ANAHTAR: YENİLENEBİLİR YENİLENEBİLİR ENERJİDE YENİ YOL HARİTASI

Benzer belgeler
TürkiyeEnerjiForumu. Enerji profesyonellerinin vazgeçilmez doruğu 12.yaşında! ANTALYA Nisan Club Med Palmiye, Kemer

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE

AFD Sürdürülebilir bir gelecek için

KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

vizyon escarus hakkında misyon hakkında Escarus un misyonu, müşterilerine sürdürülebilirlik çözümleri sunan öncü bir şirket olmaktır.

AB Çevre Ödülleri Yenilikçi Şirketleri Ödüllendirmeye Devam Ediyor

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

2. Uluslararası İktisadi ve İdari Perspektifler Kongresi 5-7 Ekim Tarihlerinde Fakültemiz Ev Sahipliğinde Gerçekleştirildi

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

Yurtdışına kâr transferi 8 yılda 54 milyar doları aştı

Yükseköğretim Kurumlarımızın Mühendislik Fakültelerinin Kıymetli Dekanları ve Çok Değerli Hocalarım..

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

ENERJİDE SÜRDÜRÜLEBİLİR YATIRIMLAR VE TSKB HALİL EROĞLU GENEL MÜDÜR TSKB

İSLAM KALKINMA BANKASI SERMAYE PİYASASI KURULU ORTAK KONFERANSI

ÇEKAP PROJESİ KAPANIŞ TOPLANTISI DÜZENLENDİ

REC TÜRKİYE NİN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ve YEREL YÖNETİMLERLE İLGİLİ ÇALIŞMALARI

Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

09/TOHUM_F%C4%B0DANLIK_VE_KURAK_ALAN_A%C4%9EA%C3%87LANDIRMASI_TEKN%C 4%B0KLER%C4%B0_ULUSLARARASI_E%C4%9E%C4%B0T%C4%B0M%C4%B0_BA%C5%9EL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU

Türkiye de Stratejik Çevresel Değerlendirme: İhtiyaçlar, Zorluklar ve Fırsatlar

T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK POLİTİKASI. Sürdürülebilirlik vizyonumuz

Marmara Üniversitesi Finans Sektöründe Yabancı Sermaye Sempozyumu

21- BÖLGESEL POLİTİKA VE YAPISAL ARAÇLARIN KOORDİNASYONU

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

RIO+20 ışığında KOBİ ler için yenilikçi alternatifler. Tolga YAKAR UNDP Turkey

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

ÇEVRESEL BANKACILIK ve TSKB

Dünya Su Günü 2008 Etkinlik Programı

Faktoring sektörü 76 milyar TL işlem hacmi ve reel sektöre sağladığı 12,4 milyar TL ile Türk ekonomisine destek veriyor

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un

SANAYİ SEKTÖRÜ. Mevcut Durum Değerlendirme

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı.

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni


Araştırma Notu 12/124

Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (UNESCAP)

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

TRABZONSPOR ŞENOL GÜNEŞ STADYUMU AÇILIŞI

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI!

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

SAĞLIK DİPLOMASİSİ Sektörel Diplomasi İnşası

Yeniden Yapılanma Süreci Dönüşüm Süreci

20 AY (24 Mart Kasım 2007) AVRO AVRO Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu (ECD)

Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı

FİNANS KOÇ HOLDİNG 2013 FAALİYET RAPORU

GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM ORTAKLIĞI SİSTEMİ

Dünyada ve Türkiye de Tarımın Geleceği. Nisan 2011

AVRUPA BİRLİĞİ ÇEVRE FASLI MÜZAKERE SÜRECİ

BAŞBAKAN ERDOĞAN: KOPENHAG SİYASİ KRİTERLERİ NOKTASINDA EĞER HERHANGİ BİR SIKINTI DOĞACAK OLU

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/

DTİK TÜRK GİRİŞİMCİLER KURULTAYI. Gala Yemeği Konuşması. Ömer Cihad Vardan, DEİK Başkanı. 26 Mart 2016, İstanbul

Türkiye de Çevre Yönetimi için Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi Projesi B Bileşeni: Yerel Düzeyde Kapasite Geliştirme Mart 2015, Ankara

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

Başkan Acar 4. Ulusal Sağlık Kurultayına Katıldı

TÜRKİYE SINAİ KALKINMA BANKASI A.Ş. TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş.

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

T.C BAŞBAKANI SAYIN AHMET DAVUTOĞLU VE JAPONYA BAŞBAKANI SAYIN SHINZO ABE NİN KATILIMLARIYLA DÜZENLENEN TÜRKİYE-JAPONYA İŞ FORUMU 14 KASIM 2015

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi

BODRUM MANDALİNASI ÜRÜNLERİ, ANTALYADA BEĞENİLDİ

Dünya Bankası KOBİ & İhracat Finansmanı Aracılık Kredileri. Alper Oguz Finansal Sektor Uzmani Dunya Bankasi Ankara Ofisi

YEREL YÖNETİMLERDE STRATEJİK PLAN ve UYGULAMA ÖRNEKLİ PERFORMANS ESASLI BÜTÇE. Dr. Ali İhsan ÖZEROĞLU Hatice KÖSE

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

4. Gün: Strateji Uygulama Konu: Kanun Tasarısı Hazırlamak

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

Sizleri şahsım ve TOBB adına saygıyla selamlıyorum. Biliyorsunuz başkasına gönderilen selam kişinin üzerine emanettir.

