VERGİ GÜNLÜĞÜ Nisan-2011 Sayı: 6



Benzer belgeler
MESLEKİ EĞİTİM VE İSTİHDAM KONUSUNDA 6111 SAYILI KANUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER

İşverenlere Torba Kanun İle Sigorta Prim Teşviki Getirilmiş, Bir İşçi İçin Prim İndirim Tavanı TL ye Kadar Çıkarılmıştır

2016 VERGİ TAKVİMİ. Bu takvim tarihi itibariyle günceldir.

DİPNOT YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.

VERGİ TAKVİMİ

2012 YILI VERGİ TAKVİMİ

2015 VERGİ TAKVİMİ. Gelir İdaresi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Daire Başkanlığı Yayın No: 195 Aralık 2014

GAYRİMENKULLERİN ELDEN ÇIKARILMASINDA VERGİSEL SORUMLULUKLAR

Bu yayına elektronik ortamda adresinden ulaşabilirsiniz. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

6111 Sayılı Torba Kanun Uygulama Eklentileri. 5 Puanlık Ek İndirim Ek İstihdam Teşviği

2016 VERGİ TAKVİMİ. Ufuk SAATCİ Gelir Uzmanı. Gelir Uzmanları ve Yardımcıları Derneği GUYADER - İnkilap sok.22/1 Kızılay / ANKARA

TARİH : NUMARA : 2017/82 VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2017/82. : 2017 Yılı Mali tatil Uygulaması Hakkında

Gelir Uzmanları ve Yardımcıları Derneği GUYADER - İnkilap sok.22/1 Kızılay / ANKARA info@guyader.org.tr. Gelir Uzmanları VERGİ TAKVİMİ

Bu yayına elektronik ortamda adresinden ulaşabilirsiniz.

2-GELİR VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

Bu yayına elektronik ortamda adresinden ulaşabilirsiniz.

KHK/ SAYILI KANUN PRİM DESTEĞİ VE GV STOPAJ DESTEĞİ KHK /687 ŞUBAT / 2017

OCAK 16 VERGİ TAKVİMİ

2016 VERGİ TAKVİMİ. 11 Ocak Aralık 2015 Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi

2012 YILI MALİ TATİL UYGULAMASI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

2008 Yılı Vergi Takvimi

2009 YILI VERGİ TAKVİMİ

2008 Yılı Vergi Takvimi

Vergi Takvimi. Ay İlk Tarih Son Tarih Konu

6111 SAYILI KANUN İLE GETİRİLEN SİGORTA PRİM TEŞVİKİ UYGULAMA ESASLARI

2014 MALİ TAKVİM Ocak 10 Ocak Ocak Ocak Ocak 2014

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

12 Ocak Ocak Ocak Ocak Ocak 2015

Ay İlk Tarih Son Tarih Konu

sayılı Kanunun Geçici 19 uncu Maddesi Kapsamında İşe Alınan Ücretlilere İlişkin Gelir Vergisi Stopajı Teşviki Uygulaması

DUYURU DUYURU: /26. Mayıs 2016 Vergi Takvimi. Ay İlk Tarih Son Tarih Konu

YÜCEL AKDEMİR KHK/ SAYILI KANUN PRİM DESTEĞİ VE GV STOPAJ DESTEĞİ YÖNETİCİ ÖZETİ İSMMMO BAŞKANI

2014 YILI VERGİ TAKVİMİ

GAYRİMENKULLERİN ELDEN ÇIKARILMASINDA VERGİSEL YÜKÜMLÜLÜKLER

Arkan & Ergin Uluslararası Denetim ve Y.M.M. A.Ş.

V E R G İ A K T Ü E L

BEYANANME VERME ZAMANI GELİR VERGİSİ GELİR VERGİSİ (BASİT USULDE VERGİLENDİRİ LENLER) GELİR VERGİSİ GELİR/KURUM GEÇİCİ VERGİ

İŞSİZLİK SİGORTASI HİZMETLERİ. İşsizlik Sigortası Ödemeleri

Levent Cad. Tekirler Sok. No:4 1. LEVENT/İSTANBUL Tel: Fax:

TORBA KANUNDAKİ İSTİHDAM TEŞVİKLERİ

İLAVE İSTİHDAM SİGORTA PRİM TEŞVİKİ

Aralık 2013 Dönemine Ait İlan ve Reklam Vergisinin. 20 Ocak 2014

ARALIK KASIM OCAK EKİM ŞUBAT VERGİ EYLÜL TAKVİMİ MART NİSAN AĞUSTOS TEMMUZ MAYIS HAZİRAN. ÜCRETSİZDİR

DUYURU DUYURU: /2. Ocak 2017 Vergi Takvimi. Ay İlk Tarih Son Tarih Konu

Levent Cad. Tekirler Sok. No:4 Levent İSTANBUL Tel: (0212) pbx Fax: (0212)

İŞSİZLİK SİGORTASI HİZMETLERİ

İHSAN AKAR YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR ULUDAĞ BAĞIMSIZ DENETİM VE Y.M.M A.Ş D:

