BRAHMS THE VIKING DORIAN WILSON ŞEF CONDUCTOR VÍKINGUR ÓLAFSSON PİYANO PIANO KONZERTMEISTER IRINA NIKOTINA

BRAHMS THE VIKING DORIAN WILSON ŞEF CONDUCTOR VÍKINGUR ÓLAFSSON PİYANO PIANO KONZERTMEISTER IRINA NIKOTINA 23 Aralık December 2016 Cuma Friday, 20.00 Bilkent Konser Salonu Concert Hall

Değerli Dinleyicilerimiz, Gittikçe artan sayılarla yeni dinleyicilerimizin aramıza katılmasından mutluluk ve gurur duyuyoruz. İzleyicilerimizin beğenilerini içten alkışlarıyla sergilemeleri, bizler için paha biçilmez bir destek. Konserlerimizde ses ve görüntü kaydı yapılmaktadır. Seslendirilen eserlerin bazıları birkaç bölümden oluşmaktadır. Eserin tümü bittikten sonra alkışlamanız bizlere kolaylık sağlayacaktır. Aynı nedenle konser esnasında cep telefonlarınızı tamamen kapatmanızı ve flaşla fotoğraf çekmemenizi rica ederiz. Dear Listeners, We are happy and proud to perform to a growing audience. The applause we receive from the audience is an invaluable expression of appreciation. All our concerts are audio-visually recorded. Some of the works performed by the artists are composed of several parts. It would be highly convenient if the listeners hold their applause until the end of the work. For the same reason, we kindly ask our listeners to turn off their cell phones and not to take any photographs with flash during the concert. Program J. Brahms Piyano Konçertosu No.1, Re minör, Op.15 Concerto for Piano No.1 in D minor, Op.15 I. Maestoso II. Adagio III. Rondo: Allegro non troppo ara interval P.I. Tchaikovsky Francesca da Rimini, Op.32 Zorunlu durumlarda program değişikliği yapılabilir. Programs may be subject to changes due to reasons beyond our control. www.bso.bilkent.edu.tr bso@bilkent.edu.tr Bilkent Üniversitesi kültür ve sanat faaliyetidir. Cultural and artistic activity of Bilkent University.

Dorian Wilson şef conductor Leonard Bernstein ın son öğrencilerinden olan Dorian Wilson, 1989 da Malko Şeflik Yarışmasındaki başarısıyla, uluslararası alanda ilk kez ismini duyurmuştur. Yarışmanın ardından kendisine Moskova Filarmoni Orkestrasında ikinci şeflik önerilmiştir. Rusya da daha önce benzeri görülmemiş bu görevlendirmeyle, Wilson hem 15 yıldır çağrılan ilk Amerikalı konuk şef hem de henüz 25 yaşındayken tarihteki en genç orkestra şefi olmuştur. Wilson daha sonra da Rus Ulusal Orkestrasının ilk konuk şefi olacaktır. Rusya yla özellikle de St. Petersburg Filarmoni Orkestrasıyla bağlarını koparmayan Wilson, hem bu orkestrayı hem de Alman Radyo Filarmoni Orkestrasını sık sık yönetmektedir. Sanatçı, Paris, Roma, Moskova, Tokyo, Frankfurt, Helsinki, Kopenhag, Berlin, Amsterdam, Floransa, Seul, Atina, Bükreş ve St. Petersburg un ünlü salonlarında sahneye çıkmıştır. Wilson, 2003-07 yılları arasında Belgrat Filarmoninin önce birinci konuk şefi, ardından müzik direktörü olarak görev yapmış, bu orkestrayla 2006 da İskandinav ülkeleri turnesine çıkmıştır. Aynı yılın Ekim ayında Berliner Symphoniker ile dokuz konserlik bir İspanya turnesi yapan Wilson, ayrıca St. Petersburg Senfoniyle Çin ve İspanya turnesine çıkmıştır. Bunlara ek olarak, Haydn ın ölümünün 200. yılı anısına düzenlenen ve bestecinin Yaratılış oratoryosunun seslendirildiği 16 konserlik dev prodüksiyon kapsamında İspanya da sahneye çıkmıştır. St. Petersburg Senfoni, 2007 yılında Wilson a Daîmi Konuk Şef unvanı vermiştir. Wilson un opera deneyimi 20 yaşındayken, Seattle Operası tarafından sahnelenen Wagner in Yüzük prodüksiyonunda 3 yıl boyunca yardımcı şef olarak görev yapmasıyla başlamıştır. 