Mahire HÜSEYNOVA 1 AZERBAYCAN OZAN EL ŞAİRLERİNİN ESERLERİNDE HİDRONİMLERİN ÜSLUBİ, SANATSAL, AHLAKİ AÇIDAN ÖZELLİKLERİ

Benzer belgeler
Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

Doğal ve doğal olmayan yapı ve tesisler, özel işaretler, çizgiler, renkler ve şekillerle gösterilmektedir.

Türk-Fars ve Arap kökenli Ermeni soyadları

Tokat ın 68 km güneybatısında yer alan Sulusaray, Sabastopolis antik kenti üzerinde kurulmuştur.

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Edebiyat Fakültesi Aİİ- İran 1994 Doçent Edebiyat Fakültesi Aİİ- İran 2001 Profesör Fen, Edebiyat Fakültesi Aİİ- İran 2009

Adım Adım Azerbaycan. 44

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...III

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

TÜRK MİTOLOJİSİ DR.SÜHEYLA SARITAŞ 1

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

Tablo 2: Doktora Programı Ortak Zorunlu-Seçmeli Dersler TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI GÜZ YARIYILI

ORTA DOĞU VE KAFKASYA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

"Yaşayan Bahar", ilkbahar mevsiminin gelişini kutlamak üzere tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen bir etkinlik.

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama Haftanýn Testi...25

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Anlamı. Temel Bilgiler 1

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

GOBUSTAN KAYALIKLARI VE İLK SANATÇILAR

SIFATLAR. ÖN ADLAR (Sıfatlar)

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali

Satürn ün Buzlu Uydusu Tethys!

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Tarihin Çeşitleri Hikayeci Tarih: Nakilci tarih yazımıdır. Eski Yunan Tarihçisi Heredot'la başlar.

Konu: Kadim Diller ve Yazılar. İran da Ön-Türkler

Bir sözcüğün zihinde uyandırdığı ilk anlama gerçek anlam denir. Kelimelerin sözlükteki ilk anlamıdır. Bu yüzden sözlük anlamı da denir.

Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür.

DBY Ajans. This book has been supported by the Office of Scientific Research Projects of Istanbul Medeniyet University Istanbul, Turkey - March 2014.

RUS DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI BAHAR PROGRAMI

köprüleri Azerbaycan da köprü inşaatı geleneklerinin kökü Mimari Dr. Cafer GİYASİ Mimar, Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi üyesi 16

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir.

İÇİNDEKİLER. Takdim...7 Önsöz...9 Kısaltmalar I. DEVLET...13 Adâletnâme...15 Kanun...19 Kanunnâme...29 Padişah...43

Kafiristan nasıl Nuristan oldu?

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS Bilim Tarihi ve Felsefesi GKS Ön Koşul Dersler

ŞEHİT ÖĞRETMEN KUBİLAY MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 12.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ 2.DÖNEM 1.

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Cennet, Tanrı nın Harika Evi

Cennet, Tanrı nın Harika Evi

ÖZEL VEGA OKULLARI DÜNYANIN HAREKETLERİ SORGULAMA PROGRAMI BÜLTENİ Öğretim Yılı 1. SINIF

Dersin Adı D. Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS Bilim Tarihi ve Felsefesi GKS003 IV Ön Koşul Dersler

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!..

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI

KURTALAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Metin Edebi Metin nedir?

HAZIRLAYAN GAZİANTEP SANAYİ ODASI TİCARET DAİRESİ EKİM

Türk Hava Yolları Personellerine 2 Günlük Tebriz Turu 99 $

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU

KIŞ WINTER 2011 SAYI NUMBER 3 SAYFA PAGE ÖZET

SEÇMELİ DERSLER (Öğrenci aşağıda belirtilen en az 2 (iki) dersten başarılı olmalıdır.)

Bir kavramın işaret ettiği herhangi bir varlıkta bir özelliğin bulunup bulunmadığını ifade etmenin tek yolu önerme kurmaktır. Yani öznesiyle yüklemi

ŞAMANİZM DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2

Gen haritasının ne kadarı tamamlandı DNA'nın şimdiye kadar yüzde 99'u deşifre edildi.

2016 Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

İktisat Tarihi II. 1. Hafta

ÖĞRENME ALANI : FİZİKSEL OLAYLAR ÜNİTE 5 : IŞIK

T.C. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı Düzce Yatırım Destek Ofisi Yatırıma Uygun Turizm Alanları Raporu Sektörel Raporlar Serisi IX

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

Doğum Yeri 2,2 4,4 2,2 4,4 4,4 2,2 2,2 2,2 28,8 2,2 6,6 17,7 4,4 4,4 2,2

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

Turkish and Kurdish influences in the Arabic Dialects of Anatolia. Otto Jastrow (Tallinn)

(Change of Water Masses-Dust Storms Interaction in Syria and Iraq) Suriye ve Irak taki Su Kütlelerindeki Değişimin Toz Fırtınaları ile İlişkisi

-DERS PLANI- Görsel Sanatlar Dersi. 2 Ders Saati (40+40dk)

COĞRAFYA EĞİTİMİNDE FOTO SAFARİNİN KULLANIMI

SAGALASSOS TA BİR GÜN

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

yuvarlak masa yeşil erik üç kalem ihtiyar adam

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır?