TORBA KANUNDAKİ KISA ÇALIŞMA VE KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ İLE İLGİLİ DEĞİŞİKLİKLER VE YENİLİKLER

BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUN

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2016/012 Ref: 4/012

DENET DUYURU. BDO Yayıncılık A.Ş YILI MALİ TATİLİ BAŞLADI. Duyuru Tarihi : Duyuru No : 2012/054

6728 SAYILI KANUN İLE MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİ UYGULAMAYA KONULMUŞTUR.

ÜCRETSİZDİR

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş./74

İŞ BAŞI EGİTİM PROGRAMINI TAMAMLAYAN KİŞİLERİ ÇALIŞTIRAN İŞVERENLERE SİGORTA PRİM TEŞVİKİ GETİRİLDİ

inci maddesinin uygulanma süresi 31/12/2018 tarihine kadar uzatılmıştır.

4447 SAYILI KANUNUN GEÇİCİ 19. VE 20. MADDESİ KAPSAMINDA İŞE ALINAN ÜCRETLİLERE İLİŞKİN GELİR VERGİSİ STOPAJI TEŞVİKİ UYGULAMASI

16-31 Aralık 2009 Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine Đlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi

ESKİŞEHİR SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI MEVZUAT ARAŞTIRMA KOMİSYONU

İŞVEREN DESTEĞİ UYGULAMASI HAKKINDA SGK GENELGESİ YAYIMLANDI.

Ankara, 03,07,2008. Sayı : 2008/6343 Konu : Mali Tatil Nedeniyle Beyan ve Ödeme Süreleri YMM VE SMMM ODASI BAŞKANLIKLARI NA

ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULABİLECEK KIYMETLER VE BU İŞLEMİN VERGİLENDİRİLMESİ

YÜRÜRLÜKTEKİ SGK TEŞVİKLERİ VE UYGULAMALARI

GAYRİMENKULLERİN ELDEN ÇIKARILMASI HALİNDE DEĞER ARTIŞ KAZANCI VE BU KAZANCIN HESAPLANMASINDA İKTİSAP TARİHİNİN TESPİTİ DURUMU

Sirküler : İstanbul,

İZMİR SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ

mali açıklamalar YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş.

MEVZUAT SİRKÜLERİ /

VERGĐ TAKVĐMĐ

SİRKÜLER KONU. KONU : 297 Seri No lu Gelir Vergisi Genel Tebliği

Sirküler Tarihi : Sirküler No : 2011/32 : 6111 Sayılı Kanunla Yapılan Sigorta Primi Desteği Düzenlemeleri Hk

6111 SAYILI KANUN İLE YAPILAN DÜZENLEMELER (2) (Madde 6-9)

2015 YILI MALİ TATİL UYGULAMASI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

6111 SAYILI TORBA KANUNDAKİ DÜZENLEMEYLE BİRLİKTE İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNUNDA YER ALAN İSTİHDAM TEŞVİKİNE İLİŞKİN DÜZENLEMELER

Mali Tatil Hatırlatmaları

2017 Yılında Uygulanacak İstihdam Teşviğine İlişkin Yayımlanan 297 Seri Numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği Hakkında

304 SERİ NO'LU GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ

Mali Bülten No: 2015/62

SİRKÜLER: 2014/055 BURSA,

İŞKUR VASITASIYLA İŞE İLAVE ALINANLAR İÇİN GETİRİLEN GELİR VERGİSİ STOPAJ DESTEĞİ HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI:

DESTEK DOKÜMANI. a) 18 yaşından büyük ve 29 yaşından küçük erkekler ile 18 yaşından büyük kadınlardan;

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI. SİGORTA PRİMLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 2018 Yılı Teşvik Uygulamaları 2018/Temmuz

ANTALYA SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ

TÜRKİYE İŞ KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI. Eskişehir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü 2017/Ocak

alfa ymm İstanbul, 17/08/2009 ALFA GENELGE 2009/32 Konu : Varlık Barışı İçin Yeniden Tanınan İmkan

Mali Tatil uygulaması, bu yıl 1 Temmuz 2017 günü başlayıp - 20 Temmuz 2017 Perşembe günü sona erecektir

6661 SAYILI ASKERLİK KANUNU VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN YAYIMLANDI

D S M M M O DİYARBAKIR SERBEST MUHASEBECİ M A L İ M Ü Ş A V İ R L E R O D A S I Chamber Of Certified Public Accountants of Diyarbakır

GELİR VERGİSİ STOPAJI TEŞVİKİ HAKKINDA TEBLİĞ YAYIMLANDI.

