transkript:

EMANETİNİZ, EMANETİMİZDİR. RUHUNUZ ŞAD OLSUN (ÖZEL ASFA EĞİTİM KURUMLARI)

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ! *Aç ve perişan halkın dişinden tırnağından artırarak devletine kazandırmak istediği ve parası peşin ödenmiş iki savaş gemimize İngilizlerin göz göre el koyduğunu, tüm ültimatomlarımıza rağmen paramızı geri ödemediklerini ve bu gemilere daha sonra askerlerini doldurarak Çanakkale ye yolladıklarını *Sultan Abdülhamid in olayları kırk yıl önceden görerek Çanakkale deki tabyaları güçlendirdiğini ve elden geçirdiğini, Bazı yeni tabyaları inşa ettirdiğini, O nun yaptığı çalışmaların belki de savaşın seyrini değiştirdiğini * Avustralya nın ve Yeni Zelanda nın gençlerinin Avrupa yı Almanlardan kurtarmak ve Avrupa nın özgür kalmasını sağlamak propagandasıyla toplandığını, Bu gençlerin daha önce Gelibolu denilen yerin adını bile duymadıklarını * Padişahın Cihad ilanını duyan ve Avustralya da yaşayan iki zenci müslümanın, Türklerle savaşa giden birliğe ateş açtığını ve orada şehit edildiklerini, Orada bulunan ve olayı yaşayan Avustralyalıların bu olayın nedenini uzun süre anlayamadıklarını * İngiliz-Fransız donanmasının Gelibolu öncesi 200 yıldır hiç yenilmediğini, dünyanın gelmiş geçmiş en iyi donanması olarak bilindiğini, bu donanmanın bayraklarını gören Türklerin topukları yağlayıp kaçacaklarını düşündüklerini, daha da trajik olanı bu düşünceye saplantı derecesinde inandıklarını * İngiliz-Fransız donanmasının seksen parça gemiyle boğaza saldırdığını, gemilerden birinin adının Agamemnon olduğunu, Agamemnon un binlerce yıl önce Truva ya saldıran Yunan ordusunun kalleşçe yöntemler kullanan komutanının adı olduğunu * Yüzlerce yıl Osmanlının ekmeğini yemiş olan ve Osmanlıdan sadece saygı ve hoşgörü görmüş olan gayr-i müslimlerin, İngiliz-Fransız donanmasının gelmekte olduğunu haber alınca İstanbul da sevinç gösterileri yaptığını * Osmanlı Devletinin elinde sadece 26 deniz mayını kaldığını, Nusret (Yardım) gemimizin kaptanının (Tophaneli Hakkı Binbaşı ) mayınları nereye ve ne zaman bırakması gerektiğini bir gece önce rüyasında bir yüce kişi tarafından kendisine bildirildiğini, Bu mayınların hiç akla gelmeyecek biçimde Ertuğrul koyunda kıyıya paralel olarak döküldüğünü, İngilizlerin boğazı defalarca dikine kontrol etmelerine rağmen bu mayınları tespit edemediklerini çünkü Nusret in bu mayınları son mayın kontrolünden sonra sabaha karşı bıraktığını

* Edremitli Seyit Onbaşının, Topun ağzına mermi süren vinç tesisatı bombardımanda kullanılamaz hale gelince Ya Allah Bismillah diyerek üç tane 275 kiloluk mermiyi tek başına arka arkaya kaldırarak yatağa sürdüğünü ve ateşlediğini, bu işlemi yapabilmesi için her defasına üç basamaklı metal bir merdivenden çıkması gerektiğini, üçüncü atışta İngilizlerin Ocean zırhlısının dümenini parçaladığını, dümeni kırılan Ocean ın sarhoş bir serseri gibi mayınlara sürüklendiğini bir mayına çarparak havaya uçtuğunu ve yirmi dakika içinde battığını * Bu olayın ertesinde bölük komutanının Seyit Onbaşıyı çağırttığını, aynı mermiyi kaldırmasını istediğini ancak Seyit Onbaşının bunu başaramadığını Bunun üzerine Komutanın Bu merminin tahtadan bir maketini getirsinler, Bu yiğidin fotoğrafını çeksinler diye emir verdiğini, Bu fotoğrafın hepimizin çok iyi bildiği ve Seyit Onbaşının günümüze ulaşan tek fotoğrafı olduğunu

