Süstaşı Diaspor ve Diasporitin Birlikte Bulunduğu İlbirdağı Meta-Boksit Yatağının (Danişment-Milas-Muğla) Tarihçesi, Mevcut Durumu ve Süstaşı Madenciliği Mining History, Current Position, and Gemstone Mining of the İlbirdağı Meta-Bauxite Deposit (Danişment-Milas-Muğla), where Gem Diaspore and Diasporite Coexist. Murat Hatipoğlu Dokuz Eylül Üniversitesi, Gemoloji ve Mücevher Programı, İzmir Cahit Helvacı Dokuz Eylül Üniversitesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, İzmir ÖZET Güneybatı Anadolu da, boksit içeren önemli bir endüstriyel hammadde, Milas ilçesi (Muğla), Danişment Köyünün yaklaşık batısında yer alan İlbir Dağı nın, Küçükçamlı ve Büyükçamlı Tepe lerinde bulunmaktadır. Menderes Masifi içerisinde yer alan bu yataktaki cevher, başlıca mikroskopik diaspor minerali olduğu için, diasporik meta-boksit (diasporit) olarak tanımlanmıştır. Boksit yatağı ve onu çevreleyen kayalar metamorfizma ve teknonizmadan etkilenmişlerdir. Cevher içerisinde ve onu kesen fay zonunda metamorfik ve hidrotermal kökenli birçok mineral türleri oluşmuştur. Makroskopik boyutlu mineraller olan diaspor, kalsit, muskovit ve klorotoid, Mezozoik döneminde etkili olan bölgesel metamorfizma ve onu izleyen tektonik hareketler sonucu, yatak içerisinde gelişmiş çok sayıdaki küçük faylar ve çatlaklar içerisinde, hidrotermal tektonik breş dolguları olarak kristalleşmişlerdir. En önemli mineral, özgün diaspor kristalleridir. Bu kristallerin yaklaşık %60 ı, opak görünüşe ve soluk yeşil renge sahiptir. Geriye kalan kesimi ise, saydam görünüşlü, iri boyutlu ve tipik v-şekilli ikizlenmeli olup, bu yüzden çekici ve eşsizdirler. Kristaller çoğunlukla zeytinyağı yeşil ve kısmen toprak kahvesi tekli renklenmeler, ender olarak ta doğal ışık kaynağı altında yeşilimsi ve yapay ışık kaynağı altında narçiçeği çiftli renklenmeler gösterirler. Bu sonuca göre, yatak iki farklı endüstriyel hammadde içermektedir. Bunların mevcut maden kanununa göre işletilmesi, boksit cevherinin 4.Grup maden işletme ruhsatıyla ve diaspor kristallerinin de 5.Grup süstaşı işletme sertifikasıyla yapılması yasal zorunluluktur. Bu alanda diasporit cevherinin varlığı 1949 yılında ortaya çıkartılmış, ekonomikselliği ise 1962 ve 1972 yılları arasında MTA nın bu bölgede yaptığı araştırmalar sonucunda anlaşılmıştır. Yatağın Etibank tarafından 1972 den 1982 ye kadarki işletme süresince, endüstriyel hammadde olarak sadece boksitler göz önüne alınmıştır. Buna karşılık, diaspor kristallerinin eşsiz gemolojik değeri bilinmediğinden, varlığı pek önemsenmemiştir. Bu yüzden Etibank ın resmi üretim kayıtlarına diaspor kristalleri dahil edilmemiştir. Bununla beraber, özellikle 1978 ve 1982 yılları arasında tonlarca ve o tarihten bu yana da belirli miktarda üretilen ideal şekilli ve süstaşı kalitesindeki diaspor kristallerinin neredeyse tamamına yakını yurtdışına çıkartılmıştır. Münih (Almanya), Bazel (İsviçre) ve Tucson (A.B.D.) mineral fuarlarında, mineral koleksiyoncuları ve mineral müzeleri tarafından güzelliği ve enderliği keşfedilen bu kristaller, büyük değerler karşılığında alıcı bulmuşlardır. 2005 yılında yeni maden kanununun çıkmasıyla birlikte, özel bir şirkete tüm saha disporit madeni olarak satılmıştır. Saha sadece 4.Grup tan ruhsatlandırılmıştır. Özel şirket, bu tarihten sonra madeni yeniden açmış, diaporun ismini de zultanite denilen bilimsel olmayan bir isimle