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

Bölge Uzmanı Nihai Form

2018 YGS Konuları. Türkçe Konuları

TRAKYA ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI GÜZ YARIYILI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖRGÜN ÖĞRETİM ARA SINAV PROGRAMI (SEÇMELİ)

Sakarya ili kültür ve turizm bakımından önemli bir potansiyele ve çeşitliliğe sahiptir. İlde Taraklı Evleri gibi

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik

Tıbb-ı Nebevi İSLAM TIBBI

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA. Kalsın. Mutsuz etmeye çalışmayacak sizi aslında, sadece gerçekleri göreceksiniz Cemal Süreya nın

Mitlerin Sınıflandırılması DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

Dil olgusu :DEĞİŞMEYENLER Dil dışı olgu : DEĞİŞENLER ARABA. Aynı değişimi soyut olarak şöyle formülleştirebiliriz:

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya

DERS BİLGİLERİ Ders Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Dersin Yardımcıları Dersin Amacı

CANLILAR DÜNYASINI GEZELİM TANIYALIM

Transkript:

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 3, Sayı: 16, Eylül 2015, s. 55-65 Mahire HÜSEYNOVA 1 AZERBAYCAN OZAN EL ŞAİRLERİNİN ESERLERİNDE HİDRONİMLERİN ÜSLUBİ, SANATSAL, AHLAKİ AÇIDAN ÖZELLİKLERİ Özet XIX-XX yüzyıllar Azerbaycan ozan ve el şairlerinin eserlerinde üslubi amaçla kullanılmış çok sayıda hidronimlere rastlıyoruz. Hidronimler su nesnesi olan yerlere verilen isimlerdir, örneğin çay, göl, baraj, çeşme ve her hangi bir türden olabilir. Makalemizin amaçı hidronimlerin şiirlerde, destanlarda ve diğer yazılı edebiyat örneklerinde bulunub ortaya çıkarılması onların kullanım metotlarını ve şekillerini öğrenmektir. Hidronim araştırmalar açısından ozan ve el şairlerinin yaratıcılığı bize zengin malzeme verir. Halk dilinin inceliklerine vâkıf olan, onun manevi ilgisini çeken ve açığa çıkaran Azerbaycan halk sanatçılarının şiirlerinde kullanılan bazı hidronimler toplumun oluşumunda yer almış herhangi kabile, aşiret ve aşiret birleşimlerinin ulusal ve karakteristik özelliklerini yansıtır. Anahtar Kelimeler: Azerbaycan, Şiir, Ozan, Şair, Hidronim. THE METODİC, POETİC and MORAL FEATURES of HYDRONYMS İN the WORKS of AZERBAİJAN POETS (OZAN) Abstract We meet many hydronic names which used with methodic aims in the works of Azerbaijan poets and ministrels. Hydronic names those names have been given to the places with water objects, for example river, lake, reservoirs, fountains, springs and etc. The aim of our research to finding out the hydronic names in our epic works, eposes, poems, and other literatural works and researching using methods and pictures. We research the hydronic names; therefore the works of ministrels and poets give us rich literatural and historical materials. The hydronic names in the poets of Azerbaijan nation ministrels are know very well the subtleties of nation language, be interested in in the moral context and founding out, they are reflected national and characheristic peculiarities of ethnos, tribes and combined tribes. 1 Docent (Ph.D.), Azerbaycan Cümhuriyyeti, Filoloji üzre felsefe doktoru, m_huseynova@mail.ru

Mahire Hüseynova 56 Keywords: Azerbaijan, Poetry, Poets, Poet, Hydronym. GİRİŞ XIX-XX yüzyıllar Azerbaycan ozan ve el şairlerinin yaradıcılığına yansıyan hidronimler kendi üslubuna göre renkli ve özel bir karakter oluştururlar. Hidronimlerin "... iyice öğrenilmesinin çok büyük bilimsel, deneysel ve siyasi önemi vardır. Hiç kuşkusuz ki, bu meseleni şimdi artık devlet önemli bir mesele olarak ele almaktadır. E.Demirçizade yazıyordu ki, Azerbaycan halkı eski çağlardan hangi kabilelerle, hangi kavimlerle, hangi halklarla, hangi ortam ve coğrafi bölge ile olmuşsa, onun dilinde de tüm bunlar çeşitli şekilde kendi izlerini bırakmıştır (2, s.29). Çünkü sosyal yapının değişmi, devletin ulusal politikası, arazinin devlet kökenli olması, coğrafi keşif ve araştırmalarda birincilik en çok coğrafi isimlerde kendine yer buluyor "(1, s.4). Biz bu hassasiyeti ve zenginliği Ozan Mehdi'nin, Ozan Mirzalı`nın, Rahman Mustafayev`in, Ali Ekber'in, İsa Esedov`un, Zakir Şehriyaz`ın, Şair Rzaqulu`nun, Ozan Behbud`un ve başkalarının yaratıcılığında daha çok görüyoruz. Öyle ki, bu sanatçıların bir kısmının yaratıcılığında esasen yerel bölgeye (Dereleyez ilçesine - M.H.) ait hidronimler kullanılmakta, diğerlerinde ise somut olarak Azerbaycan'da mevcut olan hidronimler yer buluyor. Bu hidronimlerin her biri gerçek su tesislerinin isimleridir, gerçekçi olmayan isimlere ise hemen hemen rastlanmaz. Aynı hidronimlerin yayılma bölgesi aşağıdaki gibi nitelendirebiliriz: 1. Azerbaycan topraklarına ait hidronimler: Araz, Kür. 2. Dereleyez ilçesine ait hidronimler: Arpa çayı, Zor çeşme, Bol çeşme, Beyaz çeşme, Hırrı çeşme, Ala göller, Kanlı göl vb. Dereleyez bölgesine ait olan hidronimleri de sırayla semantik açıdan aşağıdaki gibi nitelendirebiliriz: a) Çay isimleri: Arpa çayı, Terter çayı, Pazar çayı, Ayı ölen çay vb. b) Çeşme isimleri: Meftilli çeşme, Zor çeşme, Kırkbulak, Yedi çeşme, Beyaz çeşme, Bol çeşme, Nevruz çeşmesi, Çereli çeşme, Sarı çeşme, Ceyran çeşmesi, Merdan çeşmesi, Süddü çeşme, Moruna çeşmesi, Soğuk çeşme, Yassı çeşme, Molla pınarı, Hırrı çeşme, Şora çeşme, Ayı çeşmesi, Kıble çeşmesi, Sefo çeşme vb. c) Göl isimleri: Ala göl, Kanlı göl, Zalha gölü, Kurbağalı göl vb. Gözlemler göstermektedir ki, halk sanatçılarının eserlerinde Azerbaycan arazisine ait hidronimlerden en çok kullanıla gelen Araz ve Kürdür. Ilginç olan şudur ki, söz sanatçılarının tüm eserlerinde Araz ve Kür hidronim birimlerinin adları bazen çift, bazen ayrı ayrı çekilmektedir. Söz ustaları hidronimleri daha çok kendi reel amaçlarına ulaşmak için kullanmışlardır. Örneğin, Ozan Mehdi Araz ve Kür çaylarını terennüm etme makamında, Şair Rzakulu ise doğma yurt yerinden göç düşerek yerleştiği yerin bir yanında Aras'ın, diğer tarafında ise Kur'un aktığını şiirselleştirmek makamında bu hidronimlerin kullanmışlardır: Osmanlı'nın Ağrı dağı, Yiğitlerin papağıdı (baş örtüsü). Kür - Aras'ın şelalesi, Halkımızın çırağıdı (3, s.278).

