Karadeniz Alabalığı (Salmo trutta labrax) nın Ön Besleme Evresinde Yem Tercihinin Belirlenmesi

Benzer belgeler
Gökkuşağı Alabalığı (Oncorhynchus mykiss Walbaum, 1792) Yavrularının İlk Dönemlerde Büyüme Performansı ve Ölüm Oranı Üzerine Tuzluluğun Etkisi

EĞİTİM BİLGİLERİ YABANCI DİL BİLGİSİ. Yabancı Dil/Derecesi KPDS ÜDS TOFL IELTS. GÖREV YERLERİ (Tarih/Unvan/Kurum) YAYINLARI MAKALELER/BİLDİRİLER

ÇALIŞTAY III. OTURUM Oturum Başkanı: Prof.Dr.Ertuğ DÜZGÜNEŞ-KTÜ, Sürmene Deniz Bilimleri Fak., Trabzon.

Karadeniz Alabalığı (Salmo trutta labrax PALLAS, 1811) Larvalarında Canlı ve Granül Yem Kullanımı: Büyüme Performansının Karşılaştırılması [1]

Gökkuşağı Alabalığı, Dere Alabalığı ve Kaynak Alabalığı Yumurtalarının Kuluçka Performansı, Yumurta Çapı ve Lipit Miktarı Arasındaki İlişki

SUMAE YUNUS Araştırma Bülteni, 4:3, Eylül 2004

Türkiye de Kalkan Balığı Yetiştiriciliğinin Gelişimi

Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Dergisi CFilt: 4 Sayı: 1-2 (2008)

Gökkuşağı alabalığı (Oncorhynchus mykiss, Walbaum 1792) yemlerinde clinoptilolite nin farklı oranlarda yem katkı maddesi olarak kullanımı*

KARADENİZ ALABALIĞINDA (Salmo trutta labrax) SMOLTİFİKASYONUN BELİRLENMESİ İÇİN KAN PARAMETRELERİNİN ANALİZİ

Doğal Alabalık Çalıştayı Ekim 2009 KARADENİZ ALABALIĞI ÜRETİMİ, SAĞIM, YUMURTA VERİMLİLİĞİ ÇALIŞMALARI

Türk Tarım - Gıda Bilim ve Teknoloji Dergisi

Türkiye de Uygulanan Alabalık Yetiştirme Teknikleri. Trout Farming Technics Applied in Turkey

KARADENİZ ALABALIĞININ BİYO EKOLOJİK ÖZELLİKLERİ VE KÜLTÜRE ALINABİLİRLİĞİ

Karadeniz Alabalığında Yavru ve Filetoluk Büyütme Çalışmaları KARADENİZ ALABALIĞINDA YAVRU VE FİLETOLUK BÜYÜTME ÇALIŞMALARI

* Geliş Tarihi: Kabul Tarihi:

ÇALIŞTAY V. OTURUM Oturum başkanı: Prof. Dr. Recep BİRCAN - Sinop Üniversitesi, Su Ürünleri Fakültesi

Anahtar Kelimeler: Deniz Levreği (Dicentrarchus labrax), Karadeniz, Büyüme Oranı, Yem Değerlendirme Oranı

PİSİ BALIĞININ KÜLTÜRE ALINABİLİRLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI

GÖKKUŞAĞI ALABALIĞI VE ALABALIKGİLLERİN MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ ARAZİ ÇALIŞMALARI. Prof. Dr. Telat YANIK 1

Comparision Of Spirulina (Spirulina Platensis) And Diet Trout Feed On The Mortality (Survival) Rate Of Nile Tilapia Juveniles During Overwintering

ÜLKEMİZDE KALKAN BALIĞI ÜRETİMİNİN DÜNÜ BUGÜNÜ

Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Isparta 2. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sinop Su Ürünleri Fakültesi Sinop

Kültür Şartlarında Yetiştirilen Karadeniz Alabalığının (Salmo trutta labrax PALLAS, 1811) Yaş ve Cinsiyete Bağlı Bazı Vücut İndekslerinin Belirlenmesi

Rize Yöresi Alabalık İşletmelerinin Yapısal ve Biyo-teknik Özellikleri

Kültüre Alınmış Olan Yerli Alabalık ile (Salmo trutta fario) Gökkuşağı 29-34

MERSİN BALIĞI YAVRU ÜRETİM ÇALIŞMALARI

Anahtar kelimeler: Hidroelektrik santrali, Oncorhynchus mykiss, ağ kafes, büyüme, yem değerlendirme

Doğu Karadeniz Bölgesinde Kullanılan Bazı Ticari Yemlerin Gökkuşağı Alabalığının (Oncorhynchus mykiss W.,1792) Biyo-Ekonomisi Üzerine Etkisi

Farklı Su Sıcaklığı ve Işık Ortamında

2 KTÜ Su Ürünleri Fakültesi-Rize. * Geliş Tarihi: Kabul Tarihi:

Süt Tipi Oğlakların Doğum, 30. Gün ve 60. Gün Canlı Ağırlıkları Üzerine Sistematik Çevre Etmenlerinin Etkileri

FARKLI SICAKLIKLARIN AVCI BÖCEK SCYMNUS SUBVILLOSUS (GOEZE) (COLEOPTERA: COCCINELLIDAE) UN ERGİN ÖNCESİ DÖNEMLERİNİN ÖLÜM ORANLARINA ETKİLERİ *

MAVRUŞGİL (Sciaena umbra) VE KÖTEK (Umbrina cirrosa) BALIKLARININ BİYOEKOLOJİK ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİ

Balık Yemleri ve Teknolojisi Ders Notları

YÜKSEKÖĞRETİM KURULU DOÇENT : SİNOP ÜNİVERSİTESİ SU ÜRÜNLERİ FAKÜLTESİ SİNOP

Karadeniz Alabalığı (Salmo trutta labrax, PALLAS, 1811) nın Kültür Şartlarına Adaptasyonu

Yemleme Sıklığının Karadeniz Alabalığı (SalmotruttalabraxPallas, 1811) nın Sperm ve Yumurta Kalitesine Etkisinin Belirlenmesi

Kahverengi Alabalık (Salmo trutta sp., L., 1766) Anaçlarının Döl Verim Özellikleri ve Kaynak Suyundaki Yumurta Verimliliği

COMPARISION OF SPIRULINA (SPIRULINA PLATENSIS) AND DIET TROUT FEED ON THE MORTALITY (SURVIVAL) RATE OF NILE TILAPIA JUVENILES DURING OVERWINTERING

İrfan Uysal 1, Atilla Alpbaz 2

KARADENIZ BOLGESI KULTUR BALIKÇILIGI: ALABALIK YETİŞTİRİCİLİĞİ

EÜFBED - Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi Cilt-Sayı: 4-1 Yıl:

FİZYOLOJİ ANABİLİM DALI

KARADENİZ BÖLGESİ NDE BALIK YETİŞTİRİCİLİĞİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ ve GELECEK PROJEKSİYONU

Archived at

10 m. Su Seviyesi adet balık 0,25 kg (250 g) ise = kg balık = adet balık yapar.

