I. Küçük Bir Şehir. Put thousands together Less bad, But the cage less gay. HOBBES*

Benzer belgeler
Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Eber Gölü (Bolvadin-Afyonkarahisar) (10-11 Mayıs 2008) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı,

II) Hikâye Dışı düzlemi


Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?

: TOROSLARIN ŞİRİN KASABASI; SAİMBEYLİ Çam ağaçlarının süslediği derin vadiler arasında, kıvrak bir dansör edasıyla akan Göksü nun hemen kenarından

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

2. İstanbul Boğazı 31 kilometre uzunluğundadır. 3. İstanbul Boğazı Asya ve Avrupa yı birbirinden ayırır. 4. İstanbul Boğazını turistler çok severler.

Bay Çiklet in Bahçesi

a 3 -<» rt3 ft3 Ö o\3 CO o\3 Ö o\3 CO v-< 0x3 Ö V-i -i» 3 Gezi / İlgaz Anadolu'nun Sen Yüce Bir Dağısın 0x3 Ö 0x3 Kitap / Kayıp Gül

Picea (Ladin) Picea abies (Avrupa Ladini) Picea orientalis (Doğu Ladini) Picea glauca (Ak Ladin) Picea pungens (Mavi Ladin)

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

İNŞAAT TEKNOLOJİSİ UYGULAMALARI I ÇATI TEKNİKLERİ

SAGALASSOS TA BİR GÜN

Itria vadisindeki yuvarlak loca:

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

Tur Danışmanımız: Ali Canip Olgunlu

ÇALIŞKAN ARILAR EKİM AYI EĞİTİM PROGRAMI 1.HAFTA NELER ÖĞRENECEĞİZ HAFTANIN KONUSU:OKULUMUZ

PROJE I Ders III ALAN ANALİZİ. Doç.Dr.Reyhan ERDOĞAN. Akdeniz Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü

MARSEILLES GEZİ MASSALIA MARSİLYA HAZİRAN 2011

tellidetay.wordpress.com

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır

MACERA AKADEMİSİ. Anneciğim ve Babacığım,

YENİ ŞEHİR ARNAVUTKÖY / 2. İSTANBUL. Daha İyi Bir Gelecek İçin Bugün`den Harekete Geçin

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

BİTKİ TANIMA I. Yrd. Doç. Dr. Taki DEMİR

PEMBA ADASI. Afrika'nın doğu kıyısındaki uzak bir ada ve muhtemelen şimdiye kadar bulabildiğiniz medeniyetlerden uzakta.

ÇIRAĞAN A DOKUNMA! Tarihi Fıstıklı Meydanı dev bir beton yığını altında kalıyor.

İTALYA. Sanayi,Turizm,Ulaşım

MENTEŞE YÖRESİ Kıyı Ege Bölgesinün Büyük Menderes Oluğu güneyinde kalan kesimine "Menteşe Yöresi" denilmektedir. 13. yüzyılda Manteşe yöresi

ANTAKYA SAMANDAĞ GEZİSİ I 25 HAZİRAN 2012 MUSA DAĞI SİMON DAĞI

MERAKLI KİTAPLAR Kavramlar

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak)

ŞEBNEM İŞİGÜZEL Sarmaşık

Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri

RÖNESANS DÖNEMİ BAHÇE

Ay Yine Gecikti. Ferhat Şahnacı

Gezdikçe Gördükçe BD TEMMUZ İzlen Şen Toker. Güzel ağaç adlı masal kasabası. lberobello

İNŞAAT TEKNOLOJİLERİ VE UYGULAMALARI ÇATI TEKNİKLERİ

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir.

S C.F.

S C.F.

Mark Howorth imzasıyla

Doğukan Türkekul Akgün TURK Seda Uyanık. Tarih: Başlık: Budapeşte Gezi Notlarım. Budapeşte Gezi Notlarım

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

S C.F.

