biz kimiz? BASSAM HAGE Yaratıcı düşünce ve hayal gücünün fotoğraf ile hayat bulmasından her zaman çok etkilenen sanatçıya göre mutlaka bir yerlerde çekilmeyi bekleyen bir fotoğraf karesi vardır. Tek gereken onu bulmaktır. İşte bu yüzden Bazen dünya karedir diyen Bassam Hage, 1967 yılında Lübnan ın Başkenti Beyrut ta doğmuştur. Paris te fotoğrafçılık eğitimi alan sanatçı daha sonra ülkesine dönerek AFP (Agence Frans Pres) ve Sipa Press için çalışan bir foto muhabiri olarak Lübnan savaşının en can alıcı ve dramatik karelerini tüm dünya ile paylaşarak savaşın o hüzün veren yüzünü sanatıyla ifade etmiştir. Biz, birbirini iyi tanıyan, üretmekten keyif alan, çok büyük bir reklam ajansıyız. Bassam Hage nin liderlik ettiği, yaratıcı kaynaşmış ve yetenekli ekibimizle, hızlı ve parlak fikirler üretiyoruz. Bir fikrin parlak olmasının yetmediğini, somut çözümler üretmenin parlak fikirleri ışıldatacağını bilecek kadar tecrübeliyiz. Birbirimize güveniyoruz. Deneyimlerimize güveniyoruz. Bir işin başlamadan önce güçlü bir biçimde organize edilmesinin gerekliliğine yürekten inanıyoruz. Birlikte çalıştığımız müşterilerimizle uyumun işe pozitif katkı yapacağını biliyor ve ona göre hareket ediyoruz. İşlerimiz sınırlı değil: görsel, sosyal ve basılı medyada, reklam, video, fotograf, sanat ve diğer bütün yöntemlerle gelen gücün ve yaratıcılığın getirilerinin farkında olarak her mecrada üretim içindeyiz. Sizi ve markanızı olduğu yerden alıp sizin istediğiniz hedefe götürebilecek her şeye sahibiz. Her geçen gün daha ileri giden, içinde yaşadığı bu harikulade dünyanın bazen bir fotograf karesi olduğunu düşünen profesyonelleriz. Reklamcılık ve fotografçılık alanlarında ve bilhassa katalog üretiminde ustalaşmış fotomondo ve onun medya planlamasına odaklanmış ortağı minimondo ile size hizmet etmeye geliyoruz. Avrupa ve Ortadoğu arasında bir çok seyahate çıkan sanatçı, bu seyahatleri sırasında moda, mücevher, dekorasyon, turizm ve reklam gibi farklı sektör ve alanlarda bir çok fotoğraf çekerek,tanıtım kampanyalarını gerçekleştirerek bu alanda dünyaca bilinen markaların, ciddi firmaların çalışmalarını yapmıştır. Bassam Hage, yapmış olduğu başarılı çalışmalarıyla herkesin takdirini kazanan bir fotoğraf sanatçısı olarak,suudi Arabistan Kraliyet Ailesinin de dikkatini çekmeyi başarmıştır. Sanatçı, iki yıl boyunca Suudi Arabistan Kraliyet Ailesinden Prens Türk Bin Abdülaziz in özel fotoğrafçılığını yapmıştır. Dünyanın en güzel kadınlarından İtalyan Sinemasının en başarılı oyuncularından olan ORNELLA MUTİ ile yapmış olduğu başarılı çalışmalar onun bu alanda ne kadar iyi bir isim olduğunu daha iyi anlatmaktadır. Farklı konseptiyle adından sıkça söz ettiren bir sanatçı olarak başarılı çalışmalarına İtalya, Beyrut ve Mısır da devam eden Bassam Hage, Türkiye den gelen tekliflere kayıtsız kalmayıp ülkemizde de başarılı marka ve firmaların çalışmalarını yapmıştır. Avrupa mantığı ve Asya Kültürünü bir araya getiren özel ve gizemli ülke olan Türkiye, Bassam Hage için daima bir tutku olmuş ve ülkemizi çok sevmiştir. Türkiye de görmüş olduğu doğal ve kültürel güzelliklerin yanında görmüş olduğu yakın ilgi ve sıcaklık sanatçıyı bizden biri olarak düşünmeye sevk ettirmiş, iş için gelmiş olduğu ülkemizden bir daha dönmeyecek kadar benimseyerek ikinci vatanı ilan etmiştir. Ülkemize ve insanlarına karşı duymuş olduğu bu hayranlık sanatçının dinini de değiştirmesine vesile olmuş, MÜSLÜMANLIĞI kabul etmiştir. Esnek, yaratıcı ve profesyonel bir tutumu esas alan Bassam Hage, kendi stüdyosunu açarak başarılı çalışmalarına kaldığı yerden ülkemizde devam etmektedir. Müşterileri her zaman memnundur. Çünkü Bassam Hage müşteriyi memnun etmek için müşterinin müşterilerini de memnun etmek gerektiğine inanır...
size neler sunuyoruz? REKLAM TANITIM SOSYAL MEDYA KURUMSAL KİMLİK KATALOG MEDYA PLANLAMA FOTOGRAF WEB
Sektörler EV MOBILYALARI
Sektörler OFİS MOBILYALARI
Sektörler MODA
Sektörler MEDİKAL
Sektörler YATAK TEKSTİL HALI
Sektörler VE DİĞER HERŞEY...
Olanaklar KÜLTÜRLER KÖPRÜLER Dünyayı bir fotograf karesi gibi yorumlayan bizler aynı zamanda kültürlerimizi birleştirmeyi de vazife edindik. Bassam Hage nin içinde yetiştiği Arap Alemi ile yabancılık çekmediği Anadolu arasında kurduğu gönül bağı kuşkusuz projelerimize de yansıyor. > Artan ilgi Türkiye nin Arap dünyasının kültür ve turizm başkentine dönüşmesine yol açtı... Din, alışveriş ve sağlık turizmi Arap toplumunun ilgisinin odağı oldu.. > Sektör kurumları da boş durmayıp bu ilişkiyi Türkiyede sektörde hizmet veren kurum ve şirketler lehine geliştirmeye çalıştı. Bursa 1. Türk-Arap Turizm Buluşması na ev sahipliği yaptı. Bursa Valiliği ve Arap Turizm Örgütü (ATÖ) işbirliğiyle düzenlenen etkinliğin açılışını da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Turizm buluşmasına 22 Arap ülkesinden 12 si bakan düzeyinde çok sayıda davetli katıldı. İki gün süren etkinlikte Bursa tüm değerleriyle en güzel şekilde tanıtılırken bu buluşmanın kısa zamanda meyve verdi ve Bursa ya gelen arap turist sayısı 130 binleri buldu Türkiye nin, bütün ortadoğu ve Arap aleminde, güçlü-dinamik ekonomisi ve zengin kültürüyle bir yıldız gibi ışıldamasının ardından; Arap yarımadasından başlayıp ortadoğuya ve hatta afrikaya değin uzanan bir coğrafyada Türk rüzgarı esmeye başladı... Bu ilgi batıdaki popüler kültürün yüzünün doğuya dönmesine de neden oldu. Türkiye, Batıyla doğunun buluşma noktası olma misyonunu bir kez daha üstelik daha güçlü bir biçimde yerine getirmeye başladı.. Bu çerçevede Fotomondo ailesi, her iki kültürü de bütünüyle tanıyan bir iş ortağına dönüşüyor. Yılların tecrübe ve birikimiyle iki kültürün buluşmasını organize ediyoruz. Arap alemi ve Ortadoğuya uzanmak isteyen müşterilerimizi, stratejik planlar çerçevesinde hedefe ulaştırıyoruz. Arap dünyasındaki medya, siyaset turizm ve iş dünyasındaki iletişim kanallarımızın tümünü verimli bir biçimde, müşterilerimizin hizmetine sunuyoruz. > >
Olanaklar Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinden gelen turist sayısı son 10 yılda adeta patlama yaptı. 2001 de 687 bin Arap turiste ev sahipliği yapan Türkiye, geçtiğimiz yıl 4 milyondan fazla Arap turisti ağırladı. Öyle ki bazı ülkelerden gelenlerin sayısı 23 kat artış gösterdi. Bu durum turizm sektörünün denizgüneş-kum olarak adlandırılan yaz mevsimine bağımlılığını da önemli ölçüde azalttı. Arap turistlerin yüzde 70 i artık yaz ayları dışında Türkiye yi ziyaret ediyor. Son yıllardaki arap turist yoğunluğu elbette etkinlik takvimini de yoğun bir hale getiriyor. Turist ve ciro patlaması yaşatan İstanbul Shopping fest, önümüzdeki yıl yine Ankarada, ek olarak İzmir ve Antalyada gerçekleşecek. Yüzbinlerce turistin tatil ve alışveriş için açıkhavada olması anlamına gelen bir hareketlilik bu. Neredeyse Shopping Feste rakip olan Ramadan In Istanbul periyodu da yine Marmarayı Turiste doyuracak. Geçen yıl Bursada ilki düzenlenen Türk-Arap Turizm buluşmasının ikincisi de 2013 te Istanbulda olacak, Yine Ortadoğu turizm Fuarı METEX 2013 yılının mart ayında bu topraklarda olacak... Arap turist akışının böylesi bir dengeyle seyretmesi öngörüleri de ona göre geliştiriyor. Bilhassa İstanbul, Doğu Marmara ve Kuzey Egeyle birlikte Bursa ve Yalova çevresi Arap turistler için cazibe merkezi oluyor. Bu yöre, bilhassa kaplıcalarıyla arap turist akınına uğruyor. Takip etmeyi hiç bırakmayacağımız bu takvim, tatil ve alışveriş için Türkiyeyi tercih eden Arap toplumu üyeleriyle buluşmak için iyi birer fırsat. Yanısıra Arap medyası ve Türkiyedeki Arap toplumunun iletişim kanallarının bu dinamizimle sürekli açık olduğunu unutmamak gerekir. Sadece bu açıkhava ve marketing olanaklarıyla değil minimondo nun TRT gibi ulusal kanallardaki projeleri de sizi bütün arap toplumuyla buluşturacak potansiyele sahip... >
beklentiler Yapılan arkeolojik çalışmalara göre, termal sular yaklaşık 10 Bin yıldan fazla süredir birçok topluluk tarafından kaplıca amaçlı tedavi için kullanılmaktadır. Güzelleşmek ve daha sağlıklı olmak, stresten uzaklaşmak, bedeni ve zihni dinlendirmek için kaplıcaların kullanımı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de artmaktadır. Kaynak zenginliği açısından dünyada ilk 7 ülke arasında yer alan Türkiye nin termal suları, hem debi ve sıcaklıkları hem de çeşitli fiziksel ve kimyasal özellikleri ile Avrupa daki termal sulardan daha üstün nitelikler taşımaktadır. Ülkemizde debileri 2-500 lt/sn arasında değişen 1300 dolayında termal kaynak bulunmaktadır. Türkiye de, 240 adet kaplıcadan yılda 10 Milyon kişi birçok hastalığın tedavisinde, rehabilitasyon ve dinlenme (tatil) amaçlı olarak faydalanmaktadır. T.C. Başbakanlık DPT tarafından hazırlanan raporlara göre 2013 yılında Türkiye nin Termal Turizm hedefleri ve buna göre beklenen ekonomik katkı şöyledir: Şubat 2006 itibariyle 402 MWt olan termal turizm kullanımının 2013 yılında 1100 MWt a ulaşması beklenmektedir. Türkiye 2013 yılında termal turizm (kaplıca) yatağı kapasitesini 250.000 yatağa çıkarmalıdır. 2004 yılı itibariyle bu değer yaklaşık 40.000 dir. Ayrıca, yine 2013 yılında halen yılda 10.000 kişi civarında olan yabancı termal turist sayısı Avrupa Birliğine girilmesi durumunda 250.000 kişiye çıkarmaktır. Şu anda 10 milyon kişi olan iç termal turist (kaplıcada) sayısının 15 milyon kişiye çıkarılması hedeflenmelidir. Yani Termal Turizmde hedef 250.000 yabancı ve 15 Milyon yerli termal turist olmalıdır. Peki biz bu potansiyelde ne hedefliyoruz?
HEDEF
YALOVA TERMAL PALACE IS YOURS Water, it s yours. Health, it s yours. Peace of mind, it s yours كل اهنا لابلا ةحار.كل اهنا ةحصلا.كل اهنا هايملا