DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI VE SABİT SERMAYE YATIRIMLARININ İHRACAT ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: TÜRKİYE ÜZERİNE EŞBÜTÜNLEŞME VE NEDENSELLİK ANALİZİ

Benzer belgeler
DOI: /kauiibfd

HAM PETROL FİYATLARININ BİST 100 VE BİST ULAŞTIRMA ENDEKSLERİ İLE İLİŞKİSİ

TÜRKİYE DE SABİT SERMAYE YATIRIMLARININ EKONOMİK BÜYÜME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ:KO- ENTEGRASYON ANALİZİ ( )

Türkiye de Tarımsal Üretim ile Tarımsal Kredi Kullanımı Arasındaki Nedensellik İlişkisi

TÜRK İMALAT SANAYİİ NDE UZUN DÖNEM ÜCRET-FİYAT-İSTİHDAM İLİŞKİLERİNİN EKONOMETRİK OLARAK İNCELENMESİ. Kıvılcım METİN* Şenay ÜÇDOĞRUK** ÖZET

ENERJĠ VE EKONOMĠK BÜYÜME ĠLĠġKĠSĠ: TÜRKĠYE ÖRNEĞĠ

alphanumeric journal The Journal of Operations Research, Statistics, Econometrics and Management Information Systems

Sığır Sayısı, Süt Üretimi ve Süt Fiyatı Arasındaki Uzun Dönem İlişkisinin Belirlenmesi: Dönemi-Türkiye Örneği

Niğde Üniversitesi İİBF Dergisi, 2013, Cilt: 6, Sayı: 1, s

Ege University Working Papers in Economics

Bir Doğrudan Yabancı Yatırım Türü Olarak Birleşme ve

Tüketici Güven Endeksi ile Makro Değişkenler Arasındaki İlişki. The Relationship Between Consumer Confidence Index and Macroeconomics Variables

Article Arrival Date: Published Date: Vol 3/ Issue 12 / pp:

Türkiye de Reel Döviz Kuru, Tarımsal İhracat ve Tarımsal İthalat Arasındaki Nedensellik İlişkisi

TÜRKİYE DE CARİ İŞLEMLER AÇIĞININ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİNİN ZAMAN SERİLERİ ANALİZİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ: DÖNEMİ

TÜRKİYE DE ENERJİ TÜKETİMİ, EKONOMİK BÜYÜME VE CARİ AÇIK İLİŞKİSİ

Avrasya Ekonomik Birliği Elektrik Piyasası Entegrasyonu Kapsamında Kırgızistan ın Enerji Tüketim Projeksiyonu

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 5, Sayı: 57, Kasım 2017, s

GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERDE BİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

DÖVİZ KURU, SERMAYE MALLARI, ARA MALI VE TÜKETİM MALI İTHALATI ARASINDAKİ UZUN DÖNEMLİ NEDENSELLİK ANALİZİ: DÖNEMİ

Eğitim / Danışmanlık Hizmetinin Tanımı

DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARININ EKONOMİK BÜYÜMEYE ETKİSİ: TÜRKİYE İÇİN EŞBÜTÜNLEŞME VE NEDENSELLİK ANALİZİ

Türkiye de Ticaret, Ulaşım, Finans Ve Konut Sektörlerindeki Büyümenin Tarım Sektöründeki Büyümeye Etkisi: Ekonometrik Bir Analiz

REEL DÖVİZ KURU İLE İHRACAT ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ ( )

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

TÜRKİYE DE FELDSTEİN HORİOKA HİPOTEZİNİN GEÇERLİLİĞİNİN SINANMASI: ADL EŞİK DEĞERLİ KOENTEGRASYON TESTİ ÖZET

Anahtar Kelimeler : Kredi, Mevduat, Ekonomik Büyüme, Nedensellik JEL Sınıflaması : E44, C22, G21

DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ

AZERBAYCAN DA FĠYATLAR GENEL DÜZEYĠ VE DÖVĠZ KURU ĠLĠġKĠSĠ

Sosyal Araştırmalar ve Davranış Bilimleri Dergisi Journal of Social Research and Behavioral Sciences

Eğitim ve Sağlık Harcamalarının Ekonomik Büyüme Üzerine Etkisi: Türkiye Üzerine Bir Uygulama

ÖZET. üretiminin etkin olarak kullanılıp kullanılamayacağı Ocak 1992 ve Ağustos

KÜRESELLEŞME SÜRECİNDE DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR İLE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

YAPISAL KIRILMALARI GÖZ ÖNÜNE ALARAK TÜRK İMALAT SANAYİ EKONOMİK DEĞİŞKENLERİ ARASINDA UZUN DÖNEM İLİŞKİLERİN ARAŞTIRILMASI *

TÜRKİYE YE GELEN DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI KONJONKTÜR YÖNLÜ MÜ HAREKET EDİYOR?

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE FİNANS SEKTÖRÜ VE REEL SEKTÖR ETKİLEŞİMİ

PETROL FİYATLARI İLE BIST 100 ENDEKSİ KAPANIŞ FİYATLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ

TÜRKİYE DE KUR REJİMİ UYGULAMASI VE ENFLASYON İLİŞKİSİ ÜZERİNE BİR ANALİZ

İSTANBUL MENKUL KIYMETLER BORSASI NDA HESAPLANAN ENDEKSLER ARASI İLİŞKİLER

SANAYİDE GELİŞMELER VE İSTİHDAM EĞİLİMLERİ. Esra DOĞAN, Misafir Araştırmacı. Damla OR, Yardımcı Araştırmacı. Yönetici Özeti

Jell Sınıflandırması: Q 20, Q42, 047, C22

TÜKETİCİ KREDİLERİ VE CARİ AÇIK ARASINDAKİ İLİŞKİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ. Alınış Tarihi: 16 Ocak 2015 Kabul Tarihi: 15 Mart 2015

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri

DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI İLE İSTİHDAM ARASINDAKİ İLİŞKİ: DÖNEMİ İÇİN TÜRKİYE ÖRNEĞİ

Kamu Yatırımları ve Ekonomik Büyüme İlişkisine Bir Bakış: Türkiye,

İhracat Ve Ekonomik Büyüme Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Rusya Örneği Causality Relationship between Export and Economic Growth: The Case of Russia

Türkiye de Ar-Ge, Patent ve Ekonomik Büyüme İlişkisi ( )

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE PETROL FİYATLARI VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ

Đşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi Cilt 1. Sayı ss ISSN:

Mali Teşvikler ile Doğrudan Yabancı Sermaye Girişleri Arasındaki İlişkinin ARDL Yaklaşımı ile Analizi: Türkiye Örneği

KONU 1: TÜRKİYE EKONOMİSİNDE ( ) İŞGÜCÜ VERİMLİLİĞİ ve YATIRIMLAR İLİŞKİSİ (DOĞRUSAL BAĞINTI ÇÖZÜMLEMESİ) Dr. Halit Suiçmez(iktisatçı-uzman)

BÜRO, MUHASEBE VE BİLGİ İŞLEM MAKİNELERİ İMALATI Hazırlayan M. Emin KARACA Kıdemli Uzman

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Sayı 37 Temmuz 2013

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE CARİ AÇIK VE NEDENLERİ: ARDL ANALİZİ IN TURKEY ECONOMY CURRENT DEFICIT AND REASONS: ARDL ANALYSIS.

