HZ. PEYGAMBERİN (S.A.) YARDIMCISI HZ. ZÜBEYİR b. AVVÂM (Radıyallahu anh)

Benzer belgeler
İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

PEYGAMBERİ SIRTINDA TAŞIYAN HZ. TALHA b. UBEYDULLAH (Radıyallahu anh)

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

DUASI REDDİLMEYEN SAHABÎ HZ. SAÎD B. ZEYD (Radıyallahu anh)

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

TARİHİN YAZDIĞI KAHRAMAN HZ. ALİ (Radıyallahu anh)

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

PEYGAMBERİN ARKASINDA SAF TUTTUĞU İMAM

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV)

ŞEYTANI KORKUTAN ADAM HZ. ÖMER (Radıyallahu anh)

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

İNFAKTA ÖNDER HZ. OSMAN b. AFFÂN (Radıyallahu anh)

2 İSLAM BARIŞ VE EMAN DİNİDİR 1

DÜNYANIN DEĞİŞTİREMEDİĞİ YİĞİT HZ. EBU UBEYDE B. CERRÂH (Radıyallahu anh)

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

IGMG Ev Sohbeti. IGMG Ev sohbeti 1

55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız.

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

ASHAB-I KİRÂMIN KIYMETİ

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

BERAT KANDİLİ. Dr. Hamdi TEKELİ

Ders : 185. Konu : MEKKE DE GİZLİ DAVET. MEKKE DÖNEMİ ve DAVET BYK&ŞYK DERSLERİ

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

DUA KAVRAMININ ANLAMI*

Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî nin Vird-i Settâr ı *

148. Sohbet ÖNDEN GİDENLER

94. SOHBET İslam da İbadet Kavramı Çerçevesinde "Çalışmak İbadet "midir?

تلقني أصول العقيدة العامة

Yarışıyorlarkoşuyorlar

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR

Hesap Verme Bilinci Gönderen Kadir Hatipoglu - Ocak :00:00

Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :14:51

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

ب Namaz. İbadet ederiz Sen-senin Yol göster

NASIL BİR ALLAH A İMAN EDİYORUZ?

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

EV SOHBETLERİ. (Allah) her şeyi yaratmış, ona ölçü, biçim ve düzen vermiştir. (Furkan, 25:2)

ZEKATIN ÖNEMİ VE FAZİLETİ

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

Kur an-ı Kerim de Geçen Ticaret, Alım-Satım, Satın Alma Ayetleri ve Mealleri

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve

EV SOHBETLERİ 135. Sohbet SOHBET BİZİ ALDATAN BİZDEN DEĞİLDİR! 1

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

KİTAP-SÜNNET İLİŞKİSİ (Nebi ve Resul Kavramları)

ÖRNEK VAAZLAR LÜTFİ ŞENTÜRK 299 CENNET VE NİMETLERİ

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din

113. SOHBET Peygamberlerin Ortak Özellikleri

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz.

YEMEN AHALİSİNE MEKTUP YEMEN AHALİSİNE MEKTUP. Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a)

İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :46:24

Hor görme, aşağılama, hakir kabul etme günahını ilk işleyen şeytandır.

İLAHİYAT LİSANS TAMAMLAMA PROGRAMI FİNAL SINAVI

İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu

Zekatın Fazileti Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran :57:10

ŞEHİTLİK VE GAZİLİK. Değerli mü minler! Bu konuşmamızda şehitliğin ve gaziliğin öneminden söz etmek istiyorum.

ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر

CAMİ VE GENÇLİK. 1- CAMİ ve MESCİT KAVRAMI. 2- GENÇLİK ve ÖNEMİ I-KONUNUN PLANI

İHSAN SOHBETLERİ İHSAN SOHBETİ

EV SOHBETLERİ SOHBET Merhamet

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile

İnsanda bir organ vardır. Eğer o sağlıklı ise bütün vücut sağlıklı olur; eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin! O, kalptir.

و ال ت ق ول وا ل م ن ي ق ت ل ف ي س بيل الل ه أ م و ات ب ل أ ح ي اء و ل ك ن ال ت ش ع ر ون

Erdemli Bir Toplum için Müslüman Sıfatlarına Sahip Olabilmek

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

KÖTÜ HUYLAR (KÖTÜ SANMAK-KUSUR ARAŞTIRMAK-ARKADAN ÇEKİŞTİRMEK)

İSLAMİYET İNSAN HAKLARINA BÜYÜK ÖNEM VERMİŞTİR

TESLİMİYET KAHRAMANI ÜMMÜ SÜLEYM BİNT MİLHÂN (Radıyallahu anha)

DÖRT KAİDE القواعد األربعة DÖRT KAİDE. Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a)

EV SOHBETLERİ AT. Ders : 6 Konu : Kitaplara İman. a) Kitaplara Topyekün İman

Bazı Âyetlerin Anlamları ile İlgili Mülahazalar

İSİMLER VE EL TAKISI

İşaret zamiri. İşaret isimleri. Bu ikisi. Bunlar. Şu ikisi. Şunlar. Onlar. Yakın mesafe için*bu* uzak mesafe için *şu-o* Çoğul İkil Tekil.

