DOSYA HABER Dünden Bugüne Türk Kadını. Sorumluluklarımız 10. yılında Eğitim İçin Elele projesi



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

O D T Ü G E L İ Ş T İ R M E V A K F I Ö Z E L M E R S İ N İ L K Ö Ğ R E T İ M O K U L U SAĞLIK BÜLTENİ NİSAN

Lesson 24: Prepositions of Time. (in, on, at, for, during, before, after) Ders 24: Zaman Edatları. Zaman Edatlarını Kullanmak

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

BAŞARI ÖDÜLSÜZ KALMAZ!

Nükhet YILMAZ TÜRKÇE Ayın Kitabı: KÜTÜPHANE

Silivri. Kalite, tecrübe, yenilik... Yaşam boyu mutluluk

66 Fotoğrafçı Etkinlik Listesi. 52 Haftalık Fotoğrafçılık Yetenek Sergisi

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

Lesson 23: How. Ders 23: Nasıl

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

BURJ ANTEP F&H Y PI.

SPİKER TANIM A- GÖREVLER. Spikerleri, radyoda ve televizyonda görev yapanlar olarak iki gruba ayırabiliriz.

NORMLARI SİZ BELİRLEDİNİZ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

ÜRÜN KATEGORİSİYLE İLGİLİ:

ÇAĞDAŞ EĞİTİM KOOPERATİFİ ÖZEL 3 MART İLKÖĞRETİM OKULU

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

MÜKAD Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği

Günde kaç saat, haftada kaç gün egzersiz yapılmalı?

TÜBİTAK BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJESİ KONUT KULLANICI ANKETİ

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ


Hayatınıza değer katarak, ev sahibi olmaktan öte yeni bir deneyim sunan Seyir Konutları ile sizleri ayrıcalıklı bir yaşama davet ediyoruz.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Değerli Velilerimiz, Yılın son haftasını geride bırakarak yeni yıla merhaba diyeceğiz bu hafta sonunda de güzel günler yaşamayı planlıyoruz

Kilomdan ben mi memnun değilim çevremde ki kişiler mi?psikolojik olarak yaşam şeklimi değiştirmeye hazır mıyım?

Hobi Kulüpleri. Psikolojik Destek. Kişisel Çözüm Danışmanı VIP Hizmetler Alışveriş İndirimi. Medikal Asistans

İstanbul da, Bursa da, Çanakkale de, Sakarya da. Ve şimdi Konya da.

İlkokul Eğitim Koordinatörü TÜRKÇE

12. Araştırmacılar Zirvesi nin açılış konuşmasını yapmak için beni davet etmenizden, bana bu fırsatı vermenizden dolayı sizlere teşekkür ederim.

İSTANBUL DA, İSTANBUL UN ÜSTÜNDE BİR YAŞAM!

EMİN GEÇİN PROJELERİ ANLATTI

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013

HAKKIMIZDA. Çalışmak bizden rahat ve huzur içinde yaşamak sizden ŞİRKETLER GRUBU İŞTİRAKİDİR

UYG 100 ÜNİVERSİTE YAŞAMINA GİRİŞ IUL 100 INTRODUCTION TO UNIVERSITY LIFE DERSİ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÖĞRENCİ MEMNUNİYETİ ANKETİ SONUÇ RAPORU

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

R E H B E R L Đ K B Ü L T E N Đ - 3

Kitap Okuma Alışkanlığı ve Tercihleri Araştırması

Zürih Kantonunda İlköğretim Okulu

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

Evin, senin artın olmalı.

Lesson 22: Why. Ders 22: Neden

Bağlıca nın En Kapsamlı Projesi

NEDEN ÖZLÜCE NURETTİN TOPÇU ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ?

LanguageCert AÜ TÖMER B2 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1

MediaCat Felis 2013 Ödülleri ne Başvurular Başlıyor!

ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΙΓΡΤΜΑ ΓΙΑΥΔΙΡΙΗ ΑΠΟΓΔΤΜΑΣΙΝΩΝ ΚΑΙ ΒΡΑΓΙΝΩΝ ΔΠΙΜΟΡΦΩΣΙΚΩΝ ΠΡΟΓΡΑΜΜΑΣΩΝ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ

BAHARA MERHABA. H. İlker DURU NİSAN 2017 İLKOKUL BÜLTENİ

İster YATIRIM!.. İster OTURUN!..

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

FİZİKİ ŞARTLAR ve OKUL İMKÂNLARI. Laboratuarlar

Biz beyaz yakalılarız. Günümüzün çoğu plazalarda geçer. 9-6, 9-9, bazen de ne kadar giderse o kadar çalışırız. Adımız aynı zamanda kimliğimiz.

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI

Uyutmayan Sunumlar 1.Giriş. Murat Cudi Erentürk

TRABZON UN İNCİSİ SÜRMENE DE KALİTELİ BİR YAŞAM SİZLERİ BEKLİYOR. SANKA Evleri.

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

OLİMPA PARK PLUS TA plus 0212

Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor

MediaCat Felis 2013 Ödülleri ne Başvurular Başlıyor!

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

Gold Wings te tek hayalimiz ailelerin mutlu olacakları eve sahip olmalarının mümkün olduğunu göstermektir.

OKULUMUZDAN HABERLER. -Çakma Külkedisi. Okulumuzda yoğun bir sınav haftası geçti. Bu sayımızda sizden gelenler daha çok yer vereceğiz.

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

Bu çagda İŞLER ÇOK DEĞİŞTİ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

Serüvenimiz 1919 yılında Bayan Maruşya ile kurukahvecilikle başladı yılında Burhanettin Koçer ve 1949 yılında Nurettin Tunçay ile gelişimini

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Koç Topluluğu Spor Kulübü Yaz Programları 2015

w w w. a s i l i n s. c o m

Ürünü tüketmesini/satın almasını/kullanmasını ne tetikledi?

ÖZEL OKAN İLKOKULU EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

2KiloMavi de. Misafir Yazarlık. Eylül kilomavi.wordpress.com

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI İLKOKUL BÜLTENİ

27 Mayis 2016 HAZİRAN 2016 YENİ MISAD YÖNETİM KURULU SEÇİLDİ!

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI

geleceğinize DEĞECEK

FURYA hakkında. geleceğinize DEĞECEK. Biz bu yola eşsiz olmak için çıktık

4 MEVSİM TATİLDE YAŞAMAK...

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Keyifli ve ışıltılı yaşamın kapıları Park Vera ile aralanıyor...

