BASIN KONSEYİ YILLIK RAPORU (2012) ( 1 OCAK 2012 31 ARALIK 2012 )



Benzer belgeler
Cumhuriyet Halk Partisi

OHAL Bilançosu, Hak İhlalleri Raporu

CHP'lilerin telefonlarının izlenme skandalında kritik bilgiler

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010

Özgürlükleri daha da güçlendirmek istiyoruz

Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu / 11:14

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

Hüseyin Yıldırım Danıştay şemasına Aslı gibidir' imzası atmıştı.

Meclis'te sık sık. Babası yoksa

Ergenekon'da 19 tahliye, işte tahliye olan isimler

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%)

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. BASIN ÇALIġMALARI

YAZILI VE GÖRSEL BASINA YANSIYANLARDAN ÖRNEKLER

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

Sayın Komiser, Saygıdeğer Bakanlar, Hanımefendiler, Beyefendiler,

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

özlü bir medya kazası işledi. Yıldırı m

2016 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Ceza İnfaz Hukuku Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun Düzenlemesi Işığında. Yard. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN

İÇİNDEKİLER. A. Bülent Gürel (Üsküdar Hakimi) Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları

ALTINCI BÖLÜM. Ziyaretler

ORDU SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI

1 2 icin- ucretsiz- ped- hakki/

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

: Av. Hüseyin ERSÖZ. Eski Büyükdere Cad. No: 22. Park Plaza Kat: 11 Maslak Sarıyer Istanbul. Tel: 0 (212) Pbx Fax: 0 (212)

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar,

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

29 Ocak İlaç Araştırmaları Hakkında Yönetmelik 23 Aralık Klinik Araştırmalar Hakkında Yönetmelik İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Amerika Birleşik Devletleri nin saygın yüksek öğretim kurumlarından Yale Üniversitesi nde tarih bölümü öğretim üyesi olarak çalışan ve eski LGBT

AKM restorasyonu için protokol imzalandı

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr

ANTİDEMOKRATİK UYGULAMALAR BİRER BİRER YARGIDAN DÖNÜYOR!

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

ANAYASA HUKUKU DERSĐ ( GÜZ DÖNEMĐ FĐNAL SINAVI) Đktisat ve Maliye Bölümü

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ŞUBAT 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

Karaman Ticaret ve Sanayi Odası. Ocak Ayı Bülteni

Yorumluyorum. Ceza Hukuku Perspektifinden Güncel Olaylara Bakış

TÜRKONFED 12. OLAĞAN GENEL KURULU

DİDİM. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 78. yılında Didim de anıldı

Taha Akyol OHAL. ANAYASA Mahkemesi nin denetimsizlik kararı üzerine OHAL hiçbir denetim ve denge olmadan çalışıyor.

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015

Devrim Öncesinde Yemen

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

UZUNKÖPRÜ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

MAYIS 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ

: İstanbul Barosu Başkanlığı

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Beykoz Muhtarlar Derneği'nden...

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR S. R. BAŞVURUSU

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN

OSMAN KAVALA DOSYASI YARGIYI YARGILAMA

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

Yönetim Kurulu üyelerinin Yemin Töreni'ne katılımı gerçekleşti.

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

Haber Bülteni. Yeni Seçilen Üyelerin TBMM Başkanı Sayın İsmail KAHRAMAN ı Ziyareti. Sayı: 236 Yıl:20. Temmuz 2016

KURULUŞ: Madde 2. Ankara Barosu Avukat Hakları Merkezi, Ankara Barosu Yönetim Kurulu kararı ile kurulur ve üyeleri atama yolu ile belirlenir.

2 Kasım Sayın Bakan,

YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE SON 10 YILDA YAŞANAN GELİŞMELER BAŞBAKANLIK TEFTİŞ KURULU 2010

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Sayın Egemen Bağış ve Avrupa Birliği Genel Sekreterliği. Haftalık Türkiye - AB Gündemi 10. Hafta (8 14 Mart 2010)

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

1 Aralık 2017 SGK'da İtiraz Komisyonu Toplantısı gerçekleştirildi. 1 dosya görüşüldü ve ödeme kararı alındı.

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Strateji Geliştirme Başkanı Sayın Alpaslan AZAPAĞASI konuşmalarında, günümüzde hukuk fakültesi öğrencilerinin meslek yaşamına girmeden uygulama ile ta

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI

Türk Armatörler Birliği

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

Perpa Ticaret Merkezi A Blok Yönetimi Kat Malikleri Bülteni - Ocak 2012

KASIM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

İstanbul 13. Müebbet çıktı

FETHİYE. Tübakkom 10. Dönem Sözcüsü. Hatay Barosu.

2016 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

İdari Yargının Geleceği

SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi

Transkript:

BASIN KONSEYİ YILLIK RAPORU (2012) ( 1 OCAK 2012 31 ARALIK 2012 ) 6 NİSAN 2013 TARİHİNDE BASIN KONSEYİ ÜYELER KURULU NA SUNULAN YILLIK RAPOR Halaskargazi Cd. No: 110 K: 7 34260 Osmanbey İstanbul Türkiye Telefon: (90)(212) 224 95 13 veya 15 Faks: (90)(212) 224 95 14 Elektronik posta: baskon@basinkonseyi.org.tr Internet sitesi: www.basinkonseyi.org.tr 1

İÇİNDEKİLER BASIN MESLEK İLKELERİ.3 KONSEYE NASIL BAŞVURULUR.6 BASIN KONSEYİ YÜKSEK KURULU ÜYELERİ..8 BASIN KONSEYİ DAY. ve GEL. VAKFI YÖNETİM KURULU ÜYELERİ 11 GENEL DEĞERLENDİRME..13 BASIN AÇIKLAMALARI..16 YÜKSEK KURUL KARARLARI...56 TEŞEKKÜR LİSTESİ..174 KAYBETTİKLERİMİZ...178 BASIN KONSEYİ SÖZLEŞMESİ.. 180 ÇALIŞMA KURALLARI 188 BASIN KONSEYİ DAYANIŞMA VE GELİŞTİRME VAKFI 2012 YILI BİLANÇO VE GELİR-GİDER TABLOSU.196 OKUYUCU TEMSİLCİLERİ..218 Elektronik Posta: baskon@basinkonseyi.org.tr İnternet Sitesi: www.basinkonseyi.org.tr 2

BASIN MESLEK İLKELERİ 3

BASIN MESLEK İLKELERİ İletişim Özgürlüğünü ülkemizde insanca yaşamanın saydam bir yönetime kavuşmanın ve demokratik sistemin temel koşulu sayan biz gazeteciler; Kanun koyucunun veya öteki kurum ve kişilerin, İletişim Özgürlüğünü kısıtlamalarına, her zaman ve her yerde karşı çıkacağımıza kendi özgür irademizle söz vererek; İletişim Özgürlüğünü, Halkın Gerçekleri Öğrenme Hakkı nın bir aracı sayarak; Gazetecilikte temel işlevin, gerçekleri bulup bozmadan, abartmadan, kamuoyuna yansıtmak olduğunu göz önünde tutarak; Basın Konseyi nin kendi çalışmaları üzerinde hiçbir dış müdahaleye izin vermeme kararlılığını vurgulayarak; Yukarıdaki bölümü de içeren Basın Meslek İlkeleri ne uymayı, sözünü ettiğimiz temel inançlarımızın bir gereği saydığımızı, kamuoyu önünde açıklarız. 1. Yayınlarda hiç kimse; ırkı, cinsiyeti, sağlığı, bedensel özrü, yaşı, sosyal düzeyi ve dini inançları nedeniyle kınanamaz, aşağılanamaz. 2. Düşünce, vicdan ve ifade özgürlüğünü sınırlayıcı; genel ahlak anlayışını, din duygularını, aile kurumunun temel dayanaklarını sarsıcı ya da incitici yayın yapılamaz. 3. Kamusal bir görev olan gazetecilik, ahlaka aykırı özel amaç ve çıkarlara alet edilemez. 4. Kişileri ve kuruluşları eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez. 5. Kişilerin özel yaşamı, kamu çıkarlarının gerektirdiği durumlar dışında, yayın konusu olamaz. 6. Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz. 7. Saklı kalması kaydıyla verilen bilgiler, kamu yararı ciddi bir biçimde gerektirmedikçe yayınlanamaz. 4