57 Azerbaycan Ozan El Şairlerinin Eserlerinde Hidronimlerin Üslubi, Sanatsal, Ahlaki Açidan Özellikleri Bir yanım araz, bir yanım Kürdür, Gece gündüz çektiğim fikirdir. Yayı Arabistan, kışı Sibirya, Bilmiyorum ki, kaçayım nereye emoğlu (4, s.523). Şiirde Araz, esasen, ayrılık, hasret, keder sembolüne dönüşmüştür. "İran ve Rusya devletleri arasındaki sözleşmelerde, Azerbaycan ikiye bölünmüş ve bu zaman Aras nehri sınır olarak kabul edilmiştir. Azerbaycan'ın 1828 yılında "Türkmençay" anlaşması ile ikiye - Kuzey ve Güney Azerbaycan'a bölünmesinin sonucunda da halk sağalmaz yaraya - ayrılığa duçar olmuş, kardeş-kardeşe, anne yavruya hasret kalmış ve bu hal bugün de devam etmektedir. Halkın yaddaşında Araz derdi, Araz özlemi şekillenmiştir. Nice sanatçı bu özlemi taşımak için Araz imzasını kendisine isim, lakab seçmiştir "(5, s.180-181). Azerbaycan onomalojisinde Araz hidroniminin etimolojisi da tartışmalıdır. "Araz Azerbaycan`ın en büyük nehirlerinden biridir. Bu isim çeşitli kaynaklarda Araks (Eski Yunan), Erash (Ermeni), Erras (Arap), Ores (Farsça) olarak yansımıştır. Çayın adı eski Türk dillerindeki oraz / uraz / erez (sakin, huzurlu, hayır veren) sözündendir. Heredot Orta Asya çaylarını Araks adlandırmıştır (6, s.39). Ister yazılı, ister ağız literatüründe en çok adı geçen onomastik birim olarak Kür çayı ismi geçmektedir. Kür hidroniminin ayrıca üslubi semantikasına yaduygu, hissiyat aitse, metin genelinde ise aynı onomastik birimin bir anlamı, sosyal-tarihi bilgi vericiliği ilgi çekiyor. Q.Voroşil de haklı olarak yazıyor ki, dil birimlerinin semantik özünü bilgivericilik oluşturuyor. Çünkü anlam, anlam bizatihi statik karakterde olup pasif konumda duruyor. Sadece iletişim ve düşünme sürecinde aynı anlam, aktuallaşır, nispeten dinamik karakter arz etmektedir (7, s.121). Azerbaycan toponimisinde Kür hidronimi hakkında çok sayıda araştırma yapılmıştır. A.Akundov yazıyor ki, Kür sözü Azerbaycan fonemlerinin kompleksidir. Bu söz bazı şivelerimizde (Güney Karabağ Ağızları) "çay", bazılarında (örneğin, Karabağ, Şeki, vb.) "Yaramaz", bazılarında ise (örneğin, Gence ağızları) "temizlik" anlamına gelir, "K" ön damak süzülen sesinin özel Azerbaycan olgusu olması ve başka Türk dillerinde "çay" kelimesinin geçmemesi ile ilgili olarak Kür kelimesinin "çay", "yaramaz", "temizlik" anlamını ifade eden Azerbaycan sözü olduğunu tahmin edilebilir (8, s. 28). Azerbaycan halkının en eski yazılı abidesi olan "Kitabi- Dede Korkut" un dilinde bu söz "yaramaz" anlamında kullanılmaktadır: - Görmüyor musun, Dirse Han, neler oldu. Yarımasın, yarğımasın, senin oğlun Kür koptu, ercil koptu. Kırk yigidin boyuna aldı. Kalın Oğuz'un üstüne yürüyüş etti. Yerde (bir) güzel koptuysa çekip aldı. Beyaz sakallı Becanın ağzın küfretti. Ağbirçekli karının saçın darttı (yoldu) (9, s.28). Modern dialektlerimizde de "Kür" kelimesi "yaramaz" anlamında kullanılmaktadır. Ana kendi çocuğu hakkında: - Çocuk yaman kürdürdiyor. Genel olarak, bu çayın adı Azerbaycan halkının tefekküründe "yaramaz", "şımarık", "aşıp taşan" gibi ebedileşmiştir (10, s.55). Şiirsel örneklerde Arazla Kur'un adı çift çekilmekle bu hidronimler aracılığıyla söz sanatkârı zamanlar önce yaşanan olay hakkında ayrıntılı bilgi vermeye ulaşılmıştır: Kaldı yad ellere çimler, çöller, Araz - Kür boyunca dağıldı eller Zor ki, bir-birin derdini bilir,