A dan Z ye Sürdürülebilirlik

8. Kamu Yönetimi Sempozyumu

HİBE DESTEĞİ ALMAYA HAK KAZANAN 23 YEREL YÖNETİM TEMSİLCİSİ ANKARA DA

SIRA SAYISI: 677 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

GIDALARDA ATIKLARIN AZALTILMASI VE GERİ KAZANIMI

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI (İİT) GENEL SEKRETERİ SAYIN YOUSEF BIN AHMAD AL-OTHAIMEEN İN İİT. EKONOMİK ve TİCARİ İŞBİRLİĞİ DAİMİ KOMİTESİ (İSEDAK)

Şeffaflık, Sürdürülebilirlik ve Hesap Verilebilirlikte Yeni Yaklaşımlar: Finansal Raporlama ve Denetim Penceresinden Yeni TTK

ABD Büyükelçiliği Ekonomi Müşaviri Treiber den SGK ya ziyaret

İKLİM DOSTU ŞİRKET MÜMKÜN MÜ?

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Enerji Verimliliği Forum ve Fuarına Enervis Çıkartma Yaptı

SIRA SAYISI: 679 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

EGELİ & CO.: REEL YATIRIMLAR İÇİN YERLİ ve YABANCI FİNANSAL YATIRIMCIYI TARIM SEKTÖRÜNE ÇEKECEĞİZ

TTGV Çevre Projeleri Grubu 13 Aralık k 2006, Ankara

YENİLENEBİLİR ENERJİ ÜRETİM KOOPERATİFLERİ

DEUTSCHE SECURITIES MENKUL DEĞERLER A.Ş. OCAK HAZİRAN 2012 DÖNEMİ FAALİYET RAPORU

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ağustos 2012, No: 38

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Transkript:

5. Bölüm ANAHTAR: YENİLENEBİLİR YENİLENEBİLİR ENERJİDE YENİ YOL HARİTASI

266 >> YENİLENEBİLİR T.C. Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, yenilenebilir enerjide Türkiye nin potansiyeli ve gelecekte neler olabileceği konusundaki düşüncelerini öncelikle paylaştı ve özellikle hidroelektrik enerji santrallerinin durumu, özel sektörün bundaki payı ve bu alanın geleceği ile ilgili görüşlerini vurguladı. Bir ülke için kalkınma, istikrar, gelişme, refah anlamına gelen enerjinin vazgeçilmezliği her zaman ve her mekânda altı çizilebilecek bir gerçektir diyen Eroğlu, enerjinin hem ekonomik, hem sosyal, hem çevresel yönleri bulunan, aynı anda pek çok sektörü ilgilendiren bir konu olduğunu anlattı. Bir üçgeni tasavvur edersek, bu üçgenin köşelerinden birine enerjiyi, bir köşesine kalkınmayı, bir köşesine de çevreyi yerleştirmek mümkündür. Üçü adeta üçüz kardeşler gibi birbirine bağımlıdır dedi Eroğlu. Bu üç hayati konuda, Türkiye de, son yıllarda hem mevzuat hem de altyapı yatırımlarında büyük başarılara imza atıldığını belirten Eroğlu, özellikle hidroelektrik üretiminde çığır açan yasal gelişmelerle Türkiye nin en büyük hamleyi gerçekleştirmiş olduğunu söyledi. Eroğlu, Türkiye nin enerji ihtiyacının yıllık olarak dünya ortalamasının çok üstünde bir artış gösterdiğine dikkat çekerek, buna rağmen son zamana kadar hidroelektrik enerji üretim potansiyelinin ancak % 20 isinin kullanıldığını belirtti. Bu soruna hızlı çözüm bulabilmek için özel sektörü devreye sokmaya karar verdiklerini belirten Çevre ve Orman Bakanı, enerji üretimi konusunda özel sektörün de devreye girmesini sağlayan Su Kullanım Hakkı Anlaşması nın hazırlık sürecini ve özel sektör müracaatlarının koşullarını anlattı. İlan edilen 1470 adet hidroelektrik santralinin 1441 ine müracaat geldiğini ve bunların toplam kurulu gücünün 22.371 megavat olduğunu belirten Eroğlu, bunların gerçekleşmesinin büyük başarı olacağını, ayrıca üretimden devlete katkı payı olarak her yıl 750 milyon TL geleceğini söyledi. Eroğlu, böylece hem enerji üretimi sorununa hızlı ve kârlı bir çözüm getirilmiş olduğunu hem Avrupa Birliği nin yenilenebilir enerji ile ilgili hedeflerine şimdiden uyum sağlandığını vurguladı. Bakan Eroğlu, ayrıca sera gazı emisyonlarının azaltılması yönünde, ÖRNEKTİR KOPYALANAMAZ Türkiye de yapılanları da özetledi ve bu çerçevede ağaçlandırma seferberliğinden ve çevre düzeni planlarından söz etti. Yenilenebilir enerji ile ilgili geliştirilecek projelerde dikkat edilecek hususlar arasında enerji tasarrufu, verimliliğin artırılması, kurumsal ve teknik altyapının oluşturulması gibi hususlara dikkat çeken Eroğlu, konuşmasına insanlığın ihtiyaçlarını rahat bir şekilde karşılayacak, çevreyle uyumlu, sağlıklı bir dünyada yaşama temennisi ile son verdi.

