VELĐKĐE KOMNĐNY Đ VOSTOK

Benzer belgeler
İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

ETKİNLİKLER/KONFERSANS

TARİH BÖLÜMÜ LİSANS DERSLERİ BİRİNCİ YIL

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

1 KAFKASYA TARİHİNE GİRİŞ...

İktisat Tarihi I

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü I. Öğretim Programı Müfredatı

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

KURTALAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

Aralık 2013 December 2013 Yıl 6, Sayı XVI, ss Year 6, Issue XVI, pp DOI No:

ORTA DOĞU VE KAFKASYA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI

KARAMAN ERMENEK BALKUSAN KÖYÜ

c-1086 da Süleyman Şah ile Tutuş arasında yapılan savaşta Süleyman Şah yenildi ve intihar etti, oğulları esir alındı.

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

Yusuf Ayönü, Selçuklular ve Bizans, Türk Tarih Kurumu, Ankara 2014, 332 Sayfa, ISBN

ÖZGEÇMİŞ VE YAYINLAR

İktisat Tarihi I Ekim

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

ESKĠġEHĠR OSMANGAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN EDEBĠYAT FAKÜLTESĠ, TARĠH BÖLÜMÜ DERS ġablonu (ÖĞRETĠM PLANI / MÜFREDAT)

HAÇLI SEFERLERi Orta Çağ'da Avrupalıların Müslümanların elinde bulunan ve Hristiyanlarca kutsal sayılan Kudüs ve çevresini geri almak için

TARİH BOYUNCA ANADOLU

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devleti) Orta Asya da bilinen ilk teşkilatlı Türk devleti Hunlar tarafından kurulmuştur. Hunların ilk oturdukları yer

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL TARİH VE GENEL TÜRK TARİHİ I. TARİH BİLİMİNE GİRİŞ...3

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

Türk Süperetnosu, Dünya Sistemi ve Turan Petrolleri

Yak ndo u Medyas nda Türkiye ve AB Müktesebatlar - srail örne inde

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

OSMANLI - İRAN. Sınır ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER OSMANLI - İRAN. Sınır Ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER

2014/1 KPSS'de boş kalan kadrolar

XIII. - XV. YÜZYILLARDA ANADOLU TÜRKLERİ İLE TRABZON İMPARATORLUĞU ARASINDAKİ İLİŞKİLER

TARİH İNCELEMELERİ DERGİSİ XXIX. CİLT DİZİNİ / INDEX

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 3.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. HAÇLI SEFERLERİ Nedenleri ve Sonuçları

Osmanlı Devleti'nin kurucuları, Oğuzların Bozok koluna bağlı Kayı aşiretidir.

Tokat ın 68 km güneybatısında yer alan Sulusaray, Sabastopolis antik kenti üzerinde kurulmuştur.

TARİH BÖLÜMÜ ÖĞRETİM YILI DERS PROGRAMI

İslam ın Serüveni. İslam ın Klasik Çağı BİRİNCİ CİLT MARSHALL G. S. HODGSON

TÜRKİYE DE DİLLER VE ETNİK GRUPLAR. (Ahmet BURAN-Berna YÜKSEL ÇAK, Akçağ Yayınları, Ankara 2012, 318 s.)

Edirne Tarihi - Bizans Döneminde Edirne. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

AKDENİZ DE COĞRAFYA, TEKNOLOJİ VE SAVAŞ:

ORTA ASYADAN TÜRK GÖÇLERİ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

istanbul'un fethinin türk ve dünya tarihi açısından sebepleri istanbul'un fethinin türk ve dünya tarihi açısından gelişmesi istanbul'un fethinin türk

İ Ç E R İ K. M i s y o n & V i z y o n. N e d e n T a r i h B ö l ü m ü?

