TürkHematolojiDerneği



Benzer belgeler
2011 NOBEL TIP ÖDÜLÜ

Jules A. Hoffmann Bruce A. Beutler Ralph M. Steinman

«BEST OF ASBMT TANDEM MEETINGS» ULUSLARARASI SEMPOZYUM Mart 21-22

«BEST OF ASBMT TANDEM MEETINGS» ULUSLARARASI SEMPOZYUM Mart 21-22

Sayfa 1 / 6

TÜRK NÖROŞİRÜRJİ DERNEĞİ NÖROŞİRÜRJİ UZMANLIĞINDA 40. YIL PLAKET ve TEŞEKKÜR BELGESİ ALAN ÜYEMİZ

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Kuramsal Ders Non-viral kronik karaciğer hastalıkları S. Cihan Yurdaydın

*Uzmanlık Programları ile ilgili Özel Koşullar ve Açıklamalarını mutlaka okuyunuz. 1

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ONKOLOJİ ENSTİTÜSÜ

YENİDOĞAN HEMATOLOJİSİ

Program Kodu Program Adı Puan Türü Genel Ek Kontenjan YBU Ek Kontenjanı Özel Koşullar ve Açıklamalar*

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitim Dalları ve Kontenjanları

Program Kodu Eğitim Süresi Puan Türü (1) (2) (3) (4) (5) (6) (7)

Eğitim Süresi Puan Türü

TÜRKİYE BÖLGESEL HEMOFİLİ SEMPOZYUMU

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (7) Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

NE OLDU? NE OLACAK? Kasım 2011-Ocak Ocak Oturum ve Sunum Kayıtları, İnfeksiyon Dünyası, Online TV ve Sunu Merkezi nde

TÜRKİYE BÖLGESEL HEMOFİLİ SEMPOZYUMU 28 SUBAT 2016 PAZAR - RİZE

Onur Konuğumuz Prof. Dr. Güler AKSOY. Acıbadem Sağlık Grubu Hemşirelik Hizmetleri Direktörlüğü

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kanser Çalışmaları. Dr Fikri İçli

Lösemi. Lenfoma Miyelom. Hastaları. Kongresi Mayıs 2013, Ankara. Yer: Congresium, Söğütözü. Lösemi Lenfoma Miyelom

Nisan TUS Kadroları (bölüm ismine göre alfabetik sıralı liste)

Prof.Dr. S.Gülten. Bayrak. Aktuğlu

Sempozyum e-gazetesi 20 Aralık 2014 Yer: Liv Hospital B1 Konferans Salonu

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

2013 Eylül TUS Taban Puanları (bölüm ismine göre alfabetik sıralı liste)

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (7)

PROF. DR. SERPİL UĞUR BAYSAL IN ÖZGEÇMİŞİ, 14 Ocak 2015

ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ UZMANLIK EĞİTİMİ PROGRAMLARINI DEĞERLENDİRME ANKETİ

Tablo 2. Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Dallar ve Kontenjanları*

Prof. Dr. Ayşe Bora Tokçaer

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Mezun Görüşleri Anketi

2011 TIPTA YAN DAL UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI(YDUS) MERKEZİ YERLEŞTİRME SONUÇLARINA İLİŞKİN EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

2014 Nisan TUS Kadroları (bölüm ismine göre alfabetik sıralı liste)

2016- TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI (TUS) SONBAHAR BAŞVURU KILAVUZU - YABANCI UYRUKLU KONTENJANI

1 Kafkas Üniversitesi Kars / Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Erzurum Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü

FEBRİL NÖTROPENİ MEZUNİYET SONRASI EĞİTİM KURSU

Üniversitelerin Elektrik, Elektronik, Bilgisayar, Biyomedikal Mühendislikleri Bölümlerinin. Alfabetik Sıralaması (2005 ÖSYM Puanlarına Göre)

Prof. Dr. Cengiz Çokluk

2012-YDUS GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA İLİŞKİN EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL) 1 / 9

2016- TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI (TUS) SONBAHAR BAŞVURU KILAVUZU YABANCI UYRUKLU KONTENJANI

Mayıs 2011 YENİ SİSTEM DÖNER SERMAYE EK ÖDEME ANKETİ

FEBRİL NÖTROPENİ DERNEĞİ YÖNETİM KURULU. Başkan Dr. Alpay Azap. İkinci Başkan Dr. Murat Akova. Genel Sekreter Dr. Hamdi Akan

23-25 ŞUBAT BİLKENT OTEL VE KONFERANS MERKEZİ, ANKARA. Derneği

ULUSAL TRAVMA VE ACİL CERRAHİ DERNEĞİ 2. İÇ ANADOLU BÖLGESİ TRAVMA VE ACİL CERRAHİ TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI (TUS)

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Alan Üniversite Yıl. Alan Üniversite Yıl. Alan Üniversite Yıl

Adölesanda Lösemi & İnfant Lösemi

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Kontenjanları*

2014-TUS İLKBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

ADRESINDE BULUNMAYAN 10 BIN VERICININ KAYDI SILINDI

2016-TUS SONBAHAR BAŞVURU KILAVUZU Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Kontenjanları*

Ankara Cerrahi Derneği Dönemi Faaliyet Raporu

DAVET YAZISI. Talasemi Federasyonu Bilim Kurulu adına, Prof. Dr. Yeşim Aydınok. Talasemi Federasyonu Bilim Kurulu Başkanı Kongre Başkanı

2014-TUS SONBAHAR DÖNEMİ EK YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

Dr. Şeyda Saydamlı Cumhuriyet Mahallesi Bilgiç Sokak No. 8 Daire 3 Şişli-İstanbul Tel Cep ssaydanli@hotmail.

ÖZGEÇMİŞ. Araştırma Görevlisi Dr. ABDULKADİR KAYA. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği ABD

YILLARI YERLEŞTI RME I STATI STI KLERI

Sayın Hocalarım, Sevgili Meslektaşlarım ve Değerli Kongre Katılımcıları, Türk Nefroloji Derneği olarak Antalya nın Belek beldesindeki Kaya Palazzo

MAT-FEN EĞİTİM KURUMLARI YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE ÜNİVERSİTEYE YERLEŞEN ÖĞRENCİLERİMİZ

TRAKYA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RADYASYON ONKOLOJİSİ ANABİLİM DALI

Konferans. Panelist. Konferans. Konferans. Konferans. Panelist. Panelist. Konferans. Panelist. Panelist. Konferans. Panelist. Konferans.

TUS Sonbahar Dönemi Ek Yerleştirme Sonuçlarına Göre En Küçük ve En Büyük Puanlar(Genel)

TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ*

HEMAToLOJİ BAYINDIR SÖĞÜTÖZÜ HASTANESİ KEMİK İLİĞİ NAKLİ MERKEZİ

VIII. Pediatrik Febril Nötropeni Sempozyumu

ÖZGEÇMİŞ. Araştırma Hastanesi, Acil Tıp Kliniği. /

2018-TUS 2. DÖNEM EK TERCİH KILAVUZU Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Kontenjanları*

Doç. Dr. Tuncay ERGENE Türk PDR-DER Genel BaĢkanı

TÜRK CERRAHİ YETERLİK KURULU

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Ziyaret Raporu

Değerli Genç Meslektaşlarımız,

28 Şubat 2018, Çarşamba

Tablo 2 Üniversitelerde Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Dallar ve Kontenjanları *

ENFEKSİYON KONTROL HEMŞİRELERİNE YÖNELİK EĞİTİM FAALİYETLERİMİZ ÖZDEN DURUHAN İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ

AR-GE ANKETİ ANALİZ RAPORU

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Hemşirelik İstanbul Üniversitesi Y. Lisans Hemşirelik İstanbul Üniversitesi 1988

Tablo Açıklamaları. Özel Koşul ve Açıklamalar

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

2014-TUS SONBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

AKADEMİK YÜKSELTİLMELERDE ULUSAL YAYINLAR NE KADAR ÖNEMLİ?

İdari Görevler Görev Dönemi Görev Müdür Yardımcısı Ahmet Erdoğan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ SAĞLIK VE TIP ALANINDA BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR SEMPOZYUMU DAVET

Tablo 2 Üniversitelerdeki Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Dallar ve Kontenjanları (Sonbahar Dönemi Ek Yerleştirme)

Farmakoloji Uzmanlık Eğitiminden Ne Bekliyoruz?

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FARABİ DEĞİŞİM PROGRAMI KURUM KOORDİNATÖRLÜĞÜ BİRİM KOORDİNATÖRLERİ TOPLANTISI-II 16 Şubat 2010

Prof. Dr. Mehmet Haberal, Amerika, Japonya ve Ürdün deydi

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

ÖĞRENCİLERİMİZİN DİKKATİNE:

EĞİTİM-ÖĞRETİM BAHAR YARI YILI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI. Tarih Saat Konu Yer Anlatan

HEKİMLERİN MECBURİ HİZMET YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Dallar ve Kontenjanları *

FARABİ KURUM KODLARI

fl0ral EYLÜL 2013 TUS (PUAN/BÖLÜM) PUAN TÜRÜ KONTEN JAN YERLEŞ EN DAL ADI BOŞ MİN. PUAN MAX. PUAN DAL KODU

2011 TUS İLKBAHAR DÖNEMİ MERKEZİ YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL) (SINAV TARİHİ : 15 Mayıs 2011)

Transkript:

TürkHematolojiDerneği BÜLTENİ Eylül-Ekim 2011 Sayı 5 iki ayda bir yayımlanır. THD MİZİN 44. GURUR YILI 37. ULUSAL HEMATOLOJİ KONGRESİ ANKARA DA DÜZENLENDİ Sayfa 8-11

TürkHematolojiDerneği BÜLTENİ Eylül-Ekim 2011 Sayı 5 İki ayda bir yayımlanır. Türk Hematoloji Derneği Adına Sahibi Editör Prof. Dr. Muhit ÖZCAN Yardımcı Editör Uzm. Dr. Selami Koçak TOPRAK Yayın Yönetim Yeri Türk Ocağı Cad. No: 17/6 Cağaloğlu-Eminönü-İSTANBUL BU SAYIDA BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? 3-4-5-6 KURSLAR 7 Sorumlu Müdür Prof. Dr. Mutlu ARAT Haber-Yazı İşleri Bengü TİMOÇİN İpek DURUSU Türkçe Dil Editörü Füsun DURSUN İletişim Bilgileri Türk Hematoloji Derneği İlkbahar Mah. Turan Güneş Bul. 613. Sok. No: 8 06550 Çankaya/ANKARA Tel: 0 312 490 98 97 Faks: 0 312 490 98 68 thdofis@thd.org.tr Yayınevi Efil Yayınevi Ahmet Rasim Sok. No: 18/2 Çankaya/ANKARA Tel: 0 312 442 52 10 Faks: 0 312 442 52 12 info@efilyayınevi.com Yazıların içerik ve özgünlük ile ilgili sorumlulukları yazarlara aittir. 37. UHK 8-9-10-11 KLİNİKLERİMİZ 12 Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı KIDEMLİ ÜYEMİZ 13 Dr. Nahide Konuk HAUD 14-15 TOPLANTILAR 16 14 Ocak 2012 / İstanbul İlaç Endüstrisi Çalışanları İçin Hematoloji Eğitim Programı 4 8 10 Mart 2012 / Antalya 7. Ulusal Kemik İliği Transplantasyonu ve Kök Hücre Tedavileri Kongresi GÖRÜŞLERİNİZİ BEKLİYORUZ THD Bülteni nde yer almasını istediğiniz her türlü konu ve görüş için: media@thd.org.tr Turan Güneş Bulvarı İlkbahar Mah. 613. Sok. No: 8 Çankaya - ANKARA 2