Enerjide İnovasyon 267 >> Prof. Dr. Veysel EROĞLU

268 >> YENİLENEBİLİR Enerji, kalkınma ve çevre üçüz kardeş Türkiye, yenilenebilir enerjide iddialı bir potansiyele sahip PROF. DR. VEYSEL EROĞLU T.C. Çevre ve Orman Bakanı Değerli hocalarım, saygıdeğer misafirler, basınımızın kıymetli mensupları hepinizi saygıyla selamlıyorum. Öncelikle, ülkemizin enerji meselesini masaya yatırmak için bilim adamlarından siyasetçilere; mali idareci ve belediye başkanlarından üst düzey yöneticilere, hocalarımıza, üniversite mensuplarına kadar geniş katılımlı bir grubu toplayarak böylesine güzel bir forumu gerçekleştirdiklerinden dolayı ben bu konuda emeği geçen herkesi gönülden kucaklıyor, tebrik ediyorum. Bugün; burada yenilenebilir enerjide Türkiye nin potansiyeli ve gelecekte neler olacağı konusunu tartışacağız. Ben özellikle hidroelektrik enerji santrallerinin durumunu ve özel sektörün bundaki payını ve bu alanın geleceğini özetlemeye çalışacağım. Ben İstanbul Teknik Üniversitesi nden 1971 yılında mezun oldum, daha sonra aynı üniversitede doktora, doçent, profesörlük çalışmaları yaptım. 1994 yılında, İTÜ de Çevre Teknolojisi Anabilim dalı Başkanı iken bugünkü Başbakan ımız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan lığını alınca, İSKİ Genel Müdürlüğü ne beni çağırdı, ben de bir yıllığına üniversiteden izin alarak oraya gittim. Kendisine İstanbul un su meselesini ben bir yılda çözerim, ondan sonra üniversiteye geri dönerim diye bir taahhütte bulundum. O da herhalde nasıl olsa bir yılda çözemez ve sürekli İSKİ de kalır diye düşündü ve kabul etti. Ben, Mayıs 1994 de İSKİ de göreve başladım, gece gündüz çalışarak 1995 Mayıs ına kadar işi bitireyim dedim ve 1995 yılı 1 Ocak günü saat 08.59 dan itibaren İstanbul da bundan sonra hiçbir zaman su kesintisi olmayacak diye ilan ettim. Bir yıllık süre dolunca artık üniversiteme döneyim diye söyleyince o da dedi ki: Haliç ne güne duruyor, sen çevre profesörü değil misin? Haliç, sonra Kurbağalı Dere, sonra Marmara Denizi ni yüzülebilir hale getirelim derken, sekiz buçuk senem İSKİ Genel Müdürü olarak çalışarak geçti. Bu arada her yıl bir yıl süreyle üniversiteden uzatma alındı. Sonunda; 2002 yılında; İTÜ ye, yuvama döndüm. Fakat bu sefer de 2003 yılının başında Devlet Su İşleri ndeki görevime başladım, 2007 yılına kadar da DSİ de bulundum ama kadrom gene üniversitede idi. Şimdi de 29 Ağustos 2007 den itibaren Çevre ve Orman