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi

2016 Ocak Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 26 Ocak 2016 Ankara

Türkiye de İmalat, Madencilik, Enerji Ve İnşaat Sektörlerindeki Büyümenin Tarım Sektöründeki Büyümeye Etkisi: Ekonometrik Bir Analiz

TÜRKİYE DE EĞİTİM-EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK VE EŞBÜTÜNLEŞME ANALİZİ

Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt: Sayı: 4 831

TÜRKİYE, KURU İNCİR İHRACATININ EKONOMETRİK ANALİZİ. AN ECONOMETRIC ANALYSIS OF DRIED FIGS EXPORT in TURKEY

Faiz Döviz Kuru İlişkisi Üzerine Ampirik Bir Çalışma

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Siyasal Bilgiler Fakültesi / Ankara Üniversitesi 1992

TÜRKİYE DE SEÇİLMİŞ MAKROEKONOMİK DEĞİŞKENLERİN DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİNİN YAPISAL VAR ANALİZİ: DÖNEMİ

İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS

ENFLASYON VE PARA İKAMESİ İLİŞKİSİ: TÜRKİYE EKONOMİSİ İÇİN EKONOMETRİK BİR ANALİZ (1994: :12)

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Türkiye nin İhracat Talebi Fonksiyonunun Farklı Ülke Gruplarına Göre Eşbütünleşme Analizi

Anahtar Kelimeler: Cari Açık, Yabancı Sermaye, Kriz Dönemi, Genişleme Dönemi, Granger Nedensellik Testi, Politika Önerileri.

TÜRKİYE DE AR-GE HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ NEDENSEL İLİŞKİNİN ANALİZİ

Türkiye Ekonomisi 2014 Bütçe Büyüklükleri ve Bütçe Performansı Raporu

Türkiye de Ekonomik Büyüme ve Turizm İlişkisi Üzerine Ekonometrik Analiz

EKONOMETRİK SERİLERDE UZUN DÖNEM EŞBÜTÜNLEŞME VE KISA DÖNEM NEDENSELLİK İLİŞKİLERİ Eviews ve STATA Uygulamaları

Türkiye ve Avrupa Fındık Fiyatları ve Döviz Kuru Arasındaki Nedensellik İlişkisi *

PAZAR BÜYÜKLÜĞÜ YATIRIM MALĐYETLERĐ AÇIKLIK EKO OMĐK VE POLĐTĐK ĐSTĐKRAR FĐ A SAL ĐSTĐKRAR

Sosyal Bilimler Dergisi 43

Journal of Economics, Finance and Accounting (JEFA), ISSN: Year: 2015 Volume: 2 Issue: 1

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 13, Sayı 2,

DOĞRUSAL OLMAYAN BİRİM KÖK TESTİ İLE BIST 100 ENDEKSİ ÜZERİNE AMPİRİK BİR ÇALIŞMA

FİNANSMAN SORUNLARINA GÖRE KREDİ KULLANIM ORANLARI VE YATIRIMLARDA KREDİLERİN ETKİSİ ÜZERİNE ARAŞTIRMA

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

DÖVİZ KURU İLE BORSA İSTANBUL 100 VE SEKTÖR ENDEKSLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN AMPİRİK ANALİZİ

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

Türkiye de Reel Kesim ile Bankacılık Kesimi Arasındaki İlişkinin Analizi: Sektörel Bir Yaklaşım

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNDE KARLILIK VE MAKRO EKONOMİK DEĞİŞKENLERLE İLİŞKİSİ

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

DIŞA AÇIKLIK VE KALKINMA İLİŞKİSİ ( ): TÜRKİYE ÖRNEĞİ

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

BAKANLAR KURULU SUNUMU

Türkiye de Hisse Senedi Getirileri ile Mevduat Faizlerinin Altın Fiyatlarına Etkisi

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ MAYIS 2018

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018

ZAMAN SERİSİ ANALİZİ VE YAPISAL KIRILMA 1

SESSION 4C: Uluslararası Ticaret II 455

A Y L I K EKONOMİ BÜLTEN İ

Ekonomik Güven Endeksi İle Hisse Senedi Fiyatları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi: Türkiye Örneği

TURİZM SEKTÖRÜNÜN TÜRKİYE NİN EKONOMİK BÜYÜME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: THE EFFECT OF TOURISM SECTOR ON THE ECONOMIC GROWTH OF TURKEY:

Transkript:

DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI VE SABİT SERMAYE YATIRIMLARININ İHRACAT ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: TÜRKİYE ÜZERİNE EŞBÜTÜNLEŞME VE NEDENSELLİK ANALİZİ ÖZET Ayberk ŞEKER 1 (Yalova Üniversitesi, ayberk.seker@yalova.edu.tr) Halil ŞİMDİ (Sakarya Üniversitesi, hsimdi@sakarya.edu.tr) Bu çalışma ile Türkiye de gerçekleştirilen yurtiçi sermaye yatırımları ile doğrudan yabancı yatırımların, Türkiye nin ihracat performansı üzerindeki etkisi incelenmektedir. Bu doğrultuda, uluslararası yatırımları temsilen Türkiye de gerçekleştirilen doğrudan yabancı yatırımlar ele alınırken, yurtiçinde yatırımları temsilen Türkiye de yapılan sabit sermaye yatırımları ele alınmış ve bu yatırımların ihracat üzerindeki etkileri incelenmiştir. Çalışmada, 1983 ve 2014 yılları arasındaki dönemi kapsayan Türkiye ekonomisine ilişkin ihracat, doğrudan yabancı yatırımlar ve sabit sermaye yatırımları değişkenleri kullanılmıştır. Bu değişkenler arasında eş-bütünleşik bir ilişkinin ve nedensellik ilişkisinin var olup olmadığı araştırılmıştır. Çalışmada öncelikle Engle-Granger ve Johansen Eş-bütünleşme testleri gerçekleştirilmiştir. Uzun dönemli ilişkileri analiz etmek için yapılan Engle-Granger ve Johansen Eş-bütünleşme testleri sonucunda seriler arasında uzun dönemli bir ilişki bulunduğu ortaya çıkmıştır. Yapılan Granger nedensellik testi sonucunda ise; sabit sermaye yatırımları ve ihracattan doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi tespit edilirken; ihracat ve sabit sermaye yatırımları arasında çift yönlü bir nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: İhracat, Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları, Sabit Sermaye Yatırımları, Eş-bütünleşme ve Nedensellik Analizi. Jel Kodu: E22, F10, F21. THE EFFECT OF FOREIGN DIRECT INVESTMENTS AND FIXED CAPITAL INVESTMENTS ON EXPORTS: COINTEGRATION AND CAUSALITY ANALYSIS ON TURKEY ABSTRACT This study examines the effects of fixed capital investment and foreign direct investment on export performance of Turkey. In this regard, while foreign direct investments represent the international investment, fixed capital investments represent domestic investment in Turkey. Exports of Turkey, foreign direct investments and fixed capital investments are used as variables within the period of 1983-2014 and it is analysed whether there is a co-integrated relationship or causality between these variables. In this study, series is analysed by using Granger Causality test, Engle-Granger and Johansen cointegration tests. Engle-Granger and 1 Yalova Üniversitesi Merkez Yerleşkesi, İİBF, Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü, Çınarcık Yolu 2. Km 77200 Yalova/Türkiye, Araştırma Görevlisi, ayberk.seker@yalova.edu.tr. 1