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

Zayıflarken Yapılan 5 Hata ve Çözümleri

DETAY Fuarcılık Organizasyon ve Tanıtım Hizmetleri Ltd. Şti

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım


A2 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: PASAPORT NO:

Mutlu ve Başarılı Çocuk Nasıl Yetiştirilir?

Lesson 66: Indirect questions. Ders 66: Dolaylı sorular

BEYOĞLU ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ STRATEJİK PLANI 2012 YILI EYLEM PLANI

AMELİYATHANELERDE VERİLECEK EN AZ HAVA DEBİSİ VE LAMİNAR TAVAN UYGULAMASI. Erkan TUNCAY ARAŞTIRMA / İNCELEME ISITMA HAVA KOŞULLANDIRMA HAVALANDIRMA

TBD Antalya Şube Başkanı Akyelli: Özellikle yazılımcıların yatırımlarını Antalya da yapmamaları için hiçbir neden yok

Transkript:

SAYI: 03 NİSAN 2015 www.arimezunlari.org.tr Röportaj Sesime Ses Ver sergisi ile Başarılı seramik sanatçısı mezunumuz... Betül Demir Karakaya Sorumluluklarımız 10. yılında Eğitim İçin Elele projesi Tohum Otizm Vakfı NİSAN: Otizm Farkındalık Ayı Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği Gölge Meclis: Her Adımda, Her Kararda! Biyografi Zeynep Karamustafa Bir daha dünyaya gelsem, yine bu işi yapardım DOSYA HABER Dünden Bugüne Türk Kadını ISSN: 2148-9106

15 Haziran da Tatil Arıda Başlıyor Etkinliklerimiz Yüzme, Tenis, Basketbol, Binicilik, Bisiklet Eğitimi, Okçuluk, Futbol, Voleybol, Oryantiring, Jimnastik, Step, Pilates, Masa Tenisi, Yaratıcı Sanatlar, Bilgisayar, Enjoyable English, Satranç, Eğitsel Oyun, Müzik, Resim, Sinema, Dans, Yarışmalar, Piknikler ve Dönem Sonu Partileri AYRICA 2-6 yaş grubu çocuklar için yaz tatili süresince açıktır. Çukurambar Mah. Öğretmenler Cad. No: 16/A (Çankaya Üniversitesi Balgat kampüsü Yanı) 06530 Çankaya / ANKARA Tel: 0.312 286 85 85 / 1145-1152 - 1109 /ariokullari /AriOkullari /ariokullari www.ariokullari.k12.tr

Veysel Onur 1995 Mezunu

Ali Güleç 1996 Mezunu

içindekiler 10 OLMADI Bİ ÇAY İÇERİZ 18 YAŞAMIN KAYNAĞI: SU 22 26 SPOR MERKEZLERİ KONUTLARIN YENİDEN TANIMLANMASI 38 BU YAZI İLKBAHAR I ANLATACAKTI... AMA DAYANAMADI YÜREĞİM 36 TÜRKİYE DE TEKSTİL SEKTÖRÜ 42 DÜNDEN BUGÜNE TÜRK KADINI 46 AİLENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUN 03 sayı Yayın Sahibi: Arı Eğitim Öğretim Tesisleri Sanayi Ticaret A.Ş adına Sıtkı ALP Genel Yayın Yönetmeni: Ali Güleç Sorumlu Yazı İşleri: Gamze Selin Coşkun Editör: Seda Tarman Haber Koordinatörü: Cihan Aydos Reklam Satış Sorumlusu: Duygu Akın Hukuk Danışmanı: Coşkun Samancı Finans Sorumlusu: Nurullah Çelebi Yayın Türü: Süreli Yayın - 3 Aylık Dijital Yayın: Deha Çaman Katkıda Bulunanlar: Onur Bayer, Anıl Bayer, Elif Koca, Duygu Akın, Coşkun Samancı, Burcu Belen, Gürhan Kara, Burcu Aksongur, Deniz Kutlu, Nurullah Çelebi, Gül Toker, Baran Uslu, Zeynep Karamustafa, Aslı Karaboğa Cömertpay, Gökşen Şen Aydoğar, Keiko Belir Yarar, Betül Demir Karakaya, Mehmet Dündar ve Barış Çetin Yılmaz Dağıtım: Yöntem Kurye Dergi ve Kapak Tasarım: Turuncu Creative Baskı: Turuncu Creative İşçi Blokları Mah. Muhsin Yazıcıoğlu Cad. No: 61/214 Balgat - ANKARA Tel: +90 312 285 70 20 www.turuncucreative.com Basım Tarihi: Nisan 2015 Yönetim Yeri: Öğretmenler Caddesi Çukurambar Mah. 16/A 100. Yıl - ANKARA Tel: +90 312 286 85 85 Fax:+90 312 286 85 94 Okur önerileri ve yorumlar için: arimedbeelife@gmail.com Türkçe dilbilgisi yazım kuralları Turuncu Creative tarafından uygulanmıştır.

30 SAĞLIKLI VE MUTLU ÇOCUK... 28 BİR ÜLKE DÜŞÜNÜN OTİZM VAKFI 34TOHUM 62 52 54 58 HİÇBİR SINAVDAN KORKMUYORUM! VİYANA NIN TADINDA KAFELERİ İÇ GÜVENLİK PAKETİYLE BİZİ BEKLEYENLER... 50 Gölgeni İzle: Yerel Siyasete Kadın Katılımı için Gölge Meclisler Kadınlar hayatlarını ilgilendiren kararlar hakkında söz söylüyor, yerelde kararlara katılıyor. Gölge Meclisler daha duyarlı, daha katılımcı yönetimlerin önünü açıyor. HER ADIMDA, HER KARARDA! UÇAN SÜPÜRGE KADIN İLETİŞİM VE ARAŞTIRMA DERNEĞİ Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği golgemeclis@ucansupurge.org www.ucansupurge.org +90 (312) 427 00 20 ANNELER GÜNÜNDE, EMEK VEREN TÜM ANNELER İÇİN 64 İNGİLTERE; İNGİLİZCE ÖĞRENMEK İÇİN EN DOĞRU ADRES GELİR VERGİSİ BEYANNAMESİNDE ÖZEL GİDERLERİN İNDİRİMİ BEN DUYUP DA GELDİM 70 76 KUAFÖRDE HAYATTA KALMA YÖNTEMLERİ 68 72 SESİME SES VER LİSE KÜTÜPHANE VE MULTİMEDYA MERKEZİ 82 84 EĞİTİM İÇİN ELELE