değiştirmiştir. Diaspor kristalleri, zultanite ismiyle Türkiye hariç dünyadaki tüm süstaşı pazarlarında tanıtılmaya ve satılmaya devam edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Süstaşı diaspor kristalleri, Zultanite, İlbirdağı diasporit yatağı, Süstaşı madenciliği. ABSTRACT In the southwestern Anatolia, an important industrial rough material including bauxite is found at the Küçükçamlı and Büyükçamlı Hills of the İlbir Mountain found in the nearly west of Danişment village of Milas (Muğla) district. The ore in the deposit located in the Menderes Massif has been recognized as diasporic meta-bauxite (diasporite), because its component is microscopic diaspore mineral. The bauxite ore and its surrounding rocks were affected from metamorphism and tectonism. The metamorphic and hydrothermal originated various mineral species were occurred in the ore and in the fault zone which cuts the deposit. Diaspore, calcite, muscovite and chloritoid minerals with macroscopic sizes were crystallized as the hydrothermal tectonic breccia fillings in the numerous small faults and cracks developed in the deposit as a result of regional metamorphism and the following tectonic movements to be active during the Mesozoic period. The most important mineral is unique diaspore crystals. About those of 60% of these crystals have opaque appearance and pale green coloration. The others have transparent appearance, large sizes, and typical v-shaped twinning. So, they are attractive and unique. The crystals display mostly olive-oil green and partially soil brown unicolorations, rarely greenish under the daylight source and pinkish under artificial light source bicolorations. According to this result, the deposit includes two different industrial rough materials. They must be exploited according to the current mining law, with 4.Group mine exploitation licence of bauxite ore, and with 5.Group mine exploitation certificate of diaspore crystals. The existence of diasporite ore in this area was revealed in 1949, its economics was also understood as result of being explorations in this area between 1962 and 1972. During the exploitation by Etibank Mining Co. from 1972 to 1982, it was considered only bauxites as industrial rough material. However, the existence of the unique diaspore crystals were unimportant of no account because of being unknown their gemological value. So, diaspore crystals were not recorded in the official production inventory of Etibank. However, almost all of the ideal-shaped and gem quality diaspore crystals which were extracted the weighing in tons especially between 1978 and 1982, and weighing in certain ratio from 1982 to the present were illegally exported. The crystals, which were discovered their beauty and rarity by the mineral collectors and the mineral museums, were expensively sold in especially Munih (Germany), Basel (Switzerland), and Tucson (USA) mineral fairs. With