Enerjide İnovasyon 269 >> Bakanlığı nı yürütüyorum. Ben bakan olduktan sonra, Devlet Su İşleri de Çevre ve Orman Bakanlığı na bağlandı. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrol Genel Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, ÇED Planlama Genel Müdürlüğü gibi pek çok genel müdürlük, ayrıca Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı gibi 9 tane büyük birim de yine bakanlığımıza bağlandı. Ben sizlere özellikle bizim bakanlığımıza bağlı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve özel sektör tarafından gerçekleştirilen hidroelektrik santraller, yenilenebilir enerji konusundaki adımları anlatmaya çalışacağım. Enerji kullanımı, bildiğiniz gibi, insanlık tarihi kadar eski, ilk insan da bir şekilde enerji kullanmaya başlamıştır. Dolayısıyla bir ülke için kalkınma, istikrar, gelişme, refah anlamına gelen enerjinin vazgeçilmezliği her zaman ve her mekânda altı çizilebilecek bir gerçektir. Esasen bana sorarsanız, Türkiye de yatırım yapılması gereken en önemli sektörler arasında mutlaka enerji sektörünü gösteririm. Enerji arzının sürekliliği ve güvenilirliği, ekonomimizin gelişmesinde vazgeçilmez bir unsurdur. Çünkü üretim ancak enerji ile mümkündür, yani enerji olmayınca üretimin de gerçekleşmesi mümkün değildir. Bununla birlikte enerji, sadece ekonomik değil; sosyal ve çevresel yönleri de bulunan, aynı anda pek çok sektörü ilgilendiren bir konudur. Aynı zamanda enerji, insanların hayati ihtiyacı olan su temini kadar önemlidir. Bir üçgeni tasavvur edersek, bu üçgenin köşelerinden birine enerjiyi, bir köşesine kalkınmayı, bir köşesine de çevreyi yerleştirmek mümkündür. Üçü adeta üçüz kardeşler gibi birbirine bağımlıdır. Su temininden ormanlarımıza yeni bir çevre tanımı Enerji, sadece ekonomik değil; sosyal ve çevresel yönleri de bulunan, aynı anda pek çok sektörü ilgilendiren bir konudur. Aynı zamanda enerji, insanların hayati ihtiyacı olan su temini kadar önemlidir. Bir üçgeni tasavvur edersek, bu üçgenin köşelerinden birine enerjiyi, bir köşesine kalkınmayı, bir köşesine de çevreyi yerleştirmek mümkündür. Üçü adeta üçüz kardeşler gibi birbirine bağımlıdır. Çevre derken, ben su temininden ormanlarımıza kadar her şeyi dikkate alıyorum. Birbirinden ancak çok ince çizgilerle ayrılabilecek bu üç hayati konunun ortasındaki alanda ülke olarak hem mevzuat hem de altyapı yatırımlarında son yıllarda büyük başarılara imza atılmıştır. Türkiye olarak sürdürülebilir kalkınma ve sürekli enerji ihtiyacını, çevre koruma ilkeleri çerçevesinde, çağdaş yaklaşımlarla ve yerli kaynaklarla sağlamak için büyük gayret gösterdiğimizi özellikle ifade etmek isterim. Bu çerçevede, mevzuatla ilgili olarak da çok büyük gelişmeler sağlanmıştır. Örneğin, bu çerçevede, Enerji Verimliliği Kanunu yüce meclisten çıkarılmıştır, kanunlaşmıştır. Yenilenebilir Enerji Kanunu ve Çevre Kanunu ve bununla ilgili alt mevzuatlar, yönetmelikler ve tüzükler de yürürlüğe girmiştir.

270 >> YENİLENEBİLİR TSKB Genel Müdür Yardımcılarından Orhan Beşkök, konuşmasında, Türkiye Sınaî Kalkınma Bankası nın çevre ve yenilenebilir enerji konusundaki yatırımlara sağladığı destekleri anlattı. TSKB nin finanse ettiği yatırımlarda Türk Çevre Mevzuatı na uygunluğu ve yasal tüm gerekliliklerin dikkate alınması şartının arandığını vurgulayan Beşkök, yenilenebilir enerji üretimini temiz bir çevrenin ayrılmaz bir unsuru olarak nitelendirerek, yenilenebilir kaynaklara dayalı enerji üretimi projelerini aktif bir şekilde desteklediklerini söyledi. Beşkök, 2005 yılında çevreye olan duyarlılıklarını bir sistematiğe kavuşturmak için Çevresel Yönetim Sistemleri projesini başlattıklarını dile getirerek, bu çerçevedeki çalışmaları dolayısıyla, 2007 yılında İSO 14000 belgesi almaya hak kazanan ilk Türk sermayeli banka olduklarını belirtti. Çevreye olan duyarlılığımızın bir göstergesi olarak bununla gurur duyuyoruz dedi Beşkök. Çevre ve yenilenebilir enerji yatırımlarına verilen destek kapsamında; atık su arıtımları, gaz emisyonunu iyileştirme, doğalgaz altyapı projeleri, temiz üretim yatırımları, enerji ve üretim gelirlerinin tasarrufuna yönelik yatırımlar olmak üzere bugüne kadar 16 projeye destek verdiklerinin altını çizdi. Beşkök, ayrıca Türkiye de Sürdürülebilir Bankacılık ödülünü alan ilk ve tek kuruluş olduklarını belirterek konuşmasını tamamladı.

Enerjide İnovasyon 271 >> Orhan BEŞKÖK

272 >> YENİLENEBİLİR Türk yatırım ve kalkınma bankacılığı; yenilenebilir enerji yatırımlarının finansmanında atakta ORHAN BEŞKÖK Türkiye Sınaî Kalkınma Bankası (TSKB) Genel Müdür Yardımcısı Sayın Bakanlarım, saygıdeğer hocalarım, Türk basınının değerli mensupları ve değerli katılımcılar, sözlerime başlarken enerji gibi Türkiye nin kalkınmasında vazgeçilmez bir unsur olan konuyu gündeme getiren ve Sizlere buradan bana hitap etme olanağı sağlayan kuruluş ve yöneticilerine teşekkürlerimi sunarım. Bana ayrılan zaman dilimi içerisinde, çok kısa olarak sizlere çalıştığım kurumu tanıttıktan sonra sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez unsurları olan çevre ve yenilenebilir enerjiye olan yaklaşımımızı özetleyerek, bu sahada gerçekleştirilen yatırımlara ne tür finansman olanakları sağladığımızı anlatmaya çalışacağım. TSKB, özel sektöre ait ilk kalkınma ve yatırım bankası Türkiye Sınaî Kalkınma Bankası, Türkiye de özel sektöre ait ilk kalkınma ve yatırım bankasıdır. 1950 yılında, Dünya Bankası ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası desteği ile kurulmuştur. Ankara da benzer isimli bir banka daha var, Türkiye Kalkınma Bankası; karıştırılmasın. Ortaklık yapımıza baktığımızda, İş Bankası Grubu nun %50,1, Vakıflar Bankası nın % 8,4 pay sahibi olduğunu görüyoruz. Hisse senetlerimizin yaklaşık %42 si borsada işlem görüyor. İMKB de kote bir bankayız. Misyonumuz, Türk özel sektörüne uluslararası finans kuruluşlarından sağlanan fonlar ile orta ve uzun vadeli finansman sağlamak ve Türkiye deki sermaye piyasasının gelişmesine katkıda bulunmak. 2007 sonu rakamlarına bakarsak aktiflerimizin yaklaşık 4,2 milyar dolar seviyesinde olduğunu görürürüz. Kredilerimiz yaklaşık 2,4 milyar dolar seviyesinde ki aktiflerin yaklaşık %58 60 ını teşkil ediyor. Özkaynaklar 634 milyar dolar civarında, net kârımız 127 milyon dolar, ödenmiş sermayemiz 400 milyon YTL civarında. Yıllar itibarı ile verdiğimiz kredilere bakacak olursak, gittikçe artan bir kredi hacmine sahibiz. Bu rakamlar, her yıl fiili olarak kullandırdığımız kredi tutarını gösteriyor. Tamamına yakını sabit sermaye yatırımlarına sağladığımız bir destektir. İşletme ser-

