Yonca Evcimik 55. Life Moda. 2013 Baskent. Levent Özaygen. Mor Çatı: Kadına Karsı id Hayır! Grammy Ödülleri Sahiplerini Buldu



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

SEDAŞ LI ÇOCUKLAR İŞGÜVENLİĞİ VİDEO YARIŞMASI ÖDÜLLERİNİ ALDILAR

Erginoğlu&Çalışlar Mimarlık, Tuz Ambarı yla Dünya Mimarlık Festivali nde 1. lik kazandı.

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

Uluslararası İzmir Film Festivali ilk kez 1990 yılında düzenlenmeye başladı. 11 kez düzenlenen Festivale 2000 yılında ara verildi.

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Jamie Foxx J

GLOBAL RUN 2017 İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI

www. vadistanbul.com

Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında

Sonrası. Jewett, Keman. Özcan Ulucan, Keman. Tuba Özkan, Viyola. Ozan Tunca, Cello. Program ile ilgili detaylar ise

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

Festivalin Tarihçesi

Bu yıl markanızın çok daha büyük düşünmesini sağlayacak çok güzel bir sebep var

Yaşam Boyu Öğrenme, Araştırma ve Uygulama Merkezi nin ilk şubesi Bodrum da

AKSA JENERATÖR A LES FTAR YEME NDE BULU TU

Beşiktaş Gazetesi. Günlük web Gazetesi Salkım Söğüt Saç

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

Lobi ve Resepsiyon / Lobby & Reception

2013 Kış Etkinlikleri

Gelin, Yarışın; Fikriniz Saklı Kalmasın...

EMİN GEÇİN PROJELERİ ANLATTI

HOLLANDALI ENGELLİ FUTBOLCULAR BODRUM DA DOSTLUK MAÇI YAPTI

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 16 HAZİRAN Tüm öğrencilerimize ve öğretmenlerimize sağlıkla geçirecekleri mutlu bir tatil diliyoruz.

ONAY A.Ş DURUKENT DURUKENT

Daha fazlası için. Daha iyisini istemek doğamızda var. Kendimiz ve sevdiklerimiz için daha fazlasını sunabilmek

Her güne bir tematik parti

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

DOWN SENDROMLULARDAN ANLAMLI MESAJ

55 Yıllık. bir markanın, 270 dairelik. fırsatı

29 Ekim Cumhuriyet bayramı okulumuzun bahçesinde coşkuyla kutlandı.

RIDVAN DİLMEN BODRUMSPOR U ZİYARET ETTİ

Geçtiğimiz dönemlerde olduğu gibi bu dönem de Sevgi Gönül Kültür Merkezimiz sanatla dolu bir sezon geçirdi.

1995 TEN BUGÜNE STRATEJİK ORTAĞINIZ

Yapı Kredi Play Relansman

Bir Kadın 3 Sanat Sergisi açıldı

STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR

ANKARA TARİHİNDE BÖYLE DÜŞÜK FİYATLAR GÖRÜLMEDİ

BENİM BAŞARI HİKAYEM Müşteri veya Satış Temsilcisi olmak için lütfen Avon Danışma Hattı nı arayınız. avon.com.tr

Park Ayazma Villaları için start verildi

En İyi Üniversite Kampüsleri

SGK Mutfağına Gıda Güvenliği ve Yönetimi Kalite Belgesi

yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin

Aktivitem Catering ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi ve ISO 22000:2005 Gıda Güvenliği Sistemi standartlarına sahiptir.

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı.

"Down Şefler Türkiye Projesi"

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

Stillistanbul. Sabiha gökçen Hava Limanı. Neomarin AVM. Pendik Marina. Divan Otel. Modern istanbul un Kalbindeyiz

Kahramanmaraş mutlaka devler liginde olacak

Dünya üzümden sadece şarap yaparken, biz ise üzümden sadece şarap değil, başka neler yapacağımızı göstermeye devam edeceğiz.

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

ATRAXION MAGAZINE MEDYA KİTİ

Sevgili Rotary Ailem merhaba,

Serüvenimiz 1919 yılında Bayan Maruşya ile kurukahvecilikle başladı yılında Burhanettin Koçer ve 1949 yılında Nurettin Tunçay ile gelişimini

7. dönem çalışma raporu SOSYAL ETKİNLİKLER. EMO Kocaeli Şubesi

Bodrum a gönül veren ünlüler Trafo da buluştu

Kuzey Hendeği nden Türk Sanat Müziği ezgileri yükseldi

1985 YILI EGE ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ MEZUNLARI ESKİŞEHİR BULUŞMASI TEMMUZ 2013

SONUÇ RAPORU. CYF Fuarcılık A.Ş.

Serüvenimiz 1919 yılında Bayan Maruşya ile kurukahvecilikle başladı yılında Burhanettin Koçer ve 1949 yılında Nurettin Tunçay ile gelişimini

Tanıtım Toplantısı. 24 Ekim 2014

HAZİRAN LİDER, 17. BAL Kültür Festivaline Katıldı

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

Bianca beach+ Bodrum Arena'da 2 Temmuz Serdar Ortaç Konseri'ne giriş bileti 90 TL yerine 45 TL!

HALİKARNAS THE CLUB BODRUM EĞLENCE HAYATINA VEDA EDİYOR

Bodrum Deniz Filmleri Festivali

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 21 NİSAN 2017

HAKKINDA DUYURU ŞİİR DİNLETİSİ

Önsöz Chios 360 İç Mekan Lokasyon Kat Planları

FESTİVAL HAKKINDA. Magical Fest Türkiye'de en çok biletli seyircinin ağırlayacağı bir festival olacak.

Tanşıl Kılıç ŞEKERLİ SİNEK. Resimleyen: Vaghar Aghaei

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

Gümüşlükspor Futbol Okulu açıldı

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

DEĞERLER EĞİTİMİ PROJESİ

İTO Başkanı İbrahim Çağlar: İstanbul yerli ve yabancı yatırımcıya muazzam fırsatlar sunuyor

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 3 YAŞ GRUBU MAYIS AYI EĞİTİM PROGRAMI

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr

Canlı vericiden yapılan böbrek nakli mi kadavra vericiden yapılan böbrek nakli mi daha başarılıdır?

BODRUM DA KASIM AYINDA DENİZ KEYFİ

MediaCat Felis 2013 Ödülleri ne Başvurular Başlıyor!

KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ

Türkiye Göllerarası Basketbol Turnuvası

ÜRÜN KATEGORİSİYLE İLGİLİ:

İDİL DİZDAR, HEM OYUNCU HEM YÖNETMEN

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM

BANDIRMA AB YOLUNDA PROJESİ ANKET SONUÇLARI DEĞERLENDİRMESİ

FESTİVALİMİZ BU YIL AĞUSTOS TARİHLERİNDE YAPILIYOR

DÖNEMİ ETKİNLİKLERİ

Transkript:

Çayyolulife Ankara Mor Çatı: Kadına Karsı e t e d id Hayır! Yıl 3 - Sayı 31 - Mart 2013 www.cayyolulife.com.tr Röportaj Levent Özaygen S 2013 Baskent Kadın ve Güzellik Festivali 55. Grammy Ödülleri Sahiplerini Buldu 1309 9220 ISSN 1309-9221 Life Moda Uzm. Dyt. Merve Tıglı Yonca Evcimik

20 14 Lifeİçindekiler 14 20 Life 21 Life 21 Life Röportaj Yonca Evcimik Kıpır Kıpır Yonca dan Web Tv Haber One Tower Başkent in Zirvesinin Adı OneTower Oldu Haber TÜGİAD Üniversite - Sanayi İşbirliği Şart 22 Life 23 Life 26 Life 40 Haber DoubleTree Eğlendiren Ekip; Bu Kez Kendisi Eğlendi! Haber Aytaş Alçı 5.Yılını Kutladı Haber AŞK Mehmet Ali Erbil, Tüm Sporseverlerle Büyük Coşku Yaşadı

52 72 29 Life Haber Oscar Elektrik Elektrik Kontağından Yangın Kader Değil İhmalkarlık 52 Life Haber 55. Grammy Ödülleri Sahiplerini Buldu 32 Life Haber Okan Üniversitesi 3. Öğrenci Filmleri Kısa Film Yarışması 64 Life Kadın Mor Çatı Kadına Karşı Şiddete Hayır! 33 Life Haber Tem Sanat Nur Özalp Tem Sanat ta 72 Life Moda Moda Mevsim Esintisi... 34 Life Haber Jw Marriott Tex- Mex Akşamları Başlıyor 88 Life Tarih Çanakkale Savaşı Çanakkale Geçilmez! 35 Life Haber Karum Başkent Kadın ve Güzellik Festivali 93 Life Haber Kış Sporları Beyazın Keyifli Yüzü 40 Life Röportaj Toplum Gönüllüsü DoubleTree by Hilton Ankara Genel Müdürü 111 Life Haber Şanlıurfa Melekler Mekanı

ÇAYYOLU LIFE YIL:3 SAYI:31 MART-2013 YAYINCI ÇAYYOLU LIFE MEDYA PAZARLAMA editörden... Tuna Ebru Özdemir editor@cayyolulife.com.tr SAHİBİ VE SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ N.GÜVEN GÜNGÖR EDİTÖR TUNA EBRU ÖZDEMİR MODA EDİTÖRÜ MÜGE İSKENDER HUKUK DANIŞMANI ERTAN SÜTÇÜ - AHU ERDOĞAN 0505 440 77 08-0532 227 40 13 Z.EMRE KURT 0532 263 76 96 Delilik Belirtisi - Çocukluk Bir zamanlar, küçük tahta bir araba, hatta çirkin bez bir bebekle kesilirdi ayaklarımız yerden; dünyalar bizim olurdu; bakıp bakıp gülümserdik oyuncağımıza nedensiz sevinçlerimiz, numaradan göz yaşlarımız vardı. SANAT DANIŞMANI M.OKAN KILAN HALKLA İLİŞKİLER VE REKLAM MÜDÜRÜ EBRU BAHADIR 0312 446 26 21-0546 800 08 13 REKLAM SORUMLULARI HANDE SAY - EZGİ BAKAN 0312 446 26 21 ADVENTURER Ş.GÜROL GÜNGÖR DENİZ AUDRICK GRAFİK TASARIM VE MİZANPAJ ÖZÜM BEGÜM ERCAN obegumercan@cayyolulife.com.tr GÖRSEL EDİTÖRLER İLYAS KARATEKİN KATKIDA BULUNANLAR PROF.DR. ÜSTÜN DÖKMEN HULKİ CEVİZOĞLU CENK ERDEM - NURAY SAYARI ÖZEL OYTUN TÜRKOĞLU - MERVE TIĞLI DENİZ ERDOĞAN - ÇİĞDEM SÖNMEZ GÜLER KARAKURUMER - AYŞE PARLAR ERDOĞAN MUNGAN - ERCAN HALICI OP.DR. SERTAÇ ŞEN - İ. DUYGU ÖĞÜN YAYIN MERKEZİ REŞİT GALİP CAD. HAZAN SOKAK. 7/1 G.O.P.-ANKARA - 0312 446 26 21 İSTANBUL İRTİBAT BÜROSU ERAY ORAL KOCATEPE MAH. AYDEDE CAD. NO:18 TALİMHANE - BEYOĞLU - İSTANBUL 0538 527 99 57 EGE İRTİBAT BÜROSU MUSTAFA HOROZ MİTHATPAŞA CAD. AYDINLAR SİTESİ C BLOK 350/20 - NARLIDERE-İZMİR 0232 239 83 03 FAKS: 0232 239 39 95 BASKI-CİLT PELİN OFSET TİPO MATB. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Tel: 0312 395 25 80 www.pelinofset.com.tr DAĞITIM ÇAYYOLU LIFE - B&B LOJİSTİK DAĞITIM 0312 446 26 21-0312 419 88 82 ELEKTRONİK POSTA info@cayyolulife.com.tr cayyolulife@gmail.com AYLIK, YEREL SÜRELİ YAYIN Ücretsiz ISSN: 1309-9221 Dergi içerisinde yayımlanan yazıların doğruluğu ve sorumluluğu yazarlara aittir www.cayyolulife.com.tr Baskı Tarihi: Mart 2013 Zinde beyinlerimiz öğrenmeye, saf yüreklerimiz sevmeye hazırdı her şeyi, binlerce dolar sönük kalırdı; büyük, kırmızı bir uçurtmanın yanında; pamuk helva, elma şekeri, dondurma ziyafetti. Yürekte değil tendeydi yaralarımız, çabucak kapanırdı. En fazla mızıkçıydık, ihanetin karası sürülmemişti alınlarımıza Küstüğümüz olurdu da; bir öpücük, bir kucaklama, tatlı bir gülücükle unuturduk! Nedenlere ihtiyacımız yoktu sarılmak için Aynı gün içinde hem kavga edip, hem ekmeğimizi bölüşebilirdik arkadaşımızla, nefreti bilmezdik. Sevmek de, inanmak da çok kolaydı, riyayı tanımazdık! Masumluğumuzla emniyette, korunmasızlığımızla dokunulmazdık! Kötülük gelmezdi aklımıza, iyiydik! Ne çok şey hayrete düşürürdü bizi; yıldızlar, çiçekler, böcekler, her şey ne kadar da gizemliydi! Her yanıt, başka bir sorunun kapısını çalardı; her birimiz kaşif, her birimiz mucittik, asla yeterli gelmezdi öğrendiklerimiz Hayat bir oyundu, belki saklambaç, biz ebeydik. Ölüm, uzun bir yolculuğa çıkmasıydı sevdiklerimizin; dönecekleri günü iple çekerdik. Aynı renkten, aynı ırktan olmamız, aynı dili konuşmamız gerekmezdi, yüreğimizle anlaşabilirdik. İster köy yerinde çıplak ellerle, ister şehirde eldivenlerle yapalım kar toplarını, gülümserdik. Ne kadar güzel diyene, ellerimiz titremeden uzatabilirdik çoğu oyuncağımızı Belki sadece, anne ve babamızı paylaşmak istemezdik kimseyle, bazen de yakışıklı oyuncaklarımızı- kırmızı oyuncak arabamızı. Sürekli ilgi beklemek hakkımızdı, bilirdik! Kimimiz babamız gibi araba kullanmayı, aile kurmayı; kimimiz annemiz gibi yemek yapmayı, süslenmeyi isterdik. Marifetti ya bir an önce büyümek; en büyük yalanımızdı belki 3 yaşındayken 5 yaşındayım demek, 5 iken 7 daha küçücük bir çocukken birileri şirin çocuk dediğinde hayır ben çocuk değilim diye öfke nöbetlerine yakalanmak. Marifetti... Nedense, ben hiç istemezdim; belki bu yüzden biraz çocuk kalmışımdır. Belki, ta o zamanlar hissetmişimdir, benim kadar mutlu olmadıklarını büyüklerin Belki, özümüze dönmek içindir; çocukluk arkadaşlarımla, hala yakar top, burjuva oynamamız Yeniden tertemiz olmak, nedensiz mutlu olmak içindir. Kimsenin aklına gelmez bir çocuğa neden mutlu olduğunu sormak, oysa, yanıt isteriz büyüklerden, Çünkü, çoğuna göre delilik belirtisidir nedensiz mutlu olmak!