8. Bir basın organının dağıtım süreci tamamlanmadan o basın organının özel çabalarla gerçekleştirdiği ürün, bir başka basın organı tarafından kendi ürünüymüş gibi kamuoyuna sunulamaz. Ajanslardan alınan özel ürünlerin kaynağının belirtilmesine özen gösterilir. 9. Suçlu olduğu yargı kararıyla belirlenmedikçe hiç kimse suçlu ilan edilemez. 10. Yasaların suç saydığı eylemler, gerçek olduğuna inandırıcı makul nedenler bulunmadıkça kimseye atfedilemez. 11. Gazeteci kaynaklarının gizliliğini korur. Kaynağın kamuoyunu kişisel, siyasal ekonomik vb. Nedenlerle yanıltmayı amaçladığı haller bunun dışındadır. 12. Gazeteci görevini, taşıdığı sıfatın saygınlığına gölge düşürebilecek yöntem ve tutumlarla yapmaktan sakınır. 13. Şiddet ve zorbalığı özendirici, insani değerleri incitici yayın yapmaktan kaçınılır. 14. İlan ve reklam niteliğindeki yayınların bu nitelikleri, tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirtilir. 15. Yayın tarihi için konan zaman kaydına saygı gösterilir. 16. Basın organları, yanlış yayınlardan kaynaklanan cevap ve tekzip hakkına saygı duyarlar. 5

KONSEYE NASIL BAŞVURULUR 6

Basın Konseyine her gazeteci üye olabilir. Örneğin Sarı Basın Kartı taşıma zorunluluğu yoktur. Konsey, üye olmak isteyen kişinin bilfiil gazeteci olup olmadığına bakar. Her basın/medya organı (gazete, radyo, haber ajansı, dergi, radyo, TV, internet gazeteleri ve haber siteleri) ile her basın/medya meslek kuruluşunun (Gazeteciler dernekleri ile gazeteciler sendikalarının) da Konseye üye olması mümkündür. Konseye üye olmanın temel koşulu, Basın Konseyi Sözleşmesine Katılma Belgesi ni doldurup Konsey Genel Sekreterliğine göndermiş (iletmiş) olmaktır. Katılım Belgesinin metnini web sitemizden indirebilirsiniz. Basın Konseyi Sözleşmesine göre Konseye üye olmak isteyenlerin üye sıfatını alması için ayrıca üyeliğe kabul edilmesi ne gerek olmadığı gibi böyle bir usul de yoktur. Bir başka ifadeyle üye olmak isteyenin iradesi Konsey açısından yeterlidir. Bununla birlikte kendisine üye olduğunu bildiren bir mektup gönderilmektedir. Konsey in felsefesine göre Basın Meslek İlkelerine uymayı taahhüt ediyorum diyen gazeteci, kim olursa olsun, Konsey tarafından memnuniyetle karşılanması gereken kişidir. Onun bu arzusunu geri çevirmek (Konsey Sözleşmesinin Madde 11/I fıkrası dışında) söz konusu değildir. Konseye üye olanlara her iki ayda bir yayımlanan Özgür Basın isimli Konsey yayını ile yıllık Katılım Payı nı (bireysel üyeler için 100.-TL, diğerleriyle ilgili bilgiyi web sitemizde bulabilirsiniz) ödeyenlere Konseyin Yıllık Faaliyet Raporu ile başka yayınları olduğu taktirde onlar gönderilmektedir. Başvurunuzu mutlaka: Halaskargazi Caddesi No:110 Kat:7 Osmanbey- İstanbul Adresine veya; (212) 224 95 14 numaralı faksa yazılı olarak yapınız. Tereddütünüz olursa (0212) 224 95 13 ve ya (0212) 224 95 15 den veya ücretsiz hattımız 0800 211 00 56 no lu telefonlarımızdan Genel Sekreterle görüşerek yapabilirsiniz. 7

BASIN KONSEYİ YÜKSEK KURULU ÜYELERİ 8

BASIN KONSEYİ YÜKSEK KURULU ÜYELERİ BAŞKAN: ORHAN BİRGİT Yurt Gazetesi Yazarı, Turizm ve Tanıtma Eski Bakanı 2. BAŞKAN: KENAN AKIN Babiali Dergisi Genel Yayın Yönetmeni TEMSİLCİLER GÜNGÖR MENGİ Vatan Gazetesi Yönetim Kurulu Başkan Vekili DURSUN GÜLERYÜZ Televizyon İzleme Araştırmaları Genel Müdürü H. FEHMİ KETENCİ Magazin Gazetecileri Derneği YALÇIN BÜYÜKDAĞLI Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Başkanı TUFAN TÜRENÇ Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü AHMET YEŞİLTEPE Ntvmsnbc Genel Yayın Yönetmeni ŞEBNEM BURSALI Yeni Asır Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni MİSKET DİKMEN İzmir Gazeteciler Cemiyeti ENGİN KÖKLÜÇINAR İstanbul Gazeteciler Derneği Başkanı Av. METİN FEYZİOĞLU Ankara Baro Başkanı OKUYUCU TEMSİLCİLERİ Prof. Dr. NEVZAT YALÇINTAŞ 21. ve 22. Dönem İstanbul Milletvekili Prof. Dr. MURAT ÖZGEN İstanbul Üni. İletişim Fak. Öğretim Üyesi Prof. Dr. ŞAN ÖZALP Afyon Kocatepe Üni. ve Uluslararası Kıbrıs Üni. EskiRektörü Yrd.Doç.Dr.MURAT ÖNOK Koç Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. TAMER ATABARUT Boğaziçi Üni. Yaşamboyu Eğitim Merkezi Müdürü Dr. OKTAY DURAN İşadamı HÜSAMETTİN CİNDORUK TBMM Eski Başkanı SEDAT ALTUNAY CNR Holding CEO ERDAL GÜVEN Mer Medya Genel Müdürü YAMAN TÖRÜNER Eski Devlet Bakanı Milliyet Gazetesi Yazarı BAĞIŞ ERTEN Radikal Gazetesi Yazarı Av. TURGUT KAZAN İstanbul Barosu Eski Başkanı 9

GENCAY GÜRÜN Av. ERSÜ OKTAY HUDUTİ Tiyatro Yönetmeni İstanbul Barosu Avukatı SEÇİLMİŞ ÜYELER ALTAN ÖYMEN Radikal Gazetesi Yazarı PINAR TÜRENÇ Marmara Üni. İletişim Fak. Öğ. Gör. DOĞAN HEPER Milliyet Gazetesi Yazarı UTKU ÇAKIRÖZER Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Prof.Dr. HALUK ŞAHİN İstanbul Bilgi Üni. Öğretim Üyesi ÜSTÜN ÜNÜGÜR Sakarya Gaz. Yönetim Kurulu Başkanı MEHMET EMİN GÜZBEY Afyon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İHSAN TUNÇOĞLU Kütahya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İZZET SEDES Yeditepe Üni. İletişim Fak. Öğ. Gör. Bireysel Üye Sayısı: 1035 Vefat Eden Bireysel Üye Sayısı: 87 Ulusal Gazete Sayısı: 7 Ulusal TV Sayısı: 7 Bölgesel Gazete Sayısı: 262 Bölgesel TV-Radyo Sayısı: 310 Meslek Dernekleri Sayısı: 21 TOPLAM ÜYE: 1729 10

BASIN KONSEYİ DAYANIŞMA VE GELİŞTİRME VAKFI YÖNETİM KURULU ÜYELERİ 11

BAŞKAN: Dr. TAMER ATABARUT Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi Müdürü 2. BAŞKAN: Prof. Dr. ŞAN ÖZALP Afyon Kocatepe Üni. ve Uluslararası Kıbrıs Üni. Eski Rektörü SAYMAN: SEDAT ALTUNAY CNR Holding CEO ÜYELER: H. FEHMİ KETENCİ Magazin Gazetecileri Derneği KENAN AKIN Babiali Dergisi Genel Yayın Yönetmeni OKTAY DURAN İşadamı ORHAN BİRGİT Yurt Gazetesi Yazarı, Turizm ve Tanıtma Eski Bakanı 12

