acayip şeyler dizisi 6 Şu Acayip Böcekler YAYIN NO: 98 Genel yay n yönetmeni: Ergün Ür Yay nevi editörü: Özkan Öze Tashih: Emine Aydın İç düzen/kapak: Zafer Yay nlar Bask, cilt: Vesta Ofset: 0 212 445 72 52 Birinci bask : Ekim, 2010 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yay n Grubu nun bir kuruluşudur. Mahmutbey Mh. Deve Kald r mı Cd. Gelincik Sk. No: 6 Ba c lar- stanbul,türkiye Tel: (0 212) 446 21 00, Fax: (0 212) 446 01 39 http://www.zaferyayinlari.com e-mail: zafer@zaferyayinlari.com isbn: 978 605 5523 05 3 C o p y r i g h t 2 0 1 0 U ğ u r b ö c e ğ i Ya y n l a r. H e r h a k k m a h f u z d u r. Tarık Uslu Resimleyen: Sevgi İçigen
Tezcan oğlum! İn uyandır şunu. Kitap başladı, hayvan hâlâ uyuyo! içindekiler Sunuş... 7 Bobi yi seven piresine katlanır... 11 Karınca cumhuriyetleri... 21 Kutsal hap yuvarlayıcıları ya da gübre böcekleri... 37 Kiraz ağacında yıldızlar... 47 Namib çöllerinde bir damla su... 55 Mantisin kulağı... 63 Dedektif sinek kurtları... 69
Termit gökdelenleri... 77 Akrepler zor ölür... 89 Sağlam+Esnek+Hafif... 99 Bir ağ örmek... 107 Örümceklerin av partileri... 113 Bombardıman böceği... 121 Kelebeğin kanatları... 129 Bir ipek böceği hikâyesi... 141 Böcekler aleminden notlar... 151 Örümcekadam mı, ben mi? Örümcekadam mı, ben mi? Bak son kez soruyorum! sunuş ACAYİP ŞEYLER DİZİSİ nin altıncı kitabında, böcekler âlemine doğru kısa ve çok hızlı bir yolculuğa çıkacağız. Pirelerden, karıncalardan, örümceklerden, termitlerden, gübre böceklerinden, zehirli akreplerden, tombul ipek böceklerinden ve rengarenk kelebeklerden konuşacağız... Bana sorarsanız, Acayip Şeyler in en acayip kitabı Şu Acayip Böcekler oldu. Çünkü böcekler âlemi o kadar şaşırtıcı yaratılış mucizeleri ile dolu ki, nereye baksak acayip, ama gerçekten acayip bir şeyle karşılaşmamak mümkün değil. Bu küçük kitapta elbette pek az böcekten ve pek az yaratılış mucizesinden bahsedebildik.
Adını bile anmadığımız, harika yaratılışlarından, insanın ağzını açık bırakan şaşırtıcı özelliklerinden hiç bahsedemediğimiz binlerce böcek kaldı geriye... Mesela, Şu Acayip Arılar adında özel bir kitap düşündüğüm için, burada arılardan hiç bahsetmedim. Acayip Şeyler Dizisi nin bir sonraki kitabında görüşmek üzere hoşçakalın! Bir sonraki kitap ne mi olacak? Aslında tam olarak bilemiyorum ama Şu Acayip Uzay ı yazasım var. Belki de, denizlere, okyanuslara, gürül gürül akan nehirlere dalar, balıkların peşinde koşarız. Daha doğrusu yüzeriz... Ne dersiniz? Şu Acayip Balıklar, dizimizin kitaplarından biri olabilir mi? Yok yok! Balıklar şimdilik kalsın. Ben en iyisi, Şu Acayip Uzay ı yazayım. Ama siz önce, şu çok acayip böceklerle ilgilenin olur mu? Ben de yola çıkayım. Ne yolu olacak canım? Samanyolu elbette! Yine yeşillendi fııııındık dallarııı Yine yeşillendi fııııındık dallarııı Te! Te! Te! Te! Hobaaaaaaaaa! Tarık USLU
Bobi yi Seven Piresine Katlanır BENİM çocukluğumda, kapımızın önünde Bobi adında bir av köpeği yaşardı. Ve bizim için uzun yaz günlerinin en gözde eğlencesi, Bobi ile oynamaktı. Bobi Bobi Bobi! Gel Bobi ve gir şu tavuk kümesine! Bobi Bobi Bobi! Gel Bobi ve yarım kilo arapsabunu ile banyo yapmanın ne demek olduğunu öğren! Bobi! Bobi! Bobi! Gel Bobi ve küçük kardeşimi sırtında taşı! 10 11
Ş u A c a y i p B ö c e k l e r Bobi! Bobi! Bobi! Nerde bu tembel pire torbası? Bobi! Bobi! Biz Bobi yi çok severdik. Peki o bizi sever miydi? Hayatının sonuna kadar evimizin önünden ayrılmadığına göre, kendisine ettiğimiz onca eziyete rağmen Bobi de bizi severdi... En azından onun gidişinden sonra gelen, o aşırı psikopat kaniş ile kıyas edildiğinde, Bobi nin de bizi sevdiğini rahatlıkla söyleyebilirim... Bobi ile oynamak eğlenceli bir şeydi fakat, bu eğlencenin korkunç bir bedeli vardı: Pireler! Şimdi elinize, ucu yeni açılmış bir kurşunkalem alın ve tam şuraya [ ] bir nokta koyun. İşte! Pire denen yaratığın eni boyu, bu nokta kadardır. Bobi nin pireleri, her buldukları fırsatta onun uzun kahverengi tüylerle kaplı yaşlı bedeninden, üstümüze atlayıverirdi. Ve gün ışığını hiç sevmeyen bu mendebur yaratık, Musti adındaki embesil bir kedinin neredeyse hiçbir şey yapmadığı bir çizgi filmi seyredip, uyumak üzere yataklarımıza sürüldüğümüz andan bir süre sonra, gerine gerine sindiği yerden çıkardı. Çıkardı ve, açlıktan guruldayan midesini ovuştura ovuştura, hemen ayakları dibinden gürül gürül akan sıcak ve taze (A grubu RH pozitif) kana ulaşabileceği bir nokta arardı. Aranızda bir pire tarafından hiçbir zaman ısırılmamış olanlar, benim bu olayı biraz fazla büyüttüğümü düşünebilirler. Özellikle pirenin boyuna posuna baktıktan sonra, Şuncağız, damarından acık kan çekmiş çıkarmışsa ne olmuş? O da bi can! Varsın karıncığını doyursun diyenler de olabilir. 12 13
Ş u A c a y i p B ö c e k l e r Fakat iş bu kadarla kalmaz. Pirenin ısırdığı yerde, bozuk para büyüklüğünde kırmızı bir kabartı meydana gelir. Ve bu kabartı, öyle bi kaşınır, öyle bi kaşınır ki; sabaha kadar kendi kendinizi tırmalar durursunuz. Eğer ecza dolabında bir şişe limon kolanyası varsa, bu ısırıklı bölgeye bolca dökülür. İlkin hafifçe yanarsa da, kaşıntının şiddetini bir miktar azaltır. Fakat bu sırada, o hain pire ya da pire çetesi, vücudunuzun bir başka bölgesinde, yeni bir sondaj harekatına başlar. Siz eski kaşıntının etkisinin geçmesini beklerken, vücudunuzda, çılgınca kaşınan yeni bir pire ısırığı kabartısı beliriverir.. Ve bu işkence sabaha kadar devam eder. Ama ne demişler, köpeğini seven piresine katlanır! Bir pirenin anatomisi PİRELER, 1-1.5 mm büyüklüğünde ve yassı hayvanlardır. Onları göz ile görmek belki mümkündür ama yakalamak neredeyse imkânsızdır. Bu yüzden en iyisi, pire için yorgan yakmaktır! Ama bu da her zaman bir pirenin canına okumaya yetmeyebilir. Çünkü bu minicik canlılarda, yeryüzündeki hiçbir canlının yarışamayacağı bir özellik vardır: Zıplamak! Bir pire kendi boyunun 300 katı yüksekliğe sıçrayabilir. Eğer ben böyle bir zıplama yetene- 14 15
Ş u A c a y i p B ö c e k l e r ğine sahip olsaydım, her sabah işe gökdelenlerle birdirbir oynaya oynaya giderdim. Üstelik Üsküdar dan Beşiktaşa geçmek için vapura binmem de gerekmezdi. Pirelerin zıplama yetenekleri sadece yüksek atlamaktan ibaret değildir. Bir pire bu işi arka arkaya yüzlerce kez yapabilir. Özellikle aç olduklarında ve grup halinde ava çıktıklarında çılgınlar gibi zıplayabilirler. Mesela bir fare piresi üç gün boyunca (72 saat) hiç durmadan zıplayabilir. Hem de saatte 600 kez! Bu sayı, sıcak havalarda 1000 e çıkar. Bu üstün zıplama yetenekleri yüzünden pek çok insan pirelerin uçtuğunu zanneder. Ancak pireler uçmazlar, kanatları yoktur. Çok güçlü arka bacakları ve vücutlarının her yerini kaplayan resilin stokları vardır. Bu resilin de nedir? Bir pire nasıl zıplar? BİR PİRE zıplayacağı zaman çok güçlü arka uzun bacaklarını toplayıp çömelir. Minik vücudunu iyice büzer ve başını aşağıya doğru eğerek daha da küçülür. Bu haliyle avının üzerine atılmaya hazırlanan bir kaplan gibidir. 1 mm büyüklüğünde bir kaplan! Boyunun 300 katı bir mesafeye atlamak için bu kadarı yeterli midir? Elbette değildir. Pirelerin yaratılıştan gelen muhteşem bir avantajları vardır: RESİLİN! Pireler resilin maddesini vücutlarında, özellikle arka bacaklarında depolayacak şekilde yaratılmışlardır. Resilin, olağanüstü bir enerji kaynağıdır. Ve pirelerin üstün zıplayıp atlama özelliklerinin arkasında bu madde vardır... 16 17
Ş u A c a y i p B ö c e k l e r Böcekler aleminin kapısını çaldık ve kapıyı bize bir pire açtı. Ancak onunla daha fazla vakit geçirirsek, birazdan hepimiz kaşınmaya başlayacağız. Üstelik, sayısız böcek familyası heyecanla sıranın kendilerine gelmesini bekliyor.. Bazıları, akrepler gibi, çok tehlikeli... Bazıları, kelebekler gibi, narin ve güzel.. Bazılarının, karıncalar ve arılar gibi, durup iki çift laf edecek vakti yok... Bazılarının, ağustos böcekleri gibi, çeneleri hiç kapanmıyor... Yeryüzündeki tüm canlıların %80 inden fazlasını oluşturan bu kalabalık dünyaya, böceklerin, fevkalade acayip dünyasına hoşgeldiniz! Buyrun gelin, ama lütfen dikkatli olun! Bir kakalağın üstüne basabilir, bir karadul örümceğini yanlışlıkla tutabilirsiniz... Ya da, ağzınıza bir yaprak hopları kaçabilir! Hey! Şu bir karınca kervanı mı? Hadi gidip yakından izleyelim onları... 18 19