* İngilizlerin 18 Mart faciasının suçlusu olarak mayın taramacıları sorumlu tuttuğunu, Hepsinin kurşuna dizdirildiğini, savaş bittikten yıllar sonra her iki ordu arşivleri açıklanıp gerçekler öğrenilince bu askerlerin ailelerinden özür dilendiğini, tazminat ödendiğini, iade-i itibar yapıldığını ve şerefli birer asker olarak öldüklerini ilan ettiklerini * Mısırda toplanan askerlerin kayıtlarını tutan bir katibin sürekli Australia and New Zealand Army Company/ Avustralya ve Yeni Zelanda Ordu Birliği yazmaktan sıkıldığını pratik bir çözüm olarak bu kelimelerin baş harflerini alarak ANZAC kısaltmasını bulduğunu, bu kısaltmanın dünya tarihine geçtiğini * Bir bölgeye çıkarma yapan 2000 kişilik İngiliz ve Fransız bölüğünün o bölgede bulunan selvi ağaçlarını Türk birliği sandıklarını, hepsinin kaçarak bölgeyi terk ettiklerini, bu olayın yıllar sonra kendi raporlarından ve yazılı kaynaklarından öğrendiğimizi, kimsenin nasıl olupta 2000 kişinin aynı anda hayaller gördüğünü açıklayamadığını * Savaş istatistiklerine göre bir m2 ye 6000 mermi düştüğünü, bu oranın dünya savaş tarihinin en yüksek oranı olduğunu Havada iki merminin çarpışma ihtimalinin 600 milyonda bir olduğunu, bu çarpışan mermilerden Çanakkale de onlarca bulunduğunu Savaş Gazilerinin Cehennem diye bir yer vardır.biz orayı gördük dediklerini * Çanakkale de doktorların askerlerden daha çok yorulduğunu, binlerce yaralıyla ilgilenmek zorunda kaldıklarını, Ümitsiz vakalarla hiç ilgilenilmediğini ve kurtulma şansı olanlara öncelik verildiğini, Bir Türk doktorun önüne kendi oğlunun getirildiğini, Kurtulma şansı yok diye oğlunu tedavi etmediğini, hemen bir sonraki yaralıyı istediğini, yaralılardan ancak ertesi gün başını alabildiğini ve o zaman oğlunun mezarına gidebildiğini * Savaşta Türk ordusunun tek bir pırpır uçağı olduğunu, bu uçağın arada sırada askere moral vermek için uçtuğunu, bu uçağın tüm birliklerimizin sevgilisi olduğunu ve ona Tek Kuyruk adını taktıklarını * Ayrılırken hırsını alamayan İngiliz ve Avustralyalı askerlerin ölü Türk askerlerinin kafataslarını keserek ülkelerine götürdüklerini Bu yenilgiyi asla unutamayacaklarını