mining law acted in 2005, the entire field were sold as diasporite mine to a private company. Thus, the field was licensed for only 4 th Group. The private company has opened the mine again since then, and changed the diaspore s name to zultanite which is unscientific. These diaspore crystals have been introduced and sold as zultanite all gem markets in the world except Turkey since 2005. Keywords: Gemstone diaspore crystals, Zultanite, İlbirdağı diasporite deposit, Gemstone mining 1 GİRİŞ Avrupa nın güneyinde, Portekiz, İspanya, Fransa, Macaristan, Hırvatistan, Bosna- Hersek, Yunanistan ve Türkiye yi de içerisine alan Akdeniz boksit kuşağı bulunmaktadır (Schuiling, 1962; Graciansky, 1965; Wippern, 1965). Türkiye de bu kuşağa bağlı özellikle Menderes Masifi içerisinde çok sayıda metamorfizmaya uğramış boksit ve zımpara yatakları vardır. Menderes Masifinin güney sınırı boyunca uzanan yaklaşık 2 km
genişliğinde ve 100 km uzunluğundaki (Wippern, 1964b) cevherleşme zonu içerisinde, en önemlisi, Milas ilçesi (Muğla), Danişment Köyünün batısında yer alan İlbir Dağı nın, Küçükçamlı ve Büyükçamlı Tepe lerindeki, meta-boksit yatağıdır (Şek. 1). Bafa (Çamiçi) Gölü ve Ege Denizi arasında kalan bu yatağı Dünyada eşsiz kılan ise, içerdiği iri boyutlu saydam zeytinyağı yeşili ve toprak kahvesi renklerdeki süstaşı kalitesindeki diaspor kristallerinin varlığıdır. Arazi çalışmaları sonucunda bu yatağın 2-3 m genişliğe varan ve 1-2 km uzunluğa erişen iki farklı yaş ve özellikteki mermer birimleri arasında mercekler ve adesalar gibi kalmış küçük bir zuhur olduğu tespit edilmiştir. İçerdiği enteresan mineral parajenezleri nedeniyle bu yatağı da kapsayan bölge, yaklaşık 60 yıldır çok sayıda bilim adamı tarafından jeolojik ve petrolojik amaçlı araştırılmıştır. Bu meta-boksit yatağı ile ilişkili beş doktora tezi (Önay, 1949; Dürr, 1975; Alkanoğlu, 1978; Yalçın, 1987; İçözü, 2000) ve iki yüksek lisans tezi (Ediger, 1980; Lüle, 1988) yapılmıştır. Bu çalışma, İlbirdağı meta-boksit yatağında uzun zamandır kesintili olarak devam ettirilen madencilik faaliyetlerinin Türkiye süstaşı madenciliğine, Türk maden mevzuatına, Türkiye nin tanıtımına ve Türk ekonomisine yaptığı katkıları ortaya koymak, ayrıca bu yatağın Türkiye jeolojik mirası içerisinde işletilmesi gerektiğini vurgulamayı amaçlar. 2 YATAĞIN JEOLOJİK OLUŞUMU, MİNERAL PARAJENEZİ VE DİASPOR KRİSTALLERİ İlbirdağı meta-boksit yatağını da içerisine alan bölgenin jeolojik birimleri, Menderes Masifinin çekirdek birimi olan Paleozoik yaşlı gnayslardan, Menderes Masifinin örtü birimleri olan Mesozoik yaşlı şistler ve mermerlerden, en üste ise Masifi örten Senozoik yaşlı çeşitli tortul kayalardan oluşmaktadır (Alkanoğlu, 1978; Ayrton, 1966; Bozkurt, 1996; Dora vd., 1992; Dürr, 1975; Ediger, 1980; Graciansky, 1965; Önay, 1949; Rimmele vd., 2003; Schuiling, 1962; Şengör vd., 1984; Wippern, 1964.a; Yalçın, 1987). Meta-boksit yataklanması ise metamorfik örtü birimi içerisindeki Menteşe mermerleri arasında oluşmuştur. Ancak, yatağın altındaki ve üstündeki mermerler Mesozoik e ait farklı yaş ve litolojilerdedir (Schuiling, 1958; Ediger, 1980). Bu maden yatağı enteresan bir