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/56

2017 YILI MALİ TATİL UYGULAMASI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

İstihdam Seferberliği Ekrem GÜLCEMAL Sosyal Güvenlik İl Müdürü

7103 Sayılı Yeni Torba Kanun İle İşsizlik Sigortası Ve Sosyal Sigortalar Kanunlarında Öngörülen Düzenlemeler

GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ TASLAĞI (SERİ NO: 297) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Yasal Düzenleme

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2009/119 Ref: 4/119

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2017/48

İŞKUR TARAFINDAN SUNULAN HİZMETLER AKTİF İŞGÜCÜ HİZMETLERİ

Transkript:

PARETO DENETİM ve SMMM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. İsmetkaptan Mah. 1368 Sokak İkbal 1 İş Merkezi N:1 K:3 D:309 Basmane/İZMİR Tel: 0 (232) 445 22 74 Faks: 0 (232) 445 22 68 Bilgi: info@paretodenetim.com Kuruluş tarihi: Kasım, 2006 BÜLTEN NO: 6 TARİH: 29.04.2011 Aylık olarak yayınlanır. BÜLTEN KOMİTESİ Yayın Başkanı: Ramazan ALKAN, SMMM ramazan@paretodenetim.com Tel: 0532 762 62 45 Editör: Y.Doç. Dr. Gönül ALKAN gonul.ipek@deu.edu.tr Tel: 0533 251 92 98 Genel Yayın Yönetmeni: Volkan KILIÇ, Denetçi volkan@paretodenetim.com Tel: 0544 878 30 34 Moderatör: Süleyman ALDEMİR, Denetçi Yardımcısı suleyman@paretodenetim.com Tel: 0555 489 99 07 Bülten Sorumluları: Ceyhun DÖKER, Muhasebe Asistanı ceyhun@paretodenetim.com Tel: 0539 245 61 57 GAYRİMENKULLERİN ELDEN ÇIKARILMASINDA VERGİSEL YÜKÜMLÜLÜKLER A- GİRİŞ Gelişen ve sürekli büyüyen ekonomik yapı içerisinde inşaat sektörünün payı da her dönem biraz daha artış göstermektedir. Ekonominin büyümesi yatırımların artmasına yol açmakta, yatırımların artması da zincirleme olarak hem kişilerin satın alma güçlerinde artış meydana getirmekte hem de yatırımların faaliyete geçmesinin temel gereklerinden olan inşaların yapılmasına zemin oluşturmaktadır. Son yıllarda ülkemizde de gayrimenkuller üzerinde ki mülkiyetin hızlı ve sürekli bir biçimde el değiştirdiği, ancak bununla birlikte Gelir İdaresi nin tespitlerine göre birçok gayrimenkul alım-satım işleminin vergi idaresinin bilgisi dışında bırakıldığı ortaya konulmuştur. Teknolojinin çok hızlı bir gelişme göstermesi, devlet kurumlarının da etkili bir kamu yönetim düzeyi sağlanması için bu gelişmeleri etkin bir şekilde kullanmaları gereğini ortaya çıkarmıştır. Bu durumun farkında olan devletimizde de özellikle son 5 yıllık süreçte internet kullanımı sonucu inanılmaz bir şekilde teknolojik gelişmeler takip edilmekte ve iş süreçleri internet çerçevesinde yönetilmektedir. Maliye Bakanlığı na bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı, bu gelişmeleri en sıkı şekilde takip eden ve uygulayan bir kurum olarak; yazılım programlarını sürekli geliştiren, etkin bir vergi sistemi ve kanunlara uyum sağlanmasını amaçlayan, vergi denetimini artık e-denetim formatında takip ettiğini gösteren uygulamalarla, güncel hayatımızda, özellikle de mesleki yaşamımızda bizlere bu durumu iyice fark ettirmektedir. Gelir İdaresi başkanlığı son dönemde yapılan gayrimenkul alım-satım işlemlerini Tapu kayıtlarıyla olan entegrasyon sayesinde kolaylıkla tespit etmekte ve mükelleflere çoğu zaman yersiz Re sen Ticari Kazanç dolayısıyla vergi Mükellefiyeti tesis etmekte, bunun sonucunda ise kişiler çok büyük vergi yükü ve cezalar ile karşı karşıya kalmaktadırlar ve kalmıştırlar. Böyle bir durumla karşı karşıya kalmamak için hak ve yükümlülüklerin ne olduğu, kişinin bu kazancını Değer Artış Kazancı olarak mı yoksa Ticari Kazanç olarak mı idareye bildirimde bulunması ya da tescil etmesi gerektiği yazımızın konusunu oluşturmaktadır. B- BU KAPSAMA DÂHİL OLAN GAYRİMENKULLER Gelir Vergisi Kanunumuzun mükerrer 80. Maddesinin 6. Bendi ne göre aşağıda ki yazılı gayrimenkullerin 5 yıl içerisinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artış kazancının konusunu oluşturmaktadır: 1