Johansen cointegration tests show that there is long term relationship between series. The results of Granger causality analysis demonstrate that there is an unidirectional causality between exports of Turkey, fixed capital investments and foreign direct investments. This unidirectional causality occurs from exports of Turkey and fixed capital investments to foreign direct investments. In addition to this, bidirectional causality take place between exports of Turkey and fixed capital investments. Keywords: Export, Foreign Direct Investment, Fixed Capital Investment, Cointegration and Granger Causality. Jel Code: E22, F10, F21. 1. GİRİŞ İkinci Dünya Savaşı nın ardından sermaye hareketlerinin hız kazanması, doğrudan yabancı yatırımların giderek yaygınlaşmasını sağlamıştır. Doğrudan yabancı yatırım, bir ülkede faaliyetini sürdüren bir şirketi satın almak, ortaklık kurmak, sermayesini artırmak ya da yeni kurulan bir firma için sermaye sağlamak olarak tanımlanabilir. Portföy yatırımlarının aksine uzun vadeli olan bu yatırımların portföy yatırımlarından bir diğer farkı ise ilgili firma üzerinde yönetimin ya da denetimin yabancı sermaye ile paylaşılmasıdır (Seyidoğlu, 2007:599-600). Sermayenin ülkeler arasında hızlı hareket edebilmesi gelişmekte olan ülkeler arasındaki rekabeti giderek artırmaktadır. İktisadi kalkınmayı gerçekleştirebilmek ve sermaye açığını kapatabilmek adına az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler önünde iki seçenek bulunmaktadır: ilki dış borçlanma, ikincisi ise yabancı sermaye yatırımlarıdır (Çetinkaya, 2004:241). Yabancı sermaye yatırımlarının kalıcı hale gelerek sabit sermaye yatırımlarına dönüşmesi ülkedeki ekonomik istikrara bağlı olsa da tek başına yeterli değildir (Alkin, 2000: 14). Yabancı sermayeye ek olarak ülke içindeki tasarrufların artırılması büyüme adına makul ve yararlı bir yol olarak görülebilir ayrıca iktisadi olarak cari açığın da önüne geçilmesi beklenir. Sabit sermaye yatırımları ülkenin toplam üretimini, refahını ve teknoloji seviyesini yükselten bir unsurdur. Ayrıca sabit sermaye yatırımları ile yükselen üretim seviyesinin ihracatı artırması beklenir. Bu çalışmada sabit sermaye yurtiçi sabit sermaye yatırımları ile doğrudan yabancı yatırımların, Türkiye nin ihracatı üzerindeki etkisi araştırılacak olup değişkenlere yönelik olarak nedensellik ve eşbütünleşme testleri yapılacaktır. Bu çalışma ile elde edilecek sonuçlar doğrultusunda ihracat, sabit sermaye yatırımlarına ve doğrudan yabancı yatırımları arasındaki ilişkiler doğrultusunda Türkiye nin cari açığını azaltması adına izlenecek politikalara katkı sunulmaya çalışılacaktır. Çalışmanın ikinci bölümünde sabit sermaye yatırımları, doğrudan yabancı yatırımlar ile Türkiye nin ihracatı üzerinde durulacaktır. Üçüncü bölümde ise literatür incelemesi yapılmış olup ardından araştırmanın modeli ve veri setine yer verilmiştir. Son bölümde ise elde edilen bulgular neticesinde sonuç ve politika önerileri üzerinde durulmuştur. 2. SABİT SERMAYE YATIRIMLARI, DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR ve TÜRKİYE 2

Ülkelerin iktisadi yapılarının belirlenmesinde ve gelişmişlik seviyelerinde faktör donatımları önem taşmaktadır. Malların ulusal ve uluslararası ticaretinin gerçekleşmesinde mal fiyatları adına o malın içerdiği emek ile sermayenin ücreti, sermayenin değişiminde ise faiz, belirleyici girdiler olarak değer taşımaktadır. Ülkemizde de olduğu gibi gelişmekte olan ülkeler açısından sermayenin hızla yer değiştirebilmesiyle karşılaşılan temel sorunların başında, sermaye oluşumundaki yetersizlik gelmektedir. Türkiye düşük tasarruf oranı ve yüksek dış ticaret açığı olmak üzere iki sorunla karşı karşıyadır. Ülkemizde yabancı yatırımların artması sermaye açığının azalmasında, üretimde eski teknoloji yerine yeni teknolojinin kullanılmasında böylece üretimde verimliliğin artmasına ve Türkiye nin yeni dış pazarlara açılmasında büyük imkanlar sağlayabilir (Çetinkaya, 2004: 241-242). Yılmaz a (2007) göre Türkiye nin yeterli derecede yararlanamadığı doğrudan yabancı yatırımlardan faydalanmanın beş temel unsuru bulunmaktadır: - Orta ve uzun vadede doğrudan yabancı yatırım stratejisinin hedefi teknoloji yoğun yeni yatırımları cezbetmek olmalıdır, - Kamu-özel sektör işbirliği ile yarı özerk statüde bir yatırım promosyon ajansı kurulmalıdır, - Yönetişimin etkinliği ve rekabet ortamının oluşumu için kurumsal kapasite geliştirilmelidir, - İktisadi rasyonalite çerçevesinde vergi sistemi gözden geçirilmeli ve yatırımların önündeki engeller kaldırılmalıdır, - Stratejik hedeflere uygun olarak öncelikli sektörler belirlenmeli ve bu sektörlere yatırım almak adına gerekli altyapı ve üretim faktörlerinin arzı artırılmalıdır. Ayrıca bu sektörlere dönük olarak ayrıcalıklı parasal teşvikler verilmemelidir. Türkiye için iktisadi olarak büyümenin en önemli kaynaklarından birisi ise sabit sermaye yatırımlarının artmasıdır. Sabit sermaye yatırımları gerek milli gelirin önemli bir bileşeni olması gerekse de ülkenin gelecekteki üretim kapasitesini değiştirmesi bakımından iktisadi aktörler tarafından yakından takip edilmektedir. Yatırımlar, 2009 küresel krizi sonrasında küresel ölçekte zayıf seyretmiş ve birçok bölgede kriz öncesi seviyelerine ulaşamamıştır. Türkiye de de yatırımlar küresel kriz sonrası dönemde yüksek oranda artmış olmasına karşın 2012 yılından beri zayıf seyrini sürdürmektedir (Coşar, 2016:2). JCR Eurasia Rating Başkanı Orhan Ökmen, sabit sermaye yatırımlarının yetersiz ve fiziki sermayeye dayanan Türkiye'nin büyüme modelinin de sadece niceliksel artış sağladığı, katma değere, istihdam ve verimliliğin artırılmasına katkısının sınırlı olduğunu vurgulamaktadır (Fortune Türkiye, 2016). 3. LİTERATÜR TARAMASI Literatürde doğrudan yabancı yatırımları ile Türkiye nin makroekonomik verilerine yönelik olarak birçok çalışma bulunmakla beraber sabit sermaye yatırımlarına yönelik olarak yapılmış olan çalışmaların sayısı fazla değildir. Diğer taraftan çalışmaların sonuçları genel olarak değerlendirildiğinde sabit sermaye yatırımları ve doğrudan yabancı yatırımlarının Türkiye nin makroekonomik verileri üzerinde etkiye sahip olduğu gözlemlenmiştir. Ercan (2001) çalışmasında doğrudan yabancı yatırımlar ile ülkenin kalkınma seviyesi ve krizler 3

