MASLAHAT KAVRAMI Aladdin Palevi

Benzer belgeler
EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

EFENDİ BABASI BÜTÜN MÜRİDLERİNDEN HABERDAR İMİŞ!

NEDEN BU TOPLUM ASLİ KAFİR? EBU SEYF

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğum yıldönümünü türkü-şarkı söylemeden ve haramlar işlemeden kutlamanın hükmü

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

بسم هللا الرحمن الرحيم DAR'UL HARP NEDİR VE DAR'UL HARP HALKINA NASIL MUAMELE EDİLİR?/HAMD BİN ATİK (RH.A) ed-durar us seniyye, 9/

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

İslam da Demokrasi anlayışı

ICERIK. Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar

İSLÂM DA CEZA SİSTEMİ HATA İLE ÖLDÜRME

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

Sadece Peygamberlerin sözleri ve onlarla gönderilmiş, tahrif edilmemiş, bozulmamış kutsal metinlerde olan bilgilerdir.

ح م تهني ة غ ملسلم ف مناسبات غ دينية. şeyh Muhammed Salih el-muneccid

Efendim, öğrendiklerimin ikincisi; çok kimseyi, nefsin şehvetleri peşinde koşuyor gördüm. Şu âyet-i kerimenin mealini düşündüm:

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

Darul Erkam&Darun Nedve Aladdin PALEVİ

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

ALLAH TEÂLÂ'YA ÎMÂN. Muhammed Şahin. ] تر [ Türkçe Turkish. Tetkik : Ümmü Nebil

KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir?

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır.

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

Altın takmanın erkeklere haram kılınmasındaki hikmet nedir?

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI

İSLAM A GÖRE PARLAMENTOYA GİRMENİN VE VEKİL TAYİN ETMENİN HÜKMÜ

ŞİRK VE ÇEŞİTLERİ EBU SEYF

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ


ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ

Şüphesiz ki Allah a, ahiret gününe iman edenlerle Allah ı çok anan kimseler için Allah ın elçisinde güzel bir örnek vardır.

La İlahe İllallah Alaaddin Palevi

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

Hz. Adem den Hz. Muhammed (s.a.v.)e güzel ahlakı insanda tesis etmek için gönderilen dinin adı İslam dır.

Gençlik Eğitim Programları DAVET

Hafta Konu Ön Hazırlık Öğretme Metodu

Bid'at münasebetlerde verilen ödüllerin hükmü

HAKİMİYET ALLAH INDIR

1 Taberî, Camiu l Beyan, 10/ Taberî, Camiu l Beyan, 10/399.

BİLGİ ve İNANÇ. Memduh ÇELMELİ. dinkulturuahlakbilgisi.com

Mezhep Meselesi ve Fıkhî İhtilaflar

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr

ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

Muhammed Salih el-muneccid

SAYILI ADIMLARLA ELDE EDİLEN MİLYONLARCA SEVAPLAR

ZEKÂT VE FİTRE NİN TOPLAMA VE DAĞITIMI

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

KUR'ANDAN DUALAR. "Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru." ( Bakara- 201 )

Kadının abdestte başörtüsünün üzerini mesh etmesinin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

Sadîk-i Ahmak yani ahmak dost şiddetli düşmandan,din düşmanından daha fazla verir.

Güzel Ahlâkı Kazanmak

YASIYOR. MUYUZ. SASIYOR.. MUYUZ? Bismillahirrahmanirrahim MUHİDDİN YENİGÜN. (e-posta: yayınevi sertifika no: 14452

İsra ve Miraç olayının, Mekke de artık çok yorulmuş olan Resulüllah için bir teselli ve ümitlendirme olduğunda da şüphe yoktur.

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinin Vergilendirilmesinde Ne Değişti?