AVRUPA DA MEYDANA GELEN TEKNİK GELİŞMELER : 1)BARUTUN ATEŞLİ SİLAHLARDA KULLANILMASI: Çinliler tarafından icat edilen barut, Çinlilerden Türklere,

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI

TABLO 27: Türkiye'deki İllerin 2006 Yılındaki Tahmini Nüfusu, Eczane Sayısı ve Eczane Başına Düşen Nüfus (2S34>

ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 10.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. IV.-V. vd. HAÇLI SEFERİ

ALANYA NIN BAZI EKONOMİK VE SOSYAL VERİLERİNİN MEVCUT İLLER İLE KARŞILAŞTIRMALI ANALİZİ

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir.

İLLERE GÖRE NÜFUS KÜTÜKLERİNE KAYITLI EN ÇOK KULLANILAN 5 KADIN VE ERKEK ADI

T.C. Tarih: :56:14 Sayfa:1/11 GÜN Kadir KASALAK. Tarihi Yrd.Doç.Dr. Kadir KASALAK. Kadir KASALAK. Hayri ÇAPRAZ

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ...11

ŞANLIURFA YI GEZELİM

T.C. Tarih: :10:21 Sayfa:1/11 GÜN KARAGÖZ Yrd.Doç.Dr. Kadir KASALAK. Yrd.Doç.Dr. Kadir KASALAK1891 TAR-404-A-Türkiye KASALAK

TRAKYA ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI GÜZ YARIYILI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖRGÜN ÖĞRETİM ARA SINAV PROGRAMI (SEÇMELİ)

Cyprus Society and Culture (Kıbrıs Toplum ve Kültür ), ed. Angel Nicolaou-Konnari, Chris Schabel, Brill, Leiden 2005, 403 s.

Program Adı Bölüm Puan Türü. En Büyük Puan. OB Kont. OBK En Büyük Puan. OBK En Küçük Puan. OB Yer. Program Kodu. En Küçük Puan. l l Yer.

Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. Doç. Dr. S. EKER

Sultan Abdülhamid Han hakkında 7 itiraf

Tarih Anabilim Dalı Tezli Yüksek Lisans (Sak. Üni. Ort.) Programı Ders İçerikleri

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

HALFETİ İLÇEMİZ. Halfeti

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi Y. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1998

PROGRAM KODU (1) ÜNİVERSİTE ADI FAKÜLTE PROGRAM ADI (2) ÖĞR. SÜRE (3) 2014 ÖSYS EN KÜÇÜK PUAN (7) PUAN TÜRÜ (4) ÖZEL KOŞUL VE AÇIKLAM ALAR (6)

T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLGİLER ENSTİTÜSÜ TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi Journal of Book Notices, Reviews and Translations

ÜNİVERS ALIST TARİH. Prof. Dr. Karam Khella. Tarihin Yeniden Keşfi. Avrupa Merkezci Tarihsel Bilincin Yıkımı. Çeviren: İsmail KAYGUSUZ.

BÜLTEN İSTANBUL B İ L G İ AZİZ BABUŞCU. NOTU Yeni Dünya ve Türkiye 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI

EMEVİLER VE ABBASİLER DÖNEMİ

1979 Kabe Baskını'nın yeni görüntüleri ortaya çıktı

Katolikler bir hac yolculuğu gibi kilise yolunda dua ederek yürüyorlar

Gayri Safi Katma Değer

Batı Karadeniz Gezi Programı Safranbolu, Kastamonu, Amasya, Samsun Kasım 2013

UniversiteTuru FakulteYuksekOkulAdi ProgramAdi PuanTuru TabanPuanKontenjanOgretimTuruOgretimTuru BasariSirasi Ankara Üniversitesi Devlet Dil ve Tarih

İçindekiler. xi Şema, Harita, Tablo ve Resimler xiü Açıklamalar xv Teşekkür xvü Önsöz

Anadolu'da kurulan ilk Türk beylikleri

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

Körfez'in petrol zengini ülkesi: Kuveyt

2015 KOCAELİ NÜFUSUNUN BÖLGESEL ANALİZİ TUİK

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - ( )

ERMENİLERİN KÖKENİ VE TARİHİ...