Arazi, bina, maden suları, memba suları, madenler, taş ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları, tuzlalar ve bunların mütemmim cüzileri ve teferruatı, Voli mahalleri ve dalyanlar, Gayrimenkul olarak tescil edilen haklar, Gemi ve gemi payları ile bilumum motorlu tahmil ve tahliye vasıtaları. Elden çıkarılmanın anlamı; bu mal ve hakların satılması, bir bedel karşılığında devir ve temliki, takası, kamulaştırılması veya ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasıdır. C- GAYRİMENKULLERİN ELDEN ÇIKARILMASINDA TİCARİ KAZANÇ- DEĞER ARTIŞ KAZANCI AYRIMI Tespiti gereken en önemli husus gayrimenkullerin elden çıkarılmasında kazancın hangi gelir unsuruna göre vergilendirileceğidir. Uygulamada genellikle kişilerin birden fazla gayrimenkulün alım-satımını gerçekleştirdiği halde Ticari Kazanç bir yana Değer Artış Kazancı nı dahi beyan etmediği görülmektedir. Bu durum Tapu kayıtlarıyla entegre bir şekilde çalışan Gelir İdaresi nin kişilere Re sen mükellefiyet tesis etmesine veya Değer Artış Kazancı beyanında bulunulmadığından cezalı tarhiyat yapmasına yol açmaktadır. Kişilerin böyle bir durumla karşı karşıya kalmamaları için gayrimenkullerini elden çıkarmaları durumunda öncelikle kazançlarının aşağıdaki yazılı ölçütlere göre Ticari Kazanç mı? yoksa Değer Artış Kazancı mı? olduğuna açıklık getirilmesi önem arz etmektedir. Ticari Kazanç ve Değer Artış Kazancı Ayrım Noktaları: a) Faaliyette Devamlılık: Gayrimenkul alım satım işleri devamlı olarak, bir meslek halinde sürdürülüyorsa elde edilen kazanç ticari kazançtır. Burada devamlılık unsurunu belirleyen en belirleyici ölçüt kazanç doğuran işlem sayısındaki çokluk tur. İşlem sayısındaki çokluk, gayrimenkullerin aynı takvim yılı içerisinde birden fazla veya takip eden birden fazla takvim yılında art arda satılmış olmasına göre belirlenir. b) Satışın Hangi Amaçla Yapıldığı: Gayrimenkul alım satımı kazanç elde etmek için yapılıyorsa söz konusu alım-satım işlemi idare tarafından ticari kazanç kapsamında değerlendirilir. Gayrimenkul alım satımında ticari bir amaç yoksa ve bu işlem şahsi ihtiyacın karşılanması ya da servetin korunması amacıyla yapılıyorsa elde edilen kazanç değer artış kazancı olarak değerlendirilir. c) Ticari Bir Organizasyonun Varlığı: Gayrimenkul alım satımı, şekli ve maddi şartları ile kurulmuş bir ticari organizasyon içinde yapılıyorsa elde edilen kazanç ticari kazançtır. Ticari organizasyonun şekli ve maddi unsurları ile açıkça belli olmadığı hallerde ise kazanç türü faaliyetteki devamlılık ve satışın hangi amaçla yapıldığı unsurlarına göre tespit edilir. Bu hususların bir arada bulunması halinde Ticari Kazanç ın var olacağı şüphesizdir. Bu hususlardan özellikle a ve b maddelerinin birlikte değerlendirilmesi sonucu bir kanıya varılması gerekmektedir. Bu sayılan tanımlamalar dışında kalan durumlar da Gayrimenkul alım satım işleminden elde edilen kazanç değer artış kazancı hükümlerine göre tespit edilir. D- GAYRİMENKULLERİN ELDEN ÇIKARILMASINDA ÖZELLİKLİ DURUMLAR a) Elden çıkarılan gayrimenkuller bedelsiz olarak elde edilmiş ise bu mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artış kazancı olarak vergilendirilmeyecektir. 2

Bunun dışında, iktisap şekli ne olursa olsun söz konusu mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artış kazancı olarak vergilendirilecektir. b) Söz konusu mal ve haklar, 01.01.2007 ve sonrasında elde edilmiş ise iktisap tarihinden başlayarak beş yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar, değer artış kazancı olarak değerlendirilecektir. Eğer elden çıkarma, iktisap tarihinden başlayarak beş yıldan daha fazla bir süre sonra gerçekleşmişse, elde edilen kazanç değer artışı kazancı olarak vergilendirilmeyecektir. c) Söz konusu mal ve haklar, 01.01.2007 tarihinden önce elde edilmiş ise iktisap tarihinden başlayarak dört yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar, değer artış kazancı olarak değerlendirilecektir. Eğer elden çıkarma, iktisap tarihinden başlayarak dört yıldan daha fazla bir süre sonra gerçekleşmişse, elde edilen kazanç değer artışı kazancı olarak vergilendirilmeyecektir. d) Mal ve hakların elden çıkarılmasında iktisap bedeli, elden çıkarılan mal ve hakların, elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere Türkiye İstatistik Kurumu nca belirlenen toptan eşya fiyat endeksindeki artış oranında artırılarak tespit edilecektir. Ancak bu mal ve hakların elden çıkarılmasında iktisap bedelinin üretici fiyat endeksindeki artış oranında arttırılabilmesi için, alış ve satış tarihleri arasındaki sürede endeksteki artış oranının %10 veya üzerinde olması gerekmektedir. E- GAYRİMENKULLERİN ELDEN ÇIKARILMASINDA İSTİSNA 1- Gayrimenkullerin elden çıkarılmasından doğan değer artış kazancının 2011 yılı için 8.000 Türk Lirası (2010 yılı için 7.700 Türk Lirası) gelir vergisinden istisnadır. Eğer istisna tutarını aşan bir kazanç var ise yıllık beyanname verilir, kazanç istisnadan daha az veya yok ise beyanname verilmesine gerek bulunmamaktadır. 2- İktisadi işletmelere dâhil olmayan yani şahıslara ait olan gayrimenkullerin satışı katma değer vergisinden istisnadır. F- SONUÇ Gayrimenkul alım-satımında bulunan şahısların gerek vergi mevzuatında ki uygulamaları bilmemeleri, gerekse vergiden kaçınmak istemeleri neticesinde özellikle Değer Artış Kazancı sahiplerinin beyanda bulunmamaları ve Gelir İdaresi nin Tapu kayıtlarıyla entegrasyonu sayesinde yapmış olduğu tespitleri, mükellefler nezdinde cezalı tarhiyatlara yol açmaktadır. Yukarıda ki açıklamalar çerçevesinde geçmişte bu tür beyan yapması gerekip yapmayan kişilere de 6111 Sayılı Torba Yasa kapsamında matrah artırımında bulunulması imkanı sunulmuş, ve beyanda bulunulması halinde ileride herhangi bir tarhiyat yapılmayacağı öngörülmüştür. Böyle bir riski bulunan kişilerin hangi yıl böyle bir işlemi var ise 2006 yılı için 1.274,00 TL, 2007 yılı için 1.376,00 TL, 2008 yılı için 1.496,00 TL ve 2009 yılı için 1.630,00 TL ödemeleri halinde haklarında ileride herhangi bir vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Volkan KILIÇ 3