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ


MIT OpenCourseWare Ekonomide İstatistiksel Yöntemlere Giriş Bahar 2009

Harita : Yeryüzünün tamamının veya bir bölümünün kuşbakışı görünümünün belli bir ölçek dahilinde küçültülerek düzleme aktarılmasına denir

HAYTAP İmdat Turu Ekibi ANKARA Yenimahalle 'Toplama Merkezi'nde... Son Güncelleme Çarşamba, 25 Eylül :37

T.C. M.E.B ÖZEL MANİSA İNCİ TANEM ANAOKULU DENİZ İNCİLERİ SINIFI

parkresidencescadde.com

HİKÂYELERİMİZ FEN VE MATEMATİK ETKİNLİĞİ

AHIRIN İÇİNDEKİ SARAY 300 Ispartalı filmini hatırladınız mı?

süper ev kdeniz deki Hazırlayan Çiğdem HASANOĞLU

4.SINIF TÜRKÇE 15. HAFTA SONU ÖDEVİ

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

1) Dost ayıbını. söyler. Tümcesini en anlamlı şekilde tamamlayan sözcük çifti hangisidir?

Konuksever Mah. Gazi Bulvarı No:220 Antalya TURKEY Tel.(0242) Fax. (0242) /

Hırkatepe Köyü-Beypazarı (30 Kasım 2008) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı

66 Fotoğrafçı Etkinlik Listesi. 52 Haftalık Fotoğrafçılık Yetenek Sergisi

GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği fiziksel, sosyal, zihinsel, cinsel, duygusal ve ahlaki gö

ATATÜRK'Ü ANIŞ. Adım-Soyadım:...

Çoklu Zekâ Teorisi Ek 2

PLAN NOTLARI

ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR

Administrator tarafından yazıldı. Çarşamba, 27 Temmuz :46 - Son Güncelleme Cuma, 19 Ağustos :53

Yönler ve Yön Bulma. Yönler ikiye ayrılır.

P E P _ H 0 5 C

Kuşların Gizemli Yolculuğu -Göç!

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý

Göçmen bir yaşam. Göçleri sırasında fite kadar yükselen telli turnaların en büyük düşmanı kartallardır.

16 18 EKİM 2014 KAPADOKYA TURU

Muhteşem Bir Tabiat Harikası SULTAN SAZLIĞI MİLLİ PARKI

OYUNCAK AYI. Aysel çok mutluydu. Çünkü bugün doğum. Annesi Elvan a oyuncak bir ayı aldı. Elvan. günüydü. Babası Aysel e hediye aldı.

İZMİR 60. YIL ANADOLU LİSESİ CERN GEZİSİ

MARIE-HENRI BEYLE STENDHAL Kırmızı ve Siyah

Her yıl kaç vize veriliyor? Türkiye deki Alman temsilcilikleri her yıl yaklaşık 160 bin vize veriyor.

Haritanın Tanımı. Harita Okuma ve Yorumlama. Haritanın Tanımı. Haritanın Özellikleri. Haritanın Özellikleri. Kullanım Amaçlarına Göre

MİMARİ RESTORASYON PROGRAMI EĞİTİM GEZİSİ

BOĞAZA. sevgiyle gülümseyen bir ev... Özlem ve Halit Akyürek ten Boğaz da bir restorasyon çalışması...

AYLIK BÜLTEN TEMA: HAYVANLARI KORUMA GÜNÜ, DÜNYA TASARRUF GÜNÜ,CUMHURİYET HAFTASI

OYUNCAK AYI. ayının adını Yumoş koydu. Halasına oturmaya. giderken Yumoş uda götürdü. Halasının kızı. Sorular: 1- Annesi Elvan a hangi hediyeyi aldı?

S C.F.

Provence-Lavanta. Görülmesini tavsiye edeceğimiz yerden ilki:

23 NİSAN İLKOKULU 2/C SINIFI DENEME SINAVI

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı. Azarya ve şarkının üç Yahudi duası

Böylece ormandaki maceralar hakkında düşünmeye başladım ve boya kalemimle ilk resmimi çizmeyi başardım. Bir numaralı resmim şöyleydi:

Kapadokya Turu 2015 Tur Genel Tanımı Neler Yapılır?