1998-2003 yıllarında Almanya daki Theater Vorpommern in Müzik Direktörlüğünü üstlenen Wilson, bu tiyatroda görev yaptığı süre boyunca 300 ü aşkın performansta 50 den fazla prodüksiyonu yönetmiştir. Wilson un standart opera ve balelerin yanı sıra yeni ve çok duyulmamış yapıtları da içeren sağlam bir repertuvarı vardır. Wilson, Uluslararası Müzik Yarışmaları Federasyonunun onayladığı, en fazla uluslararası ödül sahibi orkestra şefidir. 1989 dan beri dünyanın en önemli yarışmalarına katılmış ve tüm yarışmalarda başarılı olmuştur. Bu yarışmalar, Dimtri Mitropoulos (1996, Atina), Kiril Kondrashin (1994, Amsterdam), Tokyo International (1994), İtalya da Antonio

Pedrotti (1991), Arturo Toscanini (1990, 1992), Nicolai Malko (1989, 1992, Kopenhag) ve Jean Sibelius'dur (1995, Helsinki). Her zaman az bilinen başyapıtları ortaya çıkarmayı isteyen Dorian Wilson, Ginastera, Copland, Martinu, Piazzolla, Koechlin, Britten, Respighi ve de Falla gibi sanatçıların, fazla tanınmayan yapıtlarının prömiyerlerini yapmıştır. Wilson, Jean Sibelius un sondan bir önceki yapıtı olan The Tempest ın Almanya prömiyerini, Debussy nin Pelléas et Mélisande adlı eserinin Danimarka prömiyerini, Samuel Barber in Org ve Orkestra için Toccata Festiva sının İskandinavya prömiyerini yönetme ayrıcalığına sahip olmuş, 2005 yılında da Schmitt in Salome sinin Rusya prömiyerinde St. Petersburg Filarmoniyi yönetmiştir. Sanatçı 35 in üzerinde dünya prömiyeri yapmıştır. Dorian Wilson çok seçkin solo sanatçılarla ortak çalışmalar yapmıştır. Sibelius Yarışmasının ardından Helsinki Filarmoniyle Birincilik Konserini yönetirken, Shura Cherkassky nin ölümünden önceki son orkestral performansını yönetme onuruna erişmiştir. Almanya ve İtalya da M. Rostropovich ile sahneye çıkmış, BBC nin A Month at Tanglewood filminde orkestra şefi olarak yer alırken Yo Yo Ma ile çalışmıştır. Sahneyi paylaştığı diğer solistler arasında Thomas Zehetmair, Vladmir Viardo, Gary Hoffman, Barry Douglas, Boris Berezovsky, Nelson Freire ve Nabuko Imai vardır. Wilson Oberlin Konservatuvarı, Indiana ve Michigan Üniversiteleri ile Viyana Hochschule für Musik'de eğitim görmüş; Gustav Meier, Dmitri Kitaenko, Rudolph Barshai, Jorma Panula ve Leonard Bernstein ile çalışmıştır. Dorian Wilson, one of Leonard Bernstein s last students, first received international recognition at the 1989 Malko International Conducting Competition, at age 24. As a result he was asked to be the second conductor for the Moscow Philharmonic; an unprecedented appointment in Russia; making Wilson the first American guest conductor in fifteen years and, at 25 years old, the youngest conductor in their history. Later Wilson was to be the first guest conductor of the Russian National Orchestra. He continues his close associations in Russia, especially with the St. Petersburg Philharmonic where he frequently conducts, as well as with the Deutsche Radio Philharmonie. He has performed in the great halls of Paris, Rome, Moscow, Tokyo, Frankfurt, Helsinki, Copenhagen, Berlin, Amsterdam, Florence, Seoul, Athens, Bucharest and St. Petersburg.