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

KEŞKE (ŞAYET/EĞER) KELİMESİNİ KULLANMANIN HÜKMÜ

Değerli büyüğümüz Merhum Fatma ÖZTÜRK ün ruhunun şad olması duygu ve dileklerimizle Lisans Yayıncılık

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

1

Tasavvufun Tarihçesi Ve Kaynağı Perşembe, 07 Ekim :36

DEMOKRASİ DİNDİR. Ebu Muhammed Asım. Davet Serisi İ kinci Adım 3. Kitap

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ

Hadisler Işığında Tasavvuf un İslâm daki Yeri

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2 ALT İŞVEREN MUVAZAA

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

MÂTÜRÎDÎ KELÂMINDA TEVİL

AİLE KURMAK &AİLE OLMAK

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Abdest Gusül Teyemmüm

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ﺐ ﺋﻟﺬﺮﻟ ﻼﺻ ﺔﻋﺪ ﺑ «ﺔﻴ ﻟ ﺘﺮ ﺔﻐﻠﻟﺎ ﺑ» ﺪﺠﻨﻟﻤ ﺢﻟﺎﺻ ﺪﻤﻣﺤ ﺪﻤﻣﺤ ﻴﻦﻫﺎﺷ ﻢﻠﺴﻣ ﺔ : ﺟﻤﺮﺗ ﻞﻴﺒﻧ 1 2 ﺔ:ﻌﺟ ﺮﻣ

Şirk Kavramı Aladdin PALEVİ

"Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde" diyen Ziya Paşa nın sözleri ne kadar da manidardır.

بسم االله الرحمن الرحیم

Terceme : Muhammed Şahin

Gençlik Eğitim Programları KULLUK VE SORUMLULUK BİLİNCİ

Kur an ın Bazı Hikmetleri

İÇİNDEKİLER. Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili. Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan

OY VERMEDE RIZA ŞARTI Murat GEZENLER Soru: Kardeş oy meselesi şu günlerde çokca tartışılan bir mesele. Ve bu konuda kendisine güvendiğimiz kişiler ve

İÇİNDEKİLER ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21

Arefe günü ile ilgili meseleler ve hükümleri مساي ل وأح م تتعلق بيوم عرفة. Bir Grup Âlim

KİTAPLARA İMAN. 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir.

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken,

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

Hz. Adem den beri Hak ile batıl mücadelesi var olup, kıyamete kadar da sürecektir.

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

Transkript:

MASLAHAT KAVRAMI Aladdin Palevi Maslahat kelimesi salaha fiilinden bir masdar olup lugatte menfaat ve iyiliğe vasıta olan her şey demektir. Istılahta ise genel olarak menfaatin temini, mefsedetin ise def i olarak tarif edilmektedir. 1 Daha geniş bir tanımla maslahat, hükmün kendisine bağlanması ve üzerine hüküm bina edilmesi, insanlara bir fayda sağlayan veya onlardan bir zararı gideren, bununla beraber muteber veya geçersiz sayıldığına dair bir delil bulunmayan durum ve gerekçelerdir. 2 İmam Gazali maslahatta asıl gayenin, şeriatın insanların dinlerini, canlarını, mallarını, akıllarını ve nesillerini muhafaza altına alma esası olduğunu belirterek bu beş şeyi muhafaza eden her şey maslahattır. Aksi ise mefsedetin ta kendisidir 3 demektedir. Maslahat, islam hukuk ilminin en tartışmalı delillerinden bir tanesidir. Her ne kadar usul alimlerinin bir çoğu maslahat delilini sadece Malikî alimlerinin hüccet olarak kabul ettiklerini söyleseler de, diğer imamlarda maslahatla amel etmişler ve bu prensip üzerine hüküm bina etmişlerdir. Burada günümüz açısından bizi ilgilendiren en önemli husus ise, maslahat delilini geçerli bir hüccet sayan alimlerin hiçbir kayıt ve şarta tabi tutmaksızın maslahata göre hüküm vermemeleri, aksine bunun için bir takım şartlar öne sürmeleridir. Öyle ki, bu şartlardan bir tanesi dahi bulunmadığı takdirde maslahata binaen hüküm vermemişlerdir. Bu şartları kısaca şu şekilde özetleyebiliriz. Fıkıh usulü alimleri maslahat prensibi ile delil getirebilmek için ilk şart olarak 1 Gazali, Mustafa, 2/139 2 Amidî, El ihkam Fi Usul-il Ahkam,302- Abdulkerim Zeydan, El-Veciz Fi Usul il Fıkıh sy: 109 3 Gazali, Mustasfa, 2/139 1