Transkript:

I. Küçük Bir Şehir Put thousands together Less bad, But the cage less gay. HOBBES* Küçük Verrières in Franche-Comté deki en şirin şehirlerden biri olduğu söylenebilir. Kırmızı kiremitli sivri damlarıyla beyaz evleri, gür kestane ağacı kümeleriyle en hafif kıvrımları bile belirginleşmiş küçük bir tepenin yamacında dizilidir. Vakti zamanında İspanyolların inşa etmiş olduğu, şimdiyse viraneye dönmüş surların birkaç yüz ayak altında Doubs çayı akmaktadır. Verrières in kuzey yanı, Jura ların bir kolu olan yüksek bir dağın siperindedir. Bu Verra Dağı nın kırık zirveleri ekim ayının ilk soğuklarıyla birlikte karla kaplandığında, dağdan kopup gelen bir sel Verrières den geçerek Doubs a dökülür ve çok sayıda kereste hızarını harekete geçirir. Bu son derece basit bir sanayidir ve burjuvadan ziyade köylü olan Verrières ahalisi- * Stendhal ın iddiasına rağmen Hobbes a ait olduğu kesin olmayan bir metin. Bir araya koyun, pek de kötü olmayanların binlercesini, kafes daha az eğlenceli olur. 7

nin büyük bölümü geçimini böyle sağlar. Ama bu küçük şehri zenginleştiren yine de kereste hızarları değildir. Verrières liler, Napolyon un düşüşünden beri şehirlerindeki hemen hemen tüm evlerin ön cephesinin yenilenmesini sağlamış olan genel refa Mulhouse bezi denen boyalı bezi üreten fabrikaya borçludur. Şehre girilir girilmez, korkunç görünüşlü ve gürültücü bir makinenin patırtısı insanı serseme çevirir. Sokağı titreten bir gümbürtüyle inip duran makinenin yirmi ağır çekicini, sel suyunun işlettiği bir çark indirip kaldırmaktadır. Bu çekiçlerden her biri günde bilmem kaç bin çivi imal eder. Bu kocaman çekiçlerin vurduğu yere, körpe ve güzel genç kızların yerleştirdiği demir parçacıkları hızla çivi haline dönüşür. Görünüşte pek zahmetli bu iş, Fransa yı İsviçre den ayıran dağlara ilk kez dalan seyyahı en şaşırtan şeylerden biridir. Seyyah, Verrières e girdiğinde, ana yoldan geçenleri sağır eden bu güzel çivi fabrikasının kime ait olduğunu sorduğunda, ağırdan alan bir aksanla şu cevabı verirler ona: Elbette belediye başkanının. Doubs kıyısından tepenin en uç noktasına kadar uzanan bu ana yolda yolcu bir an durmaya görsün, işi başından aşkın ve önemli biri havasındaki soylu bir zatın belireceğine bire yüz bahse girebiliriz. O zat görününce herkes başındaki şapkayı hızla çıkarıverir. Kır saçlıdır, gri giysiler içindedir. Göğsünde birçok kurumun verdiği madalyalar bulunan, geniş alınlı, kartal burunlu bu şahsın çehresine şöyle bir bakıldığında düzgün hatları hemen fark edilir: Hatta, ilk bakışta, belediye başkanı ağırbaşlılığıyla kırk sekiz ya da elli yaşlarındaki kimselerde hâlâ rastlanabilen türden bir hoşluğu birleştirdiği bile söylenebilir. Ama bir süre sonra, dar kafalılıkla yaratıcılıktan uzaklığın karıştığı bir tür kendini beğenmişlik ve kendi kendine yetme hali Parisli yolcuyu şaşırtır. Nihayet anlaşılır ki, bu adamın yeteneği, alacağını kuruşu kuruşuna ödetmek ve kendi borçlandığında da mümkün olduğunca geç ödemekle sınırlıdır. 8