arasındaki ilişkiyi ele almaktadır. Buna göre Türkiye açısından doğrudan yabancı yatırımların tutarının artırılmasıyla ülkenin kalkınmışlığına katkıda bulunulacağı vurgulanmaktadır. Eşiyok (2001) sabit sermaye yatırımlarının gelişimi ile ihracat yapısı arasındaki ilişkiyi ele almakta ve bu ilişkiye yönelik olarak 1989 yılından itibaren özel sektör imalat sanayiinde ticarete konu olmayan alanlarda sabit sermaye yatırımları artarken, ticarete konu olanlar açısından sabit sermaye yatırımlarının düştüğünü çalışmasında yazmaktadır. Tandırcıoğlu ve Özen (2003) geçiş ekonomilerinin büyümesi adına doğrudan yabancı sermayenin önündeki engellerin kaldırılmasını önerirken ülkelerin böylece küresel rekabet koşullarına ayak uydurabileceğini belirtmektedirler. Karagöz ve Karagöz (2006) ihracat kaynaklı büyüme hipotezinin Türkiye için geçerli olduğunu belirtirken doğrudan yabancı yatırımların ihracat ve büyüme üzerindeki anlamlı etkisinin artırılmasına yönelik politikaların geliştirilmesini vurgulamışlardır. İlgili çalışmada zaman serilerine dayalı olan 1991:01-2003:02 dönemlerini kapsayan analiz sonucunda beklenenin aksine yabancı sermayeden ihracata doğru bir nedensellik olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Kar ve Tatlısöz (2008) yapmış oldukları çalışmada Türkiye de doğrudan yabancı sermaye hareketlerini belirleyen faktörlerin neler olduğuna ilişkin bir ekonometrik analize yer vermektedirler. 1980-2003 dönemini kapsayan çalışmada istatistiksel açıdan uluslararası net rezervler, gayrisafi milli hâsıla, dışa açıklık oranı, elektrik enerjisi üretim endeksi ve yatırım teşviklerinin yabancı sermaye üzerinde etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bayraktutan ve Arslan (2008) Türkiye deki sabit sermaye yatırımlarının ekonomik büyüme üzerindeki etkisini 1980-2006 yılları arasındaki veriler ile incelemişlerdir. Buna göre sabit sermaye miktarının artması ile uzun dönemde ekonomik büyümenin olumlu yönde etkilendiği ancak Türkiye nin yaşamış olduğu iktisadi ve politik krizler sabit sermaye yatırımının istenilen düzeye çıkmasını engellediği sonuçlarına ulaşılmıştır. Diğer taraftan Alagöz vd. (2008) yapmış oldukları çalışmada doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile ekonomik büyümenin ilişkisi 1992-2007 yılları arasında Türkiye ölçeğinde incelenmiştir. Bu çalışmanın sonucunda iki değişken arasında herhangi bir nedensellik ilişkisine rastlanmazken 2002-2007 dönemini kapsayan regresyon modelinde doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ekonomik büyüme üzerinde orta derecede etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Örnek (2008) ise Türkiye nin 1996:04-2006:01 çeyreklerine ait olan yabancı sermaye girişlerini ele alarak doğrudan yabancı yatırımların kısa ve uzun dönem yurtiçi tasarruflar açısından pozitif etkiye sahip olduğunu belirtmiştir. Buna ek olarak gerek kısa vadeli sermaye girişleri gerekse doğrudan yatırımlar iktisadi büyüme üzerinde olumlu etkiye sahip olduğu çalışmada tespit edilmiştir. Türkiye ye ek olarak Yaraşır ve Zeren (2009) 14 Akdeniz ülkesinde 1998-2006 arasındaki dönemde sabit sermaye yatırımları iktisadi büyüme oranını belirleyen en önemli değişken olarak bulunmuş olup doğrudan yabancı yatırımlar ile bahsi geçen ülkelerin büyümeleri arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Altıntaş (2009) Türkiye deki doğrudan yabancı sermaye girişi ve uluslararası ticaret arasındaki ilişkiyi 1996-2007 dönemi için ele almıştır. Yapılan çalışmanın sonucunda doğrudan yabancı sermaye girişinin ülkenin ihracat ve ithalatını artırdığı gözlemlenmiş olup uzun dönemde ithalat artışlarının doğrudan yabancı sermayenin artmasına ve bu sermaye girişlerinin de Türkiye nin ihracatındaki artışı sağladığı görülmüştür. 4

5 V. Anadolu International Conference in Economics, Bozdağlıoğlu ve Özpınar (2011a) teorik olarak doğrudan yabancı yatırımların ihracat üzerindeki etkisi üzerinde durmuşlardır. Doğrudan yabancı yatırımların ürün yaşam döngüsü teorisi kapsamında farklı aşamalarda yapılabildiği belirtilmiş olup uçan kazlar modelinde doğrudan yabancı yatırımın birçok gelişmekte olan ülkeye yayıldığı gözlemlenmiştir. Son olarak ise yeni büyüme teorisi doğrudan yabancı yatırımların teknoloji transferi, yaparak öğrenme ve emeğin eğitimi konularında etkili olarak iktisadi büyümeye katkı sağladığı vurgulanmıştır. Aynı yılda yapılan bir başka Bozdağlıoğlu ve Özpınar (2011b) çalışmasında Türkiye ye gelen doğrudan yabancı yatırımların Türkiye nin ihracat performansı üzerindeki etkisi incelenmiştir. 1992:01-2009:07 döneminde doğrudan yabancı yatırımlar ülkenin ihracatının Granger nedeni olarak vurgulanmış ve ihracatta meydana gelecek değişimlerin yaklaşık %6 sının doğrudan yabancı yatırımlardan kaynaklandığı sonucuna ulaşılmıştır. Dönemsel olarak kısa ve uzun dönemi elen Göçer vd. (2012) çalışmasında doğrudan yabancı yatırımlar ile ihracat arasındaki ilişkiyi Türkiye açısından 2000-2010 döneminde aylık verilerle incelemiş olup doğrudan yabancı yatırımların kısa vadede bir dönem sonra etkilediği ihracatı uzun dönemde etkisini pozitif ve anlamlı olarak bulmuşlardır. Veriler açısından uzun bir dönemi kapsayan Çeştepe vd. (2013) yaptıkları çalışmada 1974-2011 yıllarındaki verileri kullanarak nedensellik analizi vasıtasıyla ihracata bağlı doğrudan yabancı yatırım hipotezinin ve buna ek olarak ihracata dayalı büyüme hipotezinin Türkiye için geçerli olmadığını belirtmişlerdir. Çetin ve Seker (2013) 1980-2009 döneminde gelişmekte olan ülkeler için doğrudan yabancı yatırımlar ile ihracat arasındaki nedensellik ilişkisini araştırmışlardır. Yapılan çalışmanın sonucunda Türkiye için ihracattan doğrudan yabancı yatırımlara doğru Granger nedensellik bulunduğu tespit edilmiştir. Son yıllarda yapılan diğer çalışmalarda ise Şahin (2015) Türkiye açısından doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile iktisadi büyüme arasındaki ilişkiyi 1980-2013 yılları arasında ele almıştır. Çalışmada doğrudan yabancı sermaye yatırımlarından iktisadi büyümeye doğru uzun dönemde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmuş olup doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının iktisadi büyümeyi açıklayabildiği vurgulanmıştır. Can ve Köseyahyaoğlu (2016) ise gelişmekte olan ülkeler için 1995-2010 yılları arasında doğrudan yabancı yatırımların ihracat ürün çeşitliliğini artırdığını yaptıkları analizler doğrultusunda çalışmalarında dile getirmişlerdir. Diğer taraftan sabit sermaye yatırımlarının ihracatta çeşitlendirme yerine yoğunlaşmaya katkı sağladığı belirtilmiştir. Çalışmamızla Türkiye deki sabit sermaye yatırımlarındaki ve doğrudan yabancı yatırımlardaki değişimin ihracat üzerinde ya da Türkiye nin ihracatındaki değişimlerin bu yatırımlar üzerindeki etkisi araştırılacaktır. Literatürde her ne kadar sabit sermaye yatırımlar ve doğrudan yabancı yatırımlar üzerinde çalışmalar mevcut olsa da Türkiye nin ihracatı açısından her iki yatırım çeşidinin veya bu yatırımlar üzerinde ihracatın ne kadar etkili olduğunu aynı anda araştıran bir çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmayla literatüre bu açıdan katkı sağlanmaya çalışılacaktır. 4. ARAŞTIRMA MODELİ ve VERİ SETİ Çalışma kapsamında; doğrudan yabancı sermaye yatırımları, sabit sermaye yatırımları ve ihracat arasındaki kısa ve uzun dönemli ilişki değerlendirilmiştir. Kısa ve uzun dönemli ilişkileri analiz etmek için, öncelikle tanımlayıcı istatistikler ortaya koyulmuş, modeldeki değişkenler arasındaki korelasyon ilişkisi değerlendirilmiştir. Daha sonra, değişkenler arasındaki ilişkileri analiz etmek için serilerin durağanlık testleri gerçekleştirilmiş ve Engle- Granger ile Johansen testleri ile değişkenler arasındaki eşbütünleşme ilişkisi incelenmiştir.