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? Türk HemaTOLOji Derneği Genel Kurulu Sonuçlandı Genel Kurul 23 Ekim 2011 tarihinde Ankara Sheraton Otel Kongre Merkezi nde 236 dernek üyesinin katılımıyla gerçekleştirildi. PROF. DR. TEOMAN SOYSAL (BAŞKAN) Yönetim Kurulu Hakkında Kısa Kısa İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi nden 1983 yılında mezun olmuştur. 1983-1985 yılları arasında zorunlu hizmetini Adana da sağlık ocağı hekimi olarak yapmıştır. 1985-1989 yıllarında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı nda araştırma görevlisi olarak çalışmıştır. 1989 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi nde iç hastalıkları uzmanlığı yapmıştır. 1992 yılında yardımcı doçent, 1994 yılında doçent, 2000 yılında ise profesör olmuştur. Halen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi nde görev yapmaktadır. PROF. DR. HALE ÖREN (İKİNCİ BAŞKAN) 1986 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi nden mezun olduktan sonra, 1992 yılında aynı fakülteden çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı olmuştur. Eskişehir ve Gelibolu Devlet Hastanelerinde pratisyen ve uzman hekim olarak mecburi hizmet yapmıştır. 1997 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi nde Pediatrik Hematoloji yan dal uzmanlığını tamamlamıştır. 1998 yılında doçent, 2004 yılında profesör olmuştur. Halen Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Pediatrik Hematoloji Bilim Dalı öğretim üyesi olarak çalışmalarını yürütmektedir. PROF. DR. MUZAFFER DEMİR (GENEL SEKRETER) 1987 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi nden mezun olmuştur. 1987-1992 yılları arasında İç Hastalıkları ve 1994-1997 yılları arasında Hematoloji yan dal uzmanlığını Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi nde tamamlamıştır. 1992-1994 yıllarında zorunlu hizmetini Edirne Devlet Hastanesi nde iç hastalıkları uzmanı olarak yapmıştır. 1999-2001 arasında Amerika da çalışmalarda bulunmuştur. 2002 yılında doçent, 2007 yılında profesör olan Demir, halen Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları AD Hematoloji Bilim Dalı nın başkanlığını yapmaktadır. PROF. DR. İBRAHİM HAZNERDAROĞLU (ARAŞTIRMA SEKRETERİ) Prof. Dr. İbrahim Celalettin Haznedaroğlu 1963 yılında Aksaray da doğmuş ve ilk, orta, lise eğitimini Aksaray da tamamlamıştır. 1988 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nden mezun olmuş ve Kars SSK dispanserinde pratisyen hekim olarak mecburi hizmet yapmıştır. 1989 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı nda başladığı uzmanlık eğitimini 1993 te bitirerek İç Hastalıkları uzmanı olmuştur. Malatya Askeri Hastanesi nde dahiliye uzmanı olarak askerlik görevini tamamlamıştır. 1996 yılında Hacettepe Üniversitesi Hematoloji Ünitesi nde yan dal eğitimini tamamlayarak Hematoloji uzmanı olmuş ve aynı sene Doçentlik sınavında başarılı olmuştur. 1996-2003 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Hematoloji Ünitesi nde öğretim üyesi olarak görev yapan Dr. Haznedaroğlu, Şubat 2003 te profesörlüğe yükselmiştir. PROF. DR. FAHİR ÖZKALEMKAŞ (SAYMAN) 1987 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi nden mezun olmuştur. 1988 yılında Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi nde İç Hastalıkları Anabilim Dalı nda araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır. 1992 yılında iç hastalıkları uzmanı olmuştur. Aynı kurumda 1995 yılında yan dal uzmanlık eğitimini tamamlayarak hematoloji uzmanı olmuştur. 1996 yılında yardımcı doçent, 1999 yılında doçent ve 2005 yılında profesör unvanını almıştır. Halen Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi nde çalışmalarını yürütmektedir. PROF. DR. ZAHİT BOLAMAN (ÜYE) 1959 yılında Fatsa/Ordu da doğmuştur. İlk ve orta eğitimini aynı yerde yapmıştır. 1978 1984 yılları arasında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde eğitim yapmıştır. 1984-86 yılları arasında Samsun un Kavak ilçesinde zorunlu hizmetini gerçekleştirmiştir. 1987 yılında Dicle Üniversitesinde İç Hastalıklarında araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır. 1991 de İç Hastalıkları, 1993 yılında Hematoloji Uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. Aynı yıl İç Hastalıkları ABD de doçent unvanını almıştır. 1999 yılında Adnan Menderes Üniversitesi nde çalışmaya başlamıştır. 2000 yılında Profesör unvanını almıştır. Halen aynı üniversite de öğretim üyesi olarak çalışmaya devam etmektedir. Evli ve 2 çocuk babasıdır. DOÇ. DR. MEHMET SÖNMEZ (ÜYE) 1988 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi nden mezun olduktan sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı nda ihtisasını tamamlamıştır. 2002 yılına kadar Trabzon Numune Hastanesi nde iç hastalıkları uzmanı olarak görev almıştır. 2004 yılında hematoloji uzmanı olmuştur. 2006 yılında ise doçent doktor unvanını almıştır. Halen Karadeniz Teknik Üniversitesi Hematoloji Bilim Dalı nda çalışmalarına devam etmektedir. 3