Life Köşe Küçük Şeyler İkilemlerimiz ve İki Mantık Prof. Dr. Üstün Dökmen Özetleyerek ifade edecek olursak, olayları 1 veya 0 diye değerlendiren bir düşünce şeklimiz vardır. Buna, günlük yaşamda Aristo mantığı diyoruz*. Bu ifade, ya hep ya hiç anlamı taşır. Bu düşünme şekline göre, birşey ya doğrudur ya yanlış, ya siyahtır ya beyaz. Griler yoktur. Kuantum fiziği ortaya çıktığında, 1-0 mantığının atom altı parçacıklarda geçerli olmadığını gösterdi. Örneğin, fotonun ya dalga ya parçacık olması gerekirdi eski bakış tarzına göre. Üçüncünün imkânsızlığı ilkesinden ötürü, aynı anda hem dalga hem parçacık olamazdı. Oysa kuantum fiziği, onun hem dalga hem parçacık olduğunu gösterdi. Fizikteki bu gelişme, insanı ve günlük olayları değerlendirmede de yepyeni bir bakış tarzı kazandırdı bize. Bugün, günlük yaşamda, bazen Aristo, bazen kuantum mantığı kullanabileceğimizi düşünüyoruz. Özellikle insan ilişkilerinde sürekli Aristo mantığı kullanmak çatışmaları ve stresi artıran bir yaklaşım oluyor*. * Aristo ya haksızlık etmeyelim. Aristo mantığı bundan ibaret değil. Üstelik Aristo mantığını günlük dile bu şekilde taşımak, Aristo nun hatası değil; bizim tercihimiz. Ya hep ya hiç tavrını Aristo mantığı diye basitleştirmek, yine bir ya hep ya hiççilik olsa gerek. Konu, Dökmen in Varolmak, Gelişmek, Uzlaşmak adlı kitabında da ele alınmıştır. Aristo mantığı kullanmak, düşünceleri doğrular-yanlışlar, insanları iyiler-- kötüler diye katı sınıflara sokma anlamı taşıyor. Televizyonlardaki açık oturumlarda katılımcılar belki de böyle yaptıkları için sabahlara kadar uzlaşamıyorlar. (Çatışan tarafların bitirdiği açık oturum hiç görmedim; oturumu yöneten, süremiz bitti diyerek programı sonlan diriyor.) Oysa 1-0 diye düşünmek yerine, grileri de dikkate alsak, bu mantığı öğrenmeye başlasak, 1 ile 0 arasında çok sayıda değer bulunabileceğini düşünsek, uzlaşma ihtimali artacaktır. Size bir soru soracağım, sadece Aristo mantığıyla Evet veya Hayır deme hakkınız var. Açıklama yapmanız yasak. Soru: Dünyada inek kutsal mıdır, değil midir? Bu soruya açıklama yapmaksızın, sadece evet veya hayır diye cevap vermeniz işe yaramaz. Oysa aynı soruya kuantum mantığı ile 1 ve 1 diye cevap verebilir, Hem evet hem hayır diyebilirsiniz. Bu dünyada inek bazı ülkelerde kutsaldır, bazılarında değildir. * Kuantum mantığını yararlı bulanların yanı sıra, sakıncalı bulan, egemen güçlerin kitleleri yönlendirmede bu mantığı bir araç olarak kullanmasından endişe edenler de var. Örneğin, Sen de haklısın, sen de haklısın diyerek insanları idare etmek isteyenler bulunabilir diye kaygı duyanlar var. Olabilir. Ancak bu sakınca, Aristo mantığı için de geçerli. Birisi de çıkıp Ya benden yanaşın ya da karşımdasın; ikisinin arası yok diyerek 1-0 mantığıyla insanları kutuplaştırabilir. Burada, kullanılan mantığın niteliğinden çok, kullanıcının niyeti önemli olsa gerek. 1 veya 0 yaklaşımının, bazen dilemmalar, içinden çıkılmaz ikilemler yaratabileceğini gösteren bir fıkra. Sanık Bunalınca Bazı filmlerde görürsünüz, tanıklar, zanlılar avukatların, savcıların sorularına yalnızca evet veya hayır diye cevap verebilirler, açıklama yapmaları yasaktır. Bu kuralın bazı yararları bulunabilir. Ancak bir hukukçu, bu kuraldan yararlanıp ustaca sorular sorarak tanığı zor duruma düşürebilir, ağzından istediği cevapları alabilir. Sürekli evet--hayır diye cevap vermek zorunda kalan bir tanık -veya bir zanlıçok bunalmış, hakime Sayın hakim, izin verirseniz sayın avukata bir soru soracağım; ama o da benim gibi yalnızca evet veya hayır diyebilsin demiş. Fıkra bu ya, hakim de izin vermiş. Bunun üzerine tanık avukata dönüp Sayın avukat, hâlâ uyuşturucu kullanıyor musunuz? diye sormuş. Avukat Hayır deyince tanık keyifle hakime dönüp Başka sorum yok demiş. Bu fıkradaki avukatın işi zordur. Açıklama yapamadığı sürece, evet de dese, hayır da dese, en azından bir zamanlar uyuşturucu kullandığı düşünülecektir. Bu yüzden avukatın evet / hayır dışında cevap verme hakkı olmalıdır. Günlük yaşamda bazen 1-0şeklindeki Aristo mantığını, bazen de 1-1 şeklindeki kuantum mantığını kullanmakta yarar vardır. Aslında zaten bu mantığı dolaylı olarak yaşamın her alanında kullanıyoruz. Ya istiklâl ya ölüm bir Aristo mantığıdır. Elektrikteki seri devreler bir Aristo mantığıdır; tek bir düğme açıldığında akım kesilir. Bir siperler savaşı olarak tarihe geçen Birinci Dünya Savaşındaki müdafaa hattı fikri bir Aristo mantığıdır. Bunların yanı sıra paralel devreler kuantum mantığına daha yakındır; paralel devreler ya hep ya hiç değildir. Galiba Hattı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır fikri de kuantum mantığına uygundur. 12 ÇayyoluLife Mart 2013