cevherleşme parajenezine sahiptir. Yatak, başlıca diasporitten ancak aynı zamanda zımparanın ve spekülaritin birlikteliğinden oluşmuş metaboksit cevherleşmesine sahiptir (Alkanoğlu, 1978; Ediger, 1980). Diasporit cevherinin ortalama oksit bileşenleri şöyledir; Al 2 O 3 =%59.23, SiO 2 =%1.68 ve Fe 2 O 3 =%22.30. Boksit cevheri ve onu çevreleyen kayalar metamorfizmadan ve teknonizmadan etkilendikleri için, bu yatak metamorfik ve hidrotermal kökenli birçok mineral türlerini içermektedir. Makroskopik boyutlu mineraller, Mezozoik dönemi boyunca bölgede etkili olan bölgesel metamorfizma (Rimmele vd. 2003) ve onu izleyen tektonik hareketler sonucu (Dora vd., 1992; Şengör vd., 1984), yatak içerisinde gelişmiş çok sayıdaki küçük faylar ve çatlaklar içerisinde hidrotermal tektonik breş dolguları olarak kristalleşmişlerdir (Lüle, 1998). Makroskopik mineraller içerisinde diaspor, kalsit, muskovit ve klorotoid ön plana çıkmaktadır. Bu mineraller arasında en önemli olanı, eşsiz diaspor kristalleridir. Bu kristallerin yaklaşık %60 ı, opak ve soluk yeşil renklidir. Ancak diğerleri, saydam görünüşlü, iri boyutlu, ve tipik v-şekilli ikizlenmeli olup, bu sebepten dolayı çekici ve eşsizdirler. Kristaller çoğunlukla zeytinyağı yeşil ve kısmen toprak kahvesi tekli renklenmeler gösterirler. Bu eşsiz diaspor kristallerinin yapılan analizlerinde, kimyasal bileşimleri; Al 2 O 3 =%69.83, SiO 2 =%28.17, Fe 2 O 3 =%1.11, Na 2 O=%0.44, TiO 2 =%0.09, CaO=%0.09, MgO=%0.09, Na 2 O=%0.03 ve kızdırma kaybı=%0.15, olarak tespit edilmiştir. Bazı örneklerde güneş ışığında yeşil, lamba ışığında narçiçeği rengine dönüşen çift renklilik gözlenmiştir. Yapılan iz element analizlerinde, bu özelliğin Fe ve Ti kısmen de V, Cr ve Mn elementlerinin safsızlık olarak diaspor kristallerinde aynı anda bulunurlarsa, ortaya çıktıkları belirlenmiştir.
3 MADENCİLİK TARİHİ, MEVCUT DURUM VE TÜRKİYE SÜSTAŞI MADENCİLİĞİNDEKİ YERİ Bu yatağın sadece aşındırma taşlarının yapımında kullanılan zımpara olarak işletilmesi 1915 den önceki yıllara (Wippern, 1965) dayanmakla beraber, yatağın alüminyum cevheri olarak ilk keşfi 1949 yılında olmuştur. Önay (1949) ın güneybatı Anadolu nun zımpara taşı madenleri üzerine hazırladığı doktora tezi çalışmaları sırasında, zımparanın ve disporitin aslında bir boksit metamorfozu olduğu ve gözlü gnayslar ile şistlerden oluşan çekirdeğin ortasında bir senklinal olarak bulunan Menteşe Mermerleri içersinde yataklandığı, bilimsel olarak tüm Dünyaya duyurulduktan sonra, yatağın önemi fark edilmiştir. Schuiling (1962) in bu bölgedeki gözlü gnayslardaki zirkon incelemesine dayalı çalışması sırasında bu cevherleşme zonunu ayrıntılı incelemiştir. Buradaki meta-boksit ceplerinin tabanındaki mermerlerin Permo-Triyas, tavandakilerin ise Karbonifer yaşlı olduğunu tespit ederek, MTA nın bu yatakla ilgilenmesini sağlamıştır. MTA nın 1962 ile 1972 yılları arasında sürdüğü bu bölgedeki meta-boksit ve zımpara yataklarına yönelik araştırmalarda, en önemli isim Wippern (1962, 1964a ve b, 1965) olmuştur. Ayrıca Graciansky (1965) ve Ayrton vd. (1966) un çalışmaları da bu yatağın işletilmesine karar verilmesinde önemli olmuştur. 