2012 KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ ÜZERİNDEN HE- SAPLANAN VERGİDEN DÖNEM İÇİNDE ÖDENEN VERGİLERİN MAHSUBU Murat ALTUNSABAK * 1.GİRİŞ: Kurumlar Vergisi Kanunu nun 3. maddesinde; tam ve dar mükellefiyet kavramları açıklanmıştır. Bu hüküm uyarınca, tam mükellef kurumlar gerek yurt içinde gerekse yurt dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilmektedirler. Ödenecek kurumlar vergisi tespit edilirken, yıllık beyanname üzerinde hesaplanan vergiden, beyana dahil edilen kazançlarla ilgili olarak yurt içinde ve yurt dışında ödenen vergiler mahsup edilmektedir. Bu işlem sonucunda dönem içinde ödenen vergilerin hesaplanan vergiden daha fazla olması halinde, söz konusu fazlalık mahsuben veya nakden iade edilmektedir. Yıllık beyanname üzerinde hesaplanan kurumlar vergisinden dönem içinde yurt dışında ve yurt içinde ödenen vergiler mahsup edilecektir. Yurt dışında ödenen vergilerin mahsup esasları KVK nın 33. maddesinde, yurt içinde ödenen vergilerin mahsup esasları da aynı Kanun un 34. maddesinde düzenlenmiştir. Bu yazımızın izleyen bölümlerinde kurumların 2012 yılında kurumlar vergisi beyannamesi ile beyan ettikleri toplam kazançları üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden, dönem içerisinde elde edilen ve beyana dahil edilen vergilendirilmiş kazançlara isabet eden (dönem içerisinde ödenen) vergilerin mahsubunun yapılması husussu yasal mevzuat çerçevesinde açıklanmaya çalışılmış ve dikkat edilmesi gereken hususlara yer verilmiştir. 2. YASAL DÜZENLEME: 2.1. Yurt İçinde Ödenen Vergilerin Mahsubu: Kurumlar Vergisi Beyannamesine dahil kazançlar üzerinde kesinti yoluyla ödenen vergiler ile geçici vergi hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilecektir. * Vergi Müfettişi 141
2.1.1. Kesinti Yoluyla Ödenen Vergilerin Mahsubu: Vergilendirme sistemimiz genel olarak beyan esasına dayansa da, yani, bir hesap döneminde elde edilen gelir ve kazançların vergisi, mükelleflerin yıllık beyanname ile beyan ettikleri matrahlar üzerinden tarh ve tahakkuk ettirilse de, Kanun koyucu verginin tahsilinin güvenliğini sağlama amacına yönelik olarak, vergi kanunlarında belirtilen bazı hallerde, vergiye tabi gelir veya kazancı ödeyenleri vergi sorumlusu olarak kabul etmiş ve onları, yaptıkları ödemeler sırasında vergiyi tevkif suretiyle tahsil edip, vergi kanunlarında belirlenen süreler içinde vergi idaresine beyan etmek ve ödemekle sorumlu tutmuştur. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 34 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca, beyannamede gösterilen kazançlardan, Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrası ve 30 uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkralarına göre kaynağında kesilmiş olan vergilerin, beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edileceği, beşinci fıkrasında ise mahsubu yapılan vergilerin, beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden fazla olduğu takdirde, bu durumun vergi dairesince mükellefe yazı ile bildirileceği, aradaki farkın mükellefin söz konusu yazıyı tebellüğ tarihinden itibaren bir yıl içinde başvurusu halinde kendilerine red ve iade edileceği belirtilmiştir. Tevkif yoluyla kesilen vergilerin, kurumlar vergisinden mahsubunda mükelleflerin kendilerinden yapılan vergi tevkifatı ile ilgili olarak kesintiyi yapan vergi sorumlularının adı-soyadı veya unvanını, bağlı olduğu vergi dairesini ve vergi kimlik numaralarını, kesintiye esas alınan brüt tutarları, kesilen vergileri ve kesinti yapılan dönemleri gösteren bir tabloyu yıllık beyannamelerine eklemeleri yeterlidir. Söz konusu tablo E-Beyannamenin ekinde yer almaktadır. 