Enerjide İnovasyon 273 >> mayesi finansmanı bankamızın faaliyet kapsamı içinde çok kısıtlı bir yer alıyor. Biz genelde yatırımların azami %50 sini finanse ediyoruz. 2006 ve 2007 yıllarında özel sektörün yaklaşık 3,5 milyar dolar seviyesindeki sabit sermaye yatırımına katkıda bulunduk. Kredilerimiz geniş bir tabana yayılıyor Kredilerin sektörel olarak dağılımına dikkatinizi çekmek isterim. Burada en büyük payı finans sektörü alıyor ama burada da nihai kullanıcılar, firmalar. Biz firmaları dolaylı ve dolaysız olarak kredilendiriyoruz. Dolaysız krediler direkt olarak bankamız tarafından firmalara kullandırılan krediler. Bir de bizim APEX Bankacılığı dediğimiz ya da Dolaylı Aracılık Bankacılığı dediğimiz bir faaliyetimiz var. Burada biz; Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası gibi uluslararası finans kuruluşlarından sağladığımız fonları Türkiye deki ticari bankalar ve finansal kiralama şirketleri aracılığıyla firmalara aktarıyoruz. Bu sayede özellikle çok küçük çaplı KOBİ lere erişme imkânımız var, özellikle finansal kiralama şirketleri aracılığıyla ki onlar 15 20 bin avroluk kredi taleplerini dahi değerlendirebiliyorlar. Geçtiğimiz yılın sonu itibarı ile borç stoğumuzun yaklaşık %12 sinin enerji sektöründe olduğu -ki tamamına yakını yenilenebilir enerjidir; %5 inin ise enerji dağıtımında olduğudur. Enerji dağıtımının tamamı doğalgaz dağıtım yatırımlarına sağladığımız kredilerden oluşmaktadır. Bankamız bir kalkınma ve yatırım bankası, mevduat toplamıyor. Fonlarımızı uluslararası finans kuruluşlarından sağlıyoruz. Bunların başında bankanın kurulmasında etkin bir rol oynamış olan Dünya Bankası geliyor. Borç stokumuzun % 12 si yenilenebilir enerji; %5 i enerji dağıtımında Burada dikkatinizi çekmek istediğim husus, geçtiğimiz yılın sonu itibarı ile borç stokumuzun yaklaşık %12 sinin enerji üretimi sektöründe olduğu -ki tamamına yakını yenilenebilir enerjidir; %5 inin ise enerji dağıtımında olduğudur. Enerji dağıtımının tamamı doğalgaz dağıtım yatırımlarına sağladığımız kredilerden oluşmaktadır. Bankamız bir kalkınma ve

274 >> YENİLENEBİLİR BM Kalkınma Programı Proje Yöneticisi Murat Çevik, konuşmasında çevre ve enerji ile ilgili yaptıkları çalışmaları anlattı. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı nın ana kuruluş ekseninin yoksulluğun önlenmesi olduğunu söyleyen Çevik, bu kapsamda yürütülen çalışmaların her alanında enerjinin, sürdürülebilir kaynak yönetimi açısından çok büyük öneme sahip olduğunu belirtti. Çevik, sürdürülebilir kalkınma kavramının ekonomi, toplum ve çevre unsurlarını birleştirdiğini vurgulayarak, çalışma amaçlarının tüm toplumun, tüm bireylerin ve aynı zamanda doğanın da kazancına olacak bir kalkınma çerçevesi yerleştirmek olduğunu söyledi. Sadece belirli sektörlere odaklı değiliz. Bunun aksine bütüncül bakışı ilgili hükümetlerle işbirliği içerisinde oturtmaya çalışan bir düzenimiz var dedi Çevik. BM Kalkınma Programı kapsamında yürütülmekte olan ve sonuçlanan projelerlerle ilgili bilgi veren Çevik, bunlar arasında özellikle Sürdürülebilir Kalkınmanın Sektörel Politikalara Entegrasyonu Projesi kapsamında yürütülen çalışmalara değindi. Çevik, söz konusu çalışmaların Türkiye nin Ulusal Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisini oluşturma çalışmaları için önemli bir girdi sağladığını vurguladı. Bunun dışında Çevik, Türkiye nin İklim Değişikliğine Uyumu Projesi nden ve Küçük Yatırımlar Fonu Projesi nden söz etti. Özellikle küçük yatırımların geliştirilmesi konusuna dikkat çeken Çevik, bunlarla enerji verimliliğinin ve enerji tasarrufunun yerinde gerçekleştirilmesinin mümkün olacağını söyledi.