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? 2011 NOBEL TIP ÖDÜLÜ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN DEVRİMCİLERİNE VERİLDİ İsveç te bulunan Karolinska Enstitüsü Nobel Ödül Komitesi nin 3 Ekim 2011 tarihli basın açıklamasında, 2011 Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü nün Amerikalı araştırmacılar Bruce A. Beutler (53) ve Ralph M. Steinman (68) ile Fransız araştırmacı Jules A. Hoffmann a (70) verilmesinin kararlaştırıldığı bildirildi. 2011 yılı Nobel Ödülü sahiplerinin, bağışıklık sisteminin etkinleştirilmesindeki temel prensipleri keşfettikleri ve bağışıklık sisteminin işleyişini anlamamıza önemli katkılarda bulundukları özellikle vurgulanmıştır. Komitenin açıklamasında, ödülün bir yarısının doğal bağışıklığın aktivasyonuyla ilgili keşifleri için Bruce A.Beutler ve Jules A.Hoffmann a, diğer yarısının ise dendritik hücrelerin keşfi ve bu hücrelerin edinsel bağışıklıktaki rollerinin aydınlatılması nedeniyle Ralph M.Steinman a verildiği belirtilmiştir. 2011 Nobel Tıp Ödülü nü paylaşan üç bilim insanından biri olan Prof.Dr. Ralph M. Steinman bağışıklık (immünoloji) alanına yaptığı önemli katkıların yanı sıra Nobel Ödülü nün ilk kez vefat eden bir kişiye verilmesiyle de ismini tarihe yazdırdı. Nobel Ödülleri bir kural olarak ölümden sonra verilmemektedir. Ancak ödül tarihi ve Dr. Ralph M. Steinman ın vefatının New York ta görev yaptığı Rockefeller Üniversitesi tarafından duyurulma tarihinin aynı zamana rastlaması nedeniyle Karolinska Enstitüsü nde toplanan Nobel Komitesi, ödülün 30.Eylül.2011 günü vefat eden Dr. Steinman a verilmesine karar verdi. Yaşadığımız çevrede, sürekli olarak bizleri tehdit eden bakteriler, virüsler, mantarlar ve parazitler gibi pek çok hastalık etkeni olan mikroplar bulunur. Enfeksiyon hastalıklarına neden olduğu gösterilmiş bu kadar çok çeşitli mikrobun varlığına rağmen insan vücudu, bağışıklık sistemi (immün sistem) adı verilen güçlü savunma mekanizmalarına sahiptir. Organizma, yabancı tehditlere karşı immün sistem tarafından iki basamakta korunur. Birinci basamağı doğal immünite oluşturur. Mikroplara karşı ilk savunma, doğal (innate) bağışıklık adı verilen ve mikroplarla ilk teması sağlayarak onları hızla ortadan kaldırmaya çalışan sağlıklı bir vücüdun hazırda bulunan-doğal bu bağışıklık sistemi ile sağlanır. Mikropların, bu ilk savunma hattını aştıklarında karşılarına çıkan, enfeksiyonlu hücreleri ortadan kaldıran ve uzun süreli bağışıklığı sağlayan sistem ise edinsel (adoptive) bağışıklık olarak isimlendirilir. Birbiriyle ilişkili olarak çalışan ve mikroplara karşı güçlü bir savunma sağlayan bu iki savunma sistemi, yetersiz veya aşırı çalıştığında ise kanserlere ve iltihabi hastalıklara yok açabilmektedir. Canlıların, özellikle insan dahil memelilerin, kendilerine yabancı ve hastalık yaratabilecek mikroplara karşı bağışıklık sistemlerinin en güçlü bileşenlerini etkinleştirebildikleri çok uzun bir zamandır bilinmektedir. Mikrobik bir hastalığa yakalandığımızda başlangıçta kendimizi genellikle yorgun, halsiz ve kötü hissederiz. Bu ilk karşılaşmalar sırasında bağışıklık sistemimizin moleküler düzeyde bir mikrobu nasıl tanıdığı ve onu ortadan kaldırmak üzere nasıl hazırlandığı ise yüz yılı aşkın süredir araştırılmaktadır. Ondokuzuncu yüzyılın sonlarında Robert Koch un öğrencilerinden Richard Pfeiffer in, deney hayvanlarında ateş ve şoka yol açan ve sonraki yıllarda tüm moleküler yapısının aydınlatılarak lipopolisakkarit (LPS) olarak adlandırılan endotoksin molekülünü keşfiyle, yabancı molekülleri algılayan sensörlere duyulan merak ve ilgi de artmıştır. Jules A.Hoffmann ın Çalışmaları Bu temel sorunun yanıtlarının meyve sinekleriyle yapılan deneylerle keşfi ise araştırmacıları oldukça şaşırtmıştır. Meyve sinekleri (Drosophila melanogaster) ile araştırmalar aslında 1980 lerde başlamıştır. Christiane Nüsslein-Volhard (1995 Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü Sahibi) 1985 te değişime (mutasyon) uğrayan bir genin meyve sineklerinin olduklarından farklı ve oldukça garip görünmelerine yol açtığını göstermiştir. Araştırmacı ekibi şaşkınlıklarını gizleyemeden Almanca Das ist ja toll (Bu harika)! diye haykırmış ve sonrasında bulunan bu gene Toll adı verilmiştir. 1996 yılında Jules A. Hoffmann ve ekibi, o zamana kadar yalnızca gelişim ile ilgili olduğu düşünülen bu genin, meyve sineklerinde mantar enfeksiyonlarına karşı bağışıklıkta, mantarlara ait protein yapıların fark edilmesini ve antimikrobiyal maddelerin üretimini sağlayarak çok önemli olduğunu göstermiştir. Araştırmalarını halen Fransa da Strazburg Louis Pasteur Üniversitesi Moleküler ve Hücresel Biyoloji Enstitüsü nde yer alan Fransız Araştırma Kurumu na (CNRS) ait Böceklerde İmmün Yanıt ve Gelişim laboratuvarında yürüten Prof.Hoffmann ve ekibi sonraki yıllarda, meyve sinekleri ve anofel sivrisineklerinin bağışıklık sistemlerinin hücresel ve moleküler temelleri hakkında sürdürdükleri çalışmalarıyla, insanlarda pek çok bağışıklıkla ilgili hastalığın aydınlatılması için mükemmel hastalık modelleri oluşturmuş, 250 den fazla uluslararası makale ve çok sayıda kitap bölümü yazmışlardır. Bruce A. Beutler in Çalışmaları Bulunuşunun ilk yıllarında yalnızca gelişim ile ilgili olduğu düşünülen meyve sineklerindeki Toll proteininin keşfi, bu genin insanlardaki karşılığını bulma arayışlarını hızlandırmıştır. Gerçekten de insanda Tollbenzeri (toll-like) yapılar Nomura ve ekibi tarafından 1994 yılında saptanmış, 1996 yılında Taguchi ve ekibi genin insan kromozomu üzerindeki yerini haritalandırmıştır. 1998 yılında ise Bruce A. Beutler ve ekibi, memelilerde mikrobiyal şoka neden olabilen bir mikrobik molekül olan lipopolisakariti bağlayabilen yapıları araştırdıkları çalışmalarında, bu molekülü aldığında şok tablosu göstermeyen dirençli farelerde, meyve sineklerindeki Toll genine çok benzer bir genin (tlr4) değişime uğradığını keşfetmişlerdir. Beutler ve ekibinin La Jolla, Amerika Birleşik Devletleri nde Scripps Araştırma Enstitüsü nde gerçekleştirdiği sonraki çalışmalar, Toll-benzeri reseptör-4 (TLR4) olarak adlandırılan proteinin memelilerde, LPS molekülü için gereken duyarlı (sensör) yapının çok önemli bir temel elemanı olduğunu ortaya koymuştur (RESİM-1 ). Duyarlı yapı LPS molekülü ile bağlandığında, bağışıklık sistemi iltihabi yanıtlar oluşturmak üzere etkin hale gelmiş, çok yüksek LPS dozlarında ise şok tablosu ortaya çıkmıştır. Konuyla ilgili 140 tan fazla uluslararası makale yazan Prof.Bruce Beutler ve ekibi, immünoloji araştırmalarına ileri genetik yaklaşımları ekleyerek memelilerde rezistom adı verilen ve enfeksiyonlara karşı dirençten sorumlu genlerin aydınlatılmasına çok büyük katkılarda bulunmuştur. Prof.Hoffmann ve Prof.Beutler in yayınladığı araştırmalar, mikroplarla karşılaştıklarında meyve sineklerinin ve memelilerin benzer yapıları kullanarak doğal bağışıklık (innate) yanıtlarını başlattıklarını göstermiştir. Günümüzde, insanlarda 10 ve farelerde 12i olmak üzere, çeşitli canlılarda 10 ile 15 arasında farklı Toll-benzeri reseptör (TLR) olduğu bilinmektedir. Bu hücre yüzeyinde mikropları tanımaya duyarlı yapıların (reseptörler), mikrobik yapılara ek olarak canlının kendi moleküllerine (endojen moleküller) de yanıt verdiği keşfedilmiştir. Bu reseptörlerin, hücre ölümünden mikropların ortadan kaldırılmasına ve iltihabi yanıtların başlatılmasına kadar çeşitli süreçlerden sorumlu oldukları gösterilmiştir. Bununla ilişkili olarak, kanserlerden çeşitli alerjik ve oto-immün hastalıklara ve immün yetmezliklere kadar olan çok geniş bir hastalık spektrumunda bu reseptörler yapılarının görevleri aydınlatılmaya devam etmektedir. Hoffmann ve Beutler in doğal bağışıklığın duyarlı reseptör yapılarını belirledikleri ve yeni bir çağ açan keşifleri, hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde yeni yaklaşımlara imkan vermektedir. Günümüzde enfeksiyonlara karşı çok daha güçlü ve gelişkin koruyucu aşıların hazırlanması, bağışıklık sisteminin etkinleştirilerek kanserlere karşı koyabilir hale getirilmesi çalışmaları yeni bir boyut kazanmıştır. Bağışıklık sistemi elemanlarının canlının kendi dokularına saldırdığı bir durum olan iltihabi ve oto-immün hastalıkların tedavisi için ise modern hedefler ortaya konulmaktadır. Çok yakın bir gelecekte Teksas Üniversitesi Southwestern Tıp Merkezi nde Konakçı Savunmasının Genetiği Merkezi kurucu direktörlüğüne getirilme heyecanıyla Dallas a taşınacak olan Prof.Bruce A. Beutler, aldığı Nobel Ödülü ile ilgili verdiği son röportajında bilim ve inovasyonun bir ekip işi olduğunu vurgulayarak: Pek çok insan Nobel Ödülü nü aklından geçirir, ancak bu çok da bağlanılabilecek bir fikir değildir, çünkü ancak çok az insan bu ödülü kazanır. Yıllar süren araştırmaların en büyük ödülü ise, eski ya da yeni pek çok arkadaş ve meslektaştan alınan tebrik mektuplarının insanda yarattığı sıcaklık hissidir şeklinde, tüm genç araştırmacılara örnek olabilecek ve yol gösterecek anlamlı bir açıklama yapmıştır. Ralph M. Steinman ın Çalışmaları Dr. Ralph M Steinman, 1943 yılında Montreal Kanada da doğdu. McGill Üniversitesi nde Biyoloji ve Kimyayı eğitimi aldıktan sonra, Harvard Tıp Fakültesinden mezun oldu. 1970 yılından vefatına kadar Rockefeller Üniversitesi nde çalıştı. İmmünoloji profesörü olan Dr. Steinman aynı zamanda aynı üniversitede İmmünoloji ve İmmün Hastalıklar Merkezi nin direktörü olarak görev yapmaktaydı. Günlük yaşamda sürekli olarak karşılaştığımız mikroorganizmalar doğal bağışıklık sistemine ait hücresel ve sıvısal elemanlar tarafından yok edilirler. Eğer bu doğal savunma yetersiz kalırsa bu dönemde edinsel (kazanılmış) bağışıklık, T - ve B - hücreleri adını verdiğimiz özel donanımlı ve yüksek özgüllükte görev yapan Lenfositler olarak tanımlanan bir grup akyuvarlar aracılığıyla devreye girer. Bu ikinci basamakta B hücreleri (lenfositleri) antikor (Antibody) üreterek, T hücreleri (lenfositleri) ise öldürücü işlev görerek organizmadaki tehdidin ortadan kaldırılmasını sağlar. T- ve B- hücrelerinin doğal bağışıklığa ait hücrelerde bulunmayan hafıza (memory) ve özgüllük (specificity) gibi çok özel yetenekleri vardır. Bu özellikleri sayesinde, aynı mikroplarla tekrar karşılaştıklarında daha hızlı ve güçlü bir cevap oluşturabildikleri için vücüd savunmamızda çok kritik önem taşırlar. Dr. Ralph M. Steinman, 1973 yılında T hücrelerinin aktivasyonunda kritik rol oynayan yeni bir hücre grubu tanımladı. Dendiritik hücre (DC) olarak adlandırılan bu hücreler önceleri bilim camiası tarafından pek fazla destek bulamadı. Ancak, Dr Steinman ın takip eden çalışmaları dendritik hücrelerinin T hücrelerini aktif hale geçirme güçlerinin çok kuvvetli olduklarını kanıtladı. Steinman ın bu çalışmalarının devamında ise, immün sistemin kendine ait olan (endojen) moleküllerine karşı cevap oluşturmadığı, yalnızca hastalık yaratabilen (patojenik) mikroorganizmalara karşı reaksiyon verdiğini anlaşıldı. Dr. Steinman in keşfettiği Dendritik Hücrelerin geçtiğimiz 30 yıl içinde organ veya doku nakillerinden sonra görülen doku redid (rejeksiyon), tümörlere karşı direnç, otoimmün hastalıklar ve bir infeksiyon ajanı olmadan ortaya çıkan bir çok bağışıklık cevabının başlamasında çok önemli ve yegane yardımcı hücreler olduğu gösterilmiştir. Dendiritik hücrelerin bağışıklık sisteminin düzenlenmesindeki yeri ve öneminin fark edilmesi infeksiyonlara karşı daha etkili koruyucu aşıların geliştirilmesi ve tümörlerin bağışıklık sisteminin uyarılarak ortadan kaldırılması gibi yeni tedavi yaklaşımlarının geliştirilmesini olanaklı hale getirmiştir. Bağışıklık sisteminin kendi dokularına karşı (otoimmünite) savaşa geçme nedenlerinin ortaya konması ve inflamatuvar hastalıklara karşı yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilebilmesi de, bağışıklık sisteminin aktivasyonu sırasında oluşan temel prensiplerin ortaya çıkartılmasında devrim niteliğinde buluşlar yapan ve 2011 Nobel Tıp Ödülü ne layık görülen bu üç bilim adamının buluşları ışığında gerçekleşmiştir. Dr. S. Altuğ Kesikli, Prof.Dr.Dicle Güç ve Prof.Dr.Emin Kansu Hacettepe Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü Temel Onkoloji Anabilim Dalı TURKISH JOURNAL OF HEMATOLOGY YENİ MAKALE GÖNDERİM SİSTEMİYLE HİZMETİNİZDE Turkish Journal of Hematology 2009 yılında SCIE ye girdikten sonra online makale kabul sistemini de daha ileri, modern ve kullanıcı dostu bir sistem ile değiştirme kararı alınmıştır. On üç milyon kullanıcısı olan dünyaca ünlü Thomson Reuters firmasına ait ScholarOne Manuscripts sistemine 11 Ekim 2011 tarihi itibariyle geçilmiştir. Makalelerinizi bundan böyle http://mc.manuscriptcentral. com/tjh adresinden bu sistemde değerlendirilmek üzere gönderebilirsiniz. TEBRİKLER Türk Hematoloji Derneği Araştırma Projeleri Destek Programı kapsamında desteklenen çalışma sonrası üyelerimizden Dr. Gülsan Sucak Türköz ün Impact of prohepcidin levels and iron parameters on early post-transplantation toxicities isimli makalesi Hematology dergisinde yayımlanmıştır. Üyelerimizden Dr. Taner Demirer in High-dose chemotherapy with autologous stemcell support as adjuvant therapy in breast cancer: overview of 15 randomized trials ve High-dose chemotherapy with autologous hematopoietic stem-cell transplantation in metastatic breast cancer: overview of six randomized trials isimli iki çalışması Ağustos ayında Journal of Clinical Oncology dergisinde yayımlanmıştır. 4

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? TÜRK HEMATOLOJİ DERNEĞİ MOBİL UYGULAMASI HİZMETE GİRDİ THD nin web sitesi üzerinden üyelerine verdiği hizmetlerin, eğitici kılavuzların, toplumu bilinçlendirme kampanyalarının, kursların ve benzeri duyuruların mobil kullanıcılarının hizmetine ve daha kolay erişimine sunmak düşüncesiyle geçen sene hazırlıklarını başlattığı THD uygulamaları yazılımı hizmete girdi. Hematolojik hastalıkların risk ve seyir değerlendirmesinde kullanılan puanlama yöntemleri, tanı ve tedavi kılavuzları, hesap cetvelleri artık elinizin altında. YENİ DOÇENTLERİMİZ DR. ALPHAN KÜPESİZ 1986-1992 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi nde tıp eğitimini gerçekleştirmiştir. Uzmanlık eğitimini, 1994-1999 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı nda yapmıştır. Yan dal uzmanlığı eğitimini, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Bilim Dalı nda tamamlamıştır. 2011 yılının Eylül ayında doçent doktor unvanı almıştır. Çalışmalarına Antalya Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD Çocuk Hematoloji Bilim Dalı nda devam etmektedir. DR. EBRU KOCA 1992-1998 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi nde tıp eğitimini gerçekleştirmiştir. İç Hastalıkları uzmanlık eğitimini, 1999-2003 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı ndan almıştır. Yan dal uzmanlığı eğitimini, Hacettepe Üniveristesi Erişkin Hematoloji bölümünde tamamlamıştır. 2007-2009 yılları arasında University of Texas M.D. Anderson Cancer Center Stem Cell Transplantation and Cellular Therapy bölümünde Kan ve Kemik İliği Nakli klinik yan dal ihtisası yapmıştır. 2009-2011 arasında Erzurum Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi nde zorunlu hizmetini tamamlamıştır. 2011 yılının Eylül ayında doçent doktor unvanı almıştır. DR. ERGÜL BERBER 1989-1995 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü nde lisans eğitimini tamamladıktan sonra 1995-1997 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü nde yüksek lisans ve 1997-2002 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü nde doktora eğitimi almıştır. 2002-2006 yılları arasında Queen s University Department of Pathology and Molecular Medicine de doktora sonrası çalışmalar yapmıştır. 2011 yılı Ekim ayında doçent doktor unvanı almıştır. Çalışmalarına İstanbul Arel Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü nde devam etmektedir. 5