1972 yılında Etibank a devredilen bu yatak, sadece diasporit (diasporik metaboksit) çıkarmak üzere yer altı galeri açma yöntemi ile 10 yıl boyunca işletilmiştir. Ancak, 1982 yılında gerek siyasal gerekse de ekonomik gerekçeler ile bu yataktaki madencilik faaliyetleri durdurulmuştur. Bununla beraber özellikle Dürr (1975) ve Alkanoğlu (1978) in bu yatak üzerine yaptıkları doktora çalışmalarında süstaşı kalitesindeki diaspor örneklerinden önemle bahsetmişlerdir. Bunun sonucunda, önce 1976 yılındaki Almanya-Münih mineral fuarında daha sonraki yıllarda İsviçre-Bazel ve ABD- Tucson mineral fuarlarında görücüye çıkartılmış bu diasporlar, Dünyadaki alıcılar tarafından büyük beğeniyle satın alınmışlardır. Bu tarihten sonraki talep patlaması sonucu, 1978 ve 1982 yılları arasında yataktan çıkartılan diaspor kristallerinin miktarının yaklaşık 10 ton olduğu resmi olmayan kayıtlarda belirtilmiştir (Saatçıoğlu, 1984). Yatağın Etibank tarafından 1972 den 1982 e kadar işletilmesi süresince, sadece endüstriyel malzeme ihtiyacı olarak diasporit cevheri göz önüne alınmış, diaspor kristallerinin gemolojik değeri bilinmediğinden pek önemsenmemiştir. Bu yüzden resmi üretim kayıtlarına diaspor kristalleri dahil edilmemiştir. 1985 yılında çıkartılan maden kanunu ve 1990 yıllarda çıkartılan madenciliğe ve Etibank ın madencilik faaliyetlerine ilişkin ilave kanun, yönetmelik ve tüzükler sonucu, bu madenin tekrar işletmeye açılması bir türlü mümkün olmamıştır. Özellikle Etibank işletmelerinin Türkiye deki bor madenleri dışındaki tüm maden sahalarını özelleştirmek üzere Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden işleri Genel Müdürlüğü ne (MİGEM) devretmesini öngören yasal düzenleme yapılmasına rağmen, Türkiye nin iki önemli süstaşı sahaları olan (Muğla-Milas- Danişment deki Diaspor ve Kütahya- Şaphane-Yeni Karamanca daki Ateş Opali), bor sahaları içerisine alınarak Etibank ın elinde kalması sağlanmıştır. Bu kararın Türkiye nin dünya çapında önemli iki süstaşı yatağının korunması bakımından oldukça yerinde bir durum olduğu düşünülebilir. 1982 den 2005 yılına kadar hiçbir koruma ve kollama tedbirleri alınmaksızın, yatak kaderine terk edilmiştir. Geçen sürede yatak, yerli ve yabancı süstaşı meraklıları ile civar köylerdeki bazı eski madenciler tarafından adeta yağmalanmıştır. Bu dönem içerisinde Küçükçamlı ve Büyükçamlı Tepelerdeki galerilerin içerisinden ilkel yöntemlerle çıkartılan yada galeri çevrelerindeki pasaların yeniden ayıklanması sonucu ele geçen çok sayıda diaspor kristali, özellikle ABD ve Kanadalı süstaşı koleksiyoncuları tarafından satın alınmıştır. Amerika kıtasındaki diasporlara olan yoğun talep üzerine, yatağın tekrar işletilmesi gündeme gelmiştir. 2005 yılında yeni maden kanununun çıkmasıyla birlikte ABD nin Florida eyaletinde Fort Lauderdale şehrinde
