Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI Dr. Osman Orkan Özer
SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI Sürdürülebilir tarım; Günümüz kuşağının besin gereksinimi karşılanırken, gelecek nesillerin besin ihtiyaçlarını karşılama haklarını ellerinden almayacak tarımsal yöntemlerin geliştirilmesi ve uygulanmasıdır. Diğer bir tanıma göre ise sürdürülebilir tarım; Geleneksel tarımsal üretim ve işleme yöntemleri kullanılarak, yani biyolojik ve çevre dostu girdileri kullanarak, doğal kaynakları koruyarak en yüksek verim ve verimliliğe ulaşmaktır.
Sürdürülebilir tarımın kapsamı a) Toprak, su ve bitkisel, hayvansal gen kaynaklarının korunması, b) Çevreye verilen zararın en aza indirilip, çevre kalitesinin iyileştirilmesi c) Tarım işletmelerinin ekonomik sürdürülebilirliğinin sağlanması d) Verimliliğin artırılması ve korunması, e) Sınırlı kaynakların en etkin kullanımı, f) Toprak verimliliğinin devamı ve yükseltilmesi, g) Tarıma elverişli arazilerin amaç dışı kullanımının yasalarla önlenmesi, h) Kırsal kesimde yaşam standardının yükseltilmesi, refahın artırılması, ı) Doğal ve ekonomik risklere diğer sektörlere göre daha açık bulunan tarım sektörünün güçlendirilmesi, i) Bugünkü ve gelecek nesillerin besin maddesi gereksinimlerinin karşılanması, j) Doğal kaynakların korunmasını öngören tekniklerin kullanımıdır.
Sürdürülebilir kalkınma, ekonomik, sosyal ve çevresel amaçların entegrasyonunu gerektirmektedir. Sürdürülebilir tarım, insan sağlığı ve doğal dengeyi koruyarak, sürekli bir ekonomik kalkınmaya olanak verecek biçimde doğal kaynakların yönetimini sağlarken, gelecek kuşaklara insanlara uygun bir doğal ve sosyal çevre bırakmayı amaç edinmelidir.
Rio Deklarasyonu a) Şimdiki ve gelecek kuşakların doğal kaynaklar üzerindeki hakları ve bunlara olan gereksinimleri eşittir. b) Herhangi bir çevresel zararın nedenlerini ve etkilerini tam olarak bilinmemesi ve boyutlarının kestirilememesi, o konuda alınması gereken önlemleri geciktirici bir özür olamaz. c) Kirleten, bozan, zarar veren öder. d) Küresel çevrenin koruma sorumluluğu da küreseldir. Ancak bu gerçek, bozulma ve kirlenmede daha fazla payı olanların daha fazla çaba göstermesi gereğini engellemez.
Türkiye'de uygulanan tarım politikalarının daha çok fiyat ve pazara yönelik olması, arazi parçalanmasını önleyici gerekli düzenlemelerin Medeni Kanun'da gerçekleştirilmesinin gecikmesi, küçük işletmelerde ekonomik çıkarların, ekolojik çıkarların önüne geçmesi, artan şehirli nüfus, sanayileşme, turizm gibi sebeplerle tarım topraklarının amaç dışı kullanımı, tarım işletmelerinin yeterli gelire genellikle sahip olmaması, kırsal kesimde eğitim düzeyinin düşüklüğü, toprak üzerindeki nüfus baskısı, tarım işletmelerindeki sermaye noksanlığı ve sermaye dağılımının dengesizliği, tarımsal ürünlerin pazarlanmasındaki güçlükler v.b. gerekçelerle tarımsal yapıda beklenen iyileştirilmeler yapılamamaktadır. Oysa sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştirilmesi her şeyden önce tarımsal yapının iyileştirilmesine bağlıdır. Özellikle sahil kesimlerinde olmak üzere Türkiye'deki turizm yatırımları için kullanılan alanın 3/4'ü tarıma elverişli arazidir.
Sürdürülebilir tarım için geliştirilen stratejiler, ülkelerin ekonomik gelişmişlik durumuna göre farklılıklar göstermektedir. Gelişmiş-sanayi ülkeleri için bu stratejiler: Doğal kaynakların korunması, Doğal kaynakların sürdürülmesi, Doğal kaynakların iyileştirilmesidir. Gelişmekte olan ülkelerde ise sürdürülebilir tarım stratejileri: Birim alandan alınan verimin artırılması, Ürün çeşitliliğinin artırılması, Çiftçi gelirinin artırılmasıdır.