Enerjide İnovasyon 275 >> Murat ÇEVİK

276 >> YENİLENEBİLİR Yoksulluğun önlenmesi ve sürdürülebilir enerji, büyümenin de lokomotifi MURAT ÇEVİK Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Proje Yöneticisi (2006-2009) Sayın Bakanım, değerli katılımcılar! Öncelikle Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ekibi adına ve proje alanlarımızda yer alan Kars dan Ceyhan a, Trakya dan Van a kadar bütün hibe desteği verdiğimiz proje ekipleri adına sizleri selamlıyorum ve bu nitelikli topluluk arasında bulunmaktan duyduğum sevinci paylaşıyorum. Ben kısaca size Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı kapsamında çevre ve enerji ile ilgili çalışmalarımızdan bahsetmek istiyorum. Ancak öncesinde, bir anekdotu hatırlatayım. Birçoğunuz belki biliyordur, öğretim üyelerine atfedilen bir olay vardır. Doğu Karadeniz de gezerken üç öğretim üyesi bir köyde mahsur kalır. Soğuk zamandır, bir eve girdiklerinde sobanın evin ortasında ve yüksek bir konumda bulunduğunu görürler ve bunu sorgulamaya başlarlar. Bir öğretim görevlisi der ki: Bence enerjiyi her yere eşit dağıtmak üzere böyle yapmışlardır. İkincisi: Yok yok, bu yüksekte olunca şu şu etkisi fazla olur o yüzden, der. Tam o sırada köylü içeri girer ve ona sorarlar, neden sobayı bu şekilde koydun diye sorarlar. Köylünün cevabı: Beyim, boru yetişmedi, olur. Biz aslında işte biraz da, bunun gibi boruyu yetiştiremeyenlerle ilgili çalışmalar yürütüyoruz. Enerji ve çevre; BM Kalkınma Programı tematik odaklarından en önemlisi Sizlere kısaca enerji ve çevre ile ilgili çalışma çerçevemizi anlatacağım. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı hakkında çok ayrıntılı bilgi vermeye sanıyorum gerek yok. 266 ülke 5000 çalışan ve 5 ana tematik odakta yürütülen etkinliklere sahibiz. Bunlardan temel olanlardan bir tanesi de enerji ve çevre. Ana kuruluş ekseni ise Kalkınma Programının, yoksulluğun önlenmesi. Çevre ve Orman Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı ile yürüttüğümüz çok geniş kapsamlı çalışmalar var. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı nın çalışma eksenini belirleyen, 2015 yılına kadar yoksulluğun yarıya düşürülmesi için belirlenen, Bin Yıl Kalkınma Hedefleri olarak tanımlanan 8 tane ana hedef var. Bu çerçevede, 2005

Enerjide İnovasyon 277 >> Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı hakkında çok ayrıntılı bilgi vermeye sanıyorum gerek yok. 266 ülke 5000 çalışan ve 5 ana tematik odakta yürütülen etkinliklere sahibiz. Bunlardan temel olanlardan bir yılından itibaren çalışmalar yürütülmektedir, ancak tabi ki bunun gerisinde çok uzun bir süreç var. Doğrudan telaffuz tanesi de enerji ve edilmese de, enerjinin her bir başlıkta, özellikle yoksulluğun çevre. Ana kuruluş önlenmesi açısından bakıldığında, çok büyük öneme sahip ekseni ise Kalkınma olduğunu, sürdürülebilir kaynak yönetimi açısından özellikle görmekteyiz. yoksulluğun Programının, önlenmesi. Binyıl Kalkınma Hedefleri ve Küresel İlkeler Sözleşmesi Binyıl Kalkınma Hedeflerinin yanı sıra, özel sektör ve sivil toplum örgütlerine yönelik olarak Birleşmiş Milletler in bir Küresel İlkeler Sözleşmesi yapısı var. Bunun dört ana ekseni var: insan hakları, çalışma koşulları, çevre ve yolsuzlukla mücadele. Burada on ilke söz konusu. On ilkeden üçü, ki üçte birine yakını, çevre ile ilgilidir. Çevresel sorumluluğun arttırılması ve destek verilmesi anlamında özel sektöre, sivil toplum kuruluşlarına ve diğer Birleşmiş Milletler kurumlarına sorumluluk yüklüyor. Bu çerçevede, 100 ü aşkın özel sektör kuruluşu, büyük holdinglerimizden küçük çaplı sivil toplum kuruluşlarımıza kadar bu sözleşmenin altına imzasını atmış durumda. Sürdürülebilirlikte günümüz algısı Burada aslında sürdürülebilir kalkınma kavramını çok anlatmaya gerek yok. İki gündür konuşulanlarda bazı vurgular yapıldı. Şunu söylemek gerekir ki üç ana bileşeni olan bu kavram uygulamaya geçildiğinde, 1980 lerden bu yana gelişen süreç içinde; ekonomi, toplum ve çevre üçgenini de birleştiren bir unsur olarak tanımlanmasından, günümüzde doğanın, yaşam kalitesinin ve doğal sistemlerin taşıma kapasitesinin büyük önem taşıdığı bir algıya evrildiğini görürüz. Odak alanlarımızı üç başlıkta toplayabiliriz. Çevre için ana yolumuz, kazan kazan; yani bir bileşenin ya da bir grubun kazancı değil, tüm toplumun tüm bireylerin hatta doğanın da kazancına olacak bir sistemin oturtulması. Yoksullar için - ki yoksullukla mücadelenin Birleşmiş Milletler olarak temel eksenimiz olduğunu söylemiştim-, önemli bir değer olan