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? DR. FATİH MEHMET AZIK 1991 1997 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nde tıp eğitimini gerçekleştirmiştir. Uzmanlık eğitimini, 1997 2002 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı nda yapmıştır. Yan dal uzmanlığı eğitimini, yine Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD Çocuk Hematoloji Bilim Dalı nda tamamlamıştır. 2011 yılının Eylül ayında doçent doktor unvanı almıştır. Çalışmalarına Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hematoloji Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi nde devam etmektedir. DR. HANDAN ÇİPİL 1991-1997 yılları arasında Konya Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi nde tıp eğitimini gerçekleştirmiştir. Uzmanlık eğitimini, 1997-2002 yılları arasında Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi İç hastalıkları Ana Bilim Dalı nda yapmıştır. Yan dal uzmanlığı eğitimini, Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ABD Hematoloji Bilim Dalı nda tamamlamıştır 2007 yılında Amerika Virginia Commonwealth Üniversitesi nde Hematoloji ve Tıbbi Genetik bölümlerinde çalışmalarda bulunmuştur. 2009 yılından itibaren Elazığ Eğitim Araştırma Hastanesinde Hematoloji uzmanı olarak görev yapmaktadır. 2011 Eylül ayında doçent doktor unvanı almıştır. DR. ÖZCAN ÇENELİ 1983-1989 yılları arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi nde tıp eğitimini gerçekleştirmiştir. İç Hastalıkları Uzmanlık eğitimini, 1992-1997 yılları arasında Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi I. İç Hastalıkları Kliniği nde yapmıştır. Hematoloji Yan dal uzmanlığı eğitimini, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ABD Hematoloji Bilim Dalı nda tamamlamıştır. 2011 yılının Eylül ayında doçent doktor unvanı almıştır. Çalışmalarına Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ABD Hematoloji Bilim Dalı nda devam etmektedir. DR. ÖZKAN SAYAN 1983-1989 yılları arasında GATA Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Askeri Tıp Fakültesi nde tıp eğitimini gerçekleştirmiştir. Uzmanlık eğitimini, 1992-1996 GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Dahiliye Kliniğinde yapmıştır. Yan dal uzmanlığı eğitimini, GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Hematoloji Kliniğinde tamamlamıştır. 2011 yılının Ekim ayında doçent doktor unvanı almıştır. Çalışmalarına GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Hematoloji Kliniğinde devam etmektedir. Dr. Zübeyde Nur Özkurt 1991-1997 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nde tıp eğitimini gerçekleştirmiştir. Uzmanlık eğitimini, 1997-2002 yılları arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı nda yapmıştır. Yan dal uzmanlığı eğitimini, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı nda tamamlamıştır. 2011 yılının Eylül ayında doçent doktor unvanı almıştır. Mecburi hizmet uygulaması nedeniyle Mayıs 2010 dan bu yana Kahramanmaraş Devlet Hastanesi nde çalışmaktadır. 6

KURSLAR TÜRK HEMATOLOJİ OKULU 12 - KÖK HÜCRE KURSU 9 11 EYLÜL 2011 TARİHLERİNDE HATAY DA YAPILDI Türk Hematoloji Okulu 12, Kök Hücre Kursu Hatay da 9 11 Eylül 2011 tarihlerinde toplam 17 konuşmacı ve 45 kişinin katılımıyla başarıyla gerçekleştirilmiştir. Kursta Kök Hücre Biyolojisinde Temel Kavramlar, Embriyonik Kök Hücreler, ips Hücreleri, Hematopoetik Kök Hücre Biyolojisi ve Mikroçevre, Kanser Kök Hücresi, Mezankimal Kök Hücre: Biyolojisi ve Üretimi, Mezankimal Kök Hücre, Kök Hücrelerin in Vivo Takibi, Kök Hücre ve Doku Mühendisliği, Hematolojide Kök Hücre Uygulamaları, Kök Hücrenin Hematoloji Dışı Uygulama Alanları, Kordon Kanı ve Kök Hücre Bankacılığı, Kordon Kanı Uygulama Alanları, Kök Hücrede GMP-Kalite Yönetimi ve Kalite Güvenlik, Kök Hücre Çalışmaları ve Etik ve Kök Hücre Bankacılığında Yasal Durum konu başlıkları yer almıştır. HATAY DA ALTINCISI DÜZENLENEN HEKHEP VE HALKHEP TOPLANTILARI YOĞUN İLGİ GÖRDÜ Sinop, Erzurum, Nevşehir, Adıyaman ve Sivas ta başarıyla gerçekleştirilen kursların bir yenisi 10 Eylül 2011 tarihinde Hatay da düzenlendi. THD tüzüğü gereği ülkemizde hematoloji eğitiminin düzeyinin yükseltilmesi ve ulusal boyutta standardize edilmesi; amaçları doğrultusunda kamuoyunu ve ilgili kişi ve kuruluşları her türlü araçla bilgilendirmeye yönelik faaliyetlerde bulunmaktadır. Bu amaca yönelik olarak THD, Hekimlere Yönelik Temel ve Güncel Hematoloji Eğitimi kursunu ülkemizin değişik bölgelerinde düzenleme kararı almıştır ve kursun altıncısını Hatay da düzenlemiştir. Bunun yanı sıra son yıllarda büyük bir hızla gelişen hematoloji alanında önemli yenilikler günlük hayata girmekte; bunlar doğrudan hastalarımızın yaşamlarını etkileyecek sonuçlar doğurmaktadır. Hastalarımızın ve hasta yakınlarının güncel gelişmelerden haberdar edilmesi ve bu alandaki bilgi düzeylerinin yükseltilmesinin de hasta yaşamlarına doğrudan olumlu katkıları olacağı değerlendirilmektedir. Derneğimiz bu kapsamda hastalarımıza ve hasta yakınlarımıza yönelik bir eğitim programı düzenlemiştir ve program yoğun ilgi görmektedir. 7

37.UHK 37. ULUSAL HEMATOLOJİ KONGRESİ NE REKOR KATILIM Kan bilimi alanında Türkiye deki en geniş kapsamlı kongre olan Ulusal Hematoloji Kongrelerinin otuz yedincisi, 19-22 Ekim 2011 tarihleri arasında Sheraton Otel Kongre Merkezi, Ankara da gerçekleştirildi. Kan bilimi konusunda ulusal ve uluslararası düzeyde uzman konuşmacıların katıldığı kongrede; 34 oturum başkanı, 7 yabancı ve 3 yurtdışında görev yapan Türk hekiminin bulunduğu 50 ye yakın konuşmacı görev yaptı. 800 ü aşkın katılımcının izlediği kongrede paralel salonlarda birçok panel, konferans, bilimsel alt komite toplantısı, uydu sempozyumu ve kurs düzenlendi. Kongrenin önemli oturumlarından olan ve tüm dinleyicilerin duygularının yoğunlaştığı "Hematolog Olmak" oturumunda salon doldu taştı. Sosyal Hematoloji ve "Radyasyon ve Hematoloji" oturumu da ilgi gören oturumlar arasındaydı. 8

37.UHK Uluslararası oturumlarda birbirinden başarılı altı bilim insanı deneyimlerini katılımcılarla paylaştı. Hemşireler için düzenlenen tek günlük Trombositopeni, Anemi ve Nötropeni (TITAN) eğitim programı da 65 katılımcı ile yoğun ilgi gördü. Turkish Journal of Hematology (TJH) Oturumu 21 Ekim 2011 Cuma günü saat 12.00 de Burhan Say salonunda yaklaşık 30 katılımcı ile gerçekleştirildi. Yeni makale değerlendirme sistemi ScholarOne Manuscripts TJH yardımcı editörü Prof. Dr. Muzaffer Demir tarafından tanıtıldı. TJH Editörü Prof. Dr. Aytemiz Gürgey in de derginin uluslararası konumunu ve faaliyetlerini aktardığı bölüm sonrası katılımcılar yeni sistem hakkında sorularını yönelttiler ve beğenilerini dile getirdiler. BASIN TOPLANTISI Kongre kapsamında 21 Ekim 2011 tarihinde, Prof. Dr. Muhit Özcan, Prof. Dr. Mutlu Arat, Prof. Dr. Muzaffer Demir, Prof. Dr. Teoman Soysal, Prof. Dr. Celalettin Üstün ve Prof. Dr. Lale Olcay basın toplantısında bir araya geldiler ve 17 basın kuruluşunun 20 temsilcisinin sorularını yanıtladılar. 9