IGMG Ev Sohbeti AT. Ders : 5 Konu: DERS MELEKLERE İMAN

Transkript:

1 HZ. PEYGAMBERİN (S.A.) YARDIMCISI HZ. ZÜBEYİR b. AVVÂM (Radıyallahu anh) Zübeyir b. Avvâm b. Huveylid b. Esed el-kuraşî el-esedî. Künyesi: Ebu Abdullah dır. Hz. Peygamber in (s.a.) halası Safiyye bint Abdulmuttalib in oğludur. Allah ın arslanı Hz. Hamza onun dayısıdır. Annemiz Hz. Hatice onun halasıdır. Hz. Ebu Bekir in kızı zâtun n-nitâkayn (iki kuşaklı) lakaplı Esma ile evlenmiştir. Bu bağıyla aynı zamanda Hz. Peygamber in bacanağı olmaktadır. Hz. Ömer in vefatından sonra, halife seçimini gerçekleştirmeleri için tayin ettiği altı kişilik Ashabü ş-şûra (danışma kurulu) üyelerindendir. Bi setten 16 yıl önce doğmuştur. Zübeyir, Hz. Ebu Bekir in İslâm a girmesinden kısa bir müddet sonra müslüman olmuştur. İlk müslümanların dördüncüsü veya beşincisidir. Genç yaşta Müslüman olanlardandır. Zübeyir in babası ölünce, amcası Nevfel onun velâyetini üstlenmişti. Küçük yaşta yetim kalan Zübeyir i, annesi çok döverdi. Amcası da onu savunur, dövmesine engel olmaya çalışırdı. Ancak Zübeyir büyüyüp müslüman olunca, ona karşı bu sevgisi öfkeye dönüştü. Öyle ki, İslam dan dönmesi için onu bir hasıra bağlayıp asar ve ateş yakarak dumanla ona işkence ederdi. Hicreti Zübeyir, 615 yılında Mekkeli müslümanlarla birlikte Habeşistan a hicret etmiştir. Medine ye hicretten sonra muhacirlerle ensar arasında kardeşlik tesis edildiği zaman Zübeyir ile Seleme b. Selâme b. Vakş kardeş ilan edilmişti. Savaşları Bedir günü müslümanların iki atı vardı. Bunlardan biri Zübeyir e diğeri de Mikdat b. Amr a ait idi. Zübeyir o gün birçok müşriki öldürmüştür ki, bunlardan biri Kureyş in aslanı, Muttaliboğulları aslanı diye bilinen amcası Nevfel idi. Uhud da Resûlullah ın (s.a.) etrafında etten duvar oluşturan birkaç sahabîden birisi de Zübeyir b. Avvam idi. Hendek savaşı devam ederken Kureyza oğullarının ihanetini gözlemek ve onlar hakkında bilgi getirmek için Peygamberimiz iki ya da üç defa Zübeyir i Kureyza oğullarının yurduna göndermişti. O, Hudeybiye de Rıdvan bey atında yer almıştı. Hayber de Yahudilere karşı amansız mücadelede Zübeyir b. Avvâm da yerini almıştı. Yahudilerin meşhur savaşçısı Merhab ı Hz. Ali efendimiz yere serdikten sonra meydana Merhab ın oğlu çıktı. O da bir savaşçı istiyordu karşısına. Bu sefer Zübeyir ortaya çıktı ve vuruşma sonunda oğlunu da Merhab ın yanına cehenneme gönderdi.