Mahire Hüseynova 58 Hicran tohumları serpildi bugün (11, s.693) Şiirsel metinden anlaşılıyor ki, geçen yüzyılın çeşitli dönemlerinde Batı Azerbaycandan sınırdışı edilen binlerce soydaşımız dayanılmaz zulüm ve sıkıntılara maruz bırakılarak Kür - Aras nehirleri boyunca dağılmış, ezeli - ebedi yurt yerlerinden göç düşürülen hemvetenlerimiz yer-yurt özleminin ağırlığı altında dayanılmaz acı çekmişlerdir. Kuşkusuz ki, genel sözlerle birlikte Araz - Kür hidronim birimleri de şiirsel metinde belirtilen fikirler ve içeriğin oluşmasında önemli rol oynamıştır. Araştırmacılar da haklı olarak ki, herhangi bir eserin fikir ve içeriğinin oluşmasında genel sözlerle birlikte zengin özel isimler sistemi de önemli bir rol oynamaktadır (12, s.527). Ozan ve el şairlerinin eserlerinde hidronimlerin çoğunda az ya da çok derecede mecazlaşma olur, fakat bunların her biri gerçek, somut su havzalarının adlarını belirtiyor. Arpa çayı hidronimi bu açıdan özel ilgi uyandırmaktadır. Arpa çayı ozan ve el şairlerinin eserlerinde en çok işlenen hidronimlerden biridir. Şiirsel örneklerde bazen "Arpa" hidronimi "çay" apelyativi olmadan kullanılmaktadır: Cıva, Salli, Ergez oda qalandı, Leylikaçan, Bülbülölen talandı. Arpa kan ağladı, sular bulandı, Açılmaz baharım, yazım hardasan? (13, s.24) Şiirsel metinden anlaşılacağı gibi, "Arpa kan ağladı" kalıbında hidronim metaforileşmişdir. "Kan ağlamak" deyiminin anlamı karşılığı olasılıkla, "çoğu defa ağlamak" ifadesinin eşdeğerdir. Bu anlamda yoğunluk açıkça duyulur. Sıkca kullanılması "çoğu" kelimesinin tekrarı yaratmıştır. Bu yolla söz sanatkârı yoğun anlamı genişlendirmişdir. Bazen ise Arpa hidronimi "çay" apelyativi birlikte kullanılır: Bir tarafın Arpa çayı, Güzellikte yok dengi. Üç ay yazı, üç ay yayı, Benziyorsun, hane, Ağsu (36, s.254). Arpa çayı Aras'ın bir koludur. Uzunluğu 126 km. Yazılı kaynaklarda adına ilk defa XII yüzyılda rastlanmaktadır. Bazı araştırmacılara göre, arpa ekinleri olan alandan aktığı için çay böyle nitelendirilmiştir (15, s.43). Kanımızca, bu fikir inandırıcı görünmüyor. Türk tarihçisi F.Kırzioğlu Arpa derivatlı yer-yurt adlarını topluluk adı ile son bulur. O gösteriyor ki, Han Tegnri Dağı'ndan kaynağını alan ve Isık göle dökülen Arpa suyu havzasından çok çok eskilere ait bir Türk eli, türk oylağı gelmiş Dereleyezde, Ağbaba ve Şöreyelde konuklamış ve kendi isimlerini kale, köy ve göl adlarında ebedileştirmişler (16, s.463). G.Geybullayev Kazan Hanlığı döneminde Arpava diye geçen toponimin olduğunu kaydeder, arpa onomastik birimlerin bazılarının isimlerini "Arpava" Türk kavminin adı ile bağlıyordu (16, s.98). H.Mirzeyev Arpa toponiminin çok eski dönemlerden teşekkül bulduğunu kaydeder ve bu hidronimi Arpa Türk boylarının adı ile bağlıyor (17, s.147). Biz de H. Mirzeyevin fikri ile tam razıyız.