BAŞKANIN MESAJI agulec.beelife@gmail.com Sevgili Arı Okulları Mezunu Kıymetli Dostlarım; İletişimimiz içerisinde oldukça güçlü yeri olan dergimiz Bee Life, sosyal yaşantımızda yer tutmaya başladı. Mezunlarımız dışında da dağıtımı gerçekleşen mekanlarda dergimiz ile karşılaşmak büyük övünç kaynağı. Türkiye nin güzide yaşam alanlarında bulunan dergimizin, edindiğimiz bilgiler neticesinde mezunlarımız tarafından okunuyor olduğunu bilmek de heyecan verici. Dergimizi ARIMED üyelerinin evlerinde ya da işyerlerinde gören ve aynı okuldan mezun olduklarını fark eden diğer mezunlarımız bu vesile geçmişi hatırlayıp, birçok yanşanmışlıkları bizlere aktardılar. Derneğimiz, yönetim kurulumuzun hedeflemiş olduğu farkındalığı yakalamıştır. Okulumuz lise 1993 ve 1994 mezunlarımızın geçen senelerde mezuniyetlerinin 20. yılı anısına yaptıkları baloyu, bu sene 1995 mezunu dostlarımız gerçekleştirecekler. İstanbul da bulunan mezunlarımız güzel bir organizasyonla bir araya gelmiş ve bundan sonraki buluşmaların öncülüğünü yapmışlardır. Bu çalışmaları yapan ve organizasyonlara katılan dostlarıma teşekkürü borç biliyor ve derneğimizin her daim yanlarında olduğunu bu yazım vesilesi ile iletmek istiyorum. Yakın zaman dilimi içerisinde mezunlarımızın sanatsal çalışmalarının duyurularını yapıp, faaliyetlerine üyelerimizin katılımlarını sağlamaya çalıştık. Türk Sanat Müziği topluluğu oluşturma fikri gelişti. Bu konuda çalışma zemininin oluşumuna katkı sağlamaya çalışıyoruz. Aynı meslek gurubundan mezunlarımızın birbiriyle tanışmalarına fırsat verecek faaliyetlerimizi de yakın zamanda duyurmayı ümit ediyorum. Üye sayımız arttıkça inanın çok seviniyorum, bunun en önemli sebebi dernek çalışmalarının mezunlar tarafından teveccüh görmesi duygusu. Derneğimize üye olabilmenin zor şartları ya da ciddi mali yükümlülükleri yok. Birçok faaliyetimizi okulumuzun katkılarıyla, yönetim kurulu üyelerimiz ve mezun üyelerimizin girişimleriyle gerçekleştirebiliyoruz. Derneğimizde tüzüğü gereği onbin kişinin üzerinde mezun, öğretmen ve çalışan sayısına ulaşma imkânımız mevcut. Kuruluşunda ilk etapta ulaşmayı planladığımız üye sayısı olan bin rakamını yakalamaya çok az kaldığını söylemekten mutluluk duyduğumu ve elbette ulaşmamız gereken daha çok sayıda dostumuz olduğunu söylemek durumundayım. Hedeflerimize ulaşmada yardımcı olacak, daha fazla hız getirecek, oluşan sinerjiyi daha da yükseltecek olanlar bizleriz. Mezunlar derneği çatısı altında buluşmaya tüm mezunlarımızı davet ediyorum. Okulumuz kampüsünde bulunan Mezunlar Derneğimizin ofisine tüm mezunlarımızı bekliyoruz. Burada dernekle ilgili tüm işlemlerinizi gerçekleştirebilir, talep ve görüşlerinizi iletebilirsiniz. Bu vesile ile okulumuz yönetimini ve öğrencilerini akademik, spor, kültür ve sanat alanlarında kazandıkları ulusal ve uluslar arası başarılarından dolayı tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum. Ali GÜLEÇ Arı Okulları Mezunlar Derneği Başkanı