TORBA YASA İLE GETİRİLEN YENİ SOSYAL GÜVENLİK PRİM TEŞVİKLERİ Kamuoyunda torba kanun diye adlandırılan ve Cumhuriyet tarihinin konusunda en kapsamlı düzenlemesi olan 6111 Sayılı Bazı alacakların yeniden yapılandırılması ile sosyal sigortalar ve Genel sağlık sigortası kanunu ve diğer bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılması hakkında kanun onaylanarak yürürlüğe girdikten sonra iş hayatımızda birçok köklü değişikliğe etki etmeye devam etmektedir. Bu yazımızda ise ilgili kanunda ki İşverenlere Getirilen Sigorta Primi Teşviki uygulamalarına değinilecektir. Öncelikle belirtmek gerekir ki; getirilen bu teşvik ile birlikte İşsizlik Sigortası Kanununda da bazı değişiklikler yapılmıştır. İş kanunlarımızda bu değişiklikler belirtilmekle beraber burada tekrar belirtmenin faydalı olacağı kanısındayız. a) MADDE 68-25.8.1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 46 ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan dayalı olarak çalışan sigortalıları ibaresinden sonra gelmek üzere 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanlardan 5510 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında işsizlik sigortası primi ödeyen isteğe bağlı sigortalılar ile aynı Kanunun ek 6 ncı maddesi kapsamındaki sigortalıları ibaresi eklenmiştir. Yukarıda anılan kanun maddesinde yapılan bu değişiklik, kısmi süreli çalışan işçiler ve isteğe bağlı sigortalı olan kimselerin işsizlik sigortası fonuna prim ödemelerini ve böylelikle işsizlik sigortası fonundan yaralanmalarını mümkün hale getirilmiştir. b) MADDE 69-4447 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin yedinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. Ayrıca Fonun bir önceki yıl prim gelirlerinin % 30 u; işgücünün istihdam edilebilirliğini artırmak, çalışanların vasıflarını yükselterek işsizlik riskini azaltmak ve teknolojik gelişmeler nedeniyle işsiz kalması beklenenlerin başka alanlara yönlendirilmesini sağlamak, istihdamı artırıcı ve koruyucu tedbirler almak ve uygulamak, işe yerleştirme ve danışmanlık hizmetleri temin etmek, işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapmak amacıyla kullanılabilir. Bu oranı % 50 ye kadar çıkarmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Ancak, işsizlik ödeneğinden yararlanmakta olanlara yönelik hizmetler için bu sınırlama dikkate alınmaz. Bu fıkraya ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir. Yukarıda anılan kanun maddesinde, işsizlik sigortası fonundan ayrılan bir önceki yıl prim gelirlerinin %30 unun, işsizlik riskini en aza indirgemek adına kaynak kullanımı için ayrılabileceği ve belirtilen bu oranın Bakanlar Kurulu tarafından %50 ye kadar arttırılabileceği belirtilmektedir. c) MADDE 70-4447 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. İsteğe bağlı sigortalılardan işsizlik sigortası primini ödeyenlerden ise % 1 sigortalı ve % 2 işveren payı alınır. 4

