AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER



Benzer belgeler
AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

ULUSLARARASI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR KURUMU

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

AZERBAYCAN MİLLİ GÜVENLİK STRATEJİSİ BELGESİ

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ

İSLAM DÜNYASI İSTANBUL ÖDÜLLERİ SUNUŞ

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

Amerikan Stratejik Yazımından...

Title of Presentation. Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL

KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 1

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

İZMİR TİCARET ODASI GÜRCİSTAN ÜLKE RAPORU

ÖZETLER VE ANAHTAR KELİMELER

4. İslam İşbirliği Teşkilatı ( İİT ) Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu

Duygusal birliktelikten stratejik ortaklığa Türkiye Azerbaycan ilişkileri

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi.

Türk Elitlerinin Türk Dış Politikası ve Türk-Yunan İlişkileri Algıları Anketi

Türkiye Irak İlişkilerinde Güvenlik ve Radikalleşme

TÜRK DÜNYASI KIZIL ELMA ÖDÜLLERİ SUNUŞ

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

TÜRKİYE - FRANSA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI

Çepeçevre Karadeniz Devam Eden Sorunlar, Muhtemel Ortakl klar - Güney Kafkasya ve Gürcistan aç s ndan

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS 3

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI

İZMİR TİCARET ODASI AZERBAYCAN ÜLKE RAPORU

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ

T.C. BAKÜ BÜYÜKELÇİLİĞİ TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Uluslararası İlişkiler Ana Gazi Üniversitesi 2004

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı

Dr. Öğr. Üyesi İsmail SAFİ

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Devrim Öncesinde Yemen

YÜKSEK ÖĞRETIM ALANINI GELIŞTIRMEK IÇIN IRAK VE TÜRKIYE ARASINDA DAHA ÇOK IŞBIRLIĞI YAPILMASINI UMUYORUZ.

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

TÜRKĠYE DÜNYANIN BOYA ÜRETĠM ÜSSÜ OLMA YOLUNDA

TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

Orta Asya daki satranç hamleleri

GÜMÜŞHANE TİCARET VE SANAYİ ODASI

"Türkiye, Gürcistan'a ilham kaynağı olabilir"

TÜRKİYE - GANA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi. Avrupa Ekonomik ve Sosyal

Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi tarafından düzenlenen Filistin Ulusal Projesi Görüşler ve Perspektifler Sempozyumu Filistin in çeşitli kesimlerinden

MUSUL OPERASYONU VE SONRASI: RISKLER, BEKLENTILER, ÖNGÖRÜLER TOPLANTISI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.9, EKİM 2016

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Doğu Akdeniz de Enerji Savaşları

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

DİASPORA - 13 Mayıs

KAMU POLİTİKASI BELGELERİ

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

Orta Asya da Çin ve Rusya Enerji Rekabeti

2 ARALIK 2007 TARİHİNDE YAPILAN RUSYA FEDERASYONU MİLLETVEKİLİ SEÇİMLERİNE İLİŞKİN AGİTPA GÖZLEM RAPORU

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ

Yerel Yönetim Vizyonu. Emin Dedeoğlu , Eskişehir

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı

SOSYOEKONOMİK BOYUTLARIYLA TÜRK-F. ALMAN İLİŞKİLERİ (VI2)

6. İSLAM ÜLKELERİ DÜŞÜNCE KURULUŞLARI FORUMU

Uluslararası 15. MÜSİAD Fuarı ve 18. IBF Kongresi Lansmanı Yazın başlangıcını hissetmeye başladığımız Haziran ayının bu ilk

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ SONUÇ DEKLARASYONU

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

DİYARBAKIR GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNDE GENÇLİĞİN SİYASAL, SOSYAL VE GELECEK BEKLENTİLERİNİN TESPİTİNE YÖNELİK SAHA ARAŞTIRMASI.

tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Temmuz2017 N201722

Merkez Strateji Enstitüsü. Türkiye-Rusya İlişkileri Mevcut Durumu ve Geleceği

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ

R A P O R. Doç. Dr. Fatih YARDIMCIOĞLU Arş. Gör. Furkan BEŞEL. Mayıs 2015

İSTANBUL ATIK MUTABAKATI

TERÖRLE MÜCADELEDE TÜRKIYE-AB İŞBIRLIĞI

TÜRKİYE - ÇİN STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

LOCAL COUNCILS AND SECURITY SECTOR REFORM IN SYRIA BAŞLIKLI TOPLANTININ SONUÇ RAPORU

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

KAPİTALİZMİN İPİNİ ÇOK ULUSLU ŞİRKETLER Mİ ÇEKECEK?

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

İSLAM DÜNYASI İSTANBUL ÖDÜLLERİ

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ

Dünya siyasi, ekonomik sorunların daha da arttığı, kutuplaşmanın ve karşıtlığın güçlendiği bir dönemi yaşıyor.

GÜNLÜK BÜLTEN 23 Mayıs 2014

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI (İİT) GENEL SEKRETERİ SAYIN YOUSEF BIN AHMAD AL-OTHAIMEEN İN İİT. EKONOMİK ve TİCARİ İŞBİRLİĞİ DAİMİ KOMİTESİ (İSEDAK)

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket)

EKONOMİK İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI Hacı Dede Hakan KARAGÖZ

1979 İRAN İSLAM DEVRİMİ SONRASI TÜRKİYE-İRAN İLİŞKİLERİ. Ömer Faruk GÖRÇÜN

Türkiye de Stratejik Araştırma Merkezleri: BİLGESAM Örneği

KAMU DİPLOMASİSİ ARACI OLARAK ÖĞRENCİ DEĞİŞİM PROGRAMLARI VE TÜRKİYE UYGULAMALARI. M. Musa BUDAK 11 Mayıs 2014

Transkript:

Rapor No:170 THE AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER PRESIDENTIAL ELECTIONS IN AZERBAIJAN: EXPECTATIONS AND REALITIES ПРЕЗИДЕНТСКИЕ ВЫБОРЫ В АЗЕРБАЙДЖАНЕ: ОЖИДАНИЯ И РЕАЛЬНОСТИ ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ CENTER FOR MIDDLE EASTERN STRATEGIC STUDIES THE THE ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER PRESIDENTIAL ELECTIONS IN AZERBAIJAN: EXPECTATIONS AND REALITIES ПРЕЗИДЕНТСКИЕ ВЫБОРЫ В АЗЕРБАЙДЖАНЕ: ОЖИДАНИЯ И РЕАЛЬНОСТИ Rapor No: 170 The Black Sea International Rapor No: 35 Ekim 2013 ISBN: 978-605-4615-67-4 Ankara - TÜRKİYE 2013 Bu raporun içeriğinin telif hakları a ait olup, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca kaynak gösterilerek kısmen yapılacak makul alıntılar ve yararlanma dışında, hiçbir şekilde önceden izin alınmaksızın kullanılamaz, yeniden yayımlanamaz. Bu raporda yer alan değerlendirmeler yazarına aittir; ın kurumsal görüşünü yansıtmamaktadır.

ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ STRATEJİK BİLGİ YÖNETİMİ, ÖZGÜR DÜŞÜNCE ÜRETİMİ ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ Tarihçe Türkiye de eksikliği hissedilmeye başlayan Ortadoğu araştırmaları konusunda kamuoyunun ve dış politika çevrelerinin ihtiyaçlarına yanıt verebilmek amacıyla, 1 Ocak 2009 tarihinde Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi () kurulmuştur. Kısa sürede yapılanan kurum, çalışmalarını Ortadoğu özelinde yoğunlaştırmıştır. Ortadoğu ya Bakış Ortadoğu nun iç içe geçmiş birçok sorunu barındırdığı bir gerçektir. Ancak, ne Ortadoğu ne de halkları, olumsuzluklarla özdeşleştirilmiş bir imaja mahkum edilmemelidir. Ortadoğu ülkeleri, halklarından aldıkları güçle ve iç dinamiklerini seferber ederek barışçıl bir kalkınma seferberliği başlatacak potansiyele sahiptir. Bölge halklarının bir arada yaşama iradesine, devletlerin egemenlik halklarına, bireylerin temel hak ve hürriyetlerine saygı, gerek ülkeler arasında gerek ulusal ölçekte kalıcı barışın ve huzurun temin edilmesinin ön şartıdır. Ortadoğu daki sorunların kavranmasında adil ve gerçekçi çözümler üzerinde durulması, uzlaşmacı inisiyatifleri cesaretlendirecektir Sözkonusu çerçevede, Türkiye, yakın çevresinde bölgesel istikrar ve refahın kök salması için yapıcı katkılarını sürdürmelidir. Cepheleşen eksenlere dâhil olmadan, taraflar arasında diyalogun tesisini kolaylaştırmaya devam etmesi, tutarlı ve uzlaştırıcı politikalarıyla sağladığı uluslararası desteği en etkili biçimde değerlendirebilmesi bölge devletlerinin ve halklarının ortak menfaatidir. Bir Düşünce Kuruluşu Olarak ın Çalışmaları, Ortadoğu algalımasına uygun olarak, uluslararası politika konularının daha sağlıklı kavranması ve uygun pozisyonların alınabilmesi amacıyla, kamuoyunu ve karar alma mekanizmalarına aydınlatıcı bilgiler sunar. Farklı hareket seçenekleri içeren fikirler üretir. Etkin çözüm önerileri oluşturabilmek için farklı disiplinlerden gelen, alanında yetkin araştırmacıların ve entelektüellerin nitelikli çalışmalarını teşvik eder. ; bölgesel gelişmeleri ve trendleri titizlikle irdeleyerek ilgililere ulaştırabilen güçlü bir yayım kapasitesine sahiptir., web sitesiyle, aylık Ortadoğu Analiz ve altı aylık Ortadoğu Etütleri dergileriyle, analizleriyle, raporlarıyla ve kitaplarıyla, ulusal ve uluslararası ölçekte Ortadoğu literatürünün gelişimini desteklemektedir. Bölge ülkelerinden devlet adamlarının, bürokratların, akademisyenlerin, stratejistlerin, gazetecilerin, işadamlarının ve STK temsilcilerinin Türkiye de konuk edilmesini kolaylaştırarak bilgi ve düşüncelerin gerek Türkiye gerek dünya kamuoyuyla paylaşılmasını sağlamaktadır. www.orsam.org.tr

Prof. Dr. Nesrin Sarıahmetoğlu Prof. Dr. Nesrin Sarıahmetoğlu, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü nden mezun oldu. Aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü Yakınçağ Tarihi Bilim Dalı nda Azeri-Ermeni İlişkileri ve Dağlık Karabağ Olayları adlı teziyle 1989 yılında yüksek lisans, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Yakınçağ Tarihi Bilim Dalında Azeri-Ermeni İlişkileri 1905-1920 adlı çalışmayla 1996 da doktorasını yaptı. Aynı yıl Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü nde Yardımcı Doçent olup, 2007 yılında doçent, 2013 yılında profesör unvanını aldı. 2012 Eylül ayından itibaren Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde görev yapmaktadır. Çalışma alanı Güney Kafkasya Cumhuriyetleri nin sosyal ve siyasi tarihi olan Nesrin Sarıahmetoğlu nun Mücadeleye Adanan Hayat: Neriman Nerimanov, Yeditepe Yayınevi 2012, Karabağ, İstanbul, IQ Kültür Sanat Yayıncılık 2011, Petrolün Sihirli Dünyası: Bakü, İstanbul, IQ Yayınları 2007 ve Azeri-Ermeni İlişkileri 1905-1920, Ankara, TTK Yayınları 2006, T.C. El Kitabı (haz. Nadir Devlet- A. Gün Soysal), (Azerbaycan Türkçesine hazırlayan Nesrin Sarıahmetoğlu), Ankara: Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi 1999, adlı yayınlanmış kitaplarının yanı sıra Kafkasya nın siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik ve etnik yapılarının tarihi ve çağdaş gelişimleri ile ilgili birçok makalesi bulunmaktadır.

TAKDİM Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Türk ve Dünya kamuoyu tarafından yakinen izlenmektedir. Daha evvel 2003 ve 2008 yıllarında yapılan seçimler de benzer biçimde takip edilmişti. Azerbaycan ın 20. yy. içinde ikinci defa bağımsızlığını kazandığı 1991 yılından bu yana geçen 20 yılı aşkın süre içinde geçirmiş olduğu sosyoekonomik dönüşüm ve ilerleme herkesin malumudur. Azerbaycan yirmi yıl içinde dünya ekonomisine eklemlenmiş, altyapısını tamamlamış, var olanı da modernize etmeyi başarmıştır. Eski Sovyet ülkelerinin bu dönemki performanslarına bakıldığında Azerbaycan ın ne derece yüksek bir performans gösterdiğini görmemek mümkün değildir. Ancak sorun alanları da yok değildir. Eski Sovyet coğrafyasında, moda tabiri ile renkli devrim geçirenlerinde dahi, Batı ülkelerinin demokratik süreçleri izleme kuruluşlarını tatmin edecek siyasi dönüşüm yaşanmamıştır. Bu coğrafyadaki yönelim Başkanlık sistemini merkeze alan demokratik tekamül şeklinde seyretmektedir. Başkanlık sisteminin ise Batılı Başkanlık sistemleri ile mukayese edildiğinde önemli farkları bulunmaktadır. Başkanlık sisteminin istikrarlı geçişte Azerbaycan ve Kazakistan başta olmak üzere nasıl başarı hikayeleri yaratabileceği ortadadır. Azerbaycan daki demokratik sürecin en önemli unsuru olan muhalefetin ise bölünmüşlüğü ve ortak karar alma iradesinden yoksunluğu, muhalefeti demokratik tekamülün bir parçası olma şansından uzaklaştırmaktadır. Muhalefet çoğu zaman demokratik süreçleri boykot etmeyi, mücadele etmemeyi tercih etmiştir. Bu tercihin sebebi olarak da tüm maddi imkanlardan arındırılmış olması ve temel haklarının devlet organları eliyle kısıtlanmış olması olarak göstermektedir. Elinizdeki değerlendirme Azerbaycan daki Cumhurbaşkanlığı Seçimleri sürecine çok noktadan bakan objektif bir analiz olma gayreti ile yazarı tarafından kaleme alınmıştır. İktidar ve muhalefet yaklaşımlarının yanı sıra uluslararası boyut ve toplumsal dinamikler de dikkate alınarak hazırlanan bu değerlendirmenin seçimlere çok az kala okuyucusuna daha net bir resim görme konusunda yardımcı olmasını diliyoruz. Doç. Dr. Hasan Ali Karasar Black Sea International Koordinatör Hasan Kanbolat Başkanı 4