08 09 EDİTÖR EDITOR sdtarman.beelife@gmail.com 3. sayımızla herkese merhaba, Bee Life ekibi olarak, gelecek nesillere bırakacağımız yaşanabilir bir ülke için sosyal sorumluluklarımıza, çevre sorunlarımıza, bilinçsizce ve hızla tüketilen doğal kaynaklarımıza, eğitim ve sağlık sorunlarımıza olan farkındalığı arttırmak için her sayımızda Türkiye çapındaki sivil toplum örgütlerine (STK), derneklere ve kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) projelerine yer vermeye çalışıyoruz. Geçen sayımızda LÖSEV ile başladığımız desteklerimize, bu sayıda da nisan ayının otizm farkındalık ayı olması nedeniyle Tohum Otizm Vakfı ve Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği ile devam ediyoruz. Ayrıca bu sene kurumsal sosyal sorumluluk projelerimizden biri olan ve 10. yılını büyük bir gururla yaşadığım, Arı Mezunlar Derneğinin de son yıllarda destek verdiği Eğitim İçin Elele 2015 kampanyasını da detaylı bir şekilde tanıtıyoruz. Amacımız 23 Nisanlar da çocukları, 19 Mayıslar da gençleri mutlu etmek Kaliteli zamanlarından ayırarak dergimize yazı gönderen değerli mezunlarımıza kısaca teşekkür etmek benim için çok önemli. Ocak sayımızda Doku kitabı ile bizlerle birlikte olan Burcu Seçmeer e, oyuncu Zeynep Koltuk a, Yard. Doç.Dr. Ceren Oktar a, Okutman Çağrı Erişen e, A. Uygar Kılınç a, her zaman bizimle olan modern Evliya Çelebi Gürhan Kara ya, Uzm. Dr. Burcu Belen e, Diyetisyen Kübra Kara ya, yazar Anıl Bayer e, Av. Coşkun Samancı ya, Psikolog Burcu Aksongur a, Beden Eğitimi ve Spor Uzmanı Deniz Kutlu ya, tüm Bee Life ekibi ve ARIMED Yönetim Kurulu adına sonsuz teşekkürler. Katkılarınızla dergimiz daha nitelikli ve donanımlı sayılarla mezunlarımıza ulaşıyor. Yılda dört kere yayınlayacağımız dergimizi www.arimezunlari.org.tr adresinden de takip edebilir, yazılarınızla bizlere destek verebilirsiniz. Üçüncü sayımızda sizlere bir dosya haberi hazırladık, Dünden Bu Güne Türk Kadını. Cumhuriyet öncesinde ve 1926 dan itibaren Ulu Önderimiz Atatürk ün devrimleri sayesinde Türk kadını güçlü ve sağlam temeller üzerinde toplumumuzda yerini almıştır. Tarihimizdeki başarılı ve değerli kadınlarımızı elimizden geldiğince hatırlayarak, zor zamanlardaki başarıları ile bir kez daha gururlandık. Keyifle okumanız dileğiyle Geçen aylarda dikkatimi çeken bir detayı sizlerle paylaşmak istiyorum, klasik müzik dergisi Andante 100. sayısına ulaşıp, dalya dedi. Ülkemizde sektörel dergilerin ayakta kalma mücadelesini hepimiz tahmin edebiliyoruz. Bu nedenle Andante Dergisi nin yaşadığı haklı gurur büyük bir alkışı hak ediyor. Aynı zamanda Türkiye nin ilk müzik dergisi Orkestra 50. yılını tamamladı ve değerli müzisyen Panayot Abacı nın emsalsiz azmi ile yoluna hızla devam ediyor. Müzik severlerin bu dergileri desteklediğine eminim. Müziğe yeni başlayanlara da şiddetle tavsiye ederim. Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür, hayal gücü ise her yere, Albert Einstein. Biraz hayal kurmanın kimseye zararı olmaz. Bee Life olarak, darısı başımıza diyelim. Gelecekteki kutlamalarımızda hep beraber olmak dileğiyle Sevgiyle kalın. The purpose of the Bee Life Magazine team is to leave a livable country to future generations. With this aim, every issue we are trying to give place to variety of organizations and projects in Turkey for raising awareness to social responsibilities, environmental problems, natural resources which are unconsciously and quickly consumed and educational and health problems. It is very important for me to thank our graduates, who are sending texts to our magazine by separating their valuable time. We are reaching more qualified and equipped numbers of issues with your contribution to our magazine. At the third issue, we have prepared a news file to you Turkish Women; From Past to Present. I hope you enjoy reading... In our country, trade magazines are struggling to stay afloat. Dreams do not hurt anyone. We hope from heart that we could see our hundredth edition. We always wish to be together with our future celebrations... Stay with love... Seda TARMAN ARIMED Genel Sekreteri ARIMED Secretary General www.arimezunlari.org.tr

OLMADI Bİ ÇAY İÇERİZ Bir daha dünyaya gelsem, yine bu işi yapardım. Her türlü çilesine, zorluğuna rağmen! Zeynep Karamustafa 2000 mezunu Zeynep Karamustafa,11.12.1983 tarihinde Ankara da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Arı Okullarında tamamladı. 2000 yılında Arı Fen Lisesi mezuniyetinin ardından Gazi Üniversitesi Felsefe Bölümü ne girdi. Henüz üniversite öğrenimini tamamlamadan habercilik hayatına başladı. 2004 yılında felsefe bölümünü bitiren mezunumuz, iş yaşamına İstanbul da Cnnturk televizyonunda başarılı bir muhabir olarak devam etmekte Zeynep KARAMUSTAFA 2000 Mezunu