GENEL DEĞERLENDİRME 13

2012 Yılının Vesikalık Fotoğrafı 2012 yılı Türk Demokrasisi için çok da iç açıcı geçmedi. Demokrasinin ana damarı olan ifade özgürlüğü bu yıl da sorunlu, bu yıl da hastaydı. Önceki yıllarda mevcut olan şikâyetler azalmadı, maalesef arttı. 2012 yılının sonuna doğru yayınlanan AB İlerleme Raporu ve Gazetecileri Koruma Örgütü (CPJ) Raporu ile Sınırsız Gazeteciler Örgütü (RSF), PEN gibi saygın uluslararası Gazetecilik ve Yazarlar örgütleri tarafından yapılan açıklamalar Ülkemizdeki ifade ve basın özgürlüğü meselesinin artık sınırları da aşan bir boyuta geldiğini ortaya koyuyor. Nitekim uluslararası bağımsız kuruluşlar tarafından yapılan değerlendirmelerde, Türkiye nin ifade özgürlüğü ve demokrasi notu hep kırık çıkıyor. İfade ve basın özgürlüğünün böyle bir olumsuz tabloya sahip olması, her şeyden önce demokratik usullerle çalışan, şeffaf bir devlet düzeninde yaşama hakkına sahip Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının temel haklarını tehdit etmekte. Özgür bir basının olmadığı yerde diğer güvencelerin de tehlikede olduğunu unutmamamız gerekiyor. Basın Konseyi bu ortamda aktif olmayı görev bilerek, mesleki faaliyetlerinden ötürü yargılandığı düşünülen gazetecilerin yargılamalarını takip etmiş, duruşmaları izlemiş, cezaevi ziyaretleri yapmıştır. Bu amaçla Silivri de görülen ve gazetecilerin de yargılandığı Ergenekon ve KCK davaları, Diyarbakır daki KCK davası ve Çağlayan da görülen OdaTV davasının duruşmaları izlenmiş, çeşitli davalardan tutuklu bulunan gazeteciler cezaevlerinde ziyaret edildi. Basın Konseyi tarafından 2012 yılı içerisinde yalnızca tutuklu gazetecilere ilişkin sorunlara yönelik onu aşkın basın açıklaması yapıldı. Bu olumsuz tablo içinde bir kısım gazetecilerin tahliye edilmeleri ise tutukluluğu devam eden gazeteciler düşünüldüğünde ancak buruk bir sevinç yarattı. Basın Konseyi, tutuklu gazeteciler sorununa ilişkin tarihe bir not düşmek amacıyla bir çalışma yapılması kararı aldı. Basın Konseyi bünyesinde yapılan çalışma ile tutuklu gazetecilerin cezaevi koşulları incelendi, daha önce tutuklu kalmış veya halen daha tutuklu bulunan gazeteciler ile bire bir görüşmeler yapılarak bir rapor hazırlandı. Hazırlanan bu rapor Yüksek Kurul üyesi Sayın Pınar Türenç tarafından Gazeteci Gözüyle Silivri Gerçeği adıyla kitap haline getirildi. Tüm milletvekilleri ile sivil toplum örgütlerine gönderilen kitabın geri kalan kısmı da geliri Basın Konseyi Vakfına bırakılmak üzere satışa sunuldu. Bu çalışma için Basın Konseyi Pınar Türenç e ne kadar teşekkür etse azdır. Gazetecilere Özgürlük Platformu çatısı altında bulunan Basın Konseyi, dönem başkanlığını 1 Şubat 2012 tarihinde teslim aldı. İki ay süren dönem başkanlığı 14

sırasında, İstanbul ve Ankara Baroları ile Türk Ceza Hukuku Derneği ile ortaklaşa düzenlenen Sanık Sandalyesindeki Gazeteci başlıklı bir sempozyum düzenlendi. Görüldüğü üzere, Basın Konseyi, asli fonksiyonu olan basının sorumluluk duygusu içinde ve meslek kurallarına uygun faaliyet göstermesi için özdenetim görevinin yanı sıra, gazetecilerin özgürlüğünün sağlanması ve ülkemizdeki ifade özgürlüğü seviyesinin gelişmesi için aktif bir şekilde faaliyet göstermeye devam ediyor. Bu durum, Basın Konseyi nin basın özgürlüğü açısından son derece önemli olan özdenetim faaliyetini arka plana attığı şeklinde yorumlanmamalı. Basın Konseyi kurulduğundan beri olduğu gibi, 25. Yılında da, basın özgürlüğünün bir anlamı olabilmesi için son derece mühim olan meslek ilkelerine uygun gazetecilik uygulamalarının sağlanması, gazetecilik standardının yükselmesi için faaliyetlerine devam etti. Bu doğrultuda 2012 yılı içinde Basın Konseyi Yüksek Kurulu tarafından yapılan 17 toplantıda, 40 başvuru sonuçlandırıldı, 18 başvuru hakkında şikâyetin yersizliği, 14 başvuru için uyarma ve 10 başvuruya ilişkin de kınama kararı verildi. Basın Konseyi 2012 yılında Basın Meslek İlkeleri nin gözden geçirilmesi ve modernize edilmesi amacıyla çalışmalar yapmaya başladı. Bu çalışmaların 2013 yılında meyvesini vermesini umuluyor. 2012 yılı içinde yapılan 25. Üyeler Genel Kurulu ile Basın Konseyi Yüksek Kurulu seçimi de yapıldı. Yapılan seçim sonucunda oluşan Yeni Yüksek Kurul Orhan Birgit i Başkanlığa, Kenan Akın ı ise İkinci Başkanlığa tekrardan seçti. Tüm bunlara ek olarak TBMM Başkanı Cemil Çiçek Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit ve Yüksek Kurul Üyesi Gazeteci Utku Çakırözer tarafından ziyaret edildi. Bu yıl içinde ayrıca halen daha Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Yardımcı olan Numan Kurtulmuş, Halkın Sesi Partisi Genel Başkanı iken Basın Konseyini ziyaret etti. Yurtdışından ise Kuveyt Gazeteciler Derneği Koordinatörü Adnan Khalifa Al Rashed Başkanlığında bir Gazeteciler Heyeti Basın Konseyi ni ziyaret etmiş ve tutuklu gazeteciler ve diğer meseleler hakkında görüş alışverişinde bulundu. 25. Kuruluş Yıldönümüne denk gelen Yüksek Kurul toplantısı ise Türkiye nin ilk iletişim fakültesine ev sahipliği yapan Eskişehir de yapıldı. Bu ziyaret sırasında halka açık bir konferans ile Basın Konseyi nin faaliyetleri ve Türkiye de ifade özgürlüğü meseleleri tartışıldı. Yıldönümünü Eskişehir de geçirerek, Basın Konseyinin özel önem verdiği yerel basınla ilişkilere de özel olarak vurgu yapıldı. 15

BASIN AÇIKLAMALARI 16

10 Ocak 2012 Basın Konseyi Genel Sekreteri Dr. Hasan Sınar, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle bir Basın Açıklaması yaptı. Dr. Hasan Sınar ın Basın Açıklamasında özellikle şu görüşlere yer verildi; 10 Ocak 1961 tarihinde Basın İş Kanunu'nun yürürlüğe girmesi ile birlikte 10 Ocak günü Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanmaya başlandı. Ancak, aradan geçen 50 yıldan sonra bu kanun hükümlerinin çalışma hayatına yansıtılamadığı ve kanun ile gazetecilerin elde ettiği kazanımların uygulamaya geçirilemediği acı bir gerçek olarak karşımızdadır. Gazetecilerin özlük haklarının yok edilmesi ve editöryal bağımsızlığın ortadan kalkması gibi uygulamalar sıradanlaşmıştır. Ancak, günümüzde çok daha vahim bir sorun hâlihazırda Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu hükümleri uyarınca sayıları 100 e yaklaşan gazetecinin cezaevlerinde tutuklu halde bulunmasıdır. Bu gazetecilerin önemli bir bölümü haklarında hiç bir hüküm olmamasına karşın yaklaşık 4 yıldır cezaevinde tutuklu halde bulundurularak adeta bir sivil ölüm e terk edilmiş durumdadır. Bu realite ile, Türkiye cezaevindeki tutuklu gazetecilerin sayısı yönünden İran, Çin ve Kuzey Kore gibi anti demokratik ve baskıcı rejimlerin daha ötesine geçmiş ve dünyada en fazla tutuklu gazetecinin bulunduğu ülke konumuna gelmiştir. Bu konu ile ilgili olarak, Türkiye'deki gazetecilik örgütlerinin yanısıra tüm dünyadaki gazeteci örgütleri ve demokratik sivil toplum kuruluşlarının göstermiş olduğu tepkiler sorunun ciddiyetini ve vehametini ortaya koymaktadır. Nitekim son bir ay içerisinde gerek Avrupa Gazeteciler Federasyonu'nun, gerek Sınır Tanımayan Muhabirler Örgütü'nün(RSF) ve gerekse Amerikan Gazetecileri Koruma Komitesi'nin yapmış olduğu açıklamalar ve son olarak New York Times gazetesinin baş sayfasına kadar taşınan baskıcı uygulamalar, sorunun uluslararası düzeyde nasıl ciddiyetle takip edildiğini gözler önüne sermektedir. Yaşanan tüm bu gelişmeler, Türkiye'de, iletişim ve ifade özgürlüğü konusunda siyasal iktidarın ısrarla altını çizdiği İleri Demokrasi iddiasıyla taban tabana zıt bir durumun yaşanmakta olduğunu ve tüm bu yaşananların uluslararası kamuoyundan hiçbir şekilde gizlenemediğini göstermektedir. Bu nedenle, ulusal ve uluslar arası tüm diğer gazetecilik örgütleri gibi, Basın Konseyi de, ülkemizin iletişim ve ifade özgürlüğü konusunda geldiği bu son derece olumsuz noktadan dönülebilmesi ve daha özgür bir medya düzeninin yaratılabilmesi için başta 17