İçindekiler Takdim...4 Özet...7 Giriş...8 I. Azerbaycan da Siyasi Hayatın Göstergesi: Seçimler...9 I.I Yeni Azerbaycan Partisi (YAP) ve İlham Aliyev in Seçim Programı...9 I.II Muhalefetin Seçim Süreci...10 I.III Siyaset ve Popülizm...12 I.IV İktidar-Muhalefet Dengesi ve Gelecek Beş Yıl...13 I.V Seçimin Favorisi İlham Aliyev...13 I.VI Azerbaycan Seçimlerinde Kamuoyu ve Dış Etkenler...15 II. Azerbaycan-Türkiye İlişkileri...16 III. Azerbaycan-Rusya İlişkileri...17 IV. Azerbaycan-ABD İlişkileri...20 V. Azerbaycan-İran İlişkileri...22 VI. Seçim Anketlerinden...23 Sonuç...24 Ek: 10 YILDA AZERBAYCAN...25 5

Rapor No: 170, Ekim 2013 Black Sea International Rapor No: 35 Hazırlayan: Prof. Dr. Nesrin Sarıahmetoğlu THE THE ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER Özet Azerbaycan da 9 Ekim 2013 de yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri Azerbaycan halkının gelecek beş yılını belirleyecek önemli bir sürecin başlangıcı olacaktır. Azerbaycan da Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken gerek iktidar gerekse muhalefet kanadında önemli gelişmeler meydana gelmektedir. Bu çalışmada, Azerbaycan da Siyasi Hayatın Göstergesi olan seçimler, Yeni Azerbaycan Partisi (YAP) ve İlham Aliyev in Seçim Programı, Muhalefetin Seçim Süreci, İktidar-Muhalefet Dengesi ve Gelecek Beş Yıl ele alınarak dış etkenlerle incelenecektir. Ayrıca, seçim süreci ile birlikte Azerbaycan ın Türkiye, Rusya, ABD ve İran ile olan ilişkileri de ele alınarak seçimler değerlendirilmiştir. 7

THE GİRİŞ Azerbaycan da 9 Ekim 2013 de yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri Azerbaycan halkının gelecek beş yılını belirleyecek önemli bir sürecin başlangıcı olacaktır. Halk bu seçimle aynı zamanda içinde bulunduğu ortamdan önemli kararlara imza atarak ülkeyi yönetecek devlet başkanını nasıl belirleyeceğini de gösterecektir. Geçmişte iktidar mücadelelerinden büyük zarar gören Azerbaycan, Ekim ayında seçim sandığına giderken, kazanmak için çalışan siyasi güçlerin mücadele arenasına dönmüştür. Azerbaycan halkı, yaşadığı bu devrin özelliklerini kavrayarak, adayları ve onların politikalarına göre tercihini belirleyecektir. Azerbaycan da Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken gerek iktidar gerekse muhalefet kanadında önemli gelişmeler meydana gelmektedir. Seçimlerin tarihi kurban bayramına rastladığı için öne alınmıştır. Azerbaycan Yüksek Seçim Kurulu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılacağı tarihin anayasada açıkça belirtildiğini, devlet başkanının görev süresinin sona erdiği yıl içindeki Ekim ayının üçüncü haftasının çarşamba günü yapılması gerektiğini bildirerek, bu tarihin (16 Ekim) kurban bayramı olmasından dolayı kurul üyelerinin ortak kararıyla seçim tarihini öne alarak seçimleri 9 Ekim 2013 de yapmaya karar verdiklerini duyurmuştur. 8

AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER THE Bu seçim sürecinde yaşanan gelişmeleri çok farklı boyutlarıyla değerlendirmeden önce Azerbaycan da bağımsızlık sonrası Cumhurbaşkanlığı seçimlerini hatırlamak, tarihsel boyutu anlayabilmek için gereklidir. 2013 Cumhurbaşkanlığı seçimleri Azerbaycan ın bağımsızlığını kazanmasından sonra yapılacak olan yedinci seçimdir. Ancak sayısal olarak Azerbaycan da devlet başkanlığı idari sistemi tesis edildikten sonraki sekizinci seçim olacaktır. 1990 da devlet başkanlığı sistemi kurulduğunda ilk devlet başkanı olan Ayaz Niyazi Muttalibov, mecliste seçilmiştir. Azerbaycan da genel seçimlerle ilk Cumhurbaşkanlığı seçimleri 8 Eylül 1991 de yapılmıştır. Devlet Başkanı Ayaz Niyazi Muttalibov un %98,5 oyla kazandığı bu seçimlerde başka aday yoktur. Adaylığını ilan eden Sosyal Demokrat Parti Başkanı Zerdüşt Alizade kampanyanın yarısında geri çekildiğini bildirmiştir. Daha sonra Ayaz Niyazi Muttalibov istifa ettiği için 7 Haziran 1992 de olağanüstü devlet başkanlığı seçimleri yapılır. Azerbaycan Halk Cephesi nin ve Azatlık Hareketi nin lideri Ebulfez Elçibey bu seçimlerde %59,4, diğer aday Nizami Süleymanov ise %33 oy alır. Böylece Ebulfez Elçibey Azerbaycan ın ikinci devlet başkanı seçilir. Ağustos 1993 de yapılan halk oylaması sonucu Ebulfez Elçibey`in cumhurbaşkanlığı görevi düşürüldü ve 3 Ekim 1993 de olağanüstü olarak yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Haydar Aliyev %98,8 oyla seçilir. Seçime katılan diğer iki aday Zakir Tağiyev ve Kerrar Abilov ikinci ve üçüncü sırada yer alırlar. 11 Ekim 1998 de yapılan olağan seçimlerde ise Haydar Aliyev %76,1 oyla yeniden devlet başkanı seçilir. Milli İstiklal Partisi lideri İtibar Memmedov ikinci, Nizami Süleymanov üçüncü olur. 15 Ekim 2003 de ülkedeki toplam seçmen sayısının %71,5 unun oy kullandığı ve sekiz adayın yarıştığı seçimlerde %76,84 oyla İlham Aliyev devlet başkanı seçilmiştir. İkinci sırada yer alan Musavat Partisi Başkanı İsa Kamber ise %14 oy alır. 15 Ekim 2008 de ise seçmenlerin %75,64 ünün oy kullandığı seçimlerde İlham Aliyev %84,34 oy alarak ikinci dönem Cumhurbaşkanlığı görevine getirilir. İkinci sırada yer alan Ümit Partisi Başkanı İkbal Ağazade ise %2,82 oy alır. İlham Aliyev, Azerbaycan ın dördüncü cumhurbaşkanıdır. 1992 yılından itibaren Rusya Federasyonu nda yaşayan ilk cumhurbaşkanı Ayaz Niyazi Muttalibov 2012`de Azerbaycan`a döndü ve Bakü`de yaşamaktadır. İkinci cumhurbaşkanı Ebulfez Elçibey 2000 de, üçüncü cumhurbaşkanı Haydar Aliyev ise 2003 de vefat etmişlerdir. I. Azerbaycan da Siyasi Hayatın Göstergesi: Seçimler I.I Yeni Azerbaycan Partisi (YAP) ve İlham Aliyev in Seçim Programı 9 Ekim 2013 tarihinde yapılacak Azerbaycan seçimleri yaklaştıkça ülkenin siyasi hayatında bir canlanmanın meydana geldiği görülmektedir. Devlet Başkanı İlham Aliyev in başkanı olduğu Yeni Azerbaycan Partisi kendisini yeniden oybirliği ile aday göstermiştir. Aliyev taraftarlarına göre muhalefet, ortak bir aday üzerinde bile anlaşamayan, kendilerine rakip olamayacak bir harekete dayanmaktadır. Onlara göre bu seçimlerde İlham Aliyev e rakip olacak vasıflara sahip bir siyasetçi mevcut değildir. İlham Aliyev gelecek beş yıllık faaliyetleri ile ilgili olarak hazırladığı programını kamuoyuna sunmuştur. 2003-2013 yılları arasında geçen 10 yıl süresince yapılan çalışmalar iktidar tarafından ekonomisi kat be kat büyüyen, geçmişle karşılaştırıldığında bambaşka bir Azerbaycan ın gerçekliğine şahit olunan, sadece ülkenin değil halkın da değiştiği, yenileştiği, önünde büyük perspektifleri olan 9