BIYOGRAFI 10 11 Yazının içeriği ve başlığı arasında ne alaka var demeyin. Öyle de bir var ki! Eğer mesleğiniz gazetecilik ise sudan daha çok çay tüketiyorsunuz! İş erken mi bitti? Randevu oraya gitmenize rağmen iptal mi oldu? Ya da o gün yapmanız gereken iki iş arasında azıcık bir zaman mı var? işte tüm bu ihtimaller dahilinde ekip arkadaşınız ile aranızda en sık geçen cümle bu oluyor: olmadı bi çay içeriz :) en azından 13 yıllık muhabirlik hayatım boyunca böyle oldu hep, bundan sonra değişir mi? Bu cümle kalıbının yerini bir başka kalıp alır mı? Sanmam! Böyle bir girişin ardından mesleğin özüne gelelim. Hatta başlangıcına... Emin olun o sıkıcı hikayelerden birisini anlatmayacağım size. Çünkü son günlerin moda deyimi ile bu mesleğin fıtratında sıkıcılık yok! Aksine her günü, her olayı, her anı adrenalin dolu! Neden mi? Aslında cevabı basit. İster gündemi değiştirecek, günlerce manşetlerden inmeyecek bir konu, isterse sadece toplumun bir kesimini ya da bir şehrini ilgilendiren bir başlık. Öyle ya da böyle ilk bilen hep siz oluyorsunuz. Bu yazıyı okuyorsanız şu an belki bu son yazdığım pek çekici gelmemiş olabilir. Ama bir kere o önceliğin farkına varmaya görün, devamı öyle bir çekici geliyor ki! Tabii tüm bunları bu kadar yıllık bir mesleki geçmiş üzerine söyleyebiliyorum. Ama mesleğin ilk yıllarının hatta ilk aylarının pek de çekilebilir olduğunu söyleyemeyeceğim! Bu meslekte yeni iseniz baştan peşinen kabul etmeniz gereken şartlar var. 1-herkesin her işine koşmak 2- çay taşımak (!) 3-fazla heveslenip sonra bir anda olmayacağını görmek 4- belli bir süre çömez muamelesi görmek 5- uzun bir süre para almadan çalışmak Acı ama gerçek. İnanın bu aşamalardan sonrası pek güzel oluyor :) Yıl 2002... Gazi üniversitesi felsefe bölümüne gireli dolu dolu 2 sene olmuş. Bölüm güzel olmasına güzel ama ortaokuldan bu yana yaptığım şeyi inatla devam ettiriyorum. Özellikle pazartesi akşamları ana haber bültenlerini izledikten sonra elime bir kalem ya da tarak alıp, onu mikrofon gibi kullanmak suretiyle ayna karşısına geçip, kamera karşısındaki muhabirmişim gibi canlı yayında bakanlar kurulu anlatıyorum. Tabii az önce izlediğim ekrandaki muhabirin söylediklerinden elimdeki kâğıda hızlıca aldığım notlardan ezberleyebildiğim kadarı ile (!) bana göre son derece ciddi yaptığım ayna karşısındaki canlı yayınlar en çok ev halkını güldürürdü. Ben ısrarla Bakanlar Kurulunda Avrupa Birliği ile ilişkiler, ekonomi gündeme geldi derken, içerden kahkaha sesleri yükselirdi. Baktım muhabirlik bende ciddi anlamda bir saplantı, akşamları aristoteles, schopenhauer çalışmak yerine ülke gündemini takip eder olmuşum, bir yerden başlamak gerek dedim. O dönem çukurambarda oturuyorduk. Evimize en yakın kanal Atv idi. Tesadüf bu ya bizim evde de hep Atv ana haber bülteni izlenirdi. Haber bitimlerinde hep ekranın altında yazan muhabir kameraman isimlerine bakardım. Aklımda kalanlar vardı. Özellikle onların haberlerini daha büyük dikkatle takip ederdim. Bir sabah evden üniversiteye gidiyorum diye çıktım. Ama rotam kampüs değil, Atv oldu. Oldu olmasına ama kimseyi tanımıyordum. Ve bu kanal girişindeki güvenlikler tarafından büyük sorun demekti. Tabii ki bunu kanalın önüne gidince öğrendim! Kendime güvenim tam ya, elimi kolumu sallaya sallaya Atvnin kapısından girmeye kalktım.. Tabii hemen güvenlik geldi yanıma. - kime gelmiştiniz? - kimseye gelmedim, ben staj yapmaya geldim. - öyle her staj yapmaya geleni içeriye almıyoruz! Bu cevap beni yıktı! Sandığım kadar kolay değilmiş! Ne yapayım kanaldan çıktım hemen binanın karşısında bulunan www.arimezunlari.org.tr

Atv ye gittim. Ankara temsilcisi Muratİde ile yaklaşık 5 dakika sürdü görüşmemiz. Özetle madem bir haftadır buraya gelip bekliyorsun, madem staj yapmayı bu kadar istiyorsun yarın sabah 9 da gel staja başla dedi!! Ve o gün itibariyle mesleğin içindeyim. İyi ki diyorum, iyi ki bu işi yapıyorum, iyi ki günlerce kovaladım, peşini bırakmadım. :) banka gittim oturdum. Ne yapacağımı bildiğimden değil, tamamen bilmediğimden! O gün akşam 5 e kadar oturdum. Kimse ilgilenmedi benimle. Çok muhabir ve kameraman gördüm habere gidiyorlardı. İzledim, hayal kurdum. Ve bu tempo tam 7 gün sürdü. Her sabah evden okula diye çıktım Atv ye gittim. Tam hatırlamıyorum ama sanırım 5. gündü. Beni ilk gün içeri almayan güvenlik görevlisi yanıma geldi. - sen neden hergün geliyorsun buraya? - söyledim ya staj yapmak istiyorum - hava soğuk, üzülüyoruz sana. Haber merkezine söyleyeceğiz, senin durumunu anlatacağız. Bende bir mutluluk ki sormayın :) aradan 15 dakika geçti geçmedi biri geldi yanıma. Meğer haber merkezinin sekreteriymiş. - duyduk ki bir süredir gelip staj yapmak için bekliyormuşsun. - evet - e hadi yukarı gel haber müdürümüz seninle görüşmek istiyor. O an yaşadığım mutluluğu anlatacak kelime yok sanırım! Çıktık 2. Kata, haber müdürü o dönem Haluk Parlakdemir di. 10 dakika sürdü görüşmemiz. Neden geldiğimi ne yapmak istediğimi sordu. Anlattım kendimce. Bir soru hariç çok detay hatırlamıyorum. Görüşmenin sonunda bu sektörde tanıdığın var mı? dedi. Yok dedim. O an tüm heyecanım bitti. Biz seni ararız! dedi. Eve gittim. Herhalde ilk kez o akşam ana haber bülteni izlemedim! 2 3 gün sonra telefonum çaldı. Üniversitede dersteydim. Çıktım telefonu açtım. O sekreter arıyordu. Ankara temsilcimiz 1 saat içinde seninle görüşmek istiyor dedi. Durur muyum? Eteklerimde çalan zillerle taksiye bindim. 2 yıl süren stajyerlik dönemimde başıma gelmeyen kalmadı! Çay da taşıdım kaset de! Hatta canlı yayın aracının kablolarını bile topladım! Evet zaman zaman ben ne yapıyorum, o kadar okudum, kablo toplamak için mi diye kendime çok sordum. Ama hayal bu ya. Muhabir olmak! Vazgeçmedim! Yazımın başında saydığım 5 maddeyi tek tek yaşadım anlayacağınız! İki yıllık stajın ardından Atv tarihinde bir ilk başıma geldi. Bir stajyer ilk kez transfer oldu. Hem de Kanal D ye! Hem de kadrolu yani maaşlı bir çalışandım artık! Demek ki resmi olarak staj dönemim bitmişti. Yani artık muhabirdim! Zorlu başladığım meslek hayatım zorluklarla devam etti. E tabii yaşadığınız ülke Türkiye ise, her gün gündem değişiyor! Ve siz her an her konuya hakim olmak zorundasınız. Belki de bu işin en zor kısımlarından birisi de bu. Çok okumak, her konuya her gelişmeye anında hakim olmak. Örneğin, siz bir doktor ile röportaj yaparken telefonunuz bir anda çalıyor ve müdürünüz çabuk o röportajı bitir taksime geç, bomba patladı diyebiliyor. Konuya hakim olabilmek ve ilk bilen siz olun ilkesini gerçekleştirmek için çok çaba, çok dikkat gerek! Patlama ile ilgili araştırma vaktiniz ise iki nokta arasında gideceğiniz yol kadar sadece! Olay yerine vardığınız an canlı yayın yapıp sizi izleyenlere doğru bilgi vermek zorundasınız! Ve vereceğiniz en ufak bir yanlış bilgi nedeni ile işinizden olabilirsiniz! Bu en büyük tehlike. Söylenen her kelimeye dikkat etmek gerek. Adı üstünde canlı yayın = canlı bomba her an herşey olabilir! Adrenalin derken tam da bundan bahsediyordum işte! Zor mu? Evet! Peki zevkli mi? Evet! En başlarda işkence gibi gelse de ben bu işi kıvıramayacağım deseniz de, mutlaka oluyor zamanla! Ne demişler: zaman neyin ilacı değil ki! Ve eğer bu mesleği seçmek isteyenleriniz varsa öğrenmeniz gereken ilk kurallardan birisi objektif olmak gazeteci taraf tutmaz! Gördüğünü anlatır! Okurken kolay gelebilir ama uygulaması zor. Hiç sevmediğiniz birisinin tüm sözlerini canlı yayında anlatmak, ona soru sormak bazen gerçekten tam bir işkence olabiliyor. Ama mesleğin tüm renkleri de böyle anlarda ortaya çıkıyor. Kendi kendinizle savaş veriyorsunuz önce. Ya, x kişi bunu söyledi, hiç katılmıyorum hatta saçmalıyor diye düşünseniz bile canlı yayında noktası virgülüne dokunmadan sizin de aynılarını söylemeniz gerek!