Karadeniz Alabalığının (Salmo trutta labrax L.) Yetiştiriciliği ve Balıklandırma Potansiyeli

4. Ulusal Alabalık Kongresi, Ekim 2016 Afyon

Tokat ta Alabalık Yetiştiriciliği Yapan Karasal İşletmelerin Yapısal ve Biyo-Teknik Analizi

GÖKSU DELTASI AVRUPA YILAN BALIĞI, (Anguilla anguilla L.) JUVENİLLERİNİN KÜLTÜR KOŞULLARINDA BÜYÜME VE YEM DEĞERLENDİRME PERFORMANSI

Balık Yemleri ve Teknolojisi Ders Notları

Innovation Transfer Network for Mediterranean Mariculture - INTRANEMMA Deliverable 1(e): Turkish Survey Template

YABANCI DİL BİLGİSİ Yabancı Dil / Derecesi KPDS ÜDS TOEFL IELTS İngilizce GÖREV YERLERİ (Tarih/ Unvan/ Kurum)

Gökkuşağı Alabalıklarının (Oncorhynchus mykiss W. 1792) Beslenmesinde Midye Eti Kullanımına İlişkin Bir Araştırma*

Journal of FisheriesSciences.com E-ISSN X

KİŞİSEL BİLGİLER EĞİTİM BİLGİLERİ

Karadeniz Pisi Balığının (Platichthys flesus luscus L. 1758) Yetiştiricilik Ortamına Adaptasyonunda Yaşama ve Büyüme Özellikleri

ÖZGEÇMİŞ. Kapalı Devre Sistemlerinde Biyolojik Filtrelerin Su Kalitesi Üzerindeki Etkisi

Mobil Balık İşletmesinde Gökkuşağı Alabalığı (Oncorhynchus mykiss W.,1792) nın Denizde Gelişiminin İncelenmesi*

Ankara Tavukçuluk Araştırma Enstitüsünde Geliştirilen Kahverengi Yumurtacı Ebeveyn ve Hibritlerin Çeşitli Verim Özellikleri

ZOOTEKNİ ANABİLİM DALI

KTÜ Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi. Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği

Ç.Ü Fen Bilimleri Enstitüsü Yıl:2008 Cilt:17-3

KARADENİZ BÖLGESİ NDE SU ÜRÜNLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ YAPAN İŞLETMELERİN YAPISAL ANALİZİ ve VERİMLİLİĞİNİN BELİRLENMESİ

İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflamasına Göre Düzey 2 (TRA1 ve TRA2) Bölgelerinde Büyükbaş Hayvan Varlığı ve Süt Üretiminin Karşılaştırılması

Türkiye Denizlerinde 100 ton/yıl ve Üstü Üretim Kapasitesi Olan Balık Çiftliklerinin Üretim Faaliyeti Özellikleri Üzerine Bir Çalışma

Gümüşhane İli Su Kaynakları ve Su Ürünleri Sektörünün Mevcut Durumu

2 Ders Kodu: VET Ders Türü: Seçmeli 4 Ders Seviyesi Lisans

ISSN: El-Cezerî Fen ve Mühendislik Dergisi Cilt: 3, No: 2, 2016 ( )

Elazığ İli Karakoçan İlçesinden Elde Edilen Sütlerde Yağ ve Protein Oranlarının AB ve Türk Standartlarına Uygunluklarının Belirlenmesi

TÜRKİYE DE KÜLTÜR BALIKÇILIĞI POTANSİYELİ VE AKUAKÜLTÜR SEKTÖRÜNÜN EKONOMİYE KATKISI. Doç. Dr. Hamdi Aydın

Bazı Ceviz (Juglans regia L.) Çeşitlerinin Çimlenme ve Çöğür (Anaçlık) Gelişme Performanslarının Belirlenmesi

Gümüşhane Đlinde Su Ürünlerinin Mevcut Durumu ve Potansiyeli

Dere Alabalığının (Salmo trutta fario Linnaeus, 1758) Deniz Suyunda Yetiştiriciliği

Kahramanmaraş İlinde Karada Su Ürünleri Yetiştiriciliği Yapan İşletmelerin Yapısal ve Biyoteknik Analizi

Biyoloji Bilimleri Araştırma Dergisi 4 (1): 37-41, 2011 ISSN: , E-ISSN ,

ÖZGEÇMİŞ VE ESER LİSTESİ

Comperative Cost Analysis of the Cage Farms and Land Based Farms of Rainbow Trout (Oncorhynchus mykiss L.) Abstract

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SU BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

NEHİR TİPİ HİDROELEKTRİK SANTRALLERİNİN SUCUL EKOSİSTEM ÜZERİNE ETKİLERİ

T. C. Orman Bakanlığı, Milli Parklar Başmühendisliği, 35530, Karşıyaka, İzmir, Türkiye 2

Ankara Tavukçuluk Araştırma Enstitüsünde Geliştirilen Beyaz Yumurtacı Ebeveyn ve Hibritlerin Çeşitli Verim Özellikleri

T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ENSTİTÜ YÖNETİM KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

TUNCELİ ÜNİVERSİTESİ SU ÜRÜNLERİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Effect of Larger Fish and Size Grading On Growth and Biomass Gain in Nile Tilapia (Oreochromis niloticus) in Cages

KEMER BARAJ GÖLÜ'NDEKİ Cypr nus carpio L., 1758'NUN BAZI BİYOLOJİK ÖZELLİKLERİ

PROJE SONUÇ RAPORU. Proje No: BAP -SÜF YB (AÖ)