THE çağdaş dünya ülkelerinden biri olarak ortaya konulmaktadır. Diğer taraftan Azerbaycan ekonomisinin 5-6 kat büyümesi planlanırken, kişi başına düşen yıllık gelirin 10 bin doların üstüne çıkması, halkın refah seviyesinin artması, çalışanların maaşları ve emeklilerin aylıklarının iyileştirilmesi hedeflenmektedir. Yeni Azerbaycan Partisi programının sloganını her bir Azerbaycan vatandaşının hayatının değiştirilmesi ve yenileştirilmesi olarak belirlemiştir. Ülkenin en önemli ekonomik ve stratejik kaynağı olan petrolün dışındaki sektörlerin de geliştirilmesi ve bu alanların genelde Azerbaycan ekonomisinde önemli bir konumda olmalarının sağlanması gelecek yıllar içinde çözümlenmesi gündeme alınan İlham Aliyev in programının en mühim vaatlerinden biridir. YAP, 2013 programını açıklarken geçmiş yılların değerlendirmesini yapıp, seçim sürecinde verilen vaatlerin gerçekleşme oranlarını da açıklamaktadır. Buna göre, 2003 ve 2008 yıllarında seçim programında öne sürülen bütün vaatler fazlasıyla yerine getirilmiştir. Gerçekleşmiş vaatlere örnek olarak 2003 den sonraki beş yıl süresince 600 bin yeni işyerinin, on yıl içinde ise 1 milyon 200 bin yeni işyerinin açılışı gösterilmektedir. Çadır şehirlerin ortadan kaldırılması hakkında da önemli gelişmeler yaşanmıştır. Azerbaycan da yoksulluk sınırı %50 lerden %6 ya kadar indirilerek uluslararası ölçülerde buna benzer bir örneğin bulunmasının mümkün olmadığı beyan edilmektedir. I.II Muhalefetin Seçim Süreci İçtimai Palata (Alternatif Meclis), 2010 parlamento seçimlerinden sonra kurulması tasarlanan, 2011 de Azerbaycan Halk Cephesi Lideri Ali Kerimli ve Musavat Partisi Başkanı İsa Kamber in liderliğinde muhalefet partilerinin birlikte oluşturdukları bir yapıdır. Amaçlarının insan hakları, toplanma özgürlüğü ve demokratik seçimler için koşulların oluşturulması olduğunu yineleyen İçtimai Palata, her platformda radikal demokratik reformların uygulanmasının gerekliliğini savunmaktadır. İçtimai Palata, seçim kampanyaları yapmak için değil, demokratik seçimlerin yapılması için, ülkede demokrasinin hakim kılınması amacıyla var olduğunu ve amacından sapmadan varlığını sürdürdüğünü belirtmiştir. İçtimai Palata, bu ilkelerine rağmen seçim süreci devam ederken tek aday meselesini ileri sürüldüğünde bu Musavat Partisi ve Azerbaycan Halk Cephesi Partisi arasında bir dizi görüş ayrılıklarının meydana gelmesine yol açmıştır. İleri sürülen fikirler taraflarca reddedilip sert tartışmalara yol açar. 2013 seçimlerine muhalefet partileri ortak bir aday göstererek katılmak istemişlerdir. Bu amaçla yılın ilk aylarından itibaren Eldar Namazov un öncülüğünde El adı verilen bir hareket etrafında toplanılmış, ancak Musavat Partisi ve Azerbaycan Halk Cephesi tarafından kabul edilmedikleri için sonuca varılamayan bir girişim olarak kalmıştır. Bu durum yeni bir hareketin şekilleneceğinin işareti olarak algılanmıştır. Bu esnada Eldar Namazov da, tek aday ve üçüncü güç fikirlerini dile getirmektedir. Yıllardır tek aday konusunda fikir birliğinde olmayan Musavat Partisi Başkanı İsa Kamber ve Azerbaycan Halk Cephesi Partisi Başkanı Ali Kerimli nin dışarıdan bir adaya destek vermesi beklenmemektedir. Hatta Milli Şura ya başkanlık yaparak AHCP ve Musavat a yakınlığı ile bilinen grupların müttefik olarak bir safta toplanacağını düşünmek de mevcut şartlar ve gerginlikler dikkate alındığında anlamlı değildir. Demokratik güçler denilen bir grup muhalefet temsilcisi tarafından 7 Haziran 2013 de meydana getirilen Milli Şura, Rüstem İbrahimbeyov u tek aday ilan etmesine rağmen başta Musavat Partisi Eldar Namazov u ve Rüstem İbrahimbeyov u şiddetle eleştirmiş, AHCP ni ve Ali Kerimli yi de sahte muhalefet yapmakla suçlamıştır. Bu arada Musavat ın 10

AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER THE mahalli teşkilatlarında ve yönetimde temsil edilen kişiler tarafından El in bölgelerde şubelerinin kurulması aşamasında yer aldıkları gündeme getirilir. Onlar El in bugüne kadar siyasetin dışında kalan insanları siyasete kazandırmak amacıyla böyle bir kurumun şekillenmesini istediklerini dile getirmişlerdir. Ancak ne Musavat temelinde ne de bölgelerde hatta Bakü nün köylerinde yaşayan saygın kimselerden istifade etmek dahi bu teşkilatlanmada bir değişiklik yaratmamıştır. Daha önceki yıllarda da SİDSUH, BBU, DUB, DSİU, Azatlık Bloku, Demkongres gibi kurumlar, birlikler teşkil edilmiş ve bunlar seçim bitene kadar devam etmiştir. Siyasi yorumcular bu ve buna benzer hareketlerin başarısızlığının ardındaki sebebin muhalefetin dağınıklığı ve bir araya gelememesi olduğunda hemfikirdirler. Rüstem İbrahimbeyov ve Milli Şura hakkında kamuoyunda olumsuz tepkiler meydana gelirken bazı siyaset bilimciler ise gelişmelerin tehlikeli bir boyut kazandığını ileri sürmüşlerdir. Buna göre, Rüstem İbrahimbeyov Moskova da oturmaktadır ve Rusya Federasyonu vatandaşıdır. Ayrıca düne kadar Batı ya yönelimi ile bilinen muhalefet, bugün Rus yanlısı bir konumda duran Milli Şura etrafında birleşmeye çalışmaktadır. Bu süreç toplumun bir kesiminde bugüne kadar inanılan değerlerden vazgeçiş olarak kabul edilip, perspektifsiz ve ehemmiyetsiz adlandırılmıştır. Halk, 2008 seçimlerinde Eldar Namazov tarafından kurulan Yes bloğunu hatırlayarak bunu El ile karşılaştırmış ve aynı niteliklere sahip olduğunu görmüştür. Böylece kısa bir zaman içinde El hareketi sadece isim olarak kalmış, somut bir gelişim gösterememiştir. Milli Şura ve El hareketi ile Namazov- Rüstembeyov a yönelik olumsuz tepkiler muhalefetin diğer tarafında da meydana gelmiş ve müzakereleri sonuçsuz bırakmıştır. İbrahimbeyov un şahsında onun halen Rusya Federasyonu vatandaşı olup Azerbaycan a gelememesi, Ermeniler ve Dağlık Karabağ konusundaki fikirlerinin kamuoyunda milli şuurdan yoksun bir aydın olarak algılanmasını ve muhalefet arasında da ciddi bir fikir ayrılığına sebep olmuştur. Bir kısım ihtiyaten yeni bir aday seçilmesini, diğer bir kısım ise Rüstem İbrahimbeyov un Bakü ye gelmemesi halinde seçimlerin boykot edilmesi gerektiğini dile getirmiştir. Milli Şura üyeleri arasında karşılıklı suçlamalara yol açan bu durum, tek aday konusunda karşılıklı tavizlere de hazır olunmadığını göstermiştir. Milli Şura nın başarısız olma riski burada temsil edilen parti başkanları tarafından da dile getirilmiştir. Bu kurumun seçimlere çok az süre kaldığı bir dönemde tek aday çıkarabilmesi buraya dahil olan parti ve şahısların istifalarının artması memnuniyetsizliğe sebep olmuştur. Milli Şura nın nizamnamesinde yer alan Milli Şura Avrupa ya entegrasyonu destekleyen bir siyasi çizgi izler ifadesi Şura nın ilan edilme sürecinin aksaması ve müzakerelerde bulunan tarafların kurumun dış siyasetinde ortak bir paydaya gelinememesi olarak gösterilmiştir. İçtimai Palata yı tesirsiz bir kuruma dönüştüren Musavat-Azerbaycan Halk Cephesi Partisi nin anlaşmazlıkları Milli Şura yı da dağılmaya götürecek bir sürecin başlangıcı olarak görülmüştür. Zira Milli Şura içindeki rahatsızlıklar her geçen gün artmış, tek adayın belirlenmesi ile ilgili olarak pek çok zorluk meydana gelmiştir. Musavat ve AHCP arasında söz düellolarının seviyesinin giderek düşmesi, partililerin birbirlerine yönelik sert ithamları toplumsal belirsizliğin ve şüphelerin oluşmasına yol açmıştır. Muhalefetin bütün bu karmaşık yapısı içinde 23 Ağustos 2013 de iktidar adayına karşı ortak tek aday olan Rüstem İbrahimbeyov un, adaylığının onaylanmama ihtimaline karşı, İbrahimbeyov un da desteklediği eski mil- 11