Kendi cenaze namazını kılan askerler... Babamın dostlarındandı dimdik yürürdü.hani Allah tan başka kimsenin önünde eğilmemiş tipler vardır ya, öyle biriydi. Ben çok küçüktüm, evimize misafir gelirdi. Oğul diye seslenirdi hep. Bağdaş kurmaz, diz çöker öyle otururdu. Gaz lambası ışığında daha bir heybetli görünürdü gözüme. Hep bitip tükenmek bilmeyen harp hatıraları anlatırdı. Çanakkale, Gazze, Kafkas cephelerini dolaşmış, Sakarya, Dumlupınar da savaşmış. Ancak İzmir in kurtuluşundan sonra köyüne dönebilmişti. Anlattıklarında hep acı, kan, cefa vardı. Kolay mı kazanılmıştı bu vatan? Ölüm neydi ki? Şerbet içmek kadar kolaydı. Biz kendi cenaze namazımızı kendimiz kıldık Çanakkale de derdi sık sık. Olur muydu? Kirte muharebeleri sırasında bölükler arka siperlerde hücum sıralarını beklemektedirler. Ön siperlerdekiler ileri fırlamış boğuşuyorlar. Yüzbaşı hücum için emir bekliyor. Bütün asker süngü takmış siperden fırlamak için hazır. Sinirler gergin! Bütün dudaklar kıpır kıpır dualar okuyor, Kelime-i Şehâdet getiriyor. Süre uzuyor. Yüzbaşı erlere sesleniyor: Yavrularım Aslanlarım Biraz sonra Cenab-ı Rabb ül Alem in huzuruna varacağız. Abdestsiz gitmeyelim Haydi!.. Tüfeklerimizin kabzalarına ellerimizi sürüp, hep beraber teyemmüm edelim Teyemmüm edilir Bekleme devam etmektedir. Biraz sonra Yüzbaşı: Çocuklarım! Sanıyorum biraz daha bekleyeceğiz. Önümüzde biraz daha zaman var. İleride arkadaşlarımız şehit oluyor. Hem onlar için, hem de vakit varken, kendi cenaze namazımızı kendimiz kılalım Kabe Karşımızda Arkadan Of lu Ali çavuş bağırır ER KİŞİ NİYETİNE? O gün yapılan hücumda, kendi cenaze namazını kılan pek az kişi sağ kalabilmişti. Onlar Allah a verdiği sözü tuttular...

Ben hakkımı helâl ettim Kocadere köyünde büyük bir sargı yeri kuruluyor. Kimi Urfalı, kimi Bosnalı, kimi Adıyamanlı, kimi Gürünlü, kimi Halepli çok sayıda yaralı getiriliyor... Bunlardan biri Lapsekinin Beybaş Köyündendir ve yarası oldukça ağırdır. Zor nefes alıp vermektedir. Alçalıp yükselen göğsünü biraz daha tutabilmek için komutanının elbisesine yapışır. Nefes alıp vermesi oldukça zorlaşır ama tane tane kelimeler dökülür dudaklarından: Ölme ihtimalim çok fazla Ben bir pusula yazdım Arkadaşıma ulaştırın Tekrar derin nefes alıp, defalarca yutkunur: Ben...Ben köylüm Lapseki`li İbrahim onbaşıdan 1 Mecit borç aldıydım...kendisini göremedim. Belki ölürüm. Ölürsem söyleyin hakkını helal etsin Sen merak etme evladım der komutanı, kanıyla kırmızıya boyanmış alnını eliyle okşar. Az sonra komutanının kollarında şehit olur ve son sözü de: Söyleyin hakkını helal etsin olur... Aradan fazla zaman geçmez. Oraya sürekli yaralılar getiriliyor. Bunlardan çoğu daha sargı yerine ulaştırılmadan şehit düşüyor. Şehitlerin üzerinden çıkan eşyalar, künyeler komutana ulaştırılıyor. İşte yine bir künye ve yine bir pusula. Komutan göz yaşlarını silmeye daha fırsat bulamamıştır. Pusulayı açar, hıçkırarak okur ve olduğu yere yığılır kalır. Ellerini yüzüne kapatır, ne titremesine nede göz yaşlarına engel olamaz