2.1.2. Ödenen Geçici Vergilerin Mahsubu: KVK nın 34. maddesinin 4. fıkrasına göre, ilgili hesap dönemine ilişkin tahakkuk ettirilen geçici verginin ödenen kısmı yıllık kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilecektir. Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120 nci maddesinde; üçer aylık dönemler halinde tahakkuk ettirilerek tahsil edilen geçici verginin, yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edileceği, mahsup edilemeyen tutarın mükellefin diğer vergi borçlarına mahsup edileceği, bu 142
mahsuplara rağmen kalan geçici vergi tutarının da o yılın sonuna kadar yazılı olarak talep edilmesi halinde mükellefe red ve iade edileceği belirtilmiştir. Bu esaslar kurumlar vergisi mükellefleri açısından da geçerlidir. Yıl içinde ödenmiş bulunan geçici vergi öncelikle kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde hesaplanan vergiye mahsup edilir. Mahsup işleminin yapılabilmesi için geçici verginin ödenmiş olması şarttır. Tahakkuk ettirilmiş olan ancak kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesine rağmen henüz ödenmemiş bulunan geçici verginin mahsup edilmesi mümkün değildir. 2.2. Yurt Dışında Ödenen Vergilerin Mahsubu: 2.2.1. Yurt Dışında Elde Edilen Kazançlar Üzerinden Ödenen Vergilerin Mahsubu: Kurumlar Vergisi Kanunu nun Yurt dışında ödenen vergilerin mahsubu başlıklı 33. maddesi uyarınca yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilmektedir. Yurt dışında yabancı para ile ödenen vergilere, bunların ilgili bulunduğu kazançların genel sonuç hesaplarına intikali esnasındaki kur uygulanacaktır. 2.2.2. Kontrol Edilen Yabancı Kurum Tarafından Ödenen Vergiler: Kurumlar Vergisi Kanunu nun 7. maddesinin uygulandığı hallerde, kontrol edilen yabancı kurumun ödemiş olduğu gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergiler, söz konusu kurumun Türkiye de vergilendirilecek kazancı üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilebilmektedir. 2.2.3. Yurt Dışı İştiraklerden Elde Edilen Kâr Payları Üzerinden Ödenen Vergilerin Mahsubu: Tam mükellef kurumların doğrudan veya dolaylı olarak sermayesi veya oy hakkının en az % 25 ine sahip olduğu yurt dışı iştiraklerinden elde ettikleri kâr payları üzerinden Türkiye de ödenecek kurumlar vergisinden, iştiraklerin bulunduğu ülkelerdeki kâr payı dağıtımına kaynak oluşturan kazançlar üzerinden ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergilerin 143
kâr payı tutarına isabet eden kısmı mahsup edilebilecektir. Kazanca ilave edilen kâr payı, bu kazançlar üzerinden yurt dışında ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergiler dahil edilmek suretiyle dikkate alınacaktır. 2.2.4.Yurt Dışında Ödenen Vergilerin Mahsubuna İlişkin Sınır: Yurt dışı kazançlar üzerinden Türkiye de tarh olunacak vergilerden mahsup edilebilecek tutar, yurt dışında elde edilen kazançlara Kanun un 32. maddesinde belirtilen kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamayacaktır. Yurt dışında ödenen vergilerin Türkiye de hesaplanacak kurumlar vergisinden mahsup edilmesi istendiğinde, Türkiye deki vergi matrahına dahil edilen yurt dışı kazanç tutarının bu vergileri de içerecek şekilde brütleştirilmiş olması gerekmektedir. 