THE letvekili, tarihçi Prof. Dr. Cemil Hasanlı aday gösterilmiştir. Cemil Hasanlı nın adaylığı üzerinde uzlaşan ve 129 üyeden oluşan Milli Şura da, Musavat Partisi, AHCP ve El Harekatı nın yanı sıra Vatandaş Hemreyliyi Partisi, Azerbaycan İslam Partisi, Klasik Halk Cephesi Partisi, Azerbaycan Liberal Partisi, Büyük Azerbaycan Partisi, Açık Cemiyet Partisi, Vahit Azerbaycan Milli Birlik Partisi, Aydınlar Partisi, çeşitli Sivil Toplum Örgütleri ve gençlik örgütlerinden üyeler bulunmaktadır. I. III. Siyaset ve Popülizm 9 Ekim 2013 de yapılacak Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı seçimleri için 9 Eylül 2013 de Merkezi Seçim Komisyonu tarafından adaylığı onaylanan şahıslar. Yeni Azerbaycan Partisi Başkanı İlham Aliyev Ümit Partisi Başkanı İkbal Ağazade Bütöv Azerbaycan Halk Cephesi Partisi Başkanı Kudret Hasan Kuliyev Müasır Müsavat Partisi Başkanı Hafiz Hacıyev Azerbaycan Sosyal Demokrat Partisi Başkanı Araz Alizadə Milli Dirçeliş Hareketi Partisi Başkanı Ferec Kuliyev Adalet Partisi Başkanı İlyas İsmayılov Bağımsız aday Zahid Oruc Azerbaycan Demokrat Partisi Serdar Celaloğlu Milli Şura Cemil Hasanlı (Bu sayı adaylıklar için son müracaat tarihine kadar azalabilir veya artabilir) Azerbaycan da 9 Ekim 2013 de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri sadece ülkedeki mevcut siyasi idarenin veya klasik muhalefetin perspektifini belirlemeyecektir. Aynı zamanda 20 yıldan fazla çözümü çıkmaza giren Dağlık Karabağ probleminin de gelecekteki stratejisine de yön verecektir. Seçimlerle ilgili gerek iktidar gerekse muhalefet kanadında yapılan faaliyetler aynı zamanda siyasi bir hesaplaşmanın da göstergesidir. Bu söylemler içinde ülkenin farklı alanları ile ilgili vaatler, kısa veya uzun vadeli planlar yer alsa da Dağlık Karabağ meselesi en önemli ve belirleyici unsurdur. Aliyev iktidarları altında geçen 20 yılda Azerbaycan ın Ermenistan ile mukayesede nüfus başta olmak üzere doğal kaynaklar ve diğer alanlardaki gelişimi dikkati çekmektedir. Ancak bu avantajlar henüz Dağlık Karabağ probleminin çözümüne önemli katkı sağlayamamaktadır. Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri, askeri ve teknik donanımını geliştirmiş ve ülkenin savunma gücü arttırılmıştır. Ancak öte yandan Silahlı Kuvvetlerdeki bazı olumsuzluklar, Dağlık Karabağ cephe hattının gerisinde devam eden kayıplar, sonuçta bir memnuniyetsizliğine yol açmaktadır. Azerbaycan kamuoyunun bir kısmında ABD ve Avrupa Birliği istemediği takdirde, iktidara gereken baskı gösterilmezse ülkede tam demokratik seçimlerin yapılmasının mümkün olamayacağı kanaati vardır. Bu fikirler son derece zararlıdır. Çünkü basit ve masum gibi görünen fikirler gerçekte ülkenin, milletin kaderini herhangi bir dış güce bağlamakta, toplumun itiraz potansiyeline, direncine şüphe yaratmaktadır. Halkın, kaderine ve ülkenin problemlerine ilgisizliği şekillendirmektedir. Azerbaycan da bu görüşe sahip olanların sayısı bir haylidir. Seçim pesimizmi olarak adlandırılan bu atmosferde kendinin ve milletin kaderine, geleceğine ilgisiz seçmenler de çoktur. Muhtemelen muhalefet kanadında yaşanan siyasi karmaşa bu kesimin 2013 seçimlerini öncekiler gibi sessizce boykot 12

AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER THE edeceğini düşünmeye imkan sağlamaktadır. Azerbaycan da siyaset yorumcuları, muhalefet eğer başarılı olmak istiyorsa bu karamsar kesimi dikkat merkezine alarak oy verme bölgelerine maksimum seçmenin getirilmesini sağlaması gerektiğini belirtmektedirler. ABD ve Avrupa Birliği nin demokrasi desteği ise Batı nın kendi menfaatlerine güvence vermesi şartıyla Azerbaycan gibi gerekli ve hassas bir ülkede daima reel güçleri dikkate alarak kendini göstermektedir. I.IV İktidar-Muhalefet Dengesi ve Gelecek Beş Yıl Azerbaycan muhalefeti uzun yılların siyasi parçalanmışsızlığın olumsuz sonuçlarını ortadan kaldırmak için Milli Şura adı altında bir araya gelmiştir. Bu hareket siyasi çevrelerden gelen bir fikir olmayıp, Azerbaycan ın siyasete yakın aydınlarından gelen manevi bir sipariştir. Muhalefet medyası, aydınları halkın kaderine karşı ilgisizliğinden dolayı yıllardır eleştirmektedir. 2013 seçimlerinden önce birçok siyasi lider adaylıkla ilgili halkla ilişkilere başlarken Aydın Formu sosyal bir talepten ileri gelen tekliflerle ortaya çıkmıştır. Önde gelen bazı siyasi partiler bu fikirden memnun olmamalarına rağmen halkın beklentilerini görüp bunu kabul etmek zorunda kalmışlardır. Muhalefet bu başarısızlık yıllarında parti olarak herhangi bir kurumun tek başına iktidara gelemeyeceğini anlamıştır. İktidarın gücü muhalefete göre ülke raporlarında bahsedilen ekonomik potansiyelle ilişkili değildir. Muhalefet son yirmi yılda güç ve enerji toplamak için yeterli imkanı olmasına rağmen bundan faydalanamamıştır. Milli Şura hareket kabiliyeti olmayan bir kuruma dönüşmüştür. Uzun yıllar muhalefet kanadının en önemli isimleri arasında yer alan AHCP Başkanı Ali Kerimli ve Musavat Partisi Başkanı İsa Kamber in seçim stratejileri farklıdır. Onlar, Milli Şura nın oluşumunda önemli roller üstlenmelerine rağmen çoğu kez birbirlerine aykırı görüşleri yüzünden Şura nın halk nezdinde itibarını zedelemişlerdir. Diğer taraftan Milli Şura muhalefet tarafından büyük ümitlerle kurulan ve mevcut rejime alternatif kabul edilen bir kurum olarak ifade edilmektedir. Milli Şura nın temsilcileri kurulma aşamasında karşılıklı suçlamalar ve anlamsız çekişmelerin artacağını öngörmüşlerdir. Onlara göre, Azerbaycan ın milli menfaatlerine zarar vermek isteyen kişiler Milli Şura da yoktur. Farklı siyasi yaklaşımlar olsa da bu kimseye milli menfaatlere ihanet edeceği ithamında bulunmak için sebep teşkil etmez. Yeni siyasi ilişkiler sistemi 1993 ten sonra şekillendirilmiştir. Milli Şura temsilcileri 2013 seçimlerinin sonuçlarına bağlı olamayarak yeni bir siyasi sistemin teşkil edilmesinin kaçınılmaz olduğunu ve mevcut siyasi ilişkiler sisteminin de değişip yenileşmeye mecbur olduğunu söylemektedirler. Buna göre, toplum bu iktidardan ve muhalefetten yorulduğu için yenilik istemektedir. I.V Seçimin Favorisi İlham Aliyev Bugüne kadar yapılan çok sayıda anket İlham Aliyev in seçimlerin favorisi olduğunu göstermektedir. Azerbaycan daki mevcut iktidarın uzun süreli olmasının birkaç sebebi vardır. Azerbaycan da perestroykadan itibaren meydan gelen süreç, Orta Asya ülkelerinden farklıdır. Orta Asya ülkelerinde eski Komünist Partisi liderleri kendi güçlerini koruyabilmiş ve bağımsızlıklarını kazandıklarında bir değişiklik meydana gelmemiştir. Böylece totaliter rejimlerini aynı sistemde devam ettirebilmişlerdir. Ancak bu arada yolsuzluklar ve rüşvet birbirine paralel ilerlemiştir. Azerbaycan ise Dağlık Karabağ anlaşmazlığı sırasında beş yılda dört lider (Bağirov, 13

THE Vezirov, Muttalibov ve Elçibey) değiştirmiştir. Muttalibov ve Elçibey 1988 den itibaren Azerbaycan da yarı demokratik sisteminin bir parçası olmuşlardır. Elçibey hükümeti de yarı demokratik rejimini iyileştirmediği için bir kaos demokrasisi meydana gelmiştir. Elçibey den sonra iktidara gelen Haydar Aliyev ise demokrasinin belli unsurlarını ve temel kurumlarını oluşturup istikrarlı bir sistem kurmuştur. Bütün eleştirilere rağmen Azerbaycan halkı siyasi yönden niteliklidir ve onların güvenini kazanmak için boş vaatler vermek mümkün değildir. Milli Şura da meydana gelen gelişmeler muhalefette büyük bir anlaşmazlığın olduğunu göstermektedir. Bu anlaşmazlığın ilki ideolojik anlaşmazlık, ikincisi çok başlılıktan kaynaklanan anlaşmazlık, üçüncüsü insanlar tarafından herhangi bir desteğin olmamasından ileri gelen güvensizlik ve bunun muhalefette yarattığı problemlerdir. Bütün bunlar ise Milli Şura da birleşen muhalefetin seçimlere hazır olmadığını göstermektedir. Bu durumu iktidar taraftarları, 2013 seçimlerinin Azerbaycan muhalefeti için başarısızlıkla sonuçlanacağı şeklinde öngörmektedirler. Azerbaycan da siyasete yakın çevreler muhalefetin siyasi gazetelere beyanat vermekten öteye gidemediğini ifade etmektedirler. Buna göre, reel siyasette muhalefet yoktur, çünkü siyaset toplumsal düşünceye tesir demektir, siyaset insanların güvenini kazanmak ve desteğine sahip olmaktır. Onun için iktidar, eğer bu destek genel anlamda yoksa Azerbaycan muhalefeti kamuoyunu etkileyememişse, yapılmak istenen değişiklikler için bir duruş gösterememişse, Azerbaycan toplumu muhalefete ilgisizse uzun zamandır muhalefetin siyasette olmadığını kendi seçim bildirgelerinde açıklamaktadır. 14

AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER THE Azerbaycan da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine uluslararası kuruluşların ilgisi büyüktür. Seçimlere uluslararası teşkilatların ne kadar gözlemci göndereceği konusu ilerleyen zamanlarda netlik kazanacaktır. Ancak AGİT in Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Bürosu nun sürekli gözlem heyeti görev yapmak üzere Bakü ye gelmiştir. AGİT Bakü Ofisi Başkanı Koray Targay, Bakü de düzenlenen Seçim Sürecine Yasadışı Müdahale Kabul Edilemez konulu oturumda yaptığı konuşmada, Azerbaycan da yapılan tüm seçimleri yerinde izlediklerini ve amaçlarının seçimlerin demokratik bir şekilde yapılmasında Azerbaycan a yardımcı olmak olduğunu söylemiştir. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi nden (AKPM) verilen bilgiye göre, AKPM Azerbaycan da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerini izlemek için Bakü ye 32 kişilik gözlem heyeti gönderecektir. Gözlem heyeti 7-10 Ekim tarihlerinde Bakü de bulunacaktır. Seçimlerden önceki durumu gözlemlemek üzere gelecek 7 kişilik gözlem heyeti ise 10-13 Eylül tarihlerinde Bakü ye gelecek ve 13 Eylül tarihinde bir basın toplantısı düzenleyecektir. Seçimler izlendikten sonra Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi tarafından bir sonuç raporu hazırlayacaktır. Uluslararası gözlemciler, bugüne kadar başarılı bir kalkınma örneği sergileyen Azerbaycan ın, gelecek refahını demokratik toplumun kurulmasında görmek olduğunu belirtmişlerdir. I.VI Azerbaycan Seçimlerinde Kamuoyu ve Dış Etkenler 9 Ekim 2013 Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili olarak Azerbaycan siyasi muhalefeti için kritik önemi olan meseleler şunlardır; - Mevcut siyasi durumun doğru değerlendirilmesi, - Son yirmi yılda Azerbaycan da meydana gelen olayların ve siyasi mücadelelerin açıklanması, - Muhalefetin dayanacağı sosyal grupların belirlenmesi, - Azerbaycan da siyasi ve ekonomik ilgisi olan dış güçlerin istikametinin belirlenmesi, - Azerbaycan muhalefetinin önde gelen esas güçlerinin değerlendirilmesi Bu liste muhalefetin beyin takımı tarafından ciddi analiz edilmeyi bekleyen pek çok sorudan bazılarıdır. Fakat bu sorular birbirine organik olarak bağlıdır ve onlardan her hangi birine güvensizlik olağan seçimlerde başarısızlığında temelini atacaktır. 9 Ekim 2013 seçimlerinde muhalefetin arkasında geniş halk kitlelerinin olup olamayacağı, bu meselelerin ne kadar doğru araştırıldığına bağlıdır. Azerbaycan da seçim öncesi durum dikkate alındığında değerlendirme objesi olarak her şeyden önce halkın siyasi faaliyeti ve siyasi partilerin seçimlere nasıl hazırlandıkları alınmalıdır. Halkın siyasi faaliyetlerinin göstergesi olarak da sadece birleşme özgürlüğünden istifade imkanları değil, son zamanlarda yapılan seçimlere katkıları da esas alınmalıdır. Siyasi partilerin faaliyetleri veya seçimlere hazırlıkları denildiğinde, bu onların sosyalsiyasi süreçlerdeki tepkileri, halk ile iletişimleri, seçimlere katılım ve devlet yönetimine tesir imkanları anlaşılmalıdır. Bu anlamda 9 Ekim 2003 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonraki devri Azerbaycan toplumunun siyasi faaliyetinin ve siyasi partilerin faaliyetlerinin gerileme dönemi olarak karakterize etmek mümkündür. Bu gerilemeyi iktidarın kanunsuz ve baskı siyasetiyle, siyasi kurumların gelişimini sağlamaması ile ilişkilendirmek de mümkündür. Fakat dikkate almak gerekir ki, herhangi bir iktidar tarafından muhalefete karşı takiplerden, baskı metotlarından yararlanılması onların halk karşısında saygıla- 15