maslahatın Kur an ve sünnetin hükümlerine uygun olmasını, şeriatın hiçbir aslına ve yine kendisi ile istinbatta bulunulan icma ve kıyas gibi diğer delillere muhalif olmamasını şart koşmuşlardır. Bu alimler tarafından ittifakla kabul edilmiş mukarrer bir şarttır. Maslahatın diğer bir şartı ise şudur: Ortaya konulan maslahat akıl sahiplerince kabul edilmeli, akıl ile anlaşılır cinsten olmalı, sonuçta hasıl olacak maslahat, vehmi olmayıp hakiki olmalıdır. Sadece insanların bir kısmını değil umumunu kapsamalıdır. Maslahat kavramı hakkında bu özet bilgilerden sonra bugün yaşadığımız şu zamanda bir takım insanların maslahat ile amel edebilme adına ortaya attıkları düşüncelerin ne kadar ilimden ve hikmetten uzak olduğu apaçık bir şekilde anlaşılmaktadır. Zira bugün Mürcie rüzgarından etkilenen bir takım kimseler maslahat gereği demokratik seçimlere katılmayı, müslümanların menfaati adına partiler kurup şirkin mabedleri olan parlamentolarda yer almayı ya da Müslümanlara en yakın bir demokratik partilerin desteklenmesi gerektiğini, her ne kadar böyle durumlarda şirk ve küfür amelleri işlense de maslahata binaen yapılan bu fiillerin meşru olduğunu devamlı surette dile getirmektedirler. Yukarıda maslahat kavramına dair bütün fıkıh usulü kitaplarında karşılaşabileceğimiz ve İslam alimleri tarafından ittifakla kabul edilmiş şartları okuduğumuz zaman bu tip iddiaların bütünüyle kendisinde hiçbir doğru yönün olmadığı iddialar olduğu apaçık görülmektedir. Zira öncelikle bütün maslahatlar İslam ın kendisinde toplanmıştır. Bu tip söylemlerle İslam ın dışında maslahat arayanlar, Allah ın kendisinden razı olduğu tek din olan İslam ı bırakıp, demokratik dinin gerekleriyle amel edenler bu tavırlarıyla sanki İslam ın eksik olduğunu, tamamlanmadığını söylemektedirler ki, böyle bir söylemde küfrün bizzat kendisidir. Zira Allahu Tealâ Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam'ı beğendim (5 Maide/3) buyurarak, bu dinin tamamlandığını, bütün maslahatları kapsadığını, İslam ın dışında bütün beşeri ideolojilerin ya da diğer bir anlamıyla dinlerin mefsedetin kendisi olduğunu söylemektedir. Dolayısıyla İslam dışında herhangi bir dinin içinde maslahat aramak, o dinin benimsenmesidir ki, bu da sahibini İslam dininden çıkaran apaçık bir durumdur. Allah ın dinini bırakıp beşeri ideolojilerde maslahat aramanın tehlikesine dair Seyyid Kutub şöyle demektedir: Burada şöyle bir soru sorulabilir: İnsanların pratiğini belirleyecek olan onların yararı değilmidir? İslam ın kendi kendisine sorup cevap verdiği soruya tekrar dönelim... Siz mi bilirsiniz, yoksa Allah mı? Bilen Allah tır, siz bilmezsiniz. İnsanoğlunun yararı Allah ın indirdiği ve Allah Rasulü nün tebliğ ettiği şeriatin güvencesi altındadır. Günün birinde insanlar yararlarını Allah ın indirdiği şeriata çıkmakta görürlerse her şeyden önce onlar bu kanaatlerinde yanılgıya düşmekte ve saplantılarına kapılmaktadırlar. Nitekim Allahu Tealâ bir başka ayette şöyle buyurmaktadır: Onlar ancak zanna ve nefislerinin arzusuna uyuyorlar. Halbuki kendilerine Rableri 2