KIPIR KIPIR YONCA DAN WEB TV Yonca Evcimik Türkiye nin en kıpır kıpır şarkıcılarından Yonca Evcimik, bir yandan hala hayvan hakları konusunda en çok çabalayanlar arasında başı çekerken; bir yandan Ankara da siyasilerle yapılan görüşmelerde başrollerde yola devam ediyor. 14 ÇayyoluLife Mart 2013

Yonca tüm koşturmacaları arasında bir yandan da her zamanki gibi yeniliklerine devam ediyor. Yonca Evcimik Türkiye de pop müzik için arenası için dans eden ve aynı zamanda şarkı söyleyen; uluslararası pop star ayarındaki neredeyse tek şarkıcı olurken, markette ve şov işinde bir dolu ilk imzası da attı ve atmayı sürdürüyor. İş böyle olunca ilk web tv yine Yonca dan: yoncaevcimik.web.tv Yonca nın web tv si de bir ilk ve o bunu hep yapıyor. Türkiye de tam anlamıyla ilk klibi de o çekmişti; Abone albümüyle 3 milyona yakın satarak vaktinde 90 larda popun yeniden yükselişine imzayı da yine Yonca atmıştı. İlk house şarkımız ondan çıkmıştı, hatta İngiltere listelerine bile girmişti. Velhasıl ilk web tv yine Yonca Evcimik ten Yonca nın hareketliliği kadar muhabbeti de çok tatlı ve daha yapacak dolu sürprizleri var. Son olarak Yallah Sevgilim isimli single çalışmanızla çıkış yeniden merhaba demiş oldun; şarkı Talip Kuliev in; peki bu şarkıyı ilk kim beğendi de size getirdi? Bana şarkıyı beğenip getiren Hakan Eren. Daha şarkıyı Hakan dinletir dinletmez bayıldım. Aslında şarkının haklarını alalı bir buçuk sene oldu ama araya hayvan hakları ile ilgili çok ciddi bir koşuşturma girince şarkıyı askıya aldım; bir yandan hayvan hakları ile ilgili projeler başladı, bir yandan da Ankara ya gidip gelmeler sürüyordu; şarkıya şimdi ancak sıra geldi. Şarkının oynak halinden ve single fotoğraflarında elinizdeki zillerden yola çıkarak kulüplere yeni bir Tatlı Kaçık havasıydı diyebilir miyiz? Çok doğru, aynen öyle hatta ben şarkıyı ilk dinlediğimde ikinci bir Tatlı kaçık geliyor dedim. Şarkı, Özbek bir şarkı. Ama aslında şarkıdaki oynak havayı çıkarırsan sound açısından bugünün dans sound u var. İskender in yaptığı düzenleme ve alt yapı oryantalden çok daha modern bir dans parçası ortaya çıkarmış oldu. Yine de alaturka bir taraf bıraktık; çok uçmadık. Christina Aguilera, Beyonce, Jennifer Lopez gibi kendi de dans edip; şarkı söyleyen yıldızları seviyorum. Kabak tadı veren Madonna kıyaslamasını ve Madonna yı bir kenara koyacak olursak; sizin bir şov yıldızı olarak sahne şovlarına hayran kaldığınız başka kimler var? Neyse ki Madonna kıyaslamasını üstümden atalı çok oldu; onu başkalarına devrettim ama tabii ki sahne şovları harika; ben de konserini kaçırmadım. Sahne şovlarının en iyileri denilince akla en başta Michael Jackson ve Madonna geliyor. Ayrıca Christina Aguilera, Beyonce, Jennifer Lopez gibi kendi de dans edip; şarkı söyleyen yıldızları seviyorum. Klibi bir maden ocağında Burak Ertaş çekmiş ve size 16 dansçı eşlik ediyor; erkeklerin renkli etekleri var ve yine koreografisiyle, kostümleriyle bir dans videosu çıkıyor ayrıca Türkiye de profesyonel anlamda ilk video klip yine sizin Kendine Gel klibinizdi; peki bizim piyasamızda şimdiki video klipleri nasıl buluyorsunuz? Biz çok ciddi bir hazırlık yaptık; koreografi çalıştık. Tanju Babacan kostümleri hazırladı. Klibe çok yoğun provalar yaparak hazırlandık çünkü dans işini çok ciddiye alıyorum ve dans etmeyi de çok seviyorum ayrıca dansçılar konusunda da çok özen gösteriyorum. Türkiye de dansçılar süs gibi kullanılıyor. Allah aşkına herkes dans etmek zorunda değil; Sting dans ediyor mu? Ama dünya starlarının yanında dansçılar varsa; şarkıcı da dans ediyor. Bizde son zamanlarda herkes sahnede şov yapma peşinde ama şarkıcının dans ettiği yok; dansçılar da süs gibi yanındalar; üstelik doğru dürüst koreografi hazırlanmadan dansçılarla sahneye de çıkılıyor, bana komik geliyor, anlayamıyorum. ÇayyoluLife Mart 2013 15