kayıtlı Millennium Mining Co şirketine tüm saha diasporitik metaboksit madeni olarak önce kiralanmış ve daha sonra da satılmıştır. Dolayısıyla tüm saha sadece 4.Grup tan ruhsatlandırılmıştır. Şirket, bu tarihten sonra önemli yatırımlar yapmış, çöken galerileri yeniden açarak maden sahasına modern bir görünüme kazandırmıştır (Şek. 2). Ancak, görünüşte diasporit çıkarmak üzere açıldığı sanılan bu madenden, şirket boksit çıkartma yerine diaspor kristallerini çıkarmaya başlamıştır. 2005 yılında diasporların ismini kendi inisiyatifi içerisinde zultanite denilen bilimsel olmayan bir isimle değiştirerek, diasporları yurt dışında pazarlamaya başlamıştır. Bu yüzden madeni satın alırken resmi ismi Milennium Mining Co. olan şirketin ismi de, Zultanite Gems LLC olarak değiştirilmiştir. İlginç olan ise, bu kristaller Dünyada sadece Türkiye de bulunuyor olmasına rağmen, diasporu Türkiye den satın almanız mümkün değildir. Çünkü madeni işleten firmanın, Türkiye de bir satış bürosu yada temsilciliği bulunmamaktadır. Özellikle 2006 ve 2007 yıllarında zultanite ismiyle, özellikle bazı örneklerdeki renk değiştirme özelliği ön plana çıkartılarak muazzam bir reklam stratejisi ile tüm dünyaya tanıtılmaya ve satılmaya devam edilmektedir. Bu durumun getirisi, sadece Türkiye deki profesyonel süstaşı madenciliğinin varlığını vurgulaması bakımından ülke tanıtımına katkıda bulunmasıdır. Ancak 5.Gruptan işletme sertifikası olmaksızın bu madenin çalıştırılması, devletin ekonomik kaybı bakımından çok önemli bir eksikliktir. 4 SONUÇLAR Milas ilçesi (Muğla), Danişment ve Pınarcık köylerinin batısında yer alan İlbirdağı metaboksit yatağındaki Türkiye nin en değerli süstaşı maddesi olan diaspor kristalleri bulunmaktadır. Yatak aynı zamanda, Türkiye de işletilen önemli bir diasporit maden sahasını oluşturmaktadır. Endüstriyel hammadde olan diasporit cevherinin işletilmesine yönelik madencilik faaliyetleri 1972 ve 1982 yılları arasında bir devlet kurumu tarafından, süstaşı diaspor kristallerinin işletilmesine yönelik madencilik faaliyetleri ise, 2005 yılından beri yabancı sermayeli özel bir şirket tarafından sürdürülmektedir. Bu durum Türkiye nin süstaşı madenciliğinde işletme ve pazarlama yönünden tecrübe kazanması ve ülke tanıtımı için olumlu gözükmektedir. Madenin 2005 yılında çıkartılan maden kanununa ve ilişkin yönetmeliklere göre işletilebilmesi için, iki farklı kategoriye ait işletme ruhsatının bulunması gerekir. Diasporit için 4.Grup maden işletme ruhsatı ve diaspor için de 5.Grup maden işletme sertifikası. Diaspor kristalleri, zultanite ismiyle, özellikle bazı örneklerdeki renk değiştirme özelliği ön plana çıkartılarak muazzam bir reklam stratejisi ile Türkiye hariç dünyadaki tüm süstaşı pazarlarında tanıtılmaya ve satılmaya devam edilmektedir. Bunun şu an için tek olumlu getirisi, Türkiye deki profesyonel süstaşı madenciliğinin varlığını vurgulaması bakımından ülke tanıtımına katkıda bulunmasıdır. Dünya da ve Türkiye de sadece bu yatakta bulunan eşsiz diaspor kristalleri, Dünya Jeolojik Mirası içerisine alınmalıdır. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu içerisinde değerlendirilmesi gereken bu kristallerin madenciliği diğer madenlerden farklı olarak, oluşturulacak bir bilimsel kurul denetiminde ve gözetiminde çıkartılmalıdır. Bu kristallerin üretim miktarları ve üretilenler arasındaki müzelik özelliklere sahip olanların gemolojik envanter kayıtları tutularak, Dünyaya duyurulmalıdır. Çünkü, yaklaşık 30 yıldır bu madenden çıkartılan ve tamamına yakını yurt dışında pazarlanan diaspor kristallerinin miktarı ve gemolojik özellikleri ne resmi ne de özel kişiler tarafından kesin olarak bilinmemektedir. KAYNAKLAR Alkanoğlu, E, 1978. Geologisch-petrographisch und geochemische untersuchung en am sudostrand des Menderes Massivs in westanatolian/turkei. Bochum Ruhr-Univ. Doktora Tezi, 166 s. Ayrton, S, Vernet, J.P, Woodtli, R, 1966. On the existence of rocks with diaspore found in the