Dersin Adı İSLAM TARİHİ Sınıf 12 İSLAM TARİHİ

Transkript:

Uluslararası Karadeniz Đncelemeleri Dergisi 161 Rustam Shukurov, VELĐKĐE KOMNĐNY Đ VOSTOK (1204-1461) [Büyük Komnenoslar ve Doğu (1204-1461)], Vizantiiskaia Biblioteka, St. Petersburg: Aletheia 2001, 446 s. (Rusça) Trabzon kentinin tarihi, gerek ülkemizde ve gerekse dünyada araştırmacıların büyük dikkatini çekmektedir. Trabzon gibi eski ve zengin bir geçmişe sahip kentin, tarihi süreç içerisinde, XIII. asrın başlarında ortaya çıkan Trabzon Rum Devleti (ya da başka bir deyişle Büyük Komnenos Hanedanı) hakkında XIX. yüzyılın ilk yarısında Jacop Philip Fallmerayer ile başlayan oldukça detaylı ve bilimsel çalışmalar yapılmaya başlanmıştır. Ülkemizde ise, önyargılar sebebiyle yanlış anlaşılan ve biraz da bunun etkisiyle ihmal edilen Doğu Karadeniz tarihi araştırmalarının sayısının ancak yeni yeni arttığı görülmektedir. Rustam Shukurov un 2001 yılında Rusça yayımladığı kitabı bu alanda dikkat çekmektedir. Kitap, genel anlamda Trabzon Rum Devleti nin 257 yıllık tarihi boyunca Doğu ile olan ilişkilerini ele almaktadır. Tanıtımını yaptığımız bu çalışmanın temel amacı, Doğu Karadeniz üzerine çalışan modern Bizantinistlerin tam olarak bilmedikleri ya da az bildikleri Doğu ve bilinen bütün Hıristiyan kaynaklarını temel alarak Trabzon ve Doğu arasındaki ilişkilerin karşılaştırmalı bir portresini ortaya koyabilmektir. Trabzon Tarihi çalışmaları konusunda dünyanın saygın bilim adamlarından Sergei Karpov un takdim yazısından sonra (s. 5-6), eserin Giriş bölümünde (s. 7-61), Geç Dönem Bizans Karadeniz i üzerine yapılan temel çalışmalar özet olarak tekrar gözden geçirilmiştir. Burada özellikle Büyük Komnenoslar döneminde Rumlar ile Türkler arasındaki ilişkileri ele alan eserler tanıtılmıştır. Trabzon Rum Devleti ve Doğu (Türk, Fars, Arap, Yakın-Doğu daki Moğol Devletleri ve Anadolu) arasındaki ilişkiler hakkında, genelde Yunanca, Kafkas dilleri [Ermenice, Gürcüce], Latince ve Osmanlıca birinci el kaynaklara dayanılarak yapılan ancak Farsça ve Arapça eserler ihmal edilerek yazılan modern çalışmalar değerlendirilmektedir. Farsça ve Arapça XII. yüzyıldan XIV. yüzyıla kadar Anadolu ve Yakın- Doğu da ortak yazı dili haline gelmesi bakımından önem arz etmektedir. Giriş bölümünün II. kısmında dönemin en önemli Yunanca, Farsça ve Arapça kaynakları Birinci El Kaynaklar Hakkında Bir Araştırma başlığı altında incelenmiştir. Burada özellikle daha önce yayımlanmamış, Trabzon ve Doğu Anadolu tarihi için bazı yeni bilgiler içeren birinci el Doğu kaynakları üzerinde titizlikle durulmaktadır. Trabzon Rum Devleti ve çevresindeki bölge tarihi için bir kaynak olarak daha önce kullanılmamış olan 18 adet Türkçe, Farsça ve Arapça yazma burada tetkik edilmiştir. Yazar, analiz ettiği bu birinci el kaynaklara, Ortaçağ edebiyatının farklı türlerdeki örneklerini sunan yaklaşık iki yüz adet kroniği, hagiografya, coğrafi eser, epistolografya ve fermanları da ilave etmiştir. Shukurov, bilinen ve hatta daha önce yayımlanmamış bazı yazma eserleri dahi kullanmıştır. Araştırmacı