Yukarıda anılan kanun maddesinde isteğe bağlı sigortalılardan alınacak olan işsizlik sigortası priminin %3 olduğu ifade edilmektedir. d) MADDE 71-4447 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan hizmet akitlerinin sona ermesinden önceki son üç yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş ve işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış ibaresi ve bu Kanunda yer alan prim ödeme koşullarını sağlamış şeklinde değiştirilmiştir. Yukarıda anılan kanun maddesinden faydalanma konusunda herhangi bir değişiklik yapılmamış olup sadece belirtilen şartların sağlanmış olması ibaresi eklenmiştir. Bu ibare daha önce zaten kanunda belirtilen ve bundan faydalanmak için yerine getirilmesi gereken şartları belirten ifade anlamını taşımaktadır. e) MADDE 72-4447 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin son fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir: Ancak, işsizlik sigortası ödeneğinden faydalanırken aynı zamanda gelir getirici bir işte çalışan sigortalıların tespitinin yapılmasında, sosyal güvenlik denetmenleri ve sosyal güvenlik kontrol memurları da görevlendirilebilir. Yukarıda anılan kanun maddesinde bu ödenekten faydalanırken ek olarak herhangi bir gelir getirici işte çalışanların tespiti ve suistimali önlemek için SGK denetmenleri ve kontrol elemanlarına da yetki verilmiştir ifadesini taşımaktadır. f) MADDE 73-4447 sayılı Kanunun ek 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. EK MADDE 2- Genel ekonomik, sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak önemli ölçüde azaltılması veya işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durdurulması hallerinde, işyerinde üç ayı aşmamak üzere kısa çalışma yapılabilir. Yukarıda anılan kanun maddesinde belirtilen kısa çalışma için aranan şart ise işverenin bu talebini gerekçeleri ile birlikte Türkiye İş Kurumuna bildirmesidir. İlgili kurum tarafından bu talep uygun görülmesi halinde uygulamaya konulabilir. Uygun görülen ve bu sebeple uygulamaya konu olan kısa çalışma olması halinde işçilere bu uygulamadan dolayı kısa çalışma ödeneği ödenir. Altını çizerek belirtmek isteriz ki; işçilerin bu ödenekten faydalanmaları için işsizlik sigortası hak etme koşullarını yerine getirmiş olmaları gerekir. Bakanlar Kurulu kısa çalışma ödeneği süresini 6 (altı) aya kadar artırmaya yetkilidir. İşverenlerin böyle bir durumu suistimale uğratıp yanlış beyanlarda bulunmaları halinde yapılan yersiz ödemeler yasal faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir. 5

g) İşte şimdi işverenleri yakından ilgilendirecek, ciddi prim teşvikleri sağlayacak kanun maddelerinden bahsedilecektir: MADDE 74-4447 sayılı Kanunun geçici 7 nci maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi ve aynı maddenin beşinci fıkrası ile geçici 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi ve aynı maddenin beşinci fıkrası yürürlükten kaldırılmış ve Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. GEÇİCİ MADDE 10-31.12.2015 tarihine kadar işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere, bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren özel sektör işverenlerince işe alınan ve fiilen çalıştırılanların; işe alındıkları tarihten önceki altı aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olmaları, aynı döneme ilişkin işe alındıkları işyerinden bildirilen prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olmaları ve bu maddede belirtilen diğer koşulları da sağlamak kaydıyla, 5510 sayılı Kanunun 81 inci maddesinde sayılan ve 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır. Anılan bu düzenlemeyle beraber getirilen bu teşvikleri ana hatlarıyla toplamak gerekirse, şu şekilde belirtmek uygun olacaktır; 1- Yaş sınırı dikkate alınarak 18 yaşından büyük ve 29 yaşından küçük erkekler ile yine yaş sınırı dikkate alınarak 18 yaşından büyük kadınların; a- Mesleki yeterlilik belgesine sahip olmaları durumunda kırk sekiz ay süreyle, b- Mesleki ve Teknik Eğitim veren Orta veya yüksek öğretimi veya Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarını bitirenler için otuz altı ay süreyle, c- Yukarıda sayılan belgelere sahip olmayanlar için de yirmi dört ay süreyle, 2-29 yaşından büyük olup yukarıda sayılan belgelere sahip olan erkek işçiler için yirmi dört ay süreyle, 3- İlk iki madde kapsamına giren ve Türkiye İş Kurumundan alınan bir işçi için yukarıda belirtilen sürelere ilave olarak 6 ay süreyle, 4- Yukarıda 1.maddede belirtilen kapsama girip ancak çalışmakta olan bir işçinin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra anılan belgeleri almaları halinde veya mesleki eğitim veren orta veya yüksek öğrenimi bitiren kişiler için on iki ay süreyle, 5-18 yaşından büyüklerden yukarıda anlatılanlardan hiçbirine girmeyen ve Türkiye İş Kurumunda bulunan işsizlerden birinin işe alınması halinde altı ay süreyle, 6

Prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır. Bu kanun kapsamında işçi çalıştıran işverenlerin bu teşvikten yaralanmalarının diğer bir koşulu ise aylık prim ve hizmet belgelerini ibraz etmesi gereken süre içerisinde SGK ya ulaştırması, ödenmesi gereken primlerin sigortalı hissesine tekabül eden tutarın süresinde ödenmiş olması ve kanun kapsamına giren işçinin işe alındığı işyerinden dolayı Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır. Ancak Sosyal Güvenlik Kurumuna her türlü ceza ve bunlara ilişkin gecikme faizlerinin tecil, taksitlendirilmiş veya yeniden yapılandırılmış olması bu kanun kapsamından yararlanmaya engel teşkil etmemektedir. Not: Yukarıda anlatmaya çalıştığımız geçici madde kapsamında sağlanan işveren hissesi primi, 5510 sayılı Kanunun 81 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uygulandıktan sonra geriye kalan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait oranı üzerinden, bu maddede belirtilen esaslar dikkate alınarak uygulanır. Ek olarak belirtilmelidir ki ; işsizlik fonundan sağlanan bu primler gelir veya kurumlar vergisi açısından incelendiğinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamamaktadır. Süleyman ALDEMİR UNUTMAYINIZ!.. Vergi Levhalarını Asma Zorunluluğu Kaldırıldı, ancak Mayıs ayının sonuna kadar 2010 yılı mali dönemine ait Vergi Levhalarınızı tasdik ettirip gerektiğinde ibraz için muhafaza etmeyi unutmayınız Kesin Mizan Bildirimi ve BA-BS formlarını en geç 2 Mayıs Pazartesi günü akşamına kadar internet ortamından onaylamayı unutmayınız 7

A- GİRİŞ DEĞERSİZ ALACAKLAR VE BİR UYGULAMA Vergi Usul Kanununda şüpheli hale gelen alacaklar için değerleme günü itibariyle şartlarının gerçekleşmesi halinde karşılık ayırma imkânı söz konusudur. Yargı kararına ve/veya kanaat verici bir vesikaya göre alacakların tahsilline artık imkân kalmamış ise bu alacaklar değersiz alacak kapsamında mukayyet kıymetleri üzerinden gider olarak dikkate alınabilmektedir. B- DEĞERSİZ ALACAK UYGULAMASINA İLİŞKİN YASAL DÜZENLEME Yukarıda da belirtildiği üzere değersiz alacaklar Tahsil imkânı bulunmayan, değerleme gününde değerini tamamen yitirmiş senetli ve senetsiz alacaklar olarak tanımlanabilir. Türk Ticaret Kanununda değersiz alacakların değerleme gününde nasıl değerleneceği belirtilmemiştir. Bu değersiz alacaklar için sadece Vergi Usul Kanununda bir düzenleme mevcuttur. Türk Ticaret Kanununun 75. maddesinde tahsil edilemeyen ve ihtilaflı bulunanların dışındaki alacakların itibari değerle değerleneceği belirtilmekle birlikte bu gibi alacakların hangi değerle değerleneceği tam olarak belirtilmemiştir. Yine aynı kanunun 462. maddesinde de, sermaye şirketlerinin, bu gibi borsada rayici olmayan kıymetli evrakı, kıymetlerindeki azalmayı dikkate alarak ve maliyet bedelini geçmemek üzere değerleyebilecekleri, bunları zarara kaydedebilecekleri belirtilmiştir. VUK un 322. maddesinde, Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkân kalmayan alacaklar değersiz alacaktır. Değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler. İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler. hükmü yer almaktadır. Kazai hükümden kasıt, alacağın borçlusu tarafından ödenmesi imkânının bulunmadığını yasal hükme bağlayan bir mahkeme kararının bulunmasıdır. Yargı Kararına veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline imkân olmayan alacaklar değersiz alacak tır. V.U.K. nun 322. maddesine göre bir alacağın değersiz alacak sayılarak gider kaydedilebilmesinin şartları aşağıdaki gibidir: 8

Alacak, bilânço veya işletme hesabı esasına göre defter tutan ticari veya zirai kazançla iştigal eden işletmelere ait olmalıdır. Alacak ticari işle veya işletmeyle ilgili olmalıdır Alacağın tahsili, kazai bir hükme (yargı kararı) veya kanaat verici bir vesikaya göre imkânsız hale gelmelidir. Alacak ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve devam ettirilmesi ile ilgili olmalıdır. Kanaat Verici Vesikalara örnek olarak şunları verebiliriz; 1. Konkordato anlaşması, 2. Borçlunun miras bırakmadan ölümü ve mirasçıların mirası reddettiğini gösteren belge, 3. Borçlunun yurt dışına kaçması ve haciz edilebilecek malı olmadığını gösterir belge, 4. Alacaktan vazgeçildiğini gösteren mahkeme tutanakları 5. Borçlunun adresinin saptanamaması nedeniyle icra takibat dosyasının kaldırıldığını gösteren icra memurluğu yazısı. C- DEĞERSİZ ALACAKLARDA ÖZELLİKLİ KONULAR; Bir alacağın değersiz alacak sayılabilmesi için tüm hukuki yolların tüketilmiş olması gerekir. Borçlunun iflas etmiş olması tek başına değersiz alacak yazmak için yeterli değildir. Alacağın değersiz hale geldiği yıl hesaplarına gider (zarar) yazılması gerekir. Aksi takdirde izleyen yıllarda dikkate alınamaz. Değersiz alacaklar daha sonra tahsil edilirse tahsil edildiği yıl gelir yazılır. Bilânço esasına göre defter tutan işletmeler değersiz hale gelen alacaklarını değersiz hale geldikleri yıl mukayyet değerleri ile zarara geçirerek, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ise defterlerine gider kaydederek yok ederler. D- BİR UYGULAMA; Örnek: A Sanayi ve Ticaret A.Ş. 1.500,00 TL senetli, 500,00 TL si senetsiz olmak üzere toplam 2.000,00 TL alacağını, borçlunun yurt dışına kaçması sonucu tahsil edememiştir. Borçlunun yurt dışında olduğu, 10.11.2011 tarihinde resmi makamlardan belgelenmiştir. Buna göre A Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin muhasebe kayıtları şöyledir: ------------------------- 10.11.2011 ------------------------- 689- Diğer Olağan Dışı Gider ve Zararlar 2.000 121- Alacak Senetleri 1.500 120- Alıcılar 500 Senetli ve senetsiz alacağın değersiz alacağa dönüşmesi --------------------------------------------------------------- Ramazan ALKAN 9