Bekir Çavuş Reşit Paşa vapuruna bir gün Bekir Çavuş isminde bir ağır yaralı getirdik. Onu cephenin ön saflarında bulmuştuk. Bir ayağı kangren olmuştu. Hemen Reşit Paşa vapurunda ameliyat masasına yatırdık. Ayağını kestik. Bir tek ayağı ile kalmıştı ama vaziyeti çok tehlikeli idi. Kangren çok ilerlemişti. Aynı zamanda pek fazla kan kaybetmişti. Adeta ölmesini bekliyorduk. O gece sabaha karşı kamaramın kapısı hızlı hızlı vuruldu. Kalktım dışarıda bir ses: Çanakkale Menzil Hastanesi ndeki Türk yaralıları - Başhemşire Başhemşire diye bağırıyordu Hemen giyinip fırladım, genç bir Alman hastabakıcısı: - Hani ayağını kestiğimiz yaralı yok mu? Bekir Çavuş mu? - Evet. Ne oldu peki? - Kendisine bir hal geldi hemşire, tek bacağıyla ayağa kalktı. Odanın içinde dolaşmak istiyor. Hemen koştum. Bekir Çavuş yaralarından kanlar aka aka ayağa kalkmıştı. Yanına koştum. Bileğinden tuttum, müthiş ateşi vardı. - Aman Bekir Çavuş dedim. Ne yapıyorsun? Bu hal ile ayağa kalkılır mı? Bekir Çavuş kendini kaybetmiş bir halde idi. - Aman dedi. Ne diyorsun? Emir geldi, emri yerine getirmek lazım! Tabi kalkacağım. Ve sabaha karşı Bekir Çavuş kollarımız arasında dünyaya gözlerini büsbütün kapadı. Bu adamcağız son dakikasına kadar kumandanın emrini, kendisine verilen vatan vazifesini yapmaktan başka bir şey düşünmüyordu. Son dakikasında bile ne annesini ne sevdiğini düşünüyordu. Kansız beyaz dudaklarından çıkan en son cümle: - Emri yapamadım, oldu. Fakat ben ona kani idim ki Bekir Çavuş vazifesini son derece yapmıştı. İlk Türk Hemşiresi: SAFİYE HÜSEYİN (ELBİ)

KINALI HASAN : Yüzbaşi Sirri Bey, ikindi vakti yeni gelen erati teftiş ederken, içlerinde bir tanesinin saçinin bir tarafi kinalanmiş oldugunu görür ve takilir: Hiç erkek kinalanir mi? Mehmetçik: Buraya gelmeden evvel, anam kinalamişti komutanim der ve sebebini bilmedigini ilave eder.komutanin istegi üzerine anasina haber salar, Niye benim saçimi kinaladin? Gelen cevabi mektupta şunlar yazar: Ey gözümün nuru Hasan ım, Köyümüzde rahat rahat oturalım mı? Vatan sevgisi içimizde alev alev yanıyor.sen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın... Ben, senin anan isem.beni ve seni Allah yarattı, vatan büyüttü.allah, bu vatan için seni besledi. Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor... Sen bu ailenin seçilmiş kurbanisin... Hasan ım, söyle zabit efendiye... Bizim köyde kurbanlık ayrılan koyunlar kınalanır... Ben de seni evlatlarımın arasından vatana kurban adadım.onun için saçını kınalamıştım... El-hükmü billah. Allah, seni İsmail Peygamber in yolundan ayırmasın. Seni melekler şimdiden rahmetle anacaktir. Gözlerinden öperim... Anan - Hatice

İNSANLIK DERSİ : Çanakkale Savaşlar'ında savaşıp, bir kolu ile bir ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna döndükten sonra anlattığı bir savaş hatırasında şöyle diyor: "Fransızlar, Türkler gibi mert bir milletle savaştıkları için daima iftihar edebilirsiniz.hiç unutmam.savaş sahasında döğüş bitmişti.yaralı ve ölülerin arasında dolaşıyorduk az evvel, Türk ve Fransız askerleri süngü süngüye gelip ağır zaliyat vermişlerdi.bu sırada gördüğüm bir hadiseyi ömrüm boyunca unutamayacağım.yerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Türk askeride kendi göleğini yırtmış onun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyordu.tercüman vasıtası ile şöyle bir konuşma yaptık: - Niçin öldürmek istediğin askere yardım ediyorsun? Mecalsiz haldeki Türk askeri şu karşılığı verdi: "Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi çıkardı.birşeyler söyledi, anlamadım ama herhalde annesi olacaktı.benim ise kimsem yok.istedim ki, o kurtulsun, anasının yanına dönsün". Bu asil ve alicenap duygu karşısında hüngür hüngür ağlamaya başladım.bu sırada, emir subayım Türk askerinin yakasını açtı.o anda gördüğüm manzaradan yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu hissettim.çünkü, Türk askerinin göğsünde bizim askerinkinden çok ağır bir süngü yarası vardı ve bu yaraya bir tutan ot tıkamıştı.az sonra ikisi de öldüler..." Fransız Generali BRIDGES Çanakkale Savaşları komutanı.