İşte, Verrières belediye başkanı Mösyö de Rênal böyle bir adamdır. Sokakta ciddi adımlarla yürüyerek belediye sarayına girer ve yolcu onu gözden kaybeder. Ama yolcu gezintisine devam edecek olursa, yüz adım yukarıda, oldukça güzel görünümlü bir ev görecektir. Evin bitişiğindeki demir parmaklığın ardında muhteşem bahçeler uzanmaktadır. Daha ötesi, Bourgogne tepelerinin oluşturduğu ufuk çizgisidir; sanki göz zevkimiz için, arzu üzerine yaratılmış bir yer gibidir. Bu manzara, paraya dayalı küçük çıkarların pis kokulu havasından boğulmaya başlayan yolcuya tüm bunları unutturur. Bu evin Mösyö de Rênal ın olduğunu öğrenir yolcu. Yapımını pek yakınlarda bitirdiği, yontma taştan bu güzel konutu, büyük çivi fabrikasından sağladığı kâra borçludur Verrières belediye başkanı. Mösyö de Rênal ın köklü bir İspanyol ailesinden geldiği söylenir; rivayete göre, bu aile XIV. Louis nin fethinden çok önce gelip buralara yerleşmiştir. 1815 yılından bu yana Mösyö de Rênal sanayici olmaktan utanç duymaktadır. 1815 onun Verrières belediye başkanı olduğu yıldır. Doubs kıyılarına kadar sekiler halinde inen bu harikulade bahçenin değişik bölümlerini destekleyen set duvarları da Mösyö de Rênal ın demir ticaretindeki bilgi ve becerisinin ödülüdür. Almanya nın Leipzig, Frankfurt, Nürnberg gibi manüfaktür şehirlerini çevreleyen rengarenk, nefis bahçeleri Fransa da görmeyi asla ummayın. Franche-Comté de ne kadar çok duvar yükseltilirse, üst üste dizilmiş taşlar sayesinde mülk ne kadar kabartılır ve abartılırsa, komşuların saygısına o kadar hak kazanılır. Mösyö de Rênal ın duvar dolu bahçeleri, işgal ettikleri toprakların bazı küçük bölümlerini altın pahasına satın aldığı için de hayranlık uyandırır. Örneğin, şu kereste hızarı, Doubs kıyısındaki tuhaf hali Verrières e girerken gözünüze çarpmış olan ve damının üzerindeki bir levhaya dev gibi harflerle SOREL adının yazılmış olduğunu fark ettiğiniz şu hızar, altı yıl önce, şu an Mösyö de Rênal ın bahçelerinin dördüncü setinin duvarının yükseldiği alanda bulunmaktaydı. 9

Kibirli belediye başkanı, katı yürekli ve inatçı bir köylü olan yaşlı Sorel e defalarca gidip gelmek zorunda kalmıştı; fabrikasını başka yere taşımaya razı etmek için ona avuç avuç Louis altını sayması gerekmişti. Hızarı çalıştıran kamu malı çaya gelince, Mösyö de Rênal, Paris te sahip olduğu kredi sayesinde, onun yatağının değiştirilmesini sağlamıştı. Bu lütfu 182...* seçimlerinden sonra elde etti... Sorel den aldığı bir dönüm toprağa karşılık, Doubs kıyılarında beş yüz adım daha aşağılarda dört dönüm toprak verdi ona. Bu mevki köknar kerestesi ticaretine daha elverişli olsa da, Sorel Baba zengin olduğundan beri artık ona Sorel Baba denmekteydi komşusunu kızıştıran aşırı mülk düşkünlüğü ve sabırsızlıktan yararlanmayı ve bundan 6 bin frank elde etmeyi bilmişti. Bu anlaşmanın yöredeki kafası çalışır kişilerce eleştirildiği doğrudur. Bir keresinde, bu olaydan dört yıl sonra, bir pazar günü, belediye başkanı giysileri içinde kiliseden dönen Mösyö de Rênal uzaktan yaşlı Sorel i görmüştü. Yanında üç oğluyla, ona bakarak gülümsüyordu Sorel Baba. Bu gülümseme belediye başkanının içine bir kurt düşürmüştü ve o günden beri de bu değiştokuşu daha ucuza kapatabileceği fikrindeydi. Verrières de halkın gözünde saygın biri olmak için asıl önemli olan şey, duvar üstüne duvar ördürmeye devam ederken, ilkbaharda Paris e gelmek için Jura nın dar boğazlarından geçen bu duvarcı ustalarının İtalya dan getirdikleri planlardan birini sakın ola benimsememekti. Böyle bir yenilik, bu duvarları yaptıran ihtiyatsız mimarın kafasız ününe sonsuza dek sahip olmasına mal olurdu ve Franche-Comté de itibar dağıtan bilgili ve ölçülü insanlar nezdinde sonsuza dek lekelenmiş kalırdı. Aslında, bu bilge insanlar burada en can sıkıcısından bir despotizm uygularlar; Paris denen o büyük cumhuriyette yaşamış biri için küçük şehirlerde oturmak bu iğrenç ve çirkin sözcük * Seçimlerin yapıldığı 1824 yılı olmalıdır. 10