THE rını kaybetmeleri amacıyla en kötü vasıtaları kullanmaları siyasi mücadelede olağan kabul edilmektedir. II. Azerbaycan-Türkiye İlişkileri İlham Aliyev, Azerbaycan ın dış politikasının milli çıkarlara dayandığını, Azerbaycan halkının milli menfaatlerine uygun bir şekilde gerçekleştirdiğini, uluslararası kuruluşlarda Azerbaycan ın nüfuzunun ve rolünün arttığını vurgulamaktadır. Bu dış politikanın temel amaçlarından biri Azerbaycan ın küresel ve bölgesel yönlerden işbirliği alanı teşkil etmesi ve içişlerine müdahaleye kesinlikle müsaade edilmemesidir. İlham Aliyev döneminde Azerbaycan ın dış politikasının temel önceliklerinden biri de çok yanlılıktır. Azerbaycan-Türkiye ilişkileri İlham Aliyev döneminde de en öncelikli yön olarak kalmaktadır. Türkiye ile Azerbaycan birbirilerini uluslararası tedbirlerde, önemli sorunların çözümünde desteklemektedir. Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ilişkiler bir millet iki devlet anlayışı ile derin dostluk ilişkileri içinde sürdürülmektedir. Dönem dönem iki ülke arasında ilişkiler soğumasına rağmen (İkili ilişkilerde Türkiye-Ermenistan sınır kapısının açılması girişimlerinden kaynaklanan kısa süreli ve gayri resmi soğukluk daha sonra Türkiye nin Ermenistan ın işgal edilen topraklardan tamamen ayrılmadan sınır kapısını açmayacağı taahhüdü ve Başbakan Erdoğan ın Bakü yü ziyaret ederek Azerbaycan Milli Meclisi nde konuşması ilişkileri normal seyrine döndürmüştür) yıllar içinde büyük gelişme göstermiştir. Bu dönemde yüzden fazla anlaşma, protokol ve çeşitli işbirliği belgeleri imzalanmıştır. Ekonomi, ticaret, eğitim, kültür konularında ve bilimsel alanlarda iki ülke arasında birçok anlaşma yapılmıştır. 16

AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER THE Azerbaycan, petrol ve doğal gaz kaynaklarını dünya pazarlarına ulaştırması ile bölgede önemini arttırmıştır. Türkiye nin son dönemde bölgede doğrudan her iki ülkenin daha da yakınlaşmasına ve stratejik ortak olarak hareket etmelerine sebep olmuştur. Bunun sonucunda Azerbaycan ve Türkiye arasında ticaret, siyaset, ekonomi, eğitim, sağlık, vb. pek çok alanda gelişerek artan bir işbirliği süreci yaşanmaya başlamıştır. Hatta bu işbirliği, Azerbaycan ordusunun yapısal olarak hazırlanması, NATO standartları seviyesine yükseltilmesi, iki ülkenin silahlı kuvvetleri arasında uluslararası düzeyde işbirliği, bölgesel problemlere ortak tavır, uluslararası kurumlarda ortak çalışmalar, ekonomi ve ticaret alanlarındaki uluslararası projelerde fikir birliği seviyesine ulaşmış ve birçok başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Azerbaycan ve Türkiye arasında 2011 yılı içinde ticaret hacmi 3.45 milyar dolardır. 2012 yılında bu hacim 4,2 milyar Dolara ulaşmıştır. 2002 yılında Azerbaycan ın yaptığı toplam ithalatta Türkiye nin payı %7,2 düzeyinde iken 2011 sonu itibariyle bu oran %12,99 seviyesine yükselmiştir. Azerbaycan ın, Türkiye de yaptığı yatırımlarla, Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin güçlenmesine katkı sağlanmıştır. Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı Projesi ile başlayan, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı ve Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu projeleri ile devam eden yatırımlar, iki kardeş ülkeyi stratejik ortaklığa ulaştıran bir boyuta taşımıştır. Bugün Azerbaycan da 2000`den fazla Türk şirketi, Türkiye de ise 1100 civarında Azerbaycan şirketi faaliyet göstermektedir. Azerbaycan daki yabancı şirketlerin % 36 sını Türk şirketleri oluşturmaktadır. Azerbaycan ın dış ülkelere yaptığı yatırımlarda da Türkiye ilk sırada yer almaktadır. Bununla birlikte, iki ülke arasında ekonominin çeşitli alanlarında ilişkilerin daha da geliştirilmesi için büyük potansiyel mevcuttur. Türkiye bugün Azerbaycan doğal gazının en büyük alıcısıdır. Ülkenin en büyük doğal gaz yatağı olan Şahdeniz gazının ana bölümü Türkiye ye ihraç edilmektedir. 2012 de Azerbaycan ile Türkiye arasında imzalanan gaz anlaşması sadece iki ülke arasında gerçekleştirilen gaz işlemlerinin net fiyatını belirlemekle kalmamış, bununla birlikte, Azerbaycan gazının Avrupa pazarına istikrarlı çıkışının da önünü açmıştır. 2010 yılında Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SO- CAR ile Türkiye nin BOTAŞ şirketi arasında imzalanan anlaşmayla Azerbaycan gazı Türkiye`ye ve Avrupa`nın diğer ülkelerine satılmaktadır. Bu projeler hem Türkiye nin, hem de Avrupa nın ve diğer bölgelerin enerji güvenliğinin sağlanmasında önemli bir rol oynamaktadır. Petkim in özelleştirilmesi ile büyük bir ivme kazanan stratejik ortaklık, Petkim Yarımadası nda gerçekleştirilen SOCAR Türkiye Rafinerisi, petrokimya, enerji, lojistik projeleri güç kazanacaktır. SOCAR, Türkiye de yapılacak yatırımların tutarının 2018 yılında 17 milyar dolara ulaşacağını planlamaktadır. III. Azerbaycan-Rusya İlişkileri Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin üçüncü defa başkan seçildikten sonra 15 Ağustos 2013`te Azerbaycan`ı ziyaret etmiştir. Yarım günlük ziyaretin siyasi sonuçları devlet başkanlarının açıklamaları ve imzalanan protokollerde kendini göstermiştir. Bu ziyaret sırasında Azerbaycan`ın Avrasya İttifakı ve Gümrük Birliği`ne üyeliği konusu açık kalmıştır. SSCB nin bir anlamda yeniden kurulmasına yönelik bu projenin gelişmesi Putin in bizzat ehemmiyet verdiği bir konudur. Putin, 2011 sonbaharında eski Sovyet Cumhuriyetlerini Avrasya İttifakı kurmaya çağırmıştır. Avrasya İttifakı ve Gümrük Birliği konularında sessizliğin korunduğu görülmektedir. Avrasya İttifakı hakkında farklı fikirler dile getirilse de 17