162 International Journal of Black Sea Studies burada Doğu Karadeniz Bölgesi ve bölge halkı hakkında bilgi veren Ortaçağ Doğu yazarlarının terminolojisini de tartışmıştır. Rustam Shukurov bu bölümde, okuyucunun daha sonra ele alacağı meseleleri daha rahat anlayabilmesi için, Trabzon Rum Devleti nin askeri yapısı, nüfusu, toprakları ve diğer bazı temel kurumları hakkında giriş mahiyetinde bazı bilgiler vermiştir. Birinci bölümde (s. 62-115), Büyük Komnenoslar ın Trabzon da 1204 yılında hâkimiyet tesis etmesi ve Đstanbul üzerinde kontrollerini tekrar sağlamaya yönelik Komnenosların restorasyon hareketi ele alınmıştır. Burada özellikle Karadeniz kıyısı boyunca Büyük Komnenosların ilerleyişinin durdurulması ve Đstanbul da bağımsız bir devletin ortaya çıkmasının, Büyük Komnenoslar için nasıl büyük bir talihsizlik meydana getirdiği detaylı bir şekilde işlenmiştir. Büyük Komnenoslar, 1214 yılında Sinop u ve Trabzon un batısındaki toprakları kaybetmeleriyle büyük bir politik başarısızlığa uğramışlar ve böylece hâkimiyet kurdukları toprakların önemli bir kısmını kaybetmişlerdir. Bütün bu başarısızlıklar, Türkiye Selçukluları ile Đznik Đmparatorluğu nu birbirinden ayıran Büyük Komnenoslar ın daha önceden hâkim olduğu Paflagonya (Kastamonu ve civarı) Theması üzerinde, Selçuklu Sultanlığı ve Đznik Laskarisleri arasında pazarlıklara sebep olmuştur. Shukurov burada dönemin Yunanca, Gürcüce ve Doğu kökenli ana kaynaklarını tekrar okumak ve yeniden yorumlamak suretiyle, bahsedilen bu olaylar hakkında yazılan modern çalışmalardaki bazı hataları düzeltmiş ve birtakım yeni ilâveler yapmıştır. Đkinci bölümde (s. 116-190), XIII. yüzyılda Trabzon un Selçuklular ve Moğollar ile münasebetleri değerlendirilmiştir. Selçuklular ile Büyük Komnenoslar arasında Sinop hâkimiyeti üzerinde yaşanan askerî ve diplomatik rekabet, bu ilişkilerin temelini oluşturmuştur. Büyük Komnenoslar, Selçuklu Türklerine bırakmak zorunda kaldıkları ve Đstanbul a giden denizyolu için adeta bir kapı konumunda olan Sinop u tekrar ele geçirme ümitlerini 1277 yılına kadar canlı tutmuşlardır. Komnenoslar en az yedi kez bu kentin kontrolünü ele geçirmek amacıyla savaşmışlardır (1204, 1214, 1225, 1228, 1254, 1265/66 ve 1277 yıllarında). Fakat bütün bu savaşların sonucunda herhangi bir başarı sağlayamamışlardır. 1280 li yıllarda artık ümitlerini kaybeden Büyük Komnenoslar, tarihlerinde yeni bir döneme girmişlerdir; bölgede yerel bir Bizans hanedanlığı rolüne razı olmak. Shukurov, Sinop hâkimiyeti üzerinde yaşanan mücadeleleri dönemin kaynaklarının elverdiği ölçüde tekrar ele almış ve değerlendirmiştir. Bu bölümde araştırmacı, adı kesin olarak bilinemeyen Selçuklu Melik inin Trabzon üzerine düzenlediği sefer hakkında John Lazaropoulos un çok iyi bilinen fakat halen daha tam olarak çözülememiş Hagiografik eserine yeni bir yorum getirmiştir. Shukurov, Melik in seferi hakkında Lazaropoulos un tüm hikâyesinin, XIII. yüzyılın ilk yarısından kalan parçaların birçok katmandan (en azından dört) meydana geldiğini iddia etmiştir. Yazarımız,