Muğla region of southwestern Turkey, MTA Dergisi, 67, s. 89-92. Bozkurt, E, 1996. Metamorphism of Paleozoic schists in the southern Menderes Massif field, petrographic, textural and microstructural evidence, Turkish Journal of Earth Sciences, 5, S. 105-121. Dora, O.Ö, Kun, N, Candan, O, 1992. Menderes Masifi nin ekonomik tarihçesi ve jeotektonik konumu, TJK Bülteni, 35, s. 1-14. Dora, O.Ö, İçözü, T, 2005. New approaches related to the Küçükçamlıktepe/Selimiye diaspore deposit, 1. Uluslararası Değerli Taşlar ve Metaller Sempozyumu, s. 227-244, İstanbul. Dürr, S, 1975. Uber alter und geotektonische stellung des Menderes-kristallins/SW Anatolien und seine Aquivalente in der mittleren agais. Hamburg Univ. Doktora Tezi, 206 s. Ediger, V.S, 1980. Geology of the Küçükçamlıktepe- Ortatepe diasporite deposits (Milas-Muğla). Ankara Ortadoğu Teknik Üniv. Yüksek Lisans Tezi, 70 s. Graciansky, P, 1965. Menderes Masifi nin güney kıyısı boyunca (Türkiye nin GB sı) görülen metamorfizma hakkında açıklamalar, MTA Dergisi, 64, s. 8 21. İçözü, T, 2000. Some examples displaying the increase in the productivity of the Anatolian gemological potential, İzmir Dokuz Eylül Üniv. Doktora Tezi, 139 s. Lüle, Ç, 1998. Muğla-Milas-Küçükçamlıktepe diaspor oluşumlarinin mineralojisi, oluşum koşulları ve gemolojik özellikleri, Ankara Üniv. Yüksek Lisans Tezi, 110 s. Önay, T.Y, 1949. Über die smirgelgesteine sudwestanatoliens. Schweizerische Mineralogische und Petrographische Mitteilungen, 29, s. 357-492. Rimmele, G, Oberhansli, R, Goffe, B, Jolivet, L, Candan, O, Çetinkaplan, M, 2003. First evidence of high-presure metamorphism in the Cover Series of the southern Menderes Massif. Tectonic and metamorphic implications for the evolution of SW Turkey, Lithos, 71, s. 19-46. Schuiling, R.D, 1962. Turkiye nin güneybatısındaki Menderes migmatit kompleksinin petrolojisi, yaşı ve yapısı hakkında, MTA Dergisi, 58, s. 71 84. Şengör, A.M.C, Satır, M, Akkok, R, 1984. Timing of tectonic events in the Menderes Massif, Western Turkey; Implications for tectonic evolution and evidence for Pan-American basement in Turkey, Tectonics, 3, s. 693-707. Saatçıoğlu, H.A, 2004. Kaybolmak üzere olan değerlerden diaspor kristalleri, Madencilik Bülteni, 64, s. 36-45. Wippern, J, 1962. Toros boksitleri ve bunların tektonik durumu. MTA Dergisi,58, s. 47 70. Wippern, J, 1964a. Menderes Masifi nin Alpidik dağ teşekkülü içindeki durumu. MTA Dergisi, 62, s. 71 79. Wippern, J, 1964b. Türkiye nin aluminyum hammaddeleri, MTA Dergisi, 62, 80 86. Wippern, J, 1965. Boksit teşekkülünün baslangıç kayaları, MTA Dergisi, 64, s.37 41. Yalçın, U, 1987. Pertologie und geochemie der Metabauxite SW-Anatoliens. Bochum Ruhr- Univ. Doktora Tezi, 136 s.