Sonrasında, doğrudan yabancı sermaye yatırımları, sabit sermaye yatırımları ve ihracat arasındaki nedensellik ilişkisini analiz etmek için Granger nedensellik testi gerçekleştirilmiştir. Korelasyon analizi ile değişkenler arasında ilişki bulunup bulunmadığı hakkında bilgi edinilmekte, ancak değişkenler arasındaki ilişkinin yönü veya nedensellik ilişkisi konusunda bilgi elde edilememektedir (Gujarati, 2004: 696). Değişkenler arasındaki eşbütünleşme ilişkisi her iki değişkenin de uzun vadede birlikte hareket etiklerini ifade etmektedir. Eşbütünleşme analizleri değişkenlerin durağanlığının sınanmasından sonra gerçekleştirilmektedir. Veri Seti Çalışma kapsamında modelde kullanılan doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile sabit sermaye yatırımlarına ilişkin veriler T.C. Kalkınma Bakanlığı ndan temin edilmiş, ihracat verileri ise T. C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ndan elde edilmiştir. Modeldeki veriler yıllık frekansta olup 1983-2014 dönemini kapsamaktadır. Çalışmanın veri setini oluşturan değişkenlerden IHR; ihracatı, DYY; doğrudan yabancı yatırımlarını, SSY; sabit sermaye yatırımlarını temsil etmektedir. Tanımlayıcı İstatistikler Doğrudan yabancı sermaye yatırımları, sabit sermaye yatırımları ve ihracat arasındaki ilişkiyi Türkiye için test etmeden önce, çalışma kapsamındaki değişkenlere ait tanımlayıcı istatistikler incelenmiş ve elde edilen bulgular Tablo 1 ve Grafik 1 de gösterilmiştir. Elde edilen bulgulara göre; yıllık veriler bazında 1983-2046 döneminde Türkiye de yıllık ortalama ihracat değeri 52 Milyar $, doğrudan yabancı sermaye yatırımları 4 Milyar $, sabit sermaye yatırımlarının GSYİH içindeki payı ise ortalama % 21 olarak gerçekleşmiştir. Hem doğrudan yabancı sermaye yatırımları hem de ihracat değişkenlerinin standart sapmasının yüksek olması bu değişkenlerin oynaklıklarının yüksek olduğunu göstermektedir. Oynaklığın yüksekliği maksimim ve minimum değerlere bakılarak da görülebilmektedir. Tablo 1: Değişkenlere ait Temel İstatistikî Göstergeler DYY SSY İHR Ortalama 4020000000 20.99382 52400000000 Ortanca 827000000 21.15 26800000000 En Büyük 18400000000 25.1 158000000000 En Küçük 46000000 16.38272 5730000000 Standart Sapma 5540000000 2.236579 51000000000 Çarpıklık 1.369767-0.272711 0.938838 Basıklık 3.553972 2.440352 2.351483 6

Jarque-Bera 10.41591 0.814255 5.261651 Olasılık 0.005473 0.665559 0.072019 Gözlem Sayısı 32 32 32 Grafik 1: 1992 2016 Yılları Arasında Değişkenlere Ait Grafikler ve Eğimleri IHR DYY IHR Doğrusal (IHR) DYY Doğrusal (DYY) 1.8E+11 1.6E+11 1.4E+11 1.2E+11 1E+11 8E+10 6E+10 4E+10 2E+10 0-2E+10-4E+10 2E+10 1.5E+10 1E+10 5E+09 0-5E+09 30 SSY SYY Doğrusal (SSY) 25 20 15 10 5 0 Tablo 2: Değişkenlere ait Korelasyon Sonuçları IHR DYY SSY IHR 1.000 0.821-0.171 7

DYY 0.821 1.000-0.110 SSY -0.171-0.110 1.000 Eşbütünleşme Modelleri Model kapsamındaki değişkenlerin birbirleri ile uzun vadede birlikte hareket edip etmediklerini test etmek amacıyla eşbütünleşme testleri gerçekleştirilecektir. Eşbütünleşme testleri gerçekleştirilmeden önce serilerin durağanlıkları sınanacak ve serilerin durağanlık dereceleri belirlendikten sonra eşbütünleşme analizine geçilecektir. Serilerin Durağanlık Analizi Modele dâhil edilen değişkenler arasındaki ilişkinin anlamlı olarak kabul edilebilmesi için tüm değişkenlerin ya kendi düzeylerinde ya da farkları alındıktan sonra aynı düzeyde durağan hale gelmeleri gerekmektedir. Çalışma kapsamında, serilerin durağanlığını analiz edebilmek için Genişletilmiş Dickey-Fuller (ADF) (Dickey ve Fuller, 1979) testi ve Philips- Perron (PP) (Philips ve Perron, 1988) testi kullanılmıştır. Genişletilmiş Dickey-Fuller (ADF) (1) testi ve Philips-Perron (PP) (2) testi sırasıyla aşağıda gösterilen modellere dayanmaktadır: (1) (2) Tablo 3: ADF Birim Kök Test Sonuçları ADF (seviye) t-değeri Olasılık değeri ADF (birinci fark) t-değeri Olasılık değeri IHR 0.5372 0.9846-3.0182 0.0468** DYY -1.7866-0.3798-5.4810-0.0001*** SSY -2.6804 0.0888* -5.7380 0.0000*** Not: - ***, ** ve * sırası ile %1, %5 ve %10 seviyesinde anlamlılığı ifade etmektedir. Genişletilmiş Dickey-Fuller birim kök testinin sıfır hipotezi zaman serilerinin durağan olmadıkları (en az bir birim-kök var) şeklindedir. Tablo 3 te yer alan sonuçlardan da görüldüğü üzere, serilerin düzeylerinde birim kök testine dâhil edildiklerinde düzeyde durağan olmadıkları, birinci farkları alındıktan sonra ise durağan hale geldikleri görülmektedir. 8