Sezen Aksu nun imkanlar olsa Madonna dan ileride olurdu yorumuna; siz de o ekiple çalışsam sahnede farkım olmaz diyerek katılmıştınız; siz bale mezunusunuz; koreografsınız ancak imkanlar olsa bile diyelim sizin koreografilerinizle şarkıcılarımızdan kaç tanesinin dans edebileceğine yürekten inanıyorsunuz? Sezen Aksu onu 1993 te söylemişti. Bir ay diyordum ama şimdi bana 15 gün verin; o ekiple hazırlık yapayım; sahneden onu çıkarın beni koyun fark göremezsiniz; bu konuda kendimden çok eminim. Ama ben bunu söyledikten sonra nasıl oldu da Ajda Pekkan ve Ziynet Sali de buna benzer iddialarda bulunabildi aklım almıyor. Ajda Pekkan a saygım sonsuz; ama Ziynet Sali de dahil kimsenin öyle dans edebileceğine inanmıyorum. 16 ÇayyoluLife Mart 2013

Hayvan hakları konusunda duyarlılığı arttırmak için çaba harcayan isimler arasında dünyada Brigitte Bardot gibi ; bizde de siz en çok akla gelen isim oldunuz; hatta çocukluk fotoğraflarınızı gördüm, onlarda da yanınızda köpekler var; hayvanlarla dostluğunuzu başlatan ilk yakınlığınız hangi evcil hayvandı? Kedilerle başladı. Sonra bir tavşanım oldu. Kediler, tavşan, su kaplumbağaları derken hayatıma köpek girdi sonra köpekler de olmaya başladı. Tavşanımın adı Bıcır dı. Aldığımda küçücüktü, sonra öyle kocaman oldu ki zıplaya zıplaya yemeğine doğru geldiğinde ev sallanıyordu. Kediler tek köpekle oluyor da sonra köpekler ve kediler çoğalınca geçinemiyorlar. Oyun gibi birbirlerini kovalarken, hırlaşmaya dönüşüyor. Kedilerle köpekler olmuyor. Single şarkınızın sözlerinde Aşk ister bu yürek diyorsunuz; 1998 de o güzel dans şarkınız Günaha Davet ile Sezen Aksu nun sözlerinde de Aşk lazım diye yakarıyordunuz; aşk olmadan olmuyor değil mi? Olmaz tabii. Yalnızlık Allah a mahsus. Aşk, sevgi, paylaşmak olmadan hayatın bir anlamı yok. Benim pencerem aşka 360 derece açık. Çok tasavvuf sohbetine giriyormuş gibi olmasın ama insanın annesine duyduğu aşkla, işine, doğaya duyduğu aşkla; her yerde aşk var. Sadece kalıcı aşk olduğuna inanmıyorum artık. Aşk o ilk duyulan cinsellikle ilgili tutkular, şehvet geçiyor ve başka bir şekle dönüşüyor; hatta kimi zaman çok daha güzel bir sevgiye de dönüşebiliyor. Üstelik artık tek eşliliğe de yer kalmadı ama ben tek eşliliğe inanıyorum. Kalbim boşalmadan yerini bir başkasıyla dolduramam. Kalbim boşalmadan yerini bir başkasıyla dolduramam. Günaha Davet Türkiye den çıkan en iyi house şarkılardan biriydi ve o dönemin dünyaca ünlü house şarkılarının kalitesindeydi; ayrıca öncesinde Outland Records la yaptığınız house parçanız I m hot for you yine bir ilkti ve İngiltere de de ilgi görmüştü; neden o tarzın üzerine düşmediniz? Bu konuyu pek açmak istemiyorum ama şu kadarını söyleyeyim, o dönemde İngiltere de bile ilgi gördüğüm zamanlarda daha fazlasını engelleyenler olduğunu öğrendim. Yeri gelirse söylerim belli olmaz, ama üzülürsünüz ve şaşırırsınız. Ben bazı isimleri öğrendiğimde duvara çarpmış gibi oldum. Yine de 2001 yılında Herkes Baksın Dalgasına albümüyle de o tarzın üzerine gitmek istedim ama bu kez de plak şirketiyle alakalı sorunlar oldu. Aslında ben o albüme bayılıyorum ama plak şirketi de kapanınca albümün piyasaya çıkmasıyla ortadan kalkması da bir oldu. Görüyorsun üstüne gitmemiş değilim de ama olamadı bir türlü. ÇayyoluLife Mart 2013 17