siyasal iktidar olmak üzere tüm ilgili kurumları ortak bir akıl çerçevesinde çözüm üretmeye davet etmektedir. 25 Ocak 2012 2011 2012 DÜNYA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ İNDEKSİNİN AÇIKLANMASI ÜZERİNE BASIN KONSEYİ GENEL SEKRETERİ DR. HASAN SINAR TARAFINDAN YAZILI BİR AÇIKLAMA YAPILDI. Basın Konseyi Genel Sekreteri Dr. Hasan Sınar ın açıklamasında kısaca şu ifadelere yer verildi Dünyadaki en saygın ve geniş kapsamlı gazetecilik örgütlerinden birisi olan Sınır Tanımayan Muhabirler örgütü on yıldır düzenli olarak Dünya Basın Özgürlüğü İndeksi yayınlamaktadır. Sınır Tanımayan Muhabirler Örgütünün 2011-2012 dönemine ilişkin merakla beklenen Dünya Basın Özgürlüğü İndeksi, 25.01.2012 tarihinde yayınlandı. Birçok farklı parametrenin bir arada değerlendirilmesiyle oluşturulan dünya basın özgürlüğü sıralamasında geçtiğimiz yıl 138. sırada yer alan Türkiye, 2011 yılı sonunda yapılan değerlendirmede on basamak daha gerileyerek 148. sıraya düştü. Bu utanç tablosunun ilk boyutu, Türkiye nin basın özgürlüğü alanında, indeksin ilk yayınlandığı günden bu yana tarihinin en kötü derecesini almış olduğu gerçeğidir. Bu durum ise, başta siyasal iktidar olmak üzere bu son derece vahim tablonun oluşmasında payı olan tüm sorumlularının dile getirdiği sözde İleri Demokrasi iddialarının aksine; Türkiye nin ifade özgürlüğü alanında dünya üzerindeki en antidemokratik ve baskıcı rejimlerden birinin egemen olduğu bir ülke olduğunun uluslar arası düzeyde tescil edilmesi anlamını taşır. Bu tablonun diğer boyutu ise, 2012 yılında artık hiçbir haksızlığın, hukuksuzluğun gizli tutulamadığı ve Türkiye de son dönemde gazetecilere yönelik özellikle yargı yoluyla gerçekleştirilen olağanüstü yoğunluktaki, tutuklama, ceza ve hukuk davaları açma gibi, gazetecilik mesleğini ifa edilemez hale getiren baskı ve yıldırma eylemlerinin tüm çağdaş dünya tarafından dikkatle ve ibretle izlendiğinin ortaya konulmasıdır. Bu utanç verici tablo karşısında, Basın Konseyi olarak, başta siyasal iktidar ve yargı erki olmak üzere, Türkiye yi Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında 179. ülke arasında 18

148. sıraya geriletmiş olan bu baskıcı uygulamalardan derhal vazgeçmeye ve ifade özgürlüğü alanında başta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi olmak üzere ulusal üstü insan hakları mekanizmaları tarafından belirlenmiş çağdaş standartları hayata geçirmeye çağırıyoruz. 1 Şubat 2012 BASIN KONSEYİ BAŞKANI ORHAN BİRGİT GAZETECİLERE ÖZGÜRLÜK PLATFORMU DÖNEM BAŞKANLIĞINI DEVRALDI. Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanlığını TGC Başkanı Orhan Erinç ten devralan Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit, üstlendiği sorumluluğun 1 Şubat 1979 da öldürülen Milliyet Gazetesi Başyazarı Abdi İpekçi nin katledilişinin 33 cü yıldönümüne rastlamasına dikkat çekti. Birgit dedi ki: Bizim ülkemizde görev yapan gazetecilerin kaderi ya cezaevi hücresinde çürümek; yada bir suikast sonunda hayattan ayrılmaktır. İlkeli gazeteciliği mesleği boyunca uygulamakla yetinmeyen, İletişim Fakültelerinde de genç gazeteci adaylarına öğretmeye çalışan İpekçi, bugün hayatta olsaydı, mesleğimizin karşısında bulunduğu bu antidemokratik engellere karşı direnenlerle birlikte olurdu. Birgit, iki ay sürecek dönem başkanlığı sona ermeden, tutuklu gazetecilerin özgürlüklerine kavuşarak evlerine, ailelerine ve mesleklerine dönmelerinitemenni ettiğini de söyledi. 19

20 Şubat 2012 Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Orhan Birgit, Türkiye Gazeteciler Sendikası yla Dayanışma Mesajı Yayınladı Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Orhan Birgit in mesajında şu ifadelere yer verildi: Gazetecilere Özgürlük Platformu nun ana bileşenlerinden birisi olan Türkiye Gazeteciler Sendikası ülkemizde hem bir sınıf örgütü hem de bir meslek örgütü olarak faaliyet gösteren ender çok işlevli sivil toplum örgütlerinin başında yer almaktadır. Gazetecilik mesleğinin dürüstçe ifa edilmesinin giderek güçleştiği, siyasal iktidara biat ve itaat etmeyen gazetecilerin darbe dönemlerini dahi aratan ağır itham ve baskılar ile diz çöktürülmeye çalışıldığı bugünlerde, Türkiye Gazeteciler Sendikası bu zulümlere boyun eğmeyen, dik ve haysiyetli duruşuyla, gazetecilik mesleğinin yüzünü ağartmaktadır. Ancak hiçbir başarının cezasız kalmadığı güzel Türkiyemizde, Türkiye Gazeteciler Sendikası da, bu onurlu duruşunun bedelini ödemekte ve Türkiye Gazeteciler Sendikası yönetimi, zamanlaması son derece manidar olan birtakım haksız itham ve saldırılar ile karşı karşıya bırakılmaktadır. Bu haksızlıklara karşı Gazetecilere Özgürlük Platformu olarak çok açık ve net bir ifadeyle, Türkiye Gazeteciler Sendikası gibi şahsiyetli ve karakterli bir meslek örgütüyle aynı yolda omuz omuza yürümekten büyük bir onur duyduğumuzu ve Sendika Yönetimiyle tam bir dayanışma içerisinde olduğumuzu tüm kamuoyuna saygıyla duyururuz. 24 Şubat 2012 BASIN KONSEYİ SİLİVRİDE Basın Konseyi Yüksek Kurulu Üyeleri bugün Silivri Cezaevi Kampüsünde Özel Yetkili 13. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden duruşmayı izlemişlerdir. 20

Konsey üyeleri davanın sanıklarından Gazeteci Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan la görüşmüşlerdir. 29 Şubat 2012 TUTUKSUZ VE TECRİTSİZ YARGILANSINLAR..! Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Orhan Birgit, Cezaevinde Tutulan Gazetecilere İlişkin Uzun Tutukluluk Süreleri İle Tecrit Uygulamalarına Karşı 3 Mart 2012 tarihinde Düzenlenen Gazetecilik Eylemlerini Desteklediklerini Açıkladı Bugün Türkiye de 100 ü aşkın gazetecinin haklarında devam eden soruşturma veya açılmış olan davalar nedeniyle tutuklu olarak yargılandığı bir ortamda, bir yandan bu meslektaşlarımızın tutukluluk hallerine son verilmesini talep ederken; diğer yandan tutuklu Gazeteciler Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan ın tecrit te tutulmalarına devam edildiğini de derin üzüntüyle müşahede ediyoruz. Gazetecilere Özgürlük Platformu nu oluşturan meslek örgütleri olarak, Sayın Adalet Bakanı ndan gazetecilerin tutuklu yargılanmalarına son verecek bir yasal düzenlemenin hazırlanarak ivedilikle Türkiye Büyük Millet Meclisi nden geçirilmesi doğrultusundaki önerimizi bir kez daha vurgulamak isteriz. Özellikle Ceza Muhakemesi Kanunu nda tutuklamaya alternatif olarak düzenlenmiş olan Adli Kontrol müessesesine biraz olsun işlerlik kazandırılmak suretiyle kolaylıkla hayata geçirilebilecek olan bu yasal düzenleme bir an önce yasalaşarak yürürlüğe konulmalıdır. Aksi takdirde, bugün gazetecilere uygulanan Uzun Tutukluluk süreleri ve Tecrit uygulamalarının sıradanlaştığı ve bu nedenle 2012 yılı Dünya Basın Özgürlüğü İndeksi nde 148. Sıraya kadar gerilemiş olan ülkemizde, siyasal iktidar tarafından sıklıkla dile getirilen İleri Demokrasi iddiasını, kelimenin tam anlamıyla boş bir masal olmaktan öte bir değer taşımayacağını önemle vurgularız. Son olarak, tutuklu gazeteciler Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan a tam 1 yıldır uygulanan tecrit uygulamasına son verilmesi için ise, hiçbir yasal düzenlemeye ihtiyaç olmadığını ve Adalet Bakanlığı nın basit bir genelgeyle bu haksızlığa derhal son verebilme imkânına sahip olduğunu da hatırlatmak isteriz. Henüz hakkında verilmiş hiçbir mahkûmiyet kararı olmayan bu tutuklu gazetecilere 1 yıldır, Yasa da ancak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hükümlüleri için öngörülmüş olan ağır tecrit uygulamasının dayatılmasını, siyasal iktidarın bu meslektaşlarımıza yönelik intikam ve hıncının bir ifadesi olarak gördüğümüzü ve bu durumun gerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nin konuyla ilgili yerleşmiş içtihatlarının gerekse hukukun 21