Tablo 4: PP Birim Kök Test Sonuçları V. Anadolu International Conference in Economics, PP (seviye) Adj. t-değeri Olasılık değeri PP (birinci fark) Adj. t-değeri Olasılık değeri IHR -0.5853 0.8599-5.1163 0.0002*** DYY -1.7659-0.3896-8.6460-0.0000*** SSY -2.7186 0.0823* -6.2708 0.0000*** Not: - ***, ** ve * sırası ile %1, %5 ve %10 seviyesinde anlamlılığı ifade etmektedir. Tablo 4 te Philips ve Perron birim kök testi sonuçları yer almaktadır. Birim kök testi sonuçlarına göre, serilerin ADF birim kök testine benzer olarak düzeylerinde durağan olmadıkları, birinci farkları alındıktan sonra ise durağan hale geldikleri görülmektedir. Zivot & Andrews Yapısal Kırılmalı Birim Kök Testi Zivot ve Andrews in (1992) çalışmalarının odak noktasını dışsallık varsayımı oluşturmaktadır. Zivot ve Andrews (1992) çalışmalarında Perron (1989) yaklaşımında yer alan kırılmaların önceden bilinen gözlemlere dayanarak seçimi sonucunda ön testlerle ilgili sorunlar oluşacağını belirmektedirler. Bu doğrultuda, Zivot ve Andrews (1992) geliştirdikleri analiz yöntemi ile veri kaybının önleneceğini ortaya koymuşlardır. Zivot ve Andrews (1992) geliştirdikleri test yöntemi ile serilerde meydana gelen kırılma noktalarını dışsal olarak değil, içsel olarak belirlemektedirler. Böylelikle, kırılma noktası dışsal olarak dâhil edilmeden tahmin edilmektedir. Kırılma noktasının tahmininde veri bağımlı bir algoritma kullanıldığı görülmektedir. Bu şekilde, Zivot ve Andrews (1992) yapısal kırılmalı birim kök testini koşulsuz duruma getirmektedirler. Tablo 5: Zivot & Andrews Birim Kök Test Sonuçları Z&A (seviye) Z&A (birinci fark) Kırılma Tarihi k Test İst. Kırılma Tarihi k Test İst. Model IHR 2001 0-2.8234 2008 0-5.6332 Model A IHR 1998 5-5.1376 2002 1-6.1273 Model C DYY 2004 0-4.1204 2009 0-5.6784 Model A DYY 2001 7-4.8278 2004 4-6.6938 Model C SSY 2001 1-4.4457 1999 0-6.3542 Model A SSY 2000 2-5.0220 2003 0-6.3540 Model C 9

Kritik Değerler Model A => %10 : -4.1936 ; %5 : -4.4436 ; %1 : -4.9491 Model C => %10 : -4.8939 ; %5 : -5.1757 ; %1 : -5.7191 Tablo 5 te Zivot ve Andrews (1992) tarafından geliştirilen birim kök test sonuçları bulunmaktadır. Tabloda, Zivot ve Andrews (1992) birim kök testi için oluşturulan Model A ve Model C nin sonuçları yer almaktadır. Model A yalnızca düzeyde kırılmayı test ederken, Model C hem düzeyde hem de eğimde kırılmayı dikkate almaktadır. Tek yapısal kırılmaya izin veren birim kök testi sonucuna göre; tüm değişkenlerin birinci farklarında Model A ve Model C için %1 düzeyinde anlamlı olduğu görülmektedir. Modeldeki değişkenlerin kırılma tarihlerini incelediğimizde; ihracat değişkeninin Model A ya göre 2008, Model C ye göre 2002 yılında; doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının Model A ya göre 2009, Model C ye göre 2004 yılında; sabit sermaye yatırımlarının GSYİH içindeki payının ise Model A ya göre 1999, Model C ye göre 2003 yılında yapısal kırılmanın gerçekleştiği tespit edilmiştir. Gerçekleştirilen yapısal kırılmalı birim kök testi sonucunda; ülke içerisinde gerçekleştirilen yatırımlar olarak nitelendirdiğimiz sabit sermaye yatırımlarında, Türkiye de ekonomik krizlerin yaşandığı 1999-2003 yıllarında yapısal kırılmaların meydana geldiği ortaya koyulmuştur. Yaşanan ekonomik krizin sabit sermaye yatırımlarını etkilediği görülmüştür. Uluslararası ekonomideki konjonktür ve ülke ekonomisinden etkilenen doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ve Türkiye nin ihracatının ise Türkiye deki 2001 krizinden ve 2008 küresel ekonomik krizlerinden etkilendiği ve bu yıllarda yapısal kırılmaların gerçekleştiği tespit edilmiştir. Engle-Granger Eşbütünleşme Testi Engle ve Granger (1987) tarafından geliştirilen eşbütünleşme analizi, her serinin bireysel olarak durağan olmaması durumuna rağmen, iki ya da daha fazla serinin lineer birlikteliğinin durağan olmasını ifade etmektedir. İkili eşbütünleşme analizlerinde aşağıdaki regresyon denkleminin kalıntıları kullanılmaktadır (3). Seriler arasında eşbütünleşme ilişkisinin bulunması halinde, regresyon denkleminden elde edilen kalıntıların (ε t ) durağan olması beklenmektedir. Kalıntıların durağanlığını sınamak için ADF birim kök testi kullanılmaktadır. Tablo 6: Engle-Granger Eşbütünleşme Test Sonuçları (3) Y/X ADF (Seviye) t-değeri Olasılık Değeri LIHR/LNFDI -2.8157 0.0064*** LIHR/SSY -0.1214-0.6338 Not: - ***, ** ve * sırası ile %1, %5 ve %10 seviyesinde anlamlılığı ifade etmektedir. Tablo 6 da Engle ve Granger (1987) yaklaşımıyla gerçekleştirilen eşbütünleşme testinin sonuçları verilmektedir. İkili regresyon denklemleri sonucu elde edilen kalıntı serilerine ait 10

ADF testleri Tablo 6 da gösterilmiştir. İhracat ile doğrudan yabancı sermaye yatırımları eşbütünleşme ilişkisi tespit edilmiştir. Ancak, Engle ve Granger (1987) eşbütünleşme yöntemi ikiden fazla değişkenin aralarındaki muhtemel diğer eşbütünleşme vektörlerin tanımlanmasına imkân vermemektedir. Bu doğrultuda, değişkenler ile Johansen eşbütünleşme analizi gerçekleştirilecektir. Johansen Eşbütünleşme Testi Eşbütünleşme analizi, seriler birinci farkında durağan iken, aralarında bir eşbütünleşme ilişkisinin var olup olmadığını sınamaktadır. Çalışma kapsamında gerçekleştirilen ADF ve PP birim kök testlerine göre, serilerin eşbütünleşme analizine uygun olduğu ortaya koyulmuştur. Bu doğrultuda, Johansen-Juselius (1990) eşbütünleşme analizini gerçekleştirmek mümkün olmuştur. Çalışma kapsamında ihracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımları arasında uzun vadeli hareketlerini yönlendiren ortak faktörlerin tahmini amacıyla Johansen eşbütünleşme testi gerçekleştirilmiştir. Johansen, eşbütünleşme vektörlerinin sayısını ve anlamlı olup olmadıklarını belirlemek amacıyla İz (Trace) İstatistiği ve En Büyük Özdeğer (Max Eigenvalue) İstatistiği olmak üzere iki tane test ortaya koymuştur. Tablo 7: Johansen Eşbütünleşme Test Sonuçları İz İstatistiği Hipotezdeki Koentegre Vektör Sayısı Özdeğer (Eigenvalue) İz İstatistiği (Trace Statistics) % 5 Kritik Değer Olasılık Değeri Yok* 0.6951 52.0053 35.1927 0.0004 En Fazla 1 0.3849 18.7390 20.2618 0.0799 En Fazla 2 0.1674 5.1300 9.1645 0.2695 Maksimum Özdeğer İstatistiği Hipotezdeki Koentegre Vektör Sayısı Özdeğer (Eigenvalue) İz İstatistiği (Trace Statistics) % 5 Kritik Değer Olasılık Değeri Yok* 0.6951 33.2663 22.2996 0.0010 En Fazla 1 0.3849 13.6089 15.8921 0.1105 En Fazla 2 0.1674 5.1300 9.1645 0.2695 11