Son single çalışmanızdan önce albümlerinizi orijinal haliyle sunduğunuz 5 i 1 yerde koleksiyonunuz çıkmıştı; ondan önce de ya ortak projeler ya da single çalışmaları oldu; şu stüdyo albümü ne zaman geliyor? Söylediğim gibi 7 tane şarkım çoktan hazır. Yallah Sevgilim den sonra birkaç ay içinde bir tane daha single planımız var. Bana göre albüm yaza kadar çıkmış olur. Zamanında ilk klip çalışmasından, ilk single kasete; ilk house şarkısından 2010 yılındaki esprili twitter şarkısına kadar dönemi herkesten önce yakalıyorsunuz ve şimdi de web tv sizden; sizce biraz geriden takip eden piyasa için fazla ileri adımlar değil mi? Tweetine bandım şarkısında Twitter la ilgili espriler vardı ama kimsenin twitter dan haberi yoktu. Bu ne böyle?, dedi herkes. Sonuç olarak şarkılar bir şekilde anlaşılıyor ama bence haklısın söylediğin gibi dönemi için anlaşılmamış bir şarkı oldu. Mesela web sitemizi hazırladığımızda da kimsenin ne web sitesinden, ne de ne işe yaradığından haberi yoktu. Şimdi web tv için de ilk işi biz çıkardık ve yayına girer girmez 60 binden fazla kişi web tv imize girdi bile. Yenilikleri takip etmek çok büyük keyif veriyor. Siz de bir göz atın hemen: yoncaevcimik.web.tv Röportaj: Cenk Erdem 18 ÇayyoluLife Mart 2013

Life Haber Başkent in Zirvesinin Adı OneTower Oldu İTO Yatırım ın Ankara nın en değerli arsalarından biri olan Oran daki eski milletvekili lojmanları arazisinde kalan son parselde yapımına başladığı 184 metre yüksekliğindeki 48 katlı konut kulesi ve alışveriş merkezinin ismi, uzun süren arayışların ardından belli oldu. İTO Yatırım ortaklarından Özkan Özçelik: Proje her açıdan bir numara olacak, bu nedenle adının (OneTower) olmasına karar verdik. İTO Yatırım ortaklarından Özkan Özçelik, projenin her detayı için alanında en iyi isimlerin titiz bir çalışma yürüttüğünü, One- Tower isminin de kapsamlı bir çalışma sonucu ortaya çıktığını belirtti. Projenin, Ankara için birçok ilki içinde barındırdığının altını çizen Özçelik, şunları söyledi: Ankara - Özçelik-İmaj-Tanortaklığı ile kurulan İTO Yatırım ın Başkent in en değerli arsalarından biri olan, Oran daki eski milletvekilleri lojmanları arazisinde kalan son parselde yapımına başladığı 184 metre yüksekliğindeki 48 katlı konut kulesi ve alışveriş merkezinin adı OneTower olarak belirlendi. Tasarımını, uluslararası arenada çağdaş Türkiye mimarlığını temsil etmesiyle bilinen; Kanyon, Sapphire, Levent Loft ve Loft Bahçe gibi İstanbul a değer katan birçok ödüllü projenin sahibi Tabanlıoğlu Mimarlık ın yaptığı konut kulesi ve alışveriş merkezinin adı, uzun bir sürecin ardından ortaya çıktı. Projeyi hayata geçiren Orhan Tan, Ahmet Pelit ve Özkan Özçelik ile ünlü mimar Murat Tabanlıoğlu nun da bizzat dahil olduğu süreçte, yüze yakın isim masaya yatırıldı. Her isim üzerinde ayrı ayrı müzakere yapan partnerler, projenin her açıdan Ankara da bir numara olacağı düşüncesiyle OneTower ismi üzerinde fikir birliğine vardılar. Öncelikle OneTower, ünü Türkiye sınırlarını aşan Tabanlıoğlu Mimarlık ın Ankara daki ilk konut ve alışveriş merkezi projesi olacak. Tabanlıoğlu, bu nedenle son derece titiz bir çalışma yapıyor. Leed sertifikası için başvuruda bulunduk. OneTower in Ankara da yeşil bina kriterlerine uygun inşa edilen, leed sertifikalı ilk konut kulesi ve alışveriş merkezi olmasını arzuluyoruz. Ankara nın en yüksek rakımlı bölgelerinden Oran da inşa edilen konut kulesinin penthouse dairelerinde oturacaklar, Mogan ve Eymir Gölleri ile çevresindeki ormanların, Elmadağ ın, Atakule nin ve muhteşem Ankara manzarasının dahil olduğu panoramayı kentin en üst noktasından izleyecek ilk kişiler olacak. Akıllı binalarda oturacaklar, teknolojinin son imkanlarını ilk kez OneTower da tanıyacaklar. Alışveriş merkezi ve sosyal tesisler yine birçok ilki barındıracak. Bunların detaylarını da yakında paylaşacağız. Bu kadar ilkin yaşanacağı proje, her açıdan bir numara olacak, bu nedenle adının (OneTower) olmasına karar verdik. Oran daki eski milletvekili lojmanları arazisinde kalan 193 bin metrekarelik son parseli TOKİ den satın alan İTO Yatırım, 184 metre yüksekliğindeki 48 katlı konut kulesi ile 30 bin metrekare kiralanabilir alana sahip 5 katlı alışveriş merkezini ve sosyal tesisi Ankara ya kazandıracak. Konut kulesinde 2+1 den penthouse lara kadar değişik büyüklükte 306 residence dairesi yer alacak. Özçelik-İmaj-Tan Grubu, halen Gimat ta Hilton Gardenİnn ve Marmaris te 436 odalı, 5 yıldızlı otel inşa ediyor. 20 ÇayyoluLife Mart 2013