2 Mekke fethinde hazırlıklar yapılıyordu. Sahabeden Hâtıb b. Ebi Beltea Mekkelilere gizlice bir mektup yazdı ve ulaştırması için bir kadına verdi. Allah (cc), Cebrail vasıtasıyla mektubu Efendimize haber verdi. Allah Resûlü (s.a.) kadına yetişip mektubu almak üzere; Hz. Ali, Mikdat b. Amr ile Zübeyir b. Avvâm ı görevlendirdi. Yermük Vakası gününde Hz. Peygamber in sahâbîleri, Zübeyir e hitaben: Ey Zübeyir! Rumlara şiddetli bir saldırı yap ki, biz de seninle beraber saldıralım dediler. Bunun üzerine Zübeyir (r.a) Rumlar üzerine şiddetli hamleler yaptı. Bu hamleler sırasında, Rumlar, Zübeyir in omuz köküne iki darbe vurdular. Bu iki geniş yara arasında Bedir de yediği bir darbenin çukurluğu vardı ki, oğlu Urve; Ben çocukken bu yaranın çukuruna parmaklarımı sokar, oynardım demiştir (Buharî, Fedâilü Ashâbi'n-Nebi, 13). Zübeyir, Mısır fethinde de önemli bir rol oynamıştır. Nitekim halife Hz. Ömer, 642 de Mısır ın kalesini kuşatan Amr İbnü'l-Âs a yardım için onu dört bin kişilik bir kuvvetle göndermiştir. Mısır ın o zamanki hükümet merkezi olan Heliopolis de Zübeyir tarafından alınmıştır. Halifeler Dönemi Efendimizin vefatının ardından halife seçilen Hz. Ebu Bekir e Zübeyir ve Haşimoğullarından bazı kişiler geç bey at ettiler. Bundan sonra iki buçuk yıllık halifelik döneminde devamlı halifenin emrinde bulunmuştu. Hz. Ömer in halife seçilmesinin ardından ilk bey at edenlerin arasında Zübeyir de bulunuyordu. On buçuk yıllık halifeliği döneminde Hz. Ömer in en güvendiği kişilerden birisi de Zübeyir b. Avvâm olmuştu. Cepheden cepheye koşmuş, İslam ın sarsılmaz bir direği olduğunu ortaya koymuştu. Zübeyir in, Hz. Osman a baş kaldıran Mısırlıların, Medine de gerçekleştirdikleri olaylarda, Osman ın şehid edilişine kadar, bu olaylara aktif olarak karışmadığı, hem kendisinin hem de Hz. Ali nin, halifeyi korumak üzere oğullarını gönderdikleri ifade edilmiştir. Hz. Osman ın şehid edilmesinden sonra, ashabın büyük bir çoğunluğu Hz. Ali ye bey'at etmişlerdir. Zübeyir ile Talha da bey'at edenler arasındadır. Bir müddet sonra halifeden izin alarak Mekke ye geçtiler. Orada toplanan bir grup Hz. Âişe nin ardında Basra ya doğru yola çıktılar. Hz. Ali ye Karşı Tavrı Zübeyir, Talha ve Hz. Âişe nin, Sıffin Savaşında Hz. Ali ye karşı cephe aldıkları görülmektedir. Hz. Ali, onları karşısında görmek istemediğinden ikna etme yollarını arar. Bir ara Zübeyir le karşılaşınca ona; Ey Abdullah ın babası! Seni buraya getiren sebep nedir? diye sordu Zübeyir: Osman ın kanını istemeye geldim der. Hz. Ali; Osman ın kanını mı istiyorsun? Allah, Osman ı öldüreni kahretsin. Ey Zübeyir! Resûlüllah ın sana; Sen haksız olduğun halde Ali ile savaşacaksın dediğini hatırlıyor musun? deyince, Zübeyir; Allah şahidimdir ki bu doğrudur der. Hz. Ali; Öyleyse benimle ne diye savaşıyorsun? diye sorunca Zübeyir: Vallahi bunu unutmuştum, şayet hatırlasaydım sana karşı çıkmazdım, seninle savaşmazdım der. (Beyhakî, Delâilü n-nübüvve, VI, 415) Şehâdeti Bu konuşmadan sonra Zübeyir savaştan çekilerek geri döndü. Medine yolunda kendisini takip eden Amr b. Cürmüz, onu Sibâ vadisinde bir fırsatını bularak şehit etti. Şehid edildiği zaman yaşı, 64 idi.

3 Zübeyr in Çocukları Onun on biri erkek toplam yirmi çocuğu vardı. Abdullah, Urve, Münzir, Âsım, Muhacir, Hadicetü'l-Kübra, Ümmü'l-Hasan ve Âişe, hanımı Esmâ bint Ebî Bekir den; Halid, Amr, Habîbe, Sevde ve Hind adlı çocukları Ümmü Halid adındaki hanımından dünyaya gelmişlerdir. Diğer çocukları; Mus ab, Hamza ve Remle, Rebâb bint Üneyf isimli hanımından; Übeyde ve Cafer, Zeyneb bint Mersed isimli hanımından; Zeyneb adındaki kızı, Ümmü Külsüm bint Ukbe adlı hanımından; Hadicetü s-suğra adındaki kızı da Halâl bint Kays adındaki hanımından dünyaya gelmişlerdir. O, çocuklarına şehid sahabîlerin isimlerini vermekteydi. Beş Şehid Hanımı Âtike Zübeyir şehid edildiği zaman Âtike bint Zeyd b. Amr b. Nüfeyl ile evliydi. Bu hanım, ilk önce Abdullah b. Ebi Bekir le evlenmiş, onun şehid edilmesinden sonra Hz. Ömer in kardeşi Zeyd b. Hattâb ile evlenmişti. Zeyd de Yermük te şehit düşünce bu defa Ömer b. Hattâb la onun da şehid edilmesi üzerine Zübeyir (r.a) ile evlenmişti. Âtike son olarak şehitlerin serdarı Hz. Hüseyin ile evliydi. Bunun için Medine halkı: Kim şehâdet istiyorsa Âtike bint Zeyd le evlensin derlerdi. Zübeyir (r.a), cesur ve gözüpek bir müslümandı. Mekke de, Allah için ilk defa kılıç çeken odur. Medine ye hicret ettikten sonra da yapılan tüm savaşlara katılmış, bütün sıkıntılı zamanlarda daima Hz. Peygamber in (s.a.) yanında bulunmuştur. Savaşta gösterdiği üstün başarıdan ve çok iyi ok attığından Allah Resûlü: Hadi at! Anam babam sana feda olsun diyerek memnuniyetini ifade etmiştir. Yine onun hakkında; Her peygamberin bir havarisi vardır, benim ki de Zübeyir dir buyurmuşlardır. Resûlullah dan (s.a.) 38 hadis rivayet etmiştir. Resûlullah ın Havârisi 1- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا ه اش م و ح س ن ق اال ح د ث ن ا ش ي ب ان ع ن ع اص م ع ن ز ر ب ن ح ب ي ش ق ا ل: اس ت أ ذ ن اب ن ج ر م وز ع ل ى ع ل ى ف ق ال : م ن ه ذ ا ق ال وا: اب ن ج ر م وز ي س ت أ ذ ن. ق ال : ائ ذ ن وا ل ه ل ي د خ ل ق ات ل الز ب ي ر الن ار إ ن ى س م ع ت ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ي ق ول : «إ ن ل ك ل ن ب ى ح و ار ي ا و ح و ار ي ى الز ب ي ر «. Zir b. Hubeyş der ki: İbn Cürmûz, Hz. Ali nin (r.a.) yanına girmek için izin istedi. Ali (r.a.): Kim o? diye sorunca, İbn Cürmûz gelmiş, girmek için izin istiyor dediler. Ali (r.a.) şöyle dedi: İzin verin! Zübeyir in katili cehenneme girecektir. Zira Resûlullah ın (s.a.) şöyle buyurduğunu duydum: Her peygamberin bir havarisi vardır. Benim havarim de Zübeyir dir. [Sahih] (Müsned, I, 89, 102, 103. Ayrıca bk. Hâkim, Müstedrek, III, 414; Tayâlisî, Müsned, I, 137; Ebu Ya la, Müsned, I, 445; İbn Sa d, III, 105; Taberânî, Mu cemu lkebîr, 228, 243)