Uluslararası Karadeniz Đncelemeleri Dergisi 163 Lazaropoulos un bütün bu tarihi materyali gördüğünü fakat bunların bir kısmının günümüze ulaşmadığını düşünmektedir. Fragment A (Andronikos Gidos un tahta çıkması ve Selçuklu-Trabzon barış anlaşması) bizzat Lazarapoulos tarafından 1223 yılına tarihlendirilmiştir. Fragment B1 (bir Grek gemisine Selçuklu saldırısı) 1225 yılına tarihlenebilir. Fragment B2 (Sinop a karşı Trabzonluların karşı saldırıları) 1228 yılı olayları ile ilişkilendirilebilir. Ve son olarak Fragment C (Trabzon a üzerine düzenlenen Selçuklu seferi) 1230 yılının sonbaharına yerleştirilebilir. Lazaropoulos un (1364 yılından önce) kullandığı farazi birinci el kaynakların bir kısmı muhtemelen Trabzon Rum Devleti nin tek kroniği Panaretos döneminde (XIV. yüzyılın sonu) bir şekilde ortadan kaybolmuştu. Đkinci bölümün ikinci kısmında ise, Memluk kançılaryasında düzenlenip tam olarak kimliği belli olmayan Sinop Melik ine gönderilen mektup üzerinde durulmuştur. Bu düstur, el-ömeri nin (XIV. yüzyıl) ve Kalkaşandi nin çalışmalarında muhafaza edilmiştir. Rustam Shukurov un yorumuna göre bu mektup, muhtemelen Memlük Sultanı Baybars tan Đmparator II. Andronikos a 1264 Haziran ından kısa bir süre önce gönderilen gerçek bir mektuba dayanmaktadır. Türkiye Selçuklu Devleti ve Moğollar arasındaki ilişkilerin nasıl bir tarihi seyir izlediği bu bölümde anlatılmıştır. Moğol Đstilâsı nın ilk dönemlerinde, Ermeni Kralları gibi Trabzon Đmparatorları da kendilerini Đran Moğollarının hâkimiyeti altında buldular. Bu arada Selçuklu Sultanlığı ve Gürcü Krallığı, Moğol tehdidine karşı Altın-Orda nın desteğine başvurdu. Ancak 1260 lı yıllardan sonra Selçuklu Anadolu suna Đran Moğollarının/Đlhanlıların kesin bir şekilde yerleşmesi ve hâkimiyet tesis etmesi Moğol Barışı nda Trabzon un pozisyonunun kesin çöküşüyle sonuçlandı. Đran Moğolları/Đlhanlılar, Trabzon ile siyasi ilişkilerini askıya aldılar ve Sinop hâkimiyetindeki Rum-Türk rekabetinde Selçukluların tarafında yer aldılar. Daha önce bahsedilen Sultan Baybars ın Trabzon Đmparatoru II. Andronikos a gönderdiği mektup, Büyük Komnenoslar ın Mısır ve Altın- Orda ile yakın ilişki kurma girişiminin günümüze ulaşan ilk göstergesidir. Rustam Shukurov, Trabzon ile Mısır arasındaki ilişkileri Arapça kaynaklarda yer alan bilgilerden yola çıkarak aydınlatmaya çalışmıştır. Üçüncü bölümde (s. 191-259), Trabzon ile komşu yerleşik ve konargöçer Türkmen beyleri arasında XIV. yüzyılın sonlarına kadar süren şiddetli çatışmalara yer verilmiştir. Bu bölümünün birinci kısmında, 1260 yılı gibi geç bir tarihte Kuzey Anadolu ya geniş kitleler halinde konar-göçer Türkmenlerin ulaşması değerlendirilmiştir. Bu dönemde Paflagonya ya bölgesine ilk olarak gelen konar-göçer Türkmen grubu Çepnilerdir. Pervane nin liderliğindeki bu Türkmen grubu, muhtemelen 1265/66 yılında Sinop kuşatmasında görev almışlardır (Kalkaşandi den naklen). Bu yoğun konar-göçer Türkmenlerin ilk dalgası 1290 lara kadar Karadeniz Bölgesi ne