BIYOGRAFI 12 13 İşin teknik yanından çok bahsettim biliyorum. Kaldığım yerden devam ediyorum. Kanal D yi peşi sıra Kanal 24, Habertürk ve bugünkü kanalım olan CNNTURK takip etti. Cnntürk de 5. yılım dolmak üzere. Klişe olacak ama öyle. Gerçekten bir aile gibiyiz. Futbol gibi düşünün. Devre aralarında transfer dönemleri oluyor. Genelde eylülde. Başka kanallardan iş teklifleri geliyor. Değerlendiriyorsunuz. Sonra yeni bir işyeri yeni mesai arkadaşları. Ama çalışma saatleri o kadar belirsiz ve uzun ki, bir süreden sonra ailenizden daha çok mesai arkadaşlarınızı görür oluyorsunuz. Haliyle aile gibi olmak kaçınılmaz oluyor! Mesai saatleri belirsiz demişken, başıma gelmiş bir örnek; Bir gece 02.40ta telefonum çaldı. Haber müdürüm telefonun diğer ucunda. şirketten araba gönderdim evinin önüne gelmek üzere. Isparta da uçak düştü, hemen yola çık! Tamam ama uçak nasıl düştü? Kaç gün kalıcam? Vs vs. hiçbir soruyu soramadan telefon kapandı. Sonuç bir sırt çantası ile gittiğim Isparta dan 8 gün sonra döndüm! Yaşadığınız gördüğünüz olayların bir parçası haline geliyorsunuz bir süre sonra. Yakın geçmişe gideyim. Van depremi. Tarih Ekim 2011. Kandilli rasathanesine göre 6,7, Amerika ya göre 7,2 büyüklüğünde ve hemen ardından 10 Kasımda bir deprem daha. Aynı yerde. Yola çıktık. Gittiğimizde gördüğümüz manzara içler acısıydı. Doğunun dondurucu soğuğunda evsiz kalan, yakınlarını enkazın başında bekleyen yüzlerce kişi. Çaresizlik Ve siz gördüğünüzü anlatmak zorundasınız. Mikrofonu aldım elime. Enkazın başındayım. Tam konuşmaya, gördüklerimi anlatmaya başladım. Enkazın üstündeki AFAD ekipleri bağırdı. SESSİZLİK! diye. Sonrası o tanıdık, bildik soru... SESİMİ DUYAN VAR MI? Yayın sırasında ben de sustum. Ve enkazın altından bir ses yükseldi. Çığlık... 10 dakika sonra yıkılmış duvarların, katların arasından bir kadın çıkartıldı. 24 saatin ardından canlıydı! Kadının enkaz altındaki sesini duyduğumuz an yayına devam ettim. Ve o çıkartılana kadar da anlatmayı sürdürdüm. Kadını gün ışığında gördüğümde yayında tutamadım kendimi ağladım. Daha doğal ne olabilir ki! Muhabirsiniz ama insansınız en başta. Hayata tutundu diye bağıra bağıra, ağlaya ağlaya yayın yaptım! Yakın geçmişten bir örnek daha. Soma daki maden göçüğü. 301 can gitti yerin yüzlerce metre altında. Ben yine enkaz başında. Ambulanslar maden kapısında. Cansız çıkartılan bedenleri almak için. Canlı yayında çıkan cansız bedenleri saymak zorunda kaldım. Bir yanda çığlıklar feryatlar, diğer yanda yapılmak zorunda olan yayın. Hep kötü anılar olacak değil ya! Bu mesleğin güzel tarafları inanın daha çok. Ankara da Bakanlar Kurulu, canlı yayınında kendimi tutamadım ve hapşurdum! Hem de cümlemin orta yerinde! Ne mi oldu? Spiker Çok yaşa Zeynep dedi, karşılıklı güldük! Bakanlar Kurulu nun terör gündemine kaldığım yerden devam ettim. Canlı yayınlarda hemen arkamdan el sallayarak geçenlerden tutun, telefon ile konuşanlara hatta dans edenlere kadar! Anlatmakla bitmez sanırım! O an sinirlenseniz bile, aradan geçen yarım saat sonra kendinizi duruma güler buluyorsunuz. :) Demiştim ya adı üstünde canlı yayın = canlı bomba! Meslek aşkı diye bir gerçek olduğu kesin. İstanbul da Kanal 24 te çalışıyorum. Altınşehir de gecekondu yıkımı var. Sabah toplantıda konuşuldu. Haber müdürüm o işle sen ilgilen dedi. Tamam dedim. Kameramanım ile çıktık yola. O kadar gergin bir ortam vardı ki. Bir yanda evleri yıkılan gecekondu sakinleri, diğer tarafta tomaları, biber gazları ile bekleyen polisler. Tabii ateş ve barut yan yana durmadı. Ortalık bir anda savaş alanına döndü. Kameraman arkadaşım ile olayların arasın- www.arimezunlari.org.tr

