Ashabın Kuran Karşısındaki Duruşu Perşembe, 30 Temmuz :39

Benzer belgeler
Kur'an ve Anlam. Yazarlar Mürsel Ethem Yusuf Topyay Mehmet Akın. Editörler İsmet Eşmeli Mehmet Akın ISBN:

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE)

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

MÜSİAD İFTARI ŞANLIURFA

İÇİNDEKİLER. Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili. Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan

Genç Kız ve Erkeklerin Evlilik Algısı

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL

KUR AN ve SAHÂBE SEMPOZYUMU

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek

YASIYOR. MUYUZ. SASIYOR.. MUYUZ? Bismillahirrahmanirrahim MUHİDDİN YENİGÜN. (e-posta: yayınevi sertifika no: 14452

Şüphesiz ki Allah a, ahiret gününe iman edenlerle Allah ı çok anan kimseler için Allah ın elçisinde güzel bir örnek vardır.

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;


1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

Peygambere Uymak İstemeyenler

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

HİKMET YURDU Düşünce Yorum Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi

NİÇİN EVLENMEDEN ÖNCE İNSANIN KENDİNİ TANIMASI ÇOK ÖNEMLİDİR? YA DA KENDİNİ TANIMAK NEDİR?

Hz. Adem den Hz. Muhammed (s.a.v.)e güzel ahlakı insanda tesis etmek için gönderilen dinin adı İslam dır.

Gençlik Eğitim Programları DAVET

Hafta Konu Ön Hazırlık Öğretme Metodu

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

2010 yılının son ayına girdiğimiz bu aylarda hıristiyan olan batı toplumunda olduğu gibi

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir;

HADİS DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI HADİS DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti)

Aynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.

VAHYĐN ÇEŞĐTLERĐ VE KUR AN-I KERĐM Muhammed b. Tavît et-tancî Terc.: Hüseyin Atay

Yasin sûresini okuduktan sonra duâ etmek için toplanmanın hükmü. Abdulaziz b. Baz

İstanbul İmam Hatip Liseliler Derneği

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Nihat Uzun, Hicrî II. Asırda Siyaset-Tefsir İlişkisi, Pınar Yay., İstanbul, 2011, 302 s.

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

Kur an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok

Ünite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR

2015 YILI 3. DÖNEM ÜÇ AYLIK VAAZ- IRŞAT PROGRAMI Pazartesi Öğleden Önce Şevket ŞİMŞEK Uzman Vaiz Kapucu Camii

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

MARUF VAKFI İSLAM EKONOMİSİ ENSTİTÜSÜ AÇILDI

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Tefsir II ILH

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

Hindistan ın Pencap bölgesinde bulunan Kadiyan adlı yerden şöyle bir ses yükseldi:

Bu yaklaşımlar anne babaların kafasını oldukça meşgul eden şu soruyu akla getiriyor:

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli?

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma

ÇALIŞMA DAVRANIŞINI DEĞERLENDİRME ÖLÇEĞİ

İngilizce nasıl öğrenilir?

MUHAMMED BAKIR EL-MECLİSÎ NİN VE BAZI ŞİÎ ÂLİMLERİN HZ. AİŞE HAKKINDAKİ BAZI SÖZLERİ

GENÇLİK KİTAPLARI YAZARI

Bazı Zaman ve Mekanların Ayrıcalığı Cuma, 04 Temmuz :00

başlıklı bir dersine dayanarak vermeye çalışacağız.

TEFSİR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Dini Yayınlar Fuarında Yeni Çıkacak Kitaplar 3

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

xxxxxxx ÖĞRENME RİSK FAKTÖRLERİ RAPORU

Islam & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir.

KİTABIN TANITIM YAZISI Cuma, 12 Ekim :57

Tıp Öğrencisi Bakış Açısıyla Latince Terminoloji

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):


T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

KUR AN I KERİM HAKKINDA KISA BİLGİLER. Soru 2 : Allah(c.c.) ın dilediği şeyleri Peygamberlerine bildirmesine ne denir? Cevap : Vahy denir.

İBADET KURBAN 9/24/2015 KURBAN BAYRAMI 2015/3. Dönem MODEL ŞAHSİYET HZ.

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım.