164 International Journal of Black Sea Studies yayılmıştır. Konar-göçerlerin göç hareketleri Karadeniz Bölgesi nin nüfus yapısını önemli oranda değiştirmiştir. Üçüncü bölümün ikinci kısmında, Trabzon ile komşu yerleşik Türkler arasındaki ilişkiler değerlendirilmiştir. Bu kısımda Rustam Shukurov un asıl amacı, bölgenin tarihi hakkında eser veren modern tarihçiler tarafından ya farkına varılmamış ya da tam anlamıyla araştırılmamış birçok Doğu kaynağını kullanarak Karadeniz Bölgesinde ortaya çıkan Türkmen beyliklerinin tarihini mümkün olan bütün detaylarıyla yeniden inşa etmektir. Özellikle, Hacı Emiroğulları Beyliği topraklarının XV. yüzyılın başlarında muhtemelen Trabzon un kontrolü altına girmesiyle, beyliğin ortadan kalkması tartışılmıştır. Ayrıca XIV. yüzyılda Trabzon ve Sinop arasında hâlâ belirsizliğini koruyan bazı ilişkiler yeniden inşa edilmeye çalışılmıştır. Rustam Shukurov, 1345 yılından sonra Trabzon Prensesi Eudokia nın amcası Đmparator I. Michael tarafından evlendirilmek için Sinop emirine verildiğini iddia etmiştir. Eudokia 1357 yılında Trabzon u ziyaret etmiş ve daha sonra ise Sinop a geri dönmüştür. Burada Shukurov, Komnenos Hanedanlığının farklı iki kolu arasındaki hanedanlık mücadelesinde Prenses Eudokia nın gerçek rolünü tam olarak ortaya koyamamıştır. Sinop Emiri ile evlendirilen Prenses Eudokia nın Komnenos Hanedanlığı nda yaşanan taht mücadelesindeki fonksiyonu halen belirsizliğini korumaktadır. Rustam Shukurov aynı bölümünün üçüncü kısmında, Karadeniz konar-göçerlerine ve onların Trabzon ile ilişkileri üzerine yoğunlaşmıştır. Shukurov, şayet Karadeniz in güneyindeki konar-göçerlerin ilk dalgası XIII. yüzyılın son kısmına tarihlendirilirse, 1330 lardaki ikinci dalganın Đmparatorluğun sınırlarına ulaştığını iddia etmiştir. Araştırmacı, her iki göç dalgasının da, konar-göçer Türkmenlerin güneyden kuzeye doğru göç ettikleri yönündeki çoğu tarihçinin düşündüğünün aksine Anadolu nun batısından doğusuna doğru hareket ettiklerini iddia etmiştir. XIII. yüzyılın sonlarındaki ilk konargöçer dalgası, Trabzon Rum Devleti nin sınırlarından güneye doğru devam etmiş, Amasya, Tokat, Niksar, Sivas, Erzincan ve Bayburt a kadar ilerlemiştir. Muhtemelen bu ilk dalga ile gelen Salur Türkmenleri Sivas bölgesine yerleşmişlerdir. Shukurov un bu değerlendirmeleri Doğu Karadeniz ve hinterlandındaki bölgenin Türkleşmesinde bilinmeyen bazı karanlık noktaları aydınlatmıştır. Dönemin kaynaklarında dört Türkmen aşiretinin adı geçmektedir: Çepni, Ak-Koyunlu, Bozdoğan ve Kara-Koyunluların Duharlu kolu. Bu Türkmen aşiretleri ikinci göç dalgası ile Karadeniz kıyıları boyunca ilerleyerek Trabzon ve civarına gelmişlerdir. Daha sonra XIV. yüzyılda ise bu aşiretler daha doğuya ve güneye doğru yavaşça hareket etmişlerdir. XIV. yüzyılın ikinci yarısı gibi geç bir tarihte detaylı ve güvenilir doğu kaynakları tarafından, Müslüman Anadolu da bu dört aşiretin varlığına atıfta bulunulması dikkat çekicidir. 1340 lı yıllarda aşiretlerden ilk defa bahsedilmesi, bu aşiretlerin Karadeniz Bölgesi ile ilişkilerini açıkça göstermektedir. Sonuçta,