da kaldık.. Bir okulun bahçesine gaz bombası attılar, biz de bahçenin ortasındayız. Biber gazından göz gözü görmüyor. Kaçmaya çalışırken sis bulutunun içinden, bir anda ensemde bir ağırlık hissetim. Ne olduğunu o anda çok anlayamadım, koşmaya çalıştım. Bir anda kameramanımın bağırdığını duydum. O tarafa döndüğümde yüzü maskeli iki kişinin kameraya taşla vurduğunu, kameramanı da tekmelediğini gördüm. Bizi gören başka kanallardaki arkadaşlarımız imdadımıza koştu hemen. Sonuç. Ambulansta yapılan ilk müdahale. Benim enseme birisi vurmuş, kameramanın da ayak bileği çatlamıştı. Tabii tüm bu olaylar diğer kanallarda canlı yayında. Annem o anda televizyonu izliyor ve muhabir Zeynep Karamustafa yaralandı cümlesini duyuyor. Hemen kanalı arıyor, haber müdürünü bağlatıp kızım iyi mi? diye soruyor. Tabii o dakikaya kadar bizim müdür çoktan aramış bizi. Hemen oradan ayrılın hastaneye gidin demiş. Ama biz ne yaptık? Hayır, buradan ayrılmayacağız dedik! Yani sözün özü, bu meslek öyle bir hastalık ki damarınıza girdiği andan itibaren çıkmıyor bir daha! Unutamadığım son bir anı daha. Ankara yıllarım. Türkiye nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel rejime girmiş. Bildiğiniz diyet yani. Son dönemde çok kilo aldığı için. Röportaja gittim meşhur Güniz sokaktaki evine. Tabii adettendir, röportaj öncesi oturduk sohbet ettik. Klasik sorular ardı ardına geldi. Sen nerelisin, kaç yaşındasın bunun gibi birçoğu. Tabii karşımda bir dönemin cumhurbaşkanı var. Rahat olmak ne mümkün! Tüm kelimeleri cımbız ile seçerek cevap veriyorum. Orduluyum. 25 yaşındayım. Ve bir sürü daha cevap. Neyse, sonunda kamera kayda girdi, röportajı bitirdik. Çok da güzel haber oldu. Ankara nın o sıkıcı gri gündeminde eski cumhurbaşkanı Demirel rejime girmiş. Eski bol kıyafetlerini ve terziye daralttığı yeni kıyafetlerini gösteriyor büyük bir gururla! Siyaset gündeminde farklı bir haber oldu diye çok mutlu oldum! O dönem rahmetli Mehmet Ali Birand sunuyordu Kanal D ana haber bültenini. Hiç unutmam. Haber bittikten sonra alkışlamış, Zeynep in ve terzinin ellerine sağlık demişti :) Demirel röportajının üstünden neredeyse 1 yıl geçti. Demirel bugün bir konferansa katılacak Zeynep sen bak dedi haber müdürüm. Tamam abi dedim çıktım. Konferans bittikten sonra gazeteciler olarak bekliyoruz salonun çıkışında. Hatırlamıyorum ama Demirel e o sıralar gündemi meşgul eden bir konu ile ilgili soru soracağız. Ve kapıdan göründü eski cumhurbaşkanı. Tam soru soracağız, iyice yaklaştı. Göz göze geldik. Ve şok! - Zeynep kızım nasılsın??!!!! (( o an nefesim kesildi!)) - iyiyim sayın cumhurbaşkanım. Siz nasılsınız? - ben gayet iyiyim, kilo vermeye devam ediyorum. Onu bunu bırak gittin mi memleketin Ordu ya bakalım? Şok şok şok! Türkiye Cumhuriyeti nin 9. Cumhurbaşkanı Demirel adımı unutmadığı gibi memleketimi soruyor! Yani diyeceğim o ki, mesleğin belki de en güzel yanlarından birisi bu. Herkesin görmek için saatlerce beklediği isimleri tanıyorsunuz. Hatta ve hatta ona soracağınız bir soru ile ülke gündemini değiştirebiliyorsunuz! Kontrol tamamen sizde yani! Ve son anı. En yakın geçmişten. IŞİD tehdidi. Şanlıurfa nın hemen yanında bulunan Kobani. Savaşın başladığı ilk günlerden itibaren bölgedeydim. Sınırda, sıfır noktasında. Yani Kobani ile aramda sadece 200 metre var. Yayınlar yapıyoruz.

BIYOGRAFI 14 15 Bir yandan koalisyon uçakları IŞİD hedeflerini bombalıyor, diğer taraftan IŞİD canlı bombalar ve havan topları ile saldırıyor. Röportajları, canlı yayınları bitirdik tam canlı yayın aracımızda çay demledik ki, kulağımızın dibinde bir patlama sesi! Ve ardından gelen vızzz vııızz diye yankılanan sesler. Bir anda askerin sesi ile irkildik! HERKES YERE YATSIN SİPER ALSIN! Hani, hayatınız film şeridi gibi gözlerinizin önünden geçer derler ya, o oldu işte! Meğer o an gerçekmiş! Ölüyoruz herhalde dedim buraya kadarmış! Meğer 100 metre ötemize havan topu düşmüş! Araçların camları patladı, birkaç asker hafif yaralandı şarapneller yüzünden kırılan cam parçaları nedeni ile. Anında canlı yayına geçtik! Sanırım meslek hayatım boyunca yaptığım yayınlarda en çok sesim o yayında titredi! Şansa yaşıyoruz dedim yayında da zaten! Aile kısmına hiç girmiyorum. Tabii ki herkes panik ama beni yayında gördükten sonra sakinleştiler! Aradan 2 ay geçti. Kobani ye girebildik kameraman arkadaşım ile. Manzara korkunçtu. 9 şiddetinde bir deprem olmuş gibi. Taş taş üstünde kalmamış bir şehir. Yıkık dökük binalar. Sokakta gezen YPG ve Özgür Suriye Ordusu militanları. Film platosu gibiydi. O kadar zaman sınırın Türkiye tarafından Kobani ateş altında diye yaptığımız yayınların ardından olay mahalline girebilmiştik. Kobani den yaptığımız yayınların yanı sıra orada savaşan YPG lilerle de konuştuk. Kayıt dışı neler anlattılar neler. Yazsam roman olur... Anlatmakla bitecek gibi değil. Şöyle söyleyebilirim. Bir daha dünyaya gelsem, yine bu işi yapardım. Her türlü çilesine, zorluğuna rağmen! İster gündem değiştirecek sorunuz olsun, ister bir şehrin sadece bir ilçesini ilgilendiren bir konu ile ilgili röportaj yapın. İlla ki bir yerde boş zamanınız kalıyor. O anda sarf edilen cümle ise hiç değişmiyor. Olmadı bi çay içeriz! Do not ask about the relevance between the type of content and title. Of course there is! If your profession is journalism than you consume much tea than water! Business, ended early? Appointment was canceled even though you go there? Or you have a little time between the two works on that day? Within these possibilities, among the most common last sentence with your teammates; let s have a cup of tea. It was at least 13 years of my life always such a correspondent, does it changes then? Is another sentence pattern takes the place of this? I don t think so! www.arimezunlari.org.tr