37.UHK THD BİLDİRİ ÖDÜLLERİ DENEYSEL HEMATOLOJİ DENERVE KASTA MEZANKİMAL KÖK HÜCRE TEDAVİ- SİNİN, KAS ATROFİSİNE VE GEÇ DÖNEM SİNİR ONA- RIMINA ETKİLERİ. Ferit Avcu1, Murat Polat2, Doğan Alhan2, Serdar Öztürk2, Mehmet Yücel3, Emin Öztaş4, Selçuk Işık2, Ali Uğur Ural1. 1GATA Hematoloji BD, Tıbbi ve Kanser Araştırma Kısmı, Ankara, 2GATA Plastik Cerrahi AD, Ankara, 3GATA Nöroloji AD, Ankara, 4GATA Histoloji Ad, Ankara BCR/ABL ONKOGENİNİN BİLİNEN TEK REGÜLATÖR MEKANİZMASI OLAN SFİNGOZİN KİNAZ-1 VE GLU- KOZİL SERAMİD SENTAZ GENLERİNİN HEDEFLENE- REK KRONİK MİYELOİD LÖSEMİ DE NİLOTİNİB Dİ- RENÇLİLİĞİNİN GERİ ÇEVRİLMESİ. Yusuf Baran1, Aylin Camgöz1, Emel Başak Gencer1, Ali Uğur Ural2, Ferit Avcu2. 1İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü, Urla, İzmir., 2Gülhane Askeri Tıp Akademisi, TF, Hematoloji Bölümü, Etlik, Ankara LABORATUVAR HEMATOLOJİ AİLEVİ HEMOFAGOSİTİK LENFOHİSTİOSİTOZDA PER- FORİN GENİ MUTASYONLARININ TÜRKİYE SPEKTRU- MU VE BÖLGESEL DAĞILIMLARI. Günay Balta1, Hamza Okur1, Mediha Akcan2, Feride Duru3, Serap Karaman4, Ünsal Özgen5, Özcan Bör6, Neşe Yaralı7, Türkiz Gürsel8, Tülin Şaylı7, Adalet Meral Güneş9, Selma Ünal10, Türkan Patıroğlu11, Meral Türker12, A. Faik Öner13, Mehmet Ertem14, Mualla Çetin1, Fatma Gümrük1, A. Murat Tuncer1, Aytemiz Gürgey1. 1Hacettepe ÜTF, Çocuk Hematoloji Ünitesi, Ankara, 2Akdeniz ÜTF, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 3 19 Mayıs ÜTF, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 4Şişli Etfal Hastanesi, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 5Malatya ÜTF, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 6Osmangazi ÜTF, Pediatrik Hematoloji Ünitesi, 7Ankara SSK Hastanesi, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 8Gazi ÜTF, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 9Uludağ ÜTF, Pediatrik Hematoloji Ünitesi, 10Mersin ÜTF, Pediatrik Hematoloji Ünitesi, 11Erciyes ÜTF, Pediatrik Hematoloji Ünitesi, 12İzmir Tepecik SSK Hastanesi, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 13Yüzüncü Yıl ÜTF, Çocuk Hematoloji Ünitesi, 14Ankara ÜTF, Çocuk Hematoloji Ünitesi UZUN SÜRELİ DEFERASİROKS ŞELASYONU UYGULA- NAN BETA TALASEMİ MAJORLU HASTALARDA KA- RACİĞER DEMİR YOĞUNLUĞUNDAKİ DEĞİŞİMİN FİBROZİS GELİŞİM SÜRECİNE KATKISININ HÜCRESEL DÜZEYDE DEĞERLENDİRİLMESİ. Yeşim Aydınok1, Deniz Nart1, Zeynep Karakaş2, İlgen Şaşmaz3, Duran Canatan4, Leyla Ağaoğlu2, Yurdanur Kılınç3, Ayçin Canatar5, Özlem Ocak Arıkan5, Ebru Alnıgeniş5, Çiğdem Arıkan1. 1Ege UTF, İzmir, 2İstanbul U. İstanbul TF, İstanbul, 3Cukurova UTF, Adana, 4Süleyman Demirel UTF, Isparta, 5Novartis, İstanbul KLİNİK HEMATOLOJİ TALASEMİ MAJORLÜ HASTALARDA ORAL ŞELATÖR- LERİN ÇİNKO ÜZERİNE ETKİLERİ. Elvan Erdoğan1, Duran Canatan1, Ahmet Rıfat Örmeci1, Hüseyin Vural2, Erman Zengin3. 1Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Ad, 2Süleyman Demirel ÜTF Biyokimya Ad, 3Süleyman Demirel ÜTF Halk Sağlığı Ad KRONİK MİYELOİD LÖSEMİ TANILI HASTALARDA İMA- TİNİB: TEK MERKEZ DENEYİMİ. Suzan Alp1, Ayşe Salihoğlu2, Ahmet Emre Eşkazan2, Emine Gültürk2, Muhlis Cem Ar3, Şeniz Öngören2, Zafer Başlar2, Ayşe Nur Buyru4, Uğur Özbek5, Burhan Ferhanoğlu2, Yıldız Aydın2, Teoman Soysal2. 1İ.Ü. Cerrahpaşa TF İç Hastalıkları AD, 2İ.Ü. Cerrahpaşa TF/Hematoloji BD, 3TCSB İstanbul EAH Hematoloji Kliniği, 4İ.Ü. Cerrahpaşa TF Tıbbi Biyoloji AD, 5İ.Ü. DETAE Genetik AD EN GÜZEL TÜRKÇE ÖDÜLÜ Birincilik ödülü HEMOGLOBİN İÇERİĞİNE DAYALI TRANSFÜZYON İLE STANDART ERİTROSİT SÜSPANSİYONU TRANSFÜZYON ETKİNLİĞİNİN KARŞILAŞTIRILMASI. Erden Atilla1, Pervin Topçuoğlu1, Suzan Yavaşoğlu2, Ali Karakaya2, Çiğdem Gençtürk2, Sinem Bozdağ1, Önder Arslan1. 1Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Hematoloji Bilim Dalı, Ankara, 2Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Serpil Akdağ Kan Bankası, Ankara İkincilik Ödülü HEREDİTER SFEROSİTOZ VE ELİPTOSİTOZDA PROTEİN PROFİL HARİTALARININ KARŞILAŞTIRILMASI VE PRO- TEOMİK ANALİZLER İLE DEĞERLENDİRİLMESİ. Duygu Özel Demiralp1, Selen Peker1, Burhan Turgut3, Nejat Akar2. 1Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü, Proteom Bilim Birimi, 2TOBB Üniversitesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, 3Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi, Hematoloji Bilim Dalı Üçüncülük Ödülü KML HASTALARINDA BCR-ABL FÜZYON ÜRÜNLERİNİN SAPTANMASINDA FISH VE KANTİTATİF RT-PCR ANALİZ SONUÇLARININ KARŞILAŞTIRILMASI. Feride İffet Şahin1, Yunus Kasım Terzi1, Özge Özer1, Sema Karakuş2, Meltem Kurt Yüksel3, Zerrin Yılmaz1. 1Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı, Ankara, Türkiye, 2Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı, Ankara, Türkiye, 3Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Hematoloji Bilim Dalı, Ankara, Türkiye EN İYİ SÖZLÜ SUNU ÖDÜLÜ MULTİPL MYELOM HASTALARINDA SERUM SİTOKİN SEVİYELERİ Özgür Mehtap1, Elif Birtas Atesoğlu1, Pınar Tarkun1, İlhan Dolasık2, Hakan Keski1, Abdullah Hacıhanefioğlu1. 1Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Erişkin Hematoloji, 2Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi İç Hastalıkları EN İYİ POSTER ÖDÜLÜ AİLE İÇİ DOKU TİPİ UYGUN VERİCİDEN ALLOJENEİK HEMATOPOİETİK KÖK HÜCRE TRANSPLANTASYONU UYGULANAN ÇOCUK HASTALARDA TRANSPLANT SONRASI ERKEN DÖNEM MORTALİTE SIKLIĞI VE ÖZELLİKLERI. Tuğba Belgemen, Mehmet Ertem, Talia İleri, Elif Ünal İnce, Zümrüt Uysal. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Bilim Dalı, Ankara GENÇ ARAŞTIRICI KONGRE KATILIM BURSU Aykut Bahçeci, Aysun Adan Gökbulut, Çağla Kayabaşı, Didem Torun, Dilara Fatma Akın, Hatice Demet Kiper, İbrahim Eker, İpek Yönal, Kamil İşler, Melike Sezgin Evim, Murat Özbalak, Mustafa Karagülle, Müge Gökçe, Orhan Gürsel, Özden Hatırnaz, Özge Çevik, Serdar Şıvgın, Suphi Başlar, Şule Yaşar Bilge, Taylan Turan, Tuğçe Balcı, Yücel Erbilgin 10

3 7. U H K Terör olayları nedeniyle durgun ama bilimsel olarak yoğun geçen kongremizin renkli anları değerli üyelerimiz A. Emre Eşkazan, Ali Uğur Ural, Alp Can, Cavit Çehreli, Emin Kaya, Güçhan Alanoğlu, Kıymet Aksoy, Nejat Akar, Savaş Kansoy, Selin Aytaç Elmas, Teoman Soysal, Türkan Patıroğlu ve Zeynep Arzu Yeğin in fotoğraflarından oluşan fotoğraf sergisi ve Fahir Atakoğlu nun duygu dolu konseriydi. Tüm bestelerini şehitlerimize ithaf eden ünlü sanatçı, izleyicilerin tüm enerjilerini askerlerimize moral vermek üzere yoğunlaştırıp göndermelerini istedi. Nejat Akar Güçhan Alanoğlu TEBRİKLER 37. Ulusal Türk Hematoloji Kongresi hem bilimsel hem de sosyal program açısından son derece iyi organize edilmiş bir toplantı idi. Programın düzenlenmesi ve yürütülmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim. Saygılarımla. Dr. Adalet Meral Güneş 37. Ulusal Hematoloji Kongresi ni başarıyla düzenleyen THD yönetim kuruluna nazik daveti için teşekkürlerimi ve saygılarımı sunarım. Dr. Tanju Atamer Ali Uğur Ural Selin Aytaç Elmas Thank you very much again for everything. It was a pleasure for me to come and hope to be useful to you in the future. I was very impressed by the organisation. Best regards. Dr. Paolo Madeddu The topics of the meeting were well selected and the structure of the meeting was very interesting. Congratulations! Dr. Jose Maria Ribera Santasusana Cavit Çehreli Teoman Soysal Thank you for the hospitality and all attentions during the meeting and congratulate for the excellent organization and scientific level of the congress. Kindest regards. Dr. Alberto Orfao Türkan Patıroğlu Alp Can Kıymet Aksoy Zeynep Arzu Yeğin 37. Ulusal Hematoloji Kongresi benim açımdan bilimsel yönü ile tatmin edici olan ve yönetim kurulu seçim heyecanı nedeniyle de, ayrı duygular yaşatan bir kongre oldu. Aynı zamanda uzun süredir görmediğim bazı arkadaşlarımı da görme fırsatını edindim. Kongre ve sonrası ile ilgili tek kötü anım ise, Sayın Prof. Dr. Orhan Ulutin hocamızı son kez görmüş olmamdır. THO Mezuniyet Töreni ne gelince, öğrenmenin ve kendini geliştirmenin her zaman devam ettiğini ve edeceğini gösteren Türk Hematoloji Okulu ndan, 3 yıllık yan dal uzmanlık öğrenciliği süremiz dolması nedeniyle sembolik de olsa, diğer arkadaşlarımla beraber mezun olduk. Bu şekilde en son üniversiteden mezun olurken giydiğimiz cüppeyi bir kez daha sırtımıza geçirme imkanı bulduk. Ancak ben en azından kendimi bu okuldan mezun olmuş gibi görmüyorum, ileriki toplantılarda da önce öğrenci, sonrasında da belki öğretici olarak bulunmayı ve her zaman bu organizasyonun bir parçası olmayı çok istiyorum. Bu okulun var olmasında emeği geçen, başta Sayın Prof. Dr. Muhit Özcan ve THD Yönetim Kurulu nun diğer üyeleri ile bizlere ders veren tüm hocalarımıza çok teşekkür ederiz. Halen bu okulda öğrenci olan ve mezun olmuş bizlerin, okulun en kıdemli öğreticisi olan Sayın Prof. Dr. Yücel Tangün, Türkiye de hematolojinin kurulma ve gelişmesinde emeği çok büyük olan Sayın Prof. Dr. Orhan Ulutin ve daha nice hocalarımız gibi, Türk Hematoloji sini daha da ileriye götüreceğimize eminim. Dr. A. Emre Eşkazan Kongremiz çok güzeldi, bilimsel olarak çok iyiydi. Ancak yurt dışından gelen konuşmacılar ilk günlerde olsa ve pediatrik hematolog olarak biraz daha bizim konularımız olsaydı diye düşündüm. Mezuniyetimiz çok güzeldi, çok heyecanlandım, keşke plaketlerimizi alabilecek zaman da olabilseydi. Zamanın yeterli olmaması nedeniyle bunu anlayışla karşılamamız gerekir. Şehitlerimiz için programların iptali çok iyi oldu, ayrıca Fahir Atakoğlu nun da programı anlamlıydı, çok güzel bir akşam oldu. Kongreye katılabildiğim için çok mutluyum. Teşekkür ederim. Dr. Yeşim Oymak Emin Kaya Savaş Kansoy A. Emre Eşkazan E Y L Ü L- E K İ M 2 0 1 1 T Ü R K H E M AT O LO J İ D E R N E Ğ İ 11