278 >> YENİLENEBİLİR 5. Dünya Su Forumu Genel Sekreteri Prof. Dr. Oktay Tabasaran konuşmasında, 16 22 Mart 2009 yılında İstanbul da gerçekleşmiş olan 5. Dünya Su Forumu için süren hazırlıkları anlattı ve bu bağlamda yenilenebilir enerji üretiminde suyun öneminden bahsetti. Su daha şimdiden kendisinden mavi altın olarak bahsettiriyor ve değerinin çok geçmeden daha da artacağını şimdiden görebiliyoruz diyen Tabasaran, İstanbul da gerçekleşecek olan 5. Dünya Su Forumu nun Türkiye nin imajı açısından büyük önem taşıdığının, bunun su gibi önemli bir konuda dünyaya açılma ve komşularla işbirliği yapma fırsatı verdiğinin altını çizdi. 5. Dünya Su Forumu nda ele alınacak konuların Sürdürülebilir Kalkınma İçin Su Temini ve Suya Dayalı Kalkınma İçin Gerekli Araçlar ana başlıkları altında toplanacağını belirten Tabasaran, Forumun ana hedefinin ve sloganın da Farklılıkların Birleştirilmesi olduğunu söyledi. Tabasaran, Foruma hazırlık kapsamında düzenlenen toplantılardan ve gerçekleştirilen yoğun çalışmalardan söz ederek, karşılıklı bilgi alışverişinde bulunarak ortak çözümlere ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Bu hazırlıklara ayrıca siyasi sürecin de eşlik ettiğini belirten Tabasaran, hükümetler, yerel idareler ve parlamentolardan oluşan üç politik grup arasında köprü kurulmak istendiğini anlattı. ÖRNEKTİR KOPYALANAMAZ

Enerjide İnovasyon 279 >> Prof. Dr. Oktay TABASARAN

280 >> YENİLENEBİLİR Su; şimdiden mavi altın PROF. DR. OKTAY TABASARAN 5. Dünya Su Forumu Genel Sekreteri Sayın bakanlarım, sayın katılımcılar! Ulusal Enerji Forumu nda dün ve bugün sözü çok edilen konulardan biri, gördüğüm kadarıyla, dünyadaki nüfus artışıydı. Tabii buna paralel olarak enerji kaynakları da azalırken; maliyetler de artıyor. Bu bağlamda, yenilenebilir enerjilerin ve yenilenebilir enerji üretiminde de özellikle su konusunun daha fazla önem kazandığını görüyoruz. Su; daha şimdiden kendisinden mavi altın olarak bahsettiriyor ve değerinin çok geçmeden daha da artacağını şimdiden görebiliyoruz. 5. Dünya Su Forumu hakkında bilgi vermek istiyorum. Beş rakamından anlaşılacağı gibi bu Su Forum larının bir tarihi var. Bunlardan birincisi, 1997 yılında, Marakeş de yapıldı ve ondan sonra üçer yıl arayla Hollanda da, Japonya da ve Meksika da devam etti. Meksika daki forum, 2006 yılındaydı. 20 bin üzerinde kişi katıldı, 130 un üzerinde devlet başkanı ve bakan, 1500 ile 1700 arasında gazeteci, medya mensubu vs. Türkiye, orada çok büyük bir mücadele verdi. Sayın bakanımızın ki kendisi o zaman Devlet Su İşleri Genel Müdür üydü Veysel Eroğlu nun büyük gayretleri ile ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi nin de destekleriyle, 2009 yılında yapılacak 5. Dünya Su Forumu nu İstanbul a getirme başarısını gösterdik. BM Milenyum Kalkınma Hedefleri ve tematik süreçler 5. Dünya Su Forumu nda; 500 e yakın tebliğ sunulacak, bunlar altı tema içinde toplanıyor. Bu temalardan üçü hedefleri gösteriyor: Küresel değişimler yani iklim değişimi, bu iklim değişimine bağlı olarak insanların bir yerden başka bir yere göç etmesi ve bu rizikoların yönetimi. Birleşmiş Milletler in Milenyum kalkınma hedefleri var. Bunlara enerji için su ve su için enerji konuları da dâhildir. Üçüncü hedef temamız da su kaynaklarının korunmasıdır. Bu hedeflere ulaşma yollarına ilişkin temalar, idare ve yönetim, finansman, eğitim, bilgi ve kapasite geliştirme temalarıdır. Bütün bunlar iki ana meseleyi konu almakta-

