Antoine de Saint-Exupéry



Benzer belgeler
Böylece ormandaki maceralar hakkında düşünmeye başladım ve boya kalemimle ilk resmimi çizmeyi başardım. Bir numaralı resmim şöyleydi:

Küçük Prens. Fransızca aslından çeviren: Ece Demir

Yayın Koordinatörü: İpek Şoran Düzelti: Şenay Yamaç Son Okuma: Seda Ateş Kapak ve İç Tasarım: Gözde Bitir Tasarım Uygulama: Güldal Yurtoğlu

MATBAACILIK OYUNCAĞI

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Bilmece ŞİPŞAK BİLMECELER DEYİM VE ATASÖZLERİ. 2. basım. Resimleyen: Ferit Avcı

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ORMANDAKİ DEV. 4. basım. Resimleyen: Reha Barış

Cem Akaş BUMBA İLE BİBU. Resimleyen: Reha Barış

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ASLAN KRAL KORK. Resimleyen: Sedat Girgin

BÖCEK ORKESTRASININ MUHTEŞEM SINIFI

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Betül Tarıman. Öykü GÖKYÜZÜ PRENSİ PO İLE KÜÇÜK KIZ. 2. basım. Resimleyen: Uğur Altun

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut GÜNAYDIN! GÜNAYDIN! Resimleyen: Burcu Yılmaz

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

Tanşıl Kılıç ŞEKERLİ SİNEK. Resimleyen: Vaghar Aghaei

DESTANLAR VE MASALLAR. Samed Behrengi KÜÇÜK KARA BALIK. Masal. Çeviren: Haşim Hüsrevşahi resimleyen: Mehmet Sönmez

Saint-Exupéry, Antoine (-Marie-Roger) de Ayberk Erkay

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Koray Avcı Çakman. Öykü FLAMİNGO GÜNLÜĞÜ. 1. basım. Resimleyen: Reha Barış

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Tanşıl Kılıç. Roman ŞEKERLİ SİNEK. 12. basım. Resimleyen: Vaqar Aqaei

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mert Tugen YEDİ DENİZLERDE 2. 2 Basım İSKELET SAHİLİ NDEKİ SIR

ŞİMDİKİ ÇOCUKLAR HÂLÂ HARİKA

UFACIK TEFECİK KURBAĞACIK

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Can Göknil. Öykü ORMANDAKİ ARKADAŞ

BİZİM SOKAKTA ŞENLİK VAR

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Goscinny / Sempé. Öykü PITIRCIK KÜÇÜK PITIRCIK. Çeviren: Vivet Kanetti. 29. basım

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süreyya Berfe. Şiir ÇOCUKÇA. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

BİL BENİ BİLEYİM SENİ

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Sedat Girgin PERA GÜNLÜKLERİ. 5 Basım SIRLAR OTELİ. 2. Kitap

Bilgin Adalı HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mustafa Delioğlu SÜMBÜLLÜ KÖŞK

KIRMIZI KANATLI KARTAL

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Cihan Demirci. Şiir ŞİİR KÜÇÜĞÜN. 2. basım. Resimleyen: Cihan Demirci

ÜÇ, İKİİİ, BİRR, ATEŞ!

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Ülkü Tamer. Öykü PULLAR SAVAŞI. Kapak Resmi: Gözde Bitir

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Kemal Özer. Öykü ÇOCUKLUK ANAYURDUM. Çeviren: Aslı Özer. 2. basım. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

kanaryamın öyküsü Ayla Çınaroğlu Resimler: Yaprak Berkkan

UĞURBÖCEĞİ NİN MUTLULUK HAPLARI

BİR SALINCAK MACERASI

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

MAVİ KUŞU GÖREN VAR MI?

Güngör Tekçe TRİK TRAK. Resimleyen: Burcu Yılmaz

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü SU KARDEŞLER. 3. basım. Resimleyen: Gözde Bitir

KÜÇÜK UYKULAR BAHÇESİ

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Goscinny / Sempé. Öykü PITIRCIK PITIRCIK SATRANÇ OYNUYOR. Çeviren: Vivet Kanetti. 23. basım.