Life Haber TÜGİAD: Üniversite - Sanayi İşbirliği Şart TÜGİAD Ankara Başkanı Barış Aydın: Beyin göçünü tersine çevirmek için üniversite-sanayi işbirliği şart. Sanayi kuruluşları üniversitelere destek olmalı, karşılığında da yetişmiş genç beyinler sanayiye kazandırılmalı. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş in bu konudaki destekleri bize güç veriyor. Silikon Vadisi nde Ankara seçeneği de değerlendirilmeli. Ankara- Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Ankara Başkanı Barış Aydın, beyin göçünün tersine çevrilmesi için üniversite-sanayi işbirliğinin şart olduğunu bildirdi. Aydın, yaptığı açıklamada, ikinci eğitim dönemine başlayan üniversite öğrenci ve akademik personele başarılar diledi. Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayımlanan Küresel Bilgi Teknolojisi 2011-2012 raporunda, Ar-Ge alanında üniversite-sanayiişbirliğinde Türkiye nin 52. sırada yer aldığını vurgulayan Aydın, ilk 10 da İsviçre, ABD, Finlandiya, İsveç, İngiltere, Hollanda gibi gelişmiş ülkelerin bulunduğuna dikkati çekti. Aydın, gelişmiş ülkelerle diğerleri arasındaki en önemli farklardan birinin üniversite-sanayi işbirliği seviyesi olduğuna işaret ederek, Bir ülkenin kalkınması ve sürdürülebilir büyüme için sektörün gereksinimleri üniversite-sanayi işbirliği ile karşılanmalıdır. Kendimizi gelişmiş ülkeler arasında görmek istiyorsak üniversite-sanayi işbirliğini önemsemeliyiz dedi. Üniversite-sanayi işbirliğini ülkedeki beyin gücü ile üretim gücü arasındaki işbirliği olarak tanımlayan TÜGİAD Ankara Başkanı BarışAydın, şunları söyledi: Bilimin ve temel yetkinliklerin sağlayıcıları olan üniversiteler ile ekonominin lokomotifi olan sanayiciler iyi bir uyum sağlayabilirse ülkemizi kalkındırabiliriz. İşbirliğinin ilk adımı olarak üniversiteler yeni teknolojiler üretmeli ve bu teknolojiler topluma aktarılmalı. Bu sayede sanayisektörü olarak teknoloji ithal eden ve kullanan bir yapıdan, teknoloji üreten ve ihraç eden bir yapıya dönüşeceğimize inanıyorum. Bunun gerçekleştirilmesi için ulusal düzeyde yenilikçi bir model oluşturulması hedeflenmelidir. Akademisyenlerin bilimsel çalışmalarının ihtiyaç duyulan sektörlerin hizmetine sunulması, akademik bilginin sadece bilimsel yayınlar ile kısıtlı kalmaması gerektiğine dikkati çeken Aydın, Sanayi kuruluşları üniversitelere destek olmalı, karşılığında da yetişmiş genç beyinler sanayiye kazandırılmalı. Bu sayede beyin göçünü geri çevirebiliriz. Beyin göçünü tersine çevirmek için üniversite-sanayi işbirliği şart ifadelerini kullandı. Her iki taraf da sorumluluk almalı. İşbirliğini geliştirmek için iki tarafın da sorumluluk alması gerektiğinin altını çizen Aydın, şöyle devam etti: Üniversitelerin, sanayi sektöründe faaliyet gösteren firmalara yeni ürün geliştirilmesi, ürün kalite standartlarının iyileştirilmesi ve sektörün nitelikli iş gücü ihtiyacının karşılanması gibi konularda yardım etmesi gerekir. Üniversitelerin bu faaliyetlerinin bir katma değer kazanması için sanayi kuruluşları yeniliklere açık hale getirilmeli, rekabetçi bir politika izlemeleri ve akademisyenleri endüstriyel konularda bilgilendirmeleri gerekmektedir. Bu kapsamda Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş in üniversitesanayi işbirliği konusundaki desteğinin kendilerine güç verdiğini vurgulayan Aydın, Sayın İbiş in yaklaşımları diğer üniversitelere de örnek olmalı. TÜGİAD Ankara olarak, Başkent teki tüm üniversitelerle işbirliği içinde olmaya büyük önem veriyoruz. Üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesi için Ankara daki tüm üniversiteleri harekete geçirmek istiyoruz ve bu konuda projelerimiz var. diye konuştu. Silikon Vadisi Silikon Vadisi nin Gebze de kurulmasının gündemde olduğunu da anımsatan Aydın, şunları kaydetti: Ankara da 21 üniversite var ve eğitim düzeyi çok yüksek. Ankara, ihracatta, sağlık turizminde, savunma sanayisinde ve dumansız sanayide de giderek gelişiyor. Nüfusunun yüzde 50 sinden fazlası 30 yaşın altında ve bu da Ankara nın dinamik bir şehir olduğunu gösteriyor. Ankara ya yatırım yapılmaması için hiçbir neden yok, sadece fırsat verilmeli. Ankara nın potansiyelini ve arazi noktasında sıkıntısının olmadığını düşünürsek Silikon Vadisi nin Ankara da olmasını çok isteriz.silikon Vadisi nde Ankara seçeneği de değerlendirilmeli. ÇayyoluLife Mart 2013 21

Life Haber Eğlendiren Ekip; Bu Kez Kendisi Eğlendi! DoubleTree By Hilton Ankara oteli geleneksel hale gelen personel balosunu gerçekleştirdi. Bütün bir yılı misafirlerini en iyi şekilde ağırlayarak geçiren ekip; personel balosu ile bu kez kendisi eğlendi. Genel Müdür Levent Özaygen in açılış konuşması ile başlayan balo Balkan Orkestrası, Figen Biricik Orkestrası, oryantal ve dj eşliğinde gecenin geç saatlerine kadar devam etti. Baloda 1.yılını ve 2.yılını dolduran personellere teşekkür sertifikaları takdim edildi. Yapılan hediye çekilişi sonucunda tüm personel; başta Hilton zinciri otelleri olmak üzere konaklama, tatil ve çeşitli hediyeler kazandı. Gönüllerince eğlenen DoubleTree by Hilton Ankara personeli geceden keyifle ayrıldılar. Genel Müdür Levent Özaygen 2012 yılında ekipçe gece gündüz demeden çalıştık ve geçtiğimiz yılı çok başarılı bir şekilde kapattık. Bu yılda 2013 yılına keyifle başlamak için geleneksel hale gelen personel balomuz için bir araya geldik; tüm ekibimle beraber güzel bir gece geçirdik. 2013 yılında hep birlikte daha güzel başarılara imza atmak dileği ile açıklamasında bulundu. Genel Müdür Levent Özaygen 22 ÇayyoluLife Mart 2013