Mekke; Kabenin etrafında Öteller

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

Ramazan: Hicri takvimin dokuzuncu ayıdır. Ramazan-ı Şerif veya Oruç Ayı da denilir.

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2

Dr. Mehmet Sürmeli tarafından yazıldı. Perşembe, 07 Ekim :45 - Son Güncelleme Perşembe, 21 Ekim :00

Diğer: Diğer:... Diğer:...

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Ü N İ T E L E N D İ R İ L M İ Ş Y I L L I K D E R S P L A N I

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

İçindekiler. Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Hocam: İmam Hatip Lisesi ni okuyup da ne olacak? Burada bir İmam Hatipli olarak soruya mı üzüleyim yoksa soru sorana mı?

KADIN-ERKEK, OKUR-YAZAR, ZENGİN-FAKİR SINIFLANDIRMASI

Acaba hali hazırda elimizdeki Kur an Peygamber (s.a.a) e nazil edildiği suretteki Kur an mıdır?

11. Türkiye Tefsir Akademisyenleri Toplantısı. Medya ve Kur an Sempozyumu

iletişimin kurulamaması

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

TEOG YAZ TATİLİNDE KAZANILIR

Transkript:

İnsanlığın hayat düsturu Kur an ın ilk muhatabı Hz. Peygamber ve onun seçkin ashabıdır. Bu yüzden Hz. Peygamberin ve ashabının Kur an algısı ve onların Kur an karşısındaki duruşları, Kur an ı doğru ve hakkıyla anlama, gereklerini yaşama açısından son derece önemlidir. Zira bir teori kitabı olan Kur an, önce Peygamberimizin, sonra da onun eliyle yoğrulan sahabenin hayatlarında pratiğe dönmüştür. Evet, Peygamberimiz, kendisine nübüvvet görevi verilmeden önce yaşadığı kırk yıllık hayatında, diğer insanlardan farklı bir ahlakî yapıya sahipti. Namuslu, dürüst, güvenilir, yardımsever, uyumlu ve topluma yararlı bir insandı. Ancak Kur an ayetleriyle, onun ahlakı daha da muhteşemleşti ve kemale erdi. Dolayısıyla Kur an, onu değiştirdi, yetiştirdi ve geliştirip kemale taşıdı. Biz Peygamberimizin Kur an okuyuşunu ve Kur an karşısındaki duruşunu önceki yazılarımızda ele aldığımız için, bu yazımızda sahabenin Kur an algısını anlatmaya çalışacağız. İndiği günden itibaren Kur an, ona inanan inanmayan tüm Mekke insanının gündemine oturmuş, onların ilgisini çekmiş ve onları meşgul etmiştir. Hz. Ömer gibi pek çok sahabenin Kur an ayetlerini dinleyerek yahut okuyarak çarpılıp Müslüman oldukları bir vakıadır. Ashab-ı Kiram, hem Kur an ın inişine şahit olmuşlar, hem de O nun en doğru bir şekilde anlaşıldığı ve en güzel bir şekilde uygulandığı bir çağda yaşamışlardır. Kur an öncelikle onlar hakkında inmiş ve onların hayatında pratiğe dönüşmüştür. Bu yüzden Kur an ın anlaşılmasında, ilk Kur an çağı insanı olan sahabenin Kur an anlayışı ve bu konudaki tavırları ile gayretleri çok iyi bilinmelidir. 1 / 6