Sıra No MAYIS AYI İÇERİSİNDEKİ BAZI YÜKÜMLÜLÜKLER Beyannamenin Türü Son Beyan Tarihi Son Ödeme Tarihi 1 2010 Yılına İlişkin Kurumlar Vergisinin Ödemesi - 02.05.2011 2 Mart 2011 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba) 02.05.2011-3 Mart 2011 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) 02.05.2011-4 2010 Yılına İlişkin Kurumlar Vergisi Mükellefleri İçin Kesin Mizan Bildirimi 02.05.2011-5 6 7 16-30 Nisan 2011 Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi Nisan 2011 Dönemine Ait Kolalı Gazoz, Alkollü İçecekler ve Tütün Mamullerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi Nisan 2011 Dönemine Ait Motorlu Taşıt Araçlarına İlişkin Özel Tüketim Vergisinin (Tescile Tabi Olmayanlar) Beyanı ve Ödemesi 01.05.2011 10.05.2011 01.05.2011 16.05.2011 01.05.2011 16.05.2011 8 Nisan 2011 Dönemine Ait Özel İletişim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01.05.2011 16.05.2011 9 Nisan 2011 Dönemine Ait Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01.05.2011 16.05.2011 10 Nisan 2011 Dönemine Ait ans Oyunları Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01.05.2011 20.05.2011 11 Nisan 2011 Dönemine Ait İlan ve Reklam Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01.05.2011 20.05.2011 12 Nisan 2011 Dönemine Ait Müşterek Bahislere İlişkin Eğlence Vergisinin Beyanı ve Ödemesi ile Diğer Eğlence Vergilerine İlişkin Eğlence Vergisinin Ödemesi 01.05.2011 20.05.2011 13 Nisan 2011 Dönemine Ait Yangın Sigortası Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01.05.2011 20.05.2011 14 15 16 17 18 2011 I. Geçici Vergi Dönemine (Ocak- ubat-mart) Ait Gelir ve Kurum Geçici Vergisinin Beyanı ve Ödemesi Nisan 2011 Dönemine Ait Dayanıklı Tüketim ve Diğer Mallara İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 1-15 Mayıs 2011 Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisi Beyanı ve Ödemesi Nisan 2011 Dönemine Ait Dayanıklı Tüketim ve Diğer Mallara İlişkin EK:10 No.lu ÖTV Bildirim Formu Nisan 2011 Dönemine Ait GVK 94. Madde ile KVK 15. ve 30. Maddelerine Göre Yapılan Tevkifatların Muhtasar Beyanname ile Beyanı 16.05.2011 17.05.2011 16.05.2011 25.05.2011 16.05.2011 25.05.2011 20.05.2011-23.05.2011 26.05.2011 19 GVK Geçici 61. Madde Uyarınca Hesaplanan Yatırım İndirimi Stopajının Beyanı 23.05.2011 26.05.2011 20 Nisan 2011 Dönemine Ait Kesinti Suretiyle Tahsil Edilen Damga Vergisi ile Sürekli Mükellefiyeti Bulunanlar İçin Makbuz Karşılığı Ödenecek Damga Vergisinin Beyanı 23.05.2011 26.05.2011 21 Nisan 2011 Dönemine Ait Katma Değer Vergisinin Beyanı 24.05.2011 26.05.2011 22 Nisan 2011 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba) 31.05.2011-23 Nisan 2011 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) 31.05.2011 - DUYURU KÖŞESİ - DUYURU KÖŞESİ - DUYURU KÖŞESİ - DUYURU KÖŞESİ 1- Torba Kanun a yoğun talep olması ve ilgili kurumlarda uzun kuyruklar oluşması nedeniyle 6111 Sayılı Kanun un 2 Mayıs 2011 Pazartesi günü sona erecek olan başvuru süresinin Mayıs ayı sonuna kadar uzayacağı beklenmektedir. Konuyla ilgili açıklamalar yakından takip edilmektedir 2- Kurumlar Vergisi Beyannamesi verilme süresi 29.04.2011 tarihine kadar uzatılmıştır 3-2011 yılı 1. geçici vergi döneminde uygulanacak yeniden değerleme oranı %2,34 olarak tespit edilmiştir Bültenimizle ilgili görüş ve önerilerinizi bildirmeniz bizim için ayrı bir onur kaynağıdır Herhangi bir konuda görüş, öneri veya bildirim almak ister iseniz, bizimle irtibata geçebilirsiniz 10