Between 2003 and 2007 Wilson was Principal Guest Conductor, then Music Director of the Belgrade Philharmonic, culminating with tours of Scandinavia in 2006. In October 2006 Wilson conducted a 9 concert tour of Spain with the Berliner Symphoniker. Future tours include China and Spain with the St. Petersburg Symphony, as well as a massive 16 concert production of Haydn s The Creation throughout Spain, celebrating the composer s 200 th anniversary. In 2007 Wilson was bestowed with the title Permanent Guest Conductor with the St. Petersburg Symphony. Wilson s experience in opera began already at age 20, when he was 3 years assistant conductor for the Seattle Opera s production of Wagner s Ring. Between 1998 and 2003 Wilson was Music Director (GMD) of Theater Vorpommern, Germany (Budget 19 million. 330 staff including 210 under Wilson s responsibility; orchestra, soloists, choirs, ensemble and ballet). In his tenure there he conducted over 50 productions in more than 300 performances. A solid repertoire was grounded with most of the standard operas and ballets, as well as new and seldom-heard works. As recognized by the International Federation of Music Competitions, Wilson has won more International prizes for conducting than any other conductor. Since 1989 Wilson has won an additional 8 prizes in every conducting competition he has entered, virtually every one of the world s major competitions: Dimtri Mitropoulos; Athens, 1996, Kiril Kondrashin; Amsterdam, 1994, Tokyo International; Tokyo, 1994, Antonio Pedrotti; Italy, 1991, Arturo Toscanini; Italy, 1990, 1992, Nicolai Malko; Copenhagen, 1989, 1992 and Jean Sibelius; Helsinki, 1995. Always wanting to bring out the less-known masterworks, Dorian Wilson premiered many works unknown to the East German audience, including the works of Ginastera, Copland, Martinů, Piazolla, C. Koechlin, Britten, Respighi and de Falla. He also had the privilege of conducting the German premiere of Jean Sibelius complete penultimate opus The Tempest as well as the Danish premiere of Debussy s Pelléas et Mélisande Symphony (M. Constant) as well as the Scandinavian premier of Samuel Barber s Toccata Festiva for Organ and Orchestra. In 2005 he conducted the premiere Russian performance of Schmitt Salome with the St. Petersburg Philharmonic. In total he has also performed over 35 world-premieres. Wilson has collaborated with some of the most distinguished soloists. While conducting the Winner s Concert with the Helsinki Philharmonic (after the Sibelius

Competition) he had the honor of performing what was to be Shura Cherkassky s last orchestra engagement before his death. He has performed with M. Rostropovich in Germany and Italy and was the featured conductor in a BBC film working with Yo-Yo Ma entitled A Month at Tanglewood. Other soloists include: Thomas Zehetmair, Vladmir Viardo, Gary Hoffman, Barry Douglas, Boris Berezovsky, Nelson Freire, and Nabuko Imai. Wilson s Conservatory studies are in piano, viola, composition, art history, and conducting; from Oberlin Conservatory, Indiana University, the University of Michigan, and the Hochschule für Musik in Vienna. His teachers include Gustav Meier, Dmitri Kitaenko, Rudolph Barshai, Jorma Panula and Leonard Bernstein. Víkingur Ólafsson piyano piano Tutkulu bir müzisyenlik, patlamaya hazır bir ustalık ve entelektüel merakın az bulunur bir karışımına sahip olan İzlandalı piyanist Víkingur Ólafsson, ülkesinde, aralarında İzlanda Müzik Ödüllerinde dört kez Yılın Müzisyeni Ödülü ve İzlanda İyimserlik Ödülünün de yer aldığı bütün büyük ödülleri kazandı. Vikingur Ólafsson 2016-17 sezonunda, NDR Elbphilhamonie Orchester ile (dünya prömiyeri) ve Esa-Pekka Salonen yönetimindeki Los Angeles Filarmoniyle Haukur Tómasson un yeni piyano konçertosunu seslendirecek, ayrıca Yan Pascal Tortelier yönetimindeki İzlanda Senfoni Orkestrası ve Kristjan Järvi yönetimindeki MDR Senfoni Orkestrasıyla sahneye çıkacak. 