THE konu ile ilgili hala netleşmeyen hususlar vardır. Bunun yerine Putin, Azerbaycan ile Rusya arasında çözümlenememiş problemlerin kaldığını belirterek güvenlik konusunu öne almıştır. Bu kurumlar da Rusya nın güvenliği ile doğrudan ilgilidir. Moskova, Güney Kafkasya ülkelerinin Batı ile yakınlaşmasını arzu etmemektedir. Buradan Moskova ve Bakü arasında stratejik anlamda ilişkilerin beklenildiği ölçüde sıcak olmadığı yorumlanabilir. Liderlerin beyanatları iki ülke arasındaki ekonomik-ticari, kültürel, insani alanlardaki başarılara, Rus dili ve kültürünün Azerbaycan daki durumuna ayrılmıştır. Karşılıklı ve geniş içerikli görüşmelerden sonra basın konferansı yapılmamıştır. Putin in ziyaretinde taraflar Dağlık Karabağ da dondurulmuş anlaşmazlığın siyasi yollarla çözümüne dair daha önceki konumlarını tekrar etmekle yetinmişlerdir. Bu da Azerbaycan daki iktidar veya muhalefetin, Bakü nün anlaşmazlığın çözümünde Moskova nın desteğine ümidi olmadığı şeklinde değerlendirilmiştir. Zira Karabağ anlaşmazlığında Moskova statükodan memnundur. Ziyaret sonrasında bir basın açıklaması yapan İlham Aliyev çözümü uzayan Karabağ probleminden çok yönlü ve sert bir üslupla bahsetmiştir. Azerbaycan topraklarının %20 sinin 20 yıldan fazla işgal altında olduğunu uluslararası kurumların kararlarının kâğıt üzerinde kaldığını söylemesi şüphesiz Rusya ya yöneltilen bir kınamadır. 18

AZERBAYCAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ: BEKLENTİLER VE GERÇEKLER THE Son istatistikler Azerbaycan ın ekonomik gücüne göre BDT de Rusya, Ukrayna, Kazakistan dan sonra dördüncü ülke olduğunu göstermektedir. Bölgede ihracat potansiyelinin %90 dan fazlası Azerbaycan a aittir. Bu veriler Azerbaycan ın Rusya için önemli ve alım kabiliyeti olan bir pazar tablosu olduğunu göstermektedir. Kuzey Kafkasya nın kontrol altında tutulması, Hazar ın statüsü meselesinin çözümü, enerji siyasetinde karşılıklı ilişkilerin kurulması, rekabet sonucunda üçüncü pazarlarda fiyatları düşürmemek ve ayrıca İran bağlamında da Bakü ile ilişkiler Rusya için önemlidir. Rusya ile kültür, güvenlik ve sınır meselelerinde karşılıklı işbirliği için imkanlar mevcuttur. İran, Hazar da Azerbaycan a şüpheyle bakmakta, Hazar da ve bölgede askeri gücünü arttırmaya devam etmektedir. Rusya ile askeri sanayi alanında işbirliğinin geliştirilmesi ABD ve NATO ile ilişkilerin durdurulması veya yapılan antlaşmaların bundan sonra nasıl hayata geçirileceği konusu kontrollü bir yapılanmayı gerektirir. NATO ülkeleri Azerbaycan a silah satamayacağı için Azerbaycan askeri teknolojiyi Türkiye den alamamaktadır. Hafif silah alma imkanı olsa da ağır teknik teçhizatın Türkiye den alınması mümkün değildir. Bu silahları Rusya satmaktadır. Hava savunma sistemleri yine Rusya dan alınmaktadır. İlham Aliyev, Rusya ve Azerbaycan arasındaki askeri teknolojik işbirliği hacminin 4 milyar Dolar olduğunu bildirmiştir. NATO Afganistan a mühimmatı Azerbaycan topraklarından taşımaktadır. Bu transit aynı şekilde devam etmektedir. Azerbaycan-Rusya ilişkileri genelde ele alındığında ortaklık şeklinde gelişebilir. Zira Azerbaycan finansal ve enerji bakımından Rusya ya bağımlı değildir. Hazar da güvenliğin sağlanması için Azerbaycan ile ABD ve NATO arasında işbirliği vardır. ABD, Hazar da güvenliği temin etmek için hava sahasını ve Hazar Denizi`ni kontrol etmek üzere kurulan radarları Azerbaycan a bedelsiz vermiştir. Sualtı güvenliği için gereken donanımı yine ABD vermiş ve eğitimler de Amerikalılar tarafından yaptırılmıştır. Bu düzeneklerde silah bulunmamaktadır. Ancak bu sistemler güvenlik açısından önemli olup radyoaktivite ve diğer konularda da kontrolü sağlamaktadır. Rusya`nın ABD-Azerbaycan işbirliğinden rahatsızlığına rağmen Azerbaycan, ABD ile işbirliğinde bulunmayacağına dair Rusya ya herhangi bir taahhütte bulunmamıştır. Rusya da dönem dönem Azerbaycan, Türkiye ve Gürcistan ın ortak bir ordu tesis ettiği ve Rusya nın bu durumdaki rahatsızlıkları dile getirilmektedir. Bu iddialar kamuoyunda çoğu kez ciddi araştırılmadan ileri sürülmüş meselenin esasını dikkate almayan haberlerdir. Böyle bir ordu yoktur, fakat Azerbaycan, Türkiye ve Gürcistan ın boru hatlarının güvenliğini temin etmek için işbirliği anlaşmaları vardır ve bu amaçla işbirliği yapılıp, ortak eğitim programları da gerçekleştirilmektedir. Azerbaycan da Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin in ziyaretinin 9 Ekim 2013 tarihinde Azerbaycan da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile doğrudan veya dolaylı bir bağlantısı olup olamayacağı bütün medya kuruluşlarında sıklıkla dile getirilmiştir. Seçimlerin iktidar ve muhalefet kanadında yorumlanması farklı şekillerde meydana gelse de İlham Aliyev in üçüncü dönem Cumhurbaşkanlığı aday olması ve seçimi kazanabilecek olmasına yönelik gerek Rusya da gerekse Batı dünyasında çeşitli senaryolar oluşturulmuştur. Rusya, Batı nın üçüncü dönem Aliyev iktidarına sert tepkisi olabileceği ihtimali karşısında belli bir iktidar değişikliği projesi ile ortaya çıkmayı düşünmüştür. Batı nın, Rusya nın planlarını anladığından yola çıkarak bu konuda sakin bir tavır sergiledikleri söylenebilir. Rusya da Azerbaycan daki gerçeklikleri kavrayarak bu gerçeklere göre 19