KLİNİKLERİMİZ ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HEMATOLOJİ BİLİM DALI Kliniğinizin tarihçesini kısaca anlatır mısınız? Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı 18.02.1982 tarihinde kuruldu ve Başkanlığına Prof.Dr.Bekir Berkol getirildi. Cebeci deki Tıp Fakültesi kampüsünde faaliyet gösteren Hematoloji Bilim Dalında Bekir Berkol hocanın ardından önce Prof. Dr. Fikri İçli, ardından da Prof. Dr. Orhan Seyfi Şardaş başkan oldu. lbni Sina Hastanesindeki yerleşme planında 1985 te Hematoloji 9. katta 75 yatak ile yer aldı ve 1988 de Hematoloji Bilim Dalının C blok arka kısmında gerekli izolasyon yapılarak Kemik İliği Nakli Ünitesi kuruldu. Hematoloji Bilim Dalı bu hizmetiyle de hem birçok çaresiz kimseye yardımcı olmaya başlamış, hem de bilimsel yönden Fakültemize onur kazandırmıştır. Aynca Poliklinik bloğunda birinci katta geniş sayılabilecek bir yer hematoloji laboratuvarı için verilerek gerekli araç ve gereçler alınmaya başlandı. Bilim dalında zaman içinde Prof. Dr. Akın Uysal, Prof. Dr. Nahide Konuk, Prof. Dr. Meral Beksaç, Prof. Dr. Haluk Koç, Prof. Dr. Hamdi Akan, Prof. Dr. Osman İlhan, Prof. Dr. Günhan Gürman, Prof. Dr. Taner Demirer, Prof. Dr. Muhit Özcan, Prof. Dr. Önder Arslan, Doç. Dr. Pervin Topçuoğlu ve Yard. Doç. Dr. Klara Dalva görev aldılar. Doç. Dr. Ender Soydan, Doç. Dr. Aynur Uğur Bilgin ise uzun süre Hematoloji de çalışıp daha sonra ayrılan öğretim üyeleri idi. Prof. Dr. Orhan Seyfi Şardaş sonrası Prof. Dr. Akın Uysal, Prof. Dr. Meral Beksaç, Prof. Dr. Haluk Koç, Prof. Dr. Hamdi Akan ve Prof. Dr. Osman İlhan başkanlık yaptılar. Halen başkanlığı Prof. Dr. Günhan Gürman yürütmektedir. Bilim dalına 2005 yılında Cebeci Kampüsünde bir hastane binası tahsis edilmiştir. Hematoloji Bilim Dalında halen laboratuvar, aferez ünitesi, kordon kanı bankası, klinik araştırma merkezi gibi birimler faaliyetini sürdürmektedir. Ayrıca Ankara Tıp Fakültesi kan merkezi sorumluluğu da bilim dalımızda görevli bir öğretim üyesi tarafından yürütülmektedir. Kaç hasta yatağınız var ve doluluk oranınız nedir? Hematoloji Bilim Dalında 44 tek kişilik, bir çift kişilik oda olmak üzere toplam 46 yatak ve 10 yataklı günübirlik tedavi ünitesiyle hizmet verilmektedir. Kemik İliği Transplantasyon ünitesinde pozitif başınçlı hepafiltreli merkezi klima sistemi bulunmaktadır. Odalar steril oda özelliği taşımaktadır. Ayrıca yatan hasta servisinde hasta odalarında pozitif basınçlı hepafiltreli hava temizleme cihazları bulunmaktadır. Yatak doluluk oranı %100 dür. Transplantasyon üniteniz var mı? Yılda kaç transplantasyon yapıyorsunuz? Hastanenizin yatak kapasitesi nedir? Transplantasyon Ünitesi Türkiye nin ilk kök hücre nakli ünitelerindendir. 1988 den beri çalışan ünite halen 18 yatakta (sayı dönemsel olarak artabilir) faaliyette bulunmaktadır. Ünite olaral periferik kök hücre nakli, kordon kanı nakli, nonmyeloablatif nakil ve akraba dışı nakillerde Türkiye de öncülük durumu söz konusudur. Yıllık nakil sayımız allogeneik 42, otolog 56 olmak üzere toplam 98 dir. Bu yıl itibariyle toplam 120 nakile ulaşılacağı düşünülmektedir. Toplam nakil sayısı ise 1500 dür. Poliklinik yükünüzden bahseder misiniz? Yıllık poliklinik sayınız ortalama nedir? Poliklinik hasta sayısı yılda 19.000 olup, bunların %90 ı hematolojik malinitedir. Bunun dışında günübirlik tedavi ünitesi yılda 5000 hastaya, aferez ünitesi ise yılda 200 hastaya hizmet vermektedir. Biriminizde kaç yıldır hematoloji yan dal asistan eğitimi veriliyor? Bilim Dalı kurulduğundan beri, yani 29 yıldır yan dal uzmanlık eğitimi vermektedir. Şu ana kadar 20 uzman yetiştirdik. Türk Hematoloji Okulu projesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Hematoloji okulu ilk defa tüm yan dalı eğitimi alanları bir araya getiren ve onların eğitimini geliştiren ve standardize eden bir proje olmasının yanı sıra çok önemli sosyal işlevleri de olmuştur. Bu nedenle çok başarılı olduğunu düşünmekteyiz. Akademik kadronuz kaç kişiden oluşuyor? Halen dokuz profesör, bir doçent ve bir yardımcı doçent bilim dalımızda görevlidir. Asistan eğitiminde kullanılan çekirdek eğitim müfredatınız var mı? Yan dal uzmanlık eğitimimiz iki boyutludur. Tüm yan dal uzmanları standart çekirdek müfredata ve aynı zamanda Avrupa Hematoloji Derneğinin (EHA) H-Net projesinde geliştirilen Avrupa Hematoloji Müfredatına göre eğitim verilmektedir. Kongrelere katılabiliyor musunuz? Hangi toplantıları tercih ediyorsunuz? Kongre ve diğer bilimsel toplantılara yoğun bir şekilde katılınmaktadır. Ayrıca uzman ve asistanların da katılımı teşvik edilmektedir. Öğretim üyeleri Ulusal ve Uluslararası Hematoloji toplantıları dışında, kendi farklılaştıkları ilgi alanlarındaki toplantılara ve üye oldukları uluslararası kuruluş toplantılarına ve klinik araştırma toplantılarına da katılmaktadırlar. Üyelerimize vermek istediğiniz bir mesaj var mı? Hematoloji Bilim Dalı yoğun çalışma düzeni, hastalarının ağırlığı ve özelleşmiş işlemler yapması nedeni ile ciddi bir yük altında iken, son yıllarda özellikle yan dal uzmanlığı için hematolojinin tercih edilmemesi nedeni ile büyük bir açmaza girmiştir. Bu alanda girişimler devam etmekte olup, Türkiye standartlarını üzerinde sağlık hizmeti veren bir disiplinin daha ileri gidebilmesi için bu sorunlara acilen çözüm bulunması gerektiği düşünülmektedir. Kliniğinizde görev yapan akademisyenler ve uzmanlar kimlerdir? Prof. Dr. Akın Uysal Prof. Dr. Muhit Özcan Prof. Dr. Nahide Konuk Prof. Dr. Önder Arslan Prof. Dr. Meral Beksaç Doç. Dr. Pervin Topçuoğlu Prof. Dr. Hamdi Akan Yard. Doç. Dr. Klara Dalva Prof. Dr. Osman İlhan Prof. Dr. Günhan Gürman Uz. Dr. Suphi Başlar Prof. Dr. Taner Demirer Uz. Dr. Mehmet Özen 12

