Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler Sayın Bakanlarım, Valim 15 Ekim 2015, İzmir Sayın MV'lerim, Değerli MÜSİAD Üyeleri ve MÜSİAD Dostları, Değerli Basın Mensupları, MÜSİAD İzmir Şubemizin düzenlediği değerlendirme toplantımızda, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler konusundaki detaylı değerlendirmeyi, Sayın Ekonomi Bakanımızdan dinlemeyi tercih ederek, bir iki konuya kısaca değinmek istiyorum. Ülkemiz, özellikle bu günlerde, zor bir sınav veriyor. Paha biçilmesi mümkün olmayan canlar kaybediliyor. Terör, yine korkunç yüzüyle sahnede. Kirli senaryolar, yine etrafımızda. Sosyal, Ekonomik ve Siyasal anlamda, bir istikrarsızlık dalgası oluşturulmaya çalışılıyor.
Böylesi bir ortamda, öncelikle, hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza, sivil, asker, güvenlik görevlisi ayrımı yapmaksızın, rahmet diliyorum. Yaralılara acil şifalar, yakınlarına sabırlar diliyorum. Terörün, iyisi, kötüsü, haklısı, haksızı, ideolojisi, milleti, dini, mazereti olamaz. Kimden geldiği, kime karşı yapıldığı da önemli değildir. Hayatını kaybedenlerin kimliği değil, insan olmaları önemlidir. Terör, terördür, tümüne, net bir şekilde karşıyız. Millet olarak, 12.Eylül öncesinde, bundan daha ağır kanlı bilançolarla baş etmesini bildik. Daha ağır siyasal krizleri atlatmasını bildik. 28 Şubat döneminde, daha ağır sosyal travmaların altından kalkmayı başardık. 5 Nisan 1994 ve 21 Şubat.2001'de, bugünlerden çok ağır Döviz maliyetlerini ödeyerek masadan kalkmayı da becerdik. Jivkov döneminin Bulgaristan'ından kaçan soydaşlarımızı, Saddam döneminin zulmünden kaçan Iraklı komşularımızı misafir ettiğimizi unutmadık. Elbette, bugünlerdeki bilançonun ağırlığı da bizi üzüyor ama, şundan eminim ki, geçmişteki fırtınaları nasıl atlattıysak, bu günleri de atlatacağız.
Gün, birbirimizi suçlama değil, birlik olma günü. Olayların, hem sebep olanlar, hem de sebep verenlerle ilgili, güvenlik ve adli takibi, elbette yapılmaktadır ve yapılmalıdır. Bu noktada, son 2 yılda, 4. defa seçime gitmemize rağmen, son 1 aydır, bir seçim hükümetiyle yönetilmenin getirdiği belirsizliklere rağmen, ekonomimiz, küçük hasarların dışında, hala sağlam. Büyümeye devam ediyoruz, devam da edeceğiz. Bir tespitimi ve rahatsızlığımı da paylaşmak isterim. Ekonomi, iktisadi, sanayi faaliyetleri esas alan, koordine de eden, bir disiplinler zinciridir. Ama, Ekonomi, aynı zamanda, bir Beklenti Yönetimidir. Özellikle son zamanlarda ve özellikle, siyasi alanının yanında, Ekonomi alanında, birileri, bir umutsuzluk, bir tükenmişlik havası oluşturmak için azami gayret içindeler. Klasik olacak ama, bu havayı oluşturmaya, hem iç, hem de dış çevreler ortak destek veriyor. İçinde yaşamasak, sadece yansıtılan havayla değerlendirsek, neredeyse, siyasal sistemi çökmüş, üretimi durmuş, ekonomik iflasın eşiğinde bir ülkede yaşadığımıza, bizi de inandıracaklar.
Evet, ülkemizde her şey güllük gülistanlık değil ama, hangi ülkenin ekonomisi güller saçıyor da, dikeni sadece bize kalmış? Reel Kesim Beklenti anketi yayınlanıyor, bakıyoruz, oldukça kötümser bir tablo var, beklentiler çok kötü. 3 gün sonra, bir önceki ayın Sanayi Üretimi açıklanıyor, hayret, rakamlar artmış. Birisi, Beklenti Anketi, yani spekülatif olmaya müsait. Diğeri, gerçekleşme, yani, fiili sonuç. İşin ilginci ve belki de trajikomik ama, güzel tarafı, bir başka anket, MÜSİAD, SAMEKS rakamları açıklanıyor, orada ise rakamlar artıyor. Demek ki, bizim Anketimiz, spekülatif bir yapı içermiyor, gerçekle en yakın tabloyu ortaya koyuyor. Bu noktada, anlıyorum, birileri, bulanık suda balık avlama derdinde. Ama, Ekonomi Yönetimimiz de, zaten ortada olan gerçekleri, yüksek sesle ve her ortamda dile getirmeli. Beklenti Yönetimini, doğru yönlendirmeli. Üstelik, Onların elindeki veriler, biz ve diğer kuruluşlara göre çok daha güncel, daha kapsamlı. Yeterince konuşulmaması, kötü niyetlilerin işine geliyor.
Piyasaların ve ekonomik aktörlerin ihtiyacı olan başlıca unsur, güven ortamıdır. Güveni sağlayacak olan en büyük etken de, siyasi istikrardır. Son yıllardaki siyasi istikrarın doğurduğu güven ortamının etkisiyle, Türkiye nin makroekonomik dengeleri, sağlam bir zemin üzerinde. Bu nedenle, 1.Kasım seçimleri sonrasında, Huzur, Güven ve Pozitif İstikrar ortamının yeniden tesis edilmesini temenni ediyorum. Bu duygularla, Programı düzenleyen İzmir Şube Başkan'ımız Ümit Ülkü ve Yönetimine ev sahiplikleri için, Teşkilatlanmadan sorumlu YK üyemiz Bekir Sami Nalbantoğlu'na, bu programlarda beni yalnız bırakmadığı için, Değerli Hemşerim Ekonomi Bakanımız Sn Nihat Zeybekci ye, Değerli Ağabeyim Ulaştırma Eski Bakanımız Sayın Binali Yıldırıma ve sizlere katılımınız için teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. Nail Olpak Genel Başkan MÜSİAD