4 Nimetlerden Hesaba Çekileceksiniz 2- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا س ف ي ان ع ن م م د ب ن ع م ر و ع ن ي ي ب ن ع ب د الر ح ن ب ن ح ا ع ن اب ن الب ب ع ن الب ب ق ال : ل م ا ن ز ل ت ث م إ ن ك م ي و م ال ق ي ام ة ع ن د ر ب ك م ت خ ت ص م و ن ق ال الز ب ي ر : أ ى ر س ول الل ه م ع خ ص وم ت ن ا ف ى الد ن ي ا ق ا ل: «ن ع م «. و ل م ا ن ز ل ت ث م ل ت س أ ل ن ي و م ئ ذ ع ن الن ع يم ق ال الز ب ي ر : أ ى ر س ول الل ه! أ ى ن ع يم ن س أ ل ع ن ه و إ ن م ا - ي ع ن ى - ه م ا األ س و د ان الت م ر و ال م اء. ق ال «أ م ا إ ن ذ ل ك س ي ك ون «. Zübeyir b. el-avvâm (r.a.) der ki: «Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler. Sonra şüphesiz, siz de kıyamet günü, Rabbinizin huzurunda duruşmaya çıkacaksınız.» 1 ayetleri nazil olunca ben: Ey Allah ın Resûlü! Özel bir takım günahlarla birlikte dünyada bizim aramızda meydana gelen şeyler bize tekrar sorulacak mı? diye sordum. Resûlullah (s.a.): Evet buyurdu. «Sonra o gün, nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz.» 2 ayeti nazil olunca: Ey Allah ın Resûlü! Hangi nimetlerden hesaba çekileceğiz? İki siyahtan yani su ve hurmadan mı? diye sordum. Hz. Peygamber (s.a.): Muhakkak ki hesaba çekileceğiniz nimetler ileride size verilecektir buyurdu. [Sahih] (Müsned, I, 164. Ayrıca bk. Tirmizî, 3236, 3256; İbn Mâce, 4158) (Tercüme, XV, 309) 3- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا اب ن ن ح د ث ن ا م م د ي ع ن اب ن ع م ر و ع ن ي ي ب ن ع ب د الر ح ن ب ن ح ا ع ن ع ب د الل ه ب ن الب ب ع ن الب ب ب ن ال ع و ام ق ال : ل م ا ن ز ل ت ه ذ ه الس ور ة ع ل ى ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم- إ ن ك م ي ت و إ ن ه م م ي ت ون ث م إ ن ك م ي و م ال ق ي ام ة ع ن د ر ب ك م ت خ ت ص م و ن ق ال الز ب ي ر : أ ى ر س ول الل ه! أ ي ك ر ر ع ل ي ن ا م ا ك ان ب ي ن ن ا ف ى الد ن ي ا م ع خ و اص الذ ن وب ق ا ل: «ن ع م! ل ي ك ر ر ن ع ل ي ك م ح ت ى ي ؤ د ى إ ل ى ك ل ذ ى ح ق ح ق ه» ف ق ال الز ب ي ر : و الل ه إ ن األ م ر ل ش د يد. Zübeyir b. el-avvâm (r.a.) der ki: «Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler. Sonra şüphesiz, siz de kıyamet günü, Rabbinizin huzurunda duruşmaya çıkacaksınız.» 3 ayetleri nazil olunca ben: Ey Allah ın Resûlü! Özel bir takım günahlarla birlikte dünyada bizim aramızda meydana gelen şeyler bize tekrar sorulacak mı? diye sordum. Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu: Evet, andolsun ki her hak sahibine hakkı eksiksiz ödeninceye kadar size tekrar gösterilecektir. Zübeyir (r.a.) der ki: Allah a yemin ederim ki o zaman iş çok zor demektir. [Sahih] (Müsned, I, 167) (Tercüme, XV, 170) Dilenmekten Uzak Durulmalı 4- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا ح ف ص ب ن غ ي اث ع ن ه ش ام ع ن أ ب يه ع ن الب ب ب ن ال ع و ام ق ا ل: ق ال ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم: «أل ن ي ح م ل الر ج ل ح ب ال ف ي ح ت ط ب ب ه ث م ي ج ىء ف ي ض ع ه ف ى الس وق ف ي ب يع ه ث م ي س ت غ ن ى ب ه ف ي ن ف ق ه ع ل ى ن ف س ه خ ي ر ل ه م ن أ ن ي س أ ل الن اس أ ع ط و ه أ و م ن ع وه «. Zübeyir b. el-avvâm ın (r.a.) bildirdiğine göre Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu: Kişinin bir ip alıp odun toplayarak pazarda satması ve bununla geçimi sağlayıp da haysiyetini koruması, 1 Zümer 39/30, 31 2 Tekâsür 102/8 3 Zümer 39/30, 31