Çanakkale Içinde Vurdular Beni Türküsünün Hikayesi Bu türkü Türk insanının hafızasında derin izler bırakmış bir olayın, yani büyük bir savaşın atmosferinde meydana gelmiştir. Dolayısıyla bu türkünün bir doğuş zamanı vardır. Ancak Çanakkale türküsünün doğuş zamanına ilişkin bilgiler şu soruları sormamıza neden olmaktadır. Çanakkale türküsü ne zaman doğmuştur? Yani bu türkü Çanakkale savaşları başlamadan önce mi yoksa harp sırasında mı yakılmıştır? Aslında bize bu soruları sorduran elimizdeki bir mektuptur. Söz konusu mektup Emrullah Nutku nun Çanakkale Şanlı Tarihine bir Bakış adlı eserinde yer elmaktadır. Mektupu yazan Emrullah Nutku nun kardeşi Seyfullah tır. 1903 doğumlu olan Seyfullah savaşın arifesinde Çanakkale Sultanisi (lisesi) 1. sınıf öğrencisidir. Seyfullah, Çanakkale den gönderdiği ve üzerinde 29 Eylül 1914 tarihi yazılı olan muktubunda şöyle der: Sevgili Anneciğim, Canımıza tak diyen iki yıllık gurbet hayatından artık kurtuluyoruz. Sana ve aileme kavuşacağım için seviniyorum. Mektebimizi alıyorlar., hastane olacakmış, bizi de İstanbuldaki mekteplere dağıtacaklarmış. Hocalarımızın çoğu da askerlik hizmetine gidiyorlar, büyük sınıflar da gönüllü yazılacaklarmış. Bugün Türkçe hocamız sınıfa geldi, ama çok kalmadı, bize veda etti. Bize; Zamanı gelince cephede yapılacak vatan hizmetinin mektepte yapılan hizmetten kutsi olduğunu söyledi. Birkaç günden beri Çanakkale sokaklarından askerler geçiyor. Çanakkale içinde Aynalıçarşı, Anne ben gidiyorum düşmana karşı şarkısını söylüyorlar. At üstünde zabitler, top arabaları, mekkare ve deve kervanları sokağımızı doldurdu. Harp olacakmış. İngiliz ve Fransız harp filoları boğazın dışında dolaşıyormuş. Buraları bombardıman edeceklermiş. Bu bombardımanı görmek isterdim, ama yakında Çanakkaleden ayrılacağız. Ama size kavuşacağım ben. Beybabamın, sizin ellerinizi öper kardeşlerime selam ederim. Oğlunuz Seyfullah.

Mektuptan öğrendiğimize göre henüz Çanakkale savaşı başlamadan önce Çanakkale de harbe hazırlanan askerler tarafından Çanakkale Türküsü söylenmektedir. Bu da bize türkünün doğuş zamanını harp öncesine götürmemiz gerektiğini haber vermektedir. Türk müzik tarihi ve halk türküleri üzerine önemli çalışmaları bulunan Mahmut Ragıp Kösemibal!in görüşleri de bu belgeyi destekler mahiyettedir. Kösemihal, Musiki Mecmuası nda bu türkünün Çanakkale savaşları sırasında yeniden hazırlanmış ve zamana uygun mısralar araya katılmış bir türkü olduğunu, asıl türkünün ilk iki kıtadan anlaşıldığı gibi (Çanakkael içinde vurdular beni/nişanlımın çevresiyle sardılar beni; Çanakkale içinde aynalı çarşı/ana ben gidiyorum düşmana karşı) daha eski olup Çanakkale de öldürülen bir delikanlının ağzından yakılmış bir ağıt olduğunu hatta Bay Vahit Lütfi nin bu türkünün 1. Dünya Savaşı ndan çok önce söylendiğini kendisine anlattığını bildirir.