KIDEMLİ ÜYEMİZ Hocam, bize üniversite öncesi yaşantınızdan kısaca bahseder misiniz? Beni de konuk ettiğiniz için teşekkür ederim. Ankara, Numune Hastanesi nde, 1948 de doğdum. Dört kardeşiz, ailenin ikinci çocuğuyum. Üniversite öncesi yaşamım, çoğu insanımız gibi, sıradan bir ilk, orta ve lise eğitiminden ibaret. Hepsini devlet okullarında tamamladım. İlkokula İstanbul da başladım, Ankara Gülseren İlkokulu nda bitirdim. Aydınlıkevler ortaokulu ve daha sonra Ankara Kız Lisesi nden mezunum. Ben liseye başlayacağım yıl, lise giriş sınavı da konulmuştu, ÖSYM benzeri bir sınavdı. Ankara Kız Lisesi ni kazandığım için mecburen orayı bitirdim. Ankara nın en itibarlı ve üniversiteye en çok öğrenci veren lisesiydi. Ertesi sene lise giriş sınavı kalktı. Benim başladığım yıl, üniversite giriş sınavı merkezi sisteme henüz (2 yıldır) geçmişti. Gördüğünüz gibi, milli eğitimimiz eskiden de sürekli değişirdi. Orta ve lise döneminde çalışkan bir öğrenciydim, eğitimle ilgili sorunum olmadı. Bu nedenle, ailem de okul hayatımla ilgilenmek gereği duymadı. Hiçbir dönemde haşarı-yaramaz bir çocuk / genç olmadım, sokakta oynamadım. Sadece biraz inatçıydım, evde istediğim yapılmazsa hemen küserdim, yemek yemezdim, açlıktan ölmeyeyim diye dediklerim yapılırdı, çocukluk işte! Kitap okumayı hepimiz severdik. Klasiklerin çoğunu okul sıralarında bitirdik (tüm kardeşler). Bu arada, Zıp Zıp, Doğan Kardeş, Bütün Dünya gibi, o zamanlar sayıları az olan dergileri okurduk. Tom Miks, Teksas vs. de favorilerimizdi. Derslerin yanında bunlar da mutlaka okunurdu. Bu arada ev işlerinde de çok başarılı sayılırdım. Nakış ve dantel, yama vs. çok iyi yaptığım elişleriydi. Kompozisyon, resim derslerim de iyiydi, mahalledeki bazı öğrencilerin resim dersi ödevlerini de, ben ve erkek kardeşim yapardık. Radyo tek eğlencemizdi, o da, tabii Ankara radyosuydu, teknoloji o düzeydeydi. Dinleye dinleye bütün, Türk Sanat müziği parçalarını ezberlemiştim, şarkı söylemeyi hala seviyorum. Operayı sonradan çok sevdim. Çocukluğumdan beri sinemayı da severim, güzel filmlerin hepsini görmeye çalışırım. Şimdi geriye bakınca, evde elimi hiçbir işe sürmediğimi hatırlıyorum, annemin ders çalışmam konusunda ne kadar dolaylı destek olduğunu, bu vesileyle, şükranla anıyorum. Biz 4 kardeştik, hiçbirimiz evin işleriyle ilgilenmedik, annem yaptırmazdı. Üniversite öncesi yaşamım, işte böyle, bilindik bir çocukluk ve gençlik yaşamı. Neden tıp fakültesini seçtiniz? Tıbbın hangi alanına yöneleceğinize nasıl karar verdiniz? Tıp alanını bilinçli veya amaçlamış olarak seçmedim. O sıralarda, zaten birkaç tane gözde meslek dalı vardı, avukat, doktor, mühendis gibi. Herhalde, doktorluk daha çok hoşuma gitti, babam da destekledi. ÖSYM de (o zamanki kısaltılmış adını bilmiyorum), zaten 6 tercih hakkımız vardı. Şimdiki gibi yüzlerce meslek de icat edilmemişti. İyi puan alabilen öğrenciler, o birkaç temel alandan birisinde okurdu. Dört tane tıp fakültesi, bir siyasal bilimler fakültesi tercihi yaptım. Ankara Tıp tutunca, diğerleriyle ilgilenmedim, kaydoldum. O zamanlar, puanları öğrenmek için, her fakülteye ayrı ayrı gitmeniz gerekirdi, eve bildirim diye bir şey yoktu. Genç arkadaşlarım, teknoloji açısından ne kadar şanslı olduklarını bir kez daha düşünsünler. Hastanede bile direk telefon yoktu, çok zorluk çekerdik. İç hastalıklarını seçmem de şans oldu. Fakültenin son sınavları bitip mezun olduktan 10-15 gün sonra, asistanlık sınavı açıldı, son stajım zaten iç hastalıklarıydı, sınava hazırdım. Babam, kızım dâhiliyeci ol, daha iyi dedi. Ben de sınava girdim. Girme diyen de çok oldu tabii. Kadroya kimlerin gireceği belli vs konuşmaları yapıldı. Ben babamı dinledim, sınava girdim, iyi etmişim, kazandım. Mezun olduktan, tam 1 ay sonra işe başladım. Yani, AÜTF den sadece 26 27 gün ayrı kalabildim. O gün, bu gündür 39 yıl, 3 aydır buradayım. Hematoloji seçimim de bilinçli değil, o sırada iki yan dal yeni şekillenmişti, ya nefroloji yada hematoloji olabilirdi. Nefrolojideki hocalarla aram hoş olmadığından, hematolojiye kaldım. Tüm bu bilinçsiz yönlenmelerden çok memnunum, iyi ki böyle olmuş. Geçmişe dönme imkânı olsa tekrar aynı yolda yürür müydünüz? Bugün, severek ve bilinçli olarak, yine doktorluğu seçerdim, herkese de önerirdim. Doktor olamayan herkesin, doktorları içten içe kıskandığını düşünüyorum. Sanırım bu nedenle sürekli gündemdeyiz. Doktorların mesleki şikayetlerine aldırmayın, hepsi çok memnundur, kendini herkesten yukarda hisseder, bunun da farkında değildir. Özellikle kadınlar için doktorluk çok güzel bir meslek, çok saygın bir meslek. Kadın için yorucu iş olduğunu söyleyenler var. Buna da katılmıyorum, içi boş bir söylem. Bence, dış çevreden koruyucu bir meslek. Doktorluğu da, hematolojiyi de çok seviyorum, morfoloji en sevdiğim ilgi alanım. Son zamanlarda, morfolojiye yeteri kadar değer verilmiyor, üzülüyorum, morfoloji ile desteklenmeyen tanıları eksik kabul ediyorum, çünkü bu yanılgıları sık sık gözledim. Hematolojinin bugünü ve geleceği için neler söylersiniz? Hematoloji, bugün ülkemizdeki birçok merkezde, hemen hemen bilimsel olarak gelişmiş batı ülkeleriyle eşdeğerliği yakalamış durumda. Bunda bireysel ve kurumsal gayretlerin payları değişkendir. Sonuçta, eldeki maddi olanakla yapılabileceklerin çoğu yapılıyor. Dünya ile azçok eşgüdümlü bir yol izliyoruz. Yurtdışına hasta götürmek, bana artık sadece bir kapris olarak görünüyor. Artık, çoğu alanda olduğu gibi hematolojide de, tedavi olanakları ve sağkalım 50 yıl önceki gibi değil, çok daha iyi durumda. Ancak, tanı yöntemlerindeki gelişmeler tedavinin çok önünde gidiyor. Birincil temel tedavi ajanlarımız hala aynı, 30-35 yıl önceki gibi; ara-c, antrasiklin, vincristin vs Bunları hala bırakamadık. Şüphesiz yeni ve çok pahalı ajanlar var, ama bunlar mucize yaratmadılar (birkaçı hariç ), etkinlikleri kanser korkusunu yenmeye yetmiyor. Araştırma konusunda, eskisinden daha iyiyiz, ama çok daha iyi olabiliriz. Biraz bizden, biraz çevresel nedenlerden, tam verimli değiliz. Araştırma kalitesi genelde biraz düşük gibime geliyor. Muhtemelen sayısal kaygı bunu tetikliyor. Laboratuvar araştırmaları çok az, epidemiyolojik çalışma yok denecek kadar az. Çoğu ilaç sektörü destekli ilaç çalışmaları. Bunlar ne kadar gerekli bilmiyorum. Türkiye deki merkezler, birbirlerinin deneyimini uygulamada kullanıyor mu, bu da tartışılır. Ama sonuçta yinede, bir araştırma yapma telaşı ve çabası var. Son 30 yılın en önemli değişikliği budur bence. Burada, hoşumuza gitmese de, YÖK ün zorlaması, bu işleri en azından hızlandırdı ve yönlendirdi. Hematolojinin yarını ne olacak bilmiyorum. Dünya hematolojisi ilerleyecek, görünen köy kılavuz istemiyor. En azından, teknolojik olarak güçlü ülkelerde böyle olacak. Ülkemizde, hematolojinin, bugünkü beyin gücünü sürdürüp sürdüremeyeceği ise şüpheli. Bilim için temel koşullar var: 1-Onur 2- Özgürlük 3- Para. Bugün bile bu koşullar bizi zorluyor, gelecekte ne olur bilemiyorum. Çok fazla tıp fakültesi açıldı, kalitesiz hekim yetiştiriliyor. Hekimlik eğitiminin, hekimliğin, dünyadaki hiçbir meslekle kıyaslanamayacağını fark eden çok az. Bazı hekimler de ne acıdır ki, bunun ayırdında değil. Dilerim, en azından bugünkü çalışma koşullarını, hareket alanlarımızı koruruz. Bilimsel çerçevede, gelecekteki beklentim ise; belki /umarım, kemoterapi denilen, hele hele Allo-nakil denilen çok travmatik tedaviler kalkar. Yerlerini basit, hastayı ve hekimi yıpratmayan girişimler alır. Bugünle, Antibiyotik-asepsi-antisepsi öncesi çağ gibi kalır. Kemoterapi ve allo-nakilleri, patlayan bombaya benzetiyorum. Ancak toz duman dağılınca kimin kazandığı belli oluyor. Bunlar hedefe yönelik silahlar değil. Belki, hastalıkların etyolojsi aydınlanırsa, tedaviye de gerek kalmaz, koruyucu önlemlerle hastalar kurtulur. Bu konularda pek gelişme olmuyor. Öğrenciliğimden beri, aynı etyolojik faktörler suçlanıyor. Tıpta, hızlı çoğalan tek şey, çok pahalı ilaçlar, malzemeler, cihazlar. Köklü çözüm getiren tedaviler çok yavaş gelişiyor. Farmakogenetikten de biraz umudum var. Bu arada eleştiri getirmek istiyorum. Hematolojinin bugünü ve geleceği hakkında fikrimi sordunuz. Geçmişini sormak aklınıza gelmedi. Bu da, günümüz gençlerinde alışkanlık veya globalizm denilen sevmediğim oluşumun kötü sonucu olsa gerek! Gençler, dünya kendileriyle yaşıt sanıyorlar, meslekler de haliyle, kendilerinin doğumuyla başlamış oluyor. Dr. Nahide Konuk Türk Hematoloji Derneği faaliyetleri hakkında ne düşünüyorsunuz? THD nin faaliyetleri baş döndürecek düzeyde, yetişmek zor. Çok aktif bir dernek. Toplantı sayısı, bilgiye ulaşmanın çok kolay olduğu bugünkü dünya için biraz fazla gibime geliyor. Ama, bilgi kadar gelenek, görenek, sosyalleşme çok önemli, hatta daha önemli. Bu bakımdan toplantılar faydalı oluyor kanısındayım. Kendi çevresinin dışına çıkmak, kişiye sosyal kültür anlamında çok şey kazandırıyor. Bu bakımdan da derneğin faaliyetleri, sivil toplum kültürüne önemli katkıda bulunuyor diye umuyorum. Hematoloji dışında hayatınızda neler yer almakta? Hematoloji dışında zamanımı, kitap okumak, sinemaya gitmek, sevgili kedim Tarçın ve aileme ayırıyorum. Her ay en az bir, bazen üç kitap okurum. Üç kardeşim, beş yeğenim ve onların yaşamına ilişkin iniş çıkışlar zaten günümü dolduruyor. Zaman zaman seyahatler yapıyorum, herkes gibi yeni yerler görmeyi seviyorum. Daha genç meslektaşlarınız için birkaç mesaj alabilir miyiz? Genç arkadaşlara en önemli mesajım, gelecek için şans dilemek olacak. Şansa çok ihtiyaçları var. Bunun dışında, hastaları, lütfen, muayene etmelerini, salt laboratuvar doktoru olmamalarını öneririm. Her adımlarında vicdanlarının sesini dinlemelerini rica ederim. Hematoloji ile ilgili söyleyecek çok şey vardır ama kayda geçmesi için bizimle bir anınızı paylaşır mısınız? Anılarımdan bir tanesi çok eski. Henüz bir iç hastalıkları uzmanı iken, belki de asistanken (emin değilim), rahmetli hocamız Prof. Bekir Berkol, İstanbul a, uluslararası bir hematoloji kongresine götürmüştü. Bu bir kongre ile ilk tanışmamdı. Sanırım, Sn. Prof. Berkarda düzenlemişti. O zamanlar sponsor diye bir oluşum da yoktu. Kongre, düzenleme olarak bugüne kadar gördüklerime eşdeğer zenginlikteydi. O kongrenin açılış kokteyli, AKM deydi. Kokteylde, ufak tefek bir yabancı ile ayaküstü uzun süre konuştuk. Elinde tabağı ile, pencere içi gibi bir yere ilişip oturmuş, kibar ve çok alçakgönüllü bir havayla konuşuyordu. Çevresinde toplanmış bir kalabalıkta yoktu. Sakin, zarif, uysal bir beydi. Sonra isminin, Wintrobe olduğunu söyledi. Düşünün, efsane Wintrobe la dakikalardır, eski bir dostumuz gibi sohbet ediyormuşuz. Çok şaşırdım, heyecanlandım. En hoş tarafı, kendisi de tanınmış olmaktan dolayı çok şaşkındı. Hele kitabından haberdar olduğumuzu ve okuduğumuzu duyunca çok hayret etti. Ankara ya geldiğinde de görüşmek istedi. Alçakgönüllülüğünü ve nezaketini hala unutamam. Kerameti kendinden menkul büyük bilim adamlarımıza örnek olmasını dilerim. Türk Hematoloji Derneği ne bundan sonraki yıllarda başarılar, tüm arkadaşlarıma da özgür ve sorunsuz bir çalışma yaşamı diliyorum. 13