evrensel ilkelerinin ihlali olduğunu belirterek, bu izansız tutuma tevessül edenleri şiddetle kınadığımızı bir kez daha kamuoyunun bilgisine ve takdirlerine sunarız. GAZETECİLERE ÖZGÜRLÜK PLATFORMU DÖNEM BAŞKANI VE BASIN KONSEYİ BAŞKANI ORHAN BİRGİT, BAŞBAKAN ERDOĞAN IN TUTUKLU GAZETECİLERLE İLGİLİ İFADELERİNİ DEĞERLENDİRDİ: "Sayın Başbakanın Gazetecilere Karşı Girişilen "İleri Zulmü" Meşrulaştırma Çabaları, Aslında Türkiye'nin Dünya Basın Özgürlüğü Sıralaması'nda Neden 148. Sırada Yer Aldığının En Güzel İzahıdır" Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Orhan Birgit, Başbakan R. Tayyip Erdoğan'ın dün partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında tutuklu gazetecilerle ilgili yapmış olduğu "talihsiz" açıklamaların gerçeği yansıtmadığını belirterek, şunları söyledi: Sayın Başbakan'ın halen cezaevinde bulunan 105 gazeteciyle ilgili olarak ciddi bilgi hatalarıyla dolu konuşmasını büyük bir üzüntüyle izledik. Cezaevindeki gazetecilere karşı soyut, haksız ve mesnetsiz ithamlar girişilen "itibarsızlaştırma" çabalarının siyasal iktidar nezdinde, artık tam bir "idari pratik" haline gelmiş olması, demokratik bir rejimde asla kabul edilemez bir durumdur. Siyasal iktidarın, gazetecilerin yargılanmakta olduğu davalara ilişkin, kendisini yargı organının da başı sayarak, başta yargı bağımsızlığı, masumiyet karinesi, adil yargılanma hakkı gibi hukukun temel evrensel ilkelerini hiçe sayan, hukukun üstünlüğünü ayaklar altına alan bu diktatöryel tavrı, bir yandan insan hakları ve demokrasi kültürünün iktidarın bilinçaltında nasıl içselleştirilemediğini ortaya koyarken, diğer yandan ise, Türkiye'nin 2012 yılı DünyaBasın Özgürlüğü İndeksi'nde neden 148. Sıraya kadar gerilediğinin ipuçlarını da ortaya koymaktadır. Basın özgürlüğüne ilişkin evrensel verilere değinmişken, Sayın Başbakan'ın, devlet adamı ciddiyeti ile asla bağdaşmayan vahim bilgi yanlışlarına da kısaca vurgu yapmak gerektiğini düşünüyoruz. Sayın Başbakan, Türkiye'deki tutuklu gazetecilere ilişkin olarak, Amerikan Gazetecileri Koruma Komitesi'nin (CPJ) açıkladığı rakamı belirtiyor, ancak nedense aynı CPJ'nin bu rakamın nihai ve sınırlayıcı olmadığı yönündeki uyarısını ve daha önemlisi CPJ'nin Türkiye'de ifade özgürlüğünün ağır baskı altında olduğu gerekçesiyle kendisine gönderdiği 22.12.2012 tarihli eleştiri mektubunu unutuyor. Yine Sayın Başbakan, siyasal iktidar olarak çok yakın ilişkiler içinde oldukları, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (ESCO) Medya Özgürlüğü temsilcisi Sayın Dunja Mijatoviç'in bizzat kendi yardımcısıyla görüşerek, Türkiye'deki basın ve ifade özgürlüğüne yönelik baskılara son verilmesi yönündeki ısrarlı 22

açıklamalarını da nedense hatırlamıyor. Aynı şekilde, Sayın Başbakan, -başta değindiğimiz üzere- Türkiye'nin Sınır Tanımayan Muhabirler Örgütü'nün (RSF) 2012 yılı Basın Özgürlüğü İndeksi'nde 148. Sıraya gerileyerek, Avrupa'nın ifade özgürlüğü konusunda en geri kalmış ülkesi konumuna düşmesi konusunu nedense hiç gündemine almıyor. Oysa bilginin evrenselleştiği günümüz dünyasında, tüm bu gelişmeler gözlerden uzak tutulmaya çalışılsa da, hiçbir şekilde gizlenemiyor. Mızrak bir türlü çuvala sığmıyor..! Nihayet, Sayın Başbakan'ın haksız suçlamalarla cezaevine tıkılan gazetecilere yapılan bu zulmü meşrulaştırmaya yönelik açıklamaları ise, ülkemizin geleceği adına bizleri gerçekten endişeye sevk ediyor. Bir kere Sayın Başbakan'ın gazetecilik mesleğini "sarı basın kartı" sahipliğine indirgeyen yaklaşımı, aslında kendisinin ve danışmanlarının gazetecilik mesleğini anlamaktan ne denli uzak olduğunu ortaya koyuyor. Ancak daha da önemlisi, Sayın Başbakanın elindeki uzun listede hemen hepsi birer "örgüt üyesi" ve "terörist" olarak gösterilen gazetecilerin, hangi eylemleriyle bu sıfatları hak ettiklerinin bir türlü izah edilememesi? Gazetecilerle ilgili iddianameler didik didik edildiğinde dahi, hiçbir gazetecinin silahla, bombayla, suikastle veya terörist örgüt faaliyetiyle ilintili olabilecek herhangi bir "EYLEM"le ilişkilendirilememesi..! Onca haksız itham ve karalamadan sonra, tutuklu gazetecilere iddianamelerde yöneltilebilen yegane "eylem"in, yazı yazmak ve telefonla konuşmaktan ibaret olması..! Buradan bir kez daha soruyoruz,mızrak çuvala bir türlü sığmayınca, önce Sayın Başbakan tarafından daha önce "polis ve asker katili", son olarak da AB Bakanı Sayın Egemen Bağış tarafından da "tecavüzcü" olarak ilan edilen bu tutuklu gazeteciler, halen cezaevinde tutulmalarını gerektirecek hangi "EYLEM"leri gerçekleştirmişlerdir? 23

GAZETECİLERE ÖZGÜRLÜK PLATFORMU, SİYASAL İKTİDARIN UZANTISI OLARAK HAREKET EDEN ANADOLU AJANSI YÖNETİMİNİN, TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI ÜYELERİNE VE ÖZELLİKLE SENDİKA BAŞKANI ERCAN İPEKÇİ'YE UYGULADIĞI BASKIYA "SUÇ İŞLİYORSUNUZ" DİYEREK SERT TEPKİ GÖSTERDİ. Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı ve Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit'in imzasını taşıyan açıklamada şu ifadelere yer verildi: Türkiye'de gazetecilere karşı son yıllarda asimetrik bir artışla uygulanan göz altına alma, tutuklama, işsiz bıraktırma benzeri hukuksuz uygulamaları karşı, özellikle Gazetecilere Özgürlük Platformu çatısı altında girişilen hak ve özgürlük mücadelesinde Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın (TGS) çok özel ve anlamlı bir yeri vardır. Özellikle TGS'nin idealist Başkanı Sayın Ercan İpekçi bu mücadeleyi tam anlamıyla sahiplenmiş ve tüm zamanını, emeğini, mesaisini meslektaşlarının uğradığı haksızlıklarla mücadele etmeye adayarak, günümüzde yaşanan bu hak ve özgürlük mücadelesinin simge ismi olmuştur. Öyle ki, herkes gündelik hayat uğraşılarına devam ederken, TGS Başkanı Sayın Ercan İpekçi'yi bir gün Diyarbakır'da tutuklu gazeteci Bedri Adanır'ı ziyaret ederken, bir başka gün cezaevindeki gazetecilerin yazılarından oluşan "tutuklu gazete"yi çıkartmak için koşuştururken, diğer bir gün Çağlayan Adliyesi'nde Oda Tv davasından tutuklu gazetecilere destek için duruşmalarını izlerken, yine bir gün Kırşehir'de hukuka aykırı olarak "meslekten men" cezası almış meslektaşına destek olurken, bir başka gün Brüksel'de Avrupa Komisyonu'nda Türkiye'de gazetecilik mesleğinin karşılaştığı büyük zorlukları uluslar arası kamuoyu ile paylaşırken ve yine ertesi gün ise Silivri Cezaevi'nde tutuklu gazetecilerin duruşmalarını izlerken veya onları cezaevinde ziyaret ederken görmek artık hiçbirimizi şaşırtmamaktadır. Çünkü TGS Başkanı Sayın Ercan İpekçi bu işe kelimenin tam anlamıyla "baş koyan" ve meslektaşlarının hak ve özgürlük mücadelesini hayatının yegane temel uğraşı haline getirmiş bir anıt insandır. Ancak, bu anıt insanın olağanüstü hak ve özgürlük mücadelesi biz dostları ve meslektaşlarını onurlandırırken; gazetecilere tüm bu zulümleri reva gören başta siyasal iktidar olmak üzere tüm muktedirleri ve zulümdarları ise fazlasıyla rahatsız etmektedir. Nitekim bugün anlaşıldığı üzere, bu muktedirler yaptıkları haksızlıkları ve zulümleri ortaya çıkartan ve gerek ulusal gerekse uluslararası kamuoyu nezdinde tartışılmasına yol açan Sayın Ercan İpekçi'yi etkisiz hale getirmek için, ince bir planı sahneye koymuşlardır. Bu amaçla ilk olarak Sayın Ercan İpekçi'nin görev yaptığı bir 24