Not: Gecikme seviyesi AIC kriteri dikkate alınarak 2 olarak belirlenmiştir. Tablo 7 de Johansen eşbütünleşme analizi iz istatistiği ve maksimum özdeğer istatistiği sonuçları bulunmaktadır. İhracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımlarını yönlendiren ve uzun vadede dengeye getiren bir eşbütünleşme vektörünün bulunduğu tespit edilmiştir. Değişkenler arasında eşbütünleşme ilişkisinin bulunması, bir uzun dönem ilişkisinin olduğunu ortaya koymaktadır. Granger Nedensellik Testi Seriler arasında eşbütünleşme ilişkisinin bulunması halinde, seriler arasında en az bir yönde nedensellik ilişkisi beklenmektedir. Seriler arasındaki nedensellik ilişkisinin yönünü belirlemek için Granger (1986) ve Engle-Granger (1987) tarafından ileri sürülen nedensellik testi gerçekleştirilmektedir. Granger nedensellik testinin gerçekleştirilmesinde aşağıdaki denklemler kullanılmaktadır; Granger nedensellik testinde gecikme uzunluğunun saptanmasında Akaike Bilgi Kriteri dikkate alınmıştır. (4) (5) Tablo 8: Granger Nedensellik Test Sonuçları Nedensellik Yönü F-Değeri Olasılık Değeri IHR => SSY 8.459823 0.0146** SSY => IHR 8.524731 0.0141** IHR => DYY 11.08823 0.0039*** SSY => DYY 18.63565 0.0001*** Not: - ***, ** ve * sırası ile %1, %5 ve %10 seviyesinde anlamlılığı ifade etmektedir. Gecikme uzunluğu 2 olarak belirlenmiştir. Tablo 8 incelendiğinde, ihracat ile sabit sermaye yatırımları arasında çift yönlü nedensellik ilişkisi bulunduğu tespit edilirken, ihracat ve sabit sermaye yatırımlarından doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi görülmektedir. 5. SONUÇ Çalışmada öncelikle Türkiye nin ihracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımlarının temel istatistikleri incelenmiş ve Zivot-Andrews yapısal kırılmalı birim kök testi vasıtasıyla ihracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımlarında meydana gelen yapısal kırılmalar tespit edilmiştir. Zivot-Andrews yapısal 12

kırılmalı birim kök testi sonuçlarına göre, ihracat ve doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının küresel ve ülke içi ekonomik konjonktürden etkilendiği, 2001 Türkiye ekonomik krizi ve 2008 küresel ekonomik krizin yaşandığı yıllarda gerçekleşen yapısal kırılmalar ile ortaya koyulmuştur. Sabit sermaye yatırımlarının ise, ülke içerisindeki ekonomik koşullardan etkilendiği ve Türkiye de yaşanan 1999-2003 yılları arasındaki krizler dolayısıyla yapısal kırılmaların yaşandığı görülmüştür. İkinci olarak ihracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımları arasındaki ilişki, serilerin durağanlık testleri gerçekleştirildikten sonra eşbütünleşme modelleri arasında yer alan Engle-Granger ve Johansen eşbütünleşme testleri ile incelenmiştir. Johansen eşbütünleşme testi sonucunda; ihracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımları arasında uzun vadede dengeyi sağlayan ve yönlendiren bir eşbütünleşme vektörünün varlığı tespit edilmiştir. İki değişken arasındaki eşbütünleşme ilişkisini analiz eden Engle-Granger eşbütünleşme testi sonuçları da Johansen eşbütünleşme testi sonuçlarını destekleyici nitelikte olmuştur. Engle- Granger eşbütünleşme testi sonucunda ihracat ve doğrudan yabancı sermaye yatırımları arasında eşbütünleşme ilişkisinin varlığı tespit edilmiştir. Bu doğrultuda, Türkiye ye gerçekleştirilen doğrudan yabancı sermaye yatırımları uzun vadede teknolojik yenilik, üretim kapasitesini arttırma, know-how gibi katkılar ile ihracatı olumlu etkilemektedir. Daha sonra gerçekleştirilen Granger nedensellik testi sonucunda, ihracat ve sabit sermaye yatırımları arasında çift yönlü bir nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir. Türkiye de gerçekleştirilen sabit sermaye yatırımlarının ülkenin üretimini, refah düzeyini ve teknolojik yapısını geliştirmesi ile ihracat arasında nedensellik ilişkisi bulunmuştur. Bununla birlikte, ihracatın artması ile ülke gelirinin yükselmesi ve böylece Türkiye de yatırım ve tasarrufların artması söz konusu olduğundan, ihracat ve sabit sermaye yatırımları arasında çift yönlü ilişki olduğu görülmüştür. Granger nedensellik testi sonucunda; ihracat ve sabit sermaye yatırımlarından doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir. Gerçekleştirilen ihracat ile Tükiye nin yabancı ülke piyasalarında tanınırlığının artması ve doğrudan yabancı sermaye yatırımları için cazibe merkezi haline gelmesi, ihracattan doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına doğru olan tek yönlü nedensellik ilişkisini açıklamaktadır. Aynı zamanda, sabit sermaye yatırımlarının Türkiye nin üretim gücünü ve teknolojik düzeyini arttırması Türkiye ye gerçekleştirilen yabancı yatırımların da artmasını sağlamaktadır. Bu durum, sabit sermaye yatırımlarından doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına olan tek yönlü nedensellik ilişkisini açıklamaktadır. Bu doğrultuda, değişkenler arasında nedensellik ilişkisinin var olmasıyla eşbütünleşme ilişkisi de doğrulanmıştır. Bu çalışma ile Türkiye nin ihracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımları arasındaki ilişki test edilmiştir. Ayrıca gerçekleştirilen sabit sermaye yatırımları ve doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının Türkiye nin ihracat hacmi üzerindeki etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu doğrultuda, uzun dönemli analiz sonuçlarına göre ihracat, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve sabit sermaye yatırımlarının birbirlerini etkilediği ortaya koyulmuştur. Sabit sermaye yatırımlarının emek-yoğun üretimin gerçekleştirildiği sektörler yerine sermaye-yoğun alanlarda artırılmasıyla üretim kapasitesinin ve teknolojik yapının geliştirilebileceği ve Türkiye nin ihracatının arttırılabileceği görülmüştür. Böylelikle, sermaye-yoğun alanlarda yatırımların arttırılması sonucu yükselmesi beklenen ihracat hacmi ve sabit sermaye yatırımlarının verimliliği ile Türkiye ye daha fazla doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının gerçekleştirilebileceği sonucuna varılmıştır. 6. KAYNAKLAR 13