Her şeyden önce onlar, Kur an ı okuyup anlamanın önemini kavramışlar ve bunu kendilerine temel bir görev bilmişlerdir. Bir tek Kur an ayetini tanımamak bile onları mahzun ederdi. Onlar bu asil görevi hakkıyla yerine getirebilmek için birbirleriyle yarışırlar ve bu konuda hiçbir fedakârlıktan sakınmazlardı. Kur an onların gündemini oluşturuyor, her konuda onların müracaat kitabı oluyordu. Abdullah b. Mesud, şu sözleriyle bu konudaki azim ve kararlılığını ortaya koymaktadır: Allah ın kitabını benden daha iyi bilen birinin olduğunu bilseydim, bineklerin ulaşabileceği yere kadar gider, ondan istifade ederdim. (Taberi, Tefsir, I, 28; Kurtubî, Tefsir, I, 35; Zerkeşî, el-burhan, II, 157) Sahabe medresesinden yetişmiş olan büyük Tabî Said b.cübeyr ise şöyle diyordu: Kur an ı okuyup O nu tefsir etmeyen kör yahut bedevi bir kişi gibidir. (Taberi, Tefsir,I, 36; Suyûtî, Tefsir, II, 223) Onlar Hz. Peygamberin; Geçmiş ve gelecek olanların ilmini isteyen Kur an ı harmanlasın (Gümüşhânevî, Râmuzü l-ehâdîs, II,401) hadisinin gereğini yerine getirmek için yapılması gere ken her şeyi yapmışlardır. Hadiste, deşelesin, harmanlasın, araştırıp tahlil etsin anlamına gelen Esîru, felyüsevvir kelimelerinin seçilmiş olması oldukça dikkat çekicidir. Bu kelimelerin türetildiği svr kökü, yeri ziraat için eşmek, deşelemek, sürmek anlamına gelir. Buna göre hakiki ilme ulaşmak isteyen Kur an tarlasını sürecek, başka bir deyişle onun altını üstüne getirerek onu işleyecek ve vakti zamanı (hasat mevsimi) gelince o tarlanın içerisinden ürünleri devşirecektir. İşte sahabe de bunu en güzel bir biçimde yapmıştır. Kur an ile Yüce Allah ın kendilerinden istediğini yerine getirebilmek için Kur an ı anlamaya yönelen sahabe, Kur an ın iniş esprisine uygun bir şekilde, gereksiz detay açıklamalarının içerisinde asıl manayı kaybetmemeye de özen gösteriyorlardı. Onlardan bize intikal eden tefsir 2 / 6

rivayetleri kısa ve özlü oluşlarıyla bu özellikleri taşımakta ve bu söylediklerimizi desteklemektedirler. Onların Kur an anlayışlarının önemli bir özelliği de, Allah ın hükümlerini peşinen kabul etmiş olmalarıdır. Onlar öyle bir imanî noktaya ulaşmışlardı ki, haklarında nasıl bir hüküm/ayet geleceğini bilmedikleri halde inandık biz ona, hepsi Rabbimiz katındandır diyerek teslimiyet gösterebilmişlerdir. Onların bu tutumu, Allah ın ayetlerine ön yargılı, tereddüt ve şüphelerle yaklaşan günümüz insanı için iyi bir örnektir. Ashab da farklı seviyelerde idiler. Yaşları, işleri, anlayışları, Kur an a ayırdıkları vakitleri farklı idi. Ancak onların bu farklılıkları Kur an ı anlama ve yaşamaktan onları geri bırakmamıştır. Hepsi kapasitesi nispetinde ondan faydalanmasını bilmiştir. Diğer insanlar da öyledir. İnsanların bu seviye farklılıkları Kur an ı anlamada da kendisini gösterir. Her insanın aynı seviyede Kur an ayetlerini anlaması mümkün değildir ama her insanın Kur an dan anlayacağı pek çok şey vardır. Tıpkı maddi bir gıdanın her bedende, olumlu-olumsuz farklı etkiler doğurması gibi. Sözgelimi kimi insan, bir ayetten çokça etkilenir ve büyük ölçüde ondan yararlanır; kimi ise, ondan o kadar etkilenmez. Bu gerçeğin bilinmesi, hem kişinin haddini bilmesini sağlar, hem de Ben ilim ehli değilim, Kur an ı anlayamam deyip Kur an ı anlama işinden tamamen sıyrılıp kaçmasını önler. 3 / 6

Onlar Kur an ayetleri hakkında konuşurken ihtiyatlı davranıyorlar, bilmedikleri/anlayamadıkları yerleri, bilmediklerini söylemekten çekinmiyorlar, ama en önemlisi bu konudaki eksikliklerini tamamlamak ve seviyelerini yükseltmek için çalışıyorlardı. Yine onlar Kur an dan bir şeyler anlama ile, Kur an ı tefsir etmeyi ayrı tutuyorlardı. Kur an dan bir şeyler anlamak için çırpınıyorlar, ama Kur an ı yorumlama konusunda son derece ihtiyatlı ve çekimser davranıyorlardı. Onun için yüz binden fazla sahabenin çerisinde Kur an tefsiri konusunda öne çıkanlar parmak sayısını geçmeyecek kadardır. İman-İlim-Amel Üçlüsü Ashabın Kur an karşısındaki duruşunu, Abdullah b. Ömer den gelen şu rivayet net bir şekilde ortaya koymaktadır: Vaktiyle öyle bir hayat yaşadım ki, o sıralar her birimize Kur an dan önce iman verilirdi. Hz. Peygambere bir sure iner inmez, o surede yer alan helal ve haramları, üzerinde durmamız gereken yerleri öncelikle öğrenirdik. Tıpkı sizin Kur an (metnini) öğrendiğiniz gibi. (Said Havva, el-esas fi s-sünne, VII, 342) 4 / 6