2016 yılının Şubat ayından bu yana, Martin Fröst ten devraldığı Vinterfest in (İsveç) Sanat Direktörlüğü görevini yürüten Ólafsson, aynı zamanda 2012 de kurduğu ödüllü Reykjavík Midsummer Music de Sanat Direktörlüğü görevini sürdürüyor. Sanatçı, Wiener Konzerthaus ta ve Elbphilharmonie Hamburg da, Leipzig de ve İstanbul Müzik Festivalinde resitaller verecek. Ólafsson bugüne kadar dört piyano konçertosunun prömiyerini yaptı ve Philip Glass, Mark Simpson ve Daníel Bjarnason gibi bestecilerle çalıştı. Roman Signer, Lillevan ve Yann Malka gibi çeşitli alanların önde gelen sanatçılarıyla ortak çalışmalar yapan Vikingur Ólafsson, Busoni ve Transart, MITO SettembreMusica ve Nordic Cool festivallerinde sahneye çıktı. Ayrıca Martin Fröst, Sayaka

Shoji, Kristinn Sigmundsson, Pekka Kuusisto ve Björk ile çalıştı. Yenilikçi projelerle de uğraşan sanatçının İzlanda Basın Yayın Kuruluşu için yaptığı televizyon dizisi Útúrdúr, eleştirmenlerin ve izleyicilerin büyük beğenisini kazandı. Ólafsson, 2009 da kendi kayıt şirketi olan Dirrindi yi kurdu ve bugüne kadar üç albüm çıkardı. Solo CD'lerinden "Debut" EPTA dergisinde sıradışı bir algılama ve derin bir olgunluk, Chopin-Bach albümü Piano News Magazine de, Büyük bir yetenek Bu genç piyanisti dinlemelisiniz! yorumuyla tanıtıldı. Sanatçının CD/DVD formatında çıkan ve bas Kristinn Sigmundsson ile seslendirdiği Winterreise adlı üçüncü albümü ise 2012 İzlanda Müzik Ödüllerinde Yılın Albümü seçildi. Vikingur Ólafsson, 2015 te de Deutche Grammophone un çıkardığı Igor Stravinsky nin bütün eserleri albümünde yer alan solo eserleri kaydetti. İzlanda da büyüyen Vikingur Ólafsson, Erla Stefánsdóttir ve Peter Máté ile çalıştı. Sanatçı, lisans ve yüksek lisans derecelerini, Jerome Lowenthal ve Robert McDonald ile çalıştığı Julliard School dan aldı. Possessing a rare combination of passionate musicality, explosive virtuosity and intellectual curiosity, Icelandic pianist Víkingur Ólafsson has won all the major prizes in his native country, including four Musician of the Year prizes at the Icelandic Music Awards as well as The Icelandic Optimism Prize. Víkingur s 2016-17 season includes performances of Haukur Tómasson s new piano concerto with NDR Elbphilhamonie Orchester (world premiere) and Los Angeles Philharmonic under Esa-Pekka Salonen, as well as concerts with Iceland Symphony Orchestra (Yan Pascal Tortelier) and MDR Sinfonieorchester (Kristjan Järvi). Since February 2016 he has taken over from Martin Fröst as Artistic Director of Vinterfest in Sweden while continuing in the same role for the award winning Reykjavík Midsummer Music, which he founded in 2012. In recital he will make his debut at Wiener Konzerthaus and Elbphilharmonie Hamburg as well in Leipzig and at the Istanbul Music Festival. Víkingur has premiered four piano concertos to date and worked with composers including Philip Glass, Mark Simpson and Daníel Bjarnason. He has collaborated with leading artists from diverse fields, such as Roman Signer, Lillevan and Yann Malka, and appeared at festivals such as Busoni and Transart, MITO SettembreMusica and Nordic

Cool. When it comes to his relationships with other musicians, Víkingur has worked with Martin Fröst, Sayaka Shoji, Kristinn Sigmundsson, Pekka Kuusisto and Björk. Away from the concert stage, Víkingur is the driving force behind numerous innovative musical projects. Most recently the classical music television series, Útúrdúr (Outof-tune), produced for the Icelandic National Broadcasting Service in 2013-14, was broadcast to unanimous critical and public acclaim. In 2009 Víkingur founded his own record label, Dirrindí, and has released three albums to date. The first