2004 YILI ENSTİTÜ FAALİYETLERİ

ÖZGEÇMİŞ 1. GENEL 2. EĞİTİM. Adı Soyadı: Emre TURGAY. Doğum Tarihi/Yeri: İstanbul. Yazışma Adresi: İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi

Kalkan Balığı Üretim Tesisi Fizibilite Raporu

DENİZ KAFESLERİNDE YETİŞTİRİLEN ALABALIKLARDA EKONOMİK BAŞLANGIÇ AĞIRLIĞININ TESPİTİ PROJESİ

Fethiye Bölgesindeki Alabalık Kuluçkahanelerinin Teknik Özellikleri

Saanen ve Saanen Melezi Erkek Oğlakların Besi Performansları*

Rotifer (Brachionus plicatilis Müller, 1786) Kültüründe Kış Yumurtası Oluşumu Üzerine Sıcaklığın Etkisi

Munzur Çayı (Tunceli) Dağ Alabalıkları Salmo trutta macrostigma (Dumeril, 1858) nin Et Verimi ve Kimyasal Kompozisyonu

Turkuaz Ege de Yemden Balığa

Tokat ta Alabalık Yetiştiriciliği Yapan Karasal İşletmelerin Yapısal ve Biyo-Teknik Analizi

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ

Journal of FisheriesSciences.com E-ISSN X

Transkript:

Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Dergisi ilt : 4 Sayı : 1 2 (2008) Karadeniz Alabalığı (Salmo trutta labrax) nın Ön Besleme Evresinde Yem Tercihinin Belirlenmesi İlker Zeki KURTOĞLU 1, Eyüp ÇAKMAK 1, Nadir BAŞÇINAR 2, Nilgün AKSUNGUR 1, Yahya ÇAVDAR 1, Erdal ÜSTÜNDAĞ 1 1 Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Yomra 2 KTU Sürmene Denizbilimleri Fakültesi Balıkçılık Teknolojisi Bölümü, Sürmene izkurtoglu@gmail.com ÖZET Bu çalışmada ebeveynleri doğadan yakalanmış Karadeniz alabalığı (Salmo trutta labrax) yavrularının ve F1-F2 jenerasyonu yavruların ön besleme evresinde granül yem kullanımının başarısı irdelenmiştir. Ebeveynleri doğadan yakalanmış yavrular (I. Grup) ve ebeveynleri kuluçkahaneden üretilmiş yavrular (II. Grup) olmak üzere iki grup oluşturulmuştur. Her iki grup (henüz açılmış Artemia nauplisi), karışık ve granül yemleme gruplarına bölünmüştür. Çalışma 15 günlük üç periyotta yürütülmüştür. İlk periyotta canlıyem grupları günde 5 öğün canlı yemle, ikinci gruplar, iki öğün canlıyem, diğer öğünlerde granül yemle ve üçüncü gruplar ise 5 öğün granül yemle yemlenmişlerdir. Üçüncü periyodun sonunda bütün gruplarda granül yemle yemlemeye geçiş tamamlanmıştır. Çalışma sonunda, I. grup, çalışma sonunda ağırlık kazancı bakımından II. gruba nazaran genelde avantajlı bulunmuştur. Her iki grubun yemleme grupları arasında topluca yapılan değerlendirmede, I. grubun canlı yem grubu ile granül yem grubu benzer bulunurken, I. grubun karışık yemleme ve II. grubun tüm gruplarından daha avantajlı oldukları görülmüştür. II. grubundaki ağırlık kazancı yemleme gruplarında kendi aralarında benzer bulunmuştur (P<0.05). I. grubun tüm yem gruplarıyla, II. grubun granül yem grubu kondisyonları benzer ve diğer gruplardan avantajlı bulunmuştur. En kötü kondisyon kazancı II. grubun karışık yemleme grubunda tespit edilmiştir (p<0.05). I. ve II. Grupların her ikisinde de granül yem grupları ölüm oranları ilk periyotta diğer gruplara göre yüksek, ilerleyen dönemde bu iki gurubun periyotlar içindeki ölüm değerleri diğer grupların altında seyretmiştir. Bu da yaşama oranı açısından değerlendirildiğinde, ilk beslemeden itibaren granül alabalık yemiyle başlamanın canlı yemden tedricen granül yeme geçişe kıyasla tercih edilebilir olduğunu göstermektedir. Çalışmada, Karadeniz alabalığı yavrularının ön besleme ve sonrasında ürkek davranış sergilese de çiftlik şartları göz önünde bulundurulduğunda, henüz tam olarak evcilleşmemiş olsa da, canlı yem kullanmaksızın, granül alabalık yemiyle ilk yemlenmesinin yapılabileceği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: Kahverengi alabalık, Salmo trutta labrax, İlk yemleme, Yaşama oranı, anlı yem, Granül alabalık yemi. 10

Determination of Food Preference of Blacksea Trout (Salmo trutta labrax) in The Early Feeding Stage ABSTRAT In this study, granule usage success of the Blacksea trout (Salmo trutta labrax) fry groups, which were produced from natural and F1-F2 generation hatchery originated parents, were investigated in the first feeding stage. Two different fry groups were constituted as their parents obtained from nature (1st Group) and hatchery (2nd Group). Both groups were divided in to live food (newly hatched Artemia naupli), mixed and granule feeding groups. Study was performed in to 15 days three periods. In the first period, live feed groups were fed with 5 times in a day; second groups were fed with two times live food and three times granule feed; and third groups were fed with five times granule trout granules. Granule feed feding adaptation were completed at the end of the third period in all groups. At the end of the study, 1 st group was estimated more advantageous than 2 nd group on the behalf of the weight gaining. Live and granule feed groups of the 1 st group were assessed as statistically similar and advantageous among the different feeding groups of the both groups. Feeding groups of the 2 nd group were similar (P<0.05). ondition factors of the all feeding groups of the 1 st group and granule feeding group of the 2 nd group were similar and advantageous from others. It is concluded that the worst condition factor was mixed feeding group of the 2 nd group (P<0.05). Mortalities of the granule feeding groups of the both groups were higher in the first period, and lower than others in the rest of the study. That results were showed that starting to the granule feed feeding was more preferable than gradually adaptation to the granule feed feeding for the survival rate. In this study, under the farm conditions, it was concluded that they could be fed with granule trout feed unless using the live food in the early feeding stage, although Blacksea trout had nervous behavior during and after first feeding stage, and not became tame accurately. Key Words: Brown trout, Salmo trutta labrax, First feeding, Survival, Live food, Granule trout feed. 11