devlet kurumu olan Anadolu Ajansı'nın başına siyasal iktidar tarafından "özel görevli" yeni bir yönetim getirilmiş ve bu yönetim ilk günden itibaren TGS üyeleri üzerinde bir baskı rejimi uygulayarak, TGS Yönetimini ve özellikle TGS Başkanı Sayın Ercan İpekçi'yi susturmak üzere harekete geçmiştir. Bir devlet kurumu olan Anadolu Ajansı'nın siyasal iktidar güdümündeki yeni yönetiminin, TGS Üyelerini sendikasızlaştırmak üzere uyguladığı bu ağır baskılar, Gazetecilere Özgürlük Platformu tarafından da endişeyle izlenmiş ve bu durum son olarak 20 Şubat 2012'de GÖP Dönem Başkanlığı tarafından yapılan TGS Yönetimi'ne ve TGS Başkanı Sayın Ercan İpekçi"ye Destek Açıklaması ile de dile getirilmiştir. Belirtelim ki, Anadolu Ajansı'nın TGS üyelerine karşı giriştiği hukuksuzluklar ulusal düzeyde olduğu kadar uluslar arası düzeyde de tepki ile karşılanmaktadır. Bu bağlamda son olarak 9 Mart 2012'de Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) tarafından yapılan açıklamada, Sayın TGS Başkanı Ercan İpekçi'ye tam destek verilerek, siyasal iktidarın uzantısı şeklindeki Anadolu Ajansı yönetiminin TGS üyeleri üzerinde uyguladığı baskılara ve sendika karşıtı uygulamalara derhal son verilmesi istenmiştir. Bir kez daha yineleyelim ki, siyasal iktidarın talimatıyla hareket eden Anadolu Ajansı yönetiminin, TGS üyelerine karşı giriştiği sendika karşıtı, baskıcı uygulamalar işyerinde çalışma barışını tehdit ettiği gibi; aynı zamanda T.C. Anayasası'nın 51. Maddesinde düzenlenen "sendika hakkı"nı ihlal eden ve Türk Ceza Kanunu'nun 118. Maddesi uyarınca "sendikal hakların kullanılmasını engelleme" suçunu oluşturan hukuk dışı faaliyetlerdir. Anadolu Ajansı yönetimin bu baskıcı ve hukuka aykırı girişimlerine karşı, Gazetecilere Özgürlük Platformu olarak, Türkiye Gazeteciler Sendikası Yönetiminin ve Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Sayın Ercan İpekçi'nin sonuna kadar destekçisi olduğumuzu bir kez daha tüm kamuoyuna duyurmayı onurlu bir görev biliyoruz. 25

7 Mart 2012 ULAŞTIRMA BAKANI BİNALİ YILDIRIM IN ŞİKÂYETİNİ İNCELEYEN BASIN KONSEYİ YÜKSEK KURULU, YENİ ŞAFAK GAZETESİ NİN KINADI. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ın Yeni Şafak Gazetesi nde 06.01.2012 tarihinde TAV BAKANI ve 08.01.2012 tarihinde ise BEDAVA Mı TAVLANDI manşetleriyle verilen haberler hakkında, Basın Konseyi ne yapmış olduğu şikâyet başvurusu sonuçlandı. Basın Konseyi Yüksek Kurulu, Çarşamba günkü toplantısında, Binali Yıldırım ın şikâyetini haklı bularak, bu haberlerde Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ın, Yeni Şafak Gazetesi nin üyesi bulunduğu ticari grubun menfaatlerine aykırı uygulamaları nedeniyle hedef noktasına oturtulduğuna ve bu yapılanan Basın Meslek İlkeleri nin gazetecilik, ahlâka aykırı özel amaç ve çıkarlara alet edilemez şeklindeki 2. Maddesinin ihlali olduğuna karar verdi. Kararda ayrıca, söz konusu haberler ile Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ın kişilik haklarının ihlal edilmiş olması, gazetecilik faaliyetinin eksik ve yanlı soruşturma ile yürütülmüş olması ve cevap hakkına saygı duyulmaması gibi gerekçelere dikkat çekilerek, bu haberler nedeniyle Yeni Şafak Gazetesi nin kınanmasına karar verildi. 9 Mart 2012 KUVEYT GAZETECİLERİ BASIN KONSEYİ NDE... Kuveyt Gazeteciler Derneği Koordinatörü Adnan Khalifa Al Rashed Başkanlığında bir Gazeteciler Heyeti Basın Konseyi ni ziyaret etmişlerdir. Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit, Kuveyt li Gazetecilere Türk medyasının sorunlarını anlatarak umarım bizde Kuveyt li meslektaşlarımız kadar özgür oluruz demiştir. 26

Kuveyt li Gazeteciler, tutuklu olan 105 Türk gazetecinin durumu hakkında bilgi istemişler ve bir an önce özgürlüğe kavuşmalarını temenni ettiklerini söylemişlerdir. 9 Mart 2012 PLATFORM BAŞKANLIĞINI ATİLLA SERTEL ÜSTLENDİ Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit, iki ay önce Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç ten devraldığı Gazetecilere Özgürlük Dönem Başkanlığını, İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel e devretti. Bu devir töreninde Birgit; iki ay önce 77 meslektaşımız tutuklu ya da hükümlü olarak bulunuyordu. Bugün bu soru ne yazık ki, 135 i buldu. Böylesine bir oluşum karşısında 93 meslek örgütünün Gazetecilere Özgürlük Platformu çatısı altında toplanmış olmaları önemlidir. Dönem Başkanlığını üstlenen Sayın Atilla Sertel in işi zor. Ama kendisinin o zoru aşacağından eminim dedi 12 Nisan 2012 BASIN KONSEYİ ÜYELER GENEL KURULU TOPLANIYOR Basın Konseyi Üyeler Genel Kurulu nun yıllık olağan toplantısı seçimli olarak, 14 Nisan 2012 Cumartesi günü saat 10.00 da Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Konferans Salonunda (Nişantaşı Yerleşkesi) yapılacaktır. Üyeler Genel Kurulu Toplantısı nda ayrıca, TBMM Önceki Başkanı Sayın Hüsamettin Cindoruk tarafından Özel Yetkili Mahkemeler Sorunu konulu bir sunum gerçekleştirilecektir. Kamuoyunun bilgilerine saygıyla sunulur. 27

14 Nisan 2012 BASIN KONSEYİ 25. ÜYELER GENEL KURULU TOPLANTISI YAPILDI Basın Konseyi 25. Üyeler Genel Kurulu Toplantısı 14 Nisan 2012 Cumartesi Günü Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Konferans Salonu nda gerçekleştirildi. Geniş bir katılım ile gerçekleşen toplantıda Radikal Gazetesi Yazarı Sayın Altan Öymen tarafından Türkiye de Basın Özgürlüğünün Bugünü ve Geleceği konulu bir sunum yapıldı. Sunumun ardından Basın Konseyi Yüksek Kurulu nun Basın Mensubu Üyeleri ile Basın Dışı (Okuyucu) Temsilcilerinin seçimi yapıldı. Yapılan seçimin sonucunda Basın Konseyi Yüksek Kurulu nun yeni seçilmiş temsilcileri şu isimlerden oluştu: Basın Mensubu Temsilciler - Orhan Birgit - Doğan Heper - Kenan Akın - Pınar Türenç - Altan Öymen - Haluk Şahin - Mehmet Emin Güzbey - Atilla Girgin - İhsan Tunçoğlu - Enver Aysever - Nuray Mert - Gökmen Karadağ - İzzet Sedes Okuyucu Temsilcileri - Turgut Kazan - İbrahim Arıkan 28

- Nevzat Yalçıntaş - Oktay Duran - Yaman Törüner - Tamer Atabarut - Başaran Ulusoy - Gencay Gürün - Murat Özgen - Oktay Huduti - Nurşen Mazıcı - Sedat Altunay - Erdal Güven - Şan Özalp - Necef Uğurlu 29

20 Nisan 2012 BASIN KONSEYİ BAŞKANLIĞINA ORHAN BİRGİT YENİDEN SEÇİLDİ 14 Nisan 2012 günü yapılan Basın Konseyi Üyeler Genel Kurulu toplantısında Basın Konseyi Yüksek Kurulu'nun basın mensubu temsilcileri ile okuyucu temsilcilerinin seçilmelerinin ardından, yeni Basın Konseyi Yüksek Kurulu'nun ilk toplantısında Başkan ve 2. Başkan seçimi yapıldı. Bu seçim sonucunda, yeni dönem için Basın Konseyi Başkanlığı görevine yeniden Sayın Orhan Birgit, 2. Başkanlık görevine ise Sayın Kenan Akın getirildi. Kamuoyunun bilgilerine saygıyla duyurulur. 30