two were solo discs; Debut, (showing exceptional perception and depth of maturity, said EPTA Journal) and Chopin-Bach (prompting Piano News Magazine to say Immense talent you must listen to this young pianist! ). His third album was a double CD/DVD release of Winterreise with bass Kristinn Sigmundsson, which won the Album of the Year award at the Icelandic Music Awards 2012. In 2015 Víkingur recorded solo works by Igor Stravinsky for Deutsche Grammophone's complete works edition of the composer. Víkingur grew up in Iceland where he studied with Erla Stefánsdóttir and Peter Máté. He holds Bachelor s and Master s degrees from The Juilliard School, where he studied with Jerome Lowenthal and Robert McDonald. Program Notları Notes Johannes BRAHMS (1833-1897) Piyano Konçertosu No.1, Re minör, Op.15 Concerto for Piano No.1 in D minor, Op.15 Johannes Brahms 19. yüzyılın ikinci yarısının en büyük bestecilerindendir. Edebiyat ve felsefe merkezli Yeni Alman Okulu bestecileri Liszt ve Wagner in karşısında klasisist eğilimlere odaklanan salt müzik (absolute music) anlayışının güçlü bir temsilcisi olarak kabul edilmiştir. Yaşadığı dönemde Brahms ı bir gelenekçi, Yeni Alman Okulu nu ise ilerici olarak görmek fikri yaygındı. Ancak 20. yüzyılın başından itibaren, Brahms müziğinin doku - tını - ritim dönüşümleri açısından önemli yenilikler sunduğu, 20. yüzyıl düşüncesini hazırladığı fark edilmiştir.

Brahms kariyerinin ilk kısmında oda müziği ve vokal müzik üzerine yoğunlaşmış, senfoni üretmekten uzak durmuştur. İlk piyano konçertosu, olgunluk döneminde bestelediği birinci senfonisine doğru atılmış önemli bir adım olarak görülür. Bu eser ilk planda, 1854 te, iki piyano için sonat olarak düşünülmüş, daha sonra piyano konçertosuna çevrilmiştir. Eserin geneli, özellikle birinci bölümü, senfonik konçerto anlayışını benimser. Yani, merkezde solistin maharetlerinin sergilenmesi değil, orkestra ve solistin tınısal ve yapısal olarak bütünleştiği senfonik akış yer alır. Romantik dönemde bu anlayışın önde gelen savunucusu, Brahms ın yakın dostu, Romantik anlayışın önderlerinden büyük besteci Robert Schumann olmuştur. İkinci bölümün Schumann ın ölümünün ardından yazılmış bir ağıt olduğu görüşü yaygındır. Son bölümdeki yoğun polifonik doku, motorik ritimli temalar, Brahms ın Bach müziği üzerine yapmış olduğu çalışmaların bir sonucudur. Daha sonraki yıllarda senfonilerinde sergileyeceği tını, doku ve ritmin bütüncül gelişiminin sürekliliği burada da çarpıcı biçimde karşımıza çıkar. Rondo prensibine uygun olarak, temanın unsurları çeşitlenir, dönüştürülür ve böylelikle gelişimin kesintisizliği ortaya konulmuş olur. Bu konçertonun İlk seslendirmesi 22 Ocak 1859 yılında Hannover de Joseph Joachim şefliğinde gerçekleştirilmiştir. Solist olarak bestecinin kendisi yer almıştır. Johannes Brahms is among the greatest composers of the latter part of the 19 th century. He is considered a strong representative of the absolute music concentrating on classicist tendencies, as opposed to Liszt and Wagner, composers of the New German School that put literature and philosophy at the center. By the popular standards of his time, Brahms was conventional, while New German School was progressive. However, starting in the early twentieth century, it became apparent that Brahms music introduced significant innovations in terms of texture-timber-rhythm transformations and laid the groundwork for the twentieth century thought. In the earlier part of his career, Brahms concentrated on chamber music and vocal music and refrained from writing symphonies. His first piano concerto is regarded as an important step taken towards his first symphony which he composed in his maturity period. Initially, in 1854, the work was conceived as a sonata for two pianos, but then turned into a piano concerto.