GİRİŞ Türkiye kültür balığı üretimi 2007 yılı itibarıyla 128.943 ton / Yıl a yükselmiştir. Bu üretim içerisinde 55.425 ton / Yıllık bir kısmı içsular kültür balıkçılığından üretiminden gelmektedir. İçsular üretiminin ise %95.7 oranında alabalık üretimi, bunun da hemen hepsini gökkuşağı alabalığı (Oncorhynchus mykiss) üretimi sağlamaktadır (Deniz, 2007). Bu tek türün üretimi sağlaması sürdürülebilir kültür balıkçılığı gelişimini sınırlandıran en önemli faktörlerin başında gelmektedir. Bu amaçla yeni türlerin üretiminin sektöre tanıştırılması gerekmektedir. Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsü çalışmalarında, Doğu Karadeniz Bölgesi akarsularının doğal anadrom bir balığı (Emre ve Kürüm, 2007) olan Karadeniz alabalığının (Salmo trutta labrax) biyoekolojisi ile birlikte kültüre alınabilirliği araştırılmış, 2000 yılında ilk döl alımı başarılmıştır. Ancak henüz tam olarak evcilleşmemiş olan türün yeni soyları ürkek hareketlerinden dolayı, doğadaki beslenmesini taklit amaçlı olarak ilk beslenmesinde canlı yem (Artemia naupli) kullanımının zorunluluğundan bahsedilmiştir (Tabak ve Ark., 2001). Kahverengi alabalıklar dünyada oldukça çalışılmış türlerdendir. Glover ve Ark. (2004), 10 farklı kahverengi alabalık (Salmo trutta) ailesinde %100 ve %25 düzeyli günlük rasyonla yemlenen yavruların ön besleme aşamasında elde olmadığı varsayılan evcilleştirme seleksiyon mekanizmasını ortaya koymak için farklı besleme rasyonlarında aile ölüm oranları çalışılmışlardır. Düşük ve yüksek rasyonla yemlenen yavrularda 12-15. günlerde artan ölüm oranlarının 31-33. günlerde normal düzeylere düştüğü bildirmişlerdir. Landergen (2001), tatlı su ve acı suda deniz alabalığı (Salmo trutta) yavrularının yaşama oranlarını ve büyümelerini araştırmıştır. Yaşama ve büyüme oranında 63 gün boyunca bakımı yürütülen deniz alabalığı yavrularında bir farklılık oluşmamıştır. Heggenes ve Treaen (1988), Norveç te serbest beslenme evresine giren kahverengi alabalık (Salmo trutta), Atlantik salmonu (S. salar), göl alabalığı (Salvelinus namaycush) ve kaynak alabalığı (S. fontinalis) larvalarını farklı sıcaklıklarda ve su akıntılarında tatlı su kanallarında tercihleri test etmişlerdir. Atlantik salmonları üzerlerinin örtülmesine oldukça fazla olumlu tepki vermişlerdir. Kahverengi alabalıklar ılımlı bir tercih izlerken göl alabalıkları 12.4 19.2 lik yüksek su sıcaklıklarını tercih etmişlerdir. Kaynak alabalıkları üzerlerinin örtülmesine bir tepki vermemişlerdir. Çalışmada sıcaklığın, Atlantik salmonları ve kahverengi alabalıklarda tan üzerinin örtülmesi gerekliliğini artırdığı sonucuna varılmıştır. Kahverengi alabalıklar için çıkıştan sonraki ilk periyot çok kritiktir. Belki de ölüme en çok sebep olan yavruların aç kalmalarıdır. Dış beslenmeye başarılı geçiş fry yaşama oranı için hayatidir. İlk beslenme ve sonraki periyotta beslenme yapısı bilgisi, salmonid yavrularının kritik ilk evrelerinde yaşama oranlarını belirleyen temel prosesleri anlamada önemli rol oynar. Doğal şartlar altında yavruların ilk beslenme periyotlarını ele alan sadece birkaç çalışma mevcuttur (Skoglund ve Barlaup, 2006). Bu çalışmada, ebeveynleri doğadan yakalanmış Karadeniz alabalığı (Salmo trutta labrax) yavrularının ve F1-F2 jenerasyonu yavruların ön besleme evresinde granül yem başarısı kullanımının başarısı irdelenmiştir. MATERYAL METOT Materyal Denemede kullanılan malzeme ve donanım Enstitü imkânlarıyla temin edilerek çalışma Trabzon un Maçka ilçesi, oşandere Köyünde faaliyet gösteren özel bir alabalık işletmesinin kuluçkahanesinde gerçekleştirilmiştir. I. grup yavrular Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsü nün Karadeniz alabalığının (Salmo trutta labrax) biyoekolojik özelliklerinin tespiti ve kültüre alınabilirliğinin araştırılması projesinden (Tabak ve Ark., 2001) elde edilen damızlıklardan, II. grup yavrular ise 2000 yılında kuluçkahane şartlarında üretilen ve yetiştirilen damızlıklardan elde edilmiştir. Damızlık stoktan I. grupta 9 aileden ve II. grupta 4 aileden yavru örneklemesi yapılmıştır. Gruplar içinde damızlıkların etkilerini 12