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

GÖRÜNMEZ OLAN TONİNO NUN MACERALARI

Samed Behrengi DESTANLAR VE MASALLAR BİR VARDI BİR YOKTU. Masal

MATBAACILIK OYUNCAĞI

Turgut Erbek YANIK DEĞİRMEN. Resimleyen: Claude Leon

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Doğan Gündüz. Öykü ACAYİP BİR HEDİYE. 2. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

Mustafa Hakkı Kurt. Resimleyen: Emre Akkaya

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. André Maurois. Roman ŞİŞKOLARLA SISKALAR. Çeviren: Ülkü Tamer. 18. basım. Resimleyen: Fritz Wegner

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

Küçük Yaşar ın Öyküsü. Alucura Çayevi

Erich Kästner KÜÇÜK ADAM VE KÜÇÜK HANIM

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. İdil Pişgin. Roman THUİ BAŞKA RENKTE BÜYÜMEK. 2. basım. Resimleyen: Mert Tugen

Hazırlayan ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Şengül Karaca. Şiir HAİKU. 1. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roman

DESTANLAR VE MASALLAR. Samed Behrengi BU GELEN KÖROĞLU DUR. Destan

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Roald Dahl. Öykü İRİKIYIM TİMSAH. Çeviren: Celâl Üster. 2. basım. Resimleyen: Quentin Blake

MİRKET NİNELER. Parti Veriyor

MİKS, MAKS VE MEKS İN ÖYKÜSÜ

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Zeyyat Selimoğlu. Öykü UYUMSUZ NURİ. 3. basım. Resimleyen: Kutlay Sındırgı

Arda Alyanak Daniela Palumbo Filiz Özdem Carla Manea

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü MOR BENEKLİ. 3. basım. Resimleyen: Elif Deneç

Küçük Hasır Sapka. Korkut Erdur 1980 İstanbul doğumlu. İstanbul Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı mezunu.

BİR ŞEFTALİ BİN ŞEFTALİ

PITIRCIK PITIRCIK PAZARA GİDİYOR

Delal Arya. Resimleyen: Sedat Girgin PERA GÜNLÜKLERİ SIRLAR OTELİ. 2. Kitap

Korkulu Bir Gün Yalvaç Ural Rana Mermertaş

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Adnan Binyazar. Roman GÜNIŞIĞINA YOLCULUK OKUL YILLARI. 1. basım. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

Deneyler ve Hayaletler

DESTANLAR VE MASALLAR. Lev Tolstoy KÜÇÜK ŞEYTAN. Masal. Çeviren: Füsun Tayanç Resimleyen: Vaqar Aqaei

Yapı Kredi Yayınları Canlar Ölesi Değil / Demet Taner. Kitap editörü: Murat Yalçın. Düzelti: Filiz Özkan. Tasarım: Nahide Dikel

Sem Okulu Sevmiyor. Sophie Martel. Christine Battuz. Yalçın Varnalı. Resimleyen. Çeviren

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Sedat Girgin PERA GÜNLÜKLERİ 1. 7 Basım KÖRLER ÜLKESİ

Samed Behrengi ULDUZ KIZ IN KONUŞAN BEBEĞİ

Yalvaç Ural Ödülleri: Buket Topakoğlu

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba.

ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI

DESTANLAR VE MASALLAR. Muhsine Helimoğlu Yavuz HILE İLE DILE. Masal. KÜRT MASALLARI Resimleyen: Claude Leon

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Roald Dahl KAPLUMBAĞA

MASALCI YAYIN SANAYİ İÇ VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.

AĞAÇLARIMIZA NE OLDU?

Yayınevi Sertifika No: Yayın No: 238. HALİM SELİM İLE 40 ESMA Mehmet Yaşar

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN?

ÖYKÜLERİ Yayın no: 170 ADALET VE CESARET ÖYKÜLERİ

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Bilgin Adalı. Öykü YAVRU ASLAN RENKLERİN KARDEŞLİĞİ. 2. basım. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

Transkript:

Antoine de Saint-Exupéry Cemal Süreya & Tomris Uyar çevirisiyle 6. Basım Yazarın kendi resimleriyle

Antoine de Saint-Exupéry Yazarın kendi resimleriyle Cemal Süreya & Tomris Uyar çevirisiyle Sanırım, kaçarken, bir yabani kuş sürüsünün göçünden yararlanmıştı.

cancocuk.com cancocuk@cancocuk.com Yayın Koordinatörü: İpek Şoran Düzelti: Şenay Yamaç Son Okuma: Seda Ateş Kapak ve İç Tasarım: Gözde Bitir Küçük Prens Kaligrafi: Erhan Olcay Tasarım Uygulama: Güldal Yurtoğlu 1. Basım: 2015 6. Basım: 33.500 adet, Ağustos 2015 ISBN 978-975-07-2443-5 Le Petit Prince, Antoine de Saint-Exupéry Can Sanat Yayınları A.Ş., 2015 Tüm hakları saklıdır. Tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz. Can Sanat Yayınları Yapım ve Dağıtım Tic. ve San. A.Ş. Yayıncı Sertifika No: 31730 Hayriye Caddesi No. 2, 34430 Galatasaray, İstanbul Telefon: (0212) 252 56 75-252 59 89 Faks: 252 72 33 Kapak Baskı: Azra Matbaası; Sertifika No: 27857 Adres: Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi D Blok Kat: 3 No: 3/2 Topkapı, Zeytinburnu, İstanbul İç Baskı ve Cilt: Türkmenler Matbaacılık; Sertifika No: 12584 Adres: Maltepe Mah. Gümüşsuyu Cad. No:16 Topkapı, İstanbul

Bu kitabın sahibi:...