GÜVENLİĞİNİZ İÇİN YAZ AYLARINDA KIŞ LASTİĞİ KULLANMAYIN! Havaların iyice ısındığı şu günlerde hâlâ aracınızda kış lastiği mi kullanıyorsunuz? Barış Çetin YILMAZ 1992 Mezunu 30.07.1974 tarihinde Ankara da doğan Barış Çetin Yılmaz ortaokul ve lise öğrenimini Arı Okulları nda tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Çağdaş Yunan Dili ve Edebiyatı Bölümü nü bitiren mezunumuz, profesyonel yaşamına kendisine ait Bil-Tur Lastik Plaza da devam ediyor. Barış Çetin Yılmaz evli ve bir çocuk babası. Oğlu Kaya, Arı Okulları İlkokul 2. Sınıf öğrencisi. Havaların ve tabii yolların sıcaklık seviyelerinin yükseldiği yaz mevsiminde hem güvenli ve konforlu sürüş deneyimi hem de minimum yakıt tüketimi için sürücülerin lastik seçimleri konusunda doğru karar vermeleri çok önem taşıyor. Islak ve karlı zeminde kullanılan kış lastiklerini çıkartıp kuru zemine ve aniden gelişen yağmurlara da uygun yaz lastiklerini kullanmanın zaman geldi de geçiyor bile Mevsimine uygun lastik kullanmak hem sürüş güvenliği hem de aracınızın sürüş sistemlerinin zarar görmemesi adına büyük önem taşıyor. Yazın kış lastiği kullanmak özellikle fren mesafesinin uzamasına neden oluyor. Hızlı girilen keskin virajlarda, yumuşak lastik yanaklarının etkisi aracı beklenenden fazla yatırarak sürücüleri öngörülmeyen bir direksiyon hareketi refleksine itebiliyor. Bu aşırı toparlama hareketi kimi zaman aracın takla atmasına neden olabiliyor. Bunun yanı sıra mevsimine uygun olmayan lastik, yakıt tüketimini ve çevreye salınan CO2 salgısını da ciddi oranda artırıyor. Lastiğini verimli şekilde kullanmak ve en iyi performansı almak isteyen tüketicilerin, mevsimine göre lastiği hem güvenlikleri hem bütçeleri için tercih etmeleri gerekiyor. Yazın kış lastiği kullanımının sonuçları; Yaz mevsiminde kış lastiği ile devam edildiğinde lastikler aşırı aşınma nedeni ile çabuk yıpranır. Yaz lastiklerinin dönme direncinin kış lastiklerine oranla daha düşük olması, daha az yakıt ve daha az aşınma anlamına gelir. Güç ve yakıt tüketimi artar. Seçilen lastikler binek otomobillerde yakıt tüketimine büyük oranda etki eder. Aracın performansının önüne geçerek fren mesafesi uzatır ve gürültü seviyesini arttırır. Kış lastikleri deseni ve kullanılan sırt karışımının özelliğinden dolayı yaz lastiklerine oranla daha fazla ses çıkartır. Kuru zeminde, hızlı alınan virajlarda savrulma hatta takla atma riski ortaya çıkar. Kış lastiğinin üretimi sırasında kullanılan doğal kauçuk yüzdesinin fazlalığı kış lastiğini yaz lastiğine oranla daha yumuşak kılmaktadır. Aynı zamanda kış lastiğinden beklenen akselerasyon ve frenleme tepkimeleri kış mevsimi ve kış dönemi yol koşullarına göre daha farklı bir gövde yapısını gerektirmektedir. Dolayısıyla limitlere yakın bir performans ile yaz aylarında kış lastikleri ile yol alan sürücüyü çok tehlikeli deneyimler bekleyecektir.

YAŞAMIN KAYNAĞI: SU Su, yaşam kaynaklarımızın başında geliyor. Faydaları saymakla bitmeyen su, zayıflamadan, enfeksiyonların vücuttan atılmasına, böbrek taşından, bağırsak rahatsızlıklarına kadar pek çok konuda şifa veriyor. Ancak su üzerindeki tartışmalar da bitmek bilmiyor. Hangi su sağlıklıdır? Ne kadar su tüketmeliyiz? Suyu nasıl tüketmeliyiz? Bu sayımızda su arıtma sistemleri üreten bir firmanın kurucusu Mehmet Dündar ile içme suyunun bilinmeyenleri hakkında konuştuk. Mehmet Dündar 18.04.1979 da Ankara da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Arı Okulları nda tamamladı. Üniversite öğrenimi için Amerika yı seçen mezunumuz, New Port University İşletme Bölümü diplomasına sahip. 2011 yılından bu yana su ve çevre arıtma sistemleri ile ilgili endüstriyel ekipmanlar üreten Watermaker adlı firmanın kurucu ve yöneticisi. Mehmet Dündar evli ve Zeynep Lal isminde bir kız çocuk babası. Mehmet Dündar 1997 Mezunu