Aytaş Alçı 5.Yıl Kutlama 1940 lı yıllarda demir ticareti ile temellerini atan AYRANCIOĞLU Şirketler Grubu değişen Türkiye ve dünya koşullarına kendini sürekli yenileyen bir vizyonla AYRANCIOĞLU Şirketler Grubu olarak devam ederek bünyesindeki; AYKON Yapı, AYMAŞ Makine, AYRİM Mimarlık, AYRA Medikal, AY- TUR Turizm, KLK Gıda ve gruba son eklenen ve grubun en büyük halkası AYTAŞ Alçı A.Ş ile Türkiye ye ve dünyaya üstün kalite ve hizmet sunmaktadır. AYTAŞ Alçı A.Ş. 2007 yılında Avrupa nın en kaliteli alçı taşı yataklarının bulunduğu Ankara Bala da kuruldu. AYGIPS ve AY- PAN olmak üzere iki üretim tesisi 22.000 metrekare kapalı alanda toplamda 100.000 metrekarelik açık alanda konumlandırılmıştır. AYGIPS toz alçı üretim tesisi 2008 Şubat ayında faaliyete geçmiştir. AYGIPS tesisi günlük 2200 ton toz alçı kapasitesine sahip. AYPAN üretim tesisi ise 2009 Mayısta faaliyete geçti ve yıllık kapasitesi 20.000.000 metrekare alçı levhadır. AYTAŞ Alçı, AYGIPS ve AYPAN markalarını uluslararası pazarda aranan bir duruma getirmek, sürekli değişmekte olan tüketici ihtiyaçlarına cevap verebilmek, hızlı ve sürekli değişen çevre koşullarına uyum sağlayabilmek için kendini devamlı geliştiren, alçı bazlı yapı malzemelerinin kullanım alanının genişlemesine katkıda bulunan saygın bir marka yaratma vizyonu ile hareket etmektedir. AYTAŞ Alçı, bilinilirliğini sadece Türkiye de değil çevre ülkelerde de artmakta. Abazya, Azerbaycan, Bulgaristan, Ermenistan, Gürcistan, Kıbrıs, Makedonya, Malta, Suriye, Rusya, Türkmenistan, Ürdün, Ukrayna Afganistan ve Yunanistan AY- GIPS ve AYPAN markalı ürünlerin ihraç edildiği ülkeler arasındadır. AYTAŞ Alçı A.Ş. kısa sürede ürün kalitesi ve yüksek müşteri memnuniyetini misyon edinmiştir. Satış ekibi ve satış sonrası destek ekibi ile her zaman üretimin arkasında; iş ortaklarının ve tüketicinin yanında olmayı hedefliyor. Ürün kalitesini sürdürebilmek için toplam Kalite Yönetim Sistemi uygulaması ile üretim 24 saat gözlenmektedir. Buna ek olarak AYTAŞ Alçı iş sağlığı ve güvenliği ile çevre yönetim sistemi konusundaki hassasiyetini de belgelendirmiştir. %100 yerli sermaye ile kurulan AYRANCIOĞ- LU şirketler grubu yarım asırdan fazla süre gelen ticaret tecrübesi ve ticari ahlakıyla yola devam eden AYTAŞ Alçı, ilk gün ki heyecanıyla beraber, üstün kalite ve hizmet anlayışıyla var olan bağlarını ve güveni güçlendirerek nice 5.yıllarda hizmet vermeye devam edecek. AYTAŞ Alçı kuruluşunun 5.yılını kutlamanın onuru ve sevincini yaşıyor. Sn. Bala Kaymakamı Mustafa IRMAK, Sn. Bala Belediye Başkanı İbrahim GÜR- BÜZ, Sn. Bala Jandarma Komutanı Yüzbaşı Serkan KOÇ, yerel yöneticilerin, bayilerimizin ve AYRANCI- OĞLU şirketler grubu çalışanlarının katılımıyla AY- TAŞ Alçı Fabrikada 09.02.2013 tarihinde gerçekleşti. ÇayyoluLife Mart 2013 23

Life CevizKabuğu El Atına Binme nin Psikolojisi Herkes kendi hayaliyle yaşıyor. Hulki Cevizoğlu twitter.com/mhulkicevizoglu www.cevizkabugu.com.tr Dünyaya bakışı, olayları değerlendirmesi, hep bu hayale uygunluk doğrultusunda oluyor. Ölçümüz bu. Tehlikeli olan şey, bu hayali gerçek olarak kabul etmemiz. Beynimizde yarattığımız hayale uygunsa her şey doğru ; uygun değilse yanlış ve kötü oluyor. Sonuç olarak sanal bir hayal aleminde hayal atına binip dolaşıyoruz... Hayaller Acaba Bizim Putumuz mu? Önce hayallerimizi yaratıp, sonra ona tapıyoruz! Görünmeyenler aleminde yaratılan hayaller (Çağdaş deyişle sana! alemdeki hayaller) çoğu zaman irademiz dışındaki etkenlere bağlı oluyor. Bir parti taraftarı ya da bir futbol takımı taraftarı olmak gibi. Tutulan parti iktidara gelirse mutlu olunuyor, tutulan takım şampiyon olursa (ya da maç kazanırsa) seviniliyor. Peki bu sonuçların taraftara ne faydası var? Elinizde olmayan bir değişimden niçin muttu ya da mutsuz oluyorsunuz? Bir futbol takımı maç kazanıyor, biz seviniyoruz. Peki, bize ne? Gerçek olan şu. Bizim sevincimiz futbolculara, teknik direktöre ve kulübe para olarak dönüyor. Biz seviniyoruz, başkaları para kazanıyori (Dikkat edin: Bu takımlarda oynayanlar aslında kendileri taraf değil. Yarın daha çok para için gidip rakip takımda oynuyorlar!) Politikada da böyle. Bir siyasi parti tutuluyor. Diyelim ki, o parti iktidar oluyor. Partideki üç-beş kişi(ya da onları özellikle destekleyen birtakım çıkar çevreleri) kazanç elde ediyor. (Çok küçük bir azınlık, belki bana da düşer diye partililerin peşinde dolanıp duruyor.) Bu aşırılıkların vardığı olumsuz sonuçları hep birlikte izlemiyor muyuz? Adam güya taraftar, takım tutuyor, bundan hiçbir kazancı yok. Ama gidip rakip taraftarı bıçaklayıp öldürecek kadar kendinden geçiyor. En azından lafla saldırıyor, hakaret ediyor. Neymiş, spor dostlukmuş! Geçiniz... Parti taraftarlığında da aynı şey olmuyor mu? Bizler sandık başına gidip oy veriyoruz. Güya bizi temsil edecekler, bizim düşüncelerimiz doğrultusunda (üstelik seçim öncesi söz vermelerine rağmen) hareket edecekler; ama TBMM de ne pazarlıklar yapıyorlar. Bunun adı da demokrasi! Geçiniz... El atma binmenin psikolojisi daha da derinlere gidiyor. Örneklerimizi çoğaltabiliriz. Buna benzer atasözlerimiz de çok. Belki okurken sizlerin aklına diğerleri gelip, gülümsemiş olabilirsiniz. Medet umacağımız ve ardına takılacağımız tek şey, bilgi ve kültür olmalı diye düşünüyorum. 24 ÇayyoluLife Mart 2013