9 Mayıs 2012 BASIN KONSEYİ NDE YENİLİK VE DEĞİŞİM RÜZGARLARI..! 1988 yılından bu yana Türkiye de basın özgürlüğünün gerçekleştirilmesi ve bu özgürlüğün suiistimalinin önüne geçilmesi için faaliyet gösteren Basın Konseyi nin bugün (09.05.2012) yapılan Yüksek Kurul toplantısında önemli kararlar alındı. Buna göre, Konsey in kurulduğu ilk günlerde hazırlanan Basın Meslek İlkeleri nin, yazılı- görsel/işitsel ve elektronik medya araçlarında ortaya çıkan yeni gelişmelere ve çağın ihtiyaçlarına uygun olarak yeniden kaleme alınması için Yüksek Kurul üyelerinden bir Komisyon oluşturulmasına karar verildi ve Komisyon üyelerinin seçimi yapıldı. Ağırlıklı olarak İletişim Fakültesi profesörlerinden ve medya dünyasının saygın gazeteci ve hukukçularından oluşan bu Komisyon, gerek çağdaş ülkelerdeki Basın Konseyleri nin mevzuatlarını gerekse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nin basın ve ifade özgürlüğü alanındaki içtihatlarını karşılaştırmalı olarak inceleyerek işe başlama kararı aldı. Basın Konseyi nde, Basın Meslek İlkeleri nin yanı sıra, Basın Konseyi iç mevzuatını oluşturan Basın Konseyi Sözleşmesi ile Basın Konseyi Çalışma Kuralları ve Başvuruları Değerlendirme Usulleri nin de ayrı bir Komisyon tarafından yeniden yapılandırılması kararı alındı ve Komisyon üyelerinin seçimi yapıldı. Bu komisyonda ise, Basın Konseyi nde uzun süredir görev yapan ve Konsey mevzuatının işleyişini iyi bilen Yüksek Kurul üyelerinin görev üstlenmesine özen gösterildi. Son olarak, Basın Konseyi nin ekonomik yapısıyla ilgili olarak, Basın Konseyi Mali Kaynakların Geliştirilmesi Komisyonu oluşturulmasına karar verildi ve Komisyon üyelerinin seçimi yapıldı. Bu Komisyonda ise Basın Konseyi nin özellikle ekonomi dünyasından gelen Yüksek Kurul üyeleri görev üstlendiler. BASIN KONSEYİ BASIN MESLEK İLKELERİ KOMİSYONU Prof. Dr. Haluk Şahin İstanbul Bilgi Üni. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurşen Mazıcı Marmara Üni. İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Özgen - İstanbul Üni. İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Gökmen Karadağ TV8 Program Sunucusu Av. Turgut Kazan İstanbul Barosu Eski Başkanı Tufan Türenç Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Enver Aysever Birgün Gazetesi Yazarı 31

BASIN KONSEYİ İÇ MEVZUAT KOMİSYONU Dr. Tamer Atabarut Boğaziçi Üni. Yaşam Boyu Eğitim Merkezi Müdürü Pınar Türenç - Marmara Üni. İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Av. Oktay Huduti BASIN KONSEYİ MALİ KAYNAKLARI GELİŞTİRME KOMİSYONU Sedat Altunay İşadamı Dr. Oktay Duran İşadamı Erdal Güven Mermedya Genel Müdürü Yaman Törüner Eski Devlet Bakanı - Milliyet Gazetesi Yazarı Dr. Tamer Atabarut Boğaziçi Üni. Yaşam Boyu Eğitim Merkezi Müdürü 32

16 Mayıs 2012 MÜYESSER YILDIZ A ZİYARET Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit, tutuklu gazetecilerle ilgili daha sık görüşebilmek için 1965 de bıraktığı avukatlığa dönüş yaptığını söyledi. Birgit, 17 Mayıs 2012 sabahı Basın Konseyi Yüksek Kurul Üyesi Av. Turgut Kazan la birlikte Silivri de tutuklu bulunan Gazeteci Müyesser Yıldız ı ziyaret edecek. Konsey Yüksek Kurulunda bulunan Pınar Türenç, Necef Uğurlu ve Prof. Dr. Nurşen Mazıcı da Adalet Bakanlığı nın verdiği izin ile, Yıldız la aynı gün öğleden sonra görüşme yapacaklar. SİLİVRİ CEZAEVİNDEN İLK FOTOĞRAF..! 25 Mayıs 2012 33

Basın Konseyi Yüksek Kurulu nun üç kadın Üyesi Pınar Türenç, Necef Uğurlu ve Nurşen Mazıcı Silivri Cezaevinde 15 aydır tutuklu bulunan Gazeteci Müyesser Yıldız ı ziyaret ettiler. Silivri 8. Cezaevinin C-5 Koğuşundaki hücresinde tam bir tecrit altında hayatını sürdürmeye çalışan tutuklu Gazeteci Müyesser Yıldız kendisinin cezaevinde insana hasret olduğunu belirterek Basın Konseyi Üyeleri ile bir fotoğraf çektirmek istediğini belirtti. Ve ardından şu düşündürücü cümleyi sarfetti. Lütfen bizim fotoğrafımızı çeksinler. Ben bu fotoğrafı saklar, insan yüzü görmediğim tecrit ortamında sizlerle olan fotoğrafıma bakarak, bu anıyla uzun zaman yaşarım Not: Bu fotoğrafın fonunda yer alan pinokyo figürlü duvar resmi, Adalet Bakanı nın tutukevini ziyaretinden önce cezaevinin duvarlarına çizilen renkli görüntülerden biridir. 25 Mayıs 2012 BASIN KONSEYİ HEYETİ TÜSİAD BAŞKANI ÜMİT BOYNER İ ZİYARET ETTİ. Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit, 2. Başkan Kenan Akın, Yüksek Kurul Üyeleri Pınar Türenç ve Turgut Kazan ile Konsey Genel Sekreteri Dr. Hasan Sınar dan oluşan Basın Konseyi heyeti, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner i ziyaret etti. Türkiye de son dönemde özellikle ifade özgürlüğü alanında yaşanan olumsuzlukların ele alındığı görüşmede Orhan Birgit, Ümit Boyner e tutuklu gazetecilerin durumu hakkında bilgi verdi. Basın Konseyi Başkanı özetle şunları söyledi: Bugün itibarıyla 100 ü aşkın meslektaşımız tutuklu olarak özgürlüğünden yoksun bırakılmış durumdadır. Ceza Mahkemesi Kanunu nda tutuklama koruma tedbirinin uygulanması için belirlenen kriterlerin hiçe sayıldığı bir süreç içindeyiz. Savcılar Terörle Mücadele Polisinden gelen her fezlekeyi iddianame haline getirip, şüpheliyi bir örgüt üyesi olarak Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemelerine göndermeyi alışkanlık haline getiriyorlar. TÜSİAD ı bugünkü duruşuyla emeğe, düşünce ve ifade özgürlüğüne hak ettiği önemi veren bir büyük kuruluş olarak görmek bize hem güç hem de mutluluk veriyor. Ancak hem biz hem TÜSİAD, bu haklı eleştirilerimizi kamuoyu önünde dirençle ortaya koyduğumuz için, başka hiçbir demokratik rejimde örneği görülmemiş bir biçimde siyasal iktidar tarafından ötekileştirildik. Oysa, siyasal iktidar tarafından yapılması gereken kendisine yöneltilen en haklı eleştirileri dahi 34

düşmanlıkla yanıtlamak değil; aksine bu eleştirilerden ders çıkartıp, gazetecilere karşı çoktandır girişilmiş olan hasmane tutumun terk edilmesidir. 28 Mayıs 2012 BASIN KONSEYİNDEN SAYIN BAŞBAKANA YANIT Sayın Başbakanın Pazar günü Partisinin İstanbul Kongresindeki konuşmasında bir kısım diye tanımlayarak kendisine yandaş olmayan medya için Akbabalar, Yakın Zamana kadar boyunları Tasmalı Olanlar diye kullandığı yakıştırmalar her bakımdan mesleğimizin haketmediği ağır suçlamalardır. Kendisine, çok sevdiği Osmanlıca bir özdeyişle yanıt vermek gerekiyor: Üslubu beyan, aynı ile insandır. 30 Mayıs 2012 BASIN KONSEYİ BAŞKANI BİRGİT, TBMM BAŞKANINI ZİYARET ETTİ. TBMM Başkanı Cemil Çiçek in Avrupa Parlamentosu Başkanı Schutz ile Türkiye nin AB ile ilişkilerini daha da sıkılaştırmak için Ankara da düzenlenen ortak çalışma platformu toplantısından sonra Meclis Başkanına bir nezaket ziyareti yaptı. Birgit, TBMM Başkanı Çiçek e tutuklu 102 gazetecinin durumunun, AP Başkanı Schutz un Parlamento Tören Salonunda yaptığı konuşmada, ülkemizin Birliğe girmesi çalışmalarını etkilemiş olmasına ve ifade özgürlüğünün önündeki kısıtlama çabalarının sona erdirilmesi isteklerine destek verdiklerini söyledi. Sayın Cemil Çiçek bu görüşlerin karşısında olmadığını, ancak kendi yetkilerinin de Anayasa ve Meclis İçtüzüğünde de yer aldığı şekilde sınırlı olduğunu belirterek, CHP ve MHP den seçilmiş 3 tutuklu milletvekilleri konusunda İktidar ve Ana muhalefet Partisi Liderlerinin bir çözüm seçeneğinde mutabakat sağlamaları için umutlu olduğunu bildirdi. Görüşmede Konseyin Ankara Temsilcisi Gazeteci Utku Çakırözer de hazır 35