HAUD DR. LEYLAGÜL KAYNAR Derneğimizin bizlere sağlamış olduğu bu destek gerçekten çok önemli ve gerekli. Buradan derneğimize ve bütün dernek üyelerimize bu deneyimleri yaşamam için yapılan maddi ve manevi destekleri için teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Leylagül Kaynar Soru 1: Bize kendinizden ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Erciyes Üniversitesi, Tıp Fakültesi nden 2000 yılında mezun oldum. Aynı yıl Erciyes Üniversitesi nde iç hastalıkları anabilim dalında uzmanlık, 2006 yılında da yine aynı üniversite de hematoloji bilim dalında yan dal uzmanlık eğitimine başladım. 2010 yılında yan dal ihtisasımı tamamladım. Halen aynı merkezde yardımcı doçent olarak çalışmaktayım. Hematoloji içinde malign hematoloji ve transplantasyon konuları özellikle ilgilendiğim alanlardır. Soru 2: Bize yurtdışındaki ve eğitim gördüğünüz üniversitedeki hematoloji alanındaki çalışmalar hakkında edindiğiniz izlenimlerinizi aktarabilir misiniz? Amerika Birleşik Devletlerinde özel ve başarılı bir üniversite olan Duke Üniversitesi nin Erişkin Kök Hücre Nakli Ünitesi nde 6 ay kadar eğitim gördüm. Duke Tıp Merkezi, hasta tanı, tedavi ve takibinde olduğu gibi, klinik ve temel alanlarda da araştırmalar için çok fazla olanak ve imkanlara sahiptir. Erişkin kök hücre nakil ünitesinde 7 öğretim üyesi görev yapmaktadır. On üç yataklı servise sahip bu ünitede yıllık 250-300 hastaya kök hücre nakli yapılmaktadır. Nakillerin büyük kısmı ayaktan takip ünitesinde gerçekleştirilmektedir. Merkeze müracaat eden hemen her hasta çalışma için değerlendirilmekte ve çok sayıda klinik çalışma birlikte yürütülmektedir. Soru 3: Yurtdışındaki hematoloji alanındaki çalışmaları gördükten sonra Türkiye deki çalışmalar ve geleceği hakkında neler söyleyebilirsiniz? Türkiye de bu alanda çalışma yapabilecek ve yeni fikirler üretebilecek çok sayıda kıymetli hocalarımız ve arkadaşlarımız mevcuttur. Bununla ilgili herhangi bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum. Ancak bilindiği gibi Türkiye de herhangi bir klinik çalışma yapmak için çok sayıda bürokratik ve ciddi anlamda parasal engelin aşılması gerekmektedir. Retrospektif çalışmaların değerini oldukça kaybettiği günümüzde Türkiye kökenli prospektif çalışmaların yapılması hepimizin isteğidir. Umarım konuyla ilgili yapılacak girişimler bu tür çalışmaları kolaylaştırır. Türkiye de çalışmaların önündeki ikinci engel ise hastaların kendilerini bir kobay olarak görmeleridir. Çalıştığım merkezde hastalar klinik çalışmalara isteyerek girmekte ve hatta bazı hastalar, kendileri özellikle çalışmaya katılmak için müracaat etmekteler. Bizim hastalarımızın bu anlamda bilinçlendirilmesi ve belki teşvik edilmesi gerekmektedir. Bu husus, farkındalığın artırılması ve çalışmaların yaygınlaştırılması ile zamanla üstesinden gelinebilecek bir sorun gibi görülmektedir. Soru 4: Orada yaptığınız çalışmalarınızdan ve bu eğitim sürecinin size kattıklarından bize biraz bahsedebilir misiniz? Klinik gözlem anlamında akraba dışı nakiller, haploidentik ve özellikle kord kaynaklı kök hücre nakli konusunda oldukça faydalı oldu ve hasta tedavi ve takibinde farklı yaklaşımlar gördüm. Bunun dışında iki klinik çalışmada görev aldım. Ayrıca bir çalışma protokolünü bizzat yazma fırsatım oldu. Böylece bir çalışmanın nasıl olgunlaştığını, hangi aşamalardan geçtiğini gözlemleme şansı elde ettim. Soru 5: Türk Hematoloji Derneği nin Hematoloji Asistan/Uzmanlarına Yurtdışı Destek Programı konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu program için önermek ve söylemek istediğiniz bir şey var mı? Derneğimizin bizlere sağlamış olduğu bu destek gerçekten çok önemli ve gerekli. Buradan derneğimize ve bütün dernek üyelerimize bu deneyimleri yaşamam için yapılan maddi ve manevi destekleri için teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Hematoloji asistanlarının ve hatta uzmanlarının kısa süre de olsa yurt dışında önemli merkezlerde bulunmalarının bir gereklilik olduğu kanaatindeyim. Arkadaşlarımız sağlanan maddi destekle birlikte, bu konuda teşvik edilmelidirler. 14

HAUD DR. ÖZLEM TÜFEKÇİ THD gerek okulları gerek destek programları ile bizlerin eğitimine çok büyük katkıda bulunmakta, bizi her daim desteklemektedir ki diğer yan dal branşlarındaki arkadaşlarımın bu faaliyetlere gıpta ile baktığını söyleyebilirim. Yurtdışına gidip, kısa bir süre de olsa, orada gözlem ve çalışmalarda bulunmanın mesleğimize, vizyonumuza çok katkısı olduğunu ve gerekli olduğunu düşünmekteyim. Bu bağlamda THD nin destek programı çok yararlı ve önemlidir. Soru 1: Bize kendinizden ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz? 2003 yılında Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi nden mezun oldum ve aynı yıl Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi nde Pediatri ihtisasına başladım. Hematolojiye öğrenciliğimden beri büyük ilgi duymaktaydım. Pediatri uzmanı olduktan sonra, Temmuz 2009 dan itibaren, aynı üniversitede Pediatrik Hematoloji yan dal ihtisası yapmaya başladım. Yurtdışında özellikle kemik iliği nakli konusunda deneyimli bir merkeze eğitim amaçlı çalışma isteğimi bölümdeki hocalarıma bildirdim. Onların ve çalışma arkadaşlarımın yönlendirme ve destekleriyle İngiltere, Londra da Great Ormond Street Çocuk Hastanesi KİT ünitesinde tıbbi gözlemci olarak bulunmak üzere, THD HAUD bursuna başvurdum. Başvurum olumlu sonuçlandıktan sonra Mart 2011 de İngiltere ye gittim. Soru 2: Bize yurtdışındaki ve eğitim gördüğünüz üniversitedeki hematoloji alanındaki çalışmalar hakkında edindiğiniz izlenimlerinizi aktarabilir misiniz? 01.03.2011 ve 28.05.2011 tarihleri arasında İngiltere Londra da bulunan Great Ormond Street Çocuk Hastanesi Kemik İliği Transplantasyon Ünitesi nde tıbbi gözlemci olarak bulundum. Great Ormond Street Çocuk Hastanesi, pediatrik kemik iliği transplantasyonunda Avrupa nın önde gelen merkezlerinden biri olup yılda yaklaşık 70 allojeneik kök hücre nakli yapılmaktadır. Bu transplantasyonların çoğu akraba dışı olup çok geniş yelpazede maliyn ve benign hematolojik hastalıklar, solid tümörler, immünolojik hastalıklar, metabolik hastalıklar ve bazı gastrointestinal hastalıkları içermektedir. Klinikte katıldığım multidisipliner toplantılarda transplantasyona karar verilme, hazırlık rejiminin planlanması, komplikasyonların tartışılması süreçlerini yakından gözlemledim. Protokollerin nasıl oluşturulduğunu görme fırsatım oldu. Bir hastanın tedavi planlaması hakkında saatlerce sürebilen teorik tartışmaları hayranlıkla izledim. Servis vizitlerinde hastaları, problemlerini, çıkan komplikasyonları ve bunlara nasıl müdahale edildiğini ve çalışma prensiplerini yakından gördüm. Poliklinik kontrollerde hastaların taburcu edildikten sonraki takiplerinin nasıl yapıldığını ve graft versus host hastalığı izlemlerinin nasıl olduğunu, geç yan etkiler açısından ne gibi önlemler alındığını gördüm. Bolca yapılan teorik tartışmalar ve seminerler bilgi açısından doyurucu, çalışmaya sevk edici ve hayranlık verici idi. Protokollerini okuma fırsatım oldu ve sorduğum sorulara tatmin edici cevaplar aldım. Transplantasyonun yanısıra; pediatri pratiğinde çok nadir görülen bazı immünolojik ve metabolizma hastalıkları da görme şansım oldu. Ayrıca ilk kez bazı immünoloji hastalarına uygulanan gen tedavisini gördüm. Kliniğimizde 2008 yılından beri faal olarak çalışan aile içi alloneik KİT ve otolog KİT yaptığımız, erişkinle ortak, sıklıkla iki yatağını kullandığımız pediatrik kök hücre transplantasyon ünitesi var. Yatak sayımız az ancak, buna rağmen senede yaklaşık 12 çocuğa kök hüre nakli yapmaktayız. Yurtdışına kıyasla Türkiye de imkanlarımız daha kısıtlı; yardımcı sağlık personelimiz az dolayısı ile iş yükümüz fazla. Yurtdışında gittiğim merkezin; sadece kök hücre transplantasyon konusunda uzmanlaşmış hekimler dışında uzman hemşire, farmakolog, psikolog ve beslenme uzmanından oluşan geniş ve uzman bir kadrosu vardı. İlaca ulaşma, temin etme konusunda sıkıntıları yok; bizim ise burada endikasyon dışı olan bir ilaca ulaşmamız haftaları bulabiliyor. Biz burada birçok kişinin görevini tek başına üstlenmeye çalışıyor, elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Buna rağmen de iyi işler yaptığımızı düşünüyorum. Soru 3: Yurtdışındaki hematoloji alanındaki çalışmaları gördükten sonra Türkiye deki çalışmalar ve geleceği hakkında neler söyleyebilirsiniz? Ülkemizde personel sayımız ve imkanlarımız kısıtlı olmasına rağmen olağanüstü çaba gösterdiğimizi; teorik altyapı olarak da oldukça iyi bir yerde olduğumuzu gördüm. Personel sayısının ve maddi imkanların yeterli olması durumunda; teorik altyapımızı geliştirmeye ve bilimsel çalışmalara daha çok zaman ayırabileceğimizi ve bu şekilde çok daha başarılı olabileceğimize inanıyorum. Soru 4: Orada yaptığınız çalışmalarınızdan ve bu eğitim sürecinin size kattıklarından bize biraz bahsedebilir misiniz? Bu kadar deneyimli ve teknik olarak ilerlemiş bir merkezde bulunmamın bana çok büyük katkısı olduğuna ve vizyonumu genişlettiğine inanıyorum. Orada olduğum süre içerisinde pediatrik kök hücre transplantasyon konusunda bol bol okuma ve son yenilikleri yakından takip etme fırsatım oldu. Kendimin ve bizlerin; ülkemizdeki hematologların nerede olduğunu görme, durumumuzu değerlendirme fırsatım oldu. Soru 5: Türk Hematoloji Derneği nin Hematoloji Asistan/Uzmanlarına Yurtdışı Destek Programı konusunda ne düşünüyorsunuz. Bu program için önermek ve söylemek istediğiniz bir şey var mı? THD gerek okulları gerek destek programları ile bizlerin eğitimine çok büyük katkıda bulunmakta, bizi her daim desteklemektedir ki diğer yan dal branşlarındaki arkadaşlarımın bu faaliyetlere gıpta ile baktığını söyleyebilirim. Yurtdışına gidip, kısa bir süre de olsa, orada gözlem ve çalışmalarda bulunmanın mesleğimize, vizyonumuza çok katkısı olduğunu ve gerekli olduğunu düşünmekteyim. Bu bağlamda THD nin destek programı çok yararlı ve önemlidir. Son olarak da; hematoloji camiasında olmaktan kıvanç duyduğumu söylemek istiyorum ve Türk Hematoloji Derneğine bana sağladığı, maddi ve manevi katkılardan dolayı tekrar teşekkür ediyorum. Özlem Tüfekçi 15

TO PLA N TILAR 7. Ulusal KEMİK İLİĞİ TRANSPLANTASYONU ve KÖK HÜCRE TEDAVİLERİ KONGRESİ 3. EBMT/THD Kök Hücre Transplantasyonu Hemşireliği Kursu ve 3. EBMT ProMISe Eğitim Kursu 16 T Ü R K H E M AT O LO J İ D E R N E Ğ İ E Y L Ü L- E K İ M 2 0 1 1