homojenleştirmek için, en az yavru sayısı olan aile göz önünde bulundurularak her bir aileden eşit toplam ağırlıkta (159,67 g / yavru / anaç) yavru örneklenerek I. ve II. yavru grupları oluşturulmuştur. Çalışma için bu gruplardan rastgele örneklemeyle 9 tanka I. Grup, 9 tanka II. Grup yavrular yerleştirilmiştir. Yavru balıkların ön besleme denemelerini takip için, 50 L hacimli plastik kovaların alttan su değişimi sağlayacak şekilde planlanarak, kullanılabilir 30 L tank hacmi oluşturulmuştur. Bu tanklardan 9 tanesine I. grup, 9 tanesine II. grup yerleştirilmiş ve takibi yapılmıştır. I. Grup Granül Granül+anlı anlı Stok 1 3 5 7 9 11 13 15 17 SK 2 4 6 8 10 12 14 16 18 SD Granül Granül+anlı anlı Stok II. Grup Şekil 1. Deneme tank yapısı ve deneme tanklarının yerleşim planı. Denemede işletmenin kuluçkahanesinde kullanılmakta olan yer altı suyu kullanılmıştır. Yavrularda kullanılacak su, önce bir rezerv tankına alınmıştır. Burada kabaca filtre edildikten sonra, deneme tanklarına eşit ölçüde dağıtılmıştır (Şekil 1). Metot I. grup ve II. grup yavruların biriktirildiği stoktan örneklenen 25 yavrudan boy ve ağırlık, toplam 25 yavrudan da başlangıç yavru ağırlık dağılımını belirlemek amacıyla sadece ağırlık olmak üzere toplam 50 şer yavru ölçümü yapılmıştır. I. grup ve II. grup yavru grupları gözden geçirilerek aşırı boy farkı olan, zayıf ve anomalili bireyler ayrılmıştır. Her bir deneme tankına 50 şer gram serbest yüzmeye başlamış ve yem almaya hazır yavru yerleştirilmiştir. Tanklara 6 L/dk. su debisi ayarlanmıştır. Tanktaki su yüksekliği ise tank içi su hacmi 30 L olacak şekilde ayarlanmıştır. Bu hesaplamaya göre stoklama 1,6 kg/m 3 olmuştur. Yavru balıkların yemlenmesinde taze açılmış Artemia nauplileri canlı yem olarak ve ticari granül alabalık yemi kullanılmıştır. Tanklar 3 kısma ayrılmıştır. İlk 6 tanktaki yavrular granül yemle yemlenmeye başlanmış, ikinci 6 tank ise yarı granül, yarı canlı yemle başlanmış, son 6 tank ise tamamen canlı yemle başlanmıştır. Yemlemede doyana kadar yemleme hedeflenmiştir. Yemleme uygulaması Şekil 2 de verilmiştir. 13

Granül yem anlı yem Diyet Grupları Granül Yem Granül Yem + anlı Yem anlı Yem I. Periyot II. Periyot III. Periyot Çalışma Periyodu Şekil 2: Üç periyot boyunca uygulanan yemleme planı. 1, 3 ve 5 numaralı tanklarda bulunan I. grup ile 2, 4 ve 6 numaralı tanklardaki II. grup (K) çalışmanın başlangıcından itibaren granül yemle yemlenmişlerdir. 7, 9 ve 11 numaralı tanklarda I. grup ile 8, 10 ve 12 II. grup ilk periyotta sabahları ilk öğünde canlı yem ve gün arasında bir öğün canlı yem ile yemlenmişlerdir. İkinci periyotta sadece gün arasında bir öğün canlı yemle, üçüncü ve çalışmanın son periyodunda sadece granül yemle yemleme devam ettirilmiştir. 13, 15 ve 17 numaralı I. grup ile 14, 16 ve 18 numaralı II. grup ise çalışmanın ilk periyodunda 5 öğün canlı yemleme yapılmıştır. İkinci periyotta sabah ve gün arasında olmak üzere iki öğün canlı yem verilmiştir. Son periyotta sadece gün arasında bir öğün canlı yemle yemleme yapılmıştır. Diğer öğünlerde granül yem kullanılmıştır. Çalışmada periyotlar arası gün sayısı 15 gün olarak belirlenmiştir. Üçünü periyot sonunda her üç grup da granül yeme tamamen adapte edildikten sonra çalışma sonuçlandırılmıştır. BULGULAR Deney başlarken tank başına I. ve II. gruplarından 50 er g yavru yerleştirilmiştir. Çalışma süresince ölen balıklar sayılarak kaydedilmiş ve stok tankından yenilenmiştir. Periyotlar itibarıyla gerçekleşen ölü balık sayıları, gruplara göre Şekil 3 de verilmiştir. 300 250 200 150 Doğal toz Doğal karışık Doğal canlı Kuluçkahane toz Kuluçkahane karışık Kuluçkahane canlı 300 250 200 150 Doğal toz Doğal karışık Doğal canlı Kuluçkahane toz Kuluçkahane karışık Kuluçkahane canlı 100 100 50 50 0 1. PERİYOT 2. PERİYOT 3. PERİYOT 0 1. PERİYOT 2. PERİYOT 3. PERİYOT Şekil 3: Çalışma periyotlarında gruplara göre gerçekleşen ölüm değerleri. 14

3 deneme periyodu boyunca tanklardaki balıkların biyokütle ölçümleri alınmıştır. grupların biyokütle ağırlık artışları Şekil 4, de verilmiştir. BİYOKÜTLE 100 90 80 70 60 Doğal toz Doğal karışık Doğal canlı Kuluçkahane toz Kuluçkahane karışık Kuluçkahane canlı 50 40 15.01.04 25.01.04 04.02.04 14.02.04 24.02.04 05.03.04 ÇALIŞMA SÜREİ Şekil 4: I. ve II. gruplarda periyotlar boyunca biyokütle artışı. 3 periyot sonunda her tanktan 30 balık örneklenmiştir. Bu balıklarda boy-ağırlık ölçümleri yapılmıştır. Elde edilen ortalama ağırlık artışları ve çalışma sonundaki gruplara göre boy ve ağırlık ortalamaları ve standart sapma değerleri Şekil 5. Çizelge 1 de verilmiştir. ORTALAMA BİREY AĞIRLIĞI (mg) 350 300 250 200 150 100 15.01.04 toz Y (I) toz+canlı Y (I) canlı Y (I) toz Y (II) toz+canlı Y (II) canlı Y (II) 25.01.04 04.02.04 14.02.04 24.02.04 05.03.04 DENEME SÜREİ Şekil 5: Gruplara göre ortalama birey ağırlık artışı. 15