ALAGÖZ, M., S. Erdoğan ve N. Topallı (2008), Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Türkiye Deneyimi 1992-2007, Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt: 7, Sayı: 1, ss.79 89. ALKİN, E. (2000), Büyüme-İstikrar-Yabancı Sermaye İlişkisi, TCMB Ekonomik İstikrar, Büyüme ve Yabancı Sermaye Semineri 8-12 Mayıs 2000, Ankara. ALTINTAŞ, H. (2009), Türkiye de Doğrudan Yabancı Sermaye Girişi ve Dış Ticaret Arasındaki İlişkinin Ekonometrik Analizi: 1996-2007, Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, Cilt: 64, Sayı: 2, ss.1 30. BAYRAKTUTAN, Y., İ. Arslan (2008), Türkiye de Sabit Sermaye Yatırımlarının Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ko-Entegrasyon Analizi (1980-2006), KMU İİBF Dergisi, Yıl: 10, Sayı: 14. BOZDAĞLIOĞLU, E. Y., Ö. Özpınar (2011a), Doğrudan Yabancı Yatırımın İhracata Etkisi: Teorik Bir Yaklaşım, Niğde Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: 4, Sayi: 2, ss. 11 28. BOZDAĞLIOĞLU, E. Y., Ö. Özpınar (2011b), Türkiye ye Gelen Doğrudan Yabancı Yatırımların Türkiye nin İhracat Performansına Etkilerinin VAR Yöntemi ile Tahmini, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt: 13, Sayi: 3, ss. 39 63. CAN, M., L. Köseyahyaoğlu (2016), Doğrudan Yabancı Yatırımların İhracat Ürün Çeşitliliğine Etkisi: Gelişmekte Olan Ülkeler Üzerine Bir Uygulama, Akdeniz İİBF Dergisi, Sayı: 33, ss. 122 152. COŞAR, E. E. (2016). Firmaların Sabit Sermaye Yatırım Kararlarının Analizi: Türkiye İmalat Sanayine Dair Bulgular, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Çalışmaları, Sayı: 16/16. Ankara. ÇEŞTEPE, H., E. Yıldırım ve M. Bayar (2013), Doğrudan Yabancı Yatırım, Ekonomik Büyüme ve Dış Ticaret: Toda-YamamotoYaklaşımıyla Türkiye den Nedensellik Kanıtları, Akdeniz İİBF Dergisi, Sayı: 27, ss. 1 37. ÇETİN, M., F. Seker (2013), Doğrudan Yabancı Yatırımlar ve İhracat İlişkisi: Gelişmekte Olan Ülkeler Üzerine Bir Nedensellik Analizi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: 8, Sayı: 1, ss. 121 142. ÇETİNKAYA, M. (2004), Türkiye Ekonomisinde Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarının Sektörel Dağılımının Önemi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 11, ss. 239 260. DICKEY, D. A., W. A. Fuller (1979), Distribution Of The Estimators For Autoregressive Time Series With A Unit Root, Journal of the American Statistical Association, Vol. 74, No. 366, pp. 427 431. DICKEY, D. A., W. A. Fuller(1981), Likelihood Ratio Statistics for Autoregressive Time Series with a Unit Root, Econometrica, Vol. 49, No. 4., pp. 1057 1072. ENGLE, R. F., C. W. J. Granger (1987), Co-integration and Error Correction: Representation, Estimation, and Testing, Econometrica, Vol. 55, pp. 251 276. 14

ERCAN, M. K. (2001), Doğrudan Yabancı Yatırımlar ile Ülkenin Kalkınmışlığı ve Krizler Arasındaki İlişki, G.Ü. İİBF Dergisi, Cilt 2, ss. 81 92. EŞİYOK, B. A. (2001), Türkiye Ekonomisinde Sabit Sermaye Yatırımlarının Gelişimi ve İhracatın Yapısı, Türkiye Kalkınma Bankası Araştırma Müdürlüğü, Ankara. FORTUNE TÜRKİYE (2016), Sabit Sermaye Yatırımları Düşük, http://www.fortuneturkey.com/sabit-sermaye-yatirimlari-dusuk-35126, Erişim Tarihi: 01.04.2017. GÖÇER, İ., Ş. Bulut, M. M. Dam (2012), Doğrudan Yabancı Yatırımların Türkiye nin İhracat Performansına Etkileri: Ekonometrik Bir Analiz, Business and Economics Research Journal, Cilt: 3, Sayı: 2, ss. 21 40. GRANGER, C. W. J. (1986), " Developments in The Study of Cointegrated Economic Variables, Oxford Bulletin of Economics and Statistics, Vol. 48, No. 3, pp. 213 228. GRANGER, C. W. J. (1988), "Causality, Cointegration, and Control," Journal of Economic Dynamics and Control, Vol. 12, pp. 551 559. GUJARATI, D. N. (2004), Economics Basic Econometrics, Mcgraw Hill. JOHANSEN, S., K. Juselius, (1990), Maximum Likelihood Estimation and Inference on Cointegration-with Application to the Demand for Money, Oxford Bulletin of Economics and Statistics, Vol. 52, pp. 169 210. KARAGÖZ, M., K. Karagöz (2006), Türk Ekonomisinde İhracat ve Doğrudan Yabancı Yatırım İlişkisi: Bir Zaman Serisi Analizi, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, Cilt: 3, Sayı: 1, ss. 117 126. KAR, M., F. Tatlısöz (2008), Türkiye de Doğrudan Yabanacı Sermaye Hareketlerini Belirleyen Faktörelrin Ekonometrik Analizi, KMU İİBF Dergisi, Yıl: 10, Sayı: 14. ÖRNEK, İ. (2008), Yabancı Sermaye Akımlarının Yurtiçi Tasarruf ve Ekonomik Büyüme Üzerine Etkisi: Türkiye Örneği, Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, Cilt: 63, Sayı: 2, ss. 199 217. PHILIPS, P. C. B., P. Perron (1988), Testing for a Unit Root in Time Series Regression, Biometrika, Vol. 75, No. 2, pp. 335 46. SEYİDOĞLU, H. (2007), Uluslararası İktisat: Teori, Politika ve Uygulama. İstanbul. ŞAHİN, D. (2015), Türkiye de Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: ARDL Sınır Testi Yaklaşımı, Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 3, Sayı: 19, ss. 159 172. TANDIRCIOĞLU, H., A. Özen (2003), Geçiş Ekonomilerinde Doğrudan Sermaye Yatırımları, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt: 5, Sayı: 4, ss. 105 129. YARAŞIR, S., F. Zeren (2009), Akdeniz Ülkelerinde Doğrudan Yabancı Yatırımlar- Ekonomik Büyüme Arasındaki İlişki, Sosyoloji Konferansları, ss. 71 93. 15

YILMAZ, K. (2007). Türkiye için Doğrudan Yabancı Yatırım Stratejisi ne Doğru, Koç Üniversitesi Çalışma Raporu. ZIVOT, E., D. W. K. Andrews (1992), Further Evidence On The Great Crash, The Oil Price Shock Ans Unit Root Hypothesis, Journal of Business & Economic Statics, Vol. 10, No. 3, pp. 251 270. 16