Uluslararası Karadeniz Đncelemeleri Dergisi 165 Kastamonu ve civarından doğuya doğru hareket eden Türkmen aşiretleri, Karadeniz Bölgesi ne ulaşmışlar ve sadece birkaç on yıl sonra, daha güneydoğuya ve iç bölgelere doğru göç etmişlerdir. Aynı bölümünün dördüncü kısmında, konar-göçer Türkmen akınlarını durdurmak için Büyük Komnenoslar tarafından alınan olağanüstü diplomatik ve askeri tedbirler alınmaktadır. Küçük konar-göçer gruplarına karşı sınırları savunmak amacıyla bir dizi küçük kalenin inşa edilmesi, komşu Türkmenler ile aile ittifaklarının tesis edilmesi, caydırıcı askeri harekâtların yapılması gibi önlemler ile Trabzon siyasî varlığını devam ettirmeye çalışmıştır. Dördüncü bölümde (s. 260-292), Trabzon ile Timur ve onun Đran daki torunları arasındaki siyasi ilişkiler değerlendirilmektedir. Rustam Shukurov a göre Trabzon, genelde doğu meseleleri, özelde Emir Timur un faaliyetleri hakkında Đstanbul için istihbaratın temin edildiği bir kent konumundadır. Büyük Komnenoslar ın temel bilgi kaynaklarından biri, 1386/87 den itibaren Erzincan Emiri ve Timur un müttefiki olan Mutahharten idi. 1400-1401 de Đstanbul ve Trabzon, muhtemelen Mutahharten ile ittifak yaparak Osmanlı Sultanı I. Beyazid ve Emir Timur arasında gerginleşen bir çatışmayı amaçlayan tehlikeli diplomatik bir oyuna dâhil olmuştur. Bu girişim neredeyse her iki Bizans Devleti nin de bir felâket ile ortadan kalkmasına sebep olacaktı. Timur, Trabzon a karşı bir sefer düzenledi ve Palaiologoslar ı tehdit etti. Palaiologoslar sonuçta özürler ve zengin hediyelerle Timur a elçi göndermek zorunda kalmıştır. XIV. yüzyılın yirmili ve otuzlu yıllarında Trabzon ve Đstanbul hâlâ, Osmanlıların artmakta olan gücünü dengelemek amacıyla Timur un faaliyet sahası içerisindeydi. Shukurov ayrıca XIV. yüzyılın sonlarında Karadeniz Bölgesi ndeki Osmanlı fetihlerinin bazı yeni detaylarını hipotez olarak yeniden inşa etmeye çalışmıştır. Özellikle dönemin kaynaklarından Schiltberger in, 1398-1401 yılında bir Osmanlı askerinden ziyade Timur un esiri olarak (daha önce düşünülenin aksine) Giresun u ziyaret ettiği sıradaki gözlemleri Shukurov tarafından tekrar gözden geçirilmiştir. Osmanlı Sultanı I. Bayezid, Karadeniz seferi sırasında Giresun u muhtemelen Süleyman b. Hacı Emir den almıştır ki; bu olayın Emir Timur dan Sultan I. Bayezid e gönderilen mektuplardan birine yansıdığı görülmektedir. Beşinci bölümde (s. 293-331), Trabzon Rum Devleti nin son elli yılında, devleti yöneten Büyük Komnenos hanedanlarının güçlü Müslüman komşuları -Osmanlı ve Ak-Koyunlu Devletleri- ile ilişkileri ele alınmıştır. Rustam Shukurov, Osmanlıların denizden Trabzon a karşı düzenledikleri iyi bilinen seferi tekrar değerlendirmiştir. Trabzon üzerine düzenlenen bu deniz seferi, Canik Beyliği nin Osmanlılar tarafından fethinden kısa bir süre sonra meydana gelmiş olduğuna yönelik varsayımdan yola çıkan Shukurov, seferi 1427/28 yılına tarihlendirmiştir. Trabzon a karşı düzenlenen bu Türk akını, babasını suikast ile öldürerek 1429 yılında tahta çıkan IV. John ile sabık imparator IV. Aleksios Büyük Komnenos arasındaki çatışma ile yakından