Enerjide İnovasyon 281 >> dır: Sürdürülebilir Kalkınma İçin Su Temini ve Suya Dayalı Kalkınma İçin Gerekli Araçlar. İstanbul da farklılıkları birleştireceğiz Forumun ana hedefi ise, farklılıkların birleştirilmesidir. Bu aynı zamanda bizim forumumuzun ana başlığı olacak. Su forumunun onu diğer konferanslardan ayıran en büyük özelliği, günlük ya da bir haftalık süre (16 22 Mart 2009) ile sınırlı olmayışıdır. İki senelik bir süreç söz konusudur. Şu anda bütün dünyada, bütün kıtalarda 5. Dünya Su Forumu na hazırlanmak için toplantılar yapılmaktadır. Örneğin, son toplantı geçen hafta Singapur da yapıldı. Bu toplantı, Asya Pasifik Bölgesi için 5. Dünya Su Forumu na hazırlık toplantısı idi. Bunların yanı sıra Çevre ve Orman Bakanlığımız, Devlet Su İşleri ile birlikte ve forum sekreterliğinin de desteği ile yurt dışında ve yurt içinde de su toplantıları yapıyor. İlk su toplantısı yurt dışında Ürdün de yapıldı, bunu Bosna Hersek te ve Kırgızistan da yapılan toplantılar takip etti, yarın ve öbür gün ise Makedonya da su toplantısı yapılacak; bunu Ukrayna, Fas ve Kıbrıs su toplantıları takip edecektir. Bu toplantılarda ev sahibi Türkiye oluyor ve sadece o ülke değil, o ülkenin civarındaki diğer ülkeler de bu toplantılara davet ediliyor. 5. Dünya Su Forumu, imajımız için çok önemlidir. Su gibi önemli bir konuda dünyaya açılmamıza ve bilhassa bize ilgi duyan komşularımızla su konusunda işbirliği yapmamıza fırsat tanıyor. Bu son derece önemlidir. Türkiye, orada çok büyük bir mücadele verdi. Sayın bakanımızın ki kendisi o zaman Devlet Su İşleri Genel Müdür üydü Veysel Eroğlu nun büyük gayretleri ile ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi nin de destekleriyle, 2009 yılında yapılacak 5. Dünya Su Forumu nu İstanbul a getirme başarısını gösterdik. Bunlardan birincisi, 1997 yılında, Marakeş de yapıldı ve ondan sonra üçer yıl arayla Hollanda da, Japonya da ve Meksika da devam etti. Meksika daki forum, 2006 yılındaydı. 20 bin üzerinde kişi katıldı, 130 un üzerinde devlet başkanı ve bakan, 1500 ile 1700 arasında gazeteci, medya mensubunun katılımıyla dikkat çekti. Bunun dışında; tabii ki yurt içi de ihmal edilmiyor. Devlet Su İşleri 15 bölgede 5. Dünya Su Forumu na hazırlık için toplantılar düzenliyor. Bu toplantılara üniversiteler, sivil toplum örgütleri, iş dünyası katılıyor. Erzurum, Adana, Afyonkarahisar, Ankara, Antalya, Diyarbakır, Edirne ve İzmir de bu su toplantıları yapıldı. Kayseri de, Samsun da, Trabzon da, Van da, Bursa da, Konya da ve Artvin de Ekim in ortasına kadar devam edecek. Hem yurt dışında hem yurt içinde yapılan bu toplantılardan elde edilen sonuçları değerlendirecek ve 5. Dünya Su Forumu nda dünya su kamuoyuna sunacağız, üzerinde tartışacağız. Bizim problemlerimiz nedir, onların problemleri nedir? Onlar nasıl çözmüşler biz nasıl çözeceğiz, karşılıklı bilgi alışverişinde bulunacağız ve ortak çözümler bulmaya çalışacağız. İstanbul 2009 yılında sorunlara çözüm bulmak için kıtaları, bölgeleri ve insanları bir araya getiren bir köprü olacaktır. Ana hedefimiz, Su İçin Farklılıkların Birleştirilmesi dedik. Bu,

Yenilikçi vizyonu ile Ulusal Enerji Forumu, medya eğitimlerine, kuruluşundan bu yana büyük önem verdi. Uzmanlık alanlarına göre,basın gruplarına,ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda, yüksek uzmanlığa sahip profesyonellerden eğitim seminerleri verilmesini sağladı. Bu amaç doğrultusunda, gerçekleştirdiği önemli medya eğitimlerinden biri de enerji gazeteciliği için uluslararası önemli bir isim olan Oliver Wates in 27-28 Mart 2008 tarihlerinde verdiği seminerdi. OLIVER WATES İSTANBUL DAYDI Ulusal Enerji Forumu, British Council ve İngiltere İstanbul Baş konsolosluğu işbirliğinde gerçekleştirilen ENERJİ GÜVENLİĞİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ ana temalı iki günlük Seminer, Sepetçiler Kasrı nda verildi.