5 versinler vermesinler, insanlardan bir şey istemesinden daha hayırlıdır. [Sahih] (Müsned, I, 164. Ayrıca bk. Buhârî, 2075) (Tercüme, VII, 160) Beni Kureyza Üzerine Yürüyüş 5- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا أ ب و أ س ام ة أ ن ب أ ن ا ه ش ام ع ن أ ب يه ع ن ع ب د الل ه ب ن الب ب ق ال : ل م ا ك ان ي و م ال خ ن د ق ك ن ت أ ن ا و ع م ر ب ن أ ب ى س ل م ة ف ى األ ط م ال ذ ى ف يه ن س اء ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم أ ط م ح س ا ن ف ك ان ي ر ف ع ن ى و أ ر ف ع ه ف إ ذ ا ر ف ع ن ى ع ر ف ت أ ب ى ح ين ي م ر إ ل ى ب ن ى ق ر ي ظ ة و ك ان ي ق ات ل م ع ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ي و م ال خ ن د ق ف ق ال : «م ن ي أ ت ى ب ن ى ق ر ي ظ ة ف ي ق ات ل ه م «. ف ق ل ت ل ه ح ين ر ج ع : ي ا أ ب ت! ت الل ه إ ن ك ن ت أل ع ر ف ك ح ين ت م ر ذ اه با إ ل ى ب ن ى ق ر ي ظ ة. ف ق ال : ي ا ب ن ى! أ م ا و الل ه إ ن ك ان ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ل ي ج م ع ل ى أ ب و ي ه ج م يعا ي ف د ين ى ب ه م ا ي ق ول : «ف د اك أ ب ى و أ م ى «. Abdullah b. Zübeyr der ki: Hendek savaşının olduğu zaman ben ve Ömer b. Ebi Seleme, Resûlullah ın (s.a.) hanımlarının bulunduğu Hassân a ait köşkteydik. (Duvarın üzerinden dışarıya bakmak için) bazen Ömer beni kaldırıyor, bazen de ben onu kaldırıyordum. Ömer beni kaldırınca, Kurayza oğullarına doğru giden babamı görüyordum. Hendek günü babam Resûlullah (s.a.) ile beraber savaşıyordu. Hz. Peygamber (s.a.): Kim Kurayza oğullarına gidip onlarla savaşır? demişti. Babam geri dönünce ona: Babacığım! Vallahi, Kurayza oğullarına doğru giderken seni gördüm ve tanıdım dedim Babam: Evladım! Vallahi, Resûlullah (s.a.) annesini ve babasını zikrederek bana: «Anam babam sana feda olsun» diyordu karşılığını verdi. [Sahih] (Müsned, I, 164. Ayrıca bk. Buhârî, Fedâilu s-sahâbe, 13; Müslim, Fedâilu s-sahâbe, 49) (Tercüme, XVII, 575) 6- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا ع ت اب ب ن ز ي اد ح د ث ن ا ع ب د الل ه - ي ع ن اب ن ال م ب ار ك - أ ن ب أ ن ا ه ش ام ب ن ع ر و ة ع ن أ ب يه ع ن ع ب د الل ه ب ن الب ب ق ال : ك ن ت ي و م األ ح ز اب ج ع ل ت أ ن ا و ع م ر ب ن أ ب ى س ل م ة م ع الن س ا ء ف ن ظ ر ت ف إ ذ ا أ ن ا ب الز ب ي ر ع ل ى ف ر س ه ي خ ت ل ف إ ل ى ب ن ى ق ر ي ظ ة م ر ت ي ن أ و ث ال ث ة ف ل م ا ر ج ع ق ل ت : ي ا أ ب ت! ر أ ي ت ك ت خ ت ل ف. ق ال : و ه ل ر أ ي ت ن ى ي ا ب ن ى ق ال : ق ل ت : ن ع م. ق ال : ف إ ن ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ق ال : «م ن ي أ ت ى ب ن ى ق ر ي ظ ة ف ي أ ت ين ى ب خ ب ر ه م «. ف ان ط ل ق ت ف ل م ا ر ج ع ت ج م ع ل ى ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم أ ب و ي ه ف ق ا ل: «ف د اك أ ب ى و أ م ى «. Abdullah b. Zübeyr der ki: Hendek savaşının olduğu zaman ben ve Ömer b. Ebi Seleme, kadınlarla beraber kalmıştık. Baktığımda, babamın, atın üzerinde iki veya üç defa Kurayza oğullarına doğru gidip geldiğini gördüm. Döndüğünde: Babacığım! Gidip geldiğini gördüm deyince, babam: Beni gördün mü, evladım? karşılığını verdi. Ben: Evet cevabını verince şöyle dedi: Resûlullah (s.a.): Kim Kurayza oğullarına gidip onlarla ilgili haber getirir? deyince ben gidip onlarla ilgili haber toplayıp döndüm. Hz. Peygamber (s.a.) annesini ve babasını anarak: Anam babam sana feda olsun buyurdu. [Sahih] (Müsned, I, 166) (Tercüme, XVII, 576) Kıskançlık ve Kin Hastalığı 7- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا ي يد ب ن ه ار ون أ ن ب أ ن ا ه ش ام ع ن ي ي ب ن أ ب ك ث ع ن ي ع يش ب ن ال و ل يد ب ن ه ش ا م ح و أ ب و م ع او ي ة ش ي ب ان ع ن ي ي ب ن أ ب ك ث ع ن ي ع يش ب ن ال و ل يد ب ن ه ش ام ع ن الب ب ب ن ال ع و ام ق ا ل: ق ال ر س ول الل ه صلى