nedeniyle katlanılmazdır. Kamuoyunun tiranlığı hem de ne kamuoyu!- Fransa nın küçük şehirlerinde Amerika Birleşik Devletleri ndeki kadar aptalca dır. II. Belediye Başkanı Ahmakların saygısı, çocukların ağzı açık ayran budalası hali, zenginlerin imrenmesi, bilgelerin küçümseyişi; itibar budur işte bayım! Sizce hiç mi önemi yok bunun? BARNAVE Bereket versin ki, Doubs un yatağının yüz adım kadar yukarısında, tepe boyunca uzanan bir gezinti yeri için kocaman bir payanda duvarına ihtiyaç oldu da Mösyö de Rênal ın idareci ünü kurtuldu. Burası, Fransa nın en hoş ve güzel manzaralarından birine sahip olmasını bu hayranlık verici konumuna borçludur. Ama, her ilkbaharda yağmur suları bu gezinti yerini oluk oluk yarıyor, çukurlar açıyor, yürünemez hale getiriyordu. Herkesin bildiği bu aksilik, Mösyö de Rênal ı yirmi ayak yüksekliğinde, otuz, kırk kulaç uzunluğunda bir duvarla mülki idaresini ölümsüzleştirmek gibi mutlu bir zorunlulukla karşı karşıya bıraktı. Mösyö de Rênal ın Paris e üç yolculuk yapmak zorunda kaldığı -üç kez gidip gelmişti çünkü bir önceki içişleri bakanı Verrières deki gezinti yerinin amansız düşmanıydı- bu duvarın korkuluğu şimdi yerden dört ayak yükseğe uzanmaktadır. Şu sıralarda da, sanki geçmişteki ve şimdiki tüm bakanlara meydan okurcasına yontma taştan döşemelerle süslenmekteydi. 11

Maviye çalan hoşlukta, bu gri, büyük taş bloklara göğsümü dayayıp, daha yeni terk ettiğim Paris baloları üzerine hülyalar kurarken, bakışlarım Doubs vadisine defalarca dalıp gitmiştir! Ötede, sol yakada, beş, altı vadi yılan gibi kıvrılır gider. Dikkatle bakıldığında bunların dibinde seçilen küçük çayların bir çağlayandan diğerine koşturduktan sonra Doubs a döküldükleri görülür. Bu dağlarda güneş insanı çok ısıtır. Tam tepede parıldadığında yolcunun sığınıp hayal kurabileceği olağanüstü çınarlarla kaplı bir teras vardır. Buradaki çınarlar hızlı boy vermelerini ve maviye çalan yeşilliklerini, belediye başkanının kocaman payanda duvarının ardına yığdırdığı taşıma toprağa borçludurlar; belediye meclisinin muhalefetine rağmen gezinti yerini altı adımdan fazla genişletmişti (o aşırı gerici bense liberal olmama rağmen, bu konuda ona şükrediyorum), bu nedenle, ona ve Verrières dilenciler yurdunun mesut müdürü Mösyö Valenod ya sorarsanız bu teras Saint-Germain-en- Laye deki terasla karşılaştırılmayı hak etmektedir. Bana gelince, benim bu SADAKAT GEZİSİ ne tek itirazım (mermerden plakalara yazılmış bu resmi ad on beş, yirmi yerde okunur, bunlar sayesinde Mösyö de Rênal bir nişan daha elde etmiştir); evet, Sadakat Gezisi ne tek itirazım, yetkililerin, bir barbar gibi, bu hayat dolu çınarları cascavlak bırakıncaya dek budatılmasınadır. Yuvarlak ve yassı, alçak başlarıyla en bayağısından bostan bitkilerine benzemek yerine, İngiltere de rastlanan o muhteşem görüntülerine burada da sahip olmaktan dahasını istemezdi onlar da. Ama belediye başkanının iradesi despotçadır; belediyeye ait tüm ağaçlar yılda iki kez acımasızca sakat bırakılır. Rahip vekili Mösyö Maslon budama hasılatına el koymayı alışkanlık haline getirdiğinden beri görevli bahçıvanın elinin çok daha sertleştiğini bölgedeki liberaller ileri sürüyor olsa da, bence abartmaktadırlar. Bu genç kilise adamı, birkaç yıl önce, Rahip Chélan a ve civardaki birkaç papaza göz kulak olsun diye Besançon dan gönderilmişti. İtalya Savaşı nda hizmet verdikten sonra Verrières e çekilmiş yaşlı bir başcerrah, ki belediye başkanına bakılırsa ömrü 12