tarafından yol gösterici gelmiştir. Yoksa insan, her arzu ettiği şeye sahip mi olacaktır? Ahiret de dünya da Allah'ındır. (53 Necm/ 23-25) Böyle kimseler aynı zamanda kafirdirler de. Zira hiç kimse Allah ın şeriatine ters düşen şahsi görüşünün yararlı olduğunu iddia ettikten sonra bir saniye dahi bu dinde kalamayacağı gibi bu dinin mensubu da sayılamaz. 4 Bugün gerçekten üzerinde yaşadığımız coğrafya da, en çok dile getirilen şüphelerden bir tanesi İslam ın ve Müslümanların maslahatı için demokratik dinin gereklerine göre hareket edebileceğimiz iddiasıdır. Demokrasi havariliğine soyunan sözde alimlerin dillerine doladıkları ve devamlı onunla zikir ettikleri bu şüphe bir çok cahil insanın da kanmasına neden olmaktadır. Bugün İslam adına ortaya çıkan herkes Meydanı kâfirlere mi bırakalım? Müslümanlara en yakın partiyi neden desteklemeyelim? Sandıktan İslam düşmanları galip çıksa daha mı iyi olacak? şeklinde dile getirdikleri sözlerin temelinde, Allah ın dinini dünyevi arzuları için satan kimselerin yönlendirmeleri yatmaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi maslahat gereği ortaya atılacak bir fikrin öncelikle Kur an ve sünnetin temel esaslarına aykırı olmaması gerekirken, onların maslahat olarak ileri sürdükleri şey öncelikle İslam ın ve tevhidin aslını bozan şirkin ta kendisidir. İlim ehli âlimler, maslahatın ilk ve en önemli şartı olarak ortaya konulacak maslahatın dinin hiçbir aslına muhalif olmamasını dile getirirlerken, onlar şirk dinini maslahat olarak insanlara sunmaya çalışmaktadırlar. Kendisinde hiçbir şer i esasın bulunmadığı bir maslahatın insanlara yarar getirmesi ve onlardan zararı def etmesi nasıl mümkün olur? Bilinmelidir ki, insanlığın maslahatı ancak ve ancak Kur an ve sünnettedir. Hiç kimsenin Allah ın kitabının dışında bir maslahat aramaya hakkı yoktur. Allahu Tealâ nın insanlar için gözettiği maslahatların en büyüğü, en önemlisi ve en yücesi tağutları reddetmek, Allah ın indirdiği ile hükmetmeyen kâfirlerden beri olmak, sadece ve sadece Allah ın hükümleri ile hükmetmek ve yine O nun hükümleriyle muhakeme olmaktır. İnsanlığın maslahatı ancak bu asla, bu temel esasa sarılmakla mümkündür. Bunun tersi bir hareket ise, yani Allah ın dinini bırakıp şirk ve küfür dini olan demokrasi ile hareket etmek, insanlar üzerindeki bütün menfaatleri yok eden bununla birlikte her türlü zararı insanlığın başına musallat eden bir tavırdır. Burada ayrıca maslahat gereği demokrasi ile amel etmenin caiz olduğunu söyleyen demokrasi havarilerine şu soruyu yöneltmekte fayda vardır: Acaba demokrasinin köşklerinde görev alan vekiller maslahatları neye göre belirleyeceklerdir? Yani Müslümanların faydasını, onlardan zararı def etmeyi belirlerken ellerindeki asıl ölçü ne olacaktır? Maslahatı belirleyen esas ölçü Allah ın muhkem hükümleri mi olacaktır, yoksa maslahatları demokratların kutsal kitabı anayasalar mı belirleyecektir? Onlar kesinlikle Bizler bütün maslahatları Allah ın kitabına göre belirleyeceğiz şeklinde bir iddia da bulunamazlar. Zira böyle bir iddia vakıadan çok uzak olması nedeniyle saçma olacaktır. Çünkü bizler biliyoruz ki demokrasi dininde Allah ın muhkem nasslarının hiçbir değeri 4 Yoldaki İşaretler, sy:65 3