ÇANAKKALE İÇİN NE DEDİLER??????????????????????????????????????????????????????? Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK Harpte iki meş um (uğursuz) şey vardır. Bunlardan biri taş duvara körükörüne yüklenmek, diğeri kuvvetleri birtakım ayrı ve bağlantısız harekata dağıtıp körletmektir. Biz bu iki ahmaklığı yapmanın tehlikesiyle karşı karşıyayız. İngiliz Başbakanı Asquith Ordunun yardımı olmaksızın Filo nun başarı sağlayabileceği ümidine kapılmıştım; fakat şimdi bu işte müşterek bir harekatın zorunlu olduğunu anlıyorum. Churchill "Türkler, Çanakkale yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir. Churchill... Bu Türk kıtaatının cesaret, metanet ve se bat cihetiyle takdir ve senaya liyakatı, her şüphenin fevkinde bulunmuştur. Donanmasının ateşiyle de, en müessir surette muavenet gören pek cesur bir düşmamn taarruzlarına karşı sayısız muharebelerde bu kıtaat mevkilerini muhafaza etmişlerdir. Alman Generali Liman von Sanders Avrupa da hizbir asker yoktur ki, bu ifadenin altını çiziyorum, Türklierle mukayese edilebilsin. Almanların müdafaada gayet iyi oldukları kabul olunabilir. Fakat siperlerde onlar dahi Türklerle kıyas edilemez. Misal olarak Gelibolu yu zikretmek isterim. Orada bizim gemi ateşlerimizle büyük zayiata uğrayan kıtalar, Türk olmasalardı. Yerlerinde kalamaz ve derhal değiştirilirlerdi. Halbuki, Türkler, bütün muharebe müddetince yerlerinde kaldılar. General Tawshend Çanakkale Seferi, Türk milletinin eski kudret ve kuvvetini muhafaza ettiğini, can çekişen bir imparatorluk içinde kahraman bir milletin varlığını meydana koydu. General Fahri BELEN Müttefiklerin gayreti kalmamıştır. Türkiye insan menbalarını (kaynaklarını) sarf ederek bitab (bitkin) kalmış, müttefikler, hissolunur derecede zayıflamamışlardır. Fakat Çanakkale Muharebesi nin Rusya nın akibeti ve Balkanlar daki tesiriyle Türkler müteselli olabilirler. Larşer

... Türk askerinin savaş ve dövüş hususunda haiz bulunduğu evsafın bidayette layikiyle takdir edilmemiş olması, Ingilizler için felaket olmuştur... Türk askerinin ne yaman muharip olduğunu, Ingilizler kendileriyle dövüştükten sonra bittecrübe anlamışlardır. Ingiliz Generali Oglander Yenilmez Ingiliz donanmasının uğradığı akibetten komutanlar değil, strateji kurallarını ihmal eden devlet adamları sorumludur. Boğazlar ve Trakya bölgesinde altı Türk kolordusu varken, donanmayı tahkim edilmiş bir Boğaz dan geçirmek ve Boğaz kıyıları işgal edilmeden beş tümenlik bir kuvvei seferiyeyi Istanbul a getirmek planının şansı çok azdı. General Fahri BELEN Çanakkale Savaşları, Avusturalya ordusunun gelişimine birçok etkide bulunmuştur. İlk olarak Avusturalya ordusu kuvvetlerinin bir yabancı tarafından değil, bir Avusturalyalı subay tarafından idare edilmesini temin edecek bir uygulamaya başlanmıştır. Ve Çanakkale olayları, bu uygulamayı başlattı. Avustralyalı Yarbay D. M. HORNER Çanakkale Savaşları, savaşa İngiliz bayrağı altında katılan Yeni Zelanda nın uluslaşma sürecine çok önemli katkılarda bulunmuştur. 1915 te Yeni Zelandalılar, kimliklerini İngiliz İmparatorluğu içerisinde tanımlamaktaydılar ve bağımsızlık kazanmak gibi istekleri yoktu. Yeni Zelandalı Prof. Dr. J. PHİLLIPS