bulundu. 7 Haziran 2012 BİRGİT, YARGIMIZ ADALET SARAYLARI ÖNÜNDEKİ HEYKELLERE SAYGISIZLIK YAPILMASIN. Gazetecilere Özgürlük Platformu nun Çağlayan Adalet Sarayı önünde düzenlediği nöbet töreninde Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit aşağıdaki konuşmayı yapmıştır. Gazetecilere Özgürlük Platformu nun Çağlayan Adalet Sarayı önündeki nöbet sırası bugün mesleğin en eski gazetecisi olan bende kapı yoldaşıyım. Mustafa Balbay, DİHA Muhabiri Çağdaş Kaplan, Yürüyüş Dergisinden Naciye Yavuz, Özgür Halk Dergisinden Ömer Faruk Çalışkan, Azadiya Welat Gazetesinden Ruken Ergun ve Heviya Jine Dergisinden Sultan Şeman için tanıklık yapmak amacıyla Çağlayan daki İstanbul Adalet Sarayı nın önündeyiz. Bu görkemli binanın giriş holünde gözleri kapalı iki adalet perisi var. Çağdaş Demokrasinin geçerli olduğu ülkelerde adaletin özgür ve yansız dağıtıldığını simgeler bu heykeller. Ülkemizde gazetecilik mesleğini yapan arkadaşlarımızdan 102 sinin mesleklerinden değil sözde örgüt üyeliğinden tutuklu bulunmaları onları tutuklatan zihniyet için bir utanç vesilesidir. Yargıya güvenin giderek azaldığı ülkenin Adalet Sarayları önünde bu heykellere yer vermenin anlamı olamaz. Gerçek özgür günlerde buluşmak umuduyla siz genç meslektaşlarımı içtenlikle selamlıyorum 36

29 Haziran 2012 BASIN KONSEYİ DİYARBAKIR DA Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit ve Yüksek Kurul Üyelerinden Av. Turgut Kazan, Gazeteciler Tufan Türenç, Yalçın Büyükdağlı ve Ali Sirmen den oluşan heyet Diyarbakır D Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan gazeteciler Vedat Kurşun, Tayip Temel ve Ahmet Birsin i ziyaret etti. Görüşmede, tutuklu gazetecilerın yaşadıkları adlî süreç ve cezaevi koşulları hakkında bilgi alındı. Heyet görüşmenin ardından Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar, Ticaret-Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Diyadin Gezer ve İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi ni ziyaret etti. Bu temaslardan sonra heyet Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti nde bir basın açıklaması yaptı. Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit açıklamasında Tutuklu olan arkadaşlarımız, biz terör örgütü üyesi değiliz; ifade özgürlüğünü kullanmak dışında hiçbir suçu olmayan gazeteci yurttaşlarız diyorlar. Eğer şiddet kullanmıyor, okurlarını ve izleyicilerini şiddete yöneltmiyorsa gazeteci ifade özgürlüğünü sınırsız bir şekilde kullanmalıdır. Ancak maalesef siyasi iktidar önceki seçim dönemlerindeki tüm vaatlerine aykırı bir tutum takınarak gazetecileri susturmak yönünde bir anlayışı benimsemiş durumda şeklinde konuştu. Orhan Birgit, Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılmasıyla ilgili bir soruya yönelik olarak ise Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması bizim başından beri savunduğumuz bir durum. Ancak bu mahkemelerin yerine neyin ikame edileceğini de önceden görmemiz gerekiyor. Biliyorsunuz bu Özel Yetkili Mahkemeler, Devlet Güvenlik Mahkemesi nin yerine geldi. Aslında sadece bir tabela değişikliği yapıldı. Bu itibarla Özel Yetkili Mahkemeler yerine bir Mahkeme ikame edilmemesi gerektiğini, Türkiye de olağanüstü mahkemeler döneminin kapanması gerektiğini düşünüyoruz. Ancak mutlaka bir ikame yapılacaksa da, bunun yalnızca şiddeti bir yöntem olarak benimsemiş silahlı terör faaliyetlerine ilişkin bir ihtisas mahkemesi şeklinde olması gerekir. Yoksa gazetecileri, aydınları, bilim insanlarını, silahla hiçbir ilgisi olmayan sivil yurttaşları yargılayan zihniyet aslında ifade özgürlüğünü yargılayan bir zihniyettir ve siyasal irade bu zihniyeti ortadan kaldırmayı amaçlamadığı müddetçe, mahkemenin adının ne olduğunun hiçbir önemi yoktur şeklinde konuştu 37

4 Temmuz 2012 GAZETECİLER DAVALARLA SUSTURULAMAZ Ahmet Şık ın yaptığı bir açıklama nedeniyle hakkında 7 yıla kadar hapis istenmesi karşısında Basın Konseyi Genel Sekreteri Dr. Hasan Sınar bir açıklama yaptı: Kamuoyunun yakından takip ettiği üzere Gazeteci Ahmet Şık henüz basılmamış kitabı nedeniyle Oda Tv davasında tutuklanmış ve bir yılı aşkın süre ile tutuklu kalmıştı. Ahmet Şık Oda Tv davasından tutuksuz olarak yargılanmaya devam ederken, kamuoyu kendisi hakkındaki yeni bir iddianame haberiyle sarsıldı; zira, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Ahmet Şık ın tahliyesinin hemen ardından cezaevi kapısı önünde yapmış olduğu açıklamalar nedeniyle yedi yıla kadar hapis istemiyle iddianame tanzim edildiği ortaya çıktı. Basın Konseyi olarak, basın ve ifade özgürlüğü alanında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nin yerleşmiş içtihatlarını ve hukukun evrensel ilkelerini hiçe sayan bu yaklaşımı fevkalade yadırgıyoruz. Yargı organları, gerçekten kendi saygınlıkları ve itibarları korumak istiyorlarsa, bunun çözümü bu iddianamede olduğu gibi hukuk dışı, abartılı bir hassasiyet ve alınganlık içine girmek değil; aksine başta tutuklama tedbiri olmak üzere tüm ceza hukuku araçlarının kamuoyu vicdanını yaralamayacak biçimde kullanılmasıdır. Ahmet Şık la ilgili olarak da şu kadarını söyleyelim ki, Türkiye de gazetecilik mesleğinin yüzünü ağartan insanlardan biri olan bu değerli kardeşimiz bugüne kadarki kararlı duruşuyla hiçbir baskının onuruyla gazetecilik yapmasını engelleyemeyeceğini çok açık bir biçimde göstermiştir. Bundan sonra da, Ahmet in soruşturmalarla, davalarla, tutuklamalarla susturulamayacağını ve kendisine yönelen bu gibi her türlü baskıya karşı sonuna kadar yanında olduğumuzu tüm kamuoyunun dikkatlerine sunarız. 38

6 Temmuz 2012 BASIN KONSEYİ: TUTUKLU GAZETECİLER, DENETİMLİ SERBESTLİK HÜKÜMLERİNDEN YARARLANDIRILMALI TBMM nin kabul ettiği 3.cü Yargı Paketi nin öngördüğü Denetimli Serbestlik Hükümleri nden yararlanmak için İstanbul, Ankara ve Diyarbakır da haklarında açılan davalar nedeniyle tutuklu bulunan 90 nı aşkın meslektaşımızın da, kendileri ya da Avukatları tarafından ilgili Mahkemelere başvurdukları biliniyor. Yargımızın bu başvuruları değerlendirilirken kendilerine verilmiş dilekçelerin yanında Basın Konseyi nin de aynı yönde ve tüm meslektaşlarımızı kapsayan dilek ve temennilerini göz ardı etmeyeceğini umud ediyoruz. BAYRAMLIK HALİMİZ VARMIŞ GİBİ..! 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı 23 Temmuz 2012 İkinci Meşrutiyetin ilanıyla basın üzerindeki resmi sansürün kaldırıldığı tarih olan 24 Temmuz 1908in, 104. yıldönümü nedeni ile Basın Konseyi'nden bir Heyet, saat 11.00'de Silivri Cezaevinde tutuklu bulunan meslektaşlarımızı ziyaret edecektir. Ziyaret sonrasında Cezaevi önünde 24 Temmuz ve Tutuklu Gazeteciler sorunu konusunda bir de basın açıklaması yapılacaktır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur... 39