Bu rivayetten ashabın Kur an ı önce iman, sonra ilim, ardından da amel üçlüsü ile algıladıkları anlaşılmaktadır. Yani onlar önce iman ediyorlardı. Kur an ın Allah kelamı olduğuna inanıyorlar ve onu Yüce Yaratıcının sözü olarak ciddiyetle okuyorlardı. Onun emir ve yasakları, nefislerinin aleyhine bile olsa, hiç alışık olmadıkları bir emirle karşılaştıklarında yahut alışık oldukları bir şeyin yasaklanmasıyla karşılaşıyor bile olsalar ona iman ediyorlar, hükmüne boyun eğiyorlardı. İkinci olarak onlar, inen ayetleri doğru olarak bir iyice anlamak için gayret sarf ediyorlardı. Çünkü onlara göre, bilinç olmadan onun hükümlerini okumanın bir anlamı yoktu. Bunun için kendi ana dillerinde gelen Kur an ayetlerini yüzeysel olarak anlıyor olsalar bile, o ayetlerde derinleşmek, onların hükümlerini doğru bir şekilde öğrenmek için gayret ediyorlar, bilenlere müracaat ediyorlardı. Üçüncü olarak onlar, iman ettikleri ve anladıkları ilahî hükümleri hayata geçiriyorlardı. Onlar biliyorlardı ki inen ayetlerde asıl Murad-ı İlahî, o hükümlerin gereğini yerine getirmekti. Sözgelimi onlar inen on ayeti Hz. Peygamberden alıyorlar, onların Allah kelamı olduğuna inanıyorlar, onları doğru bir şekilde anlıyorlar ve hemen ardından onların gereklerini yerine getiriyorlardı. Ancak bundan sonra ikinci bir onluğu (aşır) almaya, öğrenmeye geçiyorlardı. Evet, bugün Kur an bütünüyle inmiş durumda elimizdedir. Ancak çoğu Müslümanın durumu, Kur an ı okuyup anlama ve yaşama konusunda ilk Müslümanların durumunu andırmaktadır. İlk Müslümanlar, henüz ayetler inmediği için bilmiyorlardı, günümüzdeki Müslümanlar Kur an a karşı duyarsızlıkları sebebiyle bilmiyorlar. İlk Müslümanlar, Kur an hükümlerini henüz açıklanmadığı için uygulamıyorlardı, günümüzdekiler ise bilmediklerinden yahut gafletlerinden onları yaşamıyorlar. Dolayısıyla ashabın Kur an algısı, onu okuyup anlama ve yaşama metodu günümüz Müslümanları için de geçerlidir. 5 / 6

Halef b. Hişam şöyle diyerek ümmetin ilkleri ile sonrakilerinin Kur an anlayışını özetler: Ben Kur an ın elimizde bir emanet olduğu inancındayım. Bize, Hz. Ömer in Bakara Suresi üzerinde tam on sene çalıştığı ve sureyi bitirince Allah a şükür için kurban kestiği haberleri ulaştı. Bakıyorum da, günümüzde bir çocuk, bir çırpıda Kur an ın tamamını yahut büyük bir kısmını, bir harf eksiksiz okuyuveriyor! Hayır, hayır! Ben Kur an ın bizde bir emanet olduğunu düşünüyorum! (Kurtubî, Tefsir, I, 40) Sonuç olarak Peygamberimizi ve onun kutlu ashabını şekillendirip yetiştiren Kur an, bizleri de aynı çizgide yetiştirmek için indiği gün gibi ter ü taze durmaktadır. Yeter ki o, doğru anlaşılsın ve ilk muhatapları gibi ciddiye alınsın, okunsun ve hayata geçirilsin. O halde Kur an karşısındaki duruşumuzu yeniden gözden geçirmeliyiz. 6 / 6