166 International Journal of Black Sea Studies ilgilidir. Her halükarda çeşitli kaynaklardaki, doğrudan ve dolaylı birçok delil IV. John un babasının aksine, 1430 lu ve 1450 li yıllarda Osmanlılar ile iyi ilişkiler içerisinde olduğunu göstermektedir. Rustam Shukurov, Şeyh Cüneyd in Trabzon a düzenlediği (1456) seferin tarihine ve şartlarına, bu olay hakkında bilgi veren Grekçe ve Farsça kaynakları karşılaştırmalı okuyarak yeni bir yorum getirmek istemiştir. Özellikle daha önce yayımlanmamış Safevî kroniği burada ilk kez kullanılmıştır. Bu bölümün son kısmında, Trabzon-Uzun Hasan arasındaki münasebetler ve Osmanlılar tarafından Trabzon un fethi işlenmiştir. Burada, daha önce ihmal edilen ancak oldukça önemli bilgiler içeren Farsça kaynaklar analiz edilmiştir. Sonuç bölümünde (s. 332-339) ise, Rustam Shukurov, Trabzon Devleti ve Müslüman Devletler arasındaki ilişkilerden ortaya çıkan sonuçları değerlendirmeye çalışmıştır. Ayrıca Shukurov, Sp. Vryonis ve A. Bryer tarafından kavramlaştırılan Karadeniz Bölgesi ndeki Bizans toplumunun istisnaî bir şekilde hayatta kalması problemini yeniden gözden geçirmiştir. Ekler kısmında ise (s. 340-371), 1461 yılında Sinop ve Trabzon un Osmanlılar tarafından fethi ile ilgili Đdris-i Bitlisi nin Heşt Behişt adlı daha önce yayımlanmamış nüshasındaki (St. Petersburg daki yazma esas alınmak suretiyle) bir parçanın orijinal Farsça metni ile beraber Rusça çevirisi, Kitabı Diyarbekriyye de Ak-Koyunlu-Osmanlı savaşı hakkında verilen bilgilerin Farsçadan Rusça ya çevirisi, iki adet soyağacı tablosu ve kronoloji çizelgesi bulunmaktadır. Ayrıca yine eserin sonunda kısaltma listesi (s. 373-376), 664 adet kitap ve makaleden oluşan çok zengin bir bibliyografya (s. 377-408), Đngilizce özet (s. 409-413), indeksler (s. 414-438), Đngilizce (s. 439-442) ve Rusça (s. 443-446) içindekiler kısmı bulunmaktadır. Shukurov un eserinin değeri, çok farklı dillerdeki dönemin bilinen bütün kaynaklarını titiz bir şekilde modern tarih metodolojisine uygun olarak kullanmasından kaynaklanmaktadır. Yazar, bütün bu kaynakları çok titiz bir şekilde kullanarak Trabzon ile Doğu arasındaki ilişkileri tüm detaylarıyla ortaya koymuştur. Bu kıymetli eserin bir an önce, çok iyi Rusça bilen bir mütercim ve Ortaçağ Türk-Bizans ilişkileri konusunda uzman bir editör tarafından dilimize kazandırılmasının Trabzon Tarihi çalışmalarına büyük katkı yapacağı kanaatindeyiz. Murat KEÇĐŞ * * Arş. Gör. Dr., Muğla Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, MUĞLA.