Antoine de Saint-Exupéry Ünlü Fransız romancısı Antoine de Saint-Exupéry, 1900 yılında Fransa da doğdu. Bir kontun oğluydu. Dört yaşındayken babasını yitirdi. Öğrenimini tamamladıktan sonra pilot oldu. İkinci Dünya Savaşı na havacı olarak katıldı. 1944 yılında görevli olarak, bir keşif uçağıyla Korsika dan havalandı, bir daha da dönmedi. Ölümü böyle oldu. Yaşadığı hızlı, yoğun yaşam, romanlarına yansımıştır. Yaşam, bize bütün kitapların öğrettiğinden daha çoğunu öğretir. Çünkü yaşam, bize karşı direnir. İnsan, ancak engellerle karşılaşıp onları aşmaya çalıştıkça kendini tanıyabilir, der. En önemli yapıtları arasında Gece Uçuşu, Savaş Pilotu, İnsanların

Dünyası sayılabilir. Ama Saint- Exupéry nin en ünlü, en sevilen yapıtı Küçük Prens tir. Yazar, bu kitabında çocukluğu anlatır, çocuk duyarlığı ile yaşam sorunları arasında sıkı ve ilginç bağlar kurar. İki usta yazar, Cemal Süreya ile Tomris Uyar ın büyük bir özenle Türkçeye çevirdiği Küçük Prens, gerek taşıdığı özle, gerek anlatımdaki ustalığıyla, dünyanın en beğenilen çocuk klasiklerinden biri olmuştur. İlkokul, ortaokul çağlarındaki çocuklar kadar, büyüklerin de ellerinden düşürmeyeceği bir başucu kitabı. Saint-Exupéry nin kendi çizdiği resimlerle süslediği bu güzel kitabı kıvançla sunuyoruz.

Léon Werth için Bu kitabı, koskoca bir adama adadığım için küçüklerden beni bağışlamalarını dilerim. Ama önemli bir özürüm var: Şimdiye kadar bu adamdan daha iyi bir başka dostum olmadı. İkinci özürüm de şu: Bu adam, her şeyi değerlendirebilir. Çocuklar için yazılmış kitapları bile. Sonra üçüncü bir özürüm daha var: Bu adam Fransa da oturuyor şimdi, aç, üstelik açıkta. Avutulmak ister. Bütün bu sayıp döktüğüm özürler yetmezse ben de kitabımı onun bir zamanki çocukluğuna adarım tabii. Bütün koca adamlar bir zamanlar çocuktular (gerçi aralarında bunu hatırlayanlara az rastlanır ya.) İşte gerekli değişikliği yapıyorum: Çocukluk günlerindeki Léon Werth için

I Altı yaşındayken bir gün, balta girmemiş ormanlar üstüne yazılmış Yaşanmış Öyküler adlı bir kitapta müthiş bir resim görmüştüm. Bir hayvanı yutmakta olan bir boa yılanını gösteriyordu. Resmin kopyası işte yukarıda. Kitapta şöyle deniyordu: Boa yılanları avlarını çiğnemeden olduğu gibi yutuverirler. Sonra da yerlerinden kımıldayamaz, sindirimleri için gerekli altı ayı uyumakla geçirirler. Orman serüvenleri üstüne derin derin düşünmeye başladım. Biraz uğraştıktan sonra ben de renkli bir kalemle ilk resmimi yapmayı başardım. Resim No. - 1. Aşağıdaki gibiydi:

Antoine de Saint-Exupéry KÜÇÜK PRENS Yapıtımı büyüklere göstererek resimden korktular mı diye sordum. Dediler ki, Şapkadan da korkulur mu hiç? Oysa ben şapka değil, bir fili sindirmekte olan bir boa yılanı çizmiştim. Büyükler anlayabilsin diye bu kez ikinci bir resimde boğa yılanının içini de çizdim. Büyüklere bir şeyi açıklamazsanız olmaz. Resim No. - 2 şöyle oldu: Büyükler boa yılanlarını içten ve dıştan gösteren resimleri bir yana bırakıp tarih, coğrafya, aritmetik ve dilbilgisiyle ilgilenmemi öğütlediler. Böylelikle daha altı yaşımda, bana parlak bir gelecek sunan resim sanatından vazgeçtim. Resim No. - 1 ve Resim No. - 2 nin uğradığı başarısızlık hevesimi kırmıştı. Büyükler hiçbir şeyi tek başlarına anlayamıyorlar, onlara durmadan açıklamalar yapmak da çocuklar için sıkıcı oluyor doğrusu. Başka bir iş tutmalıydım, pilotluğa merak sardım. Dünyanın her yerinde biraz uçuş yaptım. Coğrafyanın da bana yararı olmadı değil. Bir bakışta Çin midir, 10

Arizona mıdır ayırt edebilirim. Gece yolunu şaşırınca bu konudaki bilgisi insana destek oluyor. Hayatım boyunca bir sürü önemli kişiyle bir sürü ilişkim oldu. Büyükler arasında bir sürü yıl geçirdim. Çok yakından tanıdım onları. Yine de ilk görüşlerim pek değişmedi. Zekâsı azıcık parlak görünen birine rastladığımda yanımdan eksik etmediğim Resim No. - 1 i çıkarıyor, deneyimi uyguluyordum. Gerçekten kavrayışlı biri mi değil mi anlamaya çalışıyordum. Ama hepsinin verdiği karşılık birdi: Şapka. Tabii ben de artık onlara ne boa yılanlarından ne balta girmemiş ormanlardan ne de yıldızlardan söz açıyordum. Onların düzeyine iniyordum. Briç, diyordum, golf, politika, kıravat mıravat. Onlar da böylesine aklı başında biriyle tanıştıklarına bayağı seviniyorlardı. Antoine de Saint-Exupéry KÜÇÜK PRENS II İşte böyle, altı yıl önce, Büyük Çöl üstünde uçağım kazaya uğrayana kadar, içimi dökecek gerçek bir dostum olmadan yapayalnız yaşadım. Motorumun bir parçası kırılmıştı. Uçakta ne makinist ne de yolcu 11

Antoine de Saint-Exupéry KÜÇÜK PRENS bulunduğundan bu güç onarım işinin üstesinden tek başıma gelmeye hazırlandım. Benim için bir ölüm kalım savaşıydı bu. Yanımda çok çok bir haftalık içme suyu vardı. İlk gece, en yakın köyden bin mil uzakta, çölde uyudum. Okyanusun ortasında sal üstünde kalmış bir gemiciden daha yalnızdım. Gün doğup da tuhaf, incecik bir sesle uyandığım zaman nasıl şaşırdığımı varın siz düşünün artık. Ses: Lütfen, diyordu, bir koyun çizer misiniz? Ne! Bir koyun çiz bana. Beynimden vurulmuşçasına yerimden fırladım. Gözlerimi ovuşturdum iyice. Her yanı gözden geçirdim. Karşımda beni ciddi ciddi süzen, küçük, eşi görülmedik biri duruyordu. İşte sonradan başarabildiğim kadarıyla yaptığım portresini yan sayfada sunuyorum. Kuşkusuz, bizim resim sevimlilik yönünden modelinden kat kat aşağıdır. Ama bu benim suçum değil. Büyükler altı yaşımdayken resim sanatına karşı hevesimi kırmışlardı. Boa yılanlarının içten ve dıştan görünüşlerini saymazsak hiçbir şey çizmeyi öğrenmemiştim. Gördüklerim karşısında gözlerim faltaşı gibi açılmıştı. Unutmayın ki en yakın köyden bin mil uzakta bulunuyordum. Bizim küçükse ne çölde yolunu şaşırmışa benziyordu ne de yorgunluktan, açlıktan, 12

İşte sonradan başarabildiğim kadarıyla yaptığım portresi.