6 اهلل عليه وسلم: «د ب إ ل ي ك م د اء األ م م ق ب ل ك م ال ح س د و ال ب غ ض اء. و ال ب غ ض اء ه ى ال ح ال ق ة ح ال ق ة الد ين ال ح ال ق ة الش ع ر. و ال ذ ى ن ف س م ح م د ب ي د ه ال ت ؤ م ن وا ح ت ى ت ح اب وا أ ف ال أ ن ب ئ ك م ب ش ى ء إ ذ ا ف ع ل ت م وه ت ح اب ب ت م أ ف ش وا الس ال م ب ي ن ك م «. Zübeyir b. el-avvâm (r.a.) der ki: Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu: Size, sizden önceki ümmetlerin hastalığı sirayet etti. Bu hastalık haset ve kindir. Kin kazıyıcıdır; saçı değil dini kazır. Muhammed in canı elinde olana yemin olsun ki, iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız. Size, onu yaptığınız taktirde birbirinizi seveceğiniz bir şeyi bildireyim mi? aranızda selamı yayınız. [Zayıf] (Müsned, I, 164. Ayrıca bk. Beyhakî, Sünenü l-kübrâ, X, 232) (Tercüme, XIV, 269) Neden Çok Hadis Rivayet Etmemiş 8- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا م م د ب ن ج ع ف ر ح د ث ن ا ش ع ب ة ع ن ج ام ع ب ن ش د اد ع ن ع ام ر ب ن ع ب د الل ه ب ن الب ب ع ن أ ب يه ق ال : ق ل ت ل لز ب ي ر : م ا ل ى ال أ س م ع ك ت ح د ث ع ن ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ك م ا أ س م ع اب ن م س ع و د و ف ال نا و ف ال نا ق ا ل: أ م ا إ ن ى ل م أ ف ار ق ه م ن ذ أ س ل م ت و ل ك ن ى س م ع ت م ن ه ك ل م ة : «م ن ك ذ ب ع ل ى م ت ع م دا ف ل ي ت ب و أ م ق ع د ه م ن الن ار «. Âmir b. Abdullah b. ez-zübeyir babasından bildiriyor: (Babam) Zübeyir e (r.a.): Neden İbn Mesud un, filanın, filanın yaptığı gibi sen de Resûlullah tan (s.a.) (çok) hadis rivayet etmiyorsun? diye sorduğumda şu cevabı verdi: Müslüman olduğumdan beri Resûlullah ın (s.a.) yanından ayrılmadım. Ancak Resûlullah ın (s.a.) şöyle buyurduğunu işittim: Bilerek benim adıma yalan söyleyen kişi cehennemdeki yerine hazırlansın. [Sahih] (Müsned, I, 165. Ayrıca bk. Buhârî, I, 178, 179; Ebu Davud, III, 357; İbn Mâce, I, 10) (Tercüme, XV, 493) Uhud dan Bir Hatıra 9- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا س ل ي م ان ب ن د او د ا ل ا ش ب ى أ ن ب أ ن ا ع ب د الر ح ن - ي ع ن اب ن أ ب ال ن اد - ع ن ه ش ام ع ن ع ر و ة ق ال : أ خ ب ر ن ى أ ب ى الز ب ي ر أ ن ه ل م ا ك ان ي و م أ ح د أ ق ب ل ت ام ر أ ة ت س ع ى ح ت ى إ ذ ا ك اد ت أ ن ت ش ر ف ع ل ى ال قت ل ى - ق ال -: ف ك ر ه الن ب ى صلى اهلل عليه وسلم أ ن ت ر اه م ف ق ال : «ال م ر أ ة! ال م ر أ ة! «. ق ال الز ب ي ر : ف ت و س م ت أ ن ه ا أ م ى ص ف ي ة - ق ال -: ف خ ر ج ت أ س ع ى إ ل ي ه ا ف أ د ر ك ت ه ا ق ب ل أ ن ت ن ت ه ى إ ل ى ال ق ت ل ى - ق ال -: ف ل د م ت ف ى ص د ر ى و ك ان ت ام ر أ ة ج ل د ة ق ال ت : إ ل ي ك ال أ ر ض ل ك! ق ال : ف ق ل ت إ ن ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ع ز م ع ل ي ك - ق ال -: ف و ق ف ت و أ خ ر ج ت ث و ب ي ن م ع ه ا ف ق ال ت : ه ذ ان ث و ب ان ج ئ ت ب ه م ا أل خ ى ح م ز ة ف ق د ب ل غ ن ى م ق ت ل ه ف ك ف ن وه ف يه م ا. ق ال : ف ج ئ ن ا ب الث و ب ي ن ل ن ك ف ن ف يه م ا ح م ز ة ف إ ذ ا إ ل ى ج ن ب ه ر ج ل م ن األ ن ص ار ق ت يل ق د ف ع ل ب ه ك م ا ف ع ل ب ح م ز ة - ق ال -: ف و ج د ن ا غ ض اض ة و ح ي اء أ ن ن ك ف ن ح م ز ة ف ى ث و ب ي ن و األ ن ص ار ى ال ك ف ن ل ه ف ق ل ن ا: ل ح م ز ة ث و ب و ل أل ن ص ار ى ث و ب ف ق د ر ن اه م ا ف ك ان أ ح د ه م ا أ ك ب ر م ن اآلخ ر ف أ ق ر ع ن ا ب ي ن ه م ا ف ك ف ن ا ك ل و اح د م ن ه م ا ف ى الث و ب ال ذ ى ط ار ل ه. Zübeyir (r.a.) bildiriyor: Uhud savaşında bir kadın yürüyerek (savaş meydanına) geldi. Neredeyse şehitlerin yanına ulaşacaktı. Resûlullah (s.a.) kadının onları görmesini istemedi ve: Kadın kadın (var, onu durdurun) diye seslendi. Sanırım bu kadın annem Ümmü Safiyye

7 idi. Ben de ona doğru yürümeye başladım. Ölülerin yanına varmadan ona yetiştim. Bunun üzerine göğsüme vurdu. Kadın sert biri idi. Bana: Geri çekil, hakkımı sana helal etmem! deyince: Oraya gitmeni Resûlullah (s.a.) istemiyor karşılığını verdim. Bunun üzerine durdu ve iki parça bez çıkarıp: Bu iki bezi kardeşim Hamza ya getirdim. Onun öldüğü haberini aldım. Onu bunlarla kefenleyin dedi. Bu iki parça bezle Hamza yı kefenlemeye geldiğimizde yanında Ensar dan bir kişinin öldürülmüş olduğunu gördük. Ona da Hamza gibi (müsle) yapılmıştı. Bu sebeple Hamza yı iki kefenle kefenleyip Ensarî yi kefensiz bırakmanın ayıp olacağını düşünüp bundan utanarak: Ensarî yi de bir parça bez ile kefenleyelim dedik. Giysilerden/bezlerden biri diğerinden daha büyüktü. Aralarında kura çektik ve her birini kendine düşen giysi/bez ile kefenledik. [Hasen] (Müsned, I, 165) (Tercüme, VI, 412) Ürün Sulamada Anlaşmazlık 10- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا أ ب و ال ي م ان أ خ ب ر ن ا ش ع ي ع ن الب ه ر ى ق ال أ خ ب ر ن ع ر و ة ب ن الب ب أ ن الز ب ي ر ك ان ي ح د ث أ ن ه خ اص م ر ج ال م ن األ ن ص ار ق د ش ه د ب د را إ ل ى الن ب ى صلى اهلل عليه وسلم ف ى ش ر اج ال ح ر ة ك ان ا ي س ق ي ان ب ه ا ك ال ه م ا ف ق ال الن ب ى صلى اهلل عليه وسلم ل لز ب ي ر : «اس ق ث م أ ر س ل إ ل ى ج ار ك «. ف غ ض ب األ ن ص ار ى و ق ال : ي ا ر س ول الل ه! أ ن ك ان اب ن ع م ت ك. ف ت ل و ن و ج ه ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ث م ق ال ل لز ب ي ر : «اس ق! ث م اح ب س ال م اء ح ت ى ي ر ج ع إ ل ى ال ج د ر «. ف اس ت و ع ى الن ب ى صلى اهلل عليه وسلم ح ين ئ ذ ل لز ب ي ر ح ق ه و ك ان الن ب ى صلى اهلل عليه وسلم ق ب ل ذ ل ك أ ش ار ع ل ى الز ب ي ر ب ر أ ى أ ر اد ف يه س ع ة ل ه و ل أل ن ص ار ى عليه وسلم اس ت و ع ى ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ل لز ب ي ر ح ق ه ف ى ص ر يح ال ح ك م. ف ل م ا أ ح ف ظ األ ن ص ار ى ر س ول الل ه صلى اهلل ق ال ع ر و ة : ف ق ال الب ب ي ر : و الل ه م ا أ ح س ه ذ ه اآلي ة أ ن ل ت إ ال ف ذ ل ك : ف ال و ر ب ك ال ي ؤ م ن ون ح ت ى ي ح ك م وك ف يم ا ش ج ر ب ي ن ه م ث م ال ي ج د وا ف ى أ ن ف س ه م ح ر جا م م ا ق ض ي ت و ي س ل م وا ت س ل يما. Urve b. ez-zübeyir in bildirdiğine göre Zübeyir (r.a.), Ensar dan Bedir de bulunmuş bir adamla beraberce suladıkları Harre bahçesi hususunda Resûlullah ın (s.a.) yanında davalaştı. Hz. Peygamber (s.a.) Zübeyr e: Bahçeni sula, sonra suyu komşuna sal! buyurunca, Ensar dan olan adam kızarak: Ey Allah ın Resûlü! O (Zübeyr) halanın oğlu olduğu için öyle mi? dedi. Bu söz üzerine Resûlullah ın (s.a.) yüzünün rengi değişti ve: Ey Zübeyr! sula, sonra duvara ulaşıncaya kadar suyu tut! buyurdu. Böylece Hz. Peygamber (s.a.) hüküm vermede Zübeyr in hakkını almış oldu. Daha önceki hükmünde, Ensarî nin de Zübeyir in de işini görecek şekilde bir yol göstermişti. Ensarî, Resûlullah a (s.a.) taraf tutma isnadında bulununca, Hz Peygamber (s.a.) açık bir hükümle Zübeyr in hakkını almış oldu. Urve der ki: Zübeyr (r.a.): Vallahi, bildiğim kadarıyla «Hayır, Rabbine andolsun ki, aralarında çıkan anlaşmazlıklarda seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükümden dolayı içlerinde hiçbir sıkıntı duymadan tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça iman etmiş olmazlar.» 4 ayeti bu konuda nazil oldu dedi. [Sahih] (Müsned, I, 165. Ayrıca bk. Buhârî, 2708, 2362, 4585) (Tercüme, XI, 341) 4 Nisa 4/65

8 Ali yi Öldüreyim mi? 11- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا ع ف ان ح د ث ن ا م ب ار ك ح د ث ن ا ا ل س ن ق ال : ج اء ر ج ل إ ل ى الز ب ي ر ب ن ال ع و ام ف ق ال : أ ال أ ق ت ل ل ك ع ل ي ا ق ا ل: ال! و ك ي ف ت ق ت ل ه و م ع ه ال ج ن ود ق ا ل: أ ل ح ق ب ه ف أ ف ت ك ب ه. ق ال : ال! إ ن ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم ق ال : «إ ن اإل يم ان ق ي د ال ف ت ك ال ي ف ت ك م ؤ م ن «. Hasan (-ı Basrî) der ki: Adamın biri Zübeyir b. el-avvâm ın (r.a.) yanına geldi ve: Senin için Ali yi öldüreyim mi? dedi. Zübeyir: Ordusu varken onu nasıl öldüreceksin? diye sordu. Adam: Ona katılırım, sonra da bir hileyle öldürürüm dedi. Bunun üzerine Zübeyir: Olmaz! Zira Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu: İman, hileyi engeller! Bundan dolayı mümin hile yapmaz. [Sahih] (Müsned, I, 166) (Tercüme, XV, 376) Fitne Toptan Gelir 12- ح د ث ن ا ع ب د الل ه ح د ث ن أ ب ح د ث ن ا أ ب و س ع يد م و ل ب ن ه اش م ح د ث ن ا ش د اد - ي ع ن اب ن س ع يد - ح د ث ن ا غ ي ال ن ب ن ج ر ير ع ن م ط ر ف ق ال : ق ل ن ا ل لز ب ي ر : ي ا أ ب ا ع ب د الل ه! م ا ج اء ب ك م ض ي ع ت م ال خ ل يف ة ح ت ى ق ت ل ث م ج ئ ت م ت ط ل ب ون ب د م ه. ق ال الز ب ي ر : إ ن ا ق ر أ ن اه ا ع ل ى ع ه د ر س ول الل ه صلى اهلل عليه وسلم و أ ب ى ب ك ر و ع م ر و ع ث م ان و ات ق وا ف ت ن ة ال ت ص يب ن ال ذ ين ظ ل م وا م ن ك م خ اص ة ل م ن ك ن ن ح س ب أ ن ا أ ه ل ه ا ح ت ى و ق ع ت م ن ا ح ي ث و ق ع ت. Mutarrif der ki: Zübeyir e (r.a.): Ey Ebu Abdullah! Sizi buraya getiren nedir? Önce halifeyi yalnız bıraktınız ve öldürüldü. Sonra da kalkmış onun kan davasını güdüyorsunuz dedik. Zübeyir (r.a.) şöyle cevap verdi: Resûlullah (s.a.), Ebu Bekir ve Ömer zamanında, «İçinizden sadece zulmedenlere erişmekle kalmayacak bir azaptan sakının» 5 ayetini okurduk; ancak başımıza gelinceye kadar bizim de bu ayetin hükmü altına gireceğimizi hiç düşünmezdik. [Sahih] (Müsned, I, 165) (Tercüme, XIV, 666) 5 Enfal 8/25