Kendileri koşarcasına ölüme giderken, hiçbirisinin karnı tok değildi. Onlara bu enerjiyi, bu gücü veren Allah sevgisinden, vatan sevgisinden başka bir şey değildi. Öyle ki günün bazı öğünleri tamamen aç olarak geçirilirdi. Onlar karşılığı sadece cennette alınacak bir fedakarlık için mücadele ettiler. Hiçbir şeyi kendilerine bahane edinmeyerek

ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin. Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer, O ne müthiş tipidir, savrulur enkazı beşer. Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak. Kafa göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el ayak Vurulup, tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilal uğruna yarap ne güneşler batıyor. Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer. Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın. M.AkifERSOY ÇANAKKALE DESTANI

Yıl 1915 18 indeyiz Martın. Kendine gel biraz! Pek tekin değildi Çanakkale nin suyu, Geçilmez bu boğaz Geçilmez bu boğaz Bizi Ne topun yıldırır, Ne kurşunun. Çünkü artık Başladı cengimiz. Er meydanında bulunmaz dengimiz Sen misin Mustafa Kemal im ileri diyen? İşte fırladık siperden. Sırtına yüklenmiş kahraman Seyit 276 kiloluk mermiyi, Koşuyor bataryasına ateşler içinden. Bu mermi denizlere gömecek Elizabet i Buvet i Yanıyor bugün Anafartalar yanıyor, Denizler yanıyor,

Dağlar yanıyor. Zafer bizimdir artık Düşman zırhlıları batıyor Türk üm, Muzaffer olarak doğmuşuz bir kere. Bir karış toprak uğruna Kimimiz şehit oluruz. Kimimiz gazi. Hiç değişmez bu yazı. Dünyada her yer geçilir belki Lâkin geçilmez Çanakkale Boğazı.. Fahri ERSAVAŞ BİR YOLCUYA

Dur yolcu! bilmeden gelip bastığın Bu toprak, bir devrin battığı yerdir. Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın Bir vatan kalbinin attığı yerdir. Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda Gördüğün bu tümsek, Anadolu nda İstiklal uğrunda, namus yolunda Can veren Mehmet in yattığı yerdir. Bu tümsek, koparken büyük zelzele, Son vatan parçası geçerken ele, Mehmed in düşmanı boğduğu sele Mübarek kanının akıttığı yerdir. Düşün ki, haşr olan kan, kemik eti Yaptığı bu tümsek, amansız çetin Bir harbin sonunda bütün milletin Hürriyet zevkini tattığı yerdir. Necmettin Halil ONAN

YİĞİDİM / ŞEHİDİM Vatanın uğrunda can verilince Rabbin huzurunda can dirilince Her şey dile gelir sur üflenince Toprak şöyle söyler dile gelince Bakmakla bilinmez kıymetim/kadrim Her karşı toprağım kutsaldır benim Uğruma binlerce şehitler verdin Al kanla yazıldı tarih defterim Vurulup koynumda yatan yiğidim Kıyamette elbet sana şahidim Bu vatan uğruna gitti gençliğin Göklerden verildi rütben şehidim Vatan bir cehennem gibi yanıyor Dünya bizi mağlup olmuş sanıyor Suskun duran millet bir uyanıyor İttifaklar Mehmetçiği tanıyor Kahramanlar burda çoktur seçilmez Şehitlik şerbeti kolay içilmez Bir nefes anında umman geçilir Bilinir ki Çanakkale geçilmez Burası Türklerin ebedi yurdu Her Mehmet bir tabur düşman vurdu Böylece tüm dünya şanın duydu

Yedi Düvel mecbur selama durdu Dinle beni dinle anla ey gencim Yiğitler koynumda artar direncim Atanın yazdı takvime göre Seninle akranım ben de çok gencim Huzurla şad olsun ruhu atanın Pişman oldu soyu bana çatanın Sonsuza dek sana kutsal vatanım (Bu)Övünç binlerce kefensiz yatanın Ey gencim ecdadın bedel ödedi Uğratma namerdi yurduma dedi Üzme sen Ata nı incitme emi Görevi ilahi bilincindendi Şöhreti saygıyla söylenip geldi Zeki İ. KIZILIŞIK