The work reflects a symphonic concerto approach, both in the overall, and in the first movement in particular. In other words, the work does not rely on the soloist s display of skills, but the symphonic flow where the orchestra and the soloist unite in both tonal and structural terms. The leading practitioner of this approach in the Romantic period was the great composer Robert Schumann, a close friend of Brahms. It is generally accepted that the second movement is an elegy written after Schumann s death. The intense polyphonic texture and themes with motor rhythms in the final movement mark the culmination of Brahms studies on Bach s music. The continuity of the holistic development of tone, texture and rhythm, which Brahms would use in his symphonies in the following years, manifests itself impressively in this movement. Adhering to the principles of rondo, the elements of the theme are varied and transformed to sustain the uninterrupted development. The concerto was premiered on January 22, 1859 in Hannover. Conducted by Joseph Joachim, the premiere featured the composer as soloist. Piotr Ilyich TCHAIKOVSKY (1840-1893) Francesca da Rimini, Op.32 Francesca de Rimini 13. yüzyılda yaşamış soylu bir kadındır. Ravenna Lordu'nun kızıdır. Politik sebeplerle Gianciotto Malatesta ile evlendirilmiştir. Francesca nın kocası, erkek kardeşi Paolo ile yaşadığı aşkı farkeder ve ikisini de öldürür. Rimini nin hikâyesi Ortaçağ Avrupasında yaygınlaşmış ve bunun bir yansıması olarak Dante nin İlahi Komedyasında yer almıştır. Tchaikovsky, 1875 yılında opera yazmak üzere libretto arayışına girmiş ancak istediği gibi bir eser bulamamıştır. Daha sonra librettist olan kardeşi Modest ın önerisi ile Francesca nın öyküsü ile ilgilenmiş ve konu üzerine bir senfonik şiir yazmaya karar vermiştir. Daha önce Liszt in Dante isimli senfonik şiirinin İnferno (Cehennem) bölümünde de yer alan bu öykü, genel ahlaki eğilimlere ters bir aşk yaşayan ruhların sonsuza dek acı çekmeye mahkûm olması temasıyla Tchaikovsky nin o dönemki psikolojik durumuna denk düşmüştür. İlk bölümünde Dante nin cehenneme inişi ve orada Francesca ve Paolo yu görüşü, ikinci bölümde sevgililerin

içinde savrulup acı çektiği sonsuz fırtına, üçüncü bölümde Francesca nın olup bitene melankolik bakışı ve son bölümde cehennemdeki fırtınanın her şeyin üstünü örtüp öykünün tüm kahramanlarını alıp götürmesi betimlenir. Tchaikovsky bu eseri 1876 yılında Wagner in Nibelung un Yüzüğü dörtlemesinin prömiyerini izledikten sonra yazmış, kararlılıkla anti-wagnerci yaklaşımını korumuştur. Dramanın akışı renk ve armoni odaklı leit-motif lere değil, görsel çağrışımlı çizgisel ilerlemeye dayanır. Temaların melodik zenginliği ön planda tutulur. Bestecinin Fantezi Uvertür olarak nitelendirdiği bu senfonik şiirin ilk seslendirmesi 25 Şubat 1877 yılında Moskova da yapılmış ve büyük başarı kazanmıştır. Francesca Rimini was a woman of nobility who lived in the 13 th century. She was the daughter of the Lord of Ravenna. After being wedded to Gianciotto Malatesta for political reasons, Francesca had an affair with her husband s brother Paolo. When Gianciotto found out the affair, he killed them both. The story