Türkiye'de sürdürülebilir tarım ve kırsal kalkınmanın gerçekleştirilebilmesi için 1) Tarımsal yapıdaki bozukluğun giderilmesi 2) Yeni ve uygun teknolojilerin kullanımı 3) Tarım topraklarının amaç dışı kullanımının önlenmesi 4) Tarım politikaları 5) Tarım, çevre ve ekonomik politikaların entegrasyonu 6) Araştırma, geliştirme, eğitim faaliyetleri 7) Doğal üretim kaynak ve olanakları korunarak, verimlilikleri sürdürülmelidir. 8) Erozyonla mücadelede ulusal bir bütünlük sağlanmalıdır. 9) Kamu ve özel sektörün girişim ve yatırımları için bağlayıcı olacak Ulusal Arazi Kullanma Planı hazırlanarak, uygulanmalıdır. 10) Doğayı artıklarıyla kirleten yatırımlar için katılımcı, etkin bir mekanizma oluşturulmalıdır.
11) Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sistemi bağımsız, her türlü etkiden uzak oluşumlarca değerlendirilmelidir. 12) Toprak kullanımı için yöresel ölçekte toprak koruma ve kullanma projeleri uygulanmalıdır. 13) Sürdürülebilir tarım için ortaya konan kurallara uymayanlara caydırıcı niteliği olan cezalar uygulanmalıdır. 14) Doğayı korumaya yönelik yatırımlar teşvik edilmelidir. 15) Hassas eko sistemli alanlara yönelmeyi azaltmak için tarım dışı iş olanakları özendirilmelidir. 16) Toprak korumada amaçları, görevleri, sorumlulukları, cezaları belirleyen Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu çıkarılmalıdır. 17) Arazi ve toprak korumayla ilgili kurum ve kuruluşlar bir Genel Müdürlükte birleştirilmelidir. 18) Sulama yatırımları artırılıp, kapasite kullanımı yükseltilmelidir. 19) Tarım, sanayi ve hizmet politikaları uyumlu ve tutarlı olmalıdır. 20) Tarıma girdi sağlayanlar girdi gereksinimi ve kullanımı konularında çiftçiye yönelik eğitim ve yayım çalışmaları yapmalıdır.
21) Üretim, ekonomik koşullar ve toplumun ihtiyaçlarına göre yönlendirilmelidir. 22) Bitkisel ve hayvansal üretim arasında denge sağlanmalıdır. 23) Sözleşmeli üretim sistemi geliştirilmelidir. 24) Yem bitkileri açığı giderilmelidir. 25) Hijyenik, modern hayvan barınaklarının yapımı teşvik edilmelidir. 26) Arıcılık, ipekböcekçiliği gibi ek gelir getiren, toprak gereksinimi olmayan faaliyetler desteklenmelidir. 27) Bitkisel ve hayvansal üretimde, toplumun beslenme güvencesini sağlayacak stratejik ürünler önceliği almalıdır. 28) Örtü altı tarımı ve organik tarım doğal ve ekonomik koşulların uygun olduğu bölgelerde teşvik edilmelidir. 29) Tarımsal ürünlerin pazarlama organizasyonu hem üretici hem de tüketicinin lehine sonuçlar ortaya koyacak biçimde düzenlenmelidir. 30) Tarım kesiminde etkili bir örgütlenme gerçekleştirilmelidir. Bunlar hem girdi temininde hem de ürünlerin pazarlanmasında geniş pay almalıdırlar.
31) Üretilen tarımsal hammaddenin katma değerini artırıcı işleme-değerlendirme faaliyetleri, ileri teknolojiye sahip ünitelerde en üst düzeyde gerçekleştirilmelidir. 32) Tarıma dayalı sanayi, kırsal kesim için özendirilmelidir. 33) Orman köyleri kalkındırılmalıdır. 34) Sanayilerin kuruluş yeri planlaması yapılmalıdır. 35) Kırsal kesime yapılacak yatırımlar devletçe desteklenmeli bazı kolaylıklar sağlanmalıdır. 36) Doğal ve ekolojik zenginliklerin tanıtılması, bu olanakların sürdürülebilir kalması sağlanarak dağ, yayla ve kırsal turizm geliştirilmelidir.
Sürdürülebilir tarımın gerçekleştirilmesinin yerel, bölgesel, ulusal ölçekteki aşamalarında ziraat mühendislerine önemli görevler düşmektedir. Tarımda yapısal dönüşümün sağlanması, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi, çevre dostu yeni teknolojilerin transferi, bunların ülke koşullarına adaptasyonunun sağlanması, çevre politikalarının geliştirilerek diğer sektör politikalarıyla uyumunun sağlanmasında en stratejik sektör olan tarım sektöründe görev yapan ziraat mühendislerinin, meslek etiğine uygun hareket ederek, sürdürülebilir tarım hedefine ulaşılmasına katkı sağlamaları beklenmektedir. Çiftçiye önerilecek her teknik için sürdürülebilir tarım açısından konu değerlendirilmeli ve çiftçilerin bu amaca ulaşmada bilinçlendirilmeleri ve katılımcılıkları gerçekleştirilmelidir.