Çizelge 1: Gruplara göre ortalama birey ağırlık artışı. (KT: Kültür kökenli yavrularda günde 5 öğünde toz yemle başlanan; KK: Kültür kökenli yavrularda iki öğün canlı yem ve 3 öğün toz yemle yemlenen; K: Lültür kökenli yavrularda günde 5 öğün canlı yemle yemlenen; DT: Doğal kökenli yavrularda günde 5 öğünde toz yemle başlanan;. DK: Doğal kökenli yavrularda iki öğün canlı yem ve 3 öğün toz yemle yemlenen; D: Doğal kökenli yavrularda günde 5 öğün canlı yemle yemlenen yavru gruplarını göstermektedir). Köken K T K K K Tank No 2 4 6 8 10 12 14 16 18 Ağırlık (mg) 238,4 268,7 229,3 248,5 225,0 235,1 262,0 233,6 245,0 Std 62,53 66,40 66,34 63,21 50,38 82,38 83,11 64,27 60,54 Boy (mm) 3,2 3,3 3,2 3,4 3,2 3,2 3,3 3,2 3,3 Std. 0,27 0,29 0,24 0,28 0,25 0,36 0,34 0,28 0,24 Köken D T D K D Tank No 1 3 5 7 9 11 13 15 17 Ağırlık (mg) 287,0 270,4 273,5 249,4 249,0 282,4 302,5 310,5 302,6 Std 61,12 74,14 82,48 68,65 52,77 64,15 64,63 99,49 77,27 Boy (mm) 3,4 3,3 3,4 3,2 3,3 3,4 3,4 3,4 3,4 Std. 0,21 0,29 0,32 0,25 0,23 0,21 0,26 0,34 0,27 Deneme sonunda şekillenen kondisyon değerleri tespit edilmiştir. Değerleri I. ve II.. gruplara göre ve tanklara göre değişimleri Şekil 6 ve 7 de verilmiştir. KONDİSYON. 0,80 0,60 0,40 0,20 0,00 1 2 3 4 5 6 7 8 9 DENEME TANKLARI Toz Yem Diyet Karışık Diyet anlıyem Diyet Ort. 0,73 0,74 0,70 0,76 0,70 0,71 0,74 0,74 0,73 Std 0,071 0,113 0,052 0,087 0,049 0,069 0,051 0,079 0,093 Şekil 6: Çalışma sonunda I. Grup (Doğal Kökenli) tankların ortalama kondisyon faktörü değerleri. 16

KONDİSYON. 0,80 0,60 0,40 0,20 0,00 1 2 3 4 5 6 7 8 9 DENEME TANKLARI Toz Yem Diyet Karışık Diyet anlıyem Diyet Ort. 0,71 0,71 0,70 0,65 0,71 0,67 0,69 0,69 0,68 Std 0,118 0,050 0,109 0,039 0,056 0,058 0,057 0,053 0,082 Şekil 7: Çalışma sonunda II. Grup (Kuluçkahane Kökenli) tankların ortalama kondisyon faktörü değerleri. Biyomas ölçümleri ve sayılarına oranlanarak ortalama balık ağırlıkları belirlenmiştir. Gruplara ve periyotlara göre. Spesifik Büyüme Oranı değişimi Şekil 8 te verilmiştir 1,5 1,0 0,5 SBO (%) 0,0-0,5-1,0-1,5 Doğal toz Doğal karışık Doğal canlı Kuluçkahane toz Kuluçkahane karışık Kuluçkahane canlı 1. PERİYOT 2. PERİYOT 3. PERİYOT ÇALIŞMA SÜREİ Şekil 8: Çalışma süresince I. ve II. Gruplarda ortalama SBO değerleri değişimi. TARTIŞMA VE SONUÇ I. grupta, canlı yem ile ilk yemlemeye başlamanın yaşama oranını olumlu etkilediği görülmüştür. En yüksek ölüm oranı granül yem ile yemlemeye başlamada elde edilmiştir. Ancak II. grupta, çalışma sonunda en iyi yaşama oranını I. gruba benzer şekilde canlı yem ile beslemeye başlama sağlamıştır. Granül ve karışık yemlemede ise nispeten daha kötü bir yaşama oranına ulaşılmıştır. Glover ve Ark. (2004), 36 gün yürütülen çalışmada yüksek miktarda yemlemede %16 ölüm gerçekleşirken, düşük miktarda yemlemede %68 68 ölüm oranına ulaşılmıştır. Araştırıcı çalışmasında yemleme miktarının 17