59 Azerbaycan Ozan El Şairlerinin Eserlerinde Hidronimlerin Üslubi, Sanatsal, Ahlaki Açidan Özellikleri Ozan Mehdi "gibi" isimli geraylısında Terter nehrinin çeşitli fesillerdeki durumunu, beslendiği kaynağı, suyunun kalitesi hakkında söz söylerken bu hidronimik birimden yararlanmıştır: Ilk baharda aşıp, taşan Terter, Sonbahar olmuş, lal gibidir. Delidagdan su getirir, Doymak olmuyor bal gibidir (13, s.275). Kur'un bir kolu olan Terter çayı Kelbecer, Ağdere, Terter ve Berde bölgeleri topraklarında akar. Çayın adı ilk kez VII yüzyıl olaylarına ilgili Arnavut tarihçilerinin eserlerinde "Trtu" biçiminde geçmiştir. IX yüzyılın arap yazarlardan el-belezuri "Turtur", Ahmed ibn Asem el-kufi ise "tartar" şeklinde ifade etmişlerdir. Bazı araştırmacılara göre, çay kendi adını Kıpçak tayfa ittifakına dahil olan "tartar" tayfasının adından almıştır. Muhtemelen erken ortaçağda Hunlar'ın bünyesinde Arnavutluk'a gelmiş terterler bu bölgede konuklamışlar (18, s.278). 19-20. yüzyıllar Azerbaycan ozan ve el şairleri etnohidronimleri de ustaca, duruma uygun şekilde kullanmışlardır. Ozan Mehdi'ye göre, lirik "ben" in yüz yaşına ulaşmasına neden derin ummanlarda geçmesi, nehirden lal ve gövher seçmesi ve en önemlisi Keyti gibi insan ömrüne ek ömür bahşeden çaydan su içmesidir; Derin ümmanları sadece geçmişsin, Nehirden lal ve gevher seçmisen. Anan Göyçe, Keytiden su içmisin, Oncun yaşın ulaşıp yüze ay baba! (19, s.297) Keyti etnohidronimi şiirsel görünümde fikrin canlı ifadesinde hızlıca göstermekle esas özeti çok güzel açıklıyor. Tarihi kaynaklarda denir ki, Keyti Erivan ilinin Erivan kazasında çay ismidir. Bu hidronimi eski Türk dillerindeki "gede" sözü ile ilgileyerek "karovug" anlamında izah edenler de vardır (20, s.290). H.Mirzeyev tarihi kaynaklara dayanarak Keyti toponimini eski "kuti" topluluklarına bağlayarak yazıyor ki, Azerbaycan topraklarında bu aşiretler hala III binyılda meskunlaşmışlar. M.İsmayılov da gösteriyor ki, milattan önce birinci bin yılda, belki de ondan önce Azerbaycan'da onun güney topraklarında yerleşen Kutiler artık sınıflı toplumda yaşıyor ve onların kendi hükümdarları da olmuştur. Kutilerin hangi dil grubuna dahil olması konusunda kesin fikir söylemek zordur (21, s.153). Bizce, Keyti ve Kuti kelimeleri aynı kökenden. Sözcüğün ilk hecesindeki "e" seslisi konuşma dilinin ihtiyaçlarına göre "u" sesine dönüşmüştür. Kelimenin ortasında "y" sessizinin artışı gözlenir ki, bu da Dereleyez konuşmasına özgü olan fonetik olaylardandır. Ozan Mehdi "O dağlar" isimli goşmasında gezdiği, gördüğü yerleri, suyundan içtiği çayları övgü makamında Pazar çayı ve Ayı ölen çayı hidronim birimlerinin isimlerini kullanmıştır:

Mahire Hüseynova 60 Ordan indim Pazar çayın düzüne, Dedim Hilal gezen dağdı, o dağlar. Ekşi suyundan yudum yudum içmişim, Ayı ölen çayından kaçıp gelmişim (35, s. 291). Pazar çayı hidronimi eski Türk boylarının adı ile bağlı olarak oluşmuştur. Kaynaklarda deniyor ki, Kırgızlar ve Özbeklerde pazar, garagalpaglarda ve kalmıklarda basar, Batı Sibirya'nın Türkçe konuşan halklarında pazar \\ basar isimli tayfa var. Kökeni, Kuzey Kafkasya çöllerinde yaşayan Kıpçak tayfalarındandır. 12-13. yüzyıllarda Kıpçakların Azerbaycan'da yerleşimi ile ilgili oluşması beklenebilir (18, s. 62). Pazar çayı hidroniminin etimolojisini "ticaret, alışveriş yeri" anlamında izah etmek kesinlikle doğru değildir. Tarihsel olarak bu kelime "bozol" şeklinde olmuştur. Tarihi süreç sonucunda sözde "ao", "lr" fonetik olayları gerçekleşmiştir. Azerbaycan toponimisinde bu kelimenin şimdiye kadar doğru kültürel dilbilim anlamı belirtilmemiştir. Yukarıdaki şiirsel metinde kullanılan "Ayı ölen çay" hidronimi kaynaklarda "Ayı ölen çay" gibidir. Muhtemelen, bu çayda ayı batarak öldüğüne göre hidronim böyle isimlendirilmiştir. Hidronimin öncü bileşeni zoonimle belirtilmiştir. "Ayı" sözünün sonunda ses değişimi olay ortaya çıkmış ("ı" sesli düşüşü) yazı normu bozulmuştur. Çeşme isimleri de belirginleşme nesnesi gibi ozan ve şairlerin şiirlerinde geniş oranda kullanımı farklıdır. Bu isimler kaynakları suyunun tadına, rengine, uyumuna, tutumuna, kalitesi vb. göre tarif edilir, şiirsel örneklere estetik fikir yürütülür. Sanatsal tayin şeklinde olan bu hidronim yerlerini formasyon yollarına, hisselerinin ifade araçlarına ve semantik alanlarına göre aşağıdaki gruplara ayırabiliriz: 1. Asıl bileşeni renk bildiren sözlerle ifade edilen çeşme isimleri: Beyaz çeşme, Sarı çeşme, Siyah çeşme, Sütlü çeşme, vb. 2. Asıl bileşeni say bildiren sözlerle belirtilen kaynak adları: Yedi çeşme, Kırk çeşme vb. 3. Asıl bileşeni hayvan isimleri ile belirtilen kaynak adları: Ceyran çeşme, Ayı pınarı vb. 4. Asıl bileşeni antroponimlerle belirtilen kaynak adları: Nevruz çeşmesi, Kulu çeşmesi, Sefo çeşmesi, Merdan pınarı vb. 5. Asıl bileşeni şive sözleri ile ifade edilen kaynak adları: Moruna çeşmesi, Çereli çeşme, Dambulaq vb. Önde gelen bileşeni suyunun akım durumunu, gücünü, bolluğunu, sesini, bölgesel tutumunu, sıcaklığını bildiren sözlerle belirtilen kaynak isimleri: 1. Asıl bileşeni çıktığı yerden çıkardığı sesle ilgili isim almış yaylar: Hırre çeşmesi, Pırt-pırt çeşme vb. 2. Asıl bileşen hacim bildiren sözlerle belirtilen kaynak adları: Bol çeşme, Zor çeşme, Kur çeşme vb. 3. Asıl bileşeni dini sözlerle belirtilen kaynak adları: Molla çeşmesi, Kıble pınarı vb.