Antoine de Saint-Exupéry KÜÇÜK PRENS susuzluktan ya da korkudan bayılacak gibiydi. En yakın yerleşim merkezinden bin mil uzakta, çölün ortasında kalmış bir çocuk izlenimini de uyandırmıyordu hiç. Dilimi toparlayınca: Peki, dedim, ne yapıyorsun burada? Alçak sesle ve çok önemli bir şey söylüyormuş gibi aynı sözleri tekrarladı: Lütfen bir koyun çizer misin bana? Bir olaydaki gizlilik payı belirli düzeyi aştıktan sonra eliniz kolunuz bağlanır. İnanmayacaksınız ama en yakın köyden bin mil uzakta ve ölümle her an yüz yüze olduğum halde cebimden bir parça kâğıt ve bir dolmakalem çıkardım. Tam o sırada şimdiye kadar yalnız tarih, coğrafya, aritmetik ve dilbilgisiyle uğraştığım aklıma geldi ve bizim küçüğe (biraz da üzülerek) resim yapmayı beceremediğimi söyledim. Ne zararı var canım, dedi, bir koyun çiziver. Aksi gibi şimdiye kadar hiç koyun resmi yapmamıştım. İster istemez sık sık yaptığım iki resimden birini çizdim. Yani boa yılanının dıştan görünüşünü. Ama bizimki: Yoo! Yooo! demesin mi, Boanın içindeki bir fil istemiyorum. Boa çok tehlikeli bir yaratıktır. File gelince o da çok yer kaplar. Bizim oralarda her şey küçücüktür. Bir koyun istiyorum aslında. Bir koyun çizsene bana. Çizdim koyunu. Resmi iyice inceledi, sonra: 14

Olmadı, dedi, bu daha şimdiden çok zayıf, hasta bir koyun. Bir tane daha çiz. Ben de bir tane daha çizdim. Dostum tatlı tatlı, hoşgörüyle gülümsedi: Sen de görüyorsun ya, bu koyun değil, bal gibi koç. Boynuzlarına baksana. Resmi yeniden çizdim ama yine beğendirememiştim. Bu da çok yaşlı. Ben öyle bir koyun istiyorum ki uzun süre yaşasın. Artık sabrım tükenmişti, üstelik uçağımın moturunu bir an önce sökmek istiyordum. Aşağıda gördüğünüz resmi karaladım. İstediğin koyun şu sandığın içinde, diye kestirip attım. Küçük eleştirmenin yüzünün birden aydınlandığını görünce şaşırdım. Tam da istediğim gibi oldu. Peki, bu koyun çok mu ot yer dersin? Neden sordun?

Antoine de Saint-Exupéry KÜÇÜK PRENS Bizim oralarda her şey çok küçüktür de... Ona kadar ot bulunur canım, dedim, ben sana küçücük bir koyun verdim. Resmin üstüne eğildi. Küçük dedimse... Bak! Bak! Uyumuş. İşte Küçük Prens le dostluk kurmam böyle oldu. III Nereden geldiğini öğrenmem için uzun bir süre geçti. Bana durmadan sorular yağdıran Küçük Prens, benim sorduklarımı duymuyordu sanki. Konuşurken gelişigüzel söylediklerinden yavaş yavaş anladım her şeyi. Sözgelimi uçağımı ilk gördüğünde (uçağımın resmini yapmayayım, çok karışıktır, altından kalkamam) şaşırmıştı. Bu da nesi? Uçar bu. Uçak. Benim uçağım. Uçabildiğini öğrenmesinden övünç duymuştum. Ne diyorsun, diye haykırdı, öyleyse gökten indin sen! Evet, dedim başımı eğerek. İnanılır şey değil! Ne tuhaf! Küçük Prens tatlı bir kahkaha atıverdi. Beni çileden çıkarmıştı bu. Talihsizliğimin ciddiye alınmasını isterim ben. 16

Demek sen de gökten geliyorsun, diye ekledi. Hangi gezegendensin bakalım? Birdenbire varlığının gizemli karanlığında bir ışık yakaladım. Hemen sordum: Yani sen başka bir gezegenden mi geliyorsun? Karşılık vermedi. Gözlerini uçağımdan ayırmadan usulca başını sallıyordu. Bununla çok uzaktan gelmiş olamazsın zaten. Ve uzun uzun düşlere daldı. Sonra cebinden benim koyunu çıkararak hazinesini incelemeye koyuldu. Ağzından kaçırdığı başka gezegenler sözü beni nasıl meraklandırmıştı, düşünün artık. Bu konuda daha çok bilgi edinmek için var gücümle çalıştım. Küçük dost, nerelisin sen? dedim. Bizim oralar dediğin yer neresi? Koyunu nereye götürmek istiyorsun? Düşünceli bir sessizlikten sonra konuştu: Antoine de Saint-Exupéry KÜÇÜK PRENS 17

Antoine de Saint-Exupéry Cemal Süreya & Tomris Uyar çevirisiyle Hoşça git, dedi tilki. Vereceğim sır çok basit: İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir. Gerçeğin mayası gözle görülmez. Küçük Prens unutmamak için tekrarladı: Gerçeğin mayası gözle görülmez. ISBN 978-975-07-2443-5