of Rimini spread widely in the Medieval Europe and found a place in Dante s Divine Comedy. In 1875, Tchaikovsky searched for a libretto to write an opera, but could not find a work to his liking. Later on, at the suggestion of his brother Modest, who was a librettist, he developed an interest in Francesca s story and decided to write a symphonic poem on it. Already included in the Inferno (Hell) part of Liszt s symphonic poem Dante, the story with its theme of everlasting suffering that the souls having an affair defying the general moral values were doomed to endure befitted Tchaikovsky s state of mind in the period. The first movement describes how Dante going down deeper in Hell sees Francesca and Paolo; the second movement portrays the fierce storm in which the lovers were to whirl in the wind and suffer forever; the third movement shows the melancholic take of Francesca on all that happened; and the fourth movement depicts the storm in hell veiling everything and taking away all the characters in the story. Tchaikovsky wrote the work after viewing the premiere of Wagner s cycle of four music dramas, The Ring of the Nibelung, and firmly preserved his anti-wagnerian approach. The flow of the drama is based not on color- and harmony-centered leitmotifs, but a linear progression with visual associations. The melodic richness of the themes is brought to the fore.

This symphonic poem which the composer described as an overture-fantasy was premiered on February 25, 1877 in Moscow and received very favorably. Dr. Onur Türkmen Bilkent Senfoni Orkestrası Bilkent Symphony Orchestra I. Keman 1 st Violin Irina Nikotina, konzertmeister yard. asst. Suzanna Bezhani Bahar Kutay Refik Zamanalioğlu Adilhoca Aziz Vseslava Kudinova Süreyya Defne Eda Delikçi Davut Aliyev Elena Postnova Arif Möhsünoğlu Ferhat Mehmet Flüt Flute Albena Sezer, grup şefi principal Zita Zempleni Ebru Aykal Obua Oboe Selçuk Akyol, grup şefi principal Violetta Lupu Viktoriya Tokdemir Klarnet Clarinet Nusret İspir, grup şefi principal Selen Akçora II. Keman 2 nd Violin Feruza Abdullayeva, grup şefi principal Rasim Bağırov Elena Rihsi Marina Görmüşoğlu Adelya Ateşoğlu Nil Cetiz İskender Okeev Ferhat Gülmehmet Seyran Ahundzade Eren Kuştan * Viyola Viola Cavid Cafer, grup şefi principal Elena Gnezdilova Sema Hakioğlu Uluğbek Rihsi Ece Akyol Svetlana Simolin Elif Onay Barış Simolin İrşad Mehmet Viyolonsel Violoncello Hayreddin Hoca, grup şefi principal Serdar Rasul Artur Rahmatulla Adil Babacan Yiğit Ülgen Verda Çavuşoğlu Salim Gayıblı Kontrbas Double Bass Sergey Margulis, grup şefi principal Dritan Gani Zurab Tsitsuachvili Burak Noyan Şalva Gagua Fagot Bassoon Ozan Evruk, grup şefi principal Ezgi Tandoğan Onat Korno Horn Laszlo Gyarmati, grup şefi principal Güloya Altay Hasan Erim Hacat Gökay Yıldız * Trompet Trumpet Julian Lupu, grup şefi principal Krassimir Koniarov Renato Lupu * Deniz Arda Başuğur Trombon Trombone Cem Güngör, grup şefi principal Yalın Akdağ * Aleksey Medvedev Tuba Noriyoshi Murakami Vurmalı Çalgılar Percussion Aydın Mecid, grup şefi principal Rahim Namazov * Can Ünlüsoy * Berk Şençolaklar * Arp Harp Özlem Başabak * * Misafir Sanatçı Guest Artist