61 Azerbaycan Ozan El Şairlerinin Eserlerinde Hidronimlerin Üslubi, Sanatsal, Ahlaki Açidan Özellikleri Şiirsel örneklerde en çok yansıtılan su objelerinden biri Kırk kaynaktır. Hesablamalarımıza göre, bu çeşmenin adı çeşitli söz sanatçılarının eserinde 12 kez ele alınmıştır: Hesenkedde yolayrıcı geçince, Horbadıkta çeşmelerden içende, Kırk bulakta lilpar, yarpız biçende Eyrikardan Göyçe göle bak oğlum (23, s.709). Malumumuzdur ki, ülkenin çoğu bölgelerinde hidronim isim yaratma eylemlerinde "kırk" sakramental sayı aktif yer alıyor. P.Helilov yazıyor ki, "kutsal" (sevimli) rakamların bir kısmı çeşitli diller üzere bazen birbirinin aynı gibi görünseler de, ayrı ayrı halkların gelenek ve dini görüşleri ile ilgili olarak bazı durumlarda birbirine uymuyor, biri diğerinden farklıdır. Türk dillerinde bir, üç, beş, yedi sayıları gibi "kırk" rakamı da başarılı kabul edilir (24, s.178). Bize göre, ulu soydaşlarımız bu çeşmeyi kutsallaştırmak maksadıyla bir zamanlar bu çeşmeye bu adı vermişlerdir. Gözlemlerimiz gösteriyor ki, 19, 20. yüzyıllar Azerbaycan ozan ve el şairleri yazım normasına kayıtsız kalarak bazı durumlarda kaynak adlarını talaffuzta olduğu gibi işletmişler: Ay çeşme, Hırrı çeşme, Etrafı nurru çeşme, Senin suyun içenner, Söylüyor dürlü çeşme (25, s. 658) Ay çeşme, Şora çeşme, Beni düşürdü ağlara çeşme. Yaz aylarında suyun kurur, Ben gideyim nereye çeşme? (25, s.659) Birinci bölümde kullanılan "Hırrı çeşme" hidronimi aslında "hırıltılı çeşme" şeklinde olmalıdır. Çeşme çıktığı yerden çıkardığı sesle ilgili olarak böyle isim almıştır. İkinci bölümde kullanılan "Şor çeşme" hidronimine suyun tadına göre böyle ad verilmiştir. Bu çeşmenin suyunun tadı tuzlu (Dereleyez şivesinde herhangi bir şeye şorlu da derler) olduğu için böyle adlandırılmıştır. Şunu da belirtelim ki, edebi örneklerde bazen bu çeşmenin ismi "Şorru" şeklinde çekilmektedir ki, söz sanatkârı bunu da hiç şüphesiz ki, uyak hatırı vardır. Görüldüğü gibi, kaynak isimlerinin sonunda kullanılan -rı, -ru, -dü parçacıkları edebi dilimzdeki -lı, -li, lu, lü şekilçisinin telaffuz biçimleridir. Azerbaycanın ekser lehçe ve şivelerinde "lr", "ld" sessiz evezlenmeleri yasal biçimde ses değişimi olaylarından kabul edilir. Bazen bir şiirsel metinde su merceğinin yerleştiği bölgenin coğrafi koordinantları yansır. Örneğin, Dereleyeze mahsus Kıble bulağının karşı semtinin Horasan'a baktığını, sol tarafında Bulun, sağ tarafında ise Ballı kayanın yerleştiğini söz sanatkârı kendine özgü tarzda böyle inikas eder:

Mahire Hüseynova 62 Horasan'a bakıyor Kıble çeşmesi, Solu buldu, Ballı kayadı sağı, Suyu abi-kevser Süddü çeşmenin, El düşürdü üstüne yığın (35, s.328). "Kıble çeşmesi" hidronimi İslam dini ile ilgili olarak ortaya çıkmıştır. Arabistan'ın Mekke şehri İslam dininin beşiği olarak biliniyor. Müslüman ülkeleri için Mekke dünyanın en kutsal kentlerinden biridir. Aynı şehir Dereleyez ilçesinin güneybatısında yerleşdiyine göre dindar Müslümanlar yönünü o tarafa tutuyor ve "Kıble hakkı" diyerek yemin ederler. Bu çeşmenin akım yönü Arabistan'a taraf olduğu "Kıble çeşmesi" adlandırılmıştır. Bu şiirin üçüncü mısrasında ise Süddü çeşmenin suyu abi-kövsere benzetiliyor. Tarihsel olarak süt gıda ürünü olarak kullanılmıştır. Peki, çeşmeye "süddü" adı hangi dayalı verilmiştir? Bizce, çeşmeye isim onun suyunun tadına yok, rengine göre verilmiştir. Açıktır ki, çeşme yerden çıkan zaman süt gibi köpüklenir ve süt rengine çalıyor. Şiirsel örneklerde kurşun bileşeni yerel konuşma sözleri ile nitelenen hidronimlerin ilginç etimolojisi var. "Çereli çeşmesi" hidronimine "Ozan Mirzeli ve Keten" destanında rastlıyoruz: Bir tepe üstünde çift armut, Belki de onların bin yıllık var. Çereli çeşmeye alttan yol düştü, Kulu bulağında eller su içti (35, s.328). "Cere" kelimesi "sonbaharda yetişen armut" anlamında Guba, Şahbuz, Ordubad lehçeleri ve şivelerinde "Çereli", "çereke", "çerk" biçimlerinde kullanılmaktadır (24, s.440). Yukarıda edebi örnekte kullanılan "Cere" sözü de bu anlamdadır. Çereli çeşmesi hidronimi armut ağaçları çok olan yerden çıktığına göre böyle adlandırılmıştır. Önde gelen bileşeni "mor" şive sözü ile şekillenen hidronime Dereleyezli ozan Muhammedin "Gör kime kalmış" redifli koşmasında rastlıyoruz. Eyrice, eleyez, Kısır dağı, Sandıklı, Sarıyer, Yazı yaylası, Mavi dağ, İstisu ile beraber Moruna bulağının da düşman eline geçmesine el sanatkârı aşırı teessüflenir: Eyrice, eleyez, Kısırın dağı, Sandıklı, Sarıyer, Yazı yaylası, Gök dağın ormanı, Moruna çeşmesi, Istisu cennetdi bak kime kaldı? (35, s. 351) "Mor" kelimesi Ordubad, Nahçivan, Şahbuz şivelerinde "mora", "Muresan" tarzında, "küçük ark" anlamında kullanılmaktadır (28, s.329). Bizce, vaktiyle ark adı çeşme adına dönüşüm etmiştir. Dereleyezli ozan ve el şairlerinin sanatında yer alan göl adları da xalqı mı zın derin gözlemi üzerine kurulmuştur. Şiirsel örneklerde 4 göl adına rast ge lirik: Ala göller, Kanlı göl, Zalha gölü, Qurbağalı göl.

63 Azerbaycan Ozan El Şairlerinin Eserlerinde Hidronimlerin Üslubi, Sanatsal, Ahlaki Açidan Özellikleri Şiirlerde bazen Ala göller hidronimi diğer gollerle mukayese olunarak kullanılır: Ezizim Ala göller, Çen üstün ala, göller. Zalhadan, Krbağalıdan, Büükdü Ala göller (35, s.659). Görüldüğü gibi, el şairinin bu bayatısında şiirsel fikrin, duyumun daha görümlü, net çizgilerle dağıtım niyeti "Ala göller" hidroniminin üzerine düşmüş, diğer gollerle kıyasla bu su tesisi hacim bakımından büyüklüğü dikkate iletilmiştir. Hem de bayatı hidronim birimler üzerinde köklendiyinden üç su tesisi karşılaştırılması yazarın şiirsel düşüncesini daha açık dolğunlaştrmıştr. "Alla göller" hidroniminin oluşmasında "ala" apelyativi kullanılmıştır. A.N. Kononov dilde "ala" kelimesinin "alu-alıq-alak" biçimlerinde ve altı farklı anlamda işlendiğini aktardı (30, s.179). "Ala göller" hidroniminin asıl bileşeni yerinde işlenen "ala" apelyativi suyun fiziksel rengi ile değil, su nesnesinin genel dış görünümü ile ilgili ortaya çıkmıştır. Yukarıdaki metinde karşılaştırılan "Ala göller" hidronimi "göl" terimi ile müvazi şekilde işlendiği takdirde "Zalha" ve "Kurbağalı" göl isimleri hidronim terimsiz kullanılmıştır. Kuşkusuz ki, bu da şiirin hece taleplerinden kaynaklanan meselelerdendir. "Zalha" hidronimi antroponimle belirtilmiştir, antropo-hidronim. "Kurbağalı" gölünün adı öz + sonek modeli temelinde şekillenmiştir. Bu hidronim zoonim kökenlidir. Gölde kurbağaların çok olmasına işarettir. Hidronimin eki hisseciğinde lı 4 modern dilimizde uygun olup, çoğu zaman lık 4 ekinin eşdeğeri olarak görür. N.A. Baskakov da bu ekin menşece lık, lik, -luk, -lük ekinden oluştuğunu aktarmıştı (31, s.196). S.Ceferov bu ekin aracılığıyla on bir anlam grubunda birleşen isimler düzeldiğini söylüyor (32, s.173). adıdır: Söz sanatçılarının üslubi aracı olarak kullandığı hidronimlerden biri de "Kanlı göl" Batabat yollar geçelim, Kanlı gölde yayla seçelim. Her çeşmeden bir cam içek, Dağlar oğlu Mehmet Araz. (35, s.283) Ülkenin çoğu bölgelerinde eyniadlı hidronime rastlıyoruz. Son yılların araştırmaları kanıtlıyor ki, bu göl adı kendisinde "kanglı-ganglı" eski Türk boylarının adını içermektedir (34, s. 331). B.Budaqov yazıyor ki, geçen yüzyılın başlarından itibaren Ermeniler Batı Azerbaycan'da (şimdiki Ermenistan) olan coğrafi adlarımızı toplu şekilde değiştirmiş ve onlara karşı bir çeşit soykırım politikası uygulamaışlar. Kendileri ise Azeriler tarafından onara karşı soykırım politikası yürüdüldüyü hakkında gürültü düşürmüşlerdir. Örneğin, 1990 yılında Ermenistan'da olan "Kanlı göl" adını değiştirerken onu böyle esaslandırıyordıuar ki, güya Türkler Ermenileri öldürende onların kanı bu göllere akmış, o tarihten göller "Kanlı göl" seçildi. Eğer bu böyleyse, peki bu göller neden Ermenice değil, Türkçe "Kanlı göl" seçildi? Bütün bunlar beyaz yalan, uydurma. Zira Ermenistan'daki "kanlı" sözü olan toponimler ortaçağda, 918 yılından önce bilinmektedir. Ermeni milliyetçileri için gerçek yoktur. Açgözlülük, özge yurduna göz dikmek, kendileri için özel ayrıcalık talep etmek onların milli hastalığıdır (34, s.118).