boyunca hem Jakoben hem de Bonapartistti, günün birinde bu güzel ağaçları düzenli olarak sakatlıyor diye ondan şikayet etmeye cesaret etti. Ben gölgeyi severim, karşılığını verdi Mösyö de Rênal. Liyakat nişanı sahibi bir cerrahla konuşurken takınmak gereken kibirli edayla; gölgeyi severim, ağaçlarımı da gölge versinler diye budatıyorum, başka da ne işe yarar ağaçlar bilemem, tabii eğer pek yararlı olan ceviz gibi kazanç getirmiyorlarsa. İşte, Verrières de her şeyin kaderini tayin eden büyük söz: KA- ZANÇ GETİRMEK. Bu söz, tek başına, yöre sakinlerinin dörtte üçünden fazlasının genel düşüncesini temsil eder. Kazanç getirmek; size pek hoş gelen bu küçük şehirde her şeyin kaderini tayin eden gerekçedir. Buraya gelen yabancı, kenti çevreleyen serin ve derin vadilerin güzelliğine kanarak, ilk önce, yöre insanlarının güzele duyarlı olduklarını hayal eder; gerçi onlar da memleketlerinin güzelliğinden sık sık dem vururlar: Buna pek önem verdikleri inkâr edilemez; ama bu önemin nedeni birkaç yabancıyı çekiyor olması, paralarının hancıları zengin etmesidir, bu da, ayakbastı mekanizmasıyla, şehre kazanç getirmektedir. Güzel bir sonbahar günü Mösyö de Rênal, karısı kolunda, Sadakat Gezisi nde dolaşıyordu. Ciddi bir havada konuşan kocasını dinlemekte olan Madam de Rênal üç küçük oğlan çocuğunun hareketlerini endişeyle izliyordu. On bir yaşında gözüken büyük çocuk sık sık korkuluğa yaklaşıyor, üstüne çıkar gibi yapıyordu. Bunun üzerine tatlı bir ses Adolphe adını telaffuz ediyor ve çocuk da gözünü diktiği hedeften vazgeçiyordu. Madam de Rênal otuz yaşlarında gözüküyordu ama hâlâ oldukça güzeldi. O Parisli parlak çocuk pişman olabilir, diyordu Mösyö de Rênal, hakarete uğramış bir edayla, benzi her zamankinden daha solgundu. Sarayda dostu olmayan biri değilim ben... Ama, iki yüz sayfa boyunca taşradan söz etmek istesem bile, bir taşralı diyaloğunun uzunluğuna ve ukalaca sakınımlılığına sizi maruz bırakma barbarlığını göstermeyeceğim. 13

Verrières belediye başkanının bunca nefret ettiği Parisli o parlak çocuk Mösyö Appert ten başkası değildi; iki gün önce yalnızca Verrières hapishanesine ve dilenciler yurduna girmenin yolunu bulmakla kalmamış, belediye başkanıyla yörenin bellibaşlı mülk sahiplerinin para almadan yönettikleri hastaneye de girmeyi başarmıştı. Ama, diyordu Madam de Rênal çekine çekine, Parisli bu bey size ne zarar verebilir ki, siz fukaranın malını şaşmaz bir namuslulukla yönetiyor olduktan sonra?.. O kınama yağdırmak için gelir yalnızca, sonra da gidip liberallerin gazetelerine makaleler sokuşturur. Siz onları hiç okumazsınız, dostum. Ama bu Jakoben makalelerden bize söz ediyorlar; tüm bunlar bizi rahatsız ediyor ve iyilik yapmamızı engelliyor.* Bana gelince, ben papazı asla bağışlamayacağım. III. Yoksulların Malı Erdemli ve entrikacı olmayan bir papaz, köy için Tanrı nın bir nimetidir. FLEURY Seksenlik bir ihtiyar olan ama sağlığının ve karakterinin demir gibi olmasını bu dağların serin havasına borçlu Verrières papazının hapishaneyi, hastahaneyi, hatta dilenciler yurdunu her an ziyaret etme hakkına sahip olduğunu bilmemiz gerek. Paris ten * Bu tarihsel bir sözdür [Stendhal ın notu]. 14