2.2.5. Mahsup Süresi: Aşağıda yer alan sınırlamalar asıl olmak kaydıyla, zarar mahsubu veya istisnalar sonucu ilgili yılda Türkiye de vergiye tabi kurum kazancının oluşmaması nedeniyle, Türkiye deki beyannamelere dahil edilen yurt dışı kazançlar üzerinden mahallinde ödenen vergilerin kısmen veya tamamen mahsubuna imkan bulunmaz ise bu mahsup hakkı izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar kullanılabilecektir. Örnekle ifade edersek, tam mükellefiyete tabi bir kurum 2012 yılı içerisinde yurt dışında 100.000 TL tutarında kazanç elde ederek, mahallinde 10.000 TL vergi ödemiş olsun. Söz konusu kurum 2012 yılı hesap dönemi faaliyet sonucu zarar olması sebebiyle, yurt dışında ödediği 10.000 TL tutarındaki vergiyi mahsup edemeyecektir. Söz konusu verginin kurum tarafından 2015 hesap döneminin sonuna kadar Türkiye de tarh olunacak kurumlar vergisinde mahsup edebilmesi mümkündür. Özetle yurt dışında ödenen vergilerin mahsubuna ilişkin getirilen düzenleme esas itibariyle, tam mükellef kurumların yurt dışında ödediği vergilerin yurt içinde ödenen vergiden mahsup edilmesine imkan tanınarak çifte vergilendirilmenin önlenmesi amaçlanmaktadır. Mükelleflerin yurt dışında ödedikleri vergileri Türkiye de ödenen kurumlar vergisinden mahsup ettikleri esnada, Kanun ve tebliğ metninde yer alan düzenlemelere göre hareket etmeleri, 144
Türkiye de mahsup edilebilecek azami mahsup sınırını göz önünde bulundurmaları, Mahsup işlemine konu mahallinde ödenen vergileri ilgili ülkedeki yetkili makamda alınan tasdikli belgelerle tevsik etmeleri, Var ise ilgili ülke ile yapılmış olan çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması hükümlerini göz önünde bulundurmaları,..gerekmektedir. Vergilerin mahsubu esnasında izlenecek sıra Kurumlar Vergisi mükelleflerinin yıllık kurumlar vergisi beyannamelerinde, yıl içinde ödenen geçici vergilerin, yurt içinde kesinti suretiyle ödenen vergilerin ve yurt dışında ödenen vergilerin birlikte bulunduğu durumlar olabilecektir. Bu durumda yurt dışında ödenen vergiler, hesaplanan kurumlar vergisinden öncelikle mahsup edilecek, artan tutarın bulunması halinde yurt içinde kesinti suretiyle ödenen vergiler ve geçici vergi mahsup edilecektir. 3.SONUÇ: Tam mükellef kurumların elde ettikleri kazançların, dönem içerisinde vergilendirilmiş olması halinde vergilendirme problemi doğmaktadır. Söz konusu mükerrer vergilendirilmenin önlenmesi amacıyla kanun koyucu yaptığı düzenlemeler ile belirli kısıtlamalar dahilinde dönem içerisinde ödenen vergilerin, kurumlar vergisi matrahı üzerinden hesaplanan vergilerden mahsubuna imkan tanımıştır Yazımızın önceki bölümlerinde ayrıntılı olarak açıklandığı üzere yıllık beyanname üzerinde hesaplanan kurumlar vergisinden dönem içinde yurt dışında ve yurt içinde ödenen vergiler mahsup edilecektir. Yurt dışında ödenen vergilerin mahsup esasları KVK nın 33. maddesinde, yurt içinde ödenen vergilerin mahsup esasları da aynı Kanun un 34. maddesinde düzenlenmiştir. KAYNAKÇA Maliye Bakanlığı. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu 1 seri nolu Genel Tebliği T.C. Yasalar (06.01.1961). 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu. Ankara: Resmi Gazete (10700 sayılı). 145
T.C. Yasalar (10.01.1961). 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu. Ankara : Resmi Gazete (10705 sayılı) T.C. Yasalar (21.06.2006). 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu. Ankara : Resmi Gazete (26205 sayılı) 146