Mahire Hüseynova 64 Sonuç. Söylenenleri toparlayarak şu sonuca varabiliriz, 19, 20. yüzyıllar Azerbaycan ozan ve el şairlerinin sanatında kullanılan hidronimler şiirsel ortamda obrazlılığı, bilgi vericiliyi geliştirmeye hizmet vermektedir. Bu kaynaklarda çalıştırılan hidronimlerin, neredeyse çoğunluğu söz sanatçılarının yaşadığı coğrafi nesneye yakınlığı ile, o kaynaktan kullananların arzu, istek ile ilgilidir. Sanat-duygusal ortamda hidronim birimler tarihi özellik taşısa bile, sanki edep ve ahlak ile yüklenir ve bu birimlerin sosyal kitlesi artıyor. Böyle hidronimler tablosu çıkarak görünüme karışıyor ve şöyle anlaşılır ki, elin-elatın söz adamları halk hayatını, yaşamını, su havzalarının insanın dinlenmesi için önemini yürekten sevmiş, şiire adın kendini değil, onun sembolünü, tarihsel nitelendirilmesini getirmişlerdir. KAYNAKLAR 1. EHMEDOV T. Azerbaycan poleotoponimiyası. Bakü, 1985. 2. DEMIRÇIZADE E. Azerbaycan edebi dilinin tarihi. Bölüm I, Bakü, 1979. 3. AKUNDOV A. Şiir sanatı ve dil. Bakü, "Yazar", 1980. 4. AKUNDOV A. Dilin estetiği. Bakü, "Yazar", 1984. 5. HÜSEYNOVA H. Mir Celal'in sanat eserlerinin dili ve üslubu. Bakü, "İlim", 2008. 6. Azerbaycan toponimleri. Ansiklopedik sözlük. "Azerbaycan ansiklopedisi" - yayıncılık - Poliqrafiya birliği, 1999. 7. VOROŞIL Q. Azerbaycan paleotoponimleri antik kaynaklarda. Azerbaycan onomastikasına dair konferans malzemeleri, Bakü, 1986. 8. AKUNDOV A. Toprağın bağrında tarihin izleri. Bakü, 1983. 9. Kitabi-ı Dede Korkut. Bakü, 1978. 10. ESGEROV N. Azerbaycan hidronimleri. 2002. 11. MIRZEYEV H. Ozan şiirinde onomastik birimler - zoonimler, ktematonimler. Dil konularına ilişkin tematik toplu, N-2, Bakü, 1994. 12. QURBANOV A. Azerbaycan dilinin onomalogiyası. Bakü, Maarif, 1988. 13. BABAYEV İ., Efendiyev P. Azerbaycan sözlü halk edebiyatı. Bakü, 1970. 14. CABBAROV H. Güzel sanatlarda obrazlılıq. Bakü, "Yazar", 1986. 15. REHIMOV A. Bir daha Araz hakkında. Bilim ve yaşam dergisi, 1978, N-3. 16. KIRZIOĞLU F. Tarih. İstanbul. 17. MIRZEYEV H. Ozan şiirinde yaşayan adlarımız ve tarihimiz. Bakü, 1997. 18. Azerbaycan toponimleri. Ansiklopedik sözlük. "Azerbaycan ansiklopedisi" - yayıncılık - Poliqrafiya birliği, 1999. 19. MIRZEYEV H. Batı Azerbaycan'ın Dereleyez ilçesi. Bakü, "İlim", 2004. 20. BUDAQOV B. Türk uluslarının yer belleği. Bakü, 1994.

65 Azerbaycan Ozan El Şairlerinin Eserlerinde Hidronimlerin Üslubi, Sanatsal, Ahlaki Açidan Özellikleri 21. KAZIMOV İ. Modern Türk dillerinin karşılaştırmalı söz varlığı. II cilt, Bakü, 2010. 22. EFENDIYEVA T. Azerbaycan dilinin sözcük üslubiyyatı. Bakü, "İlim", 1980. 23. MIRZEYEV H. Azerbaycan toponimleri ve şive sözleri. III, Bakü, "İlim", 2006. 24. HELILOV P. Eski isimler de tarihtir. "Azerbaycan" dergisi, Bakı, 1983, N-10. 25. EFENDIYEV P. Azerbaycan sözlü halk edebiyatı. Bakı, "Maarif", 1992. 26. EHMEDOV T. Azerbaycan toponimikasının esasları. Bakü Devlet Üniversitesi Yayınları, 1991. 27. EHMEDOV T. Azerbaycan poleotoponimiyası. Bakü,1985. 28. EHMEDOVA E. Azerbaycan etnonimleri. Bakı, "Nurlan", 2007. 29. EHMEDOV M. Nahçıvan şivelerinin sözlüğü. Bakü, Gençlik, 1997. 30.КОНОНОВ А.Н. Семантика цветообазначений в тюркских языках. Тюркологический сборник. М., 1975. 31.БАСКАКОВ Н.А. Каракалпакский язык. Ч.II, M., 1952. 32. CEFEROV S. Modern Türkçe. Bakı, "Maarif", 1982. 33. Edebiyyatşünaslıq terimleri sözlüğü. Bakı, "Maarif", 1978. 34. BUDAQOV B. Türk uluslarının yer belleği. Bakü,1994. 35. MIRZEYEV H. Dereleyez folkloru. Bakü, Bilim, 2006.