yaşama oranı üzerine oldukça etkili olduğunu ortaya koymuştur. anlı, granül ve karışık yemleme ağırlıklı farklı yemleme gruplarında I. grupta sırasıyla %33, %49 ve %43.4 ölüm oranı elde edilirken, II. grupta sırasıyla %25, %45.4 ve %47 ölüm oranı elde edilmiştir. Bulgular Glover ve Ark. (2004) nın düşük miktarda yemleme gruplarının ölüm oranlarından daha yüksek olsa da, bütün gruplar yüksek miktarda yemleme gruplarının altında kalmıştır. Bu çalışmada ulaşılan yaşama oranlarının tamamı, çoğu istemleri açısından kahverengi alabalığa benzerlik gösteren kaynak alabalığında yaptıkları çalışmada serbest yüzmeye geçiş aşamasında Başçınar ve Okumuş (2004) (%86.84 99.32, Yanik ve Hisar (2002) Alp alasında % 97.07, gökkuşağı alabalığında %93.27 ve Jónsson ve Svavarsson (2000) Alp alabalıklarında (Salvelinus alpinus) %98 100 arasında yaşama oranları elde etmişlerdir. Bu çalışmaların tamamında elde edilen yaşama oranları bu çalışmanın bütün gruplarında elde edilen yaşama oranlarından oldukça yüksektir. Aradaki farklılığın ilgili çalışmalarda evrenin ön besleme evresinin başlangıcında, yavruların tamamının yüzmeye başlamasıyla tamamlanmış olmasından kaynaklanmış olabileceği düşünülmektedir. Bununla birlikte, çalışmada kullanılan bireylerin henüz tam olarak evcilleşmemiş olan bir damızlık stoğundan elde edilmiş ve suni şartlara gösterebilecekleri toleransın sınırlı olmasından, gruplardaki kayıpların yüksek seyretmesinin nedenlerinden biri olarak değerlendirilmiştir. İkinci periyotta, her iki grupta da ölü balık sayısı en yüksekten düşüğe doğru sırasıyla granül, karışık ve canlı yem gurubunda gerçekleşmiştir. Son periyotta gruplara göre gerçekleşen toplam yaşama oranları arasında, gruplara göre önemli bir farklılık gözlenmemiştir. Biyokütle artış değerlerine bakıldığında da en iyi gelişmenin canlı yem gruplarında olduğu görülmektedir. Granül yem ve canlı yemin birlikte verildiği gruplar da granül yem gurubundan nispeten iyi gerçekleşmiştir. Tabak ve Ark. (2001), çalışmalarında ilk beslemede canlı yeme ihtiyaç duyulduğunu, toz yeme geçişteki adaptasyon sürecinde yüksek oranda kayıpların gözlendiğini bildirmişlerdir. İlk çıkışta, keseli yavruların boylarının 20.1±0.28 mm, ağırlıklarının 91±2 mg arasında değişim gösterdiğini tespit etmişlerdir. Henüz dış yemlenmeye geçmeyen bireylerde ise kondisyon faktörünün 0.98±0.036 olduğunu belirlemişlerdir. Dış yemlenmeye başlayan ve toz yeme adapte olan bireylerin boylarını 43,6±0,49mm, ağırlıklarını 622±21 mg ve kondisyon faktörlerini 0.85±0.026 olarak bildirmişlerdir. Heggenes ve Traaen (1988) in çalışmalarında henüz besin keselerini tüketmiş, serbest yüzmeye başlamış bireylerle yapılan çalışmada başlangıçta boy ve ağırlık değerleri sırasıyla 26.08±1.12mm, 129±20 mg iken iki hafta sonra 32.1±2.83mm, 323±74 mg olarak verilmiştir. Bu çalışma yavru balıklar besin keselerini tamamlamak üzere başlatılmıştır. Doğal ve kuluçkahane orjinli bireylerde yapılan örneklemede köken sırasına göre boyları 23.7±0.97mm ve 23.5±1.05mm; ağırlıkları 99.3±17.41 mg ve 96.2±21.55 mg; kondisyon faktörleri 0.75±0.128 ve 0.74±0.146 olarak belirlenmiştir. Çalışmanın sonunda ise yine kökenlerine ve tanklara göre Şekil 5, 6 ve 7 de verilmiştir. Tespit edilen başlangıç ağırlıkları Tabak ve Ark (2001) nın çalışmasından yüksek, boylarının daha uzun ancak kondisyon faktörü değerlerinin düşük çıkması, muhtemelen bu çalışmanın yavruların besin keselerini tamamen tüketmiş olmasından kaynaklanmış olmasıdır. Toz yeme geçişte ise düşük çıkması ilgili çalışmada süreç iki ay olarak tutulmuş, buna rağmen bu çalışmada toz yem alımının ilk ayın sonunda gerçekleşmiş olmasından kaynaklanmıştır. Heggenes ve Traaen (1988) in ölçtüğü boy ve ağırlık değerleri bu çalışmanın başlangıç değerlerinden yüksektir. Bunun başlıca sebebi olarak araştırıcının çalıştığı bireylerin kültür kökenli olması verilebilir. Çalışma sonunda ağırlık ölçümlerinde I. grup yavruların canlı yem diyetiyle beslenen grupları ağırlıkça en iyi gelişimi göstermişlerdir. İstatistiki irdelemede I. Grup anlı Yem diyet gurubu ile Toz Yem diyet gurubu benzer, Toz Yem gurubu da karışık diyetle beslenen grupla benzer çıkmıştır. Kuluçkahane kökenli gruplarda her üç grup 18

istatistiki olarak benzer çıkmıştır. Yavruların kökenlerine göre yapılan irdelemede, hem I. grup hem de II. grup yavrularda karışık diyetle beslenen yavrularda gelişim en zayıf gerçekleşmiştir. Gruplara göre boy değişimleri de ağırlık bulgularıyla paralellik göstermektedir. En iyi gelişim I. grup yavruların canlı yem diyetlerinde şekillenirken istatistiki olarak aynı kökenli toz yem gurubuyla benzer çıkmıştır. I. grubun toz ve karışık diyet grupları ile II. grubun canlı ve toz yem diyet grupları benzer bulunmuştur. II. grubun karışık diyetle beslenen yavruları en zayıf performansı göstermiştir. Yine ağırlık artışına paralel olarak karışık diyet gurubu yavrular hem I. Grup tanklarda hem de II. Grup tanklarda en düşük performansı göstermiştir. Çalışma sonunda ölçülen boy ve ağırlık ortalamaları ve istatistikî incelemesi sonucu benzerlik sıralamaları Çizelge 2 ve Çizelge 3 de verilmiştir. Kurtoğlu (2002), çalışmasında Karadeniz alabalığı damızlıklarının 3 yıl kültür koşullarında bulundurulmalarına rağmen yemleme, tartım ve diğer muamelelere oldukça hassas olduklarını, ürkek tepki sergilediklerini bildirmiştir. Bu da çalışma sonunda elde edilen I. ve II. grup yavruların büyüme performansları da henüz tam olarak evcilleşmediğini göstermektedir. Çizelge 2: Çalışma sonunda tanklara göre elde edilen ağırlık ortalamaları ve istatistiki farklılaşma. Köken I. Grup II. Grup Diyet D T D K D K T K K K Tank Ort. No (mm) Std. 1 287 61,1 3 270 74,1 5 274 82,5 7 249 68,7 9 249 52,8 11 282 64,2 13 303 64,6 15 310 99,5 17 303 77,3 2 238 62,5 4 269 66,4 6 229 66,3 8 248 63,2 10 225 50,4 12 235 82,4 14 262 83,1 16 234 64,3 18 245 60,5 V (P<0.05) A A B B En iyiden en kötüye İstatistiki avantaj 19

Çizelge 3: Çalışma sonunda tanklara göre elde edilen boy ortalamaları ve istatistiki farklılaşma. Köken I. Grup II. Grup Diyet D T D K D K T K K K Tank Ort. No (mm) Std 1 33,8 0,207 3 33,0 0,291 5 33,7 0,318 7 31,8 0,246 9 32,8 0,233 11 34,0 0,208 13 34,3 0,259 15 34,4 0,338 17 34,4 0,271 2 32,0 0,267 4 33,3 0,285 6 31,7 0,243 8 33,5 0,275 10 31,5 0,253 12 32,2 0,359 14 33,1 0,340 16 32,1 0,277 18 32,7 0,241 V (P<0.05) A A B B B B En iyiden en kötüye İstatistiki avantaj Boy ve ağırlık ortalamalarının istatistikî sonuçlarına göre; anlı yemle ilk yemlemeye başlamak ağırlık artışını aktive etmektedir. Toz yemle başlandığında nispeten düşük büyüme performansı gerçekleşse de yaşama oranlarında avantaj sağlamaktadır. Günün ilk öğününde canlı yemle başlayan yavrular tercih edilebilirliği yüksek olan canlı yem varlığında toz yeme rağbet göstermediği şeklinde yorumlanmıştır. Ancak karışık yem diyetinin uygulanması toz yem diyetine yakın bir yaşama oranı performansı sergilemiştir. Gerek doğal kökenli, gerek kuluçka kökenli olsun anaçların yavrularının suni yemle beslenebileceğini doğrular niteliktedir. Birinci periyotta en iyi SBO değeri anlı Yem diyet gruplarında iken, II. Grup balıkların anlı Yem Gurubu nispeten yüksek hesaplanmıştır. En kötü SBO değeri ise Granül Yem Gruplarında, en düşük değer I. grup balıkların değeri olarak hesaplanmıştır. I. Grupta Granül Yem diyet gurubu balıkların SBO değeri çalışma sonuna kadar artış göstererek en iyi duruma yükselmiştir. Her iki gurubun canlı yem gurubu çalışma süresince, sabit bir gelişim göstermiş ve II. grup balıkların nispeten daha iyi performans gösterdikleri hesaplanmıştır. SBO değerleri bakımından ele alındığında, deneme sonunda en iyi gelişimi I. Grup balıkların Granül Yem Gurubunun gösterdiği görülmüştür. Bu da granül yemle yapılacak ilk beslemedeki başarının bir göstergesi olarak değerlendirilmiştir. Bilhassa Karadeniz Bölgesi nde sayısal çoğunluğu %50 lere varan 10 ton/yılın altındaki işletme altyapılarının canlı yem olarak kullanılacak olan Artemia açılımını sağlayabilecek şartlarının zayıflığı göz önünde bulundurulduğunda, henüz tam olarak evcilleşmemiş, yabani davranış sergileyen bu jenerasyon balıkların üretiminin küçük ölçekli işletmelerde sürdürülebilir üretimi güç görülmektedir. Türkiye de 1.112 işletmede alabalık üretiminin yapıldığı göz önüne alındığında ve bu işletmelerin %93.7 lik bir oranının 50 ton / yılın altında olduğu (Deniz, 2007) ve bu işletmelerin birçoğunun profesyonellikten uzak üretim gerçekleştirdiği düşünüldüğünde, canlı yem amaçlı Artemia açılımı yapılması ve kahverengi alabalık ön beslemesinin gerçekleştirilmesi başarısının oldukça düşük 20

olacağı kaçınılmazdır. Bu da Karadeniz alabalığının mevcut türlere ilave edilmesinin zaman alacağını göstermektedir. Yapılan irdelemelerde doğal kökenlilerle kuluçkahane kökenli yavrular arasında kuluçkahane kökenliler lehine gelişim farklılığının olması beklenirken, tersine farklılık küçük olmasına karşın I. Grubun lehine tespit edilmiştir. Buna göre, II. Gruptaki kuluçkahanede üretilen damızlıkların da henüz tam olarak evcilleşmediğini göstermektedir. Bu damızlık gurubunda programlı yürütülecek seleksiyon çalışması ile, yeme başlamada canlı yeme duyulan ihtiyacı ortadan kaldırabilecektir. TEŞEKKÜR Çalışmanın yürütülmesinde staj süresince çalışmaya gösterdiği titiz özeninden dolayı stajyer öğrenci Muhammet OAK a teşekkürü bir borç biliyorum. KAYNAKÇA Başçınar, N., Okumuş, İ. (2004) The Early Development of Brook Trout, Salvelinus fontinalis (Mitchill): Survival and Growth Rates of Alevins, Turkish Journal of Veterinary and Animal Sciences, 28: 297-301. Deniz, H. (2007). Aquaculture Development in Turkey, Aquaculture and Fisheries Infoday & Networking Event, 14-15 November 2007, Brusels. Emre, Y. ve Kürüm, V. (2007). Havuz ve Kafeslerde Alabalık Yetiştiriciliği, II. Baskı, Park Ajans, Seyrantepe, İstanbul. Glover, K.A., Taggart, J.B., Skala, Q. and Teale, A.J. 2004. A study of inadvertent domestication selection during startfeeding of brown trout families, Journal of Fish Biology 64 : 1168 1178 Jónsson ve Svavarsson (2000), onnection between egg size and early mortality in arctic charr, Salvelinus alpinus, Aquaculture, 187: 315 317 Heggenes, J. and Treaen, T. (1988) Daylight responses to overhead cover in stream chanels for fry of four salmonid species, Holarctic Ecology, 11: 194-201. Landergen, P. (2001). Survival and growth of sea trout parr in fresh and brakish water, Journal of Fish Biology, 58 : 591-593. Kurtoğlu, İ.Z. (2002). Kahverengi Alabalıkların (Salmo trutta labrax, L.) Doğal Stokları Zenginleştirmek ve Kültür Potansiyellerini Belirlemek Amcıyla Yoğun Şartlarda Üretim İmkanlarının Araştırılması, Doktora Tezi, İstanbul Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul. Skoglund, H. and Barlaup, B. T. (2006). Feeding pattern and diet of first feeding brown trout fry under natural conditions, Journal of Fish Biology 68: 507 521 Tabak, İ., Aksungur, M., Zengin, M., Yılmaz,., Aksungur, N., Alkan, A., Zengin, B. ve Mısır, D.S. (2001 ). Karadeniz Alabalığı (Salmo trutta labrax, PALLAS 1811) nın Biyoekolojik Özelliklerinin Tespiti ve Kültür İmkanlarının Araştırılması (1998-2002). TAGEM/HAYSUD/98/12/01/007, Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Trabzon. Yanik ve Hisar (2002), Early Development And Growth of Arctıc harr (Salvelinus aliınus) and Raınbow Trout (Oncorhynchus mykiss) at a Low Water Temperature, The Israeli Journal of Aquaculture Bamidgeh 54(2): 73-78. 21