yoktur. Demokrasiler de esas olan, insanların otoritesi ve hâkimiyetidir. Şer i hükümlerin demokratik dinde asla bir söz hakkı mevcut değildir. Demokratların ortaya koyacakları her bir hüküm insanlar tarafından yazılmış kutsal kitap anayasaya muhalif olamaz. Diğer taraftan maslahatın diğer bir şartı da, belirttiğimiz gibi bütün selim akıl sahipleri tarafından kabul edilir olması, sadece insanların bir kısmını değil bütününü kapsamasıdır. Sonuçta meydana çıkacak maslahat, vehmi olmayıp hakiki olmalıdır Bugün yaşadığımız ülkede Müslümanların maslahatı gereği parlamentoya gönderilen vekillerin Müslümanlara fayda mı sağladığı, yoksa zarar mı verdiği çok ciddi bir şekilde tartışılmaktadır. Ve bu tartışmalar böyle bir maslahat düşüncesini batıl kılmaktadır. Zira böyle bir maslahat iddiası tüm aklı selim kimseler tarafından kabul görmemektedir. Bununla beraber aslen İslam'a yakın olduğu zannedilen, Müslümanlara faydasının olacağı düşünülen partilerin bugün İslam a ve Müslümanlara verdiği açık zararlar ortada iken böyle bir maslahat düşüncesi ortaya atmak, ancak ya akli melekeleri eksik ya da Allah ın tertemiz dinini bulandırmak isteyen kimselerden ortaya çıkan bir düşüncedir. Bugün zaman zaman davanın suratla yayılmasını isteyen davetçiler davanın maslahatı adına küfürle ve kafirlerle uzlaşma yoluna meyletmektedirler. Ancak unutulmaması gerekir ki, davanın maslahatı ancak ve ancak Allah ın ipine, sağlam kulpuna sarılmakla, Resulullah ın (sallallahu aleyhi ve sellem) metoduna sımsıkı bağlanmakla mümkündür. Şeytanın insanlara sağdan yaklaşması da tam bu noktada başlamaktadır. Zira şeytan ve dostlarının davetçileri saptırmak için en çok kullandıkları hileli yol budur. Bunun için biz tüm davetçilerden, davanın maslahatı tabirini defterlerinden çıkarmalarını tavsiye ederiz. Çünkü şeytan ve dostları devamlı surette davetçilerden kendileri ile uzlaşmalarını istemektedirler. Orta yolda anlaşmak, karşılıklı anlayış ve hoşgörü içinde hareket etmek... Halbuki Allahu Tealâ şöyle buyurmaktadır: Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar. (68 Kalem/9) Sonuç olarak davetçiler taviz versin, davalarında geri adım atsınlar ki böylece her bir geri adım hemen peşi sıra ikinci bir gerileyişi beraberinde getirecektir. Üzülerek belirtmekte fayda vardır ki, yaşadığımız şu zamanda ve şu toplumda Allah ın şeriati kaldırıldığı gibi bir çok İslami kavram da tahrif ve istismara uğramıştır. Ve bu tahriften en çok nasiplenen kavramlardan bir tanesi de maslahat kavramı olmuştur. Zira toplumda maslahat denilince ilk akla gelen müslümanların menfaati için küfürle uzlaşmak, İslam dışı dinlerin prensiplerine göre hareket etmek anlaşılmaktadır. Maslahat gereği, küfür parlamentolarında yer almak, Allah ın indirdiği ile hükmetmemek, Allah tan başkasına ibadet etmek, Allah ın indirdiği hükümlerle hükmetmeyenleri desteklemek ve onlara itaat etmek iddiası herkes tarafından dillendirilmektedir. Ancak demokrasi dininin müntesiplerinin bu tip iddialar ortaya atmaları, bu tip söylemleri dillerine dolamaları gayet normaldir. Onlara göre insan başıboş yaratılmış bir varlıktan başka bir şey değildir. Demokrasi dinine göre insanlar kendi keyfi arzularınca, kendi belirledikleri menfaatleri temin etme ve yine kendi belirledikleri kötülükleri defetme adına kıt akılları ile her türlü 4

amelde bulunabilirler. Demokratlar kendi dinleri gereğince insanlığın menfaatinin ancak ve ancak demokrasi ile amel etmekte olduğunu iddia edebilirler. Ancak biz Müslümanlar için ya da kendisini İslam a nispet eden kimseler için durum hiçte böyle değildir. Bizler için en büyük maslahat Allahu Tealâ nın bizim için seçtiği ve razı olduğu dine sımsıkı sarılmaktır. Allahu Tealâ nın asla kendisinden razı olmadığı dinlerde